View Single Post
Eski 19-03-2012, 15:28   #23
çisem
Ağaç Dostu
 
Giriş Tarihi: 07-10-2011
Şehir: Aydın
Mesajlar: 158
Sorunun temelinde insanın sevgisizliği ve bu sevgisizliğin sonucunda hiç bir zaman insan olma yetilerini geliştirememesi yatmakta bana göre.
İnsanı sevmeyen kişiden bir başkasını ya da doğayı, hayvanı sevmesi beklenemez.

Bu tarz insanlar öyle çok ki çevremizde.
Hayvanlar onlara pislik yaratıklar olarak tanıtılmış. Pist, hoşt, kışt sözlerine bir de yüzlerindeki o ekşimiş, çirkin ifadeyle birleştirdiklerini gördüğümde artık bu tür insanları tanıyorum diyebilmekteyim.
Bu insanlarla mücadele çok zor. Bu insanlar nerde yetişmiştir diye soruyorsunuz kendinize.
Aileler genelde, hayvan sevgisi kavramından uzak büyütmüş bu insanları.
Bu da ister istemez kişilik bozukluğu yaratmış. Böyle insanlar maalesef toplumun her kesiminde mevcut.

Falanca cins (marka) hayvanını gezdiren bir doktorun sokak hayvanına sadece yanlarına geldi diye tekme attığını da gördüm. Sabah akşam köpeğini "itina ile" gezdirmektedir bu doktorumuz. Sadece kendi köpeği özeldir, cinstir egosunda içimizden biridir işte. Eğitimine yakışmayacak saçma sapan açıklamalar yapar zırvalar karşınızda. Onun inadına kendi köpeği, sokak köpeğiyle arkadaş olmak ister.
Bu insana ne verilebilir sizce? Eğitimi tam ve görüntüde mükemmel bir aile geçmişine sahip.
Tek sorunu; hayatındaki her "şeyin" maddi bir karşılığı olması gerektiği fikri öğretilmiş ona. Pahalı aldığı cins köpeği onun malını, canını korumak içindir. Her ilişkinin bir çıkara dayalı olması gerektiği meselesi kısacası.


Lüks villasının bahçesine yavrulayan kediyi ve yavrularını çöpe atan 60 yaşlarında bir
bayanın gözlerindeki hayvan nefreti de ayrı bir kişilik bozukluğu.
Bahçesine düzenli mama bırakan ingiliz vatandaşa her türlü tacizi kendine hak görüp, karakolda sonuçlanacak mülkiyete zarar davasında (kuru mamanın lüks döşemesine bıraktığı yağ lekeleri) utanmadan nüfusunu kullanma çabası, akıllara zarar bir hak arama olarak dillendirebilmesi gibi...
Bu kadın tüm hayvanlardan nefret ediyor. Aynı zamanda da aşırı bitki sever biri. Bahçesine yaklaşmanız mümkün değil.
Bitkilerine dışarıdan her tür zarara karşı yüksek ferforjeyle kapatmış. Bizim hamile kedimiz için de güvenli, en azından köpeği olmayan bir korunak amacıyla doğum yaptığı bu bahçede yavrular fidelerine zarar vermekteymiş.

Ben bu utandığım kendi insanlarımı toplumun ciddi sorunu görüp, ingiliz hayvanseverlere açıklayamamaktayım.
Her ne kadar sokak, mahalleler olarak kendi sokak hayvanlarımızla ilgili her tür mücadeleyi veriyorsak ta, bu insanlarla uğraşmak daha çok zamanımızı alıyor.

Sonuçta eğitim temelden verilmeli,
hayvan-doğa sevgisi okullarda "insan olmanın şartı" olarak,
eğitim sisteminde temel ders olarak yerini almalı.


Düzenleyen çisem : 19-03-2012 saat 15:32 Neden: imla
çisem Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön