View Single Post
Eski 05-10-2010, 09:53   #25
Dogasever
Ağaç Dostu
 
Dogasever's Avatar
 
Giriş Tarihi: 05-04-2007
Şehir: Appleton-İngiltere
Mesajlar: 1,706
Alıntı:
Burada fikir yürüterek doğruyu bulma gibi bir cümle okudum. İnsan fikir yürüterek doğruları bulabilmiş olsaydı, 2500 sene önce eski Yunan'lılar çok şeyin doğru yanıtlarını bulurdu. Ama öyle olmadı.


Bence burada yanıt veren arkadaşların %100 doğruyu bulmaları diye bir iddiamız olamaz ve olmamalıdır. Önemli olan verilen yanıtın doğru olmayan yanının bir başka arkadaş tarafından doğru olmadığının belirtilmesidir. İnsanlık pek çok şeyi deneyerek ve fikir yürüterek öğrenmiştir. Fikir yürütürseniz, iki sonucu vardır: Doğru veya yanlış. Ama fikir yürütmezseniz, sonuç tektir: Hiç!
Eski Yunanlılara da eski Mısırlılara da yürüttükleri tüm fikirlerden ötürü çok şey borçluyuz. Size güzel bir örnek kontak lensin icadıdır:

Kontak lens için ilk fikir yürüten 16. yy'da Leonardo da Vinci'dir. Lensin ilk defa diyagramlarını çizmiş ve çeşitli olasılıkların açıklamalarını yapmıştır. Bundan yaklaşık 100 yıl sonra Rene Descardes, görme kusurlarını düzeltmek için gözlerde lensin kullanılabileceği düşüncesini geliştirmiştir. Ve Descartes'ten 170 yıl sonra Thomas Young ilk lensi geliştirmiştir. Daha sonra ise, bir Alman Cam Ustası 1887'de göze takılmaya uygun ilk kontak lensi ortaya çıkarmıştır. Ancak, bundan sonra tüm dünya bu konuya kafa yormuş ve çok daha gelişmiş kontak lenslerin üretilmesi mümkün olmuştur. Şimdi kontak lensin düşünce babası olan Leonardo Da Vinci'ye müteşekkir değil miyiz?

Ayrıca, teleskobun mucidi sayılan Alman Hans Lipperhey'in de kendisinden önce İtalya'da cam yapım tekniklerindeki gelişmelerden etkilenmediğini söyleyebilir miyiz? Bence her şey birbirine bağlıdır ve bilimde gelişmeler ve icatlar bir bayrak yarışı gibidir. Biri bırakır diğeri devam eder. Ancak en önemli konu bir fikrin öne sürülmüş olmasıdır. Fikir olarak da doğru olan ileri sürülür diye bir kural yoktur. Birçok fikir öne sürülür ve bu fikilrlerin çarpışması neticesinde, bazı fikirler öne çıkar. Bazen yanlış (veya doğru) fikirler bizi doğru olan başka fikirlere de götürebilir.

Örneğin, sanayi devriminde İngiltere'de ilk buharlı makinenin ortaya çıkışı: Hiç kimse, neden biz buharlı bir makine yapmıyoruz diyerek yola çıkmadı tabii ki. Çünkü böyle bir makinenin olabileceğini o zaman kimse bilmiyordu. Kömür ocaklarında ellle ulaşılabilen kömürleri tükettikten sonra, kömür için daha derinlere kazmak gerekiyordu. O zaman da madencilerin karşısına bir sorun çıktı: Su. Tünelleri su bastığı için belirli bir derinlikten öteye gidemiyorlardı. Bu sorunu çözmek için, fikirler öne sürüldü ve sonucunda pompa icat edildi. Sorun Çözüldü. Ama pompa çok önemli bir buluşa daha fikir babalığı yaptı: Buharlı makine. Birileri çıktı ve dedi ki, madem biz hareket üretebiliyoruz o zaman bu hareketi kullanarak kendi kendine giden arabalar yapabiliriz. (o zaman arabalar sadece atlara koşuluyordu!). Böylece ilk tren ortaya çıktı. Arkasından da biliyorsunuz, her şey birbirine izledi ve bugüne geldik.

Anlatmak istediğim her şeyin başlangıç noktası fikirlerdir. Fikirler de soru sorarak ve merak ederek ya da bir sorunu çözmeye çalışırken ortaya çıkar.
Alıntı:
Bu konunun adı da neden nasıl buraya da uyar mı kestirmedim.


Buraya her şey ve her türlü fikir uyar.


Düzenleyen Dogasever : 05-10-2010 saat 10:07 Neden: duzeltme
Dogasever Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön