View Single Post
Eski 05-08-2005, 00:55   #7
Sevelim
Ağaç Dostu
 
Sevelim's Avatar
 
Giriş Tarihi: 16-04-2005
Şehir: Egede şirin ve küçük bir sahil kasabası
Mesajlar: 935
Papatyalara geri döneyim. Ben papatyadan çelenkler yapmak yerine onları incelemeyi daha çok severdim. Taç yapraklarını koparıp diplerine bakardım. Sonra tohumlarını incelemeye başlardım. Kolay değil, saatlerimi alırdı her çiçeği incelemek. Sonradan öğrendim ki tohum zannettiğim şey her biri ayrı ayrı çiçekmiş meğer.

Her çiçeğin yapraklarını tek tek yolup çiçeğe nasıl takıldıklarını merak ederdim. Yani papatyayla sınırlı kalmadım hiç bir zaman. Çiçek tozlarına bulanırdım. Sonra da her yerime bulaşan çiçek tozlarını incelerdim.

Hele karıncaları incelemek ayrı bir zevkti benim için. Onları saatlerce sıkılmadan izler dururdum. Yiyecekler koyardım yollarına. Şimdiki karınca nesline yardımım dokunmuştur mutlaka, yiyecek sıkıntısı çekmezlerdi sayemde.

İnceleme deyince bitkilerin nasıl büyüdüğünü merak ederdim. O yıllarda tv olmadığı için belgesellerden öğrenemezdik merak ettiklerimizi. Hele öğretmenlerimize hiç soramazdık. Büyükler zaten bizimle hiç ilgilenmezlerdi. Sürekli garip sorular soran küçücük bir kızla kim uğraşır ki. Aslında sorular garip değildi bana göre. Kafamdaki soruların yanıtlarını kimseden alamayınca iş başa düşerdi tabii ki. Her gün bitkilerin görünümlerini kafama kazırdım. Ertesi gün neler olmuş diye koşardım başlarına. Bir sonraki gün neler olacak diye kendimce tahminlerde bile bulunurdum. Bunun için ilkbaharı çok severim. Doğa uyanır uykusundan. Öylesine büyük bir hızla gelişir ki başı döner insanın.

Sevelim Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön