View Full Version : Taşlıbahçe
Taşlıbahçe
21-03-2014, 09:31
Herkese selam; toprakta yaşam niyetiyle yola çıkan herkese bu yolda mutluluk, kolaylık, bolluk, bereket diliyorum.
"Taşlıbahçe" ismiyle ilk kez "agaclar.net"e giriyorum; daha önceki ismimi dün değiştirdi sevgili malina. Aslına bakarsanız eski bir üyeyim, on yıla yaklaştı üyeliğim ancak "hayalet üye" de denilebilir bana. Bakan, okuyan ama katılmayanlardan oldum şimdiye kadar. Bu huyumu değiştirmek isterim artık.
Kendi adımıza kaçış planları netleşti. 2009'da aldığımız araziye ev yaptık, kısmetse önümüzdeki yazdan itibaren yerleşiyor ve İstanbul'dan ayrılıyoruz; kaçıyoruz demek belki daha doğrusu olur. Bu süreç içinde yaşadıklarımızı, deneyimlerimizi, doğrularımızı ve yanlışlarımızı yazdığım bir blok yayınlamaya başladım.
Taşlıbahçe (http://www.taslibahce.wordpress.com) sitemize buradan ulaşabilirsiniz.
Bloğun ilk yazısının (Geldik, Gördük, Sevdik) kimi kısımlarını aşağıya da ekliyorum, özet niyetine:
Çocukluğumdan bu yana bildiğim bir şey varsa o da toprakla haşır neşir olduğum zamanların hayatımın en keyifli zamanları olduğu. İstanbul’da doğup büyüdüysem de tatillerimizi köylerde geçiriyor ve bu zamanları yılın diğer zamanlarında iple çekiyordum. Liseyi bitirdiğimde babama çoban olmak istediğimi söylediğimde şaşırmaktan çok yardımcı olmak istemişti. Köye gittik, keçi fiyatlarını araştırdık, köyün hemen dışında yıkıntı bir eve baktık; sahibiyle anlaştık, derken işler ters gitti, olmadı. Sonra iş, arkasından üniversite, tekrar iş. Değişen şeyler olduysa da köyle ilgili isteklerimin bir türlü değişmediğini, aksine daha da güçlenmiş bir halde aklımı kurcaladığını görüyordum. 2004 yılı itibariyle de istediklerimi artık yapabilme gücüne eriştiğimi veya şartların olgunlaşmaya başladığını hissetmeye başlamıştım (...).
Yanlış hatırlamıyorsam Çinliler olacak, demişler ki, insanın mutlu olması için üç şey lazım: Bir amaç, toprakla uğraşmak ve dostlar. Benimle ve Çinlilerle aynı veya en azından benzer şeyleri düşünen arkadaşlarla konuşarak arazi arama işlerine başladık. (...)
Bu şekilde birkaç yıl daha geçti. Arkadaşlar dağıldı. Kimi yurt dışına gitti, kimi bana uymayan yerlere yerleşti, kimi şehirdeki işlerine daldı, kimiyse unuttu gitti, dağıldık bitti (...).
Sosyal yaşam bir ihtiyaç ama kafamda oluşan yaşam tipi, dostlarla bir toprağı paylaşmaktan uzaklaşarak, komşuluk ilişkilerinin olduğu ayrı yaşam alanlarına doğru dönüyordu. Yani dağ başında bir grup arkadaşla hayatı paylaşmak ve bunu bir deney olarak büyütmek yerine hali hazırda bir şeylerin başlamış olduğu, aynı arazide yaşamayan ama birbirlerine yakın yerleşmiş, üstelik aynı frekansta olan insanların bulunduğu yerlere bakınma fikri ağır bastı. Başka bir açıdan da “uzak ve yakın”ı bir arada barındıran bir yer arıyorduk artık.(...)
Kazdağları’nın batıya doğru uzanan ve ana kütleye göre alçalan dağlık arazilerine doğru bir tırmanış. Önce birkaç zeytinliğe baktık ancak bir zeytinlik aramıyorduk. Zeytin ağaçlarını çok sevsem de hem bulundukları iklim, hem de yansıtıcı yapraklarının ortam ısısını arttırmalarından dolayı yazları genellikle bunaltıcı yerler olurlar. Tek bir ağaç türünden ibaret bir yer de istemiyorduk. Bakınmaya devam ettik; ilk olarak bol manzaralı yerlerden geçerek tırmandık ta tırmandık, sonra bir süre kızılçam orman ı içinden geçen bir yoldan ilerlemenin ardından hiç beklemediğimiz bir anda açıklık bir yere geldik. 450 m rakımda, güney bakılı, uzaktan da olsa deniz gören, dağlı bağlı bir manzara. Bizi buraya getiren kişi arazinin satılığa çıktığını ancak son durumun ne olduğunu bilmediğini söyledi. Sormasını istedik ve şöyle bir gezindik. Uzun süredir bakımsız kaldığı ve hor kullanıldığı belliydi. Etrafındaki komşu arazilere bakıldığında en ağaçsız ve kuru görünen yer burasıydı. 3 buçuk dönüm kadar bir yer (...)
Arazinin eğimli oluşunun avantajları da var dezavantajları da; eğim arttıkça dezavantajlar da artıyor. Ama uzun yıllardır yer aramaktan sıkılmış birisi olarak göze her şey kolay görünüyor; onu da yaparım, bunu da yaparım; peki ya su? Araziden iki ayrı su hattı geçiyormuş; ev yapınca bağlatırmışım; güzel… O halde evdeki hesap çarşıya uyarsa bu yer de bize uyar(...)
Aşağıdaki parçalar da başka bir yazıdan, bir cevaptan alınma:
Bu blokta, asıl istediğim “toprak”ta yaşama doğru uzanan yoldaki taşlı topraklı deneyimlerimizi aktarmak. Öncelikle bu plan “karar verdik hadi yapalım” şeklinde olmadı. Kendimi bildim bileli her adımımı topraktaki yaşama odakladığım uzun vadeli bir plan. Başlangıçta her şey kafamda daha kolay ve yakınken, evlilik ve kızımızın varlığıyla birlikte “zor ve geç” değil ama daha “hesaplı ve olgun” planlamalar gerekti. (...) Son on yılımız evden işe, işten eve mekik dokumalarıyla geçti ve nihayetinde bu yıl büyük bir aksilik çıkmaz ise işyerinden ayrılıyorum. Eşim ise iki yıl önce çocuktan dolayı ayrıldı zaten.
Orada, ilk bir yıl boyunca eşim ve kızımızla yalnızca toprakla uğraşarak İstanbul’un bozuk ritmini üzerimizden atmak istiyoruz. Sonrasında bir durum değerlendirmesi yaparız. Bize göre işin anahtarı yetinebilmek ve ne istediğimizi bilmek. Basit ve aracısız bir hayat istiyoruz. Şu an yaşamak için başka işler yapıyor, başka işlerden para kazanıyor ve bunu temel yaşamsal ihtiyaçlarımız için harcıyoruz. Amacımız aradaki bu “başka işler”i çıkararak yalnızca temel ihtiyaçlarımız için çalışmak. Yani, tarımsal üretim, evin ufak tefek tamirleri vb. Başka bir deyişle yiyecek ve barınak. Şu anki giyeceklerimiz ise yıllarca yeter sanırım. Bunun dışında kalan pek çok ihtiyacımız da var ve olacaktır. Onları da bir yılın ardından düşünürüz. (...) İstanbul’un yalan dolanından, karmaşasından, gürültüsünden(…) çok ama çok sıkıldık; basit, sade, dolaysız, dolambaçsız bir hayat istiyoruz. Bu hayat için tüm alışkanlıklarımızı değiştirmeye hazır ve razıyız, toprak anaya güveniyoruz, zorluklar olacaksa da kimi zaman inatla kimi zaman uyumla bu zorlukları aşmaya niyetliyiz.(...)
Hoş geldin :)
Tanışıklığımız, daha doğrusu senin peşine düşüp bulmam bu site nedeniyle olmuştu:
BELGELiK agaçlar (http://mimoza.marmara.edu.tr/~avni/dersbelgeligi/agac/yazilar/)
Adını hatırlamıyorum ama Marmara Üniversitesinden bir hocaya mail yazıp sormuş, ondan da Bekir'in telefonunu almıştım. Sonra sana ulaştım :)
Zor telefon konuşmalarıydı, internet sapığı gibi hissetmiştim kendimi bir an :)
Yeni hayatında sana ve karına, çocuğuna mutluluklar dilerim :)
Öykünü bizimle paylaşmaya devam et, fotoğraf eklemeyi de unutma :)
Taşlıbahçe
21-03-2014, 15:46
Tamamdır, bu kez devam ederim :) görüşmek üzere, daha uzağa gitmeden ikimiz de en kısa zamanda geliyorum :)
Hikaye güzel başlamış , harikasınız , umarım her şey gönlünüzce olur , Sayfanız hayırlı olsun :)
Taşlar muhteşem... Hayırlı uğurlu olsun hakkınızda herşey...
Taşlıbahçe
21-03-2014, 18:05
Teşekkürler olcim ve hoşseda iyi dilekleriniz için. Bu arada taşlar gerçekten de güzeller, en nihayetinde beğenebildiklerimizdi onlar :) Beğenmek derken işlev açısından beğenmiştik, renklerinin güzelliği de denk düştü, iyi oldu.
477469
sayın taşlıbahçe çok güzel niyetler inşallah kolay yollardan geçersiniz.ailece aynı fikirde olmak çok çok güzel.
Size, o resimdeki kamyon hesabıyla ( bloğunuzda belirttiğiniz 60 m2 ye oturan 2 katlı ev için) 10-12 kamyon daha taş lazım olacak diye tahmin ediyorum. Başka çıkma taş denk gelmeyebilir hesabıyla yukarıdaki taşlardan köşe taşı olabilecekleri ayrı bir yere istifletin. Usta inşaata başladığında öyle yorulmaya başlayacak ki en yakınında uygun bulduğu taşı acımayacak kullanacaktır olur olmaz yerlerde. Taşların duvarlar örülmeye başladığında konumlarının hiç önemi olmadığını ancak inşaat bitip derzler yapıldıktan sonra anlayabildim. Mühim olan ustanın taşları duvarın sağlamlığına zarar vermeyecek şekilde döşemesi. İş bitince derz sonrası gözünüze sakil gelen tek taş kalmıyor...
Ben hala her gördüğüm taş yığınını keyf ile inceliyorum.
Taşlıbahçe
21-03-2014, 21:22
Teşekkürler sevgili Sevoş; inşaat işine girmeden bilmezdim ne zor olduğunu ama atlattık çok şükür.
Tekrar teşekkürler Hoşseda tavsiyeleriniz için. Blokta daha önceden yazmış olduğum yazıları haftada bir yayınlıyorum yığılma olmasın diye, biraz da arkası yarın tadında olsun diye :) Yani, şu anda inşaat bitti aslında.
Dediğiniz gibi dört kamyon taşın yetmesi mümkün değil. Ama köşe taşları yetti ve sizinle aynı şeyi düşünerek bu taşlar heba olmasın diye en başta ayırmıştık. 4 kamyon taşı aldıktan sonra o köyde bulunan ustamız kepçe gelir de kazarsa daha 2 kamyon taş var burda dedi sonradan, Bir sonraki gidişimizde tesadüfen köyde çalışan bir kepçe vardı da kolaylıkla bu işi hallettik ve iki kamyon daha sardık. Sonrasında komşu başka bir köydeki bir yıkıntıdan -yine andezit olan- dört kamyon taş daha getirdik ve tamam oldu.
Bu arada taşları yığılmış görünce ve işi de bilmeyince insana yeter de artar gibi geliyor ama bir kez örülmeye başlanınca eriyip gidiyorlar, sanki kayboluyorlar :)
Taşları bende çok beğendim, yüzeyler düze yakın olması avantaj.Peki fiyat ? ;)
Özür.. ben daha ancak başlanacak diye baktım hep bloğunuzada... Geçmiş olsun o zaman.
Taş sarfiyatınız uygun. Belkide kamyonun hacmini tutturamadım. Ben 72 m2 brüt tek katlı eve ( su basman cok taş yedi eğim sebebiyle, birbuçuk kat desek olacak) giden 150 ton taş sebebiyle öyle yazdım. Bizim inşaatımızda iç bölmelerde dış duvarlar gibi taş kullanılarak örüldü belki ondanda biraz sarfiyat arttı..
Uzun ömürler boyu sağlıkla, güle güle oturmak nasip olsun.
( Bahçenizdeki acı bademlerin kıymetini bilin. Aman...)
Taşlıbahçe
22-03-2014, 07:53
1900 TL'ye anlaştık ve 6 kamyon taş sardık. Nakliye de yaklaşık o kadar tuttu (1800 TL)
Taşlıbahçe
22-03-2014, 08:05
Benden de özür :) Su basmanı unuttum. Su basman için burada güre taşı denilen, mermere benzer daha başka bir taş kullandık özellikle arka tarafta, yani suyun gelmesi muhtemel yerde. Onlar da damarsız, aynı zamanda da su çekmeyen taşlar. Subasman yüksekliğini 70 cm tuttuk. Ara bölmeleri de sizin düşündüğünüz gibi taş değil, tuğla yaptık.
Acıbademlere hala dokunmadık, herkes aşıla diyor, henüz yapmadık. Onlarla ilgili derdim meyve tutmamaları, zaten az çağla yapıyorlar, onların da yarısından fazlası tutmuyor.
Teşekkürler iyi dilekler için yeniden, aynını sizin için de diliyorum.
Bu arada sizin evin fotoğrafları var mı forumda?
Evimizin fotoğrafları ev yapımları kısmında mevcut. Burada deyipde sizi oraya yollamayı daha öğrenemedim.
Bende sizin evi henüz bulamadım bloğunuzda.
sayfanız hayırlı olsun, güzel bir karar vermişsiniz, heyacanlı ve güzel bir konu açılmış takipteyiz
Taşlıbahçe
22-03-2014, 12:38
teşekkürler attar, takipte olduğunuz sürece ben de yayındayım :)
Sevgili hoşseda, evin fotoğrafları yok, çünkü haftada bir yazı ekliyorum, bu durumda bir ay sonra inşaatla ilgili bölümler başlayacak, takip kısmına mail adresinizi yazar ve onaylarsanız yeni yazılar otomatik olarak size gelir :) Sizin evi de gördüm, kutu gibi olmuş maşallah; süreci okumaya başlarım bugün; biz daha araziyi almadan bitmiş sizin ağır işiniz. Güle güle oturun...
Taşlıbahçe
25-03-2014, 10:10
Selamlar, Taşlıbahçe'nin yeni yazısı yayınlandı bugün. Tabiatı seyretme ve kronik yalnızlığımızdan yalnızlıkla kurtulma önerisi hakkında ve bir de mini zeytin hasatçığı hakkında. Buradan (http://taslibahce.wordpress.com) okuyabilirsiniz :)
sayın taşlıbahçe, Arazinizin manzarası çok güzel. sağlıkla,huzurla, mutlulukla bu manzaranın tadının çıkarırsınız inşallah
Taşlıbahçe
25-03-2014, 11:52
Teşekkürler sevgili madlord, manzara güzel gerçekten de; insan çalışıp ta yorulduktan sonra yorgunluğa iyi geliyor, her tür yorgunluğa. Ama, şunu da söylemeliyim ki, manzaralı yerler çoğunlukla eğimli yerler olduğundan aynı zamanda da insanı en çok yoran yerler oluyor. Yine de bir alıyor, iki veriyor. Bir benzetme yapsam "dikenli gül" derim. Biz gülü sevmeyi, bakıp koklamayı, dikenlerine de gülüp katlanmayı seçtik :)
Taşlıbahçe
01-04-2014, 10:31
Taşlıbahçe'nin yeni yazısı çıktı bugün; ateş, çay ve birkaç fidan hakkında... Hoşçakalın :)
Yayınlanan yazıyla ilgili değilse de üç sözcük geçti aklımdan: umut, başlangıç, direnmek. Ve kolay gelsin tabiatı her şeyin üzerinde tutan herkese...
taşlıbahçe (http://taslibahce.wordpress.com/)
Taşlıbahçe
08-04-2014, 11:34
Taşlıbahçe'nin taşlı, duvarlı, baharlı, gelincikli yazısı çıktı bugün
Kuru örgü set duvarları ve biraz da mayıs halleri hakkında
Linkten ulaşabilirsiniz :)
taşlıbahçe (http://taslibahce.wordpress.com/)
481738
Merhabalar Sn. Taşlıbahçe
Forumdan yazdıklarınızı ve bloğunuzu zevkle okuyorum. Şuan eviniz ya bitti **** bitmek üzere, ama ben neticeyi merakla bekliyorum.. Ve sade bir yaşam tercihiniz cesaret ister. Cesaretinizinden dolayı tebrik ederim. Sevdiklerinizle, huzur ve mutluluk içinde yaşayın yeni evinizde.. Takipteyim :)
Taşlıbahçe
08-04-2014, 12:57
Çok teşekkürler :) Ev bitti sayılır, aslında kabası biteli çok oldu; ufak tefek ince işler kaldı, bu yaz onlar da biter her şey yolunda giderse. Düşündüğümüzden uzun sürdü malum nedenlerle :)
Taşlıbahçe
15-04-2014, 15:43
Taşlıbahçe'nin yeni yazısı çıktı bugün. Göktaşı etkisi yaratan "hafriyat", yerine oturaklı bir tavırla yerleşen "temel" ve bir de çiçeklerin şahmaranı "yılan yastığı" hakkında :)
taşlıbahçe (http://taslibahce.wordpress.com/)
483409
Taşlıbahçe
22-04-2014, 10:14
Taşlıbahçe'nin yeni yazısı çıktı bugün; subasman, oğlak ve maalesef biraz da madenler hakkında...
taşlıbahçe (http://taslibahce.wordpress.com/)
485103
mimarsertac
28-04-2014, 13:25
Çok güzel blog olmuş takip edicem.
Taşlıbahçe
06-05-2014, 09:26
teşekkürler mimarsertaç, son iki yazı da özellikle ilgini çekebilir :)
Taşlıbahçe
06-05-2014, 09:35
Taşlıbahçe'nin son iki yazısıyla inşaatın kabası başladı bitti :)
taşlıbahçe (http://taslibahce.wordpress.com/)
489879
Derz dolgudan sonra duvarların hali
489880
Küçük pencereli arka cephe
Taşlıbahçe
14-05-2014, 08:31
Taşlıbahçe'nin yeni yazısı dün çıktı. "Eller Toprağa" Bir gıda ormanı projesi, soğuk, kar ve yaklaşan gece hakkında.
taşlıbahçe (http://taslibahce.wordpress.com/)
492496
(...) arazinin mevcut yapısını inceledim. İklimi, toprağı, üzerindeki ağaçlar, çalılar, otlar… Yazdan itibaren fırsat buldukça buraya da gelerek farklı mevsimlerdeki türlü hallerine de baktım. Arkasından da tasarımını yaptım; su hasat yöntemleri, dikilecek türler, nerelere nelerin ne zaman ve hangi sırayla dikileceği (...)
492497
(...) Dağ havası, kar ve yaklaşan gece. Bu üç arkadaş her şeye soğuk, ağır ve sert bir mühür vurmuş (...)
asmalıtepe
15-05-2014, 09:03
Sayın Taşlıbahçe; Eskilerinden olup uzun bir süre ayrıldığınız,şimdi yeniden döndüğünüz
bu siteye hoş geldiniz. gittiğiniz süreçte nerede neler yaptığınızı yakinen takibedenlerden biriyim. hatta sahibolduğum şartlarımın kıymetini, sizin doğaya meftunluğunuzla daha iyi anladım.Bloğunuzdan sizi takip ediyorum. Azmin zaferini yaşıyorsunuz güle güle hayırla yaşayın. Ben Ağaçlar net 'i sizin bloktan keşfettim. burada yeniyim. ve ilk beğeniyi siz ve 06dilek,YeniGine'den aldım.ilk beğeni aldıklarımın bahçelerini gezmek istedim sizin bahçeyi bulamadım bir türlü.Bir de sonkez'e ulaşamadım amatörlüğümdendir belki de.Neyse sizi bloktan sonra buradan da takibedeceğim artık.Bu güzel.Hayırla kalın kardeşim.
Taşlıbahçe
15-05-2014, 10:27
Sayın Taşlıbahçe; Eskilerinden olup uzun bir süre ayrıldığınız,şimdi yeniden döndüğünüz
bu siteye hoş geldiniz. gittiğiniz süreçte nerede neler yaptığınızı yakinen takibedenlerden biriyim. hatta sahibolduğum şartlarımın kıymetini, sizin doğaya meftunluğunuzla daha iyi anladım.Bloğunuzdan sizi takip ediyorum. Azmin zaferini yaşıyorsunuz güle güle hayırla yaşayın. Ben Ağaçlar net 'i sizin bloktan keşfettim. burada yeniyim. ve ilk beğeniyi siz ve 06dilek,YeniGine'den aldım.ilk beğeni aldıklarımın bahçelerini gezmek istedim sizin bahçeyi bulamadım bir türlü.Bir de sonkez'e ulaşamadım amatörlüğümdendir belki de.Neyse sizi bloktan sonra buradan da takibedeceğim artık.Bu güzel.Hayırla kalın kardeşim.
Sayın hocam, sevindim yazdıklarınıza. Ağaçlar net'i bulmanızda Taşlıbahçe'nin vesile olması da ayrıca mutlu etti beni. Hoşgeldiniz tekrar. Size ilk hoşgeldin diyen de bu bağlantıları bilmeden ben olmuşum ne güzel. Kolay gelsin, sevgiyle kalın...
Taşlıbahçe
15-05-2014, 10:30
Ağaçlar nette bahçem yok. Blogda paylaşıyorum; ilgili konularda da vakit buldukça ağaçlar nete eklemeler yapıyorum ki bahçe işleri istediğim kıvamda yeni yeni başlıyor...
asmalıtepe
16-05-2014, 06:52
mesajınızı bu sayfadan okuyabilirdim. biz yaşlılar sevgiden ziyade saygı sözcüğünü severiz. Biraz öğretmenlik gibi oldu ya kusura bakmayın. Hocam diyorsunuz ya doğrudur hem de teyzenizim.Allah'a emanet olunuz.
Taşlıbahçe
16-05-2014, 11:10
Taşlıbahçe'nin yeni yazısı çıktı:
Bu Üçüncü Nisan (http://taslibahce.wordpress.com/2014/05/16/bu-ucuncu-nisan-nisan-2012/)
Aylardan nisan, armut çiçekleri, memeli pas, sıva ve çınar hakkında...
493066
Sayın Taşlıbahçe; Eskilerinden olup uzun bir süre ayrıldığınız,şimdi yeniden döndüğünüz bu siteye hoş geldiniz.
Ayrılmak mı?
Taşlıbahçe gitmedi, ısınma turları uzun sürüyor, ancak gelebildi... :)
Taşlıbahçe
20-05-2014, 09:50
Taşlıbahçe'nin yeni yazısı çıktı:
Narın Derdi Sona Erdi (http://taslibahce.wordpress.com/2014/05/20/narin-derdi-sona-erdi-temmuz-2012/)
Biricik narımızın ızdırabı, kurtuluşu, kireç badana, çatı tamiri ve fidanlar hakkında...
494375
...Ne zamandır bana rahatsızlık veren bir şey vardı: Hafriyat sırasında kökleri zarar gören ve açıkta kalan biricik narımızın hali. Geçen yıl ve bu yıl meyve vermemesi oldukça sıkıntıda olduğunun bir göstergesi. Bahçenin toparlanması aslında daha sonraya bıraktığım işler ama nar nedeniyle evin arkasına yapılacak 2 m kadar yüksekliğindeki duvar işine öncelik verdim...
Taşlıbahçe
23-05-2014, 09:48
Taşlıbahçe'nin yeni yazısı çıktı.
"Kendi Penceremizden Bakmak" (http://taslibahce.wordpress.com/2014/05/23/kendi-penceremizden-bakmak-eylul-2012/)
Kapı, pencere, döşeme, daha başka işler ve antep fıstığı hakkında...
Dış kapıları ve pencereleri kestane ağacından yaptırdık. Araştırdık, en uygunu olduğuna karar verdik. Dokusu da çok güzel. Her şey güzel görünüyor ancak bu yazıda bahsedilmeyen şey (yazı eylül 2012'ye ait olduğundan sonraki deneyimler haliyle yok, o nedenle buraya ekliyorum) sonrasında yağmuru içeriye verdiği. Bunun kestane ağaçlarıyla ilgisi yok; marangozla ilgili; bir de bahsettiğim marangoz işinde iyi olanlardan.
Çıkardığım sonuç şu: Geleneksel malzemeler geleneksel yöntemlerle pişmiş ustalar varsa anlamlıdır. Aksi halde hep uğraş, hep sıkıntı. Gerçekten iyi bir usta bulabilmişseniz kapı ve pencerelerinizde uygun ahşap harika bir malzeme; ustanız yoksa tavsiyem boş verin; herkes nasıl yapıyorsa öyle yapın; ağaca da yazık, paranıza da...
495478
asmalıtepe
23-05-2014, 14:10
Sn. Taşlıbahçe eviniz güzel oluyor.Güle güle kullanın.Yeşilin içine doğal taş çok yakışmış.
Usta dediniz de derdimizi depreştirdiniz. Aynen katılıyorum; En kalite,en güzel malzemeyi de alsanız işcilik kötü ise heba oluyor.
mimarsertac
23-05-2014, 14:18
Takipteyim. Blog çok güzel ilerliyor.
Taşlıbahçe
23-05-2014, 19:59
Sn. Taşlıbahçe eviniz güzel oluyor.Güle güle kullanın.Yeşilin içine doğal taş çok yakışmış.
Usta dediniz de derdimizi depreştirdiniz. Aynen katılıyorum; En kalite,en güzel malzemeyi de alsanız işcilik kötü ise heba oluyor.
Sayın hocam sağolun :) Usta meselesi hepimizin derdi gibi. Bu evde taş konusunda her şey yolunda gittiyse de diğer konularda sıkıntılar yaşadık, yaşıyoruz. Kısmet olursa bu yaz hepsini toparlamayı planladım.
Taşlıbahçe
23-05-2014, 20:02
Takipteyim. Blog çok güzel ilerliyor.
Teşekkürler :)
asmalıtepe
24-05-2014, 17:44
Yeter ki sağlık olsun, bitmedik iş, geçmedik zaman yok. Allah güle güle tamamlayıp,güle güle kullanmak kısmet etsin sn.Taşlıbahçe.
Taşlıbahçe
26-05-2014, 20:56
Taşlıbahçe'nin yeni yazısı çıktı bugün; aylardan kasım, saman armudu, memeli pasın ikinci evresi, fidanlar, birkaç çiçek ve korogaki hakkında.
Bu aralar haftada iki üç yazıyla devam ediyorum; Taşlıbahçe'ye yerleşmeye bir ay kadar bir zaman kaldı ve bu süre içinde elimdeki yazıları bitirerek yeni yazılara oradan devam etmek istiyorum. Gerçi henüz elektrik ve internet yok ve üç ay kadar da olmayacak; buluruz bir çaresini; bir gidelim de gerisi kolay; veya zor; kolaysa da başıma gelsin zorsa da gelsin :)
Her Şey Güzel Olacak -Kasım 2012- | taşlıbahçe (http://taslibahce.wordpress.com/2014/05/26/her-sey-guzel-olacak-kasim-2012/)
496671
Taşlıbahçe
28-05-2014, 13:49
Bugün bir yazı daha çıktı; uzun zamandır derdim ve sevdam olan "su" hakkında, zeytinlerin toplanma sorunu, yeni küçük bahçemiz ve bahçedeki kimi yapı faaliyetleri hakkında...
https://taslibahce.wordpress.com/2014/05/28/bir-yudum-su-ocak-2013/
497300
Küçük bahçemiz
497301
Bahçenin yanından akan derecik
497302
Zeytini niye döverler?
ayazkentli
28-05-2014, 15:53
Bu durumda elle toplayarak zeytincilikten kar sağlamak isteyenlerin zeytinlerini veya yağlarını alıcıya dolaysız olarak satmaları gereği ortaya çıkıyor.
Forumdan alıntıladığım sizin bu düşünceniz aslında bazı zeytin türleri için yapılıyor.
Yani,
Alıcı konumunda ki fabrikalar bahçenizde ki zeytini toptan alıyorlar ve kendileri topluyorlar. Siz hiç bir şeye karışmıyorsunuz. Sadece paranızı alıyorsunuz.
Tabii, her zeytini almıyor yağ fabrikaları. Trilye zeytini ve benzeri bol yağ-ürün veren zeytinliklerinizin zeytinini toptan alıp, kendileri topluyorlar.
(Tıpkı meyve suyu fabrikalarının yaptığı gibi).
Bundan 5-6 yıl önce köyümde teyzemler, trilye zeytini olan bahçelerinin zeytinini toplam 10.000 tl.ye fabrikaya verdiler.
Hesap yapmışlar ve kendileri toplatmaya kalksalar, bu kadar para kalmıyordu kendilerine.
Üstelik o soğuklarda,
- Hem kendileri toplayacaktı.
- Hem de yanlarında çalıştıracakları kişilerin getirilmesi, götürülmesi, yemek ihtiyaçları, çay ihtiyaçları gibi işlerle uğraşmak da cabası olacaktı.
10.000 tl.yi alınca, gidip kendilerine 1 yıl yetecek kadar zeytinyağını satın aldılar ve geriye de bir sürü paraları kaldı.
Kendileri toplayıp, yağını satsalar, ellerine bu kadar para kalmayacaktı.
Taşlıbahçe
28-05-2014, 16:23
Bu durumda elle toplayarak zeytincilikten kar sağlamak isteyenlerin zeytinlerini veya yağlarını alıcıya dolaysız olarak satmaları gereği ortaya çıkıyor.
Forumdan alıntıladığım sizin bu düşünceniz aslında bazı zeytin türleri için yapılıyor.
Yani,
Alıcı konumunda ki fabrikalar bahçenizde ki zeytini toptan alıyorlar ve kendileri topluyorlar. Siz hiç bir şeye karışmıyorsunuz. Sadece paranızı alıyorsunuz.
Tabii, her zeytini almıyor yağ fabrikaları. Trilye zeytini ve benzeri bol yağ-ürün veren zeytinliklerinizin zeytinini toptan alıp, kendileri topluyorlar.
(Tıpkı meyve suyu fabrikalarının yaptığı gibi).
Bundan 5-6 yıl önce köyümde teyzemler, trilye zeytini olan bahçelerinin zeytinini toplam 10.000 tl.ye fabrikaya verdiler.
Hesap yapmışlar ve kendileri toplatmaya kalksalar, bu kadar para kalmıyordu kendilerine.
Üstelik o soğuklarda,
- Hem kendileri toplayacaktı.
- Hem de yanlarında çalıştıracakları kişilerin getirilmesi, götürülmesi, yemek ihtiyaçları, çay ihtiyaçları gibi işlerle uğraşmak da cabası olacaktı.
10.000 tl.yi alınca, gidip kendilerine 1 yıl yetecek kadar zeytinyağını satın aldılar ve geriye de bir sürü paraları kaldı.
Kendileri toplayıp, yağını satsalar, ellerine bu kadar para kalmayacaktı.
Meyve suyu fabrikaları için bilindik bir yöntem ama bizim buralarda (Kuzey Ege) zeytin için böyle bir uygulamaya rastlamadım, duymadım. üretici için iyi bir yöntem gibi görünüyor. Bu yöntemde arzu eden üretici sanıyorum kendi tüketeceği zeytini de ayırabiliyordur. Şayet bu olanağı veriyorlarsa ve üretici kendi ihtiyacı kadar zeytinini, yağını kendi zeytinliğinden elde edebiliyorsa, geri kalanını anlaşmaya tabi tutuyorsa ne güzel.
Gerçi bu fabrikaların da -sofralık iri zeytin dışındakileri- elle topladıklarını sanmıyorum. Belki boydan kısa ağaçları makineyle topluyorlardır ama diğerlerinde yine sırığa başvuruyorlardır. Bu zaten ayrı bir konu ama blogda da yazdığım gibi toplanma yöntemiyle satış yöntemi ve kazanç arasında da bağlar var.
ayazkentli
28-05-2014, 16:35
Özellikle kısa-bodur tipli ağaçlardan oluşan zeytinlikleri toptan alıyorlar. Bunlarda yeni nesil bodur trilye ağaçları.
Her zeytinliğin zeytinini almıyorlar. Hem toplama kolaylığı hem de bol yağ vermesi nedeni ile sanırım.
Bu nedenle, bizim köyde bir çok kişi trilye dikmeye başladı.
Sanırım fabrika Ayvalık'tandı. Bize çok yakın.
Bir ara sorup öğrenirim nereye sattıklarını.
Taşlıbahçe
28-05-2014, 16:56
Özellikle kısa-bodur tipli ağaçlardan oluşan zeytinlikleri toptan alıyorlar. Bunlarda yeni nesil bodur trilye ağaçları.
Her zeytinliğin zeytinini almıyorlar. Hem toplama kolaylığı hem de bol yağ vermesi nedeni ile sanırım.
Bu nedenle, bizim köyde bir çok kişi trilye dikmeye başladı.
Sanırım fabrika Ayvalık'tandı. Bize çok yakın.
Bir ara sorup öğrenirim nereye sattıklarını.
Tahmin ettiğim gibi. Bodur ağaçlara sahip olmayanlar da zaten ara sıra ağaçlarını kabaklayarak sonraki yıllar için bodurlaşmaya gidiyorlar bazen. tüm bunlar zeytinin asıl değerini bulamamasıyla ilgili biraz da.
Bu arada bizim buralarda böyle bir uygulamaya rastlamadım demem biraz hatalı oldu çünkü kimi yağ tüccarları zeytinlik sahipleriyle anlaşarak sizin bahsettiğiniz gibi toplama işini üstlendikleri oluyor ama yine aynı kapıya çıkıyor. Yani üreticiyle tüketicinin arasına girilmiş oluyor.
Asıl bahsettiğim şey daha başka bir sistem ihtiyacı. Üreticiyle satıcının aracısız iletişimde olduğu modeller. Şu an için ağırdan da olsa böyle satış yapanlar var ama bu türden modellerin randımanlı çalışması ve herkes için işe yarar ekonomik boyutta olması için zamana ve çabaya ihtiyaç var gibi.
Melih Bakırlıoğlu
29-05-2014, 08:02
Yağ fabrikaları değil tüccarlar kapama bahçe alırlar.
Bizler ağaçları bodurlaştırmayız, gençleştirme yaparız. Zeytinde arbeqiu cinsiydi yanılmıyorsam(İspanyol cinsi) çalı formunda yağlık çeşit. Halil Önen Bey bahçe kurmayı düşünüyordu.
Biz hala el ile topluyoruz. Zeytin silkme makinaları,bize göre çok fazla filiz kırıyor. Zeytinyağımızı kendimiz 5lt lik tenekelerde satıyoruz, fakat kargo maliyeti bize göre yüksek, en uzak Bartın'a yolladım şimdiye kadar. Birçok insan fiyatlarımızı yüksek buluyor. Karşılaştırdıkları yağ riviera tipi rafine yağ olduğundan derdimizi anlatamıyoruz. :)
Taşlıbahçe
29-05-2014, 09:15
Yağ fabrikaları değil tüccarlar kapama bahçe alırlar.
Bizler ağaçları bodurlaştırmayız, gençleştirme yaparız. Zeytinde arbeqiu cinsiydi yanılmıyorsam(İspanyol cinsi) çalı formunda yağlık çeşit. Halil Önen Bey bahçe kurmayı düşünüyordu.
Biz hala el ile topluyoruz. Zeytin silkme makinaları,bize göre çok fazla filiz kırıyor. Zeytinyağımızı kendimiz 5lt lik tenekelerde satıyoruz, fakat kargo maliyeti bize göre yüksek, en uzak Bartın'a yolladım şimdiye kadar. Birçok insan fiyatlarımızı yüksek buluyor. Karşılaştırdıkları yağ riviera tipi rafine yağ olduğundan derdimizi anlatamıyoruz. :)
Maalesef henüz zeytin yağ kültürü kıyılardan içeriye pek giremedi; riviera ismi de havalı geliyor heraldr, sızmanın farkı fark edilemiyor. Şaşırılacak değil, üzülecek bir durum aslında Türkiye'nin potansiyeli düşünüldüğünde.
Dediğim gibi bireysel kargolamalarla çözülecek bir iş değil; daha organize sistemler lazım.
Gençleştirmenin dışında gerçekten de bodurlaştırma amacıyla ağaçlarını gövdenin yarısından kesenlere rastlıyorum.
Arbequina, İspanyol orijinli bir çeşir; son zamanlarda ilgi çekiyor. Yetiştirici fidanlıklar da artıyor günden güne.
Taşlıbahçe
02-06-2014, 12:04
Taşlıbahçe'nin son iki yazısı çıktı;
"Babalar ve Oğullar" (https://taslibahce.wordpress.com/2014/05/31/babalar-ve-ogullar-mart-2013/) habersizce yapılan bahçe-inşaat faaliyetleriyle ilgili.
"Hani Benim Siestam Nerde?" (https://taslibahce.wordpress.com/2014/06/02/hani-benim-siestam-nerde-temmuz-2013/) Geçtiğimiz yaz neler yaptık, neler ettik? Evin hayvan misafirleri ve sevgili fidanlarımız hakkında...
Gerçek ev sahipleriyle ilgili çıkardığım sonuç: Doğa, malum yaban hayatın yuvası; bu yabani yuva içine tutup da bir ev yaparsak gerçek ev sahiplerinin "hoşgeldin" ziyaretleri de haliyle olacaktır :)
Gerçekten hoş geldiysek ve hoşbulduk demek istiyorsak şehir adabını bırakarak insana has bir yaban adabını keşfetmek iyi bir ara yol olur. Bir şekilde önlem alarak geldiğimiz yeri bozmamaya, asıl ev sahiplerini hor görmemeye ve zarar vermemeye gayret etmek kanımca en doğrusu. Bazı önlemlerle bu misafirlerin pek çoğu eşik dışında tutulabilirse de ilk fırsatı değerlendireceklerinden şüpheniz olmasın. Bir de sürekli yaşanan bir ev değilse asıl misafirin kim olduğunu güzelce gösteriyorlar :)
https://taslibahce.wordpress.com/2014/06/02/hani-benim-siestam-nerde-temmuz-2013/
498734
asmalıtepe
02-06-2014, 13:09
Baştan sona merakla okudum, merakımı fazlasıyla değdi. Bunlar farklı yaşanmışlıklardır. Şu an doğayı bu kadar çok sevmeyenler, modern hayata bağlı ve bağımlı olanlar yazdıklarınızı okurken bile ürperir, kabullenmez, yaşamaya asla yanaşmazlar. Doğanın asıl sahiplerini çoktan dünyalarından çok uzağa çıkarıp atmıştılar..Ben de evi yeni kullanmaya başladığım sıra bir kaç tarlafaresiyle paylaştım, çokça akreplerle..farelerin pisliğinden iğrenerek ilaçladım öldüler. HÂla pişmanımdır. Akrepleri de kesinlikle süpürgeyle evden öteledim.
Sn. Taşlıbahçe sizin yeriniz daha da doğal sanırım. Yolunuz falan nasıl. Bir de İstanbul'a 500km falan, ulaşımda zorlanıyorsunuzdur. Ama sevginin başgelemeyeceği ne var ki. Gelin kızımız ve Selvi kızımız da seviyo sa orası cennet olacaktır size güle güle yaşayın inşaAllah.
Taşlıbahçe
02-06-2014, 14:14
Hayvan dostlarımızla aramız iyi; yine de aynı yatağı, aynı mutfağı özellikle bazılarıyla paylaşmak istemiyoruz :)
Köyde doğan büyüyenler genellikle öldürerek çözüyorlar bu işi;belki de doğanın dinamiklerine daha uygundur bu yol, emin değilim. Bizim şehirli kibarlığımız ve her türlü "can"a duyduğumuz saygı farklı yollara itiyor bizi, ara yollar bulmaya çalışıyoruz sizin akrepleri süpürmeniz gibi...
Belki zamanla değişiriz ama inşallah değişmeyiz :)
İstanbul-Taşlıbahçe arası 410 km. Zor oldu, özellikle inşaat sırasında zorlandım ama nihayetinde gün sayıyoruz. Temmuz itibariyle ailece orada olacağız artık. Sonrası Allah kerim :)
asmalıtepe
02-06-2014, 18:34
Evet..Akrebi süpürmek: Bazan çok büyük tehlikeleri yok sayıp , hiç zarar gelmeyecek yerde ise gereksiz sÛizanda bulunuruz. Allah'ta kulları da affeylesin bizleri.
Gelinim''anne sana twitter hesabı açalım,, diyerek açtı. Hesap açılır açılmaz hemen bir takipci düştü. ''anne bak hemen bir takipcin oldu,, dedi kızcağız, ama ben bir korkuya bir telaşa kapılırmışım -kimmiş o beni nereden tanırmış sil onu, kabul etme diye feveran edişimi hâl anlatıp gülerler. Meğer format öyleymiş.
Size de öyle bir kabalık gösterdim sanırım özür dilerim sizin de bir oğlum olduğunuzu bilmediğimdendir. Profilinize sonradan baktım.
Temmuz'unuz hayırlı gelsin inşallah. Allah'a emanet olunuz.
Taşlıbahçe
02-06-2014, 18:45
Evet..Akrebi süpürmek: Bazan çok büyük tehlikeleri yok sayıp , hiç zarar gelmeyecek yerde ise gereksiz sÛizanda bulunuruz. Allah'ta kulları da affeylesin bizleri.
Gelinim''anne sana twitter hesabı açalım,, diyerek açtı. Hesap açılır açılmaz hemen bir takipci düştü. ''anne bak hemen bir takipcin oldu,, dedi kızcağız, ama ben bir korkuya bir telaşa kapılırmışım -kimmiş o beni nereden tanırmış sil onu, kabul etme diye feveran edişimi hâl anlatıp gülerler. Meğer format öyleymiş.
Size de öyle bir kabalık gösterdim sanırım özür dilerim sizin de bir oğlum olduğunuzu bilmediğimdendir. Profilinize sonradan baktım.
Temmuz'unuz hayırlı gelsin inşallah. Allah'a emanet olunuz.
Mesajlarla ilgili durumu be de bir türlü anlamamıştım; şimdi yerine oturdu :)
İyi dilekleriniz için teşekkürler tekrar; sevgiler, saygılar...
asmalıtepe
02-06-2014, 19:34
Teşekkür ederim oğlum, samimi, sıcakkanlı ve hesapsız insanları çok severim.
Ben den de size sevgiler...
Melih Bakırlıoğlu
03-06-2014, 07:50
Derenizin seviyesini /uzaklığını bilemiyorum, koç pompası araştırmanızı tavsiye edebilirim. Bir araştırın isterseniz. Sulama ve kullanma suyu olarak bir depoda toplayabilirsiniz. :)
Taşlıbahçe
03-06-2014, 08:31
Koç pompasını inceledim; yakınımızda bir arkadaş kullandı ve 45 m kadar yukarıya gönderebildi suyu.
Bizim derecik buna pek uygun değil. Onun yerine birkaç tonluk bir hazne yaparak gözün suyunu biriktirmek daha uygun olacak.
Buradan araziye 55 m kadar boru döşendi zaten; küçük bir pompa iş görür sanırım, yükseklik farkı 2 m :)
Taşlıbahçe
04-06-2014, 08:28
Taşlıbahçe'nin yeni yazısı çıktı bugün: "Kaçamak" (https://taslibahce.wordpress.com/2014/06/04/kacamak-eylul-2013/)
Marangozun yarım kalan işleri, sızdırmalı foseptik, bahçe kapısı, ilk tohumlar, mersin ve daha başka birkaç şey hakkında...
