View Single Post
Eski 10-02-2009, 17:26   #11
fevziye
Ağaç Dostu
 
fevziye's Avatar
 
Giriş Tarihi: 03-11-2007
Şehir: İSTANBUL
Mesajlar: 1,227
Güzel bir anıda benden.
11-12 yaşındaydım. Rahmetlik anneannemle beraber köye gittik. Annemin dayısının evinde kalıyoruz. Tabii ki sabah erkenden herkes tarlaya gidiyor. Bir kaç gün kardeşimle ben öğlen tarlaya gidip dayımlara yardım ettik. Daha sonra bir sabah herkes tarlaya gitti, anneannem ve yengem bana "bugün sen evde kal, evleri süpürüp sil, öğlene yemek yap, biz geliriz" dediler. Ben nereden bileyim yemek yapmasını!. Annem daha mutfağa bile sokmamış doğru dürüst. Ama söyleyebilirmiyim, elbette hayır. Herkes gittikten sonra evi süpürüp sildim, sıra geldi yemek faslına. Mutfak kısmına gittim, baktım bir çok sebzeden azar azar var. Kalabalık gelecekler, yemek yetmez diye düşündüm. Bütün sebzeleri bir arada pişirip türlü yaparım dedim. Mutfakta ne kadar sebze varsa hepsini bir güzel ayıkladım. Tabii hepsi tarladan gelmiş, taptaze sebzeler.
Neyse, soğanları kavurdum, yanacaklar diye korktuğumdan tam anlamıyla da kavrulmadılar. Sonra bütün sebzeleri tencereye doldurdum. Hepsi ağırlıklarından tencerenin dibine çöktü. Bir tek patlıcanlar suyun üstünde yüzüyorlar. Kaşıkla başına oturdum tek tek aşağı indirmeye çalışıyorum olmuyor. Kendi kendime "herhalde yanlış yaptım, acaba bunlar zehirli olmasın" diye düşündüm. Üstte kalan bütün patlıcanları kaşıkla çıkartıp atmaya başladım. Tabii bu arada pişenler diğerleri gibi aşağıya indiler. Yemek pişti, ocaktan indirdim. Öğlen tarladan gelenler tabii açlıktan bayılmış bir haldeler. Yaptığım yemeği yemeye başladılar. Tesadüf bu ya, acemi şansı herhalde, yemek gayet güzel olmuş. Ama tabii ki ben başka yemek yapmasını bilmediğimden, bir tencereyle yetinmek zorunda kaldılar.
Arada bir bu anım aklıma gelir, kendi kendime gülerim. Şimdi yine gülüyorum, hizmetli arkadaşımız " hocam n'oldu, bana mı gülüyorsunuz? " diye soruyor.

fevziye Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön