29-09-2006, 16:23 | #1 |
Ağaç Dostu
|
Hygrophila corymbosa, nam-ı diğer “LİMON”
Hygrophila corymbosa, nam-ı diğer “LİMON” Akvaryumculukta “limon” adı ile bilinir. Literatürde Acanthaceae ailesi içerisinde araştırılabilir. Hygrophila etimololojik olarak, latince hygros ve philein kelimelerinden türetilmiştir. Hygros, latince’de nemli/rutubetli manasına gelir. Aynı zamanda eğer bir hata yapmıyorsam Yunanca’da “hugros” ıslak ve nemli anlamında kullanılır. Philein ise botanikte sıkça karşılaşılan“seven” kelimesinin karşılığı olarak sanırım Türkçeleştirilebilir. Bu durumda ben, “Hygrophila” yı “Nemseven” olarak Türkçeleştiriyorum. Bu yazıda, Hygrophila bundan sonra "nemseven" ismi ile anılacaktır. Corymbosa'ya gelince; bildiğimiz kadarı ile, “corym yığınları” anlamına gelmektedir. Yine yanılmıyorsak bu kelime de(corym) “tepesinde düzgün çiçek yumruları bulunan” manasındadır. Buradan hareketle ikinci kelimenin (corymbosa), ne manada isimlendirmede kullanılmış olabileceğini kafamızda canlandıralım: "Tepesinde düzgün çiçek yumruları bulunan nemsever" gibi bir sonuca ulaşabiliyoruz. Burada dikkat edersek, nemseverleri kendi içlerinde ayırdedebilmek için ikinci kelime (corymbosa) işlevsel olarak kullanılmıştır. [Bu isimlendirmenin (naming conventions) botanikte genel bir yaklaşım olduğunu bilmek başka bitkileri araştırırkende işinize yarayabilecektir. Yeri geldikçe bir ipucu olarak ikinci kelimenin küçük harfle başlayıp başlamadığına dikkat edebilirsiniz.] Limon yaygın adı ile bilinen bu bitkinin etimolojik kökenine bu kadar inme sebebim, aslında adında doğrudan hazzetiği taban malzemesi ile ilgili ipucu içermesindendir. Artık kolaylıkla anlaşılacağı üzere, limon adı verilen bu bitki nemli, ıslak toprakta yaşamaktadır. Bir diğer deyişle, bataklık bitkisidir denebilir ki bu durum da zaten bu sucul bitkiyi uygulamalarımızda, "yarısucul veya sucul" bitki olarak sınıflandırmamıza imkan verecektir. Akvaryumculuk sektörüne bu güne kadar pek çok nemseven türü bitki takdim edilmiştir. Yine bunların pek çoğu yaygın türler arasında yer almayı başarmıştır. Kuşkusuz bunun sebepleri arasında, kolay çoğaltılması, bakılması ve sevilmesi sayılabilir. Ülkemizde de, limon, tütün gibi lakaplarla anılan ve nispeten yaygın bulunabilen türler arasında gösterilen; tanınmış türleri mevcuttur. Geldiği ekolojik sistemler incelendiğinde görülmektedir ki, daha pek çok nemseven tür, zamanla akvaryumlarda veya paludaryumlarda rastlanır olacaktır. Karışıklığa sebep olmaması için, bilhassa akvaryumculuk sektöründe şu adlar ile rastlanabileceğini de hatırlatmak isterim. Aynı bitkiye işaret ettiği söylenebilecek bu isimler, sinonim (eş anlamlı) olarak kabul edilir: Nomaphila Corymbosa, Nomaphila Stricta, Hygrophila Stricta vb. Bunun yanı sıra, ticari olarakta aldığı belli başlı bazı farklı isimler ise şöyledir: H. Lacustris, H. Siamensis, H. Langifolius. Tipik bir bataklık bitkisidir. Genetiği ile oynanarak çeşitli varyeteleri üretilmiştir/üretilmektedir. Bu sebeple farklı formlarına rastlanabildiği için akvaryumculukta limon olarak tariflenen bitkinin, farklı yaprak formları ile karşılaşmak şaşırtmamalıdır. Hem su altı, hem su üstü yaprakları bünyesinde aynı anda taşıyabilmektedir. Bu sebeple, paludaryumlarda uygun koşullar altında kendine yer edinebilecek bir bitki olarak gösterilebilir. Her ne kadar yaprak altı ve üstü formunu akvaryumumda görme fırsatı bulsam da, tam bir paludaryum ortamı sağlayamadığım için maalesef ki bugüne kadar su altı gelişimini gözlemlemekle yetinmek zorunda kaldım. Yazıya eşlik eden fotoğraflar, H. Corymbosa’nın bütün yaprakları su altında iken ve bunun yanı sıra güçlü gövde sağlaması için düzenli budanan bir halde iken, akvaryumumda çekilmiş görüntüleridir. Hızlı gelişebilen ve büyüyebilen bir bitkidir. Işık ihtiyacı orta seviye olarak önerilir. “çok loş” ve “çok aydınlık” arasında kalan pek çok aydınlatma seçeneği arasında geniş bir toleransla gelişim gösterebilecektir. Bununla beraber sentetik ışık, su koşulları, taban materyali ve gübre disiplinine bağlı olarak yaprak formları değişim gösterebilecektir. Su altında en etkileyici görüntüsünü parlak yeşil rengini alması ile sergilemeye başladığı için bu nemseven de yaprak formu, rengi ve kontrastı iyi bakıldığı ölçüde daha bir güzel olacaktır. Hızlı büyüyen diğer bazı su altı bitkilerinde de olduğu gibi, kök gelişimi bil hassa tabanda gübre vazifesi gören elementler azaldıkça artış gösterebilir. Bununla beraber bunun terside söz konusu olabilir. Zira burada görünmeyen parametre aslında aydınlatmanın mevcudiyetidir. İyi geliştiği bir akvaryumda, tahminleri zorlayacak derecede kök atabilir. Gelişen bu hızlı köklere, zamanla gövdeden çıkan yanal köklerde ilave olabilir. İşte aslında sınırlı hacimlerde bu bitkiyi bulundurmanın bir zorluğuda bu andan itibaren başlar, diğer bitkilerle beraber bir arada bulundurulduğunda eğer bir gün tabandan sökülmek istenirse, taban alanına tutunmuş diğer bitkiler ve belki de dekor bu söküm işleminden olumsuz etkilenebilir. Bu durumun önüne geçebilmek için, yeri geldiğince görünmez saksılara dikmek, veya köklere düzenli besin takviyesi yaparak daha çok besine ulaşma isteklerine gerek bırakmamak denenebilecek yollar olarak sıralanabilir. Keza, su altındaki kök gelişimini etkileyen faktörler arasında ışık yoğunluğunu da bir etken olarak söyleyebilmek mümkündür. Şöyle ki, duruma göre ışığı azaltarak daha az fotosentez ve respirasyon yaptırarak, besin tüketimi kısmaya çalışılabilinir. Bu durumda hem kütle artışı, hemde kök gelişimi azalabilecektir. Farklı sentetik aydınlatma seçeneklerinde kendi tecrübelerim, bu varsayımı doğrular nitelikte olmuştur. Dere çakılı veya yıkanmış iri taneli kumu (3-5mm dane çapı) sağlıklı gelişmesi için rahatlıkla kafi gelecektir. Elbette daha nitelikli bir taban veya taban gübreleri ile desteklenmiş bir tabanda daha da güçlü gelişebileceğini söylemekte mümkündür. Nispeten alkali suları daha çok sever, bu sebeple aslında ortamda bulunan diğer bitkiler de el veriyorsa sert sudan çekinmeye pekte gerek yoktur. Ülkemizde şebeke suyu başta metropoller olmak üzere pek çok yerde genellikle pH 7.5 ‘a yakın seyretmektedir. pH 7-8 aralığı bu bitki için önerilebilir. Dolayısıyla nispi-bazik bir sucul ortam için, pek çok yerde şebeke suyuna müdahale etmeye lüzum olmayacağı için kolay bitki arayanlara önerilebilir. Su sıcaklığı olarak kaynaklarda genellikle 24-28 C optimum gelişimini sağladığı ve sürdürdüğü sıcaklık aralığı olarak belirtilmektedir. Su içi sirkülasyon sağlanmasından korkulmamalıdır, aslında su içi sirkülasyon sağlandığında daha da iyi gelişeceği görülecektir. Bu sebeple varsa, filitre su-verişi H. Corymbosa’ya doğru aşırıya kaçmayacak şekilde sağlanabilir. Gelelim merak edilebilecek bir yönüne, nasıl çoğaltılacak? Başlangıçta da belirttiğim üzere, kolay çoğaltılabilen bir bitkidir ve bu, ana gövdeden attığı yanal dalların, gövdeden nazikçe koparılarak, tabana kavuşturulması şeklinde hallolmaktadır. Dikkat edilmesi gereken husus bu yanal dalların kendini kurtaracak boya eriştiğinden emin olunmasıdır. Bu konuda verilebilecek bir ölçü, 10cm dir. Yani, ana gövdeden ayrılacak ve çoklanacak yeni dal için minimum 10 cm boylanmış olmasına dikkat etmek yararlı olacaktır. Yazar: Kemal SAKA Fotoğraf: Kemal SAKA |
|
|