Çayı Rize ve çevresindeki yerlerde süs diye yetiştirirsiniz...Öyle büyüdükten sonra onları toplayıp normal markette satılan çay haline el yordamı ile getirmek kolay bir olay değil..Bundan 25-30 sene önce buradaki çiftçiler kendi topladıklarından kendileri kullanmak için böyle bir yöntem yaparlardı..Şuan böyle bi durum söz konusu değil zaten.Çünkü fabrikalar para vermektense üreticiye kuru çay verme yönünde baskı uyguluyor..Hani baskı olmasa bile zaten o yöne yönlendiriyor..
Çay başlı başına kolay bir olay değildir..Şuan sürgün mevsimi..Gelin çalışın görün sonra istemezsiniz :=)) Yetişmesi en sağlıklı bizim bölgemizde olur..Zaten Çaykur,Doğuş
vb. işleyen kurum ve kuruluşların hepsi burada..Onun için dışarıda salamura etmeniz zordur...Çay toplanır,yanmaması için bir yere yığılmaz,toplanmış çay 1 günden fazla bekletilmez..yoksa at çöpe..çayı toplarsın,ince ince kesersin **** ufalarsın..sonrada bunu kurutursun.olur sana siyah çay...
Organik çay denilen olay çay bahçesinde çaylara gübre verilmemesidir..Organik olan bölge 4-5 sene hiç gübre vermeden toplanmaktadır..bu süreçten sonra organik çay üretimi gerçekleşmektedir..
Gübre olmadığı için çayda verim düşer.Çaya verilen gübre anca yeşillik sağlar..Yani armut ağacına aynı gübreyi versen ağaç anca yeşil yaprak olur.fakat meyve yapmaz..Ama marula verdinmi güzel büyük ürün olur..Dersinki farkı bir tarım yapayım bahçemde o zamanda sökmesi dert..çok zor bir sökümü var..En rahatı kepçe makina girip sökecek..o da her bahçede olmaz..çünkü arazi engebeli..makina girme olanağı olmayan yer daha fazla.onda bile tamamen temizleyince ertesi yıl bakıyorsunki alttan yeni yeni filizler büyüyor..söktükten sonra o toprakta bi şey olamz..çünkü yöremiz tabiriyle avrupa gübresi toprağı mahvetmiştir..o toprak uğraştırır adamı..
eskiler derlerki 1 kilo çayla ;1 kilo şeker,1 kilo peynir,1 kilo zeytin alırdır...şimdi ise çayın kilosuna 1,35..Özel fabrika oldu mu bu fiyat 1tl'nin altına kadar düşecektir..yani çayda eskiye nazaran fazla bi değer kalmadı..çünkü işçisi var güresi var nakliyesi var...düşünün eskiden çaylığını yarılığa verirdin..alınan parayı yarıyarı bölüşürdün..şimdi bu durum 2/3 toplayanın 1/3 mal sahibinin oldu...
yani devlet kısaca milli içki olan çayın marka değerini bitirdi...