Ama bir de çimin o pırıl pırıl, yemyeşil, okşama hissi veren yumuşaklığını düşünün.
Yalın ayak, rahat rahat yürüdüğünüzü. Sulama anınında kırlangıçların vals edercesine fıskıyeler altında yıkanma bahanesi ile uçmalarını gözünüzde canlandırın.
Hiç ayrık tohumu ile mukayese edilir mi?

Ahh ahhh!
Dokundunuz bam teline. İşte bu yüzden uğraşmak istiyorum..... Yani şu yukardaki sıralamalar doğrumu? Artık bu hafta sonu itibari ile başlasak diyorum. Ne dersiniz. Sizce uygun mu?

Sizin toprağın durumu nasıl bilemiyorum. Ama benim toprak vıcık vıcık su. Drenajdan da bileğim kalınlığında su aktığı halde.
Siz yeniden mi yapacaksınız, eskisini kaldırdınız mı? Yoksa yama ile idare edebilecek misiniz?
Benim işim çok uzun. Bu ayın onbeşinden sonra başlamayı düşünüyorum. Bir ay içinde, tohum atabilsem çok iyi olacak. Yoksa karıncalar ile başım dertte olur ayrıca m2 de daha fazla tohum atmam icabeder.

Sn. Pakkaner, Sportek + Pilben ve Benlate yı bulamadım.

Alternatif olarak satıcının önerdiği Captan ile Curzeb yi aldım.

Doz ve uygulama önerisi : Captan 50 gr. + Curzeb 100 gr. karışım 20 litre suya karıştırılacak.

150 m2 alana püskürtülüp 4 ve 8 gün sonra tekrarlanacak.

İçime sinmedi uygulamayı durdurup, sizinde fikrinizi almak istedim.

Valla Güler hn. bizim toprak kaya gibi sert ve kumlu.Sarı renkli garip bir şey yetiştirmek için oldukça uğraş istiyor.Toprak böyleyken birde kapama toprağını sadece mille yapmışlar. Yani anlıyacağınız çimlerin ustü yanıyor, altı da sıkılıyor.
Açıkçası çimi kaldırıp tekrar yapmak mümkün gözükmüyor. Hem madden hem manen. Ama önce şu kurtarma operasyonunu bir yapıp, arkasındanda boş alanlara yama yapmayı düşünüyorum. Zaten bahçenin geneline üstten bir parça toprak gezdireceğim(bahçe toprağı). Ama öncelikle havalandırma işlemi uygulayıp ondan sonra da , yukarıdaki aşamaları uygulamak gerekecek.
Bu hafta sonu gittiğimde başlamak istiyorum, bakalım gerekli malzemeyi bulabilirsem başlıycam. Sizce zamanlama bu işlemler için uygunmu?

Merhaba!
Bu hafta sonu gittiğimde hayal kırıklığına uğradım. Çünkü artık çim yerine yabani otlar dikenler sarı papatyalar var.Zaten ilaçlarıda bulamadım. Ne Keşan'da ne İstanbul'da. Aslında resim çekip getirecektim ama makineyi İstanbul da unuttuğum için onu da yapamadım. Ama artık çim değilde başka bir şey düşüneceğimiz kesin. Çim için kimsenin hevesi ve enerjisi yok. Bionem'i bir şekilde bulup onu atıktan sonra......
Yonca atsak diyorum,ayrık ta düşünmüştüm ama Güler hn. hevesimi kırdı. Gerçi artık dedim ya heves kalmadı, yeşil olsunda ne olursa olsun.
Güler hn. ve diğer arkadaşlar yazın nekadar sulama yapıyorsunuz?

Sevgili Hacer, ne olur beni üzmeyin.
Ben ayrık kötüdür demedim,çimin ipek gibi kadifeliği varken ben düşünemiyorum dedim.
Ama inanın, bahçesine ayrık ekerek yemyeşil tutan yığınla insan var.
Yonca da ekebilirsiniz tabi, ama onlar da boylanacak ve biçilmek isteyecek.

