Sayın s.serdar,
Evet, " forumun bir üyesi veya moderatörü olarak karşılaştığınız bir durum varsa, gülüp geçin, sakın ama sakın ciddiye alıp canınızı sıkmayınız, " diye yazmışsınız.
Bir iki gün sıkılmadım, üzülmedim desem yalan olur. Ama daha sonra geçti.
Üzülmemek mümkün değil, yüz yüze tanışıp, koyu sohbetlere daldıklarınız da sizi suçlayan grup içinde olunca, insan üzülüyor. Hele, hele hiç hak etmiyorsanız.
Bu güzelim sitede neyi paylaşamıyoruz, anlamış değilim.
" Gerçek yaşamdaki bastırılmış duyguların, frenlenmiş davranışların ön plana çıktığı bir ortamdır bu sanal iletişim." Çok doğruymuş, insanı aslan kesiyor, ben neymişim be abi dedirttiriyor herhalde. Bu olur olmaz yazmalar, rahatlatıyor mu acaba?
Her neyse, yazdığınız şeyler kulağıma küpe olacak, teşekkür ederim. Benim bu sanal alemle tanışmam çok yeni olduğu için hem bilmediğim hem de beceremediğim çok şey var.
Fotoğraflar için çok, çok teşekkür ederim. Duygulandım, çocukluğumda eşek arabasının üzerinde ne cirit atardım bu tepelerde..
Ufak bir arabaya eşeği koşardık, teyzemle. Ben 10 yaşında, teyzem benden 2 yaş küçük 8 yaşında (dedem hamaratmiş..)
Eşek bazen inat eder, gitmezdi. Ama kolayını bulmuştuk; kuyruğunun altına bir dal mayıs dikeni (oralarda kangal denilirdi) koyduğumuzda uçar gibi giderdik.
Eşek inat edip de kuyruğunu kıstımı diken batardı, bizi de uçururdu.
Çocukluk işte, bugün torunlarım yapsa kıyameti koparırdım, hayvana günah diye.
Güzel yazınız için tekrar teşekkür ederim sevgili s.serdar.
Ailenizle beraber Manyas'a bekleriz, gelebilirseniz çok mutlu oluruz.
|