Soba
 

Aktif konularda soba başlığını görünce hemen damladım ve aynı mesajı yazmadan sobanın üzerindeki çaydanlıktan kendime güzel bir ıhlamur koydum. Sobanın iyi tarafları.

Kokacak bir şey ısıtmak istediğim zaman folyo kullanıyorum. Bazen karnım acıkıyor. Sigara paketinin kalaylı kısmını koyup, hafif de kenarlarını kaldırıyorum ve sucuk pişiriyorum. Yağlarına ekmek bandırmak güzel oluyor yerken.

Biber közleme için satılan emaye yuvarlak tepsi ile şöminede her türlü işimi görebiliyorum. Çok şey kullandım, denedim ama bir küçük sacayak ile bu ucuz tepsi hepsinden becerikli çıktı. Kestane kebap ve ekmek kızartma da kesin 1 numara.

Soba üzerinde de çok iş yapacağını sanıyorum.

Daha sizde ne projeler vardır.. ;)

Diğer fikir ve projeleri, görsellerle burada paylaşmayı teklif ediyorum.

Bunu az önce Facebook'ta gördüm ve 8-9 yaşlarıma döndüm.


Anneannemin evinde böyle soba başında, gaz lambası ya da lüks (tüp'lü löküs) otururduk.


(Tabii, kaval yoktu ama kediler vardı).

Biz de bir hayal uykusuna mı [soba]yatsak.

Sevgili Akgül1a,

iki şıktan birini seçeceksiniz...

1- Yahya Kemal'in şiirini ezberleyeceksiniz:
"Bir uykuyu cananla beraber uyuyanlar"...

2- Benim arkadaşlarım kadar gerçek arkadaş bulacak hale geleceksiniz.

Üstadım,

Kaleminiz soba' dan da sıcak. İfadeleriniz ruhumuzu ısıtıyor.:)
Elinize, aklınıza sağlık...

folyoya sarmadan sobadaki közün içine atsak patatesleri kurur mu? nasıl olur?

Daha önce birçok kere mangalda denemiştim.. Hem is-kül bulaşıyor, hem de kabuğu çok sert pişiyor.. Folyo ile çok temiz oluyor..
Külün içinden çıkarıp, folyoyu açarak patatesi ortadan kesin içine istediğiniz şeyi doldurun.. Alın size kumpir ;)

Bir ip ucu.

Folyonun içerisine iri dişli tuz konur ve patates bu tuzlu folyoyla sarılır...

Sn. Tura sobanın üzerine ısınması için süt koymuştum. Unutunca taşmış.
Ve koyu renk lekeler kaldı, silsem de çıkmadı..
Bu durumda bir öneriniz var mıdır?

Mintaxla canım mintaxla...

Ben cif kullanyorum. Bulaşık teli ve cif ikisi bir arada.

İki türlü işlem var.

Çok ince dişli zımpara ile zımparalayın.

Bir deterjan dökün. Deterjanın üzerine limon sıkın veya limon suyu dökün. Bir müddet bekleyin...Limon suyu pası üzerine çekecektir.Sonra kağıt havlu veya peçete ile emdirin.

Her iki işlemde de sonuç alamadıysanız,
az miktarda pas çözücüyü ılık suyun içerisinde eritin ve bununla lekeli yeri silmeye çalışın.

Her şeye de bir önerisi var. :D;)

Söze ''Ben Van'da görev yaparken, bir gün sobanın üzerine süt dökülmüştü...... ''diye başlamalıydı aslında.. :p ;)

Espri bir yana, güncel hayatta karşıma bir sorun çıkarsa da Sn. Tura'ya akıl danışırım..
Hakikaten her konuda bilgisi olan biri..
Saygılar ;)

Fizikçi, matematikçi, kimyacı, jeolog ve antropologdan oluşan bir heyet, bir araştırma için arazide bulunmaktadır. Birden yağmur bastırır. Hemen yakında ki bir arazi evine sığınırlar. Ev sahibi bunlara bir şeyler ikram etmek için biraz ayrılır. Hepsinin dikkati soba üzerinde toplanır. Soba yerden 1 m. kadar yukarıda, altındaki dizili taşların üzerindedir. Sobanın niçin böyle kurulmuş olabileceğine dair bir tartışma başlar.

Kimyacı: “Adam sobayı yükselterek aktivasyon enerjisini düşürmüş, böylece daha kolay yakmayı amaçlamış”;

Fizikçi: “Adam sobayı yükselterek konveksiyon yoluyla odanın daha kısa sürede ısınmasını sağlamak istemiş”;

Jeolog: “Burası tektonik hareketlilik bölgesi olduğundan, herhangi bir deprem anında sobanın taşların üzerine yıkılmasını sağlayarak yangın olasılığını azaltmayı amaçlamış”;

Matematikçi: “Sobayı odanın geometrik merkezine kurmuş, böylece de odanın düzgün bir şekilde ısınmasını sağlamış”;

Antropolog: “Adam ilkel topluluklarda görülen ateşe tapmanın daha hafif biçimi olan ateşe saygı nedeniyle sobayı yukarı kurmuş.” der.

Bu sırada ev sahibi içeri girer ve ona sobanın yukarda olmasının nedenini sorarlar. Adam cevap verir:

“Boru yetmedi de efendim!”

ben bundan istiyorummm :)

Ben Vanda iken (1982-1989) de sobam vardı.
Şu an Balabandayım. Sobam yanıyor. Üstünde demlik. Kıskanmayın sakın.

Benden size kesin çözüm. İzden falan iz kalmaz. Aynen yenisi gibi olur.
Sobayı değiştirin

Soba ve şömine seven arkadaşlar bir kaç sorum var izninizle :

-Çok soğuk havalarda soba/şömine yanan bölümde ( salon-oda-vb.) aileden uyuyan oluyormu ?
-Uyuyan oluyorsa karbonmonoksit zehirlenmesi tehlikesine karşı hangi önlemleri alıyorsunuz ?
-Soba/ şömine yanan bölümde uyuyan olmasada sobanız sabaha kadar yanıyorsa aynı tehlike evin diğer bölümleri içinde söz konusu olurmu ? araştırdınız mı ?
-Bu konuda üretilmiş alarm cihazlarından kullananınız varmı ?

Bu soruların tamamı soba veya şöminesinde odun yakan kullanıcılar için sorulmuştur, kömür yakanlar için zehirlenme tehlikesi açıktır. Ancak iyi yanmadığında odunun da kömürden farklı tehlike arzetmediğini sanmaktayım.

Ben ki zehilenmiş ve ölümden dönmüş biri olarak çok korkuyorum. Ama vazgeçemiyoruz malesef. Kömür, yeteri kadar tutuşmadan sobanın altını ve üstünü kapatmıyorum. Sobaya akşam veya sabah hiç bir şekilde ekstradan kömür koymuyorum. Sobalarımızın ve evin bacasının çok kaliteli olması lazım. Bunlara dikkat ettikten sonra zehirlenme olmaz sanırım.

Piyasada satılan gaz (duman değil) dedektörleri (sensörleri) son derece uygun.En ufak bir gaz sızıntısında alarm veriyor.Ben yatağın hemen yanında kullanıyorum.
Fiyatları uygun.Yapı marketlerinde satılıyor.

SAygılarımla:)

Sayın fsuzen,

Kullandığınız dedektörün markasını yazarmısınız. Madem memnunsunuz aynısından alalım kurtulalım korkudan.

Bu işin şakası yok. Ben bir gecede belki 10 defa uyandım geçen hafta sonu. Sıcak diye salonda yattı bizimkiler, havada hafif lodosa dönünce acaba baca basarda tehlikeli bir durum oluşurmu korkusuyla hep ateşi kontrol ettim.

Gaz ve duman dedektör-sensörlerinin kullanımı.
 

Anlattığınıza ve bildiğime göre belirtiğiniz gaz, duman dedektörlerini uygulama-kullanma şeklinizin yanlış olduğunu düşünüyorum.

Bu cihazları almadan ve kullanmadan önce bünyesin de mühendisi olan bir firmayla görüşün ve uygulamayı onlarla yapın.

Cihazı ucuz bulduğunuz bir yerden alıp, kendisiniz monte edip kullanmaya başlarsanız sonuç vahim oluyor.

Bildiğim kadarını belirtmek istedim. Gerisi size kalmış. Saygılarımla.

Biz desene şans eseri yaşıyoruz.
Saat 2-3 olunca sobayı kömürle dolduruyorum. (Korun üstünü) Kapatıyorum. Yavaş yavaş yanıyor sabaha kadar.

Yaşamda aslında çok örneği var bunun.


Bazı şeyler göründüğü gibi değil'dir.


Cumhur ağbi,

en tehlikeli şeyi yapıyorsunuz. Ben genellikle gece 02.00 gibi yattığımdan, kömür kalmıyor ama eğer lodos çıkarsa, hemen kovayı da dışarı alırım.

Lodos zaten ılık bir hava getiriyor. Sıcağa gerek kalmıyor. (Gerçi sizin oralar biraz farklıdır).

Hiç bir zaman yanan sobaya kömür eklemeyin. Ateş altta olduğu için zaten kömürün çoğu yanmadan ziyan olur.
Kömür yanmadan gaz çıkması asıl tehlikedir. Ölümcül zehirlenmelerin neredeyse hepsi bu biçimde kömür eklenmesinden kaynaklanıyor.

Çok haklısınız aslında. Fakat beton bina. Güneş de görmüyor oturduğumuz yerler. 20 senedir aynen devam.
Dikkatli olmak lazım.

Sayın Hosseda

Benim cihaz biraz eski . Piyasada gaz alarm dedektörü adı altında bol miktarda var.(İnternetten bile alabilirsiniz.) Ev içi kullanımı için üretilenler genellikle yanıcı gaz(doğalgaz,lpg) ve toksik (karbonmonoksit vb.)gazları algılıyor.Size gerekli olan özellikle karbonmonoksit gazını algılaması. Elektrik çok kesiliyorsa pilli olanı tercih edilebilir.Bazı tiplerinde alarm ile birlikte bir cihazı çalıştırma özelliği var.(Örneğin;Hem alarm çalıyor hemde bağladığınız bir fanın çalışmasını sağlıyor.)İşi sağlama alayım derseniz yatağın altına bir karbonmonoksit algılayan gaz dedektörü, odanızın tavanına duman (karbon dioksit) dedektörü takabilirsiniz.

Fiyatları 50 TL civarında.

Bunları boş verip işi profesyonel çözümleyen kişilere bırakabilirsiniz.

Unutulmaması gereken karbonmonoksit havadan ağır bir gazdır.Yani alarm cihazınız yatağınız altında olmalı.Mümkünse yatağınız da sobadan yukarıda olmalı.

Bence esas yapılması gereken bacaları uygun hale getirmekten geçiyor ama ne yazık ki ülkemizde baca ve baca şapkası uygulamaları önemsenmiyor.

Saygılarımla:)

İşte hayalımdekı dökum soba................