Güler / Bahçe

[Güler]

Yağmurun yağması beni mutlu etti; gözlerimdeki kaşıntı biraz azaldı da fanustan çıkmış gibi oldum. Siyah gözlüklerimi takarak bahçeye çıktım. Özledim mis kokular arasında çay içmeyi.
Bir yandan güllerin kokuları, diğer yandan filbahri, hanımeli kokusu, yaseminlerin yoğun kokuları her tarafı sarmış durumda. Yakınlarına pek yaklaşmadan elimde çay bardağımla bir güzel turladım bahçeyi. İlerleyen saatlerde de bol bol fotoğraf çektim.

Güllü kameriyeyi saran güllerin çoğu kışın rüzgara dayanamamış ve sardırıldığı yerlerden koparak kırılmıştı, ben de derin budama yapmıştım. Yeni yeni sürgünlerle farkı kapatmaya çalışıyorlar.
Bir yandan mis kokulu güller sarıyor diğer yandan (salkım söğüt tarafından) clematisler tırmanıyor.