Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi betül önen
''İzmir’de Yaşam Tehdit Altında!
- Aliağa’da 7 adet termik santral yapılması planlanıyor.
- Aliağa Belediyesi, kömürle çalışacak ilk termik santrale inşaat ruhsatı vererek ekolojik yıkıma start verdi.
- Aliağa, Menemen, Foça yani İZMİR kül, duman ve asit yağmuru altında kalacak.
- Kömür iklim değişikliğini en çok hızlandıran yakıt türüdür.
- Kömürde, radyoaktif elementler var! Santral çevresi radyasyon tehdidi altındadır ve insanlar kansere yakalanma riski ile karşı karşıya kalır.
- Tarımsal alanlar giderek yok olur.
- Tarihi kalıntılar ciddi hasar görür.
- Hava su toprak kullanılamayacak hale gelir.
- Santraller, soğutma suyunu denizden alıp ısınmış suyu denize verecekler. Deniz ve denizdeki yaşam yok olur.
İzmir; rüzgar, güneş ve jeotermal enerji kullanarak enerji üretme şansına sahiptir.
Temiz bir İzmir ve sağlıklı bir yaşam için, havaya, denize, suya, bitkilere, insanlara, kısaca yaşama sahip çıkmak için.
... [/B]
|
Sorun yukarıda belirtiliyor...
Kimse doğru teknolojinin karşısında değil elbette...
Bir yandan rüzgar enerjisi için Bergama'dan Aliağa 'ya oradan Dumanlı dağına yüzlerce trübün yapılırken, kullanılması geçmişte kalmış Termik Santrali pişirip kitlenin önüne sürülmesi...
ve bu sorumluluktan sadece yerel yönetimlerin sorumlu tutulması da çok ilginç...
Diğer çelişki bu girişimlerin çevreye duyarlı demokrat yapıya sahip yerlerin seçilmesi bu insanların karşı karşıya getirilmesi...
Gelecek yerel seçimler için
toplum mühendisleri (!) iyi çalışıyor. İzmir Belediye Başkanlığı için Binali Yıldırım' a sorulduğunda ''şimdilik erken'' diyor...
Tatil kültürü olmayanların, tatil beldelerine sanayi tesisleri kurmamasını gerektiğini bilmesi de geleneksel kültürün ürünü olmalı...