agaclar.net

agaclar.net (https://www.agaclar.net/forum/)
-   Üyelerin Bahçeleri (https://www.agaclar.net/forum/uyelerin-bahceleri/)
-   -   lalebruli / bahçe (https://www.agaclar.net/forum/uyelerin-bahceleri/23978.htm)

lalebruli 17-05-2011 17:21

Tekrar merhaba,
su aralar ust uste gelen terslikler sebebiyle hic yazasim yoktu... Bu hafta nispeten daha iyi gecti.
Once haftalardir suren kuraklikla ugrastik. Deli gibi sulama sistemi calismasina ve ben elle kalan yerleri sulamama ragmen cimlerde yer yer sariliklar olusmaya basladi.
Tam bununla ugrasirken cimleri bicmeye gelen adam ekip degistirdi onlar da cimlere genis yaprakli otlari oldurucu birsey atti. (herbicide). Tabii benim domateslerin en hassas oldugu sey ve bitkilerin bir anda keyfi kacti. Sehir suyundaki klor, herbicide derken yapraklar kivrildi, urunler giderek kuculmeye basladi.
Neyse gecen hafta siki bir yagmur yagdi (hala mevsim normallerinin %50 gerisindeyiz), biraz keyfim yerine geldi diyecektim ki asagida resmini sergiledigim siyah kabaklariminin bitkisi birden bire burustu. Suluyorum olmuyor, dibini kaziyorum derken bir arastirma yaptim "squash vine borer" diye illet bir guve kurdu girmis. Bizim Turkiye'de yok o yuzden Turkce karsiligi da yok. Esek arisina benzeyen bir guve once yumurta birakiyor sonra o yumurtadan cikan kurt govdeye girip buyuyor ve bitkiyi icerden cokertiyor. Kurt iceriye girip bitkiyi yasayamaz hale getirince ancak ne oldugu ortaya cikiyor. Burada cok rastlanan bir sorun, cogu kisi basedemeyip kabak ekmeyi birakmis...
Hepsini uzerinde kabaklariyla soktum, icim acidi... Butun hepsinde kurt var. Simdi yeniden ektim, yapraklardaki yumurtalari larvaya donusmeden tek tek toplamak gerekiyor. Dualar ettim umarim bu guve yanlislikla Turkiye'ye gelmez diye. Turkiye'yi bir kere daha ozledim...

lalebruli 17-05-2011 17:29

4 Eklenti(ler)
Bunlar da fotograflar...

Akhisarlı 19-05-2011 16:51

Sayın lalebruli Bahçen güzel ,emek harcıyorsun .Domatesler kasalarda güzel gelişmişler. Ben domateslerin kokusunu severim. şöyle dallarına elini sürdüğünde elin kokar bir süre en güzel parfümden daha güzel gelir o koku.Zor şartlarda bu bahçeyi oluşturuyorsun .biraz üzüldüm. Egede domatesi fırlat bahce duvarına bir süre sonra orada domates olur.umarım o zararlı gelmez buralara. gerçi özellikle getiriyorlar .küçüklüğmde bahar gelince domat biber kabak ne varsa sebze arıklar açılır dikilir sulanır ki bu görev benimdi.sonrada yenir ekime kadar zehir ne imiş bilmezdik köy yerinde .birtek belirttiğiniz dana burnu çıkardı topraktan sularken su içinde yüzerek çikardı .korkardık ondan ellemezdik çapa olurdu elimizde.Şimdi Akhisarda çarşıda dolaşırken ilaç satan dükkanlar var rafları eczane gibi çeşit çeşit zehir tabi hemen hepsi yabancı marka .Bir şeyi fazla kurcalama demiş büyükler.Genetiğiyle fazla uğraşırsan doğanın o da senin genetiğinle oynar şonuçta karşılıksız bırakmaz diye düşünüyorum.Babanızın bahsettiği ddt bizdede vardı koyunların kenelerine atardık elle, kimse bize söylemedi bu kadar zararlı olduğunu her derde deva ilaç bilrdik.

lalebruli 21-05-2011 20:22

Cok sagolun Akhisarli. Sizin dediginiz gibi bizler buyurken cok nadiren ilac kullanilirdi. Ben hatirlamam bile evde ilac oldugunu. Elmalarin kurtlu taraflari atilir saglamlari yenirdi, Bir tane domates, biber, salatalikta kurt bocek gordugumu hatirlamam.
Su ana kadar uzerinden zararli temizlemedigim hicbir bitkim kalmadi. Dun de fasulyelerimde yesil bir kurt buldum o da pamuk cicegi sineginin kurduymus. Pamuk yok, zararlisi bende. Neyse BT diye bir bakteri buldum simdi onu kullaniyorum. Hic olmazsa oglum bahce nedir, domates , biber dalindan nasil kopartilir onu ogreniyor bu kadar emek karsiliginda...

Hersey gonlunuzce olsun

Yakup Ünal 21-05-2011 21:05

Sayın lalebruli;Paylaşımlarınız için teşekkürler
Çok güzel domateslerin var bende domatesleri çok severim çoukluğumdaki lezeti bulamıyorum. Tarladan domatesi alıp elimizle böldüğümüzde mütiş bir lezeti vardı sulu suluydu ama malesef kalmadı o tadlar herşey organikti şimdi hakiki ayaş domatesi arıyorum bulamıyorum o derece durum vahim.
Maydonozar ve dere otları ile kabakların yeillikleri muhteşem gözüküyor afiyet olsun, özlüyoruz hepimiz eski tadları geçen sene 4 dönüm yere kavun ektim ki bizim buranın kavunları muhteşem olur birtane yiyemedim kurtlandı hepsi bu sene tekrar deneyeceğim işallah görüntülerini ierde sizinle paylaştığımda görürsünüz.

merlict 21-05-2011 21:26

Ebru hanım sizi tebrik ederim.

Hayallerimi süsleyen bir çalışmaya imza atmışsınız, kötü tarafı benim bunu daha yeni farketmiş olmam.Umarım ileride buna benzer organik ve otantik bahçelerim olacak. Tohumlar konusunda sizinki kadar tür ve çeşit bulabilirmiyim bilmiyorum ama öyle bir yer buldum ki tohumlar nerdeyse 50-60 yıldır aynı türden alınma.Güzel tarafı ise tohumları keselerde, mağarada saklıyorlar.O serinliğe rağmen bekleme esnasında çimlenme olmuyor. Ürettiklerini görünce hatta tadınca eski günler aklıma geldi.İlaç nedir bilmeyenlerde varmış dedim.Tek sorun inatçı yaşlı teyzemi ikna edebilmek.Sana tohumlardan verirsem sen benim kadar titizlenmezsin, telef edersin diyor.Sırf o ikna olsun diye balkonumun fotolarını slayt yapıp ona kanıtlayacağım :)) Nerden nereye... kasalarınızdaki domatesler beni nerelere götürdü.Çalışmalarını takip eder olacağım.

Mehmet

lalebruli 22-05-2011 18:30

Merhaba Yakup Unal,

Kavunlariniza cok uzuldum, hem de 4 donum birden gitmis. Umarim bu yil daha verimli olur. Tarim ulkesinin son geldigi durum! Senelerce suren zararlar yine seneler suren calismalarla duzelecek anlasilan.
Burada cok uzun sure domates yiyemedim, tad tuz yok, plastik gibi. Organik falan bir parca duzeltti ama kendi bahcemde yetisenin tadi bambaska. Hala o guzelim Ege domatesine benzemiyorlar fakat en azindan yerken hosumuza gidecek derecede idare eder. Sabahlari cikip bitkilerin kokusunu dahi almak cok guzel oluyor. Saat 10'dan sonra zaten burada pek disariya cikilmiyor, asiri sicak!
Hersey gonlunuzce olsun
Ebru

lalebruli 22-05-2011 18:35

Merhaba Mehmet,
Domates tam bir tutkunluk. Bir bende var herhalde diyordum bir de baktim ki herkesde ucundan kiyisindan tutkunluk var.
Bu yil ilk defa bu kadar cesit deniyorum ama ne yalan soyleyeyim, yine alistigimiz damak tadi benzerleri en guzel geliyor. Seneye yarisindan azini denerim, kocaman, sulu sulu kirmizi domatesin tadini hicbirseye degismem...
Sizin de en kisa surede hayalinizdeki bahceye kavusmanizi dilerim.

Ebru

lalebruli 22-05-2011 18:40

5 Eklenti(ler)
Bunlar da ilk urunlerim. Patlicani bir dalinda gorduk bir de yemekte, esim de ben de yeni gelenlerin etrafinda ac kediler gibi dolaniyoruz...Saglik falan dinlemedim, kizartma yaptim, pek guzel oldu...

merlict 22-05-2011 18:41

Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi lalebruli (Mesaj 808233)
Merhaba Mehmet,
Domates tam bir turkunluk. Bir bende var herhalde diyordum bir de baktim ki herkesde ucundan kiyisindan tutkunluk var.
Bu yil ilk defa bu kadar cesit deniyorum ama ne yalan soyleyeyim, yine alistigimiz damak tadi benzerleri en guzel geliyor. Seneye yarisindan azini denerim, kocaman, sulu sulu kirmizi domatesin tadini hicbirseye degismem...
Sizin de en kisa surede hayalinizdeki bahceye kavusmanizi dilerim.

Ebru

O tutkuyu iyi bilirim.Hele o dalından kopartığınız andaki mis yeşil kokusu yokmu... Küçüklüğümdeki tatları aramak yerine tekrar yaşatmak için kolları sıvadım. Mutlaka İzmirde, Aydında veya Muğlada bunu gerçekleştireceğim. Şuan bu üç yerde çalışmalara başladım.İyi dileklerin için teşekkür ederim.

Mehmet

Yakup Ünal 22-05-2011 20:52

Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi lalebruli (Mesaj 808229)
Merhaba Yakup Unal,

Kavunlariniza cok uzuldum, hem de 4 donum birden gitmis. Umarim bu yil daha verimli olur. Tarim ulkesinin son geldigi durum! Senelerce suren zararlar yine seneler suren calismalarla duzelecek anlasilan.
Burada cok uzun sure domates yiyemedim, tad tuz yok, plastik gibi. Organik falan bir parca duzeltti ama kendi bahcemde yetisenin tadi bambaska. Hala o guzelim Ege domatesine benzemiyorlar fakat en azindan yerken hosumuza gidecek derecede idare eder. Sabahlari cikip bitkilerin kokusunu dahi almak cok guzel oluyor. Saat 10'dan sonra zaten burada pek disariya cikilmiyor, asiri sicak!
Hersey gonlunuzce olsun
Ebru

Ekolojik denge ile oynamaya devam ettikleri sürece sonumuz burada da kötü işallah bol ürün alır güzel güzel yersiniz sebzelerinizi şimdiden afiyet olsun

Yakup Ünal 22-05-2011 21:00

Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi lalebruli (Mesaj 808238)
Bunlar da ilk urunlerim. Patlicani bir dalinda gorduk bir de yemekte, esim de ben de yeni gelenlerin etrafinda ac kediler gibi dolaniyoruz...Saglik falan dinlemedim, kizartma yaptim, pek guzel oldu...

Büyük kırmızı domates benim eski çocuklukta yediğim domateslere benziyor kokusu ve aroması güzelse yüzsüslük yapıp tohumundan istesem çokmu olur

Sevgi Durul 22-05-2011 22:57

Sayın lalebruli, ne olduğunu bilerek yetiştirdiğiniz, sebze ve meyvelerin tadına doyum olmaz. Bunu iyi bilenlerden biri olarak, sizi kutluyorum. Ellerinize, emeklerinize sağlık.

MeyveliTepe 23-05-2011 00:11

Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi lalebruli (Mesaj 805459)
... Suluyorum olmuyor, dibini kaziyorum derken bir arastirma yaptim "squash vine borer" diye illet bir guve kurdu girmis. Bizim Turkiye'de yok o yuzden Turkce karsiligi da yok. Esek arisina benzeyen bir guve once yumurta birakiyor sonra o yumurtadan cikan kurt govdeye girip buyuyor ve bitkiyi icerden cokertiyor. Kurt iceriye girip bitkiyi yasayamaz hale getirince ancak ne oldugu ortaya cikiyor. Burada cok rastlanan bir sorun, cogu kisi basedemeyip kabak ekmeyi birakmis...
Hepsini uzerinde kabaklariyla soktum, icim acidi... Butun hepsinde kurt var. Simdi yeniden ektim, yapraklardaki yumurtalari larvaya donusmeden tek tek toplamak gerekiyor. Dualar ettim umarim bu guve yanlislikla Turkiye'ye gelmez diye. Turkiye'yi bir kere daha ozledim...

Bu zararlılın ergini yazdığınız gibi güve, kelebek türü bir şey ise, bacillus thuringiensis içerikli biyolojik bir ilaçla baş edebilirsiniz. Yumurtadan çıkar çıkmaz faaliyete geçemeden hastalanıp ölürler. Bu ilacı haftada bir, bir akşam, yaprak yüzeylerinin altına doğru atarsanız bitkilerde sürekli yaşayan bakteri olmasını sağlarsınız, böylece kelebek erginli zararlıların tümüne karşı önlem olur.

Aman, herbicite atmamaları için özel olarak uyarın. Çok hoşlarına gitmeyecektir.

MeyveliTepe 23-05-2011 00:15

Sonradan gördüm, bulmuşsunuz galiba zaten. BT, doğru içerik. Sizi her türlü tırtıldan kurtarır.

lalebruli 23-05-2011 01:12

Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi SDurul (Mesaj 808366)
Sayın lalebruli, ne olduğunu bilerek yetiştirdiğiniz, sebze ve meyvelerin tadına doyum olmaz. Bunu iyi bilenlerden biri olarak, sizi kutluyorum. Ellerinize, emeklerinize sağlık.

Evet haklisiniz tadina doyum olmuyor. Keske her mevsim, herseyimizi bahceden alabilecek imkanimiz olsa.
Iyi dilekleriniz icin cok tesekkur ederim.
sevgiler

lalebruli 23-05-2011 03:53

Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi MeyveliTepe (Mesaj 808391)
Bu zararlılın ergini yazdığınız gibi güve, kelebek türü bir şey ise, bacillus thuringiensis içerikli biyolojik bir ilaçla baş edebilirsiniz. Yumurtadan çıkar çıkmaz faaliyete geçemeden hastalanıp ölürler. Bu ilacı haftada bir, bir akşam, yaprak yüzeylerinin altına doğru atarsanız bitkilerde sürekli yaşayan bakteri olmasını sağlarsınız, böylece kelebek erginli zararlıların tümüne karşı önlem olur.

Aman, herbicite atmamaları için özel olarak uyarın. Çok hoşlarına gitmeyecektir.

Cok sagolun Meyvelitepe. Evet o bakteriyi buldum, simdi onu kullaniyorum. Kabaklar daha yeni gercek yapraklarini vermeye basladilar az buyusunler haftalik olarak uygulayacagim. Eger bitki icine yerlesmisse oraya da enjektor yoluyla enjekte edilyormus fakat cok erken farkedilmesi gerekiyor bunun icin. Simdilik fasulyelerde kullaniyorum. Sizin de fikrinizi almak iyi oldu.

Herbicite icin daha once patronlarini uyarmistim. Yeni ekibe soylememis anlasilan, simdi baslarinda yasli emekliler gibi bekliyorum ne yapacaklar diye. Zaten cevreden yeterince ucup geliyor, bir de benim kendi bahcemde olunca iyice zarar veriyor...

lalebruli 23-05-2011 03:53

Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi Yakup Ünal (Mesaj 808305)
Büyük kırmızı domates benim eski çocuklukta yediğim domateslere benziyor kokusu ve aroması güzelse yüzsüslük yapıp tohumundan istesem çokmu olur

Su an elimde tohumu yok, mevsim sonu tohum cikardigimda tabii ki gonderirim.

Ebru

Periş 23-05-2011 09:39

Sevgili Ebru kendi yetiştirdiginiz sebzenin tadına doyulmaz elinize emeginize saglık harika

lalebruli 24-05-2011 01:55

Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi Periş (Mesaj 808507)
Sevgili Ebru kendi yetiştirdiginiz sebzenin tadına doyulmaz elinize emeginize saglık harika

Sevgili Peris,
Cok tesekkur ederim iyi dilekleriniz icin!

sevgiler

epsody 24-05-2011 06:46

Zararlı larvaların üreme sebebleri.
 
Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi lalebruli (Mesaj 805459)
Tekrar merhaba,
su aralar ust uste gelen terslikler sebebiyle hic yazasim yoktu... Bu hafta nispeten daha iyi gecti.

Once haftalardir suren kuraklikla ugrastik. Deli gibi sulama sistemi calismasina ve ben elle kalan yerleri sulamama ragmen cimlerde yer yer sariliklar olusmaya basladi.

Tam bununla ugrasirken cimleri bicmeye gelen adam ekip degistirdi onlar da cimlere genis yaprakli otlari oldurucu birsey atti. (herbicide). Tabii benim domateslerin en hassas oldugu sey ve bitkilerin bir anda keyfi kacti. Sehir suyundaki klor, herbicide derken yapraklar kivrildi, urunler giderek kuculmeye basladi.

Neyse gecen hafta siki bir yagmur yagdi (hala mevsim normallerinin %50 gerisindeyiz), biraz keyfim yerine geldi diyecektim ki asagida resmini sergiledigim siyah kabaklariminin bitkisi birden bire burustu. Suluyorum olmuyor, dibini kaziyorum derken bir arastirma yaptim "squash vine borer" diye illet bir guve kurdu girmis. Bizim Turkiye'de yok o yuzden Turkce karsiligi da yok. Esek arisina benzeyen bir guve once yumurta birakiyor sonra o yumurtadan cikan kurt govdeye girip buyuyor ve bitkiyi icerden cokertiyor.

Kurt iceriye girip bitkiyi yasayamaz hale getirince ancak ne oldugu ortaya cikiyor. Burada cok rastlanan bir sorun, cogu kisi basedemeyip kabak ekmeyi birakmis...

Hepsini uzerinde kabaklariyla soktum, icim acidi... Butun hepsinde kurt var. Simdi yeniden ektim, yapraklardaki yumurtalari larvaya donusmeden tek tek toplamak gerekiyor. Dualar ettim umarim bu guve yanlislikla Turkiye'ye gelmez diye. Turkiye'yi bir kere daha ozledim...

Merhaba lalebruli; Kabaklarınıza musallat bu zararlının zarar aşamasına gelinceye kadar gelişmesini sağlayan etkenler üzerindeki gürüşlerimi sunarak, topraklar üzerindeki gelişim düzensizlikleri ile bu zararlının larvalarının olgunlaşmakta daha sonra da kozasından çıktıktan sonrada zararlarını sürdürmektedir.

Topraklarda görülen hastalıklar genelde mantari kökenli olduklarından, buna bağlı olarakta olarakta gelişim süreci içinde mantar canlısının çoğalması bitkiye direk etkilerinin yanında, mantar sporlarının sizin bahçenizde zarar yapan canlının larvalarınında gelişim sürecinde katkı sağlıyarak bu canlıya konukçuluk etmektedir.

Topraklardaki düzensizliğe bağlı olarak gelişim gösteren bu mantari gelişmeler, toprakların taban suyunun yüksekliğine bağlı olarak mevsim yağmurlarıyla daha da artan bu suların hızlı drene edilmemesi ile toprak içi canlılar üzerinde dengesiz yaşam biçimine dönmektedir.

Bilindiği üzere topraktaki fazla su toprak içi havalanmasını kötü yönde etkilemektedir, bu süreç içinde havasız yaşayan bakterilerin artışına neden olarak oksijenli solunum yapan bakterilerin çoğalması ile mantar kökenli zararlı sporları artmaktadır.

Sonuç olarak sizin bahçenizde zarar yapan canlıların üremesi bu tür yolla topraklarda aktif olarak yaygınlaşmaktadır, zararlı oluşumlar hastalanan toprakların sonucunda ortaya çıkmaktadır, burada fazla suyun önemi ile drenaj sorunu yaşanmaktadır.

Bu durumu Meyvelitepenin önerisi ile ilaçla gidermeniz geçici bir önlem olmaktadır, topraklarınıza dışardan sağladığınız bu biyolojik ajanlar bir başka dengesizliğe sebeb olacaklardır, bu yöntem sağlıklı ve geleceği olan bir yöntem olmamaktadır.

Toprağa dışardan ilave edilen, organik maddeden farklı her oluşum toprak için gelecekte toprak yapısını düzelmiyecek şekilde bozmaktadır.

Toprağa sevgi ile yaklaşalım.

lalebruli 24-05-2011 16:52

Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi epsody (Mesaj 809149)
Merhaba lalebruli; Kabaklarınıza musallat bu zararlının zarar aşamasına gelinceye kadar gelişmesini sağlayan etkenler üzerindeki gürüşlerimi sunarak, topraklar üzerindeki gelişim düzensizlikleri ile bu zararlının larvalarının olgunlaşmakta daha sonra da kozasından çıktıktan sonrada zararlarını sürdürmektedir.

Topraklarda görülen hastalıklar genelde mantari kökenli olduklarından, buna bağlı olarakta olarakta gelişim süreci içinde mantar canlısının çoğalması bitkiye direk etkilerinin yanında, mantar sporlarının sizin bahçenizde zarar yapan canlının larvalarınında gelişim sürecinde katkı sağlıyarak bu canlıya konukçuluk etmektedir.

Topraklardaki düzensizliğe bağlı olarak gelişim gösteren bu mantari gelişmeler, toprakların taban suyunun yüksekliğine bağlı olarak mevsim yağmurlarıyla daha da artan bu suların hızlı drene edilmemesi ile toprak içi canlılar üzerinde dengesiz yaşam biçimine dönmektedir.

Bilindiği üzere topraktaki fazla su toprak içi havalanmasını kötü yönde etkilemektedir, bu süreç içinde havasız yaşayan bakterilerin artışına neden olarak oksijenli solunum yapan bakterilerin çoğalması ile mantar kökenli zararlı sporları artmaktadır.

Sonuç olarak sizin bahçenizde zarar yapan canlıların üremesi bu tür yolla topraklarda aktif olarak yaygınlaşmaktadır, zararlı oluşumlar hastalanan toprakların sonucunda ortaya çıkmaktadır, burada fazla suyun önemi ile drenaj sorunu yaşanmaktadır.

Bu durumu Meyvelitepenin önerisi ile ilaçla gidermeniz geçici bir önlem olmaktadır, topraklarınıza dışardan sağladığınız bu biyolojik ajanlar bir başka dengesizliğe sebeb olacaklardır, bu yöntem sağlıklı ve geleceği olan bir yöntem olmamaktadır.

Toprağa dışardan ilave edilen, organik maddeden farklı her oluşum toprak için gelecekte toprak yapısını düzelmiyecek şekilde bozmaktadır.

Toprağa sevgi ile yaklaşalım.

Topragim gurur duyacagim kadar guzel duzenlenmis durumda. Iyi niyetli onerileriniz icin tesekkur ederim. Sapla samani biraz karistirmisiz galiba cunku ben havadan gelen, guve yoluyla bitkinin uzerine birakilan yumurta ve larvadan bahsediyorum, siz topraktan ureyen mantar hastaliklari ve larvalardan bahsetmissiniz. Insallah basima o da gelmez, gelirse hem topragimi hem de bilgilerimi tekrar gozden geciririm.

Ebru

epsody 25-05-2011 00:34

Larvaların topraklarda sürekliliğinin sebebleri.
 
Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi lalebruli (Mesaj 809508)
Topragim gurur duyacagim kadar guzel duzenlenmis durumda.

Sevgili lalebruli; Mesajıma verdiğiniz cevapta, toprağınızı gurur duyacağınız kadar düzenlediğinizden söz ederken, daha önceki mesajınızda bahsettiğiniz tersliklerin toprağın yapısını bozarak sizin düzenlemelerinize sünger çeken bir gelişmeler olmuşki bu canlının topraklarınızda yaşama şansını destekliyen oluşumlar meydana gelmiş.

Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi lalebruli (Mesaj 805459)
Burada cok rastlanan bir sorun, cogu kisi basedemeyip kabak ekmeyi birakmis...

Mesajınızda belirttiğinize göre bu zararlı canlı üreticileri yıldıracak düzeye gelmesi benim düşüncelerimi destekler görünüyor. Siz bu zararlı ile kimyasal mücedelede kendisini hastaladırarak öldürsenizde bu canlının larvalarının yaşamını destekliyen oluşumlar sizin bölge topraklarında mevcut oldukça sizler bu zararlıdan kurtulmanız mümkün görülmüyor.

Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi lalebruli (Mesaj 805459)
Tekrar merhaba,
su aralar ust uste gelen terslikler sebebiyle hic yazasim yoktu... Bu hafta nispeten daha iyi gecti.
Once haftalardir suren kuraklikla ugrastik. Deli gibi sulama sistemi calismasina ve ben elle kalan yerleri sulamama ragmen cimlerde yer yer sariliklar olusmaya basladi.


Bölgenizin iklim düzensizlikleri toprak içi canlıların yaşam dengesini bozarak sizin toprak düzenlemelerinizide sekteye uğratmaktadır, burada toprak düzenlemeleri yanında organik yapısınıda güçledirmeniz gerekmektedir.

Mesajınızda bu zararlının dışarıdan geldiğinden bahsediyorsunuz, bu doğru olabilir, ama bu zararlının larvaları sizin topraklarınızdada yaşam bulacak destekler sağlanıyorki burada konukçuluk la gelişimini sürdürüyor ve bölge topraklarında da bu zararlının avcıları bulunmadığının işaretlerini alıyorum.

Hatta bu bölgede bu zararlıyı yok edecek kimyasalların azami şekilde kullanımı ilede bu zararlı ile geçinen düşmanlarıda beslenemediklerinden bu toprakları terk etmişlerki bir dahaki dönemde larvalar düşmanlarından ari olarak topraklarda hakimiyetlerini kurmuş oluyorlar.


Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi lalebruli (Mesaj 809508)
Iyi niyetli onerileriniz icin tesekkur ederim. Sapla samani biraz karistirmisiz galiba cunku ben havadan gelen, guve yoluyla bitkinin uzerine birakilan yumurta ve larvadan bahsediyorum, siz topraktan ureyen mantar hastaliklari ve larvalardan bahsetmissiniz. Insallah basima o da gelmez, gelirse hem topragimi hem de bilgilerimi tekrar gozden geciririm.

Ebru

Topraklarda mantari hastalıklardan bahsederken mantar populasyonlarının üremeleri ile bu mantarlarla beslenen zararlıların gelişmesine işaret etmiştim.

Sevgili lalebruli; Size naklettiğim bilgiler benim topraklar adına sağduyumun ön görüleri idi belki açıklama yaparken hatalarımla size nakledemedim, samimi ilginize teşekkür ederim.

lalebruli 25-05-2011 03:55

Sayin Epsody,

isterseniz bu gorusmeyi baska bir ortamda tamamlayalim. Yine ayri seylerden konusuyoruz.
Benim yerel topragim cok kotu oldugu icin sebzeler icin sebze adaciklari kullaniyorum. Tum horticulture uzmanlari ayni fikirde oldugu icin topragin duzeltilmesi icin caba gosterilmesi tavsiye edilmiyor cunku bosuna ugras. REsimlerin ve diger yazilarimin gerekli bilgiyi vermesi lazim. Sebze adalari ana topraktan tamamiyle ayri sekilde duzenlenmis durumda. Topragi %2 nitrojen zenginlestirilmis, %70 orman topragi, geri kalani humuslu karisim ve kompostlanmis materyaldir. Bu karisim %20 yanik gubre kullanilarak sebze adaciklari olusturulmustur, PH dengesinden toprak elementlerine kadar hersey dikkatle planlanarak yapilmistir. Icine yaklasik 1000 tane kalifoniya solucani atildi. Bu toprak daha yeni duzenlendi, Olcumleri yapildi, toprak icinde herhangi bir mantar, larva olusumu olmasi mumkun degil.

Cimlerin oldugu alan kendi oz topragi uzerinde benim ilgi alanimda degil. Haftalik gelen bir ekip cimleri bicer ve bakimlarini yapar. Bu ekibin sebze adaciklarinin etrafindaki otlari elle sokmek disinda sebzelerle ilgili bir islevi yok. Cimlere benim iznim disinda attiklari ilacin etkileri hava yoluyla geldigi icin yaprak koklerinde degil, yaprak ustlerinden deformasyon var.
Ebru

MeyveliTepe 25-05-2011 08:04

Sn.Epsody, burada söz konusu olan kelebekler ve larvaları. Toprakla bir alakası yok. Ne kelebeği, ne de larvası olan tırtıl toprağa değmiyor bile. Sadece, güzel gelişmiş yapraklar ve bitkinin meyvesiyle besleniyorlar. Toprak da gayet iyiymiş ki, üzerindeki sağlıklı ve leziz bitkiler bu tırtıllar için bir cennet olmuş.

