Bu bile yeterli değil sanki...

Geçmiş konuyu takip etmemiş olacaklar için :
Getir Tohumu, Götür Bilgisayarı

Prof. Dr. A. Naci Onus, Proje Koordinatörü
Akdeniz Üniversitesi Ziraat Fakültesi Dekan Yardımcısı
duyurusuyla yapılmıştı, iptal edildi...

internet üzerinde bir haber okumuştum, bir tohum şirketi yerel tohum getirene bilgisayar veriyormuş, bu şirketin israil destekli bir tohum şirketi olduğu tespit edilmiş, konu hassas bir konu bence,

Sevgili selim 50 şuraya bir göz atarsanız konuyu yakından izlemiş olursunuz.
Sevgiler

http://www.agaclar.net/forum/showthr...ht=rekt%F6r%FC

Arkadaşlar ben sessizce açtığım konuyu izliyordum. Durum anlaşıldı. Ben kendi çapımda amatörce birşeyler düşüneceğim. Yöneticiler isterse konuyu kapatabilirler. İlgilenenlere teşekkür ederim.

Bu sorun sizi de ilgilendirmiyor mu?

Yazılanlar özel birini hedef almıyor, konunun ciddiyetini ortaya koyuyordu...

Sanırım bu not bana yazılmış. ****** beni de ilgilendiriyor. Zaten konuyu da ben açtım. Alınganlık da göstermedim. Sadece projeyi gelen yorumlar sonrasında (şimdilik) rafa kaldırdım. Ben kendi çabalarımla tahum toplamaya karar verdim. Zaten başladım sayılır. İlerleyen zamanlarda buradan ya da başka diğer platformlarda paylaşımda bulunarak yerli ürünleri çoğaltırız inşallah.

Tohum hepimiz topluyoruz, bu en doğal hakkımız. Ama birileri bizim tohum toplamamızı istemiyor. Çünkü onlar bize her sene tohum satmak istiyor. Üstelik bize, gene bizim tohumlarımızı satmak istiyorlar. Bunda da en büyük taktikleri, Anadolu insanının misafirperverliğini, elindekini sonuna kadar paylaşmasını, iyi niyetini kullanmak.

Toplamak kadar paylaşmak da hakkımız. Ama öyle bir hale geldik ki, kiminle paylaştığımıza dikkat etmeliyiz.

Tohumculuk Kanunu / Tohum Politikası

Çocukluğumda bizim kasabamızda 8 çeşit fasulye vardı; yanı kara, çizgili, sürmeli gibi yerel isimlerle anılırlardı.
Birgün birileri büyük beyaz fasulye tohumlarıyla geldiler ve halka dağıtıp ekerlerse kendilerinin hasat sonu yüksek fiyatla satın alacaklarını söylediler, halk ekti ve çok memnun kaldı, yerli ırka göre çok mahsul almışlardı ve çok da iyi fiyata satmışlardı, adını da "amerikan fasulye" koymuşlardı aralarında.
Takip eden seneler artık o fasulye tohumları satın alınıp dikilmeye başlandı, yerli fasulyeye rağbet yoktu.
Yine birgün yabancılar geldi ve belediye hoperlörlerinden anons ettirerek köylülerin elinde kalan eski fasulyeleri satın alacaklarını duyurdular, halk verilen iyi fiyat karşılığında ellerinde kaldığını düşündükleri fasulyeleri ellerinden çıkarmaya başladı.
Sadece bir ürün için anlattığım bu üzücü hikayeyi pekçok yerli üründe bizzat yaşadık.
Geçen sene birkaç çiftçinin geriye dönüş çabasına şahit oldum fakat toprak eski toprak değil diyorlar, kirlenmiş.
Bence bu konu profesyonellik gerektiriyor, konuyu uzmanlarına bırakıyorum.

Biz bu konuda ne yapabiliriz. Konu çok ciddi ve bilimsel. TÜBİTAK ın bu konuda çalışmaları olduğunu duyuyoruz. Örneğin yapılacak bir organizasyonla bu gibi tohumları TÜBİTAK'a yollayabiliriz.
Bazı arkadaşlarımızın diyor. Ben topluyorum. Devam edeceğim. ****** toplayın. Fakat bizlerin yapacağı iş amatörlükten ileri geçmez. Arkadaşların dediği gibi konunun düşünülmesi gereken birçok detayları var.

Tohumlarımıza dikkat ! Onlar belki de geleceğimiz.
 

Merhaba.

Sn. katsu,

Çok güzel düşünmüssünüz. Ancak;

Hatırlayınız bir kişiye kemik iliği lazım diye bütün bir ülke seferber olmuş ve kan vermiştik.

Sonra olayın başka boyutlarda oluşturulduğunu öğrendik. Türk Halkının yardımseverliğini kullanarak kanlarımızı başka işlerde kullanıldığını öğrendik.

Binlerce şişe kanımız acaba ırkımıza karşı biyolojik silah yapımında mı kullanıldı?

Onun için bu tohum toplama işine de dikkatli yaklaşmalıyız diye düşünüyorum. Ben de todor gibi paranoyakça düşünmemiz gerekir diyorum.

Tohumlarımızı koruyalım derken kötü fikirlere hizmet etmeyelim. Paylaşmak tabi ki iyidir ama dikkatli olalım.

Saygılar

Gelen yorumlar karşılığında, rafa kaldırdığınız projeniz için "Ben kendi çabalarımla tohum toplamaya karar verdim. Zaten başladım sayılır. İlerleyen zamanlarda buradan ya da başka diğer platformlarda paylaşımda bulunarak yerli ürünleri çoğaltırız" diyorsunuz. Gelen yorumlar, bunu şimdi değil, daha sonra yapın yönünde miydi?

Siz bu yazılanlardan ne anladınız, merak ettim, özetlemek ister misiniz?

Bu konu benim de çok ilgimi çekiyor.
Ben Yıllardır Değirmenköy'den domates alırım. Bütün kış bu domatesleri yeriz. Fakat ticari nedenlerle üreticiler yerli domates yerine ithal tohumlara geçtiler. Bu şekilde üretilen domatesler ne yazık ki eski yerli domateslerle karşılaştırılamayacak kadar kötü.
Bunun üzerine biz 50 - 60 aile Değirmenköylü bir üretici ile anlaştık. O bizim için az miktarda yerli tohumla domates ekti. Yaklaşık 2,5 ton ürün aldı. Bu domateslerin tamamı bize bile yetmedi. Şimdi en az yüz ev tekrar bu domateslerden ürettiriyoruz. Bu yıl 4- 5 ton domates üretilecek. Biz tümünü alacağız.
Fakat bizim ki devede kulak. daha kaybolan bir sürü yerli tarım ürünü var.
Biz de tüketici olarak yerli tohum kullanımına destek vermeliyiz.
Elimizden geleni yapmak isteriz.