View Single Post
Eski 27-01-2012, 15:51   #1723
Flores
Ağaçsever
 
Giriş Tarihi: 07-01-2012
Şehir: İstanbul
Mesajlar: 36
Organik ürün yetiştiren son nesil babaannelerimiz. Hayvan gübresiyle, bitki artığıyla. Değil tarlalarına atacak, evde kullanacak bir poşetlerinin dahi olmadığı, bahçeyi hortumla değil, yağmurla **** arklarla suladıkları dönemi bitiren düzen, asla organik tarımı geri getiremez. Traktör giren tarladan çıkan hiçbir ürün organik olamaz. Benzin ya da mazot değil tarlanın içine, 20 km'den fazla yakına gelmeye başlarsa, o organik değildir.
Organik ürün yemek isteyen insan organik yaşar.
Kimse o günlere dönmez bundan sonra. Uçakla ilaçlamanın kaldırılmasını kim ister. Eskiden değil uçakla, evlerinde bile sinek ilacı kullanmazlarken...
Kuşların sayısı ağaçlar kesilince azaldıysa, sinekler çoğalıyor.
3 sene önce, kene var diye Türkiye'de ilaçlanmayan toprak kalmadı.
Kuş gribi var diye, bütün tavuklar, toprağa ilaçlanarak gömüldü.
O topraklardı sebze meyve yetiştirilen topraklar. Topraktaki zararlıyla biyolojik mücadelenin kanatlarından tutup öldürdüler.
Binalara, yanında bir miktar toprak olması ve bitki ve/veya ağaç dikilmesi şartıyla ruhsat, ya da imar izni vererek, insanlara geçmişleri hatırlatılabilir.
Çünkü herkes, organik doğal gıdanın, ter akıtmadan oturduğu yerde yenmeyeceğini biliyor.
Bu konu benim üzülerek takip ettiğim bir konuydu.
Bizi de domatesler gibi seralara hapsetti bu gelişme adı altında, aslında kontrol edilemeyen kirlilik ve düzensizlik.
Biz de, domatesler gibi hazır gıdayla beslenir olduk. Evet domatesler de artık topraktan beslenemez oldu. Diplerine ne dökerseniz onu yiyorlar. Alışmadıkları şeylere yedirmek için içine dünya kadar katkı maddesi konuyor.
İlk ketçapla tanıştığımızda, herkes gibi tadını ben de beğenmemiştim. Ama sonra neden alıştım? Çünkü artık tarladan domates toplama dönemi bitti. Onu 2 sene dayanabilecek halde saklayacak hale getirmek içine türlü türlü katkıları atıp raflara dizdiler. Mecbur kaldık, sos niyetine kullanır olduk. Eski kuşak hala kullanmıyor. Kendi salçasını yapıp, kendi bildiği gibi muhafaza ederek kışın onu yiyor.
Bizi de şişeleyip üst üstü dizdiler (apartmanlara)! Ya da kuş gibi kafeslerimize.

Flores Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön