View Full Version : Sebzelerde Tuta Kelebeği İle Organik Mücadele
ykaya194
27-07-2013, 07:23
Sebzelerde Tuta Kelebeği İle Organik Mücadele
Ceviz bahçemin aralarında geçen sene kendim için organik yetiştirdiğim (kimyasal ilaç kullanmadım) sebzelerde gördüğüm tuta kelebeği hastalığı ile epey uğraşmıştım ve sebzelere çok zarar vermişti. Bu sene bir arkadaşımın gönderdiği Bioaktif adında organik bir ürünü kullanmaya başladım neticesini bu yıl alacağım sanırım, bu güne kadar sebzelerde bir olumsuzluk görmedim.
Tarım ile ilgili bir sitede bu ürünü kullanan kişiye ait sebzelerin hastalıklı halini ve kullanıldıktan sonraki durumlarının göstern fotografları gördükten sonra umutlandım, bakılım deneyip göreceğim.
MeyveliTepe
27-07-2013, 10:33
Sebzelerde Tuta Kelebeği İle Organik Mücadele
Bu malzemenin organik bir bitki koruma ürünü olduğunu nereden biliyorsunuz? Bu yıl tuta absoluta'ya henüz rastlamamış olmanızın başka sebepleri de olabilir.
ykaya194
27-07-2013, 11:34
neticesini bu yıl alacağım sanırım, bu güne kadar sebzelerde bir olumsuzluk görmedim.
Sayın Meyveli Tepe,
Ben deneme amaçlı aldım, Biga'daki ceviz bahçemde kendim için fidan aralarına ektiğim sebzelerde kullandım ve sezon sonuna kadar gözlemlerime devam edeceğim iyi netice alırsam daha sonra niye kullanmıyayım.
MeyveliTepe
27-07-2013, 12:47
Kullanmayın demedim zaten :)
Sorum, malzemenin organik bir bitki koruma ürünü olduğunu nereden biliyorsunuz şeklindeydi. Yani organik sertifikasyonu var mı ve hangi zararlılar için ruhsatlandırılmış?
Yanılmıyorsam bu isimdeki bir ürün daha önce burada pazarlanmaya çalışıldı ama bu gibi sertifika, tescil, ruhsat gibi sorulara yanıt vermekten kaçınıldı. Siz kullandığınızı söylediğinize göre belki bu bilgi ve belgeleri edinmişsinizdir.
Bu arada, ben nasıl bu yıl domateslere yapraktan BioAlg verdiğim için tuta absoluta gelmediğini söyleyemezsem sizin de benzeri şekilde kullandığınız ürün sebebiyle tuta absoluta'nın engellenmiş olduğunu söylemeniz yanıltıcı olabilir. Vurgulamak istediğim budur. Böyle bir şeyi kişisel deneyim olarak ifade edebilmek için enfekte olmuş bir bitki grubunda yapılan mücadeleyi mümkün mertebe malzeme, uygulama metodları ve sonuçlarıyla beraber ifade edilebilir olunmalı ki, başkaları için de karşılaştırılabilir bir gösterge olsun.
ykaya194
27-07-2013, 14:21
Kullanmayın demedim zaten :)
Bu arada, ben nasıl bu yıl domateslere yapraktan BioAlg verdiğim için tuta absoluta gelmediğini söyleyemezsem sizin de benzeri şekilde kullandığınız ürün sebebiyle tuta absoluta'nın engellenmiş olduğunu söylemeniz yanıltıcı olabilir. Vurgulamak istediğim budur. Böyle bir şeyi kişisel deneyim olarak ifade edebilmek için enfekte olmuş bir bitki grubunda yapılan mücadeleyi mümkün mertebe malzeme, uygulama metodları ve sonuçlarıyla beraber ifade edilebilir olunmalı ki, başkaları için de karşılaştırılabilir bir gösterge olsun.
Beni sorgulamanızın sebebini anlamış değilim, Ceviz bölümünde "Ceviz Bahçem Biga/Çanakkale " başlığı sayfamda göreceğiniz gibi ceviz fidanları arasına ektiğim sebzelerde bu ürünü kullanmış biriyim, mesajımın içeriğinde ticari amaç taşıdığını sanmıyorum ayrıca bilgisiz biride değilim_ki rastgele bir ürünü kullanayım. Ziraat fakültesinde okuyan bir oğlum var ve köyde bahçemi kontrol eden devletin görevlendirdiği bir ziraat mühendisindende bilgi alıyorum. (mesleğim ziraat müh. olmasada okuduğumu iyi anlayabilecek bir mühendislik kariyerim var).
Benim derdim kimyasal ilaç kullanmadan nasıl sağlıklı sebze üretebilirim üretebiliriz zira komşu tarlalarda köylülerin bilgisiz ve yoğun kullandığı kimyasal ilaçları hergün gördükçe üzülüyorum, hepimiz bu sebzeleri gerek taze gerekse turşu olarak tüketiyoruz.
Eğer organik sebze yetiştiriçiliğinde bir ürün hastalıklara karşı birazda olsa çare oluyorsa bu hepimizin yararınadır, ürünü deneme sonucunda başarısız olsam bile benim ve herkes için denemeye değerdir.
Sizin bahsettiğiniz şartlarda enfekte olmuş bitki gurubunu deneyebilecek uygun ne laboratuvarım var nede zamanım dolayısıyla onları ilgili kurumlar halletsin ve bir ürün piyasaya çıkmış ise konrolünüde devletten beklerim.
MeyveliTepe
27-07-2013, 16:26
Yanlış anlamayın lütfen. Sizi sorguluyor filan değilim.
Tuta Absoluta'yı organik bir ilaç ile engellediğinizi bildiren bir başlık açıyorsunuz.
Bu gerçek ise önemli bir şey çünkü tuta absoluta'nın yaşam döngüsündeki evreler itibarıyle engellenmesi, mücadelesi gerçekten zor bir zararlı.
Başlığı açarak bildirimde bulunan siz olduğunuza göre, siz de ürünün organik olduğunu, tuta absolutayı engellediğini bildirdiğinize göre size sormam doğal değil mi?
Sorularım da;
- Ürünün organik olduğunu nereden biliyorsunuz?
- Tuta absoluta'ya bahsettiğiniz etkiyi bizlere gösterebilecek,
a) tescil ve ruhsat bilgisine
b)ürüne özel literatüre sahip misiniz?
Hasbelkader bu bilgiler ve/ya kaynakları sizde varsa ne güzel. İhtiyaç duyanlara kaynak oluşturur ve açtığınız başlık amacına ulaşır.
ykaya194
27-07-2013, 18:19
Yanlış anlamayın lütfen. Sizi sorguluyor filan değilim.
Tuta Absoluta'yı organik bir ilaç ile engellediğinizi bildiren bir başlık açıyorsunuz.
Bu gerçek ise önemli bir şey çünkü tuta absoluta'nın yaşam döngüsündeki evreler itibarıyle engellenmesi, mücadelesi gerçekten zor bir zararlı.
Başlığı açarak bildirimde bulunan siz olduğunuza göre, siz de ürünün organik olduğunu, tuta absolutayı engellediğini bildirdiğinize göre size sormam doğal değil mi?
Sorularım da;
- Ürünün organik olduğunu nereden biliyorsunuz?
- Tuta absoluta'ya bahsettiğiniz etkiyi bizlere gösterebilecek, a) tescil ve ruhsat bilgisine b)ürüne özel literatüre sahip misiniz?
Hasbelkader bu bilgiler ve/ya kaynakları sizde varsa ne güzel. İhtiyaç duyanlara kaynak oluşturur ve açtığınız başlık amacına ulaşır.
Benim açtığım başlıktaki mesajımda sorularınıza cevap vermem gereğini duyduğum hiç bir çümlem yok.
Ben mesajımda, bu ürünü arkadaşımın tavsiyesi üzerine ve daha sonra ürün hakkında okuduğum bilgilere dayanarak kullandığımı, ürünü kullandığım sebzelerde bugüne kadar herhangi bir olumsuzluk görmediğimi ( bunun anlamı netice aldım demek değildir) ve gözlemlemeye devam edeceğimi sonuçtan umutlu olduğumu belirtim.
Ben, araştırma uzmanı değilim nede denetleme görevim var.
Siz ürünü araştırır organik olmadığını belgeler burada yayınlarsanız bizleride uyarmış olursunuz.
Nasıl bir başlık açmam gerektiğini yazarsanız,bende yönetimden başlığın o şekilde düzeltilmesi teklifinde bulunurum.
ürünü kullandığım sebzelerde bugüne kadar herhangi bir olumsuzluk görmediğimi ( bunun anlamı netice aldım demek değildir)
Durum böyle ise, "Sebzelerde Tuta Kelebeği İle Organik Mücadele" cümlesi iddialı bir başlık adı olmamış mı?
ykaya194
27-07-2013, 20:19
Durum böyle ise, "Sebzelerde Tuta Kelebeği İle Organik Mücadele" cümlesi iddialı bir başlık adı olmamış mı?
Sayın Malina,
Siz başlığı uygun bulmuyorsanız,amaca uygun başlık yazar veya başka bir başlığa taşıyarak değiştirebilirsiniz, bundanda rahatsız olman.
İsterseniz ykaya194 ceviz bahçem sayfamada taşıyabilirsiniz, zira ceviz fidan aralarına ektiğim ve sözkonusu ürüne konu olan sebzelerin resimlerini zaten oraya yüklemiştim.
Sayın Malina,
Siz başlığı uygun bulmuyorsanız,amaca uygun başlık yazar veya başka bir başlığa taşıyarak değiştirebilirsiniz
Siz uygun buluyor musunuz?
Yani uygun buldunuz diye yazdınız tabii :)
Ama tüm bu yazışmalardan sonra hala uygun buluyor musunuz?
MeyveliTepe
27-07-2013, 23:19
Benim açtığım başlıktaki mesajımda sorularınıza cevap vermem gereğini duyduğum hiç bir çümlem yok.
Başlığı açarken yazılan mesaj aşağıda:
Ceviz bahçemin aralarında geçen sene kendim için organik yetiştirdiğim (kimyasal ilaç kullanmadım) sebzelerde gördüğüm tuta kelebeği hastalığı ile epey uğraşmıştım ve sebzelere çok zarar vermişti. Bu sene bir arkadaşımın gönderdiği Bioaktif adında organik bir ürünü kullanmaya başladım neticesini bu yıl alacağım sanırım, bu güne kadar sebzelerde bir olumsuzluk görmedim.
Tarım ile ilgili bir sitede bu ürünü kullanan kişiye ait sebzelerin hastalıklı halini ve kullanıldıktan sonraki durumlarının göstern fotografları gördükten sonra umutlandım, bakılım deneyip göreceğim.
Maviye boyadığım ifadede "organik bir ürünü kullanmaya başladım" diyorsunuz. Bu durumda "bu ürünün organik olduğunu nereden biliyorsunuz" sorusu gayet yerinde oluyor gibi.
Sizin bahsettiğiniz şartlarda enfekte olmuş bitki gurubunu deneyebilecek uygun ne laboratuvarım var nede zamanım dolayısıyla onları ilgili kurumlar halletsin ve bir ürün piyasaya çıkmış ise konrolünüde devletten beklerim.
Bu mesajınızda yazıdığınız ifadeden altını çizdiğim bölümde yerden göğe kadar haklısınız.
Ancak bunun için devletin bu ürünü, size tavsiye edildiği ve sizin de kullandığınız amaç ve şekil için biliyor olması gerekir, öyle değil mi?
Devletten bekliyorsunuz (bekliyoruz) ama devletin bu ürünü bilip bilmediğini bilmiyoruz.
Organik diyorsunuz, devlet de organik demiş mi?
Tuta absoluta diyorsunuz, bu zararlı için böyle bir ruhsat alınmış mı?
Diyelim ki, organik sertifikası yok, tuta için de ruhsatlı değil. Şayet ithal bir ürün ise, en azından orijinal içerik için yurt dışı literatür var mı?
Bunların hiç biri yok ise, ne var? sorusu akla gelir.
Diğer sorum ise (tescil, ruhsat vb.) devletin bu ürünü bilip bilmediğinin sorusu idi. Bu soruların yanıtı (ki, satın alıp kullandığınıza göre) ambalajında, faturasında vb. ilgili yönetmeliklere göre verilmesi gereken zaruri bilgileri içeriyor olmalı.
Size sorduğum gerçekten ilk mesajda yazdığınız gibi işe yarayıp yaramadığı değil (belki de muhteşem bir üründür), öncelikle tanımlanmasıyla ilgili.
ykaya194
27-07-2013, 23:50
Siz uygun buluyor musunuz?
Yani uygun buldunuz diye yazdınız tabii :)
Ama tüm bu yazışmalardan sonra hala uygun buluyor musunuz?
Başlığın uygun olup olmaması bence üç ana soruya verilecek cevaplara bağlı.
1) Bitki koruma başlığına uygun bir başlıklı değilmi? değil derseniz, mesajımı yazacak daha uygun başlık bulamadıysam bu bir eksiklik değilmi?
2) Başlığın ticari reklam amacı taşıyıp taşımadığına ben değil siz karar vermeniz gerekmezmi? eger ticari reklam olduğu kanısına vardıysanız düzeltebilirsiniz ve rahatsız olmam demiştim. Ben ürünün ne satıcısıyım nede reklamcısıyım hatta daha önce ürünü bu sitede pazarlamak isteyen bir üye olduğunu sayın Meyveli Tepe'nin mesajıma cevaben yazdığı mesajdan öğrendim. Ben,benim gibi organik sebze yetiştirmek isteyen site üyelerine karşılaştığım problemi kimyasal ilaç kullanmadan çözebilirmiyim diye arayış içersinde olduğumu anlatmaya çalıştım sizce bu yanlışmı?
3)Başlık benim için önemli değil, içeriği reklam amaçlımı? değilmi? evet reklam amaçlı derseniz mesajlarımın tümünü silebilirim.
Saygılar,
MeyveliTepe
28-07-2013, 00:08
Sn.ykaya194, "Sebzelerde Tuta Kelebeği İle Organik Mücadele" başlığı bence gayet uygun. Altında sadece alıp denediğinizi belirttiğiniz ürün değil, başka bir çok metod ve malzeme tartışılabilir.
Organik sebze yetiştirmeye çalıştığınızı yazıyorsunuz. Başka bir çok üye gibi ben de organik sebze yetiştirmeye çalışıyorum. Doğal olarak , hastalıklar, zararlılar, bitki besleme bakımlarından bir çok sorunla karşılaşıyoruz. Bunları yenmek için türlü metodlar deniyoruz.
Siz de başlık açmaya vesile olan bir ürün denemişsiniz. Burada bence herhangi bir mahzur yok. Denediğiniz ürünün organik bir bitki koruma ürünü olduğunu düşünüyorsunuz. Size öyle söylenmiş olabilir, öyle olduğunu biliyor olabilirsiniz, firmasını, organik bitki koruma sertifikasını, ruhsat bilgilerini vs. görmüş olabilirsiniz.
Bu durumda söz konusu bilgiyi de paylaşmanızı beklemek son derece doğal. Hatta, "böyle bir bilgi yok, tanıdığım, bildiğim biri bu ürünün organik olduğunu söylediydi" dahi diyebilirsiniz, birlikte araştırırız.
Ürün özeline gelirsek, bu isimde bir ürünü burada sadece ismen satmaya çalışan birine aylarca önce gerek kişisel olarak ben, gerek forum yönetimi gereken soruları sordu. Bunlara cevap verilemedi, cevap vermekten kaçınıldı. Bu ürünün sahibi firma kimdir, organik ya da değil, tescili, ruhsatı vb. nedir halen belirsiz.
Siz, "organik bir ürünü kullanmaya başladım" deyince, ürünün organik olduğunu bilen biri çıktı. Onu bildiğine göre, özellikle tuta'ya karşı da denediğini söylediğine göre yanıtlar da gelmiştir diye düşündüm.
ykaya194
29-07-2013, 20:19
Sn.ykaya194, birlikte araştırırız.
Sayın MeyveliTepe,
Birlikte araştırırız mesajınıza istinaden, merakımı gidermek amacıyla ürünü biraz soruşturdum ve aşağıdaki yanıtları aldım.Sizde ürün hakkında başka bilgiler temin ederseniz yayınlamanızı beklerim ve bizleride bilgilendirmiş olursunuz.
Ürünün yosun içerikli sıvı ve içinde aşağıdaki maddelerin olduğu bilgisini aldım. (Üyelere yanıltıcı bilgi vermiş olmak istemem, dolayısıyla analizi yapan kurumun resmi bir kurum olmadığınıda belirteyim )
İçindeki maddeler;
SALICYLİC ACİD
HÜCRE KÜLTÜRLERİ VE İÇERİĞİ
ELİCATOR OLİGASAKKARİTLER
METABOLİTLER
AMİNO ACİD PHENYLLALANİNE
VİTAMİN:FOLİC ACİD
ÇİNKOASETAT
MANGANASETAT
LİMONOİT MENTOL
PROMİDAL SOUP
BİTKİ METABOLİTLERİ
BİTKİ EKSTRATLARI
FENOMENLER
AMİNO BUTRİKASİT
KARVAKROL
TİMOL
GLUTAMİK ASİT
Konu başlığını açmadan önce, üyesi olduğum bir sitede ürünü sebze bahçesinde deneyen üyenin iyi sonuç aldığını gösteren resimleri gördükten sonra bende umutlanlanmıştım. (ürünü sebzelerde kullandığım tarih, 7 Temmuz 2013 son gözlemim 25 Temmuz 2013) bundan sonraki gözlemlerimde sonuca yakın ( olumlu veya olumsuz) neticeler alacağımı tahmin ediyorum.
Resimler benim olmadığı için yanıltıcı olur düşüncesiyle burada yayınlamak istemedim, yazışmalar bu noktaya gelince yayınlamanın yanlış olmayacağı kanısına vardım.
Sitede yayınlanan resimler:
Ürünü kullanmadan önceki hali
430469
Kullandıktan 12 gün sonraki hali
430470
birnefestoprak
29-07-2013, 21:35
Sn ykaya194, urun etiketinin resmini cekip gostermeniz mumkun mu? Urunun organik olup olmamasiyla ise yarayip yaramamasi iki ayri konu.
Bir de urunu kullanan kisinin yayinladigi yukardaki resimler sizin dediginiz gibi yaniltici olmanin otesinde birsey ifade etmiyor. Ben de bir domatesin yapraklari yenmis bir dalinin resmiyle henuz hasara ugramamis bir dalinin/yapraklarinin resmini ayni anda cekebilirim; bunu yapmam icin aradan gunler gecmesini beklememe gerek yok.
Anlamak adina soruyorum: "Ise yararsa kullanmak istedigim bir urun bu" mu diyorsunuz yoksa "Organik olan ve ayni zamanda ise yarayacagini dusundugum bir urun bu" mu diyorsunuz?
ykaya194
30-07-2013, 07:48
Sn ykaya194, urun etiketinin resmini cekip gostermeniz mumkun mu?
Bir de urunu kullanan kisinin yayinladigi yukardaki resimler sizin dediginiz gibi yaniltici olmanin otesinde birsey ifade etmiyor.
Anlamak adina soruyorum: "Ise yararsa kullanmak istedigim bir urun bu" mu
Sayın birnefestoprak,
Ürünün kutusu bahçemde yani şu anda 350 km uzakta, oraya birkaç gün sonra tekrar döneceğim ancak orada internet'e erişimim kısıtlı, İstanbul'a tekrar dönünce siteye yükleyebilirim. Ürün ismi biyoaktive biraz araştırırsanız gerek kutunun resmini, gerek üretici ve satıcı firma isimlerinide bulabilirsiniz, ayrıca ürünün Türkiye'de üretim ve satış izni olduğu bilgisine bugün ulaştım. Aynı şeyleri yazmak istemiyorum ancak yine yazayım.Ben ürünün pazarlayıcısı değilimki sizlere tüm detaylarını verebileyim.
Ürünü kullanıp domateslerin resmini yayınlayan kişi sebze üreticisi, dolayısıyla niye aldatıcı bilgi vererek kendine menfaat sağlamak istesin, O kişide benim gibi bir müşteri.
Ben kullandım ve memnun kalırsam kullanırım, benim için o ürün bu ürün farketmez hani bir deyim vardır belki burada yazmam uygun değil ama özür dileyerek yazıyorum " Haticeye değilde neticeye bakarım "
selamlar.
birnefestoprak
30-07-2013, 08:31
Sn ykaya194, aciklik getirdiginiz icin tesekkurler. Eger urunun etiketini bulursam ben de buraya eklerim. Biyoaktiv organik asit içeriği, bitki gelişimini nasıl etkiler? (http://www.gidatarim.com/IcerikDetay.asp?IcerikId=23992&tur=3&UstKatId=35&KatId=159&ALtKatId=) adresindeki urun mu?
Yanlis anlasilmamak icin belirtmek isterim: Resimleri yayinlayanin diger kisilerin aldatmak niyetli oldugunu soylemiyorum ama resimlere bakarak urunle ilgili bir cikarim yapmamizin mumkun olmadigini soyluyorum. Simdi benim o ucuncu kisiyle tartisma imkanim yok ama sizinle tartisabildigimize gore siz urunun isinize yaradigini ve bundan dolayi da organik olup olmamasinin sizin icin farketmedigini soylerseniz, bunun benim icin nasil bir sakincasi olabilir? Kisisel tercihinizden dolayi sizi elestirme hakkim yok. Sonuc olarak hepimizin kullandigi ve memnun kaldigi degisik urunler var. Sizin gozleminizi aklima not edip konu hakkinda bilgilenmis oluyorum.
Burda aciklik kazanmasinin iyi olacagini dusundugum konuysa su:
Urun organik mi, degil mi? Bu konunun basligi 'sebzelerde tuta kelebegi ile organik mucadele' olduguna gore, bu sorunun yanitini bulmamiz gerek.
Tarim urunlerinde siklikla yapilan bir uygulama, urunun icine organik bir bilesen koyup geri kalan icerigi kimyasallarla doldurmak ki benim icin bunun da bir sakincasi yok; isteyen o urunleri de alip kullanabilir.
Esas olan ozellikle Turkiye'de belli standartlar olusmadigi icin, bu tip urunlerin organik denilerek pazarlanmasi.
Saygilar
Sayın birnefestoprak,
Ürünün kutusu bahçemde yani şu anda 350 km uzakta, oraya birkaç gün sonra tekrar döneceğim ancak orada internet'e erişimim kısıtlı, İstanbul'a tekrar dönünce siteye yükleyebilirim. Ürün ismi biyoaktive biraz araştırırsanız gerek kutunun resmini, gerek üretici ve satıcı firma isimlerinide bulabilirsiniz, ayrıca ürünün Türkiye'de üretim ve satış izni olduğu bilgisine bugün ulaştım. Aynı şeyleri yazmak istemiyorum ancak yine yazayım.Ben ürünün pazarlayıcısı değilimki sizlere tüm detaylarını verebileyim.
Ürünü kullanıp domateslerin resmini yayınlayan kişi sebze üreticisi, dolayısıyla niye aldatıcı bilgi vererek kendine menfaat sağlamak istesin, O kişide benim gibi bir müşteri.
Ben kullandım ve memnun kalırsam kullanırım, benim için o ürün bu ürün farketmez hani bir deyim vardır belki burada yazmam uygun değil ama özür dileyerek yazıyorum " Haticeye değilde neticeye bakarım "
selamlar.
ykaya194
30-07-2013, 09:34
Sayın birnefestoprak,
Sanırım anlaşamadığımız tek konu bu ürünün organik olup olmaması. Bana güvendiğim kişi organik bir ürün diye verdi ve analiz etme imkanımda yok.
Burası bir paylaşım sitesi olduğuna göre, konuya ilgi duyanlar araştırarak bu ürünün içinde kimyasal madde olduğuna dair resmi belgelere ulaşır ve paylaşırlarsa bizlerde memnuniyet duyarız.
Ürünü kullanan ve resmini yayınlayan kişi benim muhatabım değil zira ürünü kendisinden temin etmedim zaten ben ürünü birkaç ay önce aldım ve uygun zamanda kullandım daha sonra yayınlanan resimleri gördükten sonra olumlu netice alabileceğimin kanısına varmış ve mesajımdada paylaşmıştım.
Sanırım anlaşamadığımız tek konu bu ürünün organik olup olmaması. Bana güvendiğim kişi organik bir ürün diye verdi ve analiz etme imkanımda yok.
Burası bir paylaşım sitesi olduğuna göre, konuya ilgi duyanlar araştırarak bu ürünün içinde kimyasal madde olduğuna dair resmi belgelere ulaşır ve paylaşırlarsa bizler de memnuniyet duyarız.
Yani siz bilmediğiniz bir ürüne organik diye başlık açacaksınız, (Aldığınız kişinin güvenilir olup olmaması bizi ilgilendirmez, çünkü organikliğin delili olarak kullanılan bir yöntem değildir) başka birileri ürünün organik olup olmadığını ıspatlamak zorunda kalacak, öyle mi?...
Burası bir paylaşım sitesi doğru ama biz paylaşımları daha emin olduğumuz konularda yapmaya özen göstermek istiyoruz.
Ceviz Hastalıkları (http://www.agaclar.net/forum/ceviz/8634.htm) bölümünde bu ürünü kullandığınızı, organik dendiğini ama bundan emin olmadığınızı, kullandığınızı, sonuçlarını paylaşacağınızı yazsanız, bu tartışmaların hiç biri olmayacaktı...
MeyveliTepe
30-07-2013, 15:13
Sn.kaya194,
Aynı isimle tescil edilmiş bir organik gübreye rastladım. Atlantis isimli firmaya, sıvı deniz yosunu olarak tescillenmiş. Bir bitki koruma ürünü değil, bitki koruma ürünü olarak lanse edilmesi de mevzuata aykırı.
Ürüne ait bir web sitesi yok. Muhtelif forumlarda belirli bir satıcının kopyala yapıştır bir içerik bildirimi var. Ürünün satışı da forumlar aracılığıyla yapılıyor gibi.
Daha detaylı akşam yazmaya çalışacağım.
ykaya194
30-07-2013, 16:05
Sayın Malina,
Başlığı uygun bulmamıssınız, Başlığı kapatmanızı rica ediyorum veya konuyu sizin uygun bulduğunuz bir başlık altında paylaşalım.
Sn. ykaya194 bana fotoğraflar inandırıcı gelmedi nedeni ise aynı yerden fotoğraflanmaması. Yani bitkinin aynı yerinden olmuş olsa hadi denemeye değer derdim.
Kurt zararında bitki zararlanmış organları yenileyemez, yeni sürgünlerin güzel çıkması zararlının kontrolünün sağlanmasından mı yoksa bu ürünün gübre görevi görüp bitkiyi geliştirmesinden mi kaynaklanıyor?
Sonuçta kimyasal mücadelesi pahalı bir zararlı Tuta absoluta.
birnefestoprak
30-07-2013, 18:21
Aslinda urunun organik olmadigindan emin olsaydik, yukardaki resimleri Agaclar.net uyesi birisi de paylassaydi ve bu resimler esliginde "bu urun benim isime cok yaradi" deseydi resimler bana birsey ifade etmese ve bahce/tarla uygulamalarinda kullanilan urunlerin mumkun oldugunca organik olmasi gerektigini dusunsem bile, "bu urun bu uyenin isine yaramis" diye not edip gecerdim.
Bunun yaninda, bu tip degerlendirmeleri yan yana yetistirilen iki ayni cesitteki bitkide kontrollu olarak yapip sonuclari o sekilde vermek gerekir. Ornegin bitkilerin her ikisi de zarar gormus olacak; urun bir bitkiye uygulanacak, digerine uygulanmayacak ve duzenli araliklarla resimlenecek ama bu da onemli degil, biz su anda urunun organik olup olmadigini anlamaya calisiyoruz.
Turkiye'de Tuta Kelebegi (ing. leafminer) ilgili olarak neden Neem yagi veya Spinosad kullanilmiyor? Denendi de faydali mi olmadi? Maliyet konusunda mi sorun var?
Sn. ykaya194 bana fotoğraflar inandırıcı gelmedi nedeni ise aynı yerden fotoğraflanmaması. Yani bitkinin aynı yerinden olmuş olsa hadi denemeye değer derdim.
Kurt zararında bitki zararlanmış organları yenileyemez, yeni sürgünlerin güzel çıkması zararlının kontrolünün sağlanmasından mı yoksa bu ürünün gübre görevi görüp bitkiyi geliştirmesinden mi kaynaklanıyor?
Sonuçta kimyasal mücadelesi pahalı bir zararlı Tuta absoluta.
Türkiye'de organik kökenli ilaçlar ve bakterilerin zirai mücadelede kullanılması zayıf. Biraz da organik ilaçların pahalı olması, biraz çiftçileri yönlendirenlerin işine gelmemesi diyelim henüz çok geriyiz. Deneyen var mı ben de bilmiyorum eğer yarıyorsa tabi ki kullanmak lazım.
Bir de 12 günde bu kadar güzel bir hal alması bende soru işareti bıraktı.
birnefestoprak
30-07-2013, 22:09
Biliyorsunuz, zararlilarla mucadele ile hastalik mucadelesi arasinda zamanlamanin yarattigi farklar oluyor. Hastalik icin onleyici uygulamalar yapmazsaniz ve bu uygulamalari periyodik olarak devam ettirmezseniz, daha sonra bitkinin hastaliktan kurtulmasi zor fakat ornegin soz konusu zararli, domatesin topraga yakin dallarini rezil ettikten sonra yapilacak dogru uygulamalarla bitkinin daha genc olan ustlerdeki dallarini ve daha uzun vadede bitkinin kendisini kurtarmak mumkun.
Ornegin, Neem yagi sistemik bir organik madde. Bitkiyi topraga aldiginiz andan itibaren duzenli olarak uyguladiginiz takdirde, bitkinin sistemine girerek zararlilara karsi bence etkili bir savunma sistemi olusturuyor.
Sn ykaya194'un kullandigi Bioaktive isimli urunun icindeki (diger maddeleri bir kenara birakiyorum cunku icerik net degil) yosun, normalde bitki duzenleyici olarak gorev yapar. Iceriginde bitkinin kok sisteminin gelisiminde yine bence cok etkili olan dogal buyume hormonu var. Evet, yosunla beslenen bitkilerin daha direncli oldugu ve daha coskulu gelistigi, zararlilarin da savunma sistemi iyi gelismemis, direnci az bitkilere daha cok dadandigi dogru ama yosunun zararli mucadelesiyle dogrudan bagini anlayamadim. Uretici firma, bu urunun 3'u bir arada, yani Fungisit+Insektisit+Nematisit oldugunu iddia ediyorsa onu bilemiyorum.
Ureticisinin 3'u bir arada (Fungisit+Insektisit+Mitisit) gorev yaptigini ifade ettigi ve tamamen organik olan (bunda iddia yok, cok net) bir urunu onumuzdeki sonbaharda deneme firsatim olacak. Bu urun, OMRI (Organik Materials Review Institute-Organik Urunleri Degerlendirme Enstitusu) onayli ve iceriginde sadece susam yagi, yenilebilir balik yagi, lecithin ve su var.
Türkiye'de organik kökenli ilaçlar ve bakterilerin zirai mücadelede kullanılması zayıf. Biraz da organik ilaçların pahalı olması, biraz çiftçileri yönlendirenlerin işine gelmemesi diyelim henüz çok geriyiz. Deneyen var mı ben de bilmiyorum eğer yarıyorsa tabi ki kullanmak lazım.
Bir de 12 günde bu kadar güzel bir hal alması bende soru işareti bıraktı.
MeyveliTepe
31-07-2013, 01:51
"biyoaktiv.1" isimli ve "sıvı deniz yosunu" ibaresiyle bir ürünün fason üretim olarak Ek-18 (organik gübre üretim izni, lisans belgesi verilen kuruluşlar ve tescil belgesi düzenlenen gübreler) lisesinde 4971 sıra no ile Nezih Kihtir-Atlantis Biyolojik Tar.Ürn.San.ve Tic. adına kayıtlı.
Başlıkta bahsi geçen ürünün bu olup olmadığından emin değilim.
Aynı listede sıvı veya toz deniz yosunu içerikli başka ürünler de var. Bu ürünlerin ticari ambalajlarına veya web sitelerindeki bilgilerde katkılı veya katkısız deniz yosunundan elde edildiği bilgisi veriliyor. Deniz yosunu içeriğinin tipik bir göstergesi de, yosunun hücre duvarlarında bulunan alginik asit içeriği.
Piyasada bulunan deniz yosunu içerikli (katkılı veya değil) bir kaç gübrenin bilgi linklerini örnek olsun diye veriyorum:
http://www.tarfen.com/images/urunler/pdf/orgafen.pdf
http://www.tarfen.com/images/urunler/pdf/fenoalg.pdf
AGROFARM KİMYA SANAYİ VE TİCARET A.S. [ IlacDetay ] (http://www.agrofarm.net/?sayfa=IlacDetay&aranan=Energizer)
Organik Gübreler | DRT TARIM (http://www.drt.com.tr/BitkiBesleme.aspx?sayfa=organik)
http://www.vit-verim.com/pdf/Algovital_flyer.pdf
Buna mukabil, zannediyorum bahsi geçen ürünün kopyala yapıştır ile her tarafa yapıştırılan tanıtımı şöyle (http://www.gidatarim.com/IcerikDetay.asp?IcerikId=23992&tur=3&UstKatId=35&KatId=159&ALtKatId=).
İçerikte RCOOH grubundan hemen tüm Carboxylic asitler listelenmiş. İçlerinde deniz yosunlarında bulunan alginik asit yok. Olanlar deniz yosunlarında olan şeyler değil. Bazıları sadece sentetik üretilirler, bazıları ya sentetik ya da doğal malzemelerden bakteri fermentasyonuyla üretilirler.
Tanıtım yazısındaki tarif pek anlaşılır bir şey değil. Listelenen içerik de bir garip. "Limonoid mentol" diye bir şey duymadım. Bir triterpen olan limoniod turunçgil kabuklarından elde edilir. Mentol ise naneden.
Ürünün etiketi de kopyala-yapıştır yazının aynı. Aralara bir kaç resim serpiştirilmiş. Bunlar sağdan soldan, ilgili ilgisiz devşirilmiş. Bir tanesi,
"Systemic Acquired Resistance and Induced Systemic Resistance in Conventional Agriculture (http://execdeanagriculture.rutgers.edu/pdfs/goodman-093.pdf)" isimli makaleden. Salisilik asit ile ilgili buldular herhalde.
Yine forumlarda ürün pazarlama mesajlarında tekrarlanan bir şey, hep kuşların ziyaret ettiği balkondaki iki saksıya bu üründen fısfıslandıktan sonra bir daha aylarca kuşlar uğramamış. Hazır elinizde varken o yönden de bir bakın isterseniz.
Bu sene bizim gojilerden yemek kısmet olmadı. 5 km yarıçapta ne kadar kuş (tarla kuşuna benzer kahverengi bir kuş) varsa sabah gün doğumunda gelip kızaran meyveleri toplayıp gidiyorlar :) Tuta'yı ve yeşil kurtu BT bakterisiyle uğratmadım ama en azından bir kısım gojileri de bu ürünle kendime saklarım belki.
MeyveliTepe
31-07-2013, 01:53
Ureticisinin 3'u bir arada (Fungisit+Insektisit+Mitisit) gorev yaptigini ifade ettigi ve tamamen organik olan (bunda iddia yok, cok net) bir urunu onumuzdeki sonbaharda deneme firsatim olacak. Bu urun, OMRI (Organik Materials Review Institute-Organik Urunleri Degerlendirme Enstitusu) onayli ve iceriginde sadece susam yagi, yenilebilir balik yagi, lecitin ve su var.
Bu ürünün ismini yazabilir misiniz?
ykaya194
31-07-2013, 06:02
Yani siz bilmediğiniz bir ürüne organik diye başlık açacaksınız, (Aldığınız kişinin güvenilir olup olmaması bizi ilgilendirmez, çünkü organikliğin delili olarak kullanılan bir yöntem değildir) başka birileri ürünün organik olup olmadığını ıspatlamak zorunda kalacak, öyle mi?...
Ceviz Hastalıkları (http://www.agaclar.net/forum/ceviz/8634.htm) bölümünde bu ürünü kullandığınızı, organik dendiğini ama bundan emin olmadığınızı, kullandığınızı, sonuçlarını paylaşacağınızı yazsanız, bu tartışmaların hiç biri olmayacaktı...
Benim mesajımda ürünün organik olup olmadığını ispatlamak zorunda olduğuna dair bir ifadem yok bilakis organik olmadığına dair belgelere ulaşırsanız burada paylaşın memnuniyet duyarız yani benide uyarın anlamında kullandım.
Mesajlarımda hep bu ürünü ceviz fidanları arasına ektiğim sebzelerde kullandım neticesini bu yıl alırım ifadesi var dolayısıyla ceviz hastalıkları bölümünde başlık açmak sanırım uygun başlık olmazdı ve konu başlığını ben açtığıma göre deneme sonucu olumlu veya olumsuz olsun burada paylaşmamam beklenemez.
birnefestoprak
31-07-2013, 07:54
Bu sene bir arkadaşımın gönderdiği Bioaktif adında organik bir ürünü kullanmaya başladım
demissiniz. Siz, neye dayanarak urune organik diyorsunuz ben onu anlayamadim.
Benim mesajımda ürünün organik olup olmadığını ispatlamak zorunda olduğuna dair bir ifadem yok bilakis organik olmadığına dair belgelere ulaşırsanız burada paylaşın memnuniyet duyarız yani benide uyarın anlamında kullandım.
Mesajlarımda hep bu ürünü ceviz fidanları arasına ektiğim sebzelerde kullandım neticesini bu yıl alırım ifadesi var dolayısıyla ceviz hastalıkları bölümünde başlık açmak sanırım uygun başlık olmazdı ve konu başlığını ben açtığıma göre deneme sonucu olumlu veya olumsuz olsun burada paylaşmamam beklenemez.
ykaya194
31-07-2013, 09:49
demissiniz. Siz, neye dayanarak urune organik diyorsunuz ben onu anlayamadim.
Bende size şu soruyu sorayım.
Denemek için aldığım ve bana organik olduğu söylenen ürünü,sonuç olumlu olursa çok şey kazandıracağı, olumsuz olursa önemli bir şey kaybettirmeyeceğini bildiğim halde o ürünü belki organik değil ama ben kullanıyorum diyemi yazmalıyım?.
Organik bir ürünü kullandım ve sonucuna bakacağım demenin hatalı olduğunu düşünmüyorum bilakis konuyu şu günlerde gündeme getirip burada irdelemek hepimize çok şey kazandırır ve kazandırıyorda, nitekim mesajınızda ismini verdiğiniz ürünlerde gündeme geldi benimde varlığından haberim oldu ayrıca Sayın MeyveliTepe ve Siz'in verdiğiniz linkleri okuduktan sonra oradan yararlı bilgiler edindim belki başka ürünlerinde varlığından haberimiz olur sonuçta organik sebze yetiştirmede bilinçlenmiş oluruz.
birnefestoprak
31-07-2013, 17:15
Organocide. Su adreste ayrintili bilgi bulabilirsiniz (en ustteki urun): Organic Laboratories, Inc. (http://www.organiclabs.com/Retail.html)
Bu ürünün ismini yazabilir misiniz?
birnefestoprak
31-07-2013, 17:32
Denemek için aldığım ve bana organik olduğu söylenen ürünü,sonuç olumlu olursa çok şey kazandıracağı, olumsuz olursa önemli bir şey kaybettirmeyeceğini bildiğim halde o ürünü belki organik değil ama ben kullanıyorum diyemi yazmalıyım?
Neyi nasil yazmaniz gerektigine ben karar veremem ama bana "Siz nasil yazardiniz?" diye sorsaydiniz, yukarda koyultulmus ifadeye benzer sekilde yazacagimi soylerdim cunku herkesin internet kullanma ve burda yazilanlari okuma aliskanliginin farkli oldugunu dusunuyorum. Kimisi herhangi bir konuyla ilgili olarak benim yazdigim ilk mesaji okuyup gerisine bakmayabilir ve altindaki tartismayi gormeyebilir. "Urun organikmis" deyip urunu denemek isteyebilir ama bundan emin degiliz.
Bende size şu soruyu sorayım.
Denemek için aldığım ve bana organik olduğu söylenen ürünü,sonuç olumlu olursa çok şey kazandıracağı, olumsuz olursa önemli bir şey kaybettirmeyeceğini bildiğim halde o ürünü belki organik değil ama ben kullanıyorum diyemi yazmalıyım?.
Organik bir ürünü kullandım ve sonucuna bakacağım demenin hatalı olduğunu düşünmüyorum bilakis konuyu şu günlerde gündeme getirip burada irdelemek hepimize çok şey kazandırır ve kazandırıyorda, nitekim mesajınızda ismini verdiğiniz ürünlerde gündeme geldi benimde varlığından haberim oldu ayrıca Sayın MeyveliTepe ve Siz'in verdiğiniz linkleri okuduktan sonra oradan yararlı bilgiler edindim belki başka ürünlerinde varlığından haberimiz olur sonuçta organik sebze yetiştirmede bilinçlenmiş oluruz.
birnefestoprak
31-07-2013, 17:55
Sn MeyveliTepe,
Sivi yosun, Turkiye'de pestisit olarak da mi satiliyor? Ikisi arasinda dogrudan nasil bir bag kuruluyor, anlayamadim.
Bir de gonderdiginiz adreslerde sivi yosun, surekli olarak 'gubre' adiyla adlandiriliyor. Aslinda bence bu da dogru bir tanimlama degil. Yosun, her ne kadar icinde bol miktarda Potasyum da olsa, daha cok bitki duzenleyici olarak gorev yapan bir bilesen.
ABD'deki urunlerin etiketlerine de bakarsaniz, 'seaweed extract (yosun ozu)' tanimlamasini gorursunuz, tek basina gubre olarak adlandirildigini gormedim (su anda elimde olan urunlerde yok, dukkanlarda gorduysem de hafizamda yer etmemis); eger aklima gelirse veya boyle bir urune rastlarsam yazarim. Yalniz, icinde baska bircok bilesenin (sivi solucan ve yarasa diskisi, balik ozu gibi) de bulundugu bir urunun icinde yosun da varken urunun 'liquid fertilizer (sivi gubre)' seklinde etiketlendigini cok gordum.
Turkce etiketlerde dikkatimi ceken baska bir ayrinti daha var: Surekli kesin ifadeler kullaniliyor. "... meyve kalitesini arttirir ... soguga karsi direncini yukseltir ... koklerin gelisimini tesvik eder ..." gibi. Bence olmasi gerekense su: "... meyve kalitesini arttirabilir ... soguga karsi direncini yukseltebilir ... koklerin gelisimini tesvik edebilir ..." gibi. Ben, tuketici olarak cok memnun kaldigim bir urunu 'mucizevi' seklinde nitelendirebilirim ama ureticinin ve urunu pazarlayan kisinin bunu yapmasi dogru degil cunku aslinda organik bile olsa mucizevi bir urun mevcut degil :)
MeyveliTepe
01-08-2013, 00:11
Sn.Birnefestoprak,
Türkiyede bitki koruma ürünü olarak tescil edilmiş herhangi bir sıvı yosun ürün yok.
Sıvı yosun içerikli girdilerin bir kısmı katkılı. Katkılı olanlar da ek-18'de "katkılı" ibaresiyle belirtilmiş. Bunların tamamı gübre statüsünde.
Ürün pazarlama konusu maalesef ülkemizde evlere şenlik bir durum. Bahsettiğiniz, "... meyve kalitesini arttirir ... soguga karsi direncini yukseltir ... koklerin gelisimini tesvik eder ..." ibarelerine can kurban :) Daha neler var. En sıcak örneği de bu başlıkta bahsedilen olsa gerek. Daha önce verdiğim linktekini (http://www.gidatarim.com/IcerikDetay.asp?IcerikId=23992&tur=3&UstKatId=35&KatId=159&ALtKatId=)(ki ürünün etiketi de böyle) iyice okuyun, anlayıp yorumlamaya çalışın, sonra da ne anladığınızı bize anlatın :)
Satıcının nasıl satmaya (http://www.turkeyforum.com/satforum/showthread.php?t=714086&page=2&p=8489925&viewfull=1#post8489925) çalıştığını da buradan görebilirsiniz.
Yurt dışı kaynaklı ürünlerde nisbeten biraz ciddiyet, ürünle ilgili doğru düzgün yazılmış çizilmiş şeyler bulunabiliyor. Hakkını yememek lazım, bazı yerli ürünler de düzgün bir şekilde sunuluyor (ama onların da genellikle içerikleri literatüre ayak basıyor).
birnefestoprak
01-08-2013, 07:09
Sn MeyveliTepe,
Ek bilgiler icin tesekkurler. Aslinda dediginiz gibi basarili yerli urunlere rastlamak mumkun oluyor. Ornegin Ekosol genel adi altinda satisa sunulan ve ana bileseni solucan gubresi olan urunleri denemek isterdim. Bence cok ilginc ve ornek alinmasi gereken, azim ve alinteri dolu bir basari hikayesi var. Internet sitesi de oldukca guzel, resimlerden gorebildigim kadariyla ambalajina da ozenilmis oldugu dolayisiyla da ureticinin yaptigi isten zevk aldigi anlasiliyor.
ABD'deki organik urunlerde kaliteyi arttiran faktorler, endustri standartlarinin ve tuketici beklentilerinin yuksek, denetim mekanizmalarinin gelismis olmasi ve ureticilerin arastirmaya/gelistirmeye verdigi onem. Yoksa kolay yoldan para kazanmak isteyen uretici heryerde var. Bunun yaninda, tabii ki boylesine buyuk bir pazarda yanina yaklasilmamasi gerektigini dusundugum cok sayida urunun olmasi normal ama organik urun pazarindaki cesitlilik de bir o kadar fazla.
OMRI sertifikasi bir endustri standardi evet ama farkli kaynaklardan bu sertifikaya odenen paranin yuksek oldugunu ve urun tamamen organik olsa bile, kucuk olcekli bazi ureticilerin, ki bu ureticiler genelde aile sirketleridir, bu miktari karsilayamadiklari icin sertifikayi alamadiklarini duyuyorum. Bir de bu sertifikayi her sene yenilemeleri gerektigi dusunuldugunde belli ki masrafin altindan kalkamiyorlar ama yine de farketmez cunku urunun etiketine "organik bahce uygulamalari icin uygundur" ifadesini kullanmak cesaret isteyen birsey. Bu da yine sistemle baglantili. Bir sekilde yasalarin acigini bulup, organik tarim icin uygun olmayan bir urunu oyleymis gibi gosterseniz ve sizin urununuzu kullanan bir ciftci, mahsulunu urun yuzunden kaybedip sizi mahkemeye verse basiniza bela aldiniz demektir. Bu tip konularda tazminat mekanizmasi acimasizdir, kaba tabiriyle dukkana kilit vurmak zorunda bile kalabilirsiniz. Sonuc itibariyle ureticinin urunu, yasal uygulamalar ve kistaslardan bilincli tuketiciye kadar pek cok asamada sinavdan geciyor.
Isin en az denetleme kadar onemli olan yani ureticinin kendi urununu test etmesi ve gelistirmesi. Yakin zamanda zengin icerigiyle ilgimi ceken bir sivi organik gubrenin Teksas'taki ureticisinden urunle ilgili bilgi alma firsatim oldu. Fazla detaylandirmadan genel olarak bazi sorular sordum. Urun, OMRI sertifikasina sahip degil fakat butun bilesenleri 'gidalarda kullanilabilir' nitelikte ve FDA (ABD'nin yiyecek ve ilaclari denetleyen kurumu) onayli. Denemek icin 1 gal (burda kullanilan hacim birimi, 3.78 lt'ye denktir) olanindan aldim. Urunun kendi sayfasinda NPK oranlari icin 4-2.5-7.0 denirken, bir de baktim ki bana gelen urunun ustunde 4-2.9-6.7 yaziyor. Ureticiye nedenini sordugumda yilin her gunune yayilan bir surecte urunu test ve bilesen oranlariyla oynayarak NPK oranlarini optimize ettiklerini ve bana gelen urunun guncellenmis oranlari yansittigini soyledi. Bu, benim icin ureticinin konuya ne derece vakif oldugunu anlamak bakimindan onemli bir kriter, bir kere herseyden once merakli, yenilige ve buyuk ihtimalle duzeltmeye acik.
Butun bunlar bir kenara, bazen kurumlarin verdikleri onay belgelerini gormezden gelerek tuketicinin urun icerigini kendisinin de incelemesi gerektigini dusunuyorum. Bir bakiyorsunuz standartlari belirleyen kurumlar, cok yanlis kararlara da imza atabiliyor. Ornegin EPA (cevre koruma kurumu) yakinlarda sok edici bir karar alarak tarim alanlarinda herbisit olarak kullanilan ve sistemik olan glysophate'in tarim mahsulundeki bulunabilirlik limitini 200 ppm'den 6000 ppm'e, evet tam 30 katina, cikardi. Hal boyle olunca kullanilan malzemeleri denetlemek bakimindan tuketicinin oynadigi rol tartisilmaz oluyor.
Sn.Birnefestoprak,
Türkiyede bitki koruma ürünü olarak tescil edilmiş herhangi bir sıvı yosun ürün yok.
Sıvı yosun içerikli girdilerin bir kısmı katkılı. Katkılı olanlar da ek-18'de "katkılı" ibaresiyle belirtilmiş. Bunların tamamı gübre statüsünde.
Ürün pazarlama konusu maalesef ülkemizde evlere şenlik bir durum. Bahsettiğiniz, "... meyve kalitesini arttirir ... soguga karsi direncini yukseltir ... koklerin gelisimini tesvik eder ..." ibarelerine can kurban :) Daha neler var. En sıcak örneği de bu başlıkta bahsedilen olsa gerek. Daha önce verdiğim linktekini (http://www.gidatarim.com/IcerikDetay.asp?IcerikId=23992&tur=3&UstKatId=35&KatId=159&ALtKatId=)(ki ürünün etiketi de böyle) iyice okuyun, anlayıp yorumlamaya çalışın, sonra da ne anladığınızı bize anlatın :)
Satıcının nasıl satmaya (http://www.turkeyforum.com/satforum/showthread.php?t=714086&page=2&p=8489925&viewfull=1#post8489925) çalıştığını da buradan görebilirsiniz.
Yurt dışı kaynaklı ürünlerde nisbeten biraz ciddiyet, ürünle ilgili doğru düzgün yazılmış çizilmiş şeyler bulunabiliyor. Hakkını yememek lazım, bazı yerli ürünler de düzgün bir şekilde sunuluyor (ama onların da genellikle içerikleri literatüre ayak basıyor).
birnefestoprak
01-08-2013, 08:01
Daha önce verdiğim linktekini (http://www.gidatarim.com/IcerikDetay.asp?IcerikId=23992&tur=3&UstKatId=35&KatId=159&ALtKatId=)(ki ürünün etiketi de böyle) iyice okuyun, anlayıp yorumlamaya çalışın, sonra da ne anladığınızı bize anlatın :)
Ben de pek birsey anlayamadim. Sanirim "ne kadar cok kimyasal formul gosterirsem urun o kadar faydali gorunur" mantigini kurmaya calismis. Bana urun, daha cok 'bitki gelisimini duzenleyici' ozellikte tanitilmis gibi geldi. Asagida da World Humus adinda bir humus urunun denemeleri gosterilmis ama Biyoaktiv ile arasindaki bagi cozemedim. Bir de "alinan sonuclar mukemmel" diye bir not dusulmus ama hangi sonuctan bahsediliyor, nasil bir kontrollu deney yapilmis, o da anlasilmiyor.
