Sevgili Doğayla Barış, çocuklarla iç içe böyle güzel bir çalışmaların içerisinde olmak, ne büyük bir mutluluk olsa gerek. Böyle güzel ve faydalı çalışmalarından dolayı, bu güzel çocuklarımız ile gurur duydum, harikalar. Çok güzel çalışmalara imzalar atıyorsunuz, canı gönülden tebrik ederim sizleri
Pazar günü, Kdz.Ereğli Tarih Doğa ve Kültürünü Yaşatma Derneğinin düzenlemiş olduğu doğa gesizine katıldık, muhteşemdi. Su değirmeninde gözümüzün önünde öğütülmüş mısır unundan aldık. Doğanın bizlere sunmuş olduğu kütür kütür kirazlarından, eriklerinden yedik. O mis kokulu kekiklerinden topladık. Kızlar deresinde, tahta kö
prülerden geçtik. Güneşli şelalerinin güzelliklerinde serinledik. Meşe ve söğüt ağaçları altında yürüdük. O yemyeşil doğal örtü üzerinde, içimizde büyük esenlik hissettik.
Suyu bilgeler severmiş, dağları erdemliler
Hep merak ederdim, manastırları, tekkeleri neden dağların tepelerine yaparlar diye?
Dağlar ve deniz kenarları, negatif iyonlarının bolca olduğu yerlermiş.
Negatif iyonlar bizim soluduğumuz, kokusu ve tadı olmayan moleküllerdir. Yüksek konsantrasyonlarda doğada dağ, şelale, deniz kenarı ve ormanlarda bulunur, insanların kendilerini yenilenmiş hissetmelerine, daha enerjik olmalarına yol açar ve bu da stresi, depresyonu azaltır.
Selam ve sevgilerimle...