View Single Post
Eski 13-07-2012, 12:39   #19
mrduran
Ağaç Dostu
 
mrduran's Avatar
 
Giriş Tarihi: 20-08-2011
Şehir: İzmir
Mesajlar: 1,536
LAHANA ' dan Kültür


Merhaba efendim,

Önceki yazımda demem odur ki;

Bırakın şehir devletlerini, beylikleri, kontlukları, her köy ve mezranın birbirleri ile düşman olduğu bir ülkede( var ise tabii) her hangi bir bahçe dizaynı düşünülebilinir mi?. Hele Avrupa 'nın nerede ise 1/3 'ünün Veba ile yok olduğu bir dönemde.

Ancak kale veya gene kale gibi olan manastırlarda belki.

Peki kısıtlı yer nedeni ile biz olsak ne yetiştiririz; Lahana ve zaruri ihtiyaç tıbbi bitkiler...

İrem bağları, Kisra sarayı, Pers bahçeleri, Kirman bahçeleri, Marco Polo 'nun dudaklarını uçuklatan ve bunları, öz ülkesinde anlattığında da ''deli'' damgası ile hapise tıkılmasının nedenlerinden biri olan Çin 'deki bahçeler, Gazneli 'yi bile afallatan Hind diyarı güzellikleri, Avrupalı seyyahların anlata anlata bitiremedikleri şarapları ile ünlü, nihayetinde Arap 'ların ilgisini çekerek işgalleri ile son bulan zengin Azeri bağları, Sezar' ın başını döndüren Mısır bahçeleri, hala araştırılmakta olan Orta Afrika medeniyetinin nasıl buralarda bu ortamda cennet' e benzer bahçeler yaratabildikleri hakkındaki düşünceler...

Yukarıdakiler var iken, kültür değiller miydi?. Birilerinden mi alınmış idi?. Birileri mi taklit edilmiş idi?.

Bu manastırda yaşarken zaruri ihtiyaç dışında 100-200 papaz, keyfinin beğendiği hangi süs bitkisini yetiştirmeyi düşünebilir. Düşünmesine izin verilir mi?.

Çoğunlukla 16. ncı asıra girince düşünmeye başlamışlar. Sebebi de; ortak düşmana(Başta Osmanlı-yani biz Türkler) karşı birlik olup, birbirlerinin tarla/bahçelerini yıkmaktan vazgeçmelerinden sonra. Osmanlı 'da sınırlar hariç her yer güven altında idi ve ihtiyaçlarının dışında keyfine göre de bitki yetiştirebiliyorlardı.

Haaa.. bu demek değil ki biz Türkler süs bitkilerini seviyor idik. Aksine o zamanda böyle düşünmen bile kendi toplumunda ''aylak'' damgası yemene neden olurdu. Sürülerin var iken sen git yarım aklınla süs bitkisi yetiştir. Tef ' e korlar adamı..

Ama genede beylikler, şehzadeler, sultanlar, zenginlerin bahçe kültürleri bile Avrupa 'nın hâyâlllerinin ötesi demeyeyim, hâyâllerini süslerdi.


Şimdi biz netcez;

Bahçe kültürünü Avrupadan alıyormuyuz mu diyeceğiz...

yoksa;

Avrupa 'nın taklit ettiği bu kültürü (onlara ait bile olmayan bir kültür- kültür öyle 3-5 asırda oluşan bir şey değil/olamaz..) taklit mi edecez... taklidi taklit mi?.

Onları aşağılamıyorum. Sadece şartları gereği yapamadıklarını söylüyorum. Patetes bile nimet olmuş onlar için. Çünkü toprak altında/gizli/saklı bir nimet hem de. Yugoslavya' daki akrabalarımın son savaşta, sıplardan saklanırken geceleri patates sökmek için tarlalarına gizlice gitmeleri..., Lahana bile lüks olmuş onlara.

Vesselam;

Bir başkasından, onun kültüründe olmayan bir şeyi zaten alamazsın, yok ki kültüründe.

Ancak, onun sonradan önem verdiği, önemsediği şeyleri alabilirsin. Çünkü bu sırada onların sınırları hariç her yerleri güvenli olmuş, senin ise her yerin güvensiz.. Olan Türk Bahçe keyfin de yitirilmiş, yeniden yapılanma zorunda..

Gene de şunu söyleyeyim, onlarda tuvalet/su kültürü bile yok iken, bizimkiler onlardan 10 asır önce suyun korunması için katı hükümler koymuş ve otomatik(evet otomatik- yanlış yazmadım- bilgisayar programcıları bilir sanırım bunu, çünkü temelini buna dayayanlar var) popo yıkama düzeneği yapmışlar, hemde otomatik kuş cıvıltıları altında.

Sağlıkla kalın inşallah.

Saygılarımla lütfen.


Düzenleyen mrduran : 13-07-2012 saat 16:14 Neden: unutulan linkler ilave... ve harf hatası
mrduran Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön