agaclar.net

agaclar.net (https://www.agaclar.net/forum/)
-   Sıcak Kompost (https://www.agaclar.net/forum/sicak-kompost/)
-   -   Kompost hazırlama (sıcak kompost) (https://www.agaclar.net/forum/sicak-kompost/2181.htm)

Savaş 06-03-2010 00:50

Arkadaşlar,

kompostunuzu değil 45 gün 14 günde bile yapmanız mümkün. Bunu zamanla bir ilgisi yoktur. Ben yeterince büyük olmayan kaplarımda, daracık balkonumda, bol çeşit malzeme kullanarak, 2-2,5 ay gibi bir sürede yapmayı başardım. Oldu mu? Oldu ki, şu anda sadece bu kompost içine deneme olarak ektiğim sümbüller gürbüz bir şekilde büyüdüler ve yakında açıp mis gibi kokacaklar. Bu bir yöntem, iklim, kullanılan malzeme vs. farkı.

Zeytinlibahçe 06-03-2010 08:19

Selamlar

Kendi kompost çalışmalarımızda, zararsız olarak kullanılabilir ve sürecin tamamlandıgını (tüm karışımın ve nemin dogru oldugunu kabul edersek)ısısından anlıyoruz, yükselen ısı ilerleyen günlerde gitgide normal degerlere düştügünde kompostumuzu kullanıyoruz,benimde tecrübem belirtilen sürenin yeterli oldugudur.
sn indomia bahceniz ne kadar sevimli görünüyor,kompost çalışmalarınızda başarılar diliyorum.
sn meyvelitepe,size yetişemiyoruz,şöyle bir sene hiçbirşey yapmasanızda arayı kapatsak diyorum,zaten yagmurlar nedeniyle planlarımızın gerisinde kaldık
Yakında kompost konusundaki kendi çalısmalarımızı buradan yayınlamayı düşünüyorum

saygılarımla

Mine Pakkaner 06-03-2010 19:23

Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi epsody (Mesaj 590628)
Sayın Mine hanım, kompost tesislerinin kokudan yanlarından geçilmiyor, ben askerliğimi izmir foçada yaparken izinli olrak izmire gidişimizde çamlıdaki kompost tesislerinin civarından geçerken bunu bizzat kendim şahit olmuştum, hava yanmalı (oksidasyonla) sisteminin özü böyle çalışıyor, koku olan bir yerde sinekte mutlaka vardır.

Kene oluşumunu etkileyen enizimlerin neler olduğunu soruyorsunuz, ben bu işi laboratuar ortamında yapmış olsaydım her halde bunları sizlerle adlarıyla paylaşırdım, kene oluşumlarının, kenenin hangi aylarda ortaya çıkmasıyla oksidasyon olayının varlığına yorum getirdim.

Evrim sürecini toprakta başlatmış bu canlının gelişmesini, çoğalmasını sağlayan etmenlerin, yaz aylarındaki uygun ısı şartlarındaki topraktaki organik maddenin zararlı mikroorganizmalarların oksidasyon içinde bu enzimleri (kenenin beslenmesin de birinci sıradaki oluşumları başlatması) her ne kadar evrimini bir canlının kanını emerek tamamlasada kenenin görüldüğü yerlerin kırsal alanların yoğunluk gösterdiğinden kene'nin üremesine sebeb, kırsal alanlardaki organik bileşenlerin oksidasyonun etkisiyle bozunmasın sonuçlarıdır.

Yaz aylarında kırsal alanda kene, canlılar için potansiyel risk oluşturmaktadır.

Artık bu konu gereksiz uzadı. Kendi kendinizi uzman ilan etmeniz sizi uzman yapmıyor.
Alıntı:

kene oluşumlarının, kenenin hangi aylarda ortaya çıkmasıyla oksidasyon olayının varlığına yorum getirdim.
Sizin getirdiğiniz yorumlar da olayları gerçek yapmıyor. Hani "bu böyle olabilir diye düşünüyorum" bile demiyor, bunun gerçekliğini bilimsel çalışmalara dayandırmıyor üstelik heryerde kerameti kendinden menkul, hüküm belirten ve bilimselliği sıfır olan cümleler sarfediyorsunuz.

Bu benim için hiç önemli değil deyip ipin ucunu bırakamıyorum, çünkü siz uzmanım filan diye salladıkça inanlar olacak. Bu arada uzmanlığınızı da değerlendirmek ve belgeleriniz varsa bilgilenmek isteriz.

Çamlı' dan geçerken duyduğunuz koku kompostlaşma işlemi ile alakalı değil, gübre yığınlarıyla ilgili.

Çamlı devasa bir tesis. Binlerce hayvan var, bir büyükbaş günde ortalama10-25 kg arasında dışkı oluşturur. Varın siz gübre yığınlarının tonajını düşünün. Bir de bunun kompostlanmadan beklediğini düşünün.

Kompost oluşumu sırasında ısı 55-60 dereceye kadar çıkar, bu yüzden sinek böcek, bunların yumurta, nimf ve larvaları da ölür, yabancı ot tohumları da. İşte yine bu yüzden biz bu işleme neredeyse pastörizasyon deriz. Yani sizin gibi sterilizasyon kelimelerini de bol keseden kullanmayız.

Bu arada yalnız Çamlı değil, Ecofert, Makroorganik ve Gölmarmara kompost tesislerinin hepsine gittim. Kompostlaşma işleminin oluşturduğu bir koku da kesinlikle yoktu. Ama kompostlaşmak üzere getirilen malzeme elbette kokar. Siz kokmayan dışkı gördünüz mü? Sinek vs. zararlıya da yataklık yapıyar, kompostlaşma başlayınca bu da bitiyor. Kompostlaşma kokuya sineğe sebep olmaz, bunu kaç kere izah edeceğim?

Kısaca, artık bu başlığı sadece izlemenizi, kendi denemelerinizi ve görüşlerinizi de yine kendinize açtığınız Fermantasyon Esasıyla malç ve kompost yapmak. başlığında paylaşmanızı rica edeceğim. Bu arada verdiğiniz bilgileri de bilimsel verilere dayandırmanızı veya kendi görüşünüz olduğu ibaresiyle belirtmenizi istiyorum.

Yoksa yukarıdaki gibi sanki laboratuvar ortamında işlem yapıyormuşcasına olur olmaz enzim oksidayon bakterisi vs. bilgi vermeye devam etmenize engel olacağız. Mesnetsiz, yanlış ve bilimsellikle zerrece ilgisi olmayan bilgileriniz insanları kompost yapmaktan korkutacak ve uzaklaştıracak.

webgezer 06-03-2010 22:01

Sn. Epsody'ye kulak vermek lazım.
 
Aslında Sn Epsody'nin oldukça önemli şeyler söylediğini, ancak konu hakkındaki teknik bilgisinin eksikliği ve uslubu nedeniyle düşündüklerini aktaramadığını düşünüyorum.

Öncelikle şunu söylemek isterim, bu konuda bir eğitimim yok, işin kötüsü bu konuda pratiğim de yok sayılır ( kısa bir süre önce başladığım mutfak artıkları ile em turşu yapma dışında ), ancak iş başa düştü hatalarım olursa affola.

Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi Mine Pakkaner (Mesaj 582604)
Ayrıca güneşin ısı enerjisinin kompostlaşma sürecine hiç katkısı yoktur, alakası da yoktur. Organik bileşenler güneşten aldıkları enerjiyi kompost oluşum sürecinde ısı enerjisiyle nasıl kaybeder? Burada herhalde başka birşey anlatmak istiyorsunuz.

Bence dananın kuyruğunun koptuğu yer burası, herkes toprağın aslında canlı olduğu konusunda hemfikir, hem doğayı korumak hem de verim almak için topraktaki canlılığın arttırılması konusunda da hem fikir, ancak benim bildiğim her türlü canlılık aynı zamanda bir enerjiye gereksinim duyar, bu durumda bizim toprağa sadece temel maddeler değil aynı zamanda enerji de koymamız gerekiyor. Peki nasıl koyacağız ? Toprağa yüksek enerji içeren doğal artıktan oluşan organik madde koyduğumuzda havasız ortamda çürüme olduğu için faydadan çok zarar veriyor. O zaman çözüm gübreleştirme (kompostlaştırma).

Bütün doğal süreçlerin enerji kaynağı güneş, dolayısıyla bitkiler de güneşten aldıkları enerjiyi kendi yapılarındaki organik bileşiklerin Karbon ve Hidrojen bağları içerisinde depoluyorlar.

Okuduğum kadarıyla sıcak gübreleşme sürecinde toplam ağırlığın yaklaşık %40-80'i kayboluyor, ayrıca gübre üretimi sırasında su ve karbondioksit açığa çıkıyor. Aynı zamanda gübre yığını yüksek ısılara çıkıyor. Buradan organik malzenin içindeki enerji içeren hidrojen ve karbon bağlarının kırılarak indirgendiğini/yandığını çıkartıyorum. Anladığım kadarıyla gübreleşme organik malzemenin içerisinde kolayca indirgenecek Karbon-Hidrojen bağları bitene kadar devam ediyor. Bu durumda gübreye başlangıçta koyduğumuz organik malzemenin içerisinde kimyasal olarak depolanmış olan enerjinin büyük bir kısmını kaybetmiş oluyoruz.

İşte Sn Epsody'nin bahsettiği sıcak gübre sürecinde kaybolan güneş enerjisi budur. Burada kendisinin önerdiği ( yine EM kullanımında başrol oynayan ) ekşime - fermentasyon- yoluyla gübreleşmede ise bu Karbon-Hidrojen bağları kırılıyor ancak ortaya enerji içermeyen CO2 ve H2O yerine farklı özellikteki organik malzeme (örneğin laktik asit) çıkıyor, bu organik malzeme içinde başlangıçtaki enerjinin büyük bölümü korunuyor.

Gübre içerisindeki işlemleri bilmiyorum, organik kimyadan anlamam, örnek olarak glikoz bulabildim, glikozda ekşime 25 birim enerji harcanıyor ve artan enerji laktik asitte kalıyor, indirgeme/yanma 465 birim enerji (glikozdaki enerjinin tümü) harcanıyor ve sonuçta enerji içermeyen Co2 ve H20 kalıyor. Ekşime ile gübreleştirmede sırasında çok az enerji harcandığı için başlangıçta koyduğumuz organik malzemenin içerisindeki depolanmış enerjinin büyük bölümü son aşamadaki gübrenin içinde bulunuyor.

Yanma/indirgeme yoluyla gübreleşme toprağa düşük enerji içeren indirgenmiş organik malzeme koymamıza imkan verirlen, ekşime ile gübreleşmede toprağa çürümeye/kokuşmaya neden olmadan yüksek enerji içeren organik malzeme koyma imkanı sağlıyor.

Konunun uzmanı olmasam da ikisi arasında önemli bir fark olduğunu, konunun bu işin uzmanı kişiler tarafından hem teorik hem de pratik anlamda incelenmesi gerektiğini düşünüyorum.

Hatta biraz daha ileri giderek, bugün yaşadığımız bir çok sorunun temelinde bitkiden insana giden doğal besin zincirinin kırılmasının yattığını, bu zincir kırıldığı için tarım alanlarında sürekli eksilen organik malzeme için aşırı kimyasal kullanılırken, büyük şehirlerde ise tam tersine büyük oranda biriken organik maddenin doğal çevrim kapasitesini aştığı için kirlilik olduğunu, ekşime ile gübreleştirmenin insan eliyle bozulan doğal organik çevrimin düzeltilmesinde kritik bir öneme sahip olduğunu düşünüyorum.

epsody 07-03-2010 08:05

webgezer Arkadaşıma, sonsuz teşekkürler.
 
Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi webgezer (Mesaj 591690)
Aslında Sn Epsody'nin oldukça önemli şeyler söylediğini, ancak konu hakkındaki teknik bilgisinin eksikliği ve uslubu nedeniyle düşündüklerini aktaramadığını düşünüyorum.


İşte Sn Epsody'nin bahsettiği sıcak gübre sürecinde kaybolan güneş enerjisi budur. Burada kendisinin önerdiği ( yine EM kullanımında başrol oynayan ) ekşime - fermentasyon- yoluyla gübreleşmede ise bu Karbon-Hidrojen bağları kırılıyor ancak ortaya enerji içermeyen CO2 ve H2O yerine farklı özellikteki organik malzeme (örneğin laktik asit) çıkıyor, bu organik malzeme içinde başlangıçtaki enerjinin büyük bölümü korunuyor.


Yanma/indirgeme yoluyla gübreleşme toprağa düşük enerji içeren indirgenmiş organik malzeme koymamıza imkan verirlen, ekşime ile gübreleşmede toprağa çürümeye/kokuşmaya neden olmadan yüksek enerji içeren organik malzeme koyma imkanı sağlıyor.

Konunun uzmanı olmasam da ikisi arasında önemli bir fark olduğunu, konunun bu işin uzmanı kişiler tarafından hem teorik hem de pratik anlamda incelenmesi gerektiğini düşünüyorum.

şehirlerde ise tam tersine büyük oranda biriken organik maddenin doğal çevrim kapasitesini aştığı için kirlilik olduğunu, ekşime ile gübreleştirmenin insan eliyle bozulan doğal organik çevrimin düzeltilmesinde kritik bir öneme sahip olduğunu düşünüyorum.

Arkadaşım webgezer, yorumuma başlamadan önce his ve duygularımla hareket ederek kompost gerçeğine getirdiğim yorumlarımı, ve bilimsel tez sayılacak pratikteki çalışmalarımı teknik dilde anlatamayışıma mazhar olup benim yerime yaptığın açıklamaların için sizi yakından tanıyıp şükranlarımı sunmak isterdim. İyiki sizin gibileri var, bütün şükranlarım sizin gibilerin üzerine olsun.

Bizler burada pratikteki hobi çalışmalarımızın bilgilerini yorumlara açmaktayız, bu yorumlar bir yerde beyin fırtınalarına dönmekte isede, pratikteki bilgilerimizi test imkanı elde ederek, bilgilerimizide doğrulamaya çalışıyoruz, doğruların yanında yanlışlarda olacaktır, ben bunu kabul ettiğimden her zaman tenkit ve eleştirilere açık olmuşumdur.

Ben kendimi bu yollada bir sınav verir gibi; Bu sınavda başarılı olmak için hep çaba içinde olmuşumdur, başarılı olmamıda bu anlayışıma borçluyum dur, organik atıkları mikrobiyal öğütme (kompostlaştırma) bu işlemin gerçeteki öbür tarafını düşünmüşümdür, bizlerin bu yaptıkları işlemler ne kadar doğru olduğunuda sorgulamışındır.

Benim uzmanlık iddalarım sizin de tarif ettiğiniz gibi enerji kayıpları en düşük verimi yüksek kabul ettiğim, hatta bu başlıklarda benden başka kimsenin itibar etmediği oksidasyonun karşısındaki fermantasyon tekniğini uyguladığımdan adeta benim tezim olmuş ve hep bunu yöntemi ortaya koyarak savunmasını yapmış, yorumlarımı paylaşmışındır.

Lakin sizinde paylaşımlara giripte gördüğünüz gibi adete benim bu tezim bir günah keçisi gibi görülmeye ve kabulsüzlükle karşıkarşıyadır, eğitim almadığımızdan, forumlarda paylaşımlarımız kabul görmiyecekmi, uzmanlık belgesi olanlarmı bu forumlarda bilgilerini paylaşımlara açacaklardır, bu anlayış nereden gelmektedir, çözüm yine sizin değindiğiniz gibi bu konunun işin uzmanı kişiler tarafından hem teorik hem de pratik anlamda incelenmesi gerektiğini düşünüyorum.

Arkadaşım sizi bu başlıklarda tekrar görme dileğimle sevgi ve saygılarımı sunarım.

Mine Pakkaner 07-03-2010 17:08

Sn. webgezer dananın kuyruğu sadece bir noktadan değil, birçok noktadan kopmuş durumdadır. Yönetimimizin görüşü de bellidir.

MeyveliTepe 07-03-2010 17:31

Sanırım bu başlığı sıcak komposta ayırıp, soğuk kompost ile ilgili yazıları "fermentasyon ile sıvı gübre yapmak" başlığına taşısak iyi olacak. O başlığın da adını "Fermentasyon ile gübre yapmak" şeklinde değiştirirsek her şey yerli yerine oturur. Aksi halde, bazı yazılar yüzünden yerine göre uyguladığım soğuk komposttan nefret eder olacağım :)

qokhanyilmaz 07-03-2010 21:03

Bende sayın meyvelitepe'nin kişisel bloğundan sonra bahçemizde her yıl yaptığımız sebzelerimiz için kompost hazırlamaya karar verdim.Bunun için her hafta süt aldığımız sütçüden koyun gübresi (keçi bulamadığımdan dolayı) , pazardan köylülerden aldığım kestane toprağı ve evde mutfaktan artan yeşil olan bir çok sebze artığını bir kasanın içine yerleştirip evde kullanmadığımız bir odaya (bunuda dış ortamının biraz daha sıcak olması reaksiyonu hızlandırır düşüncesiyle ) öylece bıraktım.Kasanın üzerindeki renk değişimini şimdiden farkedebiliyorum.Yaptığımız kompostun içine kırmızı solucan koymamızın ne gibi bir sakıncası olur bunun yanında fabrikadaki bir işçimden güvercin gübresi bulma şansım var aynı karışımı güvercin gübresiyle yapmam nasıl olur acaba. Yardımlarınız için şimdiden teşekkür ederim.

Dogasever 08-03-2010 11:11

MeyveliTepe'nin görüşüne katılıyorum. Sanırım kompost yapımı konusunun sıcak ve soğuk kompost yapımı olarak iki başlık halinde ayrılması herkes için isabetli olacaktır.

engindortkardes 09-03-2010 10:06

yardım...
 
Bursa Akçağlayan Bahçeli Evlerinden yeni bir ev aldık.50 metrekare bahçem var.Toprağın iyi olduğu söyleniyor. Ben yaklaşık bir ay önce çim bulunan toprağı kürek le belledim. Alttan bir sürü taş çıktı onları ayıkladım. Şimdide L şeklinde olan bahçeme iki tane elma ağacı,şeftali,kiraz ve japon eriği ektim. Toprağım bellediğim şekli ile duruyor. yağmurlardan ötürü tesviye edemedim.
Sonuç olarak sorucaklarımı sorayım şimdi yardımcı olursanız sevinirim.Teşekkür ederim... :
1-Toprağa 40 litrelik karışık gübreli topraklar satılıyor. 6,7 çuval alıp atabilirmiyim. ( Yakarsın kökleri dediler)
2- Bhçenin bir bölümünded domates ekmeyi planlıyorum. Buraya gübre atayım mı.
3- Bellediğim toprakra çim var dı. Onlar sanırım kuruyunca yok olur gider dimi.
4- Şu an tprağımın üzreinde çim yok bodur ağaçları ektiğim için sadece bodur ağaçların kenarını açsaç hava almaları için diğer yerlere çim eksem olur mu. Toprak çıplak görğnmesin .
Hanımeli ektim iki tane çevre çitlere saracam onu güzl koksun diye gübre atayım mı onlara.
Çok karışık oldu ama idare edin ,Yeni üyeyim ve ilk defa yazıyorum.Teşekkür ederim.........

engindortkardes 09-03-2010 10:08

Ben şimdi bu linkten çıkacağım ama inşaallah tekrar bulabilrim bu sayfayı.

Halil Önen 09-03-2010 11:53

Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi engindortkardes (Mesaj 592779)
Bursa Akçağlayan Bahçeli Evlerinden yeni bir ev aldık.50 metrekare bahçem var.Toprağın iyi olduğu söyleniyor. Ben yaklaşık bir ay önce çim bulunan toprağı kürek le belledim. Alttan bir sürü taş çıktı onları ayıkladım. Şimdide L şeklinde olan bahçeme iki tane elma ağacı,şeftali,kiraz ve japon eriği ektim. Toprağım bellediğim şekli ile duruyor. yağmurlardan ötürü tesviye edemedim.
Sonuç olarak sorucaklarımı sorayım şimdi yardımcı olursanız sevinirim.Teşekkür ederim... :
1-Toprağa 40 litrelik karışık gübreli topraklar satılıyor. 6,7 çuval alıp atabilirmiyim. ( Yakarsın kökleri dediler)
2- Bhçenin bir bölümünded domates ekmeyi planlıyorum. Buraya gübre atayım mı.
3- Bellediğim toprakra çim var dı. Onlar sanırım kuruyunca yok olur gider dimi.
4- Şu an tprağımın üzreinde çim yok bodur ağaçları ektiğim için sadece bodur ağaçların kenarını açsaç hava almaları için diğer yerlere çim eksem olur mu. Toprak çıplak görğnmesin .
Hanımeli ektim iki tane çevre çitlere saracam onu güzl koksun diye gübre atayım mı onlara.
Çok karışık oldu ama idare edin ,Yeni üyeyim ve ilk defa yazıyorum.Teşekkür ederim.........

Sn. Engin bey,
hoşgeldiniz.
(Biz bile hala hangi sayfaya yazacağımızı_duygularımıza yenilip_ ihlal ediyoruz.):)

Yeni aldığınız eviniz hayırlı olsun. Güle güle oturun. Bu mutluluğu bilirim.
(dilerim komşu da almışsınızdır):)

50 metrekare toprağınızda neler yetiştirirsiniz; bu siteyi öğrendiğinizde harikalar yaratacaksınız ki buna sizde şaşacaksınız.

Engin bey, hayvan gübresi yanmış olmalı. Yaş olan toprağın altında yanma oluşturuyor ve bitkinin köklerini zehirliyor. Ağacın kurumasına sebeb oluyor. Yaş gübre aynı zamanda böcek ve kurtlanma yapıyor. Bu da köklere zararlı olabiliyor. (bu konuda uzman değilim ama tecrübe (deneme) denen bir şey de var hani):o

Bu gübrelerin her türlü zararlıdan ve ottan arındırılmış olanları hazır satılmaktadır. Siz toprağınıza bilginizi ve emeğinizi katınız.

Meyve ağaclarınızın taç izleri nereye kadarsa toprağınızı oraya kadar işleyin(çapalayın/malçlayın).

Sulama işini ise, _fidanlar için_ ilk 2 yıl sonra tac izinden veriniz ve ağac büydükce sulamayı kökten uzaklaştırınız.( çimleri ağac geliştikce kazınız)

Çünkü su nerede ise kök oradadır.


(em ile ilgili sayfayı okuyun_evsel atıklar için_ neler yapabilirsiniz.)

engindortkardes 09-03-2010 12:23

teşekkür ederim Halil bey...Anladığım şu çuvallarda satılan 40 lt lik gübreli topraklar ı atabilirm. Satıcıya sordum güneşte iki yıl yanmış bunlar

indomie 09-03-2010 17:54

1 Eklenti(ler)
Yukarıdaki mesajımda resimlediğim gibi, 5 Mart Çarşamba günü pazar yerinden topladığım 10-12 el arabası kadar sebze atığını, Çarşamba ve Perşembe günü çim biçme makinesi ile küçük parçalara ayırdım. Cuma günü de içine beş torba keçi gübresi ile yeteri kadar talaş ilave ederek 750 litrelik kompost kasasına doldurdum, bir kısmı artmıştı. Pazar ve Pazartesi günü eksilen materyallerin yerine artan materyalleri ilave ederek tekrar kasayı doldurdum.

Bugün çıkan dumanları fark ederek telaşa kapıldım ve kasayı boşaltarak içine bir miktar daha talaş ilave ederek, kasanın tam ortasına 10'luk delikli drenaj borusu yerleştirdim. Kompost materyalini bu borunun etrafına doldurdum. Bütün materyali kasaya doldurduktan sonra atık çeşme borusu ile 15'er cm aralıklarla materyal içinde hava delikleri açtım ve drenaj borusundaki deliklerin kafi gelmeyeceğini düşünerek boruyu çıkardım. Görünümü tam bir krater ağzı gibi oldu.

İnat ettim bu sefer 30 günde hazırlayacağım ikinci kompostumu.

berduray 09-03-2010 17:57

Haydi bakalım, inşallah...vakit nakittir...kolay gelsin.

Çalışmalarınızı takipteyiz.

indomie 09-03-2010 18:03

Siz benden hızlı çıktınız Sayın berduray.

İnanıyorum olacak. Teşekkürler, saygılar.

epsody 10-03-2010 00:02

Em'in Sıcak komposta etkileri.
 
Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi MeyveliTepe (Mesaj 591141)
İdeal sıcak kompostun nasıl yapıldığı bu başlığın ilk bir kaç sayfasında çok detaylı bir şekilde anlatılmış. EM ile spraylemek işlemin homojen başlayıp bitmesi, sürenin daha da kısalması açısından çok işe yarıyor. Kompost sırasında sinek, koku vb. bir şey hiç görmedim, ki onlar olsa olsa yanlış yapılan ve çürüyen kompostun belirtileri olabilirler.

Bu yıl sıcak kompostun etinden ve sütünden de yararlanacağım inşallah. Bahçedeki yeni seranın içinde iki kompost kabı, sera için hem ısı hem de karbondioksit sağlayacak. Böylelikle seralarda çoğunlukla görülen fotosentez yavaşlaması problemini sıcak kompost kapları sayesinde baştan yok etmiş olacağım.

Sayın MeyveliTepe sıcak kompost uygulamalarında kullanmiş olduğunuz Em'in içeriğindeki mikro organizmalar tarafından oksidasyon bakterilerinin etkilerini bloke ederek çürüme ve kokuşmaya neden olmadan, kompostunuzun fermantasyonunu sağladığının farkında olmalısınız her halde, koku ve sinek vb. oluşumlar Em'in etkilerinin kontrolünde işlediğinden dolayı bu süreç tamamlanmaktadır.

Kompostunuzda Em kullanımı ile istediğiniz sıcaklığa ulaşarak sera içi ısıtmanız bence başarılı gözülmemektedir, hatta biliyorsunuz ki Em uygulamaları komposta istenmeyen gaz oluşumları yeterli düzeyde olmadığından karbondioksit oluşumuda sizin çalışmalarınıza bir katkı sağlaması düşünülemez.

Benim kanaatim bu yöndedir, siz isterseniz bu konuyu sayın doğaseverede açarak bu bilgileri teyit ettirebilirsiniz, çalışmalarınızda başarılar.

MeyveliTepe 10-03-2010 00:19

Sn.Epsody,

Birincisi, bir alıntı yaparken, orijinal metni kendinizce biçimlendiremezsiniz. Metnin aldığnız ve almadığınız yerlerin belli olması gerekir, paragraf yapısını değiştirmemeniz gerekir.

İkincisi,, EM kullanmadan da kompost yaptım. Hatta bügüne kadar yaptıklarımın çoğu EM kullanmadan yapıldı. Onlarda da sinek ve koku olmadı. Sinek ve kokuyu her nerden çıkarıyorsanız bizde bulunmuyor.

Komposttaki sıcaklığı sağlayan EM değildir. Kompost mekanizmasının doğal özelliğidir. İşin en başında gübre aşılaması, sonrakilerde, bir önceki komposttan aşılama zaten kompost yapım tekniğinin vazgeçilmez bir adımıdır. EM sadece spreyleme kolaylığı sayesinde homojen oluşumu sağlıyor. Bu sayede de süreç çabuk başlayıp çabuk bitiyor.

Üçüncüsü, çok şükür, yaptığım bir şeyin başarılı olup olmayacağını sizin subjektif ön yargınıza göre değerlendirecek değilim. "Düşünülemez" dediğiniz şey olsa olsa şahsınız için düşünülemiyecek bir şey olur. Kanaatleriniz size yön veriyor olabilir ama bana değil.

Dogasever 10-03-2010 11:32

Kompostunuzda Em kullanımı ile istediğiniz sıcaklığa ulaşarak sera içi ısıtmanız bence başarılı gözülmemektedir, hatta biliyorsunuz ki Em uygulamaları komposta istenmeyen gaz oluşumları yeterli düzeyde olmadığından karbondioksit oluşumuda sizin çalışmalarınıza bir katkı sağlaması düşünülemez.

Sn Epsody
Biraz o güzel bahçenize çıkın ve hava alın lütfen. MeyveliTepe, ne yaptığını gayet iyi biliyor. Benden herhangi bir konuda teyit almasına gerek yok. Zaten böyle bir şeye ihtiyacı olsa, kendiliğinden sorar, kimseden tavsiye alması gerekmez.
EM ile yapılan gerek sıcak gerek soğuk kompostta Karbondioksit çıkışı vardır ve MeyeliTepe'nin yaptığı bu karbondioksitten ve ısıdan (sıcak kompost yaptığı için) serasında yararlanmaktır. Gayet de iyi, mantıklı ve çevreci bir yaklaşımdır. Olay da bundan ibarettir. Burada neyi eleştirdiğinizi anlamış değilim.

epsody 10-03-2010 14:33

Doğaseverden samimi açıklama beklerim.
 
Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi Dogasever (Mesaj 593451)
Kompostunuzda Em kullanımı ile istediğiniz sıcaklığa ulaşarak sera içi ısıtmanız bence başarılı gözülmemektedir, hatta biliyorsunuz ki Em uygulamaları komposta istenmeyen gaz oluşumları yeterli düzeyde olmadığından karbondioksit oluşumuda sizin çalışmalarınıza bir katkı sağlaması düşünülemez.

Sayın MeyveliTepenin yapmak isdedikleri, sera içinde yapmış olduğu kompost çalışmasının arkasındaki gerçek nedenleri, sizinde anlamamanızı kabul etmek güç olsa gerek, sayın doğasever, MeyveliTepe arkadaşımız, herhalde anlamış olmalıki, yapmış olduğu kompostun, enerji kayıpları yönünden ısı enerjisine dönüşen verim kayıplarını, bu ısıyı sera içinde kullanarak bu kayıplarını azaltma düşüncesine gitmiştir.

Burada bir eleştiri değil de kompost yapım konusundaki uygulamaların bir kısır döngüyü vurgulamaktır, MeyveliTepe arkadaşımız şayet sera içi ısıtmada kullanabileceği bir sistem düşünüyorsa organik atıklardan fermantasyonla biogaz üretimi sağlasın hem ıstma, hemde gazı alınan atıkların temiz gübre olarak kullanmasıdır.

Burada ben kimseyi eleştirmek veya kırcı olmayı düşünmemişimdir, sadece onun bu ilerici çalışmalarını motife etmek için kendi kanatimi ortaya koymaya çalıştım, burada art niyet taşımış olsaydım araya sizi sokarmıydım, ama bir türlü anlamıyorum kendimi nasıl ifade etmeliyim sizde böyle düşündükten sonra.

Ama ben geliboludaki bahçemde bol oksijen alıyorum ki, beynim sizlerden daha faklı düşünebiliyorum, sevgi ve saygılar sunarım.

MeyveliTepe 10-03-2010 16:26

Alıntı:

Sayın MeyveliTepenin yapmak isdedikleri, sera içinde yapmış olduğu kompost çalışmasının arkasındaki gerçek nedenleri, sizinde anlamamanızı kabul etmek güç olsa gerek, sayın doğasever, MeyveliTepe arkadaşımız, herhalde anlamış olmalıki, yapmış olduğu kompostun, enerji kayıpları yönünden ısı enerjisine dönüşen verim kayıplarını, bu ısıyı sera içinde kullanarak bu kayıplarını azaltma düşüncesine gitmiştir.
Ben buradayım, niyet okuyuculuğu yapmanıza gerek yok, hele hele, neyi ne zaman anladığım gibi konularda fikir yürütmeniz komik oluyor. Organik maddenin kompostlaşma süreci içinde açığa çıkan enerji ve gazlar, bu maddelerin yaşam döngülerinde çevreye kazandırdıklarıyla kıyaslanarak ölçülür. Yoksa odun yenilelenibir enerji kaynağından sayılmazdı.

Komposttan yararlanmak benim icat ettiğim bir şey değil. Fransadaki bazı çiftliklerde sıcak kompost yığınlarının içine bir düzenek vasıtasıyla yerleştirilen ısı değiştiriciler ve ısı pompalarıyla çiftliklerin her türlü ısıtma ihtiyacının karşılanabildiğini okumuştum. İlk başta böyle düşündümse de sonra daha uygun başka bir çözüm geliştirdim.

Alıntı:

Burada bir eleştiri değil de kompost yapım konusundaki uygulamaların bir kısır döngüyü vurgulamaktır, MeyveliTepe arkadaşımız şayet sera içi ısıtmada kullanabileceği bir sistem düşünüyorsa organik atıklardan fermantasyonla biogaz üretimi sağlasın hem ıstma, hemde gazı alınan atıkların temiz gübre olarak kullanmasıdır
Hımm.. Fermentasyonla biyogaz! fena fikir değil. İlk fırsatta uygularsınız biz de görürüz artık. Yalnız, fermentasyondan açığa çıkan biyogazın çevre etkisini ne yapacağız? Bu gaz yanarken oksijen tüketmeyecek mi? Siz bol bol yaptığınızı söylediğiniz fermentasyon sırasında açığa çıkan bu gazları yakalamıyor da çevreye salıyorsanız çok kötü fena bir durum olmuyor mu?

Neyse, sera ısıtmak için çözümüm zaten başka bir şey. Kompostun ısısı bir yan ürün sadece. Yalnız karbondioksiti yabana atmamak lazım. Bitkinin istediği karbondioksit, verdiği oksijen, kompostunki tersi, kardeş kardeş geçinecekler artık. Ben de ikidedir cam çerçeve ile uğraşıp seraya karbondioksit sokmaya çalışmayacağım. tembel işi yani. Permakültürü zaten tembeller icat etmiş, kendileri çalışmamak için:)

Bu arada aklıma geldi. Siz evde ne ile ısınıyorsunuz? Fosil yakıt değildir umarım. Hatta odun ve kömür gibi şeyler de değildir. Zaten herhangi bir şey asla yakıyor olamazsınız, yoksa bu başlıkta yazdığınız bir sürü şeye ters düşmüş olurdunuz.

Ben bu kompostun emisyonlarında kaba bir hesap yaptım. Bir yıl içinde buradan İstanbula üç kere az gitsem co2 dengeliyor, diğer gazlar doğaya kâr kalıyor gibi.

Enerjinin verimli kullanılması en çok taktırdığım mevzulardandır. Yaptığım her şeyin tasarımında uzun uzun düşünürüm bunun için. Kompost konusuna gelirsek, bizim bahçeden dışarı atılan bir dirhem bile organik atık yoktur. Çokça etraftaki kolay işlenir organik atıkların peşindeyim. Çöplüklere giden, derelere sulara atılan organik malzemeyi düşünürsek durumun vehameti ortaya çıkar. Önceki yıllarda olduğu gibi, Nisandan itibaren gücüm ve imkanlarım elverdiğince toplayabildiğim malzemeyi toplayacağım yine. Bulabildiğim çok fazla, ama taşıyabildiğimin bir sınırı var. Taşımak mümkün olsa haftada iki büyük kamyon çim kırpıntısı bulabiliyorum. Bunun ancak benim pikaba sığan iki-üç dolusunu taşıyabiliyorum. Gerisi çöpe gidiyor. Haftada iki pikap dolusu da ciddi bir miktar. Hiç olmazsa o kadarı hızlı bir döngü ile tekrar toprağa dönüyor.

Söz gelimi, Sn.İndomie, pazar artıklarından her hafta 5-6 el arabası topluyor. Ne kadar çok toplayıp bunları toprağa döndürse o kadar iyi. Aksi halde bunlar çöpe gidecek. Sinek, koku ve patojen yuvası olacak. O miktarda hızlı döngüyü sağlamak için ne yapılması lazım ise onu yapıyor, hem de en mükemmel şekliyle.

Bu anlamda, bunları konuşurken bile verimsiz enerji harcamış oluyoruz. Bir bakıma boşa konuşuyoruz. Söz konusu olan mutfaktaki hıyar patlıcan kabuğu ise, canınız ne istiyorsa onu yapın.

Alıntı:

... onun bu ilerici çalışmalarını motife etmek için kendi kanatimi ortaya koymaya çalıştım, ...
"O" ben oluyorum herhalde. "motife" derken, motive mi modifiye mi anlayamadım. Her ikisine de ihtiyacım olmamakla birlikte teşekkür ederim.

Alıntı:

Ama ben geliboludaki bahçemde bol oksijen alıyorum ki, beynim sizlerden daha faklı düşünebiliyorum, sevgi ve saygılar sunarım.
Oksijenin faydası olsa gerek, burada da takdire şayan bir ilerleme gördüğümü itiraf etmeliyim. Eskiye oranla hakaret epey bir incelmiş görünüyor :)

Halil Önen 10-03-2010 16:55

Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi MeyveliTepe (Mesaj 593608)
..... Taşımak mümkün olsa haftada iki büyük kamyon çim kırpıntısı bulabiliyorum. Bunun ancak benim pikaba sığan iki-üç dolusunu taşıyabiliyorum. Gerisi çöpe gidiyor. Haftada iki pikap dolusu da ciddi bir miktar. Hiç olmazsa o kadarı hızlı bir döngü ile tekrar toprağa dönüyor.
......
Söz gelimi, Sn.İndomie, pazar artıklarından her hafta 5-6 el arabası topluyor. Ne kadar çok toplayıp bunları toprağa döndürse o kadar iyi. Aksi halde bunlar çöpe gidecek.

Sn.Meyveli Tepe,
bu belediyenin parklarda biçip attığı çimler mi?

Bunu EMA ile mi kompostluyor sunuz?

İçine başka ürün koymuyorsanız güçlü kompost olur mu?

(Şu belediyecilerle dostluğumu arttırmalıyım)

MeyveliTepe 10-03-2010 17:10

Halil bey,
Belediyenin biçtiklerine kadar, sadece bizim şirketin çim alanlarından çıkanlar bunlar. Etrafınızda belediyenin biçtiklerini elde edebiliyorsanız kaçırmayın, hatta özel bir takip düzeni bile çok işe yarar.

Kırpılmış çim tabii ki tek başına kullanılmıyor. Belli bir oranda kahverengi malzeme, aşılayıcı malzeme vb. ile birlikte işleniyor. Detaylı tarifleri hem bu başlığın başında, hem de bizim sitede var. Kompostun gübre olarak değeri içindeki malzemelerle orantılı. Öte yandan hiç bir besin maddesi içermese bile %100 organik, kök gelişimi için, malç için ideal bir ortam oluşturur. Gerektiğinde ve ihtiyaca göre başka organik gübrelerle birlikte de kullanılır. Sıkışmaya meyilli kil taneciklerin ayrılmasını, ya da kumlu tınlı toprakların daha iyi nem tutmasını, her türlü faydalı toprak canlısı ve mikroorganizmanın mekanı olur.

Kompost yapımında en zor bulunan taze yeşil malzemedir. Kahverengi malzemeyi bir kez temin edip çok uzun süre saklayıp lazım oldukça kullanabilirsiniz. Bu, öğütülmüş dal, talaş, keçi gübresi vb. pek çok şey olabilir. Bunlardan birini, ya da tümünü kullanabilirsiniz. Söz gelimi, bana yanmış olarak gelen keçi gübrelerini bizim kompost kaplarından geçirmeden kullanmıyorum.

MeyveliTepe 10-03-2010 19:14

Bu arada, biyogaz denince çağrışım yaptı. Fosil yakıt yakan her türlü araç gereçten sonra çevreye ve havaya en fazla zararı verenler ineklermiş(smd). Popülasyon, yaşam ve beslenme tarzları, sanayileşme, toplumsal yapılar, kültür değişimleri, reklamlar, her türlü medya vs. bunların tümü ineklerin sayısının çok artmasına sebep olmuş. Doğada hiç bir zaman kendi kendine olamayacak kadar canlı inek mevcutmuş.

Üstelik bu kadar çok ineğin beslenme şeklinin de hemen hemen tek kaynağa bağlanmış olması, bu kaynağın ineğin doğal diyetinin içinde olmaması durumu daha da vahimleştiriyormuş.

Bu durum, sadece bu ineklerin dışkıları ile ilgili değil. Belki de daha çok çıkardıkları gazlarla ilgili. Araştırmalar, sera gazları ve küresel ısınma sorununda metan gazına karbondioksitten çok daha fazla dikkat çekiyor. Atmosferdeki amonyak gazının 2/3'ünden de yine bu inekler sorumluymuş.

Bu konuda çok kaynak var ama ilgilenenler için bunu ve şunu vereyim.

epsody 10-03-2010 19:37

sohpet.
 
Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi MeyveliTepe (Mesaj 594443)
Bu arada, biyogaz denince çağrışım yaptı. Fosil yakıt yakan her türlü araç gereçten sonra çevreye ve havaya en fazla zararı verenler ineklermiş(smd). Popülasyon, yaşam ve beslenme tarzları, sanayileşme, toplumsal yapılar, kültür değişimleri, reklamlar, her türlü medya vs. bunların tümü ineklerin sayısının çok artmasına sebep olmuş. Doğada hiç bir zaman kendi kendine olamayacak kadar canlı inek mevcutmuş.

Üstelik bu kadar çok ineğin beslenme şeklinin de hemen hemen tek kaynağa bağlanmış olması, bu kaynağın ineğin doğal diyetinin içinde olmaması durumu daha da vahimleştiriyormuş.

Bu durum, sadece bu ineklerin dışkıları ile ilgili değil. Belki de daha çok çıkardıkları gazlarla ilgili. Araştırmalar, sera gazları ve küresel ısınma sorununda metan gazına karbondioksitten çok daha fazla dikkat çekiyor. Atmosferdeki amonyak gazının 2/3'ünden de yine bu inekler sorumluymuş.

Bu konuda çok kaynak var ama ilgilenenler için bunu ve şunu vereyim.

Sayın MeyveliTepe dediklerin harfiyen doğru, adamlar neden bizim tarım sektörümüzün, istihdamını azaltmamazı istiyorlar, doğayı kirletme suçu yüklüyorlar, sanki kendilerinin kimyasal endüstürilerinin hiç suçları yok, bu arada seralar bölgesindeki sera gazlarının salınımlarınıda unutmamak lazım, çevreciliğimiz senin ve benim çalışmalarımızla kurtulamaz, ama genede niyetlerimizi bozmadan arkamızdan gelen insanlara çevreci düşüncelerimizi aktarmamız lazım, işler kolay gelsin sevgiler.

qokhanyilmaz 10-03-2010 20:37

Re
 
Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi qokhanyilmaz (Mesaj 591999)
Bende sayın meyvelitepe'nin kişisel bloğundan sonra bahçemizde her yıl yaptığımız sebzelerimiz için kompost hazırlamaya karar verdim.Bunun için her hafta süt aldığımız sütçüden koyun gübresi (keçi bulamadığımdan dolayı) , pazardan köylülerden aldığım kestane toprağı ve evde mutfaktan artan yeşil olan bir çok sebze artığını bir kasanın içine yerleştirip evde kullanmadığımız bir odaya (bunuda dış ortamının biraz daha sıcak olması reaksiyonu hızlandırır düşüncesiyle ) öylece bıraktım.Kasanın üzerindeki renk değişimini şimdiden farkedebiliyorum.Yaptığımız kompostun içine kırmızı solucan koymamızın ne gibi bir sakıncası olur bunun yanında fabrikadaki bir işçimden güvercin gübresi bulma şansım var aynı karışımı güvercin gübresiyle yapmam nasıl olur acaba. Yardımlarınız için şimdiden teşekkür ederim.

Ortam gerilince benim sorum unutulmuş galiba.Bilgisi olan bir arkadaştan yardım alabilirmiyim ?

MeyveliTepe 10-03-2010 21:48

Kompost işlemi sırasında iç ısı 65 dereceye kadar yükseleceğinden solucan yaşayamayacaktır. Ancak işlem bitip malzeme soğuduktan sonra solucanların severek yaşayacakları bir ortam oluşur.

epsody 11-03-2010 03:20

Açıklama
 
Sayın MeyveliTepe, Burası yeri değil, sizin bu açıklamanıza solucanlarla kompost başlığında cevap vermek istiyorum oradan takip edersiniz, iyi geceler.

akcan67 11-03-2010 20:07

Sevgili arkadaşlar

Tavukların altından çıkan gübre ve talaş karışımını kompost kabına eklesem nasıl olur.

epsody 12-03-2010 06:14

Çok zengin içerikli kompost olacaktır.
 
Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi akcan67 (Mesaj 595098)
Sevgili arkadaşlar

Tavukların altından çıkan gübre ve talaş karışımını kompost kabına eklesem nasıl olur.

Sen bu başlığını gerektiği gibi takip etmiyorsun anlaşılan, bitkisel içerikli atıklarla oluşturulan kompostlar genelde toprak yapısı düzenleme yönüyle kullanım sağlarken, hayvansal dışkı katılımı ile oluşturulan kompostlar, organik gübre özelliği sağlanmış bir yapı oluştururlar.

Genelde kompost yapacak arkadaşların, ellerindeki her türlü hayvansal gübreleri oluşturacak kompostlara katarlarsa dışardan organik gübre aramalarına gerek kalmıyacaktır, bahçen bereketli olması dileklerimle, sağlıklı esen günler sevgiyle kal.

Mine Pakkaner 15-03-2010 14:25

Bir kompost bitkisel kaynaklı da da olsa, hayvansal kaynaklı da olsa organik gübre niteliğindedir. Hem hayvansal, hem de bitkisel bütün kompostlar toprak yapısını düzenleyicidir.

Mine Pakkaner 15-03-2010 14:26

Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi akcan67 (Mesaj 595098)
Sevgili arkadaşlar

Tavukların altından çıkan gübre ve talaş karışımını kompost kabına eklesem nasıl olur.

Sayın Akcan, kanatlı gübresi ve talaş ekleyince kompostunuzun C/N oranını iyi değerlendiriniz.

Bütün hayvan altlıkları komposta katılabilir. Saman, talaş, kompostlanmış materyal vs.

indomie 15-03-2010 18:57

3 Eklenti(ler)
5 Mart 2010 günü başladığım kompostumu, inat ettim bir ayda, hatta 31 Mart'a kadar hazırlayacağım. Oluşumu hızlandırmak için üç günde bir aktarma-havalandırma yapıyorum. 31 Mart Çarşamba günü pazar yerinden yeni sebze atıkları toplamam gerekiyor.

Aşağıdaki resimler ikinci kompostumun 10. gününde çekildi. Bir önceki mesajımda resimlerini verdiğim sebze atıklarının 10 günde bu hale geldiklerine ben de inanamıyorum.

Perlit 17-03-2010 12:24

Kompost üretiminde kullanılan talaşın parçalanışı esnasında toprakta bulunan azotun kullanıldığını duymuştum acaba bu konuda bir fikriniz varmı?

MeyveliTepe 17-03-2010 12:39

Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi indomie (Mesaj 597420)
5 Mart 2010 günü başladığım kompostumu, inat ettim bir ayda, hatta 31 Mart'a kadar hazırlayacağım. Oluşumu hızlandırmak için üç günde bir aktarma-havalandırma yapıyorum. 31 Mart Çarşamba günü pazar yerinden yeni sebze atıkları toplamam gerekiyor.

Aşağıdaki resimler ikinci kompostumun 10. gününde çekildi. Bir önceki mesajımda resimlerini verdiğim sebze atıklarının 10 günde bu hale geldiklerine ben de inanamıyorum.

Tek kelimeyle mükemmel.

berduray 17-03-2010 13:37

Benim de ufak çapta çalışmalarım oluyor ama yığını yarıya kadar zor doldurabildim, üç gün sonra baktığımda kabın dibine çökmüştü.

Yani ben tek seferde kabı dolduramıyorum, sürekli ekleme yapıyorum.

Çim biçme ve dal öğütücü aletim yok.

Kol kuvvetiyle, satır kullanarak bahçemdeki brokoli fidanı artıkları, yabani otları, evden çıkan salata, sebze artıkları ve biraz talaş, biraz gazete, kartonla cebelleşip duruyorum.

O yüzden benim deneme ne olur emin değilim.

Sürekli eklenen malzemeyle süreç uzayacak galiba:(

ggirgin 17-03-2010 15:35

Arkadaşlar mehabalar
 
2 Eklenti(ler)
Sayın İndomie kompost yapma konusunda beni tekrar ateşledi. Kompost yapmak için tadil ettiğim varilden vazgeçip, keresteciden 4metre boyunda 10cm eninde kapak tahtası dedikleri ağaçlardan 10 adet satın alıp (toplam 21TL) yeni bir kasa oluşturdum. Yeşil adım sitesindeki hesaplama tablosunu kullanarak doldurmaya başladım. Sonuçlarını sizlerle paylaşacağım.

alparslan 17-03-2010 15:53

sn ggirgin tadil ettiğiniz varilden vazgeçmeniz merakıma mucip oldu.zira ben, bahçemde kompost çalışmalarım sürerken bir taraftan da evden çıkan atıkları kompost bidonu yaparak ayrıca değerlendirmeyi düşünüyordum.acaba vazgeçmeniz diğer yöntemin daha kolay olması mı yoksa varil işinin zor uzun ve başarı düzeyinin düşük olması mı merak ettim.iyi günler dilerim

ggirgin 17-03-2010 16:09

Sayın Alparslan
Eski bir varilin merkezinden bir boru geçirip bir şase üzerinde varili döner hale getirdim. Malzemenin havalanması ve karışabilmesi içinde varilin iç kısmına 2 boru daha monte ettim. Birde kapak yaptım. Bir kol yardımıyla kolayca döndürebiliyordum. Başka işlerlede uğraştığım için geçen sene kompost yapmaya fazla konsantre olamadım. 4 **** 5 denemem oldu. Sadece bir keresinde ısınma başladı fakat kısa sürdü. Yani Türkçesi beceremedim. Problemin ne olduğunuda kavrayamadım. Büyük ihtimalle C/N oranını ayarlayamadım. Yeni kasa için C/N oranını Yeşil adım sitesindeki hesaplama tablosunu kullanarak ayrlıyorum. Yeni kasayı doldurduktan sonra varili tekrar deneyeceğim. Sonuçlarını buradan bildiririm.
saygılarımla

epsody 17-03-2010 17:48

Sayın arkadaşım ggirgin, azmin elinden bir şey kurtulamaz, bu çalışmalar size tecrübe kazandırmış sonuçta başarı yakın gözüküyor, gönlümüz sizin başarı sağlıyacağı yöndedir sevgi ve saygılar.


Forum saati Türkiye saatine göredir. GMT +2. Şu an saat: 01:32.
(Türkiye için GMT +2 seçilmelidir.)

Forum vBulletin Version 3.8.5 Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
Search Engine Optimization by vBSEO 3.6.0
agaclar.net © 2004 - 2025