yardımlarınız için teşekkür ederim tarlamın yükseltisi derken neyi kastediyorsunuz bilmiyorum konuya gerçekten uzağım şöyle söyleyebilirim Hasandağının eteklerinde normalde ovadan bir 100m yukardadır taban suyu derinde aslında yeraltı suyu çok fazla organize sanayi bölgesinin tüm suyu ve aksaray şebeke suyunun bir kısmı tarlamın 300m yakınından sağlanıyor ancak kuyu açtırmak yasak 30 yıl önce bir akrabamız milletvekilliği yaparken deneme bahçesi kurdurmuş bu bölgeye deneme bahçesinin kurulduğu yerin yaklaşık 2m altında kist tabakası var (kalsiyum karbonat) bu kist tabakasının kalınlığı 1m civarında bundan sonrası kum deneme bahçesinde vişne,armut,erik,kayısı,ayva,iğde,kiraz ve bunların çeşitlerinden vardı daha sonra akrabamız rahmetli olunca bu bahçeyle kimse ilgilenmedi ve bahçe 5 yıl önce kurudu benim tarlamın olduğu bölge buradan çok çok daha iyi durumda hafif eğimli biraz kumlu toprak içerisinde volkanik tüf var,taş yok daha önceki senelerde tahıl çeşitleri yetiştirilmiş ben bunu değiştirmek istiyorum organik besinler bakımından çok fakir olduğuna eminim bunu nasıl değiştirebilirim Yücel bey ve Şükran hanım size tekrar teşekkür ederim...

Benimkisi sadece bir öneri: Kapadokya bölgesinde yüzyıllardır ve zor şartlarda ÜZÜM cülük yapılır.Günümüzde yöresel üzümcülük çok revaçta. Özellikle bu bölgede yetişen Emir Üzümleri Şarap sektöründe en iyi ürün. Yine Kalecik Karası konusunda da araştırma yapabilirsiniz. İnsanlar sadece güvercin gübresi ile bu topraklarda organik tarım yapmakta idiler.

Bu söylediklerim biraz afaki belki ama Yüzyıllarda meydana gelen geleneksel yöre tarımı engin tecrübelerle meydana geliyor. :))

Sayın Derin, yükselti derken, rakımı kasdediyorum. Umarım kelimeyi yanlış kullanmamışımdır.

İlk yazınızda Hasan Dağı'nın rakımını (deniz seviyesinden yüksekliğini) veriyorsunuz. Tarlanızın rakımını verirseniz size daha fazla yardımcı olunabilir.

3200 m. rakımlı dağa on km mesafede olması veya tanımadığımız bir ovadan 100 m yüksek olması yardım etmek isteyenler için yeterli olmayabilir. Hiç olmazsa ovanın rakımını veseydiniz.:))

Rakım olarak 850m

Sevgili Derin, Rakım konusunda anlaştık. Konuyu buna göre geliştirmeye çalışalım.

Baştan söyleyeyim ben bir uzman değilim. Bazı Küçük tecrübelerimi yeri geldikçe aktarabilirim. Sizin projeniz gelişirken ben de bilgilenmiş olurum. En iyisi bu işe başlamadan toprağınızı bir tahlil ettirin; alcağınız kararlarda bunu da göznünde bulundurmanızı önereceğim.

Mahmut Leventoğlu'nun bağ önerisi, bu yükselti bilgisine göre, bana da akla yakın gibi geliyor.

merhaba ilginize teşekkür ederim yeni bir yer daha aldım burası küçük şehre yakın 2000 metrekare burada toprak çok güzel bir nevi hobi bahçesi önerilerinizi burada değerlendirdikten sonra sonuçlarını alıp büyük çapta diğer yerime yapmaya karar verdim buraya bodur meyve ağaçları dikmeyi düşünüyorum konum olarak arada 15km kadar var ama yinede aynı yönde aynı hava aynı toprak geçerli gerçi buranın toprağının daha verimli olduğunu söylediler deneyip görücez bilgileriniz için teşekkür ederim...

Efendim, hayırlı olsun, ve dahi kolay gelsin.

Yurt Çapında Bir Ağaçlandırma Projesi
 

agaclar.net ahalisi,öncelikle paylaştığınız dostluktan ve bilgilerden dolayı sizlere saygılarımı sunarım.Henüz tasarı halinde olan büyük bir ağaçlandırma projemiz var.Derneğin ismini henüz vermek istemiyorum,netleşsin sizlerle de paylaşacağım.Bu konuda sorumlu gönüllü ben olduğumdan dolayı bilgi toplama işi de bana düştü.Her şubemizin bulunduğu şehirde asgari 100 ağaçlık bir hatıra ormanı tarzında bir ağaçlandırma düşünüyoruz.Ne yapabilirim nasıl yapabilirim? Ağaç temini,yer temini ve yasal mevzuat konusunda yardımlarınızı bekliyorum.Şimdiden çok teşekkür ederim...

http://www.agaclar.net/dergi/mayis07.html

Yücel Çağlar'ın yazısını okudunuz mu?

ağaçlandırma işleminde nesli tehlike altında ollan bitkilere ağırlık verilse ne kadar güzel olur:)

Şubemizin bulunduğu şehir de demişsiniz. Ankara da şubeniz varmı.? Eğer Ankara için de ağaçlandırma düşünüyorsanız. Yer olarak kendi köyümü öneriyorum. Sarıkoz Köyü ağaçlandırması başlığın da görebilirsiniz. http://www.agaclar.net/forum/agaclar-net-calismalari/2522.htm

İlginize teşekkürler Ankara'da genel merkezimiz ve şubelerimiz de mevcut.Öncelikle mevzuat bakımından prosedürleri aşalım,tekrar tekrar bilgi alış verişinde bulunacağız...

sevgili Malina evet yazıyı okudum,evet amacımız kaş yaparken göz çıkartmak değil...kırsal çevre derneğinden yardımlarını isteyeceğim öncelikle projeyi somut bir çevçeveye oturtma telaşındayız.Yapıcı eleştirilerinize açığım,bildiklerinizi paylaşırsanız da sevinirim.Sağlıcakla kalın...

Sevgili fiyona,
100 adet hatıra ormanı kurmak için yeterli olur mu bilmiyorum. Çünkü 100 adet ibreli fidanla yaklaşık 350m2 alan ağaçlandırabilirsiniz. Yapraklı fidanlar kullandığınızda bu alan biraz daha artar ama bu kadar fidanla hatıra ormanı kurabileceğinizi sanmıyorum. Sayıyı biraz arttırmanız gerekebilir.

Ankara'dasınız. Orman genel müdürlüğü ile görüşürseniz yardımcı olunabilir.

Netleşmiş olmayan bir projenin taslağını hazırlıyorum.Yılmaz Bey vermiş olduğunuz bilgiler dahilinde çalışmalarıma devam edeceğim.Teşekkürler...Bilgi anlamında desteklerinizi bekliyorum...

Ben konu hakinda ilme sahip degilim ama sizden bir ricam var. Egerki projenizi bir taslak uzerine otuturabilirseniz secimi yaparken lutfen ama lutfen dikilicek alani ve o yoreyinin bitki ortusun de seciminizin cok goze batmayan olmasina dikkat edin.

Kas yaparken goz cikartmak sozu gercekten yazida anlatildigi gibi cok dogru oldugunu dusunuyorum.Bugun Antalya belediyesinin o guzelim dogayi yanlis agaclandirma ve agaclandirma teknikleri ile hic hos olmayan goruntulere surukledigini gormek beni uzuyor.

Butun bu bilgisizligimin yaninda size ricadan baska bir sey sunamadigim icin ozur dilerim...

Saygilar

Sevgili Fiyona, size bu konu da, hayli bilgili olan Yücel Özlem Bey'in daha önce yazdığı yazıları okumanızı tavsiye ederim.

