View Full Version : Ölümsüzlük mantarı REISHI
denizakvaryumu
14-03-2007, 21:10
Arkadaşlar sebze yetiştirirken reishi mantarı da yetiştirmeyi ihmal etmeyin derim
-------------------------------------------------------
Uzakdoğu'da asırlardır hanedan içeceği olarak bilinen Reishi Mantarı, Türkiye'de de yetişiyor
'Uzun yaşam'ın sırrı 'mantar'da!
Mantarı Türkiye'de bir yıl önce tesadüfen bulan Prof. Ömer Çolak, yetiştirme sırrını girişimcilerle paylaşmaya hazır
Prof. Ömer Çolak
Reishi Mantarı'nın uzun ve sağlıklı bir yaşam vaat ettiği iddia ediliyor
Kansere karşı Japonya Sağlık Bakanlığı tarafından kabul edilen tek ilaç
Japoncada ölümsüzlük anlamına gelen 'Reishi'nin mantarı artık Türkiye'de üretiliyor
Mantarı Türkiye'de bir yıl önce tesadüfen bulan Prof. Ömer Çolak, yetiştirme sırrını girişimcilerle paylaşmaya hazır
İşlem görmeyen Reishi Mantarı'nın kilosu 2 bin dolar, işlemden geçirilen ise bin dolara satılıyor
Hücreleri yenilediği, bağışıklık sistemini güçlendirdiği, kan dolaşımını harekete geçirdiği ileri sürülüyor
Sağlıklı insanların günde 1-2 gram, hastaların ise 5-6 gram bu mantarın suyunu içmesi uzun yaşamın ilk şartı
-----------------------
Uzun yaşamın sırlarını çözebilmek ya da ölümsüzlüğe ulaşabilmek insanoğlunun en büyük hayali. Bu uğurda birçok bilimsel araştırma yapıldı, hâlâ da araştırmalar sürüyor. Genetik şifrelerin çözülmesi bu anlamda insanları heyecanlandırmıştı, aynı şekilde klonlama da. Bunların dışında, halk arasında birtakım otların ya da meyvelerin sağlığa iyi geldiği ya da hayatı uzattığı inanışıyla kullanıldığı da biliniyor.
Peki haberimize konu olan ve şu anda Çukurova Üniversitesi Moleküler Biyoloji Departmanı'nda da üretim çalışmaları süren 'Reishi Mantarı' ne? Neden şimdiye kadar duymadık? Ve gerçekten ölümsüzlük mü vaat ediyor?
Hayır, bu mantar ölümsüzlük vaat etmiyor, ama uzun ve sağlıklı bir yaşamın sırrını barındırdığı iddia ediliyor. Asırlar önce Çin'de ve Japonya'da sadece hanedanlar ve çocukları içebilirmiş bu mantarın suyunu. Halktan birisi bir ağaç altında bulduğunda bile saraya götürüp teslim edermiş. Çok seyrek olarak doğada bulunabildiğinden, halkın bu mantarı bulup saklaması idam cezasını getirirmiş yanında. Mantarın görüldüğü bölgeye yakın evler aranırmış. Ve söylenceye göre, sırf bu mantar yüzünden o zamanlar 100'e yakın insan hayatını kaybetmiş.
Uzakdoğu hayaleti
Efsaneler bununla da bitmiyor. Bu mantarın ününü duyan Avrupalılar, gerçeğini hiçbir zaman göremedikleri için 'Fantom Mushroom' ilan etmişler onu. Yani bir Uzakdoğu hayaleti. Oysa gerçek. Ama bunu Batı dünyası ancak 1960'lardan sonra söyleyebilir hale gelmiş. Yaklaşık 3 bin yıldan beri Çin tıbbında kullanılan ve bitkilerin kraliçesi olarak anılan mantarı, Japon bir araştırmacı üretilebilir hale getirdiğinden beri dünyanın her kesiminden araştırmacının ilgisini çekmeyi sürdürüyor. Japon araştırmacı, sessiz sedasız tam 15 yılını Reishi Mantarı'nın kültürünü üretmeye adıyor kendini ve devamı da geliyor. Onun bulduğu yöntemle iki yılda mantar tüm üretim aşamasını tamamlamış oluyor. Japoncada Reishi, Çincede Ling Zhi, Latincede Ganoderma Lucidium, ABD'de de Mushroom of Immortality adıyla anılan mantarı, Türkiye'de de üretmeyi başaran bir bilim adamı var. Çukurova Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Biyoloji Bölümü Moleküler Biyoloji Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Ömer Çolak. Laboratuvar koşullarında 'Ölümsüzlük Mantarı' olarak da bilinen Reishi Mantarı'nı yaşatan ve çoğaltan Çolak, girişimciler ilgi gösterdiği takdirde mantarın geniş alanlarda üretimi için destek vereceğini de belirtiyor.
Biyolojik eş önemli
Bir mantarda ortam koşullarını bulduktan sonra onu izleyen gelişmeler çok hızlı oluyor. Keza, Reishi'nin üretim şartları ortaya çıktıktan sonra gelişimi dünya genelinde çok hızlı bir şekilde gerçekleşmiş. Günümüzde Reishi, 90 gün içinde olgun hale gelmiş oluyor. Bu mantarın ait olduğu 'Basidiomyceles' mantar gruplarında misel aşamasının (ilk oluşum aşaması) ardından spor aşaması geliyor ve büyüme başlıyor. Sporlar ne diye sorarsanız; mantarın üzerinde görülen kahverengi tozlar. Bunların her biri 6-7 mikron uzunluğunda. Ve her birinde çimlenme borusu, yani yarı kromozom taşıyan bir bitki hifi (kök) yer alıyor. Bu hif dallanıyor, budaklanıyor ve bu mantar için karakteristik olan eşini aramaya başlıyor. Yani bir spordan çıkan filiz, yeni mantar yapmıyor bu mantarda. Kendisine biyolojik uyumlu eşini arıyor. Bunun biyolojideki açıklaması 'compatibility'. Bu eşi bulduğu zaman iki hif birbiriyle kaynaşıyor. Kaynaşma tamamladıktan sonra bu hiflerde bir çekirdek birinden, bir çekirdek diğerinden olmak suretiyle zengin bir ağ meydana geliyor. İşte üniversite bünyesinde yapay ortamda Prof. Dr. Ömer Çolak'ın oluşturduğu da bu. Mantarın üremesi için gereken şartlar sadece bununla da sınırlı değil. Genetik uyarı için oksijeni artırıp, karbondioksit miktarını azaltmak gerekiyor. Bu mantar, odun hammaddesi üzerinde doğal olarak gelişiyor. Çolak, kendi kurduğu üretim bandını, "Ben, sert ve geniş yapraklı ağaç talaşı kullanıyorum. Buna bir azot kaynağı ilavesi yapıyorum ve tam bir yıldır yetiştirme çalışmalarımı sürdürüyorum" diye açıklıyor.
Cam bir kapta kaynatılması şart
Sağlıklı insanların günde 1-2 gram, hastaların ise 5-6 gram Reishi Mantarı'nın suyunu içmesi uzun yaşamın ilk şartı. Mantarın bir iki gramı, dilimler halinde kesilip kaynatılıyor. Mantarın içeriğinde bulunan Germanyum maddesi metale yapışıp özelliği kaybolduğu için mutlaka cam bir kapta kaynatılması gerekiyor. Bir litre suya 2 gram mantar atılıyor. Su kaynamaya başladığında altı kısılıyor ve hafif hafif kaynatıldıktan sonra metal süzgeç kullanmadan süzülmesi gerekiyor. Daha sonra istenildiği an içilebiliyor. İçine kesinlikle şeker atılmıyor. Ve içilirken çok hafif bir süt kokusu geliyor. Mantarın kaynatılmasının nedeni içeriğinde bulunan biyolojik aktif maddelerin ancak kaynar suda ortaya çıkması. Bu maddeler ağırlıklı polysakkarid (uzun moleküllü şekerler) ve Germanyum. Prof. Dr. Ömer Çolak, dünyada yaklaşık 500 bilim adamının bu polysakkarid'lerin karakterini araştırdığını belirtiyor.
Polysakkarid'lerin çok özel bir yapıda olduğu ve insan vücudundaki bağışıklık sistemini uyardığı kabul ediliyor. Hücreler (hasta ya da değil) kendini hızlı bir şekilde yeniliyor.
Germanyum elementinin bu mantardaki molekül şekliyse, kendini yenileyebilmek için insan vücudu tarafından en fazla ihtiyaç duyulan şekil. Doğada farklı şekillerde bulunan Germanyum'un diğer moleküler şekli insan vücuduna yararlı değil, hatırlatalım. Bağışıklık sisteminin uyarılması demekse; vücudumuzdaki transforme olmuş, karakteri bozulmuş hücrelerin veya yabancı organizmaların erken fark edilip yok edilmesi demek. Çünkü insan vücudunda da hücreler çoğaldıkça genetik materyalde hatalı sentez, hatalı eşleşme ve mutasyon meydana geliyor. Bu durumu yüzde 90 oranında tamir edebilen maddelerse Germanyum ve polysakkarid. Çolak, yaşlandıkça insan vücudunda bu yeteneklerde ciddi bir zayıflama söz konusu olduğunu, kanserin de yine bu zayıflık sonucu meydana geldiğini belirtiyor. Uzun yaşam için dünyada kabul edilen tek araçsa Reishi Mantarı. Ve bu yaşam, ağrılarla sızılarla doldurulmuş ama uzatılmış bir yaşam değil. Tam tersine normal bir uzun yaşam. Uzun yaşam ölçütü ise Uzakdoğu bilimcilerine göre 100-120 yıl arası.
Bu mantar dış ortamla insan vücudunu kontrol altında tuttuğundan, neredeyse hiçbir hastalığa geçit vermez konuma getiriyor. Hatta Japon Sağlık Bakanlığı tarafından resmen "Kanser tedavisinde kullanılmalıdır" diye de bir belgeye sahip.
http://www.tempodergisi.com.tr/saglik_cinsellik/05229/
--- --------------------------------------------------------
Ölümsüzlük Mantarı"
Reishi
Reishi (ganoderma lucidum) geleneksel
uzakdoğu tıbbında 2000 yılı geçkin bir süredir
kullanılan, ağaçların kök ve gövdelerinde yetişen,
doğal bir mantardır. Özellikle bağışıklık sistemini çok
iyi bir şekilde güçlendirdiği için Çin'de "ölümsüzlük mantarı" olarak da anılmaktadır.
Reishi günümüzde, özellikle kanser türevleri, HIV, karaciğer yetmezliği, herpetik enfeksiyonlar, bronşit ve alerjiler gibi pek çok rahatsızlığa iyi geldiğinden, yoğun araştırmalara tabi tutulmakta ve pek çok ilacın gelişiminde katkı sağlanmaktadır.
Reishinin içinde bulunan temel maddeler :
Spesifik Polisakaridler : amino asitlere bağlı beta-D-glucanlar şeklinde görülür. Bağışıklığı güçlendirici ve anti-kanserojen etki gösterirler.
Ganoderik Asitler : Tansiyon düşürücü, kan pıhtılaşmasını azaltıcı, damar tıkanıklığını önleyici ve LDL-kolestrol düşürücülerdir.
Steroller , coumarin ve mannitol.
Hayvanlar üzerinde yapılan klinik araştırmalar sonucunda reishi tümörlerde %50 gerileme sağlamıştır ve Japonya da kanser tedavilerinde radyo ve kemoterapi ile birlikte kullanılıp, hem bu tedavilerin yan etkilerinin azaltılması sağlanıyor, hem de daha etkili sonuçlar alınıyor.
Fakat resihinin bilim adamları tarafından en çok dikkatini çeken özelliği bağışıklık sistemini en üst düzeyde güçlendirip, HIV virüsü ile de savaşabilmesidir. İçeriğinde bulunan polisakaridler ise kanserli hücreleri %40-45 arasında yok edebildiği görülmüştür.
http://www.apit.com.tr/reishi.asp
--------------------------------------------------------------------
Ölümsüzlük mantarı olarak bilinen reishi mantarı; halsizlik, yüksek kolesterol, yüksek tansiyona, saç kaybı, kemik iliği baskılaması ve kilo kaybı üzerinde etkilidir. Ağrı eşiğini düşürür. Diyabette ve kronik hepatitte etkilidir. Boğaz kuruluğu, kaşıntı ve bulantı yapabilir.
http://www.sabah.com.tr/2007/07/10/gny/haber,EBA2D650598C43C5A4DAA2DB0198FD26.html
denizakvaryumu
17-03-2007, 19:03
http://www.agromantar.com/kitlerimiz.html
satın alabilirsiniz...
ÇeteÇakal
17-03-2007, 22:16
Bu mantarın Türkiye'de alıcısı olacağını zannetmiyorum. 2000 dolar verip kim alır ki bu mantarı? Yoksa bu mantarı üretebilecek çok kişi var...
birşey sormak istiyorum burta kit olarak satılıyor ya misal Beyaz Şapkalı Mantar (agaricus Bisporus) Kit kit fiyatı 15 ytl peki bu kitin getirisi ortalama ne kadar oluyor ?
beyaz melek
12-04-2007, 00:31
Mantarın bağışıklık sistemine faydalı olduğunu zaten biliyoruz hepimiz.
Bu mantarında diğer mantarlardan bir farkı olduğunu sanmıyorum.
Tamamen ticari amaçlı bir faliyet olarak niteliyorum Reishi yi kendimce :(
bilime karşı değilim ama bunuda onaylamıyorum.
Bir konuyuda merak ettim ama bu cam kapta kaynatma olayı bizim kültür mantarları içinde geçerlimi acaba :)
denizakvaryumu
12-04-2007, 08:36
Mantarın bağışıklık sistemine faydalı olduğunu zaten biliyoruz hepimiz.
Bu mantarında diğer mantarlardan bir farkı olduğunu sanmıyorum.
Tamamen ticari amaçlı bir faliyet olarak niteliyorum Reishi yi kendimce :(
bilime karşı değilim ama bunuda onaylamıyorum.
Bir konuyuda merak ettim ama bu cam kapta kaynatma olayı bizim kültür mantarları içinde geçerlimi acaba :)
Ben yorumunuza katılmıyorum
nasıl her meyvenin her sebzenin içindeki vitamin ve mineraller farklı ise bu mantarda da farklı özellikler olabilir.
Tüm mantarların da yapısı aynı olamaz öyle olsaydı tüm mantarlar zehirli olurdu :)
beyaz melek
13-04-2007, 11:52
Sevgili denizakvaryumu elbetteki bana ve benim fikrime katılmak zorunda değilsin.
Bu mantarında değişik özellikleri olabilir belkide gerçekten çok faydalıdırda.
Ben bir çok bitki için bu söylemlerin hep var olduğunu biliyorum ve sizde biliyorsunuzdur. Demem o ki REİSHİ ne ilk nede son olmayacaktır.
Elbette kullanmak isteyenler bu mantarı kullanır, dener, faydalanır buna ne lafım olabilir ki.
Ben sadece fikrimi söylemek ve paylaşmak istedim :(
Kadere karşı duruşunda REİSHİ ye ölümsüz bir yol dilerim :))
denizakvaryumu
13-04-2007, 14:05
en iyisi bu mantarı yiyenlerin tecrübelerini almak...
Yok mu Türkiye de ölümsüzlük mantarı reishi yiyen :)
naturalspor
14-07-2007, 11:17
merhabalar arkadaşlar ben bu mantarı tablet halinde 1 aydır kullanıyorum..ve verdiğim yakın tanıdıklarım da çok memnun..herkes daha dinç olduğunu düşünüyor.kendini iyi hissetmekten bahsediyor..
hastalıklara karşı direnç arttığını tahmin ediyorlar...
http://www.naturalspor.com/default.asp?say=9&urun=2816
denizakvaryumu
14-07-2007, 22:25
Bazı linkler zamanla kaybolabiliyor...bu nedenle verdiğiniz linkteki bilgileri kopyalamakta fayda var.
-------------------------------------------------------------------------
Japonya'da Japon Sağlık Bakanlığı'nın kanserin tek ilacı olarak kabul ettiği "Tanrının Bitkisi"
Çin'de gençlik pınarının, uzun yaşamın kaynağı olarak kabul edilen "Ölümsüzlük Mantarı"
Japonya, Kore ve özellikle de Çin'de gençlikle, uzun ve sağlıklı bir yaşamla özdeşleştirilen tarihin ilk çağlarından beri kullanılan, sınırlı bir yetişme alanı olduğu için maddi değeri de oldukça yüksek olan bir mantar türüdür. Araştırmalar Lingzhi'nin bağışıklık sistemini güçlendirici, kanseri önleyici ve tedavisine yardımcı birçok mekanizmasının yanı sıra, sinirsel gerilimi azaltıcı ve kan basıncını düşürücü özelliklerini keşfetmiştir. Güçlü anti-oksidanlar da içerdiği düşünüldüğü zaman Lingzhi'nin uzak doğudaki ününün başlıca sebebi olan yaşlanmayı geciktirici etkisi anlaşılabilir.
Lingzhi kelimesi Çince'de manevi gücün bitkisi anlamına gelmekle birlikte ölümsüzlük mantarı olarak ün yapmıştır.Latince adı Ganoderma lucidum olan mantar Japonya'da Reishi olarak bilinir.İnsan sağlığına olan sayısız faydalarından ve bugüne kadar herhangi bir yan etkisi görülmediğinden, Doğu'da şifalı bitkiler arasında ün yapmıştır.
"Shen Nong's Herbal Classic" adlı 2000 yıllık Çin'e ait tıbbi eser bugün Doğu'nun en eski tıbbi bitkiler kitabı olarak kabul ediliyor.Bu kitapta tıbbi bitkiler 3 kategoriye ayırılarak anlatılıyor. "Superior" adlı birinci kategoride çoklu hastalıklarda etkili olan,vücut dengesinin sağlanması ve devamından çoğunlukla sorumlu olan bitkilerden bahsediliyor.Bu bitkilerin neredeyse hiç yan etkileri olmadığı da söyleniyor.Lingzhi bu kategoride 1. sırada yer almış ve bu yüzden eski zamanlarda en çok övgü olan bitki olmuştur.Günümüzde ise Amerika Bitkisel farmakopesi'nde yerini almıştır.
Lingzhi'yi bu kadar ünlü yapan uzun yaşamın sırrını vaat etmesi ve anti-kanser özelliğidir.Yaşamız ilerledikçe vücudumuzda bazı değişiklikler olmaya başlar.Dolaşım,bağışıklık,sinir,solunum,vb. sistemlerle ilgili problemlerle karşılaşmaya başlarız.Lingzhi bütün bu problemleri önlenmesinde ve iyileştirilmesinde yardımcıdır.
Yaşımız ilerledikçe karşılaştığımız ilk problemlerden biri dolaşım sistemimizle ilgilidir: kanın viskozitesi artar ve dolaşım güçleşir, ayrıca kan yağlarının(kolesterol, trigliserit) miktarı ve damarlarda birikme eğilimi artar. Bütün bu faktörler kalp-damar sistemi hastalıklarına yol açar. Lingzhi dolaşımı güçlendirmekte, kan yağları miktarını belirgin derecede azaltmakta, trombositlerin kümeleşmesini önlemekte yardımcı rolü vardır.
Yaşlanmayla sinir sistemindeki değişikler sonucu mental kapasitede düşme olur, öğrenme ve hatırlamada güçlük ortaya çıkar. Erken yaşlanmanın sebepleri arasında yetersiz uyku, beslenme bozuklukları, stres de vardır. Araştırmalar Lingzhi'nin sinir sistemi üzerine yatıştırıcı ve sakinleştirici etkisini ortaya koymuştur. Uyku ve iştah azalmasını düzeltmede, yaşam enerjisini arttırmada, hafızayı güçlendirmede yardımcıdır.
İlerleyen yaşa bağlı olarak bağışıklık sistemi zayıflamaktadır. Önlem alınmazsa bu gerilemeyi diğer yaşlılık belirtileri ve hastalıklar takip eder. Sağlıklı bir bağışıklık sistemi kendimizi iyi hissetmemizi, iyi görünmemizi ve enerjimizi daha iyi kullanmamızı sağlar. Bizi enfeksiyonlardan, kanserden ve çevresel zararlardan korur, yanık ya da ameliyat sonrası iyileşmeyi çabuklaştırır. Lingzhi çok güçlü bir bağışıklık sistemi güçlendiricisidir.
Bitkinin moleküler yapısı steroid hormonlara benzeyen ganoderik asit olarak bilinen bir triterpen grubunun bilinen tek kaynağıdır. Tedavi edici biyolojik olarak aktif polisakkaritlerin bir kaynağıdır. Ayrıca içeriğinde;
ergosterol
kumarin
mannitol
laktonlar
alkaloidler
doymamış yağ asitleri
vitamin and mineraller bulunur.
Lingzhi anti-tümör,immünmodülatör ve immunoterapötik aktivite gösterir ve bu mantardan izole edilen polisakkaritler,terpenler ve diğer biyoaktif bileşikler üzerine yapılan çalışmalarla desteklenir. Triterpenlerin varlığından dolayı adaptojen,anti-allerjik ve anti-hipertansif özellik gösterirler.Bu özelliklerin dışında antienflamatuar,antiviral,antiparazitik,antifungal ,antidiyabetik ve hepatoprotektif özellikleri bulunmuştur.Ayrıca platelet agregasyonunu(kan sulandırıcı etki) önleyici etkisi vardır.
Bu özelliklerinden dolayı,Lingzhi'nin kan basıncı dengeleyicisi, antioksidan, analjezik, böbrek ve sinir toniği olarak kabul edilir.Bugüne kadar bronşitin önlenmesinde,kardiyovasküler tedavide,yüksek trigliserit ve kan basıncı tedavisinde,hepatit,alerji,kemoterapide,HIV tedavisinde destekleyici hatta yorgunluk ve mide bulantısı için bile kullanılmıştır.
Farelerle yapılan çalışmalarda virüsler ve diğer toksik ajanların sebebiyet verdiği karaciğer hasarına karşı ganoderik asidin koruyucu etkileri gözlendiğinden insanlarda karaciğer hastalıklarının tedavisinde yararı olabileceğini ileri sürer.
Lingzhi ekstraktıyla yapılan araştırmalar tümörlerin gerilemesinde etkili olduğunu kanıtlar niteliktedir.Sonuçlar kanserin tipine ve şiddetine göre değişkenlik göstermiştir. Diğer reçeteli ilaçlarla kombinasyonu önerilir. Ganoderma ekstraktı radyoterapi ve kemoterapinin yan etkilerini azaltmak ya da elimine etmek için tedavi öncesinde,sırasında ve sonrasında kullanılır. Saç dökülmesi,bulantı,kusma,ağız iltihabı,boğaz ağrısı,iştah kaybı ve iştah kaybı gibi yan etkilerin azalılmasına yardımcı olur.Bu kullanım için bilinen yan etkisi yoktur.
Lingzhi solunum sistemini kuvvetlendirdiği,akciğerler üzerinde iyileştirici etkisi olduğu ve özellikle astımlı bireylere öksürük ve diğer solunum şikayetlerinde yararlıdır,1970lerde en az bir populasyonla yürütülen çalışmalar bunu kanıtlamıştır.2,000 den fazla kronik bronşitli Çinliye Lingzhi şurubu içirildiğinde %60 dan %90 a varan sayılarda birey 2 hafta içinde kendini daha iyi hissetmiş ve iştahları arttığı rapor edilmiştir, Medicinal Mushrooms adlı makale 1997 yılında Herbs for Health'de yayınlanmıştır.
Japonya'da kanserli farelere günlük enjeksiyonla 10 gün içerisinde %50 hayvanın tümörlerinde gerileme gözlenmiştir (Ikekawa et al,1968;Japanese Journal of Cancer Research; 59: 155-157).
http://www.naturalspor.com/default.asp?say=9&urun=2816
naturalspor
16-07-2007, 14:06
teşekkür ederim
denizakvaryumu
28-07-2007, 23:05
Reishi mantarı kadar önemli bir başka mantar daha var...hatta ünü reishi den çok daha fazla...
SHİİTAKE mantarı...Yetiştirmek isterseniz yine agromantar tarafından satılıyor :)
Mantarda imparator şifası
Shiitake (Şitake), zamanında Çin imparatorlarının hayat iksiri olmaş şifalı bir mantar türü. Alternatif tıbbın gelişmesiyle ABD'de de piyasaya sunulan shiitake'in sırrı, içindeki lentinan isimli maddede. Lentinan, Japonya'da anti kanserojen ilaç olarak tescil edilmiş. Shiitake bağışıklık sistemini güçlendirici, kanı sulandırıcı, kolesterol düşürücü, tümör küçültücü ve cinsel gücü arttırıcı etkilere sahip.
Shiitake mantarı, şöhretini 14. ve 17. yüzyıllar arasında Çin'de hüküm süren Ming hanedanına borçlu. Kaynaklara göre imparator Ming, Çin topraklarında yüzyıllardır yenen bu mantarı, halka yasaklamış. Hanedanın alimleri tarafından imparatora hayat iksiri adıyla sunulan mantar, zamanla halk arasında "imparatorun kuvvet iksiri" ismiyle çağırılır olmuş.
Ming hanedanının önde gelenleri de imparatorun yemeğini halk yiyemez düşüncesiyle bu besini sadece imparatorun ve ailesinin tüketmesi yönünde bir karar almışlar. Ama halk mantarını üretip yemeyi gizlice sürdürmüş.
Bir dönem Japonya'ya silah karşılığında verilen Shiitake, Japonya'da da gücün simgesi haline gelmiş. Öyle ki Samuray savaşçıları kendi bölgelerinde bu mantarın başkaları tarafından toplanmasını yasaklamış. İçinde varolduğunu düşündükleri gençlik ve güç etkisini kendilerinden başka kimseye yar etmemeyi planlayan ve bu uğurda birçok kişiyi de kılıçtan geçiren Japon savaşçıların kudretlerini, bu mantara bağlayan makaleler, tarihi kaynaklar var.
Yurtdışında kapışılıyor
Bünyesindeki Lentinan maddesi Japonya'da kanser tedavisinde kullanılan Shiitake'yi Türkiye'de Mantar Mamülleri Şirketi (MAMTAŞ), İzmit tesislerinde üretiyor. Çin'de köyünde bu mantarlar arasında büyüyen Jan Zhong Liu, Türkiye'de bir şirketin bu mantarı ürettiğini görünce çok şaşırmış. Kendi isteğiyle şirketin üretim bölümünde çalışmaya başlayan Liu, Türklerin mantardan korktuğunu söylüyor. "Doğada 100 bine yakın mantar türü var. Ancak 150 türü yenilebiliyor. Türkiye'de ise 11 türün kültürü alınmış. Mantar satışları ise gördüğüm kadarıyla çok düşük. Bizde bu bitkisiz sofra kurulmaz. Türkler, mantardan sanırım korkuyor. Size hepsi zehirli mi dediler?".
MAMTAŞ'ın ortaklarından Ali Gün ise bu korkunun bilinçsiz ilaçlamadan kaynaklandığını söylüyor. "Türkiye'de herşeyde olduğu gibi ilaçlamada da bir bilinçsizlik var. Üretimi yapılabilen hiçbir mantar zehirlemez. Sadece doğadan koparılıp yenirse böyle bir şey mümkün. Kültür mantarı yanlış kimyasallarla ilaçlanırsa zehirli olur ama aynı risk salatalıkta, domateste de var.
Shiitake yurt dışında adeta kapışılıyor ama ülkemizde ilgi az." Latince ismi Lentinus Edodes olan Shiitake mantarı, doğada meşe ve kayın ağacının üzerinde yaşıyor. İş, ticari platforma gelince ise mantarı kandırma gibi bir yol izleniyor. MAMTAŞ, ABD'de ve özellikle Fransa'da uygulanan yöntemi izlemiş. Meşe ve kayın ağacının kütükleri üzerinde ya da polipropilen torbalar içerisine ekilen tohumlar talaş, mısır koçanı, buğday sapı, çay yaprakları gibi tarımsal artıklarla besleniyor ve büyüyüp sofralarımızı lezzetlendirecek hale getiriliyor.
Mamtaş ürettiği mantarı uzun yıllar sadece lüks otellere satabilmiş. Yabancı şeflerin oldukça ilgili olduğu Shiitake, yalnızca Tansaş'ın A sınıfına hitap ettiği Makro marketlerinde 100 gramı 4,5 milyon liraya satılıyor. Mamtaş, bu hafta dünyanın mantar devi Hollanda'ya Türkiye'nin ilk shiitake ihracatını gerçekleştirecek.
--------------------------------------------------------------------------------
Şifa bahçesi
Shiitake hakkında ABD'de ve Avrupa'da basılmış sayısız kitap var. Sağlık makalelerinde genel olarak imparator mantarı ismiyle çevrilen Shiitake, Japon Sağlık Bakanlığı'nın onayıyla beyin kanamaları, damar sertliği ve HIV gibi virüs enfeksiyonlarının önlenmesinde etkili. Kanın sulandırılması içinde önerilen bu özel mantarın yapısında bulunan Lentinan, tümör ufaltıcı ve anti kanserojen madde olarak kabul görüyor. Her şeyde olduğu gibi Shiitake'nin de fazla oranda tüketilmesi ve fazla yağda pişirilmesi zararlı sonuçlar doğurabiliyor.
--------------------------------------------------------------------------------
Mantarını kendin yetiştir
Shiitake tohumlarının ekili olduğu hazır kütükler ABD'de ve Avrupa'da 25 dolara marketlerde satılıyor. Satın aldığınız kütüğü mutfağınızda loş bir yerde tutarsanız, bir süre sonra üzerinde lezzetli mantarların yetiştiğini görüyorsunuz. Mantarlara yuva ağaç, ayda üç-dört kez ürün verebiliyor. Batı ülkelerinde shiitake mantarının promosyon kampanyası en çok cinsel güce olumlu etkisi üzerine şekilleniyor. MAMTAŞ yetkilileri, Türkiye'de kendi mantarını kendin yetiştir uygulamasını deneyebileceklerini söylüyorlar. (Ayrıntılı bilgi için: 0 262 371 20 55)
http://www.aksam.com.tr/arsiv/aksam/2003/04/27/cumartesi/cumartesiprn4.html
-----------------------------------------------------------------------
Tıbbi mantar olarak tanınan bu mantar doğal sağlık maddesi ve uzun yaşamanın sırrı olarak satılmakta , anti tümör ve anti viral etkiye sahip olması ve cinsel gücü artırması nedeniyle popülaritesi hızla artan lezzetli ve değerli bir mantardır.
http://www.agromantar.com/kitlerimiz.html
Shitake mantarı da Asya yemeklerinden temel malzemelerden biridir. Bağışıklık sistemini kuvvetlendirir. Kanserden korunmaya, kanser tedavisine, yüksek kolesterolün düşmesine, bağışıklık sisteminin güçlenmesine ve kemoterapinin yan etkilerinin azalmasına yardımcı olur.
http://www.sabah.com.tr/2007/07/10/gny/haber,EBA2D650598C43C5A4DAA2DB0198FD26.html
denizakvaryumu
28-07-2007, 23:14
Sağlık kaynağı mantarlara devam edelim :)
Reishi ve shiitake den çok daha ünlü diğer mantar Maitake mantarıdır.
Maitake mantarı
Japonya'daki Ulusal Kanser Merkezi'nin araştırmacılarına göre, maitake, shiitake ve reishi mantarlarının hülasalarıyla beslenen, önceden kanser başlatılmış hayvanların yaklaşık yüzde 80'inde, tümörler tamamen yok olmuş.
Bu mantarların içindeki bileşimler, NK (doğal öldürücü hücreler) hücrelerinin tümörle savaşma aktivitesini artırıyor. En güçlü etkinin, maitake'den (grifola) geldiği düşünülüyor.
Japonya, Kobe Kadınlar Eczacılık Üniversite'sinin Bağışıklık Bölümü'nden Dr. Hiroaki Nanba, maitake'nin, kansere karşı çok güçlü bir aktivite gösterdiğini ve yayılmayı engellediğini söylüyor. Hayvanlar üzerinde yapılan araştırmalar da, maitake destek haplarının, bedenin, tümörleri öldürebilme yeteneğini artırdığını gösteriyor. 'D-fraksiyonu' adındaki maitake türü, tümörlerin büyümesini engellemek konusunda çok daha üstün bir performans sergilemiş (yüzde 45'e karşı yaklaşık yüzde 80).
Diğer mantar hülasalarının aksine, maitake özü, ağız yoluyla bile verildiğinde, güçlü bir antikanser aktivite gösteriyor. Dr. Nanba, maitake'nin, NK hücrelerinin tümör öldürme özelliğini güçlendirdiğini ve diğer bağışıklık hücrelerinin, interleukin-1 üretimini artırdığını söylüyor. Interleukin-1 ise, kansere ve çeşitli virüslere karşı savunmada yardımcı olan bir protein..
http://www.radikal.com.tr/haber.php?haberno=23378&tarih=10/12/2001
----------------------------------------------------------------------
Japonya da dans eden mantar olarak adlandırılan mantarın anti tümör ve anti kanser ve AİDS ye karşı etkisi klinik çalışmalarla tespit edilmiştir.
http://www.agromantar.com/kitlerimiz.html
Mantarlar kralı adıyla bilinen 'maitake mantarı'; kanserden korunma, diyabet, kolesterol, yüksek tansiyon ve bağışıklık sistemi uyarıcısı olarak etkilidir. Kemoterapi ve radyoterapinin yan etkilerini azalttığı gözlenmiştir.
http://www.sabah.com.tr/2007/07/10/gny/haber,EBA2D650598C43C5A4DAA2DB0198FD26.html
en iyisi bu mantarı yiyenlerin tecrübelerini almak...
Yok mu Türkiye de ölümsüzlük mantarı reishi yiyen :)
reishi mantarı odunsu yapısı nedeniyle ve acı olduğu için yemeklik mantar olarak tüketilmemektedir. Ancak kurutulmuşu çay olarak kaynatılarak içilmektedir. Bağışıklık sistemini güçlendirdiği, kan dolaşımını düzenlediği, kanın fazla oksijen taşımasını sağladığı bilimsel olarak kanıtlanmıştır. Doğada çok nadir olan bu mantar üretilmeye başladıktan sonra daha yaygın olarak tüketilmeye başlamıştır; sağlıklı insanlarda bağışıklık sistemini güçlendirici, birçok hastalığı da tedavide destekleyici olarak faydaları kanıtlanmıştır. Kullanan olarak kullanmanızı öneririm. www.kirmizireishi.com adresinden de bilgi alabilirsiniz
İyiymiş bu mantar...Üretmek lazım bunu...:)
Web aracılığı ile bu mantarların satışını yapan bir firmaya;bu mantarların bir kabuk **** sert talaşımsı malzeme üzerine ekimi yapılmış kitlerini sipariş ettim.Kimse ciddiye alıpta cevap vermedi.Ciddi satış yaptığını bildiğiniz önerebileceğiniz firma varmı?
denizakvaryumu
14-05-2008, 07:33
Hangi firmadan sipariş etmiştiniz?
Agromantar isimli bir firmadan.
denizakvaryumu
14-05-2008, 09:08
Agromantardan başka bu mantarları --kit-- olarak Türkiye'de satan başka yer benim bildiğim yok.
Ancak hap şeklinde olanları ya da kurutulmuş olarak ,çeşitli yerlerde satılıyor.
Agromantarla web üzerinden değil, telefonla irtibat kurun derim.
Teşekkür ederim denizakvaryumu telefonla irtibat en mantıklısı.
Sayın denizakvaryumu,agromantarı tel ile aradım.Önümüzdeki ay içinde Aydın'a gitme planım vardı oradan da bizzat Denizli'ye gideceğim.Shiitake evde amatör yetiştirici için uygunmuş maitake düzenli 16 C sıcaklık istemesinden dolayı evde zor olurmuş reishiyi ise( kurutulmuşunu alıp)çay olarak tüketmenin mantıklı olduğunu söylüyorlar çünkü reishi cam kapta kaynatılmalı ve metal kaşık bıçak asla değdirilmemeli imiş vb.Hazır kitlerin hacimsel olarak ortalama büyüklüğü 3-5 lt lik tencere boyutlarında imiş.Birde kuzu göbeği **** kuzu mantarı olarak bilinen mantarın (ki ben hastasıyımdır tazesini sipariş ettim memlekete yolda geliyor isteyenlere getirtebiliriz) da tohum satışı varmış bu tohumu ormanın belli bir kesimine ekiyormuşuz ve uygun şartlar oluştuğunda mantarlar yetişiyormuş.Bilgilerinize.
Sn.eeylems1977,
Bu kuzu göbegi tohumu dediginiz sanırım sporu peki fiyat ne dediler acaba?
Memlekette kuzu göbeginin kilosu nekadar acaba hani ben de talip olsam diyorum;)Saygılar
Sayın venus,kuzu göbeği mantarı için fiyat sormadım ama sadece ön bilgi verdiler .Denizli'de bu mantarın tohumu **** sporunu satan firma oralarda başta pahalı olduğunu bollaşınca ise 15 ytl ye düştüğünü sölemişti ve sıcak olduğu için bitmiş.Bizim memlekette yani Kastamonu'da daha yeni çıkıyor 40 ytl şimdilik sanırım bollaşınca fiyat biraz daha düşer.Ben 5 kg aldırtıp İstanbul'a getirttim çok lezzetliydi yeni ameliyat olmamış olsa idim kendim gidip toplayacaktım.Bu arada kökleri geldiğinde nemli idi torfa özenle diktim bakalım olacaklarmı bir akrabamız başarmıştı bekleyip başarımı **** başarızlığımı test edeceğim.
Teşekkür ederim.Size de başarılar ve bol şanslar...Sanırım fiyat şuan çok yüksek bekleyeyim bari....Hani denk gelir de uyguna bulurum olmazsa seneye nasip...Saygılar;)
Melih Bakırlıoğlu
20-05-2008, 14:05
Sayın eeylems1977 öncelikle geçmiş olsun.Kuzu göbeğini bende çok severim. Buralarda cok az bulunabiliyor.Bizde melike'yi çok severek yiyiyoruz.Aydın'a geçerken buyurup misafirim olur iseniz çok sevinirim.Bu temennim tüm üyelerimiz içinde geçerlidir.Hoşçakalın.
Sayın Melih Bakırlıoğlu teşekkür ederim.Melike dediğiniz mantar kırmızı sütü çıkan kanlıcamı?Aydın'a geçerken uğramaya çalışacağım.Sağlıcakla kalın.
Bu MAİTAKE mantarını , agro mantardan temin edebilir miyiz ?
denizakvaryumu
20-05-2008, 20:03
Maitake (Grifola frondosa)
Maitake (grifola frondosa) Japonya da dans eden mantar olarak adlandırılan mantarın anti tümör ve anti kanser ve AİDS ye karşı etkisi klinik çalışmalarla tespit edilmiştir.
Maitake üretim kitlerimiz zenginleştirilmiş,sterilize edilmiş sert ağaç talaşları üzerine aşılanmış ve gelişmesi tamamlanmış durumda uygun şartlarda 20-30 gün içerisinde hasat edile bilinir.
Ortam sıcaklığı:10-15 C0
Ortam nemi :% 80-90
Ağırlık : 1,5 Kg
Işık :500-1000 lux
Kit Fiyatları:
Hobi üretim kiti: 1-10 kit 25 YTL/adet, 10-50 Kit 22.5 YTL/adet, 50-100 Kit 20 YTL/adet
Ticari üretim kiti: (100 kit) 1000 YTL
http://www.agromantar.com/kitlerimiz.html
Ben Agromantar firması ile görüşmemde yetkili(Mehmet Bey);maitake mantarının sabit 16 C sıcaklık isteği olduğunu sölemişti.Bunu sağlamak zor.Evde amatörce yetiştirmek için shiitake ve kavak mantarını(kat kat yaprak mantarlar statüsünde) önermişti.Bir tanıdığım kesilen kavak kütüğünün 3 te ikisini toprağa gömüp bol bol suluyor ve bir süre sonra mantarlar çıkmaya başlıyor.
Melih Bakırlıoğlu
21-05-2008, 13:15
Sayın 33ylees1977; melike krem-bej kenarları yavru ağzı renginde en büyüğü (benim gördüğüm) el büyüklüğünde bir mantar.Ben kızartmasını çok severim.Mangalda ızgarası ve yahniside güzel olur.Bekliyorum,başımın üstünde yeriniz var.Hoşçakalın.
Sayın Melih Bakırlıoğlu, bahsettiğiniz mantarı anımsayamadım **** bilmiyorum.İmkanınız varsa fotoğrafını ekleyebilirmisiniz? merak ettim.
Bahsettiginiz mantar ceşidi çıntar olabilir mi acaba?:confused:
Melih Bakırlıoğlu
22-05-2008, 12:27
Evet cıntarda deniyormuş.Yalabık.com sitesinde resmini buldum.Hoşçakalın.
Arkadslar Konu hakkında arastirma yaparken takıldım. Kuzenim Adana Çukurova Üniversitesininde Yardımlarıyla Reishi Mantar İmalatı Yapmaktadır. Ganoturk.Com'dan Bilgi alabilirsiniz satın almak isteyenler veya gano Mantarı Hakkında Bilgi Almak İsteyenler. ilgilenenler. ürün ßiraz pahalı ama gerçekden faydasını göreceksiniz.Resimhttp://tepecikbeldesi.googlepages.com/reishimantar.jpg/reishimantar-full;init:.jpg
caucasus
03-06-2008, 15:25
Bence bu mantar değil tamamen insanın btün ihtiyaçlarını karşılayacak bir ilaç **** doping maddesi gibi bir şey. Bilgileriniz için teşekkürler. Bu mantarlar dan dağlar da gezerken arada bir rastladığımı zannediyorum bizim ülkemizde ki ormanlar dada yetişiyor değilmi ? genel de çürümüş ağaçların gövdelerinin yere yakın yerlerin de bulunuyorlar. ****** aynısıysa. Tekrar teşekkürler.
Evet cıntarda deniyormuş.Yalabık.com sitesinde resmini buldum.Hoşçakalın.
Bahsettiğiniz (www.yalabik.com) siteye baktım orada İtalya'nların ünlü mantarı Boletus Edulis (Porcini) yani ayıca mantarı bizim köyde bir sürü var ama çoğu kimse kıymet vermez.Üstünde yapışkan bir kabuğu vardır soyulur ve kavurması yapılır, çok hoş bir aroması vardır.Ben çok severim.Bu mantarı başka bilenler var mı?
Bu Mantar ağac dibinde felan yetismiyor. Kimyasal. ßi mantar. üretimi yapıldıkdan sona sterilizeside yapılıyor
Bu Mantar ağac dibinde felan yetismiyor. Kimyasal. ßi mantar. üretimi yapıldıkdan sona sterilizeside yapılıyor
Sayın Androot, 37 nolu mesajdaki fotoğrafta bulunan mantardan bahsediyorsanız eger; mantarın oluşum zamanı sizi köyüme davet edeyim.Gözlerinizle görün.Saygılarımla.
35 nolu mesaja eklenen resim www.kirmizireishi.com sitesinden alınmış. Bu sitede Reishi mantarının tıbbi yararları ile ilgili detaylar var İhtiyacı olanlar veya merak edenler oradan bilgi alabilirler. Turkiyede uretilen ve çay olarak satılan bir urun. Ayrıca bu adresten her turlu kultur mantarı ve miselleri ile ilgili bilgi ve teknik destek alabilirsiniz.
Gittigidiyorda gördüğümden beri hazır mantar üretim kiti almayı düşünüyordum doğrusu. Şimdi yazdıklarızı okuyunca hem birde firma denizlideymiş gidip bi bakmak farz oldu. En kısa zamanda gidip görmek istiyorum. Bilgisini paylaşan herkese teşekkürler.
denizakvaryumu
24-07-2008, 14:08
Mucize mantar; hastalığı arar, bulur, iyileştirir!
İşte ölümsüzlük mantarının en önemli faydaları...
Uzak Doğu'nun 2 bin yıllık keşfi olan alzheimer ve kanser dahil olmak üzere birçok hastalığı iyileştiren ölümsüzlük mantarı 'Ganoderma'nın sıvı konsantresi piyasaya sunuldu. 130 YTL olan şişe 6 günde tüketiliyor.
Son günlerde kamuoyunda gündeme gelen Ganoderma mantarı olarak bilinen ölümsüzlük mantarının sıvı konsantresi artık piyasada. Bu mantar, vücuttaki herhangi bir problemi tarama yaparak buluyor ve çözüyor. Ara, bul ve iyileştir olarak tanımlanan mantar, en yoğun problem neredeyse oraya etki ediyor. Mantarlar konusunda 25 yıldır çalışan Yrd. Doç. Dr. M. Ertuğrul İlbay ile birlikte FUNGAL Grup Genel Müdür Mustafa Yavaş ve Gıda Yüksek Mühendisi Hatice Yavaş Gürel’in yoğun çalışmalarıyla Türkiye’de ilk kez sıvı konsantresinin seri olarak üretimine başlanıldı.
Yaygın bilinen adı Reishi olan Ganoderma mantarı Tarım Bakanlığı’nın izniyle 1500 ml’lik cam ambalajlarda piyasaya sunuldu. Ganoderma mantarı konsantresi, tarihte 2000 yıldır “Ölümsüzlük Mantarı, Hayalet Mantar, Yaşamın İksiri, Sihirli Mantar" gibi sıfatlarla anılıyor.
HER DERDE DEVA
Japonya ve Çin’de 2000 yıllık geçmişi olan mantar, yüzyıllar boyunca doğal bir sağlık ilacı olarak kullanılmış. Dünyada bu mantar üzerinde pek çok bilimsel çalışma yapılmış. Çalışmalar sonucu antitümör, antibakteriyel, antiviral, antihiv (AIDS), antiülser, antialerjik, antidepresant, antioksidant, kan basıncını düzenleyici, detoks özelliği bulunduğu, kalp, beyin karaciğer ve akciğer koruyucusu olmasının yanında, bağışıklık sistemini güçlendirerek hastalıklara direnci artırdığı, alzheimer, zayıflama hastalığı olan anoreksiya, akne, adet düzensizliği, astım, bronşit, depresyon, sara (epilepsi), hemoroit, hepatit, katarakt, obezite, metabolik bir eklem hastalığı olarak bilinen gut, nezle, alerji (rinit), romatizma, retinal pigment dejenerasyonu, saç dökülmesi, kanser gibi birçok hastalığın tedavisinde etkili olduğu ortaya çıkmış.
TÜMÖRÜ SIFIRLIYOR
Geçmişte suyu sanki bir ayin şeklinde törenle içilen mantar uzun yıllar boyunca Çin ve Japonya’da devlet başkanlarına sunulan en önemli hediye niteliği taşımış. Ertuğrul İlbay özel mantar hakkında şöyle konuştu; “Bitkiler bizim için yiyecek, içecek, elbise, korunak, yakacak gibi çok çeşitli ihtiyaçlarımızı karşılıyor. Bunun dışında çok sayıda önemli ilaç, aspirin, morfin, kortizon bitkilerden elde ediliyor. Halen klinik olarak kemoterapi sırasında kullanılan çok sayıda antikanser ilaçları da bitkilerden elde ediliyor.
Bununla beraber penisilin gibi çok önemli bazı antibiyotikler bu mantarlardan elde ediliyor. Kırmızı reishi mantarı, bünyesinde bulunan maddelerden dolayı son yıllarda tıp alanında kullanılıyor. Bu mantarda 400’ün üzerinde biyolojik aktif bileşen bulunuyor. Örneğin içinde bulunan bir protein olan lektinin karaciğerde tümör hücrelerini yok ettiği ve lösemide de etkili olduğunu biliyoruz. Daha bir çok hastalığı iyi eden maddeler bulunuyor."
HİÇBİR YAN ETKiSi YOK
Mustafa Yavaş, Ganoderma’nın kapsül ve çay şekillerde piyasada bulunduğunu ancak sıvı formunun daha etkili olduğunu ve yıllardır da bu şekilde kullanıldığını belirtti.
Yavaş şunları söyledi; “İlaç, sabah ve gece aç karnına alınıyor. 5 ya da 6 günde 1 şişe bitiriliyor. İlk içen insanlarda öncelikle bir ağrı yapıyor. Hangi hastalığın tedavisi için kullanılıyorsa ağrı kendini farklı şekilde hissettiriyor. Ağrının hissedilmesi iyi bir şey. Çünkü ilaç kendini hissettiriyor. Hiçbir yan etkisi yok. Elimizde resmi rakamlar ve bize geri dönüşler var. Örneğin hastalık verilerinde azalma, tümörlerde sıfırlanma gibi sonuçları bulunuyor."
http://www.bugun.com.tr/haber_detay.asp?haberID=33397
http://www.ganoturk.com/
ahmeatik
16-08-2008, 17:48
www.agromantar.com dan kitlerini alarak üretmen mümkündür
ayrıca kuru naturel halde satışıda yapılmaktadır
ahmeatik
16-08-2008, 17:52
türkiye de de doğal olarak reishi yetişmekte fakat Ganoderma lucidum(redreishi) değil ganoderma applanatum bu mantarda etkili olmakla beraber lucidum kadar değil
ahmeatik
17-08-2008, 16:02
Agromantarcılık maitake ve reishi mantarlarının yanında onlarca tıbbi mantarı üretmektedir www.agromantar.com adresinden ulaşabilirsiniz
Melih Bakırlıoğlu
05-09-2008, 10:00
Alternatif tıp üniversitelerin de iştahını kabarttı. Kırmızı mantara rektörlük ve bakanlık el attı
Çukurova Üniversitesi son günlerde oldukça hareketli günler yaşıyor. Hareketliliğin nedeni üniversitenin Biyoloji Fakültesinden Prof. Dr. Ömer Çolak’ın bir buluş olarak sunduğu ‘ölümsüzlük mantarı’. Türkiye’de ilk kez üretildi iddiası ile ortaya çıkan Çolak’ın bu buluşu, yine iddiasına göre kolesterolden bağışıklık sistemine, kanserden, cinsel sorunlara, hatta saç dökülmesine kadar neredeyse tedavi etmediği hastalık yok! Çolak, iki ay televizyon televizyon dolaşarak ürünün reklamını yaptı. Ölümsüzlük iksiri gibi sunulan mantara talep patlayınca da üretecek bir firma ile anlaşarak ticaretine başladı. Ölümsüzlük mantarının kilosuna da 1000 dolar fiyat biçildi.
REKTÖR OLAYA EL KOYDU
Tam her şey yolunda giderken, dün Çukurova Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Alper Akınoğlu, adeta duruma el koyan bir açıklama yaptı. Akınoğlu, “Çukurova Üniversitesi kaynaklı olarak, bir mantar türünün geliştirildiği, ölümsüzlük mantarı olarak sunulduğu ve bu mantarın sağlık konusunda kanser dahil birçok hastalığa iyi geldiği yönündeki açıklamaların gerçek dışıdır” dedi. Akınoğlu, dahası bu yaşananları insanları kandırmaya ve suç teşkil eden gelişmeler olarak yorumladı ve açıklamasını şöyle sürdürdü: “Söz konusu mantar, "Gonoderma Lucidum (Reishi)", "Kırmızı Reishi" olarak bilinen bir mantar türüdür. Ziraat Fakültesi Döner Sermaye işletmesinde zaman zaman üretilip satışa sunulur. Dünyanın her yerinde bilinen bu mantarın içerisinde glukon ve diğer bazı moleküllerin, sadece bağışıklık sistemini biraz güçlendiren özelliktedir. Bu molekülleri ihtiva eden preperat ve tabletler, eczaneler dışındaki bitkisel orijinli satış merkezlerinde bulunmaktadır. Bütün bunların kesinlikle tedavi edici özelliği yoktur ve kanser tedavisinde etkili değildir. Bu şekilde hasta ve yakınlarının en zor anlarında yanıltılmaları, hiçbir etik ve insani değerlerle bağdaşmamaktadır. Ayrıca suç teşkil etmektedir. Bu konuda ancak Sağlık Bakanlığı gerekli ilaç ruhsatını verir. Sağlık konusunda değerlendirme ve yorum yapmak, tedavi yöntemi önermek, ancak ilgili bilim dalından olmak kaydı ile tıp mensuplarına aittir" dedi.
2 GRAMI HER DERDE DEVAYMIŞ!
HABERTURK.COM’a konuşan ölümsüzlük iksirinin mucidi Ömer Çolak, mantarın ticaretini yaptığını doğrularken, üniversitenin açıklamasını ise “Rektörün kendi görüşüdür” yorumunu yaptı. "Üniversitemizde ölümsüzlük mantarını ürettikten sonra, bunu tüketicilerle buluşturacağız” da diyen Çolak, yapacağı ticari faaliyetler hakkında da bilgi verdi: “Adana'ya tesis kurulacak ve benim danışmanlığımda mantarı üretip, dilimler halinde kurutarak, kuru çay gibi piyasaya sürülecek. 'GanoTürk' adıyla piyasaya sürülecek kurutulmuş ölümsüzlük mantarı, bir litre suya 2 gram atılıp, kaynatılarak içilebilecek"
Öte yandan Çolak, yine Doğu Asya ve Japon tababetinde önemli bir yer tutan bir başka mantar türünü de laboratuarlarda üretmeyi başardıklarını söyledi. Hindi Kuyruğu denilen bu mantarın kanser tedavilerinde paralel tedavi organizması olarak resmen kabul edilmiş bir mantar olduğunu söyledi.
SAĞLIK BAKANLIĞI: İNSANLARIN ÜMİTLERİ SÖMÜRÜLÜYOR
Diğer taraftan ölümsüzlük mantarı 5 yıldır Çin’den ithal edilerek kilosu ortalama bin dolardan satılıyor. Mantar üzerinden umut tacirliği yapanlar Sağlık Bakanlığı’nın mantara onay verdiğini dahi söylüyor. Ancak Bakanlık yetkilileri, böyle bir durumun asla söz konusu olmadığını, mantarın Tarım Bakanlığı’ndan alınan izinlerle “tarım ürünü” olarak ithal edildiğini söylüyorlar. Ürünün ağırlıklı olarak internet siteleri aracılığı ile satıldığını belirten yetkililer şu açıklamayı yapıyor: “Bu sitelerde yalan yanlış bilgiler kullanılarak ümit tacirliği yapılıyor. Bu konuda vatandaşların daha uyanık olması gerekiyor.”
Öte yandan, ölümsüzlük mantarını İstanbul’da üreten Kırmızı Reishi A.Ş yetkililerinden Refiye Erkel ise bu alanda ciddi bir sorumsuzluğun yaşandığını anlatıyor. Çukurova Üniversitesi’nin bu konuda insanları yanılttığını ifade eden Erkel, ürün bağışıklık sistemine iyi geliyor. Japonya Sağlık Bakanlığı tarafından onaylı. Ancak bunun üzerinden umut tacirliği yapılması yanlış” diyor.
Habertur
Bu haberi sizler ile paylaşmak istedim.Hoşçakalın.
Lonicera
17-01-2009, 15:54
Reishi mantarları pek yakında ucuza satışa sunulacakmış. Aşağıdaki özel TV kanalından detayları izleyebilirsiniz.
http://video.google.com/googleplayer.swf?docid=-3551237327766218308&hl=tr&fs=true
REİSHİ
Ganoderma lucidum olarak bilinen ve yüzyıllardan beri yaygın olarak kullanılan bir mantardır. Çin tıbbının verilerine göre insanın beş anahtar organına nüfus etmekte ve etkili olmaktadır. Bunlar kalp, karaciğer akciğer, pankreas ve böbrektir.
Ganoderma lucidum insanın çeşitli sistemlerinin rahatsızlıklarını (solunum, dolaşım, sinir, sindirim, endokrin, hareket sistemleri...) tedavi edebildiği gibi tıbbi, cerrahi, jinekolojik ve pediatrik müdahalelerden sonra iyileşmeyi hızlandırmaktadır.
Bütün bu etkileri aslında, başta immun (bağışıklık) sistemi olmak üzere sağlıklı temeli korumak kaydıyla bütün yaşamsal faaliyetleri desteklemesinden kaynaklanmaktadır.
Özel hastalıkları tedavi etmek için kullanılan veya vücudun sadece belirli eksikliklerini destekleyen diyet unsurlarından ve ilaçlardan tamamen ayrı düşünülmelidir.
Ganoderma lucidum vücudun tüm mekanizmasını ve metabolizmasını dengeleyerek bütün organ fonksiyonlarının düzgün yürütülmesini sağlar.
Özellikle sahip olduğu etkinliklerin bazılarını aşağıdaki şekilde sıralayabiliriz.
1-TÜMÖRLERE ETKİSİ
Tümörün oluşmasında asıl etken immun sistemin bozukluğu veya zayıflığıdır. Ganoderma lucidum immun sistemi düzenleyen ve aktive eden en iyi materyaldir. Önce vücudun bağışıklık mekanizmasını güçlendirir ve vücudun tümöre karşı kendi kendini müdafaa etme yeteneğini arttırır.
Ganoderma lucidum monositik makrofajların özellikle interlökin h sentezini aktive ederek fonksiyonel yönden güçlendirmektedir. Lökositlerin üretimini hedef alan fakat kanın tüm elemanları için geçerli olan sentez kapasitesini arttırır.
Kanser hücreleri üzerine inhibisyon etkisi yapan bileşenleri sayesinde giderek anti tümör ilacı, kanserden koruyucu diyet elemanı ve klasik kanser tedavilerine destek amacıyla daha da yaygın anlamda kullanılmaktadır.
Ganoderma lucidum insan vücudu üzerine olumsuz ve toksik etki yapan her şeyi yok eder. Bağışıklığı hiçbir toksik etki yapmaksızın güçlendirme özelliği Ganoderma lucidumun diğer bütün ilaçlara karşı asla erişilemez üstünlüğüdür.
2-KARACİĞER KORUMA VE DETOKSİFİKASYON
Ganoderma lucidum karaciğeri çeşitli fizyolojik ve biyolojik olumsuz faktörlerden korumaktadır. Daha da öte etkisi hasardan sonrada mükemmeldir. (Var olan bir bozuklukta da geçerlidir.)
Hücrelerdeki hem toksik bileşiklerin hem de ilaçların metabolizmasını hızlandırmaktadır ve toksik hepatitin tedavisinde yol göstermektedir.
Ganoderma lucidum kronik hepatitin tedavisinde baş dönmesi, göz kararması ve bununla ilgili belirtileri de ortadan kaldırmaktadır.
Kronik toksisitenin tedavisinde çeşitli kronik hepatit ve diğer hepatit tedavilerinde kullanılmaktadır.
3-KARDİYOVASKULER ETKİSİ
Hayvanlarda yapılan deney ve klinik çalışmalar G. Lucidumun koroner arteri genişlettiğini damarlardaki kan akışını arttırdığını ve kardiyak kapiller dolaşımını geliştirdiğini desteklemektedir. Böylece oksijen kaynağı ve kardiyak kaslardaki enerji artmaktadır.
Kan akımının yavaşlaması kaynaklı kalp rahatsızlıklarında kalbin korunmasına yardım eder. Ve kalp hastalıkların tedavisinde ve önlenmesinde idealdir. Ganoderma lucidumun hipertansif hastalardaki trigliserit, lipoprotein ve kandaki kolesterol seviyesini azalttığı apaçık bellidir.
Damar sertliği hastalığı olan arterial atheromotusun çeşitli tiplerini engellemektedir. Damar sertliği oldukça şekillendiyse G. Lucidum arter duvarındaki kolesterol miktarını azaltacak ve kan damarını yumuşatarak hasarı en aza indirecektir.
Böylece romatoid artrit kökenli hastalıkların gelişmesini engellemektedir. Romatoit artrit bulunan insanlarda bile G. Lucidum kolesterol seviyesini düşürdüğü için atardamar duvarları esnekleşir ve daha ileri düzeyde hasar görmesi engellenir.
Bilhassa periferik dolaşımı güçlendirmesi ve platelet agregasyonu denilen damar içi pıhtı oluşumunu engellemesi mükemmeldir. Tüm bu etkinlikleri nedeniyle kardiyovasküler hastalıkların tümünde koruyucudur.
4- YAŞLANMAYI GECİKTİRME
Ganoderma lucidum polisakkarit ve polipeptitleri aşağıdaki mekanizmalarla yaşlanmayı yüksek düzeyde yavaşlatır.
a-Bağışıklık sistemini güçlendirip düzenlemek suretiyle; böyle bir güçlendirme yeni yetişkin insan da olduğu kadar ileri yaşlardaki insanlarda da çok başarılı bir şekilde gözlenmektedir. Özellikle gençlerde Ganoderma lucidum etkinliğiyle sağlıklı ve optimal bir gelişim bağışıklık sisteminin en büyük destekçisidir.
b-Nükleik asit ve proteinlerin sentezlenmesini optimize eder. Araştırmalar göstermiştir ki kişinin yaşı fazla önemli olmaksızın nükleik asit ve proteinlerin optimize edilmiş senteziyle özellikle kanda, karaciğer ve kemik iliğinde yüksek hücre konsantrasyonlarına ulaşılmaktadır. Bu da yaşlanmanın en önemli engelleyicisidir. Gözlenmiştir ki ganodermanın yaşlanmayı geciktirme etkisi sadece yetişkinlerde değil gençlerde de aynı şekilde gerçekleşmiştir.
c-Serbest radikaller üzerine etkisi; yaşlılığa neden olan etkenlerden birisi vücuttaki hücrenin kendi antioksidan bileşiklerinde azalma meydana gelmesi veya SOD gibi antioksidan benzeri bileşiklerde azalma ortaya çıkmasıdır. Bu tip antioksidanlar vücudu serbest radikallerin sebep olduğu hasarlardan korumada mutlak gerekmektedir. G. Lucidum polisakkaritleri SOD ye çok benzer özel bileşikler şeklinde serbest radikalleri yok ederek ve yağların aşırı oksidasyonunu durdurarak vücudun hasar görmesini engellemektedir. Bu tip aktiviteler hücreleri korur ve onların yaşlanmasını geciktirir.
d-Ganoderma lucidum polisakkaritleri hücrenin çekirdeğinden DNA sentezini arttırarak hücre bölünmesini teşvik eder ve endirekt olarak bu yolla da yaşlanmayı yavaşlatmış olur.
5-NÖROASTENİA ÜZERİNE ETKİSİ
Çin tıbbında G lucidum asab bozukluğu ve uykusuzluğu tedavi etmede neredeyse klasik bir ilaç şeklinde kullanılmıştır. Çünkü MSS üzerinde etkilidir. G. Lucidum ekstraktları olumsuz vücut aktivitesini fizyolojik düzeye indirgemektedir. Bu inhibisyon neredeyse kantitatif hassasiyette olup aktivite düzeyini her türlü olumsuzluktan koruyacak düzeyde bir yardım sağlar. Ganoderma lucidum kafein gibi merkezi uyarıcı etkisi yapan bileşiklere benzer şekilde ölümü geciktirmesi göstermektedir ki sinir sistemini büyük bir etkinlikle uyarmaktadır. Eski Çin tıp yayınlarında Ganodermanın canlılığı koruyucu yaşam şevkini arttırıcı aklı geliştirici ve hafıza gücünü arttırıcı etkisi olduğu bildirilmektedir.
Çok yakın bir zamanda sinirsel zayıflıktan kaynaklanan uykusuzluğun Ganoderma ile %87,14 %100 oranında tedavi edildiği bildirilmiştir.
Bilhassa on onbeş günlük bir kullanım periyodu sonunda uyku düzelmekte, iştah artmakta ve vücut ağırlığı dengelenmektedir. Bunlara bağlı her türlü semptom azalmakta veya kaybolmaktadır.
6-HİPERTANSİYON ÜZERİNE ETKİSİ
Ganoderma lucidum anestezi altındaki tavşanlarda başarılı bir şekilde kan basıncını düşürmektedir. Sistolik ve diyastolik basınç %15, 25 oranda düşmektedir (özellikle diyastolik basıncı düşürmesi çok önemlidir). Dolayısıyla sinirsel aktivite inhibe edilmektedir. İnhibisyon düzeyinin %20, 40 olduğu düşünülür. Bir hastane bildirisinde yüksek tansiyonlu 18 vakadan Ganoderma lucidum eksraktıyla %88, 9 başarı elde edilerek başarı sağlandığı bildirilmektedir. Kan basıncını düşürme etkisini sempatik sinir sistemini inhibe etmesinden kaynaklandığı kabul edilmiştir.
30 yüksek tansiyon hastasının tedavi edildiği bir diğer araştırmada %88,3 düzeyinde Ganaderma lucidum başarısı sağlandığı bildirilmektedir. Bunun ötesinde G lucidum takviyesinin diğer tansiyon ilaçlarını etkisini arttırma ve stabilize etme yönünde çok faydalı olduğu tespit edilmiştir.
7-DİYABET ÜZERİNE ETKİSİ
Ganodermanın içerdiği bileşiklerden Ganoderma B ve C olarak adlandırılanların kan şekerini düşürdüğü bulunmuştur. Bu etkinliğin Ganodermann vücudun kendi dokuları tarafından kan şekerini daha iyi kullanılır hale getirmesinden kaynaklandığı anlaşılmıştır. G. Lucidum bileşenleri bu olayda yağ asitlerinin serbest kalmasını engelleme yönünde insüline destek olduğu bulunmuştur. Bilhassa idrarında ve kanında şeker yüksek insanlarda bu etki açıkça görülmektedir. Kan şekerinin173 den 116ya kolesterolün 230'dan 179'a düştüğü bulunmuştur. Yine G. Lucidum suda çözünen polisakkaritleri insüline bağlı olmayan diyabetin kontrol altında tutulmasında etkilidir ve bu amaçla geniş ölçüde kullanılmaktadır.
8-KRONİK BRONŞİT VE BRONŞİYAL ASTIMA ETKİSİ
Ganoderma lucidum öksürük nöbetlerini keser, balgamı saflaştırır. Ve astımı baskı altına alır. Benzer sebeplerle ortaya çıkan belirtileri ve hastalıkların belirtilerini silikleştirir.
Bilindiği gibi G lucidum bağışıklık sistemini aktive etmektedir. Dolayısıyla gripten ve yukarıdaki hastalık tablolarından korunma etkinliği buna dayanmaktadır.
9- AŞIRI HASSASİYETE ETKİSİ
Eğer herhangi bir antijene karşı bağışıklık reaksiyonları aşırı düzeyde gerçekleşirse immunopatolojik anormallikler ortaya çıkar. Ganoderma lucidum vücutta bu tip aşırı reaksiyonların ortaya çıkmasını baskılar ve vücut düzeninin korunmasını sağlar. Yapılan çalışmalar da gösterilmiştir ki alerjik reaksiyonların daha ortaya çıkmadan önlenmesini sağladığı için Ganoderma lucidum bu tip hastalardaki aşırı hassasiyet faktörlerinin serbest kalmasına müsaade etmediği bulunmuştur. Bu özelliğiyle günümüzde kullanılan bütün aşırı hassasiyet reaksiyonları, alerjik astım gibi otoimmun rahatsızlıklar ve lupus eritemetosiz vulgaris, romatoit artrit, romatoit kalp rahatsızlıkları, alerjik rinit ve alerjik cilt rahatsızlıkları gibi hastalıların tedavisinde çok daha üstün fayda sağlamaktadır. Hormonların vücutta kullanılabilirliğini arttırdığından toksifikasyon hastalarında tedavi amacıyla kullanılabilmektedir.
10-GÜZELLİĞİN KORUNMASI ÜZERİNE ETKİSİ
Ganoderma lucidumun uzun gençlik ilacı adını almasının ana sebebi cildi koruması ve yaşlanmayı geciktirmesidir. Ganoderma sayesinde cildin su regülâsyonu mükemmelleştiğinden cilt, elastik nemli ve düzgün kalır. Ganodermanın ciltte melanin oluşmasını inhibe ettiği de bulunmuştur. Günümüzde Ganodermadan yapılmış güzellik ürünleri endüstrinin yeni parlayan yıldızı durumundadır. Bunlarla birlikte ganıoderma içeren besinler alındığında sinerjik bir etki ortaya çıkmaktadır. Banyo sularına ganoderma eksraktı katarsanız deriniz genç görünmekle kalmayıp bakteriyel enfeksiyonlardan da korunmuş olur.
Yukarıdaki tüm özelliklerine ek olarak ganoderma kemik iliğindeki kan sentezini desteklemesi sebebiyle çeşitli kan hastalıkları taşıyanlar ve yoğun radyasyon altında kalan insanlardaki düşük WC belirtilerinin ortadan kaldırılmasında çok etkilidir. Vücudun bağışıklık sistemi artığından AİDS de dahil olmak üzere viral enfeksiyonlardan korunmasını sağlar.
Uterustaki düz kasların aşırı kasılmasını engeller ve hamile kalınmasını kolaylaştırır.
Ganoderma retinadaki pigment denatürasyonunu, beyinin az gelişmişliğini ve anormal zayıf kas gelişmesini başarılı şekilde engellediği ve iyileştirdiği anlaşılmıştır. Baş ağrıları, sinir ağrıları ve kanserle ilgili ağrıları azalttığı da bulunmuştur.
Kaynak :www.sifalimantar.com
EfraBaba
15-10-2009, 01:06
Muhteşem arkadaşlar. Ben 4 gündür deniyorum ve farkı hissediyorum. Yanlız kullanma talimatları var, ona göre kullanılması gerekiyor.
Konu hakkında birçok kişi yazmış, ancak bu mantar hakkında forumuzun da üyesi olan ve uzmanlığı tescilli Jilber Barutçiyan verdiği eğitimlerde "hiçbir bilimsel ispatının olmadığı, ormanlarımızda doğal olarak yetişen bir mantar olmasına rağmen, nedense ithal edilip, çok yüksek fiyatlar ile satılmakta" demektedir.
Plasebo etkisi olabilir, henüz bilimsel olarak netleşmemiş yararları olabilir ama abartılı kampanyalar ile gerek de olmadığı halde ithal edilerek, ülkemiz için çok yüksek fiyatlarla satılmasını da iyi düşünmek gerek.
Okuyanların bu hususlara da dikkat etmelerinin doğru olacağını düşünüyorum.
gece
yine de, ganaderma'nın öyle ya da böyle, dertlilere derman olmasını dileyip, ötesine karışmaz forum kişisi
gece
yine de, ganaderma'nın öyle ya da böyle, dertlilere derman olmasını dileyip, ötesine karışmaz forum kişisi
Bu mantarı çok abartıyorlar gibi geliyor bana. Doğal türlerimiz çok daha besleyici bence. Gençlik iksiri dedikleri kuzugöbeği alın size her derde deva hem de endemik türümüz bile var.
Morchella Anatolica
atacanhimself
08-01-2010, 00:20
bence ne demek anlayamadım ben?!
çin tıp kaynakları,japon tıp kaynakları
Üniversitelerden alınan raporlar var bir tarafta öteki tarafta sizin antiteziniz ise "bence"
zayıf kalmadı mı sizce de biraz
Arkadaşlar ben de evde hobi amaçlı yetiştirmek için bir kit almayı düşünüyorum. Yalnız bu yazılan 'Işık :500-1000 lux' ne anlama geliyor acaba? Bir de yaprak şeklinde olan pembe mantarın tadını tavsiye edermisiniz?
Agromada pembesi yokmuş, grisi varmış. Sipariş verdim gelsin bakalım, gelişmeleri sizinle paylaşayım :) Ayrıca kit in yanında 1 kg da hazırını gönderecekler. Tadını deneyeceğim olmadan :D
... Yalnız bu yazılan 'Işık :500-1000 lux' ne anlama geliyor acaba? ...
Lüks, lx kısaltmasıyla gösterilen aydınlanma ölçüsüdür. Yani ışık kaynağınız ne olursa olsun 1 m² alandaki ışığın aydınlanmasının ölçüsüdür diyebiliriz.
Bu konuda fikir vermesi açısından; açık bir gecede dolunayın 0,27 lx, oturma odalarının aydınlatmasının yaklaşık 50 lx, TV stüdyolarında 1.000 lx, bulutların gökyüzünü kapattığı durumlarda 100 lx aydınlanmanın olduğunu söylenebilir.
gece
daimi olarak, 0 lx aydınlanan forum kişisi!
bence demek : benim görüşüm oluyor. ben senin görüşlerine saygı duyuyorsam sende benimkilere saygı duymalısın.
Proteinler | Karbonhidrat | Madensel Tuzlar | Yağ | % Su | Enerji Değeri (kcal)
Şampinyon | 2 | 1 | 0,8 | 0,1 | 91 | 13
Kuzu Mantarı | 2,3 | 5 | 1 | 0,4 | 90 | 20
Şanpinyon = Fransız mutfağında, mantar çorbası.
Bari mantarcılıkta şövenizm olmasın :/ Dünyanın heryerinde farklı hastalıklara çare olan bitkiler, tedavi yolları var. Reishi mantarı, uzun süre denenmiş, tıpta binlerce yıl kullanılarak sayısız kere deneyim edilmiş, psikolojik, plasebo etkisi ya da kişiye özel durumlar, başka bir tedaviyle genellikle kullanıldığı için diğer ilacın etkisinden yaralanarak ya da gerçekten işe yaradığı için öneriliyor.
Bizim mantarımız gavurunkini döver mantığı yanlış bence. Bir mantar cinsinde bulunan etken madde bir başka cinste de bulunabilir. Ama yurdum mantarlarını tek tek uzun yıllar kullanıp deneyim etmeniz lazım. Ayrıca bu mantarı kullananlar beklenen etkilerini öngörerek kullanıyor. Mantarın tedavi edicliği de besleyiciliğinden değil (besleyicilik karbonhidrat ve protein değerini anlatır) içinde bulunan anahtar enzim, yağ ya da başka maddelerden alır.
Yurdumuzda tabii ki bu türlere benzeyen, benzer maddeleri içeren, benzer yararları olan mantarlar olması çok normal. Sporlar ruzgar, su ve hayvanlarla heryere ulaşmış. Fakat bu ilk olarak başka coğrefyalarda kullanılmış mantarları dışlamamıza sebep olmamalı. Ama endemik mantar türlerinin insan sağlığı üzerine etkileri klinik olarak test edilir veya uzak doğuda kullanılanlar gibi kullanılıp sonuç verirse neden kullanmayalım?
J.Barutçiyan hocamız bizi aydınlatması ümidiyle. Fikirlere kurşun işlemez deyip bırakıyorum.
Jilber hoca ile bu konuyu çok konuştuk.
Hatta bir keresinde bu her derde deva mantarın kelliğe de iyi geldiğini söylemişti.
Evde bir kaç çuval var tahta kadar sert bu mantarı isteyene verebilirim demişti.
Tabii Jilber hocayı bilen bilir şapkasının altı kısmi saç free... :)
İnanmak her şeydir...
Ayrıca, "neden o kadar para verir alırlar bilmem, orman dolu bu mantarla" da demişti.
atacanhimself
10-01-2010, 21:23
Ayrıca, "neden o kadar para verir alırlar bilmem, orman dolu bu mantarla" da demişti.
peki bilmeden soruyorum tamamen, birlikte düşünelim diye
şöyle bir şey olabilir mi
misal bu mantar japonyada yetişiyorken orada bazı maddeler olabilir içinde, ama doğal olması ama bazı topraktan aldığı minerallerle farklı özellik gösteriyor da
bu tarafta veya kültür de yetişince özelliğini yitiriyor gibi bir durum olabilir mi?
önemli olan cinsi. üretildiği yer değil. fakat prestij açısından sanırım ithal gelen daha değerlidir, farkedeceğini sanmam. en azından mantar konusunda. yetiştiği yere özgü, endemik türker, mikrocoğrafyaya özel başka kullanıan ürünler olabilir. Mantarda yarar sağlayan mantatın büyürken üzerinde tetiştiği şeyi (ağaç, çürük, toprak, talaş) kendi yaşamı için gereken besin ve maddelere çevirirken ürettiği enteresanlıklar. :D
Haklısınız babalus,
Eminim Jilber hoca bunu bilemiyordur. Kesin sp. si hatta spp.si değişik varyegat ları olabilir.
Siz placebo effect diye bir şey duydunuz mu?
Bu konu ile paralelikleri de çekebiliyor iseniz ne mutlu size :)
yoo, kesinlikle. ben mantarların hiçbirinin öyle gözle görülür süper etkileri olduğuna inanmıyorum. uzun süre kullanımda yan tedavi olarak belki bazı iyi etkileri olabilir. Ispanağın içindeki bir enazim de bilmem nereye iyi geliyordun mesela bunun gibi. Söylemeye çalıştığım şey, tüm mantarları aynı kefeye koymamak gerektiği, besleyicilik ve tedavi ediciliğin farklı olduğu.
Bence bu mantar çok abartılıyor.Mikolok olan jilber hocamızda aynı görüşte. Para verilipte alınacak bir mantar değil Belgradda bolca bulunan bir mantar.
merhabalar,
arkadaşım gut hastası. "dr quick kırmızı reishi" tavsiye ettiler. kulllanan var mı? Yan etkileri var mıdır? Bilgisi olan paylaşırsa çok sevinirim. aşağıda linkini veriyorum.
http://www.dogallokman.com/page.php?act=urunDetay&urunID=106&name=DR_QUICK_REISH_MANTARI
konuyu yanlış yere açmışım. hatamı düzelttiğiniz için teşekkür ederim.
Bende 3-4 kutukırmızı mantar tükettim.Hatta 1 kutuda şuanda elimde var.Ama aşağıdaki yazıyı okuyunca bıraktım.Neyin doğru olduğuna karar veremedim.
http://www.herbalistatabay.com/mantar.html
İnternette bircok bilgiye ulasmak mumkün , ancak internette yayınlanan yazılar ile ilgili bir yasal boşluk da olduğu için isteyen herkes başkasına çamur atacak şekilde yazılar yazabiliyor, iddialarda bulunabiliyor. Bunların hangisinin doğru olduğuna karar verebilmek için , iddialarını kanıtlamak için sundukları bilimsel verilere bakmak doğru olacaktır. Bilimsel çalışmalar ile desteklenmeyen iddialar , iddia olmaktan ileri gidemez.Oysa kırmızı Reishi mantarının sağlık üzerindeki etkileri ile ilgili olarak yapılan çok sayıda bilimsel çalışma, Reishi mantarının yararlarını iddia olmaktan çıkarmış, doğruluğunu kanıtlamaktadır. (PubMed.com sitesinde-ki bu sitede dünyada yapılan ve saygın dergilerde yayınlanan tıbbi araştırmalar ve sonuçları yer almaktadır- güncel yapılmış çalışmaların sonuçları da görülebilir. Arama işlemi Reishi mantarının Latince ismi olan Ganoderma lucidum ile yapılmalıdır)
Verdiğiniz linkte yer alan iddialar ile ilgili olarak bazı bilgiler vermek istiyorum:
1.Bu iddialarda bulunan herbalistin (Atabay Güveloğlu) ne yazık ki mantarlar konusunda sınıflandırma/değerlendirme yapmasını destekleyecek bir eğitimi söz konusu değildir. Kırmızı Reishi mantarı (latince ismi ile Ganoderma lucidum) tıbbi mantarlar sınıfında bir mantardır. Bu herbalistin Kırmızı Reishi mantarının zehirli olduğu iddiasına karşı www.fungi.com sitesinde tıbbi mantarlar ile ilgili dünya çapında otorite olan mantar bilimcisinin bilgilerini ve orada bulunan bir karşılaştırma tablosunu incelemenizi öneririm. Üniversitelerimizin Ziraat fakülteleri ve Meslek Yüksek okulları bünyesinde yer alan Mantarcılık Bölümlerindeki öğretim görevlilerinden de bu konuda bilgi alınabilir. Tıbbi mantar olması nedeni ile Eczacılık Fakülteleri de bu konuda başvurabileceğiniz ve doğru bilgi alabileceğiniz mercilerdir. Örneğin Yeditepe Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Fitoterapi ve Farmakognozi Anabilim Dalı Başkanı Prof Dr. Erdem Yeşilada' nın, ki kendisi Türkiye'de bitkilerle tedavi konusunda en ileri gelen bilim adamlarındandır, yazılarında ve bazı haber programlarında yaptığı açıklamaları izleyebilirsiniz(www.saglikveyasamdergisi.com sitesinde bu yazılar ve videoları bulabilirsiniz) Tıbbi mantarlar konusunda bilgi için ayrıca aşağıdaki linklere de bakabilirsiniz
http://www.springerlink.com/content/m885g5306l5j7842/
http://www.ncbi.nlm.nih.gov/pmc/articles/PMC1193547/
www.icnet.uk/labs/med_mush/med_mush.html
2. Zehirli olabilecek bir mantar ile ilgili olarak Tarım Bakanlığının ne ad altında olursa olsun izin vermesi sizce mantıklı mı?
Kırmızı Reishi mantarı bir ilaç değil, bir besin destek ürünü olarak değerlendirildiği için Türkiyede mevzuat gereği Tarım Bakanlığı iznine tabidir. Kullanacağınız ürünler için bu izin belgelerini sormanız ve bu izne sahip ürünleri kullanmanız yerinde olur..
3. Bu iddialarda bulunan herbalist ,sundukları bitkilerin toplandığı ortamlar ile ilgili veya yaptıkları karışımlarda kullandıkları bitkilerin birbiri ile etkileşimleri konusunda bilimsel bir veri gösterebiliyor mu? (ör. ısırgan otu yararlıdır, ama yol kenarlarından toplanan ısırgan otu içinde birçok ağır metali de barındırmaktadır; normal çayı düşünün 1 kaşık kuru çay ile de çay hazırlayabilirsiniz, 3 kaşık kuru çay ile de, ancak sonuçta elde edeceğiniz çay farklı olacaktır. Ancak siz daha önce içmediyseniz bunlar arasındaki farkı bilemezsiniz. Herbalistlerin hazırladığı karışımlardaki oranlar ve kullanılan farklı bitkiler konusunda hiçbir veri yoktur) Reishi mantarının Gram gram kullandırıldığını ifade ediyor; kaşık, tutam, bardak diye mi ölçü verilmeli,.bu tip ölçüler ne kadar tutarlı???? Ayrıca mantarın yenemediğini iddia ediyor; mantar odunsu yapısı nedeni ile hazmedilemediği için kaynatılarak suyu, yani özü (ekstraktı) içilmektedir. Bu durum birçok bitki için geçerlidir- en basiti, ıhlamur yaprakları ve çiçekleri de yenmiyor, onlar da mı zehirli acaba?????? Böyle dayanaktan yoksun bir iddia için ne denebilir ki?
4. Bir ürünün tek bir kişiye iyi gelmesi herkese iyi geleceği anlamına gelmez, bu nedenle kullanan kişilerin yorumlarından çok yapılan bilimsel ve tıbbi çalışmalar baz alınmalıdır, çünkü bu çalışmalarda birçok vaka, farklı etkileri ve sonuçları da dikkate alınarak incelenmekte ve istatistiki sonuçlara ulaşılabilmektedir.
5. Birçok sitede bu herbalistten aldıkları ürünlerden hiçbir yarar görmediğini ifade eden çok sayıda kişiye rastlıyoruz, bu kişinin sitesinde eczanelerde satılan ilaçlar için 'sahte ilaçlar' diyebildiğini ve Prof. Dr. seviyesine gelmiş konusunda uzman Dr.lar için ‘öldüren doktor’ ifadesini kullanabildiğini görüyoruz. Kişiler kendi yaptıkları doğrular ile değerlendirilmeli, başkalarına çamur atarak nereye varabilirsiniz? Bilime sonuna kadar inanan kişiler olarak bilimsel çalışmalar sonucunda elde edilen verilere göre hareket etmek durumundayız
Adı geçen yazıda dayanak gösterilen Hacettepe Üniversitesindeki bir hocamızın reishi mantarının kemoterapide zararlı olduğunu ve fare zehiri içerdiğini ifade eden haberi ile ilgili olarak da bazı bilgiler ve inceleyebileceğiniz linkler sunmak istiyorum.
Bu haber daha önce yurtdışında yapılmış bazı çalışmalara dayanarak ancak ne yazık ki buradaki bilgilerin sadece bir kısmı alınarak verilmiştir. Şöyle ki:
1.Bahsedilen ve uzun süre prostat tedavisinde kullanılan PC-SPES isimli ilaç 8 farklı bitkinin karışımı (bunlardan biri Reishi mantarıdır) olarak Amerikada piyasaya sürülen bir ilaçtır , bu bitkilerin ekstraktlarının değişik kimyasal maddelere emdirilerek kapsul haline getirilmiş şeklidir.
( http://www.cancer.gov/ Questions and Answers About PC-SPES)
2. Bu ilaç kullanılmaya başladıktan sonraki dönemde bazı hastaların ilk zamanki etkiyi elde edemedikleri yönünde yaptıkları şikayetler üzerine ilaç üzerinde yapılan testlerde , karışımın içinde doğada doğal olarak bulunmayan (ancak sentetik olarak üretilebilen) maddeler saptanmıştır . Değişik dönemlerde üretilen ilaç karışımlarında bu maddelerin gösterdiği değişkenlik belirlenmiştir ve bu maddeler (haberde adı geçen DES ) standart formulde yer almadığı ve etkileri tam olarak incelenmediği için ilacın üretimi durdurulmuş ve piyasadan toplatılmıştır.
http://www.cancer.gov/cancertopics/pdq/cam/pc-spes/HealthProfessional/85.cdr#Section_85)
3. Karışımda yer alan bitkilerin tek tek özellikleri araştırılmıştır ve kansere karşı olan etkileri belirlenmiştir. Ulusal kanser enstitüsü bahsedilen bu yapay maddeleri içermeyecek şekilde hazırlanacak karışımın üretilmesi durumunda bununla ilgili çalışmaların devam ettirilebileceği açıklanmıştır.
(*NCCAM can only do so when a fully characterized and standardized contaminant-free product using the original product formulation becomes available. NCCAM is open to working with potential new manufacturers of research-grade PC SPES so that studies of its safety and efficacy can proceed.)
4. Adı geçen warfarin(coumadin) maddesi ise kalp hastalarının kanı sulandırmak için kullandıkları ve değişik firmalara ait ilaçlarda kullanılan bir maddedir. Reishi mantarının da kanı sulandırıcı etkisi vardır, ancak bu içindeki doğal maddelerden kaynaklanmaktadır ve sentetik olan warfarin ile alakalı değildir. Reishi mantarının bu etkisi nedeni ile Hemofili (kanı pıhtılaşmayan) hastalarda kullanılmaması veya ameliyat önces/sonrası veya kanamalı hallerde kullanılmaması konusunda uyarılar vardır..
NOT: Vermiş olduğum linkleri tıkladığınızda konunun detaylarını görebilirsiniz
Durum böyle iken, , tüm bu karşı durumların sadece Reishi mantarından kaynaklanıyormuş gibi ve FDA tarafından yasaklanan ürünün Reishi mantarında bulunduğu şeklinde lanse edilmesi bilimsel olmadığı gibi kanımca etik de değildir.
Herkese sağlıklı günler dilerim
skanatlar
07-02-2011, 20:08
35 nolu resimdeki bu mantardan bir kez ormanda bulmuştum Çatalca tarafında. Bu mantarı nasıl kullanılabilir hale getirebiliriz bilen varmı. Kurutuluyormu ? Kurutuluyorsa nasıl ? v.b.
Kullanılır hale getirmeye gerek yok, zaten bir işe yaramıyor. Onun yerine sünger de yenilebilir.
Tahta da yense aynı etkiyi yapıyor.
atakan koçak
03-03-2011, 17:07
arkadaşlar uygun bir fiyata reishi mantarı olan varsa almak istiyorum **** elinde olup yetistiren varsa verebilirmi acaba ?...
Başlığı bir okuyun. Boş yere paranızı ziyan etmiş olmayın.
Yukarıda yazdığım sünger mevzusunu konunun uzmanından alıp yazmıştım.
seyyah53
03-03-2011, 18:01
Yukarıda yazdığınız hangi yazı memet bey?...
bende bu mantarı üretiyorum.gerçi daha ilk mahsulümü almak üzereyim desem daha doğru olur:)benim sormak istediğim ben bu ürünü nereye ve neşekilde satabilirim,sonuç itibari ile işlenmesi gereken bir mantar türü.yardımcı olacak arkadaşlar olursa sevinirim.
atatundra
20-03-2011, 14:38
hikaye bu manar sakın almayın.
Bence de hikaye, özellikle kanser hastaları üzerinden para kazanmak için yaratılmış bir yalan.
Pek çok bitki ve meyve zaten faydalı içerikteler. Benim de dikkatimi çeken mesela, yurtdışından ithal edilen meyvelerden belki daha lezzetli (ya da biz alışkın olduğumuzdan öyle geliyordur) ve aynı şekilde faydalı meyvelerimiz olmasına rağmen, bunların reklamı dünyada bir ilkmiş, tıbbi buluşmuş gibi yapılıyor.
İşin gerçeği meyve ve sebzeler, mantar vs, sağlığımız için mucizeler zaten bana göre, onların faydalarını ben belki yeni öğreniyorum ama insanlar asırlardır kullanmışlar zaten dünyanın heryerinde... Mesela böyle çok bahsedilen ithal bir meyvenin faydalarını incelerken aynı etkiye sahip kızılcık olduğunu öğrenmiştim bir ara. Bu milliyetçilik değil, sadece bakış açısının farklılığı olabilir.
Tabi ki isteyen istediği meyveyi, bitkiyi, mantarı yetiştirsin, çeşitlilik ve tercih konusudur. Buna karşı değilim, sadece ticari abartmalar gibi geliyor bana, o konuda kandırılmaktansa, bilinçli olmak tüketici olarak doğru geliyor. Türkiye'de kırka yakın mantar çeşidi varmış (Bir kısmı da ihraç ediliyormuş). Mesela avatarımdakini çok severim ama hepsini bilmiyorum. Faydalı olduklarına da inanıyorum. Bütün gıdaların doğası, geni bozulmadıktan sonra tabi...
*Daha önce yazdıklarımla ilgili düşüncelerim aynı ancak internette biraz bu konuyu araştırdığımda ve burada yazılanları okuduğumda, farklı bilgilere ya da düşüncelere rastladım. Bu durumda benim tavsiyem çok bilmediğimiz, emin olmadığımız bir şeyi hemen kullanmamak yönünde. Çünkü ben çağımızdaki bilgi kirliliğinden ve bazen ticaret yüzünden yanlışlar yapılabildiğini gördüm.
Bana Ankara'da bilinen, saygın bir laboratuvarda, bir diyetisyen kanola yağı önermişti yemeklerde kullanmak için. Daha sonra biz bu yağı araştırdığımızda ilk kez GDO'nun ne olduğunu öğrenmiştik. Eskiden sanayide, ucuz olduğu için kullanılan bu bitkinin yağı insan kullanımı için uygun olmadığından, genetiği değiştirilerek piyasaya sunulmuş, yani GDO'lu olarak. O ne kadar uygunsa artık! Geçenlerde bir doktorun tv'de bu yağla ilgili söylediklerini duyunca yine şaşırdım. Sağlığa zararlı olduğunu söylerken, "maalesef bu yağın Türkiye'ye girmesinde ben önayak olmuştum", diyerek pişmanlığını dile getiriyordu.
Ben biraz kuşkucu oldum bu konularda ister istemez. Dikkatli olunmasını tavsiye ederim. (Yine eklemek isterim ki, şahsen benim, insan sağlığı pahasına, ilaç firmalarının son zamanlarada ticarete öncelik vermelerinin örneklerini görmem, GDO'nun gıdalarda belirtilmesine izin verilmemesi gibi nedenlerden dolayı, pek çok uzman ve yetkiliye de güvenim kalmadı ne yazık ki...)
ankarada olan arkadaşlar. ilbay grupta her türlü mantar var.
macunköyde ben gidip gördüm tavsiye ederim
organikreishi
09-05-2011, 15:02
Arkadaşlar http://www.organikreishi.com bu siteden reishi (http://www.organikreishi.com) mantarının yararları ve tedavileri hakkında bilgi edinebilir ve ürünü satın alabilirsiniz.
Kullanılır hale getirmeye gerek yok, zaten bir işe yaramıyor. Onun yerine sünger de yenilebilir.
Tahta da yense aynı etkiyi yapıyor.
Tahta yediğinde ne ekti gördünki ? neden böyle yazıyorsunuz.. ayıp bence.
Hiç bir işe yaramayan bir mantarı kansere çare diye satıp umudu tükenmiş insanların sırtından para kazanmada siz ayıp olan bir şey görmüyormusunuz?
Bu tadı da olmayan hiç bir işe de yaramayan bir mantar.
Bu mantar için sahte bilgiler vermek ayıp.
Bu bitkiyi eleştirmek yanlış bence. Kanser hastalarına faydalı olabilir, olmayabilirde. Bu bitki kanseri iyileştiriyorsa, zaten bilim adamları bu bitkiden ilaç yapıp kanser hastalarına sunarlardı kanser sorunuda kalmazdı.
Benim bildiğim kadarıyla kanserin hiç bir çaresi yoktur, fakat ömürü uzatacak besinleri ve yaşam kalitetesini olumlu yönden etkileyen bitkiler olumlu yönden bakılmalı.
Kanseri veya AİDS gibi hastaklığı iyileştirir diye Iddia eden kişiler bence eleştirilmeli, hatta bu kişiler iddia etiklerini ıspatlayamasa hakim önüne çılarılmalı.
Kimsede herşeye inanmasın ve ümitlenmesin, her duyduklarına.
Bu Reishi mantarına gelince şahsen iyi bir sağlık bitkisi olduğuna inaniyiyorum, bundan ötesi bir şey diğildir. Nasıl bal sağlıklıysa bu da öyle bişeydir.
Mucizevi olan bir şeyi yoktur.
Site bünyesine mantar eğitimleri yapıldı. Bu başlıkta da görüleceği üzere eğitimi veren bir uzman. Toplatılara katılanlar teyid edeceklerdir. Çok da konusuna hakim birisi Barutciyan.
"Hiç bir işe yaramaz" dedi. O dediği için söylüyorum. Sünger benzetmesi de ona aitttir.
"Bütün yollar denenmiş artık beklemek kalmış. Bir umut bu mantar var, benden isteyenlere bedava yolluyorum. Bir işe yaradığı için değil. Artık hiçbir umudu kalmamış bir hastaya bunu yapmam gerekiyor, ondan yapıyorum" dedi.
Yani sağlık üzerinde hiçbir etkisi yok. Ticari bir kazanç kapısı.
Gittiğim arıcılık eğitiminde de, benzer biçimde Anzer balının da sadece ticari nedenle bu kadar pahalı olduğunu, yoksa hiç bir farkı olmadığını söylemişti konusunda uzman olan hoca.
Koca profllar önceden siparişler verip dünya paralara balı alıyorlarmış dedim. Bizim hoca da "iki yol var, hocaların yolundan gidersin, ya da dediğimi dinlersin" dedi.
Sn memet bey, herkes yorum yapabilir, fakat buna inanmak, inanmamak, veya kendiniz araştırmak istiyorsaniz bu sizin kendi seçeniyinizdir. Uzman derken bir tek taraflı duruma düşuyorsunuz, senin dediğin uzman benim için uzman olmayabilir.
Benim dediğim uzman, ve inandığım uzman senin için belki hiç bir şey ifade etmez.
Ben de kendimi uzman olarak tanıtabilirim ve akademik çalışmam olmasa bile delice hareket edipte iddialardan bulunabilirim. Örneğin diyebilirimki televizyon kanser yapıyor. Uzman anlamına gelmem, tam tersi olurum pirimitif ve ciddiye alınmıyacak bir kişi olurum.
Yani hiç bir anlamı yok, istediğini desin senin dediğin uzman, tamam olabilir ama bunu kanıtlayacak hakiki olan belgelerle kanıtlasın, ozaman uzman derim.
Herkes farklıdır, herkesin DNA sı değişiktir, bir kişeyi birşey faydalıysa aynı şey başkasına zararlı olabilr. Hiç kimsede ben uzmanın yok efendim bu şu demesin, sadece halkın kafasını karıştırır bu kişilerde bilim adamların alay konusu olmaya mahkumlar.
Halil Önen
05-07-2011, 22:01
reishi mantarı odunsu yapısı nedeniyle ve acı olduğu için yemeklik mantar olarak tüketilmemektedir. Ancak kurutulmuşu çay [/B[B]]olarak kaynatılarak içilmektedir. Bağışıklık sistemini güçlendirdiği, kan dolaşımını düzenlediği, kanın fazla oksijen taşımasını sağladığı bilimsel olarak kanıtlanmıştır. Doğada çok nadir olan bu mantar üretilmeye başladıktan sonra daha yaygın olarak tüketilmeye başlamıştır; sağlıklı insanlarda bağışıklık sistemini güçlendirici, birçok hastalığı da tedavide destekleyici olarak faydaları kanıtlanmıştır. Kullanan olarak kullanmanızı öneririm. www.kirmizireishi.com adresinden de bilgi alabilirsiniz
Sn. rerkel,
yüz yıllık Köyönü Tarım projesine 25 yıllık Kırmızı Reishi projesi ile ( belki o da yüzyıllıktır) :) geldiniz.
Menemen, Belen Köyüne ve Köyönü Tarıma hoş geldiniz.
Belki bir köyün kaderini değiştirecek, projenizin önündeki tüm engeller_ ki köy muhtarının özverili çalışmasıyla_ kalkmıştır.
Hayırlı olsun.
Siz hazır olduğunuzda bizde hazır olacağız.
Başarılar. Eşinize selamlar.
Sn memet bey, herkes yorum yapabilir, fakat buna inanmak, inanmamak, veya kendiniz araştırmak istiyorsaniz bu sizin kendi seçeniyinizdir. Uzman derken bir tek taraflı duruma düşuyorsunuz, senin dediğin uzman benim için uzman olmayabilir.
Benim dediğim uzman, ve inandığım uzman senin için belki hiç bir şey ifade etmez.
Ben de kendimi uzman olarak tanıtabilirim ve akademik çalışmam olmasa bile delice hareket edipte iddialardan bulunabilirim. Örneğin diyebilirimki televizyon kanser yapıyor. Uzman anlamına gelmem, tam tersi olurum pirimitif ve ciddiye alınmıyacak bir kişi olurum.
Yani hiç bir anlamı yok, istediğini desin senin dediğin uzman, tamam olabilir ama bunu kanıtlayacak hakiki olan belgelerle kanıtlasın, ozaman uzman derim.
Herkes farklıdır, herkesin DNA sı değişiktir, bir kişeyi birşey faydalıysa aynı şey başkasına zararlı olabilr. Hiç kimsede ben uzmanın yok efendim bu şu demesin, sadece halkın kafasını karıştırır bu kişilerde bilim adamların alay konusu olmaya mahkumlar.
Uzmalara uzman oldukları için uzman diyoruz. Bize de bu konuda bilgiyi veren mantar konusunda az sayıda kurumdan eğitim almış uzman. O bildiği için biz de onun bilgisine inanıyoruz. Uzmanlar da bilgisine inandığımız kişiler oluyor. Siz kişisel olarak bilimsel bilgiye inanmayabilirsiniz bu sizin fikrinizdir. İlaçlar hastalıkları iyileştirmez. Dünya da güneşin etrafında dönmüyor diyebilirsiniz. Bunlar da kişiseldir. Uzmanlar deyince iş öyle olmuyor işte. Aksi kanıtlanmadığı sürece onların verdikleri bilimsel bilgiyi geçerli kabul ediyoruz.
Bu mantarın hiç bir sağaltıcı etkisi yok dediğine göre bildiği olduğu için bunu söyledi. Bu konunun öyle ben inanmıyorum biçiminde bir durumu yok. Bu mantarı satanlar sadece ticari kazanç elde etmeyi düşünüyor. Yoksa hiçbir sağaltıcı etkisi olmayan bir mantar.
Anzer balının da diğer ballardan hiç bir farkı olmadığı halde çok farklıymış gibi gösterilip inanılmaz paralara satılması gibi bir şey.
Mehmet Atmaca
11-10-2011, 16:41
www.agromantar.com
Besleyici değeri olan yenilebilir mantarların birçoğu tedavi edici amaçlar için dünya çapında uzun zamandır kullanılmaktadır. Yenilemeyen türlerin çoğu da önemli tıbbi kullanıma sahiptir. Şu an çeşitli tedavi edici özelliklere sahip olduğu bilinen en az 270 tür mantar vardır (Ying ve ark., 1987). Tıbbi olarak kullanılan mantarlar, çeşitli hastalıkların ve belirli sağlık problemlerinin tedavisi için büyük ölçüde kullanılmaktadır. Otuz yılı aşkın süredir, özellikle Japonya, Çin ve Kore’de bu mantarlar üzerinde yapılan birçok bilimsel çalışmanın sonucu olarak, geleneksel kullanımlarının çoğu doğrulanmış ve yeni uygulamalar geliştirilmiştir
1990 lı yıllardan sonra iletişim ve teknolojinin gelişmesi tıbbi mantara uluslar arası ilginin artmasına ve tıbbi ve egzotik mantar türlerinin tüm dünya çapında tanınmasını ve ilginin artmasını sağlamıştır. Özellikle 1980 li yıllardan sonra yetiştiriciliği hızla artmıştır. Dünyada üretimi 1995 de 500 ton olan Reishi mantarı 2005 yılında 6 000 tona ulaşmıştır. Ülkemizde ise 2000 yılında Agromantarcılık (AGROMA) tarafından Denizlide üretimine başlanmış ve üretimi halen yaygınlaştırılarak devam etmektedir.
Latince ismi Ganoderma lucidum olan mantar bir çok yerde Reishi, Kırmızı Reishi veya ölümsüzlük mantarı gibi isimler ile takdim edilmektedir. Uzakdoğu kaynaklı bu mantarın yaklaşık 2000 yıllık bir geçmişi bulunmaktadır. Uzun yıllar boyunca özellikle Uzakdoğu ülkelerinde başta hipertansiyon ve karaciğer hastalıkları olmak üzere bronşit, astım, ülser, uykusuzluk ve kanser gibi rahatsızlıkların tedavisinde yardımcı bir kaynak olarak kullanılmış. Bu faydalı organizmalar hastalığın tedavi edilmesinde ve vücut direncinin arttırılmasında görev alır. Böylece sadece hasta olan insanların değil normal sağlıklı bireylerinde haftada birkaç kere bu faydalı besinleri tüketmeleri tavsiye edilmektedir. Bu şekilde insan bünyesi daha dirençli bir yapıya kavuşmakta ve herhangi bir rahatsızlık durumunda hastalık etmeni ile daha rahat mücadele edebilmektedir.
Reishi mantarının insan sağlığına olan birçok faydası yapılan çalışmalar ile ispatlanmıştır. Ayrıca bu mantarın bu güne kadar tespit edilmiş bir yan etkisi bulunmamaktadır, bu sebeplerden dolayı Japon Sağlık Bakanlığı tarafından kanser tedavisinde kullanılabilecek yardımcı bitkisel ilaç olarak kabul edilen tek mantar türüdür. Özellikle kanser tedavisinde kullanılan radyoterapi ve kemoterapinin vücuttaki yan etkilerini bertaraf ettiği belirlenmiştir.
Fujian Agriculture University Central Laboratory’de yapılan analiz sonucunda, Ganoderma lucidium’un besin içeriği şunlardır: %12,1 kaba protein, % 79,33 kaba selüloz, %2,63 kül, %1,98 azot, %0,229 fosfor, %0,5 potasyum, %0,085 kalsiyum, ve %0,056 magnezyum. Germanyum ve selenyum içeriği bakımından oldukça yüksektir
Ganoderma lucidum yetiştirme tekniği
Yetiştiricilikte iki yöntem kullanılmaktadır
1) Bitkisel atık (talaş) kültürü
2) Kütükte yetiştiricilik
Talaş Kültürü
Yetiştirme ortamı olarak şert ağaç(meşe,kayın, Gürgen) talaşları kullanılmaktadır
Hazırlanan yetiştirme ortamları ısıya dayanıklı torbalara 1-2 kg olacak şekilde doldurularak, torbaların ağzı pamuk tıkaçla kapatılacaktır. Bu işlemden sonra torbalar 121 °C’de 1.5 saat otoklavda tutularak sterilize edilecektir. Torbaların sıcaklığı 20-25 °C’ye düştükten sonrasteril odalarda misel ekimi yapılacaktır. Misel aşılanan torbalar mantar üretim odasına yerleştirilecek, karanlık koşullarda 25-30 °C’de misel sarması için gerekli koşullar sağlanacaktır. Misel gelişimini tamamlayan torbalarda karpofor oluşumunu teşvik için oda 100-200 lux ışıkla aydınlatılacaktır (Chen, 2004). Primordium görülen torbaların üzeri açılarak ve oda düzenli bir şekilde nemlendirilip, havalandırılmaya başlanacak, oda sıcaklığı 25±2oC olacak şekilde ayarlanacaktır. Primordiumlar görülmeye başladıktan sonra torbaların üst kısımları mantar gelişmesini teşvik ve çıkışları sağlamak için kesilerek açılacaktır. Mantarlar gelişim dönemi boyunca dikkatle incelenerek en uygun hasat zamanında hasat edilecektir.
3) 2) Kütük yönteminde ise meşe kütüğü 15 cm uzunluğunda, 15 cm çapında kesilerek hazırlanacaktır (. Kütüklere 5 cm derinliğinde ve 2 cm genişliğinde 6-10 delik açılacak, bu açılan deliklere miseller yerleştirilecek ve üzerleri bal mumu ile kapatılacaktır. Misel aşılanmış kütükler 25 °C sıcaklık ve %70 neme ayarlanmış odada 6 ay muhafaza edilecektir. Miseller kütükleri sardıktan sonra serada organik maddece zenginleştirilen toprağa kütükler gömülecek ve sıcaklık 25-30 °C ve nem %70-90 olacak şekilde ayarlanacaktır. Seranın direkt güneş ışığı alması engellenecek ve havalandırmaya dikkat edilecektir. Mantarlar oluşum sırasında dikkatle incelenecek ve en uygun hasat zamanında hasat edilecektir
ülkemizde Kütük yetistiriciliği iklimsel özelliği nedeni ile pek uygun bir yetiştiricilik yöntemi değildir ülkemizde Ganoderma yetiştiriciliği sunni talaş kütüklerinde ve iklimlendirilmiş kapalı ortamlarda yetiştiriciliği daha çok başarılı olmaktadır.
Yüksek kaliteli Ganoderma lucidum üretmek için diğer özel koşulların da gerekli olduğu göz önüne alınabilir. Bunlar;
1) verimi en yüksek ırkın seçimi,
2) doğru yetiştiricilik metodunun kullanılması,
3) ürünün doğru zamanda hasat edilmesi ve
4) hasat sonrası ürüne uygun bir biçimde muamele yapılması: Ganoderma lucidum yaşarken (canlıyken) hastalığa karşı korur. Bu hastalıklara karşı koruma gücünün uygun bir şekilde tüketildiğinde ortaya çıktığı tahmin edilmektedir. Onun tüm yaşamı boyunca şiddetli (sert) doğa şartlarında onun hastalıklara karşı koruma gücünü artması iyileştirici özelliğidir. Ganoderma lucidum’un yeni (genç) hücreleri hasattan sonra hemen ölmeye (bozulmaya) başlar. Ganoderma lucidum’un hastalıklara karşı koruma gücünün artışı engellendiği için suni olarak hızlı bir şekilde kurutulmaması gereklidir. Ganoderma lucidum serin, karanlık ve durağan (değişmez) bir yerde muhafaza edilebilir.
Sıcaklık: Ganoderma lucidium için sıcaklık çok önemlidir. Kültür mevsimi sıcaklık isteğine göre ayarlanmalıdır.
Meyve için yüksek sıcaklık gereklidir. Misel gelişimi için 12-36 oC sıcaklık gerekirken, en uygun sıcaklık 24-30 oC’tır. Sıcaklık 30 oC’tan yüksek ya da 24 oC’tan düşük ise misel gelişimi yavaşlayacaktır. meyve oluşumu için uygun sıcaklık 20-30 oC’tır.
Ganoderma lucidium’un yetiştirilmesi sırasında sıcaklığın 20-25 oC olması gelişmeyi yavaşlatır, fakat kapalı bir yapı ve açık renk oluşturur. Sıcaklığın 25-30 oC olması halinde ise gelişme hızlı olur, fakat kalitede düşme görülür. Şapka gelişimi için 22 oC üzerinde sıcaklık iyi büyümeyi sağlar.Aksi halde şapkada deforme olacaktır.
Nem: Hücre oluşumu için esas bileşiktir. Biyolojik olayların meydana gelmesinde ve taşınmasında rol oynar. Misel gelişimi, buton ve meyve oluşumu substratın su içeriği ile ilişkilidir.
Substratın su içeriği misel büyümesi için yaklaşık % 60 olmalıdır. Meyve büyümesi sırasında, nem % 80-90 arasında olmalıdır. Meyvenin büyümesi, üst tabakada bulunan misellerin gelişimine bağlıdır. Düşük hava neminde büyüme duracaktır Bundan dolayı, nemlendirme özellik istemektedir.
Havalandırma: Ganoderma lucidium aerobik bir mantardır. Yaşam boyunca sürekli soluma gösterdiğinden, taze havaya sürekli ihtiyaç gösterir. Karbondioksit konsantrasyonu % 0,1’den yüksek olması halinde meyvede deformasyon oluşur. Bundan dolayı kültür yerinde iyi havalandırma olmalıdır.
Işık: Ganoderma lucidium üzerinde ışık etkisi farklı dönemde farklı şekillerde olmaktadır. Misel, tamamen karanlıkta yetişmektedir. Yüksek ışık, özellikle sarı ışık, gelişmede yavaşlamaya neden olur. Meyve gelişimi için bir miktar ışık gereklidir.
Meyve gövdesi fototropizm gösterir. Meyve ve şapkanın büyüme noktaları ışığa yönelir. Süs amaçlı mantar yetiştiriciliğinde bu karakterden yararlanılır.
pH
Ganoderma lucidium miselleri düşük asit ortamlarından hoşlanır. Büyüme için gerekli pH 3,0-7,5 değerleri arasıdır, fakat en uygun değerler 4,0-6,0 değerleri arasıdır
Reishi’nin Tüketimi
G. lucidum mantarı çok sert dokusundan dolayı taze olarak tüketilememekte, yemeklerde kullanılamamaktadır. Bununla beraber çayı, kahvesi, sıcak suda eriyen tabletleri, kapsülleri, tentürleri, ampulleri, ekstraktları ve sporlarının ürünlerini, dilimlenmiş halde mantarın kendisini piyasadan elde etmek mümkündür. Uzun yıllar yapmış olduğumuz çalışmalar sonucunda geliştirmiş olduğumuz bir yöntemle tamamen tüketime hazır hale getirilmiş içilebilir şekilde saf G. lucidum konsantresi insanların hizmetine sunulmuştur. Genel olarak sağlıklı insanların günde; 1-2 g, hastaların 5-6 g, ağır hastaların ise günde en az 10 g kadar Reishi tüketmeleri tavsiye edilmektedir.
Reishi ile kürde mantarın konsantresi genelde sabah kalkınca ve akşam yatmadan önce aç karnına içilmeli; içme saatlerinin de aynı olmasına özen gösterilmesi gerekmektedir. Ayrıca mantar suyu içilirken, içerisine herhangi bir şeker ya da tatlandırıcı madde vb. kesinlikle katılmamalıdır.
Reishi’nin bünyesinde bulunan polisakkaritler biyolojik olarak makro moleküllerdir. Söz konusu polisakkaritlerin çözülüp vücut tarafından alınabilmesi için günde 1000 mg C vitamini alınması gerekmekte, C vitamini Reishi’nin biyo yarayışlılığını arttırmaktadır. Antioksidant bir madde olan Reishi, hücrelerdeki yaşlanmayı durdururken bağışıklık sistemini güçlendirmektedir. Bu bakımdan mantar suyunun içilmesine en az 2 ile 5 ay arasında devam edilmelidir.
Reishi Çayı Nasıl Hazırlanır?
Reishi Çayı Nasıl Hazırlanır?
Sağlıklı kişilerde günde 2 -3 gr, hastalarda ise hastalığın durumuna göre 6-12 gr kurutulmuş mantardan hazırlanan çayın tüketilmesi önerilir.
Çayın sabah, öğle ve akşam birer bardak içilmesi önerilir;
Günlük olarak tüketilecek miktardaki kuru mantar cam veya porselen kap içerisine
1 litre su içine konarak kaynamaya bırakılır ve kaynama başladıktan sonra ateş kısılarak en az 15-20 dakika kaynatılır.
Tercihen sıcak veya ılık olarak içilir.
2-3 günlük çay bir defada hazırlanıp buzdolabında saklanabilir.
Kaynatma ve içim esnasında çay kesinlikle metal ile temas etmemelidir. Cam veya porselen kapta kaynatılmalı ve muhafaza edilmelidir. Mantarın içeriğinde bulunan Germanyum maddesi vücüdün kullanabileceği formdadır sıcakta metalle teması sonucu elekrton alış verisi ile vücut tarafından kullanılamaz forma geçmesi nedeni ile mutlaka cam bir kapta kaynatılmalıdır.
Çayın tadı acıdır; tatlandırıcı kullanmayın tatlandırma ihtiyacı duyulması halinde bal veya tabii şeker ile tatlandırılmalıdır.
Aç karına içilmesi tavsiye edilir; ancak mide problemi olanlar veya acılığı nedeni ile aç karnına içemeyenler yemekten sonra içebilir.
www.agromantar.com
Bu başlıkta sürekli yazıyorum bize mantar eğitimi veren Jilber Barutçiyan sizinle aynı fikirde değil. Onun bu konuda eğitimi, uzmanlığı olduğu için kendisine güveniyorum. Sünger ya da terlik hatta paspas da yiyebilirsiniz sizi kanserden hepsi aynı oranda korur. Yani hiç bir işe yaramıyor, yazdıklarınızın hiç birisi bilimsel değil.
Bu hiç bir işe yaramayan bir mantar üzerinden ticari gelir elde etmeye yaraynan, insanların sağlığı üzerinden para kazanma denemesi.
Domates de anti oksidan olduğu için kanserden koruyormuş günde dört ton yiyebilirseniz.
Ticari hesaplarınızı bu sitede yapmayın.
Sitede satış yapmakla ilgili bir başlık var ona bakmadan satış amaçlı sitenizin linkini vermeniz hoş olmamış.
Ben bitkisel tedaviye inanan bir insanım;ama, bilimsel yayınlar dışında rastgele yazılanlara itibar etmem..
Bilimsel kaynak gösterilmeksizin yazılan her yazıya inanmayın lütfen..
Bitkiler mutlaka yararlıdır,ama onları doğru alanlarda,doğru kullanmak gerekir..Her bitki her insanda aynı etkiyi yapmayabilir;dozu,hazırlanışı,nereden tedarik edildiği çok önemlidir..
Bazı hastalarda rastgele bitkisel çarelere başvurmak çok ters sonuçlar da verebilir..
...
Yukarıda yazılanları okuduktan sonra birkaç satır da ben yazayım dedim..
Ülkemizde Fitoterapi olarak adlandırılan,tıbbi bitkilerin hastalıkların tedavisinde kullanılması konusunda çok ciddi bir eğitimden geçmiş ve ülkemizde çok az sayıdaki tıbbi onkologdan biri olan Doçent Doktor Canfeza SEZGİN'in ''Hangi kansere hangi bitki'' adlı kitabını okuğumda Reishi Mantarı'nın kansere karşı koruyucu veya tedavi edici 79 bitki arasında olduğunu gördüm.. (sayfa 101-102)
Bu mantar çeşidiyle ilgili olumlu tesbitler var kitapta..
Mantarın en etkili maddesi beta-D glucan imiş..Kanser hastalarında yapılan çalışmalarda bağışıklık sistemini uyardığı,diğer bir çalışmada ise, akciğer kanseri olan hastalarda yaşam kalitesini %65 oranında iyileştirdiği yazılmış..
Laboratuar çalışmalarında meme ve prostat kanseri hücrelerinin yayılma riskini azalttığı,çeşitli kanser hücrelerini öldürdüğü ve kanserin damarlanmasını engellediği gösterilmiştir..
Lösemi,meme,sarkom,kalınbağırsak,karaciğer,mesane ve prostat kanseri hücrelerini öldürmekte..
Fakat kilinik çalışmalarda bazı insanlarda tam tersine bağışıklık sistemini baskıladığı görülen bu mantarın etkisinin her insanda farklı olabileceği ve kemoterapi gören hastalarda beraber kullanılmasında çok dikkatli olunması gerektiği yazılmış kitapta..
Sağlıklı insanların günde 13.2 gram taze reishi mantarı almasının belirgin bir yan etkisinin bulunmadığını,kanda antioksidan kapasitenin arttığını yazmış sayın Canfeza SEZGİN..
Sayın Jilber Barutçiyan mantarları çok iyi tanıyabilir ama eğer fitoterapi uzmanı değilse, Doç.Dr. Canfeza SEZGİN'in bilimsel verilere göre yazdığı kitaptaki bilgilere inanmak çok daha doğru olur..
''Domates de anti oksidan olduğu için kanserden koruyormuş günde dört ton yiyebilirseniz.'' diye yorumlar yapmak bence biraz yakışıksız..
Unutmayalım..bizde halen yok ama Avrupa ülkelerinde doktorlar alternatif tıp ürünlerini reçete edebiliyor..
Bizde ise,küresel ilaç sanayiin esiri olmuş alternatif tıbba tamamen karşı ve düşman olan doktorlar maalesef çoğunlukta.
Jİlber bey mantar konusunda az sayıda eğitim veren bir kurumdan eğitim almış bir uzman.
O diyorsa onun dediği doğrudur.
Kanser gibi çok ciddi bir hastalık için domates ye mantar ye su iç terlik ısır gibi tavsiyelerde bulunuyorsa birisi sadece kitaptan para kazanmak için yazmıştır kitabı. Hiç de inanılır olmaz.
Çaresiz bir hastalık için insanlar mantar iyi geliyor demke hiç de zarif değil.
O kadar tedavi ilaç vs işe yaramıyor mantar uzmanı terlik de yiyebilirsiniz, hiç bir işe yaramaz bu mantar diyor kanseri %65 frenleyecek. Hiç de bilimsel değil.
Astım için bütün otları çöpleri bitkileri denemiş biri olarak böyle kocakarı ilacı tarifi kaitaplara hiç de inanmam. İsterse yazan tıp uzmanı olsun. Doktorası tıp üzerine olsun.
Veri varsa hangi bilimsel kıstaslara göre kimlerce onandığı hangi bilim dergisinde yayınlandığı hangi klinik deneylerle desteklendiğini öğrenmek isterim yoksa, mantar uzmanının dedilkleri doğrudur. Çaresiz insanlara iyi gelir demesi kolay..
Jiber bey eğitimde çuvallar dolusu var evde. Her şeyi denemiş artık yolun sonu gelmiş biri bu mantarı ye demiş artık çare yok, benden isteyene ücretsiz yolluyorum artık sadece moral gerek hastaya, dedi.
'Domates de anti oksidan olduğu için kanserden koruyormuş günde dört ton yiyebilirseniz.'' diye yorumlar yapmak bence biraz yakışıksız.. Neresi yakışıksız. Biyokimya doktoru bunu söyleyen, bu kadar domates yerseniz ancak yeterli konsantrasyoan ulaşırsınız dedi. Yakışıksızlık neresinde bunun.
Kitabın tanıtımında duanın gücü niçin azımsanmamalı cümlesi bence bundan daha yakışıksız. Dua işe yarayacaksa baştan belayı niye verdin diye sorarım.
'Domates de anti oksidan olduğu için kanserden koruyormuş günde dört ton yiyebilirseniz.'' diye yorumlar yapmak bence biraz yakışıksız.. Neresi yakışıksız. Biyokimya doktoru bunu söyleyen, bu kadar domates yerseniz ancak yeterli konsantrasyoan ulaşırsınız dedi. Yakışıksızlık neresinde bunun.
.
Bu bahsettiğiniz biyokimya doktorunun adı nedir ve domates hakkındaki makalesini veya kitabını yazar mısınız?Kaynak verir misiniz..
Ayrıca sayın Jilber Barutçiyan hem arkeolog hemde mikolog ..Yani fitoterapi veya tıbbi onkoloji gibi alanlarda bir eğitimi yok..
Mutlaka iyi bir mikologtur ama, bitkisel tedaviler konusunda tıbbi görüş belirtme yetisi olmasa gerekir sanırım.
Bitkilere,onların tıbbi etkilerine inanmıyabirlirsiniz ama unutmayın..Penisilin de bir mantar ürünüdür.
İyi, siz kansere karşı bolca penisilin tüketin.
Bir çok insan için ölümcüldür söz konusu ilaç.
Bitkisel tedavilerin kendisi tıbbi görüş dahilinde değil zaten, neden bir mantar uzmanı işe yaramayan mantar için yalan söylesin iyi gelir desin. Biliyor, faydasız diyor.
Bu mantar üzerinden insanların kanser olmaları ticari amaçlar için kullanılıyor, bütün bitksiel tıbbi durum da sadece budur.
Kitabın tanıtımında duanın gücü niçin azımsanmamalı cümlesi bence bundan daha yakışıksız.
Bu bilimsel cümle hangi bilimsel makaledendir sizce.
Sanırım bir tıp doktorunun böyle bilimsel görüş belirtme yetkisi de yoktur.
Bana göre böyle bir cümle tabibler odası üyeliğinin sonunu getirmek için yeterlidir.
Pek çok bitki pek çok madde içeriyor bunların ilaç anlamına gelmesi için konstantre edilmesi gerekiyor domates de böyle bir şey gerekmesi sizi neden şaşırttı.
Sağlıklı insanlar için düzenli domates tüketimi yararlı ilaç olarak kansere iyi gelmesi için istediğiniz kadar domates tüketin bir işe yaramaz.
Alternatif tıp cinsi hoca reçeteleri değildir.
Size bir kıysalama yapmanız için baldan örnek vereyim. Anzer balı bu sene 260 lira karakovan 60, petek balı 50 lira. Aralarında fark mı ne. Yok. Anzer balı çok lezzetli başkaca meziyeti yok. Karakovan da öyle. Satış stratejisi hepsi.
Kitabın tanıtımında duanın gücü niçin azımsanmamalı cümlesi bence bundan daha yakışıksız. Dua işe yarayacaksa baştan belayı niye verdin diye sorarım.
.....(Kanserde) Üçüncü evre ''pazarlık''tır. Genelde daha kısa sürmekle beraber hastaya en az diğer başa çıkma mekanizmaları kadar yardımcı olabilir. Bu, birçok kişinin inançlarına yönelip bir mucize gerçekleşmesi ya da ömürlerinin uzaması için dua ettikleri, iyileşmek için şartlar öne sürdükleri, başlarına gelecekleri ertelemeye çalıştıkları bir dönemdir. İbadet ve dualar umut verme konusunda faydalı olabilir, ayrıca ibadetlerin iyileştirici bir etkisi olduğu ileri sürülmüştür.
PSİKOLOG
BURCU ATATÜR YÜKSEL
Danman Psikolojik Hizmetler Merkezi (http://www.alopsikolog.net/kanser.asp)
Danman Psikolojik Hizmetler Merkezi (http://www.alopsikolog.net/kanser.asp)
Gerçekten bilimsel bir açıklama oldu bu teşekkürler aydınlattığınız için.
Plasebo ilaçlar da etkili olabiliyor pek çok durumda. Psikozu yenen bir örnek var.
Bu arada cümlede ileri sürülmüştür bölümü ilgimi çekti.
Çeşitli mekanizmaların bünye üzerinde etkisi olduğu zaten biliniyor. Ağrıları kimi durumlarda engellemek mümkün sözgelimi. Ama bu zaten bir mantar etkisi değil ve dua ederek söz gelimi virütik bir hastalığı yenemezsiniz.
Kimi bitkiler kimi durumlarda etkilidir. Söz gelimi melisa sedatiftir fazla içerseniz çayını şiddetli yan etkisi olur. Biberiye astımda ters etkilidir.
Kanser, artık yapılacak şeylerin sonuna gelindiğinde sadece, bu mantar ya da herhangi bir şey aynı etkiyi verecek.
Linkinize baktım, kanser ve geri kalan bütün ciddi sorunlarda psikolojik destek önemlidir.
İyi, siz kansere karşı bolca penisilin tüketin.
.
Karşınızdaki kişiye alayvari yanıt verme şekliniz biraz tuhaf..
Ben penisilin'in kansere karşı kullanıldığı konusunda birşey yazdım mı?
Sadece mantarlardan nasıl bir ilaç üretilebildiğini vurgulamak istedim.
Mantardan ''penisilin'' gibi onlarca yıl insanlığın hizmetinde olan bir antibiyotik üretiliyorsa, başka ilaç hammaddeleri de elde edilebilir..Diğer bitkilerden de elde edilebilir..Bu bir kanser ilacı da olabilir..
Bakın..
Zakkumcu Ziya diye yıllar önce ti'ye alınıp,adeta linç edilen bu değerli insanımızı en sonunda ABD'ye kaçırttık..
Onlar ona önem verdi..İmkan verdi..
.......
1985'te yurt dışında araştırma kurumları aramaya başladı. N.O. ekstreleri ile ilgili patent başvurusunu A.B.D. Patent ve Müseccel Marka Ofisi'ne yaptıktan sonra sanayileşmiş değişik ülkelerde bir düzine ilaç firmasına N.O. tedavisini tanıtan birer paket gönderdi. Bunlardan İsviçre'nin Sandoz firması (Sandoz daha sonra başka bir İsviçre ilaç firması ile birleşerek Novartis adını aldı) konu ile ilgilendi ve N.O. ekstre örneklerini test etmek istedi. Testlerin neticesinde N.O. ekstrelerinin bağışıklık sistemini harekete geçirdiği rapor edildi . Sandoz bilimcileri N.O. ekstreleri için "immünomodülatör" (bağışıklık sistemi düzenleyicisi) tabirini kullandılar.
Dr. H. Ziya zel, Nerium Oleander (zakkum) ekstreleri ve Anvirzel iin tarihsel bilgiler. (http://drozel.org/tr/tarihce.htm)
1996 yılında Ziya Özel ABD'ye yerleşir. Firma Teksas'ın San Antonio kentinde Özel'in adına Ozelle Pharmaceuticals isimli bir araştırma şirketi kurar ve Özel'e 400'de 1 hisse vererek, Anvirzel'in tüm haklarını satın alır. İşte Ziya Özel'in Amerika macerası da böylece başlamış olur. ABD Gıda ve İlaç Dairesi FDA onayıyla çalışmalar başlatılır. Türkiye'de yetişen zakkumların bölge koşullarına benzer koşullar taşıyan bir bölge saptanarak buraya zakkum çiftlikleri kurulur. Bölge bir tür karantina sahası ilan edilir. Civarında her tür kimyasal ilaçlama yasaklanır. Beklenmedik bir doğa olayı etkisinin taşıyacağı yabancı maddelere karşı, bitkilerin kökleri bile naylonla çevrilir. Bitkiler yetiştikten sonra deneylere başlanır. Zakkum terkibinin içerisinden 61 ayrı madde üretilir.
AKTEL - Turkiye (http://www.yeniaktuel.com.tr/tur112,196@2100.html)
Mine Pakkaner
13-10-2011, 21:13
Bitkisel desteklerden rahatsızlığım süresince inanılmaz destek aldım.
Sn. jilber Barutçiyan'ın eğitimine ben de Memet' le birlikte katıldım. Doğru, Memet'in söylediklerini aynen, ısrarla ve hatta kullananlara ve önerenlere tepkiyle belirtti. Reishi mantarı konusunda kesin görüş belirtti.
Ancak bir de şöyle bir gerçek var var Jilber Bey bu bitki ile ne derece akademik araştırmalar yaptı, denemeler kurdu da sonuçlarından bu denli emin.
Konusunda son derece yetkin ve kıdemli bir ziraat mühendisiyim, domates yetiştiriciliğinin de zeytin yetiştiriciliğinin de her noktasını bilirim, ama heran yeni bulunan bilimsel verileri, yenilikleri, gelişmeleri de takip ederim, onlaardan faydalanırım. Domates yetiştiriciliğini, içindeki likopenin niteliğini iyi bilirim ama ne farmakoloğum ne biyokimyacı ne de hekim. Likopenin sağlıkta etkilerini bilemem.
Aynı şey zeytinin içindeki oleoeuropein için de geçerli. Yağında meyvesinde de bulunur ama asıl yaprağından ekstre edilir. Şifa kaynağıdır. Zeytini iyi bilirim oleoeuropeini de, ama şeker hastalığı üzerindeki etkileri benim konum değil.
Reishi shitake maitake mantarlarından elde edilmiş bir drogu bir süre doktorumun önerisiyle kullandım (bu arada her içtiğim kapsülde işe yarar mı ki, Jilber Bey yaramaz demişti diye tedirgin oldum) şifa buldum. Kısaca kesin yargılı olmamak gerektiğini düşünüyorum.
Reishi shitake maitake mantarlarından elde edilmiş bir drogu bir süre doktorumun önerisiyle kullandım (bu arada her içtiğim kapsülde işe yarar mı ki, Jilber Bey yaramaz demişti diye tedirgin oldum) şifa buldum. Kısaca kesin yargılı olmamak gerektiğini düşünüyorum.
Mine Hanım,
Bakın.. ''Tıbbi Onkoloji Derneği'' var..Ama.. internet sitelerinin en altında ''Tıbbi Onkoloji Derneği web sitesi Novartis Onkoloji'nin karşılıksız eğitim katkılarıyla hazırlanmıştır.'' diye bir ibare var..
NOVARTİS bildiğiniz gibi bir ilaç devi..
Bence insanların alternatif tıbba yönelerek şifa bulmaları yerine,bu dev firmanın ürettiği çok pahalı kanser ilaçlarını tercih etmelerini isterler kanısındayım..
Şimdi..REİSHİ mantarının bazı kanser türlerinde yararlı ve etkili olabileceğini yazan bir Türk doktoru Doç. Canfeza SEZGİN'e mi inanalım..yoksa NOVARTİS'in karşılıksız (!) katkılarıyla hazırlanan Tıbbi Onkoloji Derneği web sayfasında,aşağıdaki bilgiye mi inanalım:
''... Bununla birlikte alternatif tıp alanında kullanılan en popüler bitkisel ilaçlarından potansiyel umut taşıyanları ise modern tıp uygulayıcıları tarafında sorgulanmış ve iyi dizayn edilmiş çalışmalarda anlamlı sonuçlar elde edilememiş ve bu alanda kullanımı destek görmemiştir. Bu tip ilaçlara en iyi örnek; ökse otu ekstresi (mitsel veya ıskador), kantaron otu, aloa vera, zakkum, reishi mantarı sayılabilir. Bu gün Avrupa ve Türkiye'de birçok web sayfasında bu ürünlerin kanser hastalarına bir umut olarak sunulduğu ve uygulandığı görülebilir.''
T1bbi Onkoloji Dernei (http://www.kanser.org/toplum/index.php?action=sayfa&id=2)
Doğru ve güvenilir bilgiye ulaşmak ta zor..
Birinin ak dediğine diğeri kara diyor..
Ama dediğiniz gibi kesinlikle önyargılı olmamalı.
Basit,ucuz bir bitki,günün birinde harika bir ilaç üretiminde kullanılabilir.
Reishi drogundan şifa bulmanıza ayrıca çok sevindim.
Geçmiş olsun.
Mine Pakkaner
13-10-2011, 21:47
Görüşünüze katılıyorum, ancak, bilir bilmez, olur olmaz bir dolu kişinin bitkilerle ilgili fikir beyan etmesini, tütün eksperi, siyaset doktoralı bol yıldızlı ünvanlı hocaların, biyokimyacıların hastalıklara karşı bitki kürleri tavsiye etmelerini, bunları satmalarını, doktormuşcasına tedavi önermelerini, her dakika medyada yer almalarını ahlak dışı bulduğumu ve hiç itibar edilmemesi gerektiğine inandığımı belirtmeden de geçemeyeceğim.
Reishiyi tedavimi yürüten hekim değil de bu saydıklarımdan biri verseydi asla kullanmazdım.
Aynı şey zeytinin içindeki oleoeuropein için de geçerli. Yağında meyvesinde de bulunur ama asıl yaprağından ekstre edilir. Şifa kaynağıdır. Zeytini iyi bilirim oleuropeini de, ama şeker hastalığı üzerindeki etkileri benim konum değil.
.
...Kale Naturel Bitkisel Ürün Gıda Kozmetik ve Tarım Ürünleri Dış Ticaret ve Sanayi Limited Şirketi'nin sahibi Faruk Durukan da zeytin ve zeytinyağında hücre yenileyici ve yaşlanmayı geciktirici oleuropein maddesinin bulunduğunu vurguladı, bu maddenin başta ABD olmak üzere birçok gelişmiş ülkede kansere karşı yapılan ilaçlarda kullanıldığını belirtti. Durukan, “İnsanları virüs, bakteri ve mantarların neden olduğu bazı hastalıklardan koruyan zeytinin, kansere karşı koruyucu özelliğe sahip olduğu yapılan araştırmalardan sonra ortaya çıktı. Bugün ABD'de zeytinden yapılan kanser ilacının 60 kapsülü 30 dolara satılıyor. Zeytinde kansere karşı etkili birçok maddenin yanı sıra A, D, E ve K vitaminleri bulunuyor. Sindirim bozuklukları, safra kesesi hastalıkları ve safra kesesi taşında, özellikle bağırsak kanseri ve kalp rahatsızlıklarında da zeytinin büyük yararları var. 5 yıldan bu yana süren çalışmalarımız artık sonuçlandı. Üretim için yasal gereklilikleri de yerine getirdik. Oleuropein'i bundan böyle yurtdışından ithal etmeyeceğiz, ihraç edeceğiz” dedi.
Oleuropein (http://www.ekshi.net/saglik/oleuropein-y.1.45.html)
Ben böyle Türk imzalı başarı hikayelerini okudukça çok mutlu oluyorum..
Reishi mantarı hakkında sayın Jilber Barutçiyan'ın söylediklerini ben de çok iyi hatırlıyorum. Mantar yeme konusunda çok titiz olduğum için eve kültür mantarından başkasını sokmaya cesaret de edemiyorum.
Ayrıca, Altın Çileğin de baş tacı edildiği ve içeriğine bazı değişik maddeler karıştırılarak yapılan ve ruhsatsız satılan hapları içenlerin öldüklerini de medyadan öğrendik.
Bunu sade meyve olarak tüketmek çok daha akıl kârı olacaktır diye düşünüyorum.
OZTURK32
25-07-2013, 10:11
Ben tablet şeklinde ,ve hazır çay ve kahve şeklinde satılan Malezya malı bir ürünün satışını yapıyorum. Tabletlerin fiyatı 65 TL. İsteyen olursa gönderebilirim. İllaki mantarı yetiştirmeye uğraşmanız gerekmiyor. Çok zahmetli ve oluşup oluşmayacağı da şüpheli.
loveforlife
25-07-2013, 13:47
Ben tablet şeklinde ,ve hazır çay ve kahve şeklinde satılan Malezya malı bir ürünün satışını yapıyorum. Tabletlerin fiyatı 65 TL. İsteyen olursa gönderebilirim. İllaki mantarı yetiştirmeye uğraşmanız gerekmiyor. Çok zahmetli ve oluşup oluşmayacağı da şüpheli.
Burası sizin satış yapmanız için hazırlanmış bir alan değil. Yanlış adrestesiniz... Bu zihniyetteki insanları aramızda istemiyoruz, üzgünüm!
Gano Excel
29-09-2013, 04:28
İnternette bircok bilgiye ulasmak mumkün , ancak internette yayınlanan yazılar ile ilgili bir yasal boşluk da olduğu için isteyen herkes başkasına çamur atacak şekilde yazılar yazabiliyor, iddialarda bulunabiliyor. Bunların hangisinin doğru olduğuna karar verebilmek için , iddialarını kanıtlamak için sundukları bilimsel verilere bakmak doğru olacaktır. Bilimsel çalışmalar ile desteklenmeyen iddialar , iddia olmaktan ileri gidemez.Oysa kırmızı Reishi mantarının sağlık üzerindeki etkileri ile ilgili olarak yapılan çok sayıda bilimsel çalışma, Reishi mantarının yararlarını iddia olmaktan çıkarmış, doğruluğunu kanıtlamaktadır. (PubMed.com sitesinde-ki bu sitede dünyada yapılan ve saygın dergilerde yayınlanan tıbbi araştırmalar ve sonuçları yer almaktadır- güncel yapılmış çalışmaların sonuçları da görülebilir. Arama işlemi Reishi mantarının Latince ismi olan Ganoderma lucidum ile yapılmalıdır)
Verdiğiniz linkte yer alan iddialar ile ilgili olarak bazı bilgiler vermek istiyorum:
1.Bu iddialarda bulunan herbalistin (Atabay Güveloğlu) ne yazık ki mantarlar konusunda sınıflandırma/değerlendirme yapmasını destekleyecek bir eğitimi söz konusu değildir. Kırmızı Reishi mantarı (latince ismi ile Ganoderma lucidum) tıbbi mantarlar sınıfında bir mantardır. Bu herbalistin Kırmızı Reishi mantarının zehirli olduğu iddiasına karşı Fungi Perfecti - Fungi.com (http://www.fungi.com) sitesinde tıbbi mantarlar ile ilgili dünya çapında otorite olan mantar bilimcisinin bilgilerini ve orada bulunan bir karşılaştırma tablosunu incelemenizi öneririm. Üniversitelerimizin Ziraat fakülteleri ve Meslek Yüksek okulları bünyesinde yer alan Mantarcılık Bölümlerindeki öğretim görevlilerinden de bu konuda bilgi alınabilir. Tıbbi mantar olması nedeni ile Eczacılık Fakülteleri de bu konuda başvurabileceğiniz ve doğru bilgi alabileceğiniz mercilerdir. Örneğin Yeditepe Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Fitoterapi ve Farmakognozi Anabilim Dalı Başkanı Prof Dr. Erdem Yeşilada' nın, ki kendisi Türkiye'de bitkilerle tedavi konusunda en ileri gelen bilim adamlarındandır, yazılarında ve bazı haber programlarında yaptığı açıklamaları izleyebilirsiniz(www.saglikveyasamdergisi.com sitesinde bu yazılar ve videoları bulabilirsiniz) Tıbbi mantarlar konusunda bilgi için ayrıca aşağıdaki linklere de bakabilirsiniz
Medicinal mushrooms: a rapidly developing area of biotechnology for cancer therapy and other bioactivities - Springer (http://www.springerlink.com/content/m885g5306l5j7842/)
The Pharmacological Potential of Mushrooms (http://www.ncbi.nlm.nih.gov/pmc/articles/PMC1193547/)
www.icnet.uk/labs/med_mush/med_mush.html
2. Zehirli olabilecek bir mantar ile ilgili olarak Tarım Bakanlığının ne ad altında olursa olsun izin vermesi sizce mantıklı mı?
Kırmızı Reishi mantarı bir ilaç değil, bir besin destek ürünü olarak değerlendirildiği için Türkiyede mevzuat gereği Tarım Bakanlığı iznine tabidir. Kullanacağınız ürünler için bu izin belgelerini sormanız ve bu izne sahip ürünleri kullanmanız yerinde olur..
3. Bu iddialarda bulunan herbalist ,sundukları bitkilerin toplandığı ortamlar ile ilgili veya yaptıkları karışımlarda kullandıkları bitkilerin birbiri ile etkileşimleri konusunda bilimsel bir veri gösterebiliyor mu? (ör. ısırgan otu yararlıdır, ama yol kenarlarından toplanan ısırgan otu içinde birçok ağır metali de barındırmaktadır; normal çayı düşünün 1 kaşık kuru çay ile de çay hazırlayabilirsiniz, 3 kaşık kuru çay ile de, ancak sonuçta elde edeceğiniz çay farklı olacaktır. Ancak siz daha önce içmediyseniz bunlar arasındaki farkı bilemezsiniz. Herbalistlerin hazırladığı karışımlardaki oranlar ve kullanılan farklı bitkiler konusunda hiçbir veri yoktur) Reishi mantarının Gram gram kullandırıldığını ifade ediyor; kaşık, tutam, bardak diye mi ölçü verilmeli,.bu tip ölçüler ne kadar tutarlı???? Ayrıca mantarın yenemediğini iddia ediyor; mantar odunsu yapısı nedeni ile hazmedilemediği için kaynatılarak suyu, yani özü (ekstraktı) içilmektedir. Bu durum birçok bitki için geçerlidir- en basiti, ıhlamur yaprakları ve çiçekleri de yenmiyor, onlar da mı zehirli acaba?????? Böyle dayanaktan yoksun bir iddia için ne denebilir ki?
4. Bir ürünün tek bir kişiye iyi gelmesi herkese iyi geleceği anlamına gelmez, bu nedenle kullanan kişilerin yorumlarından çok yapılan bilimsel ve tıbbi çalışmalar baz alınmalıdır, çünkü bu çalışmalarda birçok vaka, farklı etkileri ve sonuçları da dikkate alınarak incelenmekte ve istatistiki sonuçlara ulaşılabilmektedir.
5. Birçok sitede bu herbalistten aldıkları ürünlerden hiçbir yarar görmediğini ifade eden çok sayıda kişiye rastlıyoruz, bu kişinin sitesinde eczanelerde satılan ilaçlar için 'sahte ilaçlar' diyebildiğini ve Prof. Dr. seviyesine gelmiş konusunda uzman Dr.lar için ‘öldüren doktor’ ifadesini kullanabildiğini görüyoruz. Kişiler kendi yaptıkları doğrular ile değerlendirilmeli, başkalarına çamur atarak nereye varabilirsiniz? Bilime sonuna kadar inanan kişiler olarak bilimsel çalışmalar sonucunda elde edilen verilere göre hareket etmek durumundayız
Adı geçen yazıda dayanak gösterilen Hacettepe Üniversitesindeki bir hocamızın reishi mantarının kemoterapide zararlı olduğunu ve fare zehiri içerdiğini ifade eden haberi ile ilgili olarak da bazı bilgiler ve inceleyebileceğiniz linkler sunmak istiyorum.
Bu haber daha önce yurtdışında yapılmış bazı çalışmalara dayanarak ancak ne yazık ki buradaki bilgilerin sadece bir kısmı alınarak verilmiştir. Şöyle ki:
1.Bahsedilen ve uzun süre prostat tedavisinde kullanılan PC-SPES isimli ilaç 8 farklı bitkinin karışımı (bunlardan biri Reishi mantarıdır) olarak Amerikada piyasaya sürülen bir ilaçtır , bu bitkilerin ekstraktlarının değişik kimyasal maddelere emdirilerek kapsul haline getirilmiş şeklidir.
( Comprehensive Cancer Information - National Cancer Institute (http://www.cancer.gov/) Questions and Answers About PC-SPES)
2. Bu ilaç kullanılmaya başladıktan sonraki dönemde bazı hastaların ilk zamanki etkiyi elde edemedikleri yönünde yaptıkları şikayetler üzerine ilaç üzerinde yapılan testlerde , karışımın içinde doğada doğal olarak bulunmayan (ancak sentetik olarak üretilebilen) maddeler saptanmıştır . Değişik dönemlerde üretilen ilaç karışımlarında bu maddelerin gösterdiği değişkenlik belirlenmiştir ve bu maddeler (haberde adı geçen DES ) standart formulde yer almadığı ve etkileri tam olarak incelenmediği için ilacın üretimi durdurulmuş ve piyasadan toplatılmıştır.
http://www.cancer.gov/cancertopics/pdq/cam/pc-spes/HealthProfessional/85.cdr#Section_85)
3. Karışımda yer alan bitkilerin tek tek özellikleri araştırılmıştır ve kansere karşı olan etkileri belirlenmiştir. Ulusal kanser enstitüsü bahsedilen bu yapay maddeleri içermeyecek şekilde hazırlanacak karışımın üretilmesi durumunda bununla ilgili çalışmaların devam ettirilebileceği açıklanmıştır.
(*NCCAM can only do so when a fully characterized and standardized contaminant-free product using the original product formulation becomes available. NCCAM is open to working with potential new manufacturers of research-grade PC SPES so that studies of its safety and efficacy can proceed.)
4. Adı geçen warfarin(coumadin) maddesi ise kalp hastalarının kanı sulandırmak için kullandıkları ve değişik firmalara ait ilaçlarda kullanılan bir maddedir. Reishi mantarının da kanı sulandırıcı etkisi vardır, ancak bu içindeki doğal maddelerden kaynaklanmaktadır ve sentetik olan warfarin ile alakalı değildir. Reishi mantarının bu etkisi nedeni ile Hemofili (kanı pıhtılaşmayan) hastalarda kullanılmaması veya ameliyat önces/sonrası veya kanamalı hallerde kullanılmaması konusunda uyarılar vardır..
NOT: Vermiş olduğum linkleri tıkladığınızda konunun detaylarını görebilirsiniz
Durum böyle iken, , tüm bu karşı durumların sadece Reishi mantarından kaynaklanıyormuş gibi ve FDA tarafından yasaklanan ürünün Reishi mantarında bulunduğu şeklinde lanse edilmesi bilimsel olmadığı gibi kanımca etik de değildir.
Herkese sağlıklı günler dilerim
-Herkese öncelikle,kırmızı mantar(Reishi Mantarı)hakkında tüm görüşlerinizi dikkatle okuduğumu,bunların arasından rerkel rumuzlu üyemizin oldukça araştırmacı vede bilimsel verilere dayalı sonuçları,sunmaya çalıştığını ama ikna edici olmadığını üzülerek belirtmek isterim.
-Konu hakkında burda kişilerin,önyargılarından sıyrılarak öncelikle vericeğim linklerdeki bilimsel araştırma sonuçlarını,en az benim gibi en ince ayrıntısına kadar okumalarını rica ediyorum.
-KANSERE KARŞI (ANTİ-TÜMÖR) ETKİSİ
Kanser tümörlerine karsı Ganoderma lucidum (Reishi) bilesenlerinin etkili oldugu birçok bilimsel arastırmada gösterilmistir.
(Maruyama ve ark., 1989; Sliva ve ark., 2002; Hu ve ark., 2002; Liu ve
ark., 2002; Lu ve ark., 2002; Jiang ve ark. 2008; Nonaka ve ark. 2008; Yue ve ark., 2008). Bu
konuda yapılmış olan bilimsel çalısmaları görmek için Home - PubMed - NCBI (http://www.pubmed.com/) adresinde “Ganoderma lucidum cancer” kelimeleri ile tarama yapabilirsiniz. 01/07/2008 tarihli itibariyle
PUBMED 103 arastırma sonucu vermektedir.
REİSHİ MANTARI TIBBİ ETKİLERİ
Efsane mantar Reishi, 2000 yılı askın süreden beri, Çin ve Japon halkları tarafından saglıklı yasam ve uzun ömür için kullanılagelmis, özellikle karaciger bozuklukları, kanser, bronsit, artrit ve hipertansiyon gibi rahatsızlıkların tedavisinde dogal bir ilaç olarak tercih edilmistir.
Son yıllarda Ganoderma lucidum’un tıbbi etkisine yönelik olarak çok sayıda arastırma yapılmıstır. Bu konuda yapılan arastırmaları Home - PubMed - NCBI (http://www.pubmed.com) adresinden kontrol edebilirsiniz. Dünyada en çok kullanılan biomedikal yayın arama motoru olan PUBMED, 01/07/2008 tarihi itibariyle Ganoderma lucidum için 436 sonuç vermektedir. Yapılan arastırmalarda Ganoderma lucidum’un antitümör, antiallerjik, antienflamatuar, antiviral, anti bakteriyel ve özellikle antioksidan (yaşlanmayı geciktirici) özellik taşıyan bileşikler içerdiği bulunmuştur.
ARAŞTIRMALAR:
Bilimsel araştırmalar, Kırmızı Reishi kullanımının:
Günlük yaşamı sağlıklı sürdürmek,
Vücudumuzun doğal savunma mekanizmasını güçlendirerek olumsuz etkilere karşı korumak,
Yaşın ilerlemesi sonucu oluşan problemlerin önüne geçmek,
Bağışıklık, sinir, dolaşım, solunum, boşaltım, kas ve kemik sistemlerini güçlendirmek,
Yüksek tansiyon, kolesterol, diabet, bronşit, prostat gibi problemlerle baş etmek,
Kanser, karaciğer bozuklukları, hepatit, HIV/AIDS gibi hastalıklardan korunmak ve bu hastalıklarla savaşmak,
konularındaki faydalarını kanıtlıyor.
-Özellikle,burada bilimsel verilere çok fazla önem verilmesi,vede bu doğrultuda kişileri vede üyelerimizi,doğru bilgilendirmek gerektiği kanısındayım.
Gano Excel
29-09-2013, 05:02
Alternatif tıp üniversitelerin de iştahını kabarttı. Kırmızı mantara rektörlük ve bakanlık el attı
Çukurova Üniversitesi son günlerde oldukça hareketli günler yaşıyor. Hareketliliğin nedeni üniversitenin Biyoloji Fakültesinden Prof. Dr. Ömer Çolak’ın bir buluş olarak sunduğu ‘ölümsüzlük mantarı’. Türkiye’de ilk kez üretildi iddiası ile ortaya çıkan Çolak’ın bu buluşu, yine iddiasına göre kolesterolden bağışıklık sistemine, kanserden, cinsel sorunlara, hatta saç dökülmesine kadar neredeyse tedavi etmediği hastalık yok! Çolak, iki ay televizyon televizyon dolaşarak ürünün reklamını yaptı. Ölümsüzlük iksiri gibi sunulan mantara talep patlayınca da üretecek bir firma ile anlaşarak ticaretine başladı. Ölümsüzlük mantarının kilosuna da 1000 dolar fiyat biçildi.
REKTÖR OLAYA EL KOYDU
Tam her şey yolunda giderken, dün Çukurova Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Alper Akınoğlu, adeta duruma el koyan bir açıklama yaptı. Akınoğlu, “Çukurova Üniversitesi kaynaklı olarak, bir mantar türünün geliştirildiği, ölümsüzlük mantarı olarak sunulduğu ve bu mantarın sağlık konusunda kanser dahil birçok hastalığa iyi geldiği yönündeki açıklamaların gerçek dışıdır” dedi. Akınoğlu, dahası bu yaşananları insanları kandırmaya ve suç teşkil eden gelişmeler olarak yorumladı ve açıklamasını şöyle sürdürdü: “Söz konusu mantar, "Gonoderma Lucidum (Reishi)", "Kırmızı Reishi" olarak bilinen bir mantar türüdür. Ziraat Fakültesi Döner Sermaye işletmesinde zaman zaman üretilip satışa sunulur. Dünyanın her yerinde bilinen bu mantarın içerisinde glukon ve diğer bazı moleküllerin, sadece bağışıklık sistemini biraz güçlendiren özelliktedir. Bu molekülleri ihtiva eden preperat ve tabletler, eczaneler dışındaki bitkisel orijinli satış merkezlerinde bulunmaktadır. Bütün bunların kesinlikle tedavi edici özelliği yoktur ve kanser tedavisinde etkili değildir. Bu şekilde hasta ve yakınlarının en zor anlarında yanıltılmaları, hiçbir etik ve insani değerlerle bağdaşmamaktadır. Ayrıca suç teşkil etmektedir. Bu konuda ancak Sağlık Bakanlığı gerekli ilaç ruhsatını verir. Sağlık konusunda değerlendirme ve yorum yapmak, tedavi yöntemi önermek, ancak ilgili bilim dalından olmak kaydı ile tıp mensuplarına aittir" dedi.
2 GRAMI HER DERDE DEVAYMIŞ!
HABERTURK.COM’a konuşan ölümsüzlük iksirinin mucidi Ömer Çolak, mantarın ticaretini yaptığını doğrularken, üniversitenin açıklamasını ise “Rektörün kendi görüşüdür” yorumunu yaptı. "Üniversitemizde ölümsüzlük mantarını ürettikten sonra, bunu tüketicilerle buluşturacağız” da diyen Çolak, yapacağı ticari faaliyetler hakkında da bilgi verdi: “Adana'ya tesis kurulacak ve benim danışmanlığımda mantarı üretip, dilimler halinde kurutarak, kuru çay gibi piyasaya sürülecek. 'GanoTürk' adıyla piyasaya sürülecek kurutulmuş ölümsüzlük mantarı, bir litre suya 2 gram atılıp, kaynatılarak içilebilecek"
Öte yandan Çolak, yine Doğu Asya ve Japon tababetinde önemli bir yer tutan bir başka mantar türünü de laboratuarlarda üretmeyi başardıklarını söyledi. Hindi Kuyruğu denilen bu mantarın kanser tedavilerinde paralel tedavi organizması olarak resmen kabul edilmiş bir mantar olduğunu söyledi.
SAĞLIK BAKANLIĞI: İNSANLARIN ÜMİTLERİ SÖMÜRÜLÜYOR
Diğer taraftan ölümsüzlük mantarı 5 yıldır Çin’den ithal edilerek kilosu ortalama bin dolardan satılıyor. Mantar üzerinden umut tacirliği yapanlar Sağlık Bakanlığı’nın mantara onay verdiğini dahi söylüyor. Ancak Bakanlık yetkilileri, böyle bir durumun asla söz konusu olmadığını, mantarın Tarım Bakanlığı’ndan alınan izinlerle “tarım ürünü” olarak ithal edildiğini söylüyorlar. Ürünün ağırlıklı olarak internet siteleri aracılığı ile satıldığını belirten yetkililer şu açıklamayı yapıyor: “Bu sitelerde yalan yanlış bilgiler kullanılarak ümit tacirliği yapılıyor. Bu konuda vatandaşların daha uyanık olması gerekiyor.”
Öte yandan, ölümsüzlük mantarını İstanbul’da üreten Kırmızı Reishi A.Ş yetkililerinden Refiye Erkel ise bu alanda ciddi bir sorumsuzluğun yaşandığını anlatıyor. Çukurova Üniversitesi’nin bu konuda insanları yanılttığını ifade eden Erkel, ürün bağışıklık sistemine iyi geliyor. Japonya Sağlık Bakanlığı tarafından onaylı. Ancak bunun üzerinden umut tacirliği yapılması yanlış” diyor.
Habertur
Bu haberi sizler ile paylaşmak istedim.Hoşçakalın.
