View Full Version : Bonsai biçimlendirme oyunu "Sizin ağacınız olsa ne yapmazdınız?"
Biraz provokatif bir başlık oldu. Başlık değiştirilebilir. Yeri belki burası değil ama burası daha gözönünde olduğundan şimdilik burada açtım zamanla yerine oturabilir.
İnternette örneklere bakarken benim olduğu gibi sizinde gözüne garip görünen ağaçlar oluyordur. Böyle bir ağacım olsa ne yapardım/ne yapmazdım diye düşünmeden edemiyorum.
Gözümüze çarpan aykırı ağaçları bir başlık altında tartışmaya çalışsak nasıl olur?
Fikir belirtmek isteyen arkadaşlar fikir belirtir, ilgi çekmezse vazgeçilir diye düşünüyorum.
Ben bir ağaç seçtim. Bu ağaç Walter Pall dizaynı. Pek çok ağacını beğendiğim ama bazılarını çok aykırı bulduğum bir Bonsaici Walter Pall.
Ağacın genel görünüşüne bakarsak güzel. Normalde içimizden biri böyle bir örnekle karşımıza çıksa eminim karşı çıkacak çok arkadaş olur.
Şu sol önde yukarıya çıkan dal ne olaki, mitinglerindeki bir sıradan vatandaş gibi sadece boşluk doldurmak amacıyla getirilmiş oraya. Sol alttaki dalın inceliğine karşın sağ 2. dalın kalınlığına ne demeli.
Bu ağacı biz tasarlasak ne yapardık, ne yapmazdık?
Biraz beyin fırtınasının hepimize faydası olur, en azından alzheimer olmayız.
Kolay gelsin...
Yozlasmis kolayina kaçmış . Bonsai sanatcisi olarak bu calismalari kesinlikle kabul etmiyorum .Dremer kullanarak sekil verilen ağaçları da bonsai kabul etmiyorum .Bu ağaç benim olsa agacin kok gücünden lstifade ederdim .Kesinlikle bu govdeden bonsai yapmazdim .
Adem Keskin
20-03-2014, 18:09
Sayın Sağol bir ağaç olarak bakarsak doğada sayısız buna benzeyen örnekler görebiliriz. Bonsai'ye başlangıçta söylendiği doğayı taklit etmekse söylenecek fazla bir şey yok. Kurallar zincirinde boğulmaktansa öncelikle bonsai'ye benzeyen ağaçlar elde edebilmek benim hedefim. Daha işin başındayken dünyada kendini kabul ettirmiş ustalarla aşık atmaya da niyetim yok. Beni zorlamayacak bir adayım varsa onu kurallara elimden geldiği kadar uymaya çalışıyorum, ama gözüme hoş görünen bir adayımı da kurallara uymak çabasıyla da pırasa doğrar gibi doğramıyorum. Dediğim gibi öncelikli hedefim bonsaiye benzeyen ağaçlar elde etmek. İnternette sizlerde görüyorsunuzdur bonsai satıyorum diye ağacı saksıya koyup satanlar var, onlarla arasında epey fark var. Resimde ki benim ağacım olsaydı , belki solda ki öne doğru uzayan dalı tam dipten değil ama sola sürgün verebilecek ortadan bir yerden keserdim. Bakıldığında dal aralarında ki boşluğu kapatacak şekilde şekil verirdim. Saygılarımla şimdilik bu kadar :)
Harun Parlak
20-03-2014, 18:25
Yeni akım bonsai Çin uslü olmaya başladı. Japon çalışmaları mükemmel çizgileri net olan normal doğadaki ağaç görünümünde değil de, Ev bahçelerinde düzenli budanmış terbiye edilmiş hatda japonlar kendi bahçelerinde de bahçe bonsai kurallarına göre düzenleme budama yaparak kusursuz bir görünüm elde ediyorlar.
Çinliler ise doğadakine daha yakın çizgileri net olmayan dalları hafif uzunlu kısalı insan eli değmemiş gibi görünmesini elde etme adına bu tür çalışmalar yapılıyor diye düşünüyorum.
Gövdedeki oyuk da düz gövdesi olan bir adayın boyunun direk kısaltması ile tepede oluşan düz tomburk görünümü gizleme adına doğada da olduğu gibi gövdeye yayarak insan müdahalesinin gizlenmesi ve doğada da bu tür oluşumlar olduğundan bakan kişiye suni görünmesin diye yapıldığını düşünüyorum.
Ağaç benim olsa yapacağım tek değişiklik sağ taraftaki ikinci dalın altından çıkan dalı almak olur. Belki de fotoğraf beni yanıltıyordur gördüğümü sandığım gibi de olmayabilir.
Harun Parlak
20-03-2014, 18:31
Bazen bir önceki işin yanlışına uyarak daha doğru iş yapılmış olduğunu çok gördüm İnşaat mesleğimde.
Eğer bir kapı 1 cm teraziden kaçık montaj edildiyse sizin de o kapıyı düzeltme şansınız yoksa çevresinde yapacağınız sütunu hatasız yaparsanız direk 1 cm lik bir hata görünür. Bu hata gerçekte kapıda olmasına rağmen sütündaymış algısı da verir. Biz de genelde bu durumlarda hataya uyarak işi tamamlarız bu sefer hata gözle görünür olmaz. Ama aletlerle kontrol ettiğinizde hata ortaya çıkar.
Dmem o dur ki bonsai kuralları kırmızı ışık kuralları değildir. Göze çarpan ters bir durum orantısızlık yoksa sorun yoktur demektir.
Aslında kökleri bu kadar güçlü bir ağaçtan düz bir kesim yaparak süpürge tarzı elde etmekte hiç zorlanmazdı. Acaba sadece ticari kaygılarla çabuk çözüme ulaşmak için mi bu yolu seçti yoksa reklamı olsun diye mi onu da merak etmiyor değilim. Sağ 2. kalın dal olmasa , soldaki yukarı giden dal da yarıdan kesilip dallandırılsa daha şık bir görüntü elde edilebilirdi gibime geliyor. Biz Türk olarak kuralsız yaşamayı seven bir toplumuz biz yapsak anlayacağım aslında.
***
Burda sayın pall kolayına kaçmış aslında ama sonuçta bir ağaca benziyor.
İyi çalışmalar dilerim...
Cemaleddin
20-03-2014, 18:41
Sayın Sağol; açtığınız bu başlık bence işlevsel olacak... Çok da gerekli görüyorum... Böyle bir başlığı akıl ettiğiniz için sizi kutlarım... Bizim ufkumuzu genişleteceğine inanıyorum.
Ağacın genel yapısı hoşuma gitti... Ancak gövdedeki oyma işlemi çok yapay olmuş, benim hiç hoşuma gitmedi, ayrıca öne yukarı çıkan dal beni biraz rahatsız etti...
Benim ağacım olsaydı oyması böyle yapardım :
Resim de sanat diye yapilan işlemi bonsai sanatı dışında farkli isimde mütalaa etmek gerekir .Oymacılık gibi bonsainin baska bir ekolu mu desek ?
Aslında dünyada hiç bir ağaçta buna benzer bir doğal JİN yoktur da diyemeyiz.
Milyarlarca ağaç içinde illa buna benzer bir JİN vardır. Buradan bir ders çıkarabiliriz, JİN daha doğal olsa daha iyi olurdu. O durumda da sanatcının sanatını nasıl icra edeceğine müdahale mi olurdu acaba.
İyi çalışmalar dilerim..
Resim de sanat diye yapilan işlemi bonsai sanatı dışında farkli isimde mütalaa etmek gerekir .Oymacılık gibi bonsainin baska bir ekolu mu desek ?
Ağaçta şu sağdaki kalın dal kesilse göze daha iyi görünürdü, sadece kestim kesince öbür dallar daha iyi gelişeceğinden o kısım düzelirdi. Alttaki 2 dal biraz kısaltılabilir. Öndeki dala da bir çözüm bulunsa o kadar gözümü rahatsız etmezdi aslında.
Burada bazı ağaçları irdeleyip nasıl düzeltebileceğimizi tartışırsak hepimiz sonuçtan yarar sağlarız gibi geliyor bana.
İyi geceler..
Sn.Sagol :
o agactan dal kesmek le filan bonsai olurmu dersin .?
Sayın Bonsade haklı konikliğin olmaması da doğallığı azaltıyor ama burada sanatçı Süpürge tarzı denemiş, süpürge tarzında koniklik fazla yok aslında(süpürge tarzında gövde süpürgenin sapı aslında).
İyi çalışmalar dilerim...
Sayın Bonsade,
Ben bu şekilde bir bonsai yapmazdım. Elimde buna benzer bir malus vardı eğer bu yöntemi kullansam 1 yılda bonsai olurdu ama budayıp kuşa döndürdüm belki 3 yılda adam olur(şu an başlangıç aşamasındakiler kısmında). Fakat Avrupada özellikle süpürge tarzı için bu tür bir tartışma var. İnformal Broom style olarak adlandırılıyor. Biz bu akımı değiştiremeyiz ama yapılsa da nasıl olabilir acaba diye düşünebiliriz.
Biz sadece informal süpürge tarzını değil genel olarak diğer tarzlarda da bize yanlış gelenleri tartışabiliriz burada.
Birde bonsainin Pirlerinden John Naka'nın bir sözü var: Ağaçlarımızı bonsaiye değil Bonsailerimizi ağaca benzetelim.
Aslında ben informal süpürge tarzına da pek karşı değilim çünkü formal süpürge tarzı akasya gibi ağaçlarda yakışıyor ama her ağaca yakışmıyor(mesela meyve ağaçlarına pek uygun değil) ama bu örnekteki kadar abartı biraz fazla geliyor bana.
İyi çalışmalar dilerim...
Sn.Sagol :
o agactan dal kesmek le filan bonsai olurmu dersin .?
Sayin sagol :
Benim de informal formda cok agacım var . Anlatmak istedigim sanaat yönü. ****** kuraları gerektiginde asacagiz . Hayirli geceler dilerim .
Bir de sağ alt dalın eğimi gözü çok rahatsız etmiyor mu? Normalde eğimlerde C şeklinden kaçınmak gerekiyor. O dalı eğer bilerek o şekilde eğdiyse ne diyelim ki. Ama o dal eğriydiyse ve kalınlığından bükülemediyse, budama biraz daha öncesinden yapılarak eğim azaltılabilirdi veya çentik atılarak eğilebilirdi.
İyi çalışmalar dilerim...
Güzel bir başlık olmuş sn sagol :)
Güzel ve seviyeli tartışılmasını dilerim devamında da.
Başlığı biraz düzelttim ve Ali abinin daha önce açmış olduğu http://www.agaclar.net/forum/bicim-verme-teknikleri/11357.htm başlığı ile paralellik arz etmesi daha iyi olur diye düşündüm.
Tartışma, biçimlendirmeyle alakalı olduğundan Biçim verme teknikleri - agaclar.net (http://www.agaclar.net/forum/bicim-verme-teknikleri/) başlığı altında devam edebiliriz sanırım!?
Bana soracak olursanız Walter Pall'u ayrı tartışmak gerekiyor.
Ben de sizin gibi çoğu ağacını sevmeme rağmen birçok ağacını da sevmiyorum. İşin biraz (aslında bayağı) ticareti ile uğraştığından yaptığı bazı icraatların saçma olduğunu ancak bonsai açısından söyleyebiliriz belki de; ticari açıdan yaptıkları gayet mantıklı :)
Sizin verdiğiniz örnek ağaçta gördüğüm kadarıyla birden fazla sorun var, benim en çok gözüme batan ise ağacın birden fazla yerinde aynı noktadan çıkmış birden fazla dal...! Bunu başka biri yapsa Walter Pall'ın bu durumu eleştireceğinden hiç şüphem yok. Özellikle son yıllarda öğrencilerini gelişmiş ama bir o kadar da kaba ve estetikten yoksun ağaçlar üzerinde çalıştırarak (veya çalışmaları yönünde teşvik ederek) hızlı bir şekilde bonsai gibi görünmesini sağlama gayretinde gibi görüyorum ben. Özellikle Hırvatistan ve Romanya'da son yıllarda yetiştirdiği öğrencilerine baktığımda onların eserleri bana nedense itici geliyor. Birkaç örnek:
477355
477356
Tamam, elbette kurallara elimizden geldiğince uymaya çalışırız ama sırf kurallara uysun diye de sevmediğimiz bir ağaç ortaya çıkarmak istemeyiz, bu gayet anlaşılır bir durum. Fakat aynı şekilde sırf biz sevdik diye de veya hızlı bir yoldan bonsai olsun diye ortaya bir masaldan fırlamış gibi ucube ağaç çıkarmaya da çalışmayız. Kurallara uysun ya da uymasın en azından çalışmanın göze hoş ve estetik görünmesi gerektiğini savunuyorum ben.
Kurallara uyulup uyulmadığını veya ne kadar uymalı ya da nerede uymamalıyız konusunu tartışırız, bu ayrı bir konu FAKAT estetik ve hoş görünmeyen bir şeyi çok da tartışmak istemem doğrusu.
Bir çalışma bittiğinde kimisine göre bonsaidir, kimisine göre sadece minyatür bir ağaçtır, ama Walter Pall'a göre: Eğer bu tür ağaçlar doğada varsa, bonsaisi de olur... şeklinde. Hatta yakın bir tarihte bu tür korkunç masal ağaçlarının resimlerini kullanarak bir makale de yayımladı. Kendince bir akım yaratıp liderliğini üstlenme peşinde bence. Ama bazı güzel ağaçlara da imza attığı inkar edilemez.
NOT: Resimler www.sandevbonsai.blogspot.com adresinden alıntıdır.
nicholai hel
21-03-2014, 14:52
Böyle, yamadori yapılmış çok güzel gövdeli kütükler bulup neredeyse 1 yıl gibi bir sürede çizgi filmlerden ya da masallardan fırlamış gibi görünen ürkütücü ağaçlar son dönemde baya bir moda oldu. :)
Bazen bu tür ağaçları gördükçe kendi kendime diyorum "boşuna uğraşıyoruz vallahi dal dizimi yapacağız, yan dalları kalınlaştırıp sonra geriden kesip yenilerini büyütüp koniklik sağlayacağız falan, millet ne güzel yöntemi bulmuş" diye.:)
Sakaki'nin verdiği örneklerin sahibi Hırvat bonsaicinin bazı (benim gördüğüm birkaç) çalışmaları genel kurallara uyan ve estetik, güzel bir görünüm veren ağaçlar olsa da çok büyük oranda yukarıdaki gibi çalışmalar yapıyor.
En çok hoşuma giden fotoğrafı bu, ifadeden dolayı ilk gördüğüm andan beri beni güldüren bir fotoğraf olduğu için arşivime kaydetmiştim, oradan yüklüyorum.
477379
Bu fotoğrafa bir düşünce balonu ekleyip şöyle yazasım geliyor, "Ben ne yaptım böyle?" :)
Bu arada, fotoğraftaki örnek aslında çalışmalarının geneline baktığımızda hayli güzel kalıyor, en azından biraz daha zaman harcanmış ve bazı bölgelerinde koniklik gayesi güdülmüş.
Fakat şöyle de bir durum var, yukarıda Sakaki'nin de değindiği bir akım yaratıldı, daha doğrusu yaratılmaya çalışılıyor, adı da The Fairy Tale Bonsai Style (http://walter-pall-bonsai.blogspot.com.tr/2014/02/the-fairy-tale-bonsai-style.html), yani Türkçe'ye "Peri Masalı Stili" şeklinde çevrilebilir sanıyorum.:)
İlgili linki incelerseniz aşağıdaki örnek ağaçlar arasında, Sn. sagol'un ilk mesajında paylaştığı ve üzerine konuşulan Walter Pall çalışması da yer alıyor.
Aslında ya bu tarz ağaçları ayrı tutmamız, ya da bu tarzın kendisini tartışmamız lazım bu başlıkta. Çünkü eğer bu tarza örnek ağaçlar bulup burada üzerinde fikir cimnastiği yapalım dersek hataya düşeriz, zaten yaratılırken bilinen kurallara göre değil, bu yeni akıma göre şekillendirilmiş ağaçlar olacaklar. Sanatçının çalışırken gözetmediği, önemsemediği kuralları yerine getirmiyor diye ağaçları yersiz eleştireceğiz.
Sanıyorum bu tarzda değil de, bilinen klasik stillerde şekillendirilmeye çalışılmış, fakat göze hoş görünmeyen birşeylerin olduğu ağaçları bulup burada paylaşıp o eksikliğin ne olduğunu bulmaya çalışırsak hepimiz için daha faydalı bir konu olacaktır.
Ya da diyorsanız ki "önce şu yeni stili bir tartışalım", buyurun başlayalım. ;)
Merhabalar,
Bir yıllık köklü :) bonsai deneyimim ile aranızdayım. Teknik olarak kimseyle aşık atmaya niyetim yok :) Sizlerin beni cesaretlendirmeleriniz sayesinde ilgim her geçen gün daha çok artmakta. Bu sebeple ben de doğru-yanlış da olsa görüşümü söylemek istiyorum.
Ağacı gerçekten çok beğendim.
Sonuçta bonsai olsun olmasın ağaç ağaçtır. Eminimki olumsuz görüş bildiren büyüklerim, arkadaşlarım dahil forum üyelerinin çoğu, bu ağacı doğada görse bir kaç defa dönüp bakar nasıl yamadori yaparım diye sayısız defa düşünür, bu ağaç kendi evinin bahçesinde ise çocuğu veya torunundan ayrı tutmaz sevgi ile bakar itina ile yetiştirir, ağacı karşısına alır "ya ağaç kardeş bu Water Pall sana naaaapmış, dremelle girmiş hele anlat bakalım der" içten içe konuşur, huzur buluruz,
dalına kuş kondurur,
oyuğundan tren yolu geçiririz...
Bence bunların en az birini düşünüyorsak ve agaca bonsai demiyorsak, haksızlık etmiş oluruz.
Ağacın bence en büyük şansızlığı internette sanal ortamda resimden görmemiz ve Water Pall için beklentilerin yüksek olmasıdır. Water Pall 'un elindeki malzemeyi hızlı ve olumlu değerlendirdiğini düşünüyorum. Ayrıca ticari kaygıdan dolayı değil kişileri eser üzerinde serbestce düşündürüp, tartışmalarını sağlayarak kendilerini daha çok geliştirmelerini düşünmüş, esere yorum yapanların iç dünyalarını nasıl yansıttığını görmek istemiş olabilir.
Örneğin ben, bu eseri sayesinde Water Pall yazmayı ve ünlü bir bonsaici olduğunu öğrendim bu bir reklam stratejiside olabilir. Belki tartışılmak hoşuna gidiyordur?
İlk fotodaki ağaç benim olsa üstteki dallanmayı azaltırdım enerjiyi alt dallara verirdim. Aşağı dalları sağa ve sola 5 cm genişletirdim.Süpürge tarzından çıkartarak çan eğrisi çizgisine yakın budama yapardım. Yaprakları gruplandırarak öbek öbek yapardım. Jini yukarı kadar çıkartmayıp mağara girişi gibi orta kısımda bırakırdım.
Saygılar & Sevgiler
Teşekkürler Sayın Sakaki, Nicholai hel,
Aslında akımı tartışmak değil amacım. Evet o arada yeni çıkan akımlarıda tartışabiliriz yeri geldikçe. Fairy tail, informal broom, afrika tarzları,.. vs. İnternette gördüğümüz ağaçlardan gözümüze çarpanlardan bazılarını tartışabiliriz. Örneklerimiz illa kötü olmasın iyi de olsun. Üzerinde biraz düşünelim beyin cimnastiği yapalım. İyi örnekleri de tartışsak kötü örnekleri de tartışsak birşeyler öğreniriz.
1 kötü 1 iyi örnek,... diye gidelim mi? Amacımız iyilerde de kötülerde de iyi ve kötü yanlarını ortaya çıkarmak olursa daha faydalı olur bizlere.
İkinci ağaç olarak çok beğendiğim ve denemek istediğim bir ağacı seçtim. Hem neagari hem estetik. Kusurları yok mu derseniz var, mesela 3 ve 4. dal aynı seviyeden çıktığı için şişme olmuş gövdede. Estetik olarak beğendim ağacı. Malesef yapanın adını yazmamışlardı.
Nashville-bonsai-society-regional-show'a katılmış bir çalışma
http://bonsaiunearthed.com/2013/07/
nicholai hel
21-03-2014, 17:45
Çok güzel bir örnek oldu bu.
Gerçekten hoş, çoğumuzun sahip olmayı isteyeceği türden bir çalışma.
Ben şahsen, bu kadar vurgulu çıplak kök (neagari) sevmiyorum, bu kadarı yapay geliyor. Doğada çok da fazla örnek bulunmuyor bu kadar bariz çıplak köklü ağaçlara. Halbuki uygun bir kayaya sarılmış olsaydı o kökler, çok daha güzel olurdu bana göre.
Eğer kaya olmayacaksa sanırım şunu tercih ederdim
477447
Tabii bu kişisel tercihtir, zevke göre değişebilir.
Kurallara göre sorgulayacak olursak, Sn. sagol'un da belirttiği gibi 2 ve 3. dalların aynı hizadan çıkıyor olmaları ve orada yarattıkları ters koniklik, zirvenin izleyenden uzaklaşıyor gibi bir görüntü vermesi, bir de ağacın genel dengesindeki bir kayma gözüme çarpıyor.
Bu denge mevzusu bu ağaç için biraz göreceli, çünkü ağaç sert doğal afetler sonucu zor durumda kalmış, fakat yaşama tutunmayı bir şekilde başarmış bir görüntü sergiliyor. Bu nedenle belki gözardı edilebilir bir durum. "Böyle olmayı o da istemezdi ama mecbur kaldı" gibi bir durum söz konusu.:)
Fakat daha dengeli bir kompozisyon için, ya en alttaki sola yönelmiş baskın görünümlü ilk dal sağa konumlanmalı, ya da ağacın zirvesi o dalla aynı yöne, sola doğru yönelerek son bulmalıydı. Böylece ağacın hakim "hareket yönü" belli olur, agaç daha dengeli bir duruş sergilerdi.
Dal dizilişinde bazı ustalar dert etmese de 2. dal arkada bu ağaçta. Sıfırdan geliştireceksem mümkünse 3. dalın arkaya gitmesini isterdim. 3 ve 4 aynı seviyede dolayısıyla bir şişkinlik var. Yeşil kısmın 1/3 ünden başlasaydı bu zarifliği verebilirmiydik emin değilim. Sayın Nicholai hel'in belirttiği gibi dengede bir sorun var. Tepe kısmı ile en alt dalın yönü uyumlu değil.
Pis su borusunda 2 tane neagari geliştirmeye çalışıyorum belki birinde buna benzer bir çalışma yapabilirim. Neagari doğadakine benzesin diye çakıl taşlarını bol tuttum dolayısıyla bu kadar düzgün olmayacak.
Aslında biz ideali bulmak için iyi ve kötü yanlarını belirlesekte gerçekleştirirken tam idealine yine de ulaşamayabiliriz. Dallar istediğimiz yerde oluşmayabilir. Aşı yapsanız, o da bazen iyi oluyor bazen yara yeri çirkin oluyor.
İyi çalışmalar dilerim....
Ben çalışmayı başarılı buldum . Sanatci istedigi sitile ulasmis .Köklere odaklanan sanatci tac oluşumunu sonraya bırakmış .Egitim saksisindan çıkan agacin tepede farkli surgunleri elde etme şansı kalmamış .Ayni hatayi bende yapardim .
Bir problemli ağaç da ben yüklemek isterim.
Aslında bu ağacın sahibi veya alıntıladığım yerde ağaçtan sorunlu olarak bahsedilmiyordu ama bence bu ağaçta yanlış bir şeyler var. Sizler ne düşünürdünüz veya sn sagol'un sorduğu gibi soracak olursam bu ağaçta olan neleri siz yapmazdınız?
477511
Adem Keskin
21-03-2014, 23:04
Sayın Sakaki ağaç zaten ne yaptınız bana diye ellerini açmış feryat ediyor :D
badrobot
23-03-2014, 13:54
Ağacın orta bölümündeki JİN çalışmaları hem gereğinden fazla hemde rahatsız edici. Ama ağacın sahibinin bu JİN'eri ağacın ters konik olmasından dolayı besbelli. Bu ters konikliği yağtığı Jin çalışmalarıyla örtmeye, bertaraf etmeye çalışmış ve kendince başarılıda olmuş.
Ağacın orta bölümündeki JİN çalışmaları hem gereğinden fazla hemde rahatsız edici. Ama ağacın sahibinin bu JİN'eri ağacın ters konik olmasından dolayı besbelli. Bu ters konikliği yağtığı Jin çalışmalarıyla örtmeye, bertaraf etmeye çalışmış ve kendince başarılıda olmuş.
Kesinlikle! :)
Ters koniklik olan bölgeyi düzeltmek yerine daha da göze batar hale getirmiş bence. Ayrıca sharileri de gereğinden fazla abartılı buldum.
Ancak ben olsam bu şekilde yapmaz: Sağdaki fazla ve denge/ahenk bozucu jinler yerine o bölgede kovuk benzeri bir çalışma yapar, şişkinliği giderir ve sadece soldaki jini bırakırdım. Folyaj ise (sizden farklı düşünerek) sola değil denge sağlaması için daha çok sağa kaydırırdım, aksi halde ağaç sanki sola düşecekmiş havası veriyor. Tabii sharileri de daha az ve doğal yapmaya çalışırdım.
Örnek için teşekkürler Sayın Sakaki.
Bonsaide sadelikten uzaklaşıldığında pek hoşuma gitmiyor. Sizlere katılıyorum, JİNlerde aşırıya kaçılmış. JİN yaparken ters koniklik yokedilmeliydi, edilmemiş. JİNlerle ağaca uyumlu bir hareket verilebilirdi verilmemiş, JİN yapılan dalların biri Hanyaya giderken diğeri Konyaya gidiyor. Yeşil kısımda Üçgen oluşturulamamış. Adem Bey ağacın çağrısını iyi yansıtmış, Sayın Badrobot JİN leri güzel temizlemiş. Sayın Sakaki yeşil kısmı soldan alarak sağa kaydırınca ağaç dengeli olmuş.
Haftasonunda 2 gün yoktum güzel beyin jimastiği yapılmış.
İyi çalışmalar dilerim..
Gürgenimin tarzına karar vermek için bir taraftan kayın ve gürgenin doğadaki şeklini incelerken bir taraftan da yapılmış bonsai örneklerini inceliyorum. Bana kayın ve gürgeni hiç andırmayan bir örneğe rastladım. Asyadan ithal edilmiş Amerikada bir Bonsaici ilgileniyor.
İyi bir hafta dilerim...
Gövdesi bu kadar güzel bir ağacı bu şekle getirmezdim.
Bu ağacı bu şekle sokmak için çok kuralcı olmak gerek. Formal upright nasıl bir tarzdır diye arasak tam bu şekle ulaşabiliriz. Şekli çam ağacı ama kendisi gürgen. İkinci bir sorun ise tezat, gövdeye bakınca yaşlı bir ağaç ancak genç fidanlar gibi sivri bir tepe. Tepeyi biraz yuvarlak yapıp,etekleri daraltarak bu ağaç bir gürgene dönüştürülebilir.
Bu ağacı kabaca traş ettim, gövdesiyle ve doğadaki haliyle daha uyumlu oldu zannediyorum.
İyi çalışmalar dilerim...
Adem Keskin
24-03-2014, 15:15
Sayın Sağol şekil konusunda size katılıyorum. Genelleme olarak bakıldığında istisnaların kaideyi bozmayacağı var sayarsak çınar, meşe , kayın , gürgen v.b türlerde ki ağaçların yapısına ilk resim biraz yapay duruyor. Pijamanın üstüne ceket gibi durmuş. Tabi bu ağacın formuyla ilgili dallanma ve yapısı için fazla bir şey söyleyemiyeceğim . Göz yanılması olabilir dallarda paralel bir yapı var gibi gördüm.
Güzel ve heybetli bir ağaç ama JİN uygulaması hatalı yapılarak gövde 2 boyutlu bir görünüm almış ve doğallıktan uzaklaşmış. Bazen ağaç çürümüş oluyor ama bunda sanki bilerek bu şekil verilmiş. JİN çalışmalarında hata yapmamak için en iyisi çok acele etmemek, üzerinde düşünmek. Ağacın 3 boyutlu olduğunu gözardı etmeden yapmak gerekiyor.
İyi çalışmalar dilerim....
Sn sagol bence de dediğiniz gibi sharide çok aşırıya kaçılmış ve sonuç olarak sharimiki'ye döndürülmüş bir çalışma :)
(Jin'den kastınız shari sanırım)
Ben olsam gövde boyunun yarısını geçmezdim shari yaparken. Fakat belki de ağacın gövdesi boyunca tepeye kadar uzanan bir kuruma sorunu vardı, bilemeyiz bunu da.
Son olarak saksısı da masküler görünümdeki bu ağaç için çok feminen ve düşük kontrastta kalmış (eğitim saksısı belki de bilemiyorum). Hafif köşeli ve biraz daha koyu bir saksı daha iyi gider diye düşünüyorum.
badrobot
26-03-2014, 14:14
Sanki Tanuki gibi duruyor.
NC Arboretum da bulunan bir ağaç var. Ağaç dedim çünkü insan boyunda.
Sağdaki ikiz gövde(biraz daha toprağa gömülebilirdi belki. Soldaki yavru kompozisyonu ilginçleştiriyor ama bu şekilde yaparmıydık yapmazmıydık. İçimizden biri buna benzer birşey yapsa ne düşünürdük diye düşündüren bir ağaç.
Sn sagol,
Tabii ki zevk meselesi ama bana çok da bonsai hissi vermedi bu ağaç. Daha çok salonlarda bakmayı tercih ettiğimiz benjamin'lerin biraz budanarak şekillendirilmiş hali gibi geldi. Bende bu hissi uyandırmasının nedeni büyük ihtimalle gövdenin kalınlığına oranla boyunun çok uzun bırakılmış olması.
480439
Soldaki minik gövdeyi de normalde bırakmazdım herhalde :)
nicholai hel
03-04-2014, 12:25
Bu gövde kalınlığına sahip ağaçlarımın ortalama boyu 40 cm kadar.:)
badrobot
03-04-2014, 13:06
Sn.Sakaki.
Herhalde bu ağaçlar ilgili yapılabilecek en güzel şeyi yapmışsınız.
Bana da bonsaiden çok bir ağaç gibi geliyor. O soldaki ufaklığı ise apartmanın yanındaki gecekondu gibi görüyorum malesef. Bu bir cins kiraz ağacı(surinam cherry), belki sadece çiçekleri ve meyveleri yüzünden böyle büyük tumuşlardır. Meyveli veya çiçekli ağaçlara biraz daha toleranslı davrananlara rastladım. Çiçeği ve meyvesi güzel de olsa biraz abartmışlar.
İnternette gözüme çarpan bir çalışmayı paylaşmak istiyorum. Bu kadar uzun bir ağaçtan bu çalışmayı yapmak büyük başarı. Forumda başlangıç aşamasındayken böyle bir ağaçla bu tür bir çalışma başlasa ben dahil birçok arkadaş, olmaz boyunu kısalt derdik. Başka şekilde dizayn edilemezmiydi? Edilebilirdi ama bu haliyle de güzel, estetik olarak hoşuma gitti.
Not: Çalışmayı yapanın adı yoktu ama Bonsaiempire.com un bir sergisinde yayınlanmış.
Kokufu-ten de sergilenmiş ve dereceye girmiş bir ağaç. Çiçeksiz hali yok malesef.
Böyle bir ağaç gelse üstteki 2 daldan birini kestirmeye/kesmeye çalışırdık zannediyorum. Sağ alttaki dal üstteki daldan ince. Çok estetik duruyor, çok beğendim. Gelişmiş dalları kesmeden önce daha fazla düşünmemiz gerekiyor.
Kokufu-ten de sergilenmiş ve dereceye girmiş bir ağaç. Çiçeksiz hali yok malesef.
Böyle bir ağaç gelse üstteki 2 daldan birini kestirmeye/kesmeye çalışırdık zannediyorum. Sağ alttaki dal üstteki daldan ince. Çok estetik duruyor, çok beğendim. Gelişmiş dalları kesmeden önce daha fazla düşünmemiz gerekiyor.
"Ten" konseptine uygunluk bakımından ödül almış da olabilir. :)
Şaka bir yana siz ödül almış deyince şaşırmadım dersem yalan olur sn sagol. Evet çok harika bir görsele sahip ama dürüst olmam gerekirse yine de bir gariplik var gibi (ödüle layıklık anlamında). Belki değişik bir değerlendirme kategorisinde ödül almış olabilir mi?
Bana sorsalar ben hemen sağ alttaki dalı götürün derdim :)
Şaka elbette, hiç dermiyim.... dermişim :)
Ödül almasa bile jüriyi geçip sergilenmek için seçilmesi bile çok kolay değil KokuFu da. Dalların 1/3 den başlaması kuralı hiç gözönüne alınmamış gibi görünüyor. Belki çiçekleri nedeniyle kabul edilmiştir desek bile dip sürgünlerine izin verilen acerler de görüyorum. Bunları serbest tarz olarak mı yoksa doğal tarz olarak mı görüyorlar bilmiyorum.
İyi çalışmalar dilerim...
Bu Japon gülünü sanıyorum çoğu arkadaş görmüştür. Güzel görünüyor mu? Bence evet. Hataları var mı? Var --> en alt dal hariç hepsi arkadan çıkıyor ve gençken sert bir şekilde bükülmüş.
Elimizde böyle bir malzeme olsaydı bu hale getiririrmiydik emin değilim, normal olarak ters dallar nedeniyle bu ağacı budayıp yeni sürgün beklerdik.
İtiraf edeyimki ben bu çalışmayı gördükten sonra Japon gülünden aday arayışına girdim ve geçen yaz 1 taneye başladım, bu yaz 1 yeni aday daha düşünüyorum.
Not Bu çalışma da Walter Pall imzalı
Cemaleddin
25-04-2014, 09:13
Bu çalışmayı yarıladıktan sonra yayınlamayı düşünüyordum, bu tartışmayı görünce düşüncelerinizi , eleştirilerinizi öğrenmek istedim...
Cemaleddin Bey,
Estetiklikten uzaklaşır diye düşünüyorum. İlla değişiklik istiyorsanız biraz daha çalışıp sal tarzına dönüştürülebilir.
İyi çalışmalar dilerim....
Bu çalışmayı yarıladıktan sonra yayınlamayı düşünüyordum, bu tartışmayı görünce düşüncelerinizi , eleştirilerinizi öğrenmek istedim...
Cemaleddin Bey,
Dizayn eksik oldu bir gölet ilave ederseniz daha şık olur. Çalışma tamamlanıp, gölete suyu doldurduğunuzda işlem tamam olur. Böyle göletli bir çalışma düşünüyorum siz daha önce başlamış olursunuz.
İyi çalışmalar dilerim...
Cemaleddin
25-04-2014, 20:26
Sayın Sagol, amacım sıradan bir değişiklik yapmak değil. Bir tarz yaratma sancısı olsa gerek...
Nicedir, bonsai tarlalarında üretilen ağaçların bonsaiyi sıradanlaştırdığını düşünüyordum... Bunu kırmanın yolunun ise özgün, sıradışı tasarımlar olduğunu düşünüyorum. Bu süreçte elbette epey sancılar çekeceğiz. Yalnız şuna inanıyorm ki bonsai tarlalarında üretilen tek tip ''meta bonsai'yi'' aşamazsak bizlerde sıradanlaşacağız...
Görüşleriniz için teşekkür ediyorum...
Saygılar...
486294 Bonsai tarlası
486295 Bu ağaç içerinden hangisi? Farkedebildiniz mi?
Cemaleddin Bey,
Kurallara aşırı takılarak doğadaki bazı ağaçları bonsai olarak ifade edemeyeceğimizi ben de inanıyorum. Mesela çam gibi şekillendirilmiş bir leylak beni de rahatsız ediyor. Çinlilerin üstüste birsürü S çizdirdikleri ağaçlara bonsai demek mümkün mü? Türkiyede daha tarlada sıra sıra bonsai yetiştirmeye yıllar var. Genelde aşı yapanımız da çok az olduğundan düşündüğünüz kadar tekdüze değil bence bonsai adaylarımız, sürgün patlasın diye bekleyip ona göre şekillendiriyoruz genellikle. Yine de ağaçlarımızı dizayn ederken denge, oran, mümkünse altın oran, sadelik, mümkünse koniklik gözetilirse gözümüz gönlümüz açılır zannediyorum.
Bu başlıktaki amacım zaten biraz beyin fırtınası yapmak, irdelemek, düşünmeye zorlamak. Göre göre, eleştire eleştire, deneye deneye daha güzele ulaşacağız, hepimizin daha güzel bonsaileri olacak..
İyi geceler dilerim.
Sayın Sagol, amacım sıradan bir değişiklik yapmak değil. Bir tarz yaratma sancısı olsa gerek...
Nicedir, bonsai tarlalarında üretilen ağaçların bonsaiyi sıradanlaştırdığını düşünüyordum... Bunu kırmanın yolunun ise özgün, sıradışı tasarımlar olduğunu düşünüyorum. Bu süreçte elbette epey sancılar çekeceğiz. Yalnız şuna inanıyorm ki bonsai tarlalarında üretilen tek tip ''meta bonsai'yi'' aşamazsak bizlerde sıradanlaşacağız...
Görüşleriniz için teşekkür ediyorum...
Saygılar...
486294 Bonsai tarlası
486295 Bu ağaç içerinden hangisi? Farkedebildiniz mi?
badrobot
01-05-2014, 10:53
Hadi bakalım buna ne diyeceksinz?, sevgili dostlar. Bu bir bonsai mi yoksa güzel bakımlı bir ağaçmı? Eğer bonsai olarak kabul görüyorsa hiper boyutuyla sıradanlıktan uzaklaşmış bir çalışma.
Benim fikrim bu bir bonsai değil. Üzerinde Bonsai teknikleri uygulanmış, bakımlı bir ağaç. Bu bana bonsai'deki heyecanı vermedi. Belki bu bir tad alma meselesidir.
Sayın Badrobot,
Genelde Çin ve Tayvanda böyle büyük boy bonsailer yapıyorlar. Bunlar zaten ya o işi yapan firmaların gösteriş yapıp adını duyurma merakından ya iş yerleri için ya da parklar, müzeler veya malikhaneler için bir anlamı olan şeyler. Bildiğim kadarıyla şu ana kadar Harun Beyin Alıcı haricinde saksıda çok büyük ağaç çalışan yok içimizde.
Çok büyük bir bir bahçede, sarayda, şatoda bir anlamı olabilir. Dev saksılar gerekir, ağacı vinç ile kaldırıyorlar. Sevsek bile bizleri aşar.
Tanım olarak saksıda olduğu sürece bonsai sınıfına alınabilir.
Bu kadar büyük saksıda çalışmıyorum ama bahçede Erik, kayısı, sedir ve çam ağaçlarını bonsai gibi şekillendirmeye çalışıyorum. 3 yıldır çalıştığım kayısım bu sene az da olsa ilk meyvelerini verecek, cinsi şekerpare, gövde kalınlığı 12-13 cm kadar. Saksısız yani bahçede olunca tanım olarak bonsai olarak adlandırılmıyor bonsai gibi görünseler de biçimlendirilmiş ağaç diyebiliriz.
İyi çalışmalar dilerim.....
Hadi bakalım buna ne diyeceksinz?, sevgili dostlar. Bu bir bonsai mi yoksa güzel bakımlı bir ağaçmı? Eğer bonsai olarak kabul görüyorsa hiper boyutuyla sıradanlıktan uzaklaşmış bir çalışma.
Benim fikrim bu bir bonsai değil. Üzerinde Bonsai teknikleri uygulanmış, bakımlı bir ağaç. Bu bana bonsai'deki heyecanı vermedi. Belki bu bir tad alma meselesidir.
Bonsai merakı insanda biraz takıntı yapıyor galiba. Parkta, kaldırımda gezerken hayalinde ağaçları budayıvermeye başlıyor insan.
İnternette dolaşırken bulduğum güzel bir delice çalışmasını da hayalimda aşağıdan köklendiriverdim. Hem daha dengeli oldu hem de nebari genişledi hem de ters koniklik önlendi Bir taşla üç kuş. Ama yine de hakkını vermek lazım güzel bir çalışma yapılmış.
Orjinali:
488945
Hayalimde köklendirdiğim:
488946
Bonsaideki sadelik kuralı da önemli. İlla bütün dalları kullanmaya çalışmak sadelikten uzaklaşmaya neden olabiliyor.
Bence havai köklendirmeyle bundan iki ağaç çıkarmak en mantıklısı gibi :)
Cemaleddin
06-05-2014, 20:18
Bonsai'de hedeflediğimiz estetik görüntü hangisi olmalı?
Cemaleddin Bey,
Bu üçünden hangisi daha estetik derseniz bence 3. daha estetik duruyor. İlk 2 si daha bonsai değil, zamanla emekleyip bonsai olacaklar.
1. fotoğrafta alt dallar kalınlaşsa estetik bir bonsai olabilir. Bu haliyle bonsai olmasa da estetiği oldukça iyi, başlangıç aşamasındaki bir çalışma.
2. fotoğrafın bonsai olması için daha çok yıl var ve estetik bulmuyorum, başlangıç aşamasında bir çalışma.
Not: 3. daha estetik ama o da penjing sınıfına girebilir
İyi akşamlar dilerim...
nicholai hel
06-05-2014, 22:27
Katılıyorum Sn. sagol.
İlk ağaçta, çok değerli usta elbette en iyisini biliyordur ama, alt dalların uç alımlarına başlamadan önce birkaç sezon daha kalınlaştırılsa sanki daha iyi olurdu gibime geliyor.
İkinci ağaç zaten daha 10 aydır üzerinde çalışılan bir ingiliz karaağacı.
Ama 50 cm nebari çapıyla çok iddialı bir başlangıç olduğu kesin.:) Dallanması konusunda ise daha çok yolu var.
Son çalışma ise efsane penjingler arasında zaten yerini almış durumda.
Bu örnekte aslında elma ile armutu karşılaştırıyoruz. 3. belki 4. çatallanmalarını yapmış bir penjing ile yeni başlanmış 2 bonsai çalışmasını karşılaştırmak çok kolay değil. Üçünü bir yarışmadaya soksaydık biri penjing kategorisinde derece alabilirdi. 1. fotoğraftaki emerging kategorisinde 3. ise gelecek vaat eden bonsai adayları kategorisine yer alırlardı zannediyorum.
1. Örnekteki adayda alt dallar gelişmeye bırakılıp kalınlaştırılsa daha iyi olurdu belki ama bu şekilde de olmaz diye birşey yok. Üst dallar yapraksızlaştırılarak alt dallarda kalınlaşma sağlanabilir fakat daha uzun sürer. Bazen ticari kaygılarla bu yola gidiliyor.
Tabiatta bu şekilde alt ve üst dalların yaklaşık aynı kalınlıkta geliştiği durumlar olamaz mı o da olabilir. Bu tür bazı örnekleri mısırda gördüm. Argan ağaçlarında(bizim delicelere benziyor, keçi ağacı diyorlar) onlarca keçi dalların ucunu yiyor dolayısıyla uç alımı ve yaprak küçültme yapıyorlar. Bazı ağaçlarda alt dalların kalınlaşmasına da müsade etmiyorlar. Buna benzer örnekleri dağlarda keçilerin bol olduğu yerlerde bizde de görmek mümkün olabilir.
5-10 yıl sonra bu 3 örneği yeniden karşılaştırsak. 1 ve iki bonsai formuna girmiş olur.
3. örnek zaten gelişmiş ama biraz daha çatallanma olur fazla bir değişiklik olmaz zannediyorum.
Hepinize Güzel bonsailer, penjingler dilerim...
Cemaleddin
07-05-2014, 08:06
3. görsel, yani penjing çalışması yanlış örnekleme olabilir...Peki bu ağaç ? Oranları, estetiği, konikliği, dal yapısı, nebarisiyle değerlendirildiğinde, hangi ağaca varmak isterdiniz?
badrobot
07-05-2014, 08:25
1.ağaç dallarında bir düzensizlik ve karmaşa hakim. O nedenle güzel görünmüyor. Fakat 1 gelişme döneminde düzeltilir. ağacın ön yüzü doğru durmuyor ve nebari yok.
2.ağaç; kalın, eğri gövdesi ve nebarisiyle çok idialı bir beden. Ucundaki oyma işlemide fena sayılmaz ama biraz daha fazla olmalı ve daha başarılı olabilir. Dallar gelişmemiş olduğu için kalın gövde çok kaba kalmış. Tel üzerinde yürüyen bir fil gibi...
3.ağaç; bu tür çalışmalara saygın olmasına rağmen kendime yakın hissetmiyorum. Bana göre değil.
4.ağaç; Çalışma tüm oranlamalarıyla güzel, bitmiş bir ağaç.
Böyle bir çalışmaya biraz farklılık olsun diye sahip olmak isterim ama elbette benim zevkim biraz daha farklı.
Şu an itibariyle en güzel ağacı 4.ağaç olduğunu düşünüyorum.
Cemaleddin Bey,
Ağacın boyu bonsai kurallarına göre uzun olmasına rağmen bu ağaç benim olsaydı sanırım bu şekilde geliştirirdim. İlk dala kadar olan kısım biraz daha kalın olsaydı ideal bir durum olurdu(belki kurbanlık biriki dalla zaman içinde o bölgeyi kalınlaştırmaya çalışırdım). Fakat nebarisi olmasa toprakta da gövde çapı gibi olsa illa kısaltırdım.
İyi çalışmalar dilerim....
3. görsel, yani penjing çalışması yanlış örnekleme olabilir...Peki bu ağaç ? Oranları, estetiği, konikliği, dal yapısı, nebarisiyle değerlendirildiğinde, hangi ağaca varmak isterdiniz?
Cemaleddin
07-05-2014, 08:50
Ayrıca 1. çalışmanın en az 4-5 yıllık olduğunu tahmin ediyorum, çünkü, zirve olarak kullanılan dal iki kere budanıp kalınlaştırlmış, ve ana dallarda 3. - 4. dallanmalar oluşmuş.
2. çalışmada ise dalların 10 aylık olmasını olası görmüyorum. Çünkü 50cm mebaride dallar ince görünmesine rağmen yaklaşık olarak 1,5 cm kalınlığa ulaşmış ve üçüncü dallanmalarını yapmış görünüyor...
Değerli arkadaşlarım çalışmalarınızda başarılar diliyorum...
nicholai hel
07-05-2014, 09:16
Ayrıca 1. çalışmanın en az 4-5 yıllık olduğunu tahmin ediyorum, çünkü, zirve olarak kullanılan dal iki kere budanıp kalınlaştırlmış, ve ana dallarda 3. - 4. dallanmalar oluşmuş.
2. çalışmada ise dalların 10 aylık olmasını olası görmüyorum. Çünkü 50cm mebaride dallar ince görünmesine rağmen yaklaşık olarak 1,5 cm kalınlığa ulaşmış ve üçüncü dallanmalarını yapmış görünüyor...
Birinci çalışma 2004 senesinden beri eğitimde. Sanatçının ikinci kitabında gelişim aşamaları detaylı anlatılıyor.
İkinci çalışma Temmuz 2013'te alınmış. Fakat ağaç şu an jin yapılan yerden daha önce kesilmiş olduğu için geriden kendi halinde sürgünler vermiş durumdaydı, yani çalışma çok yeni başlamış olmasına rağmen altyapısı hazır bir ağaçtı. Aslında bu görsel şubat ayında çekildi, yani alındıktan 7 ay sonra. Tabii Avrupa'da bu tür bonsai hammaddelerine çok kolay ulaşmak gibi büyük bir avantajları var. Ama ustanın elinde beş sene sonra bu ağaç da eminim çarpıcı bir hale gelecektir.
Cemaleddin hocam,
Bana bunlardan birisi senin olabilir deseler, ben büyük ihtimalle ikinci fotoğraftaki karaağacı tercih ederdim, çünkü a) diğerlerine göre daha orijinal/değişik, b) daha yaşlı bir görünümü var, c) nebarisi gerçekten harika, d) diğerlerine nazaran daha dramatik bir gövdeye sahip, e) dalların yanı sıra gövde üzerinde çalışmaya ve yaratıcılığı kullanmaya müsait.... diye uzar bu liste kafamda.
Tahminimce "estetiklikten" kastınız biraz da zerafet olsa gerek, sizi iyi anlıyorum fakat bazen bir ağaca zerafetinden ötürü hayranlık duyacağımız gibi bazen başka bir ağacın heybetine hayranlık duyarız, kimi zaman da doğaya karşı savaş vermiş ağaçların yaşadığı drama tanık oluruz yaralı gövdelerinde ve dallarında...
O yüzden farklı ağaçlar ve farklı tarzlar çalışmakta fayda var; bu şekilde çok yönlülüğümüzü geliştirebileceğimiz gibi aynı zamanda farklı deneyimler kazanarak kendi tarzımızı da daha sağlam temeller üzerine oturturuz.
Ben şahsen sizin 2.ci fotoğraftaki gibi bir ağaçla ileride mutlaka 1-2 çalışma yapmanızı isterim, tahmin etmediğiniz kadar çok hoşunuza gideceğinden şüphem yok :)
Saygılarımla
Cemaleddin
07-05-2014, 21:08
Değerli Taner;
Eğer zanaat veya sanat yaptığımızı iddia ediyorsak, dramı bile estetik ile sunmalıyız...
2. ağacın hikayesi nedir? fırtına mı görmüş, yangın mı geçirmiş, iş makinası mı vurup kırmış? Sel felaketi mi yaşamış? Dramatik hikayesi (!) belli değil... Bu kadar devasa bir gövdede dal kalınlıklarının bu sunumla her zaman orantısız ve komik kalacağını düşünüyorum... Hikayesi olmayan ( ben de anlamamış olabilirim) bu dramatizmle bu sunum hiç uyuşmamış... Oyuncu, Sinema filminde, tiyatroda oynadığı gibi oynarsa bu hem sinema olamaz ve hem de tiyatro olamayacağı gibi...
Buna bir ad takmak gerekirse Absürt Bonsai derim ben.
Sevgili Taner; kalın gövdeyle ilgili bir kaç tasarımım var, uygun gövde arıyorum. Nebarisi ve gövdesi en az 20cm olan karaağaç, celtis australis, dut, küçük yapraklı ıhlamur arıyorum ... Yardım edecek arkadaşlara gazoz ısmarlarım :) Hem de en hakikisinden Niğde gazozu :)
Saygılarımla...
Not: Estetikten kastım; eserdeki konsapte (anlamı, ne demek istediği) bütünlük, sunumdaki zerafet ve güzelliktir...
Son dakika Notu: Sevgili Taner teveccüh edip Hocam diye hitap etmişsiniz, ama ben çalışkan bir öğrenciyim sadece, teveccühünüze teşekkür ederim...
Bu kadar devasa bir gövdede dal kalınlıklarının bu sunumla her zaman orantısız ve komik kalacağını düşünüyorum...
Cemalettin hocam,
Zaten ben bunları yazarken senin verdiğin örnekteki ağaçları kasdetmemiştim; nicholai hel'in de belirttiği gibi onlar zaten halen üzerinde çalışılan adaylar, henüz dalları tam gelişmemiş ve çalışmada yarıya bile gelinmemiş.
Örneğin aşağıdaki henüz bir şeye benzemiyor, hatta çok kaba bir kütük:
490490
Ancak pekala aşağıdaki şekle dönüştürülebilir:
490491
Hikayesi olmayan ( ben de anlamamış olabilirim) bu dramatizmle bu sunum hiç uyuşmamış... Oyuncu, Sinema filminde, tiyatroda oynadığı gibi oynarsa bu hem sinema olamaz ve hem de tiyatro olamayacağı gibi...
Buna bir ad takmak gerekirse Absürt Bonsai derim ben.
Dramatizmden kastım aslında yine örnek fotoğraftaki ağaçların sahip olduğu dramatiklik değildi tam olarak; bunların üzerlerinde çalışılarak doğadaki dramatik ağaçlara benzetilebileceğini kasdetmiştim, örneğin:
490495
490496
Sevgili Taner; kalın gövdeyle ilgili bir kaç tasarımım var, uygun gövde arıyorum. Nebarisi ve gövdesi en az 20cm olan karaağaç, celtis australis, dut, küçük yapraklı ıhlamur arıyorum ...
Aklıma yazdım... :)
Değerli bonsaiseverler,
Bonsainin küçüğü, büğüğü, incesi, kalını, toprakta yetişmişi, saksıda yetişmişi, çekirdekten yetişmişi, kütükten yapılmışı gibi küçük konulara takılmak boşuna. Oran, orantı, estetik, denge, nebari, uyum,... gözetilince her boyda her yöntemle güzel bonsailer yapılabilir.
Türkiyede bonsai çok geç kalmış bir sanat dalı, bizim dünyayı geçmek değil kenarından yakalayabilmemiz, yetişebilmemiz için daha çok örnek görüp, daha çok çalışıp, daha çok denememiz lazım. Tek bir boya takılmayıp, küçük, orta, büyük boylarda ve çeşitli tarzlarda, başta yerel ağaçlar olmak üzere değişik ağaçlar denememiz gerekiyor. Elma, Armut, Kayısı, kiraz, vişne, şeftali, nektarin gibi ağaçlarda daha çok denemeler yapmak lazım. Daha doğru dürüst fındık, kestane, at kestanesi gibi yerel ağaçlarla çalışanımız bile yok malesef.
En güzel bonsailer hepinizin olsun...
Cemaleddin
08-05-2014, 09:27
Birinci çalışma 2004 senesinden beri eğitimde. Sanatçının ikinci kitabında gelişim aşamaları detaylı anlatılıyor.
Sayın nicholai hel;
Yani 1. ağaçta 10 yılda varılan sonuç, konikliği (ekstrem çalışmalar hariç, en önemli kriterdir)olmayan, estetik ve manadan uzak, insan zoruyla, zorlamasıyla yapıldığı ilk bakışta anlaşılan bir ağaç. Yapraklı hali kesiği gizlediğinde eh işte, uzaktan seyredilebilir halde...
Cemaleddin
08-05-2014, 09:31
Cemalettin hocam,
Zaten ben bunları yazarken senin verdiğin örnekteki ağaçları kasdetmemiştim; nicholai hel'in de belirttiği gibi onlar zaten halen üzerinde çalışılan adaylar, henüz dalları tam gelişmemiş ve çalışmada yarıya bile gelinmemiş.
Aklıma yazdım... :)
Taner bey; tartışma, örneklediğim 1. ve 2. ağaçlar üzerineydi
Sizin verdiğiniz örneklere hiç bir diyeceğim yok, harika görünüyorlar...
Genelde Ağaçta, üst limit olarak dal kalınlığının gövde kalınlığının yaklaşık olarak üçte biri kadar olmasını estetik buluyoruz. Peki alt limit nedir? 2. ağaçta dalların 7-8 cm olduğunu hayal edin; bu kalınlıkta dallar ise bu oranlardaki ağaçta kütük gibi kalacaktır...
50 cm.lik bir nebari, 25 cm.lik gövde, 75 cm.lik bir boyda, ne kadar zaman geçerse geçsin, ağaç bu stilde kaldığı sürece dal kalınlıkları gövdeye oranla hep ince ve suni bir görüntüde kalacaktır bence...
Aklınıza yazdığınızı ben de aklıma yazdım :)
(başınızın etini yerim artık :)
Nasıl ki çelebi tarzına dik ve yatık tarzdaki kuralları uygulamak mümkün değilse sumo tarzına da dik ve yatık tarzdaki 1/3 kuralını uygulayamayız. 2. fotoğraftaki ağaç şu an kütük ama sanatçıya düşen ona hayat vermektir, adamlar dev kayaları oyup şekil veriyor biz şu ufacık kütüğe şekil vermekte zorlanmayız. Keşke hepimizin elinde böyle kütükler olsa da birer deneme yapabilsek.
Sumo tarzını aşağıdaki sehpaya benzetebiliriz, alt kısım gövde camın üstü ise yeşil kısım. Her tarzı sevmemize gerek yok, seven dener sevmeyen sevdiği tarzı dener.
En güzel bonsailer sizlerin olsun....
Hangi tarza uyuyor karar veremedim ama böyle bir bonsai yapmak isterdim. Tarzı neyse ne gözüme hoş görünüyor. Şunu yapmazdım bunu yapmazdım bile demeyeceğim.
Genelde Ağaçta, üst limit olarak dal kalınlığının gövde kalınlığının yaklaşık olarak üçte biri kadar olmasını estetik buluyoruz. Peki alt limit nedir? 2. ağaçta dalların 7-8 cm olduğunu hayal edin; bu kalınlıkta dallar ise bu oranlardaki ağaçta kütük gibi kalacaktır...
50 cm.lik bir nebari, 25 cm.lik gövde, 75 cm.lik bir boyda, ne kadar zaman geçerse geçsin, ağaç bu stilde kaldığı sürece dal kalınlıkları gövdeye oranla hep ince ve suni bir görüntüde kalacaktır bence...
"3 aşağı 5 yukarı" kuralına göre, 3 aşağı 5 yukarı aynı fikirdeyiz :)
Fikir ve zevklerdeki ufak tefek farklılıklar da elbette olacak Cemaleddin hocam; yoksa değil bonsai, hayat bile çekilmez olurdu galiba :)
Aklınıza yazdığınızı ben de aklıma yazdım :)
(başınızın etini yerim artık :)
Bana kafanızdaki modeli (gövde şeklini) bir ara bana özel mesajla veya email ile yollarsanız ona göre bakıştırır ve sağa sola bakarak olurum! Ayrıca sizin canınız sağolsun, "başınızın etini yerim" ne demek!? Hiç duymadım ben onu :)
nicholai hel
08-05-2014, 17:05
Sayın nicholai hel;
Yani 1. ağaçta 10 yılda varılan sonuç, konikliği (ekstrem çalışmalar hariç, en önemli kriterdir)olmayan, estetik ve manadan uzak, insan zoruyla, zorlamasıyla yapıldığı ilk bakışta anlaşılan bir ağaç. Yapraklı hali kesiği gizlediğinde eh işte, uzaktan seyredilebilir halde...
İnşallah biz çalışmalarımızın 10. yıllarında o örnektekinden çok daha güzel ağaçlara sahip oluruz Sn. Cemaleddin.:) Olmamamız için hiçbir sebep yok.
Cemaleddin
08-05-2014, 18:31
Sevgili Taner, budaksız tarafından Kök-nebari hariç 20 cm boy, 13-15 cm en yani harbi kütük :) Yardımcı olabilirseniz eğer çok sevinirim :)
Saygılar...
nicholai hel
10-05-2014, 10:15
Hangi tarza uyuyor karar veremedim ama böyle bir bonsai yapmak isterdim. Tarzı neyse ne gözüme hoş görünüyor. Şunu yapmazdım bunu yapmazdım bile demeyeceğim.
Bununla aynı tarza uyuyor olsa gerek Sn. sagol. :)
491337
badrobot
10-05-2014, 12:29
Güven abinin ağacına yakın bir örnek olduğunu düşünüyorum. Demekki Bonsai'de sınır ve sinir yok. Herşey mümkün.
Teşekkürler, Sayın Badrobot, Nicholai hel,
Güzel görünüyor, koniklik de güzel. Delice ile bu tarza yakın birşeyler başlattım biraz şekle girsinler paylaşırım..
İyi çalışmalar dilerim...
Güven abinin ağacına yakın bir örnek olduğunu düşünüyorum. Demekki Bonsai'de sınır ve sinir yok. Herşey mümkün.
Adem Keskin
10-05-2014, 19:23
Bu örneklerde görüldüğü gibi aslında önemli olan bonsai yapabilmek. Yok gövde çapını çarparak boyunu , 3/1 oranında ilk dal olacakmışı önemseyen yok gibi. İyi çalışmalar , en güzel bonsaileri yaparak başarıya imza atmak dileklerimle..
badrobot
10-05-2014, 20:18
Kuralları bilmek çok önemli. Ama illada uygulayacağım, harfi harifne kitabına uyduracağım gibi bir anlayışta çok doğru olmaz. Bence önemli olan kuralları çok çok iyi bilerek, olabildiğince uygulamak. Ama yaratıcılığı ve doğaçlamayıda elden bırakmamak gerekiyor.
Yani her ikiside çok önemli.
badrobot
10-05-2014, 20:37
Çok hoş bir çalışma.
badrobot
10-05-2014, 20:45
Çok sıradışı...
Kurallardan tümüyle vazgeçersek bonsai yerine tabakta ağaç yetiştirmeye başlarız ama kuralları bilerek ağaca göre bazı istisnalar yapmak yaratıcılığı da canlı tutar. Ortaya çıkan şey çok güzel, çok zarif, çok estetik denebiliyorsa zaten hataları da kolay affedilir.
Daha fazla bonsai tarzını kapsayan bir çizim gördüm çoğu bildiğimiz tarzlar ama biraraya getirilmiş olması güzel, yeni tarzlara açılmak isteyen arkadaşlara referans olabilir. Aslında bunlara ilave olarak bazı özel formlar da var, örneğin Afrika ağaçlarından esinlenilerek flat top style(düz tepeli tarz), yağmur ormanlarından esinlenilen banyan tarzı.,,,
En güzel bonsailer sizlerin olsun.....
Adem Keskin
11-05-2014, 11:04
Sadece oran ve orantılarla boğuşmadan da ortaya güzel şeyler ortaya çıkabiliyor demek istedim .İyi çalışmalar..
Adam hem sanat yapmış hem de yaratıcı. Biz de bu tür eserler yapabilirsek oranın 1/3, 1/4 olmasına kimse bakmaz ama bu bir süreçtir. Çalışmayla, azimle, zamanla olacaktır.
NC Arboretum da sergilenen bir mor salkım.
492182
Soldaki dala gerek var mı? Benim ağacım olsaydı o dalı keserdim, ağaç daha da yaşlı görünürdü.
492185
Daha minik bir bonsai isteyenlere sağ tarafta bir havai köklendirme imkanı da var.
492186
badrobot
13-05-2014, 11:28
Sn.sagol.
Mesajdaki ilk fotoğrafı görünce aklıma ilk gelen sağdaki dalı kesmek oldu. Sayfanın aşağısına inince zaten sizde öyle yapmışsız. Yani aynı fikirdeyiz.
İlle de kesmek gerekseydi ben sağdaki değil de sn sagol'un da belirttiği gibi soldaki küçük gövdeyi keserdim herhalde, çünkü mor salkımın çiçek salkımı büyük ve uzun oluyor, bu yüzden daha gelişmiş ve uzun olan gövdeyi bırakmak bence daha mantıklı.
ANCAK, ağaç benim olsaydı kesinlikle kesmeye kıyamazdım işin doğrusu. Bunun yerine sanırım hem soldaki hem de sağdaki gövdenin taç kısımlarını geliştirerek daha birbirine yakın ve üçgen formu oluşturmaya çalışırdım, yani:
492207
gibi...
ve tabii ki daha feminen bir saksı tercih ederdim.
Şöyle biraz eskiye dönelim 1876 da Osmanlı İmparatorluğunda II Abdülhamit tahta çıkıyor ve Tanzimat dönemi sona eriyor. Meşrutiyet dönemi başlıyor. İşte tam da bu dönemde bu Japon ayvası eğitilmeye başlanıyor. Meşrutiyetin etkisiylemidir nedir, 140 yıldır eğitilen bir ağaca göre biraz az gelişmiş. Biz biraz daha hızlı çalışalım da bu hale 14 yılda getirelim.
Bu Japon ayvası Toyo-nishiki varyetesi, işte böyle rengarenk açıyor.
Not: Bir bonsaiyi ufacık saksıda nesiller boyu devam ettirmek çok büyük başarı.
Döndük dolaştık yine geldik orana.
Forumumuzda eskiden ince ağaçlar revaçtaydı. Son zamanlarda kalın ağaçlar hatta kütükler daha öne çıkmaya başladı. Bizler sıcakkanlı bir toplumun üyeleri olduğumuzdan biraz sabırsızız, sonuca daha çabuk ulaşmak istiyoruz. Kalın ağaçlara, kütüklere yönelmemizin arkasında biraz da sıcakkanlılık etkili oluyor zannediyorum.
Kalın ağaçlara zaafım varsa da çekirdekten üretilen ağaçlar da çok ilgimi çekiyor ve o yönde de çalışıyorum. Nebarilerini genişletmeye, konikliği artırmaya çalışıyorum.
NC arboretumdan bir başka ağaç seçtim. Kütükten bonsai üreten arkadaşlar bu ağacı ince ve uzun boylu bulacaklar.
Kural ne diyor gövde boy oranı 1/6. O zaman bu ağaçta oran yakalanmış mı?
Gövdeyi nebariden ölçersek evet, gövdeden ölçersek hayır.
Bu bonsaimiz ağaca benziyor mu? Bence evet. Oran gözü rahatsız ediyor mu? Bence hayır. İnce ağaç sevenler konikliği artırıp, nebariye biraz daha ağırlık vererek nebari ile ağacı dengelerlerse algılar değişebilir. Ortalarda bir yerlerde buluşacağız eninde sonunda.
Bu bonsaide birşey daha dikkat çekiyor. Ağacın arkasındaki çalılar. Onlarla hem öndeki kök ile başlayan derinlik hissi artırılmış hem de nebari daha geniş gösterilmeye çalışılmış.
Not: Bu arada öne doğru gelen kök de kuralları biraz zorlamış ama beni rahatsız etmiyor hatta hem ağacı daha yaşlı gösteriyor hem de doğaya tutunmayı ayakta kalma çabasını vurguluyor.
En güzel bonsailer sizlerin olsun....
Bu çalışmayı çok beğeniyorum. Tam bir sanatçı işi. Estetikliği, zerafeti, derinliğiyle, sanat yönüyle 1 numara. Arkadaki ağaçta dallar 1/2 den başlamış ama hiç rahatsız etmiyor bakanı. İkizlerde iki gövde arasında dal da hoş karşılanmıyor ama bu çalışmada yakışmış. Dallar gövdeye göre uzun da denebilir. Bu çalışmaya da ben olsam şöyle yapmazdım böyle yapardım diyemeyeceğim.
Hepimize böyle bonsailer dilerim....
Döndük dolaştık yine geldik orana.
Forumumuzda eskiden ince ağaçlar revaçtaydı. Son zamanlarda kalın ağaçlar hatta kütükler daha öne çıkmaya başladı. Bizler sıcakkanlı bir toplumun üyeleri olduğumuzdan biraz sabırsızız, sonuca daha çabuk ulaşmak istiyoruz. Kalın ağaçlara, kütüklere yönelmemizin arkasında biraz da sıcakkanlılık etkili oluyor zannediyorum.
Kalın ağaçlara zaafım varsa da çekirdekten üretilen ağaçlar da çok ilgimi çekiyor ve o yönde de çalışıyorum. Nebarilerini genişletmeye, konikliği artırmaya çalışıyorum.
NC arboretumdan bir başka ağaç seçtim. Kütükten bonsai üreten arkadaşlar bu ağacı ince ve uzun boylu bulacaklar.
Kural ne diyor gövde boy oranı 1/6. O zaman bu ağaçta oran yakalanmış mı?
Gövdeyi nebariden ölçersek evet, gövdeden ölçersek hayır.
Bu bonsaimiz ağaca benziyor mu? Bence evet. Oran gözü rahatsız ediyor mu? Bence hayır. İnce ağaç sevenler konikliği artırıp, nebariye biraz daha ağırlık vererek nebari ile ağacı dengelerlerse algılar değişebilir. Ortalarda bir yerlerde buluşacağız eninde sonunda.
Bu bonsaide birşey daha dikkat çekiyor. Ağacın arkasındaki çalılar. Onlarla hem öndeki kök ile başlayan derinlik hissi artırılmış hem de nebari daha geniş gösterilmeye çalışılmış.
Not: Bu arada öne doğru gelen kök de kuralları biraz zorlamış ama beni rahatsız etmiyor hatta hem ağacı daha yaşlı gösteriyor hem de doğaya tutunmayı ayakta kalma çabasını vurguluyor.
En güzel bonsailer sizlerin olsun....
Merhaba sn sagol
Kendi adıma konuşmam gerekirse:
En-boy oranına çok fazla takılmıyorum, ama çok fazla da göz ardı etmiyorum. En önemli şey nebari-gövde-dal kompozisyonunun bir ağacı andırması. Eğer dal gövdeden daha kalın veya aynı kalınlıkta ise, koniklik çok zayıf ise, bunun üstüne bir de ağaçta nebari yok denecek gibiyse, esas buna takılıyorum. Ağaç 1/6 oranını biraz geçmiş veya biraz altında kalmış çok büyük önem arz etmiyor benim için, dediğim gibi öncelikle ağaç hissi vermesi.
"Tohum-ince fidan-kütük" olayına gelince; şu anda ülke olarak dünya genelinin çok gerisindeyiz bonsaide. Bu konuda gelişme sağlamamız için şahsi görüşüm gelişmiş adaylara daha fazla yönelmemiz, çünkü gelişmiş gövdeli adaylarda birçok bonsai işlemini 1-2 sene içinde yapmaya ve öğrenmeye başlıyoruz ama tohumdan veya çok ince bir fidandan başladığımızda bunun için çok uzun bir süre cut & grow tekniği ile beklemede kalmamız gerekiyor ki o kadar büyük bir lükse bence şu anda sahip değiliz. Zaten birkaç sene öncesine kadar doğru dürüst hiçbir gelişme kaydetmememizin, yerimizde saymamızın sebebi bence budur.
Bir kaç sene öncesine kadar yapılan şey hep şu idi: ince, gelişmemiş ve koniklikle alakası olmayan, kabuk dokusu bile bulunmayan bir fidan/fide alınır, hafif şekillendirici bir budama, dal seçimi ve ufak bir kök düzenlemesi yaparak hemen minik bir bonsai saksısına alınır ve bu adaydan bonsai olması beklenir. Sonuç: uzun yıllar geçmesine rağmen bu şekilde başlanan çalışmaların neredeyse hiçbirisi bonsaiye yaklaşamadı bile! Çünkü gelişmemiş minik bir fidanın küçük bir bonsai saksısında koniklik sağlamasını, nebari geliştirmesini, hızlı ve güzel dallanmasını beklemek zaten abesle iştigal olur.
Tohumdan, ince fidanlardan kaya üstü, açık kök, orman tarzı gibi değişik tarzlarda çalışma başlatmamız, bunların gelişmesi için uygun büyüklükte saksılar seçmemiz veya mümkünse yükseltilmiş yatak uygulaması gibi yöntemlerle bahçede geliştirmemiz, ama bunlar olgunlaşırken bir yandan da gelişmiş adaylarla el becerisi ve tecrübelerimizi artırmamız hızlı ilerlememiz için en iyisi olacaktır.
Benim de şahsen benimsediğim yöntem bu.
Herkese başarılar dilerim.
Teşekkürler Sayın Sakaki ,
Haklısınız bir taraftan kalın ağaçlarla çalışırken, diğer taraftan çeşitli yöntemlerle aday yaratmak onları inceyken eğitmeye başlamak. Yetiştirdiğimiz ağaçlar forma girdikçe onlarla da çalışmak çeşitliliği çok artıracak ve hızlandıracaktır.
İnceden, kalından, kütükten, tohumdan, çelikten mini, maxi, güzel bonsailer için elele...
Merhaba sn sagol
Tohumdan, ince fidanlardan kaya üstü, açık kök, orman tarzı gibi değişik tarzlarda çalışma başlatmamız, bunların gelişmesi için uygun büyüklükte saksılar seçmemiz veya mümkünse yükseltilmiş yatak uygulaması gibi yöntemlerle bahçede geliştirmemiz, ama bunlar olgunlaşırken bir yandan da gelişmiş adaylarla el becerisi ve tecrübelerimizi artırmamız hızlı ilerlememiz için en iyisi olacaktır.
Benim de şahsen benimsediğim yöntem bu.
Herkese başarılar dilerim.
Adem Keskin
16-05-2014, 12:37
Sayın Sağol birbirine sarılarak bale yapan bir çifti andırdığından dalların yapısı rahatsız etmiyor bence.
Teşekkürler Adem Bey,
Kurala uymamasına rağmen beni de hiç rahatsız etmiyor. Zaten bu örneği ilave etmemdeki amaçta buydu. Biz zarif, estetik, güzel çalışmalar yaptıkça bazı kural ihmalleri veya hatalarımız göze batmaz. Adaylarımız gelişirken birbirimizin ağaçlarını eleştiriyorsak daha iyiye güzele ulaşmak için. Adaylar bonsai olduğunda genelde bir bütün olarak bakılacağından bilerek veya bilmeyerek yaptığımız bazı küçük hatalar bütünlük içinde kaybolup gidecektir.
Danseden çift yapmak istediğim bir örnek. Bonsailerimize hayat vermek için mümkün olduğunca bu tip örnekleri görmemiz bakış açımızı genişletecek ve sanatsal boyutu da gelişecektir.
Bu dans eden çifte uyabilecek iki minik aday bulursanız ilk taliplerinden biriyim.
İyi çalışmalar dilerim....
Sayın Sağol birbirine sarılarak bale yapan bir çifti andırdığından dalların yapısı rahatsız etmiyor bence.
badrobot
16-05-2014, 15:21
Bu tartışmaya bende acizane fikrimi söylemek isterim.
Bence işin özü saplantılı olmamakta. "Sırf kütükten bonsai olur", "sırf tohumdan olur" veya "sırf bundan,şundan olur" gibi bir düşünceye kapılmak çok yanlış. Bence hepsinden olur. Yeterki bakış açınızı ve yaratıcılığınızı geniş tutun. Elbete bu yaratıcılık ve bakış açısını geniş tutmakta öyle çanak anteni ayarlamak gibi bir şey değil elbet. Sizin bir konuya ne kadar odaklanma,izleme, bakma (görme değil), hızlı öğrenme yeteneğinizlede alakalı bir şeydir bu.
Gelelim şu meşhur kurallara. Daha öncede forumda bir kaç defa belirttim. "Kuralları bilmek çok ama çok önemli, ama elbete her şey değildir." diye. Eğer sizin o güne kadarki birikimlerinizde, deneyimlerinizde, yaratıcı yeteneğinizde bir aksaklık varsa, siz o ağaçta istediğiniz kadar tüm kurallara uymuş bile olsanız ağacınız güzel bir ağaç olamayabilir, dahası sizi yansıtmaz.
Bugüne kadar izlediğim videolarda ilk dalı arkadan çıkan çok güzel ağaç bile gördüm.
Benim bu konudaki felsefem şudur; eğer çalıştığım malzeme (ağaç) bana bildiğim kurallar ve kalıplar ölçüsünde bana yardımcı oluyorsa zaten çalışması rahat oluyor, fazla düşünmeye ve kafa patlatmaya gerek kalmıyor. Yok eğer bu kuralların ve kalıparın dışında kalıyorsa ozaman bende yeni denizlere ve yeni ufuklara yelken açıyorum. Ağacı daha etraflıca inceleyip onu nasıl güzel bir hale getirebilirim diye düşünüyorum. Buda benim bonsai konusunda kendimi daha fazla geliştirmeme neden oluyor.
Ben %50 kurallar diyorum, %50 yaratıcılık diyorum. Her ikiside çok önemli. Bazen biri öne geçerken ötekisi geride kalabilir. Yeterki güzel ağaç ortaya çıksın.
Kurallara mümkün olduğunca uymaya çalışmak uluslararası alanda yer alabilmek için önemli. Bazı gelişmiş ağaçlarda kuralları esnetmezseniz ağaca yazık oluyor. Bir de sanatsal değeri yüksek bir çalışma yapabileceksek bazı esnekliklerden zarar gelmez, sanatsal yönü, zerafeti, estetiği diğer kusurlarını örtebilir.
İyi çalışmalar dilerim....
nicholai hel
16-05-2014, 21:25
"Önce kuralları öğren, sonra onları nasıl kırabileceğini."
Bu birçok yabancı kaynakta geçen bir söz. Birçok bonsai ustasının saygı gören ağaçlarında da bunun örneklerini görüyoruz.
Bir ikiniz dışında hiçbiriniz bilmez, ben Ving Tsun Kung Fu sisteminde eğitmenim (her ne kadar bir süredir aktif olarak yapmasam da).
Sistem toplam 6 formdan oluşur. Altı farklı seviye şeklinde düşünebilirsiniz kabaca.
İlk formda (Siu Lim Tao), yeni başlamış öğrenciye bu dövüş sistemiyle ilgili tüm prensipleri, kuralları öğretiriz. Binlerce kez tekrarla o kuralları öğrencinin kas hafızasına işleriz. Birçok öğrenci bu aşamada sistemi bırakır, çünkü çoğuna biraz sıkıcı gelir.
İkinci formda (Chum Kiu) kuralları öğrenciye işlemeye devam ederiz, bazı detayları da üstüne ekleyerek. Öğrenciye artık o kuralları hakim biçimde kullanabilme becerisi kazandırırız. Bedeni, artık hiç düşünmeden kuralları doğru kullanmaya başlar. İşler biraz daha eğlenceli hale gelmeye başlamıştır. Hem daha çok aksiyon, hem de öğrencinin artık bazı şeylere hakim olduğunu görerek özgüven kazanmasının etkileriyle. Öğrencilerin bir kısmı da bu seviyede çeşitli sebeplerle, en çok da "yeterince öğrendiğini" düşünerek gelmeyi bırakır.
Üçüncü forma (Biu Ji) gelebilen az sayıdaki öğrenci ise (gerekli görürsek bu formu daha ileriye de erteleyebiliriz), o güne kadar öğrendiği tüm kuralları uygulayamayacağı şartlar altında, tamamen o kuralların dışında dövüşebilmeyi öğrenir.
:)
Çıplak el formlarının sonuncusudur Biu Ji. Sonrasında silahlı/aletli ileri seviye formlar başlar.
"Önce kuralları öğren, sonra onları nasıl kırabileceğini..."
Sn nicholai hel çok güzel anlatmışsınız ... Türk insanı pratik yaşamayı seviyor birazda ülkenin şartları bunu gerektirdiği için buna zorunlu kalıyor ... demem o ki kestirme çözümler bulmayı birilerinden sorup da çabucak öğrenmeyi araştırma yapmaya okumaya öğrenmeye sabretmeye tercih ediyoruz özellikle de genç yaşlarımızda bu daha belirgin ... bizler okeyi öğrenmeden taş çalmayı öğreniyoruz ... o nedenledir ki herşeyde bilgimiz var ama hiç birşeyde tam uzmanlaşamıyoruz ... ben bonsai sanatında da biraz bunu görüyorum ... önce kuralları uygulamak içine sindirmek onlarca uygulama yapmak daha sonra kuralsızlaşmak özgürleşmek belkide kendi tarzını oluşturmak...
Kokufu-ten de sergilenmiş bir başka ağaç Bu ağaç süpürge tarzında geliştirilmiş ve zihnimde tam bir süpürge hissi uyandırıyor. Malesef fotoğrafın çözünürlüğü düşüktü ama ekranda büyütüp görebildiğim kısımlardaki dal yapısını çıkardım.
Fazla kağıt israfı olmasın diye ayrıca kağıt kullanmadım, ağacın 2 yanına birer çizim yaptım. Normalde önerilen soldaki çizdiğim gibi ortayı öne doğru daha eğimli olmak üzere kesmek. Bunun nedeni heralde ön yüzden bakana direk dal gelmesin diyedir. Başka açıklaması var mı acaba?.
Bu ağaçta ise sağ tarafa çizdiğim gibi düz kesi yapılmış ve bakana doğru gelen 2 dal bir süre sonra sola yönlendirilmiş.
Bu ağacı seçmemin sebebi şöyle yapardım böyle yapardım demek için değil, düz kesimde de güzel sonuç elde edilebildiğini göstermek için.
2 yöntemle de deneme yapıyorum hangisi daha güzel olacak onu zaman gösterecek.
Aşağıdaki bonsai Üstad Kimura'nın bir ağacı.
Bu ağaca hangi tarz diyeceğiz? Sürürgeye benziyor ama süpürge tanımına uymuyor. Böyle bir ağaca rastlasak düz kesip süpürge mi yapacağız.
Normal süpürge tarzı akasya gibi ağaçlara çok yakışıyor ama her ağaca yakışıyor mu?
Bu süpürge benzeri ağacı çok beğendim. Eline sağlık Kimura Usta. İngilizcede belki informal broom denebilir. Japonlar hokidashi mi diyorlar yoksa başka bir ad mı veriyorlar bilmiyorum.
badrobot
18-05-2014, 16:02
Sevgili dostlar.
Uzun süre süpürge tarzının nasıl olduğunu araştırdım. Böyle bir ikilem var. Bence bunada süpürge denebilir. Çünki dik çıkan gövdeden sonra sanki bir asker miğferi takılmış. (Yarım bir küre mevcut.) Diğer dik formlarda olduğu gibi 1.2.3. dal gibi bir seçim sözkonusu deği. Aslında bu anlamda süpürge tarzını daha özgür bulmuşumdur hep, daha az kaygı hissediyorum. Zaten doğadaki ağaçlara baktığınız zamanda süpürge formunda olanların yüzdesininde oldukça fazla olduğunu görürsünüz.
Aşağıda çizdiğim basit şekilde 3 farklı süpürge formunu anlatmaya çalıştım. Ana dalları böyle şekillendirip 2.dallanmaları bunların üzerinde yaparsanız süpürge formuna ulaşırsınız diye düşünüyorum.
Bu arada Sn.sagol Kimura ustanın ağacı nebarisiyle,kalınlığıyla, formuyla çok güzel bir ağaç. Paylaşım için çok teşekkür ederim.
Teşekkürler Sayın Badrobot,
Hokidachi Japonların geleneksel süpürgelerinin adı, bizde inşaatlarda kullanılan çalı süpürgesinin biraz daha kısa boylu olanı. Kuralları oldukça kesin bir tarz.
Aynı seviyeden dağılan yelpaze gibi bir tarz.
O nedenle Avrupada bu tür bonsailere 'informal broom' diyenler var. Kurala uymayan süpürge tarzı, laubali süpürge tarzı, kural tanımayan süpürge tarzı gibi türkçeleştirilebilir ama içimden 'Kubbe tarzı' demek geçiyor, karnabahara benzediğinden karnabahar tarzı da fena değil ama yemek adı gibi olur.
Tam adını koyamasak da biraz beyin cimnastiği yapmış oluyoruz.
İyi çalışmalar dilerim....
Sevgili dostlar.
Uzun süre süpürge tarzının nasıl olduğunu araştırdım. Böyle bir ikilem var. Bence bunada süpürge denebilir. Çünki dik çıkan gövdeden sonra sanki bir asker miğferi takılmış. (Yarım bir küre mevcut.) Diğer dik formlarda olduğu gibi 1.2.3. dal gibi bir seçim sözkonusu deği. Aslında bu anlamda süpürge tarzını daha özgür bulmuşumdur hep, daha az kaygı hissediyorum. Zaten doğadaki ağaçlara baktığınız zamanda süpürge formunda olanların yüzdesininde oldukça fazla olduğunu görürsünüz.
Aşağıda çizdiğim basit şekilde 3 farklı süpürge formunu anlatmaya çalıştım. Ana dalları böyle şekillendirip 2.dallanmaları bunların üzerinde yaparsanız süpürge formuna ulaşırsınız diye düşünüyorum.
Bu arada Sn.sagol Kimura ustanın ağacı nebarisiyle,kalınlığıyla, formuyla çok güzel bir ağaç. Paylaşım için çok teşekkür ederim.
badrobot
19-05-2014, 00:48
İlginç bir ağaçta ben eklemek istedim. Buna ne tarz diyebiliriz.
"Yatık bedenli süpürge tarzı" ???
Adı ne olursa olsun, çok güzel olmasada ilginç bir ağaç.
Teşekkürler Sayın Badrobot,
Güzel bir çalışma. Bu tür çalışmaları sık görüp gözlerimizi alıştırmamız iyi oluyor, ufkumuz genişliyor.
Aslında Bonsai tarzları ağacın gövdesiyle adlandırılıyor. Dik tarz, yatık tarz, kıvrımlı dik tarz, kıvrımlı yatık tarz, çelebi tarzı, sal tarzı, sumo tarzı, şelale, dik şelale, yarı şelale,.. v.s.
O nedenle süpürge tarzı dediğimizde genelde süpürgenin yapısı gereği dik tarz süpürge demiş oluyoruz. Yatık süpürge bir imalat hatası olarak da düşünülebilir.
Not : paylaştığınız bonsai büyük ustalardan Tanaka ve torunun bir eseri. Kokufu ten de birincilik almış bir bonsai.
İyi çalışmalar dilerim...
İlginç bir ağaçta ben eklemek istedim. Buna ne tarz diyebiliriz.
"Yatık bedenli süpürge tarzı" ???
Adı ne olursa olsun, çok güzel olmasada ilginç bir ağaç.
Omiya 'Bonsai Art museum' da sergilenen bir çalışma. Ben beğenmedim ama belki bir bildikleri vardır.
Birinci dal önde. Dalların yere kadar yaklaşmasını genelde seviyorum ama bu ağaçta hoşuma gitmedi, nedeni 1. dalın önde olmasıyla ilgili olabilir.
Bu ağacın arka yüzü olabilir mi acaba? :)
Ben de pek sindiremedim içime işin doğrusu. Hatta bana soracak olsanız zirve kısmı da sıkıntılı. Fakat ağaç sanki hala eğitim aşamasında gibi...
bonsaiden daha çok bonsai yapmak için satılan ağaçlara benziyor ... bu ağaçları bildiğim kadarıyla bonsai olmaya yakın bir konuma getirip satıyorlar alanlarda az bir işlemle bonsai haline getiriyorlar ... yabancı sitelerdeki adı da " Raw Material " "ham materyal" di sanırım ... sanat müzesinde sergilenmesi de gerçekten ilginç ya da gözden kaçan birşey var ..
Sayın Sakaki, Meetoo,
Bu ağaç eğitimini tamamlamış ve şu an sergilenen bonsailer içinde(Müzenin resmi sitesinden aldım). Ne yalan söyleyeyim ağacı gördüğümde sergimde bile sergilemezdim değil ki müzede diye aklımdan geçti. Gerçi bu en kötüsü, içlerinde güzelleri var, bizlere fikir verebilecek olanları da var. Birkaçını ilave edeceğim.
Belki de nazar boncuğu olarak ilave etmişlerdir, kem gözlere karşı. Şaka bir yana hep sanat sanat diyoruz ama sanat illa güzel olmak zorunda değildir, çirkini göstermek de bir sanattır. Genelde sanat deyince hep güzel olacakmış gibi bir şartlanmamız var. Bu çalışmada ne yapmak istemişler tam anlamadım doğrusu.
İyi çalışmalar dilerim...
bonsaiden daha çok bonsai yapmak için satılan ağaçlara benziyor ... bu ağaçları bildiğim kadarıyla bonsai olmaya yakın bir konuma getirip satıyorlar alanlarda az bir işlemle bonsai haline getiriyorlar ... yabancı sitelerdeki adı da " Raw Material " "ham materyal" di sanırım ... sanat müzesinde sergilenmesi de gerçekten ilginç ya da gözden kaçan birşey var ..
2011 Taikan-ten de sergilenmiş bir çoklu gövde/küme çalışması. Dallardaki çatallanmayı da uyumu da beğendim. Güzel bir çalışma olmuş.
Kırmızı ile işaretlediğim dala dikkatinizi çekmek isterim. Hem direk bakana doğru çıkmış bir dal hem de bir üst seviyedekinden daha ince. Dalın önden çıkmasına rağmen yana döndürmedeki beceri çok güzel.
En güzel bonsailer sizlerin olsun...
badrobot
21-05-2014, 09:10
Benzer bir durum orta-öndeki gövdede var. Hatta sizin gösterdiğiniz daldan daha vahim bir durumda olmasına rağmen hiçte rahatsızlık verici görünmüyor.
Her yönüyle örnek alınacak bir ağaç ve çalışma.
badrobot
21-05-2014, 13:00
Bana bu ağaçta ilginç gelen şey; sağa doğru dal gibi uzanıp sonrasında bir taç ve zirve yapan dal/gövde oldu. Burada aslında dal olan uzantı ikinci bir gövde gibi düşünülmüş, öyle hava yaratılmış.
Sizcede ilginç değilmi?
Böyle ağaçcıkları sal tarzında daha çok seviyorum. Aşağıdaki gibi bir tasarımı daha çok seviyorum. Biraz ağacın dallanmasına biraz da zevke göre değişiyor bu tür tasarımlar.
İyi çalışmalar dilerim..
Bana bu ağaçta ilginç gelen şey; sağa doğru dal gibi uzanıp sonrasında bir taç ve zirve yapan dal/gövde oldu. Burada aslında dal olan uzantı ikinci bir gövde gibi düşünülmüş, öyle hava yaratılmış.
Sizcede ilginç değilmi?
Bu ağaç bonsai kurallarına uyuyor sayılmaz ama böyle bir bonsaim olsun isterdim. Estetiği ve zarifliği ile etkiliyor.
Gelişmiş ağaçlarda budama çok önemli. Dalı kesmeden önce çok iyi düşünmek gerekiyor. Ağacın bir, iki dalını kesmenin ağacı ne kadar etkileyebileceğini daha iyi gösterebilmek için heybetli bir bonsaiyi budayıp birkaç alternatif yarattım. Bu alternatiflerin herbiri bir bonsai olabilir.
Bu alternatiflerden sonuncuyu yani sanatçının gerçekleştirdiğini daha çok beğeniyorum, heybetli ve yaşlı bir ağacı anımsatıyor.
badrobot
28-05-2014, 12:30
Her karede aşağıya indikçe zenginlik artıyor. Elbette buda göze daha hoş görünüyor. Hemen burada bir hissiyatımı paylaşmak, dile getirmek istiyorum; Türkiye'de Bonsai daha gelişiminin ilk aşamasında. Bunu Bonsai'den hiç anlamayan birisi sadece ağaçların üzerindeki folyaz miktarından bile anlayabilir. Adamların ağaçlarında bizim ağaçlara göre öyle ciddi bir folyaj farkı varki...işte farkta burada. Tabi bunda Bonsai'yle çok fazla kişinin çok uzun zamandır bu işlerle ilgili olmasından kaynaklanmakta.
nicholai hel
29-05-2014, 14:09
497531
Yorumları alalım.:)
Güzel bir çalışma olmuş. Kengai tarzı ilgimi çekiyor bu ağaca da çok yakışmış. Gövde çok güzel. Dalların konikliğine bakılırsa yılların emeği var ağaçta. İstanbulda, Ankarada saksıda begonvil yetiştirmek çok zor, benim dev begonvilim rüzgarda seranın uçması sonucu hasar görüp kurudu, belki bir tanuki denerim. Akdeniz bölgesindeki arkadaşlardan daha fazla begonvil çalışması bekliyoruz.
İyi çalışmalar dilerim....
497531
Yorumları alalım.:)
nicholai hel
30-05-2014, 08:26
Sn. sagol, begonvil konusunda söylediklerinize katılıyorum. Akdeniz ve Ege'nin ortalarına kadar sahil kesimlerinde yaşayan bonsai meraklıları bence de begonvili denemeliler, üstüne eğilmeliler. Şahsen 8 farklı tarzda eğitim vermekte olduğum 16 begonville üstüme düşeni yapma gayretindeyim ve bu sayı her an artabilir de.:)
Ağaca dönecek olursak, bu begonvil sizlerin olsa bir sonraki işleminiz ne olurdu?:)
Sayın Nicholai hel,
Bu ağaç şu anki haliyle bana verilseydi, tepe kısmı azaltıp aşağıya doğru biraz daha uzatırdım. Saksısını da daha uyumlu seçerdim.
Hepinize böyle begonviller dilerim...
Sn. sagol, begonvil konusunda söylediklerinize katılıyorum. Akdeniz ve Ege'nin ortalarına kadar sahil kesimlerinde yaşayan bonsai meraklıları bence de begonvili denemeliler, üstüne eğilmeliler. Şahsen 8 farklı tarzda eğitim vermekte olduğum 16 begonville üstüme düşeni yapma gayretindeyim ve bu sayı her an artabilir de.:)
Ağaca dönecek olursak, bu begonvil sizlerin olsa bir sonraki işleminiz ne olurdu?:)
nicholai hel
30-05-2014, 10:14
Avustralya'da, Brisbane şehri kırsalında 1920 senesinde inşa edilen bir çiftlik evinin bahçesinin 1925 senesinde çekilen fotoğrafında bu begonvil var.
Günümüzden 27 sene önce bu begonvil o çiftlikten sökülerek şu anki sahibine veriliyor. Bu kez ağaç yeni sahibinin bahçesine, çit kaplaması amacıyla dikiliyor. İki seneyi de o bahçede geçirdikten sonra ev taşıma durumundan dolayı ağacın tekrar sökülme mecburiyeti doğuyor. İşte bu sökümle birlikte, sanatçı bu ağaçtaki bonsai potansiyelini farkediyor.
1989 Senesinden bu yana ağaç yarı şelale olarak eğitimine devam ediyor. 90 Yılın üzerindeki ömrünün son 25 senesinde yani.
1995 Uluslararası Bonsai Fuarı - Sydney, Avustralya
497865
Ağacın ilk eklediğim fotoğrafı aslında güncel değil, 16 Haziran 2012 tarihliydi.
Bu da 16 Haziran 2013 görseli
497866
:)
Sanatçı, öbeklerin ana gövdeden zamanla gitgide uzaklaşmış olması ve asıl etkileyici kısım olması gereken nebarinin giderek daha geri planda kalmasından şikayetçi.
Ağacın bulabildiğim en güncel fotoğrafı ise bu, tarih 26 Ocak 2014.
497873
Sanatçıyla benzer kaygılarla ağacın boyunu kısalttınız Sn. sagol. Şelaleyi daha aşağılara almanızsa elbette tercih meselesi, sanatçının bu konudaki fikrini henüz bilmiyoruz ama sanırım o kadar aşağı ilerletmeyecek bu sefer. Artık daha kompakt bir yapı arzuluyor.
Şimdi tekrar yorumları alalım. Yapılan çalışmayı nasıl buldunuz?:)
Sayın Nicholai hel,
Ben heybetli ağaçları daha çok seviyorum. Sanatçı ağacı sumoya döndürmeye çalışıyor. Ağaç dal vermiyorsa başka olanağım yoksa sumoya döndürürdüm aksi halde biraz dallanıp budaklanmasına izin verirdim.
Sabah çizdiğim saksıyı biraz küçültüp, sehpaya oturturdum hatta yalnız kalıp canı sıkılmasın diye bir de accent plant ilave ederdim. Çayı demleyip karşısında zevkle içerdim.
Not: Bence o kadar kompakt yaparak gövdeyi ortaya çıkarmak mümkün olmaz aksine yaprak ve çiçekle gövde daha da geri plana itilir.
En güzel bonsailere doğru elele.....
Avustralya'da, Brisbane şehri kırsalında 1920 senesinde inşa edilen bir çiftlik evinin bahçesinin 1925 senesinde çekilen fotoğrafında bu begonvil var.
Günümüzden 27 sene önce bu begonvil o çiftlikten sökülerek şu anki sahibine veriliyor. Bu kez ağaç yeni sahibinin bahçesine, çit kaplaması amacıyla dikiliyor. İki seneyi de o bahçede geçirdikten sonra ev taşıma durumundan dolayı ağacın tekrar sökülme mecburiyeti doğuyor. İşte bu sökümle birlikte, sanatçı bu ağaçtaki bonsai potansiyelini farkediyor.
1989 Senesinden bu yana ağaç yarı şelale olarak eğitimine devam ediyor. 90 Yılın üzerindeki ömrünün son 25 senesinde yani.
1995 Uluslararası Bonsai Fuarı - Sydney, Australya
497865
Ağacın ilk eklediğim fotoğrafı aslında güncel değil, 16 Haziran 2012 tarihliydi.
Bu da 16 Haziran 2013 görseli
497866
:)
Sanatçı, öbeklerin ana gövdeden zamanla gitgide uzaklaşmış olması ve asıl etkileyici kısım olması gereken nebarinin giderek daha geri planda kalmasından şikayetçi.
Ağacın bulabildiğim en güncel fotoğrafı ise bu, tarih 26 Ocak 2014.
497873
Sanatçıyla benzer kaygılarla ağacın boyunu kısalttınız Sn. sagol. Şelaleyi daha aşağılara almanızsa elbette tercih meselesi, sanatçının bu konudaki fikrini henüz bilmiyoruz ama sanırım o kadar aşağı ilerletmeyecek bu sefer. Artık daha kompakt bir yapı arzuluyor.
Şimdi tekrar yorumları alalım. Yapılan çalışmayı nasıl buldunuz?:)
nicholai hel
30-05-2014, 16:41
Kesinlikle katılıyorum Sn. sagol. Zaten ağacı buraya eklememin sebebi bu son sert budama işlemini görmemdi. Bence de biraz fazlaya kaçılmış. Güzel bir ağaç olmayacak mı, elbette olacak. Koniklik de gelişecek. Fakat ağaç belki delice zeytin, çin karaağacı, dağ muşmulası gibi çok minyatür yapraklı bir tür olsa bu sert müdahale yapılabilirdi. Begonvil iri çiçekli, yaprak boyutu konusunda da orta sınıfta diyebileceğimiz bir tür. Ağacın eski halinde artık oturmuş bir folyaj miktarı, dengeli bir enerji dağılımı sayesinde yaprak boyutu önemli oranda küçültülmüştü. Şimdi ağaç aynı dengeyi yakalayana kadar oldukça büyük boyutlu yapraklar verecek, hatta Ocak ayı görselinden sonrası yok, eminim şu anda, nebari ve gelişmiş birincil dal yapısını saymazsak, folyaj bakımından benim kütükten başladığım begonvillerimden farksız bir görseli vardır.:)
Peki sanatçı bunları bilmiyor mu? Elbette biliyor. Bizden de daha iyi biliyor. Fakat işin temel sebebi şu, kendisinin de bir yerde belirttiği şekilde, "ağaç son 15 senedir önemli bir değişim yaşamadan, aynı formda kaldı." Yani benim yorumum, çok basitçe "sıkılmış". :D
"İnsan bu ağaçtan sıkılır mı" denebilir, özellikle yeni başlayan arkadaşlar böyle düşünebilir, fakat 15 sene bir ağaçtan hep aynı görseli almak, değil bu ağaçtan, çok daha güzellerinden sıkılmanıza neden olabilir. Başkaları için çok radikal gelen bu karar, sizin için çok kolayca verilip uygulanabilir.
Bakalım biz ağaçlarımız bonsai formunu yakaladıktan 15 sene sonra o ağaçlarda nasıl radikal kararlar vereceğiz.:)
Son sloganınızı çok beğendim, ben de öyle bitireyim: En güzel bonsailere doğru elele... :)
Bu sefer Japonya'da Meifu-ten de serilenmiş bir çoklu gövde/küme tarzı bonsai. Bu kadar sık yaparmıydık? Bu kadar sık gelişen delicelerim var ama seyreltiyorum.
Bu tarz bir çalışmada arada gelişen yatay dallarla ve yapraklarla uğraşmak da çok zor. Biraz alışmamız gereken bir tarz. Belki bir delicede deneyebilirim.
badrobot
01-06-2014, 18:57
Bu ağaç hakkındaki görüşleriniz nedir? Her şeyi hiçe saymış görünüyor.
Kuralları çok zorlamış. Sağ alt dal çok açı yapmış, sağ üst dal ise tam aksine aşağıya. Pek sevmedim ama yapılmış artık, beğeniyorsa diyecek bir şey yok.
Not: 2 yıl önce Mr. Naka'nın Bonsai Techniques I kitabını okumuştum ozaman dikkatimi çekmeyen bir kısım geçenlerde kitaba tekrar göz atarken gözüme çarptı.
KOBUKU: 'Yaprak döken ve geniş yapraklı büyük ve yaşlı kütüklerde dallar çıktığı yere göre şekilledirilir.' Aşağıda ilave ettiğim gibi bir de örnek vermiş, üçgeni bir şekilde tamamlamış, en alt seviyeden çıkan 2 ince dala dikkatinizi çekerim.
Yaşlılara saygı gibi bir durum var yani. Neden sadece Geniş yapraklı ve yaprak dökenler denmiş, diğer yaşlılara başka bir tanım var mı bilmiyorum.
İyi geceler...
Adem Keskin
01-06-2014, 21:45
Sayın Sağol değişmeyen tek şey değişimdir diye söylenmiş. Her sanatta olduğu gibi yüzlerce yıldır bonsai de değişime uğramıştır diye düşünenlerdenim. Üçyüz - beşyüz sene önceki resim , heykel veya tiyatro anlayışı değişime uğradıysa, yaşayan sanat dediğimiz bonsai 'ninde bundan etkilenmemesi mümkün müdür ? . Fazla derinlere girmeden sadece değişimin renk katıp sanatı çeşitlendireceğine inanıyorum. Kurallara uymak , kurallara uygun eserler ortaya çıkarmak güzel. Ama çok ince detaylara girip ,detaylar arasında boğulmakta yanlış diye düşünüyorum. Bu fikirler nevi şahsına münhasır ( Sadece kendi düşüncelerimdir ) Herşey de olduğu gibi kimse benim gibi düşünmek zorunda değildir. Sizin bu verdiğiniz örneklerdeki gibi çok değişik çalışmalar ufkumuzu açmakta . Saygılarımla , iyi çalışmalar güzel bonsailer de buluşmak üzere..
Kurallara boş vermeyip mümkün olduğunca uymak önemli ama özellikle yamadorilerde dal kesmeden çok düşünmek gerek. Ortaya bir sanat eseri çıkarabileceksek biraz kural ihlali olsada sorun olmaz ama hem sıradan bir çalışma hem de kuralsız olunca kusur bulan çok olur.
Ufkumuzu açıp daha yaratıcı olmamız için bir örnek taşüstü çalışması(Meifu-ten de sergilenmiş). Sürücü eşekten çok iri ama sanatçı güzel bir iş çıkarmış sahibiyle tanışıp tebrik etmek isterdim.
Beğendiğim Asyalı Ustalardan Min Hsuan'ın bir çalışmasını seçtim bu sabah.
Zarif ve kırılgan dalları olan begonvili aynı bir telkari ustası gibi işlemiş. En ince dalları bile üşenmeden telleyip kıvırmış. İnanılmaz bir sabır ve emekle ortaya çıkan bir bonsai.
nicholai hel
03-06-2014, 08:51
Sn. sagol, bu kadar olur.
Önceki begonvili eklediğimden beri aklımdaydı, dün gece de "yarın sabah paylaşayım" dedim begonvillerimden birini tellerken tekrar aklıma gelince. Çalışma buydu:
499065
:)
nicholai hel
03-06-2014, 08:59
Bir begonville böyle uğraşabilmek, gelişim döneminde neredeyse tam gün mesai ister. İnanılmaz bir çalışma gerçekten. Dediğiniz gibi, begonvilin teli pek sevmediğini de düşünürsek, bu çalışma biraz da "meydan okuma" gibi geliyor bana. Ustanın el becerisi ve sabrının bir sunumudur bu çalışma. "Ben begonvili bile böyle diz çöktürürüm" demektedir diye düşünüyorum, o anlamı çıkarıyorum. :) Gerçekten sabır testi gibi bir çalışma.
ağaca perma yapmış resmen ... kıvırcık begonvil ağacı olmuş ... delilikle dahilik aynı şey bence ... şu ağacı şöyle işlemek kimine göre delilik kimine göre dahiliktir ....
Zarifliği ve estetiğiyle çok beğendiğim bir çalışma
Yine bir begonvil gözüme çarptı. Çok uzun bir ağacı döndürüp dolaştırıp, üçgeni tamamlıyorlar. Çalışmayı yapan Chen Cueh Chu.
Zarifliği ve estetiğiyle çok beğendiğim bir çalışma
Beğenmemek elde değil gerçekten!!!
Bir başka tarz, Bridge(Köprü). Sal tarzının köprü gibi yapılanı. İlgimi çeken bir tarz, bu tarzla da bir çalışma planlıyorum.
badrobot
07-06-2014, 08:30
Güzel görünüyor. Hatta gereğinden fazla güzel. Böyle bir çalışma sizin gibi bende çalışmak çok isterim. Özellikle Çin Bonsai sergilerinin videolarında bu tip ağaçlarla fazlasıyla karşılaşıyoruz. Bir ağacın bu şekle gelmesi öyle 5-6 yılda olacak işte değil, yani bu tip ağaçlar aslında oldukça yaşlı olmalılar.
Ama bana doğalmış gibi pek gelmiyor. Doğada buna benzer doğal oluşumlar oluyormu?
Sayın Badrobot,
Çinliler doğayı iyi gözlemlemişler. İlk defa kapadokyada ıhlara vadisinde bu tür bir ağaçla karşılaştım arşivimde olacak ama şu an bulamadım. İnternette gerçek örnekler var, birkaç tane ilave ediyorum.
İyi çalışmalar dilerim....
Güzel görünüyor. Hatta gereğinden fazla güzel. Böyle bir çalışma sizin gibi bende çalışmak çok isterim. Özellikle Çin Bonsai sergilerinin videolarında bu tip ağaçlarla fazlasıyla karşılaşıyoruz. Bir ağacın bu şekle gelmesi öyle 5-6 yılda olacak işte değil, yani bu tip ağaçlar aslında oldukça yaşlı olmalılar.
Ama bana doğalmış gibi pek gelmiyor. Doğada buna benzer doğal oluşumlar oluyormu?
badrobot
07-06-2014, 11:35
Sn.sagol.
Bunları görmemiş olmak gerçektende büyük kayıp. Sayenizde farkına vardım.
nicholai hel
07-06-2014, 12:17
Sal tarzında, doğa ananın üzerinde yeni çalışmaya başladığı bir aday. :)
500360
Thailand'da kano safarisi sırasında çekmiştim, Nisan 2013'te. Şu an oldukça gelişmiş olmalı.
Sayın Nicholai hel,
Evet kesilmezse yıllar onu doğal sal tarzı olarak eğitecek.
Sal ve köprü tarzı doğal olarak ya dere kenarlarında ya rüzgarın kuvvetli olduğu bölgelerde ya da heyelan bölgelerinde çok görülüyor.
İyi çalışmalar dilerim...
Sal tarzında, doğa ananın üzerinde yeni çalışmaya başladığı bir aday. :)
500360
Thailand'da kano safarisi sırasında çekmiştim, Nisan 2013'te. Şu an oldukça gelişmiş olmalı.
Konu yeni tarzlara geçmişken 'flat top style' düz çatı tarzından da güzel bir örnek ilave edeyim. Genelde akasyalarda uygulanmasına rağmen küçük yapraklı türlerde uygulama alanı var, ardıç da uygun olabilir. Bu tarz Japonlar tarafından kabul edilmiyor ama Afrika, Amerika ve Avrupada,.. taraftar buluyor.
Bu tarz da hoşuma gidiyor. Bu tarzda çalıştığım bir ligustrum şu an açık şemsiye formuna benzemeye başladı. İki tarzın arasındaki fark çok küçük, tepe kısmı biraz tümsek olursa şemsiye formuna geçiyor.
500369
karakalem çizimi
500389
Doğadan bir örnek(Namibya)
500390
Not: Yeni tarzlardan örnek verirken kimseyi etkilemek gibi bir amacım yok, genel bilgi olarak ilave ediyorum.
Yeni tarzlardan biri de 'Pierneef style' veya open umbrella style(Açık şemsiye tarzı). Bu tarz Japonlar tarafından kabul edilmiyor ama Afrika, Avrupa ve Amerikada,.. taraftar buluyor.
Bu tarzın üstadı Charles Ceronio tarafından geliştirilmiş bir ağaç:
500394
Tarzın eskizi:
500392
Tarzın doğadaki örneği(yemen)
500395
Not: Yeni tarzlardan örnek verirken kimseyi etkilemek gibi bir amacım yok, genel bilgi olarak ilave ediyorum, bakarsınız bir genel kültür yarişmasında sorulur.
badrobot
07-06-2014, 19:10
Bugün gördüğüm bir fotoğraf ben çok şaşırttı. İlk fotoğrafta sanki 40-50 cm gibi normal boyutlarda bir orman bonsaisine bakıyormuş gibi sanıyorsunuz ama durum hiçte öyle değil.
Ben çok şaşırdım.
Yaşatması biraz daha zor ama 2-3 tane de çok küçük boyutta çalışmak fena olmaz, seyahatlerde bile yanınıza almak mümkün.
İyi çalışmalar dilerim...
Bugün gördüğüm bir fotoğraf ben çok şaşırttı. İlk fotoğrafta sanki 40-50 cm gibi normal boyutlarda bir orman bonsaisine bakıyormuş gibi sanıyorsunuz ama durum hiçte öyle değil.
Ben çok şaşırdım.
nicholai hel
07-06-2014, 21:15
Bugün gördüğüm bir fotoğraf ben çok şaşırttı. İlk fotoğrafta sanki 40-50 cm gibi normal boyutlarda bir orman bonsaisine bakıyormuş gibi sanıyorsunuz ama durum hiçte öyle değil.
Ben çok şaşırdım.
Sn. badrobot, dijital teknoloji bu kadar ilerlemişken internetteki herşeye de inanmamak gerek.
O orman çalışmasının gerçeği bu şekilde.
500497
Boyut olarak ilk tahmininiz doğru.
badrobot
07-06-2014, 21:43
Bunun fakekinidemi yapmışlar. "Yuh" diyorum özür dileyerek. Ne çıkarları varki bunu yapanın. Allah onu davul etsin.
nicholai hel
07-06-2014, 23:15
Bunun fakekinidemi yapmışlar. "Yuh" diyorum özür dileyerek. Ne çıkarları varki bunu yapanın. Allah onu davul etsin.
:) Kesinlikle katılıyorum. Millet nelerle uğraşıyor, hakikaten akıl sır ermiyor.
Arada çirkin birşeyler de ilave edelim ki aradaki fark daha iyi anlaşılsın.
Eminim ki bu canavarı tek kollu veya kollar aşağı sarkık yapsaydı daha güzel olacağını Mr. Pall da biliyordu.
İşe biraz fantezi katmak ve adını duyurmak için yaptığına eminim. Devamlı gündemde kalmayı iyi biliyor, ticari zekasını takdir ediyorum.
Not: Bonsai kurallarına uymamasına ve çirkin olmasına rağmen canavara benzettiği için sanatçı olarak takdir ediyorum. Sonuçta çirkinliği ifade edebilmek de bir sanattır.
Bir deliceye rastladım, daha bitmemiş ama biraz yanlış yolda gibi görünüyordu biraz destek olunca ağaç oldukça farklılaştı.
Bir başka tarz, Bridge(Köprü). Sal tarzının köprü gibi yapılanı. İlgimi çeken bir tarz, bu tarzla da bir çalışma planlıyorum.
Sn sagol,
Bu tür çalışamlar bana bonsaiden çok penjing çalışması gibi geliyor. Penjing'e karşı olduğum için söylemedim bunu kesinlikle ama sonuçta bir doğa enstantanesini karelediği için nedense bana bonsai gibi gelmiyor :)
Genelde deliceyi zeytin gibi hayal ediyoruz. Halbuki zeytinlerde verimi artırmak için özel budama yapılıyor, genelde amaç güneş alan kısmı artırmak.
Doğa deliceyi nasıl şekillendiriyor? İlk gördüğümde hayal kırıklığı oldu benim için.
Doğadan birkaç delice örneği, 1. hariç keçiler tarafından traş edilmiş, 4. ise tam damat traşı olmuş durumda.
Japon kültüründe kurallar çok sıkı, ataerkil bir aile yapısı var fazla tolerans yok ama bonsai sanatçıları meyve ağaçlarına oldukça farklı davranıyorlar hatta göz göre göre torpil yapıyorlar.
Kayısıda, vişnede, kirazda, incirde, elmada, armutta, ayvada, şeftalide, narenciyede, erikte, üzümde dünyada ön sıralardayız ama bu kulvarda bonsai adaylarımız çok az. Biz de meyve ağacı bonsailerini teşvik için biraz daha esnek, toleranslı davransak sanki daha iyi olacak sergilerimiz renklenecek. Umarım aramıza meyve üreticilerinden katılan olur.
badrobot
23-06-2014, 09:07
Uzun zamandır kafamdada Kiraz vardı. Fakat Türkiye'de fidanlıklarda meyve ağaçlarının %90 aşılı olduğu için bu bizlerin karşısında aşılması gereken kalın bir duvar. Üstte kalan aşı yeri kesilip alt kısım kullanılabilinir ve ya havai köklendirme yapılarak üst kısımda kullanılabilinir, ama hep ekstra bir performans gerektiriyor.
Evimden 100km uzaklıktaki İzmir/Urla'daki bir fidanlığa gitmeyi bile kafama koydum. Erik ve Dut'tan sonra Kiraz'da favori ağaçlarım arasında olacak galiba. Birde süs Kiraz'ı gördüm. O bana dahada ilginç geldi.
Ya aşısını keseceğiz ya da havai köklendirme yapacağız. Ben de birkaç ağacın aşısını kestim. Biraz geç kaldım ama haftaya meyve ağaçlarında birkaç havai köklendirme daha başlatacağım.
Aslında çok güzel japon kayısısı örnekleri de var ama yukardaki örnekte 3. ume(japon kayısısı) Kokufu-ten de sergilenmiş, hem boy çok uzun hem de dallar yere kadar uzanıyor. Diğer örnekler de biraz uç örnekler, kütük bile denebilecek ağaçlar.
Hepinize bol çiçekli, meyveli bonsailer dilerim...
Uzun zamandır kafamdada Kiraz vardı. Fakat Türkiye'de fidanlıklarda meyve ağaçlarının %90 aşılı olduğu için bu bizlerin karşısında aşılması gereken kalın bir duvar. Üstte kalan aşı yeri kesilip alt kısım kullanılabilinir ve ya havai köklendirme yapılarak üst kısımda kullanılabilinir, ama hep ekstra bir performans gerektiriyor.
Evimden 100km uzaklıktaki İzmir/Urla'daki bir fidanlığa gitmeyi bile kafama koydum. Erik ve Dut'tan sonra Kiraz'da favori ağaçlarım arasında olacak galiba. Birde süs Kiraz'ı gördüm. O bana dahada ilginç geldi.
shellomen
23-06-2014, 12:07
"Ya aşısını keseceğiz ya da havai köklendirme yapacağız. "
Sayın sagol, havai köklendirme işleminde köklendirme hormonu olarak ne kullandığınızı ve nerden temin edebileceğimi söyleyebilir misiniz rica etsem?
Sayın shellomen,
Zirai ilaç satanlarda hatta internette bile bulunuyor. Kullanan arkadaşlar var ama ben köklendirme hormonu kullanmıyorum. Başlangıçta birkaç deneme yaptım ama hormonsuzlar da köklenince birdaha gerek duymadım, belki biriki hafta gecikiyordur ama boşuna kimyasal kullanmak istemiyorum. Elma, çam gibi türlerde ve işlenmesi çok zor olan sert ağaçlarda süre uzuyor belki onlarda kullanmak düşünülebilir ama onlarda da kullanmıyorum, bonsai biraz sabır işi çok acele etmek yaramıyor, beklemeyi öğrenmek gerekiyor. Köklenecekse zaten kökleniyor, köklenmeyecekse ne yapsanız boşuna.
İyi çalışmalar dilerim...
"Ya aşısını keseceğiz ya da havai köklendirme yapacağız. "
Sayın sagol, havai köklendirme işleminde köklendirme hormonu olarak ne kullandığınızı ve nerden temin edebileceğimi söyleyebilir misiniz rica etsem?
Kasımpatı batıda bonsai olarak görülmese de Japonya'da çok yaygın. Genelde bir kaya veya kütük şekillendirilerek onun etrafında dallandırılıyor. Birkaç denemem var ama yeterince uç almaya fırsat bulamıyorum.
Japonyadan birkaç kasımpatı çalışması. 1. örnekteki çarşaflı kadın çok güzel dizayn edilmiş, hem taş güzel ham de gözler tam oturtulmuş. Basit bir çalışma gibi görülse de gözleri yerine oturtması güzel bir düşünce. Diğerlerini sadece kasımpatı örneği olsun diye ilave ediyorum.
Kütükten yapılmış iki çalışma gözüme çarptı.
Güzel çalışmalar ortaya çıkarmışlar.
1. çalışmadaki ön dalı genelde kesiyoruz, kesilmemiş. Yakından görmek isterdim.
Yarı şelale bir çalışma gözüme çarptı. Çok uzun bir ağaç ama saksıyla uygun bir kompozisyonla sunulmuş.
JİN bazen zorunluluktan bazen ise istenerek yapılıyor. Her ağaçta Jin gerekli mi?
Kesik yeri bazen yokedip iyileşmesini sağlamak bazen kovuk yapmak daha iyi gibi geliyor bana. Japonlar Yaprak dökenlerde nadiren JİN yapıyorlar.
Abartılı JİN li bir çalışma gözüme çarptı. Ben bu çalışmada JİNi ya kısacık bırakırdım ya da tamamen kesip atmayı tercih ederdim.
JİNli:
506404
Az JİNli:
506405
JİNsiz:
506411
nicholai hel
02-07-2014, 14:02
Bu konuda görüşümüz aynı gibi, ben tamamen kesip atardım Sn. sagol.
Madem konusu açıldı, geçenlerde Kokufu-ten'de sergilenmiş ağaçlara bakarken şuna denk geldim,
506412
"NİYE?" diye haykırasım geldi. Ne gerek var bu ağaçta böyle bir eklentiye. Bu tür abartı çalışmalar bana daha çok, elbette büyük ustalar kusura bakmasınlar da, biraz ego tatmini, heykeltraşlık becerilerini sergileme kaygısı gibi geliyor.
Yoksa şu ağaçta, sizce o jin varken mi ağaç gerçek bir ağaca daha çok benziyor, yokken mi? Amacımız gerçek ağaçlara benzeyen bonsailer yaratmak değil mi?
Gerekli ya da gereksiz jinler bu konunun bir boyutu. Bir de abartı jinler/shariler konusu var ki arşivden sanırım yüzlerce örnek çıkar.
Belki de biraz "zevkler ve renkler" kapsamına giriyordur bu konu. Ama bana, doğal görünmüyorsa, belki Mars ikliminde yetişebilecek bir ağacı andırıyorsa o çalışmayı sıkıntılı buluyorum. Heykeltraşlık için çok güzel kayalar var. Ağaçlar ağaca benzemeli diye düşünüyorum.
Sizin eklediğiniz örnekteki çalışmayı ben yapıyor olsaydım üstteki JİNi tamamen keserdim.
506425
Shari de fazla olmuş dolayısıyle tanuki gibi duruyor. Kabukların bir kısmını bırakırdım. Belki de bu bir tanukidir.
506426
İyi çalışmalar dilerim....
Bu konuda görüşümüz aynı gibi, ben tamamen kesip atardım Sn. sagol.
Madem konusu açıldı, geçenlerde Kokufu-ten'de sergilenmiş ağaçlara bakarken şuna denk geldim,
506412
"NİYE?" diye haykırasım geldi. Ne gerek var bu ağaçta böyle bir eklentiye. Bu tür abartı çalışmalar bana daha çok, elbette büyük ustalar kusura bakmasınlar da, biraz ego tatmini, heykeltraşlık becerilerini sergileme kaygısı gibi geliyor.
Yoksa şu ağaçta, sizce o jin varken mi ağaç gerçek bir ağaca daha çok benziyor, yokken mi? Amacımız gerçek ağaçlara benzeyen bonsailer yaratmak değil mi?
Gerekli ya da gereksiz jinler bu konunun bir boyutu. Bir de abartı jinler/shariler konusu var ki arşivden sanırım yüzlerce örnek çıkar.
Belki de biraz "zevkler ve renkler" kapsamına giriyordur bu konu. Ama bana, doğal görünmüyorsa, belki Mars ikliminde yetişebilecek bir ağacı andırıyorsa o çalışmayı sıkıntılı buluyorum. Heykeltraşlık için çok güzel kayalar var. Ağaçlar ağaca benzemeli diye düşünüyorum.
nicholai hel
02-07-2014, 16:51
Kesinlikle. Bence de her ikisi de fazla.
O ağacı bana verseler yapacağım ilk iş o jini tamamen ayırmak olurdu.
Tabii atmaya kıyamaz, gereksiz kısımlarını düzeltip başka bir ağaca tanuki yapardım sanırım.:)
nicholai hel
02-07-2014, 17:18
Hemen haberleri olmuş, ağacı bana verdiler, jin kısmını ayırıp tanuki yaptım.
:)
506428
Pek sevmedim, shari abartılı oldu.
:))
Bu çalışma da Walter Pall'ın bir çalışması. Benim ağacım olsaydı tepeyi o şekilde bırakmazdım, konikliği artırmak isterdim. Oradan gelecek sürgünü kullanacaksam gövdeyi ikiye ayırmayı tercih ederdim.
Orijinal çalışma:
506609
Photoshopla konikleştirilmiş hali:
506610
Omiya bonsai museumda sergilenen bir bonsai. Eğik dala gerek varmıydı gerçekten, aşağıda yeterince yeşillik var gibi. Bu dal kullanılacaksa bile yaprakla biraz saklansa fena olmazdı, diğer dallarla kıyaslandığında gözü rahatsız edecek bir eğim var.
Doğanın bu zeytine yaptığı konikliği bir delicede yapmak isterim.
Japonyada çalışılmakta olan bu ağacın boyu hep gözüme takılıyor. Havai köklendirme ile iki ağaç yapılabilir ama böyle bırakmışlar. İlk zamanlar olmaz diyordum ama biriki ağaç da normalden uzun olsa en azından aradaki fark daha belirgin olur.
badrobot
08-07-2014, 22:32
Sanki şöyle bölünse olur.
Japonyada çalışılmakta olan bu ağacın boyu hep gözüme takılıyor. Havai köklendirme ile iki ağaç yapılabilir ama böyle bırakmışlar. İlk zamanlar olmaz diyordum ama biriki ağaç da normalden uzun olsa en azından aradaki fark daha belirgin olur.
Arada bir böyle çalışmalar da lazım ama benim esas takıldığım nokta en alt soldaki ilk dalın konumu. Acaba nebari kalınlaşsın diye kurbanlık mı bırakmışlar diyeceğim ama o bölgede kurbanlık bırakıldığını da sanmıyorum doğrusu.
Adem Keskin
08-07-2014, 23:31
Ben zaten yenilikçi kanattayım , bu tür adaylar boylarının uzun olması beni rahatsız etmiyor :) Değişik tarzlar her zaman renk katar . Tabi ki standart tarzları çalışmak önemli ama bu tip çalışmalarda olmalı kolleksiyonda . İyi çalışmalar.
Bence de ilk dal olarak düşünülmüş. Aslında o dalı gövde yapıp ikiz gövde yapardım heralde ama 1/3 kuralını hiç takmayan buna benzer çalışmalar görüyorum. Birkaç çalışmada ben de oldukça aşağıdan başlattım dalları.
İyi çalışmalar dilerim..
Arada bir böyle çalışmalar da lazım ama benim esas takıldığım nokta en alt soldaki ilk dalın konumu. Acaba nebari kalınlaşsın diye kurbanlık mı bırakmışlar diyeceğim ama o bölgede kurbanlık bırakıldığını da sanmıyorum doğrusu.
Eda Uchi Kai Ten 2013 de sergilenen bir bonsai. Tarzına karar veremesem de hoşuma gidiyor. Yanındaki tamamlayıcı ile de uyumlu olmuş.
Not: sunum için her tarafının siyah kumaşla kaplanması da ağacı öne çıkarmış.
nicholai hel
10-07-2014, 15:52
Bu kadar sık dal yapısıyla bırakılan ağaçların kış görselleri güzel de, gelişim döneminde yapraklıyken beni çok cezbetmiyorlar.
Bu ağacın yapraklı hali şu örnekten daha sık olacaktır.
508001
Bu görsel bana çok da etkileyici gelmiyor. Ya da düzelteyim, sahip olduğu potansiyele göre sönük kalıyor. Ben olsam ana gövdeyi bazı aralıklardan görebilmeyi, ana dalların da bazılarını en azından yaprakların arkasından belli belirsiz silüet olarak seçebilmeyi isterdim.
Yani aslında bu örnekler için yarım saatte oluşturulabilecek bir yapı, folyaj içinden bazı dalları seçip uzaklaştırmak kadar basit.
Yapmadıklarına göre bu konuyu da "zevkler ve renkler" kapsamında değerlendirmek gerekiyor. Benim ağacım olsa tercihim o yönde olurdu.
Not: Görselini eklediğim Trident bir Walter Pall çalışması.
Benim tercihim de ağacın benim olması yönünde olurdu :)
nicholai hel
10-07-2014, 17:15
Benim tercihim de ağacın benim olması yönünde olurdu :)
Daha iyileri olsun inşallah. ;)
İki ekolden de hoşuma giden ağaçlar oluyor. 4. 5. kademe dallanmalar olunca ağaçların kış görüntüsüne doyum olmaz. Kimbilir belki de ileride Türkiyede de sonbahar, kış sergileri açacak seviyelere geliriz, sadece dalları görmenin zevkine varırız. Birkaç deliceyi bu şekilde yoğun yapmaya çalışıyorum(zeytin yaprak dökmediğinden ancak sergi öncesi tam yapraksızlanma ile dallar gösterilebilir).
İyi çalışmalar dilerim...
badrobot
15-07-2014, 09:01
İnce yapısına göre boyu çok uzun bir ağaç. Kalınlığı baz alınacak olsa belki Shito sınıfına girebilecek bir ağaken böyle yapmışlar. Ama görüntüsü yinede güzel. Uzun boylu ve ince bedenli Bonsai'lere bir örnek daha...
nicholai hel
15-07-2014, 11:08
Türün avantajı kullanılarak kökler biraz fazlaca toprak üstünde bırakılmış, nebari çapı genişletilerek durum birazcık toparlanmaya çalışılmış. Ama yine de çok fazla. Benim olsa sanırım şu boylarda bırakırdım.
509146
badrobot
15-07-2014, 11:35
Sn.nicholai hel.
Sizin çiziminizdeki gibi üst bölgedeki taç kısmı kesilse boyu 1/4 gibi bir oranda biraz daha kısalacak ve en-boy oranı makul bir seviyeye gelecek. Çok zor bir işlemde değil aslında, bir gelişme döneminde hata giderilir. Bu ağaç içinde zaten fazla yapacak bir şey kalmıyor bundan sonra.
Bence de kısaltmak iyi bir çözüm olur. Uzun kalsın isteniyorsa banyan tarzına dönüştürmek de mümkün. Alt iki dal da biraz kalınlaştırılınca fena durmayabilir, havai kökler de alt dalları biraz daha kalınlaştıracaktır.
badrobot
18-07-2014, 10:14
Böyle bir ağaç var. Güzel görünüyor ama doğal durmuyor. Bonsai demekle, dememek arasındayım. Buna ne desek bilmiyorum. İki arada bir derede kaldım.
Bence de çok yapay duruyor. Yaprak ve dallar arttıkça görüntü daha iyi olabilir, kademe kademe olacağından yapraklandıkça derinlik hissi yaratabilir.
Benim ağacım olsaydı belki sadece tepede bırakırdım yeşil kısmı.
İyi çalışmalar dilerim...
Böyle bir ağaç var. Güzel görünüyor ama doğal durmuyor. Bonsai demekle, dememek arasındayım. Buna ne desek bilmiyorum. İki arada bir derede kaldım.
nicholai hel
18-07-2014, 11:32
Böyle bir ağaç var. Güzel görünüyor ama doğal durmuyor. Bonsai demekle, dememek arasındayım. Buna ne desek bilmiyorum. İki arada bir derede kaldım.
Katılıyorum. Enteresan bir şeyler yapayım derken doğallıktan uzaklaşılmış. Gövdenin düz yükselip sonra bir anda ters U yapması rahatsız ediyor.
Şöyle bırakılsa biraz daha kabul edilebilir olur bana göre
509666
Yine de 90° gövde kavisi doğal durmuyor.
Not: Sn. sagol benden 2 dk hızlı davranmış bu arada.:)
badrobot
21-07-2014, 09:19
Ben hiç beyenmedim. "Beğenmediysen niye koyuyorsun" diye düşünebilirsiniz. Çirkin örnekleride yayınlamak lazım.
Birleşik yapraklı olmasına rağmen bu ince bedende böyle bir şey yaparsanız, dallar gereğinden fazla uzun olur. Doğal olarak hiç bir oranı yakalayamazsınız.
Ben olsam ağacı tam ortadan keserdim. Ama galiba benim ökesmeyi önerdiğim yerde sağdaki dalın karşısındaki dal jin yapılmış. Benim önerdğim tasarım içinde artık çok geç olsada. Soldaki dalın canlı olduğunu düşünerek bir çizim yapmış bulunuyorum.
Sn badrobot,
Boyut ve oranlardan önce saksıdan, ağacın saksıdaki konumu ve duruşundan, dalların hareketlerinin ve duruşlarının uyumsuzluğundan, toprak üstündeki nebarinin halinden, vs. zaten bizim gibi bir aceminin işi olduğu belli :)
Guangzuhou da sergilenen çok beğendiğim çalışmalardan biri. Koniklik, burgu, oran, orantı, uyum, güzellik yani ne ararsak var.
badrobot
23-07-2014, 11:30
Ağaç üzerinde yapılan çalışma ve emek belli. Kimbilir kaç yılda bu hale gelmiştir? Çok uzun zamanda o dallar bu hale gelmiştir.
Ağaç fidandan yetiştirilme gibi duruyor, büyük ihtimalle bir dönem ana gövde tel takılarak bu şekle sokulmuş. Bedenin orta bölümde eğrilmesinden sonra üst tarafta raft tarzı gibi oluşturulan dallar...bana doğal görünmedi.
Evet yıllarca emek verilmiş bir çalışma. Tabiatta bu kadar düzenli olmasa da deprem, çığ, heyelan ile buna benzer oluşumlar mümkün.
Doğa tellemeden burgu, doğal koniklik, sal tarzı gibi öyle ilginç çalışmalar yapıyorki insanın inanası gelmiyor. Biraz da sanat katılırsa ona da göz yumuyorum.
En güzel bonsailer sizlerin olsun...
Bizim bazı ağaçlarda nebariyi düz kesmemek için taş saksı kullanmamız yerine adamlar nebariye uygun özel saksı yaptırıp kullanıyorlar.
nicholai hel
24-07-2014, 12:25
Müthiş bir sunum değil mi sn. sagol. Bunun gibi sunumlara ulaşmak için iki yolumuz var, ya örnekteki usta gibi kendimize "bonsai saksıları üreticisi bir sponsor" bulup her ağaca özel saksı yaptıracağız, ya da, daha olası seçenek, kendi saksımızı kendimiz yapacağız. :)
Sayın Nicholai hel,
Uyumu ben de çok beğendim, arayıp saksının fotoğrafını da buldum ki ileride buna benzer saksılar yapalım. Hepsine olmasa da eninde sonunda bazı saksılarımızı kendimiz yapacağız gibi görünüyor.
İyi çalışmalar dilerim....
Müthiş bir sunum değil mi sn. sagol. Bunun gibi sunumlara ulaşmak için iki yolumuz var, ya örnekteki usta gibi kendimize "bonsai saksıları üreticisi bir sponsor" bulup her ağaca özel saksı yaptıracağız, ya da, daha olası seçenek, kendi saksımızı kendimiz yapacağız. :)
Zeytinin kökleri soğuktan çabuk etkileniyor o nedenle açık köklü, neagari yapmak pek mümkün değil. Doğa yürüyen zeytin oluşturmayı başarmış belki denersek biz de başarabiliriz.
badrobot
25-07-2014, 11:27
Böyle bir toprak erezyonu rüzgarla yavaş yavaş en az 100 yılda olmuştur. Bu kadar uzun bir sürede ağaç köklerini düzenlemiş.
badrobot
25-07-2014, 11:37
Bizim bazı ağaçlarda nebariyi düz kesmemek için taş saksı kullanmamız yerine adamlar nebariye uygun özel saksı yaptırıp kullanıyorlar.
Böyle saksılar adamların saksı konusunda bir şeyleri aştığını gösteriyor. Bizler Türkiye şartlarında standart malzemeleri dahi bin türlü zorluğa rağmen bin türlü fedakarlıklarla buluyoruz-bulamıyoruz. Oysaki bu tip saksılar bu konularda ne kadar da rahat olduklarının ispatı. Olay standart saksıdan çıkmış ağaca göre saksı üretimi yapacak boyuta gelmiş.
Bizlerse standart, basit saksılar aramakla ve ya uydurmaya çalışmakla uğraşalım.
Bu tür imkansızlıklarla karşılaştığımda yoruluyorum, kızıyorum. İsyanlardayım.
badrobot
29-07-2014, 09:06
Doğa sanki bir bonsai sanatçısının elinde şekillenmişçesine böyle ağaçlar ve manzaralar yaratabiliyor.
Haklısınız Sayın Badrobot sadece doğayı taklit ederek bile inanılmaz bonsailer yapılabilir.
Özellikle Avatar filminin çekildiği 'Zhangjiajie National Forest Park' bonsaiciler için inanılmaz manzaralar oluşturuyor.
İyi çalışmalar dilerim...
Doğa sanki bir bonsai sanatçısının elinde şekillenmişçesine böyle ağaçlar ve manzaralar yaratabiliyor.
badrobot
29-07-2014, 23:30
Gerek kaya oluşumları, gerekse bitki örtüsü inanılmaz. Avatar filmindekine çok yakın bir fantastik görüntü var, sadece havada duran kayalar eksik bir tek.
Tek kelimeyle; MÜTHİŞ!
badrobot
02-08-2014, 16:01
Doğa böyle şeylerde yapıyormuş, haberimiz yok. Bonsai'de deneyebilirmiyiz? Biraz cesaret.
Yürüyen adama bir örnek daha. Hareketi beğendim. Asyalılar görürse dev bir saksıya alıp sergilerler.
Doğa böyle şeylerde yapıyormuş, haberimiz yok. Bonsai'de deneyebilirmiyiz? Biraz cesaret.
Bu begonvil hem yürüyor hem de açık şemsiye tarzında.
Sıcaklar arttıkça çoğumuza bir rehavet çöktü. Paylaşımlar iyice azaldı.
İnternette dolaşırken Walter Pall ın bir çalışması gözüme çarptı. Üçgeni hem yeşil kısımda hem de saksı ile birlikte tamamlaması güzel olmuş, saksı ile ağacın uyumu çok güzel.
Kaya saksı ile bonsainin uyumunu çok beğendim, örnek olsun diye paylaşıyorum.
Kütükten bonsai yaparken genelde konikleştirmeye çalışıyoruz. Aşağıdaki çalışmada sanatçı konikleştirmeden, ağacı yaşlandırarak bir çalışma yapmış.
Koniklik olmadığı gibi üst tarafta hafif bir ters koniklik de var.
Uyumu yakalamış o nedenle neden koniklik yok demeyeceğim güzel bir çalışma.
nicholai hel
13-10-2014, 13:02
521065
Bu ağacın sahibi 1992 yılında bonsaiye başlayıp ilki 1996 yılında "Avrupa'da yılın yeni yeteneği ödülü" olmak üzere pek çok ulusal ve uluslararası ödüller kazanmış Hollandalı bir bonsai ustası, Carlos v. d. Vaart.
Güzel bir çalışma olmuş, Gaito Kengai tarzının iyi örneklerinden.
İyi çalışmalar dilerim...
521065
Bu ağacın sahibi 1992 yılında bonsaiye başlayıp ilki 1996 yılında "Avrupa'da yılın yeni yeteneği ödülü" olmak üzere pek çok ulusal ve uluslararası ödüller kazanmış Hollandalı bir bonsai ustası, Carlos v. d. Vaart.
nicholai hel
13-10-2014, 13:39
Güzel bir çalışma olmuş, Gaito Kengai tarzının iyi örneklerinden.
İyi çalışmalar dilerim...
Sanatçının ortaya koyduğu emek, zaman, bakım aşikar.
Yalnız ortaya çıkan güncel görsel benim gözüme hoş gelmediği gibi herhangi bir kengai stiline sokmakta da zorlanıyorum, saksı çeperinin (üst seviye) altına düşmenin aksine, giderek tırmandığı için.
Yere paralel şekilde uzanan gaito kengai örnekleri mevcut, öyle olunca en azından han-kengai'ye yaklaşıp daha bir doğal duruyor. Bu çalışmayı ise ben doğadaki bir ağaca benzetmekte zorlanıyorum açıkçası. Elbette diğer kengai stillerini oluşturan aynı şartlar altında bu ve benzeri örneklerin de binlercesi mevcuttur. Fakat ne estetik olarak, ne genel silüet olarak gözüme hoş gelemiyor.
Yere paralel yapılsaydı Gaito Kengaiye daha çok uyardı, kendi ağacım olsaydı yere paralel hale getirirdim. 2 Ağacımda Gaito Kengai deniyorum ama yere paralel tutmayı deniyorum.
İyi çalışmalar dilerim..
Sanatçının ortaya koyduğu emek, zaman, bakım aşikar.
Yalnız ortaya çıkan güncel görsel benim gözüme hoş gelmediği gibi herhangi bir kengai stiline sokmakta da zorlanıyorum, saksı çeperinin (üst seviye) altına düşmenin aksine, giderek tırmandığı için.
Yere paralel şekilde uzanan gaito kengai örnekleri mevcut, öyle olunca en azından han-kengai'ye yaklaşıp daha bir doğal duruyor. Bu çalışmayı ise ben doğadaki bir ağaca benzetmekte zorlanıyorum açıkçası. Elbette diğer kengai stillerini oluşturan aynı şartlar altında bu ve benzeri örneklerin de binlercesi mevcuttur. Fakat ne estetik olarak, ne genel silüet olarak gözüme hoş gelemiyor.
521065
Bu ağacın sahibi 1992 yılında bonsaiye başlayıp ilki 1996 yılında "Avrupa'da yılın yeni yeteneği ödülü" olmak üzere pek çok ulusal ve uluslararası ödüller kazanmış Hollandalı bir bonsai ustası, Carlos v. d. Vaart.
Bu ağaç allahtan benim gibi birinin elime düşmemiş :)
Sn sagol ve nicholai hel ne demek istediğimi iyi anlamıştır :)
Japonyadan bir süpürge tarzı örneği. Zelkovayı ne de güzel biçimlendirmişler, örnek alınacak bir çalışma.
Dallardaki kıvrımlar etkiyi çok daha artırmış.
Bir kütükten bir şahaser yaratmış sanatcı. Bu kadar kalın gövdeli ağacım yok ama bu kayısıyı kalın kütüğü olan arkadaşlar için paylaşıyorum.
Kütükten yapılan çalışmalardan beğendiğim bir örnek. Dönme hareketi ve kuru kısma sarılırmış gibi verilen görüntü güzel.
Yol, santral, köprü çalışmaları nedeniyle yokolan ağaçları hep birlikte görüyoruz. İnternette dolaşırken demiryolu çalışması sırasında ağaçların nasıl kurtarıldığını görünce biz kaç yüzyıl sonra bu hale geleceğiz diye düşünmeden edemedim.
Üçüncü boğaz köprüsü için yok edilen milyonlarca orman ağacından, havaalanı yapmak için yok edilen doğal güzelliklerden, termik santral yapımı için kesilen 6000 zeytin ağacından... sonra bu görüntülere bakmak, şu anda ülkemizde bunun fantastik bir hayalden öteye gidemeyeceği anlamına geliyor maalesef!
badrobot
10-11-2014, 10:26
Sn.sagol.
Fotoğraftaki manzarayı görüpte duygulanmamak mümkün değil. Malesef bizim ülkemizde böyle bir kurtarma operasyonuna daha önce hiç şahit olamadık (Atatürk'ün yürüyen köşkkü hariç) ve uzun süre daha olamayacağız gibide duruyor. Rant peşine düşen yöneticilerin ağaçları düşünecek zamanları yok.
"Kapitalizim gölgesini satamadığı ağacı keser" K.Marx
Elbette bu sadece ağaçlar içinde söylenmiş bir söz değildir, çok daha geniş kapsamlıdır. Bunlar insanı bile kesiyor, ağaç ne ki...
Beğendiğim bir çalışma. Kurallara göre bu kadar aşağıdan dal olur mu? Olsa da fena olmaz sanki.
badrobot
18-11-2014, 08:46
Her ağaçta kurallara uyulacak diye kendimizi şartlandırmamalıyız diye düşünüyorum. Genelde dik tarzlarda kurallara uymak daha yerinde olurken, eğri-büğrü, ne şekilde olduğu ilk anda anlaşılamayan ağaçlarda daha özgün çalışmalar ortaya çıkıyor sanki.
Resmideki ağaçta da tüm kuralları altüst eden sola yatmış olan gövde. Eğer o gövde olmasaydı yine kuralcılık tarafım ayağa kalkardı. Ama bu ağaçtada soldaki gövdeyi kesmek çok büyük bir kayıp. Ağacın çok doğal ve güzel görünmesine neden olmuş.
Bu tip çalışmaları çok seviyorum. Temel şekillendirmelerde iyice piştiğimde bu tür ağaçlara yönelmek çok isterim.
Bu tip örnekleri hep karşımıza çıkarıyorsunuz ve bakış açımızı genişletiyorsunuz. Paylaşımlar için teşekkür ederim.
2014 Filipinler Bonsai Show'unda sergilenen bir ağaç. Oymayı çok beğendim. Adam tam bir sanatçıymış. Tepedeki bayan siluetine dikkatinizi çekerim.
Değerli bonsaiseverler,
Bonsainin küçüğü, büğüğü, incesi, kalını, toprakta yetişmişi, saksıda yetişmişi, çekirdekten yetişmişi, kütükten yapılmışı gibi küçük konulara takılmak boşuna. Oran, orantı, estetik, denge, nebari, uyum,... gözetilince her boyda her yöntemle güzel bonsailer yapılabilir.
Türkiyede bonsai çok geç kalmış bir sanat dalı, bizim dünyayı geçmek değil kenarından yakalayabilmemiz, yetişebilmemiz için daha çok örnek görüp, daha çok çalışıp, daha çok denememiz lazım. Tek bir boya takılmayıp, küçük, orta, büyük boylarda ve çeşitli tarzlarda, başta yerel ağaçlar olmak üzere değişik ağaçlar denememiz gerekiyor. Elma, Armut, Kayısı, kiraz, vişne, şeftali, nektarin gibi ağaçlarda daha çok denemeler yapmak lazım. Daha doğru dürüst fındık, kestane, at kestanesi gibi yerel ağaçlarla çalışanımız bile yok malesef.
En güzel bonsailer hepinizin olsun...
Birbirinden güzel görsellerinizle süslü, bonsai sanatına gönül vermiş mesajlarınızı okudukça çok mutlu oldum.
Keşke ülkemiz insanı, gençleri bu güzel alanlara daha çok yönelebilse demeden edemiyor insan, sayın sagol'un yukarıdaki mesajını okuyunca..
Saygılarımla..
Teşekkürler Sayın Pria,
İyi çalışmalar dilerim.....
Birbirinden güzel görsellerinizle süslü, bonsai sanatına gönül vermiş mesajlarınızı okudukça çok mutlu oldum.
Keşke ülkemiz insanı, gençleri bu güzel alanlara daha çok yönelebilse demeden edemiyor insan, sayın sagol'un yukarıdaki mesajını okuyunca..
Saygılarımla..
Dünyanın en büyük bonsai koleksiyonlarından birine sahip olan Brooklyn Botanical Garden'da sergilenen bu bonsaiye ne diyeceksiniz acaba. Üçgen değil dörtgeni tamamlıyor. Belki 2 hayvan slüeti var diye bu şekilde yapılmıştır ama gövdelerden biri epeyce küçültülse daha iyi olmazmıydı acaba. Bir başka kural ihlali ise gövdeler arasında çıkan dallar. Neyse bu da böyle olsun artık ne yapalım.
Birbirinden güzel görsellerinizle süslü, bonsai sanatına gönül vermiş mesajlarınızı okudukça çok mutlu oldum.
Keşke ülkemiz insanı, gençleri bu güzel alanlara daha çok yönelebilse demeden edemiyor insan, sayın sagol'un yukarıdaki mesajını okuyunca..
Saygılarımla..
Bir arkadaşım bana birkaç sene önce "sanat, karnı tok, bilgi açlığı kalmamış, medeniyet seviyesi yüksek toplumların harcı" gibisinden bir laf etmişti. Bu laf elbette hiç bir toplumun layığı olmadığı gibi, lafın katılacak bir tarafı da yok hani. Bu veya benzeri laflar sadece, sanatla uğraşmayan veya sanata teşvik edici, destekleyici olmayan insan ve toplumların kılıf niteliğinde bir mazereti olabilir.
Binlerce sanatçı görmüş şu dünya, açlıktan sefillik yaşamış veya yaşamakta olan, halkı fakir veya cahil... Ölmüş olanlarının da bir kısmı öldükten sonra zengin olan... Yapamayacak veya başaramayacak hiçbir şey yok bir toplum için, yeter ki halk birey için değil, birey halk için var olsun.
Hepimiz elimizden geldiğince bu sanatı yaymaya ve geliştirmeye çalışıyoruz sn pria. Yeter ki insanlar iligli olsun. Uzun lafın kısası sizi de en kısa zamanda aramızda görmek isteriz doğrusu :)
("Selam verdik, borçlu çıktık" diye tam da buna denir herhalde) :)
Dünyanın en büyük bonsai koleksiyonlarından birine sahip olan Brooklyn Botanical Garden'da sergilenen bu bonsaiye ne diyeceksiniz acaba. Üçgen değil dörtgeni tamamlıyor. Belki 2 hayvan slüeti var diye bu şekilde yapılmıştır ama gövdelerden biri epeyce küçültülse daha iyi olmazmıydı acaba. Bir başka kural ihlali ise gövdeler arasında çıkan dallar. Neyse bu da böyle olsun artık ne yapalım.
Bu ağaç aynı zamanda malzeme israfı gibi olmuş sn sagol. En az iki ağaç daha çıkarmış bundan :)
Yine Brooklyn Botanical Garden da sergilenen bir ağaç gözüme çarptı. Boyu gövdenin 10 katı ve daha kalınlaştırma gayreti yok, bonsai saksısına alınmış ve sergileniyor. Aslında boyunun uzunluğu gözümü çok da rahatsız etmiyor ama benim ağacım olsa başlangıçta biraz daha aşağıdan keserdim, konikliği de daha iyi olurdu.
Tepede soldaki anadal kalınlığındaki dal göze çok hoş görünmüyor. Sağ en alt dalın yeşil kısmı soldaki en alt dalla aynı seviyeye çıkarıldığından biraz simetri hissi uyandırıyor, biraz daha aşağıda tutulmasını tercih ederdim.
Yine Brooklyn Botanical Garden da sergilenen bir ağaç gözüme çarptı. Boyu gövdenin 10 katı ve daha kalınlaştırma gayreti yok, bonsai saksısına alınmış ve sergileniyor. Aslında boyunun uzunluğu gözümü çok da rahatsız etmiyor ama benim ağacım olsa başlangıçta biraz daha aşağıdan keserdim, konikliği de daha iyi olurdu.
Tepede soldaki anadal kalınlığındaki dal göze çok hoş görünmüyor. Sağ en alt dalın yeşil kısmı soldaki en alt dalla aynı seviyeye çıkarıldığından biraz simetri hissi uyandırıyor, biraz daha aşağıda tutulmasını tercih ederdim.
Sn sagol,
Geçenlerde bir Amerikan forumunda gözüme enteresan bir şey ilişmişti bu konuyla ilgili olarak: Avrupa ve Amerikalılar bu tip ağaçlar için Moyogi-Literati, Chokkan-Literati gibi format isimleri uydurmaya başlamışlar. :)
Tarza göre ağaç biçimlendirmek ve eğitmektense, ağaca göre tarz uydurmak bonsai felsefesiyle ve temel ilkeleriyle ne derecede bağdaşıyor orası tartışılır tabi... :)
Bir şekilde işin kolayına kaçma gibi geliyor bana.
Sanatsal/estetik değerinin yanı sıra, zor olanı ve emek gerektireni her zaman daha değerli olanıdır, yaşamın ve sanatın diğer her dalında olduğu gibi... diye düşünüyorum şahsen.
Haklısınız Sayın Sakaki,
Biraz daha emekle daha güzel, daha estetik bir şey olurdu. Biraz kolayına kaçmışlar diyelim.
İyi çalışmalar dilerim....
Şimdi tekrar baktım da, bu ağaçtaki tek sorun bu da değil gibi sanki :)
Dalların tamamı yere paralel de değil aynı açıda da değil, ne de birbirleri arasında paralellik arz ediyor. Bunun yanı sıra bazı kısımlarında aynı noktadan çıkmış birden fazla dal var. Hatta ve hatta en üstte sola bakan kalın bir dal var ki aşağıdakilerden hepsinden daha kalın...
Evet bir karmaşa var o da sadelik kuralıyla çelişiyor. Bakınca gözü rahatsız eden çok şey var. Avrupada yapılmış olsa Walter Pall milleti kışkırtmak için yaptı diyeceğim.
Hepimiz elimizden geldiğince bu sanatı yaymaya ve geliştirmeye çalışıyoruz sn pria. Yeter ki insanlar iligli olsun. Uzun lafın kısası sizi de en kısa zamanda aramızda görmek isteriz doğrusu :)
("Selam verdik, borçlu çıktık" diye tam da buna denir herhalde) :)
Hani ben de boşuna girmiyorum bu güzel bilgilerle dolu sayfalara sayın Sakaki..
İçim gitmiyor, özenmiyor değilim..
Aslında bir ucundan başlaşam mı acaba demiyor da değilim..
Ben çalılıklarda ormanlık alanlarda gezip dolaşmayı çok seven bir insanım..Belki de bonsai için uygun bitkilerin yanından bile çok geçmişimdir..
Bu sene fidanlıkta kendiliğinden, çekirdekten çıkan yabani zeytinler yani deliceler var..Onları eğip bükerek şekil vererek büyütmeğe çalışsam fena olmayacak gibi..
Bunu kafadan attım biraz, biraz daha okuyayım bonsai sayfalarını bakalım, nasıl, nereden başlamak gerekir, bonsai tam olarak nedir iyice anlıyayım; belki minik bir rota çizebilirim bu konuda..
İnanın gördüğüm güzellikler karşısında özenmiyor değilim..İnsan zaten sevdiği şeyleri güzel yapar, yapmağa çalışır, değil mi ?
Saygı ve selamlarımla.
Keyifli çalışmalarınızda başarılar diliyorum sizlere..
Sayın Pria,
Yıllarca bonsailere özenle bakarken, 3 yıl önce başladım ve bir tutkuya dönüştü. Biraz daha okuyup başlamanızı destekliyorum. Delicelerle çalışmak zevkli, bahçede daha çabuk geliştirebilirsiniz. Kurtbağrı(ligustrum) ve ardıç da başlangıç için uygun türlerden.
Aramıza katılmanızı bekleriz.
Güzel bonsailer dilerim...
Bir Alman forumunda( Bonsaifachforum.de ) rastladığım bir ligustrum(kurtbağrı)
çalışması, doğallığı ve hareketiyle ilgimi çekti. Çalışmayı yapan Josef Knieke.
Ben dahil çoğumuz büyük olasılıkla koniklik için ikiye çatallandığı yerde dallardan birini keserdik, adam kesmemiş ama böyle de güzel olmuş. Daha çok örnek görüp üzerinde düşünmek gerekiyor.
40 cm yüksekliğinde, 2008 den beri eğitiliyor, toplam yaşı 18. Kalınlığını yazmamış ama 5-6 cm zannediyorum, nebari ise belki 8-10 cm o da yan yatırlarak sağlanmış, yani fazla kalın da değil.
badrobot
23-11-2014, 09:23
bence bu çalışmada birbirine kaynamış iki ağaç var.
2 hatta belki 3 ağacın kaynaşmasıyla yapılmış olabilir ama tek ağaçtan da bu tür bir çalışma yapılabilir. Bu sene birkaç ligustrum daha başlatmayı planlıyorum, çalıştıkça hoşuma giden bir tür.
İyi bir pazar günü dilerim....
bence bu çalışmada birbirine kaynamış iki ağaç var.
badrobot
23-11-2014, 09:27
hatta 3 ağaç.
badrobot
23-11-2014, 09:31
abi bakıyorumda sende erkencisin.
Bu çalışmada olduğu gibi 2 veya daha fazla ağacın uyumlu bir şekilde kaynaştırılmasıla çok güzel çalışmalar yapılabilir. İşin sırrı taa en başta ağaçları uygun bir şekilde birbirine yanaştırılırsa doğal bir görsellik yakalanır. O nedenle ilk başataki kurgu çok önemli.
Bu çalışmadada 3 ağacı yan yana getirilirken öylesine uyumlu bir dizilm yapılmış ki bizler bunu anlamakta zorlanıyoruz. Demekki çalışma çok başarılı ve güzelde.
badrobot
23-11-2014, 09:35
Ben böyle görüyorum.
Evet ben de hep erken kalkıyorum.
Ligustrum pek de kolay kaynayan ağaçlardan değil, 5-6 senede ancak bu şekilde bir kaynama olur zannediyorum ama denemeye değer. Çalışmaya başlamadan 12 sene geçtiğine göre tohumdan yetiştirme 3 fidan.
İyi çalışmalar dilerim....
abi bakıyorumda sende erkencisin.
Bu çalışmada olduğu gibi 2 veya daha fazla ağacın uyumlu bir şekilde kaynaştırılmasıla çok güzel çalışmalar yapılabilir. İşin sırrı taa en başta ağaçları uygun bir şekilde birbirine yanaştırılırsa doğal bir görsellik yakalanır. O nedenle ilk başataki kurgu çok önemli.
Bu çalışmadada 3 ağacı yan yana getirilirken öylesine uyumlu bir dizilm yapılmış ki bizler bunu anlamakta zorlanıyoruz. Demekki çalışma çok başarılı ve güzelde.
Adem Keskin
23-11-2014, 11:45
Sıradan çalışmaların arasına değişik teknikler denemek güzel bence. Ben de bu sene bu tip bir şey yapmayı planlıyorum ağaç cinsine karar veremedim . Bir de neagari başlatmak istiyorum , bakalım .. Bu arada Sayın Sağol kurtbağrının yaprak döken bir türü heralde örnekte verdiğiniz. İyi çalışmalar .
Biraz değişik çalışmalar yapmak iyi olur bence de. İstanbula geldiğinizde fırsat bulursak 100 lük(10 cm çaplı) su borusunda geliştirdiğim neagariyi beraber açıp bakarız.
Karlı halinin yapraksız olması dikkat çekmez zannediyorudum, iyi farkettiniz.
Yukarıdaki çalışılan ağaç Ligustrum vulgare, semi-evergreen yani iklime göre yaprak döküyor İstanbul ve Ereğlide yaprak dökmez ama Erzurum, Almanya gibi daha soğuk yerlerde kışın yaprak döker.
İyi çalışmalar dilerim....
Sıradan çalışmaların arasına değişik teknikler denemek güzel bence. Ben de bu sene bu tip bir şey yapmayı planlıyorum ağaç cinsine karar veremedim . Bir de neagari başlatmak istiyorum , bakalım .. Bu arada Sayın Sağol kurtbağrının yaprak döken bir türü heralde örnekte verdiğiniz. İyi çalışmalar .
erdemreyyan
23-11-2014, 13:52
Walter Pall u eleştirmek bize düşmez ama fikrimi sorcak olursanız ağaçtaki oyuk hiş hoşuma gitmedi çünkü doğal deyil hele bide içinin boyanması manzarayı bozmuş ama genel görünümü muazzam Walter Pall u tebrik ederim
Adem Keskin
23-11-2014, 17:57
İyi olur Sayın Sağol , benim yapacağım çalışmaya ön bilgi olmuş olur .
Bu begonvil acaba tanuki mi? Gövdenin kabuğunu soymamışlar ama içinden giden ince gövdeciklere ne demeli.
Adem Keskin
27-11-2014, 18:35
Sayın Sağol büyük bir ihtimal tanuki.. diye düşünüyorum :)
Adem Keskin
27-11-2014, 18:38
İşaretlediğim yerden gövdeye giriş yapıyor heral de .
Omiya müzesinde sergilenen değişik bir çalışma. Bu çalışma bir bonsai saksısında sergilenseydi bu kadar göze çarpmazdı, kaya saksı ile uyumu çok güzel olmuş.
badrobot
28-11-2014, 10:14
Eğer Photoshop değilse...mucizevi bir manzara...
badrobot
28-11-2014, 10:18
Sn.sagol.
Dediğiniz gibi ağaç çok güzel bir ağaç değil aslında ama kaya saksı komposizyonun kalitesini yükseğe taşımış.
badrobot
29-11-2014, 19:48
Şaka gibi...
Evet insanı geri döndürüp baktıracak kuradışı bir çalışma.
Şaka gibi...
badrobot
29-11-2014, 20:46
Mithiş bir çalışma.
badrobot
29-11-2014, 20:47
Bayağı abartmışlar, değil mi?
vBulletin® v3.8.5, Copyright ©2000-2025, Jelsoft Enterprises Ltd.