Arslan bey elinize sağlık. Ayrıca birikimlerinizi tespitlerinizi paylaştığınız için teşekkür ederim. Özellikle ticari anlamda yetiştiricilik yapmak isteyenler için çok yerinde tespitler yapmışsınız.
Benimde ticari anlamda topraksız tarım ile uğraşacak arkadaşlara eklemek istediğim bir kaç nokta var.
Özellikle Türkiye'de bir tarım politikası olmaması sebebiyle bu işe ticari olarak gireceklere önerim çok dikkatli hareket etmeleridir. Hali hazırda topraklı tarım ile uğraşan bir çok kişi para kazanamazken, topraklıdan daha fazla para,emek
vb. isteyen topraksız tarıma yatırım yaparken fizibilitenizi çok iyi oluşturun. Gerçi bunu iyi oluştursanız bile sizin kontrolünüzde olmayan bir çok gelişme hergün yaşanmakta. Örneğin bugün kuru soğanda stokçular sebep gösterilip soğanda Bosna Hersek için%0, Singapur için %30,9 ve diğer ülkeler için %49,5 olan gümrük vergisi Şubat ayına kadar sıfırlandı ve golü yine üretici yedi. Stokçu dediğiniz adamda para var, bugün soğanda yarın arpada, başka gün çilekte parası. Ama siz hergün üretimdesiniz sizin bir günde o üründen çıkmanız imkansız.
Evet Arslan bey, pazarlama ağını bir şekilde kurmuş, üretimde anlıyor ve maliyetlerini düşürmüş ve çok az olan başarılar grubunda yer edinmiş.
Ama bu işi ticari olarak yapacak arkadaşlara önerim şudur; pazarlama ağınız yoksa yaş sebze/meyve gibi ürünlerden uzak durunuz. Ürün çok iken tüccar eline düşersiniz 5Tl'lik malı sizden 2TL'ye alırlar, ürün yokken fiyat yüksektir ama ürün yoktur, ithalat yolu açılır yine üretici olarak golü siz yersiniz.
Yaş sebze meyve yerine, soğuk hava
vb. özel saklama koşulları gerektirmeyen, kolayca depolanabilen ürünler seçiniz.
Herkese iyi çalışmalar dilerim.