![]() |
Teşekkürler sevgili Jineop, masa üstünde buhur yanıyor nazara karşı;)
Sendeki bitmiş olmalı, ilk fırsatta sana da göndereyim yanında sığla yağıyla birlikte. ;) Çok çok öpüyorum. Eşinize de selamlar. Sevgilerimle. |
Alıntı:
|
1 Eklenti(ler)
Bahçede düzenleme çalışması mart sonu yağmurlar geçince yapılacak. Ben de bu arada bahçeden fışkıran yaban otlarını tanımlamaya şifalı otları ayırmaya çalışıyorum keyifle. Bu arada sık karşılaştığım bir bitki de bu. Adını bilmiyorum.
Euphorbia helioscopia , sarı sütleğen bitkisi. Teşekkürler sevgili jineop. |
Alıntı:
|
Alıntı:
|
Bu sabah güneşli bir güne uyandım. Yarın sığla ormanları için vereceğimiz bir konser var. Konser öncesi haliyle hafif bir gerginlik - heyecan oluyor.
Ben biraz gergin, moralsiz olduğum zaman hemen eşim takılır " Bir kapsül ağaçlar net alsana, bak anında düzelirsin " :D Yıllardır belki de site yeni açıldığında, yoğun iş tempomun arasında vakit bulduğum her anda siteye dalar, güzelim bahçelerde sanki benimmişçesine keyifle dolaşır stres atardım. Bir gün bendeki bu olumlu değişimi fark eden eşim sürpriz yaparak siteye üye olmuş ve artık üyesin istersen merak ettiklerini sorabilirsin dedi. Çok şaşırdım ve mutlu oldum ama televizyon çekimleri ve konser-konferans etkinlikleriyle o şehir bu şehir dolaşmaktan açıkçası pek yazmaya vakit bulamadım. Bu site bana gerçekten ilaç gibi:p Sabah siteye girip göz attığımda fark edemedim. Ya da güzel dostların yıldızlarından yayılan şavk gözlerimi kamaştırdı sandım. Gerginim ya göz yanılması olabilirdi üzerinde durmadım. Biraz önce eşim "Ooo Doğayla Barış yıldızlarla donanmışsın" deyince bir anda bir sıcaklık yayıldı yüreğime. Bu kadar mı mutlu olunur anlatamam. Her zamanki gibi en hüzünlü olduğum anlarda bu güzel site bana mutluluk ışınladı. Heyecanla üyelerin bahçeleri arasında dolaştı gözlerim, evveeet, yaşasın yıldızlar benim bahçemde de ışıldıyor. :D:D:D Ben bir cennette doğdum, 9 yaşına kadar mutlulukla yaşadım, hayat yıllarca beni yaşam bahçemi oluşturabilmem için rüzgarın önünde bir oraya bir buraya savurdu durdu, ama içimde hep bir özlem, o cenneti tekrar oluşturabilme tutkusu bana güç verdi. Şimdi ilk adımlarını atan bir bebek gibi henüz yolun başındayım ama beni de güzel bahçeler ailesine kabul ettiğiniz için sevgili site yöneticilerine çok teşekkür ediyorum. Sizleri seviyorum, bu ailenin bir ferdi olmaktan çok mutluluk duyuyorum. :cool: |
1 Eklenti(ler)
Sevgili Orhan beyin gönderdiği tohumdan yetiştirdiğim selluka :p
Arka planda kova içinde granül gübre şerbeti var. Selluka sık sık besleniyor. Kovayı çekip yeniden fotoğraflamalıyım :o |
1 Eklenti(ler)
İyi ki bahçeye dikmemişim, don yüzünden kaybetseydim kahrımdan ölürdüm sanırım. Örümcek mücadelem devam ediyor. sabunlu su fısfısından sonra gülleci bulamacıyla yıkadım adeta. Şimdi daha sağlıklı oldu gibi. Bu uçlarda görünen sürgünler çiçek olamaz değil mi :confused:
|
1 Eklenti(ler)
Bahçeden hasat edilen bu yılın mahsulleri lif kabaklarım. Kuruduğunda dostlarla paylaşılacak epeyce tohum çıkacak ;)
|
1 Eklenti(ler)
Bu su kabağı da bahçemizden ;)
Sevgili berrinb bir yerlerde yazmıştı sanırım, küflenmemesi için kabuk galiba zımparalanacakmış. Tekrar sorayım. |
1 Eklenti(ler)
Şayot kabakları filizleniyor. Böyleydi, şimdi daha da büyüdü.
Kabak tadı vermeden artık diğer çiçeklerimize geçelim. ;) |
1 Eklenti(ler)
Salkım söğüt ağacını çok seviyorum. Geçen yıl aldığım çelikler kuruyunca çok üzülmüştüm. Geçenlerde eşim bir yerde görmüş iki dal kırıp getirmiş, ben de parçalayıp suya koymuştum çok hızlı köklendiler. Benimle yaşayınca şartlı refleks oluştu herhalde, cebinde tohum ya da elinde çelik olmadan dönemiyor :D
Sevgili Jineopun bahçesinde ( geçen yıl ) dolaşırken bir de baktık ki eğilmiş yerdeki karanfil tohumlarını topluyor, ikimizde onun bu haline çok gülmüştük. Tabi gönlü güzel kendi güzel kardeşim bir koli tohumla ablasını çok mutlu etmişti, şimdi bahçemiz için hazırladığı çelikleri bekliyoruz ;) |
1 Eklenti(ler)
Kök saçakları yakın plan.
|
Çocuklarımız, gençlerimiz bizim geleceğimiz. Biz ömrümüzü onların geleceği ve yaşayacağı güzel günlere adadık. Bir kez daha yaşadık ve gördük ki bazı kişilerin yeterli yaş ve olgunluğa ermeden bazı alanlarda sorumluluk alması bazı tatsızlıklara sebep olabiliyor.
Hemen sığla buhuru yakıp bahçemizin ve sitemizin üzerinde dolaştırayım, negatif enerji ve kem gözlere karşı :p |
1 Eklenti(ler)
Mart kapıdan bakıyor ve bizim için yoğun günler geliyor.
Elimizdeki sebze tohumlarının bir bölümünü bahçeye dikip bir bölümünü de komşu bahçelere çimlendirilmek üzere dağıttık, fide olarak alacağız. Çok yoğun çalıştığımız için zamandan kazanalım istedik. Biz de gojiberi ve altın kiraz gibi tohumları halley kutularında denemiştik. Serada oluşan hortumda torflu tohumlar rüzgarda dağılmış kutular denizin üstünde yüzüyordu :eek: Bahçemizden manzaralar, terelere bakar mısınız , adeta koparıp ye beni diye davet ediyor. Tohum miktarı fazla olmuş sanırım, kumla karıştırıp savurmamıza rağmen baya sık olmuş. Tarlada ilk deneyim ve acemilik ...:o Ama biz henüz emekliyoruz, gelişip ve büyüyeceğiz ;) |
1 Eklenti(ler)
Dere otları, ne zarif yaprakları var. Her gün eğilip bakıyorum ama sanki baktıkça büyümüyorlar gibi :mad:
|
1 Eklenti(ler)
Karalahanalar büyüyor, 10cm idi şimdi daha da büyümüşlerdir.
|
1 Eklenti(ler)
Hazırladığımız ısırgan otu gübresi, güneşte olgunlaşıyor, yağmurlarla zenginleşiyor ;)
|
1 Eklenti(ler)
Bu da samra (inek gübresi) şerbeti :)
Sahildeki cangıl bahçemde pür neşe dolaşan keçi ve ineklerin gübrelerini elimde eldivenle kovanın içine toplayıp kirayı tahsil ediyorum :dilli: |
Alıntı:
|
Günaydın Sevgili Yücel bey, çok teşekkür ediyorum, eh acemilik böyle bir şey :o
İyi ki sizler varsınız, sizin gibi güzel dostlar sayesinde biz de bahçemizi geliştirip güzelleştireceğiz. |
ben Doğayla Barışık yaşıyorum:)
1 Eklenti(ler)
Eklenti 270890
resmi kaldırma mı isterseniz kaldırırım:) |
Yıllar önce rahmetli dedem, babaannem vefat edince, minicik babamı da yanına alıp Malatya'dan Amasya'ya geliyor. Orada mavi gözlü, güzel gönüllü bir bayanla evleniyor. O sırada Rus harbine katılıyor Sibirya da esir düşüyor. Gövdesi şarapnel parçalarıyla delik deşik. Savaş meydanında cesetler atılmak üzere toparlanırken inlemesini duyan insaflı bir Rus askeri tarafından yaralı Rus askerleriyle birlikte hastaneye götürülüyor.
Dedem heybetli ve çok yakışıklı, çar ordusunda Paşa'nın kızı dedemi hastanede görüp aşık olup hastalanıyor. Tek evlat ve kara sevda, bir türlü iyileşemiyor, günden güne sararıp soluyor, ve nihayet paşa kızına kıyamıyor ve tutsak dedemi serbest bırakıp kızıyla evlendiriyor. Sibiryada çok zehirli yılanlar ve şamanlar var biliyorsunuz. Dedeme beyaz bir ehram giydiriyorlar ve boynundan içeriye envai tür yılan:dilli: Efsunluyorlar ve dedem yılanlarla konuşup anlaşabiliyor. Paşanın kızından bir oğlu oluyor, artık hanedanda nüfuzlu bir damat ama aklı hep memleketinde bıraktığı minicik oğlunda, üzüntüden hastalanıyor. Paşa kızı öyle aşık olmuş ki dedeme, yaşasın yeter ki, benden uzakta olmasına razıyım diyerek dedemin kaçmasını sağlıyor. O sırada güzeller güzeli Fadik babannem evlere temizliğe, çamaşıra giderek elleri parçalanması pahasına minik emanetinin büyümesi için çabalayıp duruyor. Nihayet dedem memlekete dönüyor oğluna ve fedakar eşine kavuşuyor. Yıllar geçiyor, babam evleniyor çocukları oluyor. Zaman zaman uzaklara dalıp sılada bıraktığı oğluna dertlenip gözleri bulutlansa da, rahmetli dedeciğim başına bir iş gelir korkusuyla babamın gidip kardeşini arayıp bulmasına izin vermiyor. Evimiz ferhat ile şirinin dağlarının yamacında. Bir gün ablam bahçede gördüğü kocaman kara yılandan korkup çığlık çığlığa dedeme sarılıyor. Dedem eline 2 metrelik yılanı alıp bir daha benim evimden uzak dur çocuklarıma görünüp korkutma diyerek azarlıyor ve fırlatıp atıyor. Yılan hızla uzaklaşıyor, o günden itibaren de dağın eteğindeki yılanlar kimseye gözükmüyor. 9 yaşıma kadar o dağlarda oynadım çiçek topladım ben de görmedim. Belgesellerde yılan gördüğüm zaman ürker ve korkarım. Ablam anlatmıştı bu hikayeyi korkma biz efsunluyuz, yılan sana gözükmez ve zarar vermez diyerek, ben de belki masal tadında olduğu için ya da inanmak hoşuma gittiğinden inandım:p Sığla ormanlarında çekim yapıyoruz, Yaslandığım kovuğun içinde kıvrılmış kocaman yılan, eşim ve çekim ekibindeki arkadaşlarım görüyor ama ben baktığım halde fark edemiyorum. Onlarda korkmayayım diye bana söylemeden çekim bahanesiyle başka tarafa çağırıyorlar uzaklaşıyorum. Köydeki bahçemizde eşim çeşme başında su içen engerek-yılan görüyor ben görmedim. Bir gün seranın yanında sarı kırmızı bir dalganın hızla akıp kaybolduğunu gördüm, hayal gibi. Kalın ve uzundu, ama renk çok hoştu. Kedi olsa bu kadar büyük olamaz, şekerim düştü hayal gördüm sandım. Eşime sorduğumda kocaman bir ok yılanının seranın arkasına geçtiğini söyledi. Yani ben halâ bu bahçede çalışıyorum:D Sizinle paylaşmak istedim. Bu arada güzel annenizin ellerinden öpüyorum. İnşallah bir gün o nefis içli köftesinden yemek nasip olur. Çocukluğumda yediğim tarife göre yapılmış nefis bir lezzet. :( |
1 Eklenti(ler)
Sığla kemanı:
Yıkılan bir sığla ağacının gövdesinden yapılan keman, bir üniversitemizde öğretim üyesi olan Lütiye / Enstrüman yapım hocası arkadaşımızın yaparak bana armağan ettiği dünyada emsali bulunmayan nadide mücevher. Gurur ve mutlulukla aldım. Eklenti 270909 Keman en içli sese sahip çalgılardan birisi. Yok olan sığla ormanlarının feryadını en iyi şekilde sığla gövdesinden yapılan kemanın seslendireceğini düşündük. Ve özel izinle yetkililerden aldığımız bu işe uygun nitelikte ağaç parçasını keman yaptırmak üzere ilgililere gönderdik. Büyük emek ve özveri isteyen bu çalışma bir yıl sürdü. Tamamlandığında arkadaşımız emeğine karşılık herhangi bir ücret talep etmeden, meydana çıkan sanat eserini armağan etti. Konserlerimizde, Konservatuvar da öğretim üyesi bir arkadaşımız bizlere eşlik ediyor ve sözleri bana, müziği eşime ait olan sığla şarkımızı seslendirirken keman sololarla renk katıyor. Ağacımızın adı Sığla (Ağacın gövdesinden özel işlemlerle 6 aylık bir süreçte şifalı yağ elde ediliyor, adeta özü sağılıyor, sığla - sığala - sağmaktan geliyor ). Halk arasında, binlerce yıldır süren bir gelenekle, ağacın kabuğundan oluşan buhur, özel günlerde negatif enerjiyi ve kötü ruhları dağıtması için tılsımından yararlanmak amacıyla yakılarak tütsü yapıldığından günlük diye tabir ediliyor. Botanikte geçen latince adı liquid amber oriantalis. ( Mis kokulu balzam ) Günlük de derler bana, liquid amber oriantalis Her derde devayım ben, kalplere şifayım ben Akdeniz'in tılsımı, liquid amber oriantalis Sığlaaaa, sığlaaaa, sığla sığla sığla.....la la la la la... |
1 Eklenti(ler)
Keman derslerim devam ediyor ama ilerleme yavaş. :mad:
Dün konserde hocamız az eksersiz yaptığım için sitem etti. Hem Şarkısını söyleyip aynı anda da kemanı çalmam mümkün olamıyacağına göre bu iş biraz uzayacak sanırım:( Ama yeni bir dala da ilgi duymaya başladım gibi... ;) |
Sevgili doğayla barış...Kır çiçeklerine de sahifenizde yer vermeniz beni çok mutlu etti...Çünkü onlar kıyıda köşede kalmış ama incelendiklerinde; birer tabiat harikası renk ve şekil arz ettikleri gözlenir...Çiçek odasındaki musiki keyfinize de bayıldım....
Bu meyanda sellukanız çiçek tomurcuğu vermiş...sakın şu an yerini değiştirmeyiniz...Çünkü ben aşık olduğum bu çiçeğin çiçeklerini yazın açmadan kaybettim..Ve göremedim...:( Bende bahçeye iki selluka yı deneme amacı ile dikmiştim..Bu mevsim sonunda ne olduğunu anlayacağım..İnş.donmamışlardır... Bahçeniz dostlarınız, ve siz harikasınız...Güzel insanları resimlerden dahi görmek beni mutlu etti..:)) sağlıklı ve mutlu kalınız....Sevgiler selamlar....Güzel arkadaşım....:)) NOT::: Son iki resminizi şimdi gördüm...Kemanınız ve siz tablo gibi olmuşsunuz...Tebrikler...Tebrikler Enstrüman çaldığınızı bilmiyordum......Bateri de çok yakışmış canım....:))) |
Sayın Doğayla Barış; Dedenizin hikayesini okurken çok etkilendim. Ne çok roman gibi yaşamlar geçmiş memleketimde dedim. Benim de dedelerimin, büyük büyük dedelerimin hikayeleri çok etkileyici. Atalarımızı ve yaşadıklarını bilmek gurur veriyor. Bunları sorumlukla çocuklarımıza da aktarmak lazım. Zira ben çok şey bilmeme rağmen, kuzenlerim benden öğrendiklerinde hayrete düşmüşlerdi. Oysa dedemin çocukları tüm hikayeleri biliyor ama çocuklarına aktarmamışlar. kuzenler anne babalarına öyle mi diye sorduklarında anca coşup anlattılar. Ben şanslıyım. Dedemle çok konuşurduk. Neyse çok uzattım ama etkilendiğimi nasıl ifade edeyim bilemedim.
Hediye kemanın size özel olması, bir hazine değerinde... Yapanı da bildiğinizden, kim bilir ne kadar gururlanıyorsunuzdur. İnşallah zamanla çok iyi çalabilirsiniz. Şöyle bir sayfalarınızı gezdim de, hayat dolu bir insan olduğunuzu gördüm. Ne güzel, memleketimizin artık karamsarlıktan silkelenip bizden etkilenmesi ve yaşamın tadını saygı ve sorumlukla ve gururla yaşaması lazım. Ben kendi etrafımda kıpırtılar görüyorum. İnşallah çocuklarımızı daha da bilinçli bireyler olarak yetiştiririz. Yemyeşil bir doğayı hakediyorlar. Hepimiz cennet gibi doğayı hakediyoruz. O yüzden kolları sıvayalım, şimdi emek zamanı... Saygı ve sevgilerimle... |
Sayın Dogayla Barış,Geçen sene tatilimizi sizin diyarlarda geçirmiştik.Mevlam oralara öyle bir güzellik vermiş ki ,doğa insanı adeta içine çekiyor ve seyrine doyum olmuyor.Bahçeniz bir harika ellerinize sağlık.Keyifli günler geçirmenizi dilerim.Sağlıcakla kalın.
|
Sevgili Doğayla Barış;
Sizin oralara artık bahar yavaş yavaş geldi çiçekler kendilerini göstermeye başlamış. Düğün çiçeği çok güzel bizim bahçede de bol miktarda var. Dedenizin hikayesi hakikaten Ferhet le Şirine taş çıkartacak cinsten çok hüzünlü bir hikaye. Kemanınız o güzel omuzunuzda küçük bir bebek gibi çok güzel yakışmış Müzik ruhun gıdasıdır derler ya çok doğru ama çalma kabliyetim yok. Neyse siz dostlarımın bilmesi yeter. Sevgiyle kalın... |
Alıntı:
|
Alıntı:
Keman benim ilk tanıştığım müzik aleti. Bursa'ya taşındığımızda ilkokul 3. sınıfa gidiyordum. Yeni taşındığımız için kimseyi tanımıyorum tabi ki, evimizi bahçemi çok özlüyor, her gece rüyamda bahçedeki bodur asmalardan yattığım yerden üzüm yediğimi görüyordum. ( bunu yapmak çok hoşuma giderdi ). Yemeden içmeden kesilmiştim. Gıdasızlıktan anemi olmuş, düşüp düşüp bayılıyordum. Taşınırken babam bütün oyuncaklarımı arkadaşlarıma hatıra olarak armağan etmemi istedi. Gittiğimiz yerde yenilerini alacağına söz vererek. Daha fazlasını aldı ama çok mutsuz bir çocuk olmuştum. Aslında hatıraların beni üzmesini önlemek için bunu yapmıştı ama rüyalara engel olamadı. :( Mahalleden arkadaşım Nilgün şimdi kim bilir nerelerde... Elim bir kazada ailesini kaybetmiş, halasının yanında kalıyor. Eniştesi matematik öğretmeni İhsan amca ile babam arkadaş olmuşlar, babam benim halimi anlatınca yeğenini sık sık bize oynamaya gönderdi, ben de onlara giderdim. Çok şeker bir aile, beni de çok severlerdi, Bana anlaşmalı terapi uygulamaya başlamışlar. Halası oyunlarla buzdolabında bir tepsi içinde şarap kadehlerinde soğuttuğu sütle nefis kekleri çok güzel takımlarda bize sunar evcilik oynardı. Oyunlarla yemek yemeye başlamıştım :p Rahmetli İhsan amca da bize ders çalıştırırdı. Ve aralarda çok güzel keman çalardı. Dizlerinin dibine oturup onu dinlemeye bayılırdım. Yeniden gülmeye ve hayatla barışmaya başladım. :-)) Çok haklısın dağların kızı "Müzik ruhun gıdasıdır" . |
Sevgili Doğayla Barış,
inanamıyorum nasıl yazmadan geçmişim ben bu sayfayı,oysa defalarca dolaştım affedin lütfen. Yaptıklarınıza bakınca sizi tebrik etmemek mümkün değil,bende müzikle uğraşılan bir evde büyüdüm.İki ağabeyim, ikiside bütün enstrumanları çalarlar ve bizim evimizde her akşam fasıllar olurdu,küçük ağabeyim hala devam ediyor yaz akşamları bahçede fasıllar yaparız ut eşliğinde. Dedenizin hikayesi beni çok etkiledi, inanın okurken gözlerim doldu sanki herşeyi yaşar gibi oldum.İnsan yaşadığı süre neler görup yaşıyor,yaşamı boyunca bıraktığı evladını içinden hep sevmiş özlemiştir. Herşey gönlünce olsun,fıstık geri geldimi merak ettim doğurmak için biryere sığınmış olabilir. Sevgiler selamlar...... |
Alıntı:
Yaşam boyu hepimiz bir hikaye yazıyoruz aslında. Hüzünlü bir öykü...İki evladı arasında seçim yapamıyor. Anadolu da bıraktığı çaresiz, ona muhtaç... Diğeri paşa torunu , hanedan prensi olacak ve güçlü bir aile içinde korunur mutlaka....Hayat böyle bir şey işte... Rahmetli dedemin gövdesi Çanakkale ve Rus harbinde aldığı yaralarla engebeli bir arazi gibi olmuş, Gazi madalyası vermişler ama şimdi maalesef kendi de yok, madalyası da. Ben doğmadan vefat etmiş. Hikayeleriyle büyüdüm... Çok üzgünüm fıstık da yok artık. ....:( Sevgilerimle. |
1 Eklenti(ler)
Bahçede hummalı bir faaliyet var. Doğanın işçileri durmaksızın çalışıyor :-))
|
1 Eklenti(ler)
Şu güzelliğe bakar mısınız...Onlarcası birden bahçenin her yanını sarmış :-))
|
1 Eklenti(ler)
Bombus arılarımız çok güzeller ...
|
Müthiş...
|
bombus arıları bahçelerimize baharı getirdiler:)
|
Sevgili Doğayla Barış,
Yağmur hep yağıyor. Kimisi o yağmurdan kaçıyor kimisi de o yağmurun altına bir kova ya da kocaman bir havuz koyuyor sizinki gibi. İnsanların önlerine çıkan aksilikler, bir öğretmen gibi olmasaydı, hiç bir keşif, icat ve sanat eseri mümkün olmazdı sanırım. Newton’ un kafasına düşen elma da bir aksilik olmasa gerek :) Her şeyin bir bedeli oluyor mutlaka ama görüyorum ki siz o engelleri, zorlukları kendinize çoktan dost edinmişsiniz:) Sevginin de, tedavi yöntemlerinden biri olduğu kanıtlanmıştır, günümüzde... İçinizdeki engin sevginizin gücü ile önünüzdeki bütün olumsuzlukları yok edeceğinize eminim.Zaten bu zamana kadar başarmışsınız:) Bütün gönül gözüyle gördüğünüz güzellikleri bizimle paşlaştığınız için çoooook teşekkür ederim. Sevgi ve saygılarımla... |
Sayın Doğayla Barış,
184. mesajınızdaki resim, şiir gibi çok beğendim. Kemanın hikayesi de çok anlamlı, böyle bir kemana sahip olduğunuz için ve öğrenmek için gösterdiğiniz çabaya saygı duyuyorum. Bildiğim kadarıyla keman çalmak epey zor bir iş. Şansınızdan ötürü sizin adınıza çok sevindim, sizde bu azim varken, kısa bir zaman sonra sizi keman çalarken de dinleyebiliriz diye düşünüyorum, kolay gelsin, iyi çalışmalar dilerim. |
Forum saati Türkiye saatine göredir.
GMT +2. Şu an saat: 07:30. (Türkiye için GMT +2 seçilmelidir.) |
Forum vBulletin Version 3.8.5 Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
Search Engine Optimization by vBSEO 3.6.0
agaclar.net © 2004 - 2025