Sonuc itibariyle, sizin gonderdiginiz adresteki aciklama ve etiketlerle gosterilen urun (ya da urunler bilemiyorum) Tuta absoluta'yla nasil mucadele ediyor bilemiyorum. Sayfanin ustunde 4) Bocek kovucu, onun altinda da biyolojik mucadele destegi denmis, bunlarla aciklanmaya calisilmis sanirim :)
MeyveliTepe
01-08-2013, 12:47
Asagida da World Humus adinda bir humus urunun denemeleri gosterilmis ama Biyoaktiv ile arasindaki bagi cozemedim. Bir de "alinan sonuclar mukemmel" diye bir not dusulmus ama hangi sonuctan bahsediliyor, nasil bir kontrollu deney yapilmis, o da anlasilmiyor.
Aradaki bağı ben anlatayım :)
Aynı satıcı her iki ürünü de satmaya çalıştığı için. Adı geçen diğer ürün de bir leonardit. 2011 yılında tescili iptal edilmiş. İptalden önceki tescil h+f asit değerleri %40 olan, beş sene önce bir laboratuara bir kilo numune gönderilip %69 civarında sonuç gösteren bir rapor alınıp %69 olarak satılmaya çalışılan bir malzeme. O bir kilo numunenin nereden gönderildiği de meçhul.
Malesef böyle gariplikler ülkesi olduk. Sonuçta güven sıfır :)
ykaya194
17-08-2013, 16:55
Öncelikle şunu söyleyeyim tohumdan çıkan hiçbir ceviz aslının aynısını vermez. Bunu bir genetikçi olarak söylüyorum. Apomiksis denilen şey döllenme olmadan meyve tutmadır. Bunun dünyadaki örneklerine bakılırsa eğer apomiks denilen ceviz ağaçlarında dahi %17-24 arası apomiks meyve tutumu vardır. İnsanlara tohumdan çıkmış 1 yaşında ceviz çöğürünü satarak onları kazıklıyorsunuz. Malınızın ederi piyasada 1 TL iken bunu 25 TL ye satarak hem haksız kazanç elde ediyorsunuz hemde insanlara olmayacak vaatlerde bulunuyorsunuz. Bakanlıktan sertifika veremiyorsunuz sorana şebin bilecik sertifikası veriyorsunuz. Yaptığınız iş çok yanlış. çok yalan söylütorsunuz .. vay efendim kökü 30 metreye gidiyormuş da 2 yaşına geldiğinde sökemiyoruzda falan filan ... Ürününüz Özbekistan menşeyli, ağaç fotoğraflarınızı gördüm, cevizide gördüm ve ceviz kalitesi berbat. Sofralık olmayacak bıldırcın yumurtasından küçük meyvesi var. Kimseyi kandırmayın. Forum yöneticilerine de sesleniyorum, böyle yayınlara burada izin vermeyiniz. Halka kötülük edersiniz.
Sayın MeyveliTepe,
Benim açtığım başlığa gösterdiğiniz duyarlığı, ceviz başlığında Altay Ceviz isimli üyenin sayfasındaki isyanlarada göstermenizi beklerim.
MeyveliTepe
21-08-2013, 00:15
Sayın MeyveliTepe,
Benim açtığım başlığa gösterdiğiniz duyarlığı, ceviz başlığında Altay Ceviz isimli üyenin sayfasındaki isyanlarada göstermenizi beklerim.
O başlığı Hazirana kadar ilgiyle izlemiştim. Siz yazınca devamını da okudum.
Nasıl ve ne yönde bir duyarlılık beklerdiniz?
ykaya194
21-08-2013, 07:45
O başlığı Hazirana kadar ilgiyle izlemiştim. Siz yazınca devamını da okudum.
Nasıl ve ne yönde bir duyarlılık beklerdiniz?
Öncelikle şunu söyleyeyim tohumdan çıkan hiçbir ceviz aslının aynısını vermez. Bunu bir genetikçi olarak söylüyorum. Kimseyi kandırmayın. Forum yöneticilerine de sesleniyorum, böyle yayınlara burada izin vermeyiniz. Halka kötülük edersiniz.
Bu alıntıya.
MeyveliTepe
21-08-2013, 12:53
Yani forum yönetiminin, "chandler" isimli üyenin istediği şekilde "chandler" fidanı, aşısı, aşı kalemi vb.'ne rakip olabilecek başka çeşit ceviz fidanı tanıtımı yapılmasına engel olmasını istiyorsunuz öyle mi?
Üye adı chandler olmasa bile yine chandler fidanı, aşısı vb. sattığı bilinen kişilerin, chandler çeşidine rakip olmasından endişe duydukları bir başka çeşit için forum yönetiminin de bayağı bir sokak ağzıyla "hade, başka kapıya!" demesi de belki beklenen bir duyarlılık, bilemiyorum.
Öncelikle şunu söylemeliyim. Ceviz fidanı bir bitki koruma ürünü değil. "Ceviz" konusu forumdaki moderasyon alanlarımdan biri de değil. Bu sebeple de bu konuda forum yönetimi adına söyleyebileceğim bir şey bu aşamada bulunmuyor.
Ancak, çok istiyorsanız sadece şahsi düşüncelerimi söyleyebilirim.
Son yıllarda ortaya çıkan, yatırım olsun diye ceviz bahçesi kurma modası fidancıların benzer bir abartılı pazarlama yaklaşımıyla bazı amerikan çeşitlerini de moda yaptı. Bunun üzerine irili ufaklı, resmi gayrı-resmi bir çok kişi ve kuruluş bir tür ekonomi yarattı, kimi fidan yapıp satıyor, kimi aşı yapıyor, kimi profosyonel danışmanlığa girişti. Aşı kalemi satan bile var. Hepsi yaratılan modayı gücü ölçüsünde kullanıyor.
Kendi adıma bunların hiç biri ilgi alanımda değil.
Bahçemde dört tane ceviz ağacı var. Bunlar chandler veya fernor değil, şebin, yalova da değil, hatta bilecik bile değil. Karga ne ektiyse o. Bu yıl ağaçların dalları ağırlıktan adeta yere yapıştı. Her yıl bu ağaçlardan aldığım ceviz tüm sülaleye yetip artıyor. Halen bodrumda tavana asılı çuvallarda 40-50 kilo kuru ceviz var. Bahçede her sene olur olmaz yerden filizlenen 3-5 tane ceviz fidanı kesmek durumunda kalıyorum. Daha geçen Temmuz başında boyu bir metreyi geçen bir fidanı dipten çapayla kesmiştim, dün gördüğümde sürgün verip yine bir metre olmuş. Hayata böylesine kuvvetle sarılan bir bitki. Çeşidi kim bilir ne.
Altay cevizi diye ülkemizde yeni ortaya çıkıp tanıtımı yapılmaya çalışılan bir tür söz konusu. Tanıtım şekli yurdum satıcılarının her daim yaptığı gibi abartılı görünüyor. Ancak fotoğraflar gerçek. Başka bir çeşitten yürütülmediği gibi photoshop hilesi de değil. Hatta bazı fidancıların sattıkları başka çeşit fidanlarında bu resimleri aparttıkları da ortaya çıktı.
Yazışmalardan izlediğim kadarıyla şikayet konusu rakip cevizin Juglans Regia olmayıp Juglans Sigillata diye asya kökenli başka bir tür olduğu da ortaya çıktı. Merakımdan biraz kurcaladığımda ben de altay cevizinin daha önce Türkiye'de bulunmayan J.Sigillata olduğuna kâni oldum.
Bu çeşit iddia edildiği gibi Türkiye şartlarında yüksek verim verir mi, bakım koşullarında diğer çeşitlere göre ne farklılıklar var, ülkenin asya platolarına göre daha nemli ve düşük rakımlı bölgelerinde orijinindeki performansı gösterir mi, bilemem. Bunu zaman gösterecek.
Forumdaki yazışmalarda bu çeşide beş farklı grupta tepkinin oluştuğunu gördüm.
Birinci grup, yeni bahçe kurma planı yapıyor, resim ve videolardan etkilenerek bahçelerini bu çeşidi kullanarak tesis etme ihtimalini düşünüyor. Fakat beklendiği gibi olmaması riskini de görüyor ve ikircikliler. Çok şişirilen amerikan çeşidinin her zaman abartıldığı gibi performans göstermediği konusunda da son bir iki yılda bir çok tesbit olduğunu duyuyorlar. Muhtemel bir fırsatı kaçırmak istemiyorlar. İzliyorlar, çok fazla yazmıyorlar.
İkinci grup, son iki yıl içinde az ya da çok bir bahçe kurmuş olanlar. Bunlar büyük ölçüde amerikan çeşidi dikmişler. Henüz ortada ürün yok. Doğru mu yaptılar, yoksa bekleselerdi daha mı iyi olacaktı kuşkulular. Bu yüzden sorgulayıcılar. Sorguları, bulmak istedikleri yanıtlar genelde mantıklı (bu grubun sordukları soruların bir çoğunun yanıtını ben de bilmek isterim). Öte yandan bir fırsat kaçırmış olma ihtimalinden de korkuyorlar. Doğal olarak gönüllerinden fırsat kaçırmamış olmayı diliyorlar.
Üçüncü grup, bir bahçe kurma planı olmayıp, fazladan 3-5 fidan dikme imkanı olanlar. Bunlar bir bakıma tuzu kuru grup. Fidanlar dikildikten sonra 5-6 sene geçip de ağaçlarda iyi verim göremezlerse hiç bir şey kaybetmezler. Alacakları bir risk bulunmuyor. Bu yüzden bunlar merak duydukları bu çeşidin fidanlarından alıp diktiler bile, ya da kısa sürede edinecekler.
Dördüncü grup, tuzu iyice kuru olanlar. Yeni bahçe kurma planı yok, mevcut bahçesinde bu çeşit ya da başka çeşit yeni ceviz fidanı dikme istekleri veya gereksinimleri de yok. Ne olacak diye izliyorlar.(ben bu gruptayım :)
Beşinci grup, rakipler. Altay cevizi diye yeni bir çeşidin tanıtılmasından çok rahatsızlar. Özellikle de sunulduğu kadarıyla bu çeşidin bilinen çeşitlerden verim farklılığı, türün bir özelliği olarak salkımlarda üzüm gibi sallanan cevizler -ki iddia edilen yüksek verimin bir işareti gibi görünüyor- rakipleri hayli telaşlandırmışa benzer.
Bu yüzden yazışmalarda uslûpları bozuyorlar. Bulundukları ortamdan kaba bir şekilde kovmaya çalışıyorlar, "yalancılıkla", insanları "kazıklamakla" suçluyorlar. Oysa nasıl performans vereceğini kendilerinin de bilmediği bir çeşidin sunumuna "yalancı" demek kendilerinin doğrusunu bilmesini gerektirir, ki bilme imkanları olmadan bu yakıştırmayı yaptıklarında aslında kendilerini de nitelemiş oluyorlar.
Yeni çeşidi sunan kişilerin yazılarından abartılı görünen ifadeleri seçip onlar üzerinden adeta hakaret etmeye çalışıp rakibin sesini kısmaya çalışıyorlar. Birinci gruptakilere oynuyorlar çünkü pazarlarını birinci grup oluşturuyor.
Özetle, ceviz konusunda tuzu iyice kuru grup mensubu birinin yazışmalardan gördüğü bunlardan ibaret :)
Bu konunun başlığını değiştirsek, mesajlardan bir kısmını taşısak nasıl olur?
Hangi mesajları hangi konu başlığı altında toplayalım?
Konu başlığını açan arkadaşın kullandığı ilaçla ilgili detaylı bilgi ve belgeler aşağıdaki linkte mevcut:
Biyoaktiv
MeyveliTepe
22-11-2013, 09:49
Konu başlığını açan arkadaşın kullandığı ilaçla ilgili detaylı bilgi ve belgeler aşağıdaki linkte mevcut:
Biyoaktiv
Bahsedilen ilacın etiketiketini gösteren link yukarıda bir mesajın içinde zaten var.
Foruma hoş geldiniz, bugün üye olup ilk mesajınız da bu olmuş, sizi biraz tanıyabilir miyiz.
ykaya194
22-11-2013, 13:38
Bu başlıktaki açmış olduğum konuya son aylarda değinmeyi atlamışım.
Bioaktif ilacını temmuz ayı başında ilk defa bahçedeki sebzelere kullanmıştım. İşlerimin çokluğundan dolayı bahçeyi bir tanıdığıma yararlanması, bakımı ve ilaçlaması için emanet ettim. Kendim genelde İstanbul'da bulundum ara sıra bahçeye gidebildim ve gittiğimdede cevizler ve bir etkinlik hazırlıkları ile ilgilenebildim dolayısıyla sebzelere ilacı tarifime uygun ve zamanında atıp atmadığını bilemiyorum ancak şunu söyleyebilirim; Ben memnunum.
Çevrede turşuluk acı biber tarımı yapılmakta ve aşırı kimyasal ilaç kullanılmakta. Her ne kadar kimyasallara karşı dirensemde işin içine ticaret girince ikna etmek olası değil.
Bahçedeki sebzelerin görsellerini aşağıdaki başlıklarda görebilirsiniz.
http://www.agaclar.net/forum/ceviz/31649.htm
http://www.agaclar.net/forum/uyelerin-bahceleri/31578.htm
sevgiler saygılar.
MeyveliTepe
23-11-2013, 22:55
Sn.ykaya194, bu yaz bahçenize hiç domuz girmiş mi acaba?
ykaya194
24-11-2013, 19:49
Sn.ykaya194, bu yaz bahçenize hiç domuz girmiş mi acaba?
Bu ne demek anlamadım.
Gülü seven tikenine katlanırmış.
MeyveliTepe
24-11-2013, 21:20
Muhtemelen girmemiştir. Girseydi bahçeyi talan ederdi ve haberiniz olurdu.
Bahsettiğiniz ilacı kullanınca bahçelere çakal girmiyormuş. İlacı satan şahıs ilacın yeni bir fonksiyonu olarak sağda solda yazmış. Domuzu da ben sordum, siz ilacı kullanan bir bahçe sahibi olarak domuz girmediğini de belirtirseniz adamcağız sevinir, domuzları da uzaklaştırdığına dair yeni bir fonksiyonu da ilaca ekler, bu bakımdan yani.
ykaya194
25-11-2013, 06:27
Muhtemelen girmemiştir. Girseydi bahçeyi talan ederdi ve haberiniz olurdu.
Valla, beni çakal, domuz değilde en çok sebzelere zarar veren o görünmez mahluklar (böcekler) ilgilendiriyor. Her nekadar ilacın kokusu rahatsız edici olsada, önceki mesajımda yazdığım gibi gülü seviyorsak tikenine katlanılırız yeterki araya parazitler girmesin.
MeyveliTepe
25-11-2013, 17:21
Hangi böcekler için nasıl bir etki gördünüz? Sizce etki mekanizması ne idi? Yaz boyunca 250cc'lik bir ambalaj yeterli oldu mu?
MeyveliTepe
26-11-2013, 23:45
Yukarıdaki mesajım üzerine ürün satıcısıcı şöyle bir şey yazarak mezcupluk mertebesine ilhak etmiş.
457296
Sinerjidaşlarının işkembesi müsait, atmışlar bir şey:) Böylelerinin doğru bilgi ile işi olmaz zaten.
457295
Kaçırılan hayvan aranıyormuş. Ne güzel bulmuşuz bir tane beğenmemiş :rolleyes:
10 litre suya 35cc konursa insan canlısını da kaçırıyorsa ne güzel.
birnefestoprak
27-11-2013, 01:31
Hahha tuta kelebegi disinda hayvanlar aleminin butun uyeleri ustunde ise yariyor herhalde. Hep diyorum, ureticisi urunu icin "mucizevi", "devrim niteliginde" gibi tanimlamalar kullaniyorsa, urunden uzak durmakta fayda var. Urunune guvenen ureticinin bu tip tanimlamalara ihtiyaci olmaz.
Icinde ne oldugu cok net olan, tek bilesenli urunler var. Urun adi vermeme gerek yok. Icinde Bacillus thuringiensis veya Neem yagi bulunduranlari tavsiye ederim.
Yukarıdaki mesajım üzerine ürün satıcısıcı şöyle bir şey yazarak mezcupluk mertebesine ilhak etmiş.
457296
Sinerjidaşları doğru bilgi verememiş ama olsun, böyle satıcıların doğru bilgi ile işi olmaz zaten.
457295
Kaçırılan hayvan aranıyormuş. Ne güzel bulmuşuz bir tane beğenmemiş :rolleyes:
10 litre suya 35cc konursa insan canlısını da kaçırıyorsa ne güzel.
MeyveliTepe
27-11-2013, 02:55
Bakanlığın "Organik gübre üretim izni, lisans belgesi verilen kuruluşlar ve tescil belgesi düzenlenen gübreler" diye bir listesi (http://www.google.com.tr/url?sa=t&rct=j&q=&esrc=s&source=web&cd=2&cad=rja&ved=0CDMQFjAB&url=http%3A%2F%2Fwww.tarim.gov.tr%2FBUGEM_Belgeler %2FBitkisel%2520%25C3%259Cretim%2FBitki%2520Beslem e%2520ve%2520Tar%25C4%25B1msal%2520Teknolojiler%2F EK-18(Organik%2520g%25C3%25BCbre%2520%25C3%25BCretim% 2520izni%2C%2520lisans%2520belgesi%2520verilen%252 0kurulu%25C5%259Flar%2520ve%2520tescil%2520belgesi %2520d%25C3%25BCzenlenen%2520g%25C3%25BCbreler%252 0).xls&ei=5C2VUvTAIeq2yAPG-IHwDA&usg=AFQjCNFDo7bL_aOOrzIP0L96bROyykzY4g&sig2=w6Fd-suMPTVOuOgPCZUdkw&bvm=bv.57155469,d.bGQ)var.
Zaman zaman güncellenen bu listede, ilgili mevzuata göre tescil alan organik ve organomineral gübrelerin, firması, menşei, gübre türü ve tip adı yazıyor.
Bu listede bazıları iptal durumda 6400'den fazla satır var. Yani bu kadar çok ürün için organik gübre tescili alınmış.
Bunların herhalde dörtde biri "tarımda devrim", "yıllardır kirlenmiş topraklarımızın yegâne kurtuluşu" filan diye ortaya çıkmıştır.
Bu kadar çok olması şaşırtıcı elbette. Çoğunun adını bile duymamışızdır. Bazıları ortaya da çıkmamış zaten.
Tip Adı alanında tescil verilen ürünün temel içeriği yazılı. Bu içerik her şey olamıyor çünkü mevzuatta listelenen içerikler dışında organik gübre sertifikası verilmiyor.
Neler var diye baktığımızda sıvı veya katı muhtelif leonarditler, humik asitler, NPK'lı organomineraller (bunların en az %40'ı organik madde olmak zorunda), bitkisel kökenli organik gübreler, işlenerek kompost yapılmış bitkisel veya hayvansal ürünler, işlenmiş deniz yosunları, vinas ekstereleri, jipsler, vs. şeklinde. Bunların bazıları amino asit katkılı ve özel olarak belirtilmiş. Organik Mikrobiyal gübreler de yine bu listede bulunuyor.
Geçmişteki tartışmaları hatırlayanlar bilir. "Bitkisel menşeili sıvı organik gübre" olarak tescil ettirilmiş, fakat piyasada mikrobiyal içerik ile satılmaya çalışılan ürünler hep tartışma konusu olmuştur.
Tartışma konusu olmuştur çünkü ürün mikrobiyal ise mikrobiyal tescili yapılmış olmalıdır.
Bilhassa yerli icad ürünler işin kolayına kaçıp devleti ve/veya kullanıcıyı kandırma yoluna gitmişlerdir. Bunun da sebebi mikrobiyal tescil alabilmenin zorluğu olsa gerek, çünkü bunların bazıları sıvı gübre tescilli ama mikrobiyal diye sattıkları ürünlerinde temel olarak ne mikrobu olduğunu dahi uzunca bir süre bilmediklerine şahit olduk.
Tuta kelebeği ile organik mücadele aracı olarak sunulan, sadece tuta kelebeği değil, her türlü toprak altı ve toprak üstü zararlıya, kuşlara, çakallara karşı uzun etkili (kuşlarda en az 2 hafta galiba), aktivatör, bitki gençleştirici, fungusit, bakterisit, saldırı ve tehdit similatörü (ne demekse), sistemik endojen uyarıcı gibi roller biçilen bir sıvı ürün söz konusu.
Bu ürünün sıvı yosun gübresi olarak (amino asit katkılı değil) tescil ettirildiğini anlıyoruz.
"TARIMDA KULLANILAN ORGANİK, ORGANOMİNERAL GÜBRELER VE TOPRAK DÜZENLEYİCİLER İLE MİKROBİYAL, ENZİM İÇERİKLİ VE DİĞER ÜRÜNLERİN ÜRETİMİ, İTHALATI VE PİYASAYA ARZINA DAİR YÖNETMELİK (http://mevzuat.basbakanlik.gov.tr/Metin.Aspx?MevzuatKod=7.5.14010&MevzuatIliski=0&sourceXmlSearch=tar%C4%B1m)" in Ek.3 Diğer ürünler, madde 5'de yer alan sıvı deniz yosunu aşağıdaki gibi yer alıyor.
457386
Burada * ile belirtilen dip nota da dikkat. Bu ürünlerin bitki gelişim düzenleyicisi veya bitki koruma ürünü olarak lanse edilemeyeceğini de belirtmiş.
Ürün etiketi tam olarak bu mudur bilmiyorum ama sağda solda yapıştırılan etikete benzer resim bu.
457387
Bu etikette sıvı deniz yosunu ile ilgili hiç bir şey yer almıyor. Ya tescil edilen şey bu değil, aslında aynı isimde ama sıvı deniz yosunu olan ve tescildeki gübreye uygun başka bir ürün var, ya da şimdiye kadar şahit olduklarımızı yaya bırakacak bir devleti ve vatandaşı aldatmaya çalışan bir şey ile karşı karşıyayız. O zaman da ne diye bu tescil gösteriyor, görenler neden hiç bir anlam vermeye çalışmadan kabulleniyorlar? Hoş bunun da bir yanıtı var tabii.
Etiket bu görünen ise, tescil numarası filan da olması lazım ama yok. Dükkanlarda satılan böyle bir ürün de olmadığına göre ilgili devlet kurumları denetim yapmaya karar verip tescildeki adrese giderse, içinde sıvı deniz yosunu olan ve etiketinde de sıvı deniz yosunu yazan, tescil numaralı filan şişeler bulması kuvvetle muhtemel.
Peki o zaman bu etikette yazanlar neyin nesi?
Repellent, aktivatör, bakterisit, fungusit, büyütme faktörü ve öncülü (ne demekse, hormon denmek isteniyor herhalde), bunların hepsi ruhsata tabi ve BİTKİ KORUMA ÜRÜNLERİNİN RUHSATLANDIRILMASI HAKKINDA YÖNETMELİK (http://mevzuat.basbakanlik.gov.tr/Metin.Aspx?MevzuatKod=7.5.14850&MevzuatIliski=0&sourceXmlSearch=)'de detaylı olarak tanımlanmış.
Bu yönetmeliğin 6 maddesinde yazılı olan ifade de aşağıdaki gibi.
457388
Vazgeçtik organik olmasından, kimyasal olarak dahi böyle bir ruhsata rastlayamadık. İkide bir "tamamen organik" lafının edilmesi da durumu bu olan bir şeyi organik yapmıyor maalesef. Organik tarımda kullanılmasına izin verilen maddeler içinde (ne kadar doğrudur Allah bilir - zaten miktar filan da yok) bu türden maddeler mevcut değil.
MeyveliTepe
27-11-2013, 22:46
Durumdaki garabetliği görmek için bir de etiketteki resimlere bir bakalım.
457620
Bu resim orijinalinde iki ayrı resimden oluşuyor.
457621
Birincisi bu. Bu resimde anlatılanın etikette yazılı şeylerle bir alakasını kurabilen var mı acaba? Ortada yazılı (TAL)4 nedir? Bu şişede (TAL)4 mü varmış? Acaba bu (TAL)4, Tyrosine Ammonia-Lyase olabilir mi? Resim şişedekinin içindekiyle ilgili neyi işaret ediyor olabilir?
Kırmızı şarap, fıstık, maviyemiş gibi bitkilerde bulunan resveratrol maddesini biyosentetik bira fermentasyonuyla üretilen birada elde etmek üzere Rice Üniversitesinde öğrencilerden oluşan bir ekip bir proje başlatır. Projelerine ait dökümanlarını da yayınlarlar. Strateji sayfasında (http://2008.igem.org/Team:Rice_University/STRATEGY) yayınladıkları çalışmalarına ait resimlerden biri tam olarak budur.
Yaratılmak istenen imaja uygun görünen resim biracı çocukların çalışmasından çırpıntılanarak etiketin uygun bir yerine yapışıvermiştir.
Ama olmadı, kısa geldi, peşine bir de kuyruk lazım ki akıllara zarar roket bilimi gibi gözüksün.
457622
İnternette carboxylic asit resimleri aranmış. Bunlardan yeterince karmaşık görünüp boyut olarak uygun, bol renkli bir tanesi seçilip diğerinin yanına bitiştirilmiş.
Bitiştirilen resimin carboxylic değil de dicarboxylic asitlerle ilgili olması bir mahzur teşkil etmemiş. Dicarboxylic asitlerin 3,3′-bipyridine amide temelli algılayıcılarla tanımlanması isimli bir çalışmadan (http://pubs.rsc.org/en/Content/ArticleLanding/2008/CE/b715136e#!divAbstract)buraya uçup yapışmasıyla şişenin içindekinin hangi fonksiyonu temsil edilmiş bilinmez, ama resim iyi kuyruk oluştursun diye alttaki A=Adipic acid; B=1,4-phenylenediacetic acid notu kesilivermiş. Haksızlık etmeyelim, belki de içindekiler listesinde bunlar olmadığındandır. "Cited by" listesine de baktım, ülkemizden kimse yok.
Öteki resimlere, hele ki buradaki (http://www.gidatarim.com/IcerikDetay.asp?IcerikId=23992&tur=3&UstKatId=35&KatId=159&ALtKatId=)resimlere girmeyeyim artık, bu kadar uzun mizah hikayesi yazasım yok. Yalnızca Nicolle Rager Fuller'in bireysel hakkını bu şekilde yemeyip üç kuruş telif hakkını ödemelerini tavsiye ederim.
Bir zamanlar heyecanlı, henüz bir şey satmayan birileri böyle durumlarda 1700'lü yılarda uzak batıda kasaba kasaba gezen her derde deva iksir satıcılarından örnek verirdi. Bunlar gittikleri kasabada önce 3-5 kişiye çantalarından çıkardıkları 250cc'lik iksirlerinden verirmiş, kiminin keline kiminin başına, kiminin de dişine iyi geleceğini söyler, barda iki kadeh de ısmarladıktan sonra ceplerinde şişe midelerinde de viski olan destekçilerini kalabalığa karıştırıp meydanda satışa başlarmış. Yeterince sattıktan sonra elini çabuk tutup başka bir kasabaya yollanırmış. Bazen de işler ters gidip, önce zifte, sonra kaz tüyüne bulanıp, bir kalasın üzerine oturtulup kasaba dışına çıkarıldıkları da olurmuş. Ha, arada bir kelinden saç çıkanlar olduğu da rivayet edilir.
Bunun günümüz versiyonlarına sık sık rastlıyoruz. Maalesef ülkemiz buna zemin oluşturmak için ideal bir yer galiba.
İşte bizim tarımda devrimlerimiz. Neresinden tutsan elinde kalır.
Yine de hakkını vermek gerekir. İddia bakımından öyle kuvvetli ki, insan acaba mı diye düşünüyor. Hani, bitki koruma tescilleri, iddialara uygun ruhsatlar (ki mevzuatta tarifli süreçlerin geçilmiş olmasını garantiler), az biraz ciddiyet filan görsek memelilerde merkezi sinir sistemini etkileyen amino bütrik asit (gamma mı beta mı belli olmasa da) ile ilgili M.R Roberts'ın, Kinnersley ve Turano'nun değerli çalışmalarıyla bir bağ kurmaya çalışılabilirdi.
MeyveliTepe
02-12-2013, 00:08
Sayın Meyveli Tepe
Şeklinde başlayan yazınızı keşke lütfen benimde olduğum/takip ettiğim bir başlıkta yazmış olsaydınız. Biraz arkadan konuşmak gibi oluyor.
Benim yazdıklarımı tam okumadan fikir sahibi olmuşsunuz, ismi edilen ceviz ile ilgili yazdıklarımı tam okumamış **** anlamamışsınız ayrıca forumda hiçkimseye birşey satmaya çalışmadığımın da farkında değilsiniz. Tarım ile alakalı gibisiniz eğer teknik bir elemansanız tohumdan çıkan cevizde her yönde meyve büyüklüğü, iriliği, uyanma zamanı, hasat zamanı vb. gibi değişiklikler olacağını ben değil bilim söylüyor. Sizin bahçenizde kendi yiyeceğiniz ceviz temin olsun diye varolan 4 ağaçla 30 da-40da- 500da bahçe yapacak olan kişinin dikeceği ağaçlar bir değildir. İş ticari ise standart ürün gereklidir. Altay cevizi başlığında da yazdığım gibi eğer elinizde verimli bir çeşit varsa bunu aşı ile üretin açılım göstermiyor gibi yalanları da bırakın dedim. Aşı ile üretirseniz sattığımız insanlar standart bir ürün alır buda sisin ürününüz der kabul eder herkes dedim. Yanlış mı söylemişim???
Ha evet forum yöneticilerine de seslendim (ama hade ordan şeklinde değil) Yönetici olduğunuz forumlarda yalan yanlış bilgilerle insanlar ürün satıyorsa bunu sizinde düşünmeniz ve eleştiriye de açık olmanız gerekir.
Ne herşeyi ben bilebilirim nede sizler bilirsiniz. Forum da yazanları gruplamışsınız oraya hiç girmeyeceğim.
Bu başlıkta bunları yazdığım için de, diğer üyelerden özür dilerim.
Saygılar
Sn.Chandler,
Haklısınız bu başlıkta ceviz lakırtısı etmek olabilecek en garabet şeylerden biri. Bu sebepten affınızı dilerim.
Ruhsatsız ve ilgili yönetmeliğe göre kullanımı dahi yasak, ilaç olduğu söylenen bir şeyin mühendislik kariyerinin gerektirdiği bakış açısı ve ailevi ziraat eğitimi çerçevesinde irdelememiz gerekirken, alakasız tescil, ruhsatsız bitki koruma, çalıntı ve ilgisiz resimler, uyduruk etiket bilgisi vs.den oluşan "haticeyi" boş verip netice sanrısı ararken;
458437
458438
şeklinde buraya düştü. Bu yüzden "arkadan konuşma" eylemini bana yüklemeyin lütfen.
Akabindeki mesajım ise oradaki yazışmalardan şahsi gözlemimdir.
Sizin içinde bulunduğunuz gruptan görünenler aynı olmayabilir. Bu da normal çünkü farklı yerlerden bakıyoruz.
"Teknik eleman" ile neyi kastediyorsunuz bilmiyorum ama genellikle okuduğumu anlamaya gayret ederim. Yorumlarken de bir adım geriye çekilip az biraz daha geniş bir açıdan yorumlamaya çalışırım. Sizin veya başkalarının forumda fidan satıp satmadığınız daha geniş alanda görünende önemini yitiriyor.
Mesajımda sizin söylediklerinizden bilimsel olarak nitelediklerinizin yanlış olduğuna dair de bir şey yazmıyor. Forumda 67 mesajınız görünüyor. Bunlardan 41 tanesi altay ceviz başlığında. Üye adınız da "chandler" (şebin değil, fernor değil). Yani o başlıkta niyeyse altay cevizi diye çıkan çeşide rakipmiş gibi görünen ceviz çeşidi.
Altay cevizi başlığında biraz tarama yapsak herhalde bir chandler başlığı da çıkar ki, sanırım bunu yapmak da gerekecek. Yeni tozlayıcı çeşitlerden tutun da nasıl dikilmeliye kadar bir çok şey var.
Yeri gelmişken gözlemlerime bir kaç şey daha ilave edeyim.
Birileri tutup bir çeşit getirmiş, fidanını satıyor. Çeşit henüz ülkeye giren diğer çeşitler gibi herkesin eline düşmemiş (yeni olduğundan). Getirenler belli ki, yatırım yapmışlar, risk almışlar ve ticari beklentileri var.
Ülkenin ahlakı yeni gelen bir şeyi, getirenin yatırımını ve aldığı riski kullanarak kolay para edinmeye çok yatkın.
Fidan işi de bunun için biçilmiş kaftan. Bir fidan alırsınız, doğrayıp doğrayıp aşı yaparsınız, olursunuz o çeşidin fidancısı. Tek yatırımınız "paraya kıyıp aldığınız" 1-2 fidan. Bunu o çeşidi getirenler de biliyorlar, aşıdan olmaz filan diye gevelemeleri o yüzden. Dertleri çeşidi kaptırmadan yatırımlarını kurtarıp aldıkları riski azaltmak. (aşı olmuyor söylemlerinin doğru olabilecek tek noktası regia anaca sigillata tutturulması ile ilgili olabilir, o da kanımca çok kuvvetli ihtimal değil. Öyle olsa bile sigillata anaca verimli olduğu garanti sigillata aşı olur, yine olur).
Yoksa başka çeşitle tozlaşmış bir tohumun açınım göstereceğini ilkokulda öğretiyorlar mı hatırlamıyorum ama eskiden orta okulda vardı. Çöğürden verimli ağaç olur mu? Verimli ağacın kendine tozlanması garanti edilmiş ise olur. Zor ama imkansız değil. Bu sebeple forumda sürekli tekrarladığınız bilimsel dediğiniz gerçekler yeni bir şey ortaya koymuyor.
Sadece mümkün mertebe ellerindekini çabuk kaptırmamaya çalışıyorlar ama o da beyhude, bir çok kişi o fidanlardan doğramak için aldı bile. Dolayısıyla çöğür meselesinden de gördüğüm bundan ibaret.
Bana göre beşinci grupta olan tek kişi siz değilsiniz. Genel olarak bu grubun o başlıktaki söylem ve uslupları hakkındaki gözlemim de geneldir, bu yüzden üzerinize alınmayın lütfen.
atlantisbiyo
05-12-2014, 20:47
Bakanlığın "Organik gübre üretim izni, lisans belgesi verilen kuruluşlar ve tescil belgesi düzenlenen gübreler" diye bir listesi (http://www.google.com.tr/url?sa=t&rct=j&q=&esrc=s&source=web&cd=2&cad=rja&ved=0CDMQFjAB&url=http%3A%2F%2Fwww.tarim.gov.tr%2FBUGEM_Belgeler %2FBitkisel%2520%25C3%259Cretim%2FBitki%2520Beslem e%2520ve%2520Tar%25C4%25B1msal%2520Teknolojiler%2F EK-18(Organik%2520g%25C3%25BCbre%2520%25C3%25BCretim% 2520izni%2C%2520lisans%2520belgesi%2520verilen%252 0kurulu%25C5%259Flar%2520ve%2520tescil%2520belgesi %2520d%25C3%25BCzenlenen%2520g%25C3%25BCbreler%252 0).xls&ei=5C2VUvTAIeq2yAPG-IHwDA&usg=AFQjCNFDo7bL_aOOrzIP0L96bROyykzY4g&sig2=w6Fd-suMPTVOuOgPCZUdkw&bvm=bv.57155469,d.bGQ)var.
Zaman zaman güncellenen bu listede, ilgili mevzuata göre tescil alan organik ve organomineral gübrelerin, firması, menşei, gübre türü ve tip adı yazıyor.
Bu listede bazıları iptal durumda 6400'den fazla satır var. Yani bu kadar çok ürün için organik gübre tescili alınmış.
Bunların herhalde dörtde biri "tarımda devrim", "yıllardır kirlenmiş topraklarımızın yegâne kurtuluşu" filan diye ortaya çıkmıştır.
Bu kadar çok olması şaşırtıcı elbette. Çoğunun adını bile duymamışızdır. Bazıları ortaya da çıkmamış zaten.
Tip Adı alanında tescil verilen ürünün temel içeriği yazılı. Bu içerik her şey olamıyor çünkü mevzuatta listelenen içerikler dışında organik gübre sertifikası verilmiyor.
Neler var diye baktığımızda sıvı veya katı muhtelif leonarditler, humik asitler, NPK'lı organomineraller (bunların en az %40'ı organik madde olmak zorunda), bitkisel kökenli organik gübreler, işlenerek kompost yapılmış bitkisel veya hayvansal ürünler, işlenmiş deniz yosunları, vinas ekstereleri, jipsler, vs. şeklinde. Bunların bazıları amino asit katkılı ve özel olarak belirtilmiş. Organik Mikrobiyal gübreler de yine bu listede bulunuyor.
Geçmişteki tartışmaları hatırlayanlar bilir. "Bitkisel menşeili sıvı organik gübre" olarak tescil ettirilmiş, fakat piyasada mikrobiyal içerik ile satılmaya çalışılan ürünler hep tartışma konusu olmuştur.
Tartışma konusu olmuştur çünkü ürün mikrobiyal ise mikrobiyal tescili yapılmış olmalıdır.
Bilhassa yerli icad ürünler işin kolayına kaçıp devleti ve/veya kullanıcıyı kandırma yoluna gitmişlerdir. Bunun da sebebi mikrobiyal tescil alabilmenin zorluğu olsa gerek, çünkü bunların bazıları sıvı gübre tescilli ama mikrobiyal diye sattıkları ürünlerinde temel olarak ne mikrobu olduğunu dahi uzunca bir süre bilmediklerine şahit olduk.
Tuta kelebeği ile organik mücadele aracı olarak sunulan, sadece tuta kelebeği değil, her türlü toprak altı ve toprak üstü zararlıya, kuşlara, çakallara karşı uzun etkili (kuşlarda en az 2 hafta galiba), aktivatör, bitki gençleştirici, fungusit, bakterisit, saldırı ve tehdit similatörü (ne demekse), sistemik endojen uyarıcı gibi roller biçilen bir sıvı ürün söz konusu.
Bu ürünün sıvı yosun gübresi olarak (amino asit katkılı değil) tescil ettirildiğini anlıyoruz.
"TARIMDA KULLANILAN ORGANİK, ORGANOMİNERAL GÜBRELER VE TOPRAK DÜZENLEYİCİLER İLE MİKROBİYAL, ENZİM İÇERİKLİ VE DİĞER ÜRÜNLERİN ÜRETİMİ, İTHALATI VE PİYASAYA ARZINA DAİR YÖNETMELİK (http://mevzuat.basbakanlik.gov.tr/Metin.Aspx?MevzuatKod=7.5.14010&MevzuatIliski=0&sourceXmlSearch=tar%C4%B1m)" in Ek.3 Diğer ürünler, madde 5'de yer alan sıvı deniz yosunu aşağıdaki gibi yer alıyor.
457386
Burada * ile belirtilen dip nota da dikkat. Bu ürünlerin bitki gelişim düzenleyicisi veya bitki koruma ürünü olarak lanse edilemeyeceğini de belirtmiş.
Ürün etiketi tam olarak bu mudur bilmiyorum ama sağda solda yapıştırılan etikete benzer resim bu.
