![]() |
|
|
![]() |
#1 |
Ağaç Dostu
|
Bizim Doğu Anadolu
Doğu ve Güneydoğu Anadolu barındırdığı uygarlıkların izlerini hala taşıyan şaşırtıcı bir bölge. Aslında tam bir turizm kaynağı. Ancak Yıllardır çözümlenemeyen terör illeti buraları turizm cenneti olmasını engelliyor. Çoğu insan gelmeye çekiniyor. Açıkçası bize de ne işiniz var oralarda diyen çok oldu. Yolumuz haberlerde, baskınlarda duyduğumuz yerlerden geçti. Ama orda bir köy var uzakta. Şarkı türkü değil onlar bizim köylerimiz. Zorlu yolları, kerpiçten damları, çamuru, tezeği ile. Çocuklarımızı eline silah verip 2 ay eğitimle dağlara gönderebiliyorsak, biz gezmek için gitmekten niye çekinelim? Orada da bizim insanlarımız yaşıyor, çocuklar doğuyor, büyüyor. Doğu Anadolu’yu gezi programlarınıza mutlaka alın arkadaşlar, deniz gezilerini her zaman yaparsınız. |
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#2 |
Ağaç Dostu
|
3 günle sınırlı keşif gezimizde zamanın darlığı yüzünden, birçok yeri es geçtik. Erzurum, Kars, Ağrı her biri en az 1 er gün isteyen yerler Van ve çevresine bir gün bile yetmez. Bu gezinin hakkı en az bir hafta olmalı. Yusufeli’nden çıktıktan sonra Erzurum yolu üzerinde Tortum şelalesine kısa bir ziyaret yaptık. Tesis kapalı ve şelalenin suyu oldukça azdı. Tortum gölü kenarından geçerek Erzurum’a geldik. Eser ve Yerten’i havalimanından aldık. Doğu Anadolu kadromuz tamamlandı. Yerten coğrafya bilgisi ve şeker gibi anlatımı ile, Eser fotoğraf kompozisyonu hazırlamaktaki becerisi ile göz doldurdu. Düzenleyen Vildan Sönmez : 04-11-2008 saat 12:19 |
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#3 |
Ağaç Dostu
|
Önce Erzurum Üniversitesi kampüsünde bir tur attık. Kimlik kontrolu filan yoktu. Aklıma Akdeniz üniversitesindeki olay geldi. Çifte minareli medreseye geldiğimizde sağanak yağmur yağıyordu. Açık avlulu, iki katlı, Anadolu’nun en büyük medresesi olma özelliğine sahip Çifte Minareli Medresenin Avlusunda resim sergisi vardı. Sonra Taşhan’da Oltu taşından yapılmış takı ve hediyelikler satan dükkanları gezdik. Küçük el tezgahlarında altın ve gümüşle birlikte, sabırla işlenmiş siyah ve nadiren yeşil taşlardan yapılmış takılar, tokalar, tespih, ağızlıklar.. Bu ürünler Rüstem Paşa Bedesteni'nde satılıyor. Halen çarşı olarak kullanılan ve Taşhan da denen iki katlı bu yer Kanuni Sultan Süleyman'ın sadrazamı Rüstem Paşa tarafından yaptırılmış. Gezimiz 3 günle sınırlı olduğundan Erzurum’a ayıracak vakit azdı. Öğle yemeğinde cağ kebabımızı yedik. Kalite kontrol tamam, Pamukspor’a şimdiden afiyet olsun. Ancak kadayıf dolmasının sadece tadına baktık. Bize göre biraz ağır bir lezzetti. Erzurum’a tam bir gün ayrılsa, Ulu Cami, tuğla minaresi ve çini motifleriyle tanınan Yakutiye Medresesi, Üç Kümbetler, minare ve gözetleme kulesi iken sonradan saat ilave edilen Saat Kulesi, Erzurum Kalesi gezebileceğimiz noktalardan bir kaçı. 93 Harbinde gösterdiği kahramanlıkla unutulmaz Nene Hatun'un mezarını ve Aziziye Tabyalarını ziyaret edebilirdik. |
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#4 |
Ağaç Dostu
|
Pasinler, Horasan , Sarıkamış, Çatak, Selim üzerinden Kars’a geldik. Erzurum’daki gibi hızlı bir şehir turu yaptık. Kars çayı üzerindeki Taşköprü’de inip tarihi hamamlara ve Kars kalesi’ne karşıdan bakıp fotoğraflarını çektik. Ruslardan kalma taş yapılar ve sokaklardaki heykelleri dönüşte bir kez daha görmeyi umuyorduk (Özellikle Eser, aklı Kars’ta kaldı arkadaşımızın.). Bizden sonraki grubun kalacağı Siner oteli teftiş ettikten sonra yollara düştük yine.. Burada da bir gün kalabilseydik o sokakları yürüyerek dolaşmak ne güzel olurdu.Çıldır Gölü’nü Tarihimizde acı izleri bulunan Sarıkamış’ta yapılan anıtı, bugün cami olarak kullanılan Havariyyun Kilisesi’ni, Namık Kemal evi ve Kars kalesini gezerdik. Düzenleyen Vildan Sönmez : 04-11-2008 saat 12:22 |
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#5 |
Ağaç Dostu
|
ANİ Kars’dan doğuya Ermenistan sınırına doğru 45 km’lik mesafede Ocaklı Köyü’ne Ani harabelerine doğru yola çıkıyoruz, Ani harabeleri bence bu turun 1 numaralı noktası. Araçtan inip surları ve burçları gördük. Ama kapıdan girince resmen nutkumuz tutuldu. Tek kelimeyle muhteşem. Bu yaşıma kadar birçok tarihi eser gördüm çoğuna bakıp geçtim doğrusu. Ama Ani harabeleri kadar etkilendiğim bir yer olmadı. 8,5 hektar alanda kurulu kent kalıntıları birbirinden kısa yürüyüş mesafelerinde. Biz 1,5 saate koşarcasına tamamladık. Ama en az 2-3 saat hakkı buranın. Anadolu’nun muhteşem coğrafyası içindeki Ani harabelerinde, binlerce yıl koyun koyuna yaşamış Ermeniler, Persler, Selçuklular, ateşe tapanlar, Hıristiyanlar, Müslümanlar. Her kültürden izler var burada. Anadolu’da inşa edilen ilk cami ve ermeni kilisesi yan yana. Zaten Ermenistan’la aramızda sadece Arpaçay nehri sınır oluşturuyor. Nehrin karşı kıyısındaki Ermenistan topraklarındaki taş ocakları, kamyonlar ve çalışanlar görünüyor. Yakın zamanda, kalıntılara zarar vermemesi için Unesco patlayıcı kullanımını yasaklamış. Ani harabeleri bir Ortaçağ kentinden günümüze kalanlar. Zamana direniyor, kısmen restorasyon yapılmış ama hemen göze batıyor. Duvarlarda yazılar, maalesef Ali Ayşe’yi burada da seviyor. Adam Kars’a kadar gelmiş, Ani harabelerinin duvarına yazmış, pes vallahi. Ani harabelerinde MS 1001 yılında kilise olarak inşa edilmiş “Büyük Katedral”, 1064 yılında Sultan Alpaslan’ın Ani’yı fethinden sonra camiye çevrilmiş. Duvarlarında, Hz. İsa’nın hayatının anlatıldığı Tigran Honen Kilisesi, Güneş saatiyle dikkati çeken Abukhamrent Kilisesi ile Aziz Prkich Kilisesi de başlıca yapılar. Selçuklu mimarisinin izlerini taşıyan Ani harabelerinde ayrıca saray, kervansaray ve hamam bulunuyor. Ani, Hıristiyan Ermeni inanışınca kutsal sayılan yerlerden biri. Ani harabelerinin kapı kanatlarının altından olduğu ve Ruslar tarafından götürüldüğü söyleniyor. Düzenleyen Vildan Sönmez : 04-11-2008 saat 02:07 |
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#6 |
Ağaç Dostu
|
Ani’den Kars’a dönüp ( 45 km ) oradan Digor’a 75 km yolumuz var. Fahri görevlilere başka yol var mı diye sorunca görevli araca baktı 10- 15 km .de Digor’a giden toprak bir yol olduğunu ama otomobil veya otobüsün giremiyeceğini söyledi, Arabaya baktı senin araba gider dedi. Yola girdik, ama öyle bir yol ki kuş uçmaz kervan geçmez dediklerinden. Issız, çamur, çukurlu, tümsekli, Hava da kararıyor bir yandan. Görevli haklıymış, bu yola bizden başkası girmez! Böylece jeep safarimizi de tamamladık. Neyse Digor yoluna girdik. Artık otelimizde yemeğimizi yiyip dinleneceğiz diyoruz. Önümüzden demir profil yüklü arkası açık bir kamyonet gidiyor. Hızla giderken yola bir şey düştü. Havaya zıpladı, bomerang gibi dönerek üstümüze geliyor, Aman, aman, Allah, dikkat, biz bağırıyoruz, Fahri direksiyonda sağ sol yaparak durdu. Cisim de yok oldu derken Doğanay bağırdı: Arabaya saplanmış diye. 60-70 Santimlik üçgen profil sol ön fara resmen ok gibi girmiş. Diğer araca yetiştik. Jandarma ve polisi aradık. Arabadan indik olabilecekleri düşünüp senaryolar üretirken 3 kız tir tir titriyoruz, soğuktan sandık. Az sonra titrememiz daha doğrusu korkumuz geçince, Yerten’in getirdiği çekirdekleri çitlemeye başladık. Ama gidiş ve geliş yönünde gelen araçlar farlarını yakıp uzakta bekliyorlar. Yolda bir şeyler olduğunu farkediyorlar ama yanımızdan geçmeye korkup geri dönüyorlar gece vakti. Görev bölgesi dışı da olsa silahlı jandarmalar geldi. Balıkesir’li teğmen duruma bakıp anlaşmamızı önerdi. Bu arada da 3 gün önce 10 km .ilerde yola baskın yapıldığını söyledi. Polisi arayıp, anlaştığımızı söyledik Tuzluca’da zabıt tutup Iğdır üzerinden Doğu Beyazıt’a doğru hareket ettik. Saat 23.00 de otelimize vardık. 11.00 de Erzurum çıkış, 23.00 de Doğubeyazıt, Ne dersiniz? Simer otelde bizi bekliyorlardı. 2.gün Meteor çukuru, Nuh’un gemisi ve İshakpaşa Sarayı var programda. “Ağrı” deyince aklımıza ilk Ağrı dağı gelir ya, hava koşulları görmemize izin vermedi. Otelimiz aslında Ağrı dağı manzaralı ama hava kapalı. Kahvaltımızı edip meteor çukuruna doğru yollara düştük tekrar. Düzenleyen Vildan Sönmez : 04-11-2008 saat 02:14 |
