agaclar.net

agaclar.net (https://www.agaclar.net/forum/)
-   Teorik bilgiler (https://www.agaclar.net/forum/teorik-bilgiler/)
-   -   Ağaç Etimolojisi (https://www.agaclar.net/forum/teorik-bilgiler/2612.htm)

Halit Togay 14-01-2007 13:54

Çotuk: Kesilen ağacın toprakta kalan kütük kısmı ve kökleri. Omca ile aynı . Ama etimolojisi konusunda malumat yok.

Halit Togay 14-01-2007 14:00

Taflan: Yunanca daphne kelimesi bu kelimenin kökeninde yeralsa gerektir. ses benzeşimi zaten açıktır. Arapça difla. Aramice dafrana ardıç demek.

Halit Togay 14-01-2007 16:30

neoloji
 
Ağaçdaş:

Bu kelimeyi ve manasını aşağıdaki bağlantıda izah ettim.


http://www.agaclar.net/forum/showthr...6464#post66464

Halit Togay 11-02-2007 10:52

Çöğür: Çoğunlukla meyve ağaçlarının dibinde dökülen tohumlardan birarada çıkan bir karış civarında boyu olan fidancık.

Halit Togay 11-02-2007 11:08

Mertek: Ermenice martag dan , çatı kirişi , tavana dayanan uzun direk.

Halit Togay 11-02-2007 11:11

Aluç veya Alıç: Farsça alu:erik, aluçe:erikçik.

Halit Togay 11-02-2007 11:22

Zakkum: Arapça zaqqum. Kuran'da geçen acı meyveli ağaç. zqm:zorlukla yutma

Mine Pakkaner 12-02-2007 15:57

Halk arasında zıkkım. Hatta ilenmek için "zıkkımın kökünü yiyesice".

mustafakazar 06-03-2007 13:12

Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi Halit Togay (Mesaj 61980)
Atkestanesi: aesculus hippocastaneum hippos:at , castaneum malum. Bu ağaç da İstanbul'da görüldükten sonra bir batılı tarafından taksonomiye yerleştirilmiş. Türkçe ismi de Latince'ye arkasından da horsechestnut olarak İngilizce'ye geçmiş. Türkçe'de bitkilerin işe yaramazlığını belirtmek için kullanılan isimlerden biri olan at ile sıfatlandırılmış. Benzeri bitkiler it-üzümü , eşek-hıyarı .. Bitkilerin işe yaramazlığını bildiren hayvan ismiyle nitelenmiş başka bitki biliyorsanız yazarmısınız?

Kuşburnu----Konyanın Taşkent ilçesinde İtburnu, Konyanın Taşkent ilçesi Bolay kasabasında Öküz G..tü olarak isimlendirilir.
Ayrıca daha çok küçük elmalar Eşşek Elması olarak isimlendirilir,elmanın yendikten sonra geriye kalan koçanına da Elma Eşşeği denir.
Yine konya Taşkent te daha çok ilkbahar aylarında kayaların dibinde çalılıkların arasında bulunan ham halinde ve pişirildiğinde(harika çorbası olur) bile insanın boğazını ısırgan gibi dalayan ilan(yılan) otu bulunur.Biraz büyükçe bir erik çeşidi olarak da Deve Eriği çeşidi bulunur.

Todor 22-03-2007 06:16

Muzun etimolojik kökeni hakkında bir bilgi var mı?

Halit Togay 22-03-2007 21:17

Arapça ve Farsça'da da muz olarak söyleniyor. Belli ki bu iki lisandan birinden almışız.

Erguvan Muhibbi 22-03-2007 22:46

Mine hanımın son mesajındaki İlenmek kelimesini herkes bilemeyebilir.
Benim doğduğum topraklarda* ilenmek çok kullanılan bir kelimedir.
Beddua yani kötü dua, kötü dilek manasınadır.
*Taşkent ( Bakınız ağaçlar net te arayınız)

gece 24-03-2007 16:23

Köpek gülü
 
Kuşburnu (rosa canina), çocukken yabani güllere "köpek gülü" derdik (Trakya), rosa canina da bildiğim kadarıyla köpek gülü demek, büyüklerimiz gibi sözcüğün kökeni konusunda net bilgi veremeyeceğim ama benzerlik ilginç...

gece
pseudo* etimolog!


*pseudo, benzer anlamında kullanılmıştır, aman diyorum...

Halit Togay 24-03-2007 18:50

Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi gece (Mesaj 88333)
Kuşburnu (rosa canina), çocukken yabani güllere "köpek gülü" derdik (Trakya), rosa canina da bildiğim kadarıyla köpek gülü demek, büyüklerimiz gibi sözcüğün kökeni konusunda net bilgi veremeyeceğim ama benzerlik ilginç...
gece
pseudo* etimolog!
*pseudo, benzer anlamında kullanılmıştır, aman diyorum...

Pseudo : sahte, yalancı, taklitçi .
Sevgili gece sana başka nitelendirme bulalım istersen.

tourkana 25-03-2007 17:56

Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi Todor (Mesaj 87345)
Muzun etimolojik kökeni hakkında bir bilgi var mı?


"banan" kelimesinin Arapça'da "parmak" anlamında kullanıldığını,ve ingilizce'ye banana nın buradan geçtiği okumuştum...
bir de araplar muza "MUSA" adını vermişler...

"Halit Bey,ben bu MAN ekini ya da ismini çok merat ettim ,araştırdım ama hiçbirşey bulamadım...hem kelimelerde hem isim ve soyadlarda çok kullanılıyor,ama bununla ilgili hiçbir karşılık yok...mesela MANSIZ,KARAMAN,ORMAN,ATAMAN,SALMAN....bilginiz var mı acaba?

Sebahattin 25-03-2007 18:30

Latincesi 'Musa cavendishi', belki burada da etimoloji için bir ipucu olabilir.

Halit Togay 25-03-2007 18:51

Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi Sebahattin (Mesaj 66271)
Bununla ilgili bir kaynak ya da kitap var mı? Ya da bu bilginin kaynağı nedir? Bunu daha önceden duymuştum ama yazılı bir metinde henüz rastlamadım.

Bkz: Nişanyan

Halit Togay 25-03-2007 18:53

Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi tourkana (Mesaj 88638)
"Halit Bey,ben bu MAN ekini ya da ismini çok merat ettim ,araştırdım ama hiçbirşey bulamadım...hem kelimelerde hem isim ve soyadlarda çok kullanılıyor,ama bununla ilgili hiçbir karşılık yok...mesela MANSIZ,KARAMAN,ORMAN,ATAMAN,SALMAN....bilginiz var mı acaba?

Salman Arapça fatih demek diğerleri Türkçe. Salmanı hariç tutalım. Ama gene de ben de bilmiyorum.

Halit Togay 25-03-2007 20:48

Kenger: Yabani enginar.

Halit Togay 25-03-2007 21:23

Enginar: Yunanca kinara, kynara, ankinara. Farsça kengerle aynı fonetiği paylaşıyor.

sabah 23-05-2007 18:25

hüdayınabit: Kendiliğinden yetişen (bitki), tdk

Yanılmıyorsam ilk Gürkan Ceylan'ın kitabında görmüştüm.

Hüda Allah biliyoruz, nabit de nebattan dönüşme mi?

nil 28-05-2007 14:00

Orman=yurt
 
Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi Halit Togay (Mesaj 61774)
Orman: Or: yer , oturulan yer , durulan yer yurt konak . man:eki ile. Man eki kirman değirmen gibi kelimelerde bulunuyor. Acaba eski türkler bozkırlarla birlikte ormanı da mı yurt bellemişlerdi?

Sevgili Halit,

Vakit buldukça konu başlıklarını karıştırıyorum foruma üye olduğumdan beri. Bu başlıktaki mesajları da ancak okuyabildim. Çok güzel bir konu açmışsın yine, teşekkürler.

ORMAN sözcüğünün kökenini hiç düşünmemiştim bugüne dek. OR çapraz bulmacalarda karşılaştığım bir sözcüktü yalnızca ('müstahkem mevki' diye sorulurdu, yanlış hatırlamıyorsam) ve bunu da 'orman' ile ilişkilendirmemiştim. Demek oturulan yer, durulan yer, yurt, konak demekmiş asıl.

"Eski Türkler bozkırlarla birlikte ormanı da mı yurt bellemişlerdi?" diye soruyorsun. Ne derler, çok isabetli bir soru. Ben de yakın zamana dek bilmiyordum, yeni öğrendim (Türklerin Tarihi - Pasifik'ten Akdeniz'e 2000 yıl, Jean-Paul Roux; Kabalcı Yayınları) ki Türklerin anayurdu Orta Asya bozkırları değil, bugün Sibirya diye anılan topraklarmış.

Türkler sık ormanlık bir arazide (Sibirya çam ormanları=taygalar) yaşamışlar ilkin. Bu dönemin, tarihin neresine düştüğü bilinmiyor şimdilik. Türklerin kültürü bu ortamda oluşmuş. Önce mitolojileri sonra masalları da kurt, ayı, geyik gibi ormanda yaşayan hayvanlarla dolu imiş zaten. Geyiği kutsal bilmişler örneğin. Sonradan Altay dağlarında yaşarken ölülerini gömdükleri mezarlar açıldığında (Pazırık kurganları), ölenin atını da yanına gömdükleri, bunu yaparken atlara geyik maskesi ve boynuzları taktıkları görülmüş falan. (Bu arada, Pazırık'ın bu güne dek mezar ve kalıntılarda çıkan en eski halının da bulunduğu yer olduğunu söylemeden geçemeyeceğim. Bu şahane bir halıdır ve geyik motifleri yanında, göbeğinde de ezoterik inanca özgü -sonradan Tibet elyazmalarında görülen- önemli bir motifi içermektedir, bir bak derim: http://www.klasikhali.com/pazyryk.asp

Neyse, vakit buldukça uzattım; O sıralarda ormanda geçen ilk devirlere ilişkin kültür Türklerin geleneklerinde capcanlı yaşamakta imiş demek ki. Ne kadar güçlü bir kültürmüş ki, bugün de hala yaşamaktadır. Anadolu'da bazı yerlerde geyik öldürmenin kişiye hayırlı gelmeyeceği söylenir mesela. Geyik motifinin Türk tasavvuf edebiyatında da önemli bir yeri olduğunu lise bilgilerimizden hatırlayabiliriz.

İşte böyle. Türkler ormana anayurt demişler besbelli. Sonradan düzlüklere inmişler (Sibirya'da zamanında Karasuk denilen bir yerde yapılan kazılarda bulunan ve M.Ö. 1200 ile M.S. 700 yılları arasına tarihlenen mezarlarda brakisefal kafataslarında bir artış görülmüş olmasına bakarak, Türklerin taygalardan çıktığı tarihin bu sıralar olabileceğini ileri sürüyor tarihçiler). İlkin bugünkü Moğolistan'da yaşamışlar uzun zaman, o sırada Çin'e akınlar yapmışlar, bir yandan batıya yayılmaya da başlamışlar fakat. Anladığım kadarıyla bozkırda göçebelik falan da hiç yapmamışlar (zaten tarihçiler artık yazları serin yerlere, kışları da ılıman yerlere, ama aynı yerlere gidip-gelen insanlara göçebe demiyor).

Sevgiler,

Nil

Halit Togay 08-08-2007 18:47

"Pazırık Kurganı'nın Türklere ait olduğu kesin değil" diye biliyorum.

nil 08-08-2007 19:00

Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi Halit Togay (Mesaj 139612)
"Pazırık Kurganı'nın Türklere ait olduğu kesin değil" diye biliyorum.

Bunu ilk kez duyuyorum. Kim ileri sürmüş bu düşünceyi, öğrenebilir miyim?

Halit Togay 08-08-2007 19:02

Tayga: Rusça ve Moğolca çam ormanı.

Halit Togay 08-08-2007 19:05

Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi nil (Mesaj 139615)
Bunu ilk kez duyuyorum. Kim ileri sürmüş bu düşünceyi, öğrenebilir miyim?

Yazılı kaynak gösteremeyeceğim. Bu yalnızca akılda kalmış bir kırıntı bilgi. Pazırıkla ilgili evde güzel bir kitabım var, okuyalı 5-6 sene oldu tekrar bakmam lazım.

nil 08-08-2007 19:09

Pazırık halısı
 
Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi Halit Togay (Mesaj 139618)
Yazılı kaynak gösteremeyeceğim. Bu yalnızca akılda kalmış bir kırıntı bilgi. Pazırıkla ilgili evde güzel bir kitabım var, okuyalı 5-6 sene oldu tekrar bakmam lazım.

Adı "Pazırık" olan, bez ciltli, kuşe kapaklı bir kitapsa elindeki (şu anda kitap elimde değil, kitabın kimliğiyle ilgili hatırlayabildiklerim ise yalnızca bu kadar ne yazık ki), o kitaptan bende de var, ve orada böyle bir kuşkudan asla bahsolunmaz. Sevgili Halit, hafızanı bir daha yoklasan?

Halit Togay 08-08-2007 19:16

Kalın karton kapaklı atlas boyunda renkli resimli bir kitap ama bu "Pazırıktaki halı Türklere ait midir" bilgisi yalnızca bu kitapta değil, başka kaynaklar da bu kuşkuyu taşıyor.

Halit Togay 08-08-2007 19:26

Pazırık - Altaylardan Bir Halının Öyküsü [Hazırlayan: E. Fuat Tekçe], 1993, 305 S., Kültür Bakanlığı Yayınları: 1542, Sanat-Sanat Tarihi Dizisi: 64-5.
Kitap buydu galiba.
Şimdi gagılladım halıyı bulan rus Rudenko hep İran halısı olduğunda israr etmiş. daha sonraki batılı ve slav kaynakların hiçbiri de Türk halısı olmayı yakıştıramamışlar.

Billur Korkmaz 10-08-2007 21:52

Kendimi bir an tarih dersinde sandım.. :D


Forum saati Türkiye saatine göredir. GMT +2. Şu an saat: 19:49.
(Türkiye için GMT +2 seçilmelidir.)

Forum vBulletin Version 3.8.5 Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
Search Engine Optimization by vBSEO 3.6.0
agaclar.net © 2004 - 2025