12-11-2006, 11:05 | #61 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 13-04-2006
Şehir: K.Maraş
Mesajlar: 278
|
Düzeltme ve eksik kısım çevirileri için teşekkür ederim arkadaşlar. Minarai, Hokusai'nin büyük dalgasının geçtiği cümleye bir daha baktım da gerçekten de dediğin gibi çevrilmeliymiş. Uzun süre çeviri yapmayıp, gece geç saatlerde çeviri yapmaya kalkışılırsa olacağı budur. Çevirinin sonlarına doğru günün verdiği yorgunluk da eklenince, artık kelimeleri bir araya getirip de cümle kuramaz hale gelmiştim. Kusura bakmayın, arkadaşlar. |
12-11-2006, 11:07 | #62 |
Ağaç Dostu
|
Herkese selamlar,iki gun icerisinde burada bayagi bir ilerleme olmus.Bu guzel bilgileri umarim yakin bir zamanda yapacaginiz bonsai sergilerinde uygulama firsati bulursunuz. Bonsaideki ucgen gorunum, daha once de belirtigim gibi, Cindeki bazi inanclara gore, ucgenin zirvesi cenneti ortadaki uc noktasi, insani, en altaki uc noktasida yeryuzunu, topragi simgeliyor. Taoizim,doga ile ic ice bir inanc. Boyle olunca bonsaideki ucgene yansiyanlar da cok dogal oluyor. Diger yanda Japonyadaki Zen budiziminde ayni seyleri gorebiliriz . Simdi ismini hatirlamadigim bir japon bonsai ustasi soyle der, "Bonsaiyi, bir Japon gibi algilayabilmek icin, zen budizimini bilmek gerekir" Bu sozden de yola cikarak, cinde oldugu gibi, Japonyada da bonsai ile inanclar arasinda bir baglanti oldugunu saniyorum. Dogayi gozlerseniz, doganin kendi olusturdugu, ucgen gorunumude bir cok seye raslarsiniz. Bunlarin icerisinde agac da vardir. Bonsai uzak doguda dogup gelistiginden, Uzak dogu dinleri de, doga ile ic ice oldugundan bu ucgen gorunumun bonsaide one cikmasi dogaldir. Bu ucgen teorisi, bonsai sergilerken de uygulaniyor, ornegin Sulenin yaptigi cevirinin icerisindeki resimli ornek gibi, bonsai, resim ve kucuk saksidaki bitki kendi iclerinde bir ucgen olusturdulari gibi toplu halde de buyuk bir ucgen olusturuyorlar.[ayni durum orman tarzi yaparken de ortaya cikiyor, ornegin 7 agacli bir orman tarzinda, agaclar iki gurb helinde dikilirse 3agac ve 4 agac kendi hallerinde birer ucgen olusturduklari gibi, toplu halde de buyuk bir ucgeni olusturuyorlar.] Bonsai sergilerken, bonsai tek basina sergilenecegi gibi, Agacin altina yerlestirilecek uygun insan fugurleri,[bu kucuk fugurler, agacin kucultulen olceginin, anlgilanmasinda yardimci oldugu gibi, agacin insan ve diger canlilarla iliskisini de yansitiyor. Genelde bu insan fugurcukleri geleneksel giyisiler icerisindeki cinli ve ya japonlar oluyor, Turkiyede bu fugurcuklerin deyisip geleneksel turk tipleri olursa, ornegin agac altinda geleneksel renkli giyisileri ile saz calan bir halk ozani ne guzel olur, ya da zeytin hasadi zamani renkli giyisileri ile zeytin agacinin altina oturmus bir iki kadin. Bonsai, dagi cagristiran kaya parcalari ve kucuk saksilara dikilmis bitkiler ile de sergilenebilir kucuk saksidaki bitki on palanda olur. dogadaki gibi bir agaca bakarken en yakinizdaki ayaklarinizin icerisindeki bir ot veya bir kucucuk cicektir. agac orta planda dururken kaya parcalari da uzakta gorunen daglar gibi en geride olur, dogadaki goruntulerden esinlenerek gerceklerine ters dusmiyen goruntuleri bonsailerinizle sergileyebilirsiniz. Sulenin ve Memedin sordugu soruya yanit olur diye bunlarida yazma geregini duydum. Dogrudur bonsailer saksiya dikilirken , saksinin ortasina deyil de az sag veya soluna dikilip saksinin bir tarafinda bir bosluk birakilir.genelde dogadaki hic bir sey, insanlarin yaptigi gibi simetrik deyildir. Bunu dogayi dikatlice gozlerken insan daha iyi farkadiyor.Bonsai de dogadan esinlenerek yapildigi icin, saksinin tam ortasina dikilip simetrik bir gorunumle, dogaya ters dusmemek icin saksinin ortasinin sagina ve ya soluna dikilir.[zamanla bu dikim tarzinin goze ne kadar hos gorundugunu deneyimlerinizle sizler de goreceksiniz.] Bonsaide aranan onemli unsurlardan 3 tanesi de sunlardir DOGALLIK, SADELIK, SUKUNET VE SESSIZLIK ilk ikisi tamam da ucuncusu olan sessizlik ve sukuneti nasil anlatacagiz, bence saksinin bir tarafinda kalan bosluk sessizligi sukuneti simgeliyor. ne dersiniz? Not: Sule ceviri icin sagol, bircok arkadasa mutlaka yarari olmustur. Sayin Minarainin anladigi gibi, hokusakinin buyuk dalgasi ordaki kompozisyona uygun olmadigi diger resmin daha sade ve uygun oldugudur. Hepiniz saglicakla kaliniz. |
12-11-2006, 11:12 | #63 | |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 13-04-2006
Şehir: K.Maraş
Mesajlar: 278
|
Alıntı:
|
|
12-11-2006, 11:31 | #64 | |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 13-04-2006
Şehir: K.Maraş
Mesajlar: 278
|
Alıntı:
Düzenleyen bonsaireef : 12-11-2006 saat 11:40 Neden: Fotoğraf boyutunu küçültme. |
|
12-11-2006, 21:08 | #65 | ||
Ağaçsever
Giriş Tarihi: 15-10-2006
Şehir: İstanbul
Mesajlar: 30
|
Arkadaşlar bu kısım kalmış..Burayı da çevirmeye çalıştım..Umarım doğrudur.. Alıntı:
Alıntı:
|
||
13-11-2006, 11:09 | #66 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 13-04-2006
Şehir: K.Maraş
Mesajlar: 278
|
Sağol minarai, gerekli düzeltmeyi yaptım. |
13-11-2006, 13:39 | #67 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 29-08-2006
Şehir: Ankara
Mesajlar: 542
|
Arkadaşlar emeğinize sağlık, Sergiyi açtığımızda bir kez daha anılacaksınız |
13-11-2006, 23:21 | #68 |
Ağaçsever
Giriş Tarihi: 10-08-2006
Şehir: ESKİŞEHİR
Mesajlar: 30
|
Arkadaşlar çeviriyi geciktirdiğim için özür dilerim ama tamamen elektriklerin azizliğine uğradım.Dün biz de gece yarısına kadar elektrikler gelmedi. Elimden geldiğince yazıyı çevirmeye çalıştım,eksiklerim, hatalarım olabilir kusura bakmayın.... . BONSAİ SERGİSİNİN NASILLARI VE NİÇİNLERİ Eğer bonsai sergilerini ve sanatsal niteliklerini dikkate almaya yeni başlayanlardansanız, çevrenizdeki geleneksel bonsai sergileri aklınızı karıştırabilir.Bununla yüzleşin, bu tür titiz detaylar bonsaiyi sergilerken çıldırtıcı ve delirtici olabilir. Geleneksel sunumlara aldırmadan kendinize özgü olanlar şeyleri yapmanız daha kolay görünüyor. Bonsai sergilerine kurallar dizini şeklinde yaklaşmaktan çok, mantıklı bir şekilde doğal bakış açısıyla yaklaşım daha yardımcı olacaktır. Şimdi bonsai serginizde sunacağınız ve üzerinde çalıştığınız objelere bir bakalım. Çayırda büyümüş bir akçaağaç veya karaağaç, çiçekli bir bitki ve dağ hayal edin. Önce bu objeleri doğada düşünün ve siz de doğada bir yerde yer alın. Gerçek hayatta bu objelerle nasıl karşılaşırsınız? Eğer doğada bir ağaca hayran bir şekilde duruyorsanız, çoğunlukla çiçeğe daha yakınsınızdır. Sizin ayakucunuzda yer alır. Sonraki yakın olan obje ağaçtır. Bunlardan sonra eğer ağacın sağında köklerine yakın bir yerde duruyorsanız ağacın tamamını gözlemleyemezsiniz. Ama biraz uzağında durduğunuzda tüm görüntüye hakim olursunuz. En son olarak dağ en uzakta yer alır. Aşağıda bakış açısının en gerçekçi olduğu varsayılan sıralaması. Şimdi size doğal bakış açısını hatırlatalım ve sizin de bunu serginizde nasıl uygulamayı isteyeceğinizi düşünelim. İzleyiciler serginizin önünde, sizin çayırda çiçek, ağaç ve dağa bakışınıza benzer bir şekilde duruyor. Aşağıdaki görüntü sizin göstermek istediğiniz sahneyi en iyi şekilde temsil ediyor mu? Muhtemelen değil.Ağaç merkezde, belki de ilginin merkezinde ama çok geri planda. Dağ ön planda görünüyor. Bu doğru değil. Aşağıdaki görüntü nasıl? Daha iyi görünmüyor mu? Gerçekte değil. Bu kez çiçekler, size en yakın olan obje, uzakta hatta dağdan bile daha uzak! Hayır siz çayırda gördüğünüz görüntüye en yakınını uygulamak istiyorsunuz. Yani, dağ en uzakta, ağaç daha yakın ve çiçek de ön sağ üstte. (Aşağıdaki görüntü gibi..) Evet bu daha benzer. Şimdi doğal bakış açısını alıp bunu bonsai serginizde kullanalım. Bonsai sergisi doğaya özgü bir sahneyi birebir resmetmekten çok daha sanatsal bir nitelik taşıdığından, sizin serginizde ağaç, çiçek ve dağ dışında kullanabileceğiniz başka objeler de vardır.Yeni başlayanlar, objeleri yukarıda olduğu gibi doğru sıralamalı.Sonra bakış açısındaki uzaklıkları doğru olarak nakletmeliler. En yakın, yakın ve uzak. Bu objeler arasındaki yükseklikleri de ayarlamalısınız (çiçekler toprakta, ağaç uzun ,dağ uzakta ve daha uzun) Bu tür bakış açısındaki efektler bazı aletler ve tamamıyla aynı olmasa da anımsatan objeleri gerektirir. Örneğin; ağaç toprakta yetişen çiçekten daha uzun gösterilmelidir, bu nedenle sergide ağaç sehpanın üzerine yerleştirilir.Dağın sergide tamamen aynı şekilde sunumu zordur. Bu nedenle duvara asılmış bir dağ resmi objeyi daha uzakta düşündürür. Çiçek basit bir saksıda ve basit bir platformda olmalıdır, sergide direkt yerde olmamalıdır. Bir bitkiyi stantsız sergilemek hem gayrı resmi hem de gelişigüzel olacaktır. Sergilerde objelerin yerleştirilmesinde en sık karşılaşılan bakış açısı; çiçek en yakın, ağaç biraz uzak, dağ en uzakta .Bu şekilde üç boyutlu bir sergileme olur. Boyut önden arkaya bakış açısı, izafi yükseklik bakış açısı ve soldan sağa bakış açısı olarak değişkenlik gösterir. Bu üç objeyi sergide alana rahatça yerleştirirsek, doğanın genişliğini bize anımsatır. Bu tür bir düzenleme inandırıcı bir görüntü oluşturur. Bu mantıklı yol izlendiğinde aşağıdaki görüntü oluşacaktır. Şimdi bu üç objeyi neden daha farklı bir şekilde yerleştirmeyelim? Neden sadece önden arkaya bakış açısına bağlı kalıp diğerlerine aldırmayalım? Daha farklı olabilir. (Aşağıdaki gibi) Çok da anımsatmıyor, değil mi? Hayır bu önden ve bonsai sergisinde iyi görünmeyecek, manzara resmi gibi ,kendine özgü açısı olan bir görünüm. O zaman neden objeleri daha değişik düzenlemiyoruz,daha özgün,önden görünüm… Aşağıdaki gibi. Tekrar,oldukça yapay ve sönük. Doğru, düzenli duruyor ama doğa her zaman düzenli değildir. Doğa nadiren düz çizgiler, yayılım veya mükemmel bir ritim içerir. Bu rast gelelilik ve kargaşa bazı derecelerde serginizde yansıtılmalı (daha fazla veya daha az) aksi takdirde yapay görünür. Doğal bir sahnenin yapay sunumunu uyguladığınız bir gerçek ama her şeyi doğal bakış açısı ve ritminde sunmanız gerekir. Aşağıdaki sergide doğal bakış açısını anımsatan yapay objelerin kullanımını görmektesiniz. Bitki platformunun doğal, düzensiz şekline dikkat edin. Ağacın ve yardımcı bitkinin nasıl levha merkezinden eşit uzaklıkta yerleştirilmediğine dikkat edin. Ağacın yapraklarının levhayı bağlantı kurmak istercesine nasıl hafifçe okşadığına dikkat edin. Bu sergi düzenli ve sıralı ama ilgisiz ve antiseptik değil. Şimdi levha kullanmadan gövdesi işlem görmüş dağ ardıcı ve yardımcı obje olarak mountain stone suiseki yi nasıl düzenleyeceğimize bir bakalım. Tabi ki bu obje grubu daha farklı bir bakış açısı ve düzenlemeye ihtiyaç duyacaktır. Ağaç eğer şelale bonsaisi ve mevsim de ilkbahar değil de kış olsaydı, dağ resmi değil de sadece cırcırböceği resmi olsaydı. Bu resme hangi mevsim daha uygun olurdu? Bu tür düşünceler bonsai sergisini daha ilginç ve meydan okuyucu bir çalışma yapabilir. Bu, sergilerde sanatsal niteliğin neden önemli olduğunu göstermektedir. Siz bir sanatçı olarak, izleyiciye bir hikaye anlatıyorsunuz; sadece bir masa üzerinde düzenlenmiş güzel objeleri sunmuyorsunuz. Bunda sanatsal bir nitelik yok. Yaratmak ve yeniden canlandırmak ve bu hikayeyi anlatmak, sizin oluşturduğunuz değişik hikayelerinizle bonsai sergileri yeniden izleyicilere aktarılacaktır. Umarım bonsainizde denemeye değer ve zorlayıcı bir hikayeyi uygulama fırsatı bulursunuz. Sanatsal nitelik bunu zorlayıcı yapıyor ama her şey sizin doğadaki yerinize sağduyunuzla başlar. http://www.internetbonsaiclub.org/in...117&Itemid=134 |
13-11-2006, 23:34 | #69 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 13-04-2006
Şehir: K.Maraş
Mesajlar: 278
|
Eline sağlık pinkwisteria! Türk bonsai camiası bir metin daha kazandı. Görüyorum ki bonsai sevenler arasında çeviri yapabilecek kişiler var ama yeterli zaman yok. Bunca zamandır bu forumda bonsai adına bir şeyler öğrenip öğretmeye çalışıyoruz. Her hafta bir makale paylaşıp çevirseydik şimdi elimizde daha çok döküman olurdu. |
13-11-2006, 23:39 | #70 |
Ağaçsever
Giriş Tarihi: 10-08-2006
Şehir: ESKİŞEHİR
Mesajlar: 30
|
Bonsai sergisinde kullanılan dekorlar hakkında kendimce bir yorum getirmek istiyorum, doktor bakış açısıyla, ne derece doğrudur bilmiyorum ama... Sergide bir objeyi incelerken ona iyice konsantre oluruz, en ince detayına kadar onu iyice yorumlarız. Hafızamıza yerleştiririz. Diğer objeye geçerken aralara konan dekorlar, önceki objeye yoğunlaşmış dikkatin kısa süreli de olsa dağılıp yeni objeye hazırlanması açısından yardımcı olacaktır. Önceki objede takılı kalan dikkat, yeni objeyi yorumlamada bazı görüntülerin farkında olmadan atlanmasına neden olabilir. Dekorlar beyin için bir teneffüs süresi oluşturuyor diyebiliriz bence.... |
13-11-2006, 23:41 | #71 |
Ağaçsever
Giriş Tarihi: 10-08-2006
Şehir: ESKİŞEHİR
Mesajlar: 30
|
Teşekkür ederim Şulecim senin de ellerine sağlık.Elden geldiğince çorbada bizim de tuzumuz olabilirse ne mutlu bize . |
14-11-2006, 00:06 | #72 | |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 13-04-2006
Şehir: K.Maraş
Mesajlar: 278
|
Alıntı:
Metinlerden de anladığımız kadarıyla, bu dekorların yerleştirilmesindeki tek amaç; doğayı taklit (Tabi bu sanatın japonlardan alınmış olmasının da bu dekorların kullanımında katkısı var). İşte burada yine benim anlamadığım bir nokta devreye giriyor. Bonsai sanatı geçmişten günümüze gelişerek bugünlere gelmiş. İlk olarak saksıda ağaç yetiştirmeye başlanmasıyla bonsainin temelleri atılıyor, Çinlilerin estetik kaygısının da eklenmesiyle bonsai sanatına dönüşüyor. Her uğradığı yerde, yeni bir stil, yeni bir teknik kazanarak günümüzdeki halini alıyor. Hal böyleyken niye biz de kendimizden bir şeyler katmıyoruz? Mesela ben; Tokonoma içinde suiseki ya da bitki kullanmak istemiyorum. Mağara önünü kapatmış bir ağacı resmetmek istiyorum. Ya da bir saman yığınını savuran üç beş insan koymak istiyorum. Ya da ağaç altında dinlenen bir koyun sürüsü, zeytine merdiven dayayıp tırmanmış zeytinci kadınlar...Ne olacak şimdi? Bonsaisini yaptın da tokonomanın içi mi kaldı diyeceksiniz şimdi. |
|
14-11-2006, 00:14 | #73 |
Ağaç Dostu
|
Pinkwisteria; çok teşekkür ederim. Şule sanada teşekkürler ellerinize ve gözlerinize sağlık. Bizler gibi yeni başlayanların bu otantik ve bize yabancı geleneksel sanatı anlamamıza ve kendimizce yorumlamamıza yardımcı oldunuz. Hakkında çok az şey bildiğimiz bonsaiyi öğrenip felsefesini anlamaya başlayınca hem ona saygı duyuyor hemde daha çok bağlanıyor insan... Katkısı olan herkese en içten saygılarımla... |
14-11-2006, 02:28 | #74 |
Ağaç Dostu
|
Şule hayal gücüne hayran olmamak elde değil. Çeviriyi yapan arkadaşlara ayrıca teşekkürler. Birden çok mu fazla olacak bilmiyorum ama aşağıdaki konuyu yaklaşık bir ay kadar önce ingilizceden çevirilecek metinler kısmına eklemiştim. İlgilenen olmadı. Belki burada sizler yardımcı olabilirsiniz diye düşündüm. Emeği geçen arkadaşlara tekrar tekrar teşekkür etmek istiyorum. http://www.bonsai4me.com/AdvTech/ATSphagnum%20Moss.htm |
14-11-2006, 08:49 | #75 |
Kaybettik, Allah rahmet eylesin
|
Bence belirli bir süre geçtikçe yerli bir veya bir kaç tarz, düzenleme ya da çeşitleme olması kadar doğal bir şey olmaz..zamanla böyle eğilimler belirecektir.. bence çok ilginç de olacak.. |
14-11-2006, 09:06 | #76 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 29-06-2005
Şehir: Şu an Mersin
Mesajlar: 1,742
|
Pinkwisteria çok teşekkürler. Ellerine sağlık. Bonsaicilerde ne cevherler varmışta haberimiz yokmuş. Şulenin dediği gibi her hafta bir makale çevrilse bir sürü makalemiz olur. Dönüşümlü yapılınca yük fazla da olmaz. Şimdi bonsai çeviri grubu oluşturalım ve kimler görev almak ister bakalım. Çok yorucu olmayacak makaleler bulup dönüşümlü çeviriler yapılırsın. Bu makalelerin çok faydası oluyor. Şule kendimizin tarzını oluşturmak konusunda sana katılıyorum. Bu başlık açıldı ve bonsaide dekorlar konulduğu konuşuldu. Konuşuldukça geliştiriyoruz. Şimdi neden bu dekorlar bizim kültürümüze ait olmasını konuşuruz ve kendi stilimizi buluruz. Yıllardır bir değişiklik göstermemiş olması değişmeyecek anlamına gelmez. Bence çok güzel olur kendi kültürümüzden esintiler. Hem sergilerken insanlara bonsai çok yabancı gelmez, kendilerinden bir şeyler bulma fırsatları olur. |
14-11-2006, 10:00 | #77 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 29-08-2006
Şehir: Ankara
Mesajlar: 542
|
Önce çeviriye emek harcayan arkadaşlara tekrar teşekkür edelim. Emeğinize sağlık. Bonsai de Türk motifleri olsun istiyoruz, bizde birşeyler katalım istiyoruz hepimiz. Sanırım bu sadece dekorlar anlamında olabiliyor değilmi yoksa bize özel bir ağaç stili bulunabileceğini sanmıyorum, Anadoluya has bir ağaç duruşu varsa başka tabi. **** ne gibi bir düzenleme yapılabilir, bunları düşünmeliyiz. Gerçi hepimiz çok yeniyiz , önce bir ustalaşmak gerekir ama aklına "şöyle birşey olabilir" diye bir fikir gelen olursa, paylaşmasından mutluluk duyarız. |
14-11-2006, 10:30 | #78 |
Ağaç Dostu
|
Yeni stil konusunda biraz zorlanırız gibi ama insanların yaratıcılığı sınır tanımaz diyorum. 2000 senedir yapılan bu sanatta çok şey denenmiş ve yerleşmiş bir kültür olabilir. Fakat her bonsai ayrı değerlendirilir ve asla biri ötekine benzemez lafı insanı cesaretlendiriyor. Ne dersiniz? |
14-11-2006, 12:10 | #79 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 13-04-2006
Şehir: K.Maraş
Mesajlar: 278
|
Çeviri grubunda yer alabilirim. Ancak çeviremediğim kısımlarda yardımınıza ihtiyacım olur. Yalnız şimdi bu grubta yer almak isteyen 1-2 kişi olursa her hafta bir makale olmazda iki-üç haftada bir makale olur. |
14-11-2006, 12:16 | #80 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 29-06-2005
Şehir: Şu an Mersin
Mesajlar: 1,742
|
Ayda 1 makale çevrilse bile iyi, hiç çevrilmemesindense. Sen çeviriyi yap yeterki, mutlaka yardımcı olacak birileri bulunur |
14-11-2006, 12:20 | #81 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 13-04-2006
Şehir: K.Maraş
Mesajlar: 278
|
Bonsaide teknikler ve stiller konusunda kendimizden katabileceğimiz çok fazla bir şey yok. Varsa da bugüne kadar kimsenin daha önce görmediği doğadan bir ağaç stili, bir kaç denenmemiş teknik olur. Ama dekorasyon ve bonsaiyle anlatılmak istenen hikaye konusunda kurallara bağlı olmamak gerektiğini düşünüyorum. Her insanın doğayı algılayış biçimi farklıdır. Bir japon doğada sadece bir bitki, bir ağaç, arkada dağlar, sonsuz bir dinginlik görebilir. Bir Türk gözüyle baktığımda ben daha fazlasını görüyorum. Ağacın insan yaşamındaki önemini görüyorum mesela... Mesela dallarına emanet edilen kuş yavrularını yılanın ellerine teslim eden bir ağacın çaresizliğini de görebilirim. Ya da adına rüzgar stili denilen şekle sahip bir ağacın, rüzgardan değil de şehrin beton yığınından kaçtığını algılayabilirim. Madem bu bir sanat; her ağaç belli bir stil esas alınarak bonsaiye çevrildiği halde kendi özgünlüğünü katıyorsa bu sanata, biz de kendimizden bir şeyler katmalıyız diye düşünüyorum. |
14-11-2006, 12:39 | #82 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 29-06-2005
Şehir: Şu an Mersin
Mesajlar: 1,742
|
Şule bonsaide sınırların dışına çıkan düzenlemeler yapan bir site adresi: http://www.crashbonsai.com/ |
14-11-2006, 12:43 | #83 |
Kaybettik, Allah rahmet eylesin
|
bonsaiye araba eklemek Anca Amerikalıların aklına gelebilir sanırım.. ama bir mantığı açıklaması bakımından güzel... bir süre sonra kendine özgü detaylar çıkmaya başlayacaktır zaten.. aramızda... Temel kuralllara hakim oldukça |
14-11-2006, 12:52 | #84 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 13-04-2006
Şehir: K.Maraş
Mesajlar: 278
|
İşte bu kendinden bir şeyler katmak konusunda uç bir örnek. Crashbonsai'yi oluşturan insan olan John Rooney, yaratma ve yok etme dürtüleri arasında kalmış bir sanatçıymış. İlk cümlede öyle tarif ediliyor. Arabaları önce yapıyor sonra parçalıyor. Sonra bonsai yapmaya başlıyor. Bu iki merakını birleştirmeye karar veriyor. Sitede ilgi odağı daha çok çarpılmış arabalar. Dua edelim de yaratma ve yok etme arzusunu bonsailer üzerinde denemesin. |
14-11-2006, 13:02 | #85 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 29-08-2006
Şehir: Ankara
Mesajlar: 542
|
Evet ben görmüştüm ilk resmi. Türkiye için doğru bir düzenleme tesbiti çok fazla trafik kazası oluyor. Birde açlıktan ağacın kabuğunu yiyen insanlar yapılabilir şaka bir yana bu şekilde düzenlemeler gerçekten hoş olabilir. O zaman ben bir orman stili yapıp piknikte bir aile mangal başında da çizgili pijama giymiş bir adamı sergiye yetiştireyim. Sergi sonuna doğruda bonsaileri yakarım iyi bir konsept olur. (Allah korusun) |
14-11-2006, 13:03 | #86 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 29-06-2005
Şehir: Şu an Mersin
Mesajlar: 1,742
|
Bu uç örneği (Crashbonsai'yi) konunun açıklığa kavuşması için verdim. Sınırlara bağlı kalmamız gerekmiyor. Şule'nin belirttiği kendi kültür motiflerimizi bonsailerimizde kullanabiliriz. Bunun dışında...Hayal gücümüz nereye kadar izin veriyorsa, John Rooney gibi. |
14-11-2006, 13:04 | #87 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 29-06-2005
Şehir: Şu an Mersin
Mesajlar: 1,742
|
Çizgili pijama giymiş bir adam al sana bir John Rooney daha. |
14-11-2006, 13:07 | #88 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 29-08-2006
Şehir: Ankara
Mesajlar: 542
|
Benim verdiğim örnek uç sayılmaz aslında hergün yaşanan bir şey ne yazıkki ama sadece hayal gücüyle sınırlı tabi (Ben bir orman stili yapıcamda biride onu yakacak, işte o zaman hayal gücümü kimse tutamaz) |
14-11-2006, 13:11 | #89 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 13-04-2006
Şehir: K.Maraş
Mesajlar: 278
|
Vallahi güzel olur, çizgili pijamalı piknik grubu. Pinkwisteria'nın tespitinde olduğu gibi insanların zihnini dinlendirir. Hep ciddi ciddi bonsailere bakıp değerlendirme yapılacak değil ya, arada güldürmek lazım. Dikkat edelim de sadece Türkiye'deki sergilere gelsin bu piknik grubu. Sonra bütün dünyaya çizgili pijama modası yayılır da bir de bakarız ki biz de çizgili pijama giyiyoruz. |
14-11-2006, 13:12 | #90 |
Ağaç Dostu
|
Süper fikir murare dostum. Senden esinlenerek bende bonsainin dallarına çaput iplik gibi şeyler asarım. Malum bilmem nerdeki ağaçların tılsımlı olduğuna, çocuk falan doğurtacağına, çaput bağlayıp dilek tutunca kocasının eve bağlanacağına inanan çok bu ülkede |
|
|