View Single Post
Eski 02-04-2009, 02:56   #6
Deniz Abi
Yeni Üye
 
Deniz Abi's Avatar
 
Giriş Tarihi: 31-03-2009
Şehir: Ankara
Mesajlar: 13
Sayın Todor'un gönderdiği yazının tercümesi

HİDROPONİK VEYA ORGANİK
Farkı nedir? Roger H. Thayer

Hidroponik işine girdiğim 1972 yılından beri bana “Bu organik mi?” diye her sorulduğunda bir dolar almış olsaydım şimdi zengindim !

Hidroponik organik midir? Kimyasal mıdır? Benzerlikler ve farklar nelerdir? Bu sorular insanları tatmin edecek kadar hiç cevaplanmadılar, bunun kanıtı da 20 yıl önceki gibi aynı soruların bana bugün hala soruluyor olmasıdır.


Birçok insanın kafası “organik” kelimesinden, herkese farklı şeyler ifade ettiği için, karışmaktadır. Bir çiftçi için organik kelimesi pestisit veya herbisit olmaması demektir. Böcekleri, yabani otları ve hastalıkları kontrol etmek için ürünlerde hiçbir potansiyel toksik veya zararlı maddenin kullanılmamasıdır.

Bir bahçıvan için bu kelime genellikle, tüm bu maddelere ek olarak hiçbir yapay veya insan yapımı kimyasalın da kullanılmamasıdır. Sadece “organik” gübreler ve doğal kontroller kullanılmalıdır, ancak bunlar insanlar değil doğa tarafından üretilmelidir.


Bir kimyager için ise “organik” kelimesi tamamen farklı bir karşılığa sahiptir. Kimyada birbirinden farklı iki dal vardır: inorganik ve organik kimya. İnorganik kimya yaşamayan materyaller ile ilgilenir. Organik kimya ise tipik olarak hayat ile ilişkili olan karbon ve karbon içeren bileşiklere odaklanır.


Biyologlar, botanikçiler ve yaşam bilimleri ile ilgilenenler ise ortaya sıkışmışlardır. Bu kişiler kimyacılar ve diğer bilim insanları ile karşılaştıklarında kimyasal organik tanımına yaklaşırlar. Çiftçi veya bahçıvan ile konuştuklarında ise farklı terimleri kullanmak zorundadırlar. Bunlara göre organik demek “doğal”, karbon tabanlı olmayan demektir. Bir şey söylediklerinde, aslında farklı bir şey ifade etmektedirler.


Atom, mineral veya elementin kendisi arasında aslında fark yoktur. Esas konu ise bunların zararlı olup olmayan ve bitkiler tarafından kullanılıp kullanılmayan bir yapıda olup olmadıklarıdır. Öyle ise doğal veya insan yapımı olsalar da faydalıdırlar.

Bitkiler karbonu kökleri ile almazlar, CO2den ihtiyaçlarını hava yoluyla sağlarlar, dolaysıyla “organik bahçecilik” terimi biraz karmaşıktır. Hem hidroponik hem organik büyümede aynı minerallere ihtiyaç vardır.


Bu mineraller organik üretimde bitkilere mikrop, solucan ve bakterilerin faaliyetleri ile oluşan organik maddelerden sağlanır. Hidroponik sistemlerde ise aynı elementler suda çözünür mineral tuzları ile sağlanır.

Hidroponik sistemlerde mineral elementler mineral tuzlarının kullanımı ile elde edilir. Bunlar doğal kökenli veya insan yapımı olabilirler, ancak bunların birçoğu saflaştırılarak ve işlenerek suda çözünebilir ve bitki tarafından kullanılabilir hale getirilmişlerdir. Bir çoğu maden minerali veya doğal konsantre birikimler halinde bulunup çözülmüşler, kesin moleküler yapı ve kompozisyon içeren bileşikler şeklinde işlenmişlerdir.


Rafine işlemi sürecinde bu mineral tuzları genellikle saflaştırılarak, bitki veya insanlara zarar verebilecek ağır metal bileşikleri ve toksik maddeler uzaklaştırılmıştır.

Kimyasal kompozisyonu kesin olarak bilindiği sürece farklı mineral tuzları dengeli bir hidroponik besin oluşturmak üzere kombine edilebilirler. İyi kalitede bir suda uygun oranlarda çözünmüş bir hidroponik solüsyon, bitkinin topraksız olarak büyümesi için gereken tüm mineral elementleri sağlayabilir.

Doğası gereği, hidroponik metot organik büyümedeki belirsizlik ve tahmin işinin büyük kısmını ortadan kaldırmaktadır. Bazı düzenlemeler uygun pH, besin konsantrasyon kontrolü (ppm – parts per million – milyondaki partikül sayısı) ve kullanılan besinler arası dengenin sağlanması amacıyla yapılmaktadır. Bunlar genellikle kolay müdahalelerdir ve yetiştiricinin kontrolü altındadır.

İyi kurulan bir hidroponik düzenekte tüm durumlar kontrol edilebilir ve doğadan üstün olacak kadar optimum bitki büyümesi elde edilebilir.


Ancak bu organik midir? Hidroponik bitki besinleri organik olarak sınıflandırılabilir mi? Muhtemelen hayır, ta ki kelimenin kimyasal tanımına, yani karbon içeren madde tanımına dönene kadar. Bu tanıma göre çoğu “kimyasal” besin formülleri organik kabul edilmelidir. Bunlar, yapısında karbonu (NH2)2CO şeklinde içeren üre kadar şelatlı eser elementleri de içermektedir.


Ayrıca, birçok insan organik kelimesini “doğal” anlamında kullandığından, hidroponik bir besin solüsyonunu organik olarak tanımlamak da mümkündür. Hidroponik sistemde kullanılan mineral elementlerinin çoğu ilk önce maden kayası veya mineral birikimleri şeklinde elde edilirler ve bunlar da en az dünyanın kendisi kadar doğaldır. Organik veya hidroponik büyümede önemli olan elementlerin farklılığı değil, bunların nasıl elde edildiği ve bitkiye verildiğidir.

Lehte ve aleyhte olanlar: hem organik hem hidroponik büyümenin belirgin bazı avantaj ve dezavantajları bulunmaktadır. Geleneksel tarım için hala toprak mevcuttur. Organik büyüme, uygun teknikler ve bakım ile, yoğun emek istese de minimal masrafla geniş ölçekli, kaliteli ve besleyici ürünler sağlamaktadır.


Organik büyümede daha önce de belirtildiği gibi bir belirsizlik faktörü mevcuttur, ancak bakım ve bilgi ile bu faktör en azda tutulabilir.

Yine de pahalı kimyasal toprak analizleri rutin olarak yapılıp, eksiklikleri gidermek için toprak ıslahı yapılmadığı sürece optimal mineral ve element kompoziyonları hala tahmini olarak kalacaktır. Modern tarımda kullanılan toprak ıslahı, çoğu hidroponik besin formüllerinde yer alan mineral tuzlarının tamamen aynısıdır. Hidroponik büyümenin avantajları tam bir besinsel ve çevresel kontrolün sağlanması, yabanıl bitkilerin ve toprak kaynaklı hastalıkların yokluğu, artan ürün yoğunluğu ve azalan su tüketimi sayesinde giderek çoğalmaktadır.


Geri dönüşüm sistemleri sayesinde hidroponik sistemlerde, sulamalı tarımda kullanılanın onda biri kadar su kullanılmaktadır. Büyüme ortamı kolaylıkla sterilize edilebilmekte ve spesifik ürünlerin veya bir ürünün çiçeklenme-meyve verme gibi büyüme evrelerinin ihtiyaçlarına göre mevcut durumlara hızlıca müdahale edilebilmektedir.


Esas dezavantaj başlangıç kurulum maliyetleridir. İyi bir kurulumun maliyeti epey yüksektir (1,000,000 $ /akre ) (Not: 1 akre = ~4 047 metrekare), ancak kaliteli malzeme kullanılırsa bu maliyeti uzun yıllara yaymak mümkün olacaktır.


Peki ya hidroponik besleyicilerin organik veya toraklı üretimde kullanımı! Mittleider Gardening örneğine benzer şekilde organik kompostun hidroponik besinlerle karıştırılmasıyla oluşan bu tarz melez uygulamalara birçok avantajı vardır.


Böyle bir sistemde bitkilerin aşırı doz almamasına özen gösterilmelidir. Eğer tam güçlü tavuk gübresi tam güçlü bir hidroponik solüsyonla kullanılacak olursa bitkiler yanabilir. Gerekli özen gösterildiğinde mineral eksikliklerinin önüne geçilebilecektir.


pH, drenaj ve su/besin tutma özellikleri yeterli olduğu sürece bitkiler daha hızlı ve sağlıklı büyürler. Bitkiler sağlıklı olduklarından böcek ve hastalıkları uzaklaştırmakta, ürün verimlerini artırmaktadırlar.


Çevrilen metin

Deniz Abi Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön