agaclar.net

Geri Dön   agaclar.net > Doğaya ve Yaşamınıza Sahip Çıkın > Doğa, Çevre, Ekoloji, Gıda Hukuk ve Politikaları
(https)




Cevapla
 
Bookmark and Share Dış Bağlantılar Konu Araçları Mod Seç
Eski 03-11-2006, 09:20   #1
agaclar.net
 
malina's Avatar
 
Giriş Tarihi: 03-04-2004
Şehir: İstanbul
Mesajlar: 37,246
Galeri: 88
Çarpık kentleşme "Doğa kendisine ait alanı kullanmak zorunda"

Her felaket sonrası gündeme gelen 'çarpık kentleşme' yeniden tartışılmaya başlandı. Çevre ve imar konusundaki uzmanlar belediyeleri suçlarken, belediye başkanları 'doğal afet' diyerek kendini savunuyor.

Onlar aralarında tartışa dursun, sanırım bize düşen şey, araştırmayı baştan yapmak. Yaptığımız seçimlere, sonunda kendimizin katlanacağını bilmek.

Alıntı:
Diyarbakır İnşaat Mühendisleri Odası Başkanı Tansel Önal, Cumhuriyet Mahallesi'yle ilgili önemli bir ayrıntıya dikkat çekiyor: "Mahallenin yeri DSİ'de dere yatağı, belediyede imar alanı olarak görülüyor. Felakete sahne olan Çayırbaşı Deresi 1975'te İller Bankası tarafından onaylı imar paftası ile imara açılmış. Paftalarda dere yok. Hatta dere yatağı yol olarak gösterilmiş."

En fazla can kaybının yaşandığı ilçelerden Bismil ise Dicle Nehri'ne sıfır noktasında bulunuyor. Bismil Belediye Başkanı Şükran Aydın, geçmiş yönetimleri suçlarken, "Bırakın nehir kenarını, adam su kanalının içine kolon inşa etmiş ve kolonların üstüne evi yapmış. Tapusuna bakıyoruz, gerçekten belediye ruhsat vermiş. Belediye araziyi satarsa vatandaş da bilinçsizce alır." diyor.
Alıntı:
Geçen yıl Rize ve Trabzon'da yaşanan sel felaketinin ardından Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, benzer acıların yaşanmaması için bir genelge yayımladı. Genelgeye göre, il, ilçe ve her türlü yerleşim birimlerine ait imar planlarının düzenlenmesinde DSİ tedbir alacak. Derelerin üzeri, zaruri hallere münhasır olmak üzere DSİ Genel Müdürlüğü'nün izniyle gerçekleştirilerek işlemler hariç, kesinlikle kapatılmayacak
Haber Kaynak

malina Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 03-11-2006, 21:25   #2
Kaybettik, Allah rahmet eylesin
 
memet's Avatar
 
Giriş Tarihi: 18-02-2006
Şehir: İzmir
Mesajlar: 13,948
Galeri: 11
geçtiğimiz yıllar içinde yağışlar nispeten az oldu, sel dereleri kayboldu.. koca bir mahalle yapıldı üstüne .. Öyle gecekondu değil.. bloklar... emniyetle kaymakamlıkta dahil.. şimdi yağışlar şiddetli oldukça sokaklardan sel akıyor.. sonrada otobandan geçip denize ulaşmaya çalışıyor..
tek sorun dere yataklarına ev yapmak değil..

memet Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 20-11-2006, 11:55   #3
agaclar.net
 
Mine Pakkaner's Avatar
 
Giriş Tarihi: 06-01-2006
Şehir: İzmir
Mesajlar: 10,707
Galeri: 99
'Yükseliyorum' diyen felaket

'Yükseliyorum' diyen felaket

Gökdelenlerle dolan İstanbul, zor durumda. Kentin mevcut altyapısının bu dev yapıların yükünü kaldıramayacağını söyleyen uzmanlar uyarıyor: Maslak'taki gökdelenlerde yaşayanlar aynı anda sifonu çekse, kanalizasyon boruları patlayabilir


Serhat Oğuz

İstanbul'da son yıllarda büyük artış gösteren konut, işyeri ve gökdelen inşaatları, zaten sorunlu olan altyapısı sistemini zorlamaya başladı. Uzmanlara göre, plansız yapılaşmanın bu hızla devam etmesi halinde, özellikle gökdelen inşaatlarının yoğunlaştığı Maslak, Kâğıthane, Levent ve Beşiktaş gibi semtlerdeki kanalizasyon ve elektrik sistemleri iflas edecek. Sadece servis araçları kilometrelerce uzayan kuyruklar oluşturacak, elektrikli aletler zarar görecek. Trafikte çözümsüz sorunlar yaşanacak. Şehir Plancıları Odası üyesi Ali Rıza Nurhan'ın ifadesiyle, "Maslak'taki gökdelenlerde yaşayanlar aynı anda tuvalete girip sifonu çekerse, çevredeki kanalizasyon boruları patlayabilecek"...

Metro da yetmeyecek
İstanbul'un uluslararası şirketlerin gözdesi haline gelmesi ve mortgate yasası beklentisi, şehri büyük bir şantiyeye çevirdi. Ancak uzmanlara göre, her geçen gün içinden çıkılmaz hale gelen trafik sıkışıklığının en önemli nedenlerinden biri de bu plansız yapılaşma.
Özellikle Maslak ve çevresinde şu anda boş olan parsellerin dolması halinde büyük sıkıntı yaşanacağını söyleyen Nurhan, "Altyapı çökeceği için şirketler buradan gitmek zorunda kalacak. Altyapı sorunları çözülürse, bu kez trafik içinden çıkılmaz bir hale gelecek. Bölgede metro hattı var, ama Dubai kulelerinin yapılması halinde sadece bu kulelerin barındıracağı insanlar, metroyu dolduracak. Altyapı bu kadar yoğunluğu kaldırmıyor. Gelecekte de iflası kaçınılmaz. Bazı yerel yönetimlerde bölgeleri gelişsin diye bu projelere onay veriyor" diyor.

Elektrikli aletler bozulur
Elektrik Mühendisleri Odası İstanbul Şube Başkanı Erol Celepsoy da, İstanbul'da 1980'li yıllardan bu yana elektrik altyapısında hiçbir ciddi yatırım yapılmadığını ve elaman tahsis edilmediğini söylüyor: "Bu nedenle sorunlar yaşanıyor. Bugün evlerdeki ampuller yanıyorsa tesadüfendir. Önlem alınmaması halinde, elektrikli ev eşyalarının kullanılmasında bile sıkıntılar yaşanabilir."


'Nüfus 17 milyonu aşarsa her şey biter'

İSKİ Genel Müdürü Dursun Ali Çodur ise, İstanbul genelinde 2040 yılına kadar su sorunu yaşanmayacağını, ancak yoğun bölgelerde planlarda değişiklik yapılırsa altyapı sorunlarının meydana gelebileceğini söylüyor:
"Bize bir bölgenin nihai imar planlarına göre taşıyacağı nüfusu verirlerse zorlanmayız. Ama bir bölgede 4 katlı bina olacak, nüfusu da şu kadar olacak diyorlar. Siz birdenbire bunu sekiz kata çıkarır ve bunu da iki sene içinde yaparsanız, altyapıda çok ciddi sorunlar yaşanır. Maslak'taki imar planları eski imar planları. Onlara ilave katlar, yükler üst üste gelirse altyapının da yenilenmesi gerekir. İstanbul'un toplam nüfusunun 16-17 milyonu geçmemesi lazım. Geçerse her şey problem olur. Bu şehir bu yükü taşımaz, önce havzaları kaybederiz."

Hayat yolda geçecek!

Uzmanlara göre İstanbul'un aşırı yoğunlaşan bölgelerini bekleyen olası sorunlardan bazıları şunlar:


Dubai kuleleri de gelirse...
Maslak bölgesinde sadece Dubai kuleleri projesi gerçekleşmesi durumunda bile bölgeye 250 bin yeni insan ve en az 30 bin servis aracı girecek. Bu araçlar arka arkaya dizildiğinde 300 kilometrelik bir kuyruk oluşturacak. Bu kuyruğun yaratacağı trafik sorununun nasıl çözüleceği ise meçhul.
Yeni işyerleri nedeniyle yeni otobüs ve minibüs ihtiyacı doğacak. Bunların nerede depolanacağı ayrı sorun. 30 bin servis aracı, 450 bin metrekarelik alanı kaplıyor. Bu da yaklaşık 400 futbol sahası büyüklüğünde alana ihtiyaç duyulacağı anlamına geliyor. Ara sokaklar bile servis istilası altında kalabilir.
Yüksek binalarda çok yoğun nüfus yaşayacağı için kanalizasyon giderlerinde bile sorun yaşanabilir.
Bölgedeki aşırı elektrik enerjisi ihtiyacı nedeniyle enerji farklılığı yaşanabilir, trafolar yetersiz kalıp, elektrikli cihazlar bozulabilir.

2010'da 3.6 milyon araç
Şu anda 1.6 milyon olan İstanbul'daki otomobil sayısının 2010'da 2.2, 2023'te 3.6 milyona çıkacağı tahmin ediliyor. İstanbul'da her gün ortalama 640 motorlu araç trafiğe kaydoluyor.
İstanbul Metropoliten Planlama ve Kentsel Tasarım Merkezi'nin verilerine göre, İstanbul'da toplam 705 kilometre yol var. Bunun 232 kilometresi otoyol. Kısacası araç sayısı bu hızla artar ve yeni yollar yapılmazsa araçlar için hareket edecek alan kalmayacak.
Kaynak

Mine Pakkaner Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 22-11-2006, 11:18   #4
agaclar.net
 
Mine Pakkaner's Avatar
 
Giriş Tarihi: 06-01-2006
Şehir: İzmir
Mesajlar: 10,707
Galeri: 99
Afeti davet ettiler

Buyrun yeni bir tane daha. Şimdi sorumlu ayan beyan ortadayken doğayı, kaderi suçlamak akıl işi mi?

Afeti davet ettiler

Mersin'deki sel felaketinin nedeni ortaya çıktı. Kandak Deresi'nin yatağının 7 metre daraltılıp yol yapıldığı, yatağına sığmayan derenin taştığı saptandı





Mersin'de 2001 yılında ve geçen ay sağanak yağış sonucu taşarak sele neden olan Kandak Deresi'nin denize dökülen kısmında, akarsu yatağının 7 metre daraltılarak yol yapıldığı ortaya çıktı.

Mezitli ile Davultepe beldelerinin sınırını oluşturan Kandak Deresi yatağının çocukluğunda daha geniş olduğunu belirten çiftçi Hidayet Dinçer, 5 yıl önce meydana gelen selin ardından Mersin Valiliği'ne dilekçe verdi. Harita mühendisi Mahmut Dinçer Çolak'ın hazırladığı teknik raporda, "DSİ 67. Şube Müdürlüğü'nün keşfine göre dikdörtgen taş duvarlı ıslah yapılmış.


3 metreye düşürüldü

Derenin denizden karayoluna uzaklığı 530 metre. Islah, Palma-2 Sitesi ve Davultepe Belediyesi arasında müştereken yapılmıştır. Kandak Deresi daraltılarak, site dış duvarı ile dere arasında yaklaşık 7 metre genişliğinde yol oluşturulmuş" denildi. Dere yatağının bu bölümde 10 metre olması gereken genişliğinin 3 metreye kadar düşürüldüğü vurgulandı.

Şikâyetçi Dinçer de derenin başka yerlerinde genişliğinin 20 metre civarında olduğunu belirterek şunları söyledi:

"Belediyeler ve müteahhitler menfaat ilişkisine girdi, daraltıldı, yol yapıldı ve seller yaşandı. 2001'deki selden sonra dilekçe verdiğimde de haklılığım ortaya çıkmasına rağmen dere yatağı eski haline getirilmedi" dedi.

ALİ ŞEN, MUSTAFA ERCAN Mersin DHA
Kaynak

Mine Pakkaner Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 03-09-2008, 20:13   #5
Ağaç Dostu
 
eskimo's Avatar
 
Giriş Tarihi: 03-06-2005
Şehir: Didim
Mesajlar: 741
Galeri: 24
Silivri yok ediliyor....
Alıntı:
Silivri İstanbul’un yeni merkezi olacak
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş da Silivri’ye kendi dönemlerinde yaklaşık 300 milyon YTL değerinde 83 tesis kazandırdıklarını ve yeni yatırımlara hız kesmeden devam ettiklerini ifade ederek, “5216 sayılı kanun ile Büyükşehir Belediyesi’ne bağlanan Silivri’nin kaderi değişti. İstanbul’u dünya şehirleri arasına sokacağımızı vaat ettik. Şimdi ulaşımdan altyapıya, kültürel, sosyal ve sportif tesislerden park ve bahçelere kadar her alanda İstanbul dünyada parlayan bir yıldız olarak bu yarışta kendini hissettirdi” dedi.

