Gübreyi şerbet yapıp sulamada verirseniz hem su tutmama hem de beslenme için çözüm olur.

yani toprağa gübre katmayalım mı o zaman

Sayın can17can,
Çok güzel bir çalışma olmuş. Ellerinize sağlık.

Sayın Saldikenver, sn. Sakaki düzeltmeleri yapıp yayımladığında çeviri yapılan yerden de okuyacaksınız. Orada yetiştirici adeniumlar orta derecede besin ihtiyacı olan bitkilerden oldukları için, en iyi besin tutma kapasitesi düşük ve hatta besin bağlayıcı özelliği olan (bakır içeren) drenajı yüksek topraksız ortamlarda yetiştirilir deniliyor. Yani sitenin çeviri yapılan kısıma baktığımda, ortama direk gübre karıştırmak; benim o bölümün genelinde anladığım kadarıyla tercih edilmiyordu. O bölümde mıcırlı ortamdan bahsediliyor, ekstradan yapılan kimyasal gübrelemeden bahsediyor. Yukarıdaki mesajımı bu bilgiye istinaden yazmıştım.

Ancak bu yetiştiricinin yetiştirme ortamı hakkında yazdıklarına daha detaylı bakarsak (burası çevirilen bölümde yoktu, ilk etapta da bakmamıştım); özetle demiş ki;

- Adeniumlar en iyi gelişimi havalandırması çok iyi olmakla beraber ne tutucu karakterde olan ortamlarda gösterirler. Ya sulama alışkanlıklarına göre ortam seçimi yapılmalıdır veya ortama göre sulama düzeni geliştirilmelidir. Mesela sık sulama yapmayı tercih ediyorsanız düşük nem tutacak bir ortam seçmelisiniz.

Uygulamada başarılı olan bazı karışımlar:

- Tayland usulü: Kil, domuz gübresi, hindistan cevizi-ağacının kabuk parçaları, yarı kompostlaştırılmış Samanea saman yaprakları (bizim gülibrişimlere benzettim görsellerde aratınca, bir ağaç) , biraz cocopeat ve kömürleşmiş pirinç kabukları karışımı (linkteki ilk resimlerde görülebilir)

Bu karışımı başarılı yapan hindistan cevizi parçaları - sünger gibi davranıp bir miktar nem çekiyor, ama havalandırmayı sağlayabilmek açısından da yeterli alan bırakıyor. Yaprak parçaları besinlerin yavaş salınımını sağlıyor, kil de tampon bölgeler oluşturarak besinlerin yavaş salınmasına yardımcı oluyor.

- Tayvan usulü: Muhtemelen hindistan cevizi parçalarını tedarik etmek zor olduğundan burada 80% oranında taş parçalarından, kalanı da fern fiber (ağaç ya da ot döküntüleri olsa gerek, tam karşılığını bilemiyorum) ve cocopeatten oluşan bir ortam hazırlanıyor. Hemen hemen tüm yetiştiricilerin tercih ettiği ve iyi sonuç aldığı ortam bu imiş. (forumlarda farklı haberler olduğu notunu da düşmüş; kum, kömürleşmiş pirinç kabukları ve kaya yünü karışımının daha favori olmaya başladığı yönünde tartışmalar varmış)

- Yetiştiricinin usulü:

Uzun bir süre büyükbaş gübresi, yerfıstığı kabuğu ve vermikülit karışımı kullanmışlar; ama verilen gübrenin oranlarını bilemedikleri için kalite anlamında süreklilik sağlanamamış. Bu nedenle son zamanlarda tamamen değişikliğe gitmişler. Ortam bileşenlerini su tutan ve tutmayan olarak 2 gruba ayırmışlar. Nem dengesini sağlamak için her iki gruptan da yaklaşık olarak eşit oranda karışım yapıyorlar. Tozları uzaklaştırmak amacıyla bütün malzemelere eleme yapıyorlar, bu şekilde daha iyi havalandırma sağlanan bir ortam oluyor. Bunları yaptıktan sonra, bitkinin boyuna, kullanımına (ithal mi, tohum anacı olarak mı yetişecek vb) ve mevsime göre karışım yapıp bunu kullanıyorlar.

Ortalama karışım olarak verdiği tablo:

Nem tutan malzemeler:
- 3 ölçü cocopeat
- 1 ölçü vermikülit
- 1 ölçü büyükbaş gübresi
Nem tutmayan malzemeler:
- 2 ölçü ufalanmış styrofoam (izolasyon köpüğü)
- 2 ölçü ufalanmış yer fıstığı kabuğu
- 1 ölçü mıcır

Not olarak, bu yukarıdaki nem tutan/tutmayan dengesinin ne kadar önemli olduğunu fark ettiklerini eklemiş. Bir keresinde, yakın zamanda saksı değişimi yapılan bitkilerde anormal ölüm oranı saptamış; ilk başta kontaminasyondan şüphelenmiş ve mantar ilacı uygulamış; ama çare olmamış. Birkaç hafta sonra bu bitkilerin hepsinin styrofoam köpük eklemesi unutulmuş karışıma dikildiğini farketmiş. Hemen sulama düzenini değiştirip, terlemenin artması için bitkiler arasında boşluk bırakarak çözüm bulmaya çalışmış. Havaların sıcak olmasının da yardımıyla, bitkiler adapte olmuş ve sorunu atlatmış.

Bana göre özetin özeti: "Her yiğidin yoğurt yiyişi farklı" :D Tecrübem olsaydı da "şunu şunu yaptım, iyi oldu" gibi bir öneri getirebilseydim ama maalesef yok :rolleyes: Ama hala ve hala her bitki için "sulamak iyidir" ön kabulünü aşamadığımdan; ben olsam nem tutan bileşenlerden mümkün mertebe kaçınıp besini sulama ile verme yolunu seçerdim.

Şöyle bir saksı karışımı hazırlasak
%60 dere kumu iri taneli
%10 yanmış büyükbaş hayvan gübresi
%15 milli bahçe toprağı
%15 cocopeat
nasıl olur?

ben toprak kullanıldığı zaman cocobeat kullanılmaması gerektiğini gördüm.
toprağın içine girdiği zaman hava boşlukları kapandığı için sünger vazifesi görüyor. fazla suyu bırakmadığı gibi havadaki nemide üstüne alıyor sanırım.
harici olarak gübrelenecekse; tek başına, dere miliyle veya ponza taşıyla karıştırılabilir. veya aşağıdaki karışımda toprak yerine kullanılabilir. diye düşünüyorum.
yeni yaptığım karışım.
% 33 bahçe toprağı
% 33 pomza taşı
% 33 hayvan gübresi ( mikroorganizma faliyeti için )
% 1 mangal kömürü tozu ( kök çürüklüğü için )
neticesini gördüğüm zaman burda paylaşırım.

pomza taşını buralarda bulmak zor tabi
yerine kullanabileceğimiz başka bişey olamazmı
Pomza taşının faydası nedir bitkiye ya da saksıya

pomza taşı hakkında söylentiler muhtelif ben kökün kuşgözü yapmasını engelleyip saçak kökü teşvik ettiği ve kum yerine geçtiği için kullanıyorum.

o zaman pomza yoksa kum da kullanabiliriz

İzzet Erişen
 

Uzun bir aradan sonra aranıza dönme şansım oldu ve öğrendim ki sevgili abimizi kaybetmişiz çok üzüldüm Allahtan rahmet diliyorum kendisinin çalışmalarını hayranlıkla takip ederdim huzur içinde yatsın... Dostlarıma selamlar :)

Kış bahçesi içinde bulunan adeniumlara site görevlisine defalarca sulama yapmaması için uyarmama rağmen yaptığı aşırı sulama sonucu çoğu 5-6 yıllık 14 adaniumumu maalesef kaybettiğimi dün Sapanca ziyaretimde gördüm.

Eklenti 366903

Eklenti 366904

[QUOTE=tturt;1096172]Kış bahçesi içinde bulunan adeniumlara site görevlisine defalarca sulama yapmaması için uyarmama rağmen yaptığı aşırı sulama sonucu çoğu 5-6 yıllık 14 adaniumumu maalesef kaybettiğimi dün Sapanca ziyaretimde gördüm.



Sayın tturt

Yazık olmuş kurtulma imkanı veya çelik alma şansı yokmu?

Çok biliyorlarya kendi bildiklerinden şaşmıyorlar,ne kadar az çiçek veya ağaç olursa işleri o kadar az olacak onların umurunda değil.

Sayın tturt

Yazık olmuş kurtulma imkanı veya çelik alma şansı yokmu?

Çok biliyorlarya kendi bildiklerinden şaşmıyorlar,ne kadar az çiçek veya ağaç olursa işleri o kadar az olacak onların umurunda değil.[/QUOTE]

Maalesef tamamen yumuşamışlardı.

sayın tturt
5- 6 yıllık adeniumlarınızın ölmesine gerçekten üzüldüm

Adenium sorunları ve çözümleri
 

Arkadaşlar Adenium hastalıkları/sorunları ve çözümleriyle ilgili makalenin çevirisi bitti ve aşağıdaki linke tıklayarak ulaşabilirsiniz:

http://www.agaclar.net/forum/sukulen...lari/30162.htm

NOT: Emeklerinden ve yardımlarından ötürü elek, Cymbelina ve Charlaux'a da çok teşekkür ediyorum!

Geçen yıl çelikten yetiştirdiğim Adeniumumu kalorifer peteğinin yanına koydum.
Bu mevsimde çiçek açtı.:D

Eklenti 369035

:DMemet'ten aldığınız adenium mu bu?
Öyleyse memet utansın...:D
Hünerli ellere geçince nasıl çosuyorlar...:D
Tebrikler...

Asıl hüner Mehmet'in nereden çelik alınacağını bilmesinde.
Açacak dalları bize dağıtmaktan kendine kalmamış olabilir ;)

çelikten üretim de yine kalın gövde yapma ihtimali varmı ? yurt dışı kaynaklarda pek çelik le üretimden bahsetmiyorlar!

Aslında bununla ilgili daha önce gözüme takılan bilgiler vardı, hatta bazılarını bilgisayarıma da kaydetmişim:

"Bu durum biraz cinsine bağlı olmakla birlikte, asla tohumdan yetiştirilenler kadar kısa sürede ve kalınlıkta caudex gövde geliştirmiyor..." deniyor!

Yine izmir farkı ;) cok güzel
Bendeki bir tanesi yaprak dökmeye başladı

Bu konu başlığını okursanız çelikten diatomitte hatta suda bile köklendiğini görebilirsiniz.
Su ile köklendirenler başarılı olmayabiliyor. Ben diatomit (kedi kumu) ile köklendirip Ünal Kaktüs'ten aldığım kaktüs toprağını kullandım.

Karışım içersinde perlit, cocopeat, volkan tüfü (olmasada olur) ve torf var.
Ben karışıma ayrıca hepyeşil marka kompost gübre kattım.
Karışımda kum yokmuş. Sanılanın aksine kökleri sıkıştırdığı için kumu tavsiye etmiyorlar.
Ayda bir sıvı çiçek coşturan kullanıyorum.

Bir sene içersinde gerçekten hızlı bir gelişim gösterip, gövde kalınlaşmağa başladı.

gövde sinin fotoğraflarını görme şansımız varmı acaba 1 yıl içinde katetttiği mesafe nedir

İlk başta küçük bir saksıdaydı. 6 ayda İki-üç kat büyüdü.
Haziran ayında toprak saksıya aldım 6 ayda üç misli daha uzadı ve kalınlaştı ;)
Asıl büyüme yaz sıcağında oldu.
Ekimden sonra büyüme neredeyse durdu.
Ocak ayında tomurcuklandı.Şubat ayında çiçek açtı.
Kalorifer peteği olmasa çiçek açmazdı.

Eklenti 369528

Eklenti 369529Eklenti 369530

maşallah çok güzel bir gelişme göstermiş. sulama rejiminiz hakında da bilgi verirseniz bu güzelliğin sırrına da ermiş oluruz.

Toprak iyice kuruyuncaya kadar tekrar su vermiyorum. Yazın üç günde bir, kışın 10 günde bir en fazla 1 bardak ile suluyorum.

Aslında benim ilk denem. drhegeli bu konuda daha tecrübeli ve doğru bilgi verir.
drhegeli, agaclar.net İzmir yaz buluşmasında adeniumlarla ile ilgili bir kitap getirmişti. Sohbet sırasında kitap içeriğinden bahsederek bize çöl gülünü sevdirmişti.

Bu forum başlığındaki arkadaşların yazmış olduğu mesajlar şimdilik size ışık tutabilir.

teşekkürler.
hasan beyin sevdirmediği kimse yok ki bizim de adenium maceramız hasan beyle başladı. sayesinde de devam ediyor.

Bana da rahmetli İzzet Erişen sevdirdi ve drhegeli başlattı :)
İlk denemelerim hüsranla sonuçlanmıştı, biraz ara verdikten sonra drhegeli'den gelen tohumlarla ikinci maceram başladı ve sonunda bakımı konusunda ayar tutturabilmiştim.

Merhaba arkadaşlar! Tabiatın ve doğanın dostları merhaba..Sitenizi internette dolaşırken tesadüfen gördüm ve incelerken çöl gülünü gördüm ilgimi çekti ve sitenize üye olan can17can rumuzlu ağaç dostu arkadaşımızdan temin ettim.
Elime ulaşınca da anlattıklarından anlattığım kadarıyla saksılara koydum ve bir hafta oldu, hava 10 derecenin altında olduğu içi evin içinde tutuyorum, beş altı kadar fidan diktim fakat bir tanesinde erime süzülme gibi ölmeye başladı sanırım. Bir acemi olarak büyüklerimizin yardımlarını bekliyorum. saygılar.....

(yakın ilgisi nedeniyle can17can için çok teşekkürler, sorunum ile ilgili kendisine mail atmıştım cevabı kısa zamanda geldi )

Sayın korkmazay bitkiniz ne yazıkki ölmüş digerleride bu tip bir topraktaysa eger hemen degişmesi lazım kötü bir toprak .
Adeniumların toprak yapısı süzek ve havadar olmalı .

korkmazay
toprak karışımınız nedir?
bence çok gömmüşsünüz bitkiyi
+
toprak süzek toprak olmalı yoksa kök çürüklüğü nedeniyle içi boşalır.

iris41 ve saldikenver arkadaşlara cevapları için teşekkürler.

Toprak karışımını da bu fideleri aldığım arkadaş gönderdi, kendi kullandığı topraktan.
Bende biraz fazla gömdüğümü düşündüm ve köklerini dün biraz daha yukarı çıkardım bakalım, ama ölen kendini salan dalı kesmeye korkuyorum yanlış bir şey yaparım diye...

Sn korkmazay,

bitkinizi saksıdan çıkarıp köklerini kontrol edin. Kahverengi-siyah, yumuşamış, erimiş bölgeler görürseniz, bu kök çürümesi demektir. Uzaklaştırılması gerekir. Katman katman giderek, sağlam dokuyu buluncaya kadar kesip atınız.
Sağlam dokuya ulaşınca, yaranın kuruması ve callus (nedbe dokusu) oluşturması için 1-2 hafta kadar direkt güneş ışığı almayan, oda ısısında ve havadar bir ortamda bekletin. Sonrasında, hafif nemli taze bir toprağa dikiniz. Toprağınız kurudukça çok hafif sulayın. Yeni yaprak çıkarımı veya dal uzaması görürseniz, bitkiyi kurtardırdınız demektir.
Bol şans...

Arkadaşlar sanırım biraz fazla toprağa sokmuşum fideyi, kökünü inceledim ve köklerinde yumuşaklık ve erime izi renk değiştirme yok, toprağını biraz havalandırdım ve köklerini resimdeki gibi yukarı aldım iki gün içinde o bükülme durdu ve tekrar canlandı. önceki resim ile arasında çok fark var, Şimdilik sanırım iyi durumda saygılar... :D

bence doğru olan bu yöntem.
diğerinde gövdenin neredeyse tamamını gömmüştünüz.
inşallah kurtulur.
bitkinin dallarında yumuşama ya da pörsüme varmı

Gövde ve dallarda hiç bir yerinde yumuşama **** pörsüme, erime belirtisi yok.
Hayırlısı bakalım. Şimdilik güzel gidiyor...

;) Forumu incelediğimde Çöl gülünü sulama konusunda sıkıntı yaşayanlar çok, ne zaman su verileceğini anlamanın en güzel yolu nedir? :cool: Türk milleti olarak çiçeklerimizi suya ihtiyacı var mı? yok mu? diye bakmadan haftada bir sularız, büyüklerimizden böyle görmüşüz. Ancak anladığım kadarıyla bu bizim anladığımız bildiğimiz türlerden çok farklı bir çiçek.

bahara girmek üzereyiz ve havalar yavaş yavaş ısınıyor sanırım bursa'da öyledir.
o yüzden bitkinizi yarı gölgeli bir yerde dış mekanda bulundurmanızı tavsiye ederim.
toprak karışımınız eğer kum %50 ise yani toprağınız süzek bir toprak ise nem tutan bir toprak değilse bence haftada bir sulamanız yeterli olacaktır.
Ben genelde şöyle yapıyorum. forumdan böyle öğrendim.
Kışları özellikle bitkinin gövdesinde hafiften yumuşama hissettiğimde suluyorum. ama çok su vermiyorum.
baharda güneş almaya başladığı zaman bitkim sulama sıklığını artıracağım yani 5 günde bir sulamaya başlayacağım.
ama sulama periyotlarını yine de siz kendiniz tecrübe edinin ve öyle oluşturun.

selamlar
tohumdan yetiştirdiğim adeniumlarımın fotolarını paylaşıyorum
bunların tohumlarını internet üzerinden aldım ve çimlendirdim geçtiğimiz cumartesi şaşırttım ve büyük saksılara aldım hala iç mekanda tutuyorum

bunlarda kışı atlatabilen geçen seneden kalan fidanlarım