|
|
06-09-2006, 08:13
|
#38 |
|
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 06-06-2009
Şehir: Ankara
Mesajlar: 267
|
İlk bakışta "doğallık"la çakışmadığı için kayık maketi gerçekten bana da fikir olarak rahatsızlık veriyor. Ama bu tasarımların ardındaki hayallere duvarlar örmek de istemiyorum. Deneyin içinize sinerse kalsın, olmadı kaldırın. "Estetik ve uyum" tasarımlarımızın içindeki gizli özne. Yaptığımız işin sanatla çakıştığı, teğet geçtiği, ayrıştığı bölgeleri var. Bunu bir zamanlar (biraz zorlama da olsa) kurcalamıştım: http://www.akvaryumkulubu.org/vbulle...ad.php?t=44551 Diyeceğim o ki; fikirlerinizi deneyin gözlerinizle tartın öyle karar verin. Neden postmodern, absürd, kübik, varoluşçu paludaryumlar olmasın. Neden içinde bulunabilen her renk camlardan oluşturulmuş labirent heykelleri döşenemesin? Neden Manhattan maketinin kıyısında, hatta içinde bir iki şişe ve araç lastiği (oyuncaklardan sağlanabilir) atığı süsü verilmiş hatta paslandırılmış matchbox araba yerleştirilmiş bir paludaryum yapılmasın. Ya da Karaköy paludaryumu mesela... Baksanıza, paludaryumculuk bakımından çok ilginç bir alanda "karanlıkta el yordamıyla (kendi adıma)" ilerliyoruz. Bonsailer... Heykelleştirilmiş bonsailerden oluşmuş karasal alanı geniş, oturum tabanı geniş paludaryumlara ne dersiniz. Hayallere gem vurmayalım. Onları besleyelim...  Alıntı: http://www.mcescher.com/ |
|
|
|
|
1Beğeniler
Threaded Mode