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#8 |
Ağaç Dostu
|
Geçen sene gittiğim, yaşadığım, gördüğüm ve çok isteyip de göremediğim mekanları tekrar hatırlattığınız için çok teşekkürler. Bir daha görebilir miyim acaba bilmiyorum ama kesin görülmesi gereken yerler. THY nin güzel anadolu manzarası, yollardaki kontrol noktaları, muradiye, akdamar, van kalesi, tatvan... Resimler de çok güzel. Yalnız uçak yolculuğunun birinde yanımdaki bayan digital makinesiyle istanbula gelene kadar fotoğraf çekti. Bende hep çekmek istedim, ama bir türlü çekememiştim. ![]() |
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#9 | |
Ağaç Dostu
|
Uçakta çekilmiş fotoğrafları ben de gördüm, ama yine de hostese sordum, çekmeseniz iyi olur deyince de, elim gitmedi ama aklım kaldı manzarada. Alıntı:
|
|
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#10 |
Ağaç Dostu
|
Vildan hanım harikasınız gerçekten, Valla burada makineler, iş güç içindeyken bizi nerelere götürdünüz böyle. Daha evvelden Erzurum, Kars yöresini gezmiştim ama Van, Tatvan tarafını sizden öğreneceğiz inşallah. Bi de şuna çok şaşırdım. Bu dakar uzun yazılarınızı 2 dakika içinde peşi sıra sıralarken araya da birkaç fotoğraf sığdırmışsınız. Üstelik imla hataları da olmayacak şekilde. Pes doğrusu. |
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#11 | |
Ağaç Dostu
|
Arkadaşım, önceden yazılmış bir yazıydı, kontrol edip imla hatası yapmamaya özellikle dikkat ediyorum. Bizim yürüyüş grubumuzun etkinlik sonrası anlatımları ilgilenirseniz, aşağıdaki linkte. http://gezikeyfi.net/forum/index.php?board=10.0 Alıntı:
|
|
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#13 |
Yeni Üye
Giriş Tarihi: 01-11-2008
Şehir: Ankara
Mesajlar: 15
|
Sevgili Vildan Sönmez; Beni çocukluğuma götürdünüz teşekküler. İki damla içimi yaktı. Mor çiçekli dağları görür gibiyim. Yurdumun her yeri cennet. Ülkemi ve ülkemi sevenleri seviyorum. Sevgiyle kal. |
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#14 |
Ağaç Dostu
|
sevgili Vildan hanım, ağzınıza ve elinize sağlık. Oraların bu kadar karışık olması ne üzücüdür. Terör belası olmasa oların birer turizm cenneti olacağı kesin. Yöre insanı aslında bacasız sanayi üstünde oturuyor ama bir bıraksalar... |
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#15 |
Ağaç Dostu
|
Ümit Bey ne güzel demişsiniz, eşsiz bir ülkemiz var. Her köşesi cennet. Bu cennetin insanları da bir o kadar güzel. Ama ah değerlendiremiyoruz. Dediğim gibi çok hızlı bir gezide bile gördüğüm yerlere doyamadım.Ama öyle zor koşullarda yaşıyor ki insanlar. Her geçtiğim yerde çocuklar geliyor aklıma ilk önce. Bu çocukların geleceği ne olacak ? En basiti yollar öyle ihmal edilmiş ki asfalt olanlarda bile bırakın ışığı ,kenarlarda kedi gözü bile yok. Şerit çizgileri yok. Hava kararınca kuyu gibi karanlık yollardasınız. Terör de bir yandan insanların gözünü korkutuyor. |
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#16 | |
Ağaç Dostu
|
Doğu Anadolu gezi yazıma aşağıdaki gibi başlamışım ya, oralara bir asker de ben gönderdim. Bu akşam ilk kez telefon edebildi, sesini duydum avundum. En değerli çiçeğim Allah hem seni, hem bütün çocuklarımızı korusun..... 14 Nisan 2010 Şafak 156.... Alıntı:
|
|
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
|
|