View Full Version : Besin Eriyiği Formüllerinin Hesaplanması ve Hazırlanması
Arkadaşlar,
Bu bölümde, istediğiniz besin eriyiklerinin nasıl hazırlanacağı konusunda elimden geldiğince yardımcı olmaya çalışacağım.
Sizlerden istediğim,
piyasadan temin edebileceğiniz kimyasalın adı (formülü olursa daha iyi olur),
istediğiniz besin eriyiğinin konsantrasyonu (her element için verilen ppm değerleri) ve
hazırlamak istediğiniz hacim (10 litre, 30 litre, 150 litre vb.).
Topraksız tarım konusunda yeni olduğum için, lütfen, "domates için hangi formül?", "Biber için hangi formül?" gibi sorular sormayın. O konularda sanırım Kudret Tezel Bey sizlere yardımcı olabilir.
Saygılar
diabolos
09-03-2013, 13:37
Sevgili perseus öncelikle böyle bir işe soyunduğun için sana teşekkür ediyorum herşeyi Kudret Hocaya sormaktan artık iyice mahcup olmuştum,hemen ilk sorumu yöneltmek istiyorum
Bu aşağıdaki işlemi neden yapıyoruz yani elementlerin ppm cinsinden değerlerini neden azotun ppm değerine bölüyoruz ve azotun katsayısını neden 1 olarak kabul ediyoruz sonra çıkan 1,0+0,33+1,48 ..vs rakamlarını neden topluyoruz çıkan sonuçla neyi buluyoruz?
N--- P --K - Ca Mg S
120 40 178 120 37 48
______________________________________= 1,0 + 0,33 + 1,48 + 1,0 +0,30 +0,4
120
İşte yukarıdaki reçetenin formülü 1,0+0,33+1,48+1,0+0,30+0,40 tır.
Sevgili perseus öncelikle böyle bir işe soyunduğun için sana teşekkür ediyorum herşeyi Kudret Hocaya sormaktan artık iyice mahcup olmuştum,hemen ilk sorumu yöneltmek istiyorum
Bu aşağıdaki işlemi neden yapıyoruz yani elementlerin ppm cinsinden değerlerini neden azotun ppm değerine bölüyoruz ve azotun katsayısını neden 1 olarak kabul ediyoruz sonra çıkan 1,0+0,33+1,48 ..vs rakamlarını neden topluyoruz çıkan sonuçla neyi buluyoruz?
N--- P --K - Ca Mg S
120 40 178 120 37 48
______________________________________= 1,0 + 0,33 + 1,48 + 1,0 +0,30 +0,4
120
İşte yukarıdaki reçetenin formülü 1,0+0,33+1,48+1,0+0,30+0,40 tır.
Evet burası biraz kafa karıştırıcı...
Bu temel formül her bitki için farklıdır, hatta anladığım kadarıyla aynı bitkinin farklı büyüme evrelerinde bile değişmektedir. buradaki amaç formülü tek bir elemente göre sabitlemek (burada N elementi). sayıların aralarındaki (+) işaretinin olmaması lazım (o değerleri toplayarak bir yere varılamayacağını düşünüyorum). Formüle göre siz sadece kaç ppm'lik N çözeltisi hazırlamak istiyorsanız diğer elementleri de o ppm değeri ile çarparak miktarlarını bulabilirsiniz.
Bence bu formülü anlamaya çalışmanızın bir gerekliliği yok, çünkü zaten karışık olan işlemi daha da karıştırıyor.
İsmail Karagülle
09-03-2013, 15:24
Diabolos'un sorusunun cevabı şu olabilir mi;
http://www.agaclar.net/forum/evde-topraksiz-tarim-uygulamalari/8023-6.htm
mesaj 158
Sevgili arkadaşlar , sayın tugrulbaba nın sorduğu soru forumlarda var , Ancak uzun süreden beri devam eden forum sayfalarını gözden geçirmek zorlaşmış olacakki zaman zaman buna benzer sorular olabiliyor. Sayın tugrulbaba nın sorusunu yanıtlamak geçmişi hatırlamak açısındanda bir fırsat olacaktır
Birim , büyüklüğü belli olmayan bir kavramdır. Ama seçilen birimin fiziksel boyutu bellidir. mesela bu uzunluk olabilir ,hacim olabilir, ağırlık olabilir, zaman olabilir. oran ise çeşitli kümelerin seçilen birimler le ifadesidir. Örnek verecek olursak mesela bir kova çimento 4 kova kumla karıştırılmalıdır dediğimizde birim kovadır. buda haçmi belirler yani gerçek birim haçimdir. bir hacim çimento 4 hacim kum 2 hacim su gibi. örnekleri çoğaltmak mümküm. mesela , ben bir birim yol yürüdü isem siz 3 birim yol yürüdü iseniz oran 1/3 tür. birim yoldur, ama asıl ölçü birimi mesafedir metredir.yani uzunlık ölçüsüdür. bir birime 100 metre dersek ben 1 birim yani 100 metre yürürken siz 3 birim yani 300 metre yürüyorsunuz demektir.
Fazlaca uzatmanın manasız olacağını düşünüyorum konumuza dönersek besin eriyiği hazırlamakta birim, ağırlık birimidir . Eğer 1 birim azot 0,6 birim fosfor 1,6 birim potasyum deniyorsa birim ağırlık birimidir. mg_ gr_ kg _ hatta ton seçe bilirsiniz. yani hazırlamış olduğumuz besin eriyiğinin içindeki elementler bu birimler alınarak orantılana bilir. yani bu besin eriyiğinde 1 kg azot, 0,6kg posfor, 1,6 kg potasyum var diyebiliriz ama burada bütün bu elementlerin ne kadar suda olduğu belli değildir. Bunu belirliyen bizim arzu ettiğimiz konsantrasyondur. yani 1 gr azotu,0,6 gram fosforu,1,6 gr potasyumu istesek 1 litrede , istersek 10 litrede erite biliriz. Ama nekadar suda eritelim diyince bitki için önem taşıyan EC değeri işin içine girer. eğer EC 2 ms/ cm olsun dersek bu teorik olarak hesaplanır ancak farklı standarlar vardır.en pratik yol , birazdaha yüksek konsantrasyonda hazırlayıp azar azar su ilave ederk istediğimiz EC değerini yakalamaktır.ama hesap olarak yaklaşık bir gram tuzun 1 litrede eritilmesi ile 1 ms/cm lik bir EC değeri yakalanır. diye paratik bir formül kullana biliriz. bir iki pratikten sonra olay çok kolaylaşacaktır.
Şimdi olaya birde tersinden bakarsak örmeğin 150 ppm azot, 75 ppm fosfor,225 ppm potasyumun formülünü çıkaracak olursak burada birim ppm yani litrede mg dır.
Oranları hesaplarken herzaman azotu bir kabul ediyoruz. Bu eriyik için formül 150 /150- 75/ 150_ 225/ 150 = 1 _0,5_1,5 tur. Bu formülü istersek aynı oranlarda daha seyrek veya daha konsantre hazırliya biliriz Örnek 100 ppm azot,50 ppm posfor 150 ppm potasyum veya 250 ppm azot,125 ppm fosfor,375 ppm potasyum gibi.
Kudret Tezel
09-03-2013, 17:32
Ders çalışanlar nasıl belli oluyor. Anlıyan anlıyor demek. Problem anlamıyanın.
Sanırım sorun daha çok tersine hesap yapmaya kalkınca ortaya çıkıyor. Yani maddeleri verip, şu kadar suda erittik, bu çözeltinin formülü ne deyince hesaplamak kolay.
Ancak şu formüle göre (veya ppm cinsinden) hangi maddeden ne kadar koymak lazım sorusunun cevabı ise o kadar kolay değil. Tam tutturmak da mümkün olmayabilir.
Mesela meşhur HydroBuddy programı var bu iş için. ppm formülünü verince yaklaşık olarak kaç gram hangisinden lazım diye hesaplıyor. Ama dediğim gibi tam çıkmıyor, çünkü verilen ppm değerlerine göre tek bir sonuç olmayabilir, veya hiç olmayabilir.
Yani ters hesabın kolay ve doğrudan bir yöntemi yok. Belki bunu böylece belirtmek lazım. En azından benim bildiğim böyle. Bilen varsa beri gelsin.
diabolos
09-03-2013, 18:45
İsmail bey verdiğiniz bilgiler için teşekkür ederim,anladığım kadarıyla ppm değerleri değişsede oranları değişmiyor,
Sanırım sorun daha çok tersine hesap yapmaya kalkınca ortaya çıkıyor. Yani maddeleri verip, şu kadar suda erittik, bu çözeltinin formülü ne deyince hesaplamak kolay.
Ancak şu formüle göre (veya ppm cinsinden) hangi maddeden ne kadar koymak lazım sorusunun cevabı ise o kadar kolay değil. Tam tutturmak da mümkün olmayabilir.
Mesela meşhur HydroBuddy programı var bu iş için. ppm formülünü verince yaklaşık olarak kaç gram hangisinden lazım diye hesaplıyor. Ama dediğim gibi tam çıkmıyor, çünkü verilen ppm değerlerine göre tek bir sonuç olmayabilir, veya hiç olmayabilir.
Yani ters hesabın kolay ve doğrudan bir yöntemi yok. Belki bunu böylece belirtmek lazım. En azından benim bildiğim böyle. Bilen varsa beri gelsin.
Sayın Sulukök,
Çok haklısınız. Hesabı tutturmak çok zor. Zaten ben de HydroBuddy programın kullanarak hesaplayacağım. Ama burada ulaşabildiğimiz kimyasallar çok önemli. Doğru kimyasalları sisteme eklersek üç aşağı beş yukarı bir değer hesaplanabilir.
Saygılar...
diabolos
09-03-2013, 18:53
Arkadaşlar Topraksız tarımla hangi meyve-sebzeleri yetiştirebiliriz bilen var mı?belli bir liste var mı yoksa her türlü meyve-sebze yetiştirebilirmiyiz?
Birçok çeşit yetiştirilebiliyor fakat her türe göre materyal hazırlığı değişiyor diye biliyorum...
Arkadaşlar,
Bu konu, yazarken işinize yarayabilir diye linkini ekliyorum:
Tablo (table) kullanımı (yazılarınızı hizalı yazmanız gerekirse) (http://www.agaclar.net/forum/sik-sorulan-sorular-forum-kullanma-kilavuzu/15233.htm)
İsmail Karagülle
09-03-2013, 21:51
İsmail bey verdiğiniz bilgiler için teşekkür ederim,anladığım kadarıyla ppm değerleri değişsede oranları değişmiyor,
Sayın diablos , yanlış anlaşılmasın bu bilgiler benim değil .
Kudret Tezel hocaya aittir.
Ben oradan alıntıladım.
Bunu yaparken amacım , Ağaçlarda daha önce yayınlanmış , bilgiler arasında olan şeyler sanki yokmuş gibi davranmamak gerektiğini de vurgulamak için , ve soruya daha önce verilmiş cevap var. Aranırsa bulunabiliyor. Demek için bir örnek vermek istedim .
Yoksa nerede bizde o kadar bilgi . Sadece öğrenme mücadelesi veren bir öğrenciyim .:(
Şimdilik iyi kopya çekmeye çalışıyorum. Ve bir de haddimi bilmeye çalışıyorum ;)
İsmail Karagülle
09-03-2013, 23:09
Arkadaşlar Topraksız tarımla hangi meyve-sebzeleri yetiştirebiliriz bilen var mı?belli bir liste var mı yoksa her türlü meyve-sebze yetiştirebilirmiyiz?
Teorik olarak herşey yetiştirilmesi gerekir. Bitlinin topraktan alacağı besinleri siz zahmetsizce bitkiye veriyorsunuz. Diğer istedikleri şartları da yerine getirebiliyorsanız her tür bitkinin yetiştirilmesi gerekir.
Bir yerlerden aldığım , kopyaladığım bu konuda notum vardı . Kaynağını şimdi hatırlamadığım için özür dilerim . Sadece kendim için aldığım notlarımda vardı . AŞAĞIDA;
ALINTIDIR .
Yetiştirilen ürünler
Seralarda yetiştirilen ürüner sebzeler ve kesme çiçek çeşitleri. Sebze türleri arasında ağırlığın domateste olduğu gibi görülüyor. Başta domates olmak üzere biber, patlıcan, salatalık, kavun ve kabak ta yetiştirilen ürünler arasında yer alıyor. Ayrıca az miktarda da olsa fasulye, karpuz, marul, ıspanak, maydanoz, tere ve roka gibi ürünler de yetiştiriliyor.
Yetiştirelecek ürünler seçilirken bölgedeki üretici alışkanlıkları pazarlama şartları sera tipi ve iklim koşulları ile toprak yapısı gibi faktörleri göz önünde bulundurmak gerekiyor. Örneğin İzmir’in Menderes Bölgesi ağırlıklı olarak salatalık yetiştiriciliği, Derme ise biber yetiştiriciliği konularında alıcıların tercih ettiği bölgeler. Bunun dışında Antalya merkez ve çevresinde hemen hemen tüm ürünler bulunabiliyor. Kesme çiçekte ise sırayla gül, karanfil, lale, krizantem, orkide, lilium, gerbera, frezya, glayör ve gipsofila yetiştirililiyor.
Bu ürünlerden Türkiye’nin ihracat kaleminde yer alanlar karanfil ve gerbera. Ancak son yıllarda kesme çiçek ihracatının arttırılması amacıyla yeni türlerin ihracata yönlendirilmesi söz konusu. Gelecek dönem özellikle soğanlı çiçek türlerine talebin artması bekleniyor.
KAYNAĞI DA BULDUM;Topraksız Tarım Girişimcileri Bekliyor (http://www.bahcebitkileri.org/topraksiz-tarim-girisimcileri-bekliyor.html)
diabolos
10-03-2013, 23:06
o zaman odunsu bitkilerde yani Ağaç da yetiştirebiliriz sanıyorum,yani tohumdan fideye **** fideden fidana kadar olan süreci kastediyorum ,daha sonra onu gidip toprağa ekebiliriz yanılıyormuyum?
İsmail Karagülle
11-03-2013, 00:19
o zaman odunsu bitkilerde yani Ağaç da yetiştirebiliriz sanıyorum,yani tohumdan fideye **** fideden fidana kadar olan süreci kastediyorum ,daha sonra onu gidip toprağa ekebiliriz yanılıyormuyum?
Bu forumda bir yerlerde denemek isteyenler okuduğumu hatırlıyorum . Denemek lazım .
Sera içinde bodur meyva yetiştiriliyor. Bu fidan yetiştirmekte niye kullanılmasın . Denemek lazım
Forumda bu konu ile Sn.Kudret Tezel hocamızın ve diğer değerli arkadaşların yorumlarını okuduktan sonra konu ile ilgili olarak bir çalışma yaptım.
1000 lt için forumda bulunan marul besin eriyiği formülasyonunu yapmaya çalıştım. Değerli forumdaşlarımdan fikirlerini paylaşarak hatalı yerler varsa düzeltmelerini rica ediyorum. (iz elementlerdeki sülfat gözardı edilmiştir)
Ulaşılmaya çalışılan formül
N-120 ppm
P- 40 ppm
K- 178 ppm
Ca-120 ppm
Mg- 37 ppm
S- 48 ppm
B- 1,2 ppm
Cu- 0,12 ppm
Fe- 2,4 ppm
Mn- 0,5 ppm
Zn- 0,5 ppm
Mo- 0,01 ppm
KİMYASAL |GRAM |K| P |N| Ca| Mg |S| Fe| B| Mn| Zn| Cu| Mo|
Mono potasyum fosfat KH2PO4— K: %28; P: %22,76 |175,74 |49,2072 |39,998424| | | | | | | | | | |
Potasyum nitrat K NO3--- K: %38; N: %13 |338,94 |128,7972 | |44,0622 | | | | | | | | |
Kalsiyum nitrat Ca(NO3)2 +4H2O---- Ca: %16,97; N: %11 |707 | | |77,77 |119,9779 | | | | | | | |
Magnezyum Sülfat MgSo4+7H2O---- Mg: %9,86; S: 13 |375,25 | | | | |36,99965 |48,7825 | | | | | |
Borik Asit H3BO3 B %18 |6,67 | | | | | | | |1,2006 | | | |
Bakır Sülfat CuSO4+5H2O Cu %25 |0,5 | | | | | | | | | | |0,125 |
Demir Sülfat Fe SO4+7H2O Fe %20 |12 | | | | | | |2,4 | | | | |
Mangan Sülfat Mn So4+H2O Mn %32 |0,15 | | | | | | | | |0,048 | | |
Çinko Sülfat Zn SO4+7H2O Zn %22 |0,22 | | | | | | | | | |0,0484 | |
Amonyum Molibdat (NH4)6Mo7O24+4H2O Mo %54 |0,002 | | | | | | | | | | | |0,00108|
İsmail Karagülle
11-03-2013, 18:15
kssvat a bir cevap veren olsa iyi olur. Şimdi haddimi aşıp cevap vereceğim.:rolleyes::rolleyes:
Sayın kssvat'a önce teşekkürler.
Ben şöyle birşey yazmayı düşünmüştüm:
"Balık" için teşekkürler tablonun çok faydalı olacağına kuşkum yok, ancak forumdaki arkadaşların ihtiyacı daha çok "balık tutmayı öğrenmek". ;-)
Ben HydroBuddy ile hesapladım. Biraz da tembellik ettim ve kullanılabilecek maddeleri seçmedim, hazır ne varsa kabul dedim, ve de farklı bir liste elde ettim:
MADDE| FORMÜL | Miktar (gr)
Iron EDTA | Fe(EDTA) | 18.462
Calcium Nitrate (Tetrahydrate) | Ca(NO3)2.4H2O | 636.712
Magnesium Sulfate (Heptahydrate) | MgSO4.7H2O | 375.254
Potassium Nitrate | KNO3 | 444.462
Manganese Sulfate (Monohydrate) | MnSO4.H2O | 1.538
Boric Acid | H3BO3 | 6.864
Copper Sulfate (pentahydrate) | CuSO4.5H2O | 0.472
Sodium Molybdate (Dihydrate) | Na2MoO4.2H2O | 0.025
Zinc Sulfate (Dihydrate) | ZnSO4.2H2O | 1.510
Phosphoric Acid (30%) | H3PO4 | 421.807
Görüldüğü gibi bazı hammaddeler ve dolayısıyla çıkan sonuç farklı.
Bu tabloyu bilerek yayınladım:
Her zaman, her yerde her malzemeyi bulamayabiliriz. O zaman da hazır tablo tam işimize yaramaz. Elimizdeki malzemeye göre hesap yapmamız gerekiyor olabilir. O nedenle hesap yöntemini öğrenmek çok önemli.
Ben hesap yapıp da ne yapıyorum? Bu malzemeleri kendim toplayıp yapmaya kalksam, ölüm. Çoğu 25 kg torbalar ile satılıyor. Hadi bir kısmı 200-300 gr lazım, ama bazıları 5-10, bazıları 1-2 gram.
Yani formülü bilmek de hesabı yapmak da yetmiyor. Malzeme sağlamak da başlıbaşına sorun. Bu işi ticari yapacak olan için miktarlar çok da sorun olmayabilir, ama benim gibi bir amatör için sorun. O nedenle hazır karışım bulabilmek benim için çok önemli.
Yine de bu tür bir katkı önemli. Adım adım, tüm ihtiyaçların zamanla karşılanacağına inanıyorum. Önemli olan iyi niyet.
Saygılarımla
Listenin hizalı çıkmamasından dolayı herkesten ve de liste moderatörümüzden özür diliyorum. "Düzelt"tiğimi sandım ama yine olmadı. Moderatörümüz uyarmıştı, olacak sandım, yine tembellikettim. Bağışlayın.
Galiba tabloyu düzeltmeyi becerdim :-))
Sn. İsmail Karagulle nin latifesini anlayamadım. Ama eğer mesajımla alakalı bir yanlışım varsa, beni muhatap alıp cevap vermesini isterdim. Yukarıda yazmış oldugum mesajımda formül budur bunu kullanabilirsiniz gibi bir ifadem olmadı. Forumda bu konu ile alakalı olarak başta sn.Kudret Tezel olmak üzere konu hakkındaki diğer üstadların mesajlarını tekrar tekrar okuyarak anlayabildiğim kadar bir formulasyon yapmaya çalıştım. Belki de yanlış oldu bilemiyorum ama amacım kesinlikle balık tutmayı öğrenmek gerekmez alın size hazır formül demek değildi.
Sayın kswat,
Sayın Karagülle ne amaçla sormuştu bilmiyorum ama ben tamamen kendi kişisel görüşümü yazdım. Aynı şeyi söylemiyor da olabiliriz.
Ben çalışmanızın katkısına inanıyor ve tekrar teşekkür ediyorum. Bu bir başlangıç olmalı. Bir sonraki adım da hesaplama yöntemi olursa, herkes kendisi değişik durumlar için hesap yapabilir.
Örneğin domatesin değişik dönemleri için farklı formüller bulan bir arkadaşımız kendisi hesap yamak isteyebilir veya hazır tablo istediğinde sizi bulamıyor olabilir.
Söylemek istediğim sadece bu kadardı.
Saygılar.
Selam Arkadaşlar,
Eve yeni geldim,
Sayın ksswat hesaplamaları yapıp tabloyu kontrol edeceğim...
Sayın kswat,
Hesaplamalar doğru sayılır sadece yuvarlama kaynaklı (makro elementlerde) 1-2 ppm'lik fark görünüyor. Fakat Azotun (N) tamamı NO3 kaynaklı. Daha önce forumda okumuştum, Azotun yaklaşık %10-20'lik bir kısmının amonyak veya amonyum kaynaklı olması gerekiyor diye. Tecrübeli arkadaşlar bu konuda yardımcı olabilir.
Ama tabloda iyi bir denge yakalamışsınız.
İyi çalışmalar...
Fakat Azotun (N) tamamı NO3 kaynaklı. Daha önce forumda okumuştum, Azotun yaklaşık %10-20'lik bir kısmının amonyak veya amonyum kaynaklı olması gerekiyor diye.
İyi çalışmalar...
Genel olarak böyle bir zorunluluk yok. Bir çok bitki için spesifik formullerde NO3 tek kaynak olarak belirtilir belirtilmeyen NH4 kullanılan örneğin marul biber türleri vardır. NH4 yüksek dozda zaten toksik etki yapar ancak pH dengelemesine katkı yapar. Çok detay olmayacaksa kullanmamak daha faydalı.