Sayın fiyona,
Yazdıklarımızla umarım bu işe kalkıştığına sizi pişman etmiş olmayız:
Sayın, Yücel Çağlar’ın ilgili yazısına eklenecek çok şey var.
Herhangi bir yolculuk sırasında yol boyunca bir çok resmi ve özel kurum, kuruluş ve derneklerin ‘hatıra’ ormanları tabelalarına rastlıyoruz. Ama ortada orman yok!.. Beş sene sonra aynı yerden geçtiğinizde geriye kalan ayakta kalan bir tek küflenmiş, yan yatmış tabelalar!..

Hem insan eliyle dikilen fidanlardan oluşturulacak olan yer orman vasfında olmaz. Olsa olsa yeşil örtü olur. Orman bildiğiniz gibi bambaşka bir yer.
Yeşil örtünün sürdürülebilir olması (devamlılığın sağlanması) kanımca bir süre daha insanların bakım ve gözetimin devamı sayesinde olur. Dikilecek olan fidanlar doğru seçilmiş olsalar bile, ‘hüda-i nabit’ (kendi kendine yetişebilen özellikte olmadıkları için ihtiyaç duyulan belirli aralıklarla ve sürede sulanmaları, gübreyle beslenmeleri ve budanmaları gerekecek.. (Eskişehir-Sivrihisar arası yol kıyı şeridi ağaçlandırılmış ve ne zaman geçsem bir tankerle ağaçların tek tek sulandığını görmekteyim. Bu sayede bir ay içinde fidanlar kendilerini göstermeye başlamış...)
Aksi halde evcilleşmiş yaban hayvanların uyumu sağlanmadan doğaya salmak gibi bir vahim hatalar yapılmış olur nitekim yapılıyor da...

Yani diyeceğim ağaçlandırmaların sayın Derya Özen’in önerisinde olduğu gibi istekli ve bakımını üstlenilecek alanlara yapılması ve sonrasının izlenmesi gerekir diye düşünürüm.

NOT: Bu konuda Orman Bakanlığıyla temasınız oldu mu?

Teşekkürler; düşüncelerini ve bilgilerini paylaşan doğa dostlarına...

Hatıra ormanı kurup da daha sonra bu fidanlara kendi kendilerine yaşayacak boya ve yaşa gelinceye kadar bakım yapmayan insanları çocuğu doğurup sokağa, hastaneye terkeden annelere benzetirim hep.

Dikim yoluyla bir yere orman kurulunca buradaki fidanlara 2-3 yıl çapa yapılır ve yabani otlardan arındırılır. Henüz çok küçük olduklarından otlarla dahi mücadele etmekte zorlanırlar.

Devam eden 2-3 yıl ise etrafındaki yabancı sürgünler kesilerek uzaklaştırılır. Çünkü biraz daha gelişmiştir. Otlarla mücadele edebilir ama kendisi kadar boylanabilen yabancı sürgünlerle mücadellesi zor olur.

Bunlar bilinmediği ve bir bilene de danışılmadan yapıldığı için hatıra ormanlarında sadece paslı tabelalar kalıyor.

Sulamak tabii ki faydalı olur ama sulama imkanı olmayan yerlede de yağmur yeterli olabilir. Sulamak şart olsaydı Orman Bakanlığı'nın her yıl yaptığı onbinlerce hektar ağaçlandırmalar başarılı olmaz, fidanların hepsi susuzluktan ölürdü.

özel ağaçlandırma -özel orman- yapan var mı acaba.?
 

özel ağaçlandırma -özel orman- yapanlardan bu işin nasıl yapıldığı ile ilgili tecrübe aktarımı istiyorum.

Yardım eden olursa sevineceğim. Teşekkürler

hoş kalın

Ağaçlandırma için?
 

Öncelikle merhabalar. Sitenize ağaçlarla ilgili genel bilgi almak için üye oldum ancak bir sorum olacak yardımcı olursanız sevinirim.
Şirket olarak bir ağaçlandırma çalışması yürütmek istiyoruz. Ancak bunun neresinden başlamak gerekli bilmiyorum. Nereye başvurulur? Neler gerekir? Bilen dostlardan yardımcı olmalarını rica ediyorum
Teşekkürler.

Bizde bir ağaçlandırma çalışması yapyoruz. Sarıkoz Köyü derneği olark. Biz kendi köyümüzü ağaçlandırdığımız için, her hangi bir yere müracat etmedik. Bu konular ile ilgili Yücel Özlem isimli üyemiz, yeteri kadar bilgilidir.
Ama bize bir yer gösterin biz ağaçlandıralım derseniz, sizi seve seve Sarıkoz'a davet edebilirim. Benim köyümde, yetiri kadar boş arazi var. :)

Sevgili Derya Özen'in yönlendirmesi üzerine, Sayın İbrahim Aktaş, bana özel olarak yazmış.

Bu konuşmayı forumda sürdürmeyi önerdim. Sanırım açtığı konuyu bulamamış. Kendisine adresi gönderip yazısını da aşğıya aldım. Umarım burada, elbirliği ile yeni bir ağaçlandırma projesine başlangıç yapmış oluruz.

Sayın Aktaş, açtığınız konu silinmemiş. Buradan devam edelim.

Aramıza hoş geldiniz.

Sitede sorularımıza cevap alabilmek için dikkat etmemiz gereken bazı şeyler var. Önce bir selam verip kendinizi tanıtınız. Daha sonra Forum Kullanım Kılavuzu'nu lütfen inceleyiniz. Bu size forumdan daha fazla faydalanma imkanı verecektir.

Öncelikle teşekkür ederim. Şimdilik bütçe oluşturma çabasındayım. Bütçeyi oluşturabilirsem ne nasıl yapılır çözebilirsem bunu yönetime sunup onaylarını almam gerekecek. Şimdi hiç bir fikrim olmadığı bir alan, Ancak kampanyanın şu son çıkan orman yangınlarından sonra kafamda oluştuğunu belirtmeliyim. Artık herşeyin tükenmesini izlemek yerine kaynaklarımızı bu yonde kullanmak en azından topluma faydalı olacaktır. Bu anlamda çalıştığım şirkette bu tip konularda zaten duyarlı bir şirket olduğundan aklıma böyle bir proje geldi İlgilendiğiniz için şimdiden teşekkürler

İbrahim Bey, ben de Sitede şöyle bir dolaşıp fikir edinmeninize yarayabilecek bazı adresleri aldım.

Bir taraftan da buralara bakarsanız sanırım faydalanırsınız.

Sarıkoz Köyü Toplantıları-Ağaçlandırma Çalışmaları

Balıkavı sitesinin Hatıra Ormanı

Sayın İbrahim Aktas, Sizin için yaptığım araştırmada konu ile ilgili birçok ayrı başlık açıldığını gördüm bunları listelemiştim. Site yöneticimiz bazılarını bu başlık altında birleştirmiş. Kendisine teşekkür ediyoruz.

Korunmasını gerekli gördükleri başlıklar öceki yazımda korunmuş. Umarım faydalanabilirsiniz.

Konu ile ilgili bir de iki yüz sayfalık tez çalışması var. Milli Emlâk Kontrolörü Sayın Ali EZER tarafından 2002 yılında yapılmış.

Ağaçlandırmayı Gündeme Getiren Etkenler, Ağaçlandırma Çalışmalarının Gelişimi, Hazinenin Özel Mülkiyetinde ve Devletin Hüküm ve Tasarrufu Altındaki Arazilerde Yapılan Ağaçlandırma Çalışmaları

Şimdilik hoşça kalınız. Sevgiler.

Sayın Yücel açıkça belirteyim ki biz geniş çaplı bir kampanya düşünüyoruz. Orman yangınlarında kaybettiğimiz ağaçların belki tümünü karşılayamayacağız ancak hiç değilse bir kısmını karşılayabiliriz.

Örnek veriyorum 1000 ağaç dikmek için gerekli olan izinler dahil nereye başvurmak gerekli, başvuruda neler yapmak gerekli, Nereden satın alınır? Kaça satın alınır? Yer tahsisi konusunda kiminle iletişim kurulur gibi bilgiler gerekmekte.