457387
Bu etikette sıvı deniz yosunu ile ilgili hiç bir şey yer almıyor. Ya tescil edilen şey bu değil, aslında aynı isimde ama sıvı deniz yosunu olan ve tescildeki gübreye uygun başka bir ürün var, ya da şimdiye kadar şahit olduklarımızı yaya bırakacak bir devleti ve vatandaşı aldatmaya çalışan bir şey ile karşı karşıyayız. O zaman da ne diye bu tescil gösteriyor, görenler neden hiç bir anlam vermeye çalışmadan kabulleniyorlar? Hoş bunun da bir yanıtı var tabii.
Etiket bu görünen ise, tescil numarası filan da olması lazım ama yok. Dükkanlarda satılan böyle bir ürün de olmadığına göre ilgili devlet kurumları denetim yapmaya karar verip tescildeki adrese giderse, içinde sıvı deniz yosunu olan ve etiketinde de sıvı deniz yosunu yazan, tescil numaralı filan şişeler bulması kuvvetle muhtemel.
Peki o zaman bu etikette yazanlar neyin nesi?
Repellent, aktivatör, bakterisit, fungusit, büyütme faktörü ve öncülü (ne demekse, hormon denmek isteniyor herhalde), bunların hepsi ruhsata tabi ve BİTKİ KORUMA ÜRÜNLERİNİN RUHSATLANDIRILMASI HAKKINDA YÖNETMELİK (http://mevzuat.basbakanlik.gov.tr/Metin.Aspx?MevzuatKod=7.5.14850&MevzuatIliski=0&sourceXmlSearch=)'de detaylı olarak tanımlanmış.
Bu yönetmeliğin 6 maddesinde yazılı olan ifade de aşağıdaki gibi.
457388
Vazgeçtik organik olmasından, kimyasal olarak dahi böyle bir ruhsata rastlayamadık. İkide bir "tamamen organik" lafının edilmesi da durumu bu olan bir şeyi organik yapmıyor maalesef. Organik tarımda kullanılmasına izin verilen maddeler içinde (ne kadar doğrudur Allah bilir - zaten miktar filan da yok) bu türden maddeler mevcut değil.
Ürünü elnize alıp inceledinizmi? de bu şekilde bir yorum yapabiliyorsunuz? atma tutma dünyası oh ni iyi? demezlermi sana kardeş konuşuyonda sen ne yaptın? ne ürettin bugüne kadar?
yazmışsında boş yazmışsın bu kadar yazana kadar bir numune isteseydinde en azında zahmet edip bu kadar boş yapmasaydın.töbe töbe..
MeyveliTepe
05-12-2014, 22:09
Atma tutma dünyası dediniz de, aklıma hemen her yere yapıştırdığınız ürün tanıtımı geldi nedense :)
Devleti ve halkı aldatmaktan vaz geçin önce. Numune isteyip de ne yapacağım. Var olan bütün mevzuata aykırı, ne idüğü belirsiz bir şeyi forumlarda, gezilerde, şurda burda 40 yere kopyalanıp yapıştırılmış içi boş tumturaklı laflarla, yürütme resimlerle insanların burnuna sokmaya çalışıyorsunuz.
Madem ki ürününüz çok iyi, o zaman gidip herkes gibi doğru dürüst bitki koruma ruhsatınızı alın. Ürünün şişesini eline alan kişi içinde ne miktarda ne var görsün. Hasbelkader analize gönderirse hepsi doğru çıksın. Satın alıp kullanmak ondan sonraki iş.
Vallahi numune ve onaylı içerik bilgisi (ruhsat) bana gönderilirse ben analizletebilirim. 2-3 yıl öncesine kadar 12-13 yıl süren pestisit kalıntı analizleri, uçucu yağ analizleri, ruhsatlandırma çalışmaları vb. konularda ülkemizin önde gelen laboratuvarlarından birinde çalışmışlığım var. Gerekenler bana gönderilebilirse ben analizletirim.
Ayriyeten konu nereden çıkıp yanlış anlaşılmalarla nereye gelmiş. Baştan sona okudum ve hayretler içerisinde kaldım. Basit bir soru nerelere getirmiş olayı. Ürün organik mi değil mi? Eğer içerikte yazanlar doğru ise organik. Benim orada gördüğümü kabaca söylemem gerekirse ürün bir gübre ve uçucu yağ karışımı. Gübre içerisine atalarımızdan bildiğimiz böceklerin kokusundan çok hoşlanmadığı bitkilerin yağları konulmuş. (Kekik yağı ana maddesi Carvacrol, Nane ana maddesi menthol vb.) Anlayacağınız gübre ve geleneksel kovucu karışımından başka bir şeye benzemiyor. Ama tarımda devrim gibi bir tanımlamayı bence de hak etmiyor. Devrim kabaca birdenbire, kökten olan değişim gibi bir anlama gelir. Bu birdenbire olan, kökten bir değişim değil. Benim görüşüm sadece etkisi daha önce görülmüş yöntemlerin birleştirilerek devrim diye sunulması. Ne kadar etkili olduğu ise ayrı bir tartışma konusu.
MeyveliTepe
05-12-2014, 23:12
Ürün "sıvı yosun gübresi" diye tescil edilmiş. Yazılanlara göre içindekilerin sıvı yosun gübresi ile alakası görünmüyor, tüm yosun gübrelerinde olan alginik asit ise her nedense yok. Sağda solda içinde organik asitler, salisilik asitler olan fungusit, pestisit, hatta kuş kaçıran, tilki kovalayan bitki koruma ürünü ve aktivatör olarak lanse ediliyor ama bir bitki koruma ürünü veya aktivatör olarak ilgili resmi listelerde mevcut değil. Mevcut olması bu haliyle olanaklı da değil, zira etiketinde ne tescil numarası, ne ruhsat numarası var, ne de içinde olduğu söylenen aktif maddelerin miktarları. Oysa bunlar ilgili yönetmelikte özellikle aranan, kesin kuralları net olarak konmuş şeyler ve etikete dahi bakanlık onayının olması gerekiyor.
Geleneksel veya bilimsel araştırmalardan yola çıkarak muhtelif malzemelerle ev yapımı ilaçlar, gübreler vb. hazırlayabilirsiniz. Fakat bunu ticari bir ürün olarak satmaya kalktığınızda iş değişir.
Ticari bir ürünün fungusit ve pestisit olarak satılabilmesi için bitki koruma prosedürlerinden geçmiş olması gerekir ki, insanlar bu ürünün içeriğinden, işlevinden emin olsunlar, gerektiğinde kimin sorumlu olduğu belli olsun.
(kovaladığı hayvanlara çakalı da ilave etmişler. Arıları ve kelebekleri kovalamazmış- o zaman tuta kelebeği ne iş oluyor ki?)
Sayın MeyveliTepe dikkat ettiyseniz önceki mesajımda gübre ve uçucu yağ karışımı dedim. Özellikle yosun gübresi demedim, çünkü ben de sizin gibi buna dair bir iz göremedim. :) Tam da dediğiniz gibi tamamen ev yapımı ilaç kategorisinde. Numune ile birlikte ruhsat bilgisini de özellikle, olmadığını düşündüğüm için istedim. Ruhsat bilgisi verilemedikten sonra analizletmenin de bir anlamı yok. Çünkü konu faydalı olup olmadığı değil şu aşamada. Şu aşamada konu bu ürünün izinli olup olmadığı, gerekli kontrollerden geçip geçmediği.
MeyveliTepe
05-12-2014, 23:42
Son zamanlarda etrafa kopyala yapıştır yapılan metni biraz değiştirmişler, "biyolojik fungusit demeye başlamışlar. Bir fungusitin biyolojik olması için benim bildiğim içinde funguslara karşı canlı yaratık bulundurması gerekir. Söz gelimi T.harzanium, bacillus subtilis gibi organizmalar dünya literatüründe biyolojik fungusittir.
atlantisbiyo
07-12-2014, 14:13
Sn, MeyveliTepe
Size gereken cevaplarları verdiğimi düşünüyorum, yasal evraklarımızıdaa yukarıda ekledim sanırım esgeçtiniz. ısrarla görmezden gelmeye devam ediyorsunuz. Tekrar ediyorum, Biz özel ve sahada başarılı olmuş, insanlarımıza fayda sağlayan ürünler yapıyor ve sürekli üzerine koymaya çaba harcıyoruz. Birileri üretmeye çalışırken diğer taraftan birileri de çıkıp aynen sizin yaptığınız gibi çamur olacaktır, bu bizi şaşırtan bir davranış şeklide değil. Biz işimizi yapıp üretelim siz boş ve faydasız konuşmaya devam edin. Biz ısrarla zehire karşıyız dedikçe siz rahatsız olacaksınız olun lütfen.
Arkadaşım bu ürün ihracata başladı neyin peşindesin anlamadımki. O kadar çamur yaptınya! git bi dış ticaret mevzuatlarını bir araştır. Hollandaya senin bu inanmadığın ürün nasıl oluyorda gönderilip Elin avrupalısından alıcı buluyor.. Türk tarımı seni gibi dinazor zihniyetler nedeniyle ilerlemediği gibi geri kalıyor.
TESCİL BELGESİ (https://www.facebook.com/abiyoteknoloji/photos/pb.770205433018208.-2207520000.1417875965./803412209697530/?type=3&theater)
MeyveliTepe
07-12-2014, 15:47
Sn, MeyveliTepe
Size gereken cevaplarları verdiğimi düşünüyorum, yasal evraklarımızıdaa yukarıda ekledim sanırım esgeçtiniz. ısrarla görmezden gelmeye devam ediyorsunuz. Tekrar ediyorum, Biz özel ve sahada başarılı olmuş, insanlarımıza fayda sağlayan ürünler yapıyor ve sürekli üzerine koymaya çaba harcıyoruz. Birileri üretmeye çalışırken diğer taraftan birileri de çıkıp aynen sizin yaptığınız gibi çamur olacaktır, bu bizi şaşırtan bir davranış şeklide değil. Biz işimizi yapıp üretelim siz boş ve faydasız konuşmaya devam edin. Biz ısrarla zehire karşıyız dedikçe siz rahatsız olacaksınız olun lütfen.
Arkadaşım bu ürün ihracata başladı neyin peşindesin anlamadımki. O kadar çamur yaptınya! git bi dış ticaret mevzuatlarını bir araştır. Hollandaya senin bu inanmadığın ürün nasıl oluyorda gönderilip Elin avrupalısından alıcı buluyor.. Türk tarımı seni gibi dinazor zihniyetler nedeniyle ilerlemediği gibi geri kalıyor.
TESCİL BELGESİ (https://www.facebook.com/abiyoteknoloji/photos/pb.770205433018208.-2207520000.1417875965./803412209697530/?type=3&theater)
Linkini verdiğiniz tescil belgesi aynen üzerinde de yazılı olduğu üzere, içeriğinde "sıvı deniz yosunu" olarak beyan edilmiş bir toprak düzenleyici ve gübreler sınıfına ait tescildir.
Önceki mesajlara bakarsanız tam da bunu söylüyorum zaten. Siz, görünüşe göre devletten hasbelkader sıvı deniz yosunu gübresi için bir tescil almışsınız.
Sonra da insanları aptal yerine koyarak, insanlar altındaki damgaya bakıp "breh breh nasıl da resmiymiş" desinler diye bunu gösteriyorsunuz. Üstelik, bir çok mesajda yosun gübresi tescili ile Bitki Koruma Ürünü, Aktivatör gibi şeylerin satılamayacağını, onların dahil olduğu koskoca başka bir mevzuat olduğunu defalarca kere yazmama rağmen.
Dahası, ürününüz ile ilgili kopyala yapıştır yaptığınız yazıda bu şişenin içinde alginik asit de vardır demiyorsunuz. Oysa tüm deniz yosunu gübrelerinde alginik asit bulunur. Bu durumda şişede deniz yosunu ile ilgili bir şey olmaması lazım. O zaman sattığınız şey deniz yosunu da değil. Şayet öyle ise gösterdiğiniz tescil belgesi nedir?
Böyle yapmakla, devleti ve insanları yanıltmaya çalışıyorsunuz.
Bu forumda ve başka bir çok sosyal medyada onu yapar, bunu yapar diye bir metin yayınlıyorsunuz. Bir kere siz kimsiniz? Şirketiniz kimdir, Ticaret Sicilde kayıtlı iletişim bilgileri nedir? Şirketinizin sorumlu ve yetkili bir kişisi misiniz? Bunlar tescil belgeniz ve sağda solda yayınladığınız metin ile beraber KKGM'ye sorduğumuzda gerekli olacak şeylerdir.
MeyveliTepe
18-07-2021, 12:26
Biraz önce bir üye bu başlıktaki bir mesajımı beğenmiş, beğeni uyarısını görünce, neymiş diye gelip baktım. Çok zaman geçmiş, tamamen unutmuşum. Başlığı baştan sona okuyup hatırladım.
Sonra geçen 8 sene zarfında, bu devrim yaratan muhteşem ürün ne olmuş diye düşündüm.
O zamanlar militanca savunanlar da olmuş ama göründüğü kadarıyla vatandaşı kandırıp parasını almaya yönelik bir vur-kaç operasyonu, nitelikli dolandırıcılık durumu olduğu ortada.
Yok olmuş :)
vBulletin® v3.8.5, Copyright ©2000-2025, Jelsoft Enterprises Ltd.