Sn.Perseus ve Sn.Ankafar’a değerli katkıları için teşekkürler, demek ki Sn.Kudret Tezel ve diğer forum üstadlarının anlatımlarından doğru bir sonuç çıkarmışım. Arayan gerçekten forumda gerekli tüm bilgileri bulabiliyor, yalnız şöyle bir durum var, ben bu topraksız tarım besin eriyiği konusu ile ilgili olarak forumda açılan tüm başlıkları tekrar tekrar okudum, hala kafamda bazı soru işaretleri vardı, ta ki dün tüm gün forumdaki mesajları kağıt-kalemle tekrar tekrar yazarak çalışınca oldu.
Şimdi eğer üstadların müsaadesi olursa çıkarımlarımı paylaşayım.
1-) PPM öyle çokta korkulacak bir şey değil, örneğimizdeki formülde ppm’i 1000 litrelik su için gerekli maddeleri hesaplarsak olay kolaylaşıyor,
120 ppmx1000 litre= 120.000 ppm buda eşittir = 120.000 mg = 120 gram “ N=Azot” lazım diyebiliyoruz,
Örneğimizde 300 litre çözelti hazırlayacak olsaydık sonuç
120 ppmx300 litre= 36000 ppm = 36000 mg = 36 gr “N” olacaktı.
2-) PPM den gram’a dönüşüm yapabildiysek 2.aşama bu elementleri nereden temin edebiliriz sorusu.
Bunun için 2 yol var,
A-)Birincisi elementlerin atom ağırlıklarını (http://www.agaclar.net/forum/218300-post22.htm) formülleri ile çarpıp hesaplayarak formüldeki yüzdesini bulmak
Örnekte: Mono potasyum fosfat KH2PO4 için hesaplama yapacak olursak
Atom Ağırlıkları
K=39,09
H=1,007
P=30,97
O=15,99
Hesabımız şu şekilde olacaktır.
1 bileşiğin ağırlığı = 39,09+2x1,007+30,97+(4X15,99) =136,034
O halde bu bileşikte
K oranı 39,09 / 136,034= %28,73 olacaktır.
P oranı ise 30,97 / 136,034= %22,76 olacaktır.
B-) İkinci ve benim tercih ettiğim yol ise kullanılabilecek tüm bileşiklerin hazırlanmış formüllerini kullanmaktır.
Yine forumdan kopyala/yapıştır yapacak olursak;
| | |
Mono potasyum fosfat |KH2PO4|K: %28|P: %22,76|
Potasyum nitrat |K NO3|K: %38|N: %13|
Kalsiyum nitrat |Ca(NO3)2 +4H2O|Ca: %16,9 |N: %11|
Magnezyum Sülfat |MgSo4+7H2O|Mg: %9,86|S: 13|
Amonyum Nitrat| NH4NO3|N: %34|
Nitrik Asit| NHO3|N: %22.23 |%100saf|
DKP Di potasyumfosfat |K2HPO4|K: %44| P: %17|
MAP Mono Amonyum Fosfat| NH4H2PO4| P: %26| N: %12|
DAP Di Amonyum Fosfat |(NH4)2HPO4| P: %23| N: %21|
DKP Di Potasyum Fosfat| K2HPO4| K: %44| P: %17|
Fosforik Asit |H3PO4| P: %31,6| % 100 saf|
Potasyum Klörür |KCL|K: %52|
Potasyum Sülfat |K2SO4| K: %44| S: %18|
Kalsiyum Klörür| CaCL2|Ca: %36| CI: %63|
Amonyum Sülfat| ( NH4)2SO4|N: %21| S: %2|
Boraks |Na2B4O7+10H2O |B %12|
Borik Asit |H3BO3| B %18|
Çinko Sülfat |Zn SO4+7H2O |Zn %22|
Bakır Sülfat| CuSO4+5H2O |Cu %25|
Demir Sülfat |Fe SO4+7H2O |Fe %20|
Mangan Sülfat |Mn So4+H2O |Mn %32|
Amonyum Molibdat |(NH4)6Mo7O24+4H2O| Mo %54
Son olarak ise bu karışımlardan ne kadar kullanırsak gerekli olan elementleri elde edebiliriz sorusuna cevap arıyoruz,
İşte işin en zor kısmı burada başlıyor, çünkü örneğin Kalsiyum ihtiyacımızı karşılaşamak için Kalsiyum nitrat kullanıyoruz, Kalsiyum tamam ama bize bunun yanında Azot’da geliyor. Burada biraz kafa yormak gerekiyor. Yukarıdaki örneğimde az gerekli olandan yola çıkarak gittim, p=fosfor ihtiyacı 40 ppm yani 1000 litrelik çözeltide 40 gram idi,
40 gram fosfor elde edebilmek için hangi bileşik’e ihtiyacım var sorusuna cevap ,
Mono potasyum fosfat KH2PO4— K: %28; P: %22,76 oldu
Buradan yeteri kadar fosfor elde etmek için ne kadar mono potasyum fosfat kullanmak gerekir sorusunun cevabı ise temel matematik bilgisi içler dışlar çarpımı
100 birim KH2PO4 de 22,76 birim P varsa
X birim KH2PO4 den 40 birim P elde ederiz
X= 40x100/22,76
X= 175, 74 gram olarak buldum
Ben kendi adıma,
size yardımcı olabildiysem ne mutlu. Asıl teşekkürü, bence, bıkmadan usanmadan her soruyu cevaplamaya çalışan Sn. Kudret Bey hak ediyor.
Saygılar...
İsmail Karagülle
12-03-2013, 22:09
Benim yazımda , anlaşılmayacak ne var , ben de onu anlamadım.
Arkadaş bir şeyler yazmış .
Birileri yardımcı olsun konu ile soruya cevaplar gelsin istedim ve bunu dile getirdim.
Şimdi , ben düşünüyorum, acaba neden lafın altında başka anlamlar aranıyor diye.
Bir ön yargı mı var?
Estağfurullah Sn.Karagülle neden önyargı olsun, forumda yazdığınız yazılardan bu konuda benden daha deneyimli olduğunuz ve Sn.Kudret Tezel'in konularını benden daha çok takip ettiğiniz açık. Forumu okudukça görüyorum ki Sn.Kudret Tezel 4 senedir aşağı yukarı aynı eksende dönen sorulara cevap vermeye devam ediyor, ben kendimden pay biçiyorum, bir konuyu 4 senedir anlatsam ve hala aynı soruları soran insanlarla muhatap olsam ilk zamanlardaki şevkimi yitirirdim. E peki bizim gibi konuya yeni müdahil olan insanlar ne olacak. İşte orada sizin gibi deneyimli abilerimizin devreye girerek bilgilerinizi paylaşmanızı beklemiştim. Yanlış anlaşıldıysam özür dilerim.
İsmail Karagülle
13-03-2013, 16:00
[QUOTE=ksswat;1118947]Estağfurullah Sn.Karagülle neden önyargı olsun, forumda yazdığınız yazılardan bu konuda benden daha deneyimli olduğunuz ve Sn.Kudret Tezel'in konularını benden daha çok takip ettiğiniz açık. Forumu okudukça görüyorum ki Sn.Kudret Tezel 4 senedir aşağı yukarı aynı eksende dönen sorulara cevap vermeye devam ediyor, ben kendimden pay biçiyorum, bir konuyu 4 senedir anlatsam ve hala aynı soruları soran insanlarla muhatap olsam ilk zamanlardaki şevkimi yitirirdim. E peki bizim gibi konuya yeni müdahil olan insanlar ne olacak. İşte orada sizin gibi deneyimli abilerimizin devreye girerek bilgilerinizi paylaşmanızı beklemiştim. Yanlış anlaşıldıysam özür dilerim.[/QUOTE
Kıymetli ksswat , Ben de öğrenme aşamasındayım. İstedim ki senin yazına daha bilgili deneyimli ustalarımız cevap versin . Bizim (ben ) bildiklerimiz yanıldıklarımızı geçemiyor.
Elde kağıt kalem hala ders çalışıyorum . Senin örneklemen de benim için bilgilerimi test etmem yardımcı oldu.
Özür dilemen için estağfurullah. Teşekkürler.
diabolos
16-03-2013, 17:51
Arkadaşlar benim bir sorum olacak bilen varsa yanıtlamasını rica ediyorum,şu linkteki:http://www.agaclar.net/forum/topraksiz-tarim/6949.htm ,
3 ve 4 nolu mesajlarda Kudret Hocamız marul için bir formül dizayn etmiş ve sonundada ph ının 6,4 ile 6,7 arasında ayarlanması gerek diyede not düşmüş benim merak ettiğim şey bu rakamları yani 6,4 ile 6,7 yi nasıl hesaplıyoruz sakın yanlış anlaşılmasın ,eriyiğin ph ı nasıl ölçülür diye sormuyorum nasıl hesaplanır diye soruyorum, sanırım bunun bir formülü olmalı aynı şekilde Ec si de EC 1,6 mS dir denmiş,1,6 yı nasıl buluyoruz ve mS nedir?
İsmail Karagülle
16-03-2013, 18:06
Arkadaşlar benim bir sorum olacak bilen varsa yanıtlamasını rica ediyorum,şu linkteki:http://www.agaclar.net/forum/topraksiz-tarim/6949.htm ,
3 ve 4 nolu mesajlarda Kudret Hocamız marul için bir formül dizayn etmiş ve sonundada ph ının 6,4 ile 6,7 arasında ayarlanması gerek diyede not düşmüş benim merak ettiğim şey bu rakamları yani 6,4 ile 6,7 yi nasıl hesaplıyoruz sakın yanlış anlaşılmasın ,eriyiğin ph ı nasıl ölçülür diye sormuyorum nasıl hesaplanır diye soruyorum, sanırım bunun bir formülü olmalı aynı şekilde Ec si de EC 1,6 mS dir denmiş,1,6 yı nasıl buluyoruz ve mS nedir?
Sorunuzun cevabı galiba burada
http://www.agaclar.net/forum/topraksiz-tarim/6949.htm
19 nolu mesaj .
diabolos
16-03-2013, 18:33
Sorunuzun cevabı galiba burada
http://www.agaclar.net/forum/topraksiz-tarim/6949.htm
19 nolu mesaj .İsmail bey 19 nolu mesajda reçetenin formülünü 1,0 + 0,33 + 1,48 + 1,0 +0,30 +0,4 şeklinde vermiş bu formülden ph ı nasıl buluyoruz ben anlayamadım,ayrıca bu reçeteyi bu şekilde formüle etmekten maksat nedir onuda hala anlayabilmiş değilim ,elementlerin ppm cinsinden değerleri eriyiği hazırlayabilmemiz için yeterli değilmi?bu rakamlarla 6,4 ile 6,7 ph seviyesine nasıl ulaşıyoruz(topluyormuyuz,çıkarıyormuyuz,bölüyormuy uz,çarpıyormuyuz?)
Her bitkinin "tercih ettiği" EC ve pH değerleri var. Örneğin şu adreste bir tablo var:
EC ve pH (http://www.tarim.gen.tr/ayteknik/ecveph.htm)
Bunlar hesap değil, gözlem sonucu bulunan değerler. Gözleyene göre, alt-türe göre, hatta bitkinin dönemine göre farklılık gösterebilir.
İsmail Karagülle
16-03-2013, 18:39
İsmail bey 19 nolu mesajda reçetenin formülünü 1,0 + 0,33 + 1,48 + 1,0 +0,30 +0,4 şeklinde vermiş bu formülden ph ı nasıl buluyoruz ben anlayamadım,ayrıca bu reçeteyi bu şekilde formüle etmekten maksat nedir onuda hala anlayabilmiş değilim ,elementlerin ppm cinsinden değerleri eriyiği hazırlayabilmemiz için yeterli değilmi?bu rakamlarla 6,4 ile 6,7 ph seviyesine nasıl ulaşıyoruz(topluyormuyuz,çıkarıyormuyuz,bölüyormuy uz,çarpıyormuyuz?)
C evap 19 No daki şu cümlede;
Çünkü bitkilerin İstedikleri veya mükemmel gelişebilecekleri ortamlar ve deneyler ancak arge ve ünüversite laboratuvarlarında gerçekleşebilir
Yani benim anladığım kadarı ile, Bitkinin istediği ec ve ph değerlerini biz hesaplamıyoruz. Bu değerler yukarıda bahsedildiği şekilde tespit edilmiş.
diabolos
16-03-2013, 18:52
Tamam şimdi anlaşılmıştır.Teşekkür ederim Sulukök ve İsmail bey
Kudret Tezel
16-03-2013, 18:58
Sevgili diabolos, Bu formülden yola çıkarak , ph ı çarparak bölerek toplıyarak çıkararak hesaplamıyoruz. Besin elementlerinin bitki tarafından alınabilmesi için belli bir ph aralığı var, bütün elementlerin alınabildiği ph aralığı 6,4 ile 6,7 arasında dır diyor kaynaklar. Besin eriyiği hazırlandıktan sonra Ph ı bu aralığa ayarlıyoruz ki bitki bütün elementleri alabilsin.
EC değeride bunun gibi, bazı bitkiler yüksek EC yi sever bazıları düşük EC yi sever. Düşük EC isteyen bir bitkiyi yüksek eceli besinle beslerseniz bitki besin alamaz. Akademik araştırmalar neticesi bitkilerin EC ve PH istekleri araştırılmış tablolar halinde paylaşılmıştır. Biraz gayret sarfederek bu tabloları bulabilirsiniz.
Ben mesaj yazıncaya kadar arkadaşlarımız sorunuzu cevaplamışlar bile teşekkürler.
Aslında EC ile ppm reçete arasında bir ilişki var. EC bize besin çözeltisi içindeki toplam besin miktarı hakkında bilgi veriyor. EC dediğimiz çözeltinin elektrik iletkenliği, o nedenle mS diye yani microSiemens diye ölçülüyor. Besin çözeltisi dediğimiz ise bir takım kimyasal tuzlar. Tuzlar suda çözündükçe suyun iletkenliği artıyor. Böylece yüksek iletkenlik bize suda çözülmüş çok miktarda tuz olduğu bilgisini veriyor. Yani ppm ile EC arasında bir matematik ilişki var. Şu adreste basit bir EC / ppm dönüştürücü var:
Convert EC or PPM measurements from Growco Indoor Garden Supply (http://www.4hydroponics.com/convertPPM.asp)
HydroBuddy gibi reçete hesabı yapan programlar da reçetenin EC'sinin ne olacağını da söylüyor.
Ama işin başında biz ppm'den EC'ye gitmiyoruz. Önce bitkinin EC ihtiyacı gözlemle bulunuyor. Bu da bize bitkinin ppm ihtiyacını veriyor. Ama bir de yine besine göre N-P-K gibi ve diğer elementler için besin oranları var. Yani ppm'in bileşenlerinin ne olacağı. Bunları da kullanarak sonuçta reçeteyi buluyoruz. (buluyorlar)
Bize de oturup bu hazır reçeteleri kullanmak kalıyor. Bu reçeteye göre karışım hazırlıyoruz. Doğru hazırladıysak ve de çok kaliteli su kullandıysak (EC'si 0.0), sonuçta doğru EC'yi de elde ederiz. pH ise suyun PH'ına bağlı olduğundan, sonuçta (genellikle) asit ilavesi ile pH'ı düşürmek (ayarlamak) gerekebilir
Arkadaşlar,
pH formülü pH= -log[H] şeklindedir. Burada [H] Hidrojen iyonları konsantrasyonunu göstermektedir. Besin çözeltileri genellikle tuzlardan oluştuğu ve zayıf asit özelliği gösterdiği için pH değerinin hesapla bulunması beni bile aşar (bu arada kimyagerim). EC değeri pH ile çok fazla ilgili değil, çözeltideki iyon şiddeti ile ilgili. Örneğin saf su (pH~7) içine sofra tuzu eklerseniz EC değeri fırlayacaktır ama pH yine 7 civarında kalacaktır.
Kudret Hocam zaten bitkiyi ilgilendiren bölümünü açıklamış.
Saygılar…
diabolos
17-03-2013, 14:47
Aslında EC ile ppm reçete arasında bir ilişki var. EC bize besin çözeltisi içindeki toplam besin miktarı hakkında bilgi veriyor. EC dediğimiz çözeltinin elektrik iletkenliği, o nedenle mS diye yani microSiemens diye ölçülüyor. Besin çözeltisi dediğimiz ise bir takım kimyasal tuzlar. Tuzlar suda çözündükçe suyun iletkenliği artıyor. Böylece yüksek iletkenlik bize suda çözülmüş çok miktarda tuz olduğu bilgisini veriyor. Yani ppm ile EC arasında bir matematik ilişki var. Şu adreste basit bir EC / ppm dönüştürücü var:
Convert EC or PPM measurements from Growco Indoor Garden Supply (http://www.4hydroponics.com/convertPPM.asp)
HydroBuddy gibi reçete hesabı yapan programlar da reçetenin EC'sinin ne olacağını da söylüyor.
Ama işin başında biz ppm'den EC'ye gitmiyoruz. Önce bitkinin EC ihtiyacı gözlemle bulunuyor. Bu da bize bitkinin ppm ihtiyacını veriyor. Ama bir de yine besine göre N-P-K gibi ve diğer elementler için besin oranları var. Yani ppm'in bileşenlerinin ne olacağı. Bunları da kullanarak sonuçta reçeteyi buluyoruz. (buluyorlar)
Bize de oturup bu hazır reçeteleri kullanmak kalıyor. Bu reçeteye göre karışım hazırlıyoruz. Doğru hazırladıysak ve de çok kaliteli su kullandıysak (EC'si 0.0), sonuçta doğru EC'yi de elde ederiz. pH ise suyun PH'ına bağlı olduğundan, sonuçta (genellikle) asit ilavesi ile pH'ı düşürmek (ayarlamak) gerekebilirSevgili Sulukök böyle net yazınca çok daha iyi anlaşılıyor bazı arkadaşlarımız belki bu sorduğumuz sorulara cevapları forumda var diye kızıyor olabilirler ama bazı şeylerin daha net anlaşılabilmesi için daha açık ve net ifadeler kullanılması gerek ,soru sormadan evvel elimden geldiğince cevabını forumda arayarak bulmaya çalışıyorum bazılarını buluyorum bazılarınıda belki insani nedenlerden gözden kaçırıyor olabilirim ama şuda bir gerçek forumda çok fazla konu başlığı var hatta aynı konu defalarca aynı başlık altında farklı kişilerce açılmış,her kafadan bir ses çıkmış ,bu da haliyle bilgi kirliliğine ve kafa karışıklığına yol açıyor,benim sorduğum soruya gelince ph ve ec nin sabit ve standart olmaması bitkiden bitkiye ,formülden formüle değişmesi kafamda acaba ppm değerleriyle matematiksel bir ilişkisi varmıdır sorusunu sormama neden oldu ,.Siz yukardaki cevabınızda diyorsunuz ki :
Ama işin başında biz ppm'den EC'ye gitmiyoruz. Önce bitkinin EC ihtiyacı gözlemle bulunuyor. Bu da bize bitkinin ppm ihtiyacını veriyor
Şimdi burası benim kafama takıldı ,bitkinin ppm ihtiyacını bilmeden EC ihtiyacı nasıl daha önce gözlemle bulunabilir?Ec çözeltinin içindeki gübre miktarıyla ilgili değilmidir?çözeltinin içinde gübre ne kadar fazlaysa EC yani suyun iletkenliğide o kadar fazla değilmidir?Eğer EC yi yani suyun iletkenliğini arttırmak istersek çözeltiye gübre, eğer azaltmak istersek su katmıyormuyuz?
anladığım kadarıyla besinin formülünü bileşikler(MKP,Mg SO4 7 H2O ....VS gibi) haliyle içlerindeki kimyasal elementler(azot,fosfor,potasyum...vs gibi)
oluşturuyor,Ec ise bu formülün farklı konsantrasyonlarıdır ,yani aynı miktardaki bileşiği 1 litrede eritirsek farklı 10 litrede eritirsek farklı bir Ec değeri yakalamış oluruz ,yani 1 litredeki daha konsantre 10 litredeki daha seyrek bir eriyik olur.Ben yanlış mı biliyorum?yanlış biliyorsam düzeltin lütfen.
İsmail Karagülle
17-03-2013, 15:28
Soruların cevabı forumda var niye soruyorsun diye kızmak olarak algılanması doğru değil. Ben forumda daha önce yazılmış cevap niteliğindeki bilgilerin kaynağını belirtmek için o sayfaları öneriyorum . Öyle yapmazsak sanki kendi bilgilerimi paylaşıyorum sanılabilir. Yukarıda bir yazıda buna benzer bir yazı gördüm sanıyorum. Bir yerden kopyaladığımız yazıların kaynağını belirtmekte yarar var.
Ağaçlar bir kitap değil ansiklopedidir. Birçok bilgi var . Burada da olduğu gibi konu hakkında bilgi istendiğinde , tekrar tekrar aynı konu tekrarlanarak bilgi kirliliği olabiliyor. O yüzden de konu nerede ise oranın link'ini vermek suretiyle kirliliğe de engel olmak için üzerimize düşeni yapmış oluruz diye düşünüyorum.
Biz de öğreniyoruz. Sizde forumda bulamadıklarınızı sorunuz. Bir çok arkadaş seve seve bildiklerini ve bilginin nerede olduğunu paylaşacağına eminim.
Sağlıcakla kalın .
Gübre reçetesi hesaplaması oransal yapılır. ppm, mg/l gibi.
EC değeri bize sadece gübre yoğunluğu ölçümünde kolaylık sağlar.
Örneğin otomasyon uygulamalarında oransal dozlama yerine EC ölçerek dozlama daha düşük masraflıdır.
Sulama sonrası drenajın tekrar kullanıldığı sistemlerde drenaj suyunun ppm değeri ancak analiz sonucu öğrenilebilir. Bunun yerine EC değeri ölçülerek sulama suyuna ne kadar oranda karıştırılacağı otomasyon sistemi tarafından çok daha kolay hesaplanabilir.
Her gübrenin elektrik iletkenliği farklı olduğu için EC değerini karışımın içindeki gübre miktarlarını bilmeden ppm'e çevirmek mümkün değildir.
