PDA

View Full Version : Çevreci Ev - Yer Kaynaklı Isı Pompası




MeyveliTepe
21-12-2007, 19:50
Merhaba arkadaşlar,
Yaklaşık bir yıl önce buradaki pek çok arkadaş gibi şehirden kaçıp, gürültüden stress'den uzakta, ağaçlar, çiçekler ve diğer bitkilerle haşır neşir olabileceğimiz bir ortamı hazırlamak üzere girişime geçip bir bahçe almıştık. Geçen sürede pek çok şey yaptık. Mevcut zeytinlerin bakımı, çalıların temizlenerek meyve bahçesi için yerlerin hazırlanması, arazinin eğimi azaltmak için taraçalandırma yapılması, ve tabii daimi olarak yaşamayı düşündüğümüz evin planlanması, inşaatın yapılması vs.
Evi planlarken sanırım kantarın topuzunu biraz kaçırdık. Kaçırdık dediysem küçücük, normal bir ihtiyaca tam yetecek kadar bir ev. Fakat biraz çevreci düşünüp, neredeyse pasif ev standardında izolasyon, güneş enerjisi sistemiyle kombine yer kaynaklı ısı pompası vs. pek örneğine rastlamadığımız bir şey oldu. Tabii bütün bunları planlarken çok fazla araştırma yapmak durumunda kaldık. İlgilenenler olursa[/URL] [URL="http://blog.meyvelitepe.org/2007/12/01/bizim-evde-ne-yanacak/"]Isı pompasıyla ilgili bilgilere buradan (http://meyvelitepe.typepad.com/meyvelitepe/2007/08/masal-evi-yapyo.html), (http://meyvelitepe.typepad.com/meyvelitepe/bizim-evde-ne-yanacak.html) ulaşabilirsiniz..




Harun Parlak
21-12-2007, 20:13
Selamlar MeyveliTepe umarım verim alırsınız bu konuda tecrübem yok ama bundan 4 yılkadar önce birileri bir katolg getirmişti bana şimdi bulabilirmiyim katoloğu bilmiyorum katologda TOPRAK enerjisi ile ısınma KAYA enerjisi ile ısınma GÖL enerjisi ile ısınma diye reklamları yapılmış kısaca bilgiler yer alıyordu.
Yalnız derinlik sanki biraz daha fazla gibiydi sizin derinlik buna yetermi bilmiyorum inşallah yeterli olur üst tabaka ya yani değişken ısı tabakasına yakın olursa sanki yetersiz gelirgibi geldi bana.
Evet benim mantığım bu işe yatıyor toprak altı ters oranda ısı değiştirdiğinden umuyorum verim alacaksınız.
Çok eski tarihlerde bina bodrumlarına derin kuyular açarlarmış kışın sıcak havayı yukarı ısınmak için yazınsa serin havayı yukarı ev içine basarlarmış.

MeyveliTepe
21-12-2007, 20:31
Merhaba Tekin,
Yer kaynaklı ısı pompaları iki usulle yapılıyor. Birincisi sondaj şeklinde. Bir veya iki adet 100mt derinliğinde sondaj kuyusu açılıp her birinin içine 200 metre boru döşeniyor. Bu yöntemle dar alanda, az boruyla yer kaynaklı ısı değiştiricisi tesis edilebiliyor ancak sondaj maliyeti bir hayli yüksek. Diğer yöntem ise toprak altında yatay borulama (bizim yaptığımız). Bu yöntemde daha geniş kazılabilir ve kayalık olmayan araziye ihtiyaç var. Biz 10x12mt'lik bir yeri 3,5 metre derinliğinde kazdık. Öğrendiğime göre 3mt civarındaki bir derinlikte artık ısı sabitleşmeye başlıyor ve daha derine inmek ekonomik olmamaya başlıyor. Bu yöntemde yeraltı boru mesafesi epey uzun. Bizimkinde yaklaşık 1100 metre boru kullanıldı. Resimler ilk yazımda linki verilen sayfada var. Sistem bittiğinde testler başarılıydı. Akümülasyon tankındaki suyu 20-30 dakikada 56.5 dereceye çıkardı. Bayramdan sonra sistemi tamamen devreye alacağız.

Harun Parlak
21-12-2007, 20:42
Sayın MeyveliTepe linke bakmıştım evet baya bir maliyet olmuş olmalı sizin arazi kayalık bir alana benzemiyor gibi geldi bana ama yanılmışda olabilirim tabii o alanı derinleştirmek için çalışan makina saat işimi çalışıyordu **** m3 mü toprak nakli yok aslında yerinde aç kapa.
Neyse iş yapılmış bu aşamadan sonr üst bölümü iyi sıkıştırıp hatda biraz daha geniş alanı naylonlayıp sonra üzerine 1 metre kadar toprak atmak o bölümün su almasını önlemek sanırım faydalı olur.

MeyveliTepe
21-12-2007, 22:51
Makine bu alanı 3.5 mt derinliğinde yaklaşık 1.5 günde kazdı. Şansımıza bu bölümde hiç kaya çıkmadı. Oysa 15-20 mt yukarıdaki evi yaparken kaya bloklarıyla epey uğraşmıştık. Nasıl yapıldığını göstermek için kazılmış ve içine borular döşenmiş halinin fotoğraflarını koydum. Sonra bu boruların üzerine ısı iletkenliği yüksek ve ıslandığında hacmi 7-8 misli büyüyen granül halindeki bir maddeyi kumla karıştırarak serdiler. Onun üzerine de toprak dolduruldu. Toprak geri doldurulurken bir büyük tanker suyla ıslatılarak hiç boşluk bırakmadan, adeta toprak çamur haline getirilerek dolduruldu. Toprağın geri doldurulması da bir günü biraz geçti. Tüm bu harfiyat işi 2000 YTL'nin altında bir maliyete bitti. Toprağın sonradan ıslanmasının hiç bir mahzuru yok. Aksine nem ısı iletkenliğini arttırdığı için iyi. Bu boruların üstündeki toprağa şimdilerde meyve fidanları ekilecek. Ağaçların kökleri en fazla 1.5 metreye indiğinden toprak altındaki ısı değiştirici sisteme hiç bir zararı yok. Yani toprak yüzeyi istenildiği gibi ekilip biçilebilir.

Harun Parlak
21-12-2007, 23:01
Anladım hadi hayırlısı sisteminizi güle güle kullanın.Üzerine dikeceğiniz ağaçları araştırarak dikin bazı ağaçlar boyukadar kök yapabilir diye biliyorum birde aynı vaziyetde kazık kök ilerlerse ileride sisteme zarar verebilir.
Uygun ağaçlar dikmede yarar var çevresine diye düşünüyorum.
Bu konuda uzman arkadaşlar sizi yönlendirici bilgiler verecektir.

Bu ara suyunuz bolsa sorun yokda su sorunu yaşanabilecek bir yerse birde yamur sularını toplama sistemi yaptırın derim.

MeyveliTepe
21-12-2007, 23:36
Teşekkürler. Su durumu fena değil. 40m3'lük bir sulama deposu yaptırdım. Köyün sulama suyu şebekesinden depoya su geliyor. Ayrıca fidanlığa damlama sulama yapacağız bu bahar. Fidanlar hep yarı bodur. Bu bölümü de içine alan 1000m2'lik bir taraçaya Nashi fidanları ekilecek çoğunlukla. Kökleri açsından bir sorun olmayacak gibi. Sadece toprağı fazlaca karıştırdığımız için ham toprak üste çıktı. Gübre ve her çeşit takviye ile toprağı adam etmeye çalışacağız.

lerdemir
22-12-2007, 01:10
Sayın Meyvelitepe,

Sitedeki tüm yazılarınızı bir nefeste okudum.

Gıpta ile, imrenerek, tebrik hisleriyle coşku içinde bitirivermişim.

Gelişmeleri de duymak dileğiyle...

MeyveliTepe
22-12-2007, 20:05
Sayın Ierdemir,
Nazik notunuz için teşekkür ederiz. Bizim için çok motive ediciydi. Biz bu proje ile sadece öylece şehirden kaçıvermeyi değil aynı zamanda ev, sistemler, ağaçlar,çiçekler, bitkiler vs. her alanda imkanlar çerçevesinde araştırmalar yapıp, yeni şeyler hayal ederek bunları büyük bir keyifle gerçekleştirmek istiyoruz. Bu araştırmalar sırasında elde ettiğimiz bilgileri ve deneyimi ilgi duyan herkesle paylaşmak ayrıca keyif verecektir. Öte yandan bu konularla ilgili her fikre de ihtiyacımız var. Tekrar teşekkür ederiz.

Sergüzen
22-12-2007, 21:54
Sevgili Meyveli Tepe
Konuyu,ısı pompaları konusunda, biraz daha detaylandırmanız mümkün mü?
Fiatları nedir?
120m2 ısıtma boruları ile (toprak altında) ne kadar bir alanı ısıtacak veya soğutacaksınız?
Ön ısıtma (güneş enerjisi ile) yapmayı düşünüyormusunuz?
Bu sistemle ne kadar elektrik enerjisi tasarruf edileceği öngörülüyor?
Yazılarınızın devamını merakla bekliyorum.
Selamlar

malina
22-12-2007, 22:21
Bu proje iyi bir örnek oluşturacak gibi göründüğü için yeni bir başlığa taşıdım...

Zaman içinde yapılacak yazışmalar diğer konuların arasında kalmasın...

MeyveliTepe
23-12-2007, 01:31
Konunun ayrı bir başlık altına taşınması iyi olmuş, ilgi duyan arkadaşlar referans bilgi olarak daha kolay ulaşabilirler, teşekkür ederim.

Eyüp beyin sorularına gelince tüm detayı bir kerede vermek pek mümkün değil, ama genel bir özet yapmaya çalışayım. Site'de epey bir detay var (http://meyvelitepe.typepad.com/meyvelitepe/bizim-evde-ne-yanacak.html)ama maliyet konularına pek girmemiştim. İlgilendiğiniz detayları burada veya sitenin comment'lerinde sorarsanız yanıtlamaya çalışırım.

Yer veya su kaynaklı ısı pompalarının ilk mutlak maliyetleri biraz yüksek. Bu yüzden relatif maliyet hesabı yapmak daha doğru sonuç verir. Yani, bir yatırım yapacaksınız ve ne kadar sürede yaptığınız yatırımı geri alacaksınız? Bizim hesabımız 4.5-5 yıl civarında (en az 4.5 yıl, en çok 5 yıl), bu sürenin sonunda ise tamamen karda olmayı hesapladık. Maliyet de projeye göre değişken.

Isı pompası cihazının fiyatı marka ve güce göre değişiyor. Bizimki Water Furnace markalı 17KW gücünde bir cihaz. Fiyatı da $5500. Ancak bu sadece bir maliyet kalemi.

Yer kaynaklı yapılacaksa iki yöntem var. Dikey ve yatay.

Dikey'in maliyeti daha yüksek zira sondaj işi pahalı. Genelde iki kuyu gerekli diyorlar. 100'er metreden 200 mt sondaj demektir bu. 1mt sondaj'ın 70YTL olduğunu düşünürsek sadece sondaj maliyeti 14000YTL eder ki bu epey yüksek.

Müsait yeriniz varsa yatay yöntem çok daha ucuz. Ben 2000YTL civarına tüm harfiyatı yaptırabilmiştim. Kullanılacak boru çapı ve uzunluğu tamemen mühendislik hesabına dayanıyor. Bizim projedeki boru çapı 5cm, uzunluğu ise 1100mt. Cihazın yazın klima gibi de çalışma özelliğinden yararlanmak istiyorsanız cihazdan eve ayrıca klima boruları çekmek ve özel bir pompa yerleştirmek ve tabii evin içine dilediğiniz sayıda fan-coil'ler koymak gerekir.

Sistemde yer ısı değiştiricisi için güçlü bir pompa (borulardaki su miktarına göre), kalorifer sistemindeki suyu dolaştırmak için yine uygun bir pompa, enerjiden tasarruf için bir akümülasyon tankı (evin büyüklüğüne ve ısı pompasının gücüne göre - bizimki 350lt), ayrıca pek çok vana, tesmostat, basınç göstergesi, otomatik hava pürjörü, içinde röle'ler olan özel bir elektrik panosu gibi şeyler gerekli ve hepsi tek bir mühendislik hesabına dayanan projelendirmenin bir sonucu.

Böyle bir yatırımı yapmak için ilk önce kendini ne kadar zamanda ödeyeceğini hesaplamalısınız. Bizim yeni evin bulunduğu yerde doğalgaz yok. LPG veya motorin yakmak gerekiyor. Bunun için de toplam 160m2 bir alanıın ısı kaybını KW cinsinden hesaplamak gerekiyor. Bu biraz zahmetli. Bunu bir ısı sistemi mühendisine hesaplatabilirsiniz. Onun da hesabı çok mükemmel olmayacaktır çünkü evin ısı izolasyonunu dikkate alırken varsayımlar yapacaktır.

Ben basit bir bakkal hesabıyla sağlama yapmıştım. Tesadüf, şu anda da Tepeköy'de yaptığımızla aynı metrekarede müstakil bir evde oturuyoruz. Evde sadece çatıda izolasyon var. Bu evde doğalgaz ve kombi kullanıyoruz. Kışın gelen doğalgaz faturalarında sarfiyat ve bunun KW karşılığı yazılı oluyor. Buna göre Aralık-Mart aylarında ayda ortalama 350YTL'lik doğalgaz yakıyorum. Bunun LPG karşılığı yaklaşık 750YTL oluyor. Yeni evin izolasyon değeri mevcuda göre çok daha iyi. Temelden çatıya kadar izole edilmemiş iğne deliği kadar yer yok. Camlar da normal ısı cam yerine Ultra-S standardında. Yani teorik olarak en az %50 daha az ısı kaybına sahip. Bu da ihtiyaç duyulan KW hesabına yansıyor. Ona rağmen ısı izolasyonundaki farkı emniyet olarak yok sayarak amortisman hesabı yaptığımda bu yatırımın 4.5 yılda kendini ödeyeceği sonucuna vardım.

Sistemin yazın klima olarak çalışması da bir bonus oldu. Sistemi denemeler dışında henüz devreye almadık. 1-2 hafta sonra devreye alacağız ve bahara kadar sürekli çalışacak, o zaman hem ısıyı hem de sistemin kullandığı enerjiyi daha iyi ölçme şansımız olacak.

Öte yandan evin izolasyonunu ölçme şansım oldu. Salondaki şömineyi yaktığımızda evin içindeki ısıyı 2.5 saatte 6 dereceden 15 dereceye çıkardığını birden fazla kez test ettik. Kaldı ki, evin içinde henüz iç kapılar yok ve üst katta çatı boşluğuna açılan yarım kapı büyüklüğünde iki delik var (buralara arkası izolasyonlu dolap kapakları gelecek). 2.5 saatte normal bir yakışla şöminenin evin içinde 9 derecelik bir artışa sebep olması izolasyonun oldukça başarılı olduğunu gösteriyor (şu anda oturduğumuz evde şömine saatlerce yansa bile en fazla 3 derece artış gördük).

Güneş enerjisi sistemini ev ısıtmasında bir destek olarak düşünmedik, sadece kullanma suyu ısıtması için tasarladık. Çatıda üç adet kollektör mevcut. Bir pompa ve termostat yardımıyla aşağıdaki 350lt'lik kullanma suyu kazanındaki suyu ısıtıyor. Isı pompası kışın kullanma suyu ısıtmasını takviye ediyor zira güneş enerjisi aralık-mart aylarında kullanma suyunu en fazla 30 dereceye kadar ısıtabiliyor. Kalanını ise ısı pompasının akümülasyon tankından kullanma suyu tankının ikinci serpantinine yapılan bir bağlantı ile ısı pompası hallediyor (esasında 12KW'lık bir cihaz fazlasıyla yetecekken biraz da bu yüzden cihazın gücü büyük tutuldu).

Nisan-Mayıs ayından itibaren ısı pompası yaz konumuna geçeceğinden kullanma suyu ısıtması tamamen güneş enerjisine kalıyor. Bunu da test etme şansımız oldu. Güneşli havalarda 350lt suyun 85 dereceyi geçtiğini gördük.

Bu şekilde genel bir özet yapmış oldum. Detaylı sorularınız olursa yanıtlamaya çalışırım.

MeyveliTepe
23-12-2007, 01:52
Konunun bütün olarak daha iyi anlaşılması için bir ekleme yapmak istiyorum. İdeal olan henüz inşaata başlamadan önce ısı pompası kullanımına karar vermek. Sonradan dönüştürme uygun olmayabilir, özellikle de evde normal radyatör sistemi kurulmuşsa.

Isı pompaları en fazla 58 (biz 56.5 gördük) dereceye çıkartabiliyor. Oysa radyatör sistemi 80-90 derece gerektiriyor. Bu yüzden ısı pompasıyla ya yerden ısıtma sistemi kurmak, ya da her odaya fan-coil'ler yerleştirmek gerekiyor. Evin içinde bir sürü fan çalışmasını istemiyorsanız (hem fazladan enerji kullanacak hem de fan sesi) en uygunu yerden ısıtma sistemi olacaktır. Esasında ne yakıyorsanız yakın, yerden ısıtma sistemi ciddi bir enerji tasarrufu sağlayacaktır zira sisteme en fazla 40 derecelik sıcak su göndermek yeterli oluyor.

Halit Togay
23-12-2007, 22:14
BU konu epeydir ilgimi çekiyordu sizin sayenizde tekrar düşünmek fırsatı buldum. Birkaç hususta benim fikrim net değil.

İlki tabandan başlayan ısı yalıtımı. evde bodrum kat varsa veya zemin kat betonu üzerine tahta laminat ya da parke kaplanmışsa o kadar büyük bir ısı yalıtımı gereği oluyor mu?

İkincisi ve en mühimi yeraltında 14 - 15 derece olan ısı nasıl olup da 56.5 dereceye yükseltiliyor. Bu işlem borularda su dolaştırarak yapılamaz. ancak kaynama noktası düşük bir sıvı dolaştırıp klima cıhazı veya buzdolabı gibi işletilirse mümkün olabilir. O zaman da bakım ve arıza hallerinde ne yapılacak.

Üçüncüsü yeraltına konan boruların çevresine dökülen kimyasal madde nedir? çevre için nasıl bir tesire sahiptir. Bununla ilgili bilgi yayın vb var mıdır?

Dördüncüsü 160 metrekare ev için hem de böyle sağlam yalıtım koşullarında 10x12 metreleik alanı bu işe tahsis etmişsiniz hem de sadece borulara. Bu biraz fazla göründü.

http://www.vadipark.com/ bu işi 30 kadar villada yapmış.
herşeye rağmen son derece ilginç firmayla temas kuracağım.

MeyveliTepe
24-12-2007, 10:39
Merhaba Halit bey, verdiğiniz linkten vadipark evlerini inceledim. Evet onlar da toprak kaynaklı ısı pompası kurmuşlar. Fakat yöntem konusunda detay vermemişler. Yani sondaj mı yoksa yatay borulama mı belirtmemişler. Sistem bizim evdekiyle hemen hemen aynı görünüyor. Sadece bizim evde fazladan güneş enerjisi sistemi de var ve iki sistem kullanma sıcak suyu sağlanmasında kışın iş birliği yapıyorlar, yazın (ilkbahar ve sonbahar dahil) sıcak suyu güneş enerjisi sistemi sağlarken ısı pompası evi soğutuyor.

İzolasyonun tabandan itibaren yapılması konusunda ben de ilk başta tereddüte düşmüş, pek çok meteryalden araştırma yapmıştım.

Bulgularımı şöyle özetleyebilirim. Isı sıcaktan soğuğa doğru hareket ediyor. Isının hareket edebilmesi için de bir iletken gerekiyor. Her madde aynı zamanda bir ısı iletkeni ve hava dahil her maddenin ısı iletkenlik değerleri ölçülmüş durumda.

Bir evin ısı izolasyonunu dıştan, yani duvarları içine alacak şekilde yapıyorsanız (ki önerileni ve sağlıklı olanı da bu), duvarları ve evin betonarme iskeletinin ısı iletkenliğini hesaba katmak durumundasınız. Beton'un ısı iletkenliği oldukça yüksek olduğundan, siz üst katta evin kolonlarını ısıttıkça, kolonlar temelden ve toprağa değen yüzeylerden ısıyı dış ortama akıtacaktır. Bunun mekaniği bir borudan suyun akması gibi çalışıyor.

Buna "ısı köprüsü" ismini vermişler. ısı köprülerinden, ısı izolasyon projelerinde yapılan en büyük hatalardan biri olarak söz ediliyor. Siz yan duvarları çok iyi izole edebilirsiniz ama temel izole edilmemişse kullandığınız enerji kolonlardan aşağıya akıp gidiyor.

Topraktaki 15 derecelik ısının 56.5 dereceye çıkması kondenser tarafından yapılıyor. Zaten ısı pompası cihazının içinde sadece kondenser ve evaparatör var. Sistemin mantığı buzdolabı gibi çalışıyor. Klimalar da (çoğu) birer ısı pompası. Ne var ki hava kaynaklı oldukları için verimlilik değerleri en iyi markada dahi 2.2'yi (COP değeri) geçmiyor. Oysa toprak ve su kaynaklı ısı pompalarında bu değer 4.5 - 5 civarında oluyor, ki verimliliği de buradan geliyor (1 birim enerji kullanarak 4.5 birim enerji elde etmek anlamında).

Maliyetinin düşüklüğü ve müsait yer olması sebebiyle bizim evde toprak ısı değiştiricisini yatay borulama ile yaptık. Bunun için de 120m2'lik bir alan 3.5mt derinliğinde kazıldı. Ancak boru döşenen bu alanın kullanımı ile ilgili bir problem yok. Üzerine meyve bahçesi kuruyoruz. Yani yer kaybolmadı. Bu genişlikte bir yer olmadığı durumda sondaj ile dikey borulama yapmak gerekiyor. Ancak bunun maliyeti epey yüksek. Deniz, göl ya da nehir kenarında evi olanlar bu sistemi daha da ucuza getirebilirler. Çünkü bu durumda borular suyun bir kaç metre derinliğine yerleştirildiğinde aynı sonuç elde ediliyor.

Boruların etrafına serilen malzemenin çevresel etkileri hakkındaki bilgiyi bir kaç gün içinde temin etmeye çalışacağım.

Son olarak, ısı pompaları gidip bir mağazadan alınıp eve konabilecek türde bir şey değil. Çalışılan firma ve sistemin evinize göre doğru projelendirilmesi çok önemli. Geçmişte Türkiye'de bir firmanın yanlış projelendirmeler yaptığını ve bunun ısı pompalarının yaygınlaşmasında çok büyük negatif etki yaptığını duymuştum.

Beyaz Kartal
27-12-2007, 14:34
Merhabalar,

Bu konuyu ne zamandır agaçlar.net te işlemek istiyordum.Fakat konuda taraf olduğumuzdan dolayı yalnış anlaşılmasından çekindim. Ben,Sayın MeyveliTepe'nin söz konusu evindeki ısı pompasını kuran firmanın (ISIMAS A.Ş) yetkilisiyim.

Konu hakkındaki tüm sorularınızı cevaplamak daha detaylı bilgi vermek isteriz. Isterseniz forumdan isterseniz direkt şirketten bana veya arkadaşlarıma ulaşabilirsiniz.

Şimdi hemen bir sorunun cevabını vererek başlamak isterim. Toprak altına döşediğimiz boruların toprakla her zaman etkileşim içerisinde olması için boruların üzerini bir malzemeyle kaplıyoruz. Toprak ısındığı zaman veya zamanla su çekildiği zaman kurur.Çekilen suyun yerini hava alır ve hava boşlukları oluşur. Bu boşluklar ısı transferini engellerler ve boru topraktan ısı transfer edemez hale gelir. Bu yuzden bu malzeme ile boruları düzgünce kaplamak ve geri doldurulan toprak içerisinde gözenek kalmasını önleyici yöntemler ile toprağı geri doldurmak gerekir. Bahsi geçen malzeme kum ile belli bir oranda karıştırılmış BENTONIT adında doğal bir malzemedir. Malzemeyi tanıyanlar bunun tamamen doğal bir malzeme olduğunu bilirler. BENTONIT kil gibi bir malzemedir.Doğadan toprakla karışık halde çıkarılır ve yıkama **** kurutma işlemi ile topraktan ayırt edilir. Yani doğadan elde edilir ve içerisinde sentetik hiçbir malzeme yoktur. Kullanım yerleri; su yalıtımı,toprağın su tutmasının istendiği durumlar v.b. Kum ile karışım oranı toprağa ve ihtiyacınıza göre değişiklik gösterir.

Bu mesajı hem kendimi tanıtmak hemde soruya cevap vermek için yazdım. Sorularınız doğrultusunda daha ayrıntılı bilgiler vermek isterim.

Not:Web sitemiz yenileme aşamasında olduğu için çok detaylı bilgilere ulaşamayabilirsiniz.Detaylı bilgileri yenileme tamamlanana kadar buradan veya dokumanlarla ulaştırmaya çalışırım.

Korhan Altınkaya
ISIMAS A.Ş
0 216 451 48 48
www.isimas.com.tr

MeyveliTepe
27-12-2007, 19:54
Korhan bey teşekkürler, çok güzel izah etmişsiniz. Böylelikle Halit beyin son sorusu da yanıtlanmış oldu.
Bentonit için vikipedia'da ;
"Bentonit, Aluminyum ve magnezyumca zengin volkanikkül , tüf ve lavlarınkimyasal ayrışması ile veya bozulmasıyla oluşmuş çok küçük kristallere sahip kil minerallerinden ( başlıca montmorillonit ) oluşan ve ağırlıklı olarak kolloidal silis yapıda, yumuşak, gözenekli ve kolayca şekil verilebilir açık bir kayadır.
Bilimsel olarak yumuşak, plastik, poroz, açık renkli özellikte ana mineral olarak smektif grubu minerallerden oluşan içinde kolloidal silis bulunan ve camsal magmatik kayaçların , genellikle volkanik kül ve küflerin kimyasal ayrışmasına baglı olarak devitrifikasyonu sonucu oluşmuştur."
denilmekte.
Doğal bir malzeme olmasına rağmen çevresel etkileri konusunda bir kayıt varmıdır diye yabancı kaynaklarda yaptığım hızlı bir araştırmanın sonucunda rastladığım ise daha ilginç bir şeydi. Bentonit, çevresel kirlenme riski bulunan durumlarda, kirlenme riskini önleyici bir araç, bir bariyer olarak kullanılıyor. Sıvıları emme kaabiliyeti sebebiyle içinde çevresel zarara sebep olabilecek sıvı barındıran şeylerin etrafına döşeniyor. Böylece herhangi bir sızıntı olursa çevreye yayılmadan bentonit zararlı sıvıyı kendi bünyesine alıyor.

Benim için de ilginç oldu. Soru için Halit beye teşekkürler.

Isı pompalarıyla ilgili başka sorular bekliyorum.
Teşekkürler..

Halit Togay
30-12-2007, 18:55
Teşekkürler : Faydalı oldu. Vadipark Evleri'nde dikey borulama yapılmış. Sondaj yani. Oradaki evleri(ki bol camlı 400 er metrekarelik binalar yani ısıtılmaları bir hayli zor görünüyor) kolayca ısıttığını gördüm.
Korhan Bey acaba yatay borulama için bir hesap verebilir misiniz?
Veya yatay borulamayı çift katlı yapmak mümkün müdür? Böylece kazı alanından tasarruf edilebilir mi? Bazen evlerin bahçesi geniş olmayabilir. Ve sondaj maliyetinden tasarruf etmek isteyebilirler.

MeyveliTepe
30-12-2007, 21:54
Herkese merhaba,
Korhan bey ve ekibi Cuma günü Meyvelitepe'ye geldi. Önce toprak içinde dolaşan borulara belli bir oranda antifreeze bastılar. Sonra yerden ısıtma sisteminin kolon başına bir hava pürjörü taktılar. Sistemi çalıştırarak denediler bir süre. Sonra, yerden ısıtma sistemini destekleyen pompayı bir numara büyütmeye karar verdiler. Kolon çaplarının tesisatçı tarafından 1 1/4" yerine 1" döşenmiş olması sebebiyle pompanın ileride zorlanabileceği şeklindeki şantiye notlarına göre hazırlıklı gelmişler. Geç vakit sistemi devreye aldık. Dönüş suyu sıcaklığını 37 dereceye ayarladık. Yani yerden ısıtma sisteminden dönen suyun sıcaklığı 37 derece olana kadar ısı pompası suyu ısıtmaya devam ediyor, 37 derecede duruyor. 34 dereceye inince tekrar devreye giriyor. Bu değerler biraz yüksek, ama sistem binanın duvar, döşeme ve kolonlarını ısıtıncaya kadar bu değerlerde tutarız dedik.
Cumartesi öğleyin evin içi 21 dereceydi. Bugün (pazar) 25 dereceye çıktı. Salıya kadar bekleyip, salı günü dönüş suyu sıcaklığını 31 dereceye düşüreceğim, ki bina ısındığına göre gidiş suyu sıcaklığı en fazla 38 derece civarında olur. Sistem yaklaşık üç gündür devrede, sonuç fazlasıyla tatmin edici. 350 litrelik kullanma suyu sıcaklığı da 44 derece civarında.

MeyveliTepe
30-12-2007, 22:03
Yatay borulamayı çift katlı yapmak sanki yeterince derin kazılır ve katlar arasında en az 1.5 mt mesafe olursa mantıken olurmuş gibi geliyor ama Korhan bey yanıtlamalı. Bildiğim kadarıyla bunun bir sürü hesabı var.

Halit Togay
31-12-2007, 05:31
Eve giren hırsız için geçmiş olsun diyorum.
Antifriz niye diyecektim ki düşününce anladım.

Beyaz Kartal
04-01-2008, 12:48
Halit Bey,

Bu ikinci mesajım. İlk mesajımda projelendirmede arazi şartlarına göre karar verdiğimiz maddeleri anlatmıştım ama gereksiz bilgi kirliliği olacağını düşündüğüm için zaman içerisinde yazmayı uygun buldum ve sildim.

Yer Kaynaklı Isı Pompasının hesaplanan şekilde düzgün ve tasarruflu çalışabilmesi için en önemli iş kalemi toprak kısmı ısı değiştiricisidir. Yani toprağı altına gömdüğümüz (yatay veya dikey şekilde) borulamanın projelendirilmesi ve uygulanmasıdır.

Bizim burada uyguladığımız yöntemde yani helezon yönteminde toprak ve arazi şartlarına göre tek bir çukur kazmanın uygun olacağına karar verip projemizi ona göre revize ettik.

Uygulamanın birçok ayrı şekli vardır. Buna en iyi uygulama yapılacak arazi incelendikten sonra karar verilir.

Yatay uygulamada bir kaç kat uygulama yapmam mümkündür fakat bu durumda sanıldığı gibi metraj yarıya düşmez. Çünkü ısı transfer eden borular birbirine yaklaştıkça etkileşim içerisine girerler ve ısıyı düzgün transfer edemez hale gelirler. Bunun için yapılan hesaplar sonucunda yeni boru metrajına karar verilir.
Daha önceden de belirttiğim gibi bu uzun hesaplar sonucunda ve incelemeler sonucunda karar verilen bir uygulamadır. Bunun için yaklaşık bir hesaptan ve uygulama cinsinden bahsetmek uygun olmaz.
Tasarımımızda merkez olarak aldığımız madde, toprağın birim metre karesinde birim zamanda verebileceği enerji miktarıdır. Bütün hesaplarımızı bu merkez çevresinde yaparız.
Bahsi geçen uygulama için iki kat uygulaması yapmamız gerekseydi boru boyunu tekrar ona göre hesaplamamız ve kazı derinliğini ona göre belirlememiz gerekirdi. Tabii her zaman kağıt üstünde kolayca uyguladığınız maddeler arazide o kadar kolay uygulanmıyor ve yeni şartlara göre hesabınızı değiştirmeniz gerekebiliyor. Eğer iki kat uygulama yapsaydık kazı alanımızı yarıya düşmezdi, yarından biraz daha fazla alan gerekirdi. Bizim uyguladığımız helezon yönteminde bu iki kat uygulaması yerine yan yana dik uygulama tercih edilebilirdi. Ama bunu için arazi şartlarına göre karar vermek gerekir.
Kısa yazayım dedim ama yine biraz uzun oldu.

Isı pompası ile ısıtma ve soğutmada bir sınır yoktur. Yeterli toprak alanınız varsa istediğiniz kadar yeri ısıtıp soğutabilirsiniz. Bizim de bir uygulamamızda çamlıca tepesinde 600 m2 lik, bir cephesi neredeyse olduğu gibi cam olan bir uygulamamız yaklaşık üç yıldır çalışmaktadır.

Umarım sorunuza cevap verebilmişimdir.

Halit Togay
06-01-2008, 20:58
Teşekkürler.

ekalafat
28-01-2008, 16:23
Konudan çok faydalandım .Arkadaşlar teşekkür ediyorum Bir de şuna açıklık getireyim bu evler yurtdışında ahşap yapıldığı için yalıtımlarının çok yüksek olması sebebiyle ısıtılmaları daha kolay oluyor...

Korhan Bey bir de bizde maliyet çok önemli olduğu için bir tabloyla kabaca 100 m² binanın ısıtma ve soğutma verileri ve fiyatları hakkında bilgi verebilirmisiniz..

Yani yeni yapılacak 100 m² binamızı ısıtma için nasıl bir maliyete katlanacağız veya aynı binayı soğutmak istersek te ne kadar eklememiz gerekecek..

Saygılarımla

Halit Togay
29-01-2008, 20:09
Dün yazıyordum ama yarım kaldı.
26 1 2008 tarihli cumhuriyet Gazetesi Bilim Teknik İlavesi'nde yer kaynaklı ısı pompası ile ilgi bir yazı yayınlandı. Denizli'de yapılmış bir çalışmadan bahsediyorlar. Acaba jeotermal enerji yataklarında bu sistem ısıtmada daha verimli çalışabilir mi?

MeyveliTepe
29-01-2008, 21:04
Jeotermal enerjinin bulunduğu yerlerde sistemin COP katsayısının çok yükseleceği muhakkak. Zira yer ısı değiştiricisinden alınan enerjinin miktarı artıyor. Bu gibi durumlarda sistemin projelendirmesi de değişiyor bildiğim kadarıyla. Söz gelimi, yeraltındaki suyu kapalı devre çevirmek yerine, yeraltından doğrudan sıcak su çekilip ısı pompasında kondanse edildikten sonra tekrar yer altına veya başka bir yere veriliyor. Korhan bey ile bir sohbetimizde Türkiye'deki bazı jeotermal enerjinin bulunduğu yerlerdeki uygulamalarından da söz etmişti. Pratik uygulamalar konusundaki örnekleri yine kendisinden rica edelim..

Halit Togay
30-01-2008, 08:26
Tabii soğutmada kullanılacaksa yeraltının sıcaklığının yüksekliği sistemi verimsizleştirir.
Bir de yeraltından su çevrimi basit bir devridaim pompası ile evden uzun süreler ayrı kalındığında yapılabilir , evdeki ısının belki bitkiler veya evcil hayvanlar donmayacak kadar kalmasına ve/veya eve geri dönüldüğünde ilk ısıtmanın daha çabuk ve az enerji ile yapılmasına yardım edebilir.

Beyaz Kartal
30-01-2008, 16:42
Tekrardan Merhabalar,

Konu hakkındaki merak artıyor ki bu çok sevindirici.

Sırayla cevaplamak gerekirse;

Sayın ekalafat'ın sorusuyla başlamak gerekir. 100 m2 bir ev için değil de, burada üzerine konuştuğumuz Sayın MeyveliTepenin evi üzerine yapılan maliyet ve işletme analizi bilgilerini sizinle paylaşmak isterim bu daha uygun olur diye düşünüyorum.

Evin ilk yatırım maliyetine yaklaşık olarak 22.000$ diyebiliriz.Tabii bu rakam her proje için değişiklik gösterecektir.Burada amaç yaklaşık olarak akıllarda bir ortalama değer oluşturmaktır. Bahsi geçen ev 150 m2 iyi yalıtımlı bir binadır, buraya kullanım suyu ihtiyacınıda karşılamak üzere bir adet ortalama kapasitesi 17kw olan bir cihaz konuldu. Bu maliyete toprak tarafı borulaması,dolgu malzemesi,kazan dairesinden eve girişe kadar tüm tesisat, elektrik işleri, bir adet fan-coil ve tesisatı,bir adet akümülasyon tankı,ev tarafı sirkulasyon ve kullanım sıcak suyu sirkulasyon pompası dahildir. Yani kısaca evin giriş hatlarına kadar olan herşey kazan dairesinde yapılmıştır. Evin içerisinde bir adet fan coil ve bir adet merkezi termostad harici bir iş yapılmamıştır.Evin yerden ısıtması bir başka firma tarafından yapıldı. Ev sahibine ek masraf olarak toprak tarafı için kazı masrafı,bir tanker su ve bir kamyon kum ücretlerini ilave edebiliriz. Bu miktarlarıda Sayın MeyveliTepe kendisi telaffuz edebilir.
İşletme maliyeti hesabı biraz daha karışık ben yaklaşık olarak beklenen miktarları burda belirtebilirim, daha sonra seneye bir tam kışda harcanan elektrik miktarını izleyerek kesin hesabı çıkarmış oluruz.

Yaklaşık olarak binanın kapasitesini kullanım suyu ihtiyacıyla birlikte 14.620 kcal/h olarak aldık ve bir kış boyunca günlük ortalam 14 saat boyunca cihazın çalışmasına ihtiyaç olduğunu düşündük.Bu durumda ısı pompasının ve sirkülasyon pompalarının elektrik maliyetlerininn bir ısıtma sezonu boyunca 1400$ olması beklenmektedir. Isı pompası yerine orada kullanılması düşünülen LPG kullanılsaydı aynı kapasite ve şartlar için LPG tüketimi 7500$ olacaktı.Yaklaşık olarak ısı pompası LPG ye göre %70-80 daha verimli olmaktadır. Diğer yakıtlar için durum;Kalorifer yakıtında 5400$,Motorinde 9000$,Doğal Gazda 2200$ tüketimi olacaktı.
Cihaz,klimalar gibi hem ısıtma hem soğutma yapabilme özelliğine sahiptir.Soğutma için ev içerisine ilk yatırım yapılmasından başka bir yatırıma ihtiyaç yoktur.Ayrıca soğutmadaki duruma bakarsak 1100$ split klima tüketimine karşın ısı pompası sirkülasyon pompası dahil olarak 600$ (%45 tasarruf) gibi bir tüketimi olması beklenmektedir. Evde yalnızca bir odada soğutma yapılmıştır.Normalde cihaz tüm evi soğutabilecek kapasiteye sahiptir.Tasarruf edilen yüzde miktar, bir yerine bir kaç fan-coil kullanılsaydı daha büyük olacaktı.Fakat sirkülasyon pompası toplam debiye göre seçildiği için tüketim normalin üstündedir.
Beklenen toplam tasarruf miktarı %76 gibi bir rakamda olacaktır.Buradan geri ödeme süresini hesaplamak istersek, ısı pompası maliyetinden konvansiyonel kazanlı sistem ve split klima maliyetini çıkararak bulunan değeri işletme maliyetleri farkına bölmemiz gerekmektedir. Toplam konvansiyonel sisteme örnek olması için 8200$ değerini alırsak. Isı pompası için ilave 13800$ harcamaniz gerekmektedir fakat yılda edilecek tasarruf miktarı 6600$ (LPG ve Split klimaya göre) olacaktır.Bu durumda geri ödeme süresi 2 yıl gibi bir değer olacaktır.

Umarım fazla uzun tutmadan ve sıkmadan sorunuza cevap verebilmişimdir. Sistem bir proje çözülmesiyle ortaya çıktığı için ve normal sistemlerde hiç bir zaman yakıt tüketim değerleri bu kadar detaylı incelenmediği için, YKIP sisteminin anlatımı bu kadar detaylı olmak zorunda kalıyor. Normalde bir proje için teklif vermeden önce yaklaşık 10 sayfalık bir rapor hazırlayarak konuyu anlatıp detaylandırıyoruz.

Sayın Halit Beyin sorusuna cevap verirsek;

Denizli uygulaması benim bildiğim kadarıyla toprak kaynaklı ısı pompası uygulaması.Burada toprak tarafında sondaj uygulaması yapıldı.

Tabiiki ısı pompasının verimi, ısıtmada çalışıyorken kaynak sıcaklığıyla doğru orantılıdır. COP katsayısı uygun şartlar sağlandığında 8-9 gibi değerleri görebilir.

Türkiyede düşük sıcaklık jeotermal kaynakların ısı pompasıyla kullanımına örnek bir uygulamayı 2005 yılında dalamanda bir termal otele yaptık.Bu uygulama bildigim kadariyla bu konudaki tek uygulamadır.

Burada otel çok şanslı bir durumdadır. Günde yaklaşık 27C de 90ton su kendiliğinden yer yüzüne çıkmaktadır. Burada sistemi denemek için iki adet 17 kw kapasiteli cihazla havuz ve hamam ısıtması yaptılar.Burada tüketim değerleri izlenerek hesaplandı ve bir yıl sonundaki ortalama tasarruf miktarı %90 ile 44.000$ olarak gerçekleşti. Karşılaştırma LPG li sisteme göre yapılmıştır.
Sistem hali hazırda başarılı birşekilde çalışmasına devam etmektedir.

Aslında dalaman dış hava sıcaklıklarına bakarsak yaz aylarında da ısı pompasının soğutmada bu sıcaklığı kullanması, hava kaynağını kullanan split klimalara göre daha verimli olacaktır. Dış hava sıcaklığı 27C üzerinde olduğu andan itibaren ısı pompası daha verimli bir şekilde soğutma yapabilmektedir.

Daha fazla uzatmamak için şimdilik burada kesiyorum. Sorularınıza cevap vermek beni mutlu ediyor. Lutfen aklınıza takılan bütün soruları bize sorun.

Saygılarımla,

MeyveliTepe
05-02-2008, 10:16
Başlıkta adı geçen kongre dökümanları arasında yer kaynaklı ısı pompalarıyla ilgili oldukça detaylı ve Türkçe bir döküman buldum. PDF formatındaki dökümanı isteyen arkadaşlar buradan (http://meyvelitepe.typepad.com/info_files/ISI_POMPASI.pdf) açabilirler..

Sergüzen
06-02-2008, 01:22
Sayın Meyveli Tepe ve Beyaz Kartal
Verdiğiniz bilgiler çok iyi. Benim sorum da cihazın gürültüsü konusunda olacak. Evlerimizde kullandığımız buzdolapları gecenin sakin saatlerinde oldukça rahatsız edici gürültü çıkarıyorlar. Bu sistemin motorları ve fanları buzdolabına göre daha güçlü oldukları için daha rahatsız edici gürültü çıkarıyorlar mı? Yoksa bunlarda gürültüyü emici bir sistem mi mevcut? Evin içinde çalışan klimalar da geceleri rahatsız edici gürültüye neden oluyorlar.

daylightmn
06-02-2008, 08:25
sayın beyaz kartal, boruları döşemek için kazılan alan (yatay sistem için) toprakla değilde ahır gübresi ile doldurulup kapatılsa daha yüksek sıcaklıkta su sağlama olasılığı nedir acaba? takdir edersinizki bir gübre yığını içerisindeki sıcaklık aynı hacim toprak içerisindeki sıcaklıktan daha yüksektir. bilgilendirirseniz memnun olurum.

MeyveliTepe
06-02-2008, 09:45
Sn.eyüp1, ısı pompası cihazı ve pompalar evin hemen dışındaki sundurmanın altında. Yaklaşık 4m x 1,5 boyutlarındaki bir alanı dışa bakan kenarlarını pvc profillerle kapatarak ısı merkezi haline getirdim. Burada tüm borular, vanalar, göstergeler, ısı pompası cihazı ve devri daim pompaları, hidrofor, elektrik panoları, iki adet 350 lt'lik su tankı, güneş enerjisi kontrol panosu vb. var. cihazlar çalışırken ürettiği ses 50-55db civarında. Yani ancak evin dışına çıkıp ısı merkezinin yanına giderseniz sessiklikte buzdolabının çıkardığı ses kadar duyuyorsunuz. Termostatı saymazsak evin içindeki tek cihaz salondaki bir fan-coil. Bu da yazın sıcak günlerinde klima niyetine çalışacak. Bizimki italyan malı bir cihaz. Henüz çalıştırmadığım için sesini bilmiyorum ama düşük devirli olduğu için rahatsız edeceğini sanmam. Evin içinden herhangi bir ses duyulmuyor.

MeyveliTepe
06-02-2008, 10:15
Sn.daylightmn, soru Korhan beye ama kendisinin cevap hakkı saklı kalmak üzere düşüncemi söylemek isterim. Gübrenin sıcak olması içindeki çürüme süreci ile ilintili. Bu süreç bildiğim kadarıyla bir süre devam eder, sonra tamamlanır. Yani süreç tamamlandıktan sonra artık içinde ısı üreten herhangi bir şey kalmamış olur. Dolayısıyla kazılan toprağa döşenen boruların üzerine gübre dökülmesinin uzun vadeli bir faydasının olacağını sanmam. Ancak, bunları yazarken aklıma başka bir şey geldi.Hayvancılık yapılan bir yerde devamlı yeni gübre olur. Sisteme zarar vermeden, bir düzenekle çürümesi tamamlanmış gübrenin alınıp yerine yeni gübrenin dökülmesi sağlanabilirse, başka bir anlatımla, ısı değiştiriciler sürekli bir çürüme süreci ortamı içinde tutulabilirse normal topraktaki 12-15 derecelik jeotermal ısı yerine 30-35 derecelik organik dönüşüm kaynaklı ısıyı kullanabilirler ki, bu da verimliliği çok ciddi arttırır. Burada problem bu düzeneğin pratik ve sağlıklı olarak kurulabilmesi olur sanırım.

Sergüzen
06-02-2008, 21:12
Sayın Meyveli Tepe
Verdiğiniz bilgiler için teşekkürler. Sizin şu şirin evinizi ve ısı pompasını görme şansımız olabilir mi?

Yere döşenen boruların üzeri gübre ile örtüldüğünde, zaman içinde oluşan azot gazları ve kükürt gazlarının nitrikasit ve sülfürikaside dönüşmesi sonucu borularımız zaman içinde zarar görür.

MeyveliTepe
06-02-2008, 22:00
Sn.eyüp1, elbette görebilirsiniz. Dilerseniz bir sonraki hafasonu için bir plan yapabiliriz.

Boruların dayanıklı olduğunu varsaysak bile, kazılmış toprağa gübre döküp üzerini kapattığımızda, hava olmadan mikro organizmalar faal olamayacağından, ısı üretimi de çürüme tamamlanmadan bitecektir. Ancak, sürekli çürümenin olduğu bir durumda açığa çıkan ısının kullanılması fikri güzel olabilir.

Beyaz Kartal
07-02-2008, 13:57
Sayın eyüp1 ve daylightmn,

Sorularınıza sırasıyla cevap vermeye çalışacağım.

Ses konusunu sayın meyvelitepe çok güzel şekilde açıklamış. Ses konusunda şimdiye kadar bir şikayet almadık. Hatta ev içerisinde kurduğumuz kazan daireleri bile mevcut. Cihaz devamlı suretle çalışmadığı için rahatsız edici bir ses oluşmuyor, kaldı ki devamlı çalışsa bile ses şiddeti fazla olmadığı için rahatsızlık yaratmıyor.

Gübrenin kaynak olarak kullanılması konusunda daha önce bir incelememiz olmamıştı. Gübrenin içerisindeki ısı düzgün bir şekilde çekilebilirse ****** toprağa göre sıcaklık fark edeceği için sistem daha verimli şekilde çalışır buda direkt olarak faturaya yansır. Burada çözüm getirilmesi gereken konu bu ısının nasıl alınabileceğidir. Eğer toprak altına üzerini ince bir kum tabakası ile örttügümüz boruları koyarsak ve üzerine gübre yığınını koyarsak biraz ısıl kazancımız olabilir ama asıl ısının çoğu yığından yükselerek uzaklaşacaktır. Eğer gübre içerisine doğrudan boru döşersek, yanma işlemini tamamlamış gübreyi değiştirme zamanı geldiği zaman borularla ilgili sıkıntı yaşanabilir. Görüldüğü gibi bu üzerine biraz düşünülmesi ve fikir üretilmesi gereken bir konu. Eğer düzgün bir sistem kurulabilirse ve bu kurulan sistemin kurulum maliyeti kazancından bir kaç kat kadar farklı ise sistem mantıklıdır ve uygulanabilirdir. Bu konu üzerine biraz fikir alış verişinde bulunabilirsek belli bir sonucu ulaşabiliriz diye düşünüyorum.
Üzerine çalıştığımız bir çok uygulamada böyle farklı kaynaklar üzerine çalışıyoruz. Her kaynak değerlendirilmesi mantıklı oldukça faydalıdır.

Hemen size bu konu ile ilgili bir örnek vermek isterim. İngiltere ısı kazancı ve yeni kaynaklar üzerine çalışırken şehirin altında bulunan kanalizasyon sistemlerindeki suyun daimi olarak yaz kış yaklaşık 15C-18C aralığında olduğunu görmüşler. Bundan yararlanma yöntemleri araştırılmış ve bir sistem çözümüyle bunu yararlı hale getirmişler. Şu an bir çok bölgede pilot uygulamalar ile bu kurulu sistem denenmektedir.

Umarım yardımcı olabilmişimdir.

daylightmn
07-02-2008, 14:55
bir tarafım ziraatcı olduğu için hemen böyle bir fikir aklıma gelmişti.tabi bunun ısı pompası ile olan verimliliği konusu sizin uzmanlık alanınız. gübre fikrini destekler görüşüm şu olabilir; biyogaz tesisleri, çünkü burada bir fermantasyon sözkonusu ortaya yanıcı gazlar ve ısı çıkıyor bildiğim kadarıyla. bu gübre fikrini küçük bir alanda deneme test etme imkanınız olabilirmi? düşünün toprakta yaklaşık 4 olan COP değeri 10 gibi bir rakama ulaşsa bu olay ısı pompalarına olan ilgiyi dahada artırır kanaatindeyim.
saygılarımla....

Beyaz Kartal
09-02-2008, 09:44
Sayın daylightmn,

Biyozgaz tesisleri veya gübrenin yakılması gibi uygulamalar bizim uzmanlık alanımıza girmiyor fakat bu uygulamaların dunyada sayısız orneklerinin olduğunu hepimiz biliyoruz.
Gübrenin ısısını almak için bir kaç yöntem uygulanabilir. Ahırda kapalı alanda duran gübrenin arada havalandırılması sonucu çıkan ısı sulu serpantin fanlarla alınabilir ve bu ısı ısı pompasının kaynak tarafına verilebilir. Ama yapılacak yatırıma göre kazancının ne kadar olacağını hemen hesaplamak pek mümkün olmayabilir. Eger ciddi miktarda yenilenen gübre stogunuz varsa bunun üzerine araştırma yapmak mümkün olabilir.
Biyogaz tesisleri hakkında internette gereği kadar bilgi bulabileceğinizi düşünüyorum.
Gübrenin değerlendirilebilmesi için en ucuz ve bilinen yol onun direkt olarak yakılmasıdır. İsterseniz kurutma işlemini tamamladıktan sonra yakarak ısı pompasında kaynak olarak kullanabilirsiniz. Fakat bildigim kadarıyla kurutma işlemi sırasında yanıcı gazların büyük kısmı havaya karışarak dağılıyor. Biyogaz tesisleriyle bu atığı kullanmak daha mantıklı olabilir.
Üzerine araştırma yapılamaya değer bir konudur.
Saygılarımla,

daylightmn
18-02-2008, 12:16
sayın meyveli tepe, evinizin ısınma durumları nasıl şu anda, malumunuz yurtta çetin bir kış sergileniyor, ısı pompası verimli çalışmaya devam ediyormu, biraz bahsederseniz memnun olurum...

MeyveliTepe
19-02-2008, 09:10
Sn.daylightmn, evin içinde parke, iç kapılar, mutfak vs. henüz yapılmadığından evde oturmuyoruz. Şubat-Nisan aylarında bu işleri toparlamaya çalışıyoruz.

Isı pompasını Aralık ortasından Ocak sonuna kadar sürekli devrede tuttuk. Bu süre içinde hem performansını izledik hem de firma ile birlikte kullanımı kolaylaştırıcı, performansı daha da iyileştirici bazı modifikasyonlar yaptık. Söz gelimi, kalorifer sistemindeki suyu dolaştıran pompa ile klima pompası ayrı idi. Aynı pompayı kullanır hale getirdik. Evin içindeki termostat'ın her şeye kumanda edebileceği düzenlemeler yapıldı vs.
Bu sürede de hava oldukça soğuktu (20 santim kar yağdı, ısı -2 ile +5 derece arasında seyretti). Termostat ayarı ile ev içindeki ısıyı rahatlıkla istediğimiz derecede tutabildiğimizi gördük. 18 derece ile 25 derece arasındaki aralığı çeşitli kademelerde test ettik. 25 derecenin üzerine çıkmaya çalışmadık. Evin içindeki ısının 25 derece olduğu durumda kalorifer sistemine gönderilen suyun en fazla 43 derece olduğunu gördük. Zaten bina ısındıktan sonra izolasyon sebebiyle ısı kaybı oldukça düşük olduğundan verim çok artıyor ve kalorifer sistemine giden/gelen su sıcaklıkları arasındaki fark 3 dereceye iniyor (söz gelimi 35 derece gidiyor, 32 derece geliyor). Bu noktaya gelmesi için 2-3 gün geçmesi gerekiyor.

Ocak sonunda sistemi kapattık. İki aylık test sırasında voltajın çok dalgalandığını gördük. Bu sebeple arıza olmaması için regülatör kullanmaya karar verdik. Bir regülatör geldi ama arızalı çıktı. Bu hafta başka bir tane gelecek. Yakında parke işi başlayacağından binayı tekrar ısıtmamız gerekiyor. Regülatörü konumlandırdıktan sonra sistemi tekrar devreye alacağız, havalar ısınıncaya kadar da devrede tutmayı planlıyoruz.

daylightmn
20-02-2008, 07:34
Sayın Meyveli tepe açıklamalarınız için teşekkürler, bu sistemin benim çok ilgimi çekmesinden dolayı gelişmeleri haliyle merak ediyorum. artık durum öyle bir hal aldıki sizin millhouse benim çevremdeki arkadaşlar arasında da ilgiyle takip edilir oldu. odun, kömür, doğalgaz vb. gibi yakacaklar olmadan evin ısıtılması ilk başlarda konuyu anlattığım arkadaşlar arasında inanılması güç bir olay gibi karşılandı. gerçi forumu takip edenler bayağı bir fikir sahibi oldular sizlerin sayesinde. gelişmeler hakkında zaman zaman bilgilendirmeye devam ederseniz memnun olurum. bu arada sistemin çalışmasından bu yana elektrik gideriniz kaç Kw civarında oldu? ve gelen faturanız var mı? görüyorsunuz sorularımızla sizi biraz bunaltabiliriz şimdiden mazur görmeniz dileğiyle. millhouse da mutlu bir hayat sürmeniz temennisiyle esenlikler dilerim.

MeyveliTepe
21-02-2008, 14:54
Sn.Daylightmn, iyi dilekleriniz için çok teşekkür ederiz. Bir şey yakmadan, resistans kullanmadan ısı üretmeyi gerçekten de anlatmak zor oluyor. Esasında insanlar temel prensipleri itibarıyla bu teknolojiyi zaten kullanıyorlar. Söz gelimi buzdolapları, ya da klimalar. Klimadan hareket edersek, onlar da ısı pompası. Ne ki, dış havayı kaynak olarak kullandığı için verimliliği düşük. Yine de anlatması zor, hele hele işin içine toprak girince :)

Bu arada bizim regülatör bugün geldi, hemen bağlandı. Sistemi devreye aldık. Isıtma başlar başlamaz ısı derecesi arttığından kalorifer sisteminde de su dönmeye başladı. Bina soğumuş olduğu için belli bir konfor ısısına ulaşmak 1-2 gün alır. Durumu cumartesi günü güncellerim. Elektrik giderini kaydetmemiştim. Bu cumartesi kaydedip bir ay sonra sarfiyatı ölçeceğim..

MeyveliTepe
24-02-2008, 23:00
Dün ve bugün sistemi kontrol ettim. Evin içindeki ısı 22 derece (termostat ayarına göre). Sistem, hem akümülasyon tankını, (350lt) hem de kullanma sıcak suyu boylerini (350lt) 44 derecede tutuyor. Evin kolonları, duvarlar ve döşemeler de ısınmış, bu yüzden 1, 1.5 saatte bir devreye girip 10-15 dakika kadar çalışıp duruyor. Elektrik sayacındaki göstergeleri kaydettim. Bir ay sonra sarfiyatı ölçebiliriz..

daylightmn
11-04-2008, 08:52
Dün ve bugün sistemi kontrol ettim. Evin içindeki ısı 22 derece (termostat ayarına göre). Sistem, hem akümülasyon tankını, (350lt) hem de kullanma sıcak suyu boylerini (350lt) 44 derecede tutuyor. Evin kolonları, duvarlar ve döşemeler de ısınmış, bu yüzden 1, 1.5 saatte bir devreye girip 10-15 dakika kadar çalışıp duruyor. Elektrik sayacındaki göstergeleri kaydettim. Bir ay sonra sarfiyatı ölçebiliriz..

sayın meyvelitepe, sanırım 1 ay oldu. elektrik sarfiyatı konusunda gelişmeler ne durumda acaba. sizden bilgi beklerken konu soğudu biranda. belkide işlerinizin yoğunluğundan yazmıyor olabilirsiniz. ısıpompası işinde ters giden birşeyler yoktur umarım. gerçi malum havaların ısınmasıyla ısıtma konusu önümüzdeki kışa kadar soğuyacak sanırım:)......

MeyveliTepe
20-04-2008, 21:24
Merhaba,
10 Nisan itibarıyle sayaç değerlerini aldım. Şubat sonu aldığımla karşılaştırmak üzere bilgisayarın başına oturduğumda şubat sonundakileri yazdığım kağıdı kaybetmiş olduğumu anladım ne yazık ki :(
Yine de bir fikir vermek için şunu söyleyebilirim. Mart ayı boyunca sistem günde ortalama iki kez devreye girme ihtiyacı duydu. Her devreye girdiğinde de en fazla 15-20 dakika çalıştı. Sistemin 40 gün boyunca sarfiyatının 30-40 lirayı aşmamış olduğunu düşünüyorum..

daylightmn
21-04-2008, 09:02
evet, anlaşılan sarfiyata göre düşük bir maliyetle ısıtma işlemi sağlanmış bulunuyor. bu sevindirici bir haber. en azından sizin sisteminizi referans alıp YKIP işini mekanlarına uygulamak isteyenler için yeterince tatmin edici sonuçlar olsa gerek. bilgiler için teşekkürler.

MeyveliTepe
21-04-2008, 16:37
Çok önemli bir bilgiyi hatırlatmak istiyorum. Isı pompalarının başka ısıtıcılardan farkı verimlilik değerlerinin proje özelliklerine göre 4 ila 5,5 arasında değişmesi. Yani bir birim enerji harcayacaksınız, beş birim enerji alacaksınız. Bunun böyle olması mutlak değer olarak ucuza ısınılacak anlamına gelmiyor. Burada daha da önemli olan enerji ihtiyacını azaltmaktır. Başka bir anlatım ile, ısı kaybını azaltmak. Söz gelimi hiç bir izolasyonu olmayan, üst katta rüzgarlar esen, ısının çatı, duvar, kolon ve temellerden akıp gittiği bir yapıda ne yapılırsa yapılsın ucuza ısınmak mümkün olmaz. Öte yandan çok iyi izole edilmiş bir yapıda, bir de döşemeden ısıtma sistemi kurulmuş ise (en fazla 35-40 derece sıcak su gerektirdiğinden), doğal gaz kombi ile de (yoğuşmalı da olursa) çok ucuza ısınılabilir. Bu sebeple izolasyon konusunun önemini bir kez daha vurgulamak isterim..

Harun Parlak
21-04-2008, 16:41
Bu durumdan şu anlaşılıyor enerji Kullanmaktansa. Enerji kaybetmemek önemli ve daha tasaruflu.

MeyveliTepe
21-04-2008, 16:41
Affınıza sığınarak bir ilave daha. Yeni yapılmakta olan bir yapıda izolasyon asla pahalı bir şey değil. En fazla iki yılda kendini amorti eder ve onlarca yıl karşılıksız tasarruf sağlar. Ne yazık ki firmalar, inşaatçı ve mimarların çoğu izolasyon konusunu bilmiyorlar. Dış duvarlar mantolandığı zaman izolasyon yapıldı zannediyorlar. Oysa konu bundan çok farklı..
Teşekkürler

Harun Parlak
21-04-2008, 16:49
Bir insanın üşümemesi ****** bir paltoyla çzümlenemez iyi bir palto iyi bir şapka iyi bir çorap ve postal gerekli ise bie ev içinde aynı işlemler gerekli ******.
Temel atılmadan bohcalama sistemi dranajları dış duvar yalıtımları çatı yalıtımları camlar vs vs
ısı kayıbına yol açacak her türlü dış etkenlerden koruma sağlamak önemli.
Bu tür izalasyonlar %60 kadar enerji tasarufu sağlayabilir.

MeyveliTepe
21-04-2008, 19:43
Çok haklısınız.. Temelin altına su izolasyonunun yanısıra neden 5cm'lik yüksek basma dayanımlı XPS döşenmesi gerektiğini mimara anlatmak için iki saatimi harcamıştım..

Harun Parlak
21-04-2008, 20:49
Astarssız çizme ile astarlı bot arasındaki farkı anlamak aslında okadarda zor değil ama biz yazın sıcak olduğundan sanırım kışı düşünmüyoruz.

Beyaz Kartal
23-04-2008, 16:28
Merhabalar,

Isımas Firmasından Korhan Altınkaya. İsmail beyin evindeki sistemi kuran şirketin yetkilisiyim. İzolasyon konusuna bir madde daha eklemek isterim. İzolasyonu TS825 standart hesabına uygun bir şekilde yaptığınızda en az %50 yakıt tasarrufu sağlarsınız. Standartlar buna göre belirlenmiştir.
Yalıtım yapmanın bir diğer kazancıda ısıtma sisteminin daha küçük boyutlandırılabileceğidir. Isıtma sisteminin tümünü yani; Isı pompası **** kombi kazan gibi cihazları, radyatör,yerden ısıtma ve fan-coil gibi yardımcı cihazları daha küçük seçebiliriz. Böylece aslında yalıtıma yaptığımız masrafın bir kısmını daha ilk baştan çıkarabiliriz. Isı pompası gibi çevreci ve tasarruflu sistemlerin ilk kurulum maliyetleri bilindiği gibi daha yüksektir. Yalıtım sayesinde gerekecek kapasitenin düşmesinden dolayı bu ilk yatırım maliyetleride ciddi oranda düşüceklerdir. Aynı oradanda yakıt tüketimin düşmesinden dolayı yalıtıma yapılan yatırım bizim sistemlerimizde kendisini çok daha çabuk kurtaracaklardır.

Saygılarımla,

hannibal
25-04-2008, 08:35
Merhaba sayın beyaz kartal siteye ısı pompası ile araştırma yaparken ulaştım. benim de makina mühendisiyim ve bu konuyla ilgili araştırma yapıyorum. Size soracağım soru belki biraz teknik olacak ama ısıtma durumunda evaperatörün dışardan çektiği ısıyı mümkün olduğunca artırabilirsek sistem verimi ve elde edilen ısı miktarı artarmı? Şimdiden teşekürler iyi günler.

Harun Parlak
25-04-2008, 08:55
Sayın hannibal bence bu birazda ana kaynakdaki ısıtıcının verimli olup olmadığı ile irtibatlı siz nekadar hızlı çekip geri ısı kaynağına döndüğünde oradaki ısının o hızda artması gerekirki istediğiniz hızlı bir ısı verimini alın.
Eğer ısı odasına gelen su orada çabuk ısınmaz ise sizin onu hızlı bir şekilde sisteme vermeniz sanırım diğer tarafdan enerji harcamasına yol açacaktır.
Kendi mantığımdan baktığımda bu şekilde görüyorum.
Sayın Beyaz Kartal Yalıtım konusunda size tamamen katılıyorum.

Beyaz Kartal
29-04-2008, 11:14
Sayın Hannibal,

Evaporatörden (buharlaştırıcı) çekilen ısı miktarı artıkça kapasite artar. Ama bu her zaman verimin artacağı anlamına gelmez.
Verim bir çok ayrı değişkene bağlıdır; Cihazın akışkan verimi, sıkıştırma işlemini yapan kompresörün verimi, ısı değiştiricilerin verimi başlıca sayabileceklerimizdir. Akışkanların verimleri fiziksel özeliklerine bağlıdır. Örnek vermek gerekirse en fazla sıkıştırılan bilen akışkan en uç sıcaklık noktalarında hareket edebilen akışkanlardır(Bunun aksi olan durumlarda mevcuttur), bu yüzden kaynaktan ısı çekebilme ve bunu yüke aktarabilme kapasiteleri daha büyüktür buda doğal olarak yüksek verimi beraberinde getirmektedir. Bizim cihazlarımızda kullanılan R410A gazları en yüksek sıkıştırabilirlik değerine sahip olduğu için bir tek çevrimde en fazla ısıyı kaynaktan çekebilmektedir.Yani diğer gazlara göre çevrim verimi yaklaşık %25 daha yüksektir. Kompresör verimleri yapılış şekillerine göre çeşitlilik gösteririler. Çok yüksek verimli komprösörlerin ilk yatırım maliyetleri yüksek olabileceğinden dolayı her zaman mantıklı olmayabilirler. Isı değiştiricilerin verimleri, içerisinde gezen akışkanların en iyi şekilde bir birlerine ısı transferi yapabilmeleri için boruları üzerinde bulunan izlere ve malzemelerine bağlıdır.
Bu konu bu şekilde uzayarak gider :) daha fazla teknikle sizi boğmak istemediğim için biraz üzerinde geçerek anlatmak istedim.
Isı pompasının belirleyici bir diğer verimide kaynak ile yük sıcaklığın arasındaki farktır. Bu iki sıcaklık farkı ne kadar az olursa cihaz verimi yani COP değeri o kadar yüksek olacaktır. Örnek olarak eğer evinizde kullanılan ısıtma sisteminde 55C sıcak suya ihtiyacınız varsa ve kaynaktan gelen sıcaklığınız 10 C ise COP yaklaşık 4 olur diyelim. Eğer kaynak sıcaklığı 20C olursa COP değeri 5 olabilir. Yani kaynağın sıcaklığın artamasından dolayı verim bu örnekteki gibi artar. Bunun tam terside geçerlidir. Yani yük tarafındaki sıcaklık ihtiyacınızda düşerse COP değeriniz artar. Çoğunluk sistemi kurarken kaynak tarafı sıcaklığı bizim dışımızda bir değer olduğu için bizler yük tarafı sıcaklığını düşürmeye çalışırız. Bu durumda daha yüksek COP değerleri elde edilebilir. Bunuda ev içerisinde kullanılan sistemlerle sağlayabiliyoruz. Yani radyatör sistemi yerine yerden ısıtma sistemi **** fan-coil sistemi kulanmak sistem toplam verimini ciddi şekilde artırabilmektedir.
Yazıyı daha fazla uzatarak sizleri sıkmak istemem.
Sorularınızı bekliyorum.
Korhan Altınkaya
ISIMAS A.Ş.

Beyaz Kartal
06-05-2008, 17:24
Sayın Grup Üyeleri,

Isı pompası hakkında daha fazla bilgiye sahip olmanızı sağlayabilmek için ve tanışıp görüşebilmek için sizleri İstanbul CNR fuar merkezinde yapılacak SODEX ( Uluslararası Isıtma, Soğutma,Klima,Havalandırma,Yalıtım,Pompa,Vana,Tesi sat,Su Arıtma ve Güneş Enerjisi Sistemleri) Fuarına davet etmek istiyorum. Fuara giriş davetiyesi bulunmayanlar bana aşağıdaki numaralardan ulaşabilirler. Ayrıca fuar günü kapıdan bizi aramanız neticesinde sizlere davetiyi elden de ulaştırabiliriz.

Fuarda görüşebilmek umuduyla.

Standımız; Salon 4 / A-21 numaralı standadır.

Korhan Altınkaya
ISIMAS A.Ş.
0 216 451 48 48
0 533 448 80 57

Beyaz Kartal
20-05-2008, 19:00
Değerli Grup Üyeleri,

Şirketimizin web sitesinin yenilendiğini,ısı pompası hakkında daha detaylı bilgilere ve referanslarımızda bulunan uygulama resimlere ulaşabileceğinizi haber vermek istiyorum. Ayrıca sitemiz içerisinde bulunan ve çeşitli kongrelerde sunumlarını yaptığımız bildirilerden de sayısal olarak daha detaylı bilgilere ulaşabilirsiniz.

Saygılarımla,

Korhan Altınkaya
ISIMAS A.Ş.
www.isimas.com.tr

av.huseyin
24-05-2008, 23:12
Foruma katılmış olan tüm arkadaşlara merhabalar,
Forumun konusu ve konukların ciddiyet ve gayretleri ilgimi çektiği için katılımımı kabul etmenizi temenni ediyorum.
Toprak ısı pompası hakkında araştırmalar yaptım ve ancak forumunuzda yaşanmış tecrübeler anlatıldığından daha iyi anladığımı ifade etmek istiyorum.
Denizlide ikamet ediyorum ve inşa edeceğimiz bahçeli evimize bu sistemi kurdurmak istiyorum.
Maalesef ülkemiz şartlarında bir işi yaptırmak istediğinizde mutlaka başında beklemeniz ve işten anlamanız gerekiyor ki işiniz sorumlu ve sonuç alacak şekilde yapılsın.
Bu konuda altın öğütlere ihtiyacım var.
Tecrübe ve bilgisi ile yardımcı olabilecek arkadaşlara şimdiden teşekkür ediyorum.

av.huseyin
28-05-2008, 22:21
Sayın Meyveli Tepe,
Belirttiğiniz linki kendim iki sefer ve eşim bir sefer okudu.Yakın bir zamanda mimari proje açığa çıktığında gerçek bilgiler üzerinden bilgi sahibi imkanım olacağına inandığımdan dikkatinizi ve bilginizi bu aşamada yormak istemiyorum.Tecrübelerinizi ve önerilerinizi dikkate alacağımızı belirtmek istiyorum.Şimdiden teşekkürlerimi sunuyorum.

lerdemir
13-09-2008, 19:29
Merhabalar,

Sabah Gazetesinin bugünkü Cumartesi ekinde, Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi tarafından yapılan "Güneş Evi Eğitim ve Uygulama Parkı" hakkında detaylı bir haber var.

Bu projeden burada bahsetmemin sebebi ise GÜNEŞ EVİ projesinde de "Yer Kaynaklı Isı Pompası" uygulaması yapılması.

Özetle:

"Bu evde 30 adet 80 watt'lık güneş paneli ve iki adet güneş kolektörü yer alıyor.

Güneşli saatlerde üretilen elektriğin, elektrolizör vasıtası ile hidrojene çevrilmesi ve sıkıştırılarak depolanması öngörülmüş. Geceleri, gündüz depolanan hidrojen, yakıt pilleri ile tekrar elektriğe ya da hidrojen yakan kombi vasıtası ile ısıya dönüştürülebiliyor.

Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi'nin hazırladığı Güneş Evi'nin finansmanın önemli kısmı, AB fonlarından sağlanmış. Yurt genelinde 26 firma da sponsor olmuş. Bu Program Devlet Planlama Teşkilatı Müsteşarlığı koordinasyonunda Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı (http://www.undp.org.tr) tarafından yürütülmektedir.

Yer Kaynaklı Isı Pompası uygulaması da yapılmış. Güneş Evi'nin arka bahçesi üç metre kazıldı ve altına borular döşendi. Borularda dolaşan su aracılığı ile alınan sabit enerji, zemin kat döşemesinde, tavanlarda ve asma kat tavan altındaki özel yeşil borularda dolaştırılarak sudan havaya enerji taşınmış. toprak altına 30 santimetre çapında 88 metre boru döşenmiş. Dışarıdaki ve içerideki ısı farkının yaratmış olduğu vakum etkisiyle dış taraftaki borudan giren 40-50 derece sıcaklığındaki hava, yerin altında 88 metre dolaşarak, topraktaki 15 derece ile soğutuluyor. Doğal vakum ve gerektiğinde devreye giren aspiratörle serinlik sağlanıyor."

Tek bir haberin üç parçaya ayrılarak verildiği sitedeki habere şu (http://arsiv.sabah.com.tr/2008/09/13/ct/haber,1584BF9790F4467FB2038109CC674C39.html), şu (http://arsiv.sabah.com.tr/2008/09/13/ct/haber,7C24E76A6EFF47B6B527DB3F886E8F3A.html) ve şu (http://arsiv.sabah.com.tr/2008/09/13/ct/haber,358E4836F0CA4B17B993338595B628E3.html) bağlantılardan ulaşabilirsiniz.

Ayrıca, bu proje ile ilgili fotoğraflara şuradan (http://www.gunesevi.org/gallery.aspx), projenin detaylı anlatımına şuradan (http://www.gunesevi.org/documents.aspx), projenin geneline dair toplu bir anlatıma ise şuradan (http://www.kutlukutu.com/diyarbakir-gunes-evi/) ulaşabilirsiniz.

Son olarak da şu bağlantı (http://diyarbakirgunesevi.spaces.live.com/)da ilave bilgiler bulabileceksiniz.

MeyveliTepe
14-09-2008, 18:47
Fotovoltaik panelerle elektrik üretip fazlasını hidrojene döndüren ve güneş olmadığı zaman depodaki hidrojeni bir tribün vasıtasıyla tekrar elektriğe dönüştüren bir prototip ev seneler önce ABD'de yapılmıştı.

Meyvelitepe evi için araştırmalar yaparken rastlamıştık. Sonra da bu projeden çokca ilham alarak yer kaynaklı ısı pompası ile entegre çalışan güneş enerjisi sistemini planlamıştık.

Ev ısıtma ve soğutması için jeotermal enerjiden yararlanıldığında zaten çok yüksek verimliliklere ulaşılıyor. İyi bir izolasyon elde edilen verimliliğin en az ikiyle çarpılmasına sebep oluyor. Üstüne üstlük azalmış haliyle dahi olsa gereken elektriği ürettiğinizde denklem çözülmüş oluyor.

Diyarbakır belediyesinin yaptığı, ilgiyi çekmek, insanları ve kurumları düşünmeye sevketmek ve olabilirliği göstermek açısından çok olumlu.

Biz sistemi kurarken pek çok mimar, mühendis bize deli gözüyle bakmıştı. "Avanak, parasını çar çur ediyor" diye bile düşünenler olduğunu duyduyduk sonradan.

Sonuca gelirsek, fotovoltaik panellerden elektrik üretmek çok yerinde olmakla birlikte fazlasını hidrojene çevirip saklamak çok pahalı. Esasında etrafta bir elektrik şebekesi varsa hiç de gerekli değil. ABD'de bir süredir olan bir uygulama, fotovoltaik paneller veya bireysel rüzgar jeneratörleriyle üretilen enerji çift taraflı saatlerle şebekeye satılıyor. Elektriğiniz çokken şebekeye satıyorsunuz, yokken de alıyorsunuz. Ayrıca depolamaya gerek olmuyor.

Şahsi kanaatim, devlet geçen yıl çıkardığı kanunun arkasını getirip, elektrik üretimini bireylere kadar taşımanın yolunu açmalı. Böylece evlerde kullanılabilecek rüzgar jeneratörleri ve güneş panellerinin talep sebebiyle üretimi artar, seri imalat sebebiyle ucuzlar, pek çok kişi ilk yatırımı yapabilir hale gelir. Bundan vatan, millet, vatandaş herkes kazançlı çıkar.

Geçen sene bu konuyu Meyvelitepe'deki kısa bir yazıda (http://meyvelitepe.typepad.com/meyvelitepe/enerji-verimliligi.html) biraz toparlamaya çalışmıştık..

Not: Merak edenler için. Geçen kış kimse oturmuyor olmasına rağmen bizim ısı pompasını sürekli çalıştırmıştık. Bu yıl haziran ayında inşaatın başından itibaren kullanılan elektriğe 940 YTL verdik (şantiye tarifesinden). Buna ısı pompasının yanı sıra inşaat sırasında kullanılan her türlü elektrik de dahildi.

lerdemir
14-09-2008, 19:37
O zaman, öncelikli olarak enerjiyi depolamak yerine ev içi ısı izolasyonunu tam layıkı ile halletmek daha az maliyetli olur diyorsunuz; ama bu işin sadece ısınmaya yönelik kısmı.

Evdeki diğer sistemleri de çalıştırmak için güneş pillerinden (fotovoltaik pillerden) veya rüzgardan enerji üretmek elzem oluyor zannedersem...

MeyveliTepe
14-09-2008, 21:27
Elbette.. Devletin enerji politikasının bireylerin de enerji üretebilmesine olanak sağlaması, teşvik edilmesi, bireylerin enerji üretebilmesi için küçük ölçüde fotovoltaik paneller, küçük rüzgar jeneratörleri, invertörler vs. üretiminin de talebin artması dolayısıyla ucuzlaması gerekir. Bu olmayacak bir şey değil. Küçük düzenlemelerle süreç başlayabilir.

Enerjiyi hem tasarruf etmek hem de yaygın ve kullanılabilir şekilde üretmek gerekir. Bunun teknolojisi zaten mevcut. Söz gelimi Amerikada bir sürü enerji şirketi, geliyorlar evinizin damına sistemi kuruyorlar. Oradan üretilen enerjiyi size ucuza satıyorlar, fazla üretileni de şebekeye satıyorlar. Benim söylemeye çalıştığım, enerjiyi depolamaya çalışma maliyeti yerine zaten var olan şebekeye satıp, sonra gerektiğinde geri almak şeklindeydi. Bu şekilde sıfır maliyetle depolanmış oluyor.

Böylelikle, bireysel enerji üretiminin düzensizliğine karşın, düzenli enerji kullanmak mümkün hale geliyor.

MeyveliTepe
14-09-2008, 22:00
Arizona'daki Hidrojen Evinin (http://www.scottsdaleaz.gov/Assets/documents/greenbuilding/HydrogenHouseFactSheet.pdf)özellikleri..

Evlere solar elektrik sistemi kuran bir firmanın sistemle ilgili özellik ve maliyet bilgileri (http://www.solarsolar.com/oursys.html#PV1). Teşvik geri ödemesi ve çift taraflı sayaç (net metering) konusuna dikkat..

Elektrik İşleri Etüd İdaresi'nin Türkiye'deki güneş enerjisi potansiyeli (http://www.eie.gov.tr/turkce/gunes/tgunes.html)ile ilgili bir yazısı..

ilker_eroglu
15-09-2008, 00:47
Merhabalar,

Geçen aylarda güneş enerjisinde elektrik üretimi yapan sistem satışı yapan bir firmadan fiyat bilgisi istemiştim gelen cevabı sizlerle paylaşmak istiyorum.

Saygılarımla

İlker

Merhabalar İlker Bey, Projelendirme yapılırken, binanın hangi bölgede olduğu, çatı planı ve yönügibi bilgiler gereklidir.Ancak size bir fikir vermesi açısından örnek olarak İstanbul'da 3 adetkollektörle ve 6,40m2 absorbe alanıyla, buzdolabı, aydınlatmalar ve TV içingerekli enerjiyi karşılayacak günlük ortalama 3,5-4kWh enerji elde edecekada tipi sistemin mal bedeli 6.800EUR+KDV civarıdır.Sistemde kullanılan ROTO Kollketörler 20 yıl garantili olup bakımgerektirmez, aynı şekilde sistemi tamamlayıcı diğer ekipman da bakımgerektirmemektedir.

Şule68
02-10-2008, 12:48
Merhabalar;

Konu öylesine önemli ki bir çırpıda okudum tüm mesajları. Daha önce ilgilenmediğim, teknik konular olmasına rağmen kabaca fikir ve merak sahibi oldum. Teşekkür ederim.

Benim merak ettiğim şey Türkiye'de bireysel enerji üretimi yasak mı? Yoksa Sn. Meyvelitepe örnek verdiğiniz ABD'de olduğu gibi şebekeye üretilen enerjinin satılması için mi yasal düzenleme gerekiyor? Yani kendi evimde kullanım amaçlı üreteceğim elektrik için yasal engel değil bahsedilen değil mi?

Antalya'da oturuyor olmamıza rağmen apartmandan kurtulup müstakil bir evde oturma hayalimiz var. Sanırım bu siteye üye olup da böyle bir hayali olmayan yoktur. Hal böyle olunca ve yazdıklarınızı okuduktan sonra yalıtımın öneminin farkına vardım. Bu konudaki bilgilerinizi ve evinizdeki uygulamaları vaktiniz olduğunca yazarsanız sevinirim. Sizin de söylediğiniz gibi bu konular mimar ve mühendisler tarafından bile ihmal ediliyor. Bilgi sahibi olursak evlerimizde gerekli şeyleri mümkün olduğunca uygulayabiliriz, önlem alabiliriz. Yeni ev planı olanlara da fikir olur. Saygılar, sevgiler..

MeyveliTepe
04-10-2008, 00:42
Sn.Sule68,
Bildiğim kadarıyla bireysel olarak elektrik üretmek yasak değil, ya da ben öyle bir şey duymadım. İlgili yönetmeliklere bakmak lazım.

Ancak, ürettiğiniz elektriği sadece kendiniz kullanabilirsiniz. Bu da yaptığınız yatırımı pratik ve tasarruflu olmaktan uzaklaştırıyor. Yasal düzenleme ile kastım, bireysel olarak üretilen elektriğin fazlasının şebekeye verilebilme imkanı ile ilgiliydi.

Diyelim ki, evinize fotovoltaik kollektörlerle ya da rüzgar trübini ile elektrik üretecek bir yatırım yaptınız. Güneşin ya da rüzgarın yeterli olduğu zaman diliminde ihtiyacınızdan fazla elektrik üretebilirsiniz, ancak güneş ufka yaklaştığında ya da rüzgar yavaşladığında, ürettiğiniz fazla elektriği depolayacak ek bir yatırım yapmadıysanız şebekeden elektrik almanız gerekir. Fazla elektriği depolamak için ya hidrojen üretip daha sonra hidrojeni yakıt olarak kullanan bir jeneratör çalıştıracaksınız, ya da büyük bir akü grubuna sahip bir UPS cihazını şarj edeceksiniz, ki bunlar yatırımı çok yükselten unsurlar.

Oysa, elektriği fazlayken şebekeye ödünç verip, azken şebekeden alabilmek işi çok basitleştiriyor. Halen bu gibi bir uygulama bireyler için yok. Enerji üretimi amaçlı büyük projeler mevcut. TEK ile uzun vadeli sözleşmeler yapılıyor vs.

Kişisel kanaatim, bir süre sonra ülkemizde de bireysel enerji üretimi çift taraflı saatler ile uygulanabilir olacak, ne de olsa aklın yolu bir. Enerji zengini ülkeler bile yaptığına göre, geç de olsa biz de yaparız herhalde.

Öte yandan, bireysel elektrik üretimi göreceli olarak hala pahalı. Kullanılan kollektörlerin verimlilikleri henüz çok düşük. Ancak biliyoruz ki bu konuda da pek çok ar-ge çalışması mevcut. Belki de önümüzdeki yıllarda bugüne göre 2-3 misli daha verimli kollektörler, trübinler yapılacak. Üstelik de bireysel kullanıma yönelik olacak bunlar. Seri imalat sebebiyle maliyetleri de düşecek. Bu da bireylere, bugüne göre daha düşük bedel ile, çok daha verimli bireysel enerji üretmenin yolunu açacak. Yasal düzenlemeler de yapılırsa, kişisel inancım doğal kaynaklarla enerji üretiminde tüm dünyada bir eşik atlanmış olur.

Sonuçta, görmek bize kısmet olur mu bilmiyorum ama, umutluyum...

Şule68
21-11-2008, 11:00
Sn. Meyvelitepe alternatif enerji kaynaklarıyla ilgili araştırma yaparken aşağıda linkini verdiğim bir gazete haberiyle karşılaştım. Bu önemli gelişmeyi paylaşmak istedim. Nasıl projelendirilip, sistem kurulur, nasıl başvuru yapılır, bu iş için kredi veriliyor mu, herşeyden ötesi bu uygulama yürürlüğe girdi mi nerden öğrenilir hiçbir fikrim yok. Ama bu bilgileri bulabilecek birileri aramızda vardır diye düşünüyorum.

http://www.tumgazeteler.com/?a=3940223

Şule68
21-11-2008, 11:26
Belki bu konu başka bir başlıkta olmalı bilemiyorum ama bu da başka bir haber:

http://www.tumgazeteler.com/?a=3970515

MeyveliTepe
21-11-2008, 12:25
Sn.Sule68,
Linkini verdiğiniz haberler gerçekten umut verici. Bu konudaki yönetmelikler hazır mıdır bilmiyorum. Bilen arkadaşlar varsa ve bilgilendirirlerse çok makbule geçer.

dtlevent
06-12-2008, 12:30
sayın meyveli tepe anladıgım kadarı ile bir yıldır bu sistemi evinizde kullanıyorsunuz konuyu okudum ama gözümden kaçmış olabilir geçen sene ısınmaya toplam ne kadar para harcadınız ?

MeyveliTepe
08-12-2008, 23:40
Sn.dtlevent,
Sistem geçen kışın hemen hemen tamamında çalıştı. Haziran ayında TEK'e ödediğimiz ücret 940YTL idi. Bu para karşılığı olan sarfiyat sadece ısıtma sistemine ait değil. Evin inşaatında kullanılan beton vibratörü, taş kesme, her tür matkap, pompa vs. dahildir. Üstelik de şantiye elektriği tarifesinden.

dtlevent
13-12-2008, 14:19
sayın meyveli tepe
verdiginiz rakam ile konu biraz daha dikkatimi çekti bu rakamın içerisine evde kullandiginiz diger elektirikli aletler dahil değil heralde birde evin ısısı normalde kaç derece duruyor ?

MeyveliTepe
17-12-2008, 23:49
Sn.dtlevent,
Geçen yıl evde devamlı çalışan başka bir cihaz yoktu. Ancak söylediğim gibi zaman zaman çalışan pek çok cihaz oldu. Söz gelimi hidrofor, güneş enerji sisteminin pompası gibi. Ev içi termostatı 18 dereceye ayarlamıştık.

çekirdek
19-12-2008, 00:06
http://www.agaclar.net/forum/showthread.php?t=11759
Bu komşu başlık ve kompost gübrenin çıkarttığı ısı bana; yer altı ısısının büyük bir kompost gübre havuzu oluşturularak, buradan çıkan ısının dolaştırılımıyla bir kurulum oluşturulabilir mi'yi düşündürttü.
Kompost havuzunu doldurmak ta zor değil. Semt pazarlarıyla yapılacak anlaşma ile gün sonu artıkları rahatlıkla değerlendirilebilir sanki..

MeyveliTepe
19-12-2008, 08:17
Sn.Çekirdek,
Bu olabilir. Hatta Avrupa'da bir çiftlikte buna benzer bir şey yapıldığını bir belgeselde görmüştüm.

Burada sorun kompost havuzunun büyüklüğü ve kompostun fermentasyonu sırasında açığa çıkan ısının sürekliliği ile ilgili. Yani, hazırlanan kompost fermante olurken ısı açığa çıkaracak, ancak bu en fazla 2-3 hafta devam eder. Takiben kompost malzemesinin yenilenmesi ya da sürekli olarak, azar azar tazelenmesi gerekir ki havuzda sürekli olarak fermante olan malzeme olsun.

Teorik olarak gayet mantıklı. Yalnız ciddi uygulama problemleri de söz konusu olabilir. Fermantasyonun daima havuza döşenecek kapalı devre su borularının etrafında cereyan etmesini sağlamak da özel bir tasarım gerektiriyor. İyi kotarılırsa ve yeterli hacim elde edilirse oldukça yüksek verimlilik katsayısına ulaşmak da teorik olarak mümkün görünüyor.

ekozenc
02-04-2009, 22:15
Sayın Meyvelitepe;
Umarım bu mesajla sizi sıkmamış olurum. Masal Evinizi hayranlıkla okudum. Şu sıra benim de başımda bir çatı tadilatı sorunu var. Anladığım kadarıyla Masal Evinizdeki çatı yalıtımı -şekil 1- deki gibi ( Aslında doğru anlayıp anlamadığımı da çok merak ediyorum :) )
Eğer doğru anlamışsam "Ben de -şekil 2- deki gibi bir yalıtım yapabilir miyim ?" diye düşünüyorum.
Ama Tyvec örtüyü nereden temin edeceğimi bulamadım. Şayet çok tembel ya da beceriksiz olduğumu düşünmezseniz sizden bu konuda bilgi rica edecektim.
Bir de Masal Evinizdeki yerden ısıtma sisteminde kullanılan borular hakkında bilgi alabilirsem çok müteşekkir olacağım.
Saygılar
ekozenc

MeyveliTepe
02-04-2009, 23:12
Sn. Ekozenc,
Doğru yalıtım için çatı tipine karar vermelisiniz. Sizin çizimden çatının soğuk mu, sıcak mı olduğu belli olmuyor. Prensipte, yoğunlaşmanın olma ihtimali olan ortamdan, yoğunlaşabilecek buharı tyvek ile alarak atmak gerekiyor.
Bizim çatının resmi aşağıdaki gibi (shingle örtüsünü atlamışım çizerken).

Yalnız, bu çatının ısıtılmayan (soğuk) ve havalandırılması da olmayan bir çatı boşluğuna sahip olduğunu söylemeliyim. Zaten onun için bu kadar karışık.
70477

Çiziminizle ilgili bu aşamada bir şey söylemem gerekirse, XPS ve onun üzerindeki cam yünü veya taş yününün izolasyon değeri ile ahşap merteğin izolasyon değeri arasında çok fark var. Bu sebeple, XPS+Cam yünü yekpare olmalı, mertekler tarafından bölünmemelidir.

Tyvek örtüyü Dow Chemicals / Mavi Kale bayilerinden temin edebilirsiniz.

Yerden ısıtma boruları oksijen bariyerli borulardır. Yerli imalatı da var bildiğim kadarıyla. Biz Rehau'nun borularını kullanmıştık.

Çatınız hakkında daha detaylı bilgi verirseniz bildiğim kadarıyla yardımcı olmaya çalışırım.

ekozenc
06-04-2009, 22:15
Sayın Meyvelitepe;

Nazik yanıtınız için çok teşekkür ederim. Sayenizde çok şey öğrendim.
Evimizin tavan arası yaşanacak bir alan olmayacağına göre "Soğuk çatı" olarak nitelenmesi gerekir herhalde. Ama şekilden de anlaşılacağı üzere evin duvarları dışında her yeri ahşap. (Duvarlar toprak harçla örülmüş taş) Dolayısıyla ısı çok rahat tavan arasına ulaşabilir. Sanırım çatı restorasyonundan sonraki ilk işim ikinci kat ile çatı boşluğu arasındaki bölmenin yalıtılması olmalı.
Tekrar teşekkürler.

Saygılarımla
ekozenc

Remzi Sarıoğlu
07-04-2009, 09:52
Herkeze merhabalar
Burada verilem bilgiler çok güzel. Sanki ansiklopedi okuduğumu hissetim. Bende küçükçekmece tarafında dikey döşenmiş bir sistemi görmüştüm. Geçen sene ısı fuarın da Konya'da Alman teknolojisi ile güneş enerji sistemleri üretimi yapan firmanın özel bir gazla çalıştırarak görüntü kirliliğine yol açan kollektörü panel arkasına almayı başardığını gördüm. Aynı firmanın Alman TÜV raporlu ve TSE belgeli yüksek verimli Güneş enerji panelleri ile sıcak suyun yanında, yüzme havuzu suyu ısıtılmasının yanında kalorifer sistemini de çalıştırmasını sağlamışlar. Zannederim dikey veya yatay yer altı sistemine göre maliyeti çok ekonomik olacaktır. Gün ışığı güneş enerji sistemini çalıştırmaya yetiyormuş. Aynı firmanın elektrik olmayan yerlerde güneş pili panelleri ile elektrik üreten sistemlerinin de olduğunu gördüm. Bilgilerinize

a1can
07-04-2009, 11:02
Sayın ekozenc tyvek örtü bizim işlerimizde sıklıkla kullandığımız bir ürün ..çatı için olanı ile duvarda kullandıklarımız farklıdır.Dilerseniz özelden telefon numaramı vereyim görüşelim.Çünkü piyasada benzeri ürünleri de bulmak olanaklı. Saygılarımla

SimoP
08-02-2010, 16:41
Piyasada mevcut Hava veya Toprak Kaynaklı ısı pompalarından daha yüksek verimli ve daha yüksek teknolojiye sahip İsveç Malı olan NIBE Isı Pompası, Türkiye'de temmuz ayı itibariyle satışa sunulmuştur.

-20 / +45 derece hava sıcaklığında ek rezistans kullanmadan sadece kendi kompresör gücüyle hem ısıtma hem soğutma hem sıcak su hemde havuz suyunu ısıtmada kullanılır.

Diğer markalarda ne yazık ki bu ek rezistanslar kapasite yetmediği zamanlarda devreye girer ve aylık giderinizi yükseltmeye başlar.

Isı pompası satın alırken dikkat edilmesi gereken diğer bir önemli nokta ise,
tesisat suyunu kaç dereceye kadar çıkarabildiğidir.
NIBE, tesisat suyunu 70 dereceye kadar rahatlıkla çıkarabildiği için evlerde kullanılan normal peteklerde çok verimlidir. Oysaki diğer markalarda tesisat suyu sıcaklığı 55 dereceye kadar çıkabildiği için yerden ısıtmada veya fancoillerde kullanılması tavsiye edilir.

MeyveliTepe
08-02-2010, 17:01
Sn.Simop,

Söyleyecek bir şeyiniz varsa burada açıklayın. Sorulara yanıt verin. Aksi halde, "bizim dükkana gelin, bizim malımız daha iyidir" gibi bir satış aktivitesi olur yazdıklarınız, ki bunun bu şekilde olmasına forum kurallarımız izin vermiyor.

SimoP
08-02-2010, 17:57
Sayın MeyveliTepe öncelikle özür dilerim. Hemen yukarıdaki mesajımı düzenliyorum.
Söylemek isteyeceğim en önemli konu NIBE markasının COP değerleri dış hava sıcaklığı 10 derece iken hava kaynaklıda 4, toprak kaynaklı olanlar da ise 8 civarındadır. Bu değerler İsveç'de ölçülen değerlerdir. Türkiye için elimizde bir bilgi olmamakla beraber, bu değerlerin artması beklenmektedir.
Bu da zaten diğer markalardan daha verimli olduğunu gösterir bir ayrıntıdır.

Ayrıca komple bir yapıya sahip olduğu için içinde sirkülasyon pompası ve boileri bulunmaktadır. Yani ayrıca bunları satın almanız gerekmez ki. bu da maliyet aşamasında önemli bir rol oynamaktadır.

MeyveliTepe
08-02-2010, 18:58
Bu bilgi güzel. Detaylarını açıklayabilir misiniz lütfen? Ülkede kurulum var mı? 7-8 cop ölçülmüş mü? Kurulum varsa projeyi bizlere tanıtabilir misiniz?

SimoP
08-02-2010, 19:18
Yukarıdaki mesajımda belirttiğim gibi Türkiye pazarına yeni giren bir marka olmakla birlikte başta İsveç, Norveç, Danimarka, İtalya, Hollanda gibi ülkelerde uzun yıllardır kullanılmaktadır. Ülke çapında NIBE markası ile 8 adet kurulum vardır. Sayının az olması sadece 2009 Temmuz ayından beri kurulum yapılmaya başlanmış olmasıdır.

Başta kendi 250m2 ofis alanımız hava kaynaklı ısı pompası ile ısınıp soğutulmaktadır. Onunda dışında aşağıdaki villaların ısıtma-soğutma-sıcak su ihtiyaçları toprak kaynaklı ısı pompası ile sağlanmaktadır.

1 - Arıköy Villaları - Uskumruköy Sarıyer / İSTANBUL - 230m2 villa - sondaj yöntemi
2 - Vadi Park Evleri - Hadımköy B.Çekmece / İSTANBUL - 350m2 villa - serme yöntemi

Serme yöntemi her zaman tavsiye edilen bir yöntem değildir. Arazi yapısına, toprak yapısına hakim değilseniz sondajdan daha pahalıya denk gelme ihtimali yüksektir.
Örneğin eğer toprağınız doldurma ise 1,5-2 metre kazılması gereken derinlik 4-6 metreye çıkabilir. Bu da karşılaşılması istenmeyen bir durumdur.

Sondaj yöntemi sahil kumu veya çok aşırı alüvyonlu toprak olmadığı sürece tercih edilmelidir.

Şu da unutulmamalıdır ki her yerde ısı pompası avantajlı bir yatırımdır diye düşünülmemelidir. Çok büyük avantajının olduğu yerler de vardır, fizibıl olmayan yerler de vardır. O yüzden ilk etüt çalışması doğru yapılmalıdır.

COP 7-8 değerleri NIBE'nin orjinal teknik kataloğunda yer alan rakamlardır. Ayrıca bu değerleri zaten kompresör güçleri ile ısıtılacak alanları kıyasladığınız zaman elde edebiliyorsunuz. COP nin bu değerlerde olmasının bir diğer nedeni ise hem 6 kademeli kompresör kullanılması hem de çift olarak kullanılmasıdır.ilk start anı dışında kesinlikle anma gücü istemeyen bir sisteme sahiptir. İhtiyacınız kadar çalışan kademeli kompresörler bulunmaktadır.

Yine aklınıza gelen sorular olursa açıklamaktan zevk duyarım.

MeyveliTepe
08-02-2010, 20:44
2 - Vadi Park Evleri - Hadımköy B.Çekmece / İSTANBUL - 350m2 villa - serme yöntemi

Bu projede kaç ev var? Her biri için ayrı ayrı toprak ısı değiştirici mi döşendi? Kaç metre derinlikte ve ne çapta kaç metre boru kullanıldı? Her evde ayrı cihaz mı kullanıldı? Gücü nedir? Sistemler bu kış kullanılıyor mu? Evlerde yaşayan var mı ve verimliliği ölçüyor musunuz? Kurulumda, cihazların ısıttığı suyu doğrudan kalorifer sistemine mi veriyorsunuz, yoksa arada bir akümülasyon tankı vb. var mı? Sistem aynı zamanda kullanma sıcak suyu da sağlıyor mu? Evet ise nasıl? Bu projede özel olarak sistemin amortisman süresi ne kadar hesaplandı?

Daha çok soru var. Bunlardan devam edelim isterseniz.

SimoP
08-02-2010, 22:21
Vadi Park evlerinde sadece 2 adet villa nibe ısı pompası kullanıyor. Bir tanesi 350m2 diğeri 415m2. Bu iki villa birbirlerine yakın olmadığı için, ayrıca farklı zamanlarda bu sisteme geçtikleri için ayrı ayrı cihaz kullanıyorlar.

Oysaki tek 60kW lık cihaz iyi izolasyonlu bir yapıda 1500m2 ye kadar iş görmektedir. Dolayısıyla 4 villanın ilk yatırımı paylaşması daha uygun olmaktadır.

Mevcut 2 villa da ayrı ayrı 17kw lık cihazlar kullanılmıştır. Serme yapılan 350m2 lık villa için 900mt borulama yapılmıştır. 415m2 lık villa içinse 160mt sondaj kuyusu açılmıştır. Boru çapı konusunda net bir bilgi veremeyeceğim, sebebi ise o bölgedeki çalışmaları bir başka bayi yaptığı için o konuda net birşey söyleyemeyeceğim. Dediğim gibi bu sistemler ayrı ayrı olduklarından dolayı normalden biraz daha maliyetli görünmektedir. 2 villanın ortak kullanabileceği tek yüksek kapasiteli cihaz çok daha mantıklıdır.

Sistemler tabi ki bu kış kullanılıyor. Bu sistemler ömürlük sistemlerdir. Bakım gerektirmez. Ayrıca cihazın anakartına takılan iletişim kartı sayesinde uzaktan erişim ile olası arızalar giderilmektedir. Aynı kart sayesinde evinize varmadan 1 saat önce cihaza ısıtma soğutma talimatı verebilmektesiniz.

Cihazlar ısıttığı suyu akümülasyon tankından sonra tesisata veriyor. Yine ısıtılan sıcak su serpantinler sayesinde boiler kazanlarındaki kullanma suyunu sıcak suya çeviriyor. 3,6 dakikada size ortalama 400lt sıcak su üretme kapasitesine sahip.

Amortisman süresine gelince, bu proje üzerinden konuşmam doğru olmayabilir daha doğrusu sağlıklı olmayabilir. Çünkü bu projeler daha çok lüks kullanım sınıfında kalıyor bize göre. Isı pompasının, hem ilk yatırım hem de işletme açısından 2 ile 4 yıl arasında geri döndüğü bilinmektedir. Bu geri dönüş, tek cihaz ile birden fazla daireye hizmet verebiliyorsak 2 yıldan daha aza düşer. Yukarıdaki örnekte geri dönüş süresi 4 sene olarak belirlenmiştir. Bize gelen projelerde baktığımız kriterlerin en başında tek cihazla en fazla kaç daireye hizmet verebildiğimiz gelir. Bu sayede bu teknoloji pahalı olmaktan çıkmaktadır. Cihazların seri bağlanımı ile 540kw kapasiteli tek ısı pompası elde etmemiz mümkündür.

MeyveliTepe
08-02-2010, 23:30
Yatay borulu olan projede borular kaç metre derinde ve bu günlerde sistem çalışırken yer tarafı giriş/çıkış dereceleri ne durumda?

Bu projede ev tarafında nasıl bir ısıtma düzeneği var (yerden ısıtma/radyatör/fan coil vs.)?

Ev tarafından akümülasyon tankına dönüş ısısı ne durumda? Ya da, ısı pompası, akümülasyon tankı ve ev tarafı kalorifer sistemi nasıl bağlanmış durumda?

Evde nasıl bir izolasyon var?

Sirkülasyon pompalarının (kaç tane?) cihazın içinde olması nasıl bir avantaj sağlıyor?

Boyler sistemin içinde derken ne kastediyorsunuz? Kullanma sıcak su boyleri mi? Kaç litre? Başka bir ısı kaynağı ile de entegre edilebiliyor mu?

Yazın sistem soğutmadayken sıcak suyu nasıl hallediyor?

lerdemir
09-02-2010, 00:00
Sorular tam hedefe yönelik; açıklamaları ise ilgi ve merakla bekliyorum...

2'şer katlı, yerden ısıtma sistemli, bitişik 4 haneye birden tek sistem kullanabilir miyiz diye aklımdan geçirmekteyim.

Sn. Meyvelitepe'nin teknik yaklaşımları sayesinde bilgileneceğiz, sağ olsun...

SimoP
09-02-2010, 00:19
Daha önce de dediğim gibi o projeyi bayi olarak biz yapmadık. Bir başka bayi orasıyla ilgileniyor. Bazı spesifik sorularınıza net cevap veremeyebilirim. Ama genel olarak açıklamak gerekirse:
serme yapılacağı zaman toprak tabakası alan ihtiyacına göre 1,5-2 metre kazılır. Toprak yapısına göre boru metresi belirlenir. çünkü her toprak yapısının ısı iletimi ve absorbsiyonu farklıdır. Metraj böyle belirlenir. yukarıdaki projeye özel olarak giriş çıkış derecesini bu günlerde takip etme şansım yok bizim müşterimiz olmamasından dolayı. Ancak sistemin evi ısıttıktan sonraki dönüş suyu sıcaklığı genelde 35 derece civarindadır.(bu yüzden havuz ısıtmasında oldukça verimlidir) Topraktan çıkış derecesi ise toprak altı derinliğe ve yapıya göre değişkenlik gösterir. Bu projede yanlış hatırlamıyorsam radyatör + fancoill sistemi kullanılıyor. Fancoiiler bazı stratejik noktalara yerleştirilerek tüm evi soğutabiliyorlar.

Akümülasyon tankı, ısı pompasının çıkışında kullanılıyor daha sonra evin kalorifer tesisatına veya fancoillere veriliyor. Akümülatör tankı ısı muhafazası için gerekli bir aparat.

Evin izolasyon durumu orta-iyi araında..metrekareyi ısıtmak için harcanan enerji 48W olarak baz alındı.

Hava kaynaklı ısı pompasının sirkülasyon pompası iç ünitenin içinde bulunuyor. dışarıya ses vermesini engeller, ekstradan yer kaybını önler. Özellikle hava kaynaklı ısı pompaları genelde iç mahalde kullanılmak istenebilir. Ama ses dolayısıyla bazen tercih edilmez. Nıbe'nin iç ünitesi, tüm gerekli ekipmanı izolasyonlu estetik bir cihazda topladığı için oldukça sessiz ve güzel görünümlüdür.

Boiler kazanı hava kaynaklıda 160lt olup cihazın iç ünitesinin içindedir. Dışarda yer kaplamaz. ısı kaybını minimuma indirir. Ekstradan boiler bağlanabilir. Güneş paneli ile boileri entegre edip elektriksiz sıcak su elde edilebilinir.

Makine zaten soğutma yaparken ortamın ısısını dışarıya verdiği için soğutma esnasında sıcak su üretmek oldukça basit bir işlemdir. Bu şekilde yazın mahal soğutulurken sıcak kullanma suyunuz her zaman hazırdır.

SimoP
09-02-2010, 00:22
Sorular tam hedefe yönelik; açıklamaları ise ilgi ve merakla bekliyorum...

2'şer katlı, yerden ısıtma sistemli, bitişik 4 haneye birden tek sistem kullanabilir miyiz diye aklımdan geçirmekteyim.

Sn. Meyvelitepe'nin teknik yaklaşımları sayesinde bilgileneceğiz, sağ olsun...

toplam ısıtılacak -soğutulacak net metrekare ve izolasyon durumu + bölge/şehir/ilçe yazabilirseniz daha fazla yardımcı olabilirim.

lerdemir
12-02-2010, 00:00
Sn.Simop,

Tek bir cihazın iki veya 4 daire tarafından paylaşılması durumunda, evlerin ayrı ayrı ısıtılmaları söz konusu olabiliyor mu? Bir de sistemin kullanılmasından oluşan elektrik gideri ayrı ayrı nasıl paylaşılabiliyor?

Çoklu kullanımlara ilişkin biraz kullanım detayı verebilir misiniz?

SimoP
12-02-2010, 11:03
Sn. lerdemir
Sistem merkezi olmasına karşın kullanımı kişiseldir.
Bu ısı pompasının bir anakartı bulunmaktadır. Bu anakarta aynı bilgisayarda olduğu gibi ek kartlar yerleştirerek bahsetmiş olduğunuz tek sistem --> 4 farklı mahali istenilen ayarda ısıtabilir soğutabilir. Akıllı sayaçlar sayesinde her daire tükettiği elektriği öder sadece. Örneğin 1 aylığına yurtdışına çıktınız evde yoksunuz, o zaman evdeymişsiniz gibi para ödemenize gerek yok..Ya da komşunuz sıcak seviyor evini 28 derece yaptı..o zaman o daha fazla ödeyecek. Kumanda modülünden her dairenin ne kadar ısındığı izlenebiliyor. Kompresör ne kadar çalışıyor izlenebiliyor. Bir de iletişim kartı eklenirse siz eve gelmeden 1 saat önce internetten ve cep telefonunuzdan evi ısıt/soğut komutu verebilirsiniz.
Sistem bu tür optimizasyonlara son derece açık, oldukça teknolojik

lerdemir
13-02-2010, 00:06
Peki Sn.SimoP,

Bilgi için teşekkür ederim. Bu, ek kartların -çoklu kullanımdaki ayrı kumanda edebilmek ve enerji sarfiyatını takip edebilmek üzere- fiyatlaması hakkında da bilgi verebilir misiniz? Böyle uygulamanız oldu mu daha önce?

SimoP
13-02-2010, 13:37
Çoklu kullanımda sisteme ek olarak yaklaşık 1,5 - 2bin€ maliyeti olmaktadır..Tabi daire sayısı kadar bu fiyat bölünmeye uğrayacaktır. NIBE olarak bugüne kadar Türkiyede böyle bir uygulama olmadı..Genel olarak tek şahsi villa uygulamarında kullanıldığı için bu sisteme ihtiyaç olmadı..

çekirdek
14-02-2010, 00:58
Yer kaynaklı ısı pompaları kullanıldığında, yani artık ısı enerjisi (elektrik kullanımı hariç) maliyetsiz olacağına göre, bina yapımında diğer yalıtım malzemelerine de fazladan yatırım yapılmalı mı? Örneğin duvar tuğla örümünde araya camyün koymak gibi, ısı camlar kullanmak gibi.

SimoP
14-02-2010, 09:59
Isı pompası teknolojisi her ne kadar diğer ısıtma/soğutma cihazlarına göre çok verimli olsa dahi, bina ortamına verdiğiniz bir enerji söz konusu. Siz bu enerjiden ne kadar az kayıp yaşarsanız cihazınız o kadar az çalışacaktır. Bir de işin farklı bir boyutu var onu da şöyle izah edeyim:

2 bina düşünelim. Birinin izolasyonu kötü seviyede olsun. metrekaresini ısıtmak için 70w güç gereksin..Diğer binanın izolasyon durumu orta-iyi durumda olsun. Bu binanın metrekaresini ısıtmak için 50w güç harcamamız lazım. Şimdi 1000m2 net alana sahip eş özellikli bu iki bina içi, izolasyonu kuvvetli olan için daha düşük kapasiteli cihaz seçimi yapılacaktır. İzolasyonu zayıf olana ise belki tek cihaz yetmeyecek 2 cihaz akuple(entegre) edilecektir. Bu durumda doğal olarak ilk yatırım maliyeti artacaktır.

İzolasyon için fazladan yatırım yapmaya gerek yoktur. O bölgenin yıllık ortalamasına göre binaya nasıl bir izolasyon gerektiği mekanik projelerde gösterilir. Bu sene yürürlüğe giren ancak daha uygulama safhasına tam geçemeyen "binalarda enerji performansı yönetmeliği" kapsamın binaların ısı izolasyon projelerinin olması gerekiyor. Yeteri kadar izolasyon yapılmalı fazladan yatırıma gerek yoktur. Mekanik projeleri çizen makine mühendisleri bu hesabı iyi yapmalıdır.

Umarım açık bir cevap verebilmişimdir.

Zeytinci
14-02-2010, 12:57
Sn. SimoP,

COP değeri sistem kullanımda iken her zaman maksimum değerinde mi oluyor?

Yoksa hava kaynaklı için en fazla 4 e kadar (4'den az olabilir) ve yer kaynaklı için en fazla 7-8 e kadar (7-8'den az olabilir) mı oluyor?

MeyveliTepe
14-02-2010, 16:26
Sn.Çekirdek,
Isı pompası uygun ve doğru yapılmış bir proje ile size iyi bir COP değeri sağlar. COP, bir birim enerji harcayarak kaç birim enerji elde edebileceğinizin teorik değeridir. Evinizde yeterli izolasyon olmaz ve ısı kayıplarınız çok olursa daha fazla enerjiye ihtiyacınız olur. Isı pompası kullacak olsanız dahi, harcayacağınız enerji relatif olarak artacaktır. Sonuçta konuya ısınmanın maliyeti ve konforu açısından bakacak olursak, en az maliyetle en konforlu ısınmayı nasıl sağlarızı bulmamız gerekir. Bunun bir yönü en ucuza enerji elde etmek ise, diğer yönü ise enerji ihtiyacını en aza indirmek olmalıdır. Bu durumda tabii ki, maksimum ölçüde ısı izolasyonu yapmak sonradan size artı değer olarak dönecektir.

Isı izolasyonu yaparken de benzer bir mantık ile, yapacağınız yatırım size ne kadar sürede tasarruf olarak geri döner, bunun hesabını yapmak gerek. Bu noktada yeni bir ev projesi yapıyor olmanın avantajı büyüktür. Zira sonradan yapılması çok maliyetli, bazen de imkansız olacak şeyler baştan planlandığı takdirde çok az maliyetle yapılabilir. Böylece yatırımın kendini ödeme süresi çok kısalır.

Siz de bu günlerde yeni bir ev projesinin içindesiniz. Dilerseniz, a dan z'ye projenizin enerji kullanımı ile ilgili yönlerini burada hep birlikte tartışabiliriz. Eminim, tartışmaya katılan arkadaşlardan göz önüne alınması gereken ayrıntılar projenize katma değer olarak çıkacaktır.

SimoP
14-02-2010, 16:44
Tüm Hava kaynaklı ısı pompaları için:
dış hava sıcaklığı arttıkça sistem verimi yani COP artmaktadır. Olayın prensibi budur.
Yalnız ilk mesajımda dış hava sıcaklığı 0 iken COP 4 demişim, orada ufak bir yazım hatası olmuş, kusura bakmayın:
Doğrusu: dış hava sıcaklığı 10derece iken COP:4 Örneğin İzmirde kış aylarında minimum sıcaklık derecedir, makinenin verimi de orada yaklaşık 3,7-4,0 arasında değişecektir.
10 derecenin üzeri için cop de artacaktır ama biz en kötü şartlar için konuşalım.

ancak toprak kaynaklıda:
Dış hava sıcaklığı 0 derecede, iken tesisat suyu sıcaklığınızı 45 derece yaparsanız o zaman COP:6 dır. Havalar ısındıkça o zaman cop de 6 dan yukarıya çıkacaktır. Yine izmir için konuşursak hava sıcaklığı 10 derece olursa COP 8'e ulaşacaktır.

Ancak genel olarak İzmir ili için konuşursak, hava kaynaklı ısı pompası tavsiye ederim ben. Şayet ısınızı verecek bir hamamınız veya havuzunuz yoksa..Çünkü İzmir'de yaz kış arası ciddi ısı farkları olmadığı için topraktan bir süre sora ısı alamamaya başlarsınız. aklınızda olsun..

Bu cop değerleri İsveç'de ölçülen değerlerdir. Türkiye için elimizde bir bilgi olmamakla beraber, bu değerlerin artması beklenmektedir.

MeyveliTepe
14-02-2010, 16:54
ancak toprak kaynaklıda:
Dış hava sıcaklığı 0 derecede, iken tesisat suyu sıcaklığınızı 45 derece yaparsanız o zaman COP:6 dır. Havalar ısındıkça o zaman cop de 6 dan yukarıya çıkacaktır. Yine izmir için konuşursak hava sıcaklığı 10 derece olursa COP 8'e ulaşacaktır.

Toprak kaynaklı ısı değiştiricinin dış hava sıcaklığı ile ne alakası var anlamadım. Boruları toprağın üzerine mi yerleştiriyorsunuz, altına mı? Kaç metreye? Kaç derece ısı bulmayı hesap ediyorsunuz ve pompa bunun ne kadarını alıyor?

Zeytinci
14-02-2010, 18:18
Sn. SimoP,

COP sistem vasıtasıyle kullandığınız faydalı enerjinin (ısıtma ya da soğutma) şebekeden harcadığınıza oranıdır.

COP 4 demek (havalı sistem); 4 birim faydalı enerji (Isıtma ya da sogutma) alıyoruz 1 birim enerji şebekeden harcıyoruz. Aradaki beleş (bedava) enerjiyi sistem sayesinde havadan kullanıyoruz.

COP 7-8 ise sistem toprağı kullanıyorsa, 7-8 birim faydalı enerjinin, şebekeden 1 birim enerji tüketilerek elde edilmesidir.

Sorum şudur:
Sattığınız sistemin düğmesini açtığımızda;
COP maksimumda sabit midir? Yani havalı sistemde 4 topraklı sistemde 7-8 mi?
Yoksa,
COP maksimum değerlerine anlık, ideal çalışma şartında mı, ulaşıyor?

MeyveliTepe
14-02-2010, 19:28
Sn.SimoP, COP değeri 7-8 olan sisteminizin model kodu nedir?

SimoP
15-02-2010, 00:21
Sn. MeyveliTepe:
Toprak kaynaklı ısı pompasında toprağın durumuna göre ve cihazın kapasitesine göre 80 ile 150 m sondaj vurulmaktadır. Dış hava sıcaklığının alakası şu yöndedir: Eğer ısıtmak istediğiniz mahalin bulunduğu bölge 15 derece ise ve siz o mahali 23 derece yapmak isterseniz cihazın çalışma süresi ve çalışma kapasite oranı değişecektir. Çünkü cihazda 6 kademeli 2 adet kompresör bulunmaktadır. Bildiğiniz tek kademeli kompresörlerle kıyaslamak doğru olmaz.
Isıtmak istediğiniz mahalin dış ortam sıcaklığı 0 derece ise ve siz orayı 23 derece yapmak isterseniz bu sefer cihaz çalışma aralığı ve süresi artacaktır. Tamam COP denilen şey bir birim verilen enerji karşılığı alınan enerjidir ama o birim enerjiyi ile ne kadar alana ne kadar sürede verdiğiniz de önemlidir.
Sondajlarda 150metre derinlikte 13-15 derece arası bir sıcaklık bulmayı hedefliyoruz.
Fighter 1330 modeli toprak kaynaklıdır 22kw ile 60 kw arası kapasitesi bulunmaktadır. Tek fazda her bir kompresör ortalama 170W elektrik tüketmektdir. Çift kompresör bulunmaktadır. Devirli çalışmaktadır. Ve kışın günde maksimum 4-5 saat yazın ise 8-10 saat çalışmaktadır.

Sn. Zeytinci:
Cihazın düğmesini açtıktan sonra değil de..24 saat süreyle sürekli çalışırsa sistem kendi dengesini buluyor ve o zaman belirtilen değerlere ulaşılıyor. Bildiğiniz gibi ilk başlangıç anında tüm elektrikli aletler bir anma gücü ister..Bu sistemi kapatmadığınızda kompresörler hiç bir zaman anma gücü istemez çünkü gazın kendi akış debisine göre hareket etmeye devam eder hiç bir zaman durmaz..0'dan kalkışa geçmez, salınım gücüne ek olarak enerji çeker.
COP nin sabit olması oldukça zordur. Özellikle hava kaynaklı da hava sıcaklığı ile değişkendir. Toprak kaynaklıda nispeten dengeli olmasına rağmen, yukarıda yazdığım gibi, dış hava sıcaklığına bağlı olarak ısıtılacak mahalin iç-dış hava sıcaklık farkı etki edecektir.
COP her ne kadar bir birim verilen enerjiye kıyasla alınan enerji miktarı gibi gösterilse de aslında bu verilen enerjinin süresi ve sıklığı da önemlidir. Isı pompalarının hiç kapatılmamaları büyük önem teşkil etmektedir.

Yeterince açıklayıcı oldu mu bilemiyorum ama dilim döndüğünce açıklamaya çalıştım.

MeyveliTepe
15-02-2010, 09:22
Sn. MeyveliTepe:
Toprak kaynaklı ısı pompasında toprağın durumuna göre ve cihazın kapasitesine göre 80 ile 150 m sondaj vurulmaktadır. Dış hava sıcaklığının alakası şu yöndedir: Eğer ısıtmak istediğiniz mahalin bulunduğu bölge 15 derece ise ve siz o mahali 23 derece yapmak isterseniz cihazın çalışma süresi ve çalışma kapasite oranı değişecektir. Çünkü cihazda 6 kademeli 2 adet kompresör bulunmaktadır. Bildiğiniz tek kademeli kompresörlerle kıyaslamak doğru olmaz.
Isıtmak istediğiniz mahalin dış ortam sıcaklığı 0 derece ise ve siz orayı 23 derece yapmak isterseniz bu sefer cihaz çalışma aralığı ve süresi artacaktır. Tamam COP denilen şey bir birim verilen enerji karşılığı alınan enerjidir ama o birim enerjiyi ile ne kadar alana ne kadar sürede verdiğiniz de önemlidir.
Sondajlarda 150metre derinlikte 13-15 derece arası bir sıcaklık bulmayı hedefliyoruz.
Fighter 1330 modeli toprak kaynaklıdır 22kw ile 60 kw arası kapasitesi bulunmaktadır. Tek fazda her bir kompresör ortalama 170W elektrik tüketmektdir. Çift kompresör bulunmaktadır. Devirli çalışmaktadır. Ve kışın günde maksimum 4-5 saat yazın ise 8-10 saat çalışmaktadır.



Sn.SimoP, modelini verdiğiniz cihazın bu adresteki (http://www.nibe.eu/en/Domestic-heatingcooling/Ground-source-heat-pumps/Product-range/FIGHTER-1330/) spesifikasyonlarında EN255'e göre COP değerleri arasında 7-8 seviyelerini göremedim? Yanlış bir yere mi bakıyorum?

Benim bildiğim ev tarafının ısınma ihtiyacı ile COP değerinin bir alakası yoktur. Aksi halde Mayıs ayı gelip dış ortamdaki sıcaklık 25 dereceyi bulduğunda, artık evi ısıtma ihtiyacı kalmadığında cihazın COP değeri 20 filan dememiz gerekirdi. EN255 standardı, cihaza sağlanan kaynak (toprak) tarafı su derecesinden hareketle cihazın ev tarafı için (söz gelimi akümülasyon tankına) kaç derece ısınmış su sağlıyacağı ile ilgilidir. Standarda göre COP, toprak tarafından 0 derece alınıp akümülasyon tankına 35 derece su verilirken harcanan enerjinin hesabıyla ilgilidir. Bu hesaba sirkülasyon pompalarının kullandığı enerji dahil değildir. Toprak tarafındaki suyun, söz gelimi 15 derece olması durumunda pompa daha az ısıtma ile aynı çıkış suyu sıcaklığını yakalar. Bu bile cihazın COP değerinin yükseldiği anlamını taşımaz.

Başka bir örnek vereyim. Diyelim ki dışarıda hava 15 derece ve bir açık hava kafetaryasını ısıtmaya çalışıyoruz. Şu üstü kapalı, yanları şeffaf branda ile kapalı, her tarafında açık hava delikleri olanlardan. Bu durumda cihaz non-stop çalışmak durumunda kalacaktır. Bunların da COP ile hiç bir ilgisi olmadığı gibi, yaz ya da kış çalışma süreleri ile de hiç ilgisi yoktur.

Bizim evde de, evin iç ısısı sabit 22 derece olmak üzere, dışarıda hava <2 derece iken cihaz günde iki kere 1.5 saat devreye giriyor. Bunun dışındaki zamanlarda her yirmi dakikada, bir dakika devreye girerek akümülasyon tankındaki su sıcaklığını sabit tutuyor. Yani toplam çalışma süresi 4 saat. 20 dakikada bir devreye girmesi daha da geciktirilebilir. Hava 10 derece ile 18 derece arasında olduğu zamanlarda ise günde sadece bir kez, bir saat boyunca devreye giriyor. Bunların pompanın kendisiyle direk ilgisi yoktur. Evin tasarımı, ev tarafındaki kontrol sisteminin tasarımı ve binanın ısı kayıpları ile ilgilidir.

Isı pompalarının ülkemizde yaygınlaşmamış olmasının bir sebebi, amortisman süresinin kısalığına rağmen ilk yatırım maliyetinin yüksek olmasıdır. Fakat en büyük sebebi, bilinmemesi ve hatalı mühendislik sebebiyle yapılan bazı yanlış uygulamaların yarattığı negatif izlenimdir. Bu yüzden, aman, bu konuyu tartışırken mümkün mertebe doğru bilgi veremeye çalışıp, yanlış anlaşılmalara engel olmaya çalışalım.

SimoP
15-02-2010, 09:58
Sn. MeyveliTepe
Vermiş olduğunuz linkteki teknik data kısmı üzerinden konuşalım:
Aslında COP nin dış hava sıcaklığı ile EN255 standardı bazında yukarıda çok güzel özetlediğiniz bir bağlantı vardır. Bir bakıma da alakası vardır. Şöyle hemen örnek vereyim: Bugüne kadar elime geçen ısı pompası kataloglarında COP değerleri belirtilirken hep dış hava sıcaklığı 7 derece alınmış gördüm. Vermiş olduğunuz bağlantıda ise dış hava sıcaklığı 0 derece alınmış. Tamam biz teknik konuşalım doğruları anlatalım ancak müşteriler bir o kataloğa bir bu kataloğa baktıkları zaman, o dış hava sıcaklıklarının ne olduğuna bakmadan COP değerlerini karşılaştırıyorlar. Aslında Türkiyede COP dendiği zaman dış hava sıcaklığını göz önüne alıyorlar.

Ayrıca kaynak 0 derece olup evin için 22 derece olması için bir güç harcanıyor bunda hemfikiriz. Atıyorum COP 4. Sizin kullandığınız cihaz +10da /22 derece yapmak için daha az devreye girecektir. Günde 5 saat değilde 3 saat çalışacak. Kompresör 0 derecede neyse 10 derecelik kaynak için de aynı gücü harcayacak. Sonuç COP: 4

NIBE ye gelince: Kendi teknik katalogkarında 60kw lık makine için kaynak 0, tesisat suyu 35 için COP:4,4 vermiş. Sizin örnekte olduğu gibi Kaynak 10 derece olsun ev 22 derece olsun. Makine sizde olduğu gibi daha az devreye girecek ama kaynak 0 dereceymiş gibi kompresöre aynı gücü aktarmayacak..Buradaki nüans farkı kompresör 6 kademeli çalışıyor. Kaynak 10 derece ise o kadarlık basınç uyguluyor soğutma gazına. İçindeki faz koruma rölesi ile de stardart elektrikli cihazlara oranla %20e varan elektrik tasarufu sağlıyor. Bu değerleri bu açıklamaları teknik kataloglarda bulamazsınız.

Burada benim vurgulamak istediğim nokta kompresörlerin ihtiyaca göre kademeli çalışması, diğer ısı pompalarından en büyük farkıdır bu da COP'yi etkilemektedir.

MeyveliTepe
15-02-2010, 15:09
Sn.Simop,

COP (Coefficient of Performance) - Performans Katsayısı- Isı pompalarının verimiliğinin ifade edilmesinde kullanılan bir kısaltmadır. Kısaca ısı değişim miktarının mutlak değerinin harcanan enerjiye oranıdır.
125335

Bu değerin ölçümü ise EN 255 standardıdır. NIBE de dahil olmak üzere dünyadaki tüm ısı pompası üreticileri, cihazlarının performansını bu standartla ifade ederler. Bu anlamda COP bir (output) sonuçtur. Sattığınız cihazın içinde ne olduğunun COP ifadesi açısından önemi yoktur. Cihazın içindeki, kompresörler, evaparatörler vb. nasıl çalışıyorsa çalışır ve sonunda toplam olarak EN 255'e göre bir performans üretir. Üretici de bu performansı, standardı belirterek ifade eder. Sudan/suya ısı pompalarında COP, 0 derece su girişi ve 35 derece su çıkışı (ki bu bir enerjiye tekabül eder) için ne kadar enerji tükettiğinin ifadesidir. Dünyada üretilmekte olan ısı pompalarını cihaz performansı bakımından karşılaştırmanın da ifadesidir. Buna göre Nibe'nin, belirttiğiniz model için deklare ettiği değer, modeline göre 4.3 ila 4.8 arasında değişmektedir.

NIBE F1330 modelinin kurulum ve bakım talimatları (http://www.nibeonline.com/pdf/031385-1.pdf) dökümanına bakın. Henüz hiç kurmadığınız için bakmamış olabilirsiniz. Bu dökümanın 75.ci sayfasında bu ürünün, gücüne göre değişen dört ayrı modeline ait detaylı teknik spesifikasyon bilgisi verilmiş. Buna göre en verimli model görünen 22 modelinde (22Kw'lık olan sanırım), elde edilen/sağlanan güç için, 0/35, 0/50 ve 0/45 ölçümlerini vermiş. Buna göre verimlilikler 4.8, 3.4 ve 3.4'dür.

Nibe dahil hiç bir yer kaynaklı ısı pompasının katalogunda veya teknik bilgileri içinde dış hava sıcaklığının 7 veya başka bir derecede ifade edildiğini görmedim. Bahsettiğiniz "vermiş olduğum bağlantı", sizin COP'si 7-8 dediğiniz cihazın Nibe'deki teknik datası. Burada da dış hava sıcaklığının 0 olduğunu değil, kaynak tarafındaki suyun sıcaklığının 0 olduğunu söylüyor. Bu cihaz hava kaynaklı değil ki, ne yapsın dış havanın derecesini.

NIBE ye gelince: Kendi teknik katalogkarında 60kw lık makine için kaynak 0, tesisat suyu 35 için COP:4,4 vermiş. Sizin örnekte olduğu gibi Kaynak 10 derece olsun ev 22 derece olsun. Makine sizde olduğu gibi daha az devreye girecek ama kaynak 0 dereceymiş gibi kompresöre aynı gücü aktarmayacak..Buradaki nüans farkı kompresör 6 kademeli çalışıyor.Toprak, yani kaynaktan gelen su 10 derece ise ve diyelim ki akümülasyon tankındaki suyu sabit 35 derecede tutuyorsak tüm ısı pompaları 0/35'e göre daha az enerji harcar fakat bu COP'yi değiştirmez çünkü harcanan enerjiyle birlikte Delta Q'de azalmıştır.

Cihaz performansını tartışırken sürekli olarak ev ısısı ve dış hava ısısı gibi cihaza parametre olmayan şeyleri karıştırıyorsunuz. Oysa toprak kaynaklı ısı pompasında cihaza bakıldığında kaynak tarafında kapalı devre dolaşan sudan alınacak enerji ve ne kadar elektrik kullanılarak bu enerji 35,45,50 veya dediğiniz gibi 70 dereceye çıkartılacak buna bakmalıdır.

Tekrar yazıyorum. Ev tarafının ısı pompası ile direk alakası yoktur. Bunlar evin tasarımı, ısı kayıpları, büyüklüğü, ısıtma şekli ile ilgili mevzulardır. Evet, çok önemlidir ama ısı pompasının performansı ile ilgili değildir.

Isı pompası ile direk ilgili olan, yer tarafında ne yapıldığıdır. Burada yapılacak yanlış bir hesap, dünyanın en verimli makinasını verimsiz hale getirir. 80 veya 150 metre sondajdan söz ediyorsunuz. Burada 13 derece ısı bulacağınızı var sayıyorsunuz (ki bu mevsimde bu zor), Pompa çalışırken bu ısının 2 derecesini alacak. Yani siz başlangıçta 13 derece aldınız, 11 dereceye indirip geri gönderdiniz. Açtığınız kuyu, 11 dereceyi tekrar 13'e çıkartacak kapasitede olmalı ki, süreklilik sağlansın. Söz gelimi, 13 aldı, 11 verdi, tekrar alırken 12 olarak alır ve her dönüşte 1 derece kayberse kısa bir sürede çevrimdeki suyun ısısı epey eksilere düşer. Bu da Delta Q çok büyüyeceği için harcanan enerjiyi de büyütür çok verimsiz bir noktaya gelir. Söz gelimi bunu nasıl hesaplıyorsunuz? Böyle kaç kuyu açıyorsunuz?

Aslında daha önce böyle bir proje yapmamışsınız. Yapacağınız bir proje varsa onun değerleri üzerinden tartışalım, daha ayakları yere basan bir şey olur.

Kusuruma bakmayın ama, umarım şirketinizde bu konuyu daha detaylı bilen birileri vardır. Üç yıl önce kendi projem üzerinde çalışırken konuşmadık kimse bırakmamış çok azından doğru ve tutarlı bilgi alabilmiştim. İyi ki de öyle yapmışım. Çünkü hem seçim, hem kurulum hem de içinde muhtelif optimizasyon süreçlerinin de yer aldığı üç yıllık kullanıcı tecrübemi göz önüne alınca bir daha anladım ki, böylesi bir projenin cihazın kendisiyle ilgisi işin %20'sini geçmiyor. %80'ni, a dan z'ye projenin tasarım ve mühendisliğinde. Buna evin enerji kullanımı açısından tasarımı da dahil.

Zeytinci
15-02-2010, 19:39
Sn. SimoP,

Yanıtlarınızdan konuyu pek anlayamıyorum. Ayrıca ısı pompaları konusunda sorulan her soruya doğru cevap veren uzman sayısı son derece azdır. Ben öyle biliyorum.

Ben COP'nin 7-8 olduğu cihazın kapasite kullanım ve sıcaklık şartlarını merak ediyorum.

Invertörlü ve kademeli/modüleli sistemlerin belirli çalışma şartları altında COP değerlerinin maksimuma çıkarak standard olanlara göre daha verimli çalıştığını biliyorum.

Sizden ricam bu soruyu NIBE firması teknik uzmanı kişiye sorup bizi bilgilendirmenizdir.

Kimbilir? Belki de bu cihaz günümüzün en verimli ısı pompasıdır.

Selamlar.

SimoP
16-02-2010, 10:16
1. Gerçek: COP söylediğiniz formüle göre hesaplansa da, delta T farkı COP'i kesin olarak etkilemektedir. Bunun kanıtı olarak size bu linki gönderiyorum: http://www.alpha-innotec.de/uploads/SWC_englisch_Druckfreigabe.pdf Bu link, İngiltere bazlı bir ısı pompasının delta T sıcak farkının 10 derece ile 5 derece olması durumunda, cihazın COP değerlerini vermiş.

2. Gerçek: Delta T azaldıkça Delta Q nun azaldığını söylediniz..Çok doğru ama COP'nin değişmemesi için aynı oranda azalmaları gerekir ki, bunu nereden çıkardınız bilemiyorum. Aynı oranda azalmazlar..Sizin suyu -5 den 0 a çıkarmanız için gerekli cihaz gücü (W) ile 10 dan 15e çıkarmanız için gerekli cihaz gücü (W) çok farklıdır. Sebebine gelince:

Toprak kaynaklı ısı pompası toprak iyiyse, 150 metrede sondajda rahat 14-15 derece sıcaklık bulunmaktadır. Bu sıcaklık yaz kış değişmez..Toprağın bu kadar derinliğinde sıcaklık sabittir. Serme yöntemi gibi toprağın 1-2 metre altında olmadığı için yaz kış durumlarında toprak sıcaklığı değişmez.

Burada yapılan tüm uygulamalar İsveçten gelen mühendislerin yaptığı hesaplamalar neticesinde hayata geçirildi. İsveç'de siz 60kw lık makine için 6 tane 150m lik sondaj açmanız gerekirken burada 4 adet eşdeğer kuyu açmanız gerekiyor. İsveç ile aramızda farklılıklar buradan başlıyor.

NIBE sitesinde verilen COP 4,4 ler İsveç Şartları için geçerlidir. Burada genel olarak kullandığımız COP 6 , İsveçli mühendislerin bize hesapladıkları rakamdır.
Siz her ne kadar dış hava sıcaklığının toprak kaynaklı ısı pompasında bir farkı olmadığını iddia etseniz de, dış hava sıcaklığının nası etki ettiğini ilk paragrafta açıkladım.
O yüzden COPsi 6 olan makine çok rahat 7-8lere gelebiliyor iyi hava şartlarında.
Türkiye için COP hesaplamaları İsveç ile ortak devam ediyor distribitör bünyesinde. Kesin olan şu ki, en az 6 en çok 8 dir Türkiye şartlarında.

Sn. Zeytinci:
Tam kesin olmamakla beraber dış hava sıcaklığı 14, eviniz 22 derece olması durumunda COP 7-8e çıkmakta. Çünkü topraktan zaten o 14 dereceyi elde ediyoruz. Şimdi diyeceksiniz ki, yılın kaç günü bunu yaşıyoruz? İstanbul gibi geçiş süreçleri uzun olan bölgeler yaşıyor. Ayrıca biz genel olarak COP yi 6 olarak alıyoruz kullanımlarda. Bayi olarak NIBE nin Türkiyeye gönderdiği rakamlar bunlardır. İnternet sitelerinde bulamazsınız. Belgeyi tarayınca buraya eklemeye çalışacağım.

MeyveliTepe
16-02-2010, 14:42
Sn.SimoP,
Linkini verip işaret ettiğiniz yerde yazılı olanlar aşağıdaki gibi.


BO/W35 according to EN255 kW/- 5.8/4.7
10 K Temperature difference

BO/W35 according to EN 14511 kW/- 5.7/4.4
5 K Temperature difference

Siz bundan ne anladınız, açık ve detaylı olarak bize anlatırmısınız?

Önce bunda bir anlaşalım, memleket cop'sine, kuyu ve diğer konulara sonra geliriz.

SimoP
16-02-2010, 23:49
Sn MeyveliTepe,
Cihazımız, sizin de göstermiş olduğunuz ve cihazın kendi teknik sayfasında belirtildiği üzere;
0/35 şartlarında COP 4,3-4,8 arası değişiyor kapasitesine göre..
Nıbenin bize gönderdiği değerlerde ise,
12/40 şartlarında COP 4,5-5,2 arası değişiyor kapasiteye göre..(topraktan 13-14 derece alıyoruz)

Benim ısrarım kaynak şartına göre COP nin değiştiğidir. (ister hava olsun ister toprak)
Evet doğru COP hiç bir yerde 7-8 yazmıyor. Ama bizim kurduğumuz makinelerde yazılan COP ler değil de, 8 olmasa bile 6-7 lere uygun şartlarda ulaşabiliyoruz. Bunlar anlık maksimum değerler olabilir. Ben yanılıyor olabilirim. Başta eksik bilgi verdim belki.

Kesin olan bir şey var ki; COP 4,8 olsa dahi (katalogta yazan bu) toprak kaynaklı cihazlar içinde en verimlilerden biri, belki de en verimlisi NIBE olarak gözükmektedir.

İlk baştan beri söylemek istediğim budur.
İyi akşamlar dilerim.

Zeytinci
17-02-2010, 14:39
COP'i yükseltmek esas olarak müşterinin ya da proje firmasının elinde. Tıpkı hurdayı değerlendirmek gibi.

Hangi birimiz, split klima ile yazın içerde serinlerken, dış üniteden atılan sıcak havayı (atık ısı enerjisini) bir yerde değerlendiriyor?

MeyveliTepe
17-02-2010, 21:15
1. Gerçek: COP söylediğiniz formüle göre hesaplansa da, delta T farkı COP'i kesin olarak etkilemektedir. Bunun kanıtı olarak size bu linki gönderiyorum: http://www.alpha-innotec.de/uploads/...ckfreigabe.pdf (http://www.alpha-innotec.de/uploads/SWC_englisch_Druckfreigabe.pdf) Bu link, İngiltere bazlı bir ısı pompasının delta T sıcak farkının 10 derece ile 5 derece olması durumunda, cihazın COP değerlerini vermiş.

"İlk gerçek" olarak yukarıdaki ifadeyi yazmıştınız.
Verdiğiniz linkte, T sıcaklık farkının 10 derece ile 5 derece olması durumunda cop değeri verilmiş demenize ispat olarak aşağıdakileri göstermiştiniz. Ben de bunu alıntılayarak açıklamasını sormuştum.


BO/W35 according to EN255 kW/- 5.8/4.7
10 K Temperature difference

BO/W35 according to EN 14511 kW/- 5.7/4.4
5 K Temperature difference


İddianız, yer kaynaklı ısı pompasında kaynak tarafı su ısısı ve çıkış su ısısından bağımsız olarak dış hava sıcaklığının COP'yi etkilediği yönündeydi. Bu çok önemli bir yanlıştır. Isı pompası satma hevesindeki bir firmanın, ısı pompası kullanma potansiyeline sahip kişilere bu gibi bir şey söylemesi, işin tekniğine ve gerçeğine tamamen aykırı, yanlış bilgilendirmedir. Bana ispat diye gönderdiğiniz linkteki "10 K Temperature difference" lafını, "dış hava sıcaklığı 10 dereceyken" diye aldınız zahir. Şimdilik buradaki "K"nın Kelvin manasında olduğunu söyliyeyim, bulmacanın gerisini siz çözün.

Başlangıçtan beri iddianız 7-8 cop değerinde makinanız olduğu şeklindeydi. Bu duyunca, aman ilgilenmeyeli COP'ler 8'e çıkmış, benim 4.5'luk makineyi böyle bir şeyle değiştireyim diye düşündüm. Sonra anlaşıldı ki öyle değil.



Burada gereksiz ve anlamsız bir tartışmanın içine düştük. Yer kaynaklı pompanın cop'sini dış hava sıcaklığıyla ilişkilendirip ısrar ettiniz bir süre. Bu da yine muhtemel müşterileriniz için iyi puan değil.


Siz de biliyor olmalısınız (ya da artık öğrenmiş olmalısınız) EN 255, uluslararası bir standarttır. BO/W35 (Brine zero celcius/ Water 35 celcius) koşulunda performans ölçümüdür ve tüm ısı pompalarının performansı bu koşulda karşılaştırılır. Bizim cop 8 deyip başka koşullar söz konusu olduğunda bu dürüstlük olmaz. B12/W40 şartlarında tüm ısı pompaları harcanan enerji bakımından daha iyi netice verir çünkü bu koşulda Delta Q 28 dir, 35 değil.


Esasında, burada tartışmamız gereken makina değil. Üç aşşağı beş yukarı hepsi aynı. Tartışılması gereken somut bir projedir. Müşteri açısından önemli olan elektrik sayacının ne karşılığında ne yazdığıdır. COP bunun ölçüsü değildir. Sayacın ne yazacağını proje belirler, makina değil. Sirkülasyon pompaları, kaynak tarafının iyi hesaplanıp hesaplanmadığı, soğutularak geri gönderilen suyun aynı ısıyı kaynaktan geri kazanıp kazanamayacağı, projenin toplam maliyeti, yatırımın kendini geri ödeme süresi, bunun hangi hesaplara dayandığı, gerçekçi olup olmadığı, bu konudaki örnek projenizin detayları vb. bunların konuşulması gerekir.



Kaldı ki, her koşulda yer kaynaklı pompa daha iyidir diye de bir şey yok. Bazen hava kaynaklı daha iyidir. Koşullar elverişli ise su kaynaklı iyi olabilir. Bunların hepsinin koşulları var. Sizin her müşterinin koşullarını çok iyi anlayıp en doğru çözümü, en iyi mühendislik hesaplarıyla sunuyor olmanız gerekir. Fakat işin çok temel kavramlarında dahi eksiklikler müşteriye güven vermez. Nitekim ülkede böyle çok ısı pompası faciası olmuştur.

SimoP
17-02-2010, 21:52
Delta T sıcaklık farkının 5 Kelvin ile 5 derece olması arasında zerre kadar fark yoktur. Aynı şekilde Delta T sıcaklık Farkının 10 Kelvin ile 10 derece olması durumunda da hiç bir fark yoktur.
Çünkü 0 derece, 273 Kelvindir. Bağıntısı K= C+273 dür..Yani Sıcaklık kelvin cinsinden 5 birim azalsa derece cinsinden de 5 birim azalacaktır. Bunu belki bilmiyor olabilirsiniz. Sonuç değişmez. Bana bu işi bilmiyor gibi ithamlarda bulunmanız da ayrıca hoş değil.

Konumuza dönelim. Bundan bir önceki mesajım konuyu tamamen kapamak yönündeydi. O yüzden, bizim üzerinde çalıştığımız, spesifik örnekler yerine sizin bize gösterdiğiniz sitede yazan rakamlar üzerinden konuyu toparlamaya çalıştım. Haklıydınız ispatlanmamış cop değerleri üzerine tartışma açmamalıydım. Ama ortada beklenilenden daha fazla verim veren bir cihaz olunca galeyana geldim diyelim.

Konu kapanacak gibi durmadığı için de:
1- delta T sıcaklık farkını 10K yazan yeri, nerede dış hava sıcaklığını 10 derece olarak yorumladım? Bilakis o alıntınıza cevap vermedim.

2- Esasında, burada tartışmamız gereken makina değil. Üç aşşağı beş yukarı hepsi aynı. Tartışılması gereken somut bir projedir. Müşteri açısından önemli olan elektrik sayacının ne karşılığında ne yazdığıdır. COP bunun ölçüsü değildir. Sayacın ne yazacağını proje belirler, makina değil. Sirkülasyon pompaları, kaynak tarafının iyi hesaplanıp hesaplanmadığı, soğutularak geri gönderilen suyun aynı ısıyı kaynaktan geri kazanıp kazanamayacağı, projenin toplam maliyeti, yatırımın kendini geri ödeme süresi, bunun hangi hesaplara dayandığı, gerçekçi olup olmadığı, bu konudaki örnek projenizin detayları vb. bunların konuşulması gerekir.

katılıyorum bunları tartışalım ancak bunun yeri ne yazık ki internet değil. İnternet, bilgi hırsızlığının hat safhada olduğu bir yer olmakla birlikte, günlerce çalışılmış mühendislik emeğini burada sergilemeyeceğim de aşikar.

aldı ki, her koşulda yer kaynaklı pompa daha iyidir diye de bir şey yok. Bazen hava kaynaklı daha iyidir. Koşullar elverişli ise su kaynaklı iyi olabilir. Bunların hepsinin koşulları var. Sizin her müşterinin koşullarını çok iyi anlayıp en doğru çözümü, en iyi mühendislik hesaplarıyla sunuyor olmanız gerekir. Fakat işin çok temel kavramlarında dahi eksiklikler müşteriye güven vermez. Nitekim ülkede böyle çok ısı pompası faciası olmuştur.

gayet tabi. Her koşulda toprak kaynaklı daha avantajlı olsaydı neden hava kaynaklı cihazları icat etsinler..Aynı kapasitede bir hava kaynaklı bir toprak kaynaklıyı karşılaştırdığınız zaman toprak kaynaklı avantajldır. O da dediğiniz gibi toprak yapısı uygunsa, sondaj maliyetleri uygunsa, kaybettiğimiz ısıyı geri kazanabiliyorsak. Ama genel konuşmalar bunlar. Çok özele indirgersek olayı zaten hiç bir konuda anlaşamayız.

NIBE markası altında kurulan hiç bir yerde "ısı pompası faciası" olmamıştır. Her kurulan makine, proje, İsveç'li bir bilirkişi tarafından da kontrol ediliyor aynı zamanda.

Öğrenmek istediklerinizden cevaplayabileceklerim:
Kaç metrekare alan hangi cihazla ayda ne kadar elektrik faturası ödüyor derseniz. Size yarın öbür gün net cevaplar verebilirim. Onun dışında mühendislik hesaplarını proje maliyetlerini ne yazık ki burada paylaşmam mümkün değil.

Tekrar yineliyorum bazı ithamlarınızdan gerçekten rahatsız oldum. Ne siz beni tanıyorsunuz ne de ben sizi. Ne siz benim bugüne kadar neler yaptığımı biliyorsunuz ne ben sizin. Burada günlük yorgunluğun sonunda 10-15 dk da elimizin döndüğünce bir şeyler paylaşmak. Yüz yüze konuşmak gibi değil burası. Bu konuda sohbet etmek için dışarıda size bir kahve ısmarlayabilirim ya da ofisimize bekleriz. Hatta distribitörümüze bekleriz. Öğrenmek istenilen her detay paylaşılacaktır.

Burada açıklamalarda yanlış anlaşılmalar olduysa hakikaten özür dilerim. Kesinlikle amacım insanları yanlış bilgilendirmek değil. Bazı cümlelerimde yanıldığımı kabul ediyorum. Ama kabul görmesi gereken gerçeklerde de ısrar ediyorum..

Beyaz Kartal
18-02-2010, 00:31
Değerli Forum Katılımcıları,

Bir süredir Isı pompası sistemleri hakkında yazılanları okuyorum. Bazı yazılanları hayret içerisinde, bazılarını da gülerek okudum. Bir süredir yazmak istediğim bir çok konuyu iş yoğunluğundan dolayı zaman bulup yazamadım.
Nacizane bu işlerle yurtdışı ve yurt içinde uğraşmış, daha önce bu forumda bir kaç mesaj ile soruları cevaplamaya çalışmış biri olarak bazı konularda ben de yorumda bulunmak isterim.Şimdi kısa bir şekilde bir kaç konuya yorum yapmak istiyorum. Daha sonra kavramları netleştirmede yardımcı olmak için daha detaylı şekilde bir yazı yazmaya çalışacağım.

COP kavramı anladığım kadarıyla herkesin kafasında oturdu. Kısaca verdiğimiz enerjiye karşılık aldığımız enerji diyebiliriz. COP ısı pompası sistemleri için kullanılan bir kısaltmadır.
COP yi etkileyen etkenler şunlardır;
Isı pompası cihazının çalışma sıcaklıları, hem kaynak(toprak,su,hava) hem yük (bina içi) çalışma sıcaklıkları ile doğrudan etkilenir.
Cihaz tasarımı ile doğrudan etkilenir.Bu etkilenme yukarıda saydığım sıcaklıktan etkilenmenin sınırladığı sınırlar içerisinde kısa bant aralığında olur.
COP başka bir etkenden etkilenmez.

Birinci maddeyi açacak olursak; sıcak kaynak, ısıtmada ısı pompasının COP değerini artırır. Ayrıca ev içi sistemi düşük bir sıcaklıkla ısıtmaya uygun bir sistem ( yerden ısıtma,fan-coil) olarak kurulursa COP değeri artar. Yani kaynak ile yük sıcaklıkları birbirine ne kadar yakınsa COP değeri o kadar yüksek olur. Hem ısıtma hem soğutma için bu geçerlidir.
Kompresörlerin kademeli veya invertorlü ( oransal **** frekans kontrollü) olması yalnızca sıcaklık farkının etkilediği COP değerinde küçük yüzde oranlarında değişim sağlayabilir. COP değerini 1 **** 2 kat artırıp azaltamazlar. Bu yüzden bir çok ısı pompasının verimi bir birine yakındır. Arada ciddi oranda farklar yoktur. Isı pompasında kullanılan soğutucu akışkanın bile yarattığı verim farkı yalnızca %20 dir.
Kompresör ilk kalkışta da sonra çalışırken de elektrik harcar, bir sefer kalkış yaptıktan sonra çok az elektrik harcamaz, kapasitesi ne ise ona göre harcar. Yumşak kalkış elektrik tesisatına bir anda çok yüklenmemeyi sağlar ve bina elektrik dengesini bozmamak için ve bir kaç başka nedenden dolayı kullanılmaktadır. Cihazlar ilk kalkışlarında daha fazla elektrik harcarlar ama bu 10yada 20 kat değildir.Ayrıca bu şekilde yüklenme ortalama 1 sn nin altındadır.

Toprak kaynaklı ısı pompası sistemin sistem verimini tüm ısı pompalarında olduğu gibi kaynak ve yük sıcaklıkları arasındaki fark belirler. Yük sıcaklığı ev içi sisteminizle ilişkilidir.
Toprak tarafı su sıcaklığı ise; Toprak sıcaklığı ve toprak altı kollektör tasarımınızla alakalıdır. Toprak sıcaklığı Dünyanın neresinde olduğunuza göre, yeraltı su seviyenize göre ve bir kaç coğrafi özelliğe göre değişkenlik gösterir. Fakat belli bir sıcaklıktaki topraktan, sizin kaç derecede bir sıcaklık alabileceğiniz sizin tasarımınıza kalmıştır. Tabiiki bunun üst sıcaklığı toprak sıcaklığıdır.Daha fazla olamaz. Çok boru döşerseniz toprak sıcaklığına yakın bir su sıcaklığını elde edersiniz fakat hem ilk yatırım artar hemde suyu çevirmek için kullanacağınız sirkülasyon pompasının tüketeceği elektrik tüketimi artar.

Fakat görüldüğü gibi Toprak kaynaklı ısı pompası sistemin COP değerinin dış hava sıcaklığı ile doğrudan ilişkisi yoktur. Toprak sıcaklığı, mevsimlerdeki sıcaklık değişimlerini daha geriden takip ettiği ve görece daha dar bir aralıkta sıcaklık değişimi gösterdiği için havaya göre daha verimli bir kaynaktır. Bu yüzden dış hava sıcaklığı arttıkça toprak kaynaklı ısı pompasının COP değeri 7-8 gibi değerlere çıkmaz. Ayrıca ben şimdiye kadar toprak kaynaklı hiç bir ısı pompasının bu değerlere çıktığını görmedim. Ne pratikte ne de katalog değeri olarak. Eğer yerin altında sıcak bir su varsa ve cihaz çok özel olarak yalnızca o sıcaklıkta ve yalnızca ısıtma durumunda çalışacak şekilde tasarlanmadıysa bu bana çok mümkün görünmüyor. Kaldıki bu şekilde özel bir cihaz tasarlasanız bile bu COP rakamlarına ulaşabileceğinizi düşünmüyorum. Bu rakamlar iddalı rakamlar. Ama bu rakamlara ulaşıldıysa bundan mutluluk duyarım. Bu ısı pompası sisteminin önünü açar.

Bu tür sistemlerde yalnızca cihaz COP sini söylemek doğru değildir. Bu sistem için toprak tarafında ve yük tarafında kullanılan pompaların elektrik tüketimleri, sistem toplam COP değerini bulmak için toplam tüketime eklenmelidir. 4 kw kompresör gücü olan bir ısı pompası için çalışan sirkülasyon pompası yaklaşık 0,7 Kw ile 1 kw arasında elektrik tüketmektedir.

Ayrıca cihazın gün içerisinde kaç saat çalıştığı ile COP değeri arasında kati suretle bir ilişki yoktur. Bu bir tek ödediğiniz parayı değiştirir o kadar. İyi izolasyonlu evde cihaz daha az çalışır daha az tüketir.

EN normları tüm ısı pompalarının verimlerini aynı şartlar altında karşılaştırmaları için belirlenmiş şartlardır. B0/W35 değerleri,ısı pompasına toprak tarafından (Kaynak) geldiğini, bina içinden de (Yük) 35C tesisat dönüş suyu geldiğini gösterir. Isı pompası üreticisi bu değerlerde ne kadar COP değerine sahip olduğunu kataloglarında belirtir. Eğer bu cihaz hava kaynaklı ise B0 dış hava sıcaklığını temsil edebilir.

Kısaca bir kaç yorum yapmak istediğimi yazdım ama bakıyorum yine çok uzun yazmışım. Kusura bakmayın, umarım yazdıklarım biraz daha aklımızı netleştirmiştir.

Doğru proje, doğru malzeme, doğru uygulama. 3 saç ayağı bunlar olmaz ise sistem doğru çalışmaz.

İyi günler diliyorum.

Zeytinci
18-02-2010, 09:25
Forumu takip edenlerin konuya ilgisini kaybetmemelerini temin etmek gerek. İlgisini yitiren aslan'ın avını terk etmesi gibi.:p

Bırakalım cihaz üreticileri daha iyilerini yapsınlar. Sattığının arkasında duramayanları ortaya çıkaralım ki insanlarımız aldatılmasın.

İyi izoleli evler az enerji ile konforlu hale gelir.

Atık (kullanılamayan) enerjileri ya da bedava enerji kullanmada yeni projeler üzerinde tartışalım.

Madem ki ısı pompası verimleri üç aşağı beş yukarı birbirine yakın. Örneğin ısı pompalarında kullanılamayan kayıp enerjiler ile birşeyler yapılamaz mı?
Yazın veya kışın. Bunlar için projeler (havuz ısıtma, domates kurutma gibi:D) düşünülmeli.

SimoP
18-02-2010, 09:38
COP yi etkileyen etkenler şunlardır;
Isı pompası cihazının çalışma sıcaklıları, hem kaynak(toprak,su,hava) hem yük (bina içi) çalışma sıcaklıkları ile doğrudan etkilenir.

Sn Beyaz Kartal:
Dediğinize göre COP'yi bina içi yükler etkiler ama dış hava şartları etkilemez.

Bana şunu söyleyebilir misiniz?
Bina içi yükler, dış hava sıcaklığından bağımsızdır.
Yani dış hava sıcaklığı 0 derece de olsa 20 derecede olsa bina ısıtma yükü aynıdır öyle mi?
Yanlış anladıysam lütfen düzeltin beni:

LEED sertifikası için bina enerji modellemeleri yapılırken bina ısıtma/soğutma yükü belirlenirken girilen değerler arasında duvarların, tavanların, kapıların, pencerelerin, çatıların "U" ısı geçirim katsayıları yanı sıra binanın bulunduğu coğrafi bölge özellikleri de girilir.

Bu "U"değerleri malzeme özelliklerine göre değişmektedir. Kaldı ki aynı modelleme süresinde binanın bulunduğu coğrafi bölgeyi de seçmek durumundayız ki, yıllık bazda saat saat bina ısıtma soğutma yükleri karşımıza çıkıyor.

Bina ısıtma yüklerini değiştiren bir çok parametre vardır.
İnsanlar, aydınlatma, elektrikli aletler, vs.. bunlardan biri de dış hava şartlarının, ısı geçirim katsayılarına göre bina içi yüklere eklenmesidir.

Siz göz ardı etseniz de, dış hava sıcaklıkları binanın ısıtma/soğutma yüklerini doğrudan etkilediği için COP i de doğrudan etkileyecektir. Siz de zaten aynı şeyi söylüyorsunuz bina içi yükler COPi etkiler diyorsunuz. Ki evet etkiler.
Bende bina içi yükleri nelerin etkileyeceğini açıklamaya çalıştım.

SimoP
18-02-2010, 09:41
Sn Zeytinci:
NIBE ısı pompası ile, evleri ısıttıktan sonra tesisat dönüş suyu sıcaklığı yaklaşık 30-35 derecedir. Bu sıcak suyu havuz eşanjörüne verebilecek bir çıkış bulunmaktadır cihazda. Havuz suyu ısıtmasına yardımcı veya tamamiyle havuz suyunu ısıtabilecek kapasiteler mevcuttur.

Zeytinci
18-02-2010, 11:03
Sn. SimoP,

Müşterilerinize fazladan (cebinden) harcatmamak kaydıyla havuz'da ısıtılabilir, sera'da. Bunları düzgün projeler yaparak müşterilere sunmanız lazım, satıcılar olarak.:)

MeyveliTepe
18-02-2010, 11:11
COP yi etkileyen etkenler şunlardır;
Isı pompası cihazının çalışma sıcaklıları, hem kaynak(toprak,su,hava) hem yük (bina içi) çalışma sıcaklıkları ile doğrudan etkilenir.

Sn.SimoP,
Sanırım bu ifadeyi farklı algıladınız.

Burada söylenen, EN255 BO/W35'de olduğu gibi, kaynak tarafı sıcaklık (BO) ve yük tarafı çıkış sıcaklığı (W35) şeklindedir. Başka bir anlatımla, "topraktan gelen 0 derecelik su, 35 dereceye ısıtıldığında" şeklindedir. Bu 35 derece, söz gelimi akümülasyon tankındaki suyun ısısıdır. Bu sıcaklığın evde verimli kullanlıp kullanılamaması evin ısı kayıpları ile ilgili bir mevzuudur ve COP ile ilgisi yoktur. İyi izolasyonlu bir evde, tanktaki ısınmış su ile evi daha uzun süre ısıtabilirken, tersinde hiç ısıtamayabilitsiniz. Isıtırsanız, bu cihazı daha verimli yapmaz. Aynı şekilde, ısıtamazsanız yine cihazı verimsiz yapmaz. Sadece a'dan z'ye projenizin başarılı olup olmadığının göstergesi olur.

MeyveliTepe
18-02-2010, 13:01
Sn Zeytinci:
NIBE ısı pompası ile, evleri ısıttıktan sonra tesisat dönüş suyu sıcaklığı yaklaşık 30-35 derecedir. Bu sıcak suyu havuz eşanjörüne verebilecek bir çıkış bulunmaktadır cihazda. Havuz suyu ısıtmasına yardımcı veya tamamiyle havuz suyunu ısıtabilecek kapasiteler mevcuttur.

Sn. SimoP,
Müşterilerinize fazladan (cebinden) harcatmamak kaydıyla havuz'da ısıtılabilir, sera'da. Bunları düzgün projeler yaparak müşterilere sunmanız lazım, satıcılar olarak.:)

Bir yanlış anlaşılmayı düzeltmek isterim. Makineye evden veya akümülasyon tankından gelen geri dönüş suyundaki ısı enerjisi atık bir enerji değildir. Makine bu gelen suyu az daha ısıtarak eve veya akümülasyon tankına geri gönderir. Geri dönüş suyu havuza verilirse, makina ya bu havuzdaki suyu giriş olarak almalı, ya terkos suyunu giriş olarak almalı, ya da havuza bir serpantin ile gidiyorsa havuzda iyice soğumuş suyu giriş olarak almalıdır. Bu da sadece cihazın yükünü arttıran bir durumdur. Bedava elde edilmemekte, aksine konu havuz ise çok yüksek bir bedel söz konusudur. Yukarıdaki alıntıda sanki havuz bedavaya ısınacak gibi bir söylem var. Fakat esas söylenen, havuz ısıtabilecek kapasitede cihazları olduğudur ki, bu hemen her markada var.

Burada atık sayılabilecek şey, kaynak tarafında kışın soğutulan, yazın ısıtılan su veya havadır. Kışın, soğuk havayı, yazın sıcak havayı kullanabileceğiniz bir durum var ise bunlardan yararlanılabilir. Söz gelimi, yazın havuzu daha da ısıtacaksanız bir çözüm bulunabilir.

Öte yandan, ısı pompasının atığı değil ama, başka bir tesisin atığından ısı pompasında yararlanılabilir. Basit bir örnek, bitişiğinizde devamlı yanan bir fırın vb. bir şey varsa, (baca gazı faktörünü bir kenara bırakalım), bunun atık sıcak havasından hava kaynaklı bir ısı pompası teorik olarak gayet güzel yararlanabilir (teorik olarak diyorum çünkü bu atık havanın temizlenebilmesi gerekir).

SimoP
18-02-2010, 18:49
Aşağıdaki linklerde açılan sayfaların teknik data kısmında bazı COP değerleri bulunmaktadır:

http://www.nibe.eu/en/Domestic-heatingcooling/Ground-source-heat-pumps/Product-range/NIBE-F1145/

http://www.nibe.eu/en/Domestic-heatingcooling/Ground-source-heat-pumps/Product-range/NIBE-F1245/

Kabaca 5 gibi bir rakamdan bahsediliyor ama ben ağzımı açmayacağım bu sefer:)
Bütün cihazlar 3 aşağı 5 yukarı aynı deniyor, acaba?

Sn MeyveliTepe ve Beyaz Kartal,
Siz daha tecrübelisiniz diye size sormak istiyorum samimiyetimle.
COP (B0/W35): 5 olan bir cihazın COP'si, (B12/W:35) durumunda kaça kadar çıkabilir sizce?

Topraktaki kaynak sıcaklığı 12 derece olacağı var sayıldığı için 12/35 i soruyorum.
Cevaplamaya çalışırsanız sevinirim.

İyi akşamlar.

Beyaz Kartal
18-02-2010, 22:33
Sn.SimoP,

Sn MeyveliTepe ve Beyaz Kartal,
Siz daha tecrübelisiniz diye size sormak istiyorum samimiyetimle.
COP (B0/W35): 5 olan bir cihazın COP'si, (B12/W:35) durumunda kaça kadar çıkabilir sizce?

Diye bana bir soru yöneltmişsiniz. Bilmiyorum kaça çıkar siz bana gösterebilir misiniz? Teknik kataloglarınızın linkini vermişsiniz. Evet web sayfalarına girdim ve teknik kataloglara baktım. Ama orada B12/W35 şartı ile ilgili bir bilgi bulamadım. Bize iletebilirseniz sevinirim.

Ayrıca toprak sıcaklığı 12C iken bunu kaynak tarafı cihaz giriş suyu olarak almanız için sonsuz metre boruyu toprak altına döşemeniz gerekir. Herhalde sizin söylemek istediğiniz 12C yakın bir sıcaklık. Bu 12C toprak sıcaklığına ne kadar yaklaşmaya çalışırsanız toprak altı borulamanızda o kadar artar bu da ilk yatırım maliyetini ciddi oranda artırır. Bunun bir denge noktası vardır. Her zaman yüksek COP elde etmek için çok boru döşemek mantıklı değildir. Bu durumda sirkülasyon pompalarının tüketimi ve ilk yatırım tutarı karşınıza çıkar.Attığımız taş ürküttüğümüz kurbağaya değmeli değil mi?

Sn Beyaz Kartal:
Dediğinize göre COP'yi bina içi yükler etkiler ama dış hava şartları etkilemez.

Bana şunu söyleyebilir misiniz?
Bina içi yükler, dış hava sıcaklığından bağımsızdır.
Yani dış hava sıcaklığı 0 derece de olsa 20 derecede olsa bina ısıtma yükü aynıdır öyle mi?
Yanlış anladıysam lütfen düzeltin beni:

Anladığım kadarıyla benim yazdıklarımı yanlış anlamışsınız. Yazdıklarıma tekrar bakalım.

COP yi etkileyen etkenler şunlardır;
Isı pompası cihazının çalışma sıcaklıları, hem kaynak(toprak,su,hava) hem yük (bina içi) çalışma sıcaklıkları ile doğrudan etkilenir.

Yük tarafı (bina içi) çalışma sıcaklıkları demişim siz ise bina içi yükler demişsiniz. İkisi bir birinden tamamı ile farklı kavramlardır. Bina içindeki ısıtma tesisatında dolaşan suyun sıcaklığı ile bina yükü bir birinden kesinlikle ayrı kavramlardır. Bu dış hava sıcaklığı ile artan bina yükününden dolayı COP ile ilgili hiç bir etkilenme olmaz. Bu bir komyanun üzerine aldığı yükten dolayı motor veriminin değişeceğini söylemeye benzer.Motor verimi değişmez tüketim artar.

Bina yükü ile ilgili verdiğiniz bilgilerin doğru olması haklı olduğunuzu göstermez. Çünkü bu verilen bilgiler ile sorduğunuz soru arasında bir ilişki yoktur. Lütfen kavramları birbirine karıştırarak akılları daha fazla karıştırmayalım.

Daha öncede söylediğim gibi 7-8 COP değerleri çok iddalı rakamlar. Bu sayıları bizlere gösterebilirseniz mutluluk duyarız.

Cihazın COP değerinin yüksek olması, sisteminde COP değerinin yüksek olacağını ve ilk yatırım/tasarruf oranın kısa olacağını garanti etmez. Tekrarlamak isterim doğru proje,doğru malzeme,doğru uygulama başarılı bir sonuç verir.

İyi günler dilerim.

çekirdek
18-02-2010, 23:48
Bu konuyu ilgiyle okuduğum için,
bilmediğim konu ve noktaları öğrendiğim için yazılarına emek veren arkadaşlara teşekkür ederim.
Amma, yine de, çekinerek söyleyeyim ki, (tabii, sizler işin erbapları olduğunuz için haklısınız) mesajları okurken bir doktor reçetesi okur ve anlar gibiyim. Evet, Aspirini, günde üç kere tok karınayıyı anlıyorum gibi. Espri bir yana;

benim bir yerim olsa, 250 metre kare, tavan yükseklikleri ortalama 3,5-4 metre olsa,
hava pompalı cihazı tercih etsem,
bina yalıtımımda camları konforlu ısıcam kullansam, alt zemin ve tavan yalıtımını iyi yapsam,
elektriğimin büyük bölümünü rüzgar tribünü ile karşılıyor olsam,
ana pençerelerim hep kuzeye baksa (genelde yaz kullanımı düşünüldüğünden), güneyde daha az pençerem olsa,
yazın dışarıda hava sıcaklığı 38 iken içeride kaç dereceyi yakalarım,
kışın dışarıda hava 5 derece iken içeride kaç dereceye kadar ısınırım?

Zeytinci
19-02-2010, 09:31
Sn. Çekirdek,

Evinizi Çatalkaya'da iyi izoleli yaparsanız;

-yazın 2-3 gün hariç (bahur sıcakları) klima ihtiyacınız olmayacak. Vantilatör çok bile.

-kışın ısınmak için spit klima düşük sıcaklıklarda işinizi görmeyecektir.

MeyveliTepe
19-02-2010, 10:00
...
hava pompalı cihazı tercih etsem,
...
elektriğimin büyük bölümünü rüzgar tribünü ile karşılıyor olsam,
...
yazın dışarıda hava sıcaklığı 38 iken içeride kaç dereceyi yakalarım,
kışın dışarıda hava 5 derece iken içeride kaç dereceye kadar ısınırım?

Hava kaynaklı ısı pompasını kastediyorsunuz herhalde. Havadan havaya mı, havadan suya mı?

Rüzgar tribünü ile düzenli enerji elde edemeyeceğinizden çift yönlü saat ile şebekeye satıp, şebekeden alacak bir şey düşündüğünüzü var sayıyorum.

Yazın ve kışın kaç derece istediğiniz size bağlı tabii ki. İstiyorsanız yaz kış sabit 22 derece elde edebilirsiniz. Önemli olan, bunu nasıl en verimli ve en kullanışlı sağlayabileceğiniz. Söz gelimi, ev içi ısıtma sisteminiz ne olacak? Yerden ısıtma, radyatör, fancoil, hava kanalı vb. Çok iyi bir izolasyonunuz olacak ise en verimli ve konforlu olan yerden ısıtma olur. Değil ise, ev içi havayı ısıtmak durumunda kalırsınız. Bunun için de ya radyatöe, ya hava kanalları kullanmanız veya her odaya fancoil koymanız gerekir. Radyatör yüksek ısıda sıcak su gerektirir. Her odaya fancoil koyup hem ısıtma hem soğutmayı buradan yapayım derseniz, ev içinde hızla sirküle olan hava ve her daim fan sesi konforu azaltır, sessizlikte en iyi fanı bile duyar rahatsız olursunuz. Çok parametre ve çok çözüm var. Hepsinin kendine göre artı ve eksileri mevcut.

Beyaz Kartal
19-02-2010, 23:49
Sayın Çekirdek,

Konuyu biraz açıp düzgün bilgiler ile konuşalım dedik fakat anladığım kadarıyla daha karışık bir hal almış.Kusura bakmayın. ;)

Evinizin alanı ve tavan yükseklikleri ve Dünyanın neresinde olduğunun bir önemi yok. Evinizi, dış hava sıcaklığı ne kadar yüksek olursa olsun isterseniz 0C ye kadar soğutabilir ve dış hava sıcaklığı ne kadar düşük olursa olsun evinizin içini 50C kadar ısıtabiliriz.

Bu ısı pompası sistemlerinin ısıtma **** soğutmada diğer sistemlerden ana farkı tasaruflu olmasıdır. Tasarruflu olduğu için konfordan ödün vereceğinizi düşünmeyin lütfen. Ev içerisinde istediğiniz sıcaklıkta konfor şartlarınızı her türlü elde edebilirsiniz. Yeterki düzgün bir şekilde projelendirilsin ve uygulansın, bundan sonra ev içi sıcaklığı sizin isteğinize kalmış. İster 30C olur kışın, ister 18C olur yazın.

Fakat hava kaynaklı ısı pompalarını kullanmayı düşünüyorsanız, bu sistemin çalışma aralıkları dış hava sıcaklığına bağlı olduğu için sınırları vardır. Bir çok marka -15C dış hava sıcaklığından sonra ısıtma yapamamaktadır. Aynı sınır yaz aylarında soğutma yaşanmaktadır. Toprak kaynaklı ısı pompalarının kaynak sıcaklıkları dış hava sıcaklıklarından çok etkilenmedikleri için hava kaynaklı ısı pompalarına göre daha geniş aralıkta çalışabilmektedirler.

Umarım açıklayıcı olmuştur. En azından reçete gibi değildir.

Saygılarımla,

Zeytinci
20-02-2010, 14:46
Sn. Çekirdek,

Evinizin planı nasıl?
250 m2 alan;
alt ve üst kat toplamı mıdır?
ya da,
kare veya dik dörtgen; genişlik ve uzunluk nedir?
kaç odanız var ve metrekareleri nasıl?
Sizin probleminiz nasıl ısınacağınızdır. Serinlemeyi bölgenizde doğa büyük oranda çözmektedir.

Bunları bilirsek size birlikte somut çözüm öneririz.

Yukarıdaki detaylı teorik bilgiler uzman kişiler içindir. Sizin kafanızı karıştırmasın.

Bilmem anlatabildim mi?:)

çekirdek
20-02-2010, 19:25
Bilgileriniz için teşekkürler. Bu son yazılarla daha rahatladım.

Isı pompası ve proje-kurulum aşaması ile ilgili bir şirketle anlaştım zaten. Çok ayrıntılı bilgiler gelince sizlerden, ve sizler konuyla ilgili hakikaten çok şey biliyor olunca, bense bu kadar çok bilmeden kendi mantık ve sezgimle hareket edince yanlış mı yaptım diye düşündüm. Biliyorum, ilk maliyet yüksek ama, yapacağım yer biraz da ticari getirili olacağından, konut kullanımından daha çabuk amorti edecektir diyorum.

Zeytinci
21-02-2010, 12:46
Proje yaptırmakla doğrusunu düşünmüşsünüz, hayırlısı olsun.

Böyle durumda, ekipmanı satan ve projeyi uygulayan firmanın proje firmasından ayrı bir firma olmasını tercih ederim.

Umarım sizin ki de öyledir. Aksi halde aşağıda yazdıklarıma dikkat ediniz.

Malum ticarette satıcıların stoğunda olan ekipman dünyanın en iyisidir.
En uygun kapasiteli cihazı seçmeyi onlar bilir. En iyi montaj konumunu onlar bilir. En iyi işçilik onlarınkidir. En ucuz yine onlardır.

Bu her zaman böyle olmayabilir...

Her zaman daha iyisi çıkar,
Stokta olan veya kolay bulunan cihaz kapasite olarak size uymayabilir,
İşçiliği kolay olan montaj konumu, ihtiyaca en uygun yer olmayabilir,
İşçilik kalitesi görecelidir,
Aynı model/tip/marka cihazın daha ucuzu bulunabilir,

Amac işi yokuşa sürmek değil. Malum para kolay kazanılmıyor. Zor müşteri en iyi ürün ve hizmeti alır.

cmoltay
18-01-2011, 15:59
Isı pompası konusunda uzmanlığı olanlara danışmak istediğim bir konu var: Dikey sondaj ya da yatay serme yöntemi ile yerleştirilen boruların topraktan ısı soğurmaları nedeni ile toprak sıcaklığının ne kadar düşmesi normaldir? Yurtdışında gördüğüm, ısıtma konumunda çalışan bir uygulamada dikey sondaj ile yerleştirilmiş borulardan pompaya gelen su sıcaklığı 3 dereceler civarında idi ve pompadan 0,5 derece civarında su toprağa geri gidiyordu (kapalı bir çevrim). Isı pompası biraz durduktan sonra yeniden çalıştığında gelen su sıcaklığı 4 dereceye çıkmıştı. COP 3,3 civarında idi, akümülasyon tankındaki suyun ısınmasında herhangi bir sorun yoktu, dış hava sıcaklığı da çok düşük değildi (10 derece civarında). Suyun bu kadar düşük sıcaklıkta gelmesi normal midir, sürekli çalışma sonucu mudur, yoksa sondaj ya da yer yapısı ile ilgili bir soruna mı işaret etmektedir?

Saygılar,

ardacan2000
14-02-2011, 15:14
Çok faydalı bilgiler, teşekkürler.

MeyveliTepe
14-02-2011, 20:30
Toprak tarafı ısı değiştiricisinin hesaplarının çok iyi yapılması gerekir. Isı pompasının toprak tarafından 0.5 derecelik ısı alması da yeterli olmakla birlikte sürekli çalıştırmada toprak tarafından alınan enerji neticesi alınan ısı yerine gelemezse sürekli soğuma olur, bu da ısı pompasının verimini düşürür.

Toprak tarafındaki boru uzunluğu ve derinlik, yer kabuğunun ya da yer altı suyunun ısı değiştiricisine ne miktarda ve ne sürede ısı transfer edebileceğine göre hesaplanmalıdır. İdeal olan, alınan enerjinin toprak tarafında birebir tekrar kazanılmasıdır.

Sistem sürekli çalışmak zorunda kalıyorsa yine gitgide düşen bir verim söz konusu olacaktır.

Bu aralar bizim sistem ortalama 20 dakikada bir devreye girip, 60 saniye çalışarak akümülasyon tankındaki suyu sabit 43 derecede tutuyor. 43 derece benim yaptığım bir ayar. Bu ısıdaki suyun yerden ısıtma kalorifer sistemine basılması ev tarafındaki bir termostatın yönetimde. O da günde 3-4 kere, 15 dakika boyunca buna ihtiyaç duyuyor ve evdeki ısıyı sabit 24 derecede tutuyor. Termostat akümülasyon tankından kalorifer sistemine su basarken tanktaki suyun ısısı 39 dereceye kadar düşüyor. Bu da tanktaki ısının hızlı düşmesi sebebiyle ısı pompasının yine günde 3-4 kere yaklaşık 15 dakika kesintisiz çalışmasını gerektiriyor.

Dışarıdaki ısı (bugün hava epey ılındı diyebiliriz) halen 4 derece. Hafta sonu 2 derece idi ve çalışma düzeni aynıydı. Bu arada, 350 litre kullanma sıcak suyu da 41 derece görünüyor. Gündüz ışıma olan günlerde güneş enerjisi panellerinin 56-60 dereceyi gördüğünü gözlemliyorum. Bu da kullanma suyunun daha yüksek derecelere çıkmasını sağladığı gibi, ters etki ile akümülasyon tankına da destek veriyor. Işıma süresi mevsim ilerledikçe artacak, ısı pompasının çalışma ihtiyacı da git gide azalacak.

Sistemin kaynak tarafı göstergelerine baktığımda, sistem çalışırken 5 derece su alıp 4 derece geri gönderdiğini gözlemliyorum.

Ev ısısını sabit 24 derece yerine 22 derecede tutmayı tercih etseydik sistemin çalışma ihtiyacının 1/3 veya 1/4 oranında azalacağını tahmin ediyorum.

Son gelen faturaya göre bu aylarda ısı pompasının harcadığı enerji ayda 160-170 TL civarında.

cmoltay
19-02-2011, 14:23
Sistemin kaynak tarafı göstergelerine baktığımda, sistem çalışırken 5 derece su alıp 4 derece geri gönderdiğini gözlemliyorum.
...
Son gelen faturaya göre bu aylarda ısı pompasının harcadığı enerji ayda 160-170 TL civarında.

Sizin sisteminiz yatay borulu, yüzeye yakın olduğu için gelen su sıcaklığı düşük herhalde. Peki dikey kuyulu bir sistemde daha yüksek su sıcaklıkları ve daha yüksek verimler olması gerekmez miydi?

Kaç metrekarelik bir alan ısıtıyorsunuz 160-170 TL ile?

Saygılar,

ustunizci
01-11-2011, 23:28
Arkadaşlar,
bu bölümdeki tüm yazıları ilgi ile okudum. Ben de Seferihisar'daki, zemin 65 m2 + 1. kat 65 m2. olmak üzere 130 m2.lik dubleks evimi ısıtmak için 12 KW.gücünde Monoblok, Hava kaynaklı (Havadan suya) ısı pompası aldım. Montaj işleri bitti, 2 güne kadar servis gelip devreye sokacak. Cihaz için ayrı bir elektrik sayacı taktım. Elektrik sarfiyatını net olarak takip edebileceğim. Şu an sorularınızı cevaplayamam, ancak ilerideki tecrübelerimi sizlerle paylaşabilirim. İlgileneceklerin bilgilerine.

MeyveliTepe
02-11-2011, 08:14
Ev içinde ısıtma tertibatınız nasıl? Radyatör mü, yerden ısıtma mı?

Bir akümülasyon tankınız vardır herhalde, kaç litrelik bir tank koydunuz?

Bir de evinizdeki izolasyon seviyesi hakkında bilgi verebilir misiniz?

ustunizci
06-11-2011, 14:56
Sayın Meyvelitepe, bu sitedeki tüm yazılarınızı dikkatle okudum. Çok aydınlatıcı bilgiler veriyorsunuz.
Bayramınızı kutluyorum.
1. Isınmak için aliminyum radyatörler monte ettirmiştim. (Radyatörü monte ettirirken kömürlü kalorifer düşünüyordum.)
2. Akümülasyon tankı, monoblok cihazın içinde mevcut. Cihazı devreye alan teknisyen galiba 10 litrelik akümülasyon tankı var demişti. (Tam da bilemiyorum)
3. Evimiz 5 m. x 13 m. ölçülerindedir. 13 m. cephesi güney cephededir. Kuzeyinde ikizimiz olan dubleks vardır. Dış duvarlar 24 cm. kalınlığında (bloksan) izo tuğla ile örülüdür. Bunun dışında bir izalasyon yaptırmadık. 03.11.2011 ve 04.11.2011 tarihlerinde 2 gündür tam kapasite ile cihaz çalışıyor. Isıtması yeterli. 24 saat çalışıyor. Bir kaç gün sonra kaç KW.elektrik harcadığını yazabilirim.
Bilginize,
Saygılarımla

MeyveliTepe
06-11-2011, 19:13
Sn.Ustunizci,

ben de sizin bayramınızı kutlarım.
Verdiğiniz bilgiden anladığım kadarıyla yorumlamaya çalışayım.

Ev içi ısıtma sisteminin radyatör olması, radyatörde dolaşan su ısısının 60 dereceden daha yüksek olmasını gerektirir ki, panellerden ısınarak yükselen hava ev içinde yeterli sirkülasyon sağlasın. Radyatörlü sistemler yerden ısıtmaya göre daha yüksek ısı gerektiriyor.

Akümülasyon tankı 10 litre civarında ise fazla küçük sayılır. Bu sebeple ev ısı istediğinde ısı pompası doğrudan devreye girmek zorunda kalır ve oldukça uzun bir süre devamlı çalışır. Şöyle de olabilirdi. Söz gelimi 300-400 litre civarında bir tank olsaydı, 12KW gücündeki pompa tanktaki suyu en fazla 1-2 saatte 60 dereye çıkartır. Ev ısı istedikçe tanktaki su radyatörde dolaşır, ısı pompası ancak tanktaki su belirli bir ısıya düştüğünde devreye girip eksik ısıyı tamamlayarak devreden çıkar. Bizdeki tasarım böyle bir şey ve çok soğuk kış günlerinde bile ısı pompasının (15KW) devamlı çalıştığı süre günde birer saatten toplam iki saat gibi.

Sizdeki radyatör sistemi muhtemelen bir dezavantaj olup değiştirilmesi zor olsa da, tank sistemini değiştirmek (gerekiyorsa) mümkün görünüyor.

Yazdığınız gibi yakın takip edip durumu tam olarak anlamanızda fayda var. Gerekiyorsa yapılabilir tadilatlarla verimliliği arttırmaya çalışırsınız.

mrduran
08-11-2011, 12:58
Merhabalar,
Her şey matematik ile serildi gözlerimizin önüne. Nasip olursa faydalabileceğim bir çok deneysel, pratiğe dökülmüş uygulamalar var. Ama her şey bilimsel tartışılmış. Laf salatalığı, bilgi kirliliği/kirletme amacı yok çok şükür. Çok çok teşekkürler, her kese hemde.

Bayramınız mübarek olsun, Sağlıcakla kalın inşallah.

Saygılarımla lütfen.

tugrulbaba
30-11-2011, 12:22
Yayla evimde bunu uygulamak isterim. Şu sıralar evin projelendirilmesi ile meşgulüm. İnşaatçı olduğum için %80-90 iş kendi elimden de gelir. Özellikle yalıtım..
Yalnız bir problem var.
Elektrik yok! (:

Onu da rüzgar türbinleri, güneş kollektorleri, metan jeneratörü, hidrojen jeneratörü gibi sıradışı yöntemlerle çözmek gibi bir niyetim var. Bakalım bu iş nereye varacak. Şimdilik bu konuyu kaybetmemek adına buraya bir işaret atmış oldum sadece.

hasan usta
20-12-2011, 12:34
Merhaba arkadaslar
Bende artik isi pompasi uygulamalarinda Ekotec Enerji sayesinde bayagi uzman oldum. Inanmasi zor ama bu sirkette yer alan arkadaslar avrupada yeni uygulamaya gecen isi pompasi kullanarak, buzlanmadan faydalanip isitma ve sogutma yapma projesi üzerinde calisiyorlar.Yani Ekotec enerji, normal hava ve toprak kaynakli isi pompalarini asmislar bu tür projelerde calisiyorlar. Ben kendilerinden sistemin calismasi konusunda bilgi aldim, sistem cok mantikli ve ilginc geldi. Burada suyu buzlandirip buradan enerji aliyorlar.Yazin da bu buz ile evi sogutuyorlar .Bizde topraktan aldigimiz 4 derecelik isiyi, isi pompasina girip 0 derece cikiyoruz bu demekir ki topraktan 0 derece alip -5 derece isi pompasindan cikis yaparsak bile bu büyük bir enerjidir. Burada önemli olan yeteri kadar donmayi önleyici sivi kullanmak ve toprakta olusacak donmayi engellemek ama . Bu konuda bu arkadaslardan detayli bilgi alinabilir.Bunlar isi pompasi konusunda zannedersem en iyilerinden bir tanesidir.

ustunizci
02-01-2012, 13:35
Arkadaşlar merhaba, Ağaçlar Net ailesinin yeni yılını kutluyorum.

Ben, 3 Kasım'dan itibaren ısı pompası ile ısınıyorum. 3 Kasım'dan 30 Kasım'a kadar 565 Kw., 1 Aralık'tan 31 Aralık'a kadar da (tesadüfen) 565 Kw. elektrik tükettim. Tekli tarifedeyim. 1 Kw. 30 kuruş. (565 Kw X 30 Kuruş = 169.50 TL.) bu maliyet benim için idealdir. Radyatörle ısınıyoruz. Eğer yerden ısıtma olsa çok iyi olacak. Evimiz çok iyi güneş alıyor, sanıyorum ki izalasyonumuz da iyi. Günde ortalama 8 saat kadar cihazı çalıştırıyorum. Akşama doğru, saat 15.00 - 17.00 aralarında çalıştırıyoruz. Gece 23.00 - 24.00 aralarında kapatıyoruz. Bu kadar süre çalışması bize yetiyor.

Bu sitedeki bazı arkadaşlar belli bir markanın çok iyi olduğunu belirtiyorlar. Ben cihaza karar vermeden 5 ayrı markanın satıcısı ile görüştüm. Hepsi de kendi markalarının en iyisi olduğunu, kendi servislerinin en iyisi olduğunu belirttiler. Bu görüşmelerin sonucuna göre de ben birine karar verdim ve aldım. Bence cihaz tercihinde en önemli unsur COP.değeri ve çıkış suyu sıcaklığı. Benim cihazda, bir su girişi. bir sıcak su çıkışı var. Bir firma, bizim cihazımızda, 2 su girişi, 2 sıcak su çıkışı var dedi. Ben bu cihazı görmedim. Mutlaka bu bilgi doğrudur. Böyle bir cihaz, ısıtmanın dışında, sıcak su elde etmede kolaylık olacaktır. Monoblok cihazın montajı çok, çok kolay. Su bağlantılarını kendim yaptım. Elektrik bağlantısını servis yaptı ve devreye aldı. Şu an ben, elektrik bağlantısını da yapabilirim.
Bilgilerinize,

MeyveliTepe
02-01-2012, 15:07
Sisteminiz hangi kaynağı kullanıyor (hava, su, toprak)?

MeyveliTepe
02-01-2012, 15:25
Hayırlı olsun, yanılmıyorsam sizin sistem havadan suya, doğru mu? Son 1-2 senede muhtelif markalarda oldukça verimli makineler çıktı. Isı pompalarında belki cihazdan da önemlisi evin durumu ve sistemin tasarımındaki mühendislik oluyor galiba. Bu teknoloji ilk yatırım sebebiyle yavaş da olsa bilinir ve kullanılır hale gelmeye başladı.

ustunizci
02-01-2012, 18:47
Sayın Meyvelitepe,
benim kullandığım Isı Pompası, "Havadan-Suya" ısıtma yapan bir cihaz.

MeyveliTepe
02-01-2012, 18:57
Hayırlı olsun. Kaç KW?

ustunizci
02-01-2012, 19:57
Benim kullandığım "cihaz havadan suya", Monoblok, 12 Kw.

MeyveliTepe
02-01-2012, 20:05
Neden belli saatler içinde çalıştırıyorsunuz? Evde bir termostat düzeni kurulmadı mı?

ustunizci
02-01-2012, 21:30
Cihazın kumanda paneli var. 15 metrelik bir kablo ile cihaza bağlı. Evin içinde uygun bir yere monte ettim. Panelden, açma-kapama yapılıyor. Birde evin içinde kaç derece sıcaklık istiyorsak, onu ayarlayabiliyoruz. Odalarda termostatik vana var. Kullanmadığımız veya az kullanılan odaları düşük sıcaklığa ayarlıyoruz. Bunun dışında başkaca bir termostat düzeni yoktur.

hosseda
02-01-2012, 21:35
Sayın ustunizci,

Isı pompasının maliyeti ne kadar sakıncası yoksa yazabilirmisiniz (radyatör, vs. tesisat hariç). Ve de markasını mümkünse.

MeyveliTepe
02-01-2012, 21:53
Panelden, açma-kapama yapılıyor. Birde evin içinde kaç derece sıcaklık istiyorsak, onu ayarlayabiliyoruz.

Yazdığınıza göre termostat varmış. Bu durumda kapatmaya niye ihtiyaç duyuyorsunuz? Ev içi ısıyı sabit tutabilirsiniz, ya da daha serin ısıyı tölere edebildiğiniz saatlerde termostatı 1-2 derece düşürebilirsiniz.

Monoblok havadan suya ısı pompası bir çok markada var, son 1-2 senede geldiler. Panasonic, Daikin vb. Şemalarında bir akümülasyon tankı da görünüyor ama kaç litreliktir yazmamışlar. Kullanma sıcak suyunu da ısı pompası ile karşılıyorsunuz herhalde.

Yazın soğutmada da kullanabilecek misiniz? Bir fancoil sistemi de kurduysanız büyük ihtimal kullanırsınız. Bu cihazlar genelde çift yönlü çalışırlar.

ustunizci
02-01-2012, 22:14
Monoblok cihazların, akümülasyon tankı, cihazın içinde, kaç litrelik olduğunu, siz, daha önce bana sormuştunuz, ben de servise sordum. Servis 10 Litre dedi. Kullanma suyunu ısı pompasından karşılamıyorum. Evde başka bir sistem vardı. Bir sıcak su boyleri almam gerekiyor. Şimdilik almadım. (yarın İzmir'e gidiyorum bu konu ile ilgili bir cihazı göreceğim.) Fan coil cihazı almadım. Alsam da monte etme imkanı yoktur. Ben yazın bu evde oturmuyorum. Bu nedenle ihtiyaç yoktur. Önümüzdeki yıl veya yıllarda, bir ihtimal, zemin kattaki radyatörleri iptal edip, yerden ısıtma borusu döşemeyi düşünüyorum. Eğer bu değişikliği yaptırırsam, o zaman fan coil cihazı için uygun borular döşetmeyi düşünüyorum. Kumanda panelinden, evin içinde istenilen sıcaklığı ayarlamak biraz tecrübe istiyor. Onu da evde sadece ben yapabiliyorum. Daha çok da bu nedenle kapatıyoruz. Yani gece yatarken, içeride istenen sıcaklığı 18 dereceye düşürüp, ertesi gün akşama doğru 24 derece sıcaklık istemek biraz zahmetli geliyor.

MeyveliTepe
02-01-2012, 22:22
Zaman geçip sistem üzerindeki hakimiyetiniz arttıkça kullanım şeklinizi de geliştirirsiniz. Güle güle kullanın. Şu andaki haliyle bile sanırım başka alternatif ısıtma şekillerinden konfor ve işletme maliyeti bakımından tasarruflu.

Keşke eviniz baştan radyatör yerine yerden ısıtma olsaydı. Sonradan yapılması çok zor.

İleride, yeriniz de müsait ise ısı pompasından sonraki tesisatta modifikasyon yapıp müstakil bir akümülasyon tankı da koyabilirsiniz. Sıcak su ısıtmasını zaten halledeceksiniz sanırım. Isıyı suda depolayıp gerektikçe kullanmak hem konfor hem maliyet bakımından avantajlar sağlar. Fakat bunları düşünmek için ilk etapta mevcut sisteme ve çalışma mantığına iyice hakim olmak daha iyi.

ustunizci
02-01-2012, 22:43
Sayın MeyveliTepe, evi yaptırırken, Isı Pompası diye bir cihaz olduğunu ve neye yaradığını bilmiyordum. Herkesin yaptığı gibi, kalorifer borularını döşettim. Daha sonra da ikinci el (8,5 metre tül aliminyum radyatör ve 2 havlupanı 600 TL.ye) radyatör denk geldi. Aldım ve eve montaj yaptım. Kömürlü kalorifer kazanı almak için araştırma yaptım. Hemen hemen alacağım kazana da karar verdim. Ancak kömürlü sistemde, kazana kömür atmak, külünü almak, kazanı temizlemek bizi korkutuyordu. Benim belimde ve kolumda sorun var. Yük kaldıramıyorum. Bu sırada Isı Pompası diye bir cihaz olduğunu duydum. Bu cihazı araştırmaya başladım. Araştırdıkça bilgim arttı. İzmir'de 2 firma da cihazları gördüm. Kafama yattı. Aldım, kullanıyorum. Bugün, yeni bir ev yaptıracak olsam, kesinlikle, yerden ısıtma borularını döşetir, ısı pompası alır kullanırım. Diğer ısıtma araçlarını (soba-kalorifer gibi) kesinlikle düşünmem. Konfor yönünden tam istediğimiz gibi. Bizim isteğimizi karşılıyor.

MeyveliTepe
02-01-2012, 22:59
Biz de öyle düşünmüştük. Artık çok güzel ve işlevsel kuzineler var, ama odun getir, kül al vs. bir yaştan sonra ve çok uzun yıllar böyle bir şey yapmamışken olacak şey gibi gelmemişti bize de :)

Yeni bir ev yapmak isteyenlerin projeyi kara kışta düşünmelerini tavsiye ediyorum. Öyle olunca, evin mimarisini kabaca çıkarttıktan sonra ilk akla gelen şey "bu ev nasıl ısınacak" oluyor. Evin nasıl ısınacağını iyice bir araştırayım dediğinizde de ısı pompasına rastlamamak imkansız. O zaman da henüz ortada ev olmayınca projeyi ısı pompasına göre yapmak işin doğal akışı oluyor.

Her fırsatta yazıyorum ama, yeni ev yapacaklara çok önemli bir tavsiye de, şayet yapılacak şey apartman gibi çok ağır bir bina değilse mutlaka radya temel altına ve toprağa değen tüm yüzeylere ısı izolasyonu yapılması. Bu da sonradan yapılması imkansız bir şey ve inanılmaz fark yaratıyor. Kaç senedir yazıyorum ama bizden başka yapanı da duymadım henüz :)

Harun Parlak
02-01-2012, 23:09
Her fırsatta yazıyorum ama, yeni ev yapacaklara çok önemli bir tavsiye de, şayet yapılacak şey apartman gibi çok ağır bir bina değilse mutlaka radya temel altına ve toprağa değen tüm yüzeylere ısı izolasyonu yapılması. Bu da sonradan yapılması imkansız bir şey ve inanılmaz fark yaratıyor. Kaç senedir yazıyorum ama bizden başka yapanı da duymadım henüz :)

Genel de Temel altına bohçalama dediğimiz su izalasyonu yapılır. Isı yalıtımı da Toprak altında kalan perde duvarlara dıştan alt temele de Üstten ısı yalıtımı yapılır.

MeyveliTepe
02-01-2012, 23:16
Evet, temel altına sadece su izolasyonu yapmayı biliyorlar. Söylediğinizde de o da ne, olmaz öyle şey diyen mühendisimiz çok. O zaman da evin iskeletine yüklenen ısı aynen toprağa akıyor. Ben de (şimdi unuttum) Finlandiyalılardan öğrenmiştim galiba. Evin temeli ve iskeleti ile toprak teması tamamen kesiliyor. Yüksek basma dayanımlı malzeme mükemmel ve tam bir ısı izolasyonu sağlıyor. Bodrumda hiç bir ısıtma yok. Şu anda salon 25 derece, bodrum 23 derece.

Ozi'nin Bahçesi
03-01-2012, 11:07
Biz de öyle düşünmüştük. Artık çok güzel ve işlevsel kuzineler var, ama odun getir, kül al vs. bir yaştan sonra ve çok uzun yıllar böyle bir şey yapmamışken olacak şey gibi gelmemişti bize de :)

Yeni bir ev yapmak isteyenlerin projeyi kara kışta düşünmelerini tavsiye ediyorum. Öyle olunca, evin mimarisini kabaca çıkarttıktan sonra ilk akla gelen şey "bu ev nasıl ısınacak" oluyor. Evin nasıl ısınacağını iyice bir araştırayım dediğinizde de ısı pompasına rastlamamak imkansız. O zaman da henüz ortada ev olmayınca projeyi ısı pompasına göre yapmak işin doğal akışı oluyor.

Her fırsatta yazıyorum ama, yeni ev yapacaklara çok önemli bir tavsiye de, şayet yapılacak şey apartman gibi çok ağır bir bina değilse mutlaka radya temel altına ve toprağa değen tüm yüzeylere ısı izolasyonu yapılması. Bu da sonradan yapılması imkansız bir şey ve inanılmaz fark yaratıyor. Kaç senedir yazıyorum ama bizden başka yapanı da duymadım henüz :)


Merhaba Sn. Meyvelitepe,
Mesajınızı aldım. Hatta ta bolgunuzda evinizin yapım aşamalarını okurken almıştım bu notu, ama sizinde bildiğiniz gibi konuştuğum birçok mimar-mühendise bu konuyu açınca şöyle bir duruyorlar, çoğunun haberi bile yok ısı köprüsünden. Bakalım nasıl olacak bu iş, nasıl adamlara anlatıp ikna edeceğiz, yaptıracağız.
Bu arada "bu ev nasıl ısınacak" sorusu bizide düşündürüyor?
Görüşmek üzere.
Selamlar.

hosseda
03-01-2012, 11:29
Evet ısınma en önemli konuymuş.

Biz sadece hafta sonları gittiğimiz için, ilk eve girdiğimizde bayağı soğuk bir ortam ile karşılaşıyoruz. Şömine ile tüm evi ısıtırsın dedi şömineyi yapan firma sahibi ama böyle bir şey yok. Şu kadar m2 yi ısıtır demelerine de inanmamak lazım. Ev tek göz olsa belki bu başarılabilir ancak tüm kapılar açılsa da şöminenin yandığı yer dışında ısınan bölüm olmuyor. Şömine en keyfli yanışıyla bile sadece bulunduğu yeri ( salonu) ısıtmakta bizde.
Diğer odalara elektrikli ısıtıcılar ile takviye yapmaktayız. Bu sene böyle geçecek ama gelecek sene döşenmiş kalorifer tesisatına gerekli ilaveleri yaparak evi kaloriferli hale getirmek zorunlu görünmekte. O takdirde şömine sadece keyf için yakılmış olacak.

Elektrikli kombi ile mesele çözülebilir ancak onun da masrafı sonradan ağır gelebilir diye endişem var. İlk yatırım maliyetine katlanıp sistemdeki suyu ısı pompası yardımıyla ısıtmak zaman içinde de güneş enerjisini takviye olarak devreye sokmak en akıllı yol herhalde.

Bir başka seçeneğimde banyodaki odun ve elektrikle çalışan termosifon. Odun yaktığımda çok kısa sürede 90 litre suyu 60-65 dereceye çıkarıyor. Ancak bu suyu kalorifer tesisatına aktaracak sistemi kuracak iyi bir tesisatçı bulmam lazım ki bu zor iş.

Odun yakmak devamlı çalışmanızı istiyor. Sabah külü temizliyorsunuz, ateşi yaktınız sonra hiç durmadan onu takip edeceksiniz. Hava kararmadan önce gece soğukta ayaza çıkmamak için ölçüsüne alıştığınız miktarda odunu evin içine taşımanız lazım. Meşe odunu harika bir yakıt. Gece yatarken sömineye atacağınız kalın bir odun sabaha kadar ateşi muhafaza ediyor şöminede. Ancak diğer zamanlarda zeytin odunu yakıyoruz çünkü meşe bol ateşle yanan bir odun olmadığından ısıyı istenilen miktarda yükseltemiyorsunuz.
(Odunu mutlaka yaz sonunda alıp depolamanın çok mühim olduğunu öğrendim. Kuru odun bulmak aksi halde çok zor, ben bir ton meşe- 1 ton zeytin yaz sonunda depolamıştım, korkmadan yakabiliyorum şu anda.). Ev ısınsa bu ısınma şeklinden gocunmamaktayım hatta açıkçası keyfte almaktayım. Odun köz haline geldiğinde içine 3-4 patates atmak veya mısır patlatma tenekesine iki avuç kestane koyup şöminenin içine onu sürmek yorgunluğu alıveriyor.

MeyveliTepe
03-01-2012, 12:32
Aslında, ısıtma işini iki ayrı sistem olarak düşünmek gerekir.

Biri, evi ısıtma düzeneği. Yani kalorifer sistemi. Kapalı devre bir su dolaşım sisteminden ibaret. Tercihan ve uygulanma şansı varsa yerden ısıtma olmalı. Bu su dolaşım sisteminin iki ucu bir tankta buluşmalı. Diyelim ki yarım tonluk bir tank. İçinde bir ya da iki serpantin de olursa daha iyi. Bu tanklar, içindeki suda depolanmış ısıyı oldukça uzun bir süre kaybetmezler.

Bir an için bu tankın içinin sıcak su dolu olduğunu var sayalım. Evinizdeki bir termostat küçük bir pompaya kumanda ederek eviniz serinlediğinde pompayı çalıştırıp kalorifer sisteminde tanktaki sıcak suyu dolaştırmaya başlıyor, ve eviniz ısınıyor.

Diğeri, tanktaki su kalorifer sisteminde dolaştıkça, suda depolanmış ısı enerjisi evinize taşınmış oluyor. Dolayısıyla tanktaki suyun ısısı azalıyor. Bu ısıyı yerine koymanız, yani tankı ısıtmanız lazım. Bu noktada esneksiniz. Tankı ısıtmak için birden fazla yol var. Birini veya birden fazla metodu aynı anda uygulayabilirsiniz.

Tanktaki suyu ısıtabilmek için doğal olarak başka enerji kaynaklarına ihtiyacınız var. Bunlar neler olabilir? Isı pompası, güneş, rüzgar, resistans, odun yakarak ısıtma, fosil yakıt yakarak ısıtma vs.vs. Duruma, koşullara ve imkanlara göre hepsi olabilir.

Bir de, evinizi nasıl ısıtırsanız ısıtın, izolasyonunuz fazlasıyla iyi olsun, temel altını unutmayın :)

hosseda
03-01-2012, 13:02
Bir ilave tesbit daha :

Isı problemimiz ilk gittiğimiz gün büyük. Ertesi gün ise sorun epeycene azalıyor. Yani bir gün dahi evde ateş yandığında ertesi akşama durum düzeliyor. Devamlı yaşasak böyle olmayacak belkide.

mrduran
03-01-2012, 15:47
Merhaba efendim,

Romanya' da şömine gördüm, ilginç idi. Tam köşeye kondurulmuş, İki çıkışı var.

Bir çıkış sağdaki duvar içinden, duvarın ortasına kadar hafif yükselerek gidiyor, sonra ordan tekrar yükselmesine devam ederek solda şömine ana bacasına üst taraflardan bağlanıyor.

İkinci çıkış ta aynı şekilde sol taraftan bağlanır idi.

İyi bir duvar ustası sanırım bu işi kıvırır. Hele özel, açılı deliği olan tuğla yaptırılabilinir ise.

İki duvardan isınan bir ev düşünün. Bacadan uçup giden ısı yerine, duvarda hapsedilen ısı.

Saygılarımla lütfen.

hosseda
03-01-2012, 17:31
Sayın mrduran,

Teşekkür ederim.

ustunizci
03-01-2012, 18:59
Sayın Hoşseda,
Şömine ile, kalorifer sistemindeki suyu ısıtmayı düşündünüzmü? Fuar da görmüştüm. Öyle şömineler var. Mevcut şöminenize, ilave aparatlarla, bu hale dönüşebilirmi?
Evinizde radyatör varsa, ısı pompası önermiyorum.

ustunizci
03-01-2012, 19:03
Bugün İzmir'de, plakalı eşanjör satan bir firma ile görüştüm. Isı Pompasından, ısınmanın dışında, kullanma suyu elde etme de kullanılacak bir alet. Fiyatlar, yaklaşık olarak, 1.000.- TL.den başlıyor, kapasite arttıkça fiyatlar da yükseliyor. Görüştüğüm eleman, 55 derecelik çıkış suyu sıcaklığı, eşanjörden geçince, evi ısıtırmı soruma cevap veremedi. Patronumla görüşmelisiniz dedi. (Patron dükkanda yoktu.)
Bilgilerinize,

Zeytinci
03-01-2012, 19:27
Sadece hafta sonları kullanıyorum. Eve vardığımda içerisi 13 derece C idi. Bir saat içerisinde 50 m2 salon 23 derece C oldu. He de ne ısınma...

135 kg döküm yerli soba. 1200 TL 'ye mal oldu geçen yıl.

Üzerinde çay demliyor, kestane kebabı ve buğulama balık pişiyor:)

Bacadan ısı kaybı yok denecek kadar.

Konfor bana dokunuyor. Sabahları külünü dökme, gündüz içine odun atma gibi eziyet oluyor. Hafta sonu işsiz olunca fazla dokunmuyor.

Sadece hafta sonu evini kullananlara tavsiye ederim.

hosseda
04-01-2012, 11:44
Sayın Zeytinci,

Döküm sobanız pek güzel. Isınma sorunu da yaşatmaması ayrıca harika tabii.
Darısı başımıza.

Sayın ustuninci,

Kurulu şömineyi sulu hale getirmek zor. En başta onları incelemiş ancak uygun bulmamıştım evimiz için. Evimizde sadece kalorifer boruları döşeli, istenildiğinde radyatörlerin montajı yapılacak borulara ve banyoda yer alan ana girişe bağlanacak bir ısı üreticisi ile ev kaloriferli duruma geçmiş olacak.

Makul çözüm elektrikli kombi gibi... Zaman saatli bir kombinin istenilen günde devreye girmesi ile evin soğuk havası kırılacak, şömine ile de ısınma tamamlanacak.

ustunizci
04-01-2012, 12:14
Sayın ustun inci,

Evimizde sadece kalorifer boruları döşeli, istenildiğinde radyatörlerin montajı yapılacak borulara ve banyoda yer alan ana girişe bağlanacak bir ısı üreticisi ile ev kaloriferli duruma geçmiş olacak.

Makul çözüm elektrikli kombi gibi... Zaman saatli bir kombinin istenilen günde devreye girmesi ile evin soğuk havası kırılacak, şömine ile de ısınma tamamlanacak.

Sayın Hoşseda, mesajınızı biraz kısalttım, umarım bozmamışımdır. Ben de ısıtma işimi sizin gibi aşamadan geçerek, tamamladım. Sanıyorum ki zemin döşemelerini de yaptırmışsınızdır. Bu nedenle yerden ısıtma borularını döşetmek, zahmetli ve masraflı olur. Bendeki ısı pompası, radyatörden ısıtma için yeterli oluyor ama, aman, aman, kemiklerimi ısıtamıyor. Bu nedenle, yerden ısıtma boruları döşenmediği zaman, ısı pompasını tavsiye edemiyorum. Bu tecrübe gösteriyorki, evin projesi hazırlanırken, iyi bir ısıtma projesine ihtiyaç varmış.

Elektrikli kombi ile ilgili olarak da, ilk kurulum maliyeti düşük sayılır. Ancak, İzmir'de, Olimpiyat köy de bir kaç arkadaşım, Fuel oil pahalı diye, elektrikli kombi takdırdılar. Fakat elektrik faturaları, aylık 700-800 TL.gibi geldiği için kullanamadılar. Tabi onlar sürekli oturuyorlar. Bilginize,

Zeytinci
04-01-2012, 22:14
Sevgili arkadaşlar, devamlı oturulan evlerde mazotlu, elektrikli resistanslı ısınmalar pahalı ısınma çeşitleridir. Doğal gaz ısınması şu an ucuzdur.

Evinizin izolasyonlu olması tartışma götürmez bir gerçek. Meyvelitepe'nin kaleminde tüy bitti. Kızmadan darılmadan tecrübelerini aktarıyor.

Ucuz ısınmanın diğer bir yolu ısı pompası iledir. İster havadan ısı kazansın, ister sudan veya isterse topraktan. Isı pompası, yer kürenin mevcut enerjisini size bedava kullandırır. Havadan, sudan ve topraktan (seçtiğin tipe göre) enerji kazanırsın. Isı pompası sadece sistemindeki fanları ve gaz devridaimi için (kompresörü) çalıştırmak için şebekeden enerji çeker.

Güneş enerjisi bedavadır. Sıcak su deponuz (akümülatör) ve kalorifer tesisatınız varsa depoya topladığınız sıcak suyu dolaştırarak belirli oranda ucuz ısınabilirsiniz.

Paranız oranında bunlara yatırım yapılması doğrudur. Uzman bir tanıdığınıza veya tecrübeli dostlarınıza danışarak yatırım yapınız.

Ben 21 yıl önce satın aldığım evin neredeyse yarı fiyatına ısı pompalı split klima sistemi yaptırdım. Halen kullanılıyor. Su an fiyatlar ucuz sayılır. En azından evin yarı parası değil.:)

hosseda
25-01-2012, 08:44
Bu sabah gazetede büyük bir ilan okudum. Şu anda ilanda ismi geçen üreticinin internet sahifesini incelemekteyim. Ürün reklamda bahsedilen güçte ise kimsenin tecrit sorunu kalmayacak demektir. Anlaşıldığı üzre, su yalıtımı için sürülerek uygulanan ürünlerin aynısı ve 2 mm lik tabaka halinde satıha sürülen bu ürün ile 4 cm lik poliüretan kaplamaların yaptığı işi yapacağı iddia edilmekte.

Kış başında teras çatıya su izolasyonunu tekrarladım. 20 litrelik tenekedeki ürünü büyük rulo ile sürüp geçiyorsunuz. Bir gün sonrada aynı işlemi şaşırtmalı dedikleri gibi ters yönde uyguladınızmı işlem tamamlanmış oluyor ve de son derece başarılı, damla sızıntı olmuyor, çatıda eğim de olduğu için tüm su yere borulardan iniyor. Şimdi bu ürün gerçekse yaşadık. İki günde tecrit sorunumuzda kalmayacak. Ben sprey poliüretan ile çatıya 3-4 cm. lik bir kaplama için araştırma yapmıştım. Kış geçince henüz çok yaygınlaşmamış olan bu işlemi yaptırmayı planlarken bu gelişme pek sevindirdi. ( Sadece İstanbul ve Ankara firmalarının yaptığı, bu iş için özel imal edilmiş kamyonların gelerek yapılacağını söylemişlerdi).

Ama 2 mm kalınlığında sürülecek hangi madde 4 cm kalınlığındaki tecrit maddesinin yaptığı işi yapabilecek onu tahayyül edememekteyim henüz.

MeyveliTepe
25-01-2012, 09:35
Sn.Hosseda, linkini ya da ürün adını verebilirseniz incelemek isterim.

hosseda
25-01-2012, 10:16
Üretici firmanın reklamını yapar duruma son vermek için adresi sildim.
( arama motoruna izotermal yazınca kolayca bulunuyor nasılsa)

MeyveliTepe
26-01-2012, 14:27
Sn.Hosseda, Akşam biraz inceledim ve nihayet yazma fırsatı buluyorum.

Linkini verdiğiniz malzemenin ısı iletkenlik değeri 0,035 W/mK. Buna karşın;

Cam yünü 0,04
Taş yünü 0,04
XPS 0,029
Poliüretan 0,035
Mantar Levha (iyi kalitesi) 0,04

Bir malzemenin ısı yalıtım malzemesi sayılabilmesi için ısı iletkenliğinin 0,06'dan küçük olması gerekiyor.

Bu durumda bahsettiğiniz malzeme de bir ısı yalıtım malzemesi. Yukarıdaki listeye bakarsak cam yününden ve poliüretandan çok az daha iyi, buna karşın XPS'den daha kötü.

Ürünün tanıtımında 27 tane madde sıralamışlar.

4- Klasik 4 cm. ve 32 desibel strafor kullanılan mantolamaya eşdeğer bir ısı yalıtımı sağlar. Kışın sıcak, yazın soğuk derdine son verir.
...
11- İzotermal 2-3mm. kalınlıkta uygulandığından yüzeye tamamen nüfuz eder, yüzeyde bütünleşir, asla çatlamaz ve kabarmaz.

Aslında biribiriyle doğrudan ilişkisi olmayan bu iki madde okunduğunda aklımızda otomatikman 2-3mm kalınlığındaki bu malzemenin 4cm kalınlığındaki poliüretan izolasyonuna eşdeğer olduğu imajını yaratıyor.

Bana göre tipik bir pazarlama yanılsatması.

Ürünün değerlerine bakılırsa ve kalınlıklar açısından mukayese edilirse, en iyi ısı iletkenlik değerine sahip olan 3cm kalınlığındaki XPS ile aynı değeri elde etmek için bu malzemeden 3,5cm gibi bir kalınlık sağlamalısınız.

4cm poliüretana eşdeğer izolasyon için de yine 4 cm gibi bir kalınlık gerekiyor.

Dolayısıyla bu malzeme başka malzemelere göre çok farklı bir ısı izolasyon değeri sağlamıyor.

Bu durumda terasınıza olabildiğince kalın bir uygulama yapmanız gerekiyor. Maliyet ve işçiliği buna göre mukayese etmek lazım.

Alternatif olarak, özellikle kışın daha faydalı olmak üzere, bu malzemeyi içerden tavanınıza sıva gibi uygulamayı önerebilirim. Böylece oda içinde ısınan havanın beton tavanı ısıtmasını azaltmış olursunuz. İnce kaplama için yukarıdan yapılacak bir uygulamaya göre size daha fazla getiri sağlar. Fakat yazın aynı etkiyi vermeyecektir.

Toplam değer açısından teras zeminini uygun ve yeterli kalınlıktaki malzeme ile kaplamanız tabii ki en iyisi.

hosseda
26-01-2012, 17:02
Sayın MeyveliTepe,

Firmanın bir iddiası var, 2 mm. kalınlığında bu malzemeyi sürün, size 4 cm. kalınlığındaki malzemenin yaptığı izolasyonu yapsın. Yani 4 cm. kalınlığında sürmek söz konusu değil satıcıya göre. Mesela benim alan 50 m2 civarında,
3 teneke alırsam mesele hallolacakmış (1 teneke, 2mm kalınlıkla uygulandığında 17 m2 yer kapatacakmış).

Eğer denilenler uygulamada şaşmıyorsa çok hesaplı ve pratik bir izolasyon malzemesi.
( Su izolasyonunda likit membran kalın muşambaların yaptığı işi hemen hemen yapıyor. Bu malzeme içinde iddia edilen şey aynı anladığım kadarıyla.)

Teşekkür ederim ilginize.

(Not : Üreticinin İzmir bayisinin sitesinden kopyaladığım ifadeyi aynen olmak üzere aşağıya ekliyorum :
" İzotermal ısı yalıtım kaplaması yaklaşık 2 mm. kalınlıkta bir kaplama ile 4 cm'lik 32 densite strafora eşdeğer ısı yalıtım sağlar."

MeyveliTepe
26-01-2012, 18:31
265909

Sn.Hosseda, kendi sitelerinde yayınladıkları Yıldız Teknik Üniversitesinin analiz raporuna göre ısı iletkenlik değeri 0,035 W/mK.

Bu rapordaki değer 0,00175 W/mK yazsaydı söyledikleri doğru olurdu.

İzotermal ısı yalıtım kaplaması yaklaşık 2 mm. kalınlıkta bir kaplama ile 4 cm'lik 32 densite strafora eşdeğer ısı yalıtım sağlar.

diyen satıcıları bu söylemini nasıl destekliyor? Nasıl bir ölçüm varmış elinde?

Yurdum satıcısı, normaldir, nelerini görüyoruz deyip geçeceğim ama, bir sürü insana yanlış masraf ettirecekler.

hosseda
27-01-2012, 09:27
Sayın MeyveliTepe,
Yetkili kurumun yaptığı analiz raporunda numune hakkında bilgi olma şartı yokmudur. Yani getirilen örneğe test uygulayan kurum düzenlediği raporda teste tabi tuttuğu örnek hakkında da açıklama yapmak zorunda değilmidir. Yukarıda yer alan raporun sonuç bölünümde üretici ünvanı var, malzemenin adı var, cinsi var ancak teste tabi tutulan miktar hakkında açık bir bilgi yok. Yani testte şu denemezmiydi ( getirilen numune ..... m2 lik alana ..... mm kalınlığında sürülmüş yalıtım malzemesidir... gibi).

Ancak numune olarak götürülen malzemenin istenilsede 4 cm kalınlığa yükseltilmesi (sürülmek yoluyla) pratikte mümkün görünmemekte. Yani ürünün üstün tarafları olduğu teste bakılırsa açık ama ne kadar üstün o meçhul...

MeyveliTepe
27-01-2012, 09:40
Sn.Hosseda,

Anladığım kadarıyla firma numune vererek üniversite laboratuarına çeşitli ölçümler yaptırmış. Normalde evet, ne miktarda numune verildi, hatta neyin içinde verildi gibi şeylerin de yazması lazım ama yazmamışlar. Bunun dışında yanma sınıfı ve yapışma ile ilgili de ölçümler gördüm.

Isı iletkenlik değerine göre bu malzemenin diğer yalıtım levhalarından üstün olma şansı hiç yok. Değer bakımından benzer ya da yaklaşık, ama sonuçtaki hacim malzeme kalınlığı ile sağlanamadığı taktirde toplam ısı iletkenlik direnci elde edilemiyor.

İki önceki mesajımda yazdığım gibi, ille bu malzemeyi kullanacaksanız ve 3-4 santim malzeme kalınlığına çıkılamıyosa içten uygulamanızın size nisbeten faydası olur.

(bu arada fırsat bulursam firma merkezini arayıp teknik biriyle görüşsem ve nasıl oluyor da 2mm sürülerek benzer birim değere sahip 4cm kalınlığındaki başka malzeme ile aynı izolasyona sahip oluyormuş sorsam diyorum)

MeyveliTepe
28-01-2012, 00:11
Firmanın üretim sorumlusuyla görüştüm. Epey uzun konuştuk. Aynı iddiada bulundu. İddiasını kanıtlayacak herhangi bir hesap şekli sunamadı. Fabrikalarının bahçesinde biri kendi ürünleriyle izolasyon, biri klasik mantolama diğeri de izolasyonsuz tesis ettikleri üç beton odada elektrik sobası yakarak belirli bir sıcaklığa ne kadar zamanda geldiğini ölçüyorlarmış.

Hesap konusunda ısrar edince beni başka bir ürüne yönlendirdiler. O sitede talep ettiğim hesapların olduğunu söylediler. "tamguc" isimli bu sitede thermoshield isimli ürünün satılmakta olduğunu gördüm. Bu ürünün bazı dökümanlarını koymuşlar siteye. Fakat kendileri çevirmeyip google translater ile çeviri yaptırdıktan sonra oraya koydukları için tek bir cümle bile anlaşılmıyordu.

Neyse, esas ürünün thermoshield olduğu belli olunca başka kaynaklardan hızlıca incelemeye çalıştım.

ABD kökenli bir ürün ve teknoloji olan ThermoShield, içi hava dolu mikroskobik seramik küreciklerin reçine ile biribirine bağlanmasıyla elde edilen, sıvı, boya şeklinde uygulanan bir ürün.

Ürünün kendisinin ısı geçirgenlik katsayısı ve sağladığı direncin bir önemi yok. Hava dolu seramik küreciklerden dolayı birim değer olarak ısı iletkenlik katsayısı fena değil ama boya gibi sürüldüğünde bu sebepten dolayı herhangi bir izolasyon değeri yok.

Ürünün esas etkisi (söylendiğine göre) %86 oranında IR ışınımlarını yansıtması.

Kullanım şekillerini de epey incelediğimde, mantıken de olması gerektiği gibi düşük yoğunluktaki bir ortamdan yüksek yoğunluktaki bir ortama doğru yayılan IR ışınımlarının tekrar düşük yoğunluklu ortama geri yansıtması üzerine kurulu.

Bu sebeple, dış yüzey, çatı ve iç yüzeylerde kullanılacak ürünleri var.

Sizin ihtiyacınıza göre thermoshield ürünü nasıl kullanılırı düşünürsek;

- Yazın teras betonunun ısınıp evi de istenmeyen bir şekilde ısıtmaması için teras zeminine,
- Kışın içerde ısınan havayı tavandan kaçırmamak için tavana

uygulamanız gerekiyor. İçerde ve dışarıda uygulanacak ürünler arasında muhtemelen yapısal bazı farklılıklar var ki, ayrı ürünler olarak satılıyor.

Epey döküman karıştırdım ama farklı izolasyon metodlarıyla hesap yoluyla doyurucu bir karşılaştırmaya rastlamadım. Buna rağmen dikkate değer bir literatür oluşturmaya başlamış.

Konuştuğunuz firmanın ürününün thermoshield'dan yola çıktığı belli. Ancak gerek knowhow, gerek üretim kalitesi ve malzeme olarak ne kadar yakın olduğu belli değil.

Kolay gelsin.

hosseda
01-02-2012, 17:32
Sayın MeyveliTepe,

Yazacak fırsat olmadı bir kaç gündür. Tavsiyeniz doğrultusunda bahar başında ürünün beyaz renkte olanı ile hem teras çatıyı hemde iç tavanları boyamak niyetindeyim. Son yazınızdan ürünün denemeye değer olduğu çıkmakta. Su bazlı bir ürünmüş bu sebepten içeride de kulllanmaktan çekinmeyeceğim.

(17 kg teneke için yaklaşık 200 TL. gibi bir fiat verilmişti. Malumat olarak ilave ediyorum.)

Tekrar teşekkürler.

Bu arada evin ısıtılması ile alakalı başka bir araştırma peşindeyim.
Banyoya hem elektrik hemde odun yakarak ısıtılabilen eski tarz termosifon koyduk. Bu termosifonu geçen haftaya kadar sadece elektrikle kullanabilmiştik çünkü borulardan tütme yapmaktaydı odun yakınca. Nihayet boruları halledebildim ve odun yaktım döküm ocağında. Çok güzel oldu. Tüm banyo ısındığı gibi evin arka tarafına da yansıdı sıcaklık ancak elektrikle kontrol altında olan su sıcaklığını, odun yakınca kontrol etmek güçleşti, bir kaç defa sıcak suyu boşa akıtarak derecenin 80 leri aşmasını önleyebildim.

Evde kalorifer için tesisat döşeli halde. Bir mühendis tanıdıkla konuştum, açık imbisat deposu ile termosifonu kalorifer tesisatına bağlayabileceğimi ve takılacak peteklere ısınacak suyun gönderilebileceğini alınacak bir iki önlem sonrası sistemin evin ısıtılmasına büyük katkı yapabileceğini öğrendim. Bu işi yapabilecek iyi bir tesisatçı usta aramaktayım. Becerebilirsem bu işi şömine yanında evde ikinci bir ısı kaynağı da yaratmış olacağım ki ısınma sorunu tamamıyla halledilmiş olacak tabii odun ikmali derdi biraz daha artacak...

Zeytinci
01-02-2012, 21:49
Sn. Hoşseda,

Konuya atladım, lütfen bağışlayın.

İyice ikna olmadan o kimyasalı kullanmayın, şöyle ki;

Isı üç yolla iletilir. İletim (temas metallerdeki gibi), taşınım (sıvı ve gaz ile taşınarak) ve de ışınım (sıcak cisimden gelen elektromanyetik dalgalar ile; radyasyon) ile çarptıkları yerde ısıya dönüşür.

1- Meyvelitepe'inin incelemesine dayanarak izolasyonu seramik küreciklerin içerisindeki hava sağlıyor. Hava ne kadar çoksa izolasyon o kadar iyidir. Ama film şeklinde sürülen kimyasalın içerisine ne kadar hava sığdıracaksınız ki? İletim ve taşınıma göre bundan daha iyi yalıtımlar var.

2- Boya radyasyonu iyi yansıtıyormuş %86. Bundan sizin fazla oranda yararlanabilmeniz için ışınımı soğuran mat ve siyah yüzeyli eşyalarınızın olması gerekir.
Radyasyondan yararlanmak için boya ile kendinize eziyet etmeyiniz.

En güzeli soba;)

Termosifonu kalorifere bağlamak ve onu sürekli odunla beslemek size eziyet olmaz mı?

Saygılar.

hosseda
02-02-2012, 09:53
Teşekkürler sayın Zeytinci uyarınıza, daha derin araştırmadan kullanmayacağım.

Termosifon konusuna gelirsek, onu hakkı ile tesisata bağlatabileyim ve randıman versin odun atmak bana eziyet değil büyük keyf olacaktır. 10 cm çapında odun girecek ağzı var döküm ocağının. Baca da çok güzel çekmekte, kapağını kapatınca iki tane meşe 3 saat idare eder tahminimce. Şömineye devamlı taşımaktayım nasılsa odunu arada da ona atarım. Yeterki sağlığım yerinde olsun, hiç üşenmem.

MeyveliTepe
02-02-2012, 10:01
Sn. Hoşseda,

1- Meyvelitepe'inin incelemesine dayanarak izolasyonu seramik küreciklerin içerisindeki hava sağlıyor. Hava ne kadar çoksa izolasyon o kadar iyidir. Ama film şeklinde sürülen kimyasalın içerisine ne kadar hava sığdıracaksınız ki? İletim ve taşınıma göre bundan daha iyi yalıtımlar var.

2- Boya radyasyonu iyi yansıtıyormuş %86. Bundan sizin fazla oranda yararlanabilmeniz için ışınımı soğuran mat ve siyah yüzeyli eşyalarınızın olması gerekir.
Radyasyondan yararlanmak için boya ile kendinize eziyet etmeyiniz.



Sn.Zeytinci, bu malzemenin, 1-2 mm kalınlıkla seramik küreciklerinin içindeki hava ile izolasyon sağlaması mümkün değil. Bunun için kalınlığın 3-4 santime çıkması lazım.

Teorisine göre bu malzemenin izolasyon sağlama şekli IR yansıtılması. Gerçekten %86 oranında yansıtıyor ise bir mantığı var.

Bu bakımdan diğer izolasyon yöntemlerinden farklı ve aslında biribirine alternatif değil.

Zeytinci
02-02-2012, 18:32
Sn. Meyvelitepe,

Kalın uygulama pratik olmadığı (diyelim ki oldu ekonomik olmaz) için bu boyanın ısı iletimine karşın etkin olmadığı anlaşılıyor.

Geriye IR ışınımı kalıyor. Önce güneş ışınımlarının içeriye girmesi (veya evde ışınım yapan cisim olmalı) ve boyanan yüzeyden eşyalara yansıması grekiyor.

Eşyaların da ışınımı soğuracak (emecek) ve yüzeyinde ısıya dönüşecek cins ve renkte olması lazım. Burada zevk öne çıkıyor.

Mat ve koyu renkli eşyaları kaç kişi beğenir. Varsayalım beğeniyoruz, o zaman yazın ne yapacağız? Eşyaları mı değiştireceğiz?

Satıcısı bir anlatsa da yanılıyor muyuz, anlayalım.

gazeteci28
07-02-2012, 20:54
Arkadaşlar yazılanları okudum. Meyveli Tepe'nin bloğundaki çalışmalarını da inceledim. Ağaçlar nette ısı pompalarıyla sera konusuna değinmesek olmaz diye düşünerek kendimden örnek vermek istiyorum.
Daha büyük ve küçük alanlarda sözkonusu olabilir.

Topraksız tarımla ilgili çalışma yapıyorum. En büyük sorunum ısı. Şimdilik soğuklardan şikayetim var ama bahar aylarından sonra sıcaklardan şikayet etmeye başlayacağız.

Sera ile ilgili bilgiler:
Sera taban alanı 405 m2. (Kare şeklinde)
Seranın yanında kuyu var. Kuyu suyunun ısısı 13C (Derece)
Seranın içinde havuzlarda oluşturdum ve havuzda 30 ton su var. ısısı 8 derece civarında oluyor.
Havuzun ebatları 18,5m X 5m X 0,3 metre
Havuzun üstü straforlarla kaplı ve straforların arasında 1-2 cm lik boşluklar var.
Seranın içindeki havuz alanı 250 m2
Sorumum şu: Kuyu suyunun ısısından faydalanarak seranın içindeki suyun ısısını 15-20 derece arasında olmasını istiyorum.

Ne dersiniz?

Zeytinci
07-02-2012, 21:33
Sn. Gazeteci28,

Kuyu suyu, sıcaklığını kendi derinlik seviyesindeki toprağın ısısından alarak 13 derece olarak dengelemektedir.

Teorik olarak havuz suyunu kuyu içerisine gönderip tekrar havuza bir pompa ile geri alırsanız toprağın sabit ısınından isftifade edersiniz.

Burada sıkıntı kuyu içerisinde hangi hacimde suyun tutulabileceği bilgisidir. Suyun kuyudan kaçma riski vardır. Kuyudaki su hacmi az ise enerji tasarrufu az olur. Konuyu tanıdığınız bir uzmana inceletmeniz gerekir.

gazeteci28
09-02-2012, 10:48
Sn Zeytinci,
Kuyunun içine plastik hortumdan serpantin yaparak ısı transferini düşündüm.
Bu başlık altında evle ilgili geniş bir tartışma yapıldı. Serayla ilgili de üretici firmaların önerileri varsa ya da tecrübe eden arkadaşların tecrübelerini paylaşmak mümkünse seracılık sektörüne maliyetleri düşürme noktasında ciddi katkılar olacaktır.

Zeytinci
09-02-2012, 19:21
Sn Zeytinci,
Kuyunun içine plastik hortumdan serpantin yaparak ısı transferini düşündüm.


Plastik hortum kötü bir iletkendir. Kuyu içindeki su hacminin büyük olmadığını düşünüyorum. Bu iş verimsiz olur.

Kuyudaki belirli miktardaki suyun düzenli bir geliri var ve kendisini 13 derecelik topraktan (kaynaktan) gelen su ile tazeliyorsa kuyu içine eşanjör (ısı değiştirici) yerleştirerek istifade edebilirsin. Uzman birine inceletin.

MeyveliTepe
10-02-2012, 10:37
Arkadaşlar yazılanları okudum. Meyveli Tepe'nin bloğundaki çalışmalarını da inceledim. Ağaçlar nette ısı pompalarıyla sera konusuna değinmesek olmaz diye düşünerek kendimden örnek vermek istiyorum.
Daha büyük ve küçük alanlarda sözkonusu olabilir.

Topraksız tarımla ilgili çalışma yapıyorum. En büyük sorunum ısı. Şimdilik soğuklardan şikayetim var ama bahar aylarından sonra sıcaklardan şikayet etmeye başlayacağız.

Sera ile ilgili bilgiler:
Sera taban alanı 405 m2. (Kare şeklinde)
Seranın yanında kuyu var. Kuyu suyunun ısısı 13C (Derece)
Seranın içinde havuzlarda oluşturdum ve havuzda 30 ton su var. ısısı 8 derece civarında oluyor.
Havuzun ebatları 18,5m X 5m X 0,3 metre
Havuzun üstü straforlarla kaplı ve straforların arasında 1-2 cm lik boşluklar var.
Seranın içindeki havuz alanı 250 m2
Sorumum şu: Kuyu suyunun ısısından faydalanarak seranın içindeki suyun ısısını 15-20 derece arasında olmasını istiyorum.

Ne dersiniz?

Sn.Gazeteci28,

Kuyudaki suyun ısısı kafi gelseydi ve bu suyu kuyu ve havuzlar arasında çevirdiğinizde kuyudaki suyun ısısı kuyuda tekrar kazanılıyor olsaydı, ısı pompasına filan ihtiyaç duymadan basit bir pompa işe işi halledebilirdiniz.

Sanırım böyle bir durum yok. Bu durumda suyu ısıtmanız gerekiyor. Suyu ısıtabilmek için ısı pompası çok iyi bir çözüm.

Ancak, ısı pompasının verimli olarak çalışabilmesinin koşullarına bir bakalım.

Isı pompaları, kaynak tarafından 1-2 derecelik de olsa ısı farkı alırlar. Bu farkı kondansatör ve evaperatör vasıtasıyla ısıtarak kullanım tarafına aktarırlar.

Yani, kaynak tarafındaki bir kaynağın (toprak-jeotermal, su, hava, sıcak fermentasyon ortamı vb.) gerekli ısı farkını sürekli olarak ısı pompasına sağlayabilmesi gerekir.

Kuyunuzun içindeki su miktarını ve kuyunun karakterini yazmamışsınız. Söz gelimi, kuyuda da bir 30 m3 su bulunduğunu var sayalım. Bu suyu bir pompa ile çekerseniz aynı hızla ve aynı ısıyla tazelenip tazelenmeyeceği çok önemli bir ayrım. Ya da, ısı pompasının kaynak tarafı ısı değiştiricisini kuyuya yerleştirdiğinizde, ısı değiştirici borularda dolaşan sıvı, pompanın geri dönüşünde 1-2 derece soğumuş olarak gelecek. Kuyudaki su bu kaybı hemen telafi edilip ısı pompasına giden suyu sürekli olarak dönen suyun 1-2 derece üstüne çıkarabilecek mi?

Bu sağlanabilecekse olur. Sağlanamaz ise, pompa ısı farkını alamaz duruma gelir, kuyudaki su sürekli olarak soğur ve çok verimsiz çalışmaya başlar.

Su kaynakları olarak genelde göl, deniz, akarsular ya da debisi yüksek kuyular kullanılır. Su kütlesi çok yüksektir. Bu şekilde alınan ısının kaynağın doğal davranışı ile yerine gelmesi mümkün olmaktadır.

Dolayısıyı ile durumunuza bu bakış açısıyla bakmalısınız. Kuyunuz anlattığım şekilde ısı tazelenmesini sağlayacak özellikte değilse kullanmamalısınız. Bunun yerine, bahçeniz müsait ise toprak kaynaklı yapabilirsiniz. Olmadı, hava kaynaklı düşünebilirsiniz. Artık hava kaynaklı ve eskiye göre daha verimli makineler görünmeye başladı. Kaynak tarafı yatırımı olmadığı için ilk yatırımı da daha düşük. Muhtelif markalar var, COP değeri 4.0'ın üzerindeki makinaları fiyat/performans bakımından incelerseniz bir ihtimal hesabınıza uygun bir tane bulabilirsiniz.

gazeteci28
12-02-2012, 19:07
Sayın Zeytinci ve Meyveli Tepe verdiğiniz bilgiler için teşekkürler.
Kuyu yeraltı suyunun üstünde. Yakınında dere geçiyor. Dere yatağı uzun yıllar önce kuyunun olduğu yerden geçtiğini hafriyat çalışmalarından anlaşılıyor.
Yeraltı suyu daima akıyor ve kuyunun suyunu boşaltmak ya da azalması sözkonusu değil. Derenin kotunun altında bulunuyor. Ağustos ayında bile 2 metre su derinliği vardı.
Şu anki su derinliği yaklaşık 3-4 metre.
Kuyunun çapı 1 metre.
Isıda dışarıda eksi olmasına ve kuyunun ağzı açık olmasına rağmen 13 derecede.
Seranın içindeki havuzlardaki su ise 8 derecede.

İlginize şimdiden teşekkür ederim.

MeyveliTepe
12-02-2012, 19:41
Bahsettiğiniz koşullarda kuyuda bulunan su miktarı az. Bu suyun sabit 13 derecede olması ilginç.

Şöyle bir senaryo düşünelim. Bir boruyu kuyunun dibine, diğer bir boruyu da dereye uzatsanız. 1KW gücündeki bir pompa kuyudan suyu çekip dereye verse kuyu boşalır mı, seviyesi hep aynı mı kalır?

Seviyesinin hep aynı kalacağını var sayarsak (ki bundan emin olmalısınız, yoksa yatırım boşa gider) kuyudan aldığınız suyu ısı pompasından geçirerek dereye verdiğinizde, ısı pompası sürekli ısı farkı yakalayacağından verimli olarak çalışır.

Isı pompasının, ısınmış suyu havuza verip, yine havuzdan ısı pompasına bir de dönüş borusu döşediğinizde, havuzdaki ısı sensörleri vasıtasıyla havuz suyunu 3-4 derecelik telöranslar içinde sabit tutabilirsiniz. Söz gelimi, 22-18 gibi. Havuz 22 dereceye ulaştığında ısı pompası durur, 18'e indiğinde devreye girer gibi.

Tekrar hatırlatayım. Buradaki en riskli durum kuyu ile ilgili yaptığınız varsayımdır.

gazeteci28
12-02-2012, 22:02
Sayın MeyveliTepe,
Bu kuyu gibi Belediyenin de keson kuyuları var. Bu sistemle 40 bin nüfuslu ilçenin içme suyu karşılanıyor. Yeraltı suyu var. Bahsetmiş olduğumuz yerden hafriyat alındı ve büyük bir alan göl oldu.
Yeraltı suyu akıp gidiyor denize doğru. Bundan dolayı dışarıda hava 0'a yakın iken kuyunun su sıcaklığı devamlı 13 derecede. Kuyunun kotu derenin kotundan aşağıda.
Isı pompaları şimdilik benim için pahalı bir yöntem olarak görünüyor. Daha uygun çözümler olur mu ne dersiniz?

Zeytinci
13-02-2012, 19:26
Sn gazeteci28,

30 tonluk havuzunuzda 8 derecede suyunuz var.
3 ton'luk kuyunuzda da 13 derece varsayalım geliri düzenli suyunuz var.

Havuz'unuzu kuyu suyu ile 15-20 decere yapamazsınız. Her şey yolunda (kuyu suyu düşündüğünüz gibi) giderse kuyuya serpantin atarak havuz suyunu pompa ile serpantinden geçirip 13 derece yaparsınız. 13 derece kuyu suyu ısıyı geldiği topraktan (galeri) aldığından istikrarlıdır.

15 -20 derece için ilave ısıtmaya ihtiyacınız olacak.

MeyveliTepe
13-02-2012, 19:53
Evet, bir şekilde ısıtma yapmadan havuzlarınızda 20 derece su elde edemezsiniz. İşletme maliyeti ve yatırımı geri ödeme süresi bakımından en verimli araç ısı pompasıdır.

Fakat, şayet uğraşabilecek durumda iseniz iki yöntem önerebilirim.

Biri katı yakıtlı kalorifer sistemi. Sistemde odun, kömür gibi bir yakıt yakmanız gerekiyor. Doğrudan havuzdaki suyu ısıtarak çevirmeniz en etkilisi olur. Bu durumda kuyudaki suyun bir işlevi olmayacak. Havuzdaki suyun ısısında tam bir kontrol yapamazsınız. Her ne kadar bir sensör yardımıyla su dolaşımını kesseniz bile, ısı düştüğünde kazanın kapasitesi havuzu hemen istediğiniz noktaya çıkaramaz. Doğal olarak bu sistem yazın soğutmada işinizi görmez.

Bir diğer imkan güneş enerjisi panelleri. Seranız güneye bakıyorsa ve kışın yeterli ışıma süreniz varsa cebri sirkülasyonlu bir sistem ile havuzunuzu ısıtabilirsiniz. Fakat yine düzensiz olacaktır.

Böyle bir ısıtma düzeni yaparsanız yazın soğutma için kuyudaki ya da deredeki (tercihan) suyun ısısından yararlanabilirsiniz (şayet kuyu veya deredeki su yeterince soğuksa).

Bu arada, havuzlarınız en çok suya değen katı yüzeylerden (yan duvarlar ve tabandan) ısı kaybederler. Bu yüzeylere ısı izolasyonu yaparsanız enerjiyi daha verimli kullanırsınız.

gazeteci28
14-02-2012, 22:12
Sayın Meyveli Tepe ve Zeytinci'ye
Sizlere çok teşekkür ederim.
Bende sizinle aynı noktaya geldim.
Kuyunun suyunda sorun yok ama cebri yöntemle suyu havuza basmanın maliyeti yüksek olduğundan (eşanjör'le bile) ilkel bir yöntem yaptım. Bugünlerde sistemi devreye alacağım ve resimlerini sizlerle paylaşacağım.

ustunizci
01-03-2012, 18:56
Isı pompası almayı düşünen arkadaşların bilgisine,

.................................................. ...Isı Pompasının.............Evin Toplam
.................................................. ......harcaması................harcaması
Kasım 2011 ayı harcamam ......................170.- TL..................250.- TL.
Aralık 2011 ayı harcamam....................... 170.- TL..................270.- TL.
Ocak 2012 ayı harcamam....................... 303.- TL................. 380.- TL.
Şubat 2012 ayı harcamam....................... 240.- TL..................322.- TL.
Mart 2012 ayı harcamam....................... 183.- TL..................324.- TL.
Nisan 2012 ayı harcamam....................... 24.- TL..................185.- TL.
Mayıs 2012 ayı harcamam.......................................... ..........105.- TL.
2011-2012 kışında harcamalarım..............1.090.- TL. .....ve....1.836.-TL. olarak gerçekleşmiştir.

.................................................. .............Evin toplam
.................................................. ..............harcaması
Ekim 2012 ayı harcamam..................................59.- TL.
Kasım 2012 ayı harcamam.................................263.- TL.
Aralık 2012 ayı harcamam..................................435.- TL.
Ocak 2013 ayı harcamam...................................329.- TL.
Şubat 2013 ayı harcamam.................................309.- TL.
Mart 2013 ayı harcamam...................................180.- TL.
Nisan 2013 ayı harcamam..................................125.- TL. 1.700.- TL.
Mayıs 2013 ayı harcamam...................................50.- TL.
Haziran 2013 ayı harcamam..................................15.- TL.
Temmuz 2013 ayı harcamam.................................14.- TL.
Ağustos 2013 ayı harcamam..................................14.- TL.
Eylül 2013 ayı harcamam.......................................21.- TL.
Ekim 2013 ayı harcamam......................................62.- TL. 1.876.- TL. (Toplam)

kimyager147
02-11-2012, 10:23
Sayın Ustunizci ısı pompasını kaç paraya mal ettiniz.
Sisteminize ne türlü parçalar dahil.

ustunizci
13-11-2012, 19:15
Sayın Kimyager, (mesajınızı yeni gördüm)

ben, Ağustos 2011 ayında 12 KW.lık havadan suya, monoblok, ısı pompasını 12.000.- TL.ye almış, montajı içinde yaklaşık 250.- TL. masraf etmiştim. Montajını (devreye alma işi hariç) kendim yapmıştım. monoblok yerine, iç ünite ve dış ünite ayrı olan cihaz alınırsa, montaj işi pahalı oluyor. Benim gibi amatör kişiler de montajı yapamazmış. Bu yıl, bir ay önce bir arkadaşıma benim kullandığım cihazın 16 KW.lık modelini 14.000.- TL.ye aldık. O arkadaşın sistemine de bir şey dahil değil.
Benim kurduğum sisteme de herhangi bir şey dahil değil. Radyatörleri ayrıca aldım. Kullanım için sıcak su almıyoruz.

Kolay gelsin.

kimyager147
14-11-2012, 15:50
Verdiğiniz bilgiler için teşekkürler.

doga ile ic ice
09-07-2013, 15:53
iyi günler meyvali tepe,
su dan suya isitma ve sogutma sistemi kuracagiz. sondaj yaptirdik. sizin kulandiginiz Water Furnace markasi olan cihaz dan memnunmusunuz?
saygilarimla

MeyveliTepe
09-07-2013, 18:32
iyi günler meyvali tepe,
su dan suya isitma ve sogutma sistemi kuracagiz. sondaj yaptirdik. sizin kulandiginiz Water Furnace markasi olan cihaz dan memnunmusunuz?
saygilarimla

Evet, çok güvenilir bir makine çıktı. Elektrik panosunda ısı pompasıyla bir alakası olmayan kontaktör arızası dışında beş yıldır şimdiye kadar hiç arıza çıkarmadı. Isıtmada kasımda devreye alıp mayısta sistemi kapatmaktan başka bir şey yapmaya gerek olmuyor. Soğutmayı da Temmuz - Ağustosta kullanıyoruz.

kerkenez
08-07-2014, 09:26
Sayın Meyveli Tepe,

Tyvek kaplama hakkında bir şey sormak istiyorum. Mevcut membran uygulamasında membranlar eritilip birbirine yapışması sağlanıyor bu sayede de su sızıntısı olması engelleniyor. Tyvek ise çatıya direk seriliyor ve üstüne kiremit koyuluyor. Ancak bu şekilde yapmak acaba ileride kayma ya da başka bir nedeniyle sızıntı yaratır mı emin olamadım. Siz çatıyı nasıl yaptırdınız acaba? Tyvek' i serdikten sonra çıta ile çaktınız mı yoksa direk serip üstüne kiremitleri mi sıraladınız? Ya da başka bir yöntem mi kullandınız?

MeyveliTepe
08-07-2014, 10:40
Tyvek örtü direk kiremit altına serilen bir örtü değil. Her şeyden önce bu örtünün kullanılması sadece havalandırmasız soğuk çatı yapıldığında gerekli, diğer çatı tiplerinde gerekli değil. Sebebi de bu örtü nemi bir yönde geçirir, diğer yönde geçirmez. Bu sayede çatı boşluğundaki nemin yoğuşmadan dışarı atılabilmesi mümkün olur. Bunu sağlayabilmek için kiremitin döşendiği yüzeyin bir alt seviyesinde örtünün döşenmesi, arada en az 1-2 sanim boşluk bırakıldıktan sonra kiremit döşenecek yüzey veya çıtaların hazırlanması gerekir.

Kiremit altına döşenen ayrıca kiremit örtüleri var. Bizim çatıda kiremit yok, shingle var. Onun da özel bir shingle örtüsü var ama bunun tyvek örtü ile bir alakası yok.

kerkenez
08-07-2014, 11:08
Benimki de soğuk çatı ondan araştırıyorum. İnternetten detaylı bilgiler buldum gibi. Dediğiniz gibi baskı çıta ile çatıyı yükseltmek gerekiyor ayrıca bir takım yapiılması gereken teknik detaylar var. Edindiğim tecrübelere göre bulunduğum yerde bunu yapabilecek bir usta yok. Kiremit altını yine babadan kalma sistemle membran kapalatacağım herhalde.

MeyveliTepe
08-07-2014, 11:19
Kiremit altına membran örtebilirsiniz ama çatı, havalandırması olmayan soğuk çatı ise ve nemi atacak bir düzenek kurulmamış ise tavanlarınız yoğuşan nemden dolayı ıslanır.

Çok karmaşık işlere girişmemek, risk de almamak adına soğuk çatınıza mutlaka karşılıklı havalandırma delik/baca vs. koymakta fayda var. Buralara zamanla bozulmayacak, çok katlı sinek teli vb. de konmalı ki yarasa ve arılar girip yuva yapamasın (hoş, onlar ille girecek bir yer bulurlar).

oğuzhan yurtluk
21-11-2015, 20:19
herkeze selam ve saygılarımı arz ederim.
benim için henüz aktuel olduğundan extra yeni bilgi, uygulama, olumlu olumsuz geri bildirim gelişme varmı öğrenmek üzere ilk mesajımı atarak bu konuyu tekrar canlandırayım dedim !?

MeyveliTepe
21-11-2015, 22:01
herkeze selam ve saygılarımı arz ederim.
benim için henüz aktuel olduğundan extra yeni bilgi, uygulama, olumlu olumsuz geri bildirim gelişme varmı öğrenmek üzere ilk mesajımı atarak bu konuyu tekrar canlandırayım dedim !?

Nasıl bir gelişme bekliyorsunuz?

Başlığın ilk mesajı 2007 yılına ait. Bu, bir anlamda yer kaynaklı ısı pompası sistemi kuruşumuzun üzerinden 8 yıl geçtiğini de gösteriyor. Bugüne kadar her şey ilk düşünüldüğü gibi gerçekleşti. Evimizin tek ısınma yöntemi bu, performansı da hiç değişmedi. Bu sistem ülkedeki ilk bir kaç kurulumdan biriydi. Geçen zaman zarfında başka bir çok sistem kurulduğunu biliyoruz. Gelişen teknoloji sayesinde artık daha da verimli makinelerin çıktığını da duyuyoruz.

Bir binanın ilk projesinden itibaren düşünülmek ve planlanmak koşuluyla uygun olan koşullarda mutlaka tavsiye edebileceğim bir yöntemdir.

oğuzhan yurtluk
28-11-2015, 19:07
alakanız ve cevabınız için teşekkür ederim. duymak istediğim de bu idi :) kocaeli b.derbentte bir ev yaptırmak üzereyim, ruhsat başvurusu yaptım. hava su toprak kaynaklı ısı pompaları arasında seçim yapma durumundayım. malum hava kaynaklı en ekonomik olanı bunu kapalı devre tüplü güneş ısıtıcısı ile entegre edersem aralık ocak şubat mart beni kurtarırmı bunu etüd etmek üzere sakaryada ekotec diye bir yerli üretici firma ile (avusturya ekolü) görüşeceğim. kifayet edebileceğine kani olamazsam ozaman toprak ve suya yöneleceğim (dikey sondaj toprak ile su sondajı arasındaki farkı da tam anlıyabilmiş değilim) toprak altına yatay döşemede sizin etüd akılcı 3,5m den sonra maliyet zorluyor teşhisi. ancak daha sığ döşeyenler de var hesaplar değişiyor (uzunluk çap vs gibi)diye savunuyorlar. bu konuda, amerikayı tekrar keşvetmemek adına, güvenle direk gidip kapısını çalıp işi bitirebileceğim bir firma, hazır draje bir öneriniz olabilirse memnuniyetle kabul ve teşekkür ederim.

looktr
05-01-2016, 12:56
Bahçe kulübesi için demirden iskelet yapmaya çalıştım. Daha ahşap malzemeyi monte etmeden demir profiller kara sinek, uğur böceği ve ağaçlara musallat olan bir tür böcek musallat oldu.
Bunları evden uzak tutmak için hangi bitkileri ekmeliyim?
Lavanta fesleğen defne börtü böceği kovuyor diye biliyorum.
Bilgisi olanların tavsiyesini rica ediyorum.

tcoalngsau
11-04-2017, 15:17
çok mu pahalı bir sistem acaba da ilgi görmemiş fazla..

ruzgar78
22-12-2017, 10:54
Sayın meyveli tepe sobanızı çok begendim. Bende izmirdeyim sobanıza ben talib olurum eger satmak isterseniz.köy evimize hafta sonları gidiyorum.Satmayı düşünürmüsünüz ?

MeyveliTepe
22-12-2017, 12:44
Sayın meyveli tepe sobanızı çok begendim. Bende izmirdeyim sobanıza ben talib olurum eger satmak isterseniz.köy evimize hafta sonları gidiyorum.Satmayı düşünürmüsünüz ?

Hangi soba?

coskunahm
21-06-2018, 07:54
Sn. Meyvelitepe,
Bu konuda sizi ehil bulduğum için bir ürünle alakalı fikrinizi almak istedim. Bizim de sizin gibi bir ev yapmak hayalimiz vardı hatırlarsanız. Çeşitli sebeplerden bir türlü icraata geçememiştik, önümüzdeki ay inşaata başlıyoruz inşallah. Isıtma sistemi olarak yerden ısıtma+ısı pompası kullanmak niyetimiz var. Ben hava kaynaklı/toprak kaynaklı ayrımında kalmışken, dün itibarıyla yeni bir seçenek karşıma çıktı (egzost hava kaynaklı ısı pompası): https://www.nibe.eu/nibedocuments/19274/439028-13.pdf. Her ne kadar yine hava kaynaklı olsa da bu makineyi evin içine koyuyorlarmış. Çok kompakt, sade ve işlevsel buldum, fiyatı da diğer seçeneklere göre daha uygun. COP değeri de oldukça iyi göründü gözüme. Kayseri şartlarında, 1400 m rakımda, tek kat, 150m2'lik bir evi düşündüğümüzde ideal çözüm gibi geliyor ama emin olamıyorum. Arsamız büyük olmakla birlikte eğimli ve kayalık, o yüzden toprak kaynaklı ısı pompasının yatırım maliyeti yüksek oluyor. Arsanın bulunduğu konum itibarıyla gece gündüz sıcaklık farkı yüksek oluyor, ayrıca zorlu kış soğuklarıyla yüzleşebiliriz, o yüzden dışarıya konacak hava kaynaklı ısı pompası da çok işlevsel olmayacak, elektrik sarfiyatını çok yükseltecektir diye düşünüyorum. Bu açılardan bakınca yeni gördüğüm bu ürünü nasıl değerlendirirsiniz? Rica etsem düşüncelerinizi paylaşır mısınız?

MeyveliTepe
21-06-2018, 13:35
Bu cihaza baktım. Kaynak olarak ev içindeki havayı kullanıyor. Teknik olarak çalışır. Ancak evde beklediğiniz konforu sağlar mı bilemiyorum. Ev içindeki havanın cihaz tarafından sürekli olarak emiliyor olması evde sürekli bir ventilasyon olacağı anlamına da geliyor. Düşündüğümde hayli rahatsız edici bir durum. Bu tip bir cihazı 2-3 yıl boyunca kullanmış biriyle konuşmadan böyle bir karar vermemenizi tavsiye ederim.

coskunahm
21-06-2018, 20:50
Bu cihaza baktım. Kaynak olarak ev içindeki havayı kullanıyor. Teknik olarak çalışır. Ancak evde beklediğiniz konforu sağlar mı bilemiyorum. Ev içindeki havanın cihaz tarafından sürekli olarak emiliyor olması evde sürekli bir ventilasyon olacağı anlamına da geliyor. Düşündüğümde hayli rahatsız edici bir durum. Bu tip bir cihazı 2-3 yıl boyunca kullanmış biriyle konuşmadan böyle bir karar vermemenizi tavsiye ederim.

Teşekkür ederim. Benzer kaygıları ben de taşıdığımdan işletmeden referans müşteri bilgilerini istedim. Paylaşırlarsa arayıp konuşacağım. Ventilasyon problemi dışında bir sorun yaşatır mı sizce? Mesela rutubet vb. iklimlendirme problemleri olur mu acaba? Bir de makinelerin değerleri hakkında ne düşünüyorsunuz. Benim için teknik bir konu, sizce ısınma problemi yaşar mıyız?

MeyveliTepe
21-06-2018, 22:06
Rutubet yaşayacağınızı sanmam. Isınma konusunu bilemiyorum, çünkü evdeki ısınmış havadan ısı üretecek. Bunun için ya evdeki havayı soğutacak ya da dışarı atacak ve eve dışarıdan soğuk hava girecek. Nasıl bir hesabı var bilemiyorum. Böyle bir sistem yaptıklarına göre çalışıyor olmalı.



Bu gibi sistemler, herhangi bir yerde, kullanılamayan atık ısı olduğu durumda çok önem kazanıyor. Söz gelimi fabrikalar veya endüstriyel tesisler gibi. Bir yerde atık ısı varken, başka bir yerde ısınma ihtiyacı var. Bu gibi durumlarda çok verimli.


Orası kışın kaç derecelere düşüyor bilmiyorum ama ev içi ventilasyondansa dış hava kaynaklı bir sistem daha emniyetli olurmuş gibi görünüyor.

coskunahm
06-07-2018, 15:15
Sn. Meyvelitepe,
Evinizin yalıtımına dair bir şeyi merak ediyorum. Yazılarınızı defalarca okudum ama bu noktayı aydınlatamıyorum kafamda, açıklığa kavuşturabilirseniz çok sevinirim. Evin tüm ısı yalıtım malzemeleri tam olarak birbiriyle kesintisiz bütünlük mü gösteriyor? Mesela radya temel altındaki xps ile duvarların dışındaki xps kesişiyor mu? Ya da duvarlardaki ısı yalıtım malzemesi ile çatıdaki? Eğer öyleyse mesela temel altındaki xps tam olarak temel kadar mı yüzölçümüne sahip yoksa biraz daha fazla mı?
Evin inşaatına başlıyoruz yavaştan da bu sorular çok önemli benim için :)
İlginiz için şimdiden teşekkürler.

coskunahm
06-07-2018, 15:19
Rutubet yaşayacağınızı sanmam. Isınma konusunu bilemiyorum, çünkü evdeki ısınmış havadan ısı üretecek. Bunun için ya evdeki havayı soğutacak ya da dışarı atacak ve eve dışarıdan soğuk hava girecek. Nasıl bir hesabı var bilemiyorum. Böyle bir sistem yaptıklarına göre çalışıyor olmalı.



Bu gibi sistemler, herhangi bir yerde, kullanılamayan atık ısı olduğu durumda çok önem kazanıyor. Söz gelimi fabrikalar veya endüstriyel tesisler gibi. Bir yerde atık ısı varken, başka bir yerde ısınma ihtiyacı var. Bu gibi durumlarda çok verimli.


Orası kışın kaç derecelere düşüyor bilmiyorum ama ev içi ventilasyondansa dış hava kaynaklı bir sistem daha emniyetli olurmuş gibi görünüyor.

Bu arada bahsettiğim ısı pompasını kullanan (yaklaşık Kayseri kadar soğuk) Erzurum'da bir kullanıcıyla konuştum. Evin ısınmasından, elektrik sarfiyatından, ses ve havalandırma koşullarından gayet memnun olduğunu ifade etti. Maalesef yeteri kadar kullanıcıya ulaşamıyorum, çok yeni bir ürün.
Ayrıca ürünün teknik özelliklerine de baktım. Hava sıcaklığının çok düşük olduğu, en zorlayıcı çalışma koşullarında dahi 150 m2'lik bir evde yarım saatte bir tam hava sirkülasyonu yapacak görünüyor. Çok rahatsızlık verir gibi görünmedi bana, siz ne dersiniz?

MeyveliTepe
06-07-2018, 16:38
Sn. Meyvelitepe,
Evinizin yalıtımına dair bir şeyi merak ediyorum. Yazılarınızı defalarca okudum ama bu noktayı aydınlatamıyorum kafamda, açıklığa kavuşturabilirseniz çok sevinirim. Evin tüm ısı yalıtım malzemeleri tam olarak birbiriyle kesintisiz bütünlük mü gösteriyor? Mesela radya temel altındaki xps ile duvarların dışındaki xps kesişiyor mu? Ya da duvarlardaki ısı yalıtım malzemesi ile çatıdaki? Eğer öyleyse mesela temel altındaki xps tam olarak temel kadar mı yüzölçümüne sahip yoksa biraz daha fazla mı?
Evin inşaatına başlıyoruz yavaştan da bu sorular çok önemli benim için :)
İlginiz için şimdiden teşekkürler.
Evet, kesintisiz. Temel altı levhalar tam temel kadar. Dıştan yapıştırılan dikey levhaların alt uçlarıyla birleşiyor. Bunun da dışında su yalıtım membranları temel altından yukarı doğru bohçalıyor.

MeyveliTepe
06-07-2018, 16:39
Bu arada bahsettiğim ısı pompasını kullanan (yaklaşık Kayseri kadar soğuk) Erzurum'da bir kullanıcıyla konuştum. Evin ısınmasından, elektrik sarfiyatından, ses ve havalandırma koşullarından gayet memnun olduğunu ifade etti. Maalesef yeteri kadar kullanıcıya ulaşamıyorum, çok yeni bir ürün.
Ayrıca ürünün teknik özelliklerine de baktım. Hava sıcaklığının çok düşük olduğu, en zorlayıcı çalışma koşullarında dahi 150 m2'lik bir evde yarım saatte bir tam hava sirkülasyonu yapacak görünüyor. Çok rahatsızlık verir gibi görünmedi bana, siz ne dersiniz?


Yeterince uzun süredir kullanıyor ise, gerçek kullanıcı ise, sorduğunuz tüm sorulara yanıt aldınız ve ikna edici ise mesele yok demektir :)

GultenA
03-12-2018, 11:40
Merhabalar,

Karamürsel tarafında satın aldığımız arazimize müstakil bir ev yapmayı planlıyoruz. Henüz planlama projelendirme aşamasındayız. Bu aşamada ısı pompasını araştırmaya başladık. Bu başlığın eski yorumlarında ISIMAS firmasının bireysel müşteriler ile çalıştığını okudum ancak az önce firma ile iletişime geçtiğimde sadece kurumsal müşteriler ile çalıştıklarını öğrendim. Isı pompası konusunda önereceğiniz firma ismi öğrenebilir miyim? Teşekkürler.

Kazdağlı Emekli
03-12-2018, 19:24
Merhaba yıl 2018 verim alan varmı