Yapılan mücadele de kimyasal değil, biyolojik. Yani tırtıl zararlısını, başka bir canlı ile bertaraf etme işi. Doğal düşman yani. Solucanlar da yerli yerinde, mutlu ve mesutlar anladığım kadarıyla. Bu doğal düşman da, tırtıllardan başka hiç bir şeyle ilgilenmez.

Başlığın konsantrasyonu toprak değil, sebze adasına yüksek organik madde oranıyla güzel bir toprak konarak kontrollü ideal ortam elde edilmiş. Canlıları da tamam. Endişeye mahal yok yani.

epsody 27-05-2011 08:59

Gerçek toprak dostluğunun uygulamaları.
 
Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi MeyveliTepe (Mesaj 809862)
Sn.Epsody, burada söz konusu olan kelebekler ve larvaları. Toprakla bir alakası yok. Ne kelebeği, ne de larvası olan tırtıl toprağa değmiyor bile. Sadece, güzel gelişmiş yapraklar ve bitkinin meyvesiyle besleniyorlar. Toprak da gayet iyiymiş ki, üzerindeki sağlıklı ve leziz bitkiler bu tırtıllar için bir cennet olmuş.

Sn. Metvelitepe olaya neden bu kadar yüzeysel bakıyorsunuz, zararlı sorunu bölgeyi kaplamış, yapılan mücadeler sonuçsuz kalmasının sebebi sizce açıklaması bu mu olmalı, önerdiğiniğiz biyolojik mücadeleyi, Bölge insanı hiç mi? uygulamadı da sizin önerinizle yapılınca olay çözülecek kanaatine varıyorsunuz.

Bana göre bu canlının zarar yapacak buyuta ulaşmasının gerçek sebebi "sizin vurguladığınız gibi toprak gayet iyi değil ki" bu canlı meydanı boş bulmuş bölgede egemenlik kurarak zararlarına zarar katmakta.

Sizin yöntemin özü mevcut zararlı nüfusunu azaltır, buda dökme suyla değirmen çevirmek demektir, süzün'ün bir başka tanımıda topraklara balık veriyorsun, benimkisi balık tutmayı öğretmek oluyor.

Sn.lalebruli'nin mesajıda bunu doğruluyor, buyurun aşağıda.

Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi lalebruli (Mesaj 805459)
Burada cok rastlanan bir sorun, cogu kisi basedemeyip kabak ekmeyi birakmis...

Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi MeyveliTepe (Mesaj 809862)
Yapılan mücadele de kimyasal değil, biyolojik. Yani tırtıl zararlısını, başka bir canlı ile bertaraf etme işi. Doğal düşman yani. Solucanlar da yerli yerinde, mutlu ve mesutlar anladığım kadarıyla. Bu doğal düşman da, tırtıllardan başka hiç bir şeyle ilgilenmez.

Bu açıklamalardaki doğal düşman, bana göre dökme suyla değirmen döndürmeden başka bir şey olmıyacak ve nasıl ki değirmeni döndürmek istiyorsak su dökmeyi durdurmamamız gerektiğidir.

İster kimyasal olsun, isterseniz sizin önerdiğiniz gibi biyolojik yöntem olsun bu uygulamalar toprakların özüne tars uygulamalar olmaktadır, toprakların yapısı insan müdahaleleri içinde bu günlere geldi.

İnsan oğlu hep kendinin birşeyler bildiğini sanarak yaptığı uygulamalarla hatalar yapmaya devam etmektedir.

Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi MeyveliTepe (Mesaj 809862)
Başlığın konsantrasyonu toprak değil, sebze adasına yüksek organik madde oranıyla güzel bir toprak konarak kontrollü ideal ortam elde edilmiş. Canlıları da tamam. Endişeye mahal yok yani.

Sizin endişeye mahal yok sözlerinizi, bölge insanın yılgınlığı boşa çıkarmakta olduğundan endişerimi göz ardı etmeniz, sizin gibi toprak dostuna yakışmıyor yani.

lalebruli 27-05-2011 15:33

Sn Epsody,

Polemige girmeye hic gerek yok. Hem benim hem de Meyvelitepe'nin aciklamalari sizi tamin etmediyse "Soil in Houston" adi altinda (veya farkli parametrelerle) google da tarama yaparak bizlerin verdigi bilgilerin genis aciklamalarini bulabilirsiniz.

MeyveliTepe 28-05-2011 22:39

Sn.Epsody,

Yazdıklarınızdan Kuzey Amerika Kabak Dalı Oyucusu zararlısı hakkında çok bilgili bir uzman olduğunuz anlaşılıyor.

Bize önce bu zararlıyı, yaşam döngüsünü, nereden geldiği vs. iyice tanıtıp sonra da, Sn.lalebruli'nin toprağı nasıl olsaydı bu zararlı (zararlı derken kabak yedirtmediği için insana zararlı, yoksa kendine ve diğer hayvanlara gayet faydalı) ile topraklara balık tutmak öğretilirdi, toprağın özüne düz olacak şekilde bizlere aktarırsanız minnetar oluruz.

Bunu yaparken lütfen "insan yapısı müdahaleler ile her şey bugüne geldi" faslını açmayın. Ortada bir bahçe, bahçesinden hemen bu yaz kabak yemeği yapmak isteyen kanlı canlı bir aile, ve bu kabak oyucusu var, yoksa "bir zamanlar her şey gaz ve toz bulutuydu"dan başlamamız icap eder.

epsody 29-05-2011 07:53

Toprak dostu olmanın ön görüleri.
 
Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi MeyveliTepe (Mesaj 812360)
Sn.Epsody,

Yazdıklarınızdan Kuzey Amerika Kabak Dalı Oyucusu zararlısı hakkında çok bilgili bir uzman olduğunuz anlaşılıyor.

Sn. Meyvelitepe zararlı üzerinde bilgi sahibi olmak, bence önce toprakları tanımakla başlar kanısındayım, canlılar dünyasının yaşam sürecinde en etkiliyici ve belirleyici unsurun toprak olduğunu söylememe gerek görmiyorum, burada sizinde bir toprak dostu olduğunu bildiğimden konuyu neden bu şekilde ele alarak yorumladığınızı anlıyamıyorum.

Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi MeyveliTepe;
Bize önce bu zararlıyı, yaşam döngüsünü, nereden geldiği vs.

Bu konuda kesin bilgiyi ortaya koyabilmek için, o bölge koşuları üzerinde verilere sahip orada yaşayanların topraklar üzerindeki uygulamalarını izlemekle bir sentez sonuca varılabilirdi.

Benim o zararlı hakkında kanaatim sizden fazla olamaz, çünkü siz o ülke toprakları hakkında vede kaynak araştırmada benden çok ileri durumdasınız, benim açıklamalarım topraklar üstündeki genel kurallar üzerine olmaktadır.

Bu konuda ayrıntılı olarak bu zarar yapan canlının bu topraklarda evrimleşen gelişme sürecini en iyi açıklamasını senden beklerdim.

Bundan öte polemik oluşmaması adına, ortamı germiyecek bir afaki bir açıklama getirerek size sunabilirim, bana göre bölge halkının topraklar üzerindeki yanlış uygulamasının bedeli olarak bu canlı tanrı tarafından bir cezalandırıcı olarak algılanabilir.

lalebruli 18-02-2012 05:49

Kabak zararlilariyla olan savasimi 4-0 kaybettim. 4 ayri donemde, 4 ayri yerde, 4 ayri yontem denedim, sonuc sifir.
Seneye bahcemi toparlayacagim ve kabaklari cam seraya alacagim, o zaman kurtulurum bundan. Bu yil kabak falan yok:)

Uzun suredir buralarda yokum ama bahcem hala yerinde. Su an sekiz aylik olan kizimin haziranda gelmesiyle bahce yavasladi ama en kotusu o telasin ustune gelen son 50 yilin en kotu kurakligi sebebiyle butun bahcem perisan oldu. Yine son 10 yilin en sicak kisini yasiyoruz, kasimda ektigim baklalarim bir turlu cosmadi, bakla vermedi havalar 15C altina dusmediginden.

DEnemek icin ektigim mor karnabahar, havuc, bezelye, pirasa, ispanak ne varsa yeserdi, subati bitirmede yemege basladik. O arada toprakta kalan salatalik tohumlari da costu simdi onlar filiz veriyor.
Yeniler deve gurese doymazmis, bu yil yine dizi dizi domates tohumlarini yesertiyorum yine. Gecen yil 1-2 hafta meyve yedik ondan sonra hepsi kavruldu. Cogu cins kucucuk meyveler yapti.
Tabii ben de acemilikle tam gunesin altina kurmusum sebze bahcelerini, ne kadar suladiysam kurtaramadim yanici gunesten. Gunesi cok seven Patlicanlar bile acilasti kuculdu. Ancak ekim ayinda kocaman, kocaman seker gibi patlicanlar yedik.

Bamya memleketiymis burasi onu ogrendik. Sicak vurdukca bamyalar costu, boyumu gectiler. Hala buzlukta paketlerce donmuslari duruyor.


Forum saati Türkiye saatine göredir. GMT +2. Şu an saat: 20:54.
(Türkiye için GMT +2 seçilmelidir.)

Forum vBulletin Version 3.8.5 Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
Search Engine Optimization by vBSEO 3.6.0
agaclar.net © 2004 - 2025