Birkaç kez parktaki kurumuş çiçekleri ayıklayıp tohumlarını özenle ayırıp ektiğim gazanyaların bir tanesi bile çimlenmemişti. Eşim benim tohumlardan tüylü olan birkaç tanesini alıp boştaki bardaklara atıvermiş öylesine. Bana nispet yapar gibi, güneşin anlında, sudan bihaber azıcık kumun içinde çimlenenler...
Direk viyollere ektiğim karpuzlar, en sağdaki ise kavun sırası. İki viyol var birbirine bitişik. Sağdakiler köyden bir üreticinin verdiği yerli tohumlar. Sağdakiler ise arkadaşımın yaz tatilinden gelirken tesadüfen denk gelerek yaşlı bir amcadan aldığı eski küçük siyah iri çekirdekli karpuzlar.