1-1,5 aydır kişisel bazı sıkıntılar nedeniyle aktif olarak katılamadığım çok sevgili foruma merhaba. Çalışmalara fiilen iştirak edemedi isem de, ruh halimin elverdiği ölçüde katkıda bulunmak adına ilgilenenlere görüşlerimi aşağıda sunarım:
Dergi az önce açıldı ve hemen adım adım giderek gördüğümü ve aklıma geleni anında yazacağım:
- Kapak beni etkiledi; fotoğrafa bayıldım, fotoğrafı çok beğendim. Kesin malina photoshop ile üstünde oynamıştır bir sürü efekt katmıştır zaten harikulade olan bu kareye.
- Sağ üst köşedeki LOGOdaki e işaretinin dokusunu çok anlamlı ve başarılı buldum. Toprak hissi verdi bana. Çok başarılı olmuş. Logo tasarımındaki bu fikir çok hoşuma gitti; ancak logonun bütününde "dergi" ibaresinin fontu ve rengi ve de konumlanması "e"deki doygunluğu vermedi. Üzerinde çalışılabilir olduğunu düşünüyorum.
"
- Bir de sanki kapağın en üst kısmındaki yeşil bantta, sol köşedeki agaclar.net figürü ile sağ köşedeki dergi logosu arasındaki "boşluk" "çok fazla" olmuş gibi geldi bir an.
- Sol üst köşedeki kırmızı soru işareti de ne ola ki dedim ve tıkladım. Tabii hemen anladım
- Allahım!! Fareyi sağ sayfanın sağ alt köşesine ilerlettiimdeki sayfa açma hareketine bayıldım... Ne hoş bir animasyon. Aklınıza sağlık.
İlk sayfayı çevirdim, bakalım neler olacak...
- "Başlarken" yazısının bulunduğu sayfanın dokusunu çok sevdim. Düşünenlere teşekkürler. Doğal, sade bir etki veriyor. Forumun ruhunu yansıtıyor sanki.
- Aman ne güzel bir ısınma efekti o öyle!? Cayır cayır yakmışsınız ortalığı. Sudaki zavallı balıkları da öyle bir yerleştirmişsiniz ki, yüreğimize otursun tehlike hissi diye. Amacına ulaşan bir grafik olmuş bence. Elinize sağlık.
- Şu "aktivist" ifadesi yerine daha bizden bir kelime yerleştirseydik keşke (Küresel ısınma yazısı).
- Bence yazıları baskıya vermeden önce daha bir denetlemek ya da editöre ve/veya redaktöre emanet etmek lazım. Ben olsam, "Küresel Isınma olgusu konusunda dikkat çekmek" ifadesini kullandırmazdım. -Lütfen yanlış anlamayın, katkıda bulunmak adına gördüklerimi, görür görmez yazıyorum. NOT: "Eleştirmek kolay, öyle oturduğun yerden" demeyin; bahsettiğim kontrolü baskı öncesinde ben yaparım isterseniz. Yazıları edit ve redakte edebilirim.
- Vurucu mesajın ayrıca vurgulanması çok başarılı olmuş, tam "dergice"... "Türkiye, acil olarak sera gazı emisyon hacmi envanterini çıkarmalı ve Kyoto Protokolü'nü imzalamalıdır" Bu arada sadece meraktan, ülke adına bu protokolü hangi kurum yetkilileri imzalar, yani bu mesajın çağrı yaptığı merciiye ulaşması için dergiyi ya da bu yazıyı nereye ulaştırmalıyız?
- yazının devamındaki "Çözüm Var" bölümünü çok sevdim, hep eleştirip çıkış yolu göstermekten uzak nice yazılara nispet yapmış Mine Hn. Eline sağlık.
- Allaahımm!! Hep böyle VURUCU mu olacak fotoğraf ve grafikler?! Çarkların dişleri arasına nasıl da muntazam yerleştirilmiş o zavallı masum çiçek! Bu kadar mı sert verilir mesaj? Helal. Süper fotoğraf. Çekene de (Şafak Tortu) seçene de teşekkürler.
NOT: Bu fotoğrafın altında imza görünce, bir an, kapaktaki fotoya ilişkin niye imza koymadık acaba dedim... Ama sonra geri dönüp baktım ki hemen ilk sayfada künyede yazıyor zaten. Özür
- Hocam, haddime değil ama ne kadar aykırı bir ifade olmuş o öyle, "...baldırı çıplak bir çevreci..." Ama yazının devamını okudukça bir okuyucu olarak Ömer Bey'in üslubu, konuya hakimiyeti ve konuya verdiği önem hemen hissediliyor ve tüm bunlar beraber değerlendirince yazıda bütünlük ve uyum olduğunu düşünüyorum. Ömer Bey'e de teşekkürler, emeklerine sağlık.
- Bu arada Kyoto Protokolü muhatabı sorum ile ilgili Çevre ve Orman Bakanlığı'nın cevap olabileceğine dair bir izlenim edindim Ömer Hoca'nın yazısından.
- Başlık ile bu kadar mı bütünleşir bir fotoğraf?!
Trakya'nın yalnız ağaçları... Yine çok güzel bir poz/kare, ama sanki bu fotoğrafta bir netlik sorunu mu var, ya da diğerlerinin aksine temiz değil bu kare sanki, anlamıyorum fotoğraftan ama sade bir okuyucu olarak öyle geldi bana... Ya da benim ekran bozuluyor yavaştan...
- Dokunaklı bir romantizm var sanki "Ahlat" yazısında. Çok etkileyici bir hava var yazıda. Ağzına sağlık Hasan Oktar'ın.
"Ahlat Ağacı" şiirinin fonunu çok beğendim.
- Fatih Mehmet Tok'un yazısını okuyunca, "Biz forumda ne kadar da çok şey öğreniyormuşuz meğer" dedim yazıdaki pek çok bilgi tanıdık gelince... Teşekkürler forum. Yazı da kısa net ve bilgilendirici olmuş.
Buradan sonrasını nispeten daha hızlı geçeceim zira çok geç oldu...
- "Ağacın canı acır mı" Harika.
- Tedavi nihayetinde yabanı doğaya iade etme karesine bayıldım... Hele o yüzdeki ifade... Coşku verici.
- "Salıncak" gibi çocuksu, masum, zararsız bir eğlencede bile "Doğaya özen" ne güzel sindirilmiş yazıda. Yazı bu hissi başarı ile vermiş. Hülya Bayrak'ın eline sağlık. Hulusi Dede ne ulvi bir insanmış.
- Ateş Bey'e de çok tehlikeli olup da neredeyse hiç özen göstermediğimiz bir hususa dikkatimizi çektiği için teşekkürler. Onca yoğun işinin arasında evlere kadar kompost, fide vs servisi yaptıran birisinden beklenecek bir hassasiyet tabii ki...
Çok uykum geldi, bundan sonrasına bilahire devam etsek?
Özetle: Bir "ilk sayı" gözü ile bakılamayacak kadar değerli bir çalışma olmuş bence. İşin içine "gönül" katıldığı her halinden belli her sayfada, yazıda. Amatörlükten çok uzak, başarılı bir görüntü var bence sayfalarda... Çok beğendim, çok beğendim... Emeği geçenlerin gönüllerine sağlık.
1 ile 5 arasında puanlama yap deseler, ilk sayımıza "6" verirdim can-ı gönülden.
Gıpta ve "ben de bir parçası olmak isitorum" hissinden ise hiç bahsetmeyeceğim
Bu arada sürçülisan etti isem affola...