499389
Taşlıbahçe
06-06-2014, 08:09
Taşlıbahçe'nin yeni yazısı çıktı: "Nar Bayramı" (https://taslibahce.wordpress.com/2014/06/06/nar-bayrami-ekim-2013/)
Çilesi biten ve hediyelerini veren nar, bayram ziyaretleri, filizlenen roka ve birkaç fidan hakkında...
" (...) Narla başlayıp narla biten bir tatil olduysa da bu tatil, arada başka işler yapmadık veya başka şeyler olmadı değil. Bayramdan dolayı en rahat tatilimizdi bu. İlk bayram ziyaretlerimiz de oldu, işin aslı bayram vesilesiyle ilk ziyaretçilerimiz de gelmeye başladı artık. Her ne kadar evin içi misafir ağırlamaya uygun değilse de zaten hava güzeldi ve bahçede oturduk, daha iyi oldu. Artık evimizin gerçek bir ev olduğu hissini tattık. Başkalarının bunu kabul etmesi ve ziyarete gelmesi daha önce tahmin edemeyeceğim, aklıma gelmeyecek bir keyif yaşattı bize. Köyden gelenlerin akabinde biz de gittik ziyaretlere. Dolayısıyla yapılması gereken pek çok işi bir sonraki gelişimize erteledik; yalnızca en gerekli bulduklarımızı yaptık (…)"
499994
asmalıtepe
06-06-2014, 09:11
Sayın Taşlıbahçe; Dün Blog'tan okudum yeni yazınızı, ve gelişmelerin görüntülerine baktım: Tek kelamla herşey harikaydı. Çevre düzeni falan çok güzel ve doğal olmuş, foseptik içini bile doğal taşla örmüşsünüz ya kıskandık, biz briketle örmüştük. O güzelim taş oraya gömülür mü oğlum. Dışarıda en gereksiz bir yere de olsa bir kot önüne öreydiniz de o taşlar gözönünde olaydı.
Hele bahçeye inen merdiven de üstüne döşediğiniz taş ta çok çok güzel olmuş. Ev içindeki ahşap merdiveniniz, sahanlığınız, küpeşteleriniz çok çok güzel. Demekki üst katta iki üç oda var. O da çok iyi bir imkan hatta; Doğada tek başına diye bir doğacı var adını şimdi hatırlayamadım. O ikinci katın merdivenini çekme yapmıştı. Gece odalara çıkınca merdiveni yukarı çekmek için. Tabi o kadarı fazla eksantrik olur diyebilirsiniz :)
Tabii ki o görüntüler geçmişe dair. Şimdi kimbilir ne güzel olmuş ne değişimler olmuştur. Hatta sizin sebzeleriniz bile hazırdır tarhlarda. Güle güle günlere...
Taşlıbahçe
06-06-2014, 09:27
Sayın Taşlıbahçe; Dün Blog'tan okudum yeni yazınızı, ve gelişmelerin görüntülerine baktım: Tek kelamla herşey harikaydı. Çevre düzeni falan çok güzel ve doğal olmuş, foseptik içini bile doğal taşla örmüşsünüz ya kıskandık, biz briketle örmüştük. O güzelim taş oraya gömülür mü oğlum. Dışarıda en gereksiz bir yere de olsa bir kot önüne öreydiniz de o taşlar gözönünde olaydı.
Hele bahçeye inen merdiven de üstüne döşediğiniz taş ta çok çok güzel olmuş. Ev içindeki ahşap merdiveniniz, sahanlığınız, küpeşteleriniz çok çok güzel. Demekki üst katta iki üç oda var. O da çok iyi bir imkan hatta; Doğada tek başına diye bir doğacı var adını şimdi hatırlayamadım. O ikinci katın merdivenini çekme yapmıştı. Gece odalara çıkınca merdiveni yukarı çekmek için. Tabi o kadarı fazla eksantrik olur diyebilirsiniz :)
Tabii ki o görüntüler geçmişe dair. Şimdi kimbilir ne güzel olmuş ne değişimler olmuştur. Hatta sizin sebzeleriniz bile hazırdır tarhlarda. Güle güle günlere...
Sağ olun sayın Asmalıtepe.
Çukura döşediğimiz taşlar çukurun kazıldığı sırada çıktı, parçalayıp kullandık.
Yukarıda iki oda var; biri mutfağın, diğeri de oturma odasının üzerinde; alt katın oda bölmeleri üst kattaki bölmelerle devam ediyor. Kat arası ahşap olduğundan başka bir şansımız da yoktu; olsaydı da yine böyle yapardık herhalde.
O günden sonra bir değişiklik olarak mutfak dolapları yapıldı, 3 yazı sonra :)
Sebzeler ise sizin sayfada yazmış olduğum gibi; Allah'a emanet :)
"Bizimkilerin son hallerini bilmiyorum. Tohumdan yetiştirdiğim ve henüz çok küçüklerken dışarıya alıştırdığım fideleri 2 mayısta dikmiştim toprağa ki bir daha ne bakan oldu, ne de sulayan.
İki kez niyetlendim gitmeye, yağmur yağınca vazgeçtim. Aklım orda, ben burda... Haftaya gider görürüm artık tekrar yağmur yağmazsa.."
Ve bu hafta da yağmurlu olunca yine gitmedim. Bahar yağmurları geçen sene de böyleydi.
Muhtemelen son yağmurlar bunlar; arkasından eylül ortasına kadar yağmur damla düşmez artık...
Nazar değmesin herşey mükemmel gidiyor...
Beş yaşına giren ekşi karadut bu yıl çoştu. İki genç dalına su şişesi bağladım toprakla dolu, tutarsa fidanın bir tanesini size ayıracağım. Birde tavşan böbreği veya köylü diliyle tavşan taş...ı diye bilinen yayla üzümü yapan asmam var onun bu yılki budanmasında ayırdığım çeliklerden bir kaçı tuttu, toprakta büyümekteler bir tane de ondan yollamam lazım bahçenize...
Vakti gelince yazacağım size.
Taşlıbahçe
06-06-2014, 11:52
Çok sağolun sayın hosseda.
Fidanlar gelmiş de dikmişim gibi sevindim; sabırsızlıkla bekliyorum.
Ekşi karadut buralarda çok güzel oluyor, "kanlı kara" diyorlar; en sevdiğim dut desem doğrudur. Henüz dikmedim; saksıda bir tane var, iki olursa daha iyi olur; asmalara gelince yalnızca iki kök diktim çoğaltmayı isterim...
Zamanı gelse de benim de gönlümden kopsa fidanlar :)
Taşlıbahçe
11-06-2014, 10:24
Son iki yazı yayınlandı arka arkaya.
"Laputa" (https://taslibahce.wordpress.com/2014/06/10/laputa-ekim-2013/), bulut, yağmur, sis ve başka bir alem hakkında...
"Çok uzun zamandır beklediğim, bir türlü denk gelemediğim şey oldu nihayetinde ve bulutlar arasında kaldık; ıssızlığın ortasında. Aşağıda olsa adına sis derdik ama burada olunca sis demek ne kadar doğru bilmiyorum.
Sis veya bulut, bir şekilde sizin dünyanıza gelmişlerse hiç fark etmez, her ikisi de zamanı, mekanı, hissiyatı değiştirebilme sihrine sahipler. Dört yıl oldu Taşlıbahçe’yle tanışalı. Ve o zamandan bugüne, bu başka alemin içine ne zaman düşeceğimizi, zamanın ne zaman duracağını ve bildiğimiz her şeyin nasıl bilmediklerimize dönüşeceğini merak edip durdum… Nasipte dört yıl beklemek varmış. Bekledikçe değerini bilmek varmış(...)"
501378
"Çukur-kültür" (https://taslibahce.wordpress.com/2014/06/11/cukur-kultur-kasim-2012/) ise daha çok "hugelkültür"ün bir yorumu hakkında.[/CENTER]
"(...) Sistemin drenaj ve buna bağlı gelişen havalanma faydalarından feragat edip su tutma kapasitesine yüklendik. Kanımca, böyle yapmazsak, yani yüksek bir tepecik olarak orijinal sistemi kurarsak yatak hızlı kuruyacak ve sulama sarfiyatı artacaktır. Burada su fazlası olmadığından ve bu suyun da drenaj problemi olmadığından ve drenaj yetersizliğinden kaynaklanan oksijen yetersizliği problemi de olmadığından dolayı “tepekültür” yerine “çukurkültür” yapalım dedik.(...)"
501365
Taşlıbahçe
20-06-2014, 12:13
Selamlar, bu konunun açıldığı bölüm anladığım kadarıyla daha çok kaçma fikri ve ev yapımlarıyla ilgili; ev işi büyük ölçüde bitti, önümüzdeki iki ay içerisinde geri kalan işleri de biter diye düşündük.
Diğer taraftan işin toprak kısmı var. İnşaat faaliyetleri azalırken toprak faaliyetleri de haliyle artıyor. Burası yeri olmadığından bu faaliyetlerin duyurusunu bundan böyle burada yapmıyorum. Blogdan takip edebilirsiniz.
Önümüzdeki süreçte vakit buldukça ağaçlar net'in ilgili yerlerine eklemeye severek devam ederim. Tabii ki elektrik ve internet işi hallolduktan sonra. Muhtemelen iki ay sonra...
Bugün işteki son günüm; önümüzdeki hafta gidiyoruz Taşlıbahçe'ye... Dolayısıyla şimdilik hoşçakalın...
Bloğun son yazısının linkini de ekliyorum izninizle, her ne kadar tohum ve fidelerle ilgili olsa da...
Hoşçakalın :)
Uyansın da Büyüsün, Yaprak Yaprağa Bürünsün -Mart, Nisan 2014- | taşlıbahçe (http://taslibahce.wordpress.com/2014/06/20/uyansin-da-buyusun-yaprak-yapraga-burunsun-mart-nisan-2014/)
503586
503587
asmalıtepe
20-06-2014, 12:59
Güle güle..güle güle sayın Taşlıbahçe yeni oluşumlar hayırlar getirsin, herşey gönlünüzce olsun..Bloğunuzu okudum biliyorsunuz çok güzeldi bu bölüm de yine. Hoşcakalın.
Nefin Nur
20-06-2014, 13:09
Allah'ım darısı isteyen herkesin başına :) inşallah bizlerde bir gün artık gidiyoruz deriz...
Taşlıbahçe
20-06-2014, 13:15
Güle güle..güle güle sayın Taşlıbahçe yeni oluşumlar hayırlar getirsin, herşey gönlünüzce olsun..Bloğunuzu okudum biliyorsunuz çok güzeldi bu bölüm de yine. Hoşcakalın.
Teşekkürler sayın Asmalıtepe, herşey gönlünüzce olsun...
Taşlıbahçe
20-06-2014, 13:17
Allah'ım darısı isteyen herkesin başına :) inşallah bizlerde bir gün artık gidiyoruz deriz...
Teşekkürler Sayın Nefin Nur; İnşallah siz de en kısa zamanda "gidiyoruz!" diye yazarsınız, hoşçakalın...
mimarsertac
25-07-2014, 15:55
Uzun zamandır yazmıyorsunuz. Yeni yazılarınızı bekliyoruz.
