Yeşilöz Güdül yolu üzerinde kirmir çayının yanında Ankara'ya minibüsle 1,5 arabayla ortalama 1 saat uzaklıkta olan yer.

Kardeş bitkiler grubuna girmek için savcılıktan sabıka kaydı, ikametgah kağıdı, noter onaylı kimlik sureti ....:D :D

Genelde nette e-posta ile ve bu forumdaki başlık altında Ceyhan duyurular yapıyor, ev-bahçe toplantısı şeklinde ...Katılarak bir giriş yapabilirsiniz.

İzole olmuş, Dünyaya, normlara,en yakın şehre karşı bir anlayışı bu devirde kimsenin isteyeceğini sanmıyorum.

Böyle bir anlayış da uzun soluklu olmaz zaten.

Ben burdaki temel amacın aynı felsefede aynı amaçda buluşan insanların bir arada bulunma isteği olarak algılıyorum.

Sevgili tenar Kardeş bitkiler grubu zaman zaman toplantılar (grip olduğum için son bahçe gezisine katılamadım) düzenliyor ve çalışmaları da bu başlıkta anlatılıyor. Ben grubun bir bölümüyle tanıştım. Çok içten ve iyi şeyler yapmak isteyen bir grup. Yeşilöz'deki bahçe çalışmaları, bir anlamda doğa yaşamı öncüsü.

Gerisini de başlıktan okursun:)

Benim söylemek istediklerim aslında, "geniş aile ve toplum değerlerinden kaçmayı-uzaklaşmayı çok bilinçli bir şekilde istemek gerekir"liği içermiyor. Hatta aksini gerekli bile kılıyor da denebilir.

Yanlış yerlere gitsin istemem. Söylediklerim sizin bahsettiğiniz "gereklilikten" o kadar uzak ki sn. Sükranalp.

Ve baskı olur mu hiç, bu bir yaşam felsefesidir, bir kez daha söylemek istedim.

Bir arada olmanın hasbelkader değil, kendi seçimlerimiz olduğu zaman birlikte yaşamanın daha anlamlı olacağını düşünüyorum.

Nevsune, Denizakvaryumu'nun verdiği bağlantıdan okumaya başlamıştım. Bir gezinizi daha önceden haber alırsam siftahı yapabilirim.

Aynı felsefe, aynı amaç; sıcak ilişkiler; paylaşımcılık, iş bölümü, yardımlaşma...

Herkesin yaşamını şekillerdime özgürlüğü vardır. Bizim sectiğimiz bu hayatı istemeyen çocuklarımızın ileri de kendi seçimlerini yapabilme, kendilerini daha iyi tanımlayabiliyorlarsa oradaki başka yaşamları seçme sansları da olacak nasılsa. Ama ben kendim gibilerle olmak isterim.

Toprağınız varsa, onu istediğiniz biçimde ekip biçebilirsiniz ve sizinle aynı felsefede insanları bulup onlarla herzaman kaynaşabilirsiniz. Bu zor ve imkansız bir şey değil ki.
Zaten öyle yaşıyoruz.

Ama işin içine bu tarzdaki yapıları, mimari-felsefe ve estetik açıdan içimize sindirdiğimizde daha farklı yaşamayı kabul etmek gerekiyor.

1.si bu yapılar ilk çıktıklarında azınlık olacak.
''zaten var, amma da yaptın!!!'' diyebilirsiniz. O halde niye konuşuyoruz? Gidip yaşamak isteyen yaşasın. Gördüğümüz örnekler yurtdışı örnekleri.

2.si bunların da kendi içlerinde yeni ortak yaşam normları oluşacak. (bunları bir site olarak değerlendiriyorum, örneğin güvenlik sorunu nasıl çözülecek, çöpler nerde toplanacak, ortak alanların bakımını kim, nasıl yapacak... düşündükçe bir sürü çıkar.)

3.sü, mimari yapıların insanlar üzerindeki psikolojik etkisi.

İlkel insanlar mağarada yaşamışlar, şartları ancak buna müsaitmiş. Günümüzde ise, toprak üstü yapılar değerli olanlar. 40.000 yıl boş yere yapılan inşaatlarla geçmemiş. Boş yere bugüne gelmemişiz.

Aslında bir bakıma bu evlere duyulan istek, şehir baskısından bunalmış insanların daha ilkel yaşama arzusu olamaz mı? Ve günün birinde buradan da bunalmayacaklarını bilebilir misiniz?

gülşehirde bir amca doğal mağarada yaşardı. kışın gittim ev(mağara) hiç birşey yakmadan sıcacık bir ortamda idi. yazın ise serin bir evdi. aydınlatmasınıda iyi yapöıştı. galiba bu evlerde pek çok kimse yaşıyordu

Önümüzdeki ay istanbulda Bill Morison'un da katılacağı permakültür kursuna katılmayı düşünen arkadaş var mı ?

Bu konuda gelişme yok mu acaba?

Türkiyede bundan daha güzel kalıcı konut projeleri mevcut. Üstelik çimento ve demir kullanılmadan depreme karşı en dayanıklı konut yapıyorlar

Bu projelerle ilgili bilgilerinizi paylaşır mısınız?

Yıllar yıllar öncesinden yazılmış ama şimdi fark etme imkanım oldu. Muhteşem yapılar var teşekkürler bilgilendirme için.