Ben bu sene de çim yapacağım. Son kez deneyeceğim.
Benim çim alanım da 975-980 m2 aşağı yukarı bir dönüm.
Bizim de sulamamız otomatik sulama. Nisan-Mayıs aylarında tek günlerde (yani gün aşırı), Hazirandan itibaren hergün sabahları yirmişer dakika (üç parti halinde) sulama yapılıyor.
Kısacası, çimi kontrol ettiğimde 20-25 cm derinliğe kadar su emilmiş oluyor.
Bilgisayarda yağmur sensörü de var, yağmurlu havada sulama yapmıyor.

Haydi siz de gaza gelin de üşenmeden kolları sıvayın, bir kere daha deneyin derim.
(size bir de sorum var, eğer avatarınızdaki sizin bahçeniz ise, çim alan içine ektiğiniz bu ağaçlar, çimin hergün sulanması neticesinde zarar görmüyor mu? Benim köşede bir erguvan ağacım vardı, kurudu gitti.)

Üzülmeyin, çünkü bende sizin gibi düşünüyorum. Ama gidipte orayı görünce bütün gücüm kuvvetim bitti. Kışın en azından normal çim haline dönüyordu. Ama bu sene olmamış yabani ot başmış. Ayrık konusunda aslında acayip bir tecrübeye sahibiz, çim yaptığımız kısım bölge bölge ayrık otu idi. Temizleyinceye kadar neler çektik bir bilseniz. Onun içinde, hafta sonu ayrık yapsak fikrim oranın bakımını yapan aile tarafından korku ile karşılandı. Onlarda bari yonca olsa dediler ama yoncada uzayıp biçilince çirkin oluyormuş. Tekrar
kendine gelmesi nekadar sürer bilmiyoruz. Yani velhasılı kelam biz hala kararsısız.
Birde sulama için bizim alanda 1150 mekrekare ve sabit fıskiyelerle vana açıp kapama usulu (çünkü hepsini hidrofor kaldırmıyor) akşamları 45 dk. ila 1sa. arası sulanıyordu. Biz de çok sulama yaptık heralde,gerçi bizim toprak daha öncede bahsettiğm gibi kötü bir toprak ve kapaması mil. Suyu az geliyor diye verdik Allah verdik. Cahillik işte...
Evet gördüğünüz yer bizim çimin ilk senesi, Ağaçlarımızda sorun yok hatta gelişiyorlar. Ama mazı hiç büyümüyor gibi bi şey. Akasyalar, çamlar ve çınarda sorun yok iyi gelişiyor gibiler, ama tabi daha yavaş.

Siz yine de çim olayını düşünün derim. Biraz yorulursunuz ama seyretmesi bile güzel.
Çim de çam ağacı dediniz, değil mi? Hadi çınar suyu sever ama çam çok sulanmayı sevmez diye bilirim.
Silivri'de bizim bahçede, çimin ortasında güzel bir mavi ladin vardı. (Evi aldığımızda öyleydi)
Boyu ancak 3-4 m olmuştu, şekli de çok güzeldi.
Bir kış baktık ki boylu boyunca yerde yatıyor. Bahçıvan, çok sulandığı için köke fazla gitmemiş üzerindeki kar ağırlığı ile fırtınaya dayanamamış demişti. Ne kadar doğru bilemiyorum.

Drenajı iyileştirin, çimi havalandırın. Bunun için aeratör ve vertikut makineleri kullanılır. Bir profesyonel şirketten yardım alabilirsiniz. Kimyasal olarak da bakır sülfat size yardımcı olur. 12 lt suya 90 gr ekleyip bunu da 100 m2 alana püskürtünüz.

Hatice Hanım sizin bahçenizde hemen dezenfektan uygulayın. Huwasanı yukarıda yazdığınız dozda uygulayabilirsiniz.

Akabinde 2 gün sonra da ilaç verin. Turfset ve Map uygulamasını da bundan ikigün sonra yapın. Bir hafta sonra yeniden ilaçlama yapın. Sonrasında gübre vermeyin. Gübrelemeye 1 ay sonra başlayın.

Suyu sabah erken verin. Nemli havalarda ve çiğ düşerken su vermeyin.

Yalnız sizin suyunuz çok az, bir m2 ye 4 lt su veriyorsunuz demektir. Bu da yaz döneminde çimi strese sokar. Su stresi hastalığa da neden olur. Çok iyi bir toprağınız olursa ve bol s tutarsa o zaman ancak idare eder. Sizin bu sulama koşullarında bir dönümün hepsini çim yapmamanızı öneririm. Kışın ve baharda sorun değil ama yazın ne olacak. Biz ayrık türü çimlere bile yaz sıcağında 10-15 lt su veriyoruz. Siz daha serinde olsanız bile bu miktarı yazın 8-10 lt den aşağıya düşürürseniz sapsarı, yoluk, ölen zayıf bir çim alanınız olur.

Gübreleme sonrası
 

Merhabalar,

Aranıza yeni katıldım. Kendimi aşağıda linkini verdiğim mesajla tanıtmaya çalıştım.
http://www.agaclar.net/forum/showpos...postcount=7579

Geçen hafta evimin etrafındaki çimlerde makinayla gübreleme yapıldı. Geç olduğunu biliyorum ama anca yaptırabildim. Zaman bulmak çok zor. Bundan iki hafta önce de eksik yerlere tohum atılmıştı. Yavaş yavaş çıkmaya başladılar. Çimende bol miktarda ayrık, yonca vs. de var ama geniş yapraklıları yaşatmamaya çalışıyorum...

Gübreleme işini yapan vatandaşın sulama yapması konusunda anlaşmıştık ama arkadaş sağolsun salla pati iş yapıp gitmiş. Netice olarak çimende yer yer kurumalar oldu. Aşağıda iki fotoğraf var. Drenaj eksikliği ve toprak azlığı sebebiyle fotoğraftakine çimen demeseniz yeridir ama evin önünde bir yeşillik olması şimdilik mutlu ediyordu beni. Vakit ve para bulunca belki tümden çimlendirme yapabilirim. Şimdi bu lokal kurumalara karşı ne yapmamız gerekiyor? Yeniden tohum mu atmalı ya da sulamaya devam ettikçe buralardan tekrar çim çıkar mı acaba?

Eklenti 80823

Eklenti 80824

Yardımlarınız için şimdiden teşekkürler.

Saygılar.

Yukarıda Güler hanımın da bahsettiği topalak otu hakkında çözümü olan var mı acaba?
çimin içinde çıkanları uzun demir çubuk ile kanırtarak 10-15 cm dibe doğru giden soğanlarını çıkartmak sureti ile mücadele etmeye çalışıyorum ama hem çimi mahvediyorum hem de çoğunda kopmalar oluyorsoğanı içinde kalıyor ve sonra yine çıkıyor.Bir komşu enjektör ile zehir zerkedildiğini anlattı ama adını bilmiyordu ilacın

Herkeze merhabalar
Sağlıklı bahçeler yaratırken uğraşmak hakikaten çok zevkli, bir o kadar da meşakkatli. Hayvan gübrelerinin bahçelere taşıdığı otlarla uğraşmak tam bir felaket oluyor. Bir ara Tuncay hocam bahçelerdeki bazı bitkilerin bakımların da önerilerde bulunmuştu. Bu yazıyı sizlerle paylaşmak istedim. Denemenizi öneririm. Çünkü ben faydasını gördüm. Her keze gönlünce bahçeler dilerim. Saygılarımla,

Kimden : “TUNCAY DEMİRER”
Kime: resarioglu@hotmail.com
Konu: Gübreleme

Merhabalar Remzi bey;
ÇİMLER;
leonardit’le (World humus) çim ekiminde toprak üç defa gübrelenmelidir.
Bunun için şu sıra takip edilebilir,
1. Eğer çim yeni ekiliyorsa çimin alt toprağı leonardit le (World humus) gübrelenmelidir. Yani alt toprak 10-15 cm derinlikten sürülerek karıştırılmak şartıyla dekara 75 kg leonardit (World humus) ve dekara TSP kullanılırsa 25 kg, DAP kullanılırsa dekara 20 kg, 20-20-20 kullanılırsa dekara 45 kg kimyasal atılıp toprağa karıştırılmalıdır.
2. Tohum yatağı için dekara25 kg (World humus) leonardit atılıp yüzey düzeltilmeli ve ekim yapıldıktan sonra kapak toprağına dekara 40 kg leonardit (World humus) serpilmelidir.
3. Bakım yapılırken yeni ekilen veya eski çime yılda iki defa 75 er kg leonardit (World humus) kışa girerken ve yaza girerken serpilmeli ayrıca her biçimden sonra çim yüzeyine serpilerek sulamak şartıyla dekara 50 kg leonardit (World humus) kullanılmalıdır.

SÜS BİTKİLERİ;
1. Süs bitkilerinde saksılı veya saksısız bitki dikiminde saksı veya dikim çukur toprağının % 30-35’i leonardit (World humus) olmalıdır.
2. Saksı veya çukur toprağının ağırlığı üzerinden % 1-1,5 kadar kimyasal (DAP, TSP veya 20-20-20 katılmalıdır.
3. Bitki boyu ve yaşına göre yüzey toprağına bitki başına 100-200 gr toprak pH sına göre %21 AS, %46 ÜRE veya %33 AN gübreleri leonardit (World humus) karıştırılarak serpilip sulanmalıdır.

ÇALI, FİDAN VE AĞAÇCIKLAR;
Çalı ve ağaççıklarda hem dikim hem de bakım işlerinde aynı işlem ve uygulamalar yapılmalıdır.

Kolay gelsin dileklerimle
Doc.Dr. Tuncay Demirer
Celal Bayar Üniversitesi Öğretim Görevlisi
Bitki Besleme ve Gübreleme Uzmanı

Sevgili arkadaşlar daha sonra çimlerle ilgili deneyimlerimi ve bahçemdeki çim alan için yapmayı düşündüklerimi ve yaptıklarımı paylaşacağım.

Şu an bahçemde çim yok. 1000m2 alan çimlenmeyi bekliyor.
Geçen sene ot ilacı atarak herşeyi öldürmüştüm. Bu sonbaharda yeniden çim ekeceğim. Şimdi toprak sürüldü ve yanmasını bekliyorum. Bu arada bir de yedili patlatma çekildi.

Sürüldükten sonra meydana çıkan ufak tefek taşları toplamak için çizmelerimi giyerek tezeklerin (iri toprak parçaları) arasına daldım. Yine sağda solda patlamış birkaç semizotu ve başka bitkileri incelerken birdenbire gözüme topalak (ki ben bütün bahçeyi sırf bu ot yüzünden ilaçlamıştım) çarptı. Ne yalan söyleyeyim, bastım okkalı bir küfürü. Ve hemen bel küreğini alarak bunu kökünden çıkarttım.
Hafifçe yıkayıp temizledim ve bu belâ otu tanımayanınız varsa, tanıyın diye fotoğrafladım.

Esasında, bu soğanlar diğer kılcal kökler üzerinde de var. Siz yolduğunuzda soğan toprakta kalıyor ot kısmı çıkıyor. Topraktakiler de aynen fotoğrafta gördüğünüz gibi bire iki-üç vererek çoğaldıkça çoğalıyorlar.

Bahçemin ve çimin en büyük derdi.



Eklenti 93000

Eklenti 93001

Eklenti 93002

Eklenti 93003

Eklenti 93004

Tahmin ettiğim gibi, benim arka bahçede tek tük çıkan otlar, sizin meşhur otunuzmuş. Güneş almayan alanda olduğu için pek çoğalmamış. Bundan sonra daha dikkat ederek soğanıyla çıkarayım, zaten normal çekmeyle de kolay kolay gelmiyor.

Sevgili arkadaşlar,
Çoğunuz biliyorsunuz bu çimlerlerle başım nasıl dertte.
Topalak denilen bu dert yüzünden başıma gelmedik kalmadı. Hani derler ya akılsız başın cezasını ayaklar çekermiş. Benim sadece ayaklarım değil beynimden başlayarak bütün uzuvlarım çekiyor.

Roundop star(ot ilacı) yaparak bütün çim alanda yeşil aksam ne varsa öldürdüm. Uzun bir müddet bekledim.
Daha sonra toprağı sürdürerek iyice havalanmasını, düşen diğer yabancı ot tohumlarının da yanması için bu sene beklemeye karar verdim.

Toprak güneşten iyice yandıkça tekrar sürdürdüm.

Geçen hafta yedili derin patlatma çekildi. Böylece hem drenaj daha iyi olur, hemde daha derine kadar toprak yumuşar dedik.
70-90cm arası bir işleme tabii oldu.

Şimdi biraz daha bekleyip bu alana iki-üç römork yanmış hayvan gübresi (tercihen keçi) atarak iyice bir sulama yapıp tekrar sürdürmeyi düşünüyorum. Genelde hayvan gübrelerinden (keçi bulamazsam) ot çok çıkar. Bu ot işini de hallettikten sonra veya hayvan gübresi olmazsa başka bir takviye gübre atıp sürdükten sonra yavaş yavaş taban toprağı hazırlamayı ve toprağı ıslah etmeyi deniz yosunu kullanmayı düşünüyorum.

Taban toprağı ve çim kapak toprağı hazırlıklarına başladım.
Toprak bulmak bir dert oldu. 25-30m3 toprak lâzım.
Gönen'den başladım aramaya.
Manyas'da tanıdık biri güzel toprak var abla deyince adeta bayram ettim. Aman dere yatağından olmasın dedim. Yok yok tarladan dedi.
Koca bir kamyon toprak geldi ve bahçeye elenip ıslah edilmek üzere yığıldı.
Bu sırada bahçede çalışan köylülerden biri "abla bunda kanyaş var" dedi. Hiç tanımadığım bir ot.
Aldı beni bir telaş. Bu ot da neyin nesi, nasıl diye sarıldım internet sayfalarına, sitemizdeki dostlara.
Aldığım her haber beni adeta yıktı. Moral bırakın sıfırı eksilere düştü.
Daha çim ekimine başlamadan dertleri başladı.

Eğer bahçeye yığılan bu yığın, işime yaramayacaksa bir de bundan kurtulma derdi var.
25m3 toprak az da değil. Verilen para da cabası.

Toprak içinden çıkarttığım birkaç yabancı maddenin fotoğrafını yüklüyorum.
Bu bitkiyi tanıyan varsa, veya bu kanyaş mı değil mi beni aydınlatırsanız müteşekkir olurum.

Eklenti 93318

Eklenti 93319

Eklenti 93320

Sevgili arkadaşlar,
Silivri'de, yörenin çim konusunda oldukça ünlenmiş (çekirdekten yetişme) bahçevanlarına çimlendirttiğimiz 800m2 kadar bahçemiz var. Her sorunu hallederler. Yöredeki 120 kadar bahçenin çim bakımını özenle yapıyorlar ve herkes çok memnun. Fakat şimdi bizim bahçede, onların hiç görmediklerini söyleyerek şaşırdıkları bir sorunla karşılaştık. Bana "Siz bunu bilgisayara bir sorsanız. Çünkü biz hayatımızda böyle şey görmedik" dediler.

Bahçemin ön taraftaki 600m2 kadarlık bölümünde 15 gün önce garip bir mantara benzer oluşum peydah oldu. Daha önce fazla sulama nedeniyle bildiğimiz mantarlar ara ara görünürdü ama sulama ayarıyla hallediliyordu. Aşağıda pek de iyi çekilememiş resimlerini eklediğim bu oluşum önce birbirine yakın mantar şapkaları gibi kendini gösterip, ertesi gün avuç içi ya da daha büyük boyutlarda kedi köpek kusmuğu gibi garip bir hale geliyor. Bir iki gün sonra kararmaya başlıyor. Elinizi sürünce kömür közü gibi un ufak olup siyah bir toz halinde her yana yayılıyor. Giderek artmaya başladı. Neredeyse 3-4 m2de bir tane oluşuyor.

Bu garip oluşumu tanıyan varsa yardımlarınızı bekliyorum.
Saygılar.

Bu oluşumlar her tarafta mı oluyor, yoksa gölge kısımlarda mı?
Bahçenizin en güneşli kısmında da var mı?

Güler Abla. Yarın size tavsilatlı olarak yazarım.

Sevgili Güler Hanım,
Soruyu bana sorduysanız, bahçenin o bölümü tamamen güneş. Doğuştan batışa kadar tam güneş alıyor. Minik ağaçlarımın gölgesi oralara erişemiyor.
Saygılar.

Güler Abla,
Fotoğrafları biraz yakından çektiniz herhalde. Onlar Ayrık otu.
Çok mu? Toprağı yaydınız mı? Toprak fümigasyonu yapabilirsiniz. Ayrık otu ile mücadelede kullanılan ilaçları, dozonu, ne zaman kullanılacağını ayrıntılı olarak yazmamı ister misiniz.

Cumhur Bey ayrıntılı olarak yazacağınız bilgilerden bütün üyeler faydalanacaktır.

Hayır ayrık otu değil, ayrığı çok iyi tanıyorum.
Bunların gövdeleri kamış, saz gibi.
295 numaralı mesajımdakiler topalak. Onların da yeni fışkıranları ayrık gibi ama onların köklerindeki her kılcal kökte de bu yumrular var.

297 numaralı mesajımdaki resimlerin kanyaş olup olmadığını öğrenmek istiyorum. Bu otu tanımıyorum. Yeni toprağın içinde daha doğrusu milin içinde bunlardan var.
Eğer kaynaş ise bunlar da tohum döker mi? Eğer öyle ise bu yeni gelen 25m3 toprağı kullanmayacağım.
Öğrendiğime göre kaynaş, topalaktan daha da çok dert veriyormuş.
Toprağın içindekileri eleyerek temizlerim ama eğer tohum yapıyorlarsa ve toprağa dökülmüş ise lânet olsun der hiç kullanmadan atma yolunu düşünürüm.

Benim bahçemde sabahtan akşama kadar kızgın güneşin altında olmasına rağmen hızla üreyen bu garip oluşumları tanıyan yok galiba... Acaba resimler net olmadığı için anlaşılamıyor mu?

Güler Abla. Bunları şimdi bahçenin kenarında çekip geldim. Demekki benzettim. Siz emin olduğunuza göre değildir. Kökleri çıkarıp ana bitkinin üzerine koydum.

Eklenti 94587

1-Çim ekilecek toprak nasıl hazırlanmalı?
2.Çim alan nasıl oluşturulur?
3.Ekme çim nasıl sulanır?
4.Ekme çim nasıl biçilir?
5.Ekme çimin sararmaması için nelere dikkat etmeliyiz?
6.Çim için doğru tohum tercihi nasıl yapılır?
7.Çimi ne zaman ekmeliyiz?
ile ilgili çok güzel videolar buldum. http://www.uzmantv.com/cim-ekilecek-...l-hazirlanmali

Bizde isteriz, Sn. Tonba:)

Arkadaşlar,
Yazmadan evvel bir araştırma yaptım. Forum da daha evvel yazıldı mı? diye. Ayrıntılı ve güzel bilgiler var. Adres aşağıda. fmt79 un yazmış olduğu bilgiler linkte.

Fluazifob P Butyl (Fusilade Super) 100 ml.dekar?

Glyphosate İsopropilamin 48 (Raundup) duruma göre 400 gr.dan 600 ve hatta 800 gr. kadar

Glyp hosate Trimecium (Toucdown) fmt 79 un bahsettiği total herbisit.

http://agaclar.net/forum/showpost.ph...2&postcount=17

cimde beyaz mantar ve kahverengi leke
 

Bahcemizde yeni yeni cimlerin arasinda bembeyaz mantarlar türedi. Gecen hafta fungizid döküldügü halde yeniden geldiler? ve ayni zamanda cimin baska bir noktasinda kahverengi bir leke var. Lekenin ortasinda yumusak ve kahverengi ile beyaz birsey vardi. Mantarmi veya bir böcek gövdesimi bilemedim. fotoraflari ekliyorum. Yardimci olursaniz sevinirim. Tesekkürler

Merhaba,
Bahçemi bu yıl çimlendirdim. Ama çatıdaki bir tamirden ötürü (bahçeye inşaat artıkları dökülüyordu) biraz geç kaldık (mayıs başı) ve sonuç : Mantar....
Arkadan da karıncalar tohumları toplayıverince kel bir bahçeyle baş başa kalıverdik :(
Şimdi eylül gibi yeniden çim yapmayı düşünüyorum.Sizlere sormak istediklerim; Eylül yerine acaba ilkbaharı beklemek daha mı doğru olur ve yine ekme çimi mi denesem yoksa ekimle filan uğraşmayıp eskisini toptan kaldırıp rulo çim mi yapsam.Bahçe işlerinde çok yeni olduğum için henüz ikisi arasında bir ayrım yapamıyorum (Rulo çimde kenar kesmeleri vs.nin daha düzgün yapılabileceğini düşünüyorum) Bir de resim ekliyorum felaketi görebilin diye..

Sn. jel77, biz de taşındığımız sene aynı problemi yaşadık. Çimi taşınmadan mayısta yaptırmıştık, sulaması için bulduğumuz kişi sulamayı aksattı, kuşlar, karıncalar derken çim çok seyrek oldu.

Eylülde çim kısa biçildi, yanlış hatırlamıyorsam biraz tırmıklandı, ince bir kat toprak atıldı (eski çimi örtmeyecek kadar),çim ekilip kapak toprağından sonra bastırılıp sulandı. Çim ekimi eşit serpme olarak değil de kötü bölgeler yoğun olacak şekilde yapıldı. Yanlışım varsa bilen arkadaşlar düzeltecektir.

Baharda çim çok güzel oldu, ilkbaharda yeni ekilen çimin zorluklarını hiç yaşamadık. Yine de eski çimden ya da altyapıdan memun değilseniz köklü değişim gerekebilir.

Kenar kesmelerinin düzgün olmasını istiyorsanız, toprak daha kurumadan ilkbaharda veya sonbaharda keskin bir küreğin ucuyla kolaylıkla yaparsınız. Yaza kalıp toprak kuruyunca iş çok zorlaşıyor.

Bu sene rulo çim yaptırdım, üzerine çabuk basıldı iyi ama onun da zorlukları ve kuruma tehlikesi var, iyice güçlenene kadar düzenli sulama ve bakım istiyor. Uygulamanın iyi yapılması gerekiyor, yapışmayan bloklarım var araları boşluk kaldı. Tahmin ettiğim kadar da çok çok problemsiz, pratik değimiş ama uygun mevsimi kaçırınca mecburen tercih ediliyor.

Çim saha tesisi zor iştir
 

1. Sahada su göllenmeyecek, drenaj iyi olacak
2. Tesviyesi düzgün olacak bazı yerler çukur, bazı yerler tümsek olmayacak
3. Uygun türler (karışım) kullanılacak, bazısı dik büyüyecek, bazısı sürüngen olacak
4. Islatma değil "Sulama" yapılacak. Sulama genellikle sabah serinliğinde (toprak soğukken) yapılır. Gece sıcak ve ıslak çimlerde hastalık etmenleri de kolay çoğalır. Verilen su toprağın 5-10 cm. derinliğine işleyecek miktarda doyurucu olmalıdır (Yeni ekilen tohumlar hariç). Sulama aralıkları seyrek olmalıdır.
5. Tohum ekme zamanı: En uygunu Eylül-Ekim aylarıdır. Ocak-Şubat-Mart da olabilir. Eylülde ekilen tohumlar hava serin olduğu için fazla sık sulama gerektirmez, ot az çıkar veya çıkmaz, karıncalar çekmez, en önemlisi çim bitkisinin kökleri ilkbahar ve yaza kadar toprağa iyice yerleşir ve kuvvetlenir sıcak yaz aylarına güçlü girer. Çim bitkileri GENELLİKLE serin iklim bitkileridir. Serin zamanlarda daha iyi gelişir.
Martta ekilen tohumlar, sıcak yaz aylarına kadar kökleri tam gelişemez, sıcakta gelişemez, çok sık sulama isterler bu durum hastalıklara davetiye çıkarır, Yabancı otlar da ilkbaharda ve yaz aylarında çok çıkar,
Bu nedenle serin iklim tohumları,karışımları sonbaharda ekilmesi önerilir ancak sıcak iklim tohumları (uganda çimi vb.) ilkbahar-yaz aylarında ekilir.

Sevgili güler hanımın kapak toprağı olan mil içindeki kamışımsı yapı KANYAŞ denilen bir bitkinin rizomlarıdır, farklı bir ayrık türüdür. Fusilade isimli ilaç (dar yapraklıları öldüren seçici ot ilacı) bunların rizomlarına kadar öldürür ama çimleri de öldürür!! Kanyaş rizomların parçalanmasıyla öbek şeklinde çoğalması yanında süpürge tohumu gibi olan tohumlarından da çoğalabilir.

Bu sene sulama ayarlamasını tamamen değiştirdik. Geçtiğimiz yıllarda her sabah (saat 5 te) her bölge için, 10 ar veya 15 er dakikalık sulama yapıyorduk. Geçen Tekin Bey'le sohbetimiz esnasında, o tür yüzeysel sulamanın çimleri tembelleştirip, köklerinin güçlenmesini engelleyeciğine karar verdik. Bu yaz sulamayı haftada 3 kere, gölge yerlerde 1/2 saat, çok güneş alan bölgede 1 saate ayarladık. Yine sabah 5 te yapıyoruz. Yine hafif hafif bölgesel sararmalar var ama bu bizim bölgedeki gece gündüz sıcak farkından (nemden) kaynaklanıyor. Sorun yaşamayan hemen hemen hiç yok.

Geçen sene inşaat durumu ve susuzluk olduğu için çimlerle ilgilenemedim. 2-3 günde bir en fazla 30 dk suladım. Sıcaklarda sarardı ama sonbaharda çok güzel olmuştu ve can sıkıcı bir hastalığa da rastlamadım.

Oturduğum yer ve bahçenin konumu nedeniyle nemimiz çok fazla. Karadenizin ve boğazın nemini alıyoruz, bahçe de biraz kuytu olduğu için sabah 9.00'a kadar çimler ( evin camları dahi) çok ıslak oluyor. Bu nedenle akşam sulamıyorum ki sulama suyu da buna eklenmesin, sabah çok ıslak olduğu için çok erken sulamıyorum. Güneş saat 8.00 den sonra kademeli olarak geldiği için bu saatlerde suluyorum. Yaptığım uygulama uygun mu? Daha erken saate alayım mı?

Bu sene çim yeni döşendiğinde sulamayı her gün yaptım, su miktarı fazla olmadığı halde mantarlar çıktı. Şimdi 3 günde bir suluyorum yine de sabahları çimlerin arasında köpük gibi oluşumlar oluyor. Müdahale etmezsem problem olur mu? Elimde captan var işe yarar mı?

Derdim mükemmel çim değil, yazın biraz sararmasına razıyım, yeter ki hastalık-ilaç devreye girmesin.

Verdiğiniz biligiler ve aktardığınız deneyimleriniz için hepinize teşekkürler. Söylediklerinizden eylül 15 gibi ilave çim yapmanın iyi bir fikir olacağı sonucuna vardım.
Bahçede otomatik sulama var. Sabah 6.00 ve akşam 20.30 da 4er dk.sulama yapılıyor. Başlangıçta çim yapan firma sabah akşam 2şer dk.ya ayarlamıştı mantarı azdırmamak için ama bahçe çok güneş olduğundan dilkili diğer bitkiler susuz kalmaya başladılar ben de hortumla destek vermek zorunda kaldım ve sonuçta da önce 3 son sıcaklardan beridir de 4 dk.ya çıkardım. Çimde de herhangi bir kötüye gidiş gözlemedim.

Resimdekiler kanyaşın rizomları, Bu otun resimlerini BURADA demeyi beceremiyorum :o dolayısıyla Çim başlığında fotoğrafladım. Bu bitki ve tohumları orada görebilirsiniz.


http://www.agaclar.net/forum/attachm...0&d=1247819631

tema evindeki çimlerimizin büyük bölümünü kaybettik çimde kurtlanma diye bir şey söylüyor bilenler daha önce böyle bir sorunla karşılaştınızmı ne yapılabilir çimler tamamen saman gibi oldu yardımlarınızı bekliyorum teşekkürler

Kanyaş(ı) ve rizomları
 

Dün (02.08.2009, Pazar) Anadolu yakası hobi bahçemizde konuştuğumuz Güler'den kanyaş rizomlu toprak sorununu öğrendim. Bitki konusunda emin değildi.

Güler'in yüklediği fotoğraflara baktığımda kuşkum kalmadı, bu benim kanyaşı olarak öğrenip, söylediğim, fotoğraflardan kgursan'ın da tanıdığı ve Selahattin Yılmaz'ın da burada tanıttığı Sorghum Halepense bitkisi. İngilizce'de johnsongrass olarak biliniyor.

Fena özellikleri var, tek bir rizomdan, tek bir sezonda 80.000 (seksenbin) tohum üret(ebil)mek, bu tohumların 4-5 yıl çimlenebilmesi gibi.

Zaten sadece tohumla çoğalmıyor, rizomları unutmamak gerek, rizomla çok etkili olarak yayılıyor. Söküp atarsanız, atıldığı yerde yeniden canlanacaktır.

Ancak Güler'in bahçesinde yayılabileceğini sanmıyorum. Yine de kolay gelsin.


gece
tokalağı da bilen, kanyaşını daha tehlikeli bulan forum kişisi!