PDA

View Full Version : Peru gezisinden anılar




kuru.umit
31-08-2007, 00:16
Nisan 2007 de yaptığımız Peru Gezisi ile ilgili anılarımdan derlenmiştir. Duruma göre devamı verilecektir. Çok kısacıkta olsa yaşamlarını bizimle paylaşan Peru halkından, depremde hayatlarını kaybedenlere allahtan rahmet diliyorum...

sevgili sanal gezginler,
bugün grup icin büyük gün. Machu Picchu' ya gidiliyor. Biz Machu ya kutsal vadiden gittik. Minibüsle Aques Allentes denen bir kasabaya gittik, buradan da trene bindik. Machu ya trenle ulasim var. Tren Machu Picchu Kanyonundan zik zaklar cizerek; kimi zaman vadiden iniyor, kimi zaman da yükseliyor. Sonunda 2800 mt yükseklikteki ana girişe ulaşılıyor. Aques Allentesten Machu 56 km. sürüyor. 1.45 dakikalık yol. Bir de Cusco'dan direkt gelen tren var, bu da 3 saat 45 dakikada Machu Picchu da oluyor ve 110 km mesafeli. İki yolu da kullanabilirsiniz. Klasik olarak cusco dan trenle Machu'ya gidenler, ara duraklarda iniyor ve buradan da orman içinden giden bir yol (inka yolu) ile 3 gece 4 gün yürüyorlar. Asıl olan bunu gerceklestirmekti. Ama bunun icin biraz yaşlı kaldık galiba. Geçilen yol üzerinde inka yıkıntıları da geziliyor. Manzarayı anlata anlata bitiremediler. İmrendik, ama o kadar ! Tren istasyonu bir karnaval yeri gibi, satıcılar ve yerel kıyafetli insanlar (foto 1, 2). Yagmur da yok yani şanslıyız !! Herşey mükemmel gidiyor. Tren 3 adet; bir tanesi yerel halkın kullandığı hani şu tren içinde ter kokusunu hissettiğiniz, tavuklar, ördekler olan cinsinden. Bir digeri daha hallice , biz en lüksüne, turist trenine bindik . Burada sizi tren kapısında görevliler karşılıyor. Yerler belli, yiyecek filanda veriliyor. Bir de şovlari var görmek lazım, biraz evvel bize servis yapan kızlı erkekli görevlilerin, daha sonra kıyafet değiştirip yerel danslarını ve hatta işi abartarak defile (alpaga kazak satmak icin) yaptıklarını görmek çok ilginçti. Tren bileti 54 USD. Tren Urubamba nehri boyunca yoluna devam ediyor.(foto 3) manzaralar muhteşem birde Veronica adlı ulu, karlı tepenin yanından geçiyoruz (fotosunu alacaginiz olsun). Daha sonra Machu picchu eteklerine vardık. Buradan kısa bir otobüs yolculuğu yapildi (foto 4).
Devamı aşağıda.
Gezekalin .
Umit Kuru




kuru.umit
31-08-2007, 00:44
Machu Picchu tüm güzelliği ile karşımızda. (foto 5,6,7,8) . Hava açık, sis sadece tepelerde var. Rehber burası için çok istisna bir gün diyor. Ortalık aşırı kalabalık değil ve hersey hayal ettigimiz gibi. Söyleyin allah aşkına !! Fotolara baktığınızda anlattıklarımı bir gezi sever olarak abartılı bulabilirmisiniz?
Belki meraklısına biraz daha Peru (foto 9).

Gezekalın.
Dr.Ümit Kuru

Derya Özen
31-08-2007, 07:59
Ümit Bey, harika manzaralar. Ben demiştim size, elinizde makina geziyorsunuz.
Geze kalın :)

zenfree
31-08-2007, 08:25
Ümit Bey fotograflarınıza diyecek yok. Gerçekten harika. Üstüne üstlük bir de güzel anlatımla süslenince nerdeyse Peru'ya gitmiş kadar olduk.

Tren bileti oldukça pahallı. Bölgede konakladınız mı?

Todor
31-08-2007, 08:48
2 nolu mesjın son resmi, Erich Von Danieken'in meşhur duvarı mı? Hani nasıl yapıldığı pek belli olmayan?

kuru.umit
31-08-2007, 09:21
sevgili Zenfree,
Machu Pichu da konaklama mümkün ama biz orada konaklamadık. Genellikle turlar kutsal vadi boyunca yapılıyor. Biz machu picchu ya terne bindiğimiz Aques Allentes şehrinde kaldık. Peruya gidiş pahalı (uçak bileti 1000 EU civarında) sonrası çok ucuz.

kuru.umit
31-08-2007, 09:25
Sevgili Todor,
Erich Von Danieken amcamın esas konuları Nazca çizgilerinde. Bu akşam o zaman baştan başlayıp yani paracas dan başlayıp kısa bir peru tanıtımı yapayım. Peru adrenalinin ve endorfinin üst noktaya çıktığı bir ülke. Bir daha dünyanın herhangi bir ülkesinde bu kadar tatmin olacağımı sanmıyorum. Tarih, doğa, sosyal yaşam yani ne ararsan farklı ve özgün. Akşama fırsat bulunca size küçük galapagosu , paracası anlatır ve fotolarım. Yani az sonra....
Gezekalın

zenfree
31-08-2007, 10:20
Bir yerlede okumuştum ya da izlemiştim toprak kayması nedeniyle " bölgeye sınırlı sayıda turist kabul ediliyor" diye. O nedenle pahallı olabileceğini düşünmüştüm.

kuru.umit
31-08-2007, 10:51
Machu Pichu yoğun mevsimde (haziran-ekim arası) çok turist çeken bir yer. Biz nisan ayında gittik. Karıncalar (www.karincalar.com) diye bir şirkeri ile gittik. Bize kişi başı harcamalar dahil 3000 EU mal oldu. Orada da karşımıza çok profesyonel bir lokal acenta çıktı ve çok iyi yerlerde kalıp, çok bilgilendik.Gittiğimiz mevsim orası için düşük mevsimdi. Bu nedenle kalabalık yoktu. Uçak ayarlayıp buradan lokal acenta ayarlayıp gidenlerde bizim yaptığımız turu yaklaşık 1500 USD civarında yapabiliyorlar. İnka yolu için mutlaka rezervasyon yapmanız gerekiyor. Oraya gidip ben geldim dediğiniz zaman problem oluyor. Peru rakım yüksek bir ülke . Rakım 4000 mt lere kadar çıkıyorsunuz. İnsanı fena yapabiliyor (Akut dağ hastalığı). Ancak içimde iki şey ahh keşke !!! dedirtecek kadar kaldı ; bir tanesi inka yolu, diğeri de amazonlar. Perunun amazonlar bölgesi maalesef tam hakkını alamayan turistik alanlardan . Bir şekilde gitmeyi düşünenlere tavsiye ederim. Ekoturizme yeni başlıyorlar. Peru ya karincalar dışında da gidenler var; mesela fest travel, SMS gibi ama çok daha pahalılar. İnşallah birgün sizlere de nasip olur. Machu Picchu hayallerimde olan bir yerdi. Bir diğeri Ankor Wat; Kamboçya, hani İndiana Jones hikayelerinin geçtiği yer. Bu sene galiba gitmeyi beceremiyeceğim.
Gezekalın.

kuyucu
31-08-2007, 15:40
Verdiğiniz bilgiler için teşekkürler. Mutlaka bir gün işime yarayacak :))

nesquick
31-08-2007, 22:11
Arjantin e kadar gidip te Peru ya uğramadığıma daha çok üzülüyorum şimdi :(
ÇoK güzel ve özenli yorumlamışsınız, teşekkürler...

kuru.umit
01-09-2007, 00:29
Peru ya uçuşumuz Paris üzerinden oldu. İstanbul Paris ve Paristen de Lima’ya toplam 13-14 saat uçuş oldu. Allahtan uçakta ye, iç soran yok. Vizyon filmleri de derken uçuş iyi gitti. (Peru ya veya benzeri uçuş yapanlara ipucu; hangi havayolları ile uçarsanız uçun, gitmeden önce mutlaka o havayollarının web sayfası üzeriden abonesi olun. Uçuş milleri ile bayağı puan kazanıyorsunuz ! Ben söyleyeyim de) Rehberimiz Ursula bizi Lima havaalanında karşıladı. Çok tatlı bir insana benziyor. İspanyolcaya kaçan İngilizcesi ile bizi minibüse bindirdi. Yol boyu da Peru ve Lima hakkında bilgi vermeye çalışıyor. Daha minibüste anladım, tam yerindeyim. Dışarıda insanlar rengarenk, bir karmaşa gidiyor. O da ne ! yol kenarında bir kadın belli ki çocuğunun bitini ayıklıyor. Ursula çaktı manzarayı, bozuntuya vermiyor ”onlar dağlı" deyip geçiştirdi. Utanmasına da gerek yoktu hani, biz biliriz bu manzaraları!!
Fransisco Pizarro, İspanyol komutan Lima yı kuruyor. Yılı 1532. Adama da Ursula ikide bir "fatih Pizarro , fatih Pizarro" demiyor mu, bir iki dayanamadım. Ne fatihi kardeş adam basbayağı istilacı, anasını ağlatmış İnka imparatorluğunun. Efsane altın ülkesi Eldorado'yu ararken 150 adamıyla beraber Peru'nun Batı kıyısına ayak basıyor. İnkalar da bir inanç var; denizden bir adam, keçi sakallı, üzerinde parlak bir giysi (zırh) elinde kılıç ve bir dört ayaklı dev sırtında (at) sahile çıkacak. Adam cuk tarife uyuyor. Pizarro efendi "bunlar bizi kesecekler" derken, İnkalar başlıyorlar “Tanrı geldi” muhabbetine. Bir izzet bir ikram. Başlangıçta işler iyi, ama Pizarro efendi civarda altını, gümüşü görünce kumpaslarını kuruyor. O tarihlerde ülkede, İmparator Huayna Capac'ın iki oğlu Huascar ve Atahualpa arasında taht kavgası var. Bu karışıklıktan yararlanan Pizarro böl ve yönet taktikleri ile 150 kişi ile İnka krallığının sonunu getiriyor (bu taktiği bir yerlerden hatırladınız mı ?). Rehberimiz Ursula "İspanyolların ateşli silahları vardı" filan dediyse de, müzede İspanyol tüfeklerini gördük; yaklaşık 2 mt boyunda ve iki kişi taşıyor. Bir defa ateş etse, bir daha ateşlemek için 15 dakika geçmeli. İspanyollar 300 yıl sömürüyorlar Peru’ yu.1820 yıllarında devrimci lider Simon Bolivar önderliğinde bağımsızlığına kavuşuyor güzelim Peru.
Neyse uzattık otele yerleştik. Zaten yol yorgunuyuz. Hemen uyuduk, ama saat 03 de bir telefon “kalkın bakalım yola düşüyoruz” diyor. Hem bir sürü para ver, hem de Peru işkencesi !!. Kahvatı yapamadan tekrar yoldayız. Hedef Peru’nun Galapagosu , Ballestas Adaları. Paracas’ a gidip oradan sürat motorlarına bineceğiz. Yaklaşık 2 saatlik yol. Yolda bir yerde kahvaltı yaptık. Yörede taksi çolo dedikleri üç tekerli motosikletle triport karışımı ulaşım araçlarının üzerleri de aynen duvarlar gibi. Araçların yanları, arkaları ve ön camları yazılarla dolu (foto 1).

Lima'dan uzaklaşıp kırsala doğru uzaklaştıkça fakirlik her yerde kendini göstermeye başladı. Yoğun kerpiç evler ve düzensiz yapılaşma var. Binaların neredeyse tamamında çatı yok ve sıvasızlar.
Ballestas Adalarına Paracas balıkçı limanından 16-18 kişilik sürat tekneleriyle gidiliyor. Rehberimiz, günün diğer zamanları Pasifik çok azdığı için ve küçük tekneler için tehlikeli olduğundan dolayı çok erken saatlerde gidilmesi gerektiğini anlatıyor. Biz de biletleri aldık, kuyruğa girdik. Yüksek bir sezonda gitmediğimiz için kalabalık yok diyorlar (foto 2). Saat 7 gibi tekneye biniyoruz. Yaklaşık 45 dakikalık bol sulu ve hızlı bir seyahatten sonra penguenler ve pelikanlarla dolu adalara varıyoruz. Yolda El Conbelabro şamdanını görüyoruz. Bu şamdan da Nasca çizgileri gibi bir yeryüzü şekli. Kim yaptırmış, nasıl yapılmış bilen yok. İknaların yazısı iplere düğüm atmak şeklinde ve halen çözümlenebilmiş değil. Bu çizgiler İnka öncesi dönemlere dayanıyor (foto 3)
Yolda yanımızdan bir pelikan, alçak uçuşla geçti (foto 4) . Hemen sarıldık makinalara, basıyoruz deklanjörlere. Ama sürat motorunda bu iş cambazlık istiyor. Kaptan da mübarek, bizim minibüs şöförleri gibi. Adalara yaklaştıkca ortalalık iyice hareketlendi. Aman tanrım, burası sanki Jurasic Park !! Penguenler ve ayı balıkları adeta poz veriyorlar (foto5)

kuru.umit
01-09-2007, 00:36
Ballestas Adaları, Humbolt penguenleri, pelikanlar, deniz kuşları ve ayı balıklarıyla adeta doğa müzesi gibi. Ortalıkta yoğun gübre kokusu. bir taraftan gübre, bir taraftan motorun mazot kokusu, bir de çalkalan babam, çalkalan!! Haşat oldum, ama foto çekmek lazım. Bir daha kaç kez bu kadar güzel canlıları yanyana görebilirim ki !!. (foto 7-11)

kuru.umit
01-09-2007, 01:02
Dönüş yolunda dalgalar arttı ve teknemizin motorunda bir problem var. Fotoğraf çekmek için bir o yana, bir bu yana dönmekten alt üst olduk hepimiz. Son fotoları da aldık(foto 12). Bu sırada denizin azmasından dolayı tekne kaptanı acele ediyor. Doğal olarak arka taraf banyo yapar gibi neredeyse. Ve teknenin motoru stop ediyor. Teknemizin kaptanı Hektor, 15-20 dakika uğraştıktan ve tekne de biraz sürüklendikten sonra motoru düzeltiyor ve arka taraf ıslanmasın diye mavi bir branda çıkıyor ortaya. Branda yolcular “daha fazla ıslanmasınlar” diye üzerlerine seriliyor. Mazot ve pasifiğin yoğun kokusuna bir de brandanın naylon kokusu karışıyor. Bir ara artık pes ettim, rengim bembeyaz olmuş, hanım bile korktu. Ama değerdi be arkadaş dedim kendi kendime. Bu kelimeleri ,tüm Peru gezisi boyunca çokca söyleğimi şimdi anlıyorum.
Karaya dönüşümüzde, kahve, ananas suyu ve bira falan derken, ekip kendine geldi. Paracas'tan Nasca'ya gitmek üzere hareket ediyoruz. 2 saat sonra oradayız. Ama grup küçük ve kafa dengi, hele bir de rehberin baştan çıkmaya meyli olunca, yerel rehberi de kolaylıkla ayartıp, Paracas Ulusal Koruma Parkına sapıyoruz. Burada MÖ 7000 yıllarına giden yaşam izlerinin bulundugu bir müze var. Küçük, tek bir geniş odadan ibaret, ama İnka öncesi bu bölgedeki uygarlıklara ait çok sayıda kalıntılar var. Uzun kafaları olan insanların kafataslarını görüyoruz.(foto 13) Kafataslarındaki deliklerden o dönemde beyin ameliyatları yapıldığını anlatıyor rehberimiz. Tabii beyini bu hale getirilen insanların, sonucu ne oluyor, orası soru işareti.
Bir başka ilginç durumsa ölülerini fetus pozisyonunda ve dik olarak gömmeleri. Daha sonra Paracas Ulusal Parkı içinde deniz kıyısında bir lokantada (“La Tia Fela”/ “Teyzenin Yeri” ) okyanus balığından oluşan öğle yemeğimizi yerken hemen yanımızda ilerde sıkça karşılaşacağımız Peru'lu yerel müzesyenlerin çaldığı şarkıları dinledik (Foto 14). Ahh ! Bir de rakı olacaktı !
Evet ballestas adaları gezisi bu kadar. Galapagosun yalancısı böyleyse, gerçeği nasıldır kimbilir ?
Benim Peru lu küçük kızla bu gecelik bu kadar!! Ben bu kızı çok sevdim. Kendi gibi küçük laması ile bahşiş kopartmak için çok çabaladı. Bir taraftan bahşiş alacak, bir de dünkü fotoda gördüğünüz rakiplerine parayı kaptırmayacak. Bir foto çektirmek büyüğü-küçüğü 1 Sole (peru para birimi) patlıyor. Bir sole ne kadar mı ? yaklaşık 400 kuruş. Bakmayın siz iyi para verdik biz! Neden mi Machu Picchu nun yerini 1911 lerde yerlilerde den öğrenen Bingham 1 sole bu sırrı öğrenmiş. Yani bir foto için, 1 sole çok!!
Gezekalın.

Todor
01-09-2007, 07:49
Yolda El Conbelabro şamdanını görüyoruz. Bu şamdan da Nasca çizgileri gibi bir yeryüzü şekli. Kim yaptırmış, nasıl yapılmış bilen yok. İknaların yazısı iplere düğüm atmak şeklinde ve halen çözümlenebilmiş değil. Bu çizgiler İnka öncesi dönemlere dayanıyor (foto 3)


Zaten bu şamdanın orta ucunun yönü, Nazca çölündeki çizgilermiş (http://wikimapia.org/#lat=-14.707892&lon=-75.139339&z=11&l=0&m=a&v=2). Peru'daki bir başka enteresan oluşum ise Rostro de Dios (Tanrının yüzü) (http://wikimapia.org/#lat=-16.393931&lon=-71.993408&z=11&l=0&m=a&v=2)

zenfree
01-09-2007, 13:21
Belgesel izlemiş gibi oldum. Teşekkürler...

Devamı var değil mi? :)

Balıkcı
01-09-2007, 13:46
İlginç ve öğretici.
Fotoğraflar da harika.
Teşekkürler.

kuru.umit
01-09-2007, 17:21
Sevgili gezgin dostlar,
Peru gezisinin 3. gününde heyecan dorukta. Çünkü Nazca çizgileri üzerinde uçuşumuz var. Bir gün önceki bot turu üzerine yorucu olacağını biliyoruz ama peru gezisi deyince hemen aklımıza Macha Pichu , arkasından da Nazca çizgileri geliyor. Nazca çizgileri üzerinde uçuş internetteki fiyatlarla 50-150 USD arasında. Nazca Peru’nun çöllük alanında. Burada şekiller veya çizgiler ancak yukarıdan belirgin oluyor. Peruya gitmeden önce internetten google earth yardımı ile çizgileri göreyim desem de becerememiştim (todor un gönderdiği adreste net olarak görünüyor..). Sabah otelde alınan kahvaltı sonrasında minibüse atlayıp küçük bir havaalanına gittik. Buraya Cesna tipi küçük uçaklar inip, kalkıyor. Peru ya gittiğimiz mevsimin iyi olduğunun farkına ilk olarak orada vardım. Lokal rehberin anlattığına göre bu küçük alanda gruplar uçaklara binebilmek için çok uzun saatler bekleyebiliyorlarmış. Biz rahat rahat gittik. 3 er kişilik gruplar halinde pırpırlara bindik (foto 1). Uçuş yaklaşık olarak 30-45 dakika sürüyor. Lokal rehber kulağıma “eğer iyi resim çekmek istersen pilotun yan koltuğuna otur” tüyosunu verince atladım ön koltuğa (Allah için arkadaşlardan gene de izin aldım). Benim bir elimde fotoğraf makinesi, bir elimde video kamera, havalandık. Başlarda olay iyi gitti. Nazca uçsuz bucaksız çöl. Bir oraya, bir buraya çizgi göreceğim diye bakıyorum . Gördüğüm her doğruyu da “hah işte çizgi diye bir kameraya, bir fotoya çekiyorum. Meğer gördüklerim yanlış çizgilermiş. Pilot amca “sağda deyince hop sağa dönüş yapacağım. 3,2,1 dedikten sonra resim çek” deyince çekim yapmanın da yolunu anlamış oldum. İlk çizgileri gördük, bu bir astronot. Gerçekten de bir astronota benziyor. Pilot amca “3,2,1 sağda çek dedi. Dedi de, biz de heyecandan el ayak dolaşmış durum da. Hoppala; kaçırdık. Adama da amca bir daha geçsene diyecek halimiz yok ya. “ 3,2,1 solda deyince bu defa arka sola dönmüş uçaktan, bulunduğum yerden çekim yapmaya çalıştım. Galiba uçak kanadını çektik derken, güzel bir astronot fotosu almayı başardık (foto 2). Daha sonra örümcek, kuş, el, çizgiler derken gerçekten muhteşem görüntüler aldık (foto3,4), alamadığımıza da şahit olduk. Tabii ki bir sağ bir sol , foto odakla, video çek derken biraz mideyi bulandırdık ama arka taraf daha berbat durum da. Uçuş süresi sonunda iniş yaptık ve adet olduğu üzere toprağı öptük. Şaka bir tarafa bu çizgiler neden yapılmış ve nasıl yapılmış bilinen bir şey yok. Teoriler var. Bilimsel çalışmayı en fazla yapan Hitler den kaçan bir alman bilim kadını ve ömrü boyunca da çalışmış (Maria Reich): Kendisi de burada ölmüş ve gömülmüş. Kendisini Perulular saygı ile anıyorlar. Anlatılan o ki bu çizgiler inkalardan çok önceleri, bu alanda yaşayanlarca çizilmiş. Astronomik anlamı olduğu ve mevsimlerle ilgili olarak hasat zamanlarını göstermesi amacı ile yapıldığı söyleniyor. Lokal rehberimize göre, bu çizgiler üzerinde binlerce insan uzun sürelerle yürütülerek çizilmiş. Eric V. D. Amcama göre de uzaylılar çizmişler . Kim çizmişse çizmiş, ama iyi çizmiş ve binlerce yıl sonra hala ayaktalar.

kuru.umit
01-09-2007, 17:24
Fotolara devam . Ancak fotoları 70kb ya sığdıracağım diye bu hale sokuyoruz. Teknik kötü filan demeyin sakın, üzülürüm.
Gezekalın.

Arzu Kasapoğlu
01-09-2007, 22:39
Sayın kuru.ümit, ağaçlar.net üyeleri olarak Peruyu sizinle beraber gezmiş kadar olduk.Hem resimler için hemde tatildeyken üşenmeden yazdığınız ayrıntılı bilgiler için teşekkürler.

ortanca
01-09-2007, 23:00
Sayın kuru.ümit
Arkadaşlarında yazmış olduğu gibi,çekmiş olduğunuz güzel resimlere akıcı anlatımınızda eklenmiş.
Bende ilk fırsatta Peru ya gitmek istiyorum..
Birde Atlantis uygarlığı var merakımı cezbeden tabi okyanusun dibinde olduğundan kalıntılarını görmek imkansız..
Bir rivayete göre kızılderililerin ataları Atlantislilermiş ..Ne derece doğrudur bilemem .
Bence kızılderililerde özel insanlar.
.Konuyu dağıtmadan mesajı sonlandırıyorum
Sevgiler..

zenfree
01-09-2007, 23:21
Ümit Bey çektiğiniz videoları youtube gibi bir siteye yükleyemez misiniz onları da izlesek? :)))

Todor
02-09-2007, 06:25
Benim aklımda kaldığı kadarı ile, Nazca çölü dünyanın en az yağış alan bölgelerinden birisi. Bu yüzden çizgiler bozulmadan binlerce yıldır kalabilmiş. Bir başka bilgi ise, yüzeyin demiroksit ile kaplı olduğu. Yüzeydeki demiroksit kazınınca alttan farklı renkte bir tabaka çıkıyor.

Bu çizgiler için öne sürülen bir başka teori ise, dinsel ayinlerde kullanıldığı ve ruhbanların önderliğinde bu çizgilerde yürünerek törenler yapıldığı.

Gene bu çizgiler üzerine serilen yün ipliklerden, meşhur inka dokumalarının yapıldığı bir diğer mana yükleme çabası.

Ağzı olan konuşmuş fakat bir gerçek var ki, yerde olduğunuz zaman bu çizgileri fark edemiyorsunuz. Ancak El Conbelabro şamdanı gibi havadan veya uzak mesafeden fark ediliyor.

Anlatılanlara göre, Avrupadan gelen yağmacı askerler bu şamdanı gördüklerinde üç kolu teslis ile bağdaştırıp, yaptıklarının tanrının istediği olduğunu düşünmüşler.

kuru.umit
03-09-2007, 03:16
Nazca uçuşunu bitirince minibüse dönüp Lima ya dönmek üzere hareket ettik. Ama grup azmış bir kere…İki saat gittikten sonra yemek molası deyip bir yerleşim yerine girdik. Bizimkiler bir garip araç gördüler. Jeep desem değil, Renault station desem değil bir garip araç. Meğerse bu araçla çöl safarisi yapılırmış. 15 USD karşılığı binelim dediler. Bununla yapılan aktivitenin adı Bugy Bugy. Grubun gönlü en genci, nüfus kağıdı en yaşlısı bayan Stella herkesi örgütlemiş, gidelim diyorlar. Baktım delikanlı ben hariç, hanım dahil herkes hevesli, serde yiğitlik var ,su koy vermek de olmaz. Son umudum rehberimiz Güneş te. Arkadaş, o da "grup çoğunluğu istiyorsa gidiyoruz" deyince ben de atladım araca (foto 1). Kendimce en güvenli yere, en arkaya kıvrıldım. Şoförü görünce içim biraz rahatladı. Amca biraz yapılı ama çölde ne kadar surat yapar ki dedim. Gerçi bize gözlük diye garip bir şey verdiklerinde işgillenmeliydim ama acemilik işte Foto2). Araç hareket etti; amcam bu kadar sürati, bu şartlarda bu stationdan bozma araba ile nasıl yapar anlamaya çalışıyorum ama daha çok da sağda solda bulunan demirlere tutunmaya çalışıyorum. Araçtan çığlıklar yükseliyor, biraz kendime gelsem "oh size" diyeceğim ama adam çöl tepesine çıkıp, 90 derece aşağıya arabayı şalınca nefes falan kalmıyor.Bir süre sonra durduk. Ben resim cekeceğim diye en önce arabadan fırladım gruptan uzakta resim ayaklarına soluklanıyorum (foto 3). Bizim kızlar arabadan iner inmez, tepelere çıkıp, kaymaya çalışıyorlar (foto 4). Arkadaş sanki bu insanlar değil 2 saat önce "öldük bittik" diyen ? Arka da grupta bir faaliyet var. Amca bir snowboard çıkarttı. Bizimkilere bir şeyler anlatıyor. Hop ne oluyor demeden kızlardan ilki bir tepenin üstünden aşağıya doğru snowbordun üstüne yatmıs kaymaya başladı (foto 5). Şimdi bu kız kuma saplanır derken, aşağıda düz alanda durdu. Hayda diğer kızlardan biri daha diğer bir boarda atladı, hop aşağıda . Galiba güzel bir şey ama insanın sağına soluna kum dolar diye düşünürken, ana !!! 3. kızı bizim hanıma benzettim. Bizim ki atlamış gidiyor. Neyse oda sağ salim indi. Geride kala kala rehber dahil 3 erkek kaldik. Birbirimize bakarken kendimi snowboard (daha doğrusu sandboard) üstünde buldum. Dünyanın en zevkli islerinden birisiymiş. Giderseniz ne yapın yapın bu işi deneyin.

kuru.umit
03-09-2007, 03:21
Sand Board tamamlandıktan tekrar araçlara atladık. Artık alıştım; "bas gaza şöför amca" moduna geçtim. Sonra bir vahanın başında hatıra fotosu çektirip (foto 6,7,8), yemeğimizi lokanta da yiyip, gece Lima ya dönmek üzere minibüse atladık. Lima da saat 20:00 ler civarında olduk. Güzel bir lokantada yemeği yiyip doğru yatağa. Soyunduğumuzda bir tomar kumu getirdiğimizi gördük. Yarın Uçakla Cuzco ya uçuş var. Gezinin şimdiye kadar İnka dönemi öncesini yaptık. Sıra İnkalar bölümünde (foto 9).
Gezekalin. Umit kuru

kuru.umit
03-09-2007, 16:27
Sevgili Sanal gezginler,
Peruyu coğrafik olarak 3 bölgeye ayırıyorlar. Sahil kesimi Pasifik kıyısında, ilginçtir yeşil yok ve dün gördüğünüz gibi çöl. Daha iç kısımlar And dağlarına kadar ve İnka toprakları ,yani dağlık bölge. Son olarak da amazonlar. Sonuncu bölümü göremedik ama Peru gezisi fırsatı yakalayanlar bunu da yapsınlar derim.
Cusco İknaların başşehri imiş. İknalar civaralarında bulunan 70-80 kabileyi hakimiyetleri altına alıp imparatorluk kuruyorlar. Cusco da imparatorluk merkezi. Bu arkadaşlar güneş tapıyorlar. Bilindik hikaye, zaman zaman güneş tanrısına insan kurban ediyorlar. İspanyollar İnkaları yendikleri zaman Cusco’yu da elden geçiriyorlar. İlk yaptıkları da muhteşem güneş tapınağını kiliseye çevirmek olmuş (foto1). Tabii ki başka kiliselerde (foto2) Cusco çok güzel bir şehir. Sanki kocaman bir tiyatro platformu gibi (foto3)
Gezinin Cusco çevresi ayağında Kenko, , pucapucara, Tambomachay, sacsayhuaman gibi inka kalıntılarının bulunduğu yerler vardı. Buraları kısmen ayakta olan yerler. Bunlar birer kale veya gözlemevi şeklinde kalıntılar. Machu Picchu yanında pek kıymeti harbiyeleri yok. Cusco'ya hakim bir tepe olan kenko da ön çok hatırladığım şey lamaları ile çocuklar. Bir kez daha anladım ki dünyada asla çirkin çocuk yok. Hele de böylesine yerel kıyafeti içinde olanlar. Boyundan büyük bir hayvani çekiştire çekiştire alana bir getirişi vardı, herkesin görmesini isterdim. Bu çocuk ve laması benim Peru favorilerimden, ayrıca her köşe başında rengarenk giysileri ile insanlar size poz veriyorlar; tabii ki 1 sole karşılığı (Foto 4,5).

kuru.umit
03-09-2007, 16:35
Sonra Sacsayhuaman kalesine gittik. Bu bölümlere gidiş tek biletle oluyor ve aşağı yukarı 70 sol civarında. Sacsayhuaman muhteşem bir kale. İnka taş isçiliği gerçekten çok iyi. Adamlar taşları öylesine düzgün olarak kesmişler ki üst üste ve yana yana kondukları zaman yıkılmaları mümkün degil (Foto 1,2). Ancak bu aşılmaz zannedilen kalede, 100000 kişilik peru ordusu bir avuç İspanyolca alt edilmiş. İnanılır gibi değil !!
Peru da nisan ayı yağmurlu mevsimin sonu oluyor yani yeşilin ve çiçeklerin sonu. Önümüzdeki günler kuru mevsimin başlangıcı, ortalık sararacakmış. Bu kale dev gibi taşlarla inşa edilmiş, çok heybetli görünüyor. Ama etraftaki çiçekler bu taş yığınını öylesine sevimli hale getirmişler ki(foto 3). Akşam yemeğini Don Antonio adlı bir restoranda yedik. Aşağı yukarı her restoranda yerel oyunlarından örnekler izledik. Bol renkli giysileri içinde biraz Latin, biraz Afrikalı , biraz da İspanyol karışımı oyunları var(foto 4,5). Bir müddet sonra fazlaca gürültülü gelebiliyor. Ama bizim halk danslarının daha iyi olduğunu söyleyebilirim.

kuru.umit
03-09-2007, 16:43
Yemekleri ve içkilerini ayrı bir konu yapacaktım ama yeri gelmişken söyleyeyim; her restoranda önce karşınıza pisco sour denen bir içki getiriyorlar(foto1). Bu bir brandy türü içki. Ben beğendim ama diğerlerinden şüpheliyim. Akşamı otelde geçirdik(fot 2). Otel İspanyol sömürgecilerden kalma muhteşem bir butik otel. Belki de başta söylemeliydim. Cusco ya iner inmez nefes darlığı çekmeye başlıyorsunuz. Rakım 3200-3600 mt lerde. Allahtan ki bir gece öncesinden diazomid tablet almışız. Her otelde coca yapraklarından çay var. Rahatlatıyor ama herşeye rağmen ilk gece uyuyamadık. İlerleyen günlerde Bolivya ya gideceğiz. Rakım 4000 mt lere çıkıyor. Orayı düşünmek bile istemiyoruz.
Yarın önemli bir gün çünkü kutsal vadiye doğru yolculuk var.
Gezekalın.

Buket Aknar
03-09-2007, 21:53
Ümit Bey, elinize ve fotoğraflarınıza sağlık. Hem fotoğraflar hem de verdiğiniz bilgiler çok güzel

karınca
03-09-2007, 22:54
Ellerinize sağlık. Keyfi ve deneyimi paylaşmak böyle birşey. Sizin gibi insanları gezdirdiğimiz noktada gerçek bir çoğalma duygusu yaşıyoruz. Bugün yazınızı okumak için üye olduğum bu forumda internette sayısı az düzeyli ortamlardan birini keşfetmenin keyfini de yaşıyorum. Siz heryerde hep gezekalın...

kuru.umit
03-09-2007, 23:00
Sevgili karınca kardeş,
hoşgeldin. Bu ortamı bende geç keşfettim ama bağımlısı oldum. Grubun senden de çok şey alacağını, öğreneceğini biliyorum.

Todor
04-09-2007, 05:33
Hoş geldiniz Karınca.:)

Sizi Yeni gelen arkadaşlar (http://agaclar.net/forum/showthread.php?t=2595) başlığında daha detaylı tanımak isteriz.

kuru.umit
04-09-2007, 16:31
İnkaların Kutsal Vadi olarak adlandırdığı Cusco dan diğer İnka şehirlerine kadar uzanan ve bir dizi tapınak ve yerleşim yerlerinin bulunduğu yemyeşil bir vadi. Gerçekten harika manzaralara vardı (foto 1,2) Yolda Tombamakay (yanlış hatırlamış olabilirim) denen bir kale ve kutsal alan gezildi. Burada daha önce galeriyede resmini eklediğim laması ile köylü kadın fotosunu aldım. Bu lamalardan kedi köpekten daha mı evciller nedir (foto3)?
Pisac harabeleri güzel bir yer. Burada değişik şekillerde teraslar var. İnkalar teras sistemini geliştirmişler. Bitkileri yüksekliğe uyum sağlamaları için teraslara aşağıdan başlayarak ekiyorlarmış. Farklı türden teras yapılması da rüzgar ve nem açısından önemli imiş. Bütün bunlar sonucu 200 üzerinde patates çeşiti ve 50’den fazla mısır türüne ulaşmışlar (foto 4). Burada terasların başında bir flütçü görüyoruz. Flütten çıkan neredeyse sihirli ezgiler tüm vadiyi ve terasları dolduruyor (foto5)

kuru.umit
04-09-2007, 17:49
Sevgili sanal gezginler,
Pisac dönüşü yerel bir pazardan biraz alışveriş yapıp Urubamba yolunda bir Lama çiftliğine giriyoruz. Burada geleneksel yöntemlerle Lama ve alpaka yünü imal ediliyor ve dokumalar yapılıyor. Yani aslında bir şov pazarı. Her yerde lama, alpaka ve aynı soydan gelen yünleri yerlere kadar sarkan hayvanlar var. Lamalar devegillerden hayvanlardanmış. Çok otantik bir yer. Civarda dokuma tezgahlarının başında insanlar iş üzerindeler. Grubun profesyonel fotografcısı Mustafa yerlere yatmış vaziyette en iyi fotoyu kapmaya çalışıyor. Kutsal vadi boyunca devam eden Urubamba dağları ve Urubamba nehri boyunca seyahatimizin sonunda Ollantaytambo denilen küçük bir kasabaya varıyoruz. Lama onuruna yapılmış bir şehir olduğunu anlatıyor rehberimiz. Yine dağlar içinde oluşmuş bu kasabanın sırtlarında inka kalesi ve terasları ve İnkaların yiyecek deposu olarak kullandıkları taş yapılar var. Burada harabelere çıkma gücü sadece 2 kişi de var. Biri tabii ki ben, yerel rehber şaşırdı ama ben grubu anlıyorum rakım 3500 lerde geziyoruz. İnsanlar ilaca rağmen nefes nefese. Biz geziyi tamamladık grub kafeye çökmüş, belli dinlenişler. Bu sefer ben mızıkladım ve bir kahve içimi vakit kazandım. Sonra dağıldık köye. İnsanlar harika pozlar veriyor. Yün eğiren kadın bizden aldıkları ile 1 ay geçinir herhalde. Ertesi gün Machu Picchu. Ama orayı zaten anlatmıştım. Bir anlatmadık Titicaca gölü kaldı. Bolivya kısmı daha sonra belki. Çünkü bu iş bayağı zaman alıyor arkadaşlar !!
Gezekalın.

MSaygin
04-09-2007, 17:49
Harika bir başlık olmuş, çok teşekkürler Ümit Bey :)

Peru, Japonya'dan sonra en çok gitmek istediğim yer.
Ben SRM turizm firmasının (http://www.srmturizm.com/srm-tr-peru.html)programını, yaklaşımını çok beğenmiştim okuduğum zaman.Turist değil gezgin olarak gidecekmişsiniz gibi hissediyorum onların programını okurken ama halen aktifler mi bilmiyorum, siteleri güncellenmiyor 2005'ten beri.
Böyle çok zor gidilebilecek bir yere çok doğru bir firma seçerek gitmek gerekiyor sanırım, sizi klimalı otobüsle, sokaklarda gezdirip getirecek bir firmadansa, halkın arasına sokup, yaşamı kısa da olsa tatmanızı sağlayacak bir firma.
Anladığım kadarıyla siz memnun kalmışsınız Karıncalar firmasından, doğru mu?

kuru.umit
04-09-2007, 17:55
Kutsal vadi Urubamba da bizden aldığı bahşişle zengin olan, yün eğiren teyzemiz !!!

kuru.umit
04-09-2007, 18:05
Sevgili MSaygin,
Karıncalar firması ile tanışıklığımız küba gezisinde oldu. Muhteşem bir Küba gezimiz oldu onlarla. Küba da çok profesyoneller (küba gezisinden de çok iyi fotolarım var) Biraz bizim zorumuzla bir program hazırladılar ama çok iyi bir programdı ve Peru da çalıştıkları yerel firma çok iyi. Çok rahat ettik. Bu sene de ekimde gidecekler. fiyat performans ilişkileri de çok iyi. Reklama ihtiyaçları yok bu arkadaşların ama web adresleri www.karincalar.com programalarının bir inceleyin derim SRM yi de araştırmıştım bana o zaman için pahalı gelmişti. Fest travelin var ama fiyatlar tuzlu.

kuru.umit
04-09-2007, 22:35
Mehmet bey,
size yanıtımda bir noktayı atlamışım. Notları geriye dönük okuyunca anladım. Bu tip uzak ve pahalı gezilerde en önemli olanı grup rakdaşları. Biz hem küba ve hem de Peru gezisinde çok iyi grup arkadaşlarına denk geldik her iki gruplada hala görüşmeye devam ediyoruz. Küba da karıncalar firması nasıl yaptıysa 50-60 kişilik grubu 3 e bölmüş ve her grup kendi arkadaşlarından fazlasıyla memnun kalmıştı. Peruya ise 11 kişi gittik. Bu sene nisan ayında. Zamanlama çok iyiydi hem kalabalık yok ve hem de fiyat iyiydi. Kendi başına giden arkadaşlarımızda oldu. Daha ucuza gittiler ama kaldıkları yerler bizimkilerle aynı standartta değildi. Sonuçta en önemlisinin aslında lokal rehberler ve acenta olduğunu anladık. Orada bizi sosyal yaşamlarına kattılar. Bu çok hoşumuza gitti. Peru da geçenlerde deprem olunca, Düzce de vatandaşlarıma üzüldüğüm kadar üzüldüm. İnşallah sizin gibi tüm doğasever dostlarımında görme arzuları gerçekleşir.

MSaygin
05-09-2007, 09:04
Teşekkürler Ümit Bey, bilgilendirici oldu :)

kuru.umit
05-09-2007, 15:35
Peru gezisinin son ayağı Titicaca gölü.
Titicaca gölü 8300 km2 alanı kaplıyor. (170 km*64km). Burası dünyanın
yüzülebilir en yüksek gölü (foto1). En derin yeri 258 mt. İnkaların
hazinelerini bulacağım diye 1968 de J. Custo efendi bile burada
araştırma yapmış (sadece bir kurbağa türü bulmuş) . Titicaca; taş puma,
gri puma demekmiş. Bu büyük gölü 25 tane nehir besliyor ve bir nehir
de bu gölü boşaltıyor. Adam akıllı bir yağmur da göl 2 mt kadar
yükseliyormuş. Buraya gitmek için Cuzco dan Limaya gittik, buradan da
uçakla Juliaca denen bir şehre uçakla gidip, oradan da otobüsle
Puno ya geçtik. Puno’dan sabah erkenden tekneye binerek Titicaca gölüne
açıldık (foto2) . Yine erken kalkmamıza sebep olanlara mırıldandık ama
buralara erken gitmek lazımmış sonradan anladık (sıcak ilerleyen
saatlerde kötü yapıyor). Önce tekne ile 1.5 saatlik yolculukla
Taquila adasına gittik. Bu adanın sahibi 70 yıl öncesine kadar bir
İspanyol ailesi imiş. Daha sonra buranın yerlileri (mestizolar) adayı
bu aileden satın almışlar. Ada çok güzel . Burada iyi bir yürüyüş
yaptık. Ama rakım 3700’lerde hareketlerimiz iyice zorlaştı. Yine malum
nefes darlığı çekiliyor. Bu adanın yerlilerinden erkeklerin örgü
örmeleri meşhur. Verdik 1 Solleri ve poz poz foto aldık (foto 3-4)
Satıcılar yerel el islerini satıyorlar ama erken gidince ortalıkta
tezgah mezgah yok. Sadece bir kadın ne sattığı belli değil. Önce
yüzünü sepetin altına gömdü. Ben yüzsüz makineyi doğrultunca bir guzel
pozlar verdi (foto5) Bu adayı sevdim çoluk çocuk artist.

kuru.umit
05-09-2007, 15:43
Daha sonra tekrar tekneye bindik. Uros adalalarina dogru dümen cevrildi. Uros
adalari dedikleri yuzer adalar. yerlileri bu adalari kendileri insa
ediyorlar. Evet bunlardan yaklaşık 30 adet var ve köylüler bu adaları
sazlardan inşa ediyorlar. Önce balyalar halinde dikine sazlar
bağlaniyor, sonradan yatay sekilde tutturuluyor. Oldu mu sana 2 mt lik derinlikte bir ada. Zamanla ada çürüyor tabii ki. Başlasın yeniden inşaat. Bu
adada 15-20 kişilik gruplar halinde yerliler var. Yerel eşyalar
satıyorlar ve sizi yolcu ederlerken toplu halde soyledikleri sarkilarla yolculuyorlar . Gezinin bu kısmı ilginç olur demiştim kendime,
ama bu kadar eğleneceğimizi tahmin etmemiştim.
Evet Peru kısmı bu kadar. Umarim faydalı olmuştur.
Daima saglıkla, yollarda olmaniz dileklerimle.
Gezekalın
Dr Umit Kuru

kuru.umit
05-09-2007, 15:47
Size hiç olmazsa Bolivyadan seçme resimler gönderiyorum.

denizakvaryumu
05-09-2007, 21:24
Teşekkürler...
Gerçekten bizler ve gitmeyi düşünenler için çok yararlı bir anlatımınız oldu...

Şimdi biz Küba'yı da yazmanızı isteriz :) asıl merak ettiğim yer.

kuru.umit
05-09-2007, 22:38
Küba ilk göz ağrım. Küba sonrası uçuk kaçık yerlere gitmek hastalık halinde saplantı oldu. Kübayı boş bir vakitte toparlamak lazım. Şu sıralar bir çalışma var. Yola koyarsam neden olmasın.

Vildan Sönmez
22-10-2007, 23:53
Ümit Bey,
Şu anda Ürdün gezinizi anlatmaya devam ediyorsunuz. Online üyelerde adınızı gördüm :)
Ama ben, mesajımı Peru başlığında yazacağım. Belki başka ülkeleri de gördünüz ,ama Peru harika bir seçim. Kopya ülkeleri gezmek yerine farklı coğrafyaları görmek, kültürleri tanımak çok daha cazip. Buraları görmek çok azımıza kısmet olur belki ama fotoğraflarınız ve yazınızla bize hissettirdikleriniz az şey değil. Dilerim birgün Amazon'a da gidersiniz.

Siz gezekalın ve yazakalın Ümit Bey. Sanırım diğer arkadaşlar da bana katılır.Ağaçlar.net'in 1 numaralı gezgini ve gezi yazanı sizsiniz.

kuru.umit
23-10-2007, 00:22
Vildan hanım merhaba,
Peru konusunda kendimi gerçekten şanslı görüyorum. Amazona gitmeyi istiyorum. Aslında Peru yu gezerken onu da aradan çıkartmak lazımdı ama olmadı. Brezilya içinde (gidebilirsem) ya da Guatemala içinde olabilir. Ömür, sağlık ve money money olsunda bir gün gidilir elbet. Amazonlar, 2008 planımda yok (Hindistan, İran veya Vietnam-Kamboçya planımızda) ama depreştirdiniz bakın şimdi..
En gezgine gelince, benim en fazla ülke gezmiş olarak tanıdığım insan 60 lı yaşlarda bir Türk bayandı. Roma gezimizde tanışmıştık. Aramızda başka cevherler eminim vardır da, sesleri çıkmıyordur. Bir numaralı gezi yazanı ünvanımı şerefle kabul ediyorum !!!
GEZEKALIN.....

Vildan Sönmez
23-10-2007, 02:11
Wietnam ve Kamboçya anılarınızı ve fotoğraflarınızı merakla bekliyorum.
Hepimizin yerine sağlıcakla gezin.

dr.sevil
23-10-2007, 10:33
Sevgili meslektaşım gezme konusunda benimde sizden aşağıkalır yanım yok gibi ama siz çok güzel paylaşmışsınız bizlerle.,hem yazılarınızla hem resimlerinizle. Çok beğendim gerçekten. Bende eğer fırsat bulabilirsem gezdiğim gördüğüm yerleri sizlerle paylaşmak isterim.

abk
23-10-2007, 10:37
Sevgili Dr.sevil ;
Ümit Bey'in yazı ve fotografları bende de aynı hisleri uyandırdı . Acaba ben de gezdiğim yerleri yazsam mı diye düşünmeye başladım . :rolleyes:

kuru.umit
23-10-2007, 12:06
Sevgili agaclar.net dostları,
bu site paylaşımın en doğru adresidir. Yazın ki öğrenelim, planlayalım ve motive olalım. Gidemesek de okurken orada olalım. Yedikleriniz, içtikleriniz size, gördükleriniz ve izlenimleriniz bize. Gezekalın.
Dr Umit Kuru

ortanca
25-10-2007, 15:11
Sayın kuru.ümit
Sizden ilham alarak bende ocak sonunda Peru Bolivya **** Venezuella gezisine gitmeye karar verdim.Şirketle temasa geçtim.
Kararsızım ,Karıncalardan Vietnam gezisini de önerdiler bakalım şubat 2008 de belki bende sizin kadar güzel anlatamasam da anılarımı burda yayınlayacağım..Umarım Güzel resimler çekmeyi başarırım :p
Saygılar..

kuru.umit
25-10-2007, 16:39
Sayın Ortanca,
Karıncalarla 2. grub Peru dan döndüler ama izlenimleri ne oldu bilmiyorum. Ama lokal acentaları çok iyiydi ve değiştirmediler. Bizimle aynı rotayı yaptılar. Memnun geleceklerine eminim. Venezuella ya daha önce bir kez gittiler ve oradaki lokal acenta çok perişan etmiş ve zorluk çekmişler diye biliyorum. Venezuella daki lokal acentayı değiştirdiler. bu nasıl çıkacak bilmiyorum. Vietnam kamboçya programı çok iyi biz bu sene aralıkta gitmek istedik ama kısmet olmadı. Fiyat performans ilişkisi iyi gözüküyor. Ocak ta bizde gitmek istiyoruz ama durum neler gösterecek bakalım. Bu arada aralıkta dönen ekip arasında küba ya beraber gittiğimiz arkadaşlar var. Onlardan aralık ayı Vietnam Kamboçya izlenimlerini alarak gitmeyi planlıyoruz. Sonuçta Karıncalarla Küba ve Peru garantili gezi zevki verecektir. Küba yorgunluk ama herşey mükemmel, Peru ÇOOOOOK yorgunluk ama herşey mükemmel derim. Vietnam Kamboçya kağıt üzerinde çok iyi, fiyatı çok iyi ama yeni destinasyon (şanslıyız bizden önce gidecekler var). Venezuella ? Şansa ne çıkarsa !!!
Yine de gezme planları bile insanı mutlu ediyor değil mi ? Gezekalın. Dr Umit Kuru

ortanca
26-10-2007, 09:47
Verdiğiniz bilgiler için çok teşekkürler;
Vietnam kamboçya ile ilgili izlenimleri banada aktarabilirseniz çok memnun olurum..
Venezuella = Şans kısmını biraz düşüneyim ozaman.Geçen gün havuzda bir arkadaşımla konuştum oda Venezuella'ya 2 yıl önce karıncalarla gitmiş gece hamaklarda yan yana yattık diyor :) inşallah yatak sistemine geçmişlerdir.
Sevgiler...

kuru.umit
26-10-2007, 11:18
Benim bahsettiğim Venezuella gezisi o idi. Üstelik başlarında İlker diye çok deneyimli (eski Fest travelcılardan) bir arkadaş vardı. Lokal acenta kaynaklıydı. Değiştirdiklerini söylediler ama bilmem. selamlar

ortanca
26-10-2007, 12:49
Teşekkürler

abk
01-11-2010, 20:33
Yarıyıl tatilinde Peru-Bolivya-Ekvator gezisi düşünüyorum. Tabii aklıma siz geldiniz Ümit Bey. Uzun zamandır haberleşemedik. Umarım her şey iyidir.