View Full Version : Çok DİKKAT etmeliyiz: yayılıcı bambular çok ciddi bir sorun olabilir
Arkadaşlar, benim aklıma takılan çok önemli bir husus var.
Bildiğimiz üzere bambunun bazı türleri yayılmacı ve diğer bitkilere yaşam şansı vermeyen türler. Karadeniz veya Güney Ege gibi yeşil doğaya sahip bölgelerde bu bambunun yayılması doğaya ne gibi kayıplar getirecektir?
Evet, bambu bir çok alanda kullanım bulan, her derde bir deva bir organizma olabilir. Fakat yayılıcı bambular, bir kere yayılmaya başladığı zaman içlerinde başka hiç bir bitkinin yaşamasına izin vermiyor.
Ülkemizde tarım arazileri küçük parseller halindedir. Amerika'da **** Çin'de ki gibi binlerce dönüm arazi üzerinde tarım yapma şansımız yok. Hayatını tarımdan sürdüren kesimimiz, genel olarak 15-20 dönüm civarında tarım arazilerine sahip. Ben aurea gibi küçük cinslerin bile, dikildiği yerden 100 m uzakta kendiliğinden çıktığını gördüm. Moso gibi büyük cinsler için sanırım bu rakkamlar Km. olarak konuşulur.
Bir çiftçiye tarım ilacınının doğru kullanılmadığı takdirde hiç bir işe yaramadığını anlatamayan bizler, 15 dönüm içinde moso bambu yetiştirmeye başladığı zaman, çiftçinin etrafdaki doğayı korumasını nasıl bekliyeceğiz. Bir meşe palamutunun bambu ormanı içinde ağaç olma şansı sıfır. Sincaplarlar ise bambu dallarında atlayıp zıplasalar bile ne bambu tohumu yerler, ne de bambunun olmayan kovuğuna yuva yaparlar.
Çok iyi düşünüp, çok planlı hareket etmeliyiz. Bundan 50 sene sonra torunlarımızın bizi lanetle değil, rahmetle anması için bugünden doğru karar vermeliyiz.
Sayın Todor, demek yalnız değilmişim.
Sizinle aynı şeyleri düşünüyorum, bambunun hep cezbedici yanları anlatıldı biraz da olumsuz yönlerinden bahsetmek gerekiyor bence.
Sayın Todor'un da dediği gibi bambu inanılmaz hızla ve akılsınırlarını zorlayacak şekilde direnç ve inatçı bir bitki. 10 dönümlük bir tarlaya ekilen bambu 2 sene sonra o çevrede en az 100 dönümü saracaktır ve bunu yok etmek öyle anız yakar gibi yakmak, zirai ilaçlama falan kullanmakla olmuyor, toprağın üst katmanını kazısanız yine de ummadığınız yerden fışkırabiliyor.
Ülkemiz florasına dahil olmayan türleri getirip burada yetiştirmeye çalışmak ileride felakete neden olacaktır, bana göre bambu Türkiye'nin ekolojisine uygun değil, Türkiye'de uygulanmaya çalışılan bütün bambu çalışmalarına mualifim.
Teşekkürler.
Derya Özen
11-08-2007, 08:26
:( Galiba, bambunun bu olumsuz yönlerine diğer başlıkta da azda olsa değinmiştiniz. Toprağın altından önlenemez bir şekilde ilerlediğini yazmıştınız. Hatta bir arkadaşımız önlem için küvete dikmişti. Bu şu demek oluyor, bambu ürünlerinden diken herkes, diktiği türe ve diktiği yere çok dikkat edecek...
Bir de şu var , dagları çıplak olan memleketimde bir sürü yer var. Eğer ki bu namzetler oralarda iş yaparsa çıplak tepe olacağına yeşil olması benim tercihimdir. Yayılımcı türler mutlaka tehlikelidir. Denetimli yapılması en sağlıklısı .
Bir de şu var , dagları çıplak olan memleketimde bir sürü yer var. Eğer ki bu namzetler oralarda iş yaparsa çıplak tepe olacağına yeşil olması benim tercihimdir. Yayılımcı türler mutlaka tehlikelidir. Denetimli yapılması en sağlıklısı .
Bambular öyle bizim memleketin çıplak dağlarını yeşillendirecek birbitki değildir yapısı itibari ile sulak yer ve nemli havayı sever . öyle taşlı çakıllı tepelerde yaşamaz .Kısacası memleketin tarıma elverişli yerlerini su havzalarını işkal edecektir.
Esasen ülkemize , ülkenin florasına dahil olmayan tohum verebilecek ve dolayısi ile kendi başına üreyebilecek bitkilerin girişi sadece yasal izinle olabilir bu izin alınmadan dışardan tohum verebilecek yabancı bitkilerin ve tohumların girişi yasaktır.
Endişelerinizi dile getirmeniz güzel de o ilacı doğru kullanamayan çiftçinin yetişmesi on yılları bulan bambunun tarımına ne gözle bakacağını bir düşünün.
Bizim çiftçimiz günlük hadi bilemediniz yıllık yaşar. Bir sene soğan fazla para ederse ertesi sene herkes soğan eker. Uzun yıllara dayalı üretim planlayan üretici sizin bu yukarıda söylediğiniz hataları yapmaz.
Yayılıcı türler bu ifadelere göre çoktan Çini veya Batumu ele geçirmeliydi. **** Batumdan yayılarak uygun iklim koşulları olduğuna göre Artvin çevresine çoktan gelmeliydi. ( belki de geldi ama yeşil sevmeyen birinin tarlasına konduğu için kömür oldu )
Kaldı ki bu forumda bambu projesini okuyan her katılımcı deneme yaptığı yerde tüm önlemleri de alacaktır.
Şu soruyu sormadan edemiyeceğim bahsedilen bambu felaketi yaşamış yerler (varsa ) nerede ve sonuçlar ne olmuş ?
Diğer bitkilerden bahsetmiyorum sadece bambu yayılması konu..
Sayın noreks,
bu konuda sayın Todor'un müspet denemeleri var. Hani derler ya şişede durduğu gibi durmuyor diye. bu Bamboo meredinin de ne yapıcağı belli olmuyor. Kestirilemiyor.
Böylesi sorunlarımız zaten var biz zaten kendi yöresel bitkilerimizle dengeyi kaçırınca sorunlar yaşamış iken...
Örneği Rize'de çay bu kadar yayılımcı olmamasına rağmen insen eli ile de olsa nelere mal oldu. sonuçta hala çay'ı gereği gibi işlemediğimiz çok aşikar. durum böyle olsaydı ithal çay getirtilmezdi.
Ordu'da da findığın yaptıkları ortada. Ordu'da rhododhenronların orman ağaçlarına çimlenme şansı tanımadığı da gerçek.
Ancak tüm bunlara rağmen beton duvar dinlemeden gelişen amreikalıların dahi çekindikleri bir bamboo ekim dikim işine çok sıcak bakamıyorum. Bu forumda bu tür sadece tek bakış açısı ile her derde devaymış gibi bu bitkiyinin nimetlerini anlatıp bir birimizi dolduruşa getirmemiz hiç de gerçekçi değil.
Bunu çok kapsamlı bakmak gerek.
Başka bir dizi ekolojik felakete açmış örenk vermek mümkün Avustrulaya ilk giden fareler kediler kökpekler vs...
Kaldı ki bu bamboo ların genetik değişime uğramamış olmasını var sayarsak da Tarım köy işleri bakanlığının bu konuda yasağı da bence çok yerinde ve gerçekçi.
Açıkça ve kısacası benim de çok ciddi çekincelerim var.
Sayın norkes , ister Tanrının , ister doğanın işi deyin orasına karışmam Çin ve Batumu neden sarmıyor bambu biliyormusunuz ? çünkü bu bitkinin yaşayabileceği sınırlar belirlenmiş önlerine çorak yerler dağlar vs bir sürü engel konulmuştur yani ekolojik bölgelerinin dışına çıkmamaları için gerekli düzen varda o yüzden.
Birkere zaten okadar çok türü denenmek ve üretilmek isteniyorki bu türlerin yayılım hızı falanda hiç dikkate alınmıyor şimdi sizgidin Egede ,Menderes kıyısında bir ovaya x kişinin tarlasına ektiniz kerestelik ya da herne çeşidiyse diğer tarlalara sıçramasını , boş alanlara su kenarlarına , vs yerlere atlamasını nasıl önleyeceksiniz düz ova.
Bambu alanında evet çok önemli çalışmalar var nerede mi bu çalışmalar tabii ki doğal yaşam alanlarının var olduğu ülkede ,amerikalılar heveslenip eker kerestelik bambuyu bambunun jilet gibi keskin yapraklarıyla baş edememiş ve vaz geçmişler . Bu bitki yosun gibi sarar , bırakın bambu güneydoğu asyada kalsın o adamlar neden kavak **** meşe ile uğraşmıyor çünkü ekosistemlerinin parçası değil.
Üstad,
Sizi burada görmek ne nimet. Bahsettiğiniz örnekler devlet politikası **** tarım bakanlığı eli ile bilerek ve isteyerek geliştirilmiş geniş programlar.
Sanırım bahsedilen ölçekte geniş bir uygulamadan değil amatörce başlayan birkaç bambudan bahsediyoruz. Özellikle moso için filizlenmeden gelişmiş ağaca 10+ senede geldiğini düşünürsek ne kadar yayılımcı olursa olsun - Datça için konuşuyorum - yaban eşeklerinden , yaban domuzlarından , tarla farelerinden kurtulabileceklerini bile tahmin edemiyorum. Gelişmek için çok fazla şansa ihtiyaçları var.
Bir zamanlar bataklık kurutalım diye dikilen okaliptüslerin bile - bu gün köklerine evin içinde rastlıyoruz - yayılamadıklarını düşünürsek bambunun hele bizim yerel şartlarda o derece yayılmacı olabileceğini pek düşünemiyorum. Kaldı ki ekimini yapacağım zaman bariyer kullanacağım (eğer elimdekileri dikim zamanına kadar yaşatabilirsem ) düşünülürse 14 -15 sene sonra tohum verecek etrafa saçılacak , onlarda yayılacak senaryosu pek gerçekçi gelmiyor.
Bir de üzerine Sn. Todor'un sakladığı tohumlarını tarla farelerinin yediği gerçeği var. Çok da korkulacak durum varsa evin önünde bulunan adaya dikerim kısıtlı ortamda gözleme imkanı da olur.
Bu olayın ABD de yaşanan meşe tahripkarı böcek **** katil yosun ölçeğine geleceği biraz fazla karamsar bir düşünce gibi geliyor.
Sayın noreks,
Sanırım yanlış anlşma var. Ben kimsenin evinde yetiştirdiği, denediği, bahçesine diktiği dikeceği bambulara bir şey yazmak istemedim.
Asıl sorun geniş kapsamlı bir tarıma girişmeden evvel teraziyi doğru tartması adına her iki kefeyi de doğru yüklemekten yanayım. Ancak burda gördüğüm anlatımlarla bambu sütünden etinden yumurtasından tüyünden yününden faydalanılabilecek her derde deva hiç bir yan etkisi olmıyan bir nebat gibi çiftçilerimize lanse edilmesi ile sorunum var.
Gözümün önünde şöyle bir resim var. Beni de özelikle ilgilendiren bir bataklıkta biri bir runner bambu dikiyor. Eh sanırım 10 sene sonraki sonucu bambu ile ilgilenen herkes kestirebilir. Ha bunu kim mi dikecek... çok basit İsviçre dağlarındaki batağa bir sarracenia purpurae'yı kim dikmiş olabilecekse aynen de o mantık.
Ben veya benim çocuklarım 10 sene sonra burda olmasalar da o batağa bunu yapmanın kimsenin hakkı yok sanırım. Gelecek jenerasyona bu günahı işlemenin vebalinin filizlerini burda bu bambuyu positif yönleri ile göğe çıkartmak sureti ile zaten ekiyoruz...
saygılar
Kaldı ki bambu dan kim ev yapıp oturacak kim küllük olarak kullanıcak (sigara içmiyeceğinize göre :D )vs. vs. bu örnekleri de incelemek gerek. biraz işin kolayına kaçıyoruz gibi..
ilaç ise ne ilacı hangi ilaç...filizinin salatası da... yahu gidin alah aşkına ben çok yedim öyle de aman aman bir halt değil bambu filizi. çinliler kavrulmuş karafatma çekirge de yiyorlar bizde mi yesek çok faydalı imiş protein açısından ve mineralleri açısından çok zengin... ergo...
Tamam, son satır ciddi bir demagoji ama silkelenmeniz adına... :D
Nicht's für ungut.
Faruk Tuzcuoglu
15-08-2007, 18:06
Umarım arkadaşlar alınmazlar.
Yerinde yapılmış uyarı her zaman ciddiye alınmalıdır. Buna inanıyorum ama daha başlamadan hemen yeni icat çıkarmayın havası da insanın iştahını kaçırıyor. Aşağıda; gizli çalışmalarımı yaptığım küçük balkonun resmi
Sayın Noreks,
Hevesiniz kırılmasın lütfen. Akıl var mantık var. "Yassah" larla iş çözülmüyor, işi çözen daima akıl olmuştur. Forum bu, herkes gönlünden geçeni yazar, bu sizi etkilemesin.
Yayılmacı türleri yasaklayalım tartışması ABD ve Avrupa da da yaşandı ama yasak kafalılar etkili olamadılar. Dilerim bizde de olmaz. Ozaman Moso yu da yasaklamamız gerekecek ki bu da büyük bir ekonomik potansiyelden vazgeçmemiz anlamına gelecektir. Unutmayın MOSO dünya çapında Birleşmiş Milletler tarafından da teşvik gören bir tür.
Bir taraftan da yayılmacı mı, yayılmacı.
Saldırgan mı, saldırgan. yoluna çıkan başka türleri boğuyor ve yok ediyor.
Sadece kendi türünden oluşan bir orman oluşturuyor.
Tabii yerini beğenirse bu böyle oluyor.
Yerini beğenemezse ancak yaşam mücadelesi veren zavallı bir hale geliyor.
Yani tüm haşarılığına rağmen DÜNYA MOSO yu SEVİYOR.
Ben de seviyorum ama aşkım karşılıksız. :D :dilli: :o :p
Moso İzmir'e hiç bir şekilde uymuyor.
Sevgi, saygı ve başarı dileklerimle,
Sayın Faruk Bey,
İştahım kaçabilir ama bu ben yemeyeceğim anlamına gelmiyor. Endişeleri de anlıyorum sincabı evsiz bırakmanın vebali büyük olur amma velakin habire yanan ormanların bulunduğu bir ülkede en azından bir denemeye bile yassah hemşerim diye yaklaşılması bende "biraz durumdan memnunsunuz herhalde" deme isteği uyandırıyor.
Yeşili ancak yanarken seven bir toplumun içinde ayrık otu olmak ayrıca acı vermeye başladı. Egede İstanbulda yanan ormanları görünce "bırakın bambu baskın olsun yananların yerine ancak beton dikiyorsunuz ve sincabın evini biraz evvel yaktık " demek geliyor. Kimseye şahsi cevap yazmak istemiyorum ama yasak diyenlerin burada çözüm önerilerini de beklerim.
Buyrun polemik burada.
Kusura bakmayın fazla doluyum.
Ocak 2007'de bir gazetedeki haberi foruma eklemişim...
ithal edilen bitki ve hayvanların yol açtığı "biyoistila" sonumuz olacak (http://www.agaclar.net/forum/showthread.php?t=2887)
Yabancı ağaç türlerinin başkent kuşatması (http://www.agaclar.net/forum/showthread.php?t=1469) diye bambu konusuyla ilgisi olmayan bir konunun adresini de ekliyeyim...
Bugün Ahmet Polili'nin açtığı yeni bir başlık:
İthal ağaçlarla gelen zararlılar: Kırmızı palmiye böceği (http://www.agaclar.net/forum/showthread.php?t=5478)
Konular farklı olabilir ama sorunun mantığı aynı.
Bilenler uyarıyor, birileri de buna "yassah"cı zihniyet diyor! Yapmayın etmeyin.
Denemeyin diyen yok. Ama bu sorunlar da var. Ne yani söylemeyelim mi?
Denetimi elden kaçırdığınızda ne diyeceksiniz? Kusura bakmayın mı?
Sayın Malina,
Biz burada etrafa tohum saçmaktan **** elimize geçen her fideyi gözümüzün kestiği her yere dikmekten bahsetmiyoruz. Galiba hem zeka seviyemize hem de eğitim seviyemize gizli bir saldiri ( ya da hakaret ) olduğunu hissetmeye başladım.
Her iklim ve her coğrafi şart değerlendirilir , elde olan verilere dayanılarak uygun tür seçilir ve kontrol altında ( ziraat mühendisleri ve konunun ilgilileri her kimlerse ) bir başlangıç yapılır.
Bu kadar muhalefete rağmen şayet başlayabilirse ki sanmıyorum bambu tarımı hiç bir şeyi kurtarmayacaktır. Sadece -belki - sorunlara kısa bir süre aspirin tedbir olabilir. Ekonomik katkısı bir gurup idealistin seçime katkısından fazla olamaz. Nedeni ise "öcü amca" gurubunun medyada ki takipçilerinin daha fazla olmasıdır.
Uzun zaman içinde bulunduğum çevreci gurupların da "öcü" kavramına sıkı sıkıya bağlı olduğunu ve dışardaki hiç bir şeyi sorgulamadan reddettiğini gördükten sonra bunu fazla yadırgamıyorum.
Getirilen her yeni tür tabidir ki yeni hastalıklar , yeni dertlerle gelir. Bunu kontrol altına almak ziraat mühendislarinin , botanisyenlerin görevidir. Kırmızı palmiye böceği eğer iyi dezenfekte edilmeyen bir takım nebatlarla gelmişse bu karantina görevlilerinin hatasıdır. Pestisid uygulanmamış bitkilerin karantinadan geçmesi gümrüğün hatasıdır. Bu gün phytosanitary sertifikası olamayan hiç bir malzemeyi Avrupa gümrüğünden geçiremezsiniz. Dahası da var eğer malzemeleri ahşap ambalajda gönderiyorsanız ambalaj için dezenfekte olduğuna dair sertifika vermeniz gerekir.
Şimdi ben soruyorum .. Bu ülkeye kontrol dışı bir böcek giriyorsa kimin kabahatidir?
Yazarken belirttim, bu alıntılar bambu ile ilgili değil diye...
Sizin de belirttiğiniz gibi denetim hak getire...
Tekrar bambuya dönelim.
Biz burada etrafa tohum saçmaktan **** elimize geçen her fideyi gözümüzün kestiği her yere dikmekten bahsetmiyoruz. Galiba hem zeka seviyemize hem de eğitim seviyemize gizli bir saldiri ( ya da hakaret ) olduğunu hissetmeye başladım.
Gereksiz yere abartmışsınız. Denetimsizliğin diz boyu olduğu yerde, sizin kişisel olarak denetimli olmanız yetmez. Burası herkese açık bir alan bir alan. Önerilerinizi okuyup, uygulamaya niyetlenen ama denetim gerektiğini farketmeyenler olabilir. Biz de bu görevi yerine getiriyoruz.
Hani sıralamışsınız ya, şu şunun görevidir, bu bunun görevidir diye... Ben de forum yöneticisi olarak görevimi yapıyorum.
Eklediğiniz her üç başlığıda okudum.
Biyoistila daha önce aynı dergide 2000 de yayınlanmıştı. Gerekli alt yapı oluşmadığı için tekrar 5 sene sonra yayınlandı o zaman kıyamet koptu.
Ankara haberinin sadece Ankara Belediyesiyle alakası var. Kim bu olaydan daha fazla kazanacak olayıdır. Bu sadece belediyelerden beslenen şirketlerin konusudur.
Kırmızı palmiye böceği ise malesef görevini yapmayan gümrük görevlileri ile ilgilidir ki yine maalesef sevgili memleketimde cezası yoktur. Acilen bu böceğin doğadaki düşmanını bulup ( ve onun da düşmanını ) derhal ithal edilmelidir.
Saygılar ve sevgiler
Anlık ( online ) yazarken bazen araya ileti giriyor. Yanlış anlamayın sözüm size değil. O derece demokrat bir ortamda yaşıyoruz ki kimse kimseye bir şey sormuyor. Özgürlükler "burası boy" durumunda ( denize girmemişler için not: burası boy gırtlak sevyesidir )
Buradaki problem "burası boy" durumundaki özgürlüğün nasıl kullanılacağıdır. Sizin boy dediğiniz bir diğerinin boy sevyesini geçebilir.
örnek güncel olamayan kanunların yasakladığı her hengi bir şey olabilir. mesela eski telsiz kanunu olasaydı uzaktan kumandalı - FREKANS- TV leri kullanamazdık
Faruk Tuzcuoglu
16-08-2007, 00:52
Sayın Yöneticimiz değişik bir bakış açısı ile yeni bir görüş getirdi.
Gösterdikleri kısayolları da bir solukta inceledim.
Bioistila yazısı çok eski bir yazı. Ben öyle hatırlıyorum.
Ayrıca bir bilimsel makale değil. Yabancı gazetecilerin sansasyon yaratmaya çalıştıkları medyatik bir yazı. Tümden reddetmiyorum ama abartıklı buluyorum. Bu da benim bu yazı hakkındaki görüşüm.
Bence Afrika Kıta'sındaki tarımın ve ekolojik sistemin, Emperyalizim çıkarları uğruna nasıl yok edildiğini yazsalardı daha gerçekçi olurdu. Tabii bunun için 100-150 sene kadar geç kalmışlardı. Ama bu konu inanın çok ibret verici ve gerçek suçluları gün gibi aydınlattığı için "yassah". Bize başka hikayeler okuyorlar, onları ısıtıp ısıtıp tezgaha koyuyorlar.
Diğer yazılar zaten bizimle ilgili değil. Kırmızı palmiye böceğinin suçlusu veya suç ortağı biz değiliz. Bedeli bizden tahsil edilemez. Bukadar basit.
Amacım Malina yı eleştirmek değil. sözlerim ilgili yazılara.
Ne yazık ki birkaç dilde okuyup yazışabiliyorum. Yurtdışında bulunma sürem hakkında yazmayacağım. Kafamı sınırlarımızın dışına uzatıp, dişarıda neler olup bittiğini ne yazık ıki görebiliyorum. İşte bu nedenle kahroluyorum.
Dışarılarda işler böyle dönmüyor.
Avrupalılar Bambuları asırlar öncesi alıp kendi ülkelerinde ekmiş, adaptasyonunu sağlamış ve hatta kendi Klonlarını yetiştirmişler. Bilimsel araştırma arşivleri dopdolu, taşıyor. Bilim adamları ilgili, buradaki kıpırtıları bile izliyorlar. Yazdıklarımı nereden öğrendiğimi sanıyorsunuz?
Tabii ki elime geçen yayın ve arşivlerden. Almanyadaki bir Profesör üşenmiyor, bana Sn.Doç.Dr.Mustafa Var ın makalesini posta ile yolluyor.
Amerika bu konuda daha yeni ama çalışmaları çok yoğun, yaygın ve organize. http://www.americanbamboo.org/ sayfalarına bakınız.
Birleşmiş milletlerde Bambu konusu muhtemel ekolojik sorunlar da dahil, enine boyuna incelenmiş, çeşitli raporlar ve makaleler bir araya toplanmıştır.
Bu konuda http://www.inbar.int/ a bir göz atmanız yeterli.
Bunları yazmam şart olmuştu, İngilizce bilmiyenler bağışlasınlar.
Bütün bu işleri yapanlar hata mı etmişler.
Bu bilim adamları aslında gereksiz şeylerle mi üğraşıyorlar.
Hamburg Universitesi ağaç biyolojisi Profesörü'ne
amatör Faruk Tuzcuoğlu'ndan ne ?
Birleşmiş milletler de yanlış yolda mıdır ? Olur mu olur...
"Yassah" mı diyelim arkadaşlar, soruyorum?
"Yassah" sistemin ayıbıdır, onun aczini saklar.
Bilim bu düşüncelerden arındırılmalıdır.
Bence kafamızı şöyle bir uzatıp etrafımızda nelerin olup bittiğini görelim.
Fena mı olur ?
Sevgi ve selamlarımla.
Bambuyla uğraşan tüm arkadaşlar , kimse sizin balkonunuzda , evinizin bahçesinde , seranızda bambu yetiştirmenize karşı değil anlayamadığınız nokta burası arkadaşlar.
Mualif olduğumuz nokta ülkemiz çifçisinin eğitim durumu ve modern tarıma olan ilgisi ortadayken bambunun memleketi kurtaracak bir yolmuş gibi gösterilip , daha bitki tanınmadan açık alanlarda tarımöına teşvik edilmesi , olay burada.
Sayın noreks kimse sizin eğitim durumunuzu falan aşağılamadı hiçbir yazıda .
Sayın Faruk Bey birleşmiş milletlerin desteklediği bir çok tarım ürünü var onlar destekledi diye bambunun Türkiyede yetiştirilmesi uygundur anlamına mı geliyor.İngilizce bilmeyen arkadaşlara dokundurmuşsunuz ya siz bildiğinize göre daha neleri neleri desteklediğini gayet iyi bilirsiniz. Keşke engin bilginizi ve ülkemizde bilimsel anlamda denenmemiş yöntemleri engin çeviri yeteneğinizle burada yayınlamaktansa memleketin çifçisinin işine yarayacak konuları çevirseniz esasen bu forum çeviri yayınlama yeride değil zaten .
Son olarak bambu sever arkadaşlar sizin deneysel çalışmalarınıza kimse karşı değil endişeleri olan arkadaşlar endişelerini belirtti kimse sizin eğitim seviye ve kültürünüze uygun lisanla söylediğiniz "yassah" söylemini kullanmadı yanlızca yasalardan bahsetti.
Kolay gelsin.
Faruk Tuzcuoglu
16-08-2007, 09:06
Değerli arkadaşlar,
Burada birbirimizin açığını arayarak boş laflarla ve hatalı Türkçe ile çok satır doldurmak yerine, bambu ile ilgili ciddi yazılarımıza devam etsek diyorum.
Biz ne yaptığımızın bilincindeyiz. Ayrıca bunun yanlış olmadığını da çok iyi biliyoruz. Aslında Sayın Malina'nın ortaya koyduğu nedenli eleştiriler tabii ki haklıdır, olmalı ve tartışılmalı. Ciddi sorular gelirse yanıtlamaya çalışırız.
Ama bunların arasında sonradan ortaya çıkan ayrık otlarına da raslayacağız maalesef. Bu bizde hep var. Birileri olumlu birşeyler yaparsa ve iş güzel yürümeye başlarsa, mutlaka tekerleğine çomak sokulur. Her forumda olur bunlar. Aldırmayın, atlayın gitsin.
Sayın Noreks nerede kalmıştık?
Sevgi ve saygılar,
Faruk Bey ,
Yeni bir başlık açmayı teklif ediyorum. Bambu tarımında alınması gereken önlemler , yayılma engelleyici tedbirler olabilir.
saygılar
Selahattin Yılmaz
16-08-2007, 10:03
Bambu konusu gayet güzel hizmet ediyor.
Bambuyu ülkeyi kurtaracak bir yatırım aracı görseniz bile ülke içerisinde diğer yüzyılın bitkisiymiş gibi gösterilen bitkilerle ve zaten hali hazırda ekim normuna giren bitkilerle sadece rekabete girer. Yani ülkeyi ele geçirdiği, geçireceği yok hangi bitki çevresini ele geçirmiş ki o geçirsin, geçirseydi kanyaş geçirirdi kaldı ki kanyaş gibi yüzlercesini sayabiliriz.
Bu başlıkta bazı şeyler heyecanla gösteriliyor olabilir o heyecan nasıl hızlı bir gidiş ve bazıları için göz boyama şeklinde algılanıyorsa onun yaratacağı sorunlarda o şekilde ciddi endişeler yaratıyor.
Oysa biraz tecrübeli birisi bilir ki bu ülkede gözü kara yatırımcı dışında çiftçimiz kolay kolay yeni şeylere yatırım yapmaz çünkü yeni şeylerin zorluklarını bilir ve kabullenmez ha birisinde görür baktı oluyor o da yapar.
Kaldı ki bambudan bahçe tesis etse bile meyvesini tarlanın kenarına ektiği gibi, cevizini tarlanın kenarına ektiği gibi bambusunuda fasulye sırığı niyetine kenara eker diker. Akla yayılıyor diye geliyor ya veya endişesi o ya işte bunuda her yıl yılda en az 2 defa sürülen o tarlada sadece yabancı ot olarak sürer veya çapalar. Baktı ekonomik bir şey bu işte para var o zaman tarlasını görürsün ve çiftçimiz para kazandımı bu işten hiç merak etmeyin yaptımı da en iyisini yapar.
Şöyle bir hesap yapın sadece son yılllarda dikilen pawlownia ağaçlarının tohumları rüzgarla sağa sola yayılsa memleket pawlowniadan geçilmez. Ve o kadar çok ağacımız var ki bu şekilde memleketi ele geçirdiği yok. Çünkü siz ekmeğiyle oynandığı zaman Türk milletinin çabasını hesaba katmıyorsunuz.
Bir şeyin sadece iyi taraflarına sıkı sıkı sarılmak insnaı uçurumun kenarına ne kadar iterse sadece olumsuz yanlarına sarılmakta işte o uçurumdan iter çünkü her iki seçenek yarısı dolu bir bardağın diğer yarısıyla birlikte tam bir bardak gibidir. Bardağı görmek gerek bir yarısıyla ilgilenmek değil.
Faruk Bey diyecek birşey bulamıyorum.
Kolay gesin , çeviri yayınlamaya devam edin , açık aramayın hatalı Türkçe arayın ;) . Kanımca çeviriden çok deneyimlerinizi yazsanız diğer arkadaşlara daha çok faydalı olursunuz.
Söyleyeceğimi söyledim , tezinize karşı antitezimizi ortaya koyduk , umarım bu bambu tutkunuzun sonu herkes için hayırlı olur.Çalışmalarınızı takip edeceğim.
Başarılar Faruk Bey.
Faruk Tuzcuoglu
16-08-2007, 11:06
Sayın Ephesos,
Daha önce işin Teorik yanında kalacağımı beyan etmiştim.
Yazılarımı okursanız görürsünüz.
Çeviriye gelince, pek öyle özel olarak çeviri yapabilecek zamanım olmuyor.
Sadece zorunlu olduğu durumlarda yapabiliyorum. Genelde oğrendiklerimi yazıyorum.
Asıl soru ise neyi çevirdiğim şeklinde olmalı idi.
Evet, tercüme ettiğim makaleler veya yazılar, senelerce sürmüş uzun araştırmalar sonucu ortaya çıkan çok değerli tecrübelerdir.
Okuma alışkanlığı olan insanlar bu tür yazıların değerini iyi bilirler.
Ben, acemi bir amatör olduğumu yazmıştım.
Türkiye'de ekolojik sistemi etkileyecek bir iş yapmadığımın da bilincindeyim. :D :D :D
Maalesef bunları da o makalelerden öğrendim. Kahrolası okuma merekım ve alışkanlığım.
Burada kardeşlik havası içinde kendimizce oyalanıyorduk "ephesos" kardeş.
Siz de buyrun kardeşlik sofrasına, kardeşçe...
Sevgi ve saygılarımla,
Başarılar Faruk kardeş ;) .
Sorun bizim uyarılarımızın sizce ( aman sakın uzakdurun bu işi yapmayın ) şeklinde anlaşılması.
Sanırım şu ortak noktada buluşabiliriz ; siz bambuyu isteyen ,heveslenen , eğitimi olmayan herkese alın tarlalara ekin şeklinde telkininiz olmayacak ki olmadı .Bunun dışında kimse sizin karşınızda çalışmalarınıza zaten engel olmak istemiyor.
Ancak genede ben sizin bambu yerine zaten var olan bir tarım ürünümüz üzerinde çalışma yapmanızı isterdim.
Tekrar kolay gelsin , başarılar.
Faruk Tuzcuoglu
16-08-2007, 12:14
Sayın Ephesos,
Sanırım uslüpte anlaşamadık. Çok da önemli değil, nihayetinde forumdayız.
Tekrar uslüp sorunu...
Şartlar koşuyorsunuz, bunu yapmayın lütfen.
Çok kışkırtıcı geliyor bana. Amir değilsiniz, burası forum.
Ben fikrimi özgürce yazarım, siz de belli uslup dışına çıkmadan karşı görüşünüzü yazarsanız sorun çıkmaz.
Gene okumamışsınız sayın "ephesos".
Çünkü Ege bölgesinde kaybetmek üzere olduğumuz çok önemli bir bitki üzerine "tercümelerim" var. Onu geri getirmeye çalışıyoruz.
Araştırın bir zahmet...
saygılarımla,
Faruk Bey gene yanlış anladınız , sanırım sanal alemin azizliği.Size şart falan koşan yok.Başka bir şey yazmayacağım.
Kolay gelsin.
Selahattin Yılmaz
16-08-2007, 13:45
Bambu grubu toplantısı yapmayı teklif ediyorum yüz yüze görüşelim :D
ÇeteÇakal
16-08-2007, 16:55
Görüşelim hocam her zaman. Oturduğumuz yerden konuşuyoruz, sonra olumsuz fikirden başka söyleyecek sözü olmayanlar gayretlerimizi kırıyorlar. İşin ciddiyetini bu şekilde göstermek lazım her halde...
Olumsuz bir durum görmüyorum arkadaşlar. Konuşmalara müdahil olmuyorum. Ama izliyorum. İnşallah çalışmalar sonucu bir şeyler üretilebilir ve elimizde somut şeyler ortaya çıkar. Ben bu iş için hiç bir şey kazanmasam da belki birilerine faydam dokunur diye mesai ve para harcayacağım . İnşallah başka ufuklar da görürüz. Birilerine faydamız olur.En azından Dışa bağımlı bir ithal üründen belki içe dönük bir ürün çıkarabiliriz.
Selamlar.
Faruk Tuzcuoglu
16-08-2007, 21:33
Bambu grubu toplantısı yapmayı teklif ediyorum yüz yüze görüşelim :D
Harika bir fikir bence.
Yüzyüze görüştüğünde anlaşabilecek iki insan burada yanlış anlama ile çok ters düşebiliyor.
Bunu eşimle yaşadım. msn de yazıştığım zaman anlaşmama imkan yok.
:D :D :D
Sevgi ve selamlar,
Faruk Tuzcuoglu
17-08-2007, 00:32
Genel Görüntü,
Bambular hakkında yazılan ilk çekinceleri normal bulmuştum, çünkü ben de en başlarda Moso hakkında çekincemi dile getirmiştim. Yazılmalı idi. İtirazım olmadı.
Sonradan bu bambu karalamalarının bir BİLİM KURGU filmini aratmayacak boyutlara ulaştığının farkına vardım.
Ege de Menderes ovasına yayılmacı bambular ekiliyor, bataklıklara bambular ekiliyor, bu bambular her ne yapıyorsa bataklıklara kötülük ediliyor. Ekolojik felaketler ardı ardına sıralanıyordu. Mahvolacaktık...
Bir kere Ege ye, Akdenize hiçbir yayılmacı bambu türünü ekemezsiniz. Yetişmez. Bunu çeşitli vesilelerle yazılarımda anlatmıştım.
Gruba gönderdiğim veritabanı esaslı Bambu bilgilerini sadece 5 kişi merak edip indirmiş, dolayısı ile incelemiş. Bunu incelemiş insan böyle şeyler yazmaz.
1250 türden kaç bambu köklerine değen sudan etkilenmez, orada yaşamaya devam edebilir? Cevabı, 3-4 tür dur. Genel olarak bambular köklerinin suda olmasından hoşlanmaz.
Biz kurmuş, bataklıkları felakete sürüklemişiz ve bunu da zavallı bambulara yüklemişiz. Detayları incelemeden öyle yazılar yazılmaz.
Verileri incelemek lazım.
Yine çeşitli vesilelerle Bambunun ilaç olarak kullanılmasına değinmiştim, yazmıştım. Ben zahmet edip yazdım, siz de bir zahmet okuyun.
Kısacası okumalı...Okumadan, kurgu ile eleştiri olmaz.
Sevgi ve selamlarımla,
Faruk Tuzcuoglu
17-08-2007, 08:42
GELELİM YASAĞA
" Esasen ülkemize , ülkenin florasına dahil olmayan tohum verebilecek ve dolayısi ile kendi başına üreyebilecek bitkilerin girişi sadece yasal izinle olabilir bu izin alınmadan dışardan tohum verebilecek yabancı bitkilerin ve tohumların girişi yasaktır. " diye bilgi verildi bize. Biz de bunu doğru kabul edip gerçekçı buluyoruz.
" Tarım köy işleri bakanlığının bu konuda yasağı da bence çok yerinde ve gerçekçi. " diyoruz.
Peki bu yasağın ın aslı var mıdır ? Bence bu da kurgu. Döküman görmek isterim. Çünkü benim elimde Resmi Gazete tebliği gibi döküman var. Bambu Türkiye'de teşvikli bitkilerin arasında yer alıyor. Yine okumadan yazdık.
Biz eski halimizle daha mesuttuk...
Lütfen artık kimse bizi uydurma haberlerle oyalamasın.
Belgesi, bilgisi olan gelsin bize de öğretsin.
Ama lütfen kafamızı kurgularla karıştırmayın.
Faruk Tuzcuoglu
17-08-2007, 08:50
BAMBU DEVLET TARAFINDAN DESTEKLENİYOR, KREDİLENDİRİLİYOR
ORMAN VE PARK-BAHÇE AĞAÇLARI, AĞAÇÇIKLARI VE ÇALILARI FİDANI YETİŞTİRİCİLİĞİ HAKKINDA TEBLİĞ
08 Şubat 2005 Tarihli Resmi Gazete
Sayı: 25721
Çevre ve Orman Bakanlığından:
Orman ve Park-Bahçe Ağaçları, Ağaççıkları ve Çalıları Fidanı Yetiştiriciliği Hakkında Tebliğ
BİRİNCİ BÖLÜM
Genel Hükümler
Amaç ve Kapsam
Madde 1 — Orman, park-bahçe ağaçları, ağaççıkları ve çalıları fidanı yetiştiricilerinin finansman ihtiyaçlarının uygun koşullarda karşılanması, verimliliğin ve kalitenin artırılması amacıyla 5/1/2005 tarih ve 2005/8378 Karar sayılı Bakanlar Kurulu Kararı gereği gerçek ve tüzel kişilere Türkiye Cumhuriyeti Ziraat Bankası Anonim Şirketi ve Tarım Kredi Kooperatiflerince düşük faizli kredi kullandırılması ile ilgili usul ve esasları kapsar.
Dayanak
Madde 2 — Bu Tebliğ 5/1/2005 tarihli ve 2005/8378 sayılı Kararnamenin Eki Kararın 1 inci maddesine dayanılarak hazırlanmıştır.
Tanımlar
Madde 3 — Bu Tebliğde geçen;
a) Bakanlık: Çevre ve Orman Bakanlığını,
b) Genel Müdürlük: Ağaçlandırma ve Erozyon Kontrolü Genel Müdürlüğünü,
c) İl Müdürlüğü: İl Çevre ve Orman Müdürlüğünü,
d) Banka: Türkiye Cumhuriyeti Ziraat Bankası Anonim Şirketi Genel Müdürlüğü, bölge başkanlığı ve bağlı şubelerini,
e) TKK: Tarım Kredi Kooperatiflerini,
f) Karar: 5/1/2005 tarihli ve 2005/8378 Karar sayılı Bakanlar Kurulu Kararını,
g) Ağaç: Yaşı ne olursa olsun, ormanda tabii olarak yetişen en az sekiz metre ve daha fazla boy yapabilen, kökü, gövdesi ve tepesi olan odunsu bitkileri,
h) Ağaççık: Çapı ne olursa olsun, ormanda tabii olarak yetişen ve yan dalların çoğalması ve fazlaca gelişmesi neticesinde tepesi yayvanlaşan, genel olarak genişliğine bir büyüme özelliği gösteren, boyu sekiz metreyi bulmayan uzun ömürlü odunsu bitkileri,
ı) Çalı: Ormanda tabii olarak yetişen, toprak seviyesinden itibaren dallanma özelliği gösteren, en fazla beş metreye kadar boy yapabilen, çapı ne kadar olursa olsun, uzun ömürlü odunsu bitkileri,
j) Fidan: Belirli bir amaç doğrultusunda başka yerlere dikmek üzere fidanlıklarda yetiştirilen, belli bir boya ve çapa (çevre genişliğine) getirilmiş otsu ve odunsu bitkileri,
k) Fidanlık: Belirli bir amaç doğrultusunda başka yerlere dikilmek üzere belli bir boya ve çapa kadar getirilmiş otsu ve odunsu bitkilerin toprakta ve kapta yetiştirildiği açık ve kapalı alanları,
ifade eder.
İKİNCİ BÖLÜM
Kredilendirme Konuları ve Teknik Kriterler
Orman ve Park, Bahçe Ağaçları, Ağaççıkları ve Çalıları Fidanı Yetiştiriciliği (İşletme-Yatırım)
Madde 4 — Karar kapsamında orman, park-bahçe ağaçları, ağaççıkları ve çalıları fidan üretimi yıllık onbeşbin adet ve üzerinde olan, üretim ünitesi ve üretime esas tesis alanları dahil en az on dekar alanda üretim yapan, Tarım ve Köyişleri Bakanlığınca ruhsatlandırılan ve Çevre ve Orman Bakanlığınca kayıt altına alınan işletmeler ile yeni kurulacak işletmelere Bakanlık mahalli teşkilatlarınca onaylanan projeleri çerçevesinde ekli listede isimleri belirtilen (ek-1) fidanların üretimi konusunda işletme ve yatırım kredisi kullandırılır.
a) Krediye Konu Yatırım Kalemleri
1 — Kira Bedeli: Proje onay tarihinden itibaren dört yıl olup, kira bedeli kredilendirilir ve kira bedeli tesisin gerçekleştiği tarihten itibaren tesis alanı kadar yıllık olarak peşin ödenir.
2 — İhata: Fidanlık alanının korunması amacıyla Genel Müdürlüğün birim fiyat tarifelerine göre ihata ile ilgili, iş kalemlerinin birine uygun şekilde tesis edilmesine karşılık gelen tutar,
3 — Su Kaynağı: Fidanlık sahasında bitki sulamasına uygun olan uygun sulama suyunun projeli derin kuyu tesis edilerek yeterli kalite ve miktarda su bulunması halinde kuyu açma ve su çıkarma bedeli,
4 —Drenaj Tesisi: Üretim yapılan alanda fazla olan yer altı ve yer üstü suyunun fidana zarar vermeyecek şekilde drene edilebilmesi için fidan üretimi projelerindeki tutarı,
5 — Tesviye Yapılması: Mevcut arazinin fidan üretimine uygun hale getirilmesi için en fazla %3 meyil olacak şekilde düzeltilmesindeki tutarı,
6 — Kapalı Alan: En az üçyüz metrekare büyüklüğünde olan çelik konstrüksüyonlu, amaca uygun sera tutarı,
7 — Sera Tesisatı: Sulama tesisatı, ısıtma tesisatı, havalandırma tesisatı, ısıtmalı masa sistemi, elektrik tesisatı ve sera içindeki amaca uygun diğer tesislerin tutarı,
8 — Kaplı Üretim Alanı: Drenajı ve tesviyesi sağlanmış alanların uygun malzemeyle kaplanması tutarı,
9 — Gölgelik Alan: Drenajı sağlanmış, örtüsü ve çakılı serilmiş, sulama tesisatı yapılmış, serada yetiştirilen fidanların açık alana uyumunu sağlamak amacıyla fidanın konulacağı, üzeri ve yanları amaca uygun malzeme ile kapatılmasının tutarı,
10 — Sulama Tesisatının Kurulması: Uygulama projesinde belirtilen üretim tipine uygun her türlü sulama tesisatının (sulama havuzu, motopomp/elektro motopomp, gübreleme sistemi, ana ve tali her türlü su boruları, yağmurlama- damlama sulama tesisi malzemeleri vb.) kurulması tutarı,
11 — Yetiştirme Ortamı: Projede belirtilen üretim tipine ve toprak tahlil raporlarına göre hazırlanmış fidan üretimine uygun organik ve mineral toprak tutarı,
12 — Yetiştirme Kabı: Projede belirtilen üretim tipine uygun, fidanın üretileceği kabın tutarı,
13 — Toprak İşleme: Arazide yapılacak fidan üretimi çalışmaları için tekniğine uygun makine ve ekipmanlar ile alt ve üst toprağın kültür uygulanması yapılacak şekilde işlenmesinin tutarı,
14 — Üretim Materyali: Projede belirtilen üretim tipine göre ihtiyaç duyulacak tohum, fidan, aşı kalemi, çelik vb. materyalin tutarı,
15 — Üretim: Projesinde belirtilen üretim tipine göre, piketaj, kap doldurma, tohum ekimi, repikaj, çelik dikimi, aşı yapılması vb. çalışmaların tutarı,
16 — Makine - Ekipman: Yüz dekar ve üzeri alanda yapılan fidan üretimi ve bakımında kullanılacak her türlü makine ve ekipman tutarı için özel ve tüzel kişilikler (kooperatif, birlik, dernek, şirket ve sözleşmeli ortaklık),
kredilendirilir.
b) İşletme Kredisi Konuları
1 — Yetiştirme Kabı: Projede belirtilen üretim tipine uygun fidanın üretileceği kabın tutarı,
2 — Toprak İşleme: Arazide yapılacak fidan üretimi çalışmaları için tekniğine uygun makine ve ekipmanlar ile alt ve üst toprağın kültür uygulanması yapılacak şekilde işlenmesi tutarı,
3 — Üretim Materyali: Projede belirtilen üretim tipine göre ihtiyaç duyulacak tohum, fidan, aşı kalemi, çelik ve benzeri materyalin tutarı,
4 — Üretim: Projesinde belirtilen üretim tipine göre, piketaj, kap doldurma, tohum ekimi, repikaj, çelik dikimi, aşı yapılması ve benzeri çalışmaların tutarı,
5 — Bakım Çalışmaları: Fidanlıklarda mevcut olan fidanların, standartlara uygun gelişimini sağlamak amacıyla yapılması gereken her türlü ot alma, çapa, gübreleme, ilaçlama, aşı, budama, kök kesimi ve benzeri çalışmaların tutarı,
kredilendirilir.
ÜÇÜNCÜ BÖLÜM
Diğer Hususlar
Keşif ve Metrajların Hazırlanması
Madde 5 — Krediye esas proje raporları, Genel Müdürlükçe her yıl yayınlanan “İhale ile Yaptırılacak Ağaçlandırma, Toprak Muhafaza, Rehabilitasyon, Mera Islahı, Kavak Ağaçlandırması ve Fidanlık Çalışmalarına Ait Birim Fiyat Cetveli”ne uygun keşif ve metrajlar, herhangi bir kamu kurum ve kuruluşunda görev yapmayan orman mühendisince hazırlanır.
Başvurular
Madde 6 — Karar kapsamındaki yatırım ve işletme kredisi başvuruları il müdürlüğünün proje onayından sonra bankaya ve/veya TKK'ya yapılır. Başvurular banka ve/veya TKK'nın esas, usul ve mevzuatı dahilinde değerlendirilir. Uygun bulunanlar kendi esas ve usulleri dahilinde kredilendirilir. Bu kredilerden kamu kurum ve kuruluşları yararlanamaz.
Yürürlük
Madde 7 — Bu Tebliğ 1/1/2005 tarihinden geçerli olmak üzere yayımı tarihinde yürürlüğe girer.
Yürütme
Madde 8 — Bu Tebliğ hükümlerini Çevre ve Orman Bakanı yürütür.
Ek-1
5/1/2005 tarihli ve 2005/8378 sayılı Kararname Eki Kararın Uygulama Esasları Tebliği Eki
Orman ve Park-Bahçe Ağaç, Ağaççık ve Çalı Fidan Türleri
Akçaağaç Define Kızılcık
At Kestanesi Erguvan Ortanca
Ceviz (Aşılı) Gülibrişim Leylak
Çınar Karayemiş İlex
Demirağacı Katalpa Kurtbağrı
Dişbudak Söğüt Orman Gülü
Gürgen Süs Elması Pilosporum
Huş Süs Eriği Hatmi
Ihlamur Süs Kirazı Ardıç
Kavak Türk Fındığı Bambu
Kayacık Üvez Şakayık
Kayın Alev Ağacı Sarılıcı Türler
Kestane Manolya Akasya
Kızılağaç Gingko Alıç
Meşe Şimşir Fırça Çalısı
Okaliptüs Mazı
Sığla Porsuk
Sofora Badem (Aşılı)
Yalancı Akasya Harnup
Çam İğde
Göknar Mahlep
Servi Leylandi
Ladin Gül
Sedir Kartopu
Yalancı Servi Oya
Lütfen artık kimse bizi uydurma haberlerle oyalamasın.
Belgesi, bilgisi olan gelsin bize de öğretsin.
Ama lütfen kafamızı kurgularla karıştırmayın.
Ben konuyu sizinle fikir mütalasında bulunacak kadar incelemek, öğrenmek zorunda değilim. Göz attığım yerlerden rastladıklarımı, iyisini, kötüsünü, dedikodusunu, gerçeğini alıntılarım. Yoksa bambudan, etburlara alleme-i cihan olmam gerekirdi. O zaman da burada işim ne? :)
Bambu üreticiliği gibi, yaygın olmayan bir konuyu işleyen sizler, sorulara, endişelere sinirlenmeden cevap vermelisiniz.
İkide bir tekrarladığınız yassah kelimesini bu nedenle kullanmadığınızı umarım.
Eleştirmek ile yasaklamak arasında önemli bir fark var. Ben ikisini de kullanmayı biliyorum.
Faruk Tuzcuoglu
17-08-2007, 15:16
Ben konuyu sizinle fikir mütalasında bulunacak kadar incelemek, öğrenmek zorunda değilim. Göz attığım yerlerden rastladıklarımı, iyisini, kötüsünü, dedikodusunu, gerçeğini alıntılarım. Yoksa bambudan, etburlara alleme-i cihan olmam gerekirdi. O zaman da burada işim ne? :)
Bambu üreticiliği gibi, yaygın olmayan bir konuyu işleyen sizler, sorulara, endişelere sinirlenmeden cevap vermelisiniz.
İkide bir tekrarladığınız yassah kelimesini bu nedenle kullanmadığınızı umarım.
Eleştirmek ile yasaklamak arasında önemli bir fark var. Ben ikisini de kullanmayı biliyorum.
Sayın Malina,
Tabii ki kimse konuyu bizler kadar incelemek ve bilmek zorunda değil.
Ama o zaman daha mütevazı ve
kendini bilen eleştiriler beklerim.
Burada kullanılan eleştiri yöntemi aynen Bush'unkine benziyor.
İlk önce uydurma senaryolar tezgaha konuluyor sonra da uydurma "Yassah" haberleri veriliyor ve sonuçta bizler tek taraflı yazılar yazmak ve bilinçsizce davranmakla suçlanıyoruz. Bir anlamda da yasaları çiğnemiş anarşıst olarak gösteriliyoruz.
Sonraki adım yok etmek olacak herhalde.:D :D :D
Lütfen insaf edin. sanıyorum ilk 3. veya 4. mesajımda (Runner) bambuların özelliklerini ve tehlikelerini literatürde geçtiği gibi, yani detayları ve nedenleri ile anlatmıştım. Daha sonra, arkadaşların tüm ısteklerine karşılık, Moso hakkında çekincemi koymuştum.
Yani bu konular gerektiği, bilimsel literatürde geçtiği gibi işlendi.
Bari bunlar okunsa idi da öyle yazılsa idi.
Karşındakini hiç saymadan, tanımadan konuya girilmez.
Bana böyle öğretilmiş. Yanlış mı acaba?
Üzülüyoruz, sinirlenmiyoruz.
Uydurma yazılara da bilgi ve belgelerle cevap verebilecek durumdayım,
merak etmeyin. Ben bunlara zaten alışığım.
Tabii ki herkez istediği gibi yazsın, ama cevabını alınca darılma olmasın. Olgunlukla karşılayalım.
Biz sinirlenmiş olarak görülmeyelim.
Cevap hakkımızı kullanmış olalım.
Üzüldüğüm nokta ise, bu boş tartışmalara harcayacağımız potansiyeli,
çalışmalardan çalmak zorunda olduğumuzdur.
5-6 bilgilendirici yazı daha yazabilirdim bu arada.
saygılarımla,
Sorunlu konular varsa, onları giderici yazılar yazmak asla zaman kaybı değildir.
Konu ne idi? Bazı bambu türleri konusunda dikkatli olmak gerekir mi gerekmez mi?
Burada kullanılan eleştiri yöntemi aynen Bush'unkine benziyor.
İlk önce uydurma senaryolar tezgaha konuluyor sonra da uydurma "Yassah" haberleri veriliyor ve sonuçta bizler tek taraflı yazılar yazmak ve bilinçsizce davranmakla suçlanıyoruz. Bir anlamda da yasaları çiğnemiş anarşıst olarak gösteriliyoruz.
Sonraki adım yok etmek olacak herhalde.
Böyle cümleler kurmadan cevaplamanız, zaman kaybını daha azaltmaz mı? :)
Buna nefs i müdafaa deniyor.
tourkana
17-08-2007, 18:58
Ben de biraz zaman kaybetmek istiyorum,
Bambu başlığı altında 3 alt başlıkla başlayan yazışmalar çoğaldıkça ,geriye dönük bilgi almakta zorluklar çıktığı için olsa gerek 3 alt başlık içinde geçen yazışmlar konularına göre moderatör ve yönetici arkadaşlar tarafından daha ayrıntılı alt başlıklar oluşturularak buralara aktarıldı..Mesela "kullanım alanlarına göre bambular,tohum siparişi(yazışmaların çoğu bu konuya aittir),bambu projesi,bambu türleri vs).. bir tanesi de bambu projesi içinde sayın Faruk beyin üzerinde ısrarla durduğu ve önemine değindiği kök sistemlerine göre bambulardı..Bu konuyu da Todor arkadaşımız dikkat çekici bir başlık altında buraya taşıyınca sanki yeni bir konu veya yorummuş gibi algılanarak başka değerli arkadaşlar tarafından da neredeyse büyük bir ekolojik tehdit gibi algılatıldı.
Benim şahsi görüşüm ,bambu ticareti uzakdoğuda ruhsatlı toplayıcılar tarafından hektarlarca büyüklükteki bambu ormanlarından yapıldıkça bu işe niyetlenen Türk çiftçilere kar getirmeyeceği gibi zarar ve zaman kaybı getireceği yönünde.Bu ekonomik olarak dikkat edilecek çok önemli bir husus.
Ama ihtiyacı olan çorak topraklarımızın ağaçlanması yönünde de doğrudan denenmeye değil de biraz daha araştırılmasında fayda var.
Sanırım, istemeden dahi ekolojik sisteme zarar verebilen bizler bu sorunun tehlikeli olduğu kanıtlandığında çok kolay bir şekilde bambu ekosistemini çökertebiliriz.Karşımızdaki gözle görülmeyen, mücadele edilemeycek virüs ya da mikrop değil.
Faruk Tuzcuoglu
17-08-2007, 20:34
Değerli arkadaşlar,
Dün Çin'den gelen tohum haberini grubumuza da iletmek istedim.
Bambu başlığı altında bir karmaşa oluştuğu için haberimi ilgili herkese duyuramam endişesi ile, ilgili olan 3 başlık seçip mesajımı bu başlıklara attım. Ağaçlar net ten bana aynen şu mesaj geldi.
Oysa bambu grubunda böyle, tekrarlanan başka mesajlar da var.
Agaclar.Net'ten Uyarınız Var
Sayın Faruk Tuzcuoglu,
agaclar.net size bir uyarı göndermek zorunda kaldı.
Uyarı nedeni: Aynı mesajı bir çok yere atığınız için uyarıldınız.
---------------------
Aynı mesajı (http://www.agaclar.net/forum/showpost.php?p=143211&postcount=72) bir çok yere atığınız için uyarıldınız.
Forum'un sizin özel kullanım alanınız olmadığını
ve aynı mesajı bir çok yere atarak forum'u gereksiz mesajlarla doldurmanızın hoş olmadığını düşünerek lütfen daha dikkatli olun.
Ve bu mesajlardan uygun göreceğiniz bir tanesi dışında diğerlerini silin.
---------------------
1 puanlık uyarı aldınız. Özen göstermenizi rica ediyoruz. Üyelik haklarınızı geçici ya da sürekli olarak kaybetmeniz bizi de üzecektir.
Saygılar,
agaclar.net
Sn. Faruk Bey,
Sanırım bu sistemin otomatik olarak attığı bir mesaj.
Forumlarda flood a sebep olan üyelere gönderiliyor.
Sizin için değil zaten olamaz.
saygılar ve sevgiler
Bir de son olarak başımıza dert olan konuda son kez yazmak istiyorum cevap veren de olsa bir daha bu konuda yazmayacağım.
Çevre ile ilgili olan konularda bir süre bir dergide koordinatörlük yaptığım için hem görev icabı hem de sevdiğimden bir çok gurubun içinde bulundum.
Gariptir Amerikan filimlerinde her gurubun içinde bir itiraz eden , bir cesur , bir lider , bir saplantılı ve bir çekinen !!! olur ya her gurup sanki filimlerden çıkmış gibiydi.
Bakıyorum da forumda ki gurubumuzun içinde de bu unsurlar var. Bu klişe gibi görünebilir ama sosyolojik olarak bir gerçektir. Kalabalık guruplarda eğer ajitasyon , propoganda ve besleme gibi unsurları kullanmaz herkesi özgür bırakırsanız sonuç inanılmaz derecede istatistiklere uygun çıkar. ( propoganda sonucu istatistikler değişir )
Bizim bu gurupta yaşadığımız da maalesef bu oldu. Burası özgür bir tartışma gurubu bu nedenle kimin katılacağına **** kimi katılmayacağına karar vermek gibi bir hak yok. Bu engelleyici unsurların - iyimser olarak değerlendirelim sizi devamlı olarak sakıncalara karşı uyaran unsurların- araya karışarak devamlı ilerleyen bir çalışmaya müdahele etmelerini engellemiyor.
Tabiidir ki yeni bir çalışmada sakıncalı yanlar olabilir. Bunları kontrol altına almak çalışmayı yapanların birinci derecede görevidir. Müdaheleler görevin yapılmadığı farkedildiği anda yapılırsa değerlidir daha başlangıçta bunu yapmayın türü uyarılar sadece "acaba neden engel olmaya çalışıyor bundan bir çıkarı mı var " türü düşüncelere neden olur.
Tüm forumu yeni baştan okudum hiç bir yerinde bu tür engelleme ve uyarıya neden olacak herhangi bir ileti bir ima görmedim.
Kaldı ki belki uyarıyı yapanlar "K" köyündeki arazi sahibi "S" ağa'nın bu forumu okuyacağı ve cevheri görüp birden Internetten **** başka yerden tohumlar alıp memleketin heryerine serpeceği endişesine kapıldılar.
Bu memlekette eğer bambu yetiştirmeye - ticari olarak - önümüzdeki beş senede bir tek kişi çıkarsa tüm bu yazdıklarım için herkesten özür dileyeceğim.
Bu ileti polemik yaratmak için değil sadece iç dökmek için yazılmıştır.
Saygılar ve sevgiler.
Mesaj hazır bir metin ama otomatik değil, yöneticiler gönderiyor. Forumda uyarmaktansa özel olarak uyarmak daha iyi düşündüğümüz için bunu bir süre önce başlattık.
Ama biz özel uyaralım, kişiler rahatsız olmasın diye boşuna düşünmüşüz :)
Mesaj her duruma uyacak bir genelleme içerdiği için, biraz yadırgatıcı olabilir. Daha uygun bir dil bulamadık.
Oysa bambu grubunda böyle, tekrarlanan başka mesajlar da var.
Gözden kaçırdıklarımız olabiliyor, özel olarak aramanızı istesem haksızlık etmiş olurum ama rastladığınız zaman linkini bana gönderirseniz, gereksiz tekrarlanan mesajları silerim.
Müdaheleler görevin yapılmadığı farkedildiği anda yapılırsa değerlidir daha başlangıçta bunu yapmayın türü uyarılar sadece "acaba neden engel olmaya çalışıyor bundan bir çıkarı mı var " türü düşüncelere neden olur.
Lafı söyleyip sonra cevap vermeyeceğim demek olmaz :)
Ne tür çıkarımız olacak anlamadım...
Başlık çok açık: Çok DİKKAT etmeliyiz: Yayılıcı bambular çok ciddi bir sorundur.
Duyan da Sakın bambu yetiştirmeyin dediğimizi sanacak :)
Duyan da Sakın bambu yetiştirmeyin dediğimizi sanacak :)
Ben, büyük şehirlerde peysaj bitkisi olarak satılmak üzere bambu yetiştiriyorum.:)
Faruk Tuzcuoglu
19-08-2007, 06:23
DEĞERLİ ARKADAŞLAR,
Aşağıdaki UYARI da, forumu gereksiz mesajlarla doldurmamın hoş olmadığı anlatılmaktadır.
Ben de gereğini yaptım,
Bu mesajlardan uygun gördüğüm birkaç tanesinin dışında forumu gereksiz mesajlardan temizledim. Yazıda öyle emrediliyordu. Emredilenin dışında bir iş yapmadım.
Sevgi ve Selamlarımla,
faruktuzcuoğlu@yahoo.com
Agaclar.Net'ten Uyarınız Var
Sayın Faruk Tuzcuoglu,
agaclar.net size bir uyarı göndermek zorunda kaldı.
Uyarı nedeni: Aynı mesajı bir çok yere atığınız için uyarıldınız.
---------------------
Aynı mesajı (http://www.agaclar.net/forum/showpost.php?p=143211&postcount=72) bir çok yere atığınız için uyarıldınız.
Forum'un sizin özel kullanım alanınız olmadığını
ve aynı mesajı bir çok yere atarak
forum'u gereksiz mesajlarla doldurmanızın hoş olmadığını düşünerek
lütfen daha dikkatli olun.
Ve bu mesajlardan uygun göreceğiniz bir tanesi dışında
diğerlerini silin.
---------------------
1 puanlık uyarı aldınız. Özen göstermenizi rica ediyoruz. Üyelik haklarınızı geçici ya da sürekli olarak kaybetmeniz bizi de üzecektir.
Saygılar,
agaclar.net
Aşağıdaki resimleri dün bir bambu tarlasında çektim. Her sene buradan söküm yapıldğı halde, bir çok ağacı nasıl kurttuğunu görebilirsiniz. Üstelik bunlar boyu 10 m yi geçmeyen türler. Son resimdeki hariç, diğerlerinin aurea olduğunu sanıyorum. Ülkemizde, İngiliz kamışı olarak adlandırılıyormuş. Resimlerin çekildiği yer, Marmara bölgesi Yalova'nın Karadere Köyü.
İlk iki resim bambuların dikildiği ve her sene söküldüğü yer. Üçüncü ve dördüncü resim ise dikildikleri yerden yaklaşık 100 m kadar uzakta, bambunun kendiliğinden çıktığı yer. İkinci resimde bir mazıyı nasıl kurttuğunu görebiliyoruz.
18947
18948
18945
18946
18949
DEĞERLİ ARKADAŞLAR,
Aşağıdaki UYARI da, forumu gereksiz mesajlarla doldurmamın hoş olmadığı anlatılmaktadır.
Ben de gereğini yaptım,
Bu mesajlardan uygun gördüğüm birkaç tanesinin dışında forumu gereksiz mesajlardan temizledim. Yazıda öyle emrediliyordu. Emredilenin dışında bir iş yapmadım.
Sevgi ve Selamlarımla,
faruktuzcuoğlu@yahoo.com
Agaclar.Net'ten Uyarınız Var
Sayın Faruk Tuzcuoglu,
agaclar.net size bir uyarı göndermek zorunda kaldı.
Uyarı nedeni: Aynı mesajı bir çok yere atığınız için uyarıldınız.
---------------------
Aynı mesajı (http://www.agaclar.net/forum/showpost.php?p=143211&postcount=72) bir çok yere atığınız için uyarıldınız.
Forum'un sizin özel kullanım alanınız olmadığını
ve aynı mesajı bir çok yere atarak
forum'u gereksiz mesajlarla doldurmanızın hoş olmadığını düşünerek
lütfen daha dikkatli olun.
Ve bu mesajlardan uygun göreceğiniz bir tanesi dışında
diğerlerini silin.
---------------------
1 puanlık uyarı aldınız. Özen göstermenizi rica ediyoruz. Üyelik haklarınızı geçici ya da sürekli olarak kaybetmeniz bizi de üzecektir.
Saygılar,
agaclar.net
Bu davranışınız hiç hoş değil. Bir çok yerdeki mesajınızı silmişsiniz.
Size yapılan uyarı, aşağıda yer alan yazıyı, forumda bambu bölümünde 4 ayrı başlığa da yapıştırmanızdı.
MOSO TOHUMLARI
Aslında ne yalan söyliyeyim, bu işten sıtkım sıyrıldı, bunu başardılar. Sözümde durmak için yazıyorum. Nereye yazılacağı da ayrı bir sorun.
Daha önce adresini verdiğim ama şimdi mesajımı bulamadığım bir yerde
Çin den MOSO tohumu getirtme görüşmelerimin cevabı geldi.
Kısaca, tohumların 1 sene için saklandığını ve verimlerinin düşmüş olması ihtimalini, yeni tohumların Eylül ayı sonunda geleceğini söylüyor. Daha önce konuştuğumuz gibi, bize bu taze tohumlardan verecekler.
Ben ödeme şeklini ve 1 kg tohum için ödeyeceğimiz toplam miktarı sormuştum.
Onu da taze tohumlar geldikten sonra bize bildirecekler.
Sipariş için basitçe "MOSO SEEDS" yazıp, net ve anlaşılır şekilde şekilde adres ve istenen tohum miktarını yazıyorsunuz.
Bunu Li Guodong'un
skveblue@163.com
deki elektronik posta adresine yolluyorsunuz.
Ödemenin nasıl yapılacağı konusu daha sonra bize bildirilecek.
Ben "Western Union" ile ödemenin bizler açısından daha kolay olacağını yazmıştım.
Bakalım ne olacak?
Gelen yeni gbilgileri gruba aktaracağım.
Tarihi:
Fri, 17 Aug 2007 12:01:51 +0800
Kimden:
"Li Guodong" <skyveblue@163.com>
Kime:
"faruktuzcuoglu@yahoo.com" <faruktuzcuoglu@yahoo.com>
Konu:
Re: MOSO seed Request from TURKEY
Dear Faruk Tuzcuoglu
First Congratulations on your complete recovery,I am sorry to reply you so later for i am in bussiness travelling to some village in Zhejiang province in China. and there is no interenet service here .now i have come back to compus.
Now the MOSO seeds here have been reserved about 1 year, its germination rate maybe become lower, and the fresh seeds will come soon, so I think if I can post you the new seeds , we will get it at the end of the September.
About the price and pay terms , I will give you when i get the fresh seeds.
If you freinds want the seeds, they can just write email to me or Dr. Gui, and write it with "moso seeds" as the title, give clear indicate of the weight and address.
Best wishes for your health again.
Yours Sincerelly,
Li Guodong
Bir yazı en uygun olduğu başlıkta yer almalı diye birini bırakıp diğerlerini silmiş, (Konuyla ilgilenler aynı yazıya ne cevap verilmiş diye 4 ayrı yeri takip etmemeli) durumu hazır metinli bir uyarı ile size de duyurmuştuk.
Üzüldüm...
Faruk Tuzcuoglu
19-08-2007, 09:39
Bu davranışınız hiç hoş değil. Bir çok yerdeki mesajınızı silmişsiniz.
Size yapılan uyarı, aşağıda yer alan yazıyı, forumda bambu bölümünde 4 ayrı başlığa da yapıştırmanızdı.
Bir yazı en uygun olduğu başlıkta yer almalı diye birini bırakıp diğerlerini silmiş, (Konuyla ilgilenler aynı yazıya ne cevap verilmiş diye 4 ayrı yeri takip etmemeli) durumu hazır metinli bir uyarı ile size de duyurmuştuk.
Üzüldüm...
Bundan sonra sizi bir daha üzmeyeceğim...
Hoşçakalın,
Ben de aksi, huysuz biriyim ama siz beni de geçtiniz :)
Aslında bu küçük uyarının bir faydası oldu. Daha kapsamlı işbirilikleri başlanmadan bitti. Düşünsenize, epey yol almış ve para harcanmış bir projenin ortasında, biri size yaptığınız bir hatayı söylemek gafletinde bulunsaydı ne olurdu?
Her işte bir hayır var, diye boşuna söylememişler...
Bence güzel giden bir konu başlığı çok güzel bir şekilde bitirildi. Bu hale getiren herkese çok teşekkürler.:o
Biten herhangi bir şey yok. Başlıklar açık, Arkadaşlar bilgilerini paylaşmaya devam edecek.
Biten herhangi bir şey yok. Başlıklar açık, Arkadaşlar bilgilerini paylaşmaya devam edecek.
Emir kipi mi oluyor bu ?
ÇeteÇakal
19-08-2007, 14:48
Sevgili yönetim ;
Biz Faruk Bey'i, ağaçlar neti gönlümüzce seviyoruz ve ikisinin bir arada olmasını istiyoruz....
Noreks, Faruk beyin gereksiz yere tartışmaya çevirdiği üslubu sürdürmeye niyetli görünüyorsunuz.
Forumun genel tarzının tartışma, atışma değil, bilgi paylaşımı olduğunu farketmiş olmalısınız.
Forumdaki hiç kimse bildiklerini aktarmak için emir alma gereği duymuyor.
Sayın Todor , bambu yetiştiren biri olarak genede o resimleri eklemeniz konuya nekadar objektif baktığınızın en açık ıspatıdır.
Teşekkürler.
Sayın Ephesos, objektif değil, tam aksine subjektifim. Evet, ben kendim çeşitli türlerde bambu üretmeye çalışıyorum. Bu işten belki para kazanırım, belki para kazanamam. Gönlüm isterki benim ürettiğim bambu fidanları, ülkemizin dört bir yanında satılsın. Fakat öncelikli hedefim doğayı korumaktır. Her zaman doğadan yana olacağım. Eğer dolaylıda olsa doğaya zarar verme ihtimalim varsa, girişimlerim geri dönmesi mümkün olmayan zararlara yol açacaksa bunca zamanki emeğimin boşa gitmesi umurumda bile değil. Bazı arkadaşlarımız tarafından bu çabalarım potansiyel rakipleri egale etmeye yönelik girişimler olarak değerlendirilse de gene umurumda değil. Öncelikli olarak her zaman doğa.
Ben moso ürettiğimi saklamadım, tecrübelerimi paylaştım. Kimsenin üretmemesini istesem, zaten tecrübelerimi paylaşmazdım. Aklıma takılan hususları tartışmaya açmak sanırım herkes kadar, benimde hakkım.
Sayın Faruk Bey'in birikimlerinden öğrenebileceğim çok şey vardı, ama kısmet değilmiş. Güzel başlamıştık, güzel devam edebilseydik keşke.
Not: Faruk Bey'in isteği üzerine başlıklarda yapılan düzelemeler, kendisinin bundan böyle aramızda olmayacağını belirtmesi ile en kısa zamanda, tarafımdan yeniden düzenlenecektir. İleriki bir zamanda ihtiyaç duyulması veya gerekli görülmesi halinde yeni bir düzenlemeye gidebiliriz.
Penelophe
20-08-2007, 10:23
Bütün bu olanlar çok üzücü.:(
Evet gerçi üzücü bir durum söz konusu ancak giden arkadaşın arkasından yazmış gibi olmıyayım da burda da ona bir iki şey yazıp bu konuya dikkatini çekmeye çalıştı isem de beni de pek kale almadığı gibi cevaplama gereği de duymadı.
Bu konuda Faruk bey de mesajlarından takip edebildiğim kadarı ile forumla beraber bu işi öğreniyordu. Başlarda Sasa türünü bilmeyen biri sonradan çok doğal sıradan bir bildik türmüş gibi yazması beni güvenirliği açısından biraz mualakta bıraktı.
Deneyimi nedir eğitimi nedir bilemiyorum kaç saksıda bambu yetiştirmiş kaç bahçeye dikmiş... ancak sanırım Bambu üretimi konusunda sorunları, avantajları veya dez avantajları konusunda sayın Todor daha deneyimli ve de asıl önemlisi (kendisi subjektif dese de bana göre tersi) çok objektif olması.
Faruk bey burda biraz tek yönlü yayımları bambu konusunun ekonomik gücün de abartarak lanse etmesi bire bir nerde ise tercüme etmesi, belki bir nebze anlaşılır (hatta bazılarımız da faruk beyin yine göz ardı ettiği gibi birden fazla yabancı dil bilebiliyorlar, hatta uzun süre yurt dışında sadece ikamet etmeyip bu ve benzeri konularda eğitim almış da olabiliyorlar bu tür bir eğitim olanağı sadece ona sunulmamış) bu konuda da olduğu gibi forumu da kendi tekelinde götürüp biraz aykırı seslerde veya muhalefete karşı sert bir tavır sergilemesinin nedeninin anlıyamıyordum.
Bunları bu güne kadar yazmamamın sebebi ise... aman alınır aman çekip gider aman lafı tersden anlıyor zaten gücenir mi üzülür mü? diye gibi düşüncelerimdendi.
Ancak görüyorum ki Artık sizi üzmiyeceğim gibi basit bir cümle ile forumu terk edebiliyorlar... bu kadar sıkıda bu tepkiyi veren çiftçinin ekiminde dikiminde ciddi sorunlar sorumluluklar çıkarsa da ne yapardı bilemiyorum. Madem bu konuya inanmış biraz da bu konu için göğüs gerebilseydi, değdiğine inanıyordu ise muhalefetle savaşaydı.
Yurt dışındaki sadece taraflı veya işine geldiği yayınlardan bahsetmeseydi.
kendi yeni sitesinde şimdi istediği gibi at koşturabilir :D
yalnız benim asıl üzüldüğüm burdan bir kaç kişinin adeta Faruk beyin müridi misali bire bir güvenip bire bir de körü körüne ondan gelecek cevaplara göre yönleneceği, hatta tarlasını hazırlayıp moso tohumu beklemede olan çiftçilerimizin oluşudur.
Ekonomik getiri derken biz bu doğayı satamayız. bu ilkelerimize ters düşer. Hem hiçbir yan etkisi veya zararlı yönü yokmuş gibi göğün mavisinin sözünü veren, iş sarpa sardığında sayın malinanın da dediği gibi kusura bakmayın özür dilerim bu konuyu atlamışım mı diyecek.
Yassah'çı zihniyet derken elbeteki bazı yasaklar gereksiz gibi gelebilir belki de ilk etapta preventif amaçlıdır. Ancak şimdi burdan moso tohumları için yassahçı zihniyet diye basite indirgemek de abesle iştigal etmek demektir. Bu Legalize Cannabis diye slogan atan 1968 kuşağı gibi çocukçadır.
Bir ekelim yatalım bin alalım sloganları ile herşeyi toz pembe gösterip çiftçiye yününden tüyünden etinden postundan yumurtasından sütünden faydalanabileceği çabuk üreyen gelişen bir hayvanın sözünü vermek kolay.
Ancak almancada bir laf vardır. "Was wirkt, hat auch neben wirkungen" Yani etkisi olanın yan etkileri de vardır.
Saygılar
ÇeteÇakal
20-08-2007, 12:31
yalnız benim asıl üzüldüğüm burdan bir kaç kişinin adeta Faruk beyin müridi misali bire bir güvenip bire bir de körü körüne ondan gelecek cevaplara göre yönleneceği, hatta tarlasını hazırlayıp moso tohumu beklemede olan çiftçilerimizin oluşudur.
Ben çiftçiyim ve moso tohumlarımı ekeceğim günü sabırsızlıkla bekliyorum...:confused:
Burası bir forum sitesi. İnsanlar burada hiç bir maddi beklenti içine girmeden kalblarinden gelen ağaç sevgisi için buradalar. Sizin bu insanlara yöneticilik taslamanız için değil. Bu insanlar kalbleri hoş ise burada buluşurlar, kimse kalbinin kırıldığı yere gitmez. Burada ağaç gibi kutsal bir varyetenin ışığı altında ağaç sevgisi için burada bulunan insanlara sizin bu şekilde fabrika patronu gibi konuşma etme hakkınız yok...
Ben çiftçiyim ve moso tohumlarımı ekeceğim günü sabırsızlıkla bekliyorum...:confused:
Burası bir forum sitesi. İnsanlar burada hiç bir maddi beklenti içine girmeden kalblarinden gelen ağaç sevgisi için buradalar. Sizin bu insanlara yöneticilik taslamanız için değil. Bu insanlar kalbleri hoş ise burada buluşurlar, kimse kalbinin kırıldığı yere gitmez. Burada ağaç gibi kutsal bir varyetenin ışığı altında ağaç sevgisi için burada bulunan insanlara sizin bu şekilde fabrika patronu gibi konuşma etme hakkınız yok...
Haklısınız işte ben de tam da bundan korkuyordum.
Sanırım beni yanlış anlayıp söylemek istediklerimi anlamama gibi bir çaba sarf etmenize de anlam veremiyorum.
Siz sayın Todor'un eklediği resimleri de mi görmediniz. gördü iseniz nasıl hala ağaç gibi kutsal varyete ağaç sevgisi için burda bulunmaktan bahsedebiliyorsunuz.
Ben hala bu böyledir böyle olacaktır gibi kesin de konuşamıyorum ancak her yönü ile olaya bakmak gerek. terazinin kefesine artısını da eksisini de koymak gerek.
Ha kaldı ki o küçümsediğiniz fabrika patronları olmasa siz o bambuları ne yapardınız bilemiyorum.
saygılar.
ÇeteÇakal
20-08-2007, 12:49
O kadar karşı çıkmayın. Çünkü örnek verdiğiniz Todor bu tohumları üretip zaten satıyor. Satmasına her hangi bir mani görmüyorum ancak bunlar olanşeyler bunu neden bu kadar öcü gibi göstermeye çalıştığınızı anlmış da değilim...Keşke her yerde üretilse de bütün ülkeye yaysak.
Fabrika patronlarına gelince ben onları küçümsemiyorum; sadece maaşallah forsunuz onlardan daha yüksek diyorum...
Fabrika patronlarına gelince ben onları küçümsemiyorum; sadece maaşallah forsunuz onlardan daha yüksek diyorum...
Bu sanal alemde kimin ne olduğunu bilemezsiniz sayın cetecakal...
Ben burda fors peşinde değilim. Sadece varsa seviyeli bir karşı argümanınız deneyiminiz kaynağınız, bunu bana sunun.
Lütfen mümkünse konu dışına çıkmadan ...
ÇeteÇakal
20-08-2007, 13:04
Seviyeden bahseden insan, kaç kişinin umutla beklediği bambu tohumları için hakaretlerde bulunmaz. Biz bir nebze olsun 'bu ülke için tırnak ucu kadar faydamız dokunabilir mi acaba?' dan başka hiç bir düşüncemiz yok. Yaklaşımınız onca insanın peşinde koştuğu harekete hakaretten başka bir şey değildir. Varsın bambular saldırgan olsun, varsın bütün araziyi ele geçirsin. Benim köyümün üzerinde ot bile olmayan kel tepesinde olcaksa varsın her tarafa saldırsın...
Daha öncede söylediğim gibi burası bir forum sitesi. Kimse size birşeyler sunmak zorunda değil. Herkes istediğini paylaşır ve ya paylaşmaz. Her yazan kişi de bu işin uzmanı olacak diye bir şey yok. Mine Hanım'ın imzasını okursanız anlarsınız..
Sevgili Cetecakal, satılmasına üretilmesine karşı değiliz. Sadece doğru yerde, doğru şekilde yapalım diyoruz. Bu, ipin ucu kolayca kaçabilecek bir konu ve geri dönüşü çok zor. Bundan bir süre sonra Karadeniz'deki , Marmara'daki Ege'deki ormanların bambu ormanına dönüşme riski var, diyoruz. İnsanlara çay yerine bambu ekin demeden önce emin olalım, ondan sonra önerelim diyoruz.
Geri dönüşü olmayacak bir duruma düşmeden önce iyice düşünüp, gerekli araştırmaları yapmak daha doğru bir hareket değil mi ki. Bambunun kullanım alanları ile ilgili başlığı açtık, üretim ile ilgili teorik, pratik bilgilerimizi paylaştık. Erezyona karşı mücadelede kullanalım dedik, çoraklaşmış yerleri yeşertmede kullanalım dedik, bunlarda hepimiz hem fikiriz. Ama yeşil olan bir yere bambu dikelim deyince, bin düşünüp bir hareket etmek lazım.
Kaygımız budur. İlk günden beri dile getirdiğim de budur.:)
ÇeteÇakal
20-08-2007, 13:12
Sevgili Todor;
Hakırışım bambuculara yapılan hakaret içindir. Bahsettiğiniz konularda her zaman aynı fikirde oldum. Dikkat edilmesi gerektiğini düşünenlerdenim. ama hakaret edilmesi gerektiğini düşünenlerden değil....
Sanıyorum herkes istediğini anlayıp birbirlerinin kalbini kırıyorlar yayılıcı bambular tehlikeli demek kimse dikmesin aman sonumuz olur demiyor.
Sadece doğru yerde doğru alana dikilsin deniyor.
Herkes bildiğini paylaşıyor yarından sonra ola ki çiftçi arkadaşımızın biri internette ararken bambuyu sitede okudu ve dikti belki yıllardır domates diktiği tarla belki de kavun, karpuz diktiği tarla çifçimiz bambunun telikeli yanlarını da bilmeden mi eksin?
Bugün eczaneden aldığımız ilacın, hapın bile prospektüsü'nü okumadan kullanmıyoruz zaten okuyun diye uyarı var çünkü yan etkileri olabilir derdimize derman dediğimizin bile düşünün (haşa düşünmüyorsunuz demiyorum) ama artılarının yanında eksilerinide konuşmalı.
Bambu tohumunu alıp istediğimiz yere saçamayız. Sonra ben eksi yanlarını biliyordum ama sizinle paylaşmadım demek daha mı doğru? Lütfen yazılanları yanlış anlamadan ve olumlu, olumsuz yönleriyle inceleyelim daha fazla polemik yaratmayalım yazılarda art niyet aramayalım. Bir arkadaşımız bildiklerini paylaştı diye konuyu buralara taşımamızın bize faydası da yok :)
Hakaret içeren mesajların linkini verir misiniz?
ÇeteÇakal
20-08-2007, 13:46
Burada sevgili memet. 59. mesaj.
http://www.agaclar.net/forum/showthread.php?t=5446&page=2
Çeteçakal, bambuya özel bir ilginiz olabilir. ekip, dikip yetiştirmeyi de isteyebilirsiniz.
Bu başkalarının konunun değişik yönlerini görmelerine anlatmalarına engel değil.
Söz gelimi tütün ekimi geçim kapısı ama, Sigara kansorejen. Köylülerin geçimi olan bir ürün sağlık açısından ölümcül. Sigara karşıtı kampanya yapılmasın mı?
Aynı tepkiyi, bambu konusunu farklı açılardan yorumlayanlara, Bush benzetmesi yapan arkadaşa neden vermediğinizi merak ediyorum.
Verdiğiniz linkteki hakaret içeren yeri göremedim.
ÇeteÇakal
20-08-2007, 14:19
Bu başkalarının konunun değişik yönlerini görmelerine anlatmalarına engel değil.
Sevgili Memet;
Ben böyle bir şey söylemedim tam tersine destekledim. 60. mesajda sorunuzun ve tüm yazılanlarda da aklınızdaki soruların cevaplarını bulabilirisniz...
Ben böyle bir şey söylemedim tam tersine destekledim.
Bizim de baştan beri yapmaya çalıştığımız aynı şey. Aynı fikirde olduğumuza göre bu tartışmayı kapatabiliriz.
Bu başlıkta herşey görünüyor. Nerede olduğumu anladım. Kadın halimle şaştım kaldım.
Yeni bir polemiğe neden olmamak için ayrıntıya girmeyeceğim.
Özel nedenlerle artık bu ortamda bulunmak istemiyorum.
Lütfen üyeliğimin iptal edilmesini ve tanıtım mesajımın silinmesini sayın yöneticilerden rica ediyorum.
saygılarımla,
Bu başlıkta herşey görünüyor. Nerede olduğumu anladım. Kadın halimle şaştım kaldım.
Yeni bir polemiğe neden olmamak için ayrıntıya girmeyeceğim.
Özel nedenlerle artık bu ortamda bulunmak istemiyorum.
Lütfen üyeliğimin iptal edilmesini ve tanıtım mesajımın silinmesini sayın yöneticilerden rica ediyorum.
saygılarımla,
:confused:
1 günde iyi çözmüşünüz. Forumları bu şekilde provake etmek iyi bir şey değil. :mad:
Mesajlarınızı kendiniz silebilirsiniz.:)
Bu forumun sorunu bu zaten. Hiç kimsenin kendi fikri yok hep başkalarının fikrini kullanıyor zannediliyor.
Üyeliğinin iptalini istemiş ve bir daha yazmıyacak birine yetiştirme yapmanın nedeni ne ?
Bu tartışmanın kapanma zamanının geldiğini düşünüyorum. Bambu konusu bambudan başka tartışmaların yapıldığı yer haline geldi. İstenirse polemik başlığı açılıp bu tartışmalara orada devam edelim ama lütfen bu başlıklarda sadece bambu konuşalım. Sayın moderatör lütfen duruma el koyun.
Bundan sonra tartışma yaratacak mesajlar silinsin bizde bilgimiz dahilinde bambu konuşalım.
Saygılar
Lütfen, başlıkta daha fazla tartışmayalım diyerek, tartışmayı uzatan mesajlar yazmadan önce, Bu mesajı tekrar okuyun. (http://www.agaclar.net/forum/showpost.php?p=144290&postcount=72) Bambu bilgilerinin paylaşılacağı bir başlıkta, mesajlarınızda diğerlerini kışkırtıcı üsluplara dikkat etmelisiniz.
Herdemyeşil çalılardır. Bu özel, çabuk büyüyen, zarif, yaprak dökmeyen bitkiler çok değişik örüntüler, büyüme karakterleri ve peyzaj kullanımı sunarlar. Yerkürenin hemen her yerinde yaygın ve doğal olarak yetişen Bambular pekçok cinsi kapsarlar. Özellikle uzak doğuda olmak üzere, besin kaynağı, inşaat, mobilya, dekorasyon, giyim ve pekçok konuda değerlendirilme imkanı bulurlar.
Bambular pekçoğumuzun bildiği sert ve dik saplarıyla bahçelere tropik veya oryantal bir hava katarlar. Farklı farklı olan bitki, yaprak ve büyüme karakterleri onlara çok değişik kullanım alanları sağlar.
Yüzlerce türünden bazısı 25 m. yi aşan boylarıyla dev bitkilerken, bazıları da çayır olarak kabul edilirler. Bazı uzun, dar yapraklı Bambular fiskiye görünümü ve yumuşak bir örüntü kazandırırken, bazıları da birbirinden ayrı dikey özellikleri ile farklı bir görsel etki bırakırlar. Bu bitkiler uzayan ya da kümeleşen kök sistemleri ile yayılırlar. Bazı çeşitler geniş alanlarda hızla yayılır ve kontrol edilmediklerinde istenmeyen alanları da istila edebilirler. Geniş alanlarda kümeler halinde ve kenarlarda etkileyici olurlar. Arsız ve yalıcı Bambular en az 45 cm. derinlikte yeraltı bariyerleri ile durdurulabilir. Bu yöntem özellikle küçük bahçelerde çok yararlı olur. Bütün Bambular kaplarda yetişebilir ve teras ve avlulara zerafet katmak ya da portatif görüntüler oluşturmak için kullanılabilir.
Bambular yeterli nem olduğu sürece her tür toprakta yetişirler. Kuraklığa dayanıklı olmalarına rağmen bu durumda yaprakları kurur ve görüntüleri bozulur. bol güneş ya da hafif gölge kısımlara ve mümkünse su kenarlarına dikin. Yaşlı Bambuların ilkbaharda dipten kesilmeleri gerekir.
Kaynak
Dr.Gürkan Ceylan
Dış mekan süs bitkileri ve peyjazda kullanımları
Flora yayınları.
kusura bakmayın övüyor musunuz yoksa yeriyor musunuz ?
Herdemyeşil çalılardır.
Arsız ve yalıcı Bambular en az 45 cm. derinlikte yeraltı bariyerleri ile durdurulabilir.
Herhalde yazar görünüm olarak çalı formunda olduğunu kast etmiş. Çünkü bambular otsu bitkilerdir.
Moso gibi kök derinliği 90 - 100 cm olan türleri ise 45 cm derinliğindeki barierle durdurmak pek mümkün değildir.
Haklısın todor, bende süs bitkilerinin üretimiyle ilgilendiğim için peyzajdaki kullanımını yazmak istemiştim.:) Sayın noreks ne övüyorum ne de yeriyorum.Konumuza dönüyorum :)
ali boztepe
31-08-2007, 14:22
Arkadaşlar merhaba, Bursa Correfour magazası içersinde, hemen giriş kısmında yetiştirildiğini gördüğüm Bambulardan mağaza müdüründen binbir rica ile iki adet bambu fidan aldım.İnanın almak için iki yıl uğraştım.Epey araştırmalarıma rağmen bulamamış Carrofour'da görünce gözlerim parlamış ve almak için binbir rica istek ile sonunda ele geçirmiştim.Ayrıca aldığım Bambunun hangi cins Bambu olduğunu da bilmiyorum,bilgilendirirseniz mutlu olur teşekkürlerimi sunarım efendim.
Buradan ayrıca Bursa Carrofoura müdürüne teşekkürlerimi iletiyorum.
Arkadaşlar,Forumda Bambu hakkında o kadar tehlikel konuştunuz ki,ben adeta korktum!
Ben Karadenizliyim.
Arazime götürüp,daha çok süs bitkisi olarak veya farklı bir bitki türü olarak yetiştirmek istemiştim,çünkü dünyada yetişen farklı tüm yeşile karşı müthiş bir ilgim var.
Ancak tekrar belirtmeliyim ki,sizler böyle bilgiler verince bizim Fındık bahçeleri elden gidecek diye, samimi olarak belirtmeliyim ki korktum!
Şimdi soruyorum:
Ben Bambuyu karadenize veya herhangi bir bölgemize götürmiyeyim mi?
Dere yataklarına dikmeyi veya sele karşı bir perde engel oluşturmayı düşünmüştüm,yararı olurmu? Yoksa ordaki tüm bitkileri yok eder mi?
Ayrıca bir ricam daha olacak: Sekoya ağacı karadeniz ikliminde yetişirmi?
Saygılarımla.:( :confused:
Resim yükleme şansınız varsa aldığınız bambuları görmek isteriz. Dere yatağına derken suyun içine **** senenin belirli bir kısmı su altında kalan alanlara mı dikmeyi planlıyorsunuz.
Yeterli özen gösterildikten sonra, bambunun herhangi bir coğrafyada yetiştirilmesi, doğada probleme yol açmayacaktır.
ali boztepe
07-09-2007, 20:55
Sayın Todor bey, daha önce Carrofur'dan Bambu aldığımı belirtmiş,dolayısyla da sitede Bambu hakkında dikkatli olunması yönünde uyarıcı yazıları görünce de telaşlandığımı belirtmem üzerine bilgi vermek ve yararlanmamızı sağlamak üzere resim göndermemizi belirtmiştiniz.
Sayın Todor bey, resimleri gönderiyorum,farklı çekimlerle...Aynı zamanda geçen sene Antalya da tatilde iken, Antalya botanik parkından Ağaçtan gizlice sıkıntılı bir şekilde almış olduğum,ancak Afrika veya Asya kökenli endemik bir ağaç türü olarak bilgilendirildiğim,kısacası adını bilmediğim tohumlardan yetiştirdiğim fidanların resminide gönderiyorum.
Acaba bu türün ne olduğu hakkında bilginiz veya bilgisi olan varsa bilgilendirirse memnun olur,teşekkür ve saygılarımı sunarım efendim.
Saygı ve hürmetlerimle.:confused:
Zaten problem burada luzumsuz bir şekilde panik ortamı yaratıldı.
Elinizden kaçarsa memleket elden gider ortamı...
Hiç bir bitki - bu forum da olanlar için konuşuyorum - ekildikten sonra kontrolsuz bir şekilde çoğalamaz. Nedenide gayet basittir bilmediğmiz konularda önce araştırır sonra uygularız.
Sn Todor "malesef" bu başlığı bu amaçla açmamıştır umarım .
Bu konuyu durduracak ve her türlü girişimi de önleyecek duruma geldi
Korka korka bambu tohumu ekiyoruz. Acaba bahçemdeki bambu ya da balkonumdaki bambu memleketi ele geçirirmi korkusu hepimizi sardı.
Bu topiki artık sadece her bir bambunun özelliklerini yazarak kapatmayı teklif ediyorum.
Eğer her bir tür bambunun yayılma özelliklerini biliyorsanız ayrıntılı olarak yazın.
Bilmiyorsanız yazmayın
ali boztepe
08-09-2007, 18:28
Sayın arkadaşlar,resimde görülen BAMBU,Moso Bambusu'mudur?
Ayrıca hangi tür Bambular daha değerlidir veya ekonomiktir.Bilgilendirirseniz çok mutlu olacağımı belirtir saygılar sunarım efendim.
Selahattin Yılmaz
08-09-2007, 22:07
Bu bambunun moso bambu olduğunu düşünmüyorum...
Resimde görülen Aurea bamboo. Diğer bitki için ilgili başlıkta sorunuz.
Başlık tam olarak amacına ulaşmış, her tarafa bambu dikilmesi öneren bizlerin kafasında soru işareti uyandırmayı başarabilmiştir. Ve lütfen insanların ne yazacaklarını ne yazmayacaklarını belirtmeyin sevgili Noreks. Eğer size yanlış gelen hususlar varsa bunları tartışalım ama, yazmayın gibi emir kipi ile biten cümlelerle konuşmaya devam etmeyelim. :)
Besenkar
10-09-2007, 20:26
Sanırım temel yanılgı bambuyu tanımadan, hemen onu ekonomik bir değer olarak görmek.
Daha önceleri de şinsilla, devekuşu, pawlovniya (yazım hataları olabilir) gibi bir çok yeni türe önünü sonunu bilmeden girilmiş ve hüsrana uğranılmıştı.
Eğer bambunun kamışından vs yararlanmakla çok fazla ekonomik değer kazanılsa bunun en çok doğal ortamında yetiştiği yerdeki kişilere yararı olması gerekirdi.
Ben tüm şeylerde olduğu gibi bu konunun da fazla abartılmamasını ancak bu güzel bitkiyi tanımaktan da vazgeçilmemesini öneriyorum.
sukranayalp
11-09-2007, 09:19
Sn Ali Boztepe , gönderdiğiniz 1. fotoğraftaki Fatshedera (Fatsia + Hedera melezi) bitkisine benzettim. Bu konuda internette araştırma yapar mısınız?
sukranayalp
11-09-2007, 15:20
Bambu grubu ;
Merhaba.
İstanbul Tasarım Haftası etkinlikleri içinde yer alan bir standda bambu liflerini gördüm ve fotoğrafını çektim. Sizlerle paylaşmak istedim.
Merhabalar !
Şükranalp teşekkürler. Sanırım bambunun tekstilde kullanılan bir türünün işlenmiş hali. Bizler bir masodur takıldık kaldık gibi geliyor. Arkadaşlar ne düşünürler bilemem. Besenkara katılmamak elde değil. Sanal ortamda olduğumuzdan bazen cümlelerimiz amacını aşabiliyor. Bir şekilde yolumuza devam derim.
Saygıyla.
Dostlar ,
Yayılıcı bambuların durudurulmasıyla ilgili kısa bilgi ; ( amerikan bambu birliği sitesinden )
http://www.americanbamboo.org/GeneralInfoPages/ControllingBamboo.html bu kaynağa ait link.
yapılacaklar gayet basit ;
Eğer bir bambunun komşunuza doğru gittiğini farkederseniz,
1- gövdeyi ve yaprakları kesin , bir kürek veya kazma yardımıyla toprağı kazarak rizomları ayırın ve topraktan alın ,
2- her bambu ayrı bir bitki gurubu sanılırsa da aslında tek kökten giden sıralı bir bitkidir tüm kök sistemini topraktan sökün.
eğer tutmak istediğiniz rizom varsa onları bırakın.
3- sulama yapın eğer gübre verirseniz yeni filizler verecektir.
4- tüm sökme işlemlerini her yeni filizlenmede yapın bir süre sonra rizom oluşturmak için gerekli enerji ve besin birikim yapamayacak olan sistem yeni filizler veremeyecek ve yayılmayacaktır.
Bambuları durdurmak için bitki ilaçları kullanmak luzumsuz para ve zaman kaybıdır.
Eğer yayılıcı bambunun sorun olacağını düşünüyorsanız bir bariyer kurmak esastır. 60 veya 90 cm lik bariyer durdurmak için yeterlidir. Bariyerler beton , metal veya plastik olabilir. Genelde yüksek yoğunluklu polipropilen kullanılır. Her sene kontrol edilerek bariyeri aşmaya çalışan rizomlar kesilir.
Kısacası paniğe gerek yok yayılıcı bambuları durdurabiliyoruz. Tohumlar dağılırsa diye korkanlara ; Tohumdan bambunun yetişmesi bir ihtimaller hesabıdır. Yabani hayvanlardan veya doğa şartlarından kurtulabilecek bir filizin 12 senede yetişkin hale gelebileceğini de düşünürsek bırakın dağınık kalsın :D
Son cümlenin olayın ciddiyetiyle örtüşmediğini düşünenlere linki dikkatle incelemelerini tavsiye ederim.
Tohumdan bambunun çıkması olasılığı bende yeniden saç çıkması olasılığı ile sanırım aynı hatta ben daha şanslıyım diyebilirim.
ali boztepe
12-09-2007, 12:24
Merhaba Şükranayalp, sözünü etmiş olduğum,yani Antalya'dan tohumlarını alarak fidan haline getirmiş olduğum fidanlar,"FastHedera" diye belirttiğiniz bir bitki türü değil.İnternette araştırdığımda karşıma Çüçek türü bir bitki çıktı.
Bu ağaç olan bir bitki,tohumları ise tıpkı Arı petekleri gibi altıgen şeklinde olup sert,uzun ve kahverenk bir kabuğun içinde saklı,yani çok ilginç bir ağaç türü...
Ayrıca, tıpkı Kabak gibi pürüssüz boylanan bir ağaç....
İnşaallah Antalya ya bir daha gittiğimde araştıracağım.Antalya Botanik parktan gizlice almış görevlilerle de epey de tartışmıştım.
Saygıdeğer üyelerden Bursa da oturan varsa fidelerden verebilir veya gösterebilirim.
Bu arada,ziraat mühendisimiz sayın Selahattin Yılmaz ile de tanışıklığımız olduğunu belirtirim,oradan da ulaşabilirsiniz.
Saygı ve hürmetlerimle.
Selam Todor,
Bambu hizli yayilan bir bitki fakat insanoglu bunun icinde bir care bulmus ekeceginiz yerin cevresine yaklasik 65 cm derinlikte ve 1,5-2 mm kalinlikta kaucuk set dösüyor. Böyece planli bir sekilde yayilim göstermesini saglamak yine bizim elimizde. Ama kötü niyetli biri cikarda Bambuyu alip bir ormanlik alana ekerse ****** o ormanlik alanda Bambu diger bitkilerden üstün gelebilmek icin mümkün oldugunda kökleriyle yayilmaya calisacaktir.
Bambu yetistirmek bilincli kisiler tarafindan yapilmali bence. Yasadigim yerde her 3-5 evden birinin bahcesinde Bambu bitkisi ekili ama herkses ektigi yerin cevresini toprak altindan setle cevirmis. Önlem alininca bir sorun olmuyor.
Noreks sana katiliyorum. Hersey bizim iyi **** kötü amacli olmamiza bagli.
Hemserim Bursa´da olsaydim memnuniyetle toplantiya katilirdim. Umarim izne geldigimde tanisip bu konu üzerinde konusuruz.
Saygilar
Selam Todor,
Bambularin icinde Mese agacinin yasama sansinin olmadigini yazmissin. Dikkatimi cekti.
Yillardir ülkemizde TEMA cesitli kampanyalar düzenledi. Örnegin 10 Milyar Mese Palamutu gibi. Hatta bunu cok olumlu bulup bende yardimda bulunmustum. Ama o zamandan beri Türkiye`de bir Mese dahi göremedim.
Sanirim bu aldatmaca kampanyalara inandim **** kendimi fazla kaptirdim.
Ülkemizde hic yesil olmamasindansa en azindan Bambu ormanlari olmasini yeglerim. Üstelik Bambu Mese gibi topragi cok iyi kavriyor. Bu sayede erezyonda önlenmis olur.
Bu benim düsüncem her karsi teze saygim var.
Herkese yagmur ormanlari gibi bir Türkiye diliyorum
Der teufel steckt im detail...
Herr safiris... dass ist es. Es ist ein paradoxon... ein gefaehrlicher paradoxon...
bzw. ein sogennater pardoxon.
Bu bambu ormanlarının Türkiye'ye has 150 endemik ve 500 diğer tür salepgil (orchis Ophrys v.d.) orkidelerin ve diğer nebatatların da sonu olabileceğini bilmem hi düşenebildiniz mi?
Vor baeumen im auge den wald nicht zu sehen... ne demek bilirmisniz?
Bu iş bizim gibi ingeneurlerin işi değil.... tabiat assamble dili ile kolay programlanabilir bir şey değildir.
Hocam derdi hep " kantarın topunu kaydırmayın..." bir kez kaymıya görsün düzeltemsi na mümkün olur...
nichts für ungut....!
Hallo Sie sprechen gut Deutsch.
Ben dediklerinize katilmiyorum. Üstelik sizin her dediginize katilmak gibi bir zorunlulugum da yok. Cünkü siz herseyi en iyi bilen degilsiniz ve kendinizi öyle görmeye de hakkiniz yok.
Ayrica sizin Istanbul gibi devasa beton yiginlarinin arasinda yasamaktan Glaube ich Ihre meinung sind auch Beton geworden... Bin ich verkehrt ?
Wo gibt es in Istanbul Orchides ? Würden Sie bitte mir sagen? Ich habe sehr viel gequckt aber leider hab ich nicht gesehen.
Wohnen Sie in Istanbul Regelwälder region Herr oder Frau Praceox ?
Ben fikimi söyledim ve kupkuru bir Türkiye olmaktansa Mosolar ile kapli bir Türkiye´yi tercih ederim. En azindan temiz oksijen soluyabilmek icin.
Size Selamlar benden kendinize ve Orkidelerinize iyi bakin Mein(e) Herr oder Frau
Hemserim sana tamamen katiliyorum. Praecox arkadasimiz kendini cok bilmis gösterip , herkesi kendi istedigi yönde yönetmeye calisiyor. Burasi özgür bir forum sitesi ve her bitki seven kendi düsüncesini özgürce söyler. Bunu kabul edende olur etmeyen de . Ama kimsenin kimseye cok bilmislik yapip ta burada ben kralim havasina girmesini de hic dogru bulmuyorum.
Burada kimsenin de Krallik taslamaya veya digerlerini asagi görmeye hakki yok.
Biraz önce gecmiste ki forumda yazilanlari okudum ve Faruk Tuzcuoglu diye biri gözüme ilisti. Zavalli adamin forumdan uzaklasmasina sebep olmussunuz.
Ayni seyi bana da planliyorsunuz sanirim Praecox. Sen kendi düsüncende olmayan kisileri burdan attirmak icin elinden geleni yapiyorsun anladigim kadariyla.
Bana da Almanca olarak baya kücümseyen seyler yazmissin. Yoksa kimse anlamasin da sadece ben anlayim ve sana ayni tarzda Türkce karsilik verip forumdan atilayim diye mi yaptiniz bunu sayin Praecox.
Ben öyle sandigin kadar saf degilim senin basit oyunlarina gelmem.
Ayrica siz bu Forumun Krali da degilsiniz Kralicesi de. Krallik taslamaya da kalkismayin , burda kimsenin Krala ihtiyaci yok.
Ben buraya Bambu sever olarak geldim senin cok bilmis anti-düsüncelerini dinlemek icin degil. Ve senin fikrin beni hicmi hic ilgilendirmiyor.
Selam
Ben ebay den aldim ama az miktarda ****** benim aldigim tohumlar. Öyle kilo ile falan degil.
Kilo ile sanirim direk olarak uzak dogudan almaniz gerekiyor.
Biraz önce gecmiste ki forumda yazilanlari okudum ve Faruk Tuzcuoglu diye biri gözüme ilisti. Zavalli adamin forumdan uzaklasmasina sebep olmussunuz.
Ayni seyi bana da planliyorsunuz sanirim Praecox. Sen kendi düsüncende olmayan kisileri burdan attirmak icin elinden geleni yapiyorsun anladigim kadariyla.
Bana da Almanca olarak baya kücümseyen seyler yazmissin. Yoksa kimse anlamasin da sadece ben anlayim ve sana ayni tarzda Türkce karsilik verip forumdan atilayim diye mi yaptiniz bunu sayin Praecox.
Ben öyle sandigin kadar saf degilim senin basit oyunlarina gelmem.
Ayrica siz bu Forumun Krali da degilsiniz Kralicesi de. Krallik taslamaya da kalkismayin , burda kimsenin Krala ihtiyaci yok.
Ben buraya Bambu sever olarak geldim senin cok bilmis anti-düsüncelerini dinlemek icin degil. Ve senin fikrin beni hicmi hic ilgilendirmiyor.
Siz bana sen diye hitap edemezsiniz.
Siz iyimisiniz ya hu? durup durup mesajlar yazmışsınız. Neden size uymıyan bir fikire bu şekilde şahsı rencide edici saldırılara geçtiniz anlıyamadım. Evet Faruk beye de fikrimi söylemiştim ancak ordaki bir dizi daha mesaj silindiğinden size öyle gelmiş olabilir.
O fikrini savunamadı gitmeyi tercih etti bu onu ilgilendirir. Neyin kıralı asıl siz burda bir tür bitki ile kralcılık satan bir experr kesildiniz. Basitçe sorgulamalarıma da cevap vermediniz, veremediğiniz gibi istanbulda oturmama bay bayan (sanki profilimde yok gibi) ne olduğunuzu anlıyamadım dercesine bir saldırı.
ASIL SİZİN BENİ BU ŞEKİLDE RENCİDE ETMEYE HAKKINIZ YOK!
Ben o mesajda size bir şey mi söyledim. Neyin tezgahı neyin komplo theorsiz. Ne oyunu?
Ben mi istnabulu betona sardım istanbulda nerde orkide yok onu da bilemiyorsunuz ama siz betonculardan da beter her yere bu otu ekip yeşilendirlim de ne pahasına olursa olsun bir yaklaşımındasınız.
Terbiyenizi takının.
Ancak şimdi anladım ben sizinle bu konuda tartışmıyacak kadar akıllıymışım.
Ancak mesaj yazmıyacak olmam bu alanı da size bıraktım anlamına gelmez
Zaten siz ancak burda dikebilrisiniz o otlarınızı.
Saygılar
Der teufel steckt im detail...
Herr safiris... dass ist es. Es ist ein paradoxon... ein gefaehrlicher paradoxon...
bzw. ein sogennater pardoxon.
Bu bambu ormanlarının Türkiye'ye has 150 endemik ve 500 diğer tür salepgil (orchis Ophrys v.d.) orkidelerin ve diğer nebatatların da sonu olabileceğini bilmem hi düşenebildiniz mi?
Vor baeumen im auge den wald nicht zu sehen... ne demek bilirmisniz?
Bu iş bizim gibi ingeneurlerin işi değil.... tabiat assamble dili ile kolay programlanabilir bir şey değildir.
Hocam derdi hep " kantarın topunu kaydırmayın..." bir kez kaymıya görsün düzeltemsi na mümkün olur...
nichts für ungut....!
Almanca kısımlarının türkçesini buraya yazıyorum neresi size kırıcı geldi anlıyamadım forum üylereine sunuyorum.
Şeytan detai da saklıdır
Bay safiris bu bir tür paradox tur.
ağaca bakmaktan ormanı görmemek nedir bilirmisiniz.
Tabiat bazen biz mühendislerin gibi bilgisayar dilinde programlanır gibi programlıyamayız....
nicht für ungut un türkçesini bilemiyorum ( yani kötü bir şey yazmak değildi maksadım gibilerden)
Ancak almancanız yeterli değil benim de anladığım bu yoksa burda sizi yönlendirecek ne mesaj algıladınız anlamadım.
kaldı ki sizin söylediğiniz benim için de geçerli benim de sizin bu körü körüne bambu sevdanıza kuşkucu bakma yaklaşımımı veya fikrimi değiştireme bunu siz istesenzi dahi.
Bu da benim şahsi fikrim.
Biraz önce gecmiste ki forumda yazilanlari okudum ve Faruk Tuzcuoglu diye biri gözüme ilisti. Zavalli adamin forumdan uzaklasmasina sebep olmussunuz.
Ayni seyi bana da planliyorsunuz sanirim Praecox. Sen kendi düsüncende olmayan kisileri burdan attirmak icin elinden geleni yapiyorsun anladigim kadariyla.
Bana da Almanca olarak baya kücümseyen seyler yazmissin. Yoksa kimse anlamasin da sadece ben anlayim ve sana ayni tarzda Türkce karsilik verip forumdan atilayim diye mi yaptiniz bunu sayin Praecox.
Ben öyle sandigin kadar saf degilim senin basit oyunlarina gelmem.
Ayrica siz bu Forumun Krali da degilsiniz Kralicesi de. Krallik taslamaya da kalkismayin , burda kimsenin Krala ihtiyaci yok.
Ben buraya Bambu sever olarak geldim senin cok bilmis anti-düsüncelerini dinlemek icin degil. Ve senin fikrin beni hicmi hic ilgilendirmiyor.
Hop, hop !
Sakin olun biraz !
Keskin sirke küpüne zarar olmasın... Lafınızın nereye gittiğini bilin!
Forumun kralı edasıyla dolaşan birini, en başta forum yönetimi engeller. Bambu sever biri iseniz bilginizi paylaşın. Kafanıza yatmayan bir konu varsa, aksini söyleyin ama böyle atıp tutmayın.
Bu size ilk ve son uyarım.
Pikapika
10-04-2008, 00:30
Çok eski bir başlığı güncellemek ne kadar iyi bir fikir bilemiyorum ancak buradaki tartışmanın önemini başımdan geçen bir olayla anlatmak, pratikte ne gibi tehlikeleri olabileceğinden bahsetmek istiyorum 3 sene kadar önce sucul bir ithal bitki aldım, adını hatırlamadığım bir seradan. Bir kabın içine su doldurup bu bitkiyi bıraktım ve tüm kabın yüzeyini kaplamasını çiçekler açmasını izledim. Geçen zamanda sitenize üye oldum ve 14. 5. 2007 de bitkiyi bir bilene danıştım ancak pek bilinen birşey olmadığı için bir cevap gelmedi.
(http://www.agaclar.net/forum/showpost.php?p=104197&postcount=785 )
Ama içime bir kez bir kurt düştü araştırmaya başladım ve ne olduğunu buldum.
Eichhornia crassipes / water hyacinth
Bu kelimeyi arattığınız zaman, bu bitkinin ne kadar hızlı su yüzeyinde yayılıp dip yosununun ışık almasını engellediğini ve göl ve hafif debili akarsuları nasıl öldürdüğünü, güzel çiçeğine aldanıp evlerde beslendiği su değişimleri sırasında tohumlarının kanalizasyon vasıtasıyla su kaynaklarına ulaştıklarını ve bunlara benzer birçok makale ve/veya magazin haber bulabilirsiniz. İçimizden çıkıp çamurlu su yerine mor çiçekli göller görüp oksijen solumayı tercih ederim diyenler olabilir ancak ekolojinin insansal estetik kaygıları ve ekonomik planlarıyla hiç bir alaksı yok. Hatta ekoloji bu gibi iyi niyetli durumlarda oldukça gaddar davranabiliyor. Okuduğum makalelerde bu bitkinin bir kaç istisnai durum dışında soğuğa dayanamadığı yazılıydı, denemek için kışı balkonumda kapalı bir kapta geçirmesini sağladım suyu defalarca donduğu halde şubat ayı sonunda köklerinden yeniden yeşil yapraklar çıkarttı ve şu an Istanbul'un kışına rağmen tamamen toparlamış durumda Bundan 10 sene öncesinde Türkiye'de afrika yaban arısı türü yoktu, bir gün bir üniversitenin iklim odasının camı kırılıp kraliçe arı kaçana kadar. Bu gün akdeniz bölgesinde bulunabilen bir tür ve arıcılığı imkansız kıldığı gibi bir çok böcek türünün kökünü kazıdıkları tahmin ediliyor ve bir kaç kezde insan ölümüne neden oldular. Farkına varmadan takibimiz dışına çıkacak bir bitki türünün neler yapabileceğini nelere mal olabileceğini kestirmek imkansız ve görünen o ki seralarda benim aldığım bu bitkinin ithalatında hiç bir denetleme yok. Denetleme olmayınca kısıtlama da olmuyor buda yasal bir zemin sağlıyor, ama doğru olduğu anlamına gelmez.
Forum moderatörleri bu ve benzeri bitkiler için bir başlık açabilir en azından bu bölümde belli türler için uyarıları paylaşabiliriz diye düşündüğüm için ve konuyla alakalı olduğundan be kaygımı paylaşmak istedim.
Besenkar
10-04-2008, 22:29
Hop, hop !
Sakin olun biraz !
Keskin sirke küpüne zarar olmasın... Lafınızın nereye gittiğini bilin!
Forumun kralı edasıyla dolaşan birini, en başta forum yönetimi engeller. Bambu sever biri iseniz bilginizi paylaşın. Kafanıza yatmayan bir konu varsa, aksini söyleyin ama böyle atıp tutmayın.
Bu size ilk ve son uyarım.
>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>
Ulu uyarıcı kutlarım sizi de neden uyarıyorsun.Hoşlanmadığınız (neden acaba!!!)fikirlerle hep böyle mi mücadele edersiniz siz?
Kaldı ki "Hop, hop !" tarzı hitap da hiç hoş değil...
Selahattin Yılmaz
10-04-2008, 23:27
Sevgili Besenkar, tartışmaları tasvip etmesemde tartışmaların faydasına her zaman inanmışımdır çünki tartışmalarda kişiler birbirlerine zıt ayna görüntüsü olurlar ve devamlı karşılıklı açıkları ortaya koyarlar. Ancak bazen taktir edersiniz ki yaklaşımı ifade eden bir taraf hakem ve uyarıcı olmalıdır.
Merak ettiğim mahkemenizde yalnız hakim siz iken birileri için uyarıcı olmanızın derecesi nedir bu işin size ait bir uyarma üslubu var mıdır? Ya da uyarınızdan dolayı sizi huzurunuzda haksız olduğunuzu düşündüğü için uyaran olmakta mıdır? Her ne kadar burası bir mahkeme olmasada...
Besenkar
11-04-2008, 22:19
Değerli arkadaşım,
mutlaka dediğiniz gibi oluyor
eleştiri olmadan bizim işimiz olmaz zaten
ama
biz eleştiri ile karalamayı ayırt edebiliyoruz
Besenkar
11-04-2008, 22:27
Sayın hop hop neden cevap vermedi anlamadım
Selam Besenkar,
Bambu Fidanligi sayfanizi coktan görmüstüm ve yaptiginiz bu calisma cok hosuma gitmisti. Bir ara Fidanliginizi ziyarete gelicem mutlaka. Görmeyi cok istiyorum.
Calismalariniz bence takdire deger, sizi tebrik ediyorum. Bambu sever biri olarak ülkemize cok büyük katkida bulundugunuzu düsünüyorum.
****** siz bu isi basaracaksiniz. Her zaman yaninizdayim.
Basarilar diliyorum.
Not: Hop hop diye bana söylenmisti.
Burayı ancak okuduğum için şimdi cevap veriyorum.
Biraz önce gecmiste ki forumda yazilanlari okudum ve Faruk Tuzcuoglu diye biri gözüme ilisti. Zavalli adamin forumdan uzaklasmasina sebep olmussunuz.
Ayni seyi bana da planliyorsunuz sanirim Praecox. Sen kendi düsüncende olmayan kisileri burdan attirmak icin elinden geleni yapiyorsun anladigim kadariyla.
Bana da Almanca olarak baya kücümseyen seyler yazmissin. Yoksa kimse anlamasin da sadece ben anlayim ve sana ayni tarzda Türkce karsilik verip forumdan atilayim diye mi yaptiniz bunu sayin Praecox.
Ben öyle sandigin kadar saf degilim senin basit oyunlarina gelmem.
Ayrica siz bu Forumun Krali da degilsiniz Kralicesi de. Krallik taslamaya da kalkismayin , burda kimsenin Krala ihtiyaci yok.
Ben buraya Bambu sever olarak geldim senin cok bilmis anti-düsüncelerini dinlemek icin degil. Ve senin fikrin beni hicmi hic ilgilendirmiyor.
Bu yazılanlara sadece hop hop demek, gösterilecek en nazik tavrı göstermek demektir.
deniz-kızı
04-05-2008, 13:05
Ben de cinsini bilmediğim bir bambu satın aldım.Kökü yoktu suya bırakınca kök saldı.sopa gibi bir bitki dekoratif de değil niye aldım bbilmiyorum.Ama özenerek akıyorum.Ne yapmalıyım gece gizli gizli gidip birinin bahçesine ekip kaçsam mı?
Penelophe
04-05-2008, 13:08
Bambunuz, Şans Bambusu (Dracena sanderiana) (http://www.agaclar.net/forum/showthread.php?t=3362&highlight=%FEans+bambusu) olabilir. Yetişme istekleri konusunu araştırın bence, birisinin bahçesine dikip kaçarsanız yaşamayabilir..
Yücel Özlem
04-05-2008, 13:53
Ben de cinsini bilmediğim bir bambu satın aldım. Kökü yoktu suya bırakınca kök saldı. sopa gibi bir bitki dekoratif de değil niye aldım bilmiyorum. Ama özenerek bakıyorum. Ne yapmalıyım? Gece gizli gizli gidip, birinin bahçesine ekip kaçsam mı?
Hay çok yaşayın :D
Ben de cinsini bilmediğim bir bambu satın aldım.Kökü yoktu suya bırakınca kök saldı.sopa gibi bir bitki dekoratif de değil niye aldım bbilmiyorum.Ama özenerek akıyorum.Ne yapmalıyım gece gizli gizli gidip birinin bahçesine ekip kaçsam mı?
:D Çöpte bulup diktiğim bitkiler için yeni bir yer fikri :D
Tüm arkadaşlar fikirlerini belirttiğine, sahip oldukları dökümanları sunduğuna göre, bu başlığın daha fazla mesaj yazımına ihtiyacı olmadığı açıkça görülüyor.
Arkadaslar,nereye yazacagimi bilemedigim icin yeni konu acmak zorunda kaldim. Nedense benim sorunumla ilgili baslik kapatilmis,umarim yanlis bir sey yapmiyorumdur.
Ama ozellikle bahcesine bambu ekmek isteyen arkadaslara bazi tavsiyelerim var.Malesef acemilik bazen basa bela oluyor.
Ben cok sevdigim bambulari hic bir bariyer yapmadan terasimin kenarina diktim ve simdi onlem alamiyorum.Teras yikilmak uzere beton filan dinlemiyor,resimleri yuklemeyi beceremedim ama deniyecegim.
Betonun dahi icine isliyor bahcenizde bambu istiyorsaniz saksida kalsin derim ben. Simdi o guzelim bambulari yerinden sokecegime mi uzuleyim neredeyse evimi dahi ele gecirecegine mi bilemiyorum.
Arkadaslar,nereye yazacagimi bilemedigim icin yeni konu acmak zorunda kaldim. Nedense benim sorunumla ilgili baslik kapatilmis,umarim yanlis bir sey yapmiyorumdur.
Ama ozellikle bahcesine bambu ekmek isteyen arkadaslara bazi tavsiyelerim var.Malesef acemilik bazen basa bela oluyor.
Ben cok sevdigim bambulari hic bir bariyer yapmadan terasimin kenarina diktim ve simdi onlem alamiyorum.Teras yikilmak uzere beton filan dinlemiyor,resimleri yuklemeyi beceremedim ama deniyecegim.
Betonun dahi icine isliyor bahcenizde bambu istiyorsaniz saksida kalsin derim ben. Simdi o guzelim bambulari yerinden sokecegime mi uzuleyim neredeyse evimi dahi ele gecirecegine mi bilemiyorum.
Başlığı tekrar açtım. Sizin mesajı da buraya taşıdım.
İlk elden deneyim sahibi birinden, yaşadıklarını dinlemek iyi olacak...
Malina, tesekkur ediyorum. Resimleri yuklemeyi becerirsem sanirim fazla soze gerek kalmiyacak. Ben cektim baskasi cekmesin istiyorum, duyarli olmaniza sevindim.
38582
Bu bambu koklerini topraktan cikarmak o kadar zorki!! arkadaslar eger bahcelerinde bambu istiyorlarsa tedbirlerini alsinlar diye dusunuyorum. Forumdaki tum yazilari okudum kimyasallar hic bir seye yaramaz deniliyor ve haklilar.
Beton dahi set olamiyor.
38583
Bu konuda bilgi sahibi arkadaşlar, diğerlerini bilgilendirmeye çalışıyordu. Ekimin dikkatli olması gerektiği konusunda uyarıyordu ama bazı arkadaşlar bunu "yassah"çı zihniyet diye suçlamaya kalktı. Bölümü başından okursanız, yaşadığımız macerayı anlarsınız.
Siz nasıl kurtulmayı düşünüyorsunuz? Sökmek yetecek mi? Ulaşılamayan kökler sorun olacak mı?
Bu konuda moso (http://www.agaclar.net/forum/showpost.php?p=231639&postcount=203)adlı üyemiz rumuzunu anlatırken sorunu da çok açık bir şekilde tasfir etmiş.
Uzakdoğu ülkelerinde bulunan Moso adlı bir bambu ağacı, dikildikten sonra beş yıl boyunca en olumlu şartlarda bile bir milim büyümüyor. Olduğu gibi kalıyor. Beş yıldan sonra ağaç, sanki sihirli bir el dokunmuş gibi günde 45 santimetre uzamaya başlıyor ve 1,5 ayda 27 metre uzunluğa erişiyor. Bilim adamlarının yaptığı araştırmalar sonucunda Moso’nun, 5 yıl boyunca sabırla ve gayretle toprağın yüzlerce metre derinliklerine kadar kök saldığı anlaşılıyor. Öyle derin ve geniş köklerle toprağı sarıyor ki 27 metrelik gövdeyi taşıyabilecek kapasiteye erişiyor.
http://www.agaclar.net/forum/attachment.php?attachmentid=38583
Bambu hizli yayilan bir bitki fakat insanoglu bunun icinde bir care bulmus ekeceginiz yerin cevresine yaklasik 65 cm derinlikte ve 1,5-2 mm kalinlikta kaucuk set dösüyor. Böyece planli bir sekilde yayilim göstermesini saglamak yine bizim elimizde..
Yorumsuz.
Arkadaşlar soruyor ne demek istedin, naylon gerseydi bambu yayılamaz mıydı diye.Bambunun özellikle moso bambunun 60 cm genişliğinde beton perdeyi delip geçtiği daha öncede konuşulmuştu. Böylece belgelenmiş oldu.
Naylon, kauçuk falan çare değil. Daha 10 cmlik ayrık otu ile başa çıkamıyoruz. Nerde kaldı aynı ailenin metrelerce uzunluktaki üyelerini dizginleyebilelim. Dikkatli olmalıyız.
Emre Albayrak
29-05-2008, 18:47
Bambular 60 santim derine kök salabiliyorlar.. Ve bambu dikiminde çevresine 60-70 santim derinliğinde bir koruyucu membran sereseniz bambunun yayılmasını engellemiş olursunuz..
Emre Albayrak
29-05-2008, 18:48
Başlığı incelemeden ve önceki mesajları okumadan yazmış olmamın verdiği mahçuplukla tekrar ediyorum.. Sanırım bu bilgi sadece bazı türler için geçerli.. Ancak plantasyon hocamın bana verdiği bilgi bu idi..
Emre Albayrak
29-05-2008, 18:50
Bu arada şöyle bir şey daha eklemek isterim ki beton boşluklu yapısı ile kök gelişmesini durdurabilecek yapıda değildir.. En küçük boşluğa girecek olan kılcallar betonu çatlatıp ilerlemeye devam edebilir.. Ancak kalın plastik buna müsade etmez.. ****** plastik kesin durdurur demiyorum.. Konuyla ilgili bir tecrübem yok ancak derste gösterilen bu..
Hocanın burayı okumasını sağlar mısın? :)
Yorumlarını alırsak seviniriz...
Emre Albayrak
29-05-2008, 20:10
Yarın dersi var.. Bu konuyu sorucam kendisine.. = )
Arkadaslar..
Bambu ekmek acemi isi degil. Eksem ne olacak canim derseniz sonuc bu oluyor malesef.
Ben bu bambulari yaklasik 6 sene once diktim resimde gordugunuz anca bir bolumu.
Tabi o zamanlar bu siteyi bilmiyordum, ve topraga ne ekersem ekeyim beni mutlu edecegini saniyordum ama resmen bambu iskencesi yasadim.
Ben bunlari oldurmek icin malesef icim aciyarak enjektorle asit enjekte ettim ama onlar bana inat biraz canlari yansada baska yerlerden daha guclu ciktilar. Sirke sevmez dediler sirke doktum ,tuz koydum.Herbesit total kullandim yakinlarindaki tum bitkiler oldu bunlar sarardilar ama olmediler.
SIMDI..tum bambulari cikardim, koklerini,sacaklarini ayikladim tek tek. Sodyum klorat deneyecegim.
Penelophe
29-05-2008, 23:46
Sanırım Emre Albayrak haklı, şurada (http://m6n.ebay.de/items/___W0QQ_nkwZrhizomsperreQQ_fromZR40) Avrupa'da bu iş için kullanılan metaryaller var.;) Ama bu benim Karadeniz'deki ormanlık alanlara bambu dikilmesini desteklediğim gibi algılanmasın lütfen.:)
poise07, sizinki hangi türdü?
Bir bölümde deneme yapıp, kaç cm. derine indiğini gözlemleme ihtimaliniz oldu mu?
Tabii iki yanı bariyerli dar bir alanda, köklerin ne kadar derine inme ihtimali olduğunu ayrıca gözlemlemek gerekir...
Bu konuda yapılmış araştırmalar vardır, peneplophe, bir araştır bakalım :)
Bu gun olcum yaptim ortalama 60 cm bazen dahada derinde kokler var.Ama onemli bir tespitte bulundum eger terasin betonunda su sizmasini onlemek icin kullandigimiz ziftsi madde olmasaymis beton koruma sagliyabilcekmis. Sanirim ziftimsi yapiyi cok sevmisler oraya sizarak betonu deforme etmisler.
Malesef bambumun cinsini bilmiyorum, bana hediye gelmisti kalin bir plastik saksi ile.
Keske hep orda kalsaydi..
Merhabalar!
Yazılanları okuyunca tür seçiminin önemini bir kez daha görmüş oldum. Polise 07 nin verdiği bilgiler gerçekten harika. Bambu oldukça geniş bir çeşit yelpazesine sahip. Acemi birisi olarak şunu söyleyebilirim bendekiler (15 adet var sanırım SASA) henüz 15 sm ve saksıdalar. Detaylı çalışma gerektiren bir bitki olduğu kesin. Ancak geri durmakta yanlış diye düşündüm bir an.
Saygıyla.
ali boztepe
11-06-2008, 12:01
İşlerim dolayısyla çoğu zaman çok kıymetli sitemize giremiyorum bu yüzden dolayı özür dilerim.
Bu sitede gerçekten de çok kıymetli konular görüşülüyor,dolayısyla bilgileniyoruz bu yüzden bilgi verip kıymetli tecrübelerini bizlere aktaran tüm yazışma yapan arkadaşlara sonsuz teşekkürlerimi sunarım.
Efendim, bu Bambu gerçekten de çok konuşuluyor,konuşuldu.
Bende de bir adet,ama güzel şekilde duran iki yıllık bir adet MOSO Bambu fidanım var ve ben bunun zararları konusunda endişe etmeye başladım.
Memleketim Giresun Espiye coğrafysında herhangi bir yere diktiğimde toprağımızın nemli olması dolayısyla Moso Bambunun çok rahat gelişeceği gözönüne alındığında belkide istemeden büyük zararlara sebep vereceğimden dolayı cidden rahatsızlık duymaya başladım.
Bu yüzden sevgim yavaş yavaş yok olmaya başladı.Uzun araştırmalarım sonucu sevgili kardeşim Selahattin Yılmaz kardeşimden edindiğim Moso Bambu'mu belki de her hangi bir şehir merkezine veya bir belediye park bahçesine bağışlamayı düşünüyorum.
Saygılarımla.
Memleketim Giresun Espiye coğrafysında herhangi bir yere diktiğimde toprağımızın nemli olması dolayısyla Moso Bambunun çok rahat gelişeceği gözönüne alındığında belkide istemeden büyük zararlara sebep vereceğimden dolayı cidden rahatsızlık duymaya başladım.
Peysaj amacı ile diktiğinizde doğaya bir zarar vermeniz pek mümkün değil diye düşünüyorum. Burada bizim üzerinde durmaya çalıştığımız nokta verimli arazilerde çay, fındık gibi ürünlere alternatif olarak ortaya konmadan önce iki kere düşünülüp bir kere hareket edilmesinin daha sağlıklı olacağıdır.
Geçen hafta domatesler için sırık ararken bir yerde bambular satıldığını söylediler, hem meraktan hem ihtiyaçtan gittim. Satan kişi, 5 yıl hiç gelişme göstermediğini, 5 yılın sonunda birden boy atmaya başladığını söyledi. Şimdiyse tam bir Bambu Ormanı oluşmuş. Çam ormanlarıyla arasında dere var. Bu dere yayılmasını önler mi? Ben buradaki yazıları okuyunca bilinçsiz ellerde bunun ne derece zarar verebileceğini düşünüyorum. Bu kadar tehlikeliyse satışının yasaklanması gerekmez mi?
Geçen hafta domatesler için sırık ararken bir yerde bambular satıldığını söylediler, hem meraktan hem ihtiyaçtan gittim. Satan kişi, 5 yıl hiç gelişme göstermediğini, 5 yılın sonunda birden boy atmaya başladığını söyledi. Şimdiyse tam bir Bambu Ormanı oluşmuş. Çam ormanlarıyla arasında dere var. Bu dere yayılmasını önler mi? Ben buradaki yazıları okuyunca bilinçsiz ellerde bunun ne derece zarar verebileceğini düşünüyorum. Bu kadar tehlikeliyse satışının yasaklanması gerekmez mi?
Merhabalar Limon !
Bahse konu olan yer neresi merak ettim yazarsanız sevinirim. Benim tahminim gördükleriniz SASA türü olabilir. Yinede yolunuz düştüğünde resmini çeker bizlerle paylaşırsanız seviniriz. Bir sırık arama insanı nerelere getiriyor. Benimde bambu üretimi ile ilgili araştırmalarım yaşadığım benzer bir olayla başlamıştı. Satıcı bunlar dolarla diyince bir anda tersim dönmüştü.
Selamlar.
Geçen hafta domatesler için sırık ararken bir yerde bambular satıldığını söylediler, hem meraktan hem ihtiyaçtan gittim. Satan kişi, 5 yıl hiç gelişme göstermediğini, 5 yılın sonunda birden boy atmaya başladığını söyledi. Şimdiyse tam bir Bambu Ormanı oluşmuş. Çam ormanlarıyla arasında dere var. Bu dere yayılmasını önler mi? Ben buradaki yazıları okuyunca bilinçsiz ellerde bunun ne derece zarar verebileceğini düşünüyorum. Bu kadar tehlikeliyse satışının yasaklanması gerekmez mi?
Dere yayılmasını önleyecektir. Bambuların Aurea olduğunu düşünüyorum. En yaygın tür o çünkü. Alternatif olarak metake olabilir, verdiği sürgünler 8-10 cm arayladır, En kolay oradan ayırt edebilrsiniz.
Yasaklamak değil ama satıcının tüketiciyi uyarması gerekir. Yoksa parke taşlarını söker, betonu çatlatır, diğer bitkileri öldürür.
denizakvaryumu
21-06-2008, 15:32
Bu yayılıcı bambuları (aurea) nerede bulabilirim,? Belediye (belediyenin müteahhidi) dere ıslahı altında dere kenarında hangi yeşillik varsa hepsini yok etti ,sazlıklar gitti, iki yana 3 metre yüksekliğnde beton atıldı, artık kurbağalar bile ötmüyor çünkü onlar da öldü.Başka derelerden kurbağa getirme çalışmalarım olacak :(
Bundan sonra da dere kenarına menekşe-lale dikilir herhalde :( Hiç olmazsa bu bambuları bulayım da doğal hayatı kurtarayım.
Özel fidanlıklarda, peysaj firmalarında bulunur. Fakat fiyatlı bitkilerdir. İstanbul peysaj fuarında 2 m boyundaki 3 gövdeye sahip metakeler 180 YTL "özel fuar" fiyatı ile satılıyordu. Demek ki 100 YTL civarında bulabilirsiniz diye tahmin ediyorum. Metake'ler daha ucuz. Aurea'ların parakende satış fiyatını bilmiyorum.
Oralarda yoksa, buradan yardımcı olmaya çalışalım.
denizakvaryumu
21-06-2008, 16:34
Sn. Todor teşekkürler.
Kurbağaların sesini arayacağım bu güne kadar hiç aklıma gelmemişti ama bu da oldu :(
Babam ( yaş 75) ve ben bu kurbağaların sesini her yaz hep dinlerdik ama the end.
Bu bambular yayılıcı vs. ama acaba şehre, betonlaşmaya karşı da yayılıcı mı göreceğiz ben bu en yayılıcı bambulardan edinmek istiyorum.
Betonlaşmaya, dere ıslahı altında doğal yaşamı yok eden anlayışa inat...
Gündüzleri-geceleri evimizin yanındaki dereden kurbağa sesi duymak istiyorum ...ki ne muhteşem bir sestir...Doğanın sesisidir...
Eğer bu bambular sayesinde olacaksa bu bambuları alıp dikeceğim...
Todor, türlerini bilmiyorum ama boyları 4-5 metre civarı. Bodur türlerinden de ekmişler. Onlar azami 1-1,5 metre civarı büyüyorlarmış. Etrafında zarar vereceği bir yapı yok. Dere ormana yayılmasını önler demişsiniz o halde sorun yok.
Cemal Bey, bendekilerin fotoğrafını çeksem işe yarar mı?
Cemal Bey, bendekilerin fotoğrafını çeksem işe yarar mı?
Sevgili Limon sanırım sizdekiler kesilmiş ve işlenmiş halidir. Eğer fidan halinde iseler neden olmasın. Tür konusunda Todor benden daha bilgili. Sanırım bize yardımcı olacaktır.
Selamlar.
Bu konuda moso (http://www.agaclar.net/forum/showpost.php?p=231639&postcount=203)adlı üyemiz rumuzunu anlatırken sorunu da çok açık bir şekilde tasfir etmiş.
Uzakdoğu ülkelerinde bulunan Moso adlı bir bambu ağacı, dikildikten sonra beş yıl boyunca en olumlu şartlarda bile bir milim büyümüyor. Olduğu gibi kalıyor. Beş yıldan sonra ağaç, sanki sihirli bir el dokunmuş gibi günde 45 santimetre uzamaya başlıyor ve 1,5 ayda 27 metre uzunluğa erişiyor. Bilim adamlarının yaptığı araştırmalar sonucunda Moso’nun, 5 yıl boyunca sabırla ve gayretle toprağın yüzlerce metre derinliklerine kadar kök saldığı anlaşılıyor. Öyle derin ve geniş köklerle toprağı sarıyor ki 27 metrelik gövdeyi taşıyabilecek kapasiteye erişiyor.
Bu mesajda gözden kaçmış yanlış bir bilgi var. Ve konuların başını okumayan arkadaşları yanlış yönlendirmeye yol açabilir. O yüzden gelen uyarılar doğrultusunda düzeltme ihtiyacı duydum.
Moso bitkisi yüzlerce metre derine kök salmaz. O kadar derine kök salacak bir bitki var mı bilmiyorum. Moso bambu, 60 - 70 cm derinlikte rizom oluşturan ve rizomdan çıkan kılcal kökleride hesaba katarsak 1 mden aşağı kök yapmayan bir bitkidir. Bitki 30 metre yüksekliğindeki gövdesini taşıyabilmek için yatay eksende gelişimini sürdürür. Toprağın 60-70 cm derinliğinde, balık ağı misali bir kök yapısı ile geniş bir alana yayılır.
Bu küçük ama önemli ayrıntı Sayın Praecox'un nasıl gözünden kaçtı bilmiyorum.
Besenkar
02-10-2008, 20:14
Bambunun belirli alanın dışına çıkmaması için yapılması gerekenler hakkında aşağıdaki ve benzer sitelerdeki bilgilerden yararlanabilirsiniz.:)
http://www.lewisbamboo.com/barrierinstallation.html
http://www.bamboogarden.com/barrier.htm
http://www.jmbamboo.com/barrier.htm
http://www.bambooheadquarters.com/store/rhizomebarrier.php
http://www.bambooworld.com/bamboo%20rhizome%20barrier.htm
Besenkar
02-10-2008, 20:32
Bambu hakkında Prof.Dr.Ahmet Ulusoy'un yazısına aşağıdaki linten ulaşabilirsiniz.İsterseniz bir göz atın.
http://www.bilgiagi.net/?p=181
Linki açamıyorum, erişimi engelli mi acaba?
Yazı şu;
"Prof.Dr. Ahmet ULUSOY
EKO-POLİTİK
KTÜ Orman Fakültesi Peyzaj bölümü öğretim üyesi Doç. Dr. Mustafa Var ile Bambu bitkisi hakkında ondan aldıklarımı sizlerle paylaşacağım bu yazıda. Kendisi Bambu üzerine Japonya’da 5 yıl doktora sonrası çalışma yaptı.
İklim-doğal şartlar bakımından Sürmene-Hopa arasındaki bölgeye uygun bir bitki bambu. Bol yağışla yetişebiliyor ancak. Bu arada Rize ile Trabzon arasındaki yıllık yağışın yarı yarıya fark ettiğini öğrendik. Yine bölgedeki çay üretimine destek olacak bir bitki (çaya alternatif değil-bölgede çayın alternatifi bitki olmaz zaten).
Dünyada Bambunun 1200 kadar çeşidi var. Yapılan araştırmalarda Doğu Karadeniz bölgesi şartlarına uygun olabilecek 3 çeşidi belirlenmiş.
Bambu sürgünleri yağmurlu mevsimlerde büyür (özellikle büyüme evresi olan mart-nisan-mayıs-haziran aylarında sürekli yağış alması lazımdır). Doğu Karadeniz için önerilen bambu 14-20 m. boy yapmaktadır. 1000 m. yüksekliğe kadar yetişebilmektedir.
Toprak yüzeyine çıktıktan 50-70 gün sonra tüm büyümesini tamamlıyor. 1 yılda hasat edilebiliyor. İkinci 10 günde 9-10 m. boya ulaşmaktadır. İkinci büyüme dönemindeki 10 günlük periyotta Rize Pazar’da 93 cm. büyüdüğü ölçülmüştür. Yanlış duymadınız günde günlük yaklaşık olarak 93 cm. büyüyen bir bitki var karşımızda. Bu özelliğinden dolayı bambu dünyada en hızlı büyüyen bitki özelliğine sahiptir.
Gıdadan-sağlığa, inşaattan-mobilyaya, iç ve dış mekan süs bitkisi olarak kullanımına, toprak kayması-erozyonu önleyici özelliğinden kağıt üretimine ve 1500’ün üzerinde günlük kullanım ve sanat eşyasına kadar yararlanılabilen, insanı hayretler içinde bırakan bir bitki bambu. Heryıl erozyon dolayısıyla 500 milyon ton toprak kaybımız olduğunu hemen belirtelim.
***
İsterseniz bambunun nerelerde kullanıldığını biraz daha açalım.
- 100 bambu türünün genç filizleri . sebze olarak yenilebilmektedir. Bu ürünlerin Çin’de yıllık üretimi 1 milyon tondan fazladır yenir. Japonya’da kişi başına yılda ortalama 2 kg bambu filizi tüketilmektedir. Japonya’da toplam 240 bin ton bambu filizi tüketilmektedir. 60 bin ton yerli üretim, 180 bin ton ithal (Tayvan, Çin ve Filipinlerden) ediliyor. Genç sürgünler şeker, yağ, amino asit, protein diğer bazı elementleri taşıdığından besin değeri oldukça yüksektir.
- Çin’de artan Bambu talebini karşılamak için Bambu endüstrisi hızla gelişmektedir. Değişik büyüklükte 100’den fazla fabrikada bambu kontraplağı, yonga levha, parke, lamina v.s. gibi mamül ürünlere dönüştürülerek mobilya sektöründe kullanılmaktadır.
- Bambular kaygan toprağı tutma (erozyon önleme), her mevsim yeşil kalan yapraklarıyla rüzgar tutma ve hava kirliliğini önleme, gürültü perdesi fonksiyonu görme gibi peysaj alanında kullanılıyor.
- Yaprak ve gövdelerin sahip olduğu çok farklı renklerden dolayı dünyanın pek çok yerinde süs bitkisi ve dış mekan donatıları (bank, bordür, küçük sular üzerinde köprü v.s.) tasarımında kullanılmaktadır. Bahçe kapısı, su oluğu, kamelye, bahçe mobilyası şeklinde de yararlanılmaktadır. Dış mekanda yapılan küçük beton veya ahşap merdivenlere ikame olarak kullanılmaktadır. Merdiven basamağı, korkuluk olarak da kullanılmaktadır.
- Bambu çok dayanıklı bir bitki olduğundan inşaat sektöründe de yaygın olarak kullanılmaktadır. Yüksek yapılarda yapı iskelesi olarak kullanılabilmektedir. Yuvarlak veya parçalanmış bambulardan kiriş, çatı, kasnak, çerçeve, yer döşemesi, duvar, tavan, kapı, yapılabilmektedir. Birçok tarım aleti bambudan yapılabilir. Çeşitli ticari ve sanatsal alanlarda yine bambu bitkisinden yararlanılmaktadır (sepet, abajur, vantilatör, kitap rafı, el çantası v.s.).
- Bambudan yapılan müzik enstrümanları Filipinler ve Endonezya’da çok yaygındır. Geleneksel kullanımı yanında modern sanayide de kullanım alanı bulan bambudan betonarme konstrüksiyonlar içinde demir yerine kullanılabilmektedir.
- Hindistan’da 3.23 milyon tonluk bambu üretiminin yarısı kağıt sanayinde kullanılmaktadır.
- Atık bambu gövdeleri odun kömüründen daha fazla enerjiye sahip olduğundan yakacak amacıyla değerlendirilmektedir.
- Bambu kömür tozu aynı zamanda gübre olarak kullanılmaktadır.
- Gövde öz suları çay olarak da içilebiliyor.
- Bambu öz suyu ateş düşürücü olarak da kullanılıyor. Kandaki hemoglobini artıran ilaçların yapımında, kozmetik ve tıp alanında yaygın olarak kullanılan bir bitki.
- Uzakdoğu peysaj sanatında vazgeçilmez bitki olan bambular, ülkemiz fidanlıklarında (yaygın olmamakla birlikte) 7-8 m. bambular 60-100 euro arasında fiyat bulmaktadır. İtalya ve diğer avrupa ülkelerinde bulundukları saksının hacmine göre bambuların fiyatları 10-500 euro arasında değişebilmektedir.
Şu anda piyasası hazır, Of - Rize bölgesinin iklim şartlarına son derece uygun, ekonomik değeri yüksek bu harika bitki biran önce bölgede yaygınlaştırılmalı.
Ürünü yaygınlaştırmak için bol miktarda bambu fidanı temin etmek gerekiyor. İlk edapta tanesi 2 euro’dan Çin’le 3000 fidanlık bir bağlantı yapıldı, Çin vazgeçti. Öncelikle 3000-5000 fidan alınıp bunlardan 2-3 yıl içinde bölge ihtiyacını karşılayabilecek düzeyde fidan üretilmesi hedeflenmişti
Mustafa Hoca makro olarak bütün bölge ihtiyacını düşünüyor ve bambu üretimini bu şekilde yaygınlaştırmak istiyor. Yoksa 3-5 dönümlük arazide bambu yetiştirmenin bir anlamı yok diyor. Bu nedenle projeye devletin ve sivil toplum örgütlerinin sahip çıkması gerektiğini söylüyor.
Bu harika bitkiye bölgeyi ihya edecek bir proje olarak bakılabilir.. Özellikle Rize ve Trabzon milletvekillerine ve sivil toplum temsilcilerine iş düşüyor (vizyon sahibi ve toplum çıkarını ön plana alanlara tabii).
İşte bambu, işte zenginlik: tercih sizlerin."
Teşekkür ederim Limon. :)
Sanırım bahsettiği türler Dendrocalamus stirictus, Dendrocalamus calostachyus , Bambusa stenostachya. 20 m boy yapıp kerestesinden istifade edilen en önemli türler bunlar. Bambusa yayılmacı bir tür. Keşke önerilen türlerde belirtilse idi. Daha net konuşmak mümkün olabilirdi.
Şunu belirtmekte yarar var, belirtilen kullanım alanları farklı tür bambuların özellikleri. Bordür için kullanılanlar cüce bambular, ama inşaat sektöründe kullanılanlar sert dokulu, kerestelik bambular. Suyundan çay yapılan hangisi veya hangileri bilmiyorum.
Ayrıca geçen gün, Sayın Cemal Sansar'ın serası gittiğimde elindeki bambuları görme şansım oldu. Sanıyorum Sasa senanensis. En çok dikkatimi çeken bunların bir tanesinin havadan kol atmış olması idi. Yani bitki bir sürgün vermiş, sürgün büyümüş, yay çizmiş ve 1 karış ileride yeniden toprağa girerek toprak altı organları oluşturmaya başlamış. Aynı böğürtlen gibi. Cemal Bey bize bu oluşumun fotoğrafını yükleyecektir.
Ben hep yayılmacı tür bambuları ayrık otu ile özdeşleştiriyorum. Zaten aynı familyaya aitler. Ayrık otu nasıl ki değdiği yerde köklenir, en ufacık bir parçası tarlaya düşse, çok kısa bir süre içinde tüm tarlayı sarar, bambuların bazı türlerinde de bu özellikler mevcut. Bu bahsedilen 1200 türden bazıları havai kök yapabiliyor. Bir şekilde gövde toprağa değdiği zaman kökler hemen aşağıya doğru uzamaya başlıyor. İşte bu gibi durumlarda barierler iş görebilir mi bilmiyorum.
Şunu belirtmekte yarar var, belirtilen kullanım alanları farklı tür bambuların özellikleri. Bordür için kullanılanlar cüce bambular, ama inşaat sektöründe kullanılanlar sert dokulu, kerestelik bambular. Suyundan çay yapılan hangisi veya hangileri bilmiyorum.
Cemal Bey bize bu oluşumun fotoğrafını yükleyecektir.
.
Şu fotoğraf yükleme işini pek beceremem ancak bilen ve forma üye olup ancak uzaktan bizleri takip eden bir arkadaşım var. Rica edip en kısa zamanda fotoğrafları yükletmeye çalışacağım.
Saygıyla.
Besenkar
03-10-2008, 20:55
Sayın Todor,
Biz sanırım yeniden Amerikayı keşfetmeye çalışıyoruz.Bu konularda Web'de gerek bilimsel gerekse uygulamayla ilgili bol miktarda yazı var.
O sevgili arkadaş dayanıksız ve katmanlı bir beton atmış.Arada boşluk olduğu belli.Uygun şartlarda her bitki o boşluğa kök yayar ve o betonu kırar.
Kıraç ortamda bir kayanın yamacında yetişen bir ağaç veya ağaçcık da aynı işlevi görüyor ve o kayayı paramparça edebiliyor.
Sanırım sayın Todor düzeltmiş.Dediği gibi bambu diklemesine 100 m boy yapmaz.
Bambu en fazla 60-70 cm derinliğe gidebiliyor ki yabancılar en fazla 90 cm eninde bariyer öneriyorlar.Şunu da söylüyorlar.Bariyeri dışarı doğru 15 derece eğimli yerleştirin .Böylece rizomun büyüme noktası bariyere değince yukarı doğru yöneliyor.Bariyeri de topraktan 10 cm kadar çıkartıyorlar ki sizin dediğiniz şekilde yayılmasın diye.
Lütfen, bambuyu karalamadan önce biraz inceleyin.
Besenkar
03-10-2008, 21:19
Aşağıdki bağlantılar incelenirse bambuları çekinmeden kullanmışlar, bence güzelde olmuş.
http://www.tornellobamboo.com/sfia-bamboo.htm
http://www.tornellobamboo.com/oakch-bamboo.htm
http://www.tornellobamboo.com/medctr-bamboo.htm
Şu anda bulamadım bulunca eklerim.Oradaki bilgilere göre yayılmacı bir bambu en iyi koşullarda 10 yılda 50m2 alana yayılabiliyor.diğerleri ise çok daha az alana yayılabiliyor.
Lütfen, bambuyu karalamadan önce biraz inceleyin.
Bambuyu karalamak aklıma gelmez. Ben kendim şu an için 5 tür bambu üretmeye çalışıyorum. Bunlar;
Pseidosasa japonica (Bambusa metake -Japon bambusu)
Bambusa lako (siyah Timor bambusu)
Phyllostachys aurea (altın bambu - İngiliz kamışı)
Phyllostachys nigra (siyah bambu)
Phyllostachys pubescens. (Phyllostachys edulis - moso bambu)
Dolayısı ile bambu üretirken kötülemek çok iki yüzlü, sinsice bir davranış olur. Yayılıcı olmayan türler için hiç bir itirazım yok, her yere dikilsin.
Fakat yayılıcı olan türleri önerdiğimiz yerler için ince eleyip sık dokumalıyız. Doğu karadeniz gibi her çeşit bitkinin yetişebildiği yerlerde yayılmacı bambuları önermek büyük risk teşkil eder diye düşünüyorum. Bu yapılacaksa kurumsal olarak yapılmalıdır. Köylü Mehmet Efendi'ye emanet edilmemelidir. Bilemeyiz ki, kim ne kadar özen gösterecek.
Tokat yöresinde, oldukça çorak ve hiç bir şey yetişmeyen bölgeler var deniyor. Bildiğim bölgeler değil, öyle deniyor. Oralarda denensin. Erezyon orada da var, oranın insanı da kalkınmaya ihtiyaç duyuyor.
Bu başlığı, bazı arkadaşlar moso bambuyu doğu karadenizde yetiştirmeyi önerdiği için açmıştım. Çay ekmeyelim, bambu dikelim, fındıklıkları sökelim bambu plantasyonları kuralım gibi öneriler gelmişti. Belki bunlar bizim boyumuzu aşan işler. Ama bu sayfalara herkes ulaşabiliyor. Herhangi bir yanlış uygulamanın getireceği sonuçların vebali benim omuzlarıma yükleniyor. Her kim mosonun saldırgan bir tür olduğunu biliyorda sessiz kalıyor ise vebali onun üstünedir.
Vermiş olduğunuz linklerdeki resimler zaten benim gelmek istediğim noktadır. O boy bambularımın olmasına henüz çok vakit var ama olmak istediğim nokta odur. Peysaj amaçlı, yüksek boylu bambu satışı. Yaşadığım bölgede peysaj bitkileri üretimi ve ticareti için ideal bir bölgedir.
Yani hiç bir zaman bambuyu karalamadım, her zaman deneyimlerimi paylaştım. Burada yazmış olan bir çok arkadaşım teori olarak benden çok daha ileride. Bende elimden geldiğince tecrübelerimi yazdım. Bundan sonrada paylaşacağım. Bu sene hiç bir yerde moso tohumu bulamadım. Fakat önümüzdeki sezon bulabilir isem değişik bir besleme programı ve yetiştirme harcı uygulayacağım. Sonuçlarınıda burada hep beraber göreceğiz.
Merhabalar Cem Bey !
Sanırım daha öncede yüz yüze bu konuları görüşmüştük söylediklerinize aynen katılıyorum. Kısaca esas sıkıntı bambunun türünün seçiminde dikkatli davranmak ve belkide ülkemizin değişik bölgelerinde değişik iklimlere uygün türleri kazandırmak. Ancak bir şartla mevcut ekolojik dengeyi bozmadan tercihimizi ona göre yapmak.
Tokata gelince yörenin bir çocuğu olarak çorak yerler olarak sizlere bilgi aktarırsam tabiyata haksızlık etmiş olurum. Tokat yeşil ırmakğın çeşitli kollarını içine alan bir su havzası diye biliyorum. Sıkıntı çorak olması değil tam tersi erozyon görüyor topraklar ve bu sular verimli topraklarımızı Karadenize taşıyor. Bir görseniz daha neler neler. İnsanının kalkınmaya ihtiyaç duyduğu doğru tesbit. Her yıl gelip gidiyorum yakınen takip edenlerdenim. Bunda uygulanan tarım plitikalarının payı çok büyük. Yoksa yöre insanı çalışkanmı çalışkan. Kesinlikle bunları doğduğum il için yazdığımı düşünmeyin. Aynı şeyler bir Amasya,Çorum, Samsun Vs. içinde geçerli. Anadolunun tamamının sıkıntısı bu diye biliyorum.
Besenkar arkadaşımıza mesajını bir kez daha gözden geçirmesini temenni etmekten başka bir yol göremiyorum. Kendisi biliyoruzki bambu konusunda oldukça mesafe kat etmiş durumda. En kısa sürede Sakaryaya uğrayıp tanışmayı ve bilgi almayı düşündüğüm bir arkadaşımız. Onada başarılar ve selam olsun. Emanetleriniz bende haberiniz ola.
Saygıyla.
Besenkar
04-10-2008, 20:58
Cemal Bey,
Sizi her zaman misafir etmekten mutluluk duyarım.
Kimseyi kırmak için yazmaım.Sadece sanki bir teoriyi kanıtlamak için çaba harcanıyormuş gibi geldi bana.Ama öyle olmadığını da biliyordum.
Dünya nüfusunun artması karşısında kaynak sıkıntısı ve kaynakların verimli kullanılması zorunlu olarak karşımıza çıkıyor.
Ben bambunun peyzaj amaçlı kullanımını düşünüyordum.Ancak, bambu bu sınırlamayla kalacak bir bitki değil.
Ağaç ile neler yapılabiliyor bir düşünelim.Ormanlarımızda neler var.Orman varlıklarımız ne kadar süre sonra ekonomiye kazandırılabiliyor.İğne yapraklılar diğerleri ve yangın riski.
Okuduğum bir yazıya göre iğne yapraklı **** geniş yapraklı bir orman ağacı bir çok on yıldan sonra başına bir kaza gelmezse değerlendirilebiliyor.Ancak bambu belirli bir kök gelişiminden sonra hemen hemen her yıl hasat edilebiliyor.
Bildiğimiz ağaçlar ile yapılabilen bütün şeyler bambuyla da yapılabiliyor.Son sıralarda bambu lifinden yapılmış giysiler buna örnek diyebilirim.
Nerelerde kullanıldığını sayın Prof. ayrıntılı yazmış.
Benim korkum bambunun her tarafı sarması değil (böyle bir şey sözkonusu olsa çoktan Gürcistan'da yetişen bambuların bizim ülkemize de yayılması gerekirdi)
ülkemizdeki yazları kurak ve kışları soğuk iklim nedeniyle doğal ortamda çok sınırlı alanlarda yetiştirilebileceği.
Saygılarımla.
(Sürçü lisan ettiysek affola.)
Besenkar
04-10-2008, 21:10
Bambuda gelecek var...
Süper güçlü ve dayanıklı bambu; zemin kaplama malzemesi olarak, mobilya olarak, jaluzi olarak ve yapısal malzeme olarak kullanılıyor.
Mükemmel bir mobilya hammaddesi olan bambu, aslında bir ot çeşididir. Pasifik'te geleneksel yapı malzemesi olarak kullanılır. Günümüzde evlerimizde zemin kaplamada, panellerde, merdiven basamaklarında, mobilyalarda ve daha birçok yerde bambu evlerimize giriyor.
Sağlamlık, sertlik, esneklik ve güç, bambunun önde gelen özellikleridir. Bambu, meşeden %23, akçaağaçtan %13 daha serttir. Ezilmesi, kalın yapraklı ahşaba göre daha zordur. Estetik olarak da bambunun kendine has bir güzelliği vardır.
Hızlı büyüyen ve çabuk olgunlaşan, sert, esnek, güçlü ve yenilenebilir olan bambu, yapı malzemesi olarak birçok avantaj sunar. Bazı yönlerden çelik, beton ve ladinden daha güçlüdür.
Yüksek yoğunluk gücü bambunun içerdiği silikata bağlıdır. Bir ağaç bir yılda %3-5 arası büyürken, bambunun yıllık büyüme oranı %30'dur. Bambu en çabuk gelişen bitkilerden biridir. Ayrıca hasat yapıldığında bambu zarar görmez ve büyümeye tekrardan başlar.
Bambu liflerinin tamamen olgunlaşması 3,5 yıl alır. Ağaçlar 50-60 yılda kesilecek duruma gelir ve elde edilen lif henüz gençtir, dayanıklılığı bambuya göre azdır.
Bambu genelde zeminde ve duvarda kullanılır. Laminat bambu, panellerde ve zemin kaplamada tercih ediliyor. Sabitlik bambunun başka bir avantajı, bambu genişleyip daralmıyor. Kızıl meşeden iki kat daha çok sabitlik özelliğine sahip.
Bambu fırınlandıktan sonra presleniyor ve istenilen ürünlere dönüştürülüyor. Lamba zıvanalı bambu kaplamaların döşenişi ve bakımı ahşap kaplamalarla aynıdır. Zemin kaplama malzemesi olarak hem cilalı hem cilasız şekilde kullanılabilir.
Farklı boyutları mevcuttur. Süper sertlik ve sabitlik özellikleri bambu panelleri ve zemin kaplamalarını neme ve lekelere dayanıklı yapar. Bambunun içindeki budaklar hoş ve kendine has bir görüntü verir.
Tamamen bambudan oluşan yapılar yapmak zor bir iştir. Bambunun silindir şekli birçok marangozluk hesabı yapılmasını gerektirir. Bambuların farklı boyutları ve çeşitleri vardır. Kullanılacağı yere göre kimyasal işlem uygulanması gerekir. Bambu Çin ve Vietnam'dan ithal edilebilmektedir.
Bina yapımında "Moso" adında kalın bir bambu türü kullanılır. Bambu evler Asya'da, Pasifik adalarında, Güney ve Orta Amerika'da kullanılır. Bambunun inşaatta kullanımı tüm dünyaya yayılmaktadır. Daha çok çatı ve zeminde bambu kullanımı yaygındır.
Bambunun gücü ve kalitesi hakkında araştırmalar devam etmektedir. Laboratuarlarda bambuyu sınıflandıran sitemler ve inşa kodları geliştirilmeye çalışılıyor. Bu çalışmaların amacı mimarlara ve mühendislere gereken kritik bilgileri sağlamaktır.
Kaynak: Evdose.com
Cemal Bey,
(Sürçü lisan ettiysek affola.)
Rica ederim efendim aynı şeyler bizim içinde geçerli. Aslında mesajınızdan anladığım kadarı ile endişelerimiz hepimizin aynı. Anlatış biçimimiz farklı. Buda sanalın genel sorunu. Bazen bir kelime amacını aşabiliyor. Buna karşı ilacımızda hazır. Nedir o ****** hoşgörü. Oda bizim hepimizde tüm insanımızda fazlası ile var. Kültürümüzün temeli hoş görü biliyorsunuz. Kaynak göstererek verdiğiniz bilgiler harikalar. Özel mesajınızı ve telefonlarınızı aldım.
En kısa sürede görüşmeyi diliyorum. Bende sizlerle tanışmaktan onur duyarım.
Saygıyla.
Benim derdim yayılmacılık değil, diğer türleri YOK EDİŞ.
...
....
Sayın TODOR un önerdiği önlem etkili olabilir. İyi bir fikir, havada geçme gibi bir yeteneği olmasa gerek. 5 cm yükseklikteki bariyeri aşabiliyormuş ama.
Bambunun ne kadar saldırgan olabileceğini ilk olarak, Sayın Faruk Tuzcuoğlu dile getirmişti. Gene bariyer ve ve üzerinden aşabileceğini de ilk kendisi belirtmiş. Aradığım bir çok sorunun cevabını Sayın Faruk Tuzcuoğlu'na ait mesajlarda buluyorum. Fakat ne yazık ki, ilk yazıldığında bu bilgileri alamamışım. Çünkü henüz o seviyede değilmişim. Denize düşşen kabın kadar su alırsın. Tabi bu bilgilerde arada kaynamış gitmiş.
Bunları yazıyorum çünkü elimdeki bazı aurea'ların saksıdan dışarı çıkabilmek için yaptıkları rizomları fotoğrafladım. Meğer Faruk Bey bana bunu 16 ay önce söylemiş ama ben anlamamışım.
İlk saksıda bitki bir engele gelince rizomu havaya yönlendirmiş ve engeli aştığını düşünürek tekrar toprağa daldırmış. Fakat aslında yeteri kadar uzaklığa gitmediği için gene saksının içerisinde kalmış.
İkinci saksıdaki bitki, rizomu tam engele takıldığı yerde havaya doğru yönlendirmiş. Yani sakısının kenarına gelince. Ardından da tekrar aşağıya doğru yönelen rizom toprağa değidiği anda köklenecek ve yayılmaya devam edecek.
Ben artık bambuların akıl sahibi olduğuna inanmaya başladım. :)
50192
50193
50195
50194
Ben artık bambuların akıl sahibi olduğuna inanmaya başladım. :)
Zannettiğindende akıllılar. (http://www.haber7.com/haber/20081021/Bitkiler-sanilandan-daha-akilli-cikti.php)
denizakvaryumu
22-10-2008, 08:25
Kudzu nun yanında yayılıcı bambular geride kalır :)
50428
http://www.google.com.tr/search?hl=tr&q=kudzu&btnG=Ara&meta=
Çok hizli buyuyen, her yerde yetisen ve temizlenmesi cok zor olan yabani bir bitki turu.Şekil itibariyle sarmasiga benzerler, duvarlara, telefon direklerine, heryere tirmanirlar, haftada 30 santim buyuyebilirler, guney asya kokenlidirler.
1800lerde amerikaya getirilmislerdir, onceleri hayvan besiniyken sonralari erozyonu onlemeden bahcecilige kadar bi cok yerde kullanim alani buldular; ancak sonra kontrol altina alinamayan bir buyuyuse gectiler.
1970lerde buyumesini yavaslatmak icin gelistirilen ilaclara adapte olan bitki daha da hizli buyumeye basladi, 1997'de zararli yabani ot klasmanina sokulan otlari yoketmek icin simdilik en etkili yontem keciler olarak goruluyor zira bitkinin kimyasallara karsi cok buyuk bir direnci var ve yakmak ya da kokunu sokmek gibi yontemlerle kurtulamiyosunuz.
Amerikada bugun itibariyle dokuz milyon mil karelik bir alana yayilmis kudzu'nin yillik zarar tahminleri yuzmilyon dolarla ifade ediliyor.
Tohumunu satın almak isteyenler için:
http://www.catalpatreeseeds.com/CandyPress/Scripts/prodView.asp?idproduct=2952
Teşekkür ederim Sayın Denizakvaryumu. Bu bitkinin bir de 30 m yükseklik yaptığını düşünün. Alın size moso. Ne sonuçlar doğuracağını kestirmek mümkün değil.
denizakvaryumu
22-10-2008, 09:39
http://www.jackanthonyphotography.com/yahoola/kudzu/houses.html
Eğer keçiler bu bitkiyi severek yiyorsa, bir yandan da "hayvancılık için iyidir " diye düşünüyorum.
Linkteki evlerde yaşamak isterdim :)
denizakvaryumu
22-10-2008, 09:49
Bu bitkinin bir de 30 m yükseklik yaptığını düşünün. Alın size moso. Ne sonuçlar doğuracağını kestirmek mümkün değil.
Moso-kudzu savaşından kim galip çıkar ?
Kudzu, mosoya tırmanıp yapraklarının güneş almasını engelleyeceğinden, mosoyu bitirmek için kudzu kullanılabilir.
Benim de ilk aklıma meralara ekmek geldi. Acaba sütü nasıl? Fakat hep dediğim gibi, bu işler çok tehlikeli. Bütün meraya yayıldığında, hayvanlar tek yönlü beslendiği için aç kalmalarından daha vahim sonuçlar doğurabilir.
O evlerde de çok böcek ve sürüngen olur zannımca.:)
Moso ile rekabeti konusunda bir şey diyemiyorum çünkü kudzu'nun ışık ihtiyacını bilmiyorum. Çok fazla ışık istemiyorsa mosoyu bastırabilir. Ama eğer ışık istiyorsa hiç şansı yok çünkü moso ormanının dibi alaca karanlık.
Besenkar
27-10-2008, 00:40
Todor,
sen işi çok abarttın,
çok merak ediyorsan Beylerbeyi Sarayına git ve gör.
Bambu saraya bir zarar vermemiş.
Artık senin sadece bir başlığı savunmak için bu yazıları yazdığına inanacağım.Lütfen daha bilimsel ol.
Besenkar
27-10-2008, 00:44
bilmediğin ya da bilgilerinin yetersiz olduğu konulardalütfen zihnimizi bulandırma
Sayın Besenkar, katılmadığınız husus hangi bölüm ve neden katılmıyorsunuz?
Assassin
17-11-2008, 19:49
Kudzu nun yanında yayılıcı bambular geride kalır :)
50428
http://www.google.com.tr/search?hl=tr&q=kudzu&btnG=Ara&meta=
Çok hizli buyuyen, her yerde yetisen ve temizlenmesi cok zor olan yabani bir bitki turu.Şekil itibariyle sarmasiga benzerler, duvarlara, telefon direklerine, heryere tirmanirlar, haftada 30 santim buyuyebilirler, guney asya kokenlidirler.
1800lerde amerikaya getirilmislerdir, onceleri hayvan besiniyken sonralari erozyonu onlemeden bahcecilige kadar bi cok yerde kullanim alani buldular; ancak sonra kontrol altina alinamayan bir buyuyuse gectiler.
1970lerde buyumesini yavaslatmak icin gelistirilen ilaclara adapte olan bitki daha da hizli buyumeye basladi, 1997'de zararli yabani ot klasmanina sokulan otlari yoketmek icin simdilik en etkili yontem keciler olarak goruluyor zira bitkinin kimyasallara karsi cok buyuk bir direnci var ve yakmak ya da kokunu sokmek gibi yontemlerle kurtulamiyosunuz.
Amerikada bugun itibariyle dokuz milyon mil karelik bir alana yayilmis kudzu'nin yillik zarar tahminleri yuzmilyon dolarla ifade ediliyor.
Tohumunu satın almak isteyenler için:
http://www.catalpatreeseeds.com/CandyPress/Scripts/prodView.asp?idproduct=2952
sevgili denizakvaryumu,
yazınızın tamamında vahim sonuçlarından bahsettiğiniz bir bitkinin, tohumlarının temin edilebileceği bir linki neden verdiğinizi anlayabilmiş değilim.. bence çelişik bir davranış sergilemişsiniz.. derseniz ki; "ben sonuçlarından bahsettim, ama dileyen alsın.." bu da bence bu bitki hakkında olumsuz düşünce sahibi biri olaraksizin vazifeniz olmamalıydı.. Bunlar sadece bu konu hakkında kişisel görüşlerim olup, mesajın sahibi ile ilgili hiçbir kötüdüşüncem ve kastım da yoktur, yanlış anlama deniz akvaryumu :) yoksa, bu forumu keşfettiğimden bu yana geçen 1 haftalık sürede edindiğim kanaat; bu forumun yapıtaşlarından biri olduğunuzdur.. İyi günler dilerim..
cok değişik bir bitki ama tanışmak istemezdim özellikle kudzuyla
kudzu daha korkutucu geliyor mosa ise daha sempatik..kudzuyal tanışmaktansa mosoyla tanışmayı tercih ederim..
resimleri gördükçe içim sıkıldı sanki sarmaşıklar bana sarılmış gibi hissettim..:(
yaşasın moso..:)
Arkadaşlar, gerek bambu gerekse yayılıcı moso ve kudzu ile ilgili tüm yazıları okudum. Her ne kadar yazılarda ürkütücü boyutlarda bitki istilasından söz edilse de her şeyin bir çözümü ve alternatifi var. Eğer bu zararlı yayılıcılar gerçekten çok zarar veriyorsa ve üretilmek te isteniyorsa ona göre önlemleri alınabilir. Bambuyu bilirim çalıştığım yerde bambu fidanını ben dikmiştim, yaptığım gözlemlere göre müthiş bir yayılıcı eğer çevresini uygun şekilde çevirmezseniz set yapmazsanız hem yer altı sürgünleriyle hem de engel gördüğünde yer üstü havai sürgünleriyle yayılmasını becerebilen bir bitki. Dayanıklılık bakımından bildiğim en sert bitki, kesemiyorsunuz, kıramıyorsunuz, kesmek için bir baltaya ihtiyacınız var. Yer altı sürgünlerini en keskin bel küreği ile kesmek çok zor. Bambunun bu özelliklerinden faydalanarak çok şeyler yapılabilir, gerci bu konuda bilgi sahibi olan arkadaşlar ve üstadlar var ama ben kullanım bakımından ağaç katliamını önlemek için bambunun çok yerinde ve faydalı olacağına inananlardanım. Saygılarımla...
istilacı türleri neden kullanmayı düşünüyorsunuz anlamadım.
HAVASUTOPRAK54
08-12-2013, 00:00
merhabalar bahçem de bambu da bulunsun istedim . 3x2 izolasyon uyguladım.1 m derinliğinde bir tarafı alüminyum izolasyon malzemesi yerleştirdim. bambuların dikimini gerçekleştirdim. diğer fotoğrafları sonra yükleyeceğim.
Selamlar.
ABD de NC eyaletinde 12 sene çalışma hayatım oldu.Avcılık ve bahçe tutkunluğum orada boş zamanlarımı bahçeler ve ormanlarda geçti.NC genelde çam ormanlarıyla kaplı.Çalıştığım Sprıng hope la Wilson arası yaklaşık 45 mil.25 mıllık kısmında Kudzu kaplamış her yeri .İki tane büyük akarsu var .Havadan asma köprü yapmış karşı tarafada yayılmış.İçine giren geyikler çıkamıyor bazen.Bataklık gibi yutuyor hayvanları.Baş edemiyorlar.Mayın tarlaları gibi alanlar bırakmışlar.Her ay
temizlenıyor.
Çok büyük botanik bahçeler var ünüversitelerin.Oralarda moso bombu lar la çok güzel alanlar yapmışlar.Kimisi 30-40 senelıkmiş.Ama hiçte etrafı sarmamışlar.Sularla yalancı cennet yapmışlar.Ben bile rizomlarından alıp balık tuttuğumuz su kenarlarına ektim orada.Şımdılerde 20-30 yerdeki moso larım büyümüşlerdır.Sayın Besenkarın dediği ğibi mosolara haksızlık yapmayalım.Saygılar.
HAVASUTOPRAK54
06-01-2014, 14:52
Bambularımın son durumu. Zigzag Bambu, Siyah Bambu ve iki ayrı tür daha.
gurbik67
07-01-2014, 01:30
benimde bir zaman bambu ağaçlarım vardı. aslında onları balık sırığı olarak olur düşüncesi il dikmiştim. herbiri ortalama 10 mt boyunda 6-7 cm çapında, görselliği mükemmel bitkilerdi.
Ama sonradan gördüm ki arkada büyük bir enkaz bırakarak ilerliyor. o enkazın sökümü de bi dert. inanıyorumki bambuya izalasyon olmaz çünkü o alan içinde çok sert bir kök oluşumu bırakarak ilerliyor.
O enkaz köklerdeb yeni filizler çıkamayınca haliyle kuruyacaktır.
OK bambusu da bir yayılmacı tür müdür?
Geçen hafta İznikteki bahçemden dönerken dere kenarında çok hoşuma giden bir bitkiden çıkarmaya çalıştım, başaramadım. 6 - 8 metreye kadar boy attığını gördüğüm bu bitkiyle ilgili çok planlarım vardı. Konunuzdaki resimleri gördükten sonra bu bitkinin bambu olduğuna knaat getirdim. Gövde çapı e u uzun olanlarda 2-3 cm. Ama yaprakları tam olarak resimdeki gibi.
İznik tarafında yetiştiren varsa bilgi almak isterim. Veya gidebilecek olana özelden koordinat verebilirim. Orhaniye (Akköy)de.
vBulletin® v3.8.5, Copyright ©2000-2025, Jelsoft Enterprises Ltd.