View Full Version : Topraksız Tarımla Uğraşanların Sorunları
soilless
27-04-2012, 22:52
Sevgili mtuğrul ağabey, ne diyeyim bilemiyorumki tek kelimeyle 'helal' sana diyorum.Allah bol kazanç versin.
Ağabey sana bazı sorularım olacak cevaplarsan sevinirim.
- Kullandığın agredat perllit+torf diye biliyorum, bu karışıma başka kattığını birşey varmıdır, mesela hümik asit (leonardit) varmı?.
Leonarditle uğraşan bir dostum bu malzeme sadece topraklı tarımda kullanılır, topraksız tarımda bir işe yaramaz demişti, bu yüzden soruyorum.
- Serada yanılmıyorsam 5000 fide var, örneğin bu aylarda sulamayı nasıl yapıyorsun, günde kaç kez kaç cc su veriyorsun, bitki başına nekadar geliyor(tahminen)
-Geçen yıl bu seradan aldığın rekolte nekadar idi?. Bu sene beklentin nedir?
-Serada gölgeleme kullanıyormusun?.malum yazın Akdeniz yanıyordur.
- Pazarlamada sıkıntı yaşıyormusun?.Emeğinizin karşılığını alabiliyormusun?.
(aslında bu konu ile ilgili müthiş bir fikrim var, zannediyorum buradaki tüm arkadaşlar katılacaktır ve müthiş bir güç oluşturabiliriz,ne olduğunu vereceğin cevaplardan sonra yazacağım)
Bu arada topraksızkultur.com adresinde Şansal abinin çileklerle sizinkileri karıştırıyordum,şansal abinin kurduğu sistem sizin çilek sistemine çok benziyor.
Saygılarımı sunarım,
Sn yalandünya59, gördüğüm kadarıyla 11. mesajınız, üyelik tarihiniz 1 ay önce bu kadar az bir mesaj sonrası bu kadar net sorular. Gerçekten bravo.
Sn Hocamız, mtugrulun yanıtını aldınız. şimdi biz de size soralım.
Üretici arkadaşların katılacağı fikrinizi söylerseniz hem katılacak arkadaşlara hem üretimleri ile emek verenlere hem merak içinde her türlü gelişmeyi takip eden üretici ve/veya potansiyel üretici arkadaşlara yardımcı ve örnek olursunuz.
yalandünya59
28-04-2012, 00:31
Sevgili Şansal Ağabey,
Evet,güzel bir fikrim var aslında, Tekirdağda 1 köyde çiftçi (üreticilere) bunu anlatana kadar neler çektim bir bilseniz.
Peki sonunda ne oldu diyeceksiniz 5 sene aynı fiyattan 50 krş.tan verdikleri ürünlerini 'Tarımsal Kalkınma Kooperatifi'ni kurdukları sene ürünlerini 90 krş'tan sattılar.
Sevgili Üstadımız Kudret Hocamızın 'Bilgi Paylaşıldıkça Büyür' sloganına bende bir slogan eklemek istiyorum. 'Bir elin nesi var, iki elin sesi var'. Yani neden güçlerimizi birleştirmiyoruz. Görün bakın neler olur o zaman, neler çıkar.
Zaman teknoloji çağı,bilgi çağı, kurumsallaşma çağı. Maalesef tüketici, tüccar,veya satıcılar siz 1 kişi olursanız sizi ciddiye almıyorlar, ancak kurumsal bir kimlik bünyesinde olursanız sizi ciddiye almaktan başka çaresi kalmıyor.
Ancak bu fikrimdeki tek sorun şansal ağabey, buradaki arkadaşların çoğu bu işi deneme, amatör ve kendi küçük dünyalarında maalesef kendi imkanları yapıyorlar, işin şeklini biraz daga büyütmemiz ve birazdaha profesyonellik katmamız lazım. Bunuda sizin gibi abilerimiz, üstadlarımız sayesinde başarırız ondan şüphem yok.
Şimdi diyeceksinizki bizlerin yaşları kemale geldi, buişte olamayız. Üyeler arasında yaş,meslek,ve sera alanı önemli değil. Herkes tüm 'ağaçlar.net' üyeleri katılabilir.
İsmide hazır 'Ağaçlar Topraksız Tarım Kalkınma Kooperatifi', (başka bir şekildede olabilir)
Sanıyorum böyle bir birlik Türkiyede bir ilk olacaktır. Çünkü böyle bir kayıt göremedim.
Verilen teşvik ve teçhizatları burada yazsam sayfalar almaz. Yasa çok açık. Devlet artık küçük çiftçi istemiyor anladığım kadarıyla bana büyük oyuncular lazım, kurumsal kimliği olanlar lazım diyor. Ve kurumsal kimliğe bürünürseniz size tüm kapıları açıyor.
Bu konuda tüm topraksız tarım gönüllülerinin fikirleride çok önemli, herkesin bu konu hakkında fikrini yazmasını beklerim.
(Yeni üye olmamla ilgili; aslında yaklaşık 4-5 aydır takip ediyorum sizleri ancak yeni üye oldum)
Saygılarımı sunar, ellerinizden öperim.
dispaser
28-04-2012, 08:11
sn. yalandunya59 un bahsettiği konuya kesinlikle katılıyorum. devlet küçük işletmeler, hele ki gerçek kişiler görmek hiç istemiyor. kurumsal şirketler, birleşmeler, büyümeler ve büyük yatırımlar görmek istiyor ve bunları teşvik ediyor. yalandunya59 un bahsettiği gibi birşeyin güç getireceği muhakkak. tabi bu fikir benimsendikten sonrası için benim gibi yaşı küçük ve tecrübesiz olan değil, değerli üstadların fikirleriyle desteklemeleri çok önemli. umarım bu gibi birleşmeler olur ve üretici de emeğinin karşılığını herdaim alabilir.
mtugrul33
30-04-2012, 09:25
Sevgili yalan dünya59,
Bir düzeltme yapmak istiyorum;Bu forumdaki soilless topraksız kültürdeki soilless (Şansal Akman hoca)değil.Bilgilerinize sunulur.Ayrıca kooperatif fikrinize sonuna kadar katılıyorum.Mesleki örgütlenmeler veya kooperatifleşmeler bence bir gelişmişlik göstergesidir.Örgütsüz toplumlar erimeye ve yok olmaya mahkumdurlar.Demokrasinin tam gelişmediği ülkelerde toplumun örgütlenme hürriyetleri(sendika ve sivil toplum örgütleri)hep kısıtlanmıştır.Örgütlenmeyen toplumda ne çiftçi hakkını arayabilir ne de bir başkası.Biz bu yıl birkaç komisyoncu-tüccarın ağzından çıkan fiyata göre para kazanıyoruz.Üretim merkezi omamıza rağmen fiyatı üç dört kişi belirliyor.Saygılar sunarım..
farukmagat
30-04-2012, 14:13
Sayın mtugrul,
Örgütlenme ve sendikalaşma ile ilgili sözlerinize sonuna kadar katılıyorum. Ne var ki suçu biraz da kendimizde aramalıyız. Birilerinin haklarımıza özen göstermesini beklemek (kim olursa olsun) fazlaca iyimserlik olur.
temelfusion
01-05-2012, 20:18
Arkadaşlar yine çooooookca su kaldıracak bir HAMUR açmışsınız . önerim hollandalıları izleyip görmeniz. örnek çalışmalar var bolca 30 DÖNÜM DEN aşagısı olmazzzzzzzzz diyebilenlere....... HER BİR ÜRETİCİ her bir metrekareye aynı ürünü aynı özelliklde ekecek sonuçda KOOPARATİF 50 DÖNÜM ÜRÜNÜM VAR DİYEBİLECEK .. BİLİYORUM ZOR BİR ŞEY YAPIN GALİ DEMEDEN ÖTE.........
soilless
09-05-2012, 21:17
Sevgili yalan dünya59,
Bir düzeltme yapmak istiyorum;Bu forumdaki soilless topraksız kültürdeki soilless (Şansal Akman hoca)değil.Bilgilerinize sunulur.Ayrıca kooperatif fikrinize sonuna kadar katılıyorum.Mesleki örgütlenmeler veya kooperatifleşmeler bence bir gelişmişlik göstergesidir.Örgütsüz toplumlar erimeye ve yok olmaya mahkumdurlar.Demokrasinin tam gelişmediği ülkelerde toplumun örgütlenme hürriyetleri(sendika ve sivil toplum örgütleri)hep kısıtlanmıştır.Örgütlenmeyen toplumda ne çiftçi hakkını arayabilir ne de bir başkası.Biz bu yıl birkaç komisyoncu-tüccarın ağzından çıkan fiyata göre para kazanıyoruz.Üretim merkezi omamıza rağmen fiyatı üç dört kişi belirliyor.Saygılar sunarım..
Evet, Sn mtugrul'un düzeltmesi doğrudur. Çalışma ve gayretlerini takdirle takip ettiğim Sn Şansal bey ile avatar benzerliğimiz vardır.
soilless
09-05-2012, 21:42
Kooperatif oluşumu üretici açısından çok olumlu bir düşünce.
Sn Temelfusion'un bahsettiği gibi, ekonomik açıdan 20 dönümden aşağı olmaz yorumlarını çokca okuduk. Hatta buna çözüm olarak belli bir bölgedeki (bir veya birkaç köy, belde) üreticileri yarım dönüm, 1 dönüm 2 dönüm vb. maddi imkanları ölçüsünde sera maliyetine katılım ile bir çok üreticinin ortak olduğu 20-30 dönümlük bir sera kurulmasını da düşünmüştüm. (Halen de gerçekleşebileceğini düşündüğüm bir uygulama örneğidir.) Çünkü bunun benzeri aynı üretim konusunu (kiraz, armud, elma bahçeleri, ahudu vb.) paylaşan ve kooperatifleşen örnek üretici köylerimiz vardır. Hatta soğuk depolama tesisi kurarak profesyonel bir yönetici ile direk ihracata yönelen köy kooperatifleri de vardır.
Bu nedenle topraksız tarım üretici kooperatifi olur neden olmasın. Bahçe ürünü üreten köy kooperatiflerine göre çok daha fazla avantajlı olur. Çünki. Meyve bahçelerindeki üretimi bugünden yarına piyasa koşullarına göre değiştiremezsiniz. Ancak topraksız tarım kooperatifinin ülke ve dünya piyasa şartlarına göre o yıl üretilecek ürünü ve/veya çeşidini belirleme şansı vardır.
Bence düşünülmesi gereken en önemli şey fiziken birbirinden uzak topraksız tarım üreticilerinin birlikte hareket edebileceği ortam nasıl sağlanır???
saygınplastik izmir firması var onlar özel olarak topraksız tarım için pvc boru oluk üretimi yapıyorlar bence onlar daha basit katlı sistem için
soilless
25-05-2012, 23:20
Sn Yalandünya59
benim Şansal bey olmadığımı öğrenmiş bulunuyorsunuz.
'Ağaçlar Topraksız Tarım Kalkınma Kooperatifi', dediniz. tarih 28 nisan 2012
ben buna hem destek hem yapıcı düşünsel soru olarak yanıtım 09 mayıs
bugün 26 mayıs ve sizden henüz tek bir olumlu ya da olumsuz yanıt yok
avatarınız yalandünya
teklifiniz gerçek mi idi?
soilless
25-05-2012, 23:21
isterseniz tekrar hatırlayalım
soilless
25-05-2012, 23:22
Sevgili Şansal Ağabey,
Evet,güzel bir fikrim var aslında, Tekirdağda 1 köyde çiftçi (üreticilere) bunu anlatana kadar neler çektim bir bilseniz.
Peki sonunda ne oldu diyeceksiniz 5 sene aynı fiyattan 50 krş.tan verdikleri ürünlerini 'Tarımsal Kalkınma Kooperatifi'ni kurdukları sene ürünlerini 90 krş'tan sattılar.
Sevgili Üstadımız Kudret Hocamızın 'Bilgi Paylaşıldıkça Büyür' sloganına bende bir slogan eklemek istiyorum. 'Bir elin nesi var, iki elin sesi var'. Yani neden güçlerimizi birleştirmiyoruz. Görün bakın neler olur o zaman, neler çıkar.
Zaman teknoloji çağı,bilgi çağı, kurumsallaşma çağı. Maalesef tüketici, tüccar,veya satıcılar siz 1 kişi olursanız sizi ciddiye almıyorlar, ancak kurumsal bir kimlik bünyesinde olursanız sizi ciddiye almaktan başka çaresi kalmıyor.
Ancak bu fikrimdeki tek sorun şansal ağabey, buradaki arkadaşların çoğu bu işi deneme, amatör ve kendi küçük dünyalarında maalesef kendi imkanları yapıyorlar, işin şeklini biraz daga büyütmemiz ve birazdaha profesyonellik katmamız lazım. Bunuda sizin gibi abilerimiz, üstadlarımız sayesinde başarırız ondan şüphem yok.
Şimdi diyeceksinizki bizlerin yaşları kemale geldi, buişte olamayız. Üyeler arasında yaş,meslek,ve sera alanı önemli değil. Herkes tüm 'ağaçlar.net' üyeleri katılabilir.
İsmide hazır 'Ağaçlar Topraksız Tarım Kalkınma Kooperatifi', (başka bir şekildede olabilir)
Sanıyorum böyle bir birlik Türkiyede bir ilk olacaktır. Çünkü böyle bir kayıt göremedim.
Verilen teşvik ve teçhizatları burada yazsam sayfalar almaz. Yasa çok açık. Devlet artık küçük çiftçi istemiyor anladığım kadarıyla bana büyük oyuncular lazım, kurumsal kimliği olanlar lazım diyor. Ve kurumsal kimliğe bürünürseniz size tüm kapıları açıyor.
Bu konuda tüm topraksız tarım gönüllülerinin fikirleride çok önemli, herkesin bu konu hakkında fikrini yazmasını beklerim.
(Yeni üye olmamla ilgili; aslında yaklaşık 4-5 aydır takip ediyorum sizleri ancak yeni üye oldum)
Saygılarımı sunar, ellerinizden öperim.
dediniz
soilless
25-05-2012, 23:23
Kooperatif oluşumu üretici açısından çok olumlu bir düşünce.
Sn Temelfusion'un bahsettiği gibi, ekonomik açıdan 20 dönümden aşağı olmaz yorumlarını çokca okuduk. Hatta buna çözüm olarak belli bir bölgedeki (bir veya birkaç köy, belde) üreticileri yarım dönüm, 1 dönüm 2 dönüm vb. maddi imkanları ölçüsünde sera maliyetine katılım ile bir çok üreticinin ortak olduğu 20-30 dönümlük bir sera kurulmasını da düşünmüştüm. (Halen de gerçekleşebileceğini düşündüğüm bir uygulama örneğidir.) Çünkü bunun benzeri aynı üretim konusunu (kiraz, armud, elma bahçeleri, ahudu vb.) paylaşan ve kooperatifleşen örnek üretici köylerimiz vardır. Hatta soğuk depolama tesisi kurarak profesyonel bir yönetici ile direk ihracata yönelen köy kooperatifleri de vardır.
Bu nedenle topraksız tarım üretici kooperatifi olur neden olmasın. Bahçe ürünü üreten köy kooperatiflerine göre çok daha fazla avantajlı olur. Çünki. Meyve bahçelerindeki üretimi bugünden yarına piyasa koşullarına göre değiştiremezsiniz. Ancak topraksız tarım kooperatifinin ülke ve dünya piyasa şartlarına göre o yıl üretilecek ürünü ve/veya çeşidini belirleme şansı vardır.
Bence düşünülmesi gereken en önemli şey fiziken birbirinden uzak topraksız tarım üreticilerinin birlikte hareket edebileceği ortam nasıl sağlanır???
dedim
soilless
25-05-2012, 23:28
Sn Yalandünya lft gerçeklere gelin ve değerlendirelim. Ben alıntıladığım düşüncemi gerçekleştirmek adına konu ile ilgili herkes ile konuşuyorum.? Olacağına da inanıyorum. Neden inanıyorum bir kez daha tekrar edeyim.
Bahçe ürünü üreten köy kooperatiflerine göre çok daha fazla avantajlı olur. Çünki. Meyve bahçelerindeki üretimi bugünden yarına piyasa koşullarına göre değiştiremezsiniz. Ancak topraksız tarım kooperatifinin ülke ve dünya piyasa şartlarına göre o yıl üretilecek ürünü ve/veya çeşidini belirleme şansı vardır.
soilless
25-05-2012, 23:30
doğru mudur kalınlaştırdığım? lütfen düşünsel üretiminizin arkasında olun
dispaser
26-05-2012, 08:28
Sn Yalandünya lft gerçeklere gelin ve değerlendirelim. Ben alıntıladığım düşüncemi gerçekleştirmek adına konu ile ilgili herkes ile konuşuyorum.? Olacağına da inanıyorum. Neden inanıyorum bir kez daha tekrar edeyim.
Bahçe ürünü üreten köy kooperatiflerine göre çok daha fazla avantajlı olur. Çünki. Meyve bahçelerindeki üretimi bugünden yarına piyasa koşullarına göre değiştiremezsiniz. Ancak topraksız tarım kooperatifinin ülke ve dünya piyasa şartlarına göre o yıl üretilecek ürünü ve/veya çeşidini belirleme şansı vardır.
olacağına ben de inanıyorum, sn yalandunya da inanmasa böyle birşeyi ortaya atmazdı diye düşünüyorum. olması da gerekiyor zaten. yoksa üreticiler sıkıntı çekmeye devam edecektir. yalnız bahsettiğiniz fiziki olarak uzaklık, herkesin aklındaki soru işaretidir bence. bu sebepten dolayı insanın böyle bir oluşuma sıcak bakması zorlaşabilir. insanımız okadar çok yerden okadar çok tabir yerindeyse kazık yiyor ki, yeni fikirlere inanmakta zorluk çekmesini anlayışla karşılamak gerekir. bunun için bu işin yapılabileceğine gönülden inananlar toplanıp, çözüm üretip, ondan sonra böyle bir oluşum var şeklinde hazır bir şekilde sunmak daha faydalı olur.
ve bu yapılması şart olanı yapmaya gerçekten kararlıysak, hemen bir komite oluşturulsun ve bu komite arka planda çalışmaya başlasın. kurulduktan sonra da faydasını gören herkes zaten kendiliğinden katılacaktır.
nacizane fikirlerim bu şekildedir. elimden geldiğince hertürlü yardımı yapmaya da hazırım.
yalandünya59
26-05-2012, 12:27
Sevgili Soilless,
Çok özür dilerim, inan forumda yazdıklarını nasıl olur (nisandan beri) görmedim, keşke özelden mesaj atsaydın.
Evet dispaserinde dediği gibi halen bu fikirlerim geçerli ve hem yapılabilir/hemde rantabl'dır.
Ancak sevgili sarıcan ağabey diğer platformda daha önce böyle bişeye başlandığını sonra büyük kavgalar çıktığını ima ederek konuya direkt negatif yüklenme yapmış ve büyüklerimiz hakkında düşüncelerimi değiştirmeme sebep olmuştu Neden?
Aslında sarıcan ağabey haklı, bu abilerimiz muhtemelen emekli (59 yaşında) bu yaşta bir büyüğümüz ile 25-35-45 yaş arası insanların hayata bakış açıları, beklentileri, enerjileri donanımları, ekonomik durumları ben bunları hesaba katmamıştım.
Aynı şekilde sevgili kudret ağabey, şansal ağabey gibi abilerimizde kemale gelmişler.
Ancak ben onları yormak istemiyorum, onursal olarakta bulunsalar olur demek istemiştim.
Yani bu kuracağımız oluşuma katılmak onlara maddi ve manevi bir yük getirmeyecek onlardan tek beklentimiz tecrübeleri, olgunlukları, deneyimleri diye düşünmüştüm. Yani bu abilerimiz kayıtlı olsalarda bişey üretip (sera kurmak) zorunda değiller, ben bunu anlatamadım. En azından sarıcan ağabeye anlatamadım, kudret hocam ve şansal ağabeyde bu konuya sessiz kaldıkları ve fikirlerini beyan etmedikleri için negatif bakıyo olabilirler en azından bu benim şahsi kanaatim, duyarlı olup 2 (iki) satır yazarlarsa ne düşündüklerini bilebiliriz.
Bakın Galatasaray futbol takımında bir zamanlar 'HAGİ' efsanesi vardı, topu Hakanın kafasına atar gol olurdu, yani demek istediğim şu siz ve benim gibi gençlere önderlik edecek büyüklerimiz şart bizler bu konuda daha çok yeniyiz. ****** bal tutan parmağını yalayacak. NEDEN?
Bu oluşumun (kooperatifin) verdiği ürünler üzerinden % 1- %2 gibi kesintiler yapılarak ihtiyat akçesi zaten herzaman bulunacak, yani belli masraflar buradan karşılanacak elbetteki.
Bizim bir Felsefe hocamız vardı şunu derdi: arkadaşlar sessiz durmayın 'Şu Zikrinizi bi fikredin bakalım' derdi.
Sevgili soilless bende bekliyorum şu zikirler bir fikredilsin bakalım, ondan sonra kalanlarla yolumuza devam edelim, yani büyüklerden konu ile ilgili detaylı bir değerlendirme bekliyorum açıkçası.
Ancak nerdeyse 2 ay olacak daha bişey yok.
Koyu kelimelerle yazdığınız yerlede ilgili bir açıklama getireyim;
İşte tam tersine üretim yapan kişilerin en azından farklı yerlerde olması tam tersine büyük bir avantaj sevgili soilless, neden Egenin, Akdenizin,Marmaranın, İçanadolunun iklimleri coğrafi konumları farklı dolayısıyla hem ürün sürekliliği sağlanabilir hemde çeşitlilik arttırılabilir.
Geçen sene sonlarında çıkan bir tebliğ var, ulusal marketler ürünleri gidip üreticiden ayaklarından alıyordu ****** belli bir kapasite bekliyordu. Ancak şimdi durum farklı üreticiler ellerindeki ürünleri bulundukları il/ilçelerde yer alan bu büyük süpermarketlere direkt olarak verebilecekler.Sebebi ise nakliye,soğutma/ısıtma, işçilik ve motorin yakıtları artıyordu+ nakliyeden dolayı fireleri çok fazla oluyordu. yani aslında büyük marketler düşünüldüğü için böyle bir tebliğ çıkarıldı, ama ****** bizim içinde çok iyi oldu.
Oluşum netleşsin neler yapılabileceğini daha detaylı ve tek tek irdeliyeceğiz, hemde şeffaf olarak bu platfomdada yapabiliriz bunu.
Saygılarımı sunarım....
Hakan Öncü
30-05-2012, 09:07
Bu oluşumu fikren doğru bulsamda uygulanabileceğine pek ihtimal vermiyorum.
Genelde kalabalıkları organize edip örgütlemek onları tek bir çatı altında toplamak fikir olarak güzel uygulama açısından zordur. Heleki konu topraksız tarım olunca uygulama dahada zorlaşıyor. Bu forumu takip eden kişiler genelde Balkon ve Bahçede topraksız tarım yapan kişilerdir. Birkaç istisna dışında büyük çoğunluğu bu işi amatör ve hobi olarak yapmaktadır.
Ben fikir açısından doğru bulmakla beraber uygulama açısından çokta kolay bulmuyorum.
Bu işin fikir tarafını düşünürken bile yeterli desteği bulamazken yarın 50 ( :) ) kişinin bir arada olduğu bir oluşumda heleki mekanlar aynı değil iken doğru noktada buluşmak konuşmak destek almak - vermek , bu işin lojistiğini sağlamak çok ta kolay olmayacaktır.
Aynı köy ya da kasaba içerinide bu tür oluşumlar daha kolay ve uygulanabilir.
Bu sitede kaç kişi var takip eden bu konuları bilmiyorum ama İstanbulda azımsanayacak yoğunlukta meraklı var ve hemen hemen hepsi benim gibi küçük sistemler ile devam etmektedir. Genelde siteyi takip edenler kentlerde yaşamakta ve geniş alanlarda bu işi yapmamaktadır. Buda benim gibi birçok kişiyide sizin fikrinizden uzak tutumaktadır.
İyi günler.
idris şenol
18-10-2012, 07:58
TOPRAKSIZ TARIMA gönül verene deyerli dostlarım,
uzun zamandan beri düşündüğüm fakat bir türlü uygulyamadığım,
insanlığın ortak sorunu mehşur olan bir söz varya!!! KIRILMA anı!
özelikle maçlarda duyarız ,maçın kırılma anı diye
işte burdan yola çıkarak topraksız tarımla uğraşırken konumuz bu olduğu için ,
bende sizlerin de ortak çalışmalarıyla kırılma anların bulup ,nasıl yola devam ediceğmizi burdan paylaşıp gelecek nesilere yeni rejarasyonlara öncülük edelim dedim:))
örneğin öyle bir an geliyor aradığmız bir bir ürün ya da cihazı bulamıyoruz
veya yetiştirdiğimiz üründe sorunlar oluşuyor ve işin içinden çıkamıyoruz
nerde hata yaptığmızı ,eksiklerimizi yazarsak gelecekte bu işle uğraşacak arkadaşlar kısa zamanda hedeflerine ulaşır kimbilir bizim aşamadığımız
toros dağları ,onlar için!!! belediyelerin bırakmış olduğu tümsekler gibi kalır
bir çıpıda kurtuluş yolu olur kantindeyim
my1981 ,81 nolu mesajından alıntı:
idris abi saygilar. Insallah bikmadan yola devam ediyosundur. Her zaman her turlu yardim icin burdayim.
my1981 dostumuzla formdan dolayı uzun zamandır tanışıyoruz
eksik olmasın hertürlü yardımı oldu anti parantez:))(formda herkesden ALLAH razı olsun my1981 son yazdığı için buraya taşıdım tüm arkadaşlarım hakkını helal etsin)
işte arkadaşlar kırılma anları böyle bir şey ,bizi bıktırmaması için birlik berağberliklerimizi korumalayız
Yaklaşık iki yıldan beri fırsat buldukça forma girip bişeyler yazıyorum veya göz gezdirim ,bu zaman zarfı içinde nice iştahlı topraksız tarım yapmak isteyen hatta bi dünya bu uğurda paralar harcayıp sera kuranları gördüm, fakat çok basit hatalardan aynı insanlar saman alevi gibi yok oldular ,maalesef benim bilgim ve tecrübem çok az fakat birlikte çelışırsak aşamayacağımız sorun yok
ama ne hikmetse yine bu sıralarada biraz bilgi için ne taklalar atanlar bişeyler öğrenince selamı kesenlerede çok kırgınım,isim vererek onları rincide etmeyelim
herkesin bir hikayesi vardır
neyse konuyu fazla uzatıp birilerini kırmadan sonlandıralım
ALLAH yar ve yarcınız olsun,saygılarınla...idris şenol
Halil Balaban
18-10-2012, 08:57
Sayın İdris Şenol,
Kırılma anı, aslında sadece topraksız tarımda değil, ama tüm hayatımızda hepimizin yaşadığı asgari müştereklerimizden biri. Tabi sitenin kuruluş amacı gereği bu platformda tarımın; konumuz gereği de topraksız tarımın kırılma anını ele alıyoruz. Böyle bir konuya meğer ihtiyaç varmış.
Sorunların bir yerde toplanması, aynı sorundan muzdarip kişilere çözüm bulmak için ACİL SERVİS yardımı olacaktır. Bir sorunun çaresini tüm forumda bulmak çoğu zaman imkansız oluyordu. Bu sebeple girişiminizi ihtiyaca cevap verecek, doğru alınmış, yerinde bir karar olarak görüyorum. Sevgi ve saygılarımı sunarım. Hoşça kalın, dostça kalın.
HALİL BALABAN
bu zaman zarfı içinde nice iştahlı topraksız tarım yapmak isteyen hatta bi dünya bu uğurda paralar harcayıp sera kuranları gördüm, fakat çok basit hatalardan aynı insanlar saman alevi gibi yok oldular
Bu başlık bu tür genel sorunları konuşmak için olmalı...
Benim biberlerim de sorun var. Ancak şimdilik çok uzatmayayım. Konunun ziyaretçileri biraz artınca gündeme getirerek, buradan çözüm bulacağıma umuyorum
Bu tür sorunlar için ise daha uygun başlıklarda soru sorabilirsiniz gibi geliyor.
Yoksa her türlü sorun burada yazılırsa, aranan bilginin bulunmadığı karma karışık bir alana dönüşür.
idris şenol
18-10-2012, 19:33
sayın malina biraz haklılık paynız var
fakat benim sıkıntım ,kırılma anları ile ilgili
biberlerdeki sorun dan ziyade bu işi nerdeyse falanca sorun yüzünden bırakma noktasındayım!!!!! veya çıkmaza girdim gibi seveplerden paylaşım yapmak
her neyse faydası olmayacağı konusunda, sabitseniz konuyu sonlandıralım veya başlığı deyiştirelim derim
sayın malina biraz haklılık paynız var
fakat benim sıkıntım ,kırılma anları ile ilgili
biberlerdeki sorun dan ziyade bu işi nerdeyse falanca sorun yüzünden bırakma noktasındayım!!!!! veya çıkmaza girdim gibi seveplerden paylaşım yapmak
her neyse faydası olmayacağı konusunda, sabitseniz konuyu sonlandıralım veya başlığı deyiştirelim derim
Hayır, faydalı olmayacağı kanısına kapıldıysanız üzülürüm, tam tersi çok faydalı olacak. Nasıl bu etkiyi bıraktığımı da anlayamadım :)
"biraz haklılık payınız var" diyorsunuz, ne demek istediğimi anladınız sanırım. Yani amaç bu kırılma anlarını konuşmak. "Benim biberlerim de sorun var" konuları bu başlık altında konuşmak değil. Yanılıyor muyum?
yalandünya59
19-10-2012, 11:32
Sevgili Malina,
Yanlış hatırlamıyorsam sitenin yani ağaçlar.net'in kurucususunuz.
Sizi takdir ediyorum. Çok güzel bir platform yaratıldığının farkında ve sizlere müteşekkiriz.
Sayın İdris şenol hemşehrimin demek istediği sanırım;
Bizleri topraksız tarımda iştahlandıran değerli büyüklerimizin yazdıklarımıza sessiz kalmaları (konuları takip ediyorlar hatta okuyorlar, siteye en son nezaman girdiklerinden anlayabiliyoruz)
Topraksız tarım konusunda çok değerli üstadlar var bu platformda sanırım idrisin demek istediği paylaşımın net ve samimi olması hususu, ki tüm emekler çabalar yatırımlar boşa gitmesin insanlar bu işten soğumasın demek istemiş.