EC ile ppm arasında matematik ilişki olduğunu yukarıda söylemiştim. Adresteki hesaplayıcı da basit bir hesap yapıyor. EC için 1.0, 2.0, 3.0 değerlerini denerseniz ppm için 700, 1400, 2100 alırsınız.
Yani ppm = EC * 700
Bu kadar basit. Yani ne kadar çok madde, o kadar çok iletkenlik - ya da tersi: Ne kadar çok iletkenlik, o kadar çok madde.
ppm'i doğrudan ölçmek biraz daha zahmetli. Tüm çözeltiyi "kurutacaksınız", yani suyu gidecek geride tuzlar çökelecek. Onu alıp hassas terazide tartacaksınız.
EC ile ppm arasındaki bu basit bağlantı, eğer EC'yi kolayca ölçebilirsek ppm'i kolayca hesaplayabilme olanağı veriyor. EC'yi ölçmek çok daha kolay. Kudret Bey de sağolsun bize kolay EC ölçecek evladiyelik bir alet yapmış, 2 dakikada ölçüyoruz.
İster EC'yi ölçüp 700 ile çarpalım ppm hesaplayalım, ister kurutup tuzları tartalım; elde ettiğimiz ppm değeri toplam ppm değeridir. Yani reçetedeki 16 farklı element için verilen ppm değerlerinin toplamıdır. Bu nedenle o çökeltide hangi tuzlar olduğunu, hangi elementler olduğunun detayını bilemeyiz. İçindekilerin hepsi basit sofra tuzu da olabilir, 10 çeşit gübre karışımı da... Onu bilmek için kimya laboratuvarındaki türden karmaşık aletler gerekli.
O nedenle EC ölçmek bize sadece besin içinde ne olduğu konusunda kolay ama yaklaşık bir fikir verir.
Besin çözeltisi "taze" ise, kullanılmamışsa, ölçülen EC reçeteye uygun bir karışıma denk gelir. Ama drenajdan gelen kullanılmış besinde artık eski oranlar aynen kalmamış olabilir. Elementlerin oranları reçetedeki gibi değildir.
1 gr kalsiyum nitratı 1 litre saf suda eritirseniz 1000 ppm yapar. EC değeri 1.15 mS/cm dir.
1 gr amonyum nitratı 1 litre saf suda eritirseniz 1000 ppm yapar. EC değeri 1.61 mS/cm dir.
ppm = EC * 700 formülü doğru olsaydı her ikisinde de EC değeri 1.43 mS/cm olurdu.
bu formül ölçüm cihazı üreticileri tarafından uydurulmuş bir formül olup üreticiden üreticiye farklılıklar göstermektedir.
Kudret Tezel
17-03-2013, 19:45
Sevgili arkadaşlar EC ile ppm arasındaki bağlantı öyle çok basit bir bağlantı değildir. Her tuzun ayrı bir iltkenliği olduğu gibi tuzun teknik veya saf kalite olmasıda faktördür.
1 ms/cm yi 700 ppm tuz konsantrasyonu olarak kabul edenler olduğu gibi 640 ppm ,700 ppm kabul eden ülkelerde vardır.
USA 1 ms/cm (EC 1.0 or CF 10) = 500 ppm
European 1 ms/cm (EC 1.0 or CF 10) = 640 ppm
Australian 1 ms/cm (EC 1.0 or CF 10) = 700 ppm
Ayrıca şunuda hatırlatmakta fayda var, bu değerler sizin besin eriyiğiniz içindeki tuz konsantrasyonu değil bu iletkenliğin karşılığı NaCl miktarıdır.
Konunun üstadları olayı daha ayrıntılı olarak açıklamışlar. Ben ise biraz da bilerek basitleştirmeye çalışmıştım. İlk notumda da formülü "basit formül" diye anlatmaya çalışmıştım, ikincisinde de yaklaşık bir sonuç verdiğini vurguladım (HydroBuddy sadece toplama mı bakıyor, yoksa tek tek her tuz için ayrı bir değer kullanıyor mu bilmiyorum).
Her durumda, bir karışım için ölçülen EC bize ortalama bir değer, yani sadece bir fikir verir. Zaten "toplam ppm" kavramı işi yeterince muğlak bir duruma getiriyor. Yani bir karışımın toptan ppm'ini bilmek de çok şey ifade etmiyor. Bizim için, daha doğrusu bitki için önemli olan karışımın içindeki oranlar. Onu da EC bize vermez. EC bize bir "iletkenlik" bilgisi veriyor ama neyin iletkenliği olduğunu söylemiyor. Buradan çıkacak (veya hatta kurutulan tuzu tartarak bulunan) ppm değeri de bize bir "miktar" bilgisi verir, ama neyin miktarı olduğunu söylemez.
Benim ilk notumda asıl vurgulamak istediğim ise tam da bu idi: Yani asıl önemli olan reçetedeki ayrıntılı ppm tablosu, ya da kısaca formül dediğimiz oranlar. EC bütün bu ayrıntıları tek bir ölçüme indirgeyen bir yaklaştırma - basitleştirme.
Son günlerde forumda değişik başlıklar altında tartışılan drenajdan gelen besin kullanılmalı mı - kullanılmamalı mı, veya bitki büyüdükçe EC yükseltilmesi yeterli mi, yoksa formül mü değişmeli konularının altında yatan esas ayrıntı bu.
Yoksa zaten EC ölçtükten sonra ppm hesaplayıp gidip onunla birşey yaptığımız yok.
diabolos
18-03-2013, 01:14
Soruların cevabı forumda var niye soruyorsun diye kızmak olarak algılanması doğru değil. Ben forumda daha önce yazılmış cevap niteliğindeki bilgilerin kaynağını belirtmek için o sayfaları öneriyorum . Öyle yapmazsak sanki kendi bilgilerimi paylaşıyorum sanılabilir. Yukarıda bir yazıda buna benzer bir yazı gördüm sanıyorum. Bir yerden kopyaladığımız yazıların kaynağını belirtmekte yarar var.
Ağaçlar bir kitap değil ansiklopedidir. Birçok bilgi var . Burada da olduğu gibi konu hakkında bilgi istendiğinde , tekrar tekrar aynı konu tekrarlanarak bilgi kirliliği olabiliyor. O yüzden de konu nerede ise oranın link'ini vermek suretiyle kirliliğe de engel olmak için üzerimize düşeni yapmış oluruz diye düşünüyorum.
Biz de öğreniyoruz. Sizde forumda bulamadıklarınızı sorunuz. Bir çok arkadaş seve seve bildiklerini ve bilginin nerede olduğunu paylaşacağına eminim.
Sağlıcakla kalın .İsmail bey sizi çok iyi anlıyorum ve sonuna kadar hak veriyorum elbette bir soru sormadan evvel o sorunun cevabı forumda var mı yok mu iyice araştırılmalı ama dediğim gibi forum çok büyük ve her konu başlığı birde fazla kere açıldığı için bazen işin içinden çıkamayıp sorma ihtiyacı hissediyoruz tabi birde buna kimya terimlerine ve anlatımına karşı duyduğumuz yabancılık hissinide eklemek gerek,mesajımda kesinlikle sizi kastetmedim hatta hiç kimseyi kastetmedim tamamen genel bir tespitte bulunmak istedim zaten hepimiz burada birşeyler öğrenmek için bulunuyoruz amacımız üzüm yemek bağcığı dövmek değil eğer sizi kırdıysam özür dilerim,sağlıcakla kalın.
İsmail Karagülle
18-03-2013, 10:36
İsmail bey sizi çok iyi anlıyorum ve sonuna kadar hak veriyorum elbette bir soru sormadan evvel o sorunun cevabı forumda var mı yok mu iyice araştırılmalı ama dediğim gibi forum çok büyük ve her konu başlığı birde fazla kere açıldığı için bazen işin içinden çıkamayıp sorma ihtiyacı hissediyoruz tabi birde buna kimya terimlerine ve anlatımına karşı duyduğumuz yabancılık hissinide eklemek gerek,mesajımda kesinlikle sizi kastetmedim hatta hiç kimseyi kastetmedim tamamen genel bir tespitte bulunmak istedim zaten hepimiz burada birşeyler öğrenmek için bulunuyoruz amacımız üzüm yemek bağcığı dövmek değil eğer sizi kırdıysam özür dilerim,sağlıcakla kalın.
Estağfurullah. Ben de aynı şeyleri yaşadım . Ve zaman zaman hala yaşıyorum .
Sağlıcakla kalın .
diabolos
18-03-2013, 12:45
EC ile ppm arasında matematik ilişki olduğunu yukarıda söylemiştim. Adresteki hesaplayıcı da basit bir hesap yapıyor. EC için 1.0, 2.0, 3.0 değerlerini denerseniz ppm için 700, 1400, 2100 alırsınız.
Yani ppm = EC * 700
Bu kadar basit. Yani ne kadar çok madde, o kadar çok iletkenlik - ya da tersi: Ne kadar çok iletkenlik, o kadar çok madde.
ppm'i doğrudan ölçmek biraz daha zahmetli. Tüm çözeltiyi "kurutacaksınız", yani suyu gidecek geride tuzlar çökelecek. Onu alıp hassas terazide tartacaksınız.
EC ile ppm arasındaki bu basit bağlantı, eğer EC'yi kolayca ölçebilirsek ppm'i kolayca hesaplayabilme olanağı veriyor. EC'yi ölçmek çok daha kolay. Kudret Bey de sağolsun bize kolay EC ölçecek evladiyelik bir alet yapmış, 2 dakikada ölçüyoruz.
İster EC'yi ölçüp 700 ile çarpalım ppm hesaplayalım, ister kurutup tuzları tartalım; elde ettiğimiz ppm değeri toplam ppm değeridir. Yani reçetedeki 16 farklı element için verilen ppm değerlerinin toplamıdır. Bu nedenle o çökeltide hangi tuzlar olduğunu, hangi elementler olduğunun detayını bilemeyiz. İçindekilerin hepsi basit sofra tuzu da olabilir, 10 çeşit gübre karışımı da... Onu bilmek için kimya laboratuvarındaki türden karmaşık aletler gerekli.
O nedenle EC ölçmek bize sadece besin içinde ne olduğu konusunda kolay ama yaklaşık bir fikir verir.
Besin çözeltisi "taze" ise, kullanılmamışsa, ölçülen EC reçeteye uygun bir karışıma denk gelir. Ama drenajdan gelen kullanılmış besinde artık eski oranlar aynen kalmamış olabilir. Elementlerin oranları reçetedeki gibi değildir.Sevgili Sulukök öyle bir noktaya geldimki anlayıp anlamadığımdan bile emin değilim:)şimdi biz ppm yi neden hesaplıyoruz,bu ppm değerlerini reçeteyi hazırlamadan önce zaten bilmiyormuyuz sonradan tekrar hesaplamanın anlamı ne?,
yani demek istiyorum ki reçete bize hazırlanmak için 16 elementin ayrı ayrı ppm değerleriyle önceden verilmiyormu?Acaba yukarda yazdıklarınız , ppm değerleri verilmemiş **** bilinmeyen bir eriyik için mi geçerli,eğer öyleyse anladığımı sanıyorum,
diabolos
18-03-2013, 13:04
Konunun üstadları olayı daha ayrıntılı olarak açıklamışlar. Ben ise biraz da bilerek basitleştirmeye çalışmıştım. İlk notumda da formülü "basit formül" diye anlatmaya çalışmıştım, ikincisinde de yaklaşık bir sonuç verdiğini vurguladım (HydroBuddy sadece toplama mı bakıyor, yoksa tek tek her tuz için ayrı bir değer kullanıyor mu bilmiyorum).
Her durumda, bir karışım için ölçülen EC bize ortalama bir değer, yani sadece bir fikir verir. Zaten "toplam ppm" kavramı işi yeterince muğlak bir duruma getiriyor. Yani bir karışımın toptan ppm'ini bilmek de çok şey ifade etmiyor. Bizim için, daha doğrusu bitki için önemli olan karışımın içindeki oranlar. Onu da EC bize vermez. EC bize bir "iletkenlik" bilgisi veriyor ama neyin iletkenliği olduğunu söylemiyor. Buradan çıkacak (veya hatta kurutulan tuzu tartarak bulunan) ppm değeri de bize bir "miktar" bilgisi verir, ama neyin miktarı olduğunu söylemez.
Benim ilk notumda asıl vurgulamak istediğim ise tam da bu idi: Yani asıl önemli olan reçetedeki ayrıntılı ppm tablosu, ya da kısaca formül dediğimiz oranlar. EC bütün bu ayrıntıları tek bir ölçüme indirgeyen bir yaklaştırma - basitleştirme.
Son günlerde forumda değişik başlıklar altında tartışılan drenajdan gelen besin kullanılmalı mı - kullanılmamalı mı, veya bitki büyüdükçe EC yükseltilmesi yeterli mi, yoksa formül mü değişmeli konularının altında yatan esas ayrıntı bu.
Yoksa zaten EC ölçtükten sonra ppm hesaplayıp gidip onunla birşey yaptığımız yok.
Sevgili Sulukök bir önceki mesajımdaki sorumu geri alıyorum sanırım cevabını burda buldum,verdiğiniz bilgiler için teşekkür ederim.
Semih GEMİCİ
30-04-2013, 19:41
bilgiler çok güzel
Murat Uysal
25-12-2013, 20:51
Peki Yeşil Soğan için besin reçetesi var mı elinizde. Ya da nerden ulaşırım?
makro elementler soğan
n (azot) 84
p (fosfor) 30,97
k (potasyum) 117,29
ca (kalsiyum) 80
mg (magnezyum) 24,3
mikro elementler
fe (demir) 2,8
mn (mangan) 0,6
zn (çinko) 0,3
cu (bakır) 0,1
b (bor) 0,324
mo (molibden) 0,04
smart-fertilizer programının deneme sürümünü kullanırken , programın içinde yeşil soğan için böyle bir förmül vardı. şimdiye kadar benim bulabildiğim tek formül bu. hatta bu akşam ilk kez bu formüle göre eriyik hazırladım ve kullanmaya başladım
Murat Uysal
29-12-2013, 22:50
Ellerine sağlık. Denemelerinden haberdar edersin değil mi?
Murat Uysal
30-12-2013, 03:44
Bu reçetede verilenler PPM cinsinden mi?
Murat Uysal
30-12-2013, 04:30
Birde bir şey dikkati mi çekti. Burada kükürt yok. Bildiğim kadarı ile kükürt olmayan reçeteler eksiktir. Kükürt reçetenin içinde yok...
Acaba Mg için gerekli olan Magnezyum Sülfatın içinden gelen kükürtü yok mu saymışlar yoksa hata mı?
Birde bir şey dikkati mi çekti. Burada kükürt yok. Bildiğim kadarı ile kükürt olmayan reçeteler eksiktir. Kükürt reçetenin içinde yok...
Acaba Mg için gerekli olan Magnezyum Sülfatın içinden gelen kükürtü yok mu saymışlar yoksa hata mı?
Kimi reçetelerde kükürt oranı belirtilmiyor. Yok sayma ya da unutkanlık sebebiyle değil de, bitkinin magnezyum ihtiyacı sağlanırken kullanılan magnezyum sülfattan sağlanan kükürtün yeterli olduğu savıyla yapılıyor.
idris şenol
30-12-2013, 19:46
kullanılan gübre elementlerinde bileşke olarak kükürt mevcut olanı kullanmak yeterli gelir.
Birde bir şey dikkati mi çekti. Burada kükürt yok. Bildiğim kadarı ile kükürt olmayan reçeteler eksiktir. Kükürt reçetenin içinde yok...
Acaba Mg için gerekli olan Magnezyum Sülfatın içinden gelen kükürtü yok mu saymışlar yoksa hata mı?
Kükürt formülde belirtilmemişti. Abladığım kadarı ile hatta benim gördüğüm formüllerin hiç birinde kükürt hesabı yok. Değerler ppm olarak. Deneme devam ediyor ısı havalandırma var fakat yapay ışık kullanıyorum , günde 3 defa olmak üzere sulamaya ayarlı ve açıkçası 4 gündür. Tatil nedeniyle şehir dışındayım artık sonucu döndüğümde göreceği, bu arada ışıklandırmada 16 saat olarak ayarlandı umarım kesinti olmaz elektrikte.
Murat Uysal
31-12-2013, 23:35
Gübre işi görür inşallah..
MeyveliTepe
18-01-2014, 21:40
Seradaki sebze adalarından birinde nematod peydahlandı. Ben de o alanda topraksız denemeler yapmaya karar verdim.
Gübrecilerin sattığı kristal formdaki potasyum Nitrat ve kalsiyum nitrat besin solusyonunda kullanılır mı, bunların saflık mertebeleri nedir, laboratuar kalitesindeki diğer malzemeler ile ortak formülasyona sokulursa saflık oranının belirsizliğinden dolayı herhangi bir dengesizlik gözlemlenmiş midir, varsa deneyimleri rica ediyorum.
Seradaki sebze adalarından birinde nematod peydahlandı. Ben de o alanda topraksız denemeler yapmaya karar verdim.
Gübrecilerin sattığı kristal formdaki potasyum Nitrat ve kalsiyum nitrat besin solusyonunda kullanılır mı, bunların saflık mertebeleri nedir, laboratuar kalitesindeki diğer malzemeler ile ortak formülasyona sokulursa saflık oranının belirsizliğinden dolayı herhangi bir dengesizlik gözlemlenmiş midir, varsa deneyimleri rica ediyorum.
Sanırım çuvalla satılanlardan bahsediyorsunuz. O çuvalların üzerinde firmanın formülleri belirtmesi lazım. Mesela şu linke (http://www.gubretas.com.tr/TR/PRODUCTS/pro_detay.asp?gId=3&fId=31) bi göz atın. Orada Potasyum miktarı ve Azot miktarı belirtilmiş. Bu değerleri formülünüze göre kullanabileceğinizi düşünüyorum. Bu konuda herhangi bir denemem olmadı.
MeyveliTepe
19-01-2014, 00:19
Potasyum Nitrat dendiğinde formül KNO3 ve verilen değerler 13-0-46 olarak sabit. Ancak söz gelimi 25 kiloluk gübre çuvalının tamamı bu değerden mi ibaret yoksa ağırlığın bir bölümü başka safsızlıklar ve nem içeriyor mu? Neticede laboratuar kalitesi bir malzeme değil.
Potasyum Nitrat dendiğinde formül KNO3 ve verilen değerler 13-0-46 olarak sabit. Ancak söz gelimi 25 kiloluk gübre çuvalının tamamı bu değerden mi ibaret yoksa ağırlığın bir bölümü başka safsızlıklar ve nem içeriyor mu? Neticede laboratuar kalitesi bir malzeme değil.
Karışımın homojen olması gerekir. Çünkü kullanacak kişi tüm çuvalı aynı anda kullanmayacak, içinden 3-5 kg alıp kullanacak. Bu yüzden siz örneğin 100 gr alıp suda çözerseniz buradan 13 gr Azot geldiğini kabul edebilirsiniz.
MeyveliTepe
19-01-2014, 12:13
Problem homojen olup olmaması değil, çuvaldaki malzemenin formülü hangi oranda temsil ettiği. Başka bir anlatım ile çuvaldan alınıp tartılan 1 gr malzemenin tamamının potasyum nitrat olup olmadığı.
Problem homojen olup olmaması değil, çuvaldaki malzemenin formülü hangi oranda temsil ettiği. Başka bir anlatım ile çuvaldan alınıp tartılan 1 gr malzemenin tamamının potasyum nitrat olup olmadığı.
Belirttiğim örneğe göre hesaplarsak, gübre yaklaşık olarak % 92-93 oranında KNO3 içermekte, geriye kalan %7-8 kısım safsızlıktır. Bu safsızlıkların neler olabileceği konusunda bir fikrim yok. Daha saf KNO3 kullanmak isterseniz Teknik Kimyasal olarak arayın yaklaşık olarak %97-98 saflıkta olur.
Daha da saf KNO3 kullanmak isterseniz Merck Marka KNO3 alabilirsiniz. Fiyat olarak yaklaşık 35-40 TL/kg civarındadır. Saflığı ise genellikle %99'un üzerindedir.
İyi çalışmalar dilerim.
MeyveliTepe
19-01-2014, 15:03
Bir an için bu malzemenin %90 saf olduğunu var sayalım (bu bilgi yok), kullanacağım diğer malzemeler %99+ saflıkta. Bu durumda saflık oranını bilemediğim ve muhtemelen diğerlerine göre daha düşük bir malzeme ile yüksek saflıktaki malzemelerin birlikte kullanımının yaratacağı mahzur ise orijnal sorum. Öyle ya, malzemelerin tetra hidrat veya penta hidrat formlarının yaratacağı farkları bile formülasyona yansıtmaya çalışırken bilinmez saflık derecesi beklenmedik sapmalara sebep olacaktır. Bu gibi durumlarda uygulamacı arkadaşlar ne yapıyor?
Bir an için bu malzemenin %90 saf olduğunu var sayalım (bu bilgi yok), kullanacağım diğer malzemeler %99+ saflıkta. Bu durumda saflık oranını bilemediğim ve muhtemelen diğerlerine göre daha düşük bir malzeme ile yüksek saflıktaki malzemelerin birlikte kullanımının yaratacağı mahzur ise orijnal sorum. Öyle ya, malzemelerin tetra hidrat veya penta hidrat formlarının yaratacağı farkları bile formülasyona yansıtmaya çalışırken bilinmez saflık derecesi beklenmedik sapmalara sebep olacaktır. Bu gibi durumlarda uygulamacı arkadaşlar ne yapıyor?
Büyük bir sorun yaratmaz yüzde 90 dan fazla olur saflık genelde. Merck bana göre lab uygulamaları harici gereksiz para demek... Ben bazen labda bile Merck den az saf ürünler kullanırım. İşin ucunda makale çıkartmak yok ise yüzde 99.9 saflıkla 99 arasında bir fark görmezsiniz.
Piyasada başarılı Türkiye üretimli markalar mevcut.
MeyveliTepe
19-01-2014, 19:59
Merck bana göre de çok gerekli değil. Başarılı yerli ürün malzemeler var.
Başka bir soru sorayım. Şelatlama konusunda genelde ne yapılıyor? Edta vb. bir ajan mı kullanılıyor, hiç şelatlama yapmadan mı kullanılıyor?
Bir kaç araştırmada fulvik asitin iyi bir doğal şelatlama ajanı olarak kullanılabileceği bildiriliyordu, hiç deneyen var mıdır?
Şelat için edta olmalı. Fulvik asit duymadım hiç belki çok iyidir(bilgim yok). Demir kendiniz yapabilirsiniz şelat formülünü yahut yine piyasada güzel demir ürünleri mevcut.
MeyveliTepe
20-01-2014, 01:10
Hydroponics'de fulvik asit kullanımı ile ilgili çok kaynak var. Doğal şelatlayıcı olmasının yanı sıra başka bir çok faydasından söz ediliyor.
Şelatlama konusunda da sentetik ajanlardan daha başarılı olduğuna dair iddialar var. Şelatlamada en büyük farkının, oganik fulvik asit moleküllerinin inorganik metal moleküllerini bağlayarak, edta' ile olandan daha küçük kompleks parçacıklarının kökler tarafından rahat alınabilmesi olduğu söyleniyor.
Buna ilaveten ayrıca başka faydaları var ve kullanılan metal iz elementler sentetik ajanlarla zaten şelatlanmış olsa dahi kullanılmasını önermişler.
Bir kaynak, 300 ppm fulvik asiti doğru doz olarak belirtmiş.
Birkaç kaynak:
Discover secret of chelation (http://www.google.com.tr/url?sa=t&rct=j&q=&esrc=s&source=web&cd=26&cad=rja&ved=0CGUQFjAFOBQ&url=http%3A%2F%2Fwww.hydroponicsresearch.eu%2Fdown load%2Fdownload-chelation-pdf&ei=cWTcUrOIAYSS7AaU1YCQAw&usg=AFQjCNHV7POdRtefxgKcxlGk1MKx39Zrzw&bvm=bv.59568121,d.bGQ)
Hydro Humates (http://www.simplyhydro.com/hydro_humates.htm)
What is chelation (http://sdhydroponics.com/resources/articles/gardening/what-is-chelation)
Humates in Hydroponics (http://www.manicbotanix.com/hydroponic-grow-guide/humates-in-hydroponics-.html)
Chelating Agents (http://biogro.com/resources/CFSM/BG%20CFS%2003%20-%20Amino%20Minerals%20and%20Foliar%20Feeding.pdf)
Bir an için bu malzemenin %90 saf olduğunu var sayalım (bu bilgi yok), kullanacağım diğer malzemeler %99+ saflıkta. Bu durumda saflık oranını bilemediğim ve muhtemelen diğerlerine göre daha düşük bir malzeme ile yüksek saflıktaki malzemelerin birlikte kullanımının yaratacağı mahzur ise orijnal sorum. Öyle ya, malzemelerin tetra hidrat veya penta hidrat formlarının yaratacağı farkları bile formülasyona yansıtmaya çalışırken bilinmez saflık derecesi beklenmedik sapmalara sebep olacaktır. Bu gibi durumlarda uygulamacı arkadaşlar ne yapıyor?
Eğer kullandığımız ürünün saflık oranı belirtildiyse ambalaj üzerinde.
Kullanabileceğimiz basit bir formül mevcut.
200 ppm Ca istenildiğini farzedelim.Calcium Nitrat Gübresini Kullanırsak Ca için.
200 ppm için x=200 * ( 164/40) = 820 mg/l
%90 saflık oranında olduğunu farz edelim
(100/90) * 820 = 911 mg/l kullanmamız gerekir.
ateşkaptan
20-01-2014, 12:33
Sayın Zuğa;
Hesaplarınızı bir daha gözden geçirmenizi dilerim.
KİMYASAL MADDE ADI KALSİYUM NİTRAT
FORMÜLÜ Ca(NO3)2.4H2O
MOLEKÜL AĞIRLIĞI 236,15 g / mol Hesap neticesi,
Ca(NO3)2.4H2O >KalsiyumNitrat>40+14*2+16*3*2+4*1*2+4*16=236
Kalsiyum yüzdesi=40/236=0.1695>% 16.95 Kalsiyum mevcuttur.
Ancak KalsiyumNitrat Gübresi içinde %26.3 oranında bulunan KalsiyumOksit'in ; 0.715 i oranında Kalsiyum bulunur,
% 26.3*0.715= % 18.81 olarak alabiliriz.
(Tartes'de satışı yapılan KalsiyumNitrat gübresi içeriği,
Toplam azot (N) : % 15.5 (nitrat azotu : NO3-N %14.4 , amonyum azotu : %1.1)
Kalsiyum oksit (CaO) : % 26.3
Kalsiyum (Ca) : % 18.8)
Buna göre;
200 ppm Kalsiyum , bir litre tank için istenilen KalsiyumNitrat;
200/0.188*100=10.64 ml.>10.64*100/1000=1.064 gr KalsiyumNitrat gerekir.
Ayrıca; torba üzerinde % 98 saf olarak yazıyorsa, 98/100 olarak hesaplanır.
Saygılarımla.
Sayın Zuğa;
Hesaplarınızı bir daha gözden geçirmenizi dilerim.
KİMYASAL MADDE ADI KALSİYUM NİTRAT
FORMÜLÜ Ca(NO3)2.4H2O
MOLEKÜL AĞIRLIĞI 236,15 g / mol Hesap neticesi,
Ca(NO3)2.4H2O >KalsiyumNitrat>40+14*2+16*3*2+4*1*2+4*16=236
Kalsiyum yüzdesi=40/236=0.1695>% 16.95 Kalsiyum mevcuttur.
Ancak KalsiyumNitrat Gübresi içinde %26.3 oranında bulunan KalsiyumOksit'in ; 0.715 i oranında Kalsiyum bulunur,
% 26.3*0.715= % 18.81 olarak alabiliriz.
(Tartes'de satışı yapılan KalsiyumNitrat gübresi içeriği,
Toplam azot (N) : % 15.5 (nitrat azotu : NO3-N %14.4 , amonyum azotu : %1.1)
Kalsiyum oksit (CaO) : % 26.3
Kalsiyum (Ca) : % 18.8)
Buna göre;
200 ppm Kalsiyum , bir litre tank için istenilen KalsiyumNitrat;
200/0.188*100=10.64 ml.>10.64*100/1000=1.064 gr KalsiyumNitrat gerekir.
Ayrıca; torba üzerinde % 98 saf olarak yazıyorsa, 98/100 olarak hesaplanır.
Saygılarımla.
daha önceden de gübreler ve içerik farklılıkları ile ilgili belirtmiştim.
benim elimde bulunan 2 kaynakta 2 farklı veri mevcut.
baz aldığım ve örnekte vermiş olduğum ise Calcium nitrate—Ca(NO3)2
Atomic Weight Molecular Weight
Ca = 40.08 Ca = 40.08
N = 14.008 2N = 28.016
O = 16.00 6O = 96.0
Total = 164.096
Note: There are two nitrogen atoms and six oxygen
atoms in calcium nitrate.
Bu şekilde. ve hesabın yalnışlığının sebebi gübre içeriğinin değişik olması. yani buda hesabı yalnış yapmamakta zannedersem ki. Saflık oranınıda sadece farz edelim şeklinde belirttim. yani aldığımız üründe saflık yüzdesi ne ise ona göre hesaplanmalı tabiyki. standart %90 gibi bir oran vermedim. Sadece farz ettim.
Ve bu gübre konusunda gerçekten bir standart varmı yoksa her fimanın faklımı. Bu konuda da aytınlatırsanız sevinirim. Çünki hesap yaparken en zorlandığım kısım bu açıkçası
şimdi kaynağımda tekrar incelediğimde sizin vermiş olduğunuz Ca(NO3)2.4H2O kalsiyum nitrat gübresi aslında Calcium nitrate tetrahydrate Ca(NO3)2·4H2O olarak adlandırılıyor
MeyveliTepe
20-01-2014, 17:26
FORMÜLÜ Ca(NO3)2.4H2O
MOLEKÜL AĞIRLIĞI 236,15 g / mol Hesap neticesi,
baz aldığım ve örnekte vermiş olduğum ise Calcium nitrate—Ca(NO3)2
Atomic Weight Molecular Weight
Ca = 40.08 Ca = 40.08
N = 14.008 2N = 28.016
O = 16.00 6O = 96.0
Total = 164.096
Bu malzemeler farklı formüle sahipler. Biri tetrahidrat formunda ve dolayısıyla da molekül ağırlığı farklı.
Bu arada, gübrecilerin sattığı ürünlerde hidrat durumunun ne olduğu yazılı mıdır?
465854
465855
465856
Agrotarın Magnezyum Sülfat Gübresi formülü vermiş ama saflık oranı belirtilmemiş en azından ben göremedim.
Diğerleride Emir Kimya dan edindiğim ürünler ve üzerlerinde formülasyonlarıda mevcut.
ateşkaptan
20-01-2014, 18:41
Türkiye de üretilen veya ithal edilip satılan KalsiyumNitrat gübresi ile ilgili dökümanlar aşağıdaki linklerdedir.
Umarım yardımcı olur.
Uzman Kimya - +90 (212) 582 83 83 (http://uzmankimya.biz/urun/kalsiyum-nitrat-139.html)
KALSİYUM NİTRAT (http://www.toros.com.tr/%C3%9Cr%C3%BCnler/BitkiBesleme/%C3%96zelG%C3%BCbreler/KALS%C4%B0YUMN%C4%B0TRAT.aspx)
http://www.bisbeykimya.com/teknik/kalsiyum-nitrat.pdf
http://www.bisbeykimya.com/teknik/specsheet_yaraliva_calcinit_fw.pdf
http://www.gubretas.com.tr/TR/PRODUCTS/pro_detay.asp?gId=3&fId=62
KALSİYUM NİTRAT 25kg - GÜBRE (http://www.e-tartes.com/GUBRE-KALSIYUM-NITRAT-25kg.html)
MeyveliTepe
20-01-2014, 19:37
Agrotar vermiş ama gübrecilerin paketlerinde formül çoğu zaman yok galiba. Hidrat formu hesaplamaları ciddi şekilde etkilediğinden bu bilgi mutlaka gerekiyor. Kimyacılar gereken bilgileri tam olarak vermişler.
Sayın Ateş Kapanı Bir soru Sormak istiyorum.Gübre hazırlanması konusunda oldukça kafam karışmakta açıkçası ve Ayşe Gül hanımın kitabında Calsiyum Nitrat gübresi için şöyle bir formülasyon çıkmakta [5CA(NO3)2.NH4NO3.10H2O] .VE VURDA DA 85 PPM CA İÇİN.447,368 MG/L KALSIYUM NITRAT GÜBRESİ KULLANILMALI DEMEKTE. SİZ HESAP YAPTIĞINIZ TAKTİRDE ÇIKARDIĞINIZ SONUÇ NEDİR ACABA.
birde bu formüle göre moleküler kütle hesaplandığında ben sonucu tutturamıyorum. nasıl bir çözüm yolu önerirsiniz. teşekkürler
ateşkaptan
22-01-2014, 23:45
Sayın Zuğa;
Bünyesinde % 15.5 N ve % 19 Ca bulunmaktadır. Azotunun tamamı nitrat halinde değildir. % 15.5 toplam azotun % 14.4’ü nitrat azotu (NO3-N) ve % 1.1’i ise amonyum azotu (NH4-N) formundadır. Bu durum kalsiyum nitrat
gübresinin tam formulünden 5Ca(NO3)2.NH4.NO3.10H2O görülmektedir. Ülkemizde kullanılan iki tipi mevcuttur. Doğrudan toprağa uygulanan tipi ve damla sulama-yapraktan uygulamaya uygun olan tipidir.
İkisinin de özellikleri aynı olup, granül yapıdaki rutubet almayı önleyici madde farkları vardır.
Formüle gelince>85 ppm Kalsiyum için >1 litre tank için gereken KalsiyumNitrat miktarı>85/0.19*100=4.47 ml>4.47*100/1000=0.447 gr dır. veya 447 mg dır. Hesap neticesi budur.
Alıntı (calcium nitrate, 5Ca(NO3)2.NH4NO3.10H2O spec: calcium nitrate 76%min. ammonium nitrate: 6-10% total nitrogen: 15.5%min. Ca: 18.5%min. water insoluble matter: 0.2%max. Fe: 0.005%max. Ph value: 5.6-6.8 granularity: 2-4mm)
5Ca(NO3)2.NH4NO3.10H2O >içindeki kalsiyum oranı, >toplamMol.ağırlığı1080.71 dir.> 5*40/1080=0.185 yani % 18.5 dur. yaklaşık % 19 dur.
cevap için teşekkürler. mesala ben hesap yapar iken moleküler kütleye 5Ca(NO3)2.NH4NO3.10H2O : 1080 tek bir kalsiyum ca:40 moleküler ağırlığına bölüyordum. ve sorunda burdan kaynaklanıyordu hesapları tutturamam da.
sayın ateş kapanı öncelikle size olmaz üzere , şu anda ISU(izmit su) analizlerine bakmaktayım ve Caco3 Değeri yılboyu yapılmış olan ölçümlerde 104 ila 120 ppm aralığında. Budurmda 150 ppm Ca istenilen bir formülde bu değeri düşerekmi hesap yapmalıyım yoksa daha farklı bir yol izlemeliyim. yani CaC03 değeri 104 ise bunu 150-104 = 42 ppm Ca mı hesaplamalıyım yoksa CaCo3 farklı bir formmudur topraksız tarım uygulamaları için.
şimdi bir hesap yapınca CaC0, ün moleküler ağırlığı 100,1 .
110 ppm Caco3 ün Ca oranı için şu çözüm doğrumudur.
Ca * (100,1 / 40,08) = 110
ca=110/ (100,1/40,0
Ca = 40,04 ppm
110 ppm CaCo3 40.04 ppm Ca barındırır.
ateşkaptan
24-01-2014, 10:46
'ateşkaptan' oldu 'ateş kapanı' :))
CaCO3 yani KalsiyumKarbonat veya diğer adıyla Kireç, Toplam Molekül ağırlığı, 100 dür.
Aynen seninde belittiğin gibi, Bunun içindeki Kalsiyum yüzdesi 40/100=0.40 dır. (% 40 Ca bulunur.)
Ama bu değere, yukarıdaki hesabınla nasıl ulaştın anlayamadım.
İzmit Suyunun içersin de 104-120 ppm arasında CaCO3 varsa, ortalaması 110 ppm ise, >
40*110/100=44 ppm Kalsiyum bulunuyor demektir.
Bu değeri, Kalsiyum için istenilen ppm değerinden, düşeceksin.
150-44=106 ppm
'ateşkaptan' oldu 'ateş kapanı' :))
CaCO3 yani KalsiyumKarbonat veya diğer adıyla Kireç, Toplam Molekül ağırlığı, 100 dür.
Aynen seninde belittiğin gibi, Bunun içindeki Kalsiyum yüzdesi 40/100=0.40 dır. (% 40 Ca bulunur.)
Ama bu değere, yukarıdaki hesabınla nasıl ulaştın anlayamadım.
İzmit Suyunun içersin de 104-120 ppm arasında CaCO3 varsa, ortalaması 110 ppm ise, >
40*110/100=44 ppm Kalsiyum bulunuyor demektir.
Bu değeri, Kalsiyum için istenilen ppm değerinden, düşeceksin.
150-44=106 ppm
teşekkürler tekrar. nasıl bulduğumu şimdi bende hatırlamıyorum :))
ATEŞKAPTAN. siz uyarmasanız zihnim halen daha ateşkapanı olarak okumaya devam edecekti :)
MeyveliTepe
24-01-2014, 12:44
Kalsiyum karbonattaki kalsiyum bitki kökleri tarafından alınabilir durumda mıdır? Besin eriyiği içinde kalsiyum karbonatın bir reaksiyona girip alınabilir forma dönüşmesi gibi bir durumun olması söz konusu mudur?
Kalsiyum karbonattaki kalsiyum bitki kökleri tarafından alınabilir durumda mıdır? Besin eriyiği içinde kalsiyum karbonatın bir reaksiyona girip alınabilir forma dönüşmesi gibi bir durumun olması söz konusu mudur?
Kalsiyum karbonat çözünmeyeceği için bitki kökleri tarafından alınamaz. Solüsyonun içerisinde değil ancak asit eklendiği zaman kalsiyum kloride dönüşür bitki bunu kullanabilir (yine de klor bitki için iyi değildir kalsiyum nitrat yerine eğer nitratı değiştirmek istemiyorsak kullanılır)
Su içerisinde yoğun karbondioksit mevcut ise ancak bikarbonata dönüşür bu da asit dengesinde sapmalara neden olur o sebeple genel anlamda tercih edilmez.
Kalsiyum karbonat çözünmeyeceği için bitki kökleri tarafından alınamaz. Solüsyonun içerisinde değil ancak asit eklendiği zaman kalsiyum kloride dönüşür bitki bunu kullanabilir (yine de klor bitki için iyi değildir kalsiyum nitrat yerine eğer nitratı değiştirmek istemiyorsak kullanılır)
Su içerisinde yoğun karbondioksit mevcut ise ancak bikarbonata dönüşür bu da asit dengesinde sapmalara neden olur o sebeple genel anlamda tercih edilmez.
'ateşkaptan' oldu 'ateş kapanı' )
CaCO3 yani KalsiyumKarbonat veya diğer adıyla Kireç, Toplam Molekül ağırlığı, 100 dür.
Aynen seninde belittiğin gibi, Bunun içindeki Kalsiyum yüzdesi 40/100=0.40 dır. (% 40 Ca bulunur.)
Ama bu değere, yukarıdaki hesabınla nasıl ulaştın anlayamadım.
İzmit Suyunun içersin de 104-120 ppm arasında CaCO3 varsa, ortalaması 110 ppm ise, >
40*110/100=44 ppm Kalsiyum bulunuyor demektir.
Bu değeri, Kalsiyum için istenilen ppm değerinden, düşeceksin.
150-44=106 ppm
bu durumda suda ki CaCo3 ü hiç hesaba katmadan mı işlem yapıyoruz.Yani suda ki Ca notr müş gibi mi işlem yapmalıyız ?
Birde PH düşürmek için kullanacağımız Nitrik Asit CaCo3 te herhangi bir tepkimeye sebep olacakmıdır ?
Kusura bakmayın ben Sayın Meyvelitepe'nin yazdıklarına cevap olrak yazmıştım üstteki konuşmaları hep kaçırmışım şimdi okudum :)
Şebeke suyu kullanıyorsanız ister istemez bu tarz durumlar çıkar. Özellikle ege bölgesinde ve akdenizde kalsiyum fazlalığı vardır. Bu kalsiyumu formülden düşelim mi sorunsalına gelirsek bunu deneme yanılma ve bitki formülleri üzerinden açıklamaya çalışayım.
1) Nitrik asit olmasada bitkiler için ideal pH 5-6 aralığındadır diyelim (örneğin yaban mersinleri 5 hatta 4.8 civarı çilek 5.8 gibi değerlerdedir ideali) yani bizim solüsyonumuz nötr pH değil asidik bir pH da bu da bir miktar Ca açığa çıkartır (çok küçük bir miktar olsa da çıkartır)
2) Bütün formüller size distile su üzerinden verilmiştir yani kendi suyunuzdaki mineralleri koymanız mantıklı olan ancak durum hep böyle olmuyor. Tecrübe ile biraz açıklamaya çalışayım;
1 sene boyunca kuyu suyu ile sistemi çalıştırdık (analiz ederek) eksik mineralleri ekledik. Bizim kullandığımız su içerisinde kalsiyum o kadar fazlaydı ki (çok kalitesiz bir suydu) kalsiyum eklemesi yapmıyorduk (elimize geçen analiz raporunda kalsiyum iyon halinde gösterilmişti o yüzden bunu yapan kişiler kalsuyum karbonatı saydılar mı emin değilim. Sürekli suyun içerisinde değişiklikler yapmamız gerekti. Genelde sorun çıkıyordu ondan sonra distile suya geçtik.
Distile su olsa da iki farklı üründe çok değişken görürsünüz. Yani bir bitki için yeterli kalsiyum diğerine yetmez. (şu an 2 çeşit çilek yetiştiriyoruz aynı solüsyon bir çilek için güzel diğerine kalsiyum eksikliği belirtisi yaratıyor yani aynı bitki türünde bile farklılık olabilir) Neyse ki kalsiyum eksikliği hızlıca kendini belli eder (genç yapraklarda uç kahverengiliği şeklinde buruşma zira kalsiyum taşınabilir bir element değildir hücre duvarının yapısına katılıp orada kalır o yüzden yaşlılarda değil gençlerde görürsünüz eksikliği)
Yapılması gerekenler (yahut ben olsam ne yapardım) bu ppm hesapları v başlangıç için çok önemli iyi bir formül hazırlamak vs ben 106 ppm yahut 106 ile 150 arasında bir değerden başlardım. Üretim süresince eğerki kalsiyum eksikliği var ise sisteme 150ppme gelecek kadar yavaş yavaş kalsiyum koyardım (106 ile başlar sonra 116 dener 126 dener öyle giderdim)
Az konsantrasyondan başlamak daha anlamlı çünkü özellikle sodyum ve kalsiyum fazlası bitkiye zarar vermese de diğer elementlerin alınmasını güçleştirir. O yüzden üretim biraz elinizde ki kaynakları ne derece iyi yönlendirip bunlarla ne kadar tecrübe kazandığınızla ilgili. Daha önce bir konuda bahsetmiştim biz bir sene içerisinde belki 8 farklı formüle geçeriz bitkilerin durumuna göre havanın durumuna göre vs. Umarım biraz açıklayıcı olmuştur.
MeyveliTepe
25-01-2014, 22:23
Karbonatlaşmış kalsiyum toprakta da işlevsiz ve toprak kalitesini düşüren bir durum. Kalsiyum işe yaramadığı gibi PH yükselterek bitkilerin besin alımını bloke ediyor.
Hidroponik uygulamalarda su kullanımı sınırlı olduğu için Reverse Osmos filtreler kullanarak EC 0 - 0,10 aralığında su elde etmek mümkün ve sanırım yurt dışında epey yaygın.
MeyveliTepe
25-01-2014, 22:39
Bu arada, besin eriyiğine eser miktarda salisilik asit eklemenin bitkilerin savunma mekanizmalarını tetikleyip (SAR), tuzluluk direncini arttırdığına (yüksek EC) dair araştırmalar var. Hiç ilgilenen oldu mu?
Kusura bakmayın ben Sayın Meyvelitepe'nin yazdıklarına cevap olrak yazmıştım üstteki konuşmaları hep kaçırmışım şimdi okudum :)
Şebeke suyu kullanıyorsanız ister istemez bu tarz durumlar çıkar. Özellikle ege bölgesinde ve akdenizde kalsiyum fazlalığı vardır. Bu kalsiyumu formülden düşelim mi sorunsalına gelirsek bunu deneme yanılma ve bitki formülleri üzerinden açıklamaya çalışayım.
1) Nitrik asit olmasada bitkiler için ideal pH 5-6 aralığındadır diyelim (örneğin yaban mersinleri 5 hatta 4.8 civarı çilek 5.8 gibi değerlerdedir ideali) yani bizim solüsyonumuz nötr pH değil asidik bir pH da bu da bir miktar Ca açığa çıkartır (çok küçük bir miktar olsa da çıkartır)
2) Bütün formüller size distile su üzerinden verilmiştir yani kendi suyunuzdaki mineralleri koymanız mantıklı olan ancak durum hep böyle olmuyor. Tecrübe ile biraz açıklamaya çalışayım;
1 sene boyunca kuyu suyu ile sistemi çalıştırdık (analiz ederek) eksik mineralleri ekledik. Bizim kullandığımız su içerisinde kalsiyum o kadar fazlaydı ki (çok kalitesiz bir suydu) kalsiyum eklemesi yapmıyorduk (elimize geçen analiz raporunda kalsiyum iyon halinde gösterilmişti o yüzden bunu yapan kişiler kalsuyum karbonatı saydılar mı emin değilim. Sürekli suyun içerisinde değişiklikler yapmamız gerekti. Genelde sorun çıkıyordu ondan sonra distile suya geçtik.
Distile su olsa da iki farklı üründe çok değişken görürsünüz. Yani bir bitki için yeterli kalsiyum diğerine yetmez. (şu an 2 çeşit çilek yetiştiriyoruz aynı solüsyon bir çilek için güzel diğerine kalsiyum eksikliği belirtisi yaratıyor yani aynı bitki türünde bile farklılık olabilir) Neyse ki kalsiyum eksikliği hızlıca kendini belli eder (genç yapraklarda uç kahverengiliği şeklinde buruşma zira kalsiyum taşınabilir bir element değildir hücre duvarının yapısına katılıp orada kalır o yüzden yaşlılarda değil gençlerde görürsünüz eksikliği)
Yapılması gerekenler (yahut ben olsam ne yapardım) bu ppm hesapları v başlangıç için çok önemli iyi bir formül hazırlamak vs ben 106 ppm yahut 106 ile 150 arasında bir değerden başlardım. Üretim süresince eğerki kalsiyum eksikliği var ise sisteme 150ppme gelecek kadar yavaş yavaş kalsiyum koyardım (106 ile başlar sonra 116 dener 126 dener öyle giderdim)
Az konsantrasyondan başlamak daha anlamlı çünkü özellikle sodyum ve kalsiyum fazlası bitkiye zarar vermese de diğer elementlerin alınmasını güçleştirir. O yüzden üretim biraz elinizde ki kaynakları ne derece iyi yönlendirip bunlarla ne kadar tecrübe kazandığınızla ilgili. Daha önce bir konuda bahsetmiştim biz bir sene içerisinde belki 8 farklı formüle geçeriz bitkilerin durumuna göre havanın durumuna göre vs. Umarım biraz açıklayıcı olmuştur.
çok değerli değerlendirmeler ve bilgiler. tecrübelerinizi ve bilgilerinizi paylaşımızdan dolayı çok teşekkürler. Peki Suda ozon kullanımıyla ilgili bilginiz varmıdır. sistem sudan ozon üreten ve suyun sıcaklığına bağlı olarak ozonun 24 saatte suyu terkettiği söylendi. Ozon suda ki metaller için okside edici özellikleri olduğunu biliyorum. CaCo3 **** suyun sertliği ve Ec si üzerine etkileri hakkında bilgim yok. Sizin var ise bu konu ile ilgili bilginiz sevinirim.
Tekrar değerli paylaşımlarınızdan dolayı teşekkürler.
Sayın Meyvelitepe sizede sonsuz şükranlarımı sunuyorum.
Rica ederim. Ozon hakkında net bir bilgim yok ancak ilk bakışta demiri oksitler buda demir miktarını azaltabilir gibi geldi.
Ozone cannot be used to reduce calcium and magnesium hardness, as these cannot
be oxidized into an insoluble form. Nitrates and sulfates are soluble fully oxidized
molecules, so ozone treatment alone is ineffective.
http://www.delozone.com/files/ozone-overview-drinkingh2o-1999.pdf
http://www.ozomax.com/pdf/hydroponics.pdf ayrıcada böyle bir makalede mevcut.
evet sizede sorduktan sonra CaCo3 ten kaynaklanan sertliği çözemediğini üzülerek öğrenmiş bulunuyorum.
tekrar teşekkürler sayın Ankafar.
leoarslan
26-01-2014, 22:41
Su Yumuşatma Sistemleri Yöntemleri Fiyatları Nedir (http://www.bestwatersuaritma.com/su-yumusatma.html)
buradaki bilgi işimize yarar mı şebeke suyu kullanarak denemeler yapıyorum, su saatine takılan arıtma cihazlarından kullanıyorum leke şeklinde sararma oluyor bazen..
MeyveliTepe
26-01-2014, 22:59
Su yumuşatma sistemleri sodyum ile iyon değiştirmesi yapıyor, suya değiştirdiği kalsiyum ve magnezyum kadar sodyum veriyor. Bu bakımdan olumlu bir durum olduğunu sanmam.
beatnik54
28-01-2014, 16:06
şu besin eriğini hazırlarken benim gibi bu konularla hiç bilgisi olmayıp cok buyuk ılgı duyanlar için biri video cekse çok sevaba girmiş olur :D biraz fikir sahibi olmuş oluruz :)
idris şenol
28-01-2014, 20:17
Su yumuşatma sistemleri sodyum ile iyon değiştirmesi yapıyor, suya değiştirdiği kalsiyum ve magnezyum kadar sodyum veriyor. Bu bakımdan olumlu bir durum olduğunu sanmam.
normal reçine sistemlerinde kalisyum ve mağnezyumu alınır yerine sodyum alır
lakin rivers ozmos ,ters ozmozda durum farklı ,arıtmak istediğimiz suyu ters ozmozdan geçirdiğimizde suyumuzun içersindeki tüm tuz minarel ne varsa mebranlar vasıtasıyla atılır yüzde 99 saflık sonuç olarak yağmur suyundaki ec ve saflık elderiz
MeyveliTepe
28-01-2014, 20:29
Reverse Ozmos bir su yumuşatma sistemi değil, su arıtma sistemidir. Bu yüzden saf suya yakın su elde etmede çok başarılı. Bizim içme suyumuz bile reverse ozmos :)
Bu sistemin dezavantajı, suyun arıtılması yavaştır, mutlaka en az 2 barlık basınç gerektirir. Kullanılan membranın cinsine göre günde 200 litreden 1,5 tona kadar (endüstriyel sistemlerde daha fazlası) olabiliyor. Bir diğer dezavantajı da göreceli olarak biraz pahalı. Yapacağım deneme sisteminde reverse ozmos ile elde edeceğim suyu kullanma kararı verdim.
Kalsiyum karbonat çözünmeyeceği için bitki kökleri tarafından alınamaz. Solüsyonun içerisinde değil ancak asit eklendiği zaman kalsiyum kloride dönüşür bitki bunu kullanabilir (yine de klor bitki için iyi değildir kalsiyum nitrat yerine eğer nitratı değiştirmek istemiyorsak kullanılır)
Su içerisinde yoğun karbondioksit mevcut ise ancak bikarbonata dönüşür bu da asit dengesinde sapmalara neden olur o sebeple genel anlamda tercih edilmez.
Sayın Ankafar; böyle muhabbete dışarıdan dalmış gibi olacağım ama; Kalsiyum karbonat diye bahsettiğimiz kalsit- mermer tozu diye de adlandırılan formülü CaCO3 olan maddeden bahsediyorsak eğer, Kalsiyum Karbonat + Nitrik Asit ==> kalsiyum nitrat+ karbondioksit+ su ve bir miktar ısı .. Bazı bölgelerde sürüm sırasında toprağa verilen kalsiyum karbonat bitki toprağa dikildikten sonra damla sulama boruları yardımı ile sulandırılmış nitrik asit ile sulanan topraktaki kalsiyum karbonat bitkileri için kalsiyum nitrat ve karbondioksit kaynağı olarak üreticilere geri döner..
Kısaca Formülü : CaCO3 + 2HNO3 --> Ca(NO3)2 + CO2 + H2O
SAyın ZUĞA; Sulama suyunda ozon kullananlar 0.3 ppm i geçmiyorlar geçtikleri vakit bitkide sararmalar meydana geliyor. Kanımızdaki demirin oksijen taşıdığı gibi , Solüsyon içine de fazla miktarda ozon verilmesi solsüyondaki demiri çökeltiyor.. Saygılarımla
Sayın Ankafar; böyle muhabbete dışarıdan dalmış gibi olacağım ama; Kalsiyum karbonat diye bahsettiğimiz kalsit- mermer tozu diye de adlandırılan formülü CaCO3 olan maddeden bahsediyorsak eğer, Kalsiyum Karbonat + Nitrik Asit ==> kalsiyum nitrat+ karbondioksit+ su ve bir miktar ısı .. Bazı bölgelerde sürüm sırasında toprağa verilen kalsiyum karbonat bitki toprağa dikildikten sonra damla sulama boruları yardımı ile sulandırılmış nitrik asit ile sulanan topraktaki kalsiyum karbonat bitkileri için kalsiyum nitrat ve karbondioksit kaynağı olarak üreticilere geri döner..
Kısaca Formülü : CaCO3 + 2HNO3 --> Ca(NO3)2 + CO2 + H2O
Merhabalar Sayın merdefe formülde haklısınız ben direk asit olarak hidroklorid asit düşündüm o zaman formül CaCO3 + 2HCl --> CaCl2(suda) + CO2 + H2O şeklinde oluyor. Tabi HCl topraksız tarımda kullanmıyoruz. O konuda düzeltme olmuş olsun kusura bakmayın. Bu mantıkla nitrik asit kullanarak çözümü yapılabilir dediğiniz gibi.
Yine de tek aklıma takılan şu olur. Dediğiniz gibi bunu önce nitrik asit içerisinde parçalarsak topraksız tarım için ancak elverişli bir çözelti elde ederiz. Herhalde diğer türlü topraksız tarımda kullanamayız.
Ben serada karbondioksit gübrelemesi amaçlı, taş kireç üzerine nitrik asit damlatıyorum.
Fakat elde edilen kalsiyum nitratın suda erimesi çok düşük olduğu için hidroponikte kullanmıyorum.
Bulabildiğim en ucuz karbondioksit buydu.
Sayın Ankafar; sizde söylediğinizde haklısınız ben sadece bildiğimi yazdım.
Sayın Todor; Benim de araştırıp bulduğum en ucuz karbondioksit buydu, ama çıkan kalsiyum nitratı suda eritmeyi hiç denemedim işin doğrusu.. bir iki ufak tefek karbondioksit üretimi denemem oldu sadece..Bunu nerden buldunuz diye sorarsanız. Muz üreticilerinin yayımlamış olduğu bir pdf geçmişti elime netten zamanında orada okumuştum.
MeyveliTepe
04-02-2014, 02:42
Bir soru: Kalsium kaynağı olarak sadece kalsiyum nitrat kullanıldığında nitrojen değerini fazla arttırıyor. Kalsiyum nitratı az kullanıp kalsiyum klorür ile tamamlamak gereksiz yere klor oranını arttırıyor. Denenmiş başka bir kalsiyum kaynağı kullanan var mı?
Kalsiyum Oksit kullanılabilir diye düşünüyorum. Ama öyle bir denemem mevcut değil.
EMİR KİMYA (http://www.emirkimya.com/?Lang=TR&SyfNmb=4)
Mecit Bey Merhaba,
AMONYUM NİTRAT kimyasalının formülü NH4NO3 tür.
Fakat bu ürün kimyevi gübre olarak kullanılırken patlamaya karşı dayanımını arttırmak amacıyla içerisine düşük oranda kalsiyum karbonat ya da dolomit/ kalsiyum magnezyum karbonat karıştırılır. Dolayısıyla ambalajın içerisindeki ürün NH4NO3 ve kalsiyum magnezyum karbonat karışımıdır. Bu nedenle de azot oranı saf maddeye göre bir miktar daha düşüktür. % 33 azot içerir.
Yine aynı şekilde diğer gübrelere de, kullanımı kolaylaştırmak amacıyla çeşitli yardımcı kimyasallar ilave edilmiş olacağından, sizin ürünü kullanırken beyan ve garanti edilen içerik ve bitki besin maddesine göre kullanmanızı tavsiye ederim. Diğer kimyasal formüller de şöyle:
MKP - 0-52-34 -- KH2PO4
POTASYUM NİTRAT(%13N,%46 K2O) POTASYUM NİTRAT - 13-0-46—KNO3
KALSİYUM NİTRAT(%15,5 N , %14,2 NO3-N , %19 Ca)(BESTCALNI )--- 5Ca(NO3)2.NH4NO3. 10H2O
Fe-EDDHA(%6 Fe) Demircan(%6 şelatlı %4,2 orto orto)--- C18H12N2O8FeNa3H2O
Sormak istediğini başka bir şey olması durumunda lütfen çekinmeden yazınız.
ilginize teşekkürler, iyi çalışmalar
GÜBRETAŞ
Ürün Geliştirme ve Kalite Müdürlüğü
Gübre Adı
Formülasyonu
as kimya
green fert
gübretaş
AMONYUM NİTRAT(%33 N)
NH4NO3
NH4NO3
NH4NO3
???
MKP - 0-52-34
KH2PO4
KH2PO4
KH2PO4
???
POTASYUM NİTRAT(%13N,%46 K2O) POTASYUM NİTRAT - 13-0-46
KN03
KNO3
KNO3
???
KALSİYUM NİTRAT(%15,5 N , %14,2 NO3-N , %19 Ca)(BESTCALNI )
Ca(NO3)2
Ca(NO3)2 4H2O
5Ca(NO3)2.NH4NO3. 10H2O
???
FE-EDDHA(%6 Fe) Demircan(%6 şelatlı %4,2 orto orto)
FeSO4⋅7H2O
Fe2
Fe2+, SO4
???
Lütfen size örneklerle diğer firmaların formüllerini gönderdim , gübre taş altındaki soru işaretli yerleri belirtirseniz sevinirim.
C18H12N2O8FeNa3H2O birde biri bunun moleküler ağırlığını bana söylerse ve 5 ppm (fe) için ne kadar kullanmam gerektiğini açıklamalı olarak belirtirse minnettar kalırım :)
Bir soru: Kalsium kaynağı olarak sadece kalsiyum nitrat kullanıldığında nitrojen değerini fazla arttırıyor. Kalsiyum nitratı az kullanıp kalsiyum klorür ile tamamlamak gereksiz yere klor oranını arttırıyor. Denenmiş başka bir kalsiyum kaynağı kullanan var mı?
Bence kalsiyum trifosfat yahut mono kalsiyum fosfat kullanılabilir. Kalsiyum trifosfat bulması biraz zordu yanlış hatırlamıyorsam yalnızca.
http://www.indoorgardensalem.org/pages/secrets_to_hydroponic_nutrients.htm şöyle bir site var benim özellikle ne yerine ne kullanabiliriz dezavantajları kısmı (sources başlığı altında) baya hoşuma gitti bakılabilir
Bir soru: Kalsium kaynağı olarak sadece kalsiyum nitrat kullanıldığında nitrojen değerini fazla arttırıyor. Kalsiyum nitratı az kullanıp kalsiyum klorür ile tamamlamak gereksiz yere klor oranını arttırıyor. Denenmiş başka bir kalsiyum kaynağı kullanan var mı?
Sayın Meyvelitepe Kalsiyum konusunda kalsiyum nitrat ve Kalsiyum klorür haricinde bir madde kullanımı maalesef çok zor.
Çözünürlük tablosu - Vikipedi (http://tr.wikipedia.org/wiki/%C3%87%C3%B6z%C3%BCn%C3%BCrl%C3%BCk_tablosu) sitesini incelerseniz eğer, kalsiyumun farklı tuzları (nitrat ve klorür haricindekiler) ya çözünürlüğü çok düşük ya da yabancı bir element içermektedir. Tablodan görülebileceği gibi kalsiyumun çeşitli fosfat tuzlarının çözünürlüğü çok düşüktür.
Sayın Zuga tarafından belirtilen CaO (kalsiyum oksit) bildiğimiz sönmemiş kireçtir. Suyla reaksiyonunda Ca(OH)2 kalsiyum hidroksit oluşturur ve bu maddenin de çözünürlüğü düşüktür.
MeyveliTepe
04-02-2014, 20:53
CaO bildiğimiz sönmemiş kireç Su ile temas edince eksotermik ısı vererek kalsiyum hidroksit'e dönüşüyor (sönmüş kireç). Bunun suda ne kadarının çözündüğünü bilemiyorum. PH arttırıcı olarak kullanılabiliyor.
TSP veya NSP gübreleri fosfor ağırlıklı taban gübreleri olarak kullanılıyor. Suda çözünme durumlarını bilmiyorum. Bir an için suda tamamen çözündüklerini varsayalım. Bu sefer çok kolay fosfor limitlerini geçmemize sebep olacaktır.
Kalsiyum asetat'a ne dersiniz?
CaCO3 + 2CH3COOH → Ca(CH3COO)2 + H2O + CO2
Olur gibi sanki...
CaO bildiğimiz sönmemiş kireç Su ile temas edince eksotermik ısı vererek kalsiyum hidroksit'e dönüşüyor (sönmüş kireç). Bunun suda ne kadarının çözündüğünü bilemiyorum. PH arttırıcı olarak kullanılabiliyor.
TSP veya NSP gübreleri fosfor ağırlıklı taban gübreleri olarak kullanılıyor. Suda çözünme durumlarını bilmiyorum. Bir an için suda tamamen çözündüklerini varsayalım. Bu sefer çok kolay fosfor limitlerini geçmemize sebep olacaktır.
Kalsiyum asetat'a ne dersiniz?
CaCO3 + 2CH3COOH → Ca(CH3COO)2 + H2O + CO2
Olur gibi sanki...
Kalsiyum asetat kullanılabilir tabi ki. Ama asetat iyonunun pH'ı nasıl etkileyeceği konusunda bir fikrim yok. Ayrıca EC'yi de yükseltecektir.
MeyveliTepe
04-02-2014, 21:35
Elimde saf kalsiyum karbonat ve saf asetik asit vardı. 1 mol: 2 mol oranıyla bir deneme yaptım. Asetik asit hacminin yaklaşık 4 misli de su ekledim. Reaksiyon bir kaç saatte tamamlandı, ortaya çıkan kalsiyum asetat hemen hemen çözündü. Şu anda berrağa yakın, çökelti yok. Sabaha kadar tam berrak olmasını bekliyorum. PH 4.7. Bu çözelti içerdiği kalsiyum itibarıyla tek başına 26 litre suya 150 ppm'lik kalsiyum verecek yoğunlukta. Suya eklendiğinde EC'yi nasıl etkileyecek bilmiyorum ama olması gerekenden daha fazla olacağını sanmam.
Elimde saf kalsiyum karbonat ve saf asetik asit vardı. 1 mol: 2 mol oranıyla bir deneme yaptım.
Sizin laboratuvarı merak ediyorum açıkcası ...
MeyveliTepe
04-02-2014, 21:48
Kalsiyum asetat, yurt dışında hidroponikde de kalsiyum kaynağı olarak kullanılan gübreler içinde rastlayınca ilgimi çekti. Böyle onlarca gübreye rastladım. Yazıldığına göre bitkilerin kalsiyum alımında çok başarılı olduğu söyleniyor.
MeyveliTepe
04-02-2014, 21:50
Sizin laboratuvarı merak ediyorum açıkcası ...
Kalsiyum karbonatı tavuklara veriyor, asetik asit ile de ev için temizlik maddesi yapıyordum :)
Makro Elementler | Marul | Gelen Değerler | Ekelenecek değerler
N(Azot) | 150 | 138,78 toplam gelen | 11,22 ekelnmesi gereken |
P(fosfat) | 50 | | |
K(potasyum) | 150 | 63,05 Mkp 'den gelen | 86,95 eklenmesi gereken |
Ca(Kalsiyum) | 150 | 44 CaCo3 den gelen | 106 eklenmesi gereken |
Mg(Magnezyum) | 50 | | |
Mikro Elementler | | | |
Fe (demir) | 5 | | |
Mn (mangan) | 0,5 | | |
Zn (çinko) | 0,05 | | |
Cu (bakı) | 0,03 | | |
B (bor) | 0,5 | | |
Mo (molibden) | 0,02 | | |
Gübre Kaynağı | Formül | Toplam M. Ağırlık |Sembol | ATOM Ağılık | Kullanılacak Gübre Miktarı | Gelen N | Gelen K |
AMONYUM NİTRAT(%33 N) | NH4NO3 | 80,04 | N | 14 | 32 | | |
MKP(Monopotassium phosphate %52 P2O5 %34 K2O | KH2PO4 | 136.1 | P | 31 | 219,7 | | 39,055 |
POTASYUM NİTRAT(%13N,%46 K2O) | KN03 | 101,1 |K | 39,1 | 224,85 | 31,14 | |
KALSİYUM NİTRAT(%15,5 N ,%27,5 CAO) | yok(yüzdelere göre hesap yaptım ) | | Ca | 40 | 539,63 | 83,64 | |
MAGNEZYUM SÜLFAT | MgSO4 ,7H2O | 246,48 | Mg | 24,32 | 507 | | |
FE-EDDHA(%6 Fe) | C18H12N2O8FeNa3H2O| 527,1 | Fe | 55,85 | Kullanılacak 47,8 | | |
MANGAN SÜLFAT | MnSO4.H2O | 169,2 | Mn | 54,94 | 2,0305 | | |
ÇİNKO SÜLFAT | ZNSO47H2O | |Zn | 65,38 | 0,22 | | |
BAKIR SÜLFAT | CuSO4 5 H2o | |Cu | 63,54 | 0,1179 | | |
BORİK ASİT | H3B3 | | B | 10,82 | 2,8585 | | |
AMONYUM MOLİBDAT | (NH4)6Mo7O24.4H2O) | | MO | 95,96 | 0,03466 | | |
Nitrik ASİT | HNO3 | 63 | | | | 24 | |
EVET yukarıda ki gübre konsantrasyonunu hazırlamayı düşünüyorum. Değerlendirirseniz sevinirim.
MeyveliTepe
05-02-2014, 00:55
Hidroponikde amonyum azotu ile nitrat azotu arasında fark yok mudur? Benim bildiğim amonyum azotunu kullanılır duruma getirecek ortam olmuyor.
MeyveliTepe
05-02-2014, 00:56
EVET yukarıda ki gübre konsantrasyonunu hazırlamayı düşünüyorum. Değerlendirirseniz sevinirim.
Değerleri kaç litrelik solusyon için hazırlıyorsunuz?
Değerleri kaç litrelik solusyon için hazırlıyorsunuz?
1000 litrelik solüsyon
Hidroponikde amonyum azotu ile nitrat azotu arasında fark yok mudur? Benim bildiğim amonyum azotunu kullanılır duruma getirecek ortam olmuyor.
o konuda bilgim yok maalesef
Buna göre 1000 litrelik solusyon için yukarıdaki tabloda koyu renk ile görünen 800 gr, 197 gr, ... malzemeleri kullanırsanız, aşağıdaki tablonun sonuç satırındaki ppm değerlerine ulaşırsınız. Formülünüzü çok küçük sapma payları ile yakalıyor.
o zaman Kendi hazırladığım formüle göre hazırlayacağım gübre konsantrasyonunu , artık sonuçlarını zamanla öğreneceğiz. Ca 106 ppm olarak hesapladım. zamanla onuda eksiklik görülür ise arttırmayı planlıyorum , Ankafar'ın belirttiği yöntem üzerine.
Sizede teşekkür ediyorum.
MeyveliTepe
05-02-2014, 22:58
makro elementler | marul | gelen değerler | ekelenecek değerler
n(azot) | 150 | 138,78 toplam gelen | 11,22 ekelnmesi gereken |
p(fosfat) | 50 | | |
k(potasyum) | 150 | 63,05 mkp 'den gelen | 86,95 eklenmesi gereken |
ca(kalsiyum) | 150 | 44 caco3 den gelen | 106 eklenmesi gereken |
mg(magnezyum) | 50 | | |
mikro elementler | | | |
fe (demir) | 5 | | |
mn (mangan) | 0,5 | | |
zn (çinko) | 0,05 | | |
cu (bakı) | 0,03 | | |
b (bor) | 0,5 | | |
mo (molibden) | 0,02 | | |
gübre kaynağı | formül | toplam m. Ağırlık |sembol | atom ağılık | kullanılacak gübre miktarı | gelen n | gelen k |
amonyum nitrat(%33 n) | nh4no3 | 80,04 | n | 14 | 32 | | |
mkp(monopotassium phosphate %52 p2o5 %34 k2o | kh2po4 | 136.1 | p | 31 | 219,7 | | 39,055 |
potasyum nitrat(%13n,%46 k2o) | kn03 | 101,1 |k | 39,1 | 224,85 | 31,14 | |
kalsiyum nitrat(%15,5 n ,%27,5 cao) | yok(yüzdelere göre hesap yaptım ) | | ca | 40 | 539,63 | 83,64 | |
magnezyum sülfat | mgso4 ,7h2o | 246,48 | mg | 24,32 | 507 | | |
fe-eddha(%6 fe) | c18h12n2o8fena3h2o| 527,1 | fe | 55,85 | kullanılacak 47,8 | | |
mangan sülfat | mnso4.h2o | 169,2 | mn | 54,94 | 2,0305 | | |
çinko sülfat | znso47h2o | |zn | 65,38 | 0,22 | | |
bakır sülfat | cuso4 5 h2o | |cu | 63,54 | 0,1179 | | |
borik asit | h3b3 | | b | 10,82 | 2,8585 | | |
amonyum molibdat | (nh4)6mo7o24.4h2o) | | mo | 95,96 | 0,03466 | | |
nitrik asit | hno3 | 63 | | | | 24 | |
evet yukarıda ki gübre konsantrasyonunu hazırlamayı düşünüyorum. Değerlendirirseniz sevinirim.
468230
468231
Sizin hazırladığınızda magnezyum sülfat miktarında sorun olabilir mi?
MeyveliTepe
05-02-2014, 23:06
Benim hesaplama tablomda amonyum nitrat yok. Onu da girdikten sonra sizin sonuçlarınızı girip ne ppm değerleri veriyor bakalım.
MeyveliTepe
05-02-2014, 23:14
468232
468233
Sizin bulduğunuz değerleri girince böyle çıkıyor. Elde etmek istediğiniz formüle göre azot, kalsiyum ve magnezyum bir hayli sapmalı görünüyor.
Sizin hazırladığınızda magnezyum sülfat miktarında sorun olabilir mi?
kontrol ediyorum. Aşağıda nasıl bir çözüm yolu izlediğim.
Formül - G= (Gma * Ek) / Ema
G = Stok Çözeltiye Eklenecek Gübre Miktarı
Gma=Gübrenin Moleküler Ağırlığı
Ek= Elementin Konsantrasyonu (mg/l) PPM
Ema=Elementin Atom Ağırlığı (alıntı Ayşe GÜL -TOPRAKSIZ TARIM _ HASAT YAYINLARI)
g= (246,4 * 50) / 24,3
g=506,99
birinci hesap yolum bu. daha sonra daha kolay hesap yapbilmek için aynı gübreyi kullanmak kaydı ile
Gma/ Ema= 10,1399
sonra ppm değerine çarparak 10,1399 * 50 = 506,995
izlediğim yol budur. Sizde çözümünüzü paylaşırsanız , eğer bir hatam var ise öğrenmiş olurum.
Bu arada teşekkürler ilginiz için.
sanırım fark MAGNEZYUM SÜLFAT(MgSO4 ,7H2O) 246,4 atom ağırlığı benim hesabıma göre. magnezyumdaki fark burdan kaynaklanıyor sanırım
MeyveliTepe
05-02-2014, 23:35
Siz neticede 1000 litrelik besin eriyiğini 150-50-150-150-50 ppm yapacak malzeme miktarlarını hesaplıyorsunuz. İster bir defada bir tonluk tanka karıştırın, ister yoğun çözeltiler hazırlayarak daha küçük bir tankta orantılı olarak kullanın.
MgSO4.7H2O (magnezyum sülfat), mol ağırlığı 169,02 gr. İçindeki Mg 24,305 gr. Bunu yüzdeye indirgediğinizde %14,37 eder.
50 ppm Mg için 1000 litrelik tankta 50000 mg (50 gr) magnezyuma ihtiyacınız var.
50 gr Magnezyum için de (100 x 50 ) / 14,37 = 347,94 gr çıkar.
MgSO4⋅7H2O Magnesium
sulfate (epsom
salts)
246.5 (howard resh)
benim baktığım MgSo4 7H2O MOLEKÜLER AĞIRLIĞI 2 FARKLI kaynakta ve wikipedia da 246,48
sizin verdiğiniz formül de MgSo4 7H2O ama moleküler ağırlık 169,02 farkın buradan kaynaklandığını belirtmek istemiştim.
MeyveliTepe
05-02-2014, 23:41
sanırım fark MAGNEZYUM SÜLFAT(MgSO4 ,7H2O) 246,4 atom ağırlığı benim hesabıma göre. magnezyumdaki fark burdan kaynaklanıyor sanırım
Haklısınız, oradan geliyor. Siz kalsiyum hesabına bakarken ben magnezyumu düzelteyim :)
MeyveliTepe
05-02-2014, 23:51
468236
468237
Benim tabloda magnezyumu düzeltince azot ve kalsiyum dışında problem görünmüyor. Kalsiyum Nitrat'ın standardında farklılığımız yok ise kalsiyum nitrat miktarını arttırmanız gerekir görünüyor.
Kalsiyum Nitrat Hesabına gelince , orada kullandığım yöntem gübrelerin yüzdesinden giderek. 106 PPM İÇİN
Kullanacağım gübre Gübretaş'ın Bestcalnı Toplam AZOT (N) 15.5
Suda çözünür KALSİYUM OKSİT (CaO) 27.5
Cao Moleküler ağırlık = 56,1
ca molekürler ağırlık = 40
56,1 Cao da 40 Ca var ise
KAÇ Cao da 106 ca vardır.
56,1*106 / 40 = 148,665
Gübrenin element içeriği 27,5 olduğuna göre.
100*148,665 / 27,5 = 540,6
Ca için Ulaşmaya çalıştığım PPM 106 , CaCO3 ten 44 ppm geliyormuş gibi hesap yapacağım başlangıçta bunu dikkate alırsanız ufak bir sapma kalacak gibi :)
bu arada gübrem için Gübretaşa attığım maile istinaden 5Ca(NO3)2.NH4NO3. 10H2O şöyle bir formül gönderdiler kendileri. ama bu formülü internette aratınca Kalsiyum Amonyum Nitrat förmülü olarak gözüküyor. bende o neden ile yüzdeye göre hesap yaptım.
Ki şunuda belirteyim Gübretaştan bu bilgiyi almam Kocaeli Gübretaş Laboratuvar - sonra Ziraat Mühendisi - akabinde İzmir Laboratuvar olmadı İzmir üretim Müdürü , en sonunda İstanbul - ürün geliştirme bana cevap verebildi :) inanın oldukça zor oldu :)
En ilginci de tümü mesleğimi sordu , sanırım formülleri çalınacak diye korkuyorlar. Ben en azından bilmedikleri birşey ürettiklerini düşünmektense , böyle düşündüklerini düşünmek istiyorum :)
MeyveliTepe
06-02-2014, 00:10
Paketli gübrelerde formül hesabı pek işe yaramıyor. Verilen yüzdelere itibar etmek gerekiyor sanırım.
Bestcali isimli gübrede oranlar 15,5 - 0 - 0 - 27,5 (CaO) olarak verilmiş. Bu 27,5 değerini Ca'ya indirgersek 19,65 gibi bir değer yapıyor. Sanırım hesabı buna göre yapmak gerekir.
MeyveliTepe
06-02-2014, 00:16
Nihai eriyikte 150 ppm Ca gerekir diyorsunuz ama 106 mı elde etmeye çalışıyorsunuz. Aradaki farkı kullandığınız sudaki kalsiyum karbonattan geleceğini mi hesaplıyorsunuz?
Bir kaç gün önce sudaki kalsiyum karbonatın bitkiler tarafından alınabilirliğini yazıştıydık ama bir sonuca varılmışmıydı hatırlayamadım. Bu bakımdan literatüre bir bakmalı :)
19,65 ten hesap yapacak olursak.
100*106 / 19,65 = 539,440 çıkar :) buda aşağı yukarı ilk hesabım ile aynı. ama bu benim kullandığım gübre konsantrasyonuna göre
Nihai eriyikte 150 ppm Ca gerekir diyorsunuz ama 106 mı elde etmeye çalışıyorsunuz. Aradaki farkı kullandığınız sudaki kalsiyum karbonattan geleceğini mi hesaplıyorsunuz?
Bir kaç gün önce sudaki kalsiyum karbonatın bitkiler tarafından alınabilirliğini yazıştıydık ama bir sonuca varılmışmıydı hatırlayamadım. Bu bakımdan literatüre bir bakmalı :)
evet bir sonuca varılmadı fakat sayın ankafar'ın orda bir tavsiyesi var idi. 106 - 110 - 120 gibi arttırılarak denene bilir demişti. bende öyle bir yol izlemeyi düşünüyorum. çünki Ph ayarı için Nitrik asit kullanacağım ve bununlada bir miktar anladığım kadarı ile bellir bir miktar ca ortaya cıkacak caco3 ten. 106 olarak ilk etapta hesaplamam ondan dolayı
benim kullanacağım gübrelere göre oluşturduğum tablom bu şekilde.
en nihayetinde kullanılacak gübre miktarları konusunda hem fikir olabildik mi acaba sayın Meyvelitepe ?
MeyveliTepe
06-02-2014, 00:38
468239
468240
Sizin miktarlara göre son durum böyle. Formülasyonlar arasında bir fark kalmadı ama azot miktarı hala düşük görünüyor.
24 ppm nitrik asitten gelen azotuda ekledik mi sanırım bir fark kalmıyor
ateşkaptan
06-02-2014, 20:00
Azot toplamı ->Amonyum 22.93 ppm, Nitrat toplamı 125 ppm->>>Toplam Azot=147.93 ppm yeterli. Nitrikasit ten gelen ppm değeri azotu artırır.
MİCROELEMENTLER
ManganSülfat ->1.56 gr
ÇinkoSülfat ->0.14 gr
BakırSülfat->0.15 gr
Sanırım yüzdeleriniz değişik.
Ayrıca 0.14 gr veya 0.15 gr nasıl tartıya girecek?.. Bunları ml olarak hesaplasak daha anlaşılır olmaz mı!..
Azot toplamı ->Amonyum 22.93 ppm, Nitrat toplamı 125 ppm->>>Toplam Azot=147.93 ppm yeterli. Nitrikasit ten gelen ppm değeri azotu artırır.
MİCROELEMENTLER
ManganSülfat ->1.56 gr
ÇinkoSülfat ->0.14 gr
BakırSülfat->0.15 gr
Sanırım yüzdeleriniz değişik.
Ayrıca 0.14 gr veya 0.15 gr nasıl tartıya girecek?.. Bunları ml olarak hesaplasak daha anlaşılır olmaz mı!..
0,001 hassaslıkta elektronik tartı aldım desem.
mikro elementlerin bazılarının formülasyonları ve yüzdeleri olmadığı için genel kaynaklardan faydalanarak hesap yaptım.
diğer kaynaklardan gelen Azot toplamı 138,78 ve 32 gr amonyum nitrat ilede 150 ppm e tamamladım. siz 147 yi nasıl hesapladınız acaba ?
ateşkaptan
06-02-2014, 21:56
Tartınız çok hassas imiş, (Nereden ve kaça aldınız ?)
Ancak bu işe yeni başlayanlar ve hassas terazi bulamayanlar için pipetle bu değerleri eklemek daha tutarlı. Şahsen ben 1 gram için kuyumcuya gidiyorum.
1 ton için besin eriyiği (Mikroelementler)
DİJİTAL HASSAS TERAZİ TARTI ÇOK HASSAS 0.001g20g GittiGidiyor'da 104372797 (http://urun.gittigidiyor.com/yapi-market-tamirat/dijital-hassas-terazi-tarti-cok-hassas-0-001g20g-104372797)
20 grama kadar tartıyor. mikro elementler için olduğundan gayet uygun bence
ateşkaptan
07-02-2014, 12:51
DİJİTAL HASSAS TERAZİ TARTI ÇOK HASSAS 0.001g20g GittiGidiyor'da 104372797 (http://urun.gittigidiyor.com/yapi-market-tamirat/dijital-hassas-terazi-tarti-cok-hassas-0-001g20g-104372797)
20 grama kadar tartıyor. mikro elementler için olduğundan gayet uygun bence
Bende 1 gramlık hassaslıkta vardı, Ancak 5 gram hassaslıkta tartıyordu.
Kuyumcuya gerek kalmadı.
Aldım gitti!..))
MeyveliTepe
16-02-2014, 20:39
Malzeme hazırlıkları esnasında demir şelatlama denemesi yapmaya karar verdim.
469934
Bunun için bir miktar potasyum hidroksit çözeltisi hazırladım.
469935
Bir miktar EDTA Asit tartıp potasyum hidroksit çözeltisine ilave edip karıştırdım.
469936
Sıvı tam berrak oluncaya kadar karıştırdım. Yaklaşık 10-15 dakika sürüyor.
469937
Bir miktar demir II sülfat tartıp EDTA asit çözeltisine ilave edip karıştırmaya başladım.
469938
Berrak bir sıvı oldu.
MeyveliTepe
16-02-2014, 20:43
469939
Bir süre karıştırdıktan sonra çözeltiyi 1 litreye tamamladım. Karıştırmaya devam ettim. Açık sarı renkli, berrak, çökeltisiz bir sıvı elde ettim.
469940
Bu sıvının normalde 12 saat boyunca karıştırılması gerekiyor. Bende öyle bir karıştırma aleti olmadığı için ara ara, gidip geldikçe karıştırdım. Renk açık sarıdan koyu sarıya döndü. Sıvı tam berrak ve herhangi bir çökelti yok.
Böylece EDTA ile şelatlanmış demir çözeltisini elde etmiş oldum.
Nihai çözeltide 2,8 ppm demir için bu sıvıdan her bir 100 litre için 56 ml kullanmam gerekiyor.
100 litreye 56 ml FeEDTA çözeltisi eklemek, ayrıca 5,6 ppm potasyum ve 1,6 ppm sülfür eklemesi yapmış olacak.
Bu bir litrelik şelatlı demirin malzeme maliyeti KDV dahil 1,84 TL ve toplam 1,785 ton besin eriyiğine 2,8 ppm demir sağlayacak yoğunlukta.
leventali
16-02-2014, 21:53
Merhaba Sayın MeyveliTepe,
Ellerinize sağlık. Harika bir çalışma ve harika bir anlatım. Emeğinize sağlık.
Birkaç sorum olacaktı?
1- Şelatlamayı neden yaparız?
2- Demiri Neden şelatladık?
3- Bitkilerde kullandığımız elementlerden başka hangisini şelatlamamız gerekiyor?
Saygı ve Sevgiler...
MeyveliTepe
16-02-2014, 22:22
Merhaba Sayın MeyveliTepe,
Ellerinize sağlık. Harika bir çalışma ve harika bir anlatım. Emeğinize sağlık.
Birkaç sorum olacaktı?
1- Şelatlamayı neden yaparız?
2- Demiri Neden şelatladık?
3- Bitkilerde kullandığımız elementlerden başka hangisini şelatlamamız gerekiyor?
Saygı ve Sevgiler...
Çok özetle pozitif yüklü metal iyonlarının bitki köklerince alınabilir duruma gelmesi için yaparız.
Doğal veya sentetik şelatlama ajanları metal molekülleriyle kompleksler oluşturarak yükü pozitiften nötr'e veya negatife değiştirerek, şelatlama ajanının özelliğine göre bağlar oluşturup metal iyonlarını hapseder ve kökler tarafından alınabilir duruma gelmesi sağlanır.
Bitkilerin en çok ihtiyaç duyduğu iz element olarak demir başta olmak üzere bakır, çinko ve mangan'ın şelatlı olması tavsiye edilir.
The Science Behind Chelates (http://www.igrowhydro.com/InfoSheets/InfoSheet-PrimerOnChelates.pdf)
Chelated Micronutrients (http://www.agroservicesinternational.com/Articles/Chelates.pdf)
leventali
18-02-2014, 09:43
İlginiz için teşekkür ederim Sayın MeyveliTepe,
Benim hazırlıdığım eriyikte sadece demiri şelatlı almıştım. Tabi siz anlattıktan sonra artık kendim de yapabileceğimi sanıyorum.
Ancak bakır, çinko ve mangan şelatsız bende. İlk fırsatta onları da şelatlamayı düşünüyorum.
Şelatlamayla ilgili bayağı karışık anlatımlar mevcut. Hesaplamalarıyla ilgili. Eğer bu konuda da bir yazı hazırlarsanız, bu konuda ilgisi olanlara harika bir yardımcı kaynak olacaktır.
Bir de sormak istediğim, ben siparişlerimi geçtiğimde yanlış anlaşılmaktan dolayı, nasıl yanlış anlaşıldı onu da anlamış değilim, ETDA sodyum Tuzu gönderildi bana.
Yani sodyum da şelatlamış anlamına geliyor bu sanırım.
Ayrıca söylemeden edemeyeyeceğim: Anlatımlarınız çok sade ve anlaşılır. Kaynak sıkıntısı çekilen bu konuda sizden mutlaka bir kitap çıkmalı.
Saygı ve sevgilerle...
MeyveliTepe
18-02-2014, 16:20
EDTA'nın çeşitli formları var. Sodyum tuzlu EDTA da şelatlamada kullanılabilir. Muhtemelen malzeme oranları değişecektir.
leventali
18-02-2014, 23:26
Sayın MeyveliTepe,
Size yazmadan biraz araştırmak istedim ki sorularımı daha anlamlı sorabilim.
Şelatlamanın ne olduğunu aşağı yukarı öğrendim. Ama kafama takılan bazı sorular mevcut. Bilginiz dahilinde yanıtlamak isterseniz sevinirim.
Sizin örneğinizden yola çıkarak :
1- Potasyum Hidroksit çözeltisi hazırladınız. Yaklaşık 25 gram olarak görünüyor. Potasyum Hidroksit'i PH'ı düzenlemek için mi kullandınız?
2- Eğer cevabınız evet ise, bunun kullanılma oranı neyle ilgilidir?
3- Yaklaşık 25 gram EDTA asiti ve yaklaşık aynı miktarda Demir II Sülfat kullandınız. Bu oranlar aşağı yukarı 1'e 1 oranında. Doğru mu yorumlamışım. Yani ne kadar elementi şelatlayacaksak, o kadar EDTA asiti kullanmalıyız?
4- Bakır, Çinko, mangan gibi elementlerde de mi bu oranlar geçerli?
5- Okuduğum bazı makalelerde PH'ın 6'nın altına düştüğünde şelatlamanın etkisinin kalmadığı söyleniyor. Bu doğru ise, biz bazen besin eriyiğinde 5, 5.5 gibi PH seviyelerine iniyoruz. O zaman bu şelatlamanın bir anlamı kalmıyor gibi görünüyor. Ya da benim yanlış anladığım nedir?
6- Çok sorup, sizi yıldırdım mı? :)
Saygı ve sevgiler...
MeyveliTepe
19-02-2014, 00:48
Sayın MeyveliTepe,
Size yazmadan biraz araştırmak istedim ki sorularımı daha anlamlı sorabilim.
Şelatlamanın ne olduğunu aşağı yukarı öğrendim. Ama kafama takılan bazı sorular mevcut. Bilginiz dahilinde yanıtlamak isterseniz sevinirim.
Sizin örneğinizden yola çıkarak :
1- Potasyum Hidroksit çözeltisi hazırladınız. Yaklaşık 25 gram olarak görünüyor. Potasyum Hidroksit'i PH'ı düzenlemek için mi kullandınız?
2- Eğer cevabınız evet ise, bunun kullanılma oranı neyle ilgilidir?
3- Yaklaşık 25 gram EDTA asiti ve yaklaşık aynı miktarda Demir II Sülfat kullandınız. Bu oranlar aşağı yukarı 1'e 1 oranında. Doğru mu yorumlamışım. Yani ne kadar elementi şelatlayacaksak, o kadar EDTA asiti kullanmalıyız?
4- Bakır, Çinko, mangan gibi elementlerde de mi bu oranlar geçerli?
5- Okuduğum bazı makalelerde PH'ın 6'nın altına düştüğünde şelatlamanın etkisinin kalmadığı söyleniyor. Bu doğru ise, biz bazen besin eriyiğinde 5, 5.5 gibi PH seviyelerine iniyoruz. O zaman bu şelatlamanın bir anlamı kalmıyor gibi görünüyor. Ya da benim yanlış anladığım nedir?
6- Çok sorup, sizi yıldırdım mı? :)
Saygı ve sevgiler...
Potasyum hidroksit 25 gr değil :)
Edta asit ve Bakır II sülfat aynı miktarlarda ama ağırlık bakımından değil. Terazi resimlerinde ağırlıkların ne olduğu tam olarak görünüyor.
Edta'yı KOH çözeltisinde çözmek prosedürün bir parçası. Edta'yı çözerek şelatlama için hazır duruma getiriyor.
KOH çözeltisi Normal bir KOH çözeltisi. Bu çözeltinin miktarını hesaplamak sizin için biraz bulmaca olsun :) Hazırlanan FeEDTA'dan 100 litrelik tanka 56 ml konduğunda tam olarak 6,0429 ppm potasyum veriyor (yuvarlamalar olmadan tekrar hesapladım)
Demir şelatlama yapıldığında ölçülen PH 3,6 civarında oluyor. 12 saatlik karıştırma sonunda 5,5 civarına geliyor.
Mangan ve çinkoyu henüz denemedim. Muhtemelen ölçüler (özellikle KOH ölçüsü) farklı olacaktır.
Bakır denedim, çok hafif çökelti kaldı. Çökelti kalmaması için farklı KOH ölçüleriyle bir kaç deneme daha yapılması gerektiğini düşünüyorum.
Tüm hesaplamaları yapıp demir şelatlamayı denerseniz ve bir noktada sıvının rengi sarı değil de koyu kırmızıya dönerse demir oksitlenmiş demektir. Bu durumda hesapları gözden geçirmek gerekir :)
leventali
19-02-2014, 02:12
Yar yine bana haram geceler :)
ateşkaptan
19-02-2014, 18:46
A- Şelatlama için ;
n (metal ) = n ( EDTA) (n = mol sayisi)
1 gr demirsülfatın şelatlanması için 2.46 gr EDTA gerekir
(DemirsülfatII nin molekülağırlığı=151.85 gr/mol dur -->1 gr /151.85=0.0066 mol dur.
EDTA (Disodyum edta dihidratin) molekülağırlığı=372.24 gr/mol
0.0066*372.24=2.46 gr EDTA gerekir)
B- Şelatlama genelde topraklı tarım için şarttır.
Gübre teknolojisinde şelatlama tekniği gübrenin uygulandığı canlı materyalin bulunduğu ortama göre değişir. Şelatlamadan maksat mikro elementlerin gübrelenecek canlının bünyesine nüfuz edinceye kadar stabil kalmasını sağlamak. Bu toprakta ise toprağın bünyesindeki kil kolloidlerinin elektrik yük farklılığı ve toprak reaksiyonun değişkenliği için şelatlama zaruridir. Ama bu zaruriyet su içerisinde yetişen bir bitki için gerekmemektedir. Çünkü suyun kimyasal yapısı stabil olduğu sürece suya ekleyeceğiniz mikro elementlerde su içerisinde aynı konstrasyonda bulunabilecektir.
Sayın Tezel in " besin eriyiklerinin hazırlanması" konulu forum içeriğinde de topraksız tarımda şelatlanmış demir vs. kullanmanın şart olmadığı, ifade edilmişti.
Yukarıda yazılanlar İnternetten araştırmalarım sonucunda bulduğum yazıların kısaltılmışıdır.
Bu konuda bilgisi olan konuya müdahil olursa sevinirim.
5 ppm Fe için (C18H12N2O8FeNa3H2O) FORMÜLLÜ %6 şelatlı Demir gübresi için kaç gr kullanmam gerekir. 1 litre suda çözdüm ama çamur gibi oldu. bir fikir varsa sevinirim. 1000 litrelik final solüsyonu için. benim çözümümde 47,8 gr olarak hesap yapmıştım. yalnız yapmamak adına yardıma açığım :)
MeyveliTepe
19-02-2014, 20:05
1000 litrelik final solusyonda 5 ppm demir için toplam 5 gr demire ihtiyacınız var.
Elinizdeki gübrenin %6'sı şelatlı demir olduğuna göre gübreden 83,34 gr kullanmanız gerekiyor.
ateşkaptan
19-02-2014, 20:11
geç kaldım :))))
5/0.06*10=8.33 ml-->8.33*10/1000*1000=83.33 gr
C Carbon 12.01078 18
N Nitrogen 14.00672 2
O Oxygen 15.99943 9
Fe Iron 55.8452 1
Na Sodium 22.3 3
toplam moleküler ağırlık =527,1
moleküler ağırlığa göre hesap yaptığımda bulduğum sonuç
527,1*5 / 55,8452 = 47,8 çıkıyor. nerede yalnış yapıyorum acaba ?
ateşkaptan
19-02-2014, 23:15
Burada molekül hesabına gerek yok zira zaten % 6 şelatlı, yani kimyasal içindeki demir oranı 0,06 dır.
5 ppm/0.06*10=8.33 ml-->8.33*10/1000=0.0833-->0.0833*1000=83.3 gr 1000 litre tank için gerekir
MeyveliTepe
19-02-2014, 23:15
Gübrede muhtemelen başka dolgu maddeleri de vardır. Bu sebeple demir oranını % olarak belirtmişler. Verdikleri yüzde değerini esas almak gerekir.
oddo oddo %4,2 şelatlı denmiş. ben fazlamı acaba kullanıyorum derken , eksik kullanmışım. o zaman hemen ilave mi yapayım. yarın ilk denemi başlatacağım inşallah. teşekkürler.
MeyveliTepe
20-02-2014, 00:04
B- Şelatlama genelde topraklı tarım için şarttır.
Gübre teknolojisinde şelatlama tekniği gübrenin uygulandığı canlı materyalin bulunduğu ortama göre değişir. Şelatlamadan maksat mikro elementlerin gübrelenecek canlının bünyesine nüfuz edinceye kadar stabil kalmasını sağlamak. Bu toprakta ise toprağın bünyesindeki kil kolloidlerinin elektrik yük farklılığı ve toprak reaksiyonun değişkenliği için şelatlama zaruridir. Ama bu zaruriyet su içerisinde yetişen bir bitki için gerekmemektedir. Çünkü suyun kimyasal yapısı stabil olduğu sürece suya ekleyeceğiniz mikro elementlerde su içerisinde aynı konstrasyonda bulunabilecektir.
Sayın Tezel in " besin eriyiklerinin hazırlanması" konulu forum içeriğinde de topraksız tarımda şelatlanmış demir vs. kullanmanın şart olmadığı, ifade edilmişti.
Yukarıda yazılanlar İnternetten araştırmalarım sonucunda bulduğum yazıların kısaltılmışıdır.
Bu konuda bilgisi olan konuya müdahil olursa sevinirim.
Aslında galiba tam tersi. Toprakta demiri doğal olarak şelatlayacak mikroorganizma faaliyetleri, amino asitler, fulvik asit vb. maddeler uzun salınımlı olarak demiri bitkilerin alabileceği forma çevirirler. Bunu baskılayan tek şey toprak PH'ının yüksekliği olur. Toprak PH seviyesinin yüksek olması durumda demir eksikliğini gidermenin tek çaresi eddha ile şelanlanmış demir olabilir.
Son zamanlarda okuduğum yayınlara göre hidroponik uygulamalarda özellikle demirin şelatlı olması özellikle öneriliyor. Elbette bu şelatlı olmazsa olmaz anlamına da gelmez.
Bir çok kaynakta var ama, oldukça kapsamlı ve toparlanmış bilgi içeren;
Hydroponics: A Practical Guide for the Soilless Grower (J. Benton Jones Jr. Second Edition 440 sayfa)
kitabı bir çok yerde bahsetmiş. Şu paragraf oldukça açıklayıcı:
"Elemental form, whether individual ions or complexes, may be as important for movement and utilization as concentration. For example, chelated iron (Fe) forms are effective for control of Fe deficiency, although unchelated ionic Fe, either as the ferric (Fe3+) or ferrous (Fe2+) ions, is equally effective but at higher concentrations." (Sayfa 13)
Çok özetle demir eksikliğini kontrol etmek üzere şelatlanmamış demirin de şelatlanmış demir kadar etkili olduğunu ancak bu durumda demir konsantrasyonunun yüksek olması gerektiğini söylüyor. (ancak ne kadar yüksek olması gerektiğini söylemiyor)
Mevcut formülasyonlarda demir ppm oranının hep şelatlı demire göre verilmiş olması, şelatlı olmayan demirin olması gereken ppm oranını tayin etmekte bir problem.
Hidroponic solusyon içindeki demirin kolayca başka kompleksler oluşturabileceği oksitlenecebileceği vb. sebeplerle şelatlama ile stabil durumda tutulması da önerilenler arasında. Ancak şelatlama için sadece sentetik şelatlayıcılar (edta, dtpa, eddha) değil, amino asitler, fulvik asitler, sitrik asit de muhtelif kaynaklarda önerilenler arasında.
Hidroponic kullanımına uygun fulvik asit henüz bulamamış durumdayım. Var olanlar önemli miktarda organik madde içeriyorlar. Bu topraklı tarım için önemli bir avantaj olmasına rağmen hidroponic'de kontrol edilmesi güç başka komplikasyonlara sebep olabilir.
Aslında galiba tam tersi. Toprakta demiri doğal olarak şelatlayacak mikroorganizma faaliyetleri, amino asitler, fulvik asit vb. maddeler uzun salınımlı olarak demiri bitkilerin alabileceği forma çevirirler. Bunu baskılayan tek şey toprak PH'ının yüksekliği olur. Toprak PH seviyesinin yüksek olması durumda demir eksikliğini gidermenin tek çaresi eddha ile şelanlanmış demir olabilir.
Son zamanlarda okuduğum yayınlara göre hidroponik uygulamalarda özellikle demirin şelatlı olması özellikle öneriliyor. Elbette bu şelatlı olmazsa olmaz anlamına da gelmez.
Bir çok kaynakta var ama, oldukça kapsamlı ve toparlanmış bilgi içeren;
Hydroponics: A Practical Guide for the Soilless Grower (J. Benton Jones Jr. Second Edition 440 sayfa)
kitabı bir çok yerde bahsetmiş. Şu paragraf oldukça açıklayıcı:
"Elemental form, whether individual ions or complexes, may be as important for movement and utilization as concentration. For example, chelated iron (Fe) forms are effective for control of Fe deficiency, although unchelated ionic Fe, either as the ferric (Fe3+) or ferrous (Fe2+) ions, is equally effective but at higher concentrations." (Sayfa 13)
Çok özetle demir eksikliğini kontrol etmek üzere şelatlanmamış demirin de şelatlanmış demir kadar etkili olduğunu ancak bu durumda demir konsantrasyonunun yüksek olması gerektiğini söylüyor. (ancak ne kadar yüksek olması gerektiğini söylemiyor)
Mevcut formülasyonlarda demir ppm oranının hep şelatlı demire göre verilmiş olması, şelatlı olmayan demirin olması gereken ppm oranını tayin etmekte bir problem.
Hidroponic solusyon içindeki demirin kolayca başka kompleksler oluşturabileceği oksitlenecebileceği vb. sebeplerle şelatlama ile stabil durumda tutulması da önerilenler arasında. Ancak şelatlama için sadece sentetik şelatlayıcılar (edta, dtpa, eddha) değil, amino asitler, fulvik asitler, sitrik asit de muhtelif kaynaklarda önerilenler arasında.
Hidroponic kullanımına uygun fulvik asit henüz bulamamış durumdayım. Var olanlar önemli miktarda organik madde içeriyorlar. Bu topraklı tarım için önemli bir avantaj olmasına rağmen hidroponic'de kontrol edilmesi güç başka komplikasyonlara sebep olabilir.
EDTAyı hayatımızdan çıkartmak biraz zor gibi evet. Bir çok ürüne yayılmış durumda zira açık ara en etkili formül bundan geliyor. Anladığım kadarıyla edtaya göre daha hızlı çözünebilir maddelerin (IDS, EDDS vs) üzerine araştırmalar sürüyor. Yine de topraksız tarımda kullanılan kısımdan çok (zira edta bitkinin yapısına katılmıyor) kozmetik ve gıda endüstrilerinde azaltılması öncelik olacaktır.
Kişisel görüşüm şelatlanmamış demir kullanmazdım çünkü gübreyi fazla fazla vermek pek güzel olmazdı(EC dengesinin bozulması). Piyasada kafa karıştırıcı ürünler çok, adamlar organik demir diye satış yapıyorlar içinde edta şelatlı demir var (başka da bir şey yok).
Hümik asit ve fulvik asit olayı daha karmaşık çünkü firmadan firmaya hatta kutudan kutuya içerik olarak net bir sonuç alamazsınız böylece her kutuda farklı konsantrasyonlar elde edersiniz. Tam olarak ne kullandık hatırlamıyorum ancak bir ara organik demir kullanmıştık çok kısa bir zamanda bitkilerde demir eksikliği oluşmuştu. Tabi bunda bizim sterilizasyon için kullandığımız UV filtrelerininde etkisi büyük.
Daha çok bilgi almak isteyenler (ingilizce yalnız) ekteki belgeye bir göz atabilir hümik asit ve fulvik asitte dezavantaj olarak verilen molekül ağırlığının büyük olması ve sistemde çökme yapabilmesi olarak verilmiş.
http://biogro.com/resources/CFSM/BG%20CFS%2003%20-%20Amino%20Minerals%20and%20Foliar%20Feeding.pdf
Hümik asit ve fulvik asitler yeşilliklerde kullanıldığı zaman çiçeklenmeyi teşvik ediyor. Oysa fesleğen, marul gibi ürünlerde çiçeklenme en son istediğimiz bir şey. Bir çok firma yetkilisi ürününü tanıtırken içinde çok özel bileşikler var, ajanlar var ki, bunlar alınımı kolaylaştırır diyerek ürününü denemenizi ister. İçeriğine baktığınızda 20.20.20 yaprak gübresi yazar fakat, kullandığınızın 3üncü günü bitkiniz sapa kalkmaya başlar. (Ki zaten yaprak gübresi kullanma ihtiyacınız varsa veya kullandığınızda daha iyi sonuç alıyorsanız, bir şeyleri yanlış yapıyorsunuz demektir.)
Ben şahsen çinko sülfat, mangan sülfat kullanıyorum ve bunlara bağlı bir sorun yaşamadım. Sadece alışılagelmişin dışında kullandığım organik bakır, ki bunu da aynı zamada bitkinin mantari hastalıklara karşı direncini arttırmak için tercih ediyorum. Fitotoksite riskinin olmayışıda yanında bonus olarak geliyor.
ateşkaptan
20-02-2014, 10:19
oddo oddo %4,2 şelatlı denmiş. ben fazlamı acaba kullanıyorum derken , eksik kullanmışım. o zaman hemen ilave mi yapayım. yarın ilk denemi başlatacağım inşallah. teşekkürler.
Bu durmda demir miktarınız daha da artacaktır. 1 ton luk tank için 119 gr % 4.2 lik şelatlıdemir kullanmanız gerekir.
ateşkaptan
20-02-2014, 11:13
Geçen yıl terasımda uyguladığım "gübreli su kültürü" denemelerimde gördüğüm bir husus, besin eriyiği olarak kullandığım Demir II sülfat gübresinin , bir müddet sonra tank içinde çökerek işlevsiz hale gelmesi ve karıştırılıp homojen hale getirilmediği takdirde pompa tarafından bitkilere ulaşmaması sonucu, bitkilerin demir alımının azalmasıdır.
Bu nedenle tankın mutlaka karıştırılması gerekmektedir. Dikkat edilirse diğer mikroelementlerden çok, şelatlanmış demirin gübre hesaplarında dikkate alındığı gözlenmektedir.
Bu senede Demir II Sülfat kullanıp , demir alımını gözlemleyip, ona göre tavrımı belirleyeceğim.
Gözlemlediğim bir konu da Kalsiyum'un pul pul hale gelerek tank içine çökelmesi sonucu damlama borularını tıkamasıdır.
Mesela spagetti damlama sistemini tercih ederek, ayarlı dripler ile sulamayı gerçekleştirmek en iyi çözüm olacaktır sanırım. Önerilere açığım.
MeyveliTepe
20-02-2014, 23:37
Hümik asit ve fulvik asitler yeşilliklerde kullanıldığı zaman çiçeklenmeyi teşvik ediyor. Oysa fesleğen, marul gibi ürünlerde çiçeklenme en son istediğimiz bir şey. Bir çok firma yetkilisi ürününü tanıtırken içinde çok özel bileşikler var, ajanlar var ki, bunlar alınımı kolaylaştırır diyerek ürününü denemenizi ister. İçeriğine baktığınızda 20.20.20 yaprak gübresi yazar fakat, kullandığınızın 3üncü günü bitkiniz sapa kalkmaya başlar. (Ki zaten yaprak gübresi kullanma ihtiyacınız varsa veya kullandığınızda daha iyi sonuç alıyorsanız, bir şeyleri yanlış yapıyorsunuz demektir.)
Ben şahsen çinko sülfat, mangan sülfat kullanıyorum ve bunlara bağlı bir sorun yaşamadım. Sadece alışılagelmişin dışında kullandığım organik bakır, ki bunu da aynı zamada bitkinin mantari hastalıklara karşı direncini arttırmak için tercih ediyorum. Fitotoksite riskinin olmayışıda yanında bonus olarak geliyor.
Demiri hangi formda kullanıyorsunuz?
Piyasada humik ve fulvik asitleri içeren ürünler genellikle humik ve fulvik asit ayrılmamış şekilde oluyorlar. Bunlardan mı kullanarak yeşillerde sapa kalkma durumu olmuştu. Aslında her ikisi de bitkilerde büyümeyi teşvik edici fakat farklı şekilde çalışıyorlara galiba.
Yaprak uygulaması yaparak besin takviyesi yapmak, bitkiye kökten verilememiş bir şeyin tamiri anlamına geldiğinden doğal olarak kökten verilecek şeylerde yanlış yapılmış anlamına gelir :)
MeyveliTepe
20-02-2014, 23:44
...
Daha çok bilgi almak isteyenler (ingilizce yalnız) ekteki belgeye bir göz atabilir hümik asit ve fulvik asitte dezavantaj olarak verilen molekül ağırlığının büyük olması ve sistemde çökme yapabilmesi olarak verilmiş.
http://biogro.com/resources/CFSM/BG%20CFS%2003%20-%20Amino%20Minerals%20and%20Foliar%20Feeding.pdf
Linkteki yazıda başlıklarda "humik ve fulvik asit" demiş ama anlattığı humik asit. Büyük ve ağır humik asit moleküllerinden söz etmiş (yaprak uygulamasında dezavantaj diyor). Düşük PH'lı suda iyi suspansiyon oluşturmuyor demiş, ki bu da humik asitin (fulvik asit değil) bir özelliği.
Demiri %6lık EDDHA kullanıyorum. (Sequestrene 138 Fe 100 SG)
Açıkçası tek fulvik asit hiç kullanmadım, hep hümik fulvik kombinasyonları satın alıyorum.
Linkteki yazıda başlıklarda "humik ve fulvik asit" demiş ama anlattığı humik asit. Büyük ve ağır humik asit moleküllerinden söz etmiş (yaprak uygulamasında dezavantaj diyor). Düşük PH'lı suda iyi suspansiyon oluşturmuyor demiş, ki bu da humik asitin (fulvik asit değil) bir özelliği.
Yanlışım yoksa hümik asit ve fulvik asit karışım halinde bulunuyor her zaman (hatta tam saf olarak bir hümik asit değil de hümik asitler topluluğuna verilen isim. Şimdi baktım benim elimde ki hümik asitte karışım şeklinde.
ateşkaptan
21-02-2014, 18:21
PotasyumHidroksit çözeltisi hazırlanması
1NKOH(=1MKOH) Çözeltisinin hazırlanması
1NKOH litresinde 56.1 gr KOH içeren çözeltidir. Labaratuvarda kullanılan KOH % 85 lik olduğundan 56.1*100/85=66 gr KOH suda çözülerek 1 litreye tamamlanırsa 1 Nlik KOH çözeltisi hazırlanmış olur.(Kullanılan KOH un % 85 lik olup olmadığı kontrol edilmelidir. KOH çözeltisi hassas olarak hazırlanamayacağı için kullanılmadan önce ayarlanmalıdır.
Demir şelatlanması ile ilgili de net ten bulduğum formülleri içeren tablo ektedir.
ateşkaptan
21-02-2014, 18:28
Sülfürik asit çözeltisi hazırlamak
ateşkaptan
21-02-2014, 22:34
Sayın Meyvelitepe'nin yaptığı deney sonucu 1.6 ppm kükürt miktarının nerden kaynaklandığı sorusu aklıma takılmıştı !
Sonuç;
Sülfürikasitin de formül içinde kullanılmasından geliyormuş?..
Sayın Leventali'nin de uykusuz kalmasına gerek kalmadı. PotasyumHidroksit miktarı da formülün içinde.
MeyveliTepe
21-02-2014, 23:46
Sayın Meyvelitepe'nin yaptığı deney sonucu 1.6 ppm kükürt miktarının nerden kaynaklandığı sorusu aklıma takılmıştı !
Sonuç;
Sülfürikasitin de formül içinde kullanılmasından geliyormuş?..
Sayın Leventali'nin de uykusuz kalmasına gerek kalmadı. PotasyumHidroksit miktarı da formülün içinde.
Sülfirik asit kullanılmış olsaydı 1,6 ppm sülfür verir miydi?
ateşkaptan
22-02-2014, 09:53
Haklısınız,
DemirIISülfat+(Kullanıldı ise) Sülfürik Asit ---->Gelen kükürt miktarları
ateşkaptan
22-02-2014, 18:28
Sayın ZUĞA'nın kullandığı C18H12N2O8FeNa3H2O % 4.2 lik SodyumHidroksit çözeltili şelatlı demir formülü,
Ancak, tüm araştırmalarıma rağmen; Sayın Meyvelitepe'nin deneyini yaptığı PotasyumHidroksit çözeltili şelatlı demirin tam formülünü net te bulamadım.
Bu konuda yardımcı olacaklara şimdiden teşekkür ederim.
Sayın ZUĞA'nın kullandığı C18H12N2O8FeNa3H2O % 4.2 lik SodyumHidroksit çözeltili şelatlı demir formülü,
Ancak, tüm araştırmalarıma rağmen; Sayın Meyvelitepe'nin deneyini yaptığı PotasyumHidroksit çözeltili şelatlı demirin tam formülünü net te bulamadım.
Bu konuda yardımcı olacaklara şimdiden teşekkür ederim.
Gübretaş Demircan(%6 şelatlı %4,2 orto orto)--- C18H12N2O8FeNa3H2O
formül Gübretaş Ürün Geliştirme ve Kalite müdürü tarafından talebim üzerine verilmiştir. Ama kimseye tavsiye etmiyorum , suda çözünmesi çok zor sürekli köpürüyor , dibe çökme yapıyor , çamur gibi yapıştığı yerden çıkmıyor , bide daha önce belirttim ama gerçekten çok köpürüyor :)
MeyveliTepe
22-02-2014, 23:02
Yanlışım yoksa hümik asit ve fulvik asit karışım halinde bulunuyor her zaman (hatta tam saf olarak bir hümik asit değil de hümik asitler topluluğuna verilen isim. Şimdi baktım benim elimde ki hümik asitte karışım şeklinde.
Piyasada satılan Humik asitlerin büyük çoğunluğu leonarditten yapılan humik asitler. Leonarditin kalitesine göre alkali çözeltide çözülerek hazırlanıyorlar. Hatta elinizde kaliteli leonardit varsa ayrıca humik asit satın almaya da gerek yok.
Elimde tescilinden %85 humik ve fulvik asit içeren leonardit vardı. 1 Mol KOH çözeltisinden 200 ml hazırlayıp 10 gr leonarditi içine ilave edip karıştırdığımda çok kısa bir sürede geriye taş toprak da kalmadan çözündü, simsiyah bir sıvı haline geldi.
Burada sorun, leonarditten elde edilen humik ve fulvik asitlerin %90'ınından daha fazlası humik asit. Fulvik asit oranı %10'dan daha az.
Piyasadaki humik ve fulvik asit içerikli leonardit bazlı ürünlerde fulvik asit içerikten söz etmek pek anlamlı değil. Alınan şey humik asit ve faydalı bir toprak düzenleyici. Dolayısıyla hidroponikte kullanımı anlamlı değil.
Humik asit ile fulvik asit arasındaki farkları daha iyi anlayabilmek için;
471360
hipotetik molekül modelleri yukarıdaki gibi.
Humik asitin molekül ağırlığı (dolayısıyla da molekül büyüklüğü) çok fazla iken fulvik asitin molekül ağırlığı çok düşük.
Fulvik asit asitikten alkaliye geniş bir PH aralığında suda çözünebilirken humik asit sadece kuvvetli alkali ortamlarda çözünebiliyor.
Fulvik asit sarı renkli iken humik asit siyaha yakın koyu renkli.
Fulvik asit çok oksijen tutabilirken humik asit az oksijen tutabiliyor.
Bunlar, bu organik asitlerin toprak ve bitki etkileşimlerinde önemli farklar oluşturuyorlar.
Hidroponik konusunda epey ciddi bilgi toparlamış durumdaki Manic Botanic (http://www.manicbotanix.com/index.php?option=com_content&view=article&id=16:news-3&catid=3:newsflash&Itemid=13&limitstart=1) sitesinden bir alıntı:
"Molecular weights are extremely important when discussing the efficiency of humates in hydroponics. This is because there is a limiting diameter in the pores and the walls of living plant cells through which molecules can freely pass. As a result large molecules (high molecular weight) are restricted from passing into the plant while smaller molecules (low
molecular weight) can pass. In simple terms, this means that fulvic acid (low molecular weight/small molecule) has a higher efficiency in hydroponics, while humic acid (high molecular weight/large molecule) has lower efficiency in hydroponics – or at least this is the case where bioavailability, plant uptake, cell membranes and translocation is concerned.
This information becomes important when understanding “the degree of stimulation (exhibited by FA in hydroponics) varies depending on the concentration of fulvic acid and on the quality/source of the fulvic acid”. (Plant Growth Stimulation by Fulvic Acids. K Day et al)
Özetle hidroponic'de kullanılacak humik maddelerde bitki köklerince emilebilmesi ve hücre duvarlarını serbestçe geçebilmesi bakımından molekül ağırlığının çok önemli olduğu, büyük ve ağır moleküllerin bitki tarafından alınması kısıtlı iken küçük moleküllerin bitki tarafından alınabildiği bilidiriliyor. Buradan hareketle humik asitin hidroponic'de en azından bitkiler tarafından alınabilirlik, hücre zarlarından geçiş ve bitki içindeki mobilite bakımından çok fazla bir etkisi olmamasına rağmen fulvik asitlerin etkili olduğunu söylüyor.
Humik asitin hidroponikte olası bir ters etki riskinden de söz ediliyor. Fulvik asit gibi bir metal şelatlayıcı olan humik asitin hidroponik ortamdaki metali bağlaması durumda metal iyonlarının bitki tarafından alınımının da azaltılmış olabileceği belirtiliyor.
"Studies show that fulvic acid provides for excellent translocation of microelements, such as iron, throughout the plant. When added to an iron chelate in one study it stimulated more growth and better utilization of the iron than with the synthetically chelated iron (Fe EDTA) alone (Chen and Stevenson (1986) Soil organic matter interactions with trace elements)"
Fulvik asitin, demir gibi mikroelementlerin bitki içinde mükemmel hareket etmesini sağladığına dair çalışmaların varlığından söz edilerek, bir çalışmada büyümeyi teşvik ettiği ve demiri edta ile şelatlanmış demirden daha iyi kullandırdığının belirlendiği belirtilmiş (Chen ve Stevenson 1986).
"Fulvic acid forms four-point bonds with the elements it chelates and can be absorbed into the plant. This adds to the mobility of nutrients. The nutrients chelated by fulvic acid can move more freely which prevents a number conditions like localized calcium deficiency that can occur due to low mobility of nutrients."
"Fulvik asit, elementleri dört noktadan moleküler bağ kurarak şelatlar ve bunlar bitki tarafından alınabilir. Bu, besinlerin hareketliliğini arttırır. Fulvik asitle şelatlanan besinler, bitki içindeki lokal kalsiyum yetersizliği gibi besinlerin bitki içinde yeterince hareket edememe durumunu da önleyerek besinlerin serbestçe hareket edebilmelerini sağlar."
Humates in Hydroponics (http://www.manicbotanix.com/hydroponic-grow-guide/humates-in-hydroponics-.html)
Başka benzeri bir çok kaynak da var. Bunlardan anladığım, hidroponik besin solusyonuna bildiğimiz humik+fulvik asit içerikli sıvıların eklenmesi şeklinde olmayan, saflaştırılarak diğer humik maddelerden ayrıştırılmış fulvik asitin hidroponik özelinde bazı ezber bozan fonksiyonları var.
Bu fonksiyonlardan biri metal şelatlama ve şelatlanmış metali kolayca bitkiye nakleden ve bitki içindeki hareketini kolaylaştıran bir özellik, (ki bildiğim kadarıyla edta bunu yapamıyor).
Bir diğeri, köklerdeki gözeneklerin genişlemesini sağlayarak genel olarak tüm besinlerin bitki tarafında alımını arttırıyor. (Bu başlı başına üzerinde durulması gereken bir şey. Formülasyonların değişmesine dahi sebep olabilir).
Ayrıştırılmış fulvik asitin peşinde olduğumu yazmıştım. Bugün bir örnek yakaladım. %55'lik bir toz fulvik asit. Şelatlama denemesi de yaptım. Şimdilik herhangi bir çökelti olmadan demir sülfat + fulvik asit çözeltisi hazırlamış durumdayım. Bir kaç gün dursun bakalım, ne olacak.
%75 minimum garanti edilen başka bir fulvik asit mevcut olduğuna dair duyumum var. Haftaya onu da elde etmeye çalışacağım.
Mikro elementlerin selalatlanmasi hakkinda
Gübre teknolojisinde şelatlama tekniği gübrenin uygulandığı canlı materyalin bulunduğu ortama göre değişir. Şelatlamadan maksat mikro elementlerin gübrelenecek canlının bünyesine nüfuz edinceye kadar stabil kalmasını sağlamak. Bu toprakta ise toprağın bünyesindeki kil kolloidlerinin elektrik yük farklılığı ve toprak reaksiyonun değişkenliği için şelatlama zaruridir. Ama bu zaruriyet su içerisinde yetişen bir bitki için gerekmemektedir. Çünkü suyun kimyasal yapısı stabil olduğu sürece suya ekleyeceğiniz mikro elementlerde su içerisinde aynı konstrasyonda bulunabilecektir. Ayrıca bu işin ekonomikliliği de düşünülürse gerek hazır gübre preparatları ve gerekse şelatlı mikro elementler piyasadan çok daha ucuza temin edilebilir. Buna rağmen mikro elementlerin EDTA ile şelatlanması düşünülüyorsa burada dikkat edilecek en önemli hususun şelatlama pH'ının her element için farklı olacağıdır. Bu pH değeri demir için=4,5 Magnezyum için=8,7-9 Çinko için=6,5 Mangan için=6,5 ve Bakır için=5,5 dur. Bunun için gerekli miktardaki genellikle o elementin sülfat tuzunun çözeltisinin pH değeri sülfürik asit veya sitrik asit yardımıyla istenilen PH değerine getirilerek hesaplanan EDTA'nın sodyum tuzu(Na4Y) ilave edilir. Aşağıda Mangan için bu miktarlar ve formüllendirme yapılmıştır. Burada dikkat edilmesi gereken husus ortamda önemli miktar sodyum sülfat oluşmakta olup sodyum iyonu bitkiler için fitotoksite yaratmaktadır.
Na4Y(380 gr.)+MnSO4(169 gr.)------MnNa2Y+Na2SO4
Bu formülden ve eşdeğer gram miktarlardan anlaşılacağı üzere 380 gr EDTA sodyum tuzu çözeltisi ile 169 gr PH=6,5 olan mangan sülfat çözeltisi karıştırıldığında(veya bu orana uygun miktarda azaltıp-çoğaltarak) %14 mangan ihtiva eden EDTAMn imal etmiş olursunuz.
PH değerlerini ayarlayıp her elementi ayrı ayrı şelatlayıp bu şelat solüzyonlarını ayrı kaplarda stok mahlülü olarak muhafaza eder ve kullanacağınız zaman bu stoklardan ayrı ayrı ilave edebilirsiniz. Ama muhakkak surette PH ayarlamasını sülfürik asit veya sitrik asitle yapınız
Şelatlanma ajanı dışında bilhassa birçok organik şelatlanma ajanlarını olduğunu umarım biliyorsunuz. Hatta amino asitler bile birer şelatlanma ajanıdır ve bu amino asitlenme şelatlanması ülkemizde kimyasal gübrelerde çok kullanılmaktadır.
Rubidium maddesinin bitkiler tarafından kullanımı araştırmalar sonucu ispat edilmiş olmasına karşın henüz ne rol üstlendiği bilinmemekte. Fakat büyük firmaların gübrelerden asla eksik etmediği bir madde.
Vanadyum artık tüm dünyada bitkiler için olmazsa olmaz maddelerden biri olarak kabul ediliyor. Enzim sistemlerinde görevleri olan ve minerallerin serbest bırakılması gibi
(Elementlerin elatlanmas - Kimyasanal.net (http://www.kimyasanal.com/forumgoster.php?baslik_id=212&ilk=20)) alintidir paylasmak istedim
hasan634
18-06-2015, 10:23
Sayın ksswat aylardır okuyorum okuyorum anladığımı düşünüyordum oysaki anlamamıştım. taki sizin aklımdaki soruyu sorup aşağıdaki şekilde cevaplamanızı görene kadar. teşekkür ederim paylaştığınız için bilgi paylaştıkça büyür.
Sn.Perseus ve Sn.Ankafar’a değerli katkıları için teşekkürler, demek ki Sn.Kudret Tezel ve diğer forum üstadlarının anlatımlarından doğru bir sonuç çıkarmışım. Arayan gerçekten forumda gerekli tüm bilgileri bulabiliyor, yalnız şöyle bir durum var, ben bu topraksız tarım besin eriyiği konusu ile ilgili olarak forumda açılan tüm başlıkları tekrar tekrar okudum, hala kafamda bazı soru işaretleri vardı, ta ki dün tüm gün forumdaki mesajları kağıt-kalemle tekrar tekrar yazarak çalışınca oldu.
Şimdi eğer üstadların müsaadesi olursa çıkarımlarımı paylaşayım.
1-) PPM öyle çokta korkulacak bir şey değil, örneğimizdeki formülde ppm’i 1000 litrelik su için gerekli maddeleri hesaplarsak olay kolaylaşıyor,
120 ppmx1000 litre= 120.000 ppm buda eşittir = 120.000 mg = 120 gram “ N=Azot” lazım diyebiliyoruz,
Örneğimizde 300 litre çözelti hazırlayacak olsaydık sonuç
120 ppmx300 litre= 36000 ppm = 36000 mg = 36 gr “N” olacaktı.
2-) PPM den gram’a dönüşüm yapabildiysek 2.aşama bu elementleri nereden temin edebiliriz sorusu.
Bunun için 2 yol var,
A-)Birincisi elementlerin atom ağırlıklarını formülleri ile çarpıp hesaplayarak formüldeki yüzdesini bulmak
Örnekte: Mono potasyum fosfat KH2PO4 için hesaplama yapacak olursak
Atom Ağırlıkları
K=39,09
H=1,007
P=30,97
O=15,99
Hesabımız şu şekilde olacaktır.
1 bileşiğin ağırlığı = 39,09+2x1,007+30,97+(4X15,99) =136,034
O halde bu bileşikte
K oranı 39,09 / 136,034= %28,73 olacaktır.
P oranı ise 30,97 / 136,034= %22,76 olacaktır.
B-) İkinci ve benim tercih ettiğim yol ise kullanılabilecek tüm bileşiklerin hazırlanmış formüllerini kullanmaktır.
Yine forumdan kopyala/yapıştır yapacak olursak;
Mono potasyum fosfat KH2PO4 K: %28 P: %22,76
Potasyum nitrat K NO3 K: %38 N: %13
Kalsiyum nitrat Ca(NO3)2 +4H2O Ca: %16,9 N: %11
Magnezyum Sülfat MgSo4+7H2O Mg: %9,86 S: 13
Amonyum Nitrat NH4NO3 N: %34
Nitrik Asit NHO3 N: %22.23 %100saf
DKP Di potasyumfosfat K2HPO4 K: %44 P: %17
MAP Mono Amonyum Fosfat NH4H2PO4 P: %26 N: %12
DAP Di Amonyum Fosfat (NH4)2HPO4 P: %23 N: %21
DKP Di Potasyum Fosfat K2HPO4 K: %44 P: %17
Fosforik Asit H3PO4 P: %31,6 % 100 saf
Potasyum Klörür KCL K: %52
Potasyum Sülfat K2SO4 K: %44 S: %18
Kalsiyum Klörür CaCL2 Ca: %36 CI: %63
Amonyum Sülfat ( NH4)2SO4 N: %21 S: %2
Boraks Na2B4O7+10H2O B %12
Borik Asit H3BO3 B %18
Çinko Sülfat Zn SO4+7H2O Zn %22
Bakır Sülfat CuSO4+5H2O Cu %25
Demir Sülfat Fe SO4+7H2O Fe %20
Mangan Sülfat Mn So4+H2O Mn %32
Amonyum Molibdat (NH4)6Mo7O24+4H2O Mo %54
Son olarak ise bu karışımlardan ne kadar kullanırsak gerekli olan elementleri elde edebiliriz sorusuna cevap arıyoruz,
İşte işin en zor kısmı burada başlıyor, çünkü örneğin Kalsiyum ihtiyacımızı karşılaşamak için Kalsiyum nitrat kullanıyoruz, Kalsiyum tamam ama bize bunun yanında Azot’da geliyor. Burada biraz kafa yormak gerekiyor. Yukarıdaki örneğimde az gerekli olandan yola çıkarak gittim, p=fosfor ihtiyacı 40 ppm yani 1000 litrelik çözeltide 40 gram idi,
40 gram fosfor elde edebilmek için hangi bileşik’e ihtiyacım var sorusuna cevap ,
Mono potasyum fosfat KH2PO4— K: %28; P: %22,76 oldu
Buradan yeteri kadar fosfor elde etmek için ne kadar mono potasyum fosfat kullanmak gerekir sorusunun cevabı ise temel matematik bilgisi içler dışlar çarpımı
100 birim KH2PO4 de 22,76 birim P varsa
X birim KH2PO4 den 40 birim P elde ederiz
X= 40x100/22,76
X= 175, 74 gram olarak buldum
Formülleri kullanabilecek durumdayım, Excel tablom da var, Hydrobuddy de var, Internette her türlü formül de var. Herşey tamam, güzel fakat evdeki su çok yüksek kireçli.
Detaylı analiz yaptırmadım ama, EC 1.14 pH 8.5-9.0 aralığında. Muhtemelen EC'ye en büyük katkıyı kalsiyum yapıyordur, çaydanlık üç günde hemen kireç bağlıyor.
Bu durumda formülü nasıl uygulamalı?
Diyebilirsiniz ki önce suyu hallet sonra gel.
Bu ölçümler reçineli sistem ile yumuşatılmış su değerleri. Yani daha iyisini yapmam pek mümkün değil.
Benim aklıma gelen ilk fikir şu:
- En çok kalsiyum katkısı mereden geliyor? Kalsiyum Nitrat'tan (Ca(NO3)2).
- Onu formüle göre biraz azaltsam ne olur? Yani mesela %10 eksik koysam.
- Kireç %10 azalır. Nitrat da öyle. Gramdan yola çıkarak eksilen miktarı örneğin Amonyum Nitrat ile tamamlasam.
Elbette detaylı su analizi yapıp detaylı hesap yapmak en iyisi ama, kabaca EC %10 düşer diyorum, Kalsiyum da öyle, dengeyi diğer gübrelerle tamamlarım.
Her türlü yorum ve eleştirileriniz için teşekkürler.
yalcin1986
12-08-2019, 22:40
Selam arkadaşlar ben de bi yardim alabilirmiyim 300 lt için salatalik besin erigi yapmayı düşünüyor um ne almam gerkiyor a . Ve b stok için kaçar giran almam gerekiyor şimdiden tesekur ederim bilgileriniz için
yalcin1986
12-08-2019, 22:51
Selam arkadaşlar ben de bi yardim alabilirmiyim 300 lt için salatalik besin erigi yapmayı düşünüyor um ne almam gerkiyor a . Ve b stok için kaçar giran almam gerekiyor şimdiden tesekur ederim bilgileriniz için
Teknik63
04-12-2019, 07:30
Sevgili perseus öncelikle böyle bir işe soyunduğun için sana teşekkür ediyorum herşeyi Kudret Hocaya sormaktan artık iyice mahcup olmuştum,hemen ilk sorumu yöneltmek istiyorum
Bu aşağıdaki işlemi neden yapıyoruz yani elementlerin ppm cinsinden değerlerini neden azotun ppm değerine bölüyoruz ve azotun katsayısını neden 1 olarak kabul ediyoruz sonra çıkan 1,0+0,33+1,48 ..vs rakamlarını neden topluyoruz çıkan sonuçla neyi buluyoruz?
N--- P --K - Ca Mg S
120 40 178 120 37 48
______________________________________= 1,0 + 0,33 + 1,48 + 1,0 +0,30 +0,4
120
İşte yukarıdaki reçetenin formülü 1,0+0,33+1,48+1,0+0,30+0,40 tır.
Şimdi olaya birde tersinden bakarsak örmeğin 150 ppm azot, 75 ppm fosfor,225 ppm potasyumun formülünü çıkaracak olursak burada birim ppm yani litrede mg dır.
Oranları hesaplarken herzaman azotu bir kabul ediyoruz. Bu eriyik için formül 150 /150- 75/ 150_ 225/ 150 = 1 _0,5_1,5 tur. Bu formülü istersek aynı oranlarda daha seyrek veya daha konsantre hazırliya biliriz Örnek 100 ppm azot,50 ppm posfor 150 ppm potasyum veya 250 ppm azot,125 ppm fosfor,375 ppm potasyum gibi.
Değerli topraksız tarım severler merhaba
Sayın diablos ve İsmail Karagülle arkadaşlarımdan alıntı yaptım bu yazılanlara göre bir sorum olacaktı.
Elimde şöyle bir reçete var
N =190
P =40
K =310
Ca=150
Mg=45
S =48
N=190/190 =1 mg Azot (N)
P=40/190 =0,2105 mg Fosfor (P)
K=310/190 =1,6315 mg Potasyum (K)
Ca=150/190 =0,7894 mg Kalsiyum (Ca)
Mg=45/190 =0,2368 mg Magnezyum (Mg)
S=48/190=0,2526 mg Kükürt (S)
şimdi ben her bir litre su için yukarıdaki mg cinsinden yazılan kimyasalları mı ekleyeceğim ?
İnşallah doğru anladım olayı ;)
hepsibahcemden
02-01-2022, 12:16
Gerçekten bu konuda uğraşlarıniza hayran kaldım
vBulletin® v3.8.5, Copyright ©2000-2025, Jelsoft Enterprises Ltd.