Hiç bir bilgim olmayan bir alanda proje geliştirmeye çalışıyorum. Bu da ayrı bir handikap oluşturuyor. Çünkü ; tamamen yabancısı olduğum bir resmiyet söz konusu ve ilgili yasalar çok karmaşık. O yüzden aslında yardım istiyordum . ilgili başlıkları bilgisayarıma kopyaladım inceleyeceğim. Bu arada Şirket olarak yalnızca bir köyün ağaçlandırılması çalışmasına katılmamız şu an itibariyle pek mümkün durmuyor. O belki ileriki bir aşama olacak, Ancak şu anda orman yangınlarıyla ilgiliyiz. Orman yangınlarının zarar verdiği bölgelerde ki koşullar ve sorunlarda öncelliğini korumaktadır.

İlginiz için çok teşekkür ederim

İbrahim Bey,
Şirket düşünceniz güzel olmakla beraber Orman yangınlarının zarar verdiği bölgelerde ağaçlandırma çalışması yapabilmek için epey zaman geçmesi gerekiyor.
Yanan bölge temizlenip, ağaçlandırılabilecek duruma (teraslama vb.) getirildikten sonra ağaçlandırma çalışmaları yapılmaya başlanıyor.
Sizi ilk önce Orman Bölge Müdürlüğüne yönlendirebiliriz.
Bulunduğunuz şehrin Orman Bölge Müdürlüğüne Şahsen ya da e-posta yolu
ile başvurursanız sizleri bilgilendirirler.

http://www.ogm.gov.tr/bilgi_edinme.htm

Bu adresde Bilgi edinme ile ilgili tüm linkleri görebilirsiniz.
Başvurunuzu en kısa sürede yanıtlıyorlar.

İzmir Çevresinde Özel ağaçlandırma yapabilmek amacı ile yaptığım başvuruya hemen yanıt verdiler.
Lakin en önemli sorun ağaçlandırılacak arazinin bulunması.!!

İyi Çalışmalar .

Ağaçlandırma yapmak isteyenlerin bilmesi gerekenler
 

Bugün Bursa Orman Bölge Müdürlüğüne giderek ağaçlandırma konusun da, "Ağaçlandırma ve Erozyonla Mücadele" Şube Müdürü Sayın Selahattin Beyle bir görüşme yaptım. Konuyu kısaca özetlersem;

1-Ağaçlandırma işleri

İllerde Ağaçlandırma ve Erozyonla Mücadele Müdürlükleri kanalı ile yapılmakta. Müdürlük, ağaçlanacak bölgeyi ve dikilecek ağaçları belirliyor.

Bursa için bu sene ağaçlanacak bölge Yenişehir ilçesinin Toprakocak köyü. Ağaç dikilecek araziyi,ağaç dikilecek hale getiriyor ve Kasım-Mart ayları arasında hava koşullarının uygun olduğu bir tarihte ağaç dikimi gerçekleştiriliyor.

Ağaç dikimi onların nezaretinde ve onların öngördüğü şekilde yapılıyor. Bu dikim işine kişiler, kurumlar, okullar, fabrikalar v.s. ağaç desteği ve emek desteği verebiliyorlar. Dikime katılanlar o gün şölen düzenleyebiliyorlar. İkibin adet fidan diken kuruluşlar araziye kendi isimlerini yazan bir tabela da dikebiliyorlar.

Ağaç dikecek kişi veya kuruluş her ağaç için 1 YTL, evet bir YTL, hesabı ile ağaç sayısı kadar parayı bankaya yatırıyor ve dekontunu fakslıyor veya getiriyor. Dikim işine katılmak istiyorsa, katılabiliyor.

O araziye beraberinizde getirdiğiniz bir fidanı dikemiyorsunuz.
İsterseniz diktiğiniz fidanların bakımları ile daha sonra da ilgilenebiliyorsunuz. Sulama, ot alma, çapalama gibi.

2- Yanmış orman arazilerinin ağaçlandırılması.

Bu işle orman bölge müdürlükleri ilgileniyor.
Size yanmış bir orman arazisi tahsis ediliyor ve buraya da onların öngördüğü ağaçlar dikiliyor. Bu konuda yetkili bir kişi ile görüşemedim.