Benim şahsi fikrimde şudur; bir topraksız tarım dostunun buraya yazdığı bir danışma ve sıkıntı ile ilgili yazıları hem okuyor, olan bitenleri paylaşılanları görüyorsanız vede bu ortama katılma zahmetinde bulunmuyorsanız bende bu 'samimiyetten şüphe ederim' derim.
Saygılarımı sunarken sizinde bu konu hakkındaki değerlendirmenizi yapmanızı bekleyeceğim.....
Halil Balaban
19-10-2012, 16:54
Sayın İdris Şenol, Malina, Yalandünya59,
Açılan konuyu benim biberlerimle sulandırmış görüntüsünden kurtulmak için, ilgili mesajımın son bölümünü geri çektim. Yalandünya59, tespitinde çok haklısın. Samimiyetsizlik, sorgulanması gereken bir sorun. Belki kırılan ya da itiraz eden olacaktır. Destekleyen de olacaktır. Ama başkalarının sorunlarına suskun kalanlar yüzünden, kırılma noktasında bulunan bazı kişilerin, İdris' in ifadesiyle saman alevi gibi yok olması devam edecektir. Kimin nereden kırılacağı kestirilemiyebilir, her kesin problemi kendisi için büyüktür. Bu nedenle bazı ustaların çözümler konusunda suskun kalmaması, cömert davranması gerekir. Aynı forumda bulunanlar, birbirlerinin problemine el vermelidir. Uzaktan seyretmek değil, yol arkadaşı olmak lazım.
Saygı ve sevgilerimle. Hoşça kalın, dostça kalın
HALİL BALABAN
Sayın İdris Şenol, Malina, Yalandünya59,
Açılan konuyu benim biberlerimle sulandırmış görüntüsünden kurtulmak için, ilgili mesajımın son bölümünü geri çektim.
"Sulundırılması" nitelemesi ağır olmuş çünkü söylemek iztediğim sulandırmak değil, tartışma konuların birbirine karışmamasıydı. Sizinki ilk yazıldığı için bir örnekti, devamı gelmesin diye erken bir uyarı yaptım sadece...
yalandünya59,
Konunun açılış amacını anlamadığımı düşünüp bana anlatmaya devam etmeyin lütfen.
Benim şahsi fikrimde şudur; bir topraksız tarım dostunun buraya yazdığı bir danışma ve sıkıntı ile ilgili yazıları hem okuyor, olan bitenleri paylaşılanları görüyorsanız vede bu ortama katılma zahmetinde bulunmuyorsanız bende bu 'samimiyetten şüphe ederim' derim.
Topraksız tarım bölümünü bu yorumunuza cevap verecek kadar yakından takip etmiyorum. Bu kadar başlık olan bölümde, bunların tümü cevapsız sorulardan oluşmuyor herhalde...
Forumun geneli olarak, sorusu olan kişilerin önemli bir bölümünün daha önce yazılanlara göz atmadan (üstelik bir kısmı bunu söylüyor bile: "bilmem kaç sayfayı yeniden okumaya vakit ayıramam") soru soruyor olmaları. Bilenleri yazma konusunda isteksizleştiren bir durum bu.
Düşünsenize, bildiklerimi yazacağım, başka biri tekrar soracak tekrar yazacağım, başka biri tekrar soracak tekrar yazacağım ve bu böyle sürüp gidecek...
Dediğim gibi topraksız tarım başlığındaki tüm yazışmaları bu gözle incelemedim. Bazı sorunlar yaşanıyor olabilir ama kimsenin de burada tüm sorulara cevap vermek gibi bir yükümlülüğü yok. Danışmanlık hizmeti vermiyorlar.
nice iştahlı topraksız tarım yapmak isteyen hatta bi dünya bu uğurda paralar harcayıp sera kuranları gördüm, fakat çok basit hatalardan aynı insanlar saman alevi gibi yok oldular
Demek ki bir işe girmeden olayı daha detaylı öğrenmek gerek... İşin yarısında bir forumdan acil destek alırım demekle olmuyor bu işler...
Soru soran, cevap alamadığı için "homurdanan" bazı arkadaşların daha sonra başka kaynaklardan öğrenip sorunu çözdüğünü ve konu altına "öğredmi yaptım" demekle yetindiğini hatırlıyorum :)
Be adam madem öğrendin, ne öğrendiğini de yazsana...
Yazmayacaksan, daha önce cevap yazmayanlara neden sinirlendin?
Velhasılı kelam sadece kendimizi düşünmekte baya iyiyiz :)
muallimayhan
20-10-2012, 23:00
Sevgideğer Malina ; Yazdıklarınız bilgisayar ve sitesi ( stresi) olan birisi olarak okuduğumda sonuna kadar haklısınız. Haklı olduğunuz ve çoğu kullanıcı arkadaşımızın farkında bile olmadığı bir şekilde nelerle mücadele ederek bu sitenin devam ettiğirdiğinizi tahminde etmiyor değilim. Birde bunun üzerine haksız eleştirilere uğrayınca klayenin 'Buz' gibi olduğunu ve elinizin gitmediğinide sanki görür gibiyim.
Değerli arkadaşlar topraksız tarım maliyeti yüksek olan 'Yaparak yaşayarak Öğrenme' Sistemidir.
En pahalı ve en meşakkatli öğrenme şekildir ve herkes bu 'acı' ya tahammül edemez.
Topraksız tarım konusunda 'Ağaçlar Net'ten daha özel ve güncel bir site aramakta sadece zaman kaybıdır . Bu da tecrübe ile sabittir.
Lütfen sorduğum bir iki soruya anında cevap verilmedi filan gibi maksatlarla forumun bu bölümünü 'Kırmaya' üzmeye kalkışmayalım.
Herkese iyi geceler...
' Son olarak' Değerli abilerimizden , yıllar boyu forumun bu bölümünde kendisini 'Üstad' olarak tanıdığımız ya da tanıttığımız bilgili kişilerden istediğimiz cevapları alamıyorsak iki ihtimal var. Ya şapkayı önümüze koyup kendimize bakacağız ya da Kendilerinin mesajlarına bakıp yıllarca büyük Üstadların nasıl büyüdüklerine ...
Birde bunun üzerine haksız eleştirilere uğrayınca klayenin 'Buz' gibi olduğunu ve elinizin gitmediğini de sanki görür gibiyim.
Tam öyle denemez :)
Kişisel olarak uzun konuşmayı sevmediğimden, karşıdan bakınca böyle algılanıyor olabilirim.
Bu arada, usül üzerine konuşmaktan esasa gelemedik :)
ismail 55
21-10-2012, 14:35
muallimayhan arkadaşımız özetle konuyu güzel anlatmış topraksız tarım maliyetlidir deneme yaparak ögrenilir birden bu işe giren arkadaşlar sorun yaşar o yüzden işi örenmeden kafanızda soru işareti varsa bunları giderin kimse gelipte kimseye ders vermez saygılarımla
Halil Balaban
22-10-2012, 01:41
Sayın Malina,
Biberlerimin konuyu sulandırması derken sizin müdahalenizi kastetmemiştim. Aksine konuyu tam olarak anlamadığımın farkına vardım. Beni görenlerin, peşimden aynı hatayı yapması ile, konunun sulanabileceği, bu duruma da benim sebep olmuş olacağımı kastetmiştim. Hani Nasrettin Hoca'nın karısı doğum yapıyormuş Bir,iki, üç bebek gelince hoca mumu söndürmüş.
Ne yaptın hoca diyenlere "Ne yapayım? Işığı gören çıkıyor" demişya. Aynen öyle. Ayrıca sizin düşündüğünüz gibi olsa bile piramitin tepesinde siz olduğunuza göre, bana düşen uyarıya uymak olurdu.
Ben son zamanların modası çok liberal tatlı su demokratları gibi düşünmem. Kurumların uyulması gereken kurallarının ve hiyerarşisi olmalıdır. Kuralara ya uyulur, ya da bu diyardan gidilir. Saygı ve sevgilerimle. Hoşça kalın, dostça kalın.
HALİL BALABAN
yalandünya59
22-10-2012, 08:47
yalandünya59,
Konunun açılış amacını anlamadığımı düşünüp bana anlatmaya devam etmeyin lütfen.
Sevgili malina anlamadığınızı düşünüp size anlatmaya devam edeceğimi nerden çıkardınız, anlayamadım, başka bir platformdan falan tanışıyormuyuz???
Topraksız tarım bölümünü bu yorumunuza cevap verecek kadar yakından takip etmiyorum. Bu kadar başlık olan bölümde, bunların tümü cevapsız sorulardan oluşmuyor herhalde...
Elbetteki önemli bilgiler var, aylarca okuyoruz, anlamaya çalışıyoruz. Benim anlatmak istediğim 'Topraksız Tarım' işine girecek olanlar sadece bu platforma ve buradaki kişilere güvenmesinler, bilgi çok göreceli bir kavram, ifadesininde sınırı yoktur,bedelininde....
Deneme yanılmalar yaparak bişeyler anlamaya çalışabilirler, ona katılıyorum...
Sevgili malina,
Mesajımı dikkatle incelerseniz başında sizin ve platformla ilgili yazdıklarıma bir bakınız...
Ayrıca yorumumla sizi kastetmediği aşikar olduğu halde neden bu kadar sert karşılıklar verdiniz, alındınız anlayamadım..doğrusu...bence hiç gereği yoktu.
Ayrıca lütfen cevap verip bu konunun uzamasını istemiyorum, bunu bilin yeter....
Saygılar...
Sizden az bilme durumunda olanlar için bildiklerinizi madde madde yazar mısınız?
çok güzel bir başlık olmuş. İnşallah benim gibi bu işe yeni başlayacak olanlara yol gösterir. Keşke bende bir başlık açabilseydim yetkim yok sanırım.
ayelsoft
01-11-2012, 12:46
Merhabalar idris bey ;Bende yeni başladım sistemi 200 luk borularla kurdum fakat bitki eriği hazırlamak için yardım edecek birilerini bulamadım.Kimyasal çözeltiler için malzeme tedariki nerden temin edebilirim gibi.Umarım birileri yardımcı olur .
Teşekkürler
Halil Balaban
05-12-2012, 16:55
Bu konu çalışmadı yazık oldu. Kimbilir belkide, herkes için kırılma anının farklı olduğu düşünülmeli, ve herkes sıkıştığı yerde başvurmalıydı.
vetman996
08-12-2012, 10:54
Merhabalar
Sayın Kudret Hocamdan sera bekçisini aldık ama biz hala tam olarak serada kullanacağımız sistemi kesinleştiremedik. nedeni her sistemin kendine göre avantaj ve dezavantajlarının olması.
Merdiven (A) sistemi bence en uygun olanı ama çileğin güneş ışığını almasıyla ilgili problem olduğu yönündeki düşünceler zihnimizi kurcalıyor. Üçlü (t) sisteminde ise yerden tasarruf fazla olmuyor. bu kadar az yerden tasarruf için bu kadar masraf etmeye değer mi? bence değmez. o zaman yerde yapsak daha mı iyi olur acaba. yerde yapacaksak bu kadar kanal satın almaya ne gerek vardı ki. toprak üzerine naylon brandalardan kanallar yapıp sistemi daha ucuza getirebilirdik vs. vs. Antalya tarım fuarına gittik. her önümüze gelene danıştık. herkes farklı düşünüyor, orta yolu bulamadık.
Sayın mtugrul33 hocam merdiven sisteminde çileklerin güneş almasıyla ilgili problem hakkındaki görüşleriniz nedir. bilgi verebilirseniz memnun olurum. selamlar... saygılar...
idris şenol
04-01-2013, 20:06
sevgili yalan dünya toprakısz tarımın kırılma noktalarında gidip geliyoruz
1,,topraksız tarım birim alana dikilecek fide sayısı normal lana göre yaklaışık 2,5 katı
2..topraksız tarımda yabani ot mücadelei yok denecek kadar az(çilekte yabani ot adamı çilek dikimden vazgeçirecek kadar yoğun)
ilk baharda otlar delirince çilekler kaybolur
3..kök hasatlıkları,yetersiz beslenme ve gübre kullanmı topraklıda max seviyede
4.. külleme için sistamitik ve kontak etkili ilaçlar mevcut yakalış 40 gün etkili sistamatik etili ilaçlar xxxxx firmada mevcut
5.hasat işlemi deyip geçme T sisteminde hasat çok kolay
5..gübre hazırlamayı kafanızda büyütmeyin birkere alınan gübreler sizi uzun süre götürür ve stok çözelti hata payınız minmuma indiri birde sizdeki sera bekçisi zaten acılarınız dindir:))
kısaca kendinize güvenin size herzaman yardıma hazırım:))
yalandünya59
05-01-2013, 18:52
İlkönce burda yazdıklarına cevap vereyim bekçi kısmınıda öbür tarafta;
İdris seninle hem forumda yazışırız hemde özel telden görüşürüz bir insan olarak seni hem sever hemde sayarım, zaten belli frekansta buluşmasak görüşmeyiz sanırım...
Kırılma noktası ve yazdıklarına madde madde cevap vereyim...
Ancak ilk önce şunu belirtmek istiyorum ben topraksız tarıma karşıymışım gibi çıkıyor olay, bu asla böyle değil bunu açıkça belirteyim, sadece irdelenmesi gereken konular çok ciddi diyorum. İstersen bir başka başlık altında o konuyuda beraber açalımki insanlar bütün varını yoğunu topraksız tarıma yatırıp sonları hüsran olmasın.
Örnek: Topraksız tarımda İceberg (atom) marul yetiştiren hiç duymadım görmedim, proflar bile sebebibini bilemedikleri bir durumdan bahsediyorlar, ancak siz topraksız tarımda iceberg ile başlarsanız bu iş ve yatımlar heba olur...
Başlıklara gelince;
1- Topraksız tarımda birim alana ekilen ürün ile topraklıya ekilen ürün aynı sevgili dostum neden dersen vetman bir cevap versin benim sorduklarıma anlarsın, yazacağım merak etme...
2-Topraksızda yabani ot yok evet doğru, ancak topraklı çilekte seranıza malç naylonu koyarsanız ve bunlara ekerseniz, ayrıca yürüme yollarınada siyah zemin örtüsü kullanırsanız topraklıdada ot olmaz merak etme...
3-Kök hastalıkları toprakta solarizasyon ve diğer yöntemlerle halledilebiliyor,gübre kullanımı allah aşkına idris nerde maksimumda 1 dekar çileğe atılan potastum,amonyum sülfat, ve diamanyum sülfat toplasan 20-30 kg'ı geçmiyor. Parasınıda yazmama gerek yok herhalde tam tersine topraksız tarımda en büyük masraf mineraller (gübrelerdir).
4- Siz sık dikim yaparsanız yapraklar birbirine değdiğinide 40 günde bir ilaç atarsanız nerde kaldı kalıntısız ürün nerde kaldı lezzet.
5- Hasat konusuna katılıyorum dostum tek önemli artı bu sanırım, çünkü mersin tarafında çilekçi dostların en büyük rahatsızlığı bel fıtığıdır.
6- İdris 6.madde ile ilgili sana sorum şu sen varını yoğunu yatırıp 1-2 dönüm topraksız tarım serası kursan (ticari amaçlı). Gübreleri kime hazırlatırsın?. Kendinmi hazırlarsın? Yapma allah aşkına çocuk oyuncağımı bu iş. Bırakın gübre hazırlamayı drenajdan gelen besinli suyun cocopeatlerin altında birikmesi ile nice arkadaşların ciddi beklentilerinin yok olduğu çok domates serası gördük bu forumda...
