Kitlesel tuzak ne diye zararlı olsun ki? Muhtemelen etraftaki sinekleri ağaçlara çeker diye yorumlamışlardır. Bu tuzaklar zaten sinek popülasyonunu azaltmaktan çok, uçan ergin var mı ölçmeye yarıyor. Siz kaolin uyguladıktan sonra ayrıca tuzak asmanızın bir zararı olmaz. Tedbiren tuzakları zeytine değil, civardaki başka ağaçlara asarsınız.

Buyuk zeytinlikler yerine buyuk zeytinler yazmisim. Cevabiniz degismez sanirim. Tesekkurler sn. Meyvelitepe.

Karaburun -Mordoğan arasında Bozdağ eteklerinde yer alan Eğlenhoca-İnecik-Kösedere köylerinde '' Zeytin sineği ile mücadele '' projesi başlatılmış.Projeyi hazırlayan ve uygulayan ''Zeytince Derneği '' ve İzmir Büyükşehir Belediyesi.Proje kapsamında bölgedeki 50.000 zeytin ağacına DAP içeren tuzak şişeleri takılacak.Bilgilendirme ve eğitim toplantılarından sonra geçen hafta üreticilere DAP ve şişeler dağıtıldı ve tuzaklar ağaçlara takılmaya başlandı.Kitlesel tuzaklama projesi ile kalite ve verimlilik artışı araştırılacak.
Duyunca çok heyecanlandım ve sizinle paylaşmak istedim.Gelişmeleri ve sonuçları aktarmaya çalışacağım.

Tuzaklar sinek baskısına yeterli gelmiyor maalesef, fakat ergin uçuşunu takip etmek için faydalı. Arazi eğimi ve büyüklükleri sebebiyle kaolin uygulamasının zor ve masraflı olduğu durumda, tuzakların yanısıra spinosad + hidrolize protein kullanılarak hazırlanacak "zehirli yem kısmi ilaçlama" da uygulanırsa başarı oranı ciddi bir şekilde artar.

Arazi eğimli ve ağaçlar çok büyük gerçekten.Az sayıdaki kendi ağaçlarımda bile gözüm kesmedi doğrusu ve seneye erteledim kaolini.Sanıyorum zeytin sineği popülasyonunu belirlemek öncelikli amaç.Sinekler görülünce '' spinosad + hidrolize protein'' önerinizi proje yöneticilerine aktarabilirim.Nasıl temin edildiğini bilmiyorum,yardımcı olursanız sevinirim.
Saygılar

Derneğin programında Haziran ayında başlanacağı bilgisi yer alıyordu. Geç kalındı havası var üreticilerde. Geçen yıl gündüz sinekler cirit stıyordu, çıplak kollara Kol ve bacaklara yapışıyordu. Bu yıl sinek pek ortalıkta görünmüyor.

Merhabalar, öncelikle sayın MeyveliTepe başta zatıaliniz olmak üzere 'doğal/organik tarım' konusuna katkı yapan buradaki herkese şahsım ve zeytin ağaçlarım (fidanlarım) adına teşekkür ederim. Bu başlıkta yazılanları dikkatlice okudum. Kendimce bir strateji belirlemeye çalışıyorum. Biliyorum, konvansiyonel tarımdan farklı olarak, organik tarımda sınırları kati olarak belirlenmiş bir takvim yerine, yakın takip ve gözlem yapılmasını ve tespitlere uygun davranışlar geliştirilmesini tavsiye ediyorsunuz. Ancak yine de yolun başında birisi olarak kabaca bir yol haritam olursa iyi olur diye düşünüyorum. Okuduklarımdan aldığım feyizle kabaca şöyle özetlenebilir mi, hastalık ve zararlılarla doğal mücadele? doğru olan kısımlarını teyid, eksik ya da yanlış olan kısımlarını da düzeltebilirseniz çok sevinirim. Ayrıca oranlar konusunda da tavsiye de bulunabilirseniz çok iyilik yapmış olursunuz. teşekkürler, saygılar.
1-Hasat sonrası: bordo bulamacı
2-Mart başı: bordo bulamacı
3-Çiçek öncesi (tomurcuk evresi): kaolin
4-Çiçek öncesi (tomurcuk evresi): neemazal (pamuklu bit için)
5-Zeytinler saçma büyüklüğünde iken: kaolin (zeytin sineği ve güvesi ve tırtıl için Delfin wg ile birlikte)
6- 5. maddenin 10 ya da 15 gün arayla bir ya da iki kere daha tekrarı

Bordo bulamacının sonbahar/ilkbahar yılda iki kez uygulanması gibi bir kural yok. Bordo bulamacı yüksek oranda bakır içeren, antibakteriyel antifungal bir içeriktir. Benim tavsiyem ağaçların böyle bir uygulamaya ihtiyacı varsa yapın, yoksa yapmayın zira her bordo bulamacı uygulaması toprakta bakır oranının artmasına sebep olur, bu da zararlıdır.

Bunun yerine düşük bakır oranlı organik ilaçlar var, gerektiğinde onlardan da kullanılabilir.

Çiçek öncesi kaolin de şartlara çok bağlı. Genelde hava şartları o dönemde zorlayıcı olabilir. Kaolinin esas ilk uygulama zamanı tanelerin saçma tanesi kadar olduğu zamandır. Delfin veya aynı oranda başka bir BT bakterisi içerikli biyolojik ilaçla beraber uygulanması açıkta yakalanan güve larvaları için etkilidir.

Kaolinin 10-15 günde bir uygulanması diye bir şey yok. Esasen 10 günde bir kaolin uygulamasına güç yetmez :) Bu yılı sadece iki uygulama ile atlattım. İyi bir yapıştırıcı ile uygulanırsa kaolin kaplaması kolay kolay yıkanmaz. Taneler büyüyüp korumasız kaldığında ikinci, belki gerekiyorsa üçüncü uygulama yapılabilir. Uygulama ihtiyacı sinek yoğunluğuna göre yılda yıla değişebilir. Sineğin yoğun olduğu yıllarda kaolinin yanısıra "zehirli yem kısmi uygulama" (spinosad + hidrolize proteinin ağaçların güney yönünden 1 m2 kadar bir alana iri damlalarla atılarak yapıştırılması) yapılması olası sinek zararını çok azaltır. Bu uygulamanın 12 günde bir tekrarı gerekir ancak çok kolay ve kısa sürede yapılabilir bir uygulamadır.

Bugüne kadar edindiğim tecrübeden anladığım, kışın hafif geçtiği yıllarda sinek yoğunluğu fazla, sert geçtiği yıllarda düşük oluyor.

Teşekkür ederim, zahmet verdik. Çok aydınlatıcı oldu, yanıtınız. Bir küçük sorum da pamuklu bitle mücadele ilgili idi. Tomurcuk evresinde henüz pamuklar görünmeden ve tedbir amaçlı neemazal (ya da varsa muadili) kullanılması tavsiye ettiğiniz birşey mi? Tekrar teşekkür eder, kolaylıklar dilerim.

Meyve sineği ve zeytin sineği: ucuz doğal ilaç yapımı (biyolojik kontrol)

Zeytin bizde olmadığı için bilmiyorum. Belki yapılan tarif bir işe yarar.

Arkadașlar bu kaolinin zeytin sineğine karşı etkisini arttırmak için sıvı kükürtte karıştırsak faydalı olur mu?

Bu hafta sonu bir ağaçtan 3.7 kg. alacalı zeytin topladım çizme zeytin için. Bir diğer ağacın ise tamamı kara üzüm gibi olgunlaşmışlardı hepsini topladım bez torbada tuzlayarak bir köşede yağmur altında tatlanmaya bıraktım.

Dikkatimi çeken ise tek bir tanede sinek vuruğu çıkmamasıydı. Geçen yıl çok az zeytin vardı ve çoğunu sinek vuruğu sebebiyle atmıştım. Bu yıl ne oldu da bu zararlı yok oldu anlamak mümkün değil ( bahçemizdeki ağaçlara en küçük bir koruyucu atılmadı, kükürt dahil).

Arkadaşlar merhaba, bu konuda yazdıklarınızın hemen hemen hepsini dikkatle okudum. Ama benim konum ile ilgili bir yazıya rastlamadım. Durum şu.. 7 yıllık 13 adet zeytin ağacım var. Zamanında hobici ruhuyla asmalar ile zeytinler çok yakın dikildiler. Tabi bilmeden yaptığım bu işlem şimdi beni sanırım zorluyor ama bilemiyorum ve sizlerden fikir almak istiyorum. Yardımcı olursanız sevinirim. Şimdiden çok teşekkürler ediyorum.

Malum asmalara belli periodda kükürt ve zararlılara karşı olabildiğince organik ilaçlar (Micrthol, Penrival) kullanıyorum. Asmalar kışın bordo bulamacı, gözler uyanırken Microthol ve Penrival kullandım. Yine çiçek öncesi sürgünler 15-16 santimi geçince her 10 günde Microthol kullandım, devam da ediyorum.
Şimdi gelelim zeytinlere.. Zeytinler de kışa girerken yüzde ikilik bordo bulamacı yaptım ve her yağmurdan sonra, yüzde bir buçuk oranında, bordo bulamacı uygulamaya devam ettim. Zeytinlerim çiçek hazırlığı yaparken, ziraat malzemeleri satan bir yerde, ziraat mühendisi bir arkadaş bana pamuklu bite karşı Poligor (İnsektisit Böcek ilacı) önerdi ve ben de aldım uyguladım.
Şimdi sorum şu.. Asmalara uyguladığım ""Microthol yani Fungisit (mantar ilacı) Akarisit (kırmızı örümcek ilacı) Aktif maddesi yüzde 80 Kükürt"" Zeytin ağaçlarının çiçeklerine zara vermiş olabilir mi ? Zira bu yıl ilk defa Microthol kullanıyorum ve zeytin çiçeklerim bir müdeet sonra kahve rengiye dönüp dökülmeye başladılar. Dökülmeler fazlalaşınca sizlere sormayı düşündüm. Selamlar saygılar.

Bu başlık Zeytin hastalık ve zararlılarıyla dogal mücadele yöntemlerini kapsıyor. Dolayısıyla sorunuzu burada sormanız daha uygun olur. Bu başlıktaki yazılarla ilgilenenlerin bahsettiğiniz ilaçlara ilgisinin olmaması kuvvetle muhtemeldir.

videolar çok güzel ama bi şey anlamadımki..ne koyuyor içlerine..bi balık vardı ama diğerleri neydi..

Dün gece Habertürk'te Prof. Canan Karatay vardı..''Zeytinler kaya tuzundan faydalanır, diplerine kayatuzu konulmalı, hem beslenir hem de hastalıklardan korur'' dedi..Ne derece doğrudur, kaynak var mıdır bu konuda bilemiyorum..Bu ilginç sözleri ilk defa duyduğum için buraya yazayım dedim..Belki de doğrudur, hani eskiden Anadolu'da rumlar bağların dibine göztaşı gömerlermiş ya..belki de onun gibi birşeydir..

"2 bin yaşında olan zeytin ağaçları bugün meyve veriyor. Neden çünkü kaya tuzundan besleniyor. Bu kadar büyük bir bitki, ağaç sadece topraktan mı besleniyor sanıyorsunuz, altında kaya tuzundan aldığı bu minarellerden de yararlanıyor. Kristal kaya tuzunun yararları bitmez. Vücutta toksit birikmiş minarel ve rafine tuzların atılmasını sağlar. Bunların başında da alüminyum geliyor. Grip aşılarına konulan alüminyumlar, dedim diye kıyamet koptu. Çünkü alüminyum beyinde birikince alzheimer sebebidir. Acıkmayı önler, kilo vermeyi sağlar"

https://www.haberler.com/prof-dr-kar...397818-haberi/

http://<a href="https://hizliresim.c...com/RgQWmn.jpg[/IMG]Sevgili ustalar,
Zeytin ağaçlarımda sorunum var ve çözemiyorum zeytin çiçek açıyor sonrasında zeytine dönüyor fakat nedense büyümüyor üzüm goruğu gibi kalmakta içinden bazıları tek tük normal boyuta erişiyor lütfen bilgilerinize ve yardımlarınızı ihtiyacım var

[IMG]https://i.hizliresim.com/RgQWmn.jpg[/IMG]
[IMG]https://i.hizliresim.com/RgQmLZ.jpg[/IMG]
[IMG]https://i.hizliresim.com/VQEo2P.jpg[/IMG]

Boncuklu meyve oluşumu. Döllenmeden kaynaklanıyor. Zeytininizin cinsine uygun, dölleyici başka cins zeytin/zeytinler dikmeniz gerekebilir. Etrafınızdaki cinsleri araştırın, yaşlılara sorup dölleyici cins seçimi yapabilirsiniz.

öncelikle cevabınız için Teşekkür ederim dediğiniz gibi araştıracağım.
Edindiğim bilgileri size aktarırım