İstanbul’un geleceğini tasarlamak için kurdukları İstanbul Metropoliten Planlama ve Kentsel Tasarım Merkezi’nde (İMP) çevre düzeni ve nazım imar planlarını hazırladıklarını hatırlatan Başkan Kadir Topbaş, şöyle konuştu;

“Bu İstanbul’un yeniden şekillenmesi ve dünyayla rekabet edecek hale gelmesi anlamına geliyor. Artık şehirler karmaşık bir düzenle şekillenmemeli, şehirlere taşıyabileceği yeni fonksiyonlar verilmesi gerekiyor. İstanbul’un Türkiye’nin yüzde 37 sanayisini barındıran bir şehir olması yerine, bir kongre, finans ve turizm merkezi olması için adımlar atıyoruz. Hazırladığımız planlarda bu unsuru göz önünde bulundurduk. İstanbul tek merkezli de olmamalıydı. Alternatif merkezlere ihtiyacı vardı. Bu merkezlerden biri Anadolu yakasında Kartal Al Bölgede hazırladığımız kentsel dönüşümle ortaya çıkacak olan yeni Kartal olacak. Batıda da Silivri’nin böyle bir merkez olarak çıktığını ifade etmek istiyorum. Yakın gelecekte takriben 2 milyon kişinin barınacağı Silivri havzası, modern yüzüyle şehrimizin dünyaya yansımasında önemli bir unsur olacak. Bu planda Silivri’ye bir havaalanı, olimpiyat köyü yapmak için ve ilçeye erişimin sağlanması için metro getirme çalışmalarını başlattığımızı vurgulamak istiyorum.”

Büyükşehir’in yatırımlarının açılışı için 2 yıl gerekiyor!...

Bugün Silivri’de 21 büyük tesisin toplu açılışını birden yaptıklarını dile getiren Kadir Topbaş, “Yaptığımız hesaba göre tamamladığımız tesislerin her birini tek tek açmaya kalksak sadece 2 yılımızı alıyor. Daha temel atma törenlerinden hiç bahsetmiyorum. İstanbul’un birçok ilçe ve beldesine ulaşım, altyapı yatırımları, atıksu arıtma tesisleri, dere ıslahları, içilebilir kalitede su ve doğalgaz bu dönemde ulaştı. Köylerimiz dönemimizde sıcak asfalt gördü ve daha dün sayın Başbakanımızın katılımıyla 120 köye yapılan park ve spor tesislerini hizmete aldık. Yarın da Eyüp’te kapalı spor salonu başta olmak üzere bir dizi yatırımın toplu açılışını yapacağız. AK Parti döneminde Türkiye’nin ve İstanbul’un kaderi değişti. Gelinen nokta küçümsenmeyecek boyuttadır. Daha önce personel maaşını veremeyen belediyeden toplam 22 milyar YTL yatırım yapan belediyeye geldik. Bu yatırımların 13 milyar YTL’si de ilçe ve beldelere özel yatırımlardan oluşuyor. Gelinen nokta bu, hizmet yapılması gereken her noktada varız” diye konuştu.....
http://www.kenthaber.com/Arsiv/Haber...er_448345.aspx

Silivri'de yaşanan AKPli Şaban Dişli'nin karıştığı ve görevlerinden(!) istifasıyla sonuçlanan kipa arazisi yolsuzluğunu duymayan kalmamıştır,bütün bu utanç verici yaşananlardan sonra,Silivri'de imar değişiklikliliği ile oluşan ve oluşması beklenen rant söylentileri dolonırken, yukarıdaki açılış töreninde bu süslü sözler konuşuldu.
Merkezi 30 bin nüfuslu Silivri'de nasıl 2 milyon nüfus yaşayacak?
İmar yapılanmasına göre Silivri'yi yok ederek,
Siliviri'de ki tarım arazilerini imara, sanayiye açarak..
Zavallı Silivri,İstanbul'un en batı ilçesi olmanın cezasını çekiyor...
Silivri'de vahşice uygulanan çarpık kentleşmenin sonunda gerçekten birgün,
doğa kendisine ait alanı kullanabilecek mi?
Ve bir ilçeyi yok ederken bu süslü sözlerle vatandaşı uyutanlar cezasını çekecek mi?

eskimo Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Cevapla


Gönderme Kuralları
Yeni konu gönderemezsiniz
Konulara yanıt veremezsiniz
Ek dosya yükleyemezsiniz
Kendi gönderilerinizi düzenleyemezsiniz

BB code Açık
Smilies Açık
[IMG] Kodu Açık
HTML Kodu Kapalı
Trackbacks are Açık
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık


Forum saati Türkiye saatine göredir. GMT +2. Şu an saat: 17:58.
(Türkiye için GMT +2 seçilmelidir.)


Forum vBulletin Version 3.8.5 Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
Search Engine Optimization by vBSEO 3.6.0
agaclar.net © 2004 - 2024