Bak idris arkadaşım benim karşı felan olduğum yok bu işe, bu işin yani tarımın sonu zaten topraksız tarım, yetti mi?.
Ayrıca benim yazdıklarımdan farklı anlamlar nerden çıkarttın anlamış değilim...
Saygılarımı sunar, hayırlı akşamlar dilerim...
Manifesto
05-01-2013, 20:17
1- Topraksız tarımda birim alana ekilen ürün ile topraklıya ekilen ürün aynı ...
Standart bir topraksız katlı sistem serada, birim alana topraklıya nazaran 8-10 katı fide dikilebilir.
2-Topraksızda yabani ot yok evet doğru, ancak topraklı çilekte seranıza malç naylonu koyarsanız ve bunlara ekerseniz, ayrıca yürüme yollarınada siyah zemin örtüsü kullanırsanız topraklıdada ot olmaz ...
Doğru,ot olmaz.
Fakat,malç muşambası +ortalama 500 m2 zemin örtüsü,tahmini 500 TL ek maliyet.
3-Kök hastalıkları toprakta solarizasyon ve diğer yöntemlerle halledilebiliyor,gübre kullanımı allah aşkına idris nerde maksimumda 1 dekar çileğe atılan potastum,amonyum sülfat, ve diamanyum sülfat toplasan 20-30 kg'ı geçmiyor. Parasınıda yazmama gerek yok herhalde tam tersine topraksız tarımda en büyük masraf mineraller (gübrelerdir).
Solarizasyon;solarizasyon muşambası +iş gücü+dezanfektan(nematod ilacı vs.),ortalama 700 TL ek maliyet.
4- Siz sık dikim yaparsanız yapraklar birbirine değdiğinide 40 günde bir ilaç atarsanız nerde kaldı kalıntısız ürün nerde kaldı lezzet.
Kalıntı, her iki üretim şeklinde aynı problem.
Lezzet,topraklı üretimin yerini tutmaz.
5- Hasat konusuna katılıyorum dostum tek önemli artı bu sanırım, çünkü mersin tarafında çilekçi dostların en büyük rahatsızlığı bel fıtığıdır.
Aynı fikirdeyim.
6- ... varını yoğunu yatırıp 1-2 dönüm topraksız tarım serası kursan (ticari amaçlı). Gübreleri kime hazırlatırsın?. Kendinmi hazırlarsın? Yapma allah aşkına çocuk oyuncağımı bu iş. Bırakın gübre hazırlamayı drenajdan gelen besinli suyun cocopeatlerin altında birikmesi ile nice arkadaşların ciddi beklentilerinin yok olduğu çok domates serası gördük bu forumda...
...
Aynı fikirdeyim.
Maalesef en büyük handikap.Dikim katlarından sarkan albenili çilekleri görüpte ilk etapta sermayenin tamamını topraksız üretime yatırmak.
Ami tabirle topraksız üretim,topraklıya en az beş çeker ama enine boyuna hesap ederek, birikmiş tecrübelerden faydalanarak.
idris şenol
05-01-2013, 20:25
sevgili yalandünya topraksız tarıma başlamadan önce solcan gübrersi ile çalışamalırım hatta yüzlerce solcanım oldu,
belki aramızda solcanların veya organik yetiştiriciliğin ne eksisini gördünüz diye bana serzenişte bulunalar olacak
çocukluğmdan beri araştırma ve deneyleri seven bir yapım var ,Topraklı tarımda toprağı- nızın içeriği ne ise bitki öyle gelişyor kısaca toprak bitkiye hükmediyor
toprkasız tarımda sizin bilginizle bitki paralel yetişyor
1.Topraksız tarımda İceberg (atom) marul yetiştirme araştırmasını ünversitede okuyan bir arkadaşımız tez olarak yapmış fakat ülkemizde bu konu topraksız tarımın daha yeni olmasından kaynaklanan seveplerden olduğna inanıyorum
sevgili arkadaşlar geçen yıl xxxxx falanca tarımsal araştırma ensütüsü ve xxxx tanınmış bir prof hocayı ziyarete gittim yaptığım çalışmaları hayranlıkla dinledi ve araştırmalarımın sonucunu bildirmemi istedi çıkarken seraların içersindeki otları görseniz kapıyı sarmış
bu tanınmış hoca ensütü adına yazılan yazılar meğer nerdeyse çoğu çevirme imiş yağni kısacası başka ülkekelrin araştırmalarını çevirip kendi imzasını atyorlar demicem siz nederseniz bilmiyorum bende bu konuyu kapatıp devem edelim diyorum!!!
1..topraksız tarımda birim alana dikilen örnek çilek fidesi normale göre 2,5 kat fazla
12cm ile 30 cm ciddi fark vark kök başına 600 gr hesaplarsanız
2. malçlama ve aralara naylondan bahsetmişiniz,malçlama zaten her iki sistemde var toprakta malçlamada hele açıkta yapılan çileklerde çilekle delice ,karaçimen yarışa gireyor
sırf yabani otlar yüzünden çileklerimi kaybettiğimi üzülerek belirteyim
malçlama yapsanızda yinede mücadele ciddi olmaz ise ürün kaybınız mücadelinile orantılı
sorarım size zamnınız varmı İ?
3.solarsizyon yağni topraktaki zararlılar mücadele mahakak var ama zor ve pahalı nihayetinde kimyasal
siz yaprağa atılan kimyasala karşısınız toprakla bu kat kat kimyasal artışı demek
topraksız tarımda kullanılan gübre maliyetini üretilen kıvırcık ve kulanılan gübre maliyetini
size rakamsal olarak göndericem biraz bana zaman verin
4..organik veya kimyasal ilaç kullanmanız sizin tercihiniz ROA gibi,nemazel gibi
kimyasal ilaçları belli deyerlerde olma kaydıyla Avrupa, rusya hatta dünya kabul ediyor hem ilaç etkileri 1 gün ile 30 gün arası
artık kimyasal gübreler korkunç tüh kaka olmaktan ziyade bilinçli kullanım önemli olduğna inamaya başlanıldı
geçtğimiz yıllarda rusyadan dönen meyvelerde çekirdeye kadar kimyasal rastanmış daha nedeylim
5 sevgili dostum tarım zor zanaat hele ülkemizde dahada zor kırılma noktaları çok
,bağzen basit gördüğnüz bir konu sizin ilerde kabusunuz olacak
a..zamnında yabani ot mücadelesi
b..külleme,kırmızı örümcek(üç günde fasulyelerim çöktü)
c..süne (buğdayın kalitesini düşürde)
zamnında olmayan hasat tüm emekleriniz bitirir
bir arkadaşım tarım sitresli iş demişti başlarken gülmüştüm :))haklıymış:))
5 hasat deyip geçmeyelim formda soğan üzerine yazan bir arkadaşımız yetiştirdiği soğanların parasını hasat yapan işçilere denk geldiğini yazmıştı:))
hasat nekadar seri ve kolay olursa zamandan ve işçilik artı tasarruf(belkide gübre ve ilaç parsının bir kısmı burdan çıkar
ters T sistemini basite almayın çilek için idaal sistemler arasında kendini ispatlamış bir sistem
6. sn Kudret hocayla ilk görüşmemizde ,,,abi biraz toprakta kullansak nasıl olur soruma
idris sen kendine güvenmiyormusun dedi:))bende evet hocam güvenmiyorum dedim
şimdi güveniyorum hocam:))saygılarımla
yalandünya59
05-01-2013, 20:40
Sevgili MANİFESTO,
Bu hesabı nasıl yaptın birim alana 8-10 katı çok merak ettim doğrusu,
A tipi raflı sistemde 8000 fide ekilebilir,
Ters T sistemde ise 5-6000 i geçmez.
şimdi 8-10 katı dediğimizde yani 1 adet seraya 40x8 seraya 1000 adetmi dikiliyor, yapmayın dostlar ben hemen hemen hergün seranın içindeyim.
Klasik bir seraya 28 cm aralıklarla 10 sıra ve her sırada çift sıra dikimle (çapraz) dikimle 3000 adet fide dikiliyor.
Ancak ben bu mesafeye 14 cm'ye düşürürsem 6000 fide yapar buda sevgili vetmanın serasına ters T ile ektiği sistemle aynı adete denk gelir,
Nerde 8-10 katı anlamadım, gelin detaylı inceleyelim bu konuyu milletin kafası karışmasın.
Ayrıca dikkat edin vetman A tipi raflı sistemde 1 tane başarılı örnek bulamadığını belirtmiş.
Yanılmıyorsam halil ağabey ile vetmana Ters T yapacağına yerde tek sıra ve aralıklarla tuğlaların üzerine dizseydin yine 6000 fide ekecektin dedik, Ters T'nin fide fazlası ekme imkanı getirmediği ortada, kimse kendini kandırmasın.
Tek ve en büyük avantajı hasat zamanı toplama kolaylığı, işçiliği düşürecektir...
yalandünya59
05-01-2013, 20:51
Sevgili İdris,
Topraklı tarımda handallara siyah malç naylonu kapladığımda ve çilekleri bu naylonun üzerinden ektiğinde alttan ot nerden gelecek, anlayamadım.
Yapmayın arkadaşlar, malç naylonu kullanıldığında ot felan olmaz, otla mücadele yok denecek kadardır. Zemin örtüsü pahalı gelirse sıra aralarınada malç naylonu kullanabilirsiniz...
Sevgili idris, topraksız tarımda kıvırcık yetiştirmek ile domates-salatalık gibi meyvesi olan ürünleri yetiştirmek arasında dağlar kadar besin farkı olduğunu biliyorsun diye tahmin ediyorum, ama sen kıyas olarak kıvırcık ve çilek gibi kısa köklü bodur bitkilerden bahsediyorsun, sen ek bakalım 1 sera domates göreyim senin besin ihtiyacını bakalım nasıl karşılayacaksın.
Arkadaşlar bakın tekrar ve son kez yazıyorum;
Ben topraksız tarımda elimden geleni yapacağım şu bahar gelsede başlasak tesiste o zaman ne demek istediğimi anlatacağım burda hepinize.
Bu platforma yeni katılan arkadaşlara 'topraksız tarım' çok basitmiş gibi gösterip kimseyi kandırmayalım, topraksız tarım teknik bir iş.
Sevgili idris, terasta veya balkonda 50-100 kök bitki yetiştirmekle serada ticari anlamda yetiştirmek arasında dağlar kadar fark var, sen hele bi başla ticari kısmına o zaman anlarsın, lütfen bu işi serada yapmayan arkadaşlar burada kafalarına göre yazıp durmasın Allah aşkına rica ediyorum sizden....
ekizilaslan
05-01-2013, 21:33
serada yapılıp yapılmadığını envor ve onun gibi ilgilenenler cevaplayacaktır
Halil Balaban
05-01-2013, 21:35
Yalan Dünya, tespitlerin genellikle doğru. Hele domates örneğin cuk oturmuş. Gerçekten topraksız sera üretimi pahalı. Ancak tarla pazarda bir lirayken, topraksızın domatesi halde 2,5-3 lira. Herkes bunu böyle düşünüyor.
İşte işin allengiri burda topraksız yetiştirdin verim çok, lezzet var, fiyat mükemmel de kime satıcan. Ben bu sene domates yaptım. Etrafıma baktım, bunu 1-2 dekar yapsam kime satarım diye. Pazarcı almaz. Manav bu fiyata 1-2 kasa koyar. Ucuz maldan çok alır. Tek tek bir sürü manav bulman lazım. Her hasat yaptığında bir sürü satıcı ara zor iş. Zincir markete malın az gelir, market anlaşmaz. Hele halde bu fiyatı isteme, döverler.
Demek ki tek satış şansın ihracat. Oda 20 dekar sera ister. O biçim para kazanır. Bana göre topraklımı, topraksızmının cevabı yok. Seran büyükse topraksız, küçükse topraklı tarım avantajlı.
Sevgiyle Kalın.
Halil Balaban
idris şenol
05-01-2013, 21:48
Sevgili idris, terasta veya balkonda 50-100 kök bitki yetiştirmekle serada ticari anlamda yetiştirmek arasında dağlar kadar fark var, sen hele bi başla ticari kısmına o zaman anlarsın, lütfen bu işi serada yapmayan arkadaşlar burada kafalarına göre yazıp durmasın Allah aşkına rica ediyorum sizden....
eh be yalan dünya kardeşim nezaman belden aşağa vurcaksın derken:))
sn kudret tezelin serası yok..:))
1..ticari anlamda sera işine girenler, topraksız tarımın T babasını buradan öğrenen arkadaşlar
benim bildiğim çok kişi var
2..malçlama ya çok özen göster açılan delikleri mükün mertebe küçük tut,özelilke toprak altından çıkan deliceler naylon malçın altında adeta yılan oluyor çileklerin olduğu yerlere hucum ediyor
3.. sen ek bakalım 1 sera domates göreyim senin besin ihtiyacını bakalım nasıl karşılayacaksın.
topraksız tarım salatalık çok besin kaldırıyor,dometes üretimini genel anlamada yetiştircilik olmadığı zamanlrda dikim kazandırıyor ,tarlarda yüzlerce dönüm dometes varken sera da dometes kardan çok zarar hele hel kışın ısıtma vs işleri ile ek masraflar daha çıkmaza sokar
o vakit bulunduğmuz ilin coğrafi koşulalarında cağrafyaya göre ürün ,,,
neden dometeste salatalıkta ısrarcı olalım çilek,kıvırcık kazandırrken amacımız ne:(
4..topraksız tarımın kolay olduğnu idda etmiyoruz ,aksine bigi ve ilk yatırım maliyeti çok yüksek ,
topraklı seranın kurulum m2 si 20 tl ,sürüp ekin olay biter
bunu aksini kim idda eder
Bu platforma yeni katılan arkadaşlara 'topraksız tarım' çok basitmiş gibi gösterip kimseyi kandırmayalım, topraksız tarım teknik bir iş
teknik iş olduğu bilinci içersinde olduğumuz için sera bekçsi aldınız,ph ec metre aldınız
velhasıl şunu unutmayın en fazla birkaç yıl içersinde seranızın toprağı aşırı gübrelemeden dolayı kirlenip tonlaca toprak kullaılmaz olacak ve siz tekrar toprak arayışına girip yine bir maliyetle seraya toprak taşıyacasınız bunda maliyet hesabına katın kaybolan topraklarımız sadece sizin seranız için demiyorum yanlış anlamayın Antalya kumlucada ,hataydaki topraklarımız malesef 40 yılda nekadar kirlendi ve atıl oldu uzmanlarımız bu konuya deyinmiyor
insan bilmediği bir şeye düşman olur,karanlık bir odaya, orda öcü var deyip çocuğu kandırsan ,korkar ve öcü var deyip bağrır
,,ışığı yakıp öcü möcü yok deyip oday aydınlatırsan birdaha o çocuk öcüden korkmaz ,,öcü ondan korkar:))
İsmail Karagülle
05-01-2013, 22:19
Ustadlar bir karar verin artık . Topraksız yapalım mı ? Yapmayalım mı?:confused:
Bir kahkaha bir kilo pirzola derlerdi . Bu gün bir arkadaşımı güldürebildimse günümü boşa geçirmiş sayılmam. Allah gülümsemeyi yüzünüzden ve yüzümüzden eksik etmesin.:D
İsmail bey güzel gönlünüzden diliniz aracılığı ile dökülen bu güzel sözleriniz için teşekkür ederim. Evet güldürdünüz beni bu güzel cümlenizle. Tekrardan teşekkür ederim.
Hürmetle ve sevgiyle kalın...
SAYGILARIMLA.
yalandünya59
06-01-2013, 12:11
İlkönce sevgili İdris ile başlayalım derim,
Sevgili idris belden aşağı felan vurduğumu nerden çıkardın abi.,
Olayı basitleştirmeyin diyorum, anlatamadım herhalde yahu.
Nedemek istiyorsun anlamıyorum seni Allah aşkına ****** Kudret Tezel'in serası yok ben bilmiyormuyum sanıyorsun,
Sevgili Halil Ağabey çok güzel cevap vermiş 20 dönüm yaparsan gir topraksıza yapmazsan niye gireceksin diyorum bende onu irdeleyelim.
1-Nerdeymiş o T sistemin babasını burda öğrenenler çıksınlarda 2 satır yazsınlar,görüşelim derim, öyle bilgisayar başında oturup tarım yapıyorum deme insanlara gel seralarda çalış,üret,çıkar,topla,sat bakalım anlarsın ne demek istediğimi.
Bu forumda Adanada 25 yıldır seracılık yapan bir arkadaş yazıyordu bir ara (topraklı) tarımda, topraksız tarımda üretilen salatalık ile topraklı tarımda üretilenle ticari rekabet yapılamaz demişti.
Sen 1000 kök topraksız salatalık için harcayacaksın 700-800 tl gübre, adam topraklıda 2 çuval tavuk gübresi ile 40 tl ile işi bitiriyor salatalıklar deyim yerindeyse kuduruyor.
Topraksız tarımın en büyük farkı 1 hafta erkencilik veya biraz fazla sağlayacağı kesin buna katılıyorum, lezzet konusuna gelince bu besin formülünle ve sulama sıklığınla ilgili olabilir, benim topraksızda yetiştirdiğim salatalıklara bütün mahalle yedi hayret etti, hatta terasta yetiştirdiklerimden yiyen manavdan aldıkları salatalağı beğenmedi.
Ancak çilekler için Kudret Tezel' hocamdan aldığım besin ile besledim, ancak topraklıda çiftlik gübresinde yetiştirilen çileklerin lezzetinin yakınından bile geçmedi.
Umarım bunları okursa sevgili 'çilekçi' buna engüzel cevabı verecektir.
İdris allah aşkına öyle bir yazıyorsunki okuyanda senin 10 tane çilek seran varmışta malın kralını yetiştiriyormuşsun gibi sanacak.
Malç naylonu siyahtır altından ot felan gelmez, ben denedim topraktada denedim, topraksızdada sen denedinmi?
Kıvırcık ve çilek diyorsun evet kıvırcık ve çilek azbir besinle daha doğrusu salatalık-domatese göre az bir besinle yetişebilir, ancak maliyet hesabı yapmak lazım, manisadaki çilekçilerle topraklıda yapanlarla ticari rekabet yapılabilirmi bilmem, adamlar gerçekten topraklıda on numara ihracatlık mal çıkarıyorlar, lezzet,aroma,dayanıklılık hat safhada zaten. oğuz alper çıksada cevap verse bunada.
O zaman şöyle diyelim topraksız tarım yapacak arkadaşlar besin maliyeti en düşük olan kıvırcık, çilek ile başlasınlar.
Salatalık-domates-iceberg ile başlamasınlar aman dikkat, ha böyle yazarsan anlarım seni, o zaman daha düzgün yazmış olursun.
Evet belirttiğin gibi yani senin daha yapmaya cesaret edemediğin gibi sera bekçisi alarak başladım, çünkü teknik bir konu olduğunu ilk baştan anlamıştım. öyle elde olacak işler değil bunlar, olsada nasıl olur bilemem.
toprak yorgunluğuna gelince, merak etme ben 1 seraya tam 1 ton leonardit attım, yorgunluğu kontrol edebilirsen, üretim devam eder, toprakta öyle birkaç senede bişey olmaz merak etme,Adanadaki arkadaş bunada en güzel cevabı verecektir.
Sevgili idris burada yazarken sapla samanı birbirine karıştırmadan yazalım lütfen...
Saygılar
yalandünya59
06-01-2013, 12:22
Sevgili MANİFESTO,
Bitki hem ekilir, hem dikilir kardeşim merak etme ben yaklaşık 30 senedir bu işin içindeyim.
Karşında senin çocuk yok, yazdıklarımıza dikkat edelim.
Essas sen hesap hatası yapmışsın.
Bende onu diyorum zaten, benim seralarım 312 m2 yani 40x8
yerde 3000 adet çilek elebiliyorum,
Eğer ters T yaparsam x 2 olur oda 6000 kök çilek yapar,
yani daha anlayacağın bir dille yazayım 3000/312 m2= 9,6 adet m2
eder buda zaten 9-12 m2/ bitki hesabına tani ziraat mühendisliğine uyan bir ekim şeklidir,
9,6 adet x 1000 m2 = 9600 bitki 1 dönüm eder, sevgili kardeşim.
yani senin bahsettiğin 1000 m2, 21000 fide var ama neye göre 12-13 cm aralıklı ekersen
bende 13 cm aralıklarla ekersem 19200 bitki ekebilirim, nerde 8-10 katı dikmek (ekmek) abi.
Arkadaşlar yazarken düzgün hesaplayıp yazın, en büyük avantajı A tipi sistem getirecektir, ancak ondanda kaçılıyor nedense?
Ayrıca topraklıdada topraksızdada 13 cm aralıklarla çilek ekilmez, açın bu işin kralı olan yaltıra sorun kimse hem kendini hemde birbaşkasını avutup durmasın, orada Türkan hanım var, çilek nasıl ekilir, kaç cm aralıklarla ekmeliyim diye sorun size hemen 35-38 cm diyecek herkesle iddiasına varım, hem topraklıda hemde topraksızda 13 cm aralıklarla ekmek-dikmek intihar olur, bitki yeni ekildiğinde belki olmaz ama üzerinden 1 sene geçsin anlarsınız nedemek istediğimi?.
Saygılar....hepinize....
Manifesto
06-01-2013, 15:00
Sevgili MANİFESTO,
Bitki hem ekilir, hem dikilir kardeşim merak etme ben yaklaşık 30 senedir bu işin içindeyim.
Karşında senin çocuk yok, yazdıklarımıza dikkat edelim.
Essas sen hesap hatası yapmışsın.
Bende onu diyorum zaten, benim seralarım 312 m2 yani 40x8
yerde 3000 adet çilek elebiliyorum,
Eğer ters T yaparsam x 2 olur oda 6000 kök çilek yapar,
yani daha anlayacağın bir dille yazayım 3000/312 m2= 9,6 adet m2
eder buda zaten 9-12 m2/ bitki hesabına tani ziraat mühendisliğine uyan bir ekim şeklidir,
9,6 adet x 1000 m2 = 9600 bitki 1 dönüm eder, sevgili kardeşim.
yani senin bahsettiğin 1000 m2, 21000 fide var ama neye göre 12-13 cm aralıklı ekersen
bende 13 cm aralıklarla ekersem 19200 bitki ekebilirim, nerde 8-10 katı dikmek (ekmek) abi.
Arkadaşlar yazarken düzgün hesaplayıp yazın, en büyük avantajı A tipi sistem getirecektir, ancak ondanda kaçılıyor nedense?
Ayrıca topraklıdada topraksızdada 13 cm aralıklarla çilek ekilmez, açın bu işin kralı olan yaltıra sorun kimse hem kendini hemde birbaşkasını avutup durmasın, orada Türkan hanım var, çilek nasıl ekilir, kaç cm aralıklarla ekmeliyim diye sorun size hemen 35-38 cm diyecek herkesle iddiasına varım, hem topraklıda hemde topraksızda 13 cm aralıklarla ekmek-dikmek intihar olur, bitki yeni ekildiğinde belki olmaz ama üzerinden 1 sene geçsin anlarsınız nedemek istediğimi?.
Saygılar....hepinize....
Neyin davasını güdüyorsunuz anlamış değilim.
Açık alanda 10 dekara 35000 adet çilek dikersiniz,Serada A tipi katlı sistemde 35000 adet fideyi 1 dekara dikersiniz.
Yaltırları,Türkan hanımı ne karıştırırsınız...Yok onlar işin kralı diyorsanız,Size söyliyim onlarda açık alanda dekara ortalama 3500 adet dikim yapıyorlar.Hemen yakınlarındaki Aytaç bey onlardan ayrı olarak 1 dekar serada A tipi katlı sistemde 35000 adet dikim yapıyor.
Birim alana dikilen fidede fark, 10 katı değilde nedir?
yalandünya59
06-01-2013, 15:14
Sevgili MANİFESTO,
Nerde 3500 çilek dekara (dönüme)be kardeşim.
Sen bu işi yapıyormusun birdönümün ne demek olduğunu biliyormusun?
Ben sana diyorumki 312 m2 ye 28 cm aralıklarla topraklıda 3000 adet fide dikiliyor,
Senin bahsettiğin o dönüme 3500 adet fide değil, milleti kandırmayın.
5000-6000 arası fide ekiyorlar, aç telefon yaltıra sor, oğuz alpere sor.
Ancak bak burası önemli bu ekim adedi 35 cm'ye göre'dir.
Peki sana soruyorum ben 35 cm aralıklarla 1 dönüme 5000-6000 arası fide dikebiliyorsam,
13 cm aralıklarla kaç adet dikerim,bir hesapla öyle yaz....bakalım...
NEYİN DAVASINI GÜDÜYORSUNUZ sorunuza cevap;
Bilmediğiniz konularda klavye başında tarım uzmanlığı yapıp milleti boşa heveslendirmeyin diyorum, şimdi anladınmı? Ne demek istediğimi...
Bu işi yapmak isteyecek dostlara bu çok önemli teknik bilgiyi sunarım....
yalandünya59
06-01-2013, 15:19
Ancak önemle belirteyimki;
Bunu şu anlamda anlamayın,
ben 35 cm aralıklarla 5000-6000 fide dikebiliyorsam 13 cm'ye düşersem 15000 fide dikerim demiyorum, zaten dikilmez diyorum.
Yani Türkçesi topraklı tarımdada dikilmez, topraksız tarımdada dikilmez, herşeyin bir usulü adabı, ölçüsü vardır diyorum...
Bakın birdaha yazıyorum ben 1 dönüme 15000 fide dikeceğim demiyorum, dikeceğim fide 5000'dir, bunuda nisan başı görürsünüz burada...
Ancak diyorumki topraklıda dikilmediği gibi topraksızdada dikilmez, sen hele bi ek, gel. anlarsın ne demek istediğimi...Bir küllemeye yakalansız çilekler sık dikimden dolayı, anlarsın.
Bitki sık dikimde her nekadar herbirine ayrı ayrı besin damlatsanızda rahat gelişemeyecek, beklenen performansı veremeyecektir...
Saygılar, herkese...
Manifesto
06-01-2013, 15:22
Sevgili MANİFESTO,
Nerde 3500 çilek dekara (dönüme)be kardeşim.
Sen bu işi yapıyormusun birdönümün ne demek olduğunu biliyormusun?
Ben sana diyorumki 312 m2 ye 28 cm aralıklarla topraklıda 3000 adet fide dikiliyor,
Senin bahsettiğin o dönüme 3500 adet fide değil, milleti kandırmayın.
5000-6000 arası fide ekiyorlar, aç telefon yaltıra sor, oğuz alpere sor.
Ancak bak burası önemli bu ekim adedi 35 cm'ye göre'dir.
Peki sana soruyorum ben 35 cm aralıklarla 1 dönüme 5000-6000 arası fide dikebiliyorsam,
13 cm aralıklarla kaç adet dikerim,bir hesapla öyle yaz....bakalım...
NEYİN DAVASINI GÜDÜYORSUNUZ sorunuza cevap;
Bilmediğiniz konularda klavye başında tarım uzmanlığı yapıp milleti boşa heveslendirmeyin diyorum, şimdi anladınmı? Ne demek istediğimi...
Bu işi yapmak isteyecek dostlara bu çok önemli teknik bilgiyi sunarım....
1 dekar=1000 m2 = 1 dönüm.
1 dekara çilekte standart dikim 3500 fidedir.zorlamayın derim.
Yaltırlar komşum olur,çilek tarlalarını şu an çıplak gözle görebiliyorum.
yalandünya59
06-01-2013, 15:26
O zaman sevgili MANİFESTO,
Elinde klavyen var,
Hz.Google'a bir gir, 1 dönüme ne kadar çilek ekilir (dikilir) diye sor, (topraklıda)
Bir sürü ziraat mühendislerinin yazdığı dökümanları oku,
Ayrıca ilkbahar-yaz
Sonbahar-Kış dikimi diye birşeyde vardır,
Kış dikiminde 1 dönüme = 1000 m2ye, 8000 fide dikilir....
Manifesto
06-01-2013, 15:34
O zaman sevgili MANİFESTO,
Elinde klavyen var,
Hz.Google'a bir gir, 1 dönüme ne kadar çilek ekilir (dikilir) diye sor, (topraklıda)
Bir sürü ziraat mühendislerinin yazdığı dökümanları oku,
Ayrıca ilkbahar-yaz
Sonbahar-Kış dikimi diye birşeyde vardır,
Kış dikiminde 1 dönüme = 1000 m2ye, 8000 fide dikilir....
Tutarsızsınız ve çatışmaya meyilli bir kişiliğiniz var.
Sürekli iddia değiştiriyorsunuz.
Siz ''STANDART'' ne demek bilirmisiniz.
Çilekte 1 dekar tarlaya dikilecek fide sayısı standart olarak 3500 dür.Çeşide, dikim dönemine ve dikim şekline göre bu sayı %35-40 artar, eksilir.
yalandünya59
06-01-2013, 15:48
Tutarsız olan kim dostum,
Bu işi yapanmı? Yoksa sadece yapmak isteyenmi?
STANDART demek dekara ilkbahar-yaz dikimiden: 5000-6000'dir.
Sonbahar-Kış dikiminde: 7000-8000 'dir.
oldumu....
Siz çilek ekin 3500 adet dönüme ozaman bende 5000 ekeceğim, bu SON'dur.
Cevap yazmayınız lütfen.
Manifesto
06-01-2013, 15:57
Tutarsız olan kim dostum,
Bu işi yapanmı? Yoksa sadece yapmak isteyenmi?
STANDART demek dekara ilkbahar-yaz dikimiden: 5000-6000'dir.
Sonbahar-Kış dikiminde: 7000-8000 'dir.
oldumu....
Siz çilek ekin 3500 adet dönüme ozaman bende 5000 ekeceğim, bu SON'dur.
Cevap yazmayınız lütfen.
Siz bilirsiniz.
Takdir katılımcıların.
yalandünya59
06-01-2013, 16:01
Ben daha bişey yazmıycam demiştim, yorum yok.
Yorum konusunda uzman arkadaşlarındır...
Hepinize saygılarımı sunarım...
Kudret Tezel
07-01-2013, 12:18
Merhabalar sevgili vetman, bu forum sayfasınada size teşekkür etmekle başlamak istiyorum. Kişiliğiniz ve şahsıma göstermiş olduğunuz ilgi ve alaka beni gerçekten son derece mütehassis etti. Topraksız tarımı öğrenmek, dünya trendini yakalıya bilmek adına gösterdiğiniz alaka memleketimiz adına bir kazançtır. Başarılar dilerim.
BİLGİ PAYLAŞILDIKÇA BÜYÜR.
Hepinize sevgiler selamlar.
Sayın Kudret hocam;
Sayın yalandünya59'unda bahsettiği gibi hakikatten kapak olmuşcasına oturmuş bu fıkra gediğine.
Demekki para yatırmakla, sera açmakla, ekipman almakla olmuyormuş bu işler sadece... Tecrübe, tecrübe, tecrübe...
Ellerinizden öpüyorum.
SAYGILARIMLA.
Manifesto
07-01-2013, 12:56
...
Topraksız tarımı öğrenmek, dünya trendini yakalıya bilmek adına gösterdiğiniz alaka memleketimiz adına bir kazançtır. Başarılar dilerim.
Bu sabah Manisa_ Salihliden döndüğümde birkaç gündür bakamadığım forumlara bir göz atmak istedim. Birde ne göreyim?.köy kahvesinde ihtiyarlar toplanmış seni beni onu bunu çekiştiriyorlar. Kendilerine çok uçuk gelen konu hakkında ahkam kesip fetva veriyorlar. ...
Hepinize sevgiler selamlar.
Merhaba Kudret hocam.
Fikirlerinize katılmamak mümkün değil.
Ülke olarak zirai potansiyelimiz ve mevcut potansiyeli değerlendirme adına kat ettiğimiz mesafeyi ele alacak olursak (bu işi profesyonel yapan işletmeler hariç)emekleme safhasındayız diye düşünüyorum.
Nedense, değişen,gelişen yeni üretim tekniklerine karşı toplum olarak menfi bir direncimiz var.
Kudret Tezel
07-01-2013, 13:29
Merhaba Kudret hocam.
Fikirlerinize katılmamak mümkün değil.
Ülke olarak zirai potansiyelimiz ve mevcut potansiyeli değerlendirme adına kat ettiğimiz mesafeyi ele alacak olursak (bu işi profesyonel yapan işletmeler hariç)emekleme safhasındayız diye düşünüyorum.
Nedense, değişen,gelişen yeni üretim tekniklerine karşı toplum olarak menfi bir direncimiz var.
Çok basit sayın MANİFESTO, onu hazmedebilecek kültür ve bilgi olmayınca sizin ona ayak uydurmanız onun dilinden konuşmanız zordur. En kolayı sizin anlıyamadıklarınızı sistemin yanlışlarıymış gibi lanse etmek, ve kendinizi buna inandırmaktır.
İsmail Karagülle
07-01-2013, 15:09
Sayın Kudret Tezel Hocam hoş geldin. 2009 da üye olduğum bu forma yazı yazabilmek cesaretini neredeyse üç yıl sonra bulabildim. Hala her aklıma geleni yazmakta tereddüt ederim. Düzey tutturabilir miyim, kıymetli forum üyelerine ayak uydurabilir miyim? Diye endişe ederim.
Ama başka üyeler bu özeni gösterir mi bilmiyorum . Hangisi doğru onuda bilmiyorum.
ekizilaslan
07-01-2013, 15:39
haklısın arkadaşım haklısın. ben sadece forumun muhabbet havası bozulmadan konuşalım diyorum. aynı fikirdeyiz. bilinçli tarım vesselam
vetman996
07-01-2013, 15:51
Merhabalar sevgili vetman,... Topraksız tarımı öğrenmek, dünya trendini yakalıya bilmek adına gösterdiğiniz alaka memleketimiz adına bir kazançtır....
Merhaba Değerli Hocam.
Sizi misafir etmekten büyük onur duyduk. değerli bilgilerinizi, fikirlerinizi bizimle paylaştığınız için teşekkür ederiz. sera bekçisi gibi mükemmel bir aleti bize ve memleketimize kazandırdığınız için de ayrıca teşekkürler... sera bekçisi varken gözümüz arkada kalmıyor. suyumuzun Ec değeri yüksek ama şebeke suyu kullanarak Ec değeri daha uygun seviyelere gelecektir.
Kıymetli Hocam. Form dediğiniz gibi köy kahvesine dönmüş. yazılanları okuyunca zevk almıyorum forma yazma heyecanımı kaybediyorum. Biz topraksız tarımda başarılı olabilmek için yola çıktık ve gemileri yaktık ya başaracağız veya başaracağız. en ideal yöntemleri tabi ki bulacağız ama bu kısır tartışma ortamında paylaşımda bulunmanın zor olduğunu yeni öğreniyorum. topraksız tarımın başındayız hocam: bizim öğrenecek çok şeyimiz var...selamlar... saygılar...
ekizilaslan
07-01-2013, 15:56
Biz topraksız tarımda başarılı olabilmek için yola çıktık ve gemileri yaktık ya başaracağız veya başaracağız. en ideal yöntemleri tabi ki bulacağız ama bu kısır tartışma ortamında paylaşımda bulunmanın zor olduğunu yeni öğreniyorum. topraksız tarımın başındayız. bizim öğrenecek çok şeyimiz var...selamlar... saygılar...
biz de bunun için burdayız. sabırla saygıyla yazmaya, öğrenmeye, paylaşıp öğretmeye devam
yalandünya59
07-01-2013, 16:53
Sevgili Halil Ağabey,
Bence bunları forum yöneticisi 'malina' gerekli birşekilde düzenleyecek ve gerekeni yapacaktır diyorum ve bu konunun kapanmasını istiyorum.
Şimdi gelelim konununda başlığı olan 'Topraksız Tarım Kırılma Noktası' başlığını hep beraber, samimi, dürüstçe, ayağı yere basan ifadelerle, bilgilerle donatalım ki hem topraklı hemde topraksız yapan arkadaşlar ne demek istediğimiz anlasın, ona göre yola çıksın, planlamalarını ona göre yapsın. Lütfen kimsenin sonu hüsran olması, korkmadan irdeleyelim konuları, topraksız tarım yapacağız diye varımızı yoğumuzu ortaya koyarken olması gerekenleri madde madde sıralayalım.
Diyelimki şu şu doneleri yerine getirdiyseniz 'topraksız tarıma' ticari olarak girin diyelim.
Sevgili Vetman996 kendi konusunun altında huzursuz olduğu forumun havasında olmadığını belirtmiş bence tam tersi hep beraber doğruyu bulacağız, doğruyu bulacağız derken yapılması gerekenleri bilelim, emin adım atalım,sorular var ise kafamızda ticari girmeyelim, uzun süreler Ar-geler yapalım,araştıralım, öğrenelim, paslaşalım.
Eğer benim bu anlattıklarım baştan planlansa ve öğrenilseydi, veya konunun ne kadar ciddi olduğu alıgılanabilseydi özellikle vetman996 bu kadar rahatsız olmayacak kendinden emin, dimdik yoluna devam edecekti.
Ben bu 'RÖNESANS' devrimi olarak gördüğüm konuları başlıklar halinde hazırlayacağım gelin hep beraber, tek tek bütün konuları irdeleyelim.
Ancak 1 tek şartım var, kendilerini duayen olarak gösteren tüm arkadaşlarda samimi, gerçekten, yüreklerini koyarak katılsınlar bu konulara, besin satacağım veya başka bir enstrüman satacağım kaygısı olmadan dürüstçe...
Hadi başlayalım....
Manifesto
07-01-2013, 16:53
Toplumlar muhafazakar yapıya sahiptir,yeniliklere ayak direrler.
Herhangi bir alanda kendilerine sunulan yeniliklere ön yargıyla yaklaşır adeta yenilikte, açık ararlar.
Türkiyenin batısında topraksız tarımı tartışıyoruz.Şu an doğu ve güneydoğuda topraklı seracılık tartışılıyor.
Doğu ve güneydoğuda üreticiye sunulan teşvikler neticesi son 4 yılda dekara maliyeti 100 bin TL yi bulan modern seralar kuruldu.Fakat sürecin iyi yönetilememesi neticesi bu bölge 4 yılını kaybetti ve kaybetmeye devam ediyor.
Topraksız tarımda sistemi anlayamayıp ayak direyenler gibi bu bölge insanıda bölgelerinde turfanda üretimin karlı bir uğraş olmadığına dair zanna kapıldılar.
Halbuki hatalı olan turfanda üretim değil,üretimde kullanılan meteryaller ve insan faktörüydü.Onlarda aynı hataya düştüler ve sisteme kabahat buldular.
yalandünya59
07-01-2013, 17:01
MADDE1 : Topraksız teknik bir işmidir ? Hatta yeni bir bilim dalı diyebilirmiyiz???
Manifesto
07-01-2013, 17:12
Topraksız tarım teknik bir iştir.Topraklı üretimden ayrı olarak kendine özgü üretim teknikleri vardır.
Topraksız tarımda amaç; birim alanda verimliliği arttırma adına üretimde kullanılan sulama,besleme,koruma ve kontrol meteryallerinin denetlenebilir bir ortamda sağlamasıdır.
Yeni bir bilim dalı olmaktan ziyade zirai bilimin (ülkemizde) yeni bir dalıdır.
yalandünya59
07-01-2013, 17:23
k olarak maddenin altına ben şerh koyayım, bakalım neler çıkacak göreceğiz sonucu;
Evet Hadi başlayalım...
Evet 'Topraksız tarım' teknik bir iştir, hatta yeni bir bilim dalıdır, diyebiliriz, nedeni ise mozama beyin videosunu izlemeyen kalmamıştır sanırım, orada yapılan mesela bilimsel bir çalışmaydı, bitkinin istediği tüm formlar istediği oranda kontrollü birşekilde verilerek yanılmıyorsam 1 kökten 13000 domates alınmıştı, ancak beyler buraya dikkat orası bir laboratuar ortamıydı, balkon veya teras değil, siz diyeceksinizki biz mozama beyin yetiştirdiği gibi domates yetiştirmeyelim ancak 'topraksız tarım' konusu işte burda kırılıyor zaten, topraksız tarım yapacak olan kişi ben topraklıya göre 2,5,8,10 katı ürün alacağım harika bişey çıkacak ortaya çokta kazanacağım umuduyla giriyor, ancak kazın ayağı öyle değil bence, neden?
1-Bence 'topraksız tarıma' girerken direkt olarak ticari girilmemeli, uzun süren Ar-geler yapılmalıdır, farklı bitkiler denenmeli, uzun bir yol katedilmelidir.
Çilekte olan besinin domateste kullanılamayacağı aşikar kullanırsak nasıl bir lezzet çıkacağı ise tam bir piyango olur sevgili dostlar.
Platformları yavaş yavaş büyütmeli, balkonda olan sistem serada olmayabilir, nebileyim drenajın test edilmesi lazımdır, veya birikmeler oluyordur, tüm bunlar,görerek sistematik bir şekilde çözülmelidir.
Yani ilk önce kafamıza bu işin sıradan bir iş olmadığını sokmalıyız, topraktaki toleransın burada olmadığını hata affetmediğini bilmeliyiz.
2- Basit bitkilerle başlamalıyız, kıvırcık,marul,maydanoz,soğan,çilek v.s. gibi.
Domates ile başlamamalıyız hele kavun gibi meyvelerlede başlamamalıyız, sebebi ise topraksız tarımın dışında olan unsurlarda var, örneğin domateste dölleme için bambu arısı gerekirken, kavunda direkt olarak bal arısı kullanılmalı gibi.
Aslında herşeyden önce topraksız tarım yapacak arkadaşlar, topraklı tarım yapmışlarmı? Yapmışlarsa kaç çeşit ürün yetiştirmişler, ama kendi ihtiyaçları için ama ticari amaçlı.
Bunlarda çok önemli konulardır.
Hayatında hiçbir şey ekmeyen veya 2 senedir, balkonda saksıda birşey yetiştiren birisi nasıl olurda topraklıda 30 yıldır ekip, dikmiş birisine bişey öğretmeye kalkabilir, anlayamıyorum.
Ben çocukluktan çiftçiyim, belki 100 çeşit sebze yetiştirmişizdir, hem kendi ihtiyacımız için hemde ticari olarak satıp para kazandıklarımızda dahil.
Her sebzenin kendine göre bir derdi vardır, hepsini mevlam ayrı ayrı yaratmış.
3- topraksız tarıma direkt olarak atlayacaklar ise; eğer cesaretleri var ise 1 kişiye bağlı kalmasınlar, yapılan sistemleri görsünler, onlarla görüşsünler ama kimse formül vermez dimi,
ozaman konusunda uzman bir veya birkaç mühendis bulsunlar, ama nasıl bulacaklar oda ayrı bir konu, bulsanız nekadar ücret isteyecek bu kişiler...
Ben diyorumki ufak ufak giriniz, sistematik bir şekilde büyütünüz...
Devam Edeceğim...
topraksız tarımın sürekli kontrol edilmesi gerekmektedir .Insan kontrolünün her zaman mümkün olmaması açısından elektronik ve mekanik bilimlerinide barındırmak zorundadır.
ekizilaslan
07-01-2013, 23:17
Konu toparlanmaya başlanmış. bence ayakları üstüne basan şeyler söyleyip insanımıza yavaş ama emin adımlarla gideceği bir yön vermeliyiz.
mesela ben de yalandünyanı dediği gibi marul ve soğana yöneldim. önce onları anlayıp sonra herkesin az çok hedefinde olan domatese bakacağım. zaten ticari için planım -Kudret Beye de bahsetmiştim- 5 yıl idi.
aynı minval üzere yoluma devam ediyorum.
herkese kolay gelsin
idris şenol
10-01-2013, 20:26
selam arkadaşlar birkaçgünden beri işlerimden dolayı fazla forma bakamdım
kırılma noktalarından birini öncekigün çileklerimde yaşadım
bildiğiniz gibi balkonumuda yaklaşık 100 kökün üzerinde çilek mevcut
kokopitte çilek yetiştirme işine ilk kez girdik,nasıl besin vereceğmizi ve ec,ph
sabitleme işleri hakikatten zor,bu iş için otomatik sistem şart
çileklerin yapraklarında biranda yüksek ec dolayı kuruma ve çilek gelişimi bıcak keser gibi durdu ,doğru bildiklerimizi unutup çilekleri kurtarma telaşına düştük ,kudret tezel ve roa ya rica ettik sağ olsunlar yardımcı oldular az önce yavrularımın yanından geldim ölen yaprakları aldım alttan gelen taze sürgünler kefeni yırttıkların habercisiiydi :))
firigo çileklerleri ekim ayında ekilseydi daha güzel olucağ kanati ******* doğru
ec deyerleri 800 ile başlamak ve daha sonra sıra ile 1000 kadar yükselmek ve çiçek aşamasına gelene kadar 1200 ,,1300 de kalmak meyve döneminde yanlış yönlendirmeyim o aşamaya gelmdim
çilekler ilk dönem içinde olduğu için düşük ec de kalmadık ,,,
üstadın dediği gibi amatör aç gözlü oluyor ,biran önce çilek yeme hevesi biz daha çok geciktirdi
ph 5,80 ec 1000
yeni sürgünler geliyor
yalandünya59
19-02-2013, 09:18
mtugrul33 ağabey,
Gözlerim forumda hep senin o amatör gibi görünen ancak tıkır tıkır çalışan
A tipi raflı sistemde çileklerini arıyor.
Ancak sana birşey sormak istiyorum ağabey, yanlış hatırlamıyorsam sen sisteminde
drenaj kullanmıyorsun yani çileklere verdiğin besinli suyu daha sonra tahliye edip seradan atıyorsun yanlışmıyım ben böyle biliyorum.
Peki senin çileklerin sağlıklı ve homojen gelişmesinin sebebi sakın bu olmasın?
Yani besinli suyu tekrar kullanmaman!...
Saygılar, fotoları bekliyoruz...
mtugrul33
28-02-2013, 09:07
Sevgili Yalandünya,
Kullanılan besinli suyun tekrar homojen olarak besin değerlerinin takviyesi manuel olarak oldukça zor bir iş.Benim bunu tekrar kullanmam için artı masraflar yapmam lazım.Şu anda çilek satışlarımla biraz olsun nefes almaya çalışıyorum.Bu yıl fide yenilemesi dışında herhangi bir masraf etmedim.Biraz geri dönüşüme bakmam lazım.Benim sera alanının su kaynağına oldukça uzak olması beni otomasyondan uzaklaştırıyor.Fotoğraf makinemin tamiri bitince son durumları sizlerle paylaşacağım.Size çalışmalarınızda başarılar dilerim.
Saygı ve selamlar..
yalandünya59
06-03-2013, 11:20
Sevgili mtuğrul33 ağabey,
Fotolarınız sabırsızlıkla bekliyorum.
Kullanılan besinli suyu döndürüp tekrar kullanılmasının mantıklı olmadığını düşünüyorum, bence ne kimyayla nede otomasyonla ilgili bir konu, tam laboratuarlık bir konu bu.
Bitki her dönem farklı besin maddelerini kullandığından, her ay besinli suda farklı kimyasallarda eksilme ve azalma olacaktır, EC değerini ölçerek bunu net ve tam anlamak, mümkün değil.
Dönen her besinli suyu laboratuar ortamında değerlendirip hangi kimyasalları bitki kullanmış, hangisi eksik sadece onları ilave etmek lazım diye düşünüyorum.
Zaten domates ağacı videosunda MOZAMA beyin yaptığıda bu tür bir sistemdir,yani bitki neyi istiyor, hangi dönemde neye ihtiyacı var, onu veriyor, bitki meyvesini oluşturmadan kalsiyum vermiyor yani.
Sanırım Oğuz ALPER'de besinli suyun tekrar kullanılmamasını tavsiye etmesinin bir sebebi vardır, ki olmasa oda az bir kimyasalla bu işi başarır, kimyasallardan müthiş kar ederdi.
3-5 dönümlük topraksız tarım raflı veya T sistem seralarda 1 yılda kullanılan kimyasal tutarı hiçte küçümsenmeyecek rakamlar yani. (açık sistemde)
Yazdıklarındanda şunu anlıyorum, topraksız tarım sistemi çok teknik bir iş
olduğundan donanım fazla,dolayısıyla maliyet/fayda analizi yapıyorsun, çokta
mantıklı hani. Geri dönüşümü görmeden bu işi büyütmek hata olur zaten.
Eğer foruma bu aralar uğrarsan sana 2 sorum var?
1- Çilek sezonunu kaç tl'den açtınız fiyatı nedir? (toptan)
2- Topraklı-topraksız 1 dekar yerden aldığın tonaj farkını yazarmısın, tahminende olsa...
Ellerinden öper,saygılarımı sunarım...
Bol kazançlar...
mtugrul33
06-03-2013, 12:18
Sevgili Yalan Dünya 59,
Kullanılan besin çözeltisiyle ilgili olarak Sn.oğuz Alper Beyin söylediklerine katılıyorum.Kendisinin belirttiğine göre drenajdan geri dönen çözeltiyi topraklı bahçelerde kullanmak belki de en mantıklısı.Sizin sorunuza gelirse eğer;
1-Bu yıl çilek sezonuna 29 ekim 2012 de başladım(Tarlada).İlk ürünü 5 tl.den verdim.Aynı günlerde Antalya halinde fiyat 12 tl ve İstanbul halinde de 15 tl.idi.
2-Benim bu yıl topraksız ortamda 4000 çilek fidem var.Tonaj olarak 2-3 ton arasında bir ürün bekliyorum.Topraksız alanda bu yıl ilk hasadım Aralık ayında başladı.Çünkü fide dikimlerim ekim ayının 20 sinde oldu.
Şu anda birinci kalite çileğin fiyatı 2,5 tl.Tarladaki çileğim ise 22bin civarında fideden oluşuyor.Tahmini tonajım da 20 ton civarı olur diye düşünüyorum.
Bu işte iyi hesaplayıp ona göre kararlar alınmalıdır diye düşünüyorum.Size ve forumdaki arkadaşlarıma saygı ve sevgiler sunarım..
yalandünya59
06-03-2013, 12:44
Sevgili Mtuğrul33 Ağabey,
Verdiğin bilgiler için çok teşekkür ederim, 1.kalite çileğin toptan 2,5 tl/kg olması
bence mantıklı değil, birileri bu işten acayip kazanıyorlar daha doğrusu bizlerden fazla kazanıyorlar, yanlışmıyım.
Yazdıklarınızdan anladığım kadarıyla;
Verim/Kıyas Analizi ; (mali müşavir olarak)
Topraksız tarım;
2500 kg/4000fide :0,625 gr/1 bitki
Topraklı tarım;
20.000 kg /22000 fide : 0,910 gr/1 bitki.
Aradaki fark bumu?
Hani topraksız tarımda 10 kat üretim/tonaj farkı vardı!..
Geçen aylarda bazı arkadaşlar forumda ısrarla bunu iddia ediyorlardı.
Mtuğrul ağabey fiyat düşük olmasına rağmen tarladaki çileğin tonajı yüksek olduğundan
seni bi nebze olsun rahatlatacağı kanaatindeyim.
Çilek zahmetli, ancak bir okadarda güzel bir ek gelir kaynağı yanlışmı düşünüyorum.
Saygılarımı sunar, ellerinden öperim sevgili öğretmenim...
yalandünya59
06-03-2013, 12:53
Sevgili mtuğrul ağabey,
Sanırım Topraksız tarım'ın tek ve enbüyük avantajı, daha küçük alanlarda fazla bitki ekilebilmesi,
başkada çok cazip, çok muazzam bir avantajı olmadığını düşünüyorum.
Ot v.s. konusunda ise yeni moda malç jütleri var (bez) olanlar,
onlardan tarlada kullanıldığında bu ot olayındanda fazlasıyla kurtulabiliriz diye düşünüyorum. Her nekadar bitki köklerinde otlanma olsada, genel olarak otlarda müthiş bir azalma olacak ve bitki tarladada daha hızlı ve sağlıklı yetişebilecektir diye düşünüyorum.
Bu sene 2 platformda topraklı-topraksız
100'er kök çilek ekip dikerek, hatta burada an ve an çarşaf çarşaf fotolayarak, topraklı-topraksız arasında 10 kat verim farkı olmadığını belgelemek istiyorum.
Bakalım ozaman neler olacak hep beraber göreceğiz.
Bu çilekler aynı anda ekilecek, aynı fide çeşidi olacak, aynı kültürel işlemler uygulanacak, topraklıdaki grupta toprağa göre besin programı uygulanacak, topraksızdaki ise cocopeate göre besin programı uygulanacak.
Topraklı topraksız olarak senin fikirlerinide merak ediyorum...
Sayın Yalandünya59, bahsettiğiniz verimsizlik tüm uygulamalar için mi yoksa sadece çilek için mi geçerli?Mesela domates ve marul verimi ve kalitesi ile ilgili şikayet yok galiba.En azından ben görmedim.
yalandünya59
07-03-2013, 10:52
Sevgili Casper1,
Sevgili dostum, ben topraksız tarımın verimsiz olduğunu ifade etmiyorum, daha doğrusu şişirildiği gibi 10 kat verim farkı olmadığını iddia ediyorum.
Topraksız tarımın bana göre 2 önemli avantajı var:
1- Küçük alanlarda daha fazla bitki ekilebilir, buda 10 kat olmaz en fazla 2-4 kat olabilir.
Örnek Vetman996'nın serası; toplam yanılmıyorsam T sistemde 5500-6000 kök çileği var,
ve serası 288 m2.
şimdi benim seralarım 312 m2 ve hesabıma göre 3000 kök çilek ekebiliyorum (28-30 cm sıra üzeri sıra arası 35-40 cm olursa) daha sık ekersem dahada artabilir, yani topraksızda 6000 olsa 2 katı eder, yani 10 katı etmez.
2- Rafta veya merdiven sistemde olduğu için işçilik kolay olacaktır, eğil kalk olmaz.
Ot konusuna gelince sera zemini toprak ise müthiş ot olayı yine olacaktır, tek çözüm zemine beton atmak olabilir, onun maliyetinide bir yapınız 312 m2 yeri beton yapmak anasının nikahı tutacaktır, o paraya 5 katlık apartmanın temeli atılır yani.
Verim tonaj kısmına gelince toprakta 500 gr altında çilek alan duymadım,****** 750-900 gr alanlarda çok sayıda.
Topraksızda ise verim 600-1,2 kg arası oynuyor, oda 2 katı ediyor, ancak bu nasıl oluyor işte ben bunu anlatmaya çalışıyorum, denetimde Oğuz ALPER var ise, onun besin programını uygularsanız, vede ciddi kimyasal girdi maliyetini göze alırsanız elbette olacaktır, okadar besini bana versen ben bile heryerimden meyve çıkartırım.
Açık sistemde klasik 1 T tipi sistem (300 m2) 6000 kök'lük çilek serasının 1 yıllık besin ihtiyacının 1500-2000 Tl arası olduğunu tahmin ediyorum, ancak bunu en doğru cevabı Oğuz ALPER verecektir, benim tahminim bu sadece (açık sistemde).
Topraklı tarımda ise gübre masrafınız 150-200 'tl'yi geçmez.
Varın hesabını siz yapınız.
Topraksız tarımda en mantıklı ürün bana sırasıyla;
1- Kıvırcık,marul
2- Maydanoz
3- Çilek geliyor.
Domates ve salatalığı yazmaya bile gerek duymuyorum.
Ancak topraksız tarımda kıvırcık denemedim, tek denemediğimde bu ürün, bu forumda bir arkadaş topraksız tarımda kıvırcığın kesildikten sonra raf ömrünün çok kısa olduğundan, arabayla 1 tur atıp geldiğinde kıvırcıkların baygınlık geçirdiğinden solduğundan bahsediyordu.
Eğer böyle bir durum olursa o kıvırcıklarıda inan satamazsın, zaten my1981 nickli kardeşte hepsini hayvanlara yediriyordu sanırım.
Sevgili casper1, topraksız tarım sermaye işi, hemde büyük sermaye.
İnan hayal kurmak çok güzel ama, o internette gördüğün devasa domates seraları nasıl maliyetli bilsen, artı konusunda uzman mühendiste bulmak çok zor.
Ticari olarak girilecekse en az 20-40 dönüm ile milyon dolarla girilmeli, yurtdışından bukonuda uzman kişiler getirilmeli, uzay üssü gibi topraksız tarım seraları kurulmalıki, işte ozaman sanırım parayı koyacak yer bulamazsın diye düşünüyorum...
Saygılar, sevgili dostum...
harunozbirinci
18-03-2013, 08:00
Sayın yalandunya forumu takıp etmeye calısıyorum devamlı. Ama bu son yazdıgınız gercekten korkuttu benı. Nediyim :(
badembaba
25-03-2013, 20:00
Ben de tarım yapmak için biraz yer aldım ama en büyük korkum bahsettiğiniz mesele, o kadar zahmet emek, sonra sen zarar et başkası oturduğu yerden fiyatı katlayarak köşe dönsün. Bu yüzden piyasada az bulunan ve piyasa sıkıntısı olmayan ürün arayışındayım.
Dediğiniz gibi ülke olarak bu konuda sıkıntıdayız.
http://www.agf.nl/nieuws/2013/0307/fact2.gif
Meyve ihracatında Hollanda'nın Belçika'nın gerisindeyiz.
Havalar düzeldikten sonra ziraat alanında düşündüğüm yatırımlara başlayacağım o yüzden sürekli araştırıyorum. Yerel verileri Türkçe sitelerden global verileri ise Hollandaca sitelerden. Adamlarda o kadar detaylı istatistiki bilgi var ki, (mesela: Fruit and Vegetables facts | Analysis of production and trade world wide (http://www.groentenenfruit.info/) )her şeyiyle çok profesyonel çalışıyorlar. Hangi ürün hangi ülkeye ne zaman ne kadar satılıyor vs...
Biz de ne yazık ki bir başsızlık var. Siz üretim ve pazarlamanın içinde olduğunuz için eksikleri ve yapılması gerekenleri ne güzel görüyorsunuz.
kiziltan
21-05-2013, 19:02
Merhaba
Sadece uretilen kiloya bakiyorsunuz, Arali ile Subat arasinda tarlada cilek var mi? O zaman kaca satiliyor? Topraksiz tarimin avantajinin birim alana daha cok dikmek degil sezon disinda uretebilmek oldugunu saniyorum. Bahar ve yaz sezonlarda Antalya da tarlada ekilen marul ile serada uretip rekabet olmaz, ama soguk tarlayi vurdugunda fast food a ve manavlara marulu ancak topraksiz tarim verebilir.
mtugrul33
22-05-2013, 09:16
Sn.Kızıltan,Ben 29 ekim 2012 den itibaren kilosu 5 tl den başlayarak bu güne kadar çilek sattım.Kasım- Aralık-Ocak ve Şubat ayları içinde ortalama 2 tl den satışlarım oldu.Benim çileğin üretilmesiyle ilgili bir sorunum yok.Sorunum ürettiğim ürünün para ettirilmemesi.Çiftçiler örgütlenip kooperatifleşmedikleri sürece bu sistem devam edecektir.Çiftçilerimiz kimseye güvenemez hale gelmiş.Çileğin en fazla üretildiği bahar aylarında çilek fiyatları 1 tl ye kadar düşürüldü.Antalyada kilosu 3,5 ve İstanbulda 5 tl iken burada 1 tl den çilek satıyoruz.Bizlerin emeği ve alınteri üç beş komisyoncu ve Anamur Belediyesinin vurdumduymazlığı ile resmen sömürülmektedir.Bu duruma dur diyen bir Allahın kulu da çıkmıyor.Ben bu yıl yaklaşık 16 ton çilek ürettim.Ortalama satış fiyatım(tüm sezon ortalamam) 1,3tl.Yapılan masraflar ,iş gücü bu işin cabası.
