Sümbülteber soğanlarını bu sene toprakta bırakamadım. Çünkü kırmızı örümcekler sümbülteberleri adeta istila etmiş. Bi kısmını zaten sökmüştüm.geriye kalanları da söktüm...Şahsi deneyimlerime dayanarak bazı sonuçlar da çıkardım.
Mesela geçen sezondan fotoğrafını koyduğum bir soğan.Çiçek açtıktan sonra 3e ayrılmasından şikayetciydim.
bu sene aynı soğan tek bir ucundan yine çiçek açtı.
Görüldüğü üzere patatesleşmiş bir kısım ve üzerinde tamamen ayrı 3 adet soğan... soğanları her yıl yavrularından ayırıp dikmiştim.
Bu da gösteriyor ki sümbülteber soğanı hiç bir şekilde ileriki senelere kalamıyor. Oluşturduğu patates şeklindeki oluşumun üzerinde soğanlar sürekli değişime uğruyor.Bir nevi frezya gibi...
Yine anlaşılıyor ki sümbülteber soğanlarından
patatesleşen kısmı ayırmamak gerekiyor.Yani o kısmı uygun şartlarda soğan oluşturmak için besin olarak harcadığını düşünüyorum...
Özetmelek gerekirse sadece soğanı dikilen bir sümbülteber sezon içerisinde önce
patates kısmı oluşturuyor(yani besin depoluyor) ve üzerinde yavru yapıyor...(çiçeklenmenin genelde neden sonbaharda gerçekleştiğinin yani neden geç kaldığının nedeni olduğunu düşünüyorum)
(Ayrıca soğanın çimlenmesi için neden yüksek toprak ısısına-Güneşe ihtiyaç duyduğunu da açıklıyor.Güçlü güneş=yüksek besin üretimi)
soğan çiçek açtığında etkinliğini kaybediyor ve patatesleşen kısım sayesinde yeni soğanların irileşmesini sağlıyor.
yeni soğanlar uygun şartlarda gelişebilirken uygun olmayan şartlarda patates kısım iri kalıyor ve soğan kısmı gelişemiyor.
tüm bunlar geçen sene çiçek açan bir soğanın sonraki sene neden çiçek açamayabildiğini kanıtlıyor.
yani sümbülteber patates merkezli çalışan ilginç bir soğanlı bitki... Hayatta kalmak için öncelikle patates yani besin oluşturmaya ve sonrasında çiçek için de soğan geliştirerek değişik bir yaşam döngüsüne sahip bir bitki...
bu kadar çok yavrulayabilmesinin nedeni de bu patates merkezli yaşam döngüsü olduğunu düşünüyorum... Gerçekten bu kadar çok yavrulayan başka bir cins bilmiyorum...