Teşekkürler,
bu tür ürünler desteklenmeli...
Ben de bulabilirsem bir deneyeyim.

Bir de

http://www.saracoglu.at/bolum.php?na...tomatik_tablet

http://www.saracoglu.at/bolum.php?na...kinesi_tableti

linkteki ürünü de aynı firma mı üretiyor merak ettim :)

Odun külü ile temizlik ilginç ama neden olmasın eskiden deterjan mı vardı? Deneyeceğim.

Ben de, bulaşık makinası parlatıcı gözüne bir servis elemanının tavsiyesiyle senelerdir elma sirkesi kullanıyorum, çok memnunum.

Sulardaki kireç meselesine gelince, İzmir'de oturduğumuz sitenin suları çok kireçliydi, gerçi 1-2 gün önce uzun kazı vb işlemleri sonunda şehir şebekesine kavuştuk ama gene de ben tedbiren, kireç kırıcı , su yumuşatıcı bir cihaz taktırdım. Makinalar ve cildimiz için iyi olacağını düşünüyorum.

Verilen bilgiler için teşekkür ederim.

MERHABALAR;
zannediyorum bahsettiğiniz bitkiyi biliyorum ısparta çevresinde hinnap **** ünnap denilen meyvesi iğde ve hurma arası olan bir bitki

deterjansız temizlik
 

Deterjansız temizlik adına 1 haftadır denemeler yapıyorum evde. İşte elde ettiğim sonuçlar ve soru(n)lar;

Çamaşır sodası (toz değil, parçalı, buz görünümlü vermişti aktar, tozunu da alıp tekrar denemek istiyorum) ve rendeleyip ocakta az su ile jelleştirdiğim kalıp sabun ile koyu renk çamaşırlarda memnun kaldım, ön yıkamalı uzun bir program ve 60 derecede, ama gömlek yakaları ve beyaz çamaşırlardaki lekeler gitmedi. Toz çamaşır sodası ile beyazları bir daha denemek istiyorum. Önerilere ihtiyacım var.

Bulaşık makinesine boraks ve karbonatı eşit miktarlarda koydum. Elma sirkesi zaten yıllardır parlatıcı gözünde kullandığım bir şey. Sonuç: Bulanık ve iyi yıkanmamış bulaşıklar. Bu konuda da önerilere ihtiyacım var.

Evde yer silme, tezgah-lavabo-cam temizliğinde, her tür toz alma işinde arap sabunundan çok çok memnunum, tabi camları sonra sirkeli kağıt ile siliyorum. Lavaboyu limon ya da sirke ve karbonat ile temizliyorum. Bunlarda sorun yok.
Tuvalet tıkanmıştı: boraks ve sirke bu konuda birlikte gayet etkili. Arap sabununun en iyi markası hangisi acaba, bir de doğala en yakın olduğundan güveniyorum ama bu konuda bilgisi olan paylaşmak isterse sevinirim.

Limontuzu ve parça halindeki çamaşır sodasını biraz su ile karıştırıp fayans aralarında etkili bulanlar da olmuş, deneyeceğim balkonun yerleri için.

Bu konularda denemeleri olanlar lütfen önerilerinizi yazar mısınız, özellikle bulaşık ve çamaşır makinesi için. Şimdi forumdaki enzim başlığını okumaya gidiyorum, Meyvelitepe de bu ay bloğunda bu konuyu yazmıştı, o yazıyı da bir daha notlar alıp okuyacağım.

Sevgiler...

Arap sabununun halılarda ve koltuklarda da çok işe yaradığını ekleyeyim. Sabun kalıntısı olmasın derseniz en son sirkeli su ile silin. Ayrıca halılara karbonat serpip süpürdüm, parladılar ama temizlik anlamında tam olarak ne kadar işe yaradığını bilmiyorum.

yıllardır doğal deterjan arayışı içinde iken ersağla tanıştım.sapindus mukorossi yani sabun ağacı bitkisinden elde ediliyor.hindistanta kutsal ganj nehiri boyunca yetişen bir bitki.2002 yılında denizli pamukkkale üniversitesi öncülüğünde çalışmalara başlanmış.2006 yılında ilk fosfatsız çamaşır deterjanları üreterek piyasaya sürülmüş.networking sistemi ile çalışan ve kulllandıkça her geçen gün başka bir mucizesine şahit olduğum ürünler.herkese tavsiye ederim.www.ersağ.com.tr tamamen yerli bir firma.

Sayın yeşilyol74, sözünü ettiğiniz ürünlerin fiyatlarını göremedim web adresinden. Nasıl öğrenebilirim?

Arkadaşlar, bulaşıkların makinada yıkanması konusunda epeydir aklıma takılan bir soru var. Şöyle ki:
Bulaşık makinaları yıkama yaparken suyu ısıtıyor, yani ortam sıcak. Bu sıcaklık yağların erimesini sağlıyor. Basınçlı su ise hem bu yağları hem de diğer artıkları malzemenin üzerinden söküp atıyor. Bu su dışarıya atıldıktan sonra bir kere de yine sıcak durulama suyu ile yıkanıyor. Dolayısıyla kir diye birşey kalmıyor. Peki, deterjan ve diğer temizleyiciler mikropları öldürüyor mu? Hayır. Bir kısım mikroplar suyla ortamdan uzaklaştırılıyor, bir kısmı da ortam sıcaklığı nedeniyle ölebilir. Kalanları zaten hiçbir temizleyici öldürmez, belki sirkenin biraz faydası olabilir. Bulaşıklar makinada fazla bekletilmezse kirlerin yapışması sorunu da olmaz. Buna rağmen neden bulaşık makinalarında deterjan veya başka temizleyiciler kullanılıyor?

merhaba herkese ben bir deterjan firmasında kimyagerim. Deterjan konusunda toplumun sorgulaması gereken ilk şey 'aldığım üründe ne var? Bana doğaya zararı ne?' Toplumda %90 bunu sorgulamıyor. Bir çok deterjanı sırf kokusu için kullanıyoruz yalan mı? Deterjanlar nerde diye sorarsak:su içtiğimiz bardakta,yemek yediğimiz tabakta,giydiğimiz giyside..

Doğaya zararı en az olan ürünleri tercih etmeliyiz. Günlük hayatta elimizden geldiğince doğal alternatiflere yönelmeliyiz.. Ve DURULAMA işlemine çok ama çok önem vermeliyiz.

çamaşır makinasında kimyasallarla yıkadığımız çamaşırı arındırmak için 8 ton su ile,bulaşık makinasında yıkadığımız bulaşıkları durulamak için 6 ton su ile,duş alırkende şampuan ve duş jelinden arınmak için tam 2 ton su ile durulamamız gerekiyormuş.biz 4 kişilik bir aileyiz ayda ortalama 12 ton su kullanıyoruz.vücudumuza aldığımız kimyasalları düşünün artık...

merhaba arkadaşlar.yıllardır doğal temizlik arayışı içinde iken , 2 yıl önce ersağla tanıştım.sapindus mukorossi, ritha **** sabun ağacı diye bir bitki.bu bitkiden elde edilen temizlik ürünleri.2002 yılında pamukkale üniversitesi ile ortak arge çalışmaları sonucu 2006 yılında bu bitkiden ilk fosfatsız çamaşır deterjanları elde edilmiş.networking sistemi ile çalışıyor.üyelik ücretsiz.www.ersağ.com.tr.tamamen yerli bir firma.hindistanda kutsal ganj nehiri civarında yetişiyormuş. denizlili bir işadamı patentini almış.ve 6 yıldır bu ürünler üretilip satılıyor.ürünleri kullandıkça hayranlığınız artıyor.bilgi için özelime mesaj atarsanız daha detaylı anlatabilirim.saygılarımla....

Şu çamaşır ve bulaşık makinalarında kullanılan topları kullanan var mı?
Ev telefonumla sürekli bu topları satmaya çalışan firmalardan aranıyorum.
İzmir Kemeraltı'nda seyyar satıcı yere serdiği bir bez üzerinde 7.5-tl ye satmakta.
Çok değişen fiyatlarla detarjandan kurtulma adına bu ürün bir kaç yıldır pazarlanmakta.
Ben de merak ediyor ve denemek istiyorum bu ürünü.
Aramızda kullanan varsa ve burada yorumlarını paylaşırsa mükemmel olur.

Sayın çisem,
Sağdaki linkten o toplara ve telefonla satışı yapılan ürünlere temkinli yaklaşmam gerektiği sonucunu çıkardım; linke bakacak vakti olmayanlar için oradan alıntı yapıyorum;

"Dördüncü cihaz yıkama topu olarak bilinen hatta internetten satış rekoru kıran bir ürün. Her nasılsa ilk yıkamada işe yarayan bu ürünün en ucuz versiyonu, ikincisinde makinenin ayarlarını bozmaya başlıyor. Ve tek yıkama hariç hiçbir işe yaramıyor. Piyasada 1liradan başlayan ve 30liraya kadar olan versiyonları var. Satış fiyatları 30 lira ile 180 lira arası değişiyor. 180 liralık ürünün 5 yıkamaya kadar iyi sonuç verdiği söyleniyor. Sözüm ona nano teknoloji ürünü olarak yansıtılıyor. "

ben toplar konusunda biraz araştırmıştım. işin özü mıknatısındaymış.bir doğalı birde sanayide kullanılanı varmış.doğal olan yurt dışından geldiği için çok pahalıymış.sanayi tipide maalesef dediğiniz gibi makinaları bozuyormuş.yani bunlar benim netteki forumları okuyup bulabildiğim kırıntılar...

Arkadaşlar ben bunu kullanıyorum.

http://newmatic.com.tr/new-matik.asp

Ödül almış bir ürün, Mürk malı ve fiyatı uygun...
(carefour dan sadece bunu alıyorum..:))

Merhaba bitki dostları.Benim Isparta İğdecik köyünde 1100 tane (margarit,deveci, santa maria veyöresel çeşit körsarı) armut ağacım var.Önerilen ilaçları kullandığım halde armut pisilidi oluştu. Yöresel armudun birtanesi aşırı dercede hastalandı. Ağacın altında durulmayacak derecedeydi. Yarım bakraç külü suda ıslatıp 150 litre suyla holderle sabah00:07 de ağacı birgüzel yıkadım.15 gündür takip ediyorum ağaçta herhengi bir böceğe rastlamadım.
Merakım şu: Küllü su ağaçlara ileriki dönemlerde herhangi yan etkisi olur mu? Şayet yoksa harika bir doğal ilaç bulmuş oluruz.Sorun olmayacaksa diğer ağaçlarıma da uygulayabilir miyim? İlginize şimdiden teşekkürler.

Make Your Own Laundry Detergent! It's Easy! Save BIG & Have Fresh, Clean Laundry! | Busy-at-Home

burada deterjan yapımı ile ilgili bilgi var ama ingilizcem yetersiz olduğu için tam anlayamıyorum.Doğalmıdır, ev yapımı nasıl olur, bu malzemeleri burada bulabilirmiyiz.?

Tuz yerine çamaşır sodası kullanıyorum :cool:

biz nerede nasıl bulabiliriz acaba
 

bizide bu sabun çiçeği ile ilgili temin edilecek yer konusunda bilgilendirebilirmisiniz

Deterjan ve Parfüm Kokularının Zararları


Beyin, vücudumuzda oksijeni en çok kullanan ve ona ihtiyacı en fazla olan organımızdır. Bu sebeble de oksijensızliğe hiç dayanamaz. Deterjan ve parfümlerde kullanılan koku kimyasalları, bazı gazları da ihtiva ederler. Bu gazlar, metan, metil, eter, etil alkol, ozon, klor, noniyonik ve aniyonik asitler v.b. şeklindedir. Bu maddeler kullanılırken solunum yoluyla alınmakta ve beynin oksijen kullanımını azaltmaktadır.

Bu gazlar ve kokular beyin hücrelerine zarar verdiğinden zamanla unutkanlık, geç algılama gibi olumsuzluklar görülür. Ayrıca bu kokular teneffüs edildiklerinde, akciğer hastalıklarına zemin hazırlayıcı veya var olan hastalıkları tetikleyici olabilirler. Baş ağrısı, migren ağrılarında artış gibi belirtiler verebilir. Bu sorunlar en çok bu maddelerle uğraşan ev hanımlarında daha çok görülür.

Şimdi birkaç deterjan ürününün hangi maddeleri içerdigını ve bunların zararlarını görelim.

Ovarak temizleme için kullanılan tozların neredeyse tümü, beyazlatıcı ve leke çıkarıcı etkisi olan klorlu çamaşır suyu içerir. Toz halindeki klor, suyla karıştığında, göz, burun, boğaz ve ciğerler için tahriş edici olabilen klor gazını oluşturur.

Dezenfekte edici temizlik maddeleri, solunursa tehlikeli olacak birtakım uçucu kimyasallar içerirler. Deri ve solunum sisteminin iç zarları yoluyla kolayca emilebilen kresol, bu kimyasalların en sık kullanılanlarından biridir. Kresol, karaciğer, böbrek, akciğer, pankreas ve dalakta hasara neden olabildiği gibi, merkezi sinir sistemini etkileyerek, depresyon, sinirlilik ve hiperaktiviteye de yol açabilir. Dezenfektanlarda bulunabilecek diğer maddeler ise fenol, etanol, formaldehit, amonyak ve klordür.

Fırın temizleyicilerde çeşitli zehirli maddeler bulunmakla birlikte en büyük tehlikeyi deriyi yakıp geçebilen asit ile gözler ve ciğerler için son derece tahriş edici olan amonyak oluşturur. Sprey tüplerindeki fırın temizleyicileri ise minik asit ve amonyak damlacıklarını kolayca solunabilecek, cilde ve gözlere temas edebilecek formda havaya dağıttıkları için tehlikelidir.

Bulaşık deterjanlarının çoğunda yüksek düzeyde fosfat ve klor bulunur. Yanlışlıkla yutulursa çok önemli sağlık sorunlarına yol açar. Bu nedenle bulaşıklarınızın çok iyi durulanması gerekir. Düşük düzeyde klor gazları tehlikesiz kabul edilse de bulaşık yıkama süreci boyunca, küçük miktarlarda dışarı verilen klorun etkisiyle oluşan solunum zorluğu, göz yanması, yorgunluk, baş ağrısı gibi semptomlara yol açabilir.

Çamaşır ürünlerinin çoğu doğal ortamda ayrıştırılıp geri kazanılmayan malzemeler; fenol, amonyak, naftalin ve diğer zararlı kimyasal maddeleri içerirler.

Mobilya cilalarının, özellikle de aerosol olanların normal kullanımı sırasında çıkan gazların kazara solunması ya da yutulması ciddi bir tehlike oluşturur. Bu cilaların yapımında pek çok zehirli madde kullanılır. İnsan için kanser yapıcı olduğundan şüphelenilen fenol, cilaların çoğunda bulunur. Fenol deriye temas ederse, şişme, soyulma, yanmaya neden olup kurdeşen ya da sivilceler oluşturabilir. Dahili olarak çok az miktarda bile alınması dolaşım sisteminin çökmesine, çırpınma, soğuk ter, koma ve ölüme neden olur

Cam temizleyicilerin çoğu, su, amonyak ve biraz da mavi boya karışımından başka bir şey değildir. Amonyak içeren cam temizleyicileri fazlasıyla tahriş edici gazlar yayar ve kazara göze püskürtülürse zararlı olabilir.

Oda deodorantlarının çoğu hiçbir şekilde havadaki kötü kokuları yok etmez. Bazıları rahatsız edici kokuları, hoş kokularla örtmeye çalışır, bazıları da burun yollarını yağlı bir tabakayla kaplayıp koku alma duyumuzu engelleyen bir kimyasal yayar. Oda deodoratlarında bulunan kimyasal maddelerden bazıları naftalin, fenol, kresol, etanol, ksilen ve formaldehit’tir. Aerosoller Amonyak, sentetik koku maddeleri ve diğer zehirli maddeleri içeriyor. Artık sera etkisine ve ozon tabakasının tahribine yol açan gazları içermiyor olsalar da, yeni nesil itici gazlar üretime yeniden kazandırılamayan kapları ile insan ve çevre sağlığını tehdit etmeyi sürdürüyor. Laboratuvar çalışmaları yeni nesil itici gazların içerdikleri bütan, izobütan ve propan gazları sebebiyle kalp, merkezi sinir sistemi ve akciğerler için zararlı olduklarını gösteriyor. Kötü kokuları maskelemek için aerosollerde kullanılan maddeler burundaki geçitleri kaplayarak ve sinirleri işlevsiz kılarak koku hissini zayıflatıyor.

Düzenli tütsü yakmak ise Minneseto Üniversitesi Kanser Araştırmaları Enstitüsünün araştırmalarına göre dil ,sinüs ve ağız kanserine yol açıyor.

Bütün bu sayılan kanserojen maddeleri üreticiler, cazip hale getirip albenisini artırmak için çok hoş kokularla ve renklerle saklıyorlar.

Parfüm kokuları
Daha ucuz ve yaygın kullanılmasının sağlanması için parfümlerin yüzde 95′i sentetik olarak petrolden elde ediliyor ve bunlar benzen ve aldehitler ile benzeri zehirli maddeler. Mesela, parfümlerde kullanılan benzoinin, farelerin lenf düğümlerinin genişlemesine, dalaklarının büyümesine ve karaciğerlerinin zarar görmesine sebep olduğu gösterilmiştir.
Parfüm yalnızca kullanıcı değil, yakınındaki migren hastaları için de menfi tesire sahip. Parfüm ve kolonya kokuları, migren hastalarının beyninde elektrik faaliyetinin değişmesine yol açarak; migren ağrılarının başlamasına sebep olabiliyor.
Parfümlerde kullanılan koku maddelerinin kişilerin hassasiyetine göre ortaya çıkardığı menfi belirtileri şöyle sıralayabiliriz:
Göz yaşarması veya kuruması, çift görme, hapşırma, burun tıkanıklığı, kulak çınlaması, kulak ağrısı, baş dönmesi, öksürük, nefes darlığı, yutkunmada zorluk, astım krizi, baş ağrıları, uyumsuzluk, kısa süreli hafıza kaybı, yoğunlaşma bozukluğu, mide bulantısı, endişe, çabuk kızma, huzursuzluk, isilik, kurdeşen, egzama, eklem ve kas ağrıları, kalp atışında bozukluk, hipertansiyon, lenf bezlerinde şişlik.

Bu zararlı maddelerin kullanımı, bilinçli tüketiciler arttıkça, üreticiler tarafından azaltılıyor. Özellikle de en masum varlıklar olan bebek ve çocuk ürünlerinde kullanılmamaya başlandı. Bebek ürünlerinde artık parfümsüz, alkolsüz uyarılarını görmeye başlıyoruz. Bu da biz tüketiciler için iyi bir gelişmedir. Dileğimiz odur ki, bu zararlı maddeler biz hanımların en çok kullandığı ürünlerden de çıkartılır. Böylece hem kendimizi hem de çevremizi bu tehlikelerden koruruz.

Fazilet İŞÇEN, Kimyager

Deterjan ve Parfüm Kokularının Zararları « AKWA

Evde, bulaşık için Almawin, çamaşırda ise HacıŞakir'in granül sabun tozunu kullanıyoruz..veya Roxy..

Güzel bir soru maksat deterjan satıcılarının piyasası zarar görmesin herhalde vatandaşın cebini cüzdanını sağlığını kendisi düşünmezse kim düşüne cekki ?

Sn pria, ne iyi ettiniz de yazdınız bunları.

Bu başlıktaki yazılardan görüleceği gibi temizlik konusunda başka seçenekler de var. Yıllar önce bugday.org'da bu yazıyı okuduktan ve konuya ilgi duyup o zehirli maddelerin yaşamımızı nasıl tehdit ettiğini öğrenmiştim. Sonra evdeki zehirli temizlik malzemeleri atılıp, yerlerini yavaş yavaş doğal malzemeler almaya başladı.

İlk aşamada bu kadar basit malzemelerin bir işe yarayacağına inanamıyor insan, denedikçe de şaşırıyor. Yağ çözücüler, kir çözücüler, ovucular, parlatıcılar, cam siliciler vs. vs. gibi sağlığı tehdit eden kimyasal zehirlerin yerine karbonat, sirke, soda ve arap sabununu bir deneyin sonuca çok şaşıracaksınız. Bir, kül suyunu deneyemedim. Kül bulursam onu da kullanmayı isterim doğrusu.

Uzunca bir süre çamaşır ve bulaşık makineleri için bir türlü çözüm bulamadım. Çamaşır makinesi için sizin de yazdığınız gibi bir aralar Hacı Şakir'in makine için toz sabununu kullandıysam da, kokusundan pek hoşlanamayıp yine deterjana ve tabii ki zorunlu olarak yumuşatıcıya dönmüştüm (nasıl koku bağımlısı olmuşuz:(). Bulaşık makinesi için ise kül suyu veya soda için kendimi bir türlü ikna edemediğimden, istemeye istemeye yine deterjan kullandım, ta ki "New Matic" zeytinyağlı bulaşık ve çamaşır deterjanlarını keşfedene kadar. İnanın temizlik konusunda, bu (doğal olduğu iddia edilen) temizleyicilerin diğer deterjanlardan hiç bir farkı yok. Koku yok ama olsun. Temiz ve yumuşak çıkıyorlar, bana yeterli artık.

Hayatımdan duş jelini çıkartalı çok oldu. Defne, zeytinyağı gibi doğal malzemelerden yapılmış (bunlarda da kostik var ama, ehven-i şer diyeceğiz artık) sabunlar kullanıyorum. Utanarak yazıyorum ama deodorant ile parfüm şimdilik vazgeçemediklerimden:eek:. Yalnız geçenlerde bir yerde, doğal deodorant diye bir yağdan yapılmış ürün yazısı gözüme çarptı. Zamanım yoktu bakamadım, bir ara bakacağım. Aranırsa, bunların da yerini alacak birşeyler bulunacaktır;)

Son olarak, yöresel zeytinyağı satan bir dükkandan zeytinyağdan yapılmış sıvı el sabunu buldum. Kala kala bir, elde yıkanan bulaşıklar için deterjan sıkıntım kaldı. Uzun süre, doğaya biraz daha saygılı olan Frosch marka kullandım ama artık marketlerde göremiyorum. Şimdilik elde bulaşıkları arap sabunu ile yıkayıp, sirke ile duruluyorum. İyi bir ürün bulursam (veya kül suyu) denemek isterim.

Aslında bu konuları daha sık yazışmakta yarar var. Ben olumlu sonuç aldığım temizlik maddelerini yıllardır yakın çevreme anlatıyorum ama bir türlü ikna olmuyorlar. Kimsine zor geliyor her nedense, kimisi evdeki yardımcıların bunlarla uğraşamayacağını söylüyor. Kimbilir (deniz yıldızı örneği gibi) burada okuyup ikna olan bir kişi çıkar ve aramıza katılır da, dünya biraz daha rahat soluk alır:)

Ben frosch bulamadığım zamanlarda Turmepa alıyorum yüzey temizleyicisi ve portakallı ağır yağ çözücüsü çok başarılı.

Yağ çözücüsüne en fazla aspiratörü temizlerken gerek duyarım. Sık temizlenmediği zaman ocak üstünde buharla yağ ciddi bir birikinti yapıyor. Bir iki kez arkadaşımın önerisiyle yağ çözücü kullanmıştım. Şimdi ise karbonat ve sirke ile hiç zorlanmadan temizliyorum ve pırıl pırıl oluyor.

Geçen günlerde facebook'ta bir arkadaş sirke içinde portakal kabuklarının bekletildiği temizlik malzemesi tarifi göndermişti. Fikir hoşuma gitti, şimdi kavanozda bekliyorlar. Sirke zaten kullandığım malzeme. Portakal kabuklarının sanıyorum hem yağ çözücü özelliği var, hem de koku verecek. Bir iki gün sonra süzüp kullanacağım. Sonucu buradan yazarım.

çok teşekkür ederim
 

Ben mutfakda arap sabunu ile Elma sirkesini karıştırdım sarı renkli arap sabunu beyaz oldu şimdi başka neler katılması gerektiğini yazarsanız memnun olurum.
Çamaşır sodası ile yemek sodası birliktemi katılacak acaba bu karışıma su da eklenecekmi açıklarsanız memnun olurum sizi saygı ile selamlarım.

İlgili linke baktım. Doğal çamaşır deterjanı tarifi vermiş ve çok ucuza mal olduğundan bahsetmiş ve televizyona çıkan ünlü bir ailenin bu tarifi kullandığından falan bahsetmiş... Tarif kısaca söyle:

1/4 Fels Naptha soap (bu sabun amazon'da satılıyor yaklaşık 4$)
2 yemek kaşığı toz boraks
4 yemek kaşığı çamaşır sodası

Önce çeyrek sabunu tencereye rendeliyorsunuz sonra 1 bardak su katıp, ocağın altını yakıp karıştırarak eritiyorsunuz. Sonra boraks, çamaşır sodası ve 10 bardak suyu katıp karıştırmaya devam ediyorsunuz. Sonra 10 bardak su daha katıyorsunuz. Karıştırmaya devam. Köpürmeye başladığını göreceksiniz, o zaman altını kapatıp sabaha kadar dinlenmeye bırakın .

not: toplamda 21 bardak su dedim ama tarifte cup olarak geçiyor. 1 cup=200ml civari ediyor.

Dinlendikten sonra tekrar karıştırın ve bir kapaklı kutunun yarısını bu deterjanla doldurun, diğer yarısını ise su ile doldurun. Her yıkamadan önce şişeyi çalkalayıp öyle kullanın. Her yıkama için 1/4 bardak (cup) kullanmanız yetecektir.

Ben artık kurutma makinasının çamaşırları çok güzel yumuşattığını keşfettiğimden beri yumuşatıcı kullanmayı kestim. Evinizde kurutma makinası varsa, yumuşatıcı kullanmanıza hiç gerek yok.

Sn. nevsune, karbonatla sirkeyi karıştırarak mı kullanıyorsunuz?

Sn Dansel, temizlik yapacağım yere karbonatı tuz gibi serpip üzerine sirke döküyorum. Sirke ile karbonat bir araya geldiklerinde köpürme başlıyor. O zaman bir fırça veya süngerlerin yeşil tarafıyla ovalıyorum. Banyo küveti, lavabolar ve hatta klozet temizliğini dahi bu şekilde yapıyorum. Bataryaları da böyle sildiğinizde, metalin nasıl pırıl pırıl olduğunu göreceksiniz.

Benim, klozetin içindeki sifon suyundan kaynaklı kireç lekeleri konusunda biraz sıkıntım var. Bizim bölgenin suyu Ankara'nın diğer bölgelerine göre biraz daha fazla kireçli sanırım. Klozeti ıslattıktan sonra, yine tuz gibi serpilmiş çamaşır sodası bekletip ardından karbonat ve sirke temizliği yapıyorum. O lekelerden tam kurtulamadım. Bu konuda etkili olacak doğal bir malzeme bilen varsa, çok işime yarayacak.

Portakallı sirkeyi süzüp yarı yarıya suyla karıştırarak lavabo ve klozet temizliğinde kullandım ve çok beğendim. Sirkenin kokusu (gerçi beni rahatsız etmez ve kısa sürede uçar) kalmadığı gibi hafif bir portakal esintisi oluyor. Temizlik etkisi artmış, ayrıca antibakteriyel özelliği olduğu da kesin. Öneririm.