Size başarılar dilerim.Saygılar..
idris şenol
22-05-2013, 10:41
eline sağlık sayın hocam
üretenin kazandığı devede tüy ,asıl parayı kabzamallar götürüyor sağ olsun yöneticiler bu duruma göz yumuyor birlik olmanın daha zamanı gelmedimi
not sizin bahsettiğiniz tarihte çilek kg 7 tl idi istanbulda
mtugrul33
22-05-2013, 11:00
Teşekkür ederim Sn İdris Şenol,
Toplum bilinçlenmeden hiç bir gelişmenin olmayacağına inanmaya başladım.Ümid ediyorum üç beş arkadaşımla bir girişimde bulunur ve emeğimizi başkalarının yemesine izin vermeyiz.Kendimce bir araştırma içerisine girdim.İkna çalıışmalarını sürdürüyorum.
vetman996
22-05-2013, 17:22
Sn.Kızıltan,Ben 29 ekim 2012 den itibaren kilosu 5 tl den başlayarak bu güne kadar çilek sattım.Kasım- Aralık-Ocak ve Şubat ayları içinde ortalama 2 tl den satışlarım oldu.Benim çileğin üretilmesiyle ilgili bir sorunum yok.Sorunum ürettiğim ürünün para ettirilmemesi.Çiftçiler örgütlenip kooperatifleşmedikleri sürece bu sistem devam edecektir.Çiftçilerimiz kimseye güvenemez hale gelmiş.Çileğin en fazla üretildiği bahar aylarında çilek fiyatları 1 tl ye kadar düşürüldü.Antalyada kilosu 3,5 ve İstanbulda 5 tl iken burada 1 tl den çilek satıyoruz.Bizlerin emeği ve alınteri üç beş komisyoncu ve Anamur Belediyesinin vurdumduymazlığı ile resmen sömürülmektedir.Bu duruma dur diyen bir Allahın kulu da çıkmıyor.Ben bu yıl yaklaşık 16 ton çilek ürettim.Ortalama satış fiyatım(tüm sezon ortalamam) 1,3tl.Yapılan masraflar ,iş gücü bu işin cabası.
Size başarılar dilerim.Saygılar..
Sayın mtugrul Bey Merhaba.
Biz deneme seramıza çileği geç diktiğimiz için Nisan başı itibariyle satışa başladık. ilk satışlarımıza 4 tl.den başladık daha sonra 3 tl. olarak satışlar yaptık. Bugünlerde satışımız 2.5 tl. Bugünlerdeki problemimiz sıcak nedeniyle çileğin fazla dayanmayıp bozulmaya başlaması. Bu da satılabilirliğinin önündeki en büyük engel. Sizin bu konudaki önerileriniz nedir. Selamlar... Saygılar...
mtugrul33
23-05-2013, 08:53
Merhaba Sevgili Vetman,
Sizin satış fiyatlarınız,maşallah gayet iyi.Bol satışlar yapmanızı gönülden dilerim.Çileği hasat esnasında veya nakliyesi esnasındaki erimeler veya yumuşamalarının nedeni kalsiyum eksikliği ile veya çileğin cinsi ile ilgili olabilir.Kullandığınız formüldeki kalsiyum oranınız ppm olarak ne?Ben hydrobudy1.4 programını kullanıyorum.Kalsiyum oranım şu anda 170 ppm.Çilekleri toplarken kopardığınız çileği doğrudan kaselere koyarsanız iyi edersiniz.Çileği toplama kabına alıp daha sonra seçerek ikinci bir kaba aktarmayın.Bu erimeyi ve çileğin ezilmesine neden olur.
Selam ve saygılar..
kiziltan
26-05-2013, 18:24
Merhaba
Sadece cilek degil tum tarim urunleri icin boyle, aracilar kazaniyor, herkes biliyor. Dusundugunuz gibi birleserek satmak denenmeli. Burada sorun olmamasi icin birlikte hareket edecek olanlar ayni tur cilek ekmeli ki satisda sorun olmasin. Serasi sizinkinden biraz buyuk olanlari bulup onlarla birlesmek de olabilir. Cogu kisinin Alper |Bey den danismanlik aldigini saniyorum, burada kendisi yardimci olamaz mi? Sizin gibi 15 kisi birlikte hareket etse, mallari antalya`ya birlikte gonderse orada birseyler yapamaz mi Sn Alper?Dondurma imalatcilari ile gorusebilirsiniz **** pasta imalatcilari ile, onlar halden alacaklarina sizden alabilirler. Turkiye de olmadigimdan detaylari bilmiyorum bunedenle aklima gelen her fikri yazmaya calisdim, Allah kolaylik versin.
kiziltan
26-05-2013, 19:58
Merhaba
Biraz once arkadasimdan sordum, Tahran`da hale teslim cilek satis kilosu 1 dolar.
Iran`da hava Turkiye`ye nazaran sicak, kavun, karpuz, kayisi, cilek (tarla) burada 20 gun 1 ay once cikiyor piyasaya. Kasim ile Mart arasinda cilek hal teslim fiyati 2 dolar ile 3 dolar arasinda oluyor.
Sizlere basarilar
Domatesin kasası 1 liraya
kadar düştü
Fethiye'de domatesin
kasası, ihracatının
azalmasıyla 1 liraya kadar
düştü.
Yaklaşık 8 bin çiftçinin 25
bin dönüm örtü altı tarım
alanında domates
yetiştiriciliği yaptığı
Fethiye'de yılda 400 bin ton
civarında üretim yapılıyor.
İhracatın azalmasıyla
seralarda kalan domates, 20
kilogramlık kasası 1 liradan
salça fabrikalarına
götürülmek üzere Batı
Akdeniz Karaçulha Bölge
Hali'nde kamyonlara
yükleniyor.
Fethiye Ziraat Odası Başkanı
Osman Nuri Demir, AA
muhabirine yaptığı
açıklamada, domates
fiyatının her yıl mayıs ayının
ortalarında düştüğünü
söyledi.
İhracatın bu aylarda
yavaşlamasının bunun
nedenlerinden biri olduğunu
belirten Demir, ayrıca
üreticiye verilen desteğin
azalmasının da fiyat
düşüşünü etkilediğini
vurguladı.
Fethiye'de domatesin 3
farklı şekilde
değerlendirildiğini anlatan
Demir, "Bunlardan biri
ihracata giden seçme
domates. Üretimin yüzde
30-40'ı seçilip kilogramı
60-70 kuruştan ihracata
gidiyor. İç piyasada ise 70
kuruştan satılıyor. Yılın bu
zamanlarında ihracat
yavaşladığı için domates, 20
kilogramlık kasası 1 liradan
kamyonlara yüklenerek salça
fabrikalarına gönderiliyor"
dedi.
Salçaya gönderilen
domateslerin kalitesi
bakımından
değerlendirildiğinde
üreticinin "içinin acıdığını"
dile getiren Demir, iç
piyasada gereken talebi
görmeyen domatesin
seralarda çürümesi yerine
maliyetini kurtarması
amacıyla salça fabrikalarına
gönderildiğine dikkati çekti.
geçenlerde sebze k.maraş sebze halinden yeşil biber aldik kilosu 1 liradan adam yazarken bizim arkadaş görmüş 35 kuruştan satildi diye yazmiş daha 35 kuruş tanda komisyon alacak üreticiye bir şey yok.
kiziltan
29-05-2013, 14:58
Merhaba
Topraksiz tarimi duyan tektilcisi, demir tuccari girdi bu ise. Herkes domayese dayandi kaldi. Sonuc ortada ama gorunen koy kilavuz istemezdi zaten.
Katma degeri yuksek cilek, brokkoli, bruksel lahanasi,renkli dolma biber, kislik amerikan kavunu ve benzerlerine girmediler. Ustelik bunlarin ilk yatirim sera maliyeti az oluk alti 4 metre ortada 6-6.5 metre, hacim az oldugundan isitma ve sogutma masraflari da az.
Bu sorun forumda da goruluyor, herkes salatalik ve domates pesinde, evde, balkonda, bahcede domates ve hiyar.
Patlican deneyen iki kisiyi gordum internette, kabak hic gormedim. " Kor tuttugunu ..." hesabi oluyor bu is arkadaslar. Ufak bir serada brokkoli ve bruksel lahanasi yapan, gunde 4-5 kasayi satar zaten satamaz mi? Herkes domates, salatalik ve marul yaparsa sonu bu.
Internette " patlican agaci" aramasi yapin bulacaksiniz, dikin bir buyuk saksiya, veya acik sistem gubreleme yapan artan gubreyi biriktirip, EC pH bakip ayarlayip 3 fideye verip denedi mi? Ben memleketten 1500 km uzagim bazi seyleri elde etmek zor, bakin bu agaca yilda 25-30 kg patlican hem de 9-10 ay surekli verim. Dogruysa degmez mi?
20 donum serasi olan kendisi ufak bir salca tesisini birkac seraciyla beraber kursa, fabrikaya 20 kg 1 TL ye cerecegine salca yapsa, cifliksalcasi deyip 5-10 kg ambalajda lokantalara satsa kazanir.
Herkes isin kolayina kacar ve baskasi nereden kazandiysa oraya giderse sonu bu.
Basarilar dilerim
Engin KIZILTAN
kiziltan
30-05-2013, 09:35
Merhaba
Begenenler olmus, devam edelim.
Forumda eski yazismalara bakiyorum vakit buldukca. Balkonda ayni sisteme yerlestirilmis 10 tane domates fidesi, sonuc pek parlak olmamis, hep soruluyor hata nerede?
Arkadas 10 taneyi 2 ser adetten 5 e bol. Bu bes gruba farkli EC ver, kullandigin malzemeleri perlit, peat falan farkli yap, gubreleme surelerini farkli yap. Sonunda ikisi yasasin ama hangi degerlerin ise yaradigini bulmus ol.Yetmez mi? Hastalananlar olursa farkli ilaclari farkli doz ve surelerde denersin, iyi olmaz mi? Bunlar ARGE metotlari, uymakta fayda var. Topraksiz kavun ve cilek icin internetteki universite sitelerini, forumlari, aciklanan arastirmalari 2 yildan fazladir takipteyim. Ancak simdi baslama cesareti buldum.
Bu isi gosterildigi kadar kolay degil, olmasini beklememek lazim. Bitkiyi her istedigi kosulu saglayip, birim alana olabildigince fazla yerlestirip is yapmak istiyorsun, enufak hata husran ! Ayni tavukculuk gibi, kumese maksimum sayida tavuk koy, bas ilaci, bas yemi, bas hormonu, hassas degil mi? Her zorlamanda risk artmiyor mu? En onemlisi eskiden yedigim tavuk yok piyasada, sizce var mi? Ayni mantikla degerlendirince, mis gibi kokan cilek yok artik diye sizlanmanin anlami da yok, zaten olmasi imkansiz. Sartlari fazla zorlamaz, biraz planli programli ARGE ile bu is ufak capta yapilabilir, buyuk yapacaksan vereceksin parayi muhendisi calistiracaksin.
Soyle dusunmek lazim, uc bes foruma bakip, iki kitap okumayla ziraat muhendisi olunmaz, o insanlarin cektikleri zahmete haksizlik olur.Amatorce yapsan 500 m2 sera yaparsin, ciktinmi 2-3 bine muhendis istihdamedeceksin, yoksa batarsin. Soyle soyleyeyim, 2, 3 tane tip kitabi alip dogum uzmani oldugunu sanip esinin ya da yakinlarinin dogumunu yaptirmaya kalkir misin arkadas? O zaman amatorlugun zevkini alirken zararina katlanacaksin.
Bu dusunceyle karar verdim rahatca, 1000 m2 ile cilege baslayacaksam, Izmir, Kutahya, Antalya, Mersin forumde tanisdiklarimi ziyaret edip izin verirlerse seralarini gezecegim, uzman olarak Alper Bey ve Kudret Bey`den yardim isteyecegim ( onlarin tecrubelerini bedava aktarmalarini beklemiyorum, ucuz etin yahnisi olmaz) iste ozaman riskim minumum.
Uzun oldu ama sanirim dogrular bunlar.
Engin KIZILTAN
yalandünya59
30-05-2013, 11:00
Sayın Kızıltan,
Uslubunuz ve yazdıklarınız çok hoşuma gitti, sizinle hemfikirim.
Ancak şunu önemle belirteyim istedim; sizin yazdıklarınıza benzer ancak çok daha sert vurgularla yazdım bu yazdıklarınızı, sonuç:?
Siteden birçok kez uzaklaştırıldım, sonra geri döndüm,
Bana sorarsan;
Hiç bu konulara girme mazallah seninde başına aynı şeyler gelecektir...
Saygılarımı sunarım...
yalandünya59
30-05-2013, 11:04
Ha birde geçen elime bir liste geçti,
Listede şunlar vardı, Akdeniz yüresinde 'Topraksız Tarım' yapan seraların (şirketlerin) isimleri, yaptıkları sera dönümü, ekilen ürün, şeklindeydi.
Sonuç: 50 firma belki 500 dönüm toplam sera alanı, yapılan iş ise Topraksız Tarımda sadece 'DOMATES' ben hiçbir anlam veremedim.
Ya biz çok aptalız, **** bu adamlar çok zeki.
Neden full domates yapıp kilosunu veya kasasını 1 tl'ye vereyimki, bu işte başka bişey var, sanki DOMATES'den başka sebze çeşidi yok...
Şimdi envor olsada bunu cevaplasa mesela, çuk oturudu konu yerine bence....
Selamlar,saygılar...
kiziltan
30-05-2013, 12:07
Merhaba
Dusuncemi soyleyince neden uzaklastirilayim? Forumda yazilanlar hatali demedim ki. Genel anlamda hatalar var dedim.
Soyle aciklayayim. 12 tane domates dikelim.
2 ser 2 ser ayni sisteme dikelim. Elimizde 6 sistem olur. bunlarin 3 adedine EC 1 3 adedine EC 2 rejimi uygulayalim.
EC icerisinde 3 cift domates var, bunlari her cifte farkli zaman araliklarinda farkli miktarlarda gubre verelim.
Hastalik gelirse cift ( herseyi ayni olana) demeteslere farkli ilac **** ayni ilaci farkli dozda uygulayalim.
Sonucta en iyi EC uygulsmasi, en iyi gubreleme sekli ve en etkin ilaci bulduk. Dogru mu?
**** en iyi iki neticeyi 5er adet fideyle tekrar deneyelim teyidi olsun isin.
Bu ARGE metodudur, ben kendim uydurmadim.
Siz zannediyormusunuz ki Sn Kudret BEy veya Sn Alper deneyimlerini deneyip kazanmadilar, hatalarindan ogrenmediler.
Bu deneyleri taze sogan, taze sarimsak, maydoniz benzeri uretim hasat araligi kisa olanlarda yapan, bir yilda kitap yazacak kadar bilgiye ulasir, yazar foruma bunlari, millet gorur, der ki m2 ye gunde sukadar, **** iki gunde bir su kadar sulama yapacagim, Kudret Bey`in hazirladigi formulu soyle seyrelterek( sulandirarak ) katacagim, Ec su olacak, tamam. Simdi O da kalkip bu deneyi kavun icin yapacak, bir digeri patlican icin.
Inanin Vetman996, mtugrul33, Muallim, Todor gibi henuz tanismadigim ama calismalar ve samimi paylasimlarin gordugum arkadaslar 6 aya kalmaz bilimsel olarak dogrulanmis metodlara ulasacak ve herkesle paylasacak, amatorlerr iyi birsey yapmis olacak.
Kafam birseye takildi. domates fidesini kabaga asiliyorlar daha dayanikli oluyor. Peki cilegin akrabasi kim? Patates mi? Kabak mi? Var mi deneyecek, yani kabak, patates **** bir diger bitkiye fideyken asilayacak?
Daha once yazdigim " patlican agaci" aramasini internette yapip bakin lutfen, bunu topraksiz yapalim ne olacak gorelim, yukarida yazdighim akraba bitkiye asilamayi orada goreceksiniz, domates ve patlican akraba oldugundan ayni agaca asilanabiliyor.
Insan gozonundekini farketmezmis. Portakal, mandalina, greyfurt, limon hepsi akraba ve tek agacin farkli dallarina yapilan asilamayla ayni agacda hepsini birden yetistrenlerin fotograflarini gordum.
Madem amatoruz , deneyelim ne olur, ne kaybederiz? 20.000 fide yapmadikki, 10-20 