-İlaç Firmaları,Yıllardır Bu Tip Mantarları Kullanarak,Başta Penisilin Olmak Üzere Değişik Adlarda İlaçlar Üretip Yüksek Bedellerle,Satışa Sunmuşlardır.Dönen Bir Tekere Çomak Sokulduğunda,Yıllardır Bu Tip İlaçları Üreten,Firmaların Ürünlerini Reçetelerine Yazmak Koşuluyla,Dr.'larımızın Ne Gibi İmtiyazlara Sahip Olduklarını Burda Açıklamayı Etik Bulmuyorum.Sadece Çukurova Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Alper Akınoğlu'nun Hezeyanını Anlamakla Beraber :cool:,Son yıllarda Ganoderma lucidum’un tıbbi etkisine yönelik olarak çok sayıda arastırma yapılmıstır. Bu konuda yapılan arastırmaları www.pubmed.com adresinden kontrol edebilirsiniz. Dünyada en çok kullanılan biomedikal yayın arama motoru olan PUBMED, 01/07/2008 tarihi itibariyle Ganoderma lucidum için 436 sonuç vermektedir.
karaboga10
03-11-2013, 23:26
Selam arkadaşlar aranıza yeni katıldım, reishi mantarı yetiştiriciliği hakkında araştırma yapıyorum yardımcı olurmusunuz?
asafated
14-03-2014, 20:00
merhaba
maitake mantarı tohumu var bende 2 paket istedim yurt dısından birini kullandım. eger tohumdan yetiştirrim derseniz verebilirim
bu mantar ben dağda gördüm ne oldugunu bilmedim için ellemedim fotorafı buyrun
http://www.hizliresimyukle.com/images/2014/09/02/20140618_155246.md.jpg (http://www.hizliresimyukle.com/image/Paky)
http://www.hizliresimyukle.com/images/2014/09/02/20140618_155241.md.jpg (http://www.hizliresimyukle.com/image/PakI)
ganoexcelmarket
15-01-2015, 11:01
ganoderma lucidum (kırmızı reishi mantarı) ürünlerini kullanmak, satın almak ve incelemek için
ganoexcelmarket - Gano Excel Forum (http://ganoexcelmarket.tr.gg/)
ganoexcelmarket
15-01-2015, 11:04
ganoexcelmarket - Gano Excel Forum (http://ganoexcelmarket.tr.gg/)
Reishi Mantarı (Ganoderma Lucidum) yüksek derecede değerli bir mantardır. Ormanlık alanda canlı ağaçlar üzerinde ve çok nemli, içerisin az ışık geçiren yoğun bir şekilde ağaçlı ormanların içinde bulunan çürümeye yüz tutmuş meşe, kestane, kayın, erik gibi ağaç kütükleri üzerinde yetişir. nadiren bulunan doğal bir mantardır o kadar nadir bulunur ki 10.000'lerce uygun ağaç bulunan ormanlarda ancak 2-3 ağaçta bulunabilir. Bu mantar 4000 yıldan fazla bir süredir Geleneksel Çin ve Japon tıbbında kullanılmaktadır. Reishi geniş, oldukça dayanıklı, odunsu bir mantardır.
Mantarın uzun ve sağlıklı bir yaşamın sırrını barındırdığı iddia ediliyor. Bu mantarın suyunu, asırlar önce Çin'de ve Japonya'da sadece hanedanlar ve çocuklarının içebildiği, halktan birisinin mantarı, bir ağaç altında bulduğunda bile saraya götürüp teslim ettiği söylenmektedir. teslim etmeyenlerin cezalandırıldığını belirten yüzlerce resmi kayda rastlanmıştır. Çin Seddini yaptıran SHİH-HUANG (M.Ö.259-210) bu mantarı kullanan ilk imparator olarak bilinmektedir.
Böbrek şeklinde, şapkalı bir mantar olan Reishi, doğada altı farklı renkte bulunur, fakat kırmızı çeşidi Güney Amerika, Çin, Tayvan, Japonya ve Kore'de en yaygın biçimde kullanılanı ve ticari olarak yetiştirilenidir.
Bagisiklik Sistemine Etkileri
Bagisiklik sisteminin ana islevi vücuda giren virus, bakteri ve diger mikroplar gibi patojenleri belirlemek ve bunlar vücuda herhangi bir zarar vermeden bertaraf etmektir.Akyuvarlar hastaliklara karsi vücudun birincil defans mekanizmasini olusturur, fakat kronik ve kötü huylu hastaliklara karsi etkisizdir.Bu gibi zamanlarda lenfositler ikincil defans mekanizmasini olusturur.Ancak lenfositler de etkisiz kalirsa , son kale olarak makrofaj T-hücreleri ortaya çikar ve bu hücreler aktif hale geldiklerinde kanser hücreleri dahil olmak üzere tüm yabanci organizmalari yok ederler. Ancak bu hücrelerin aktive edilmesi oldukça zordur.
Kirmizi Reishide bulunan polisakkaritlerden, beta-1,3-D-glucan ve beta-1,6-glukan, akyuvar ve lenfositlerin sayisinin artmasina etki ettigi gibi bagisiklik sisteminin en önemli hücreleri olan makrofaj T-hücrelerinin miktarinin artmasina ve aktif hale gelmesine etki ettigi bilimsel olarak kanitlanmistir. Kirmizi Reishinin düzenli tüketimi bagisiklik sistemini güçlendirir.
Eger bagisiklik sistemde bir aksama varsa, vücuda giren tüm bu patojenler hastaliklara neden olur. Bunlarla mücadelede , antibiyotik, anti-viral maddeler ve anti-fungal ilaçlar kullanilabilir ancak bunlar etkili olmakla birlikte her birinin kullaniminin yan etkileri vardir. Ayrica bu ilaçlarin sürekli tüketimi mikroplari mutasyona ugratir ve direnç kazanmalarini saglar.Kirmizi Reishi kullanimi bu problemleri elimine eder.
Beden ve Ruh Sağlığına Etkileri
Geleneksel Uzakdoğu tıbbında özellikle ifade edildiği gibi vücut, dışarıdan gelen etkilerin bozduğu organizma dengesini tekrar kuruncaya kadar mücadeleye devam eder. KIRMIZI REİSHİ, DIŞARIDAN GELEN TÜM ETKİLERE KARŞI ısı, travma, uyku bozukluğu, toksin veya radyasyona maruz kalma, enfeksiyon veya psikolojik stres gibi VÜCUDU ADAPTE EDER, VÜCUDUN DOĞAL SAVUNMA MEKANİZMASINI GÜÇLENDİREREK ORGANİZMANIN NORMAL VE DENGELİ HALE GELMESİNE YARDIM EDER.
GELENEKSEL KULLANIMI SONUNDA BELİRLENEN FAYDALARI IŞIĞINDA YAPILAN BİRÇOK BİLİMSEL TEST VE ARAŞTIRMA , KIRMIZI REİSHİ MANTARININ SAHİP OLDUĞU FARMAKOLOJİK ETKİLER SAYESİNDE;
- Günlük yaşamımızı sağlıklı ve moralli sürdürmek.
- Vücudumuzu yaşamda karşılaşacağımız tüm etkilere karşı korumak.
- Yaşın ilerlemesi ile oluşacak problemlerin önüne geçebilmek.
- Bağışıklık, sinir,dolaşım, solunum,sindirim, boşaltım, kas ve kemik sistemlerini güçlendirmek ve bu sistemlerle ilgili yüksek tansiyon, kolesterol, diabet, bronşit, prostat gibi problemlerle başedebilmek.
- Kanser , karaciğer bozuklukları, hepatit, HIV/AİDS gibi hastalıklardan korunmak ve bu hastalıklarla savaşabilmek İÇİN EN GÜÇLÜ DOĞAL YARDIMCI OLDUĞUNU GÖSTERMEKTEDİR.
Boşaltım Sistemine Etkileri
BÖBREKLER
Böbrekler sodyum, potasyum gibi kimyasallarin vücuttaki dengesini saglar; kani süzer ve sabit asiditede (pH) kalmasini saglar.Kirmizi Reishi böbregin bu düzenleyici fonksiyonlarinda yardimcidir.
PROSTAT HASTALIGI
Erkeklerde yas ilerledikçe prostatta normal olarak bir büyüme olmaktadir.Bu da normal idrar akisinda azalmaya, gece sik tuvalete çikmaya ve baska problemlere neden olabilir.Ayrica ileri yaslarda prostat kanseri riski de artmaktadir. Her iki durumda da Prostat Specific Antigen (PSA) seviyesi artmaktadir. Kirmizi Reishi kullanimi PSA seviyelerinde belirgin düsüslere neden olur (bu etki en az bir aylik kullanim sonucunda görülebilir).
Dolaşım Sistemine Etkileri
KAN DOLASIMI VE KALP
Hareketsiz yasam tarzi, yag orani yüksek dietler ve beslenme biçimi, günlük hayatta maruz kaldigimiz yüksek stres seviyeleri kandaki kolesterol seviyelerinin yükselmesine ve bunlara bagli olarak Kardiyovasküler hastaliklarda belirgin artislara neden olmaktadir. Kirmizi Reishinin düzenli tüketilmesi ile dolasim sisteminde olusan asagidaki etkiler sonucunda bu hastaliklarin önlenmesi veya daha kolay mücadele edilmesi mümkün olmaktadir.
KAN DOLASIMI VE KALP
- Bünyesinde bulunan Polliskkaritler (beta glukanlar) sayesinde kemik iligindeki RNA ve DNA miktari artar; bunun sonucunda burada olusan akvuyar ve lenfosit hücrelerinin sayisinda artisa neden olur.
- Hemoglobin miktarinda artisa neden olur.
- Kani sulandirici etkisi nedeni ile pihti(Platelet) olusumunu engeller (kalp krizi riski azalir).
- Alyuvarlarin kolay hareket etmesini saglayarak kan akisini hizlandirir ve damar tikanikliklarini önler ( böylece kalp krizi riski azalir).
- Kan ile hücrelere tasinan besin ve oksijen miktari artar.
- Yüksek kan basincinin (yüksek tansiyonun) düsürülmesinde etkindir (bu etki arastirmalar ile kesin olarak kanitlanmistir).
- Kırmızı Reishi, bünyesinde bulunan Adenosin maddesi sayesinde kandaki, kötü kolesterol tabir edilen LDL kolesterolü ve Trigliseridi düsürür, iyi kolesterol olarak tabir edilen HDL kolesterolün yükselmesine yardimci olur.
- Strese bagli ritim bozukluklarini düzeltir.
- Kandaki seker sviyelerini düzenler.
Fiziksel Görünüşe Etkileri
Düzenli Kırmızı Reishi kullanımı ile;
- Vücudun biriken toksinlerden ve fazla yağlardan temizlenmesini kolaylaştırılır.
- Kan akışını ve dolayısıyla cilde gelen besin miktarını arttırarak ciltte iyileştirici (anti-aging) etkiler gösterir.
- Güneş yanıklarında, aknelerde ve diğer cilt problemlerinde etkilidir.
- İnce kırışıklıkları giderir ve yaşlılık lekelerinin rengi açılır.
- Sürekli kullanım ile stres seviyesinde azalma, uyku düzeninde düzelme görülür.
- Yüksek koruma faktörlü güneş kremlerinin içeriğinde yer alan reishi güneşin zararlı etkilerine karşı etkilidir.
Tüm bu etkiler sonucunda genel fiziksel görünümde bir iyileşme kaçınılmazdır. Sağlıklı bir diet ve aktif bir yaşam stili ile birlikte düzenli Kırmızı Reishi tüketimi vücudunuzun normal, sağlıklı haliyle kalmasını sağlar.
Güneşin zararlı etkilerine karşı hücre savunma sistemini harekete geçiren Reishi mantarı, yoğun güneş altındayken bile zararlı etkilere karşı aktif koruma sağladığından, yüksek koruma faktörlü güneş kremlerinde de kullanılmaktadır.
Mantarın hormonları tetikleyici etkisi nedeni ile Kırmızı Reishi Çinli kadınlar tarafından cild bakımında özellikle kullanılmaktadır.
Japonyada, Saç dökülmesini önleyici ürünlerin birçoğunun patentlerinde Kırmızı Reishi mantarı da bulunmaktadır (Kemoterapi esnasında yan etki olarak görülen saç dökülmelerini % 90 oranında azalttığı testler ile belirlenmiştir).
HIV/AIDS Hastalığına Etkileri
HIV/AIDS ile mücadelede kullanılan ilaçlardaki anti-HIV maddeler, Kırmızı Reishi mantarında bulunmaktadır.Reishi, viral yükü azaltmakta ve CD4 sayımlarını arttırmaktadır.Vücudun infeksiyon hastalıkları ve HİV ile mücadelesinde Kırmızı Reishi yardımcı olmaktadır. Birçok bilim adamı, Kırmızı Reishi mantarının bu hastalıklarla mücadelede, hiçbir yan etki göstermeden sağladığı faydayı, Kırmızı Reishiyi değerli kılan özelliklerin başında saymaktadır.
Kanser Üzerine Etkileri
Kanserli hücreler, anormal büyüme hızları ile dikkat çeker. Normal hücrelerin nasıl kanserli hücrelere dönüştüğü tam kesin olarak belirlenmemesine rağmen, bunun bir viral orijine bağlı olduğu veya muhtelemen vücudun doğal korunma sisteminde(bağışıklık sisteminde) bir değişiklik sonucunda olduğu yönünde teoriler vardır.Son yıllarda bazı insanların genetik olarak kanser risk grubunda olduğu düşünülmektedir. Bu kişiler yaşlandıkça ve bağışıklık sistemi zayıfladıkça, belli tip kanserlere yakalanma riskleri artmaktadır.
Kırmızı Reishinin bağışıklık sistemini güçlendirici etkisi, kanseri önlemede ve kanserle savaşta da görülmektedir: makrofaj T-hücrelerinin, kanser hücreleri ile daha etkin olarak savaşmasında etkili olmaktadır.
Ayrıca Kırmızı Reishide bulunan Beta-1,3-D-glucan ve Beta-1,6-D-glucan isimli polisakkaritlerin, güçlü anti-tümör etkileri gösterdiği araştırmalarla belirlenmiştir. Sonuçlar kanserin tipine ve şiddetine göre değişiklik göstermektedir. Glucan maddesi, bağışıklık hücrelerinin tümör hücrelerini sarmasına yardımcı olur; bazı bilim adamları ayni zamanda kanserli hücrelerin sayısını azalttığını da savunmaktadır, böylece de bağışıklık hücreleri bunlarla daha kolay mücadele etmektedir. Bazı çalılşmalarda , tümörlerde % 50 oranında gerileme kaydedilmiştir.
Kırmızı Reishide bulunan canthaxanthin isimli diğer bir maddenin de tümörlerin büyümesini yavaşlattığı ifade edilmektedir.
Vücudumuz doğal olarak anti-kanser maddeler -interferon ve interleukin 1 ve 2- üretmektedir; Kırmızı Reishinin düzenli tüketiminin,bu anti-kanser maddelerin üretimini teşvik ettiği ve tümör büyümesini önlediği kanıtlanmıştır. Kırmızı Reishi tüketimi, kanser tedavisinde Radyoterapi ve Kemoterapi esnasında görülen ve hoş olmayan ( saç dökülmesi, bulantı, kusma, ağız iltihabı,boğaz ağrısı, iştah kaybı gibi)yan etkileri azaltır veya ortadan kaldırır, bu nedenle kemoterapi öncesinde, sırasında veya sonrasında kullanılabilir.Yapılan bazı çalışmalarda bu etkilerin -95 oranında azaldığı belirlenmiştir. Sadece bu etkisi bile hastanın moral seviyesinde ve yaşam kalitesinde sağladığı yükselme ile hastalıkla mücadelede etkin olmaktadır. Diğer reçeteli ilaçlarla kombineli olarak kullanılabilir.
Bağışıklık ve endokrin sistemlerini kuvvetlendirerek, kanserli hastalarda tedavinin kesilmesine neden olduğu için çok ciddi komplikasyonlar olan grip,üst solunum yolu enfeksiyonu, mantari enfeksiyonlar,hepatit gibi hastalıkları önler; bunların tedavisinde uygulanacak antibiyotikler sonucunda görülebilecek ishal ve diğer problemlerin önlenmesini sağlar.
Geleneksel Uzakdoğu tıbbında ifade edilen faydaları, son yıllarda yapılan şaşırtıcı sayıdaki bilimsel ve tıbbi araştırmanın sonucunda belirlenen faydaları dikkate alınarak REİSHİ MANTARI, JAPONYA SAĞLIK BAKANLIĞI TARAFINDAN KANSERE KARŞI TEK DOĞAL İLAÇ OLARAK KABUL EDİLMİŞTİR.
Kas ve Kemik Sistemine Etkileri
Kırmızı Reishi düzenli kullanımı , tendon ve kemiklerin doğal olarak güçlenmesinde etkilidir.İleri yaşlarda görülen kas ve kemik erimesi gibi istenmeyen semtomların önlenmesinde veya başlayan erimenin hızının azaltılmasında etkilidir.
İçinde bulunan Adenosin maddesini kas gevşetici etkisi nedeni ile Kas sisteminde oluşabilecek travmalar sonrasında tedavi edici olarak yararlanılabilir. Romatizmal hastalıklarda , diğer tedaviler ile birlikte kullanılırsa tedaviye yardımcı olmaktadır.
Sinir Sistemine Etkileri
Kırmızı Reishi , sinir sistemini kuvvetlendiren tek tıbbi mantardır.
Kronik strese, yaşlılığa, uykusuzluğa karşı kullanılması önerilir.
Hafızayı güçlendirici etkisi var;konsantrasyon eksikliğini giderir ve bu özellikleri nedeni ile yaşlılığa bağlı Alzheimer gibi hastalıkların önlenmesinde veya ilerlemesinin durdurulmasında etkilidir.
Sürekli Reishi kullanımı ile stres seviyesinde azalma, uyku düzeninde düzelme görülür. ( bu amaçla kullanılan diğer ilaçların çok değişik yan etkileri, Reishi kullanımında yoktur) Kırmızı Reishideki Adenoin maddesi sinirsel gerginlik içinde olan hastalarda rahatlamaya neden olduğu için Çin'de çok yaygın olarak kullanılmaktadır.Adenosin ayni zamannda kasları gevşetir, merkezi sinir sistemini rahatlatır.
Solunum Sistemine Etkileri
Kırmızı Reishi , içinde bulunan ve doğal anti histaminik olan Lanostan maddesi sayesinde sahip olduğu anti allerjik etkisi ile genel allerjilerden şikayeti olanlarda etkilidir. Antienflamatuar etkisi ile de astım ve kronik bronşiti olan hastalarda etkindir.
Kullanılan tüm antihistaminik ilaçların ciddi yan etkileri olmasına karşın, Kırmızı Reishi kullanımının hiç bir yan etkisi yoktur.
Sigara içenlerde , nefes borusunda ve bronşlarda oluşan epitel dokusu tahribatının giderilmesinde etkili olduğu bilimsel olarak kanıtlanmıştır.
Yaşlılığa Etkileri
Yaş ilerledikçe, insan vücudunda bazı değişiklikler olmaya başlar ve bunlara bağlı olarak da beden ve ruh sağlığında bazı problemler ortaya çıkar.Kırmızı Reishi, dolaşım, bağışıklık, sinir, solunum,kas vb. sistemlerde ve mental kapasitede görülen problemlerin önlenmesinde ve iyileştirilmesinde yardımcıdır.
Hafızayı güçlendirici etkisi var;konsantrasyon eksikliğini giderir. Dolayısıyla yaşlılığa bağlı Alzheimer gibi hastalıkların önlenmesinde etkilidir.Bu hastalıkların tedavisini destekleyici olarak etkindir.
Ciltte de anti-aging etki göstermektedir.
anemon2000
27-01-2015, 23:51
çok az miktarda yenebilen mantar tohumuna ihtiyacım var yardımcı olabilecek kimse var mı?
70cm x70 cm alana ekecegim
"Ölümsüzlüğün kaynağı" Kazdağları'ndan çıktı (http://www.cumhuriyet.com.tr/haber/turkiye/441951/_Olumsuzlugun_kaynagi__Kazdaglari_ndan_cikti.html)
"Ölümsüzlüğün kaynağı" Kazdağları'ndan çıktı (http://www.cumhuriyet.com.tr/haber/turkiye/441951/_Olumsuzlugun_kaynagi__Kazdaglari_ndan_cikti.html)
Biraz haber olsun tarzında fazla araştırılmadan yapılmış bir haber. Ganoderma lucidum, nam-ı diğer Reishi ülkemizde ilk defa görülmüş gibi. Kendileri eşimin doktora konusu olduğu için Muğla'da bol miktarda bulunabildiğini biliyorum. Tez planına göre dönem dönem çıkıp topluyoruz. Ülkemiz sınırları içinde Muğla ve Kaz Dağları dışında da kayda geçmiş bulunan bölgeler var.
Bu mantar internete gördüğün reishi fotoğraflarındakilere çok benziyor. Bizim yakındaki parktan. Mayıs Ve Haziran ayları arasında 4-5 tane gördüm, uzunlamasına 20-25 cm büyüklüğünde, fotoğraftaki kesik bir ağaç kütüğünün hemen yanından çıkmıştı.
http://www.agromantar.com/kitlerimiz.html
satın alabilirsiniz...
sanırım şuanda satılmıyor..
gulnagme
24-03-2017, 23:27
Doktor ömer çolak geçen gun öldü diye duydum ;(
antioksidan
14-09-2017, 16:07
Bilimsel adıyla ganoderma lucidum hakkında ayrıntılı bilgiye sahip olmak isterseniz https://www.antioksidan.info/index.php/ganoderma-lucidum-kirmizi-reishi-mantari/ sitesini ziyaret edebilirsiniz. Bu konu hakkında herkes bir görüş bildiriyor ama asıl önemli olan uzmanların görüşüdür. Henüz yeterince araştırma olmamasına rağmen 1500 üzerinde bilimsel makaleye sahip bir üründen bahsediyoruz. Reishi mantarı önümüdeki on yıl içerisinde tüm dünyada adından çok söz ettirecektir.
Dutlubahçe
14-09-2017, 20:45
Bu mantarı dün Çatalca'da meşelik bir alanda tesadüfen gördüm. Acaba kırmızı reishi mantarı olabilir mi?
657266
657267
Bu mantar reishi mantarı mı
1626ESİBO
23-01-2019, 21:05
reshi mantarın kompostu yapımı konusunda bilgisi olan var mı.tarif alabilir
miyiz.
Bahçemizde kendi kendine çıkan bu mantar reishi mantarı mıdır acaba?
https://resmim.net/i/GTy5f
vBulletin® v3.8.5, Copyright ©2000-2025, Jelsoft Enterprises Ltd.