Merhaba Taşlıbahçe, Merhaba Hoşseda
Taş evler konusunda bilgi ararken hem sizleri hem de ağaçlar.net gibi mükemmel bir siteyi keşfettim. Yeni üyeyim...
Benim gibi taş evi hayali olanlar için paylaşımlarınız müthiş yararlı.
Hepinize evlerinizde sağlıklı mutlu ve huzurlu güzel günler dilerim...
Taşlıbahçe
10-08-2014, 22:00
Uzun zamandır yazmıyorsunuz. Yeni yazılarınızı bekliyoruz.
Bir buçuk aydır topraktaydık. Elektriğimiz ve internetimiz henüz yok. bir haftalığına İstanbul'dayız ve yeni yazıyı yarın ekliyorum; teşekkürler, hoşçakalın :)
Taşlıbahçe
11-08-2014, 10:28
Taşlıbahçe'den "havadis"ler yayınlandı; bu yazı (http://taslibahce.wordpress.com/2014/08/11/havadis-temmuz-2014/) bahçe işleri ve hasat hakkında; birkaç güne de diğer işlerle ilgili olanı gelir; keyifle okumanız ve keyfimizi paylaşmanız dileğiyle...
512836
Taşlıbahçe
16-08-2014, 19:08
Taşlıbahçe'nin yeni yazısı Havadis 2 (http://taslibahce.wordpress.com/2014/08/16/havadis-2-temmuz-2014/)çıktı az evvel. Yapılan bir takım işlerle ilgili.
En güzel fotoğrafı da buraya ekliyorum; evin bir yanında yerler kaplandı, çardak yapıldı...
513716
bahtiyar02
12-09-2014, 22:02
Sevgili Taşlıbahçe;
Dilerim evinizde sağlıklı ve mutlu uzun yıllar sevdiklerinizle birlikte yaşarsınız. Umarım bir gün çayınızı içmeye geliriz.
Saygılar
Taşlıbahçe
11-10-2014, 09:32
Sevgili Taşlıbahçe;
Dilerim evinizde sağlıklı ve mutlu uzun yıllar sevdiklerinizle birlikte yaşarsınız. Umarım bir gün çayınızı içmeye geliriz.
Saygılar
Çayın yanında da gönderdiğiniz undan yapılmış kek olur :) bekleriz herzaman, sevgiler, saygılar...
Taşlıbahçe
26-11-2014, 09:11
Taşlıbahçe'nin son dört yazısı çıktı. Buraya, konunun açıldığı yerden dolayı yalnızca evle ilgili işlerin linkini ekliyorum. Nihayey evle ilgili inşaat işleri bitti. Bir elektriğimiz kaldı. O da olur bir aya. Gerçi ben bunu her ay bir kere söylüyorum, sürekli yaşamaya başladığımızdan bu yana baktım dört ay geçmiş elektiriksiz, yaptırmasak mı acaba :)
https://taslibahce.wordpress.com/2014/11/26/dahili-isler-2014-yaz/
527658
527659
ardacan2000
29-11-2014, 20:52
Sanırım bu tür konuların bu kadar çok ilgi çekmesinin sebebi, başkalarının " bizlerin hayallerini" gerçekleştirmesini izlemek...
Meyveli tepe ve sizin blogunuzu takip ediyorum, sıkıldıkça sevdiğim bir romanı tekrar okur gibi zevkle bir daha okuyorum.
Evinizde aileniz ile sağlıklı, mutlu yaşamlar...
ardacan2000
29-11-2014, 20:54
Merkezlere uzaklığı ve arsa fiyatları ne kadar?
Taşlıbahçe
29-11-2014, 21:51
Sanırım bu tür konuların bu kadar çok ilgi çekmesinin sebebi, başkalarının " bizlerin hayallerini" gerçekleştirmesini izlemek...
Meyveli tepe ve sizin blogunuzu takip ediyorum, sıkıldıkça sevdiğim bir romanı tekrar okur gibi zevkle bir daha okuyorum.
Evinizde aileniz ile sağlıklı, mutlu yaşamlar...
Teşekkürler, yazdıklarınız çok güzel...
Merkeze 8 km kadar uzağız. Köye yakınız.
Dönümü birkaç bin liradan 40 binlere kadar çıkıyor. Fiyatlar değişken; yerine, üzerindeki dokuya, ağacına, fidanına, yola yakınlığına, suya ulaşımına, başkalarının ne kadara sattığına veya aldığına ve hatta satıcının ihtiyaçlarına göre değişiyor. Bu durumda tek bir fiyat vermek mümkün değil.
Birkaç senedir ederinin çok üzerinde, takip etmek lazım. Muhtemelen satış olmayınca düşer yakında.
mimarsertac
04-12-2014, 16:38
Blogdan sürekli takipteyim çok iyi gidiyorsunuz.
Sayın Taşlıbahce,
Size sözüm olan asma fidanını topraktan alacağım bu hafta sonu gidebilirsem bahçeye. Pet su şişesine aktarırım ve bana yollayacağınız adrese kargo ile ulaştırırım. Bir seneye yakın oldu çubuk olarak dikileli. Ama aceleye gerek yok derseniz uyanınca aynı yerde büyümeye devam eder. Siz isteyince yollarım, o asma sizindir nasipse.
Karadut için bir şey diyemiyorum, dalda şişeler hala topraklı durmakta. Dalı kesince aktaracağım bir kaba. Bakalım ne olacak. Tutarsa onun da bir tanesi sizin.
Bal Kaktüs
05-03-2015, 00:51
sitede yeni olduğum için okumaya yeni başladım. hem buradan hemde burada verdiğiniz linklerle blogdan okumaya çalışıyorum. ve imreniyorum. Kolay gelsin.
Taşlıbahçe
05-03-2015, 22:41
Sayın Taşlıbahce,
Size sözüm olan asma fidanını topraktan alacağım bu hafta sonu gidebilirsem bahçeye. Pet su şişesine aktarırım ve bana yollayacağınız adrese kargo ile ulaştırırım. Bir seneye yakın oldu çubuk olarak dikileli. Ama aceleye gerek yok derseniz uyanınca aynı yerde büyümeye devam eder. Siz isteyince yollarım, o asma sizindir nasipse.
Karadut için bir şey diyemiyorum, dalda şişeler hala topraklı durmakta. Dalı kesince aktaracağım bir kaba. Bakalım ne olacak. Tutarsa onun da bir tanesi sizin.
Sevgili asmanın yeri hazır, özelden adresi gönderirim birazdan, sağolun, hoşcakalın...
Taşlıbahçe
05-03-2015, 22:46
sitede yeni olduğum için okumaya yeni başladım. hem buradan hemde burada verdiğiniz linklerle blogdan okumaya çalışıyorum. ve imreniyorum. Kolay gelsin.
Sağolun, bundan sonra paylasımlar artar. Bugün elektrigimiz baglandi artik, temmuzdan bu yana ilk kez bu saate kadar kalmamin nedeni de bu :)
Taşlıbahçe
18-06-2015, 10:47
Taşlıbahçe'nin son birkaç yazısı çıkmış olmalı buraya link vermeyeli. Bahçede yapılmış işlerle ilgili olsa da son yazının linkini veriyorum; bağlantı kopmasın :)
“İşsiz Güçsüz” (https://taslibahce.wordpress.com/2015/06/17/issiz-gucsuz/)
560068
560067
560076
560077
Karsima gelen sorunlarla veya bahcede yetistireceklerimle ilgili onden bilgi edineyim diye arastirmalara baslamistim bir kac ay once. Ne kadar baska yerde yasasin, baska dile ait bir yasantisi olursa olsun insanin, gene de kendi dilinde arama yapiyormus. Karsima ne cikti dersiniz, Taslibahce blogunuz. Bir solukta okudum diyebilirim cogunu, okumaya da devam edecegim... O an farkettim ki aslinda bu forumu ve forumda olmayi ozlemisim. Blogunuzu sessiz sedasiz takip etmeye devam edecegim, o konuda bir degisiklik olmayacak ama, harika bir is basardiginizi soylemek istedim sadece.... Devamini heyecanla bekliyorum...
Kazdaglarinin o temiz havasini benim icin de icinize bir kez ceker misiniz?
Taşlıbahçe'nin son iki yazısıyla inşaatın kabası başladı bitti :)
taşlıbahçe (http://taslibahce.wordpress.com/)
489879
Derz dolgudan sonra duvarların hali
489880
Küçük pencereli arka cephe eviniz çok güzel olmuş hayırlı olsun güle güle oturun
thunderon
31-12-2016, 00:25
Taşlıbahçe'nin son iki yazısıyla inşaatın kabası başladı bitti :)
taşlıbahçe (http://taslibahce.wordpress.com/)
489879
Derz dolgudan sonra duvarların hali
489880
Küçük pencereli arka cephe
Evinize hayran kaldım taşlıbahçe
Evin maliyeti ne kadar tuttu acaba?
Taşlıbahçe
31-12-2016, 11:50
Evinize hayran kaldım taşlıbahçe
Evin maliyeti ne kadar tuttu acaba?
Sağolun, küsuratlar atılınca kabaca şöyle:
Temel ve çatı dahil kabası 50.000 + ahşap ve marangoz 20.000 + mimar, proje, ruhsat, iskan vb. 10.000 + Elektrik-su tesisatı, ıslak zeminler ve diğer ıvır zıvır harcamalar: 7.000 = 87.000
Ve şebeke olmadığı için eklenen Solar sistem +11.000
ServetAydogan
25-01-2017, 14:30
Solar sistem hangi ihtiyaçlarınızı ne kadar karşılıyor, bilgi verebilirseniz seviniriz.
Taşlıbahçe
25-01-2017, 18:48
Solar sistem hangi ihtiyaçlarınızı ne kadar karşılıyor, bilgi verebilirseniz seviniriz.
Elektrik sisteminde 6 adet monokristal panel(SUNTECH195 Watt), 4 adet batarya (MUTLU 12 V / 210 ah Jel akü), bir adet şarj kontrol cihazı yani regülatör (VICTRON MPPT 70/50 Solar Şarj Kontrol), bir adet İnverter (VICTRON Phoenix 24 V / 4000 VA Tam Sinüs İnverter).
Bu sistemle buzdolabı sürekli çalışıyor. Akşamları yeterince ışık kullanıyoruz. Led lambalar daha iyi olur bu sistem için. Televizyon çalışıyor ama pek izlemiyoruz. Çamaşır ve süpürge işlerini güneşli günlerde yapmaya gayret ediyoruz. Yalnız çamaşır makinesinde en büyük enerji su ısıtma esnasında kullanıldığından gereksiz bir zorlanma oluyor; bu nedenle yine güneş enerjisiyle farklı bir sistemde ısıtılan suyu -kışın da soba üzerindeki güğümlerden- makinenin çekmecesinden biz veriyoruz. Böylece rezistans devreye girmiyor ve bu şekilde çamaşırlar birikmişse dört beş makine dahi çalıştırabiliyoruz ard arda.
Elektrikli süpürgeyi 15 dakika kadar çalıştırıp bir süre ara verip tekrar kısa aralıklarla çalıştırabiliyoruz. Rezistansı olmayan her tür ev ve el aletini rahatlıkla kullanıyoruz (blendır, matkap, meyve suyu sıkacağı vb.)
Kurduğumuz sistemde bulutlu geçen günlerde bataryalar dolmadığı gibi boşalmıyor da. Monokristal paneller bulutlu günlerde dahi -az da olsa- enerji üretebildiğinden sistem yerinde sayıyor aşağı yukarı. Tabii ki geceleri azalıyor bataryaların doluluk oranı ancak çok fazla değil, %10 kadar. Ve beşinci bulutlu güne geldiğimizde ise bataryaların yarısı boşalmış veya boşalmaya yaklaşmış oluyor.
Bataryanın ömrü için doluluk oranının % 40’tan aşağıya indirilmemesi öneriliyor. Biz yalnızca bir kez % 58’e indirdik. O da dediğim gibi en karanlık ve bulutlu beş günün ardından. Yazın, yani şimdi çok rahatız ve doluluk oranı ne yaparsak yapalım gün boyu %100’den aşağıya inmiyor.
Evinize hayanlıkla izleyenlerden ve de sitenizin her konusunu birkaç kez okuyup gözümden kaçan bir şeyler var mı acaba diyenlerdenim. Hayallerinizin peşinden gitmek bu olsa gerek :)
ilkermeric
18-04-2017, 16:41
Bir iki sene evvel Küçükkuyu civarı köyleri dolaşırken enfes manzarasıyla yamaca kurulmuş çok hoş, taştan bir ev görmüştüm. Önünde de harala gürele çalışan bir adam vardı. Bir süre bakakalmıştım çünkü o ev Taşlıbahçe idi.Utana sıkıla on dakika kadar rahatsız etmiştim. Domates fidelerinden alıkoymuştum kendisini. Her yıl, Adatepe'nin sırtlarında uzanıp imrenerek baktığım bir yerdir. Emeği ve azmi büyük bir insan. Huzur ve mutluluğu daim, bahçesi bereketli olsun.
Taşlıbahçe
18-04-2017, 21:11
Bir iki sene evvel Küçükkuyu civarı köyleri dolaşırken enfes manzarasıyla yamaca kurulmuş çok hoş, taştan bir ev görmüştüm. Önünde de harala gürele çalışan bir adam vardı. Bir süre bakakalmıştım çünkü o ev Taşlıbahçe idi.Utana sıkıla on dakika kadar rahatsız etmiştim. Domates fidelerinden alıkoymuştum kendisini. Her yıl, Adatepe'nin sırtlarında uzanıp imrenerek baktığım bir yerdir. Emeği ve azmi büyük bir insan. Huzur ve mutluluğu daim, bahçesi bereketli olsun.
sağolun, birdahaki sefere çaya beklerim, bahaneyle de dinlenmiş olurum :)
harika olmuş elinize sağlık sitenizi zevkle okudum;)
bahcedenn
19-04-2017, 19:57
sağolun, birdahaki sefere çaya beklerim, bahaneyle de dinlenmiş olurum :)
Uğrayanlara çay var mı? :)
Taşlıbahçe
20-04-2017, 21:27
Uğrayanlara çay var mı? :)
daha dün kulaklarını çınlattık hakan'la, bekleriz müsait bir zamanda :)
bahcedenn
21-04-2017, 09:10
daha dün kulaklarını çınlattık hakan'la, bekleriz müsait bir zamanda :)
Biz de pazar günü sizin kulaklarınızı çınlattık. :) Umarız her şey yolundadır oralarda.
Musa Gündoğan
28-04-2017, 11:01
sayın taşlıbahçe
ben hayallerimin peşinde gitmekte yeni sayılırım yaşım 30 tasarımcı olarak çalışıyorum. sizlerden çok şey öğrenmeye devam ediyorum. çanakkale de 6 sene okudum gezmediğim görmediğim yeri kalmadı. o kadar güzel bir şehir ki hiç unutamadım. içimde kalan tek şey oralarda yaşamak için fırsat bulamadım. umarım o da tez zamanda olur. makalelerinizi okudukça içlendim diyebilirim. o kadar ki bunu nasıl yapabilirler. işleri güçleri bırakıp nasıl gidebiliyorlar dedim durdum. ankara da çalışıyorum işimi çok severek yapıyorum. ancak hiç bir şey bahçede balkonda bitkilerle uğraştığımdan daha fazla keyif vermiyor.
ben epey yol aldım diye düşünürken içine girdikçe büyüyen bir hayatım olmaya başladı. başladığım 10 çilek fidesini 50 fideye çıkardığımda mutlu olmaya başlamışken şimdi domates fidelerim, salatalıklarım vs. büyüdükçe daha bir mutlu oluyordum ki taki sizi görene kadar. bloğunuzu,yazılarınızı okudum, okudukça moralim bozuldu. tamda hayal ettiğim gibi bir hayat. daha doğrusu beni bu dünyada her şeyiyle mutlu edecek bir hayat.
sizlerden öğreneceğim çok şey olduğunu biliyorum. umarım bir gün yanlarınız da bende komşu olabilirim. evinizi, toprağınızı çok beğendim. her şey gönlünüzce olsun.
selametle
Taşlıbahçe
28-04-2017, 22:47
sayın taşlıbahçe
ben hayallerimin peşinde gitmekte yeni sayılırım yaşım 30 tasarımcı olarak çalışıyorum. sizlerden çok şey öğrenmeye devam ediyorum. çanakkale de 6 sene okudum gezmediğim görmediğim yeri kalmadı. o kadar güzel bir şehir ki hiç unutamadım. içimde kalan tek şey oralarda yaşamak için fırsat bulamadım. umarım o da tez zamanda olur. makalelerinizi okudukça içlendim diyebilirim. o kadar ki bunu nasıl yapabilirler. işleri güçleri bırakıp nasıl gidebiliyorlar dedim durdum. ankara da çalışıyorum işimi çok severek yapıyorum. ancak hiç bir şey bahçede balkonda bitkilerle uğraştığımdan daha fazla keyif vermiyor.
ben epey yol aldım diye düşünürken içine girdikçe büyüyen bir hayatım olmaya başladı. başladığım 10 çilek fidesini 50 fideye çıkardığımda mutlu olmaya başlamışken şimdi domates fidelerim, salatalıklarım vs. büyüdükçe daha bir mutlu oluyordum ki taki sizi görene kadar. bloğunuzu,yazılarınızı okudum, okudukça moralim bozuldu. tamda hayal ettiğim gibi bir hayat. daha doğrusu beni bu dünyada her şeyiyle mutlu edecek bir hayat.
sizlerden öğreneceğim çok şey olduğunu biliyorum. umarım bir gün yanlarınız da bende komşu olabilirim. evinizi, toprağınızı çok beğendim. her şey gönlünüzce olsun.
selametle
Hay Allah; moralinizi bozmak için değil, genellikle paylaşmak ve nacizane yol yordam için yazıyordum. mesleğini de sevdiğine göre ikisini aynı yere koyabileceğin bir model bulursun umarım, örnekleri çok :)
ÇağanOnur
16-08-2017, 09:32
Belki bunu çok kişiden duydunuz, bir de benden duyun :) Hikayeniz eşimi o kadar etkiledi ki senelerdir cesaret edemediğini sayenizde yaptık. Arazimizi aldık. Resmi izinlerimizi hallettik ve inşaatımıza başlıyoruz. İnsanlara yol açıyor, cesaret veriyorsunuz. Ne güzel. Taşlıbahçenizde sevdiklerinizle sağlıkla yaşlanmanızı dilerim.
Taşlıbahçe
16-08-2017, 14:07
Belki bunu çok kişiden duydunuz, bir de benden duyun :) Hikayeniz eşimi o kadar etkiledi ki senelerdir cesaret edemediğini sayenizde yaptık. Arazimizi aldık. Resmi izinlerimizi hallettik ve inşaatımıza başlıyoruz. İnsanlara yol açıyor, cesaret veriyorsunuz. Ne güzel. Taşlıbahçenizde sevdiklerinizle sağlıkla yaşlanmanızı dilerim.
Çok sevindim hem sizin ve hem de bizim adımıza, hayırlı, bereketli olsun... İyi dilekleriniz için de sağolun, bilmukabele...
Sn Taşlıbahçe
Sonunda bir fırsat bulup tüm blogunuzu okumayı başardım :) yazım diliniz gerçekten çok keyifle okumamı sağladı elinize yüreğinize sağlık.
Rabbim uzun uzun yıllar keyifle yaşamayı nasip etsin.
Bir gün rotamı o tarafa çevirip görmek niyetindeyim. Cesaret edebilirsem çayınızı içmeye
de gelirim belki :)
Taşlıbahçe
19-08-2017, 17:03
Sn Taşlıbahçe
Sonunda bir fırsat bulup tüm blogunuzu okumayı başardım :) yazım diliniz gerçekten çok keyifle okumamı sağladı elinize yüreğinize sağlık.
Rabbim uzun uzun yıllar keyifle yaşamayı nasip etsin.
Bir gün rotamı o tarafa çevirip görmek niyetindeyim. Cesaret edebilirsem çayınızı içmeye
de gelirim belki :)
Teşekkürler, bekleriz :)
chelik26
03-04-2019, 20:40
Sayın Taşlıbahçe,
Güneş enerji sistemi kurmayı düşünüyorum bahçe evine. Bu konuda tecrübenizle yardımcı olacağınızı düşündüm.
4 veya 5 adet 275 watt panel ile 4 adet 100 amper jel akü ve 5kw 48 volt tam sinüs akıllı inventör almayı düşünüyorum.
Bunun üreteceği elektrik acaba ampüller (3-4) televizyon buzdolabı arda bir matkap ve 3-4 günde 1-2 saat 1.5kw dalgıç pompayı çalıştırmaya yeterli olur mu?
Taşlıbahçe
07-04-2019, 19:02
Sayın Taşlıbahçe,
Güneş enerji sistemi kurmayı düşünüyorum bahçe evine. Bu konuda tecrübenizle yardımcı olacağınızı düşündüm.
4 veya 5 adet 275 watt panel ile 4 adet 100 amper jel akü ve 5kw 48 volt tam sinüs akıllı inventör almayı düşünüyorum.
Bunun üreteceği elektrik acaba ampüller (3-4) televizyon buzdolabı arda bir matkap ve 3-4 günde 1-2 saat 1.5kw dalgıç pompayı çalıştırmaya yeterli olur mu?
Böyle bir sistemde yaz aylarında sıkıntı yaşamazsınız ama kış aylarında ard arda gelen kapalı günler ve mevsim itibariyle kısa gün ışıklanması birleştiğinde bazı günler sistem yetersiz kalır. Bizdeki 4 adet jel akünün her biri 210'luk ve kışın buna rağmen sıkıntı yaşadığımız zamanlar oluyor ama çok değil; belki toplamda yılda 15 gün. Özellikle de kasım ve aralık aylarında yoğunlaşıyor bu günler.
Bir de satıcı firmadan da bilgi alın ama bence invertör 5 yerine 4 kw olsa da olur.
chelik26
07-04-2019, 20:12
Teşekkür ederim, Bana yaz aylarında lazım. ekimden sonra kalmayı düşünmüyorum. Açıklamalarınız için teşekkür ederim. Faydalı oldu.
Taşlıbahçe
09-04-2019, 07:51
Rica ederim. Buzdolabında yeni nesil, az elektrik harcayanları tercih etmenizi öneririm. Tüm bunların dışında da panel temizliğine dikkat. Üzerini kaplayan ince bir polen veya toz tabakası dahi verimi düşürüyor. Özellikle invertörde iyi bir marka almaya çalışın bence. Ucuz invertörleri iyisi ile değiştiren pek çok arkadaş oldu bir iki sene içerisinde.
Köydeki bahçemin toprağını nasıl iyileştirebilirim düşüncesiyle başladı her şey. Kompost, EM derken sizin internetteki sayfanıza ulaştım. Son üç gündür bulduğum her fırsatta yazılarınızı okuyorum. Amaç bilgi almak, öğrenmekti ilk zamanlar. Ama okudukça, değişti, bir roman tadında okuyorum. Hem de bulduğum her fırsatta. Hani yatmadan önce kitap okur ya insan, o kitap alıp götürür seni, bırakamazsın, gözlerinden uyku aksa bile bırakamazsın. Hızlı da okunmuyor, sadece okumak olsa, okuyup geçmek olsa... Her fotoğrafı incelemek gerekli, büyütmek, ayrıntılara bakmak, sonra orijinal haliyle bir daha bakmak.
Sonuç olarak üç gündür sizin ( belki de artık bizim, hepimizin) taşlıbahçe ile yatıp kalkıyorum. Hem okumak, daha sonraki yazılarda neler olduğunu öğrenmek istiyorum hem de bitecek diye korkuyorum. Hem bilgi hem okuma keyfi veren hem de harika fotoğrafları olan bu paylaşımınız için teşekkürler.
Haddim olmayarak şunu da söylemek istiyorum. Bu yazıları toparlayıp, düzenleyip biraz daha fotoğraf ekleseniz harika bir kitap olur bence. Okumayı sevmeyen ülkemde çok okunur demek yanlış olur belki ama değerini bilecek çok kişi de olur.
Taşlıbahçe
20-05-2019, 21:54
Köydeki bahçemin toprağını nasıl iyileştirebilirim düşüncesiyle başladı her şey. Kompost, EM derken sizin internetteki sayfanıza ulaştım. Son üç gündür bulduğum her fırsatta yazılarınızı okuyorum. Amaç bilgi almak, öğrenmekti ilk zamanlar. Ama okudukça, değişti, bir roman tadında okuyorum. Hem de bulduğum her fırsatta. Hani yatmadan önce kitap okur ya insan, o kitap alıp götürür seni, bırakamazsın, gözlerinden uyku aksa bile bırakamazsın. Hızlı da okunmuyor, sadece okumak olsa, okuyup geçmek olsa... Her fotoğrafı incelemek gerekli, büyütmek, ayrıntılara bakmak, sonra orijinal haliyle bir daha bakmak.
Sonuç olarak üç gündür sizin ( belki de artık bizim, hepimizin) taşlıbahçe ile yatıp kalkıyorum. Hem okumak, daha sonraki yazılarda neler olduğunu öğrenmek istiyorum hem de bitecek diye korkuyorum. Hem bilgi hem okuma keyfi veren hem de harika fotoğrafları olan bu paylaşımınız için teşekkürler.
Haddim olmayarak şunu da söylemek istiyorum. Bu yazıları toparlayıp, düzenleyip biraz daha fotoğraf ekleseniz harika bir kitap olur bence. Okumayı sevmeyen ülkemde çok okunur demek yanlış olur belki ama değerini bilecek çok kişi de olur.
Çok teşekkürler; tesadüf olmalı, daha bugün artık yeni yazılarla bloğu canlandırmak geçti içimden; sizin yorumunuz da eklenince şart oldu :)
Biraz da bloktaki son yazıda bahsi geçen kitap çalışmasıyla uzak kaldım yeni yazılara ama bahçe işleri devam ediyor; zaman içerisinde daha da keyiflendi bahçe.
Bu arada Taşlıbahçe ile ilgili olan ama faydalı olacak bilgilerle daha da harmanlanan bir kitap fikri de geldi yayınevi olan bir arkadaştan; henüz çok yeni ama sizin de istediğiniz böyle bir çalışma başlıyor gibi...
Çok teşekkürler; tesadüf olmalı, daha bugün artık yeni yazılarla bloğu canlandırmak geçti içimden; sizin yorumunuz da eklenince şart oldu :)
Biraz da bloktaki son yazıda bahsi geçen kitap çalışmasıyla uzak kaldım yeni yazılara ama bahçe işleri devam ediyor; zaman içerisinde daha da keyiflendi bahçe.
Bu arada Taşlıbahçe ile ilgili olan ama faydalı olacak bilgilerle daha da harmanlanan bir kitap fikri de geldi yayınevi olan bir arkadaştan; henüz çok yeni ama sizin de istediğiniz böyle bir çalışma başlıyor gibi...
"Taşlıbahçe'vanın hikayesi" ne güzel bir müjde bu. Ön sipariş alın :)
Bir de bu kadar uzak kalmayın gelin anlatın ara sıra biz dinlemeye hazırız.
Çok teşekkürler; tesadüf olmalı, daha bugün artık yeni yazılarla bloğu canlandırmak geçti içimden; sizin yorumunuz da eklenince şart oldu :)
Biraz da bloktaki son yazıda bahsi geçen kitap çalışmasıyla uzak kaldım yeni yazılara ama bahçe işleri devam ediyor; zaman içerisinde daha da keyiflendi bahçe.
Bu arada Taşlıbahçe ile ilgili olan ama faydalı olacak bilgilerle daha da harmanlanan bir kitap fikri de geldi yayınevi olan bir arkadaştan; henüz çok yeni ama sizin de istediğiniz böyle bir çalışma başlıyor gibi...
Ben en baştan başlayıp tarih sırasına göre okuyorum, dolayısıyla son yazınızı okumadım. Gerçekten bir kitap fikri olduğunu da bilmiyordum. Ama harika bir fikir olduğunu düşünüyorum. Aklın yolu birdir, derler ya. :)
İnsan kitap okurken bir süre sonra o kitapla yaşıyor, sanki yazarı veya kitaptaki kahramanı tanıyor gibi oluyor. Kitapta yazılan anlatılanlar yaşanırken sanki okuyucu da hemen orada, onların yanıbaşındaymış gib. Sonra kitap bitiyor ve yapayalnız kalıyor okuyucu. Sanki kitapta yaşananlar gerçek dünyamışda bambaşka bilmediği bir yere savrulmuş gibi, evi, odası, oturduğu koltuğu yabancı geliyor. İşte bunu yaşamayı istemediğim için ağır ağır, tadını çıkara çıkara okuyorum yazılarınızı. Blogun canlanması, bu yüzden de çok güzel bir haber. Sabırsızlıkla yazmanızı, fotoğraflar paylaşmanızı bekleyen benim gibi bir çok kişi olduğuna eminim.
Taşlıbahçe
22-05-2019, 12:26
Ben en baştan başlayıp tarih sırasına göre okuyorum, dolayısıyla son yazınızı okumadım. Gerçekten bir kitap fikri olduğunu da bilmiyordum. Ama harika bir fikir olduğunu düşünüyorum. Aklın yolu birdir, derler ya. :)
İnsan kitap okurken bir süre sonra o kitapla yaşıyor, sanki yazarı veya kitaptaki kahramanı tanıyor gibi oluyor. Kitapta yazılan anlatılanlar yaşanırken sanki okuyucu da hemen orada, onların yanıbaşındaymış gib. Sonra kitap bitiyor ve yapayalnız kalıyor okuyucu. Sanki kitapta yaşananlar gerçek dünyamışda bambaşka bilmediği bir yere savrulmuş gibi, evi, odası, oturduğu koltuğu yabancı geliyor. İşte bunu yaşamayı istemediğim için ağır ağır, tadını çıkara çıkara okuyorum yazılarınızı. Blogun canlanması, bu yüzden de çok güzel bir haber. Sabırsızlıkla yazmanızı, fotoğraflar paylaşmanızı bekleyen benim gibi bir çok kişi olduğuna eminim.
Son yazıda bahsetmiş olduğum kitap Taşlıbahçe'yle ilgili değil; İstanbul'un anıt ağaçlarıyla ilgili ve basıldı mart ayında. Forumda da var duyurusu:
http://www.agaclar.net/forum/daha-iyi-bir-yasam-icin/43045.htm
Taşlıbahçe ve tarımla ilgili olan çalışma henüz bir fikir aşamasında; teklif geldi arkadaştan; bakalım nasıl ilerleyecek. Bu arada madem baştan başlayarak okuyorsunuz, gözünüze takılan, şundan da bahsedilseydi iyi olurdu gibi düşünceleriniz olursa iletirseniz sevinirim :)
acemi ciftci
22-05-2019, 21:05
Gunes enerjisi paneli ve ruzgar turbini kullanmak gibi bir yontem izlemeyi ben de dusunuyorum. Yanilmiyorsam eger elektrik uretimi soz konusuysa sebekeye baglama zorunlulugu var. Uretilen elektrik sebekeye satiliyor, sonra geri satin aliniyor. Aksi takdirde EPDK tarafinda sikinti oluyor diye biliyorum. Siz bu konuda nasil ilerlediniz?
Diger yandan ruzgar turbini ile ilgili deneyiminiz var mi? Gokceada'da ruzgar orani uretime uygun diye biliyorum. Ancak pratige gecince ne derece fayda sagliyor cok emin degilim. Deneyiminiz veya bilginiz varsa ogrenmek isterim.
Portakal Rengi
23-05-2019, 07:53
Gunes enerjisi paneli ve ruzgar turbini kullanmak gibi bir yontem izlemeyi ben de dusunuyorum. Yanilmiyorsam eger elektrik uretimi soz konusuysa sebekeye baglama zorunlulugu var. Uretilen elektrik sebekeye satiliyor, sonra geri satin aliniyor. Aksi takdirde EPDK tarafinda sikinti oluyor diye biliyorum. Siz bu konuda nasil ilerlediniz?
Diger yandan ruzgar turbini ile ilgili deneyiminiz var mi? Gokceada'da ruzgar orani uretime uygun diye biliyorum. Ancak pratige gecince ne derece fayda sagliyor cok emin degilim. Deneyiminiz veya bilginiz varsa ogrenmek isterim.
Kuramsal düşünce yapısı şebekeye bağlanmak. AB ülkelerinde o şekilde. Türkiye istisna. Lisanssız üretim; belediye, sanayi sitesi vb kuruluşlara tanınan hak. Enerji dağıtım şirketlerine ciro garantisi verilmesi nedeni ile bireysel üretimin yolu tıkalı. Ürettiğiniz elektriği akü ile depolayarak kullanmanıza ses çıkarılmıyor, o kadar. Çift yönlü sayaç kullanarak alım-satım yapılamıyor. Satıcılara aldanmayın. EPDK yönetmeliğine bakın.
vBulletin® v3.8.5, Copyright ©2000-2025, Jelsoft Enterprises Ltd.