3- Kiralama yöntemi

Bir Bursa üyesi olarak bu konu toplantılarda konuşulduğunda nötr kaldım. Olumsuz davranarak gençlerin şevkini kırmak istemedim. Proje çok olumlu, fakat ütopikti. Bursa toplantılarında en fazla onbeş kişi bir araya gelmişti. İşin mali boyutu hiç düşünülmemişti.

Hala da düşünülmüyor. Varsayalım ki, orman idaresi bize on dönüm yer gösterdi. Bu yer dikime nasıl hazırlanır? Dozerlerin saat ücretlerini bilen var mı? Kaç üyemiz arazide çukur açıp ağaç dikebilir?

Zannedersem TEMA Vakfı da ağaçları profesyonelce dikiyor. Ağaç severler buraya da para veya şölen havasında emek katkısında bulunuyorlar.

İlle, bir arada ağaç dikmek istiyorsak, Ağaçlandırma ve Erozyonla Mücadele Müdürlüğü şemsiyesi altında bu iş neden olmasın.

Devlet arazisi üzerine, istediğimiz bölgeye ve istediğimiz ağaçları dikmek maalesef yasakmış.

Tohumlar fidana, fidanlar agaca,agaclar ormana donmeli yurdumda
Yuvadır kuşlara, örtüdür toprağa, can verir doğaya,ormanlar yurdumda
Bir tek dal kırmadan, ormansız kalmadan, her insan bir fidan dikmeli yurdumda

Ne söyleyebilirim ki! Başka.
Bir sürü yasak var.Birinden geçsek öbürüne takılıyoruz:(

Murat Bey, siz neler yapıyorsunuz? Yaptıklarınızı bizimle paylaşabilecek misiniz?

Değerli dostlar, Yurdumuzun kültür, bitki örtüsü, yaban hayatı envanteri tam olarak yapılmış değil. Yapılan çalışmalar da gereği gibi duyurulmuş değil.

Rasgele yere, ağaç dikmeye kalkmak, bu yüzden daha bir sakıncalıdır. Her canımız istediğinde boş gördüğümüz araziyi ağaç dikmek için de olsa, kazamayız.

Biz doğaseverler olarak buna dikkat etmeliyiz.

Yanlış atacağımız adımlarla; çok dar alanlara sıkışmış, yok olma riski taşıyan bir türün, yok oma sürecinin hızlanmasına; doğal sit alanlarının bozulmasına; tarihi sit alanlarının yağmalanmasına; erozyonun hızlanmasına; sebep olmamız işten bile değil.

Uygun zamanda, uygun fidanlarla yapılmamış; gerekli bakım ve koruma sağlanamamış; dikim çalışmalarının, başarılı olma şansı yoktur. Bunlardan geriye, toprağın üzerinde açılmış, bir sürü yırtık kalır. Bu da bir erozyon tetikleyicisi olabilir.

Doğaya sevgi ile yaklaşmalıyız.

Copur merhaba,

Senın özel ağaçlandırma ile ilgili yaşadığın sıkıntıların benzerini bende Bursa Merkez'de yaşadım. Çok garip İşletme Şefi bu işe girmemem ile ilgili var olan tüm sıkıntılarını resmen önüme boşalttı. Özellikle; orman köylülerinin kesinlikle bu işe razı gelmedikleri gibi konulardan bahsetti. Senin o deneyiminden sonra bır gırısımın oldumu?

Sevgilerimle.

Merhaba arkadaşlar ağaçlandırma yaparken dikilecek ağaçların başında MEŞE geliyor unutmayalım meşe ağacı ülkemizin her bölgesinde ve hemen hemen her tür toprakta fazla suya ihtiyaç duymadan kolaylıkla yetişebilir.Ayrıca meşeler hem toprağa hemde cevresindeki diğer bitkilerre çok faydalı bir ağaçtır.Saygılar

Burada bazı çam türleri hakkında bilgiler bulabilirsiniz.

Türünü belirtmediğiniz için ancak bu kadar yardımcı olabiliriz.

Ceviz
 

Ülkemizde ağaca ve Ormanlara gösterilmesi gerekli olan saygının dolayısı ile bakım ve korunmalarının yeterli olmadığı kanısındayım. Her insan birşeyler yapmalı diye düşünüyorum.

Araştırmalarım neticesinde yaşama zamanının uzun olması, güzelliği ve heybeti aynı zamanda ekonomik getirisi sebebi ile Ceviz ormanı kurma çalışması içerisindeyim. Vasfını yitirmiş Orman arazisi veya Hazine arazisi kiralayarak idealimi gerçekleştirmek istiyorum, bu konuda saygıdeğer üyelerimiz ve doğa severlerinde yardım ve katkılarını bekliyorum.

Osman Bey, ne tür katkıda bulunabiliriz?

özel ağaçlandırma konusunda bir projeyi yaşama geçirmek üzereyim. Arkadaşların yazılarından ciddi sorunlarla karşılaştıklarını anlıyorum. Bunun birkaç nedeni var; öncelikle özel ağaçlandırma "yer tahsisi", "kredi" gibi kelimeler sık sık geçtiği için basit gibi algılanıyor, veya bedavadan orman sahibi olmak gibi ele alınıyor.

Özel ağaçlandırma yapacağınız arazinin durumuna göre kesinlikle 25 000 YTL ile işe başlamanız gerekli. Proje çizimi için serbest çalışan bir orman mühendisine 1500 YTL vereceksiniz.

Orman, iş bitimi kredi dilimi serbest bırakır, yani önce projenizin belirli bir bölümünü yaparsınız sonra paranızı alırsınız. Ayrıca, sizin yaptığınız işin niteliğine bakmaz, kendi birim fiyatından ödeme yapar.

Örneğin, beton direk kullansanız bile ahşap direk ödemesi yapar. 10 sıra tel çekseniz 4 sıra öder. Bunu zaten önceden söylerler ve hesabınızı buna göre yapmalısınhız.

Köylüler mevzuatın ötesinde sorundur çünkü düzenleme onlara öncelik verir ve onlar özellikle muhtarlar bölgelerinde yabancılar istemez. Dikilen ağaçlara çok ciddi zarar verildiğini gösterir örnekler vardır.

Emin olun, bürokratik aşamalar hiç sorun değil. Fakat orman işletme şefine gidip "bana yer gösterin" derseniz, sizinle ilgilenmez çünkü mevzuat ona yer bul demiyor. Benim gördüğüm kadarıyla zamanları da yoktur. Size kendiniz bakın başvurunuzu yapın derler.

Yer bulmak için orman haritalarına ulaşmanız gerekli eğer bu işi o bölgeye gitmeden yapmak isterseniz. En pratik çözüm, ağaç dikmek istediğiniz bölgenin yerlisini tanımaktır.

Tanımadığınız bir bölgeye gitmeyiniz, barınamazsınız.

Birkaç arkadaş olarak sürdürdüğümüz bu çalışmada, orman çalışanlarının yardımcı olduklarını belirtmek durumundayım. Eğer sizin yapabileceğinizi hissederlerse yardımcı olurlar ve iyi yol gösterirler. Anladığım kadarıyla çok sayıda hevesli orman ile temas kuruyor ve sonra vazgeçiyor. Sanıyorum bu onlarda bıkkınlık yaratmış durumda.

Özel ağaçlandırma için düz ve kolay dikilebilir yer bulacağınızı hiç sanmayın ve bu hevesle işe girmeyin. Eğimli ve arada derede kalan araziler var. Kolay yerlere zaten bölgenin köylüsü dikim yapıyor.

Eğimli arazi büyük iş makinaları ve masraf demektir. İnsan gücü, ulaşım gibi unsurları iyi hesap etmek gerekir ve herşeyden önce bütün işlemleri tamamladıktan sonra en an iki ay işinizin başında durmak gerekir.

Merakımızdan dolayı başladığımız bir projeyi bitirmek üzereyiz. Gece yarıları yaptığımız yolculuklar, ormanda yaptığımız yürüyüşler, hesaplar-kitaplar halen sürüyor. Günlük işlerimizin dışına çıktığımız, ofislerden uzaklaştığımız için hiç yorgunluk ve bıkkınlık duymuyoruz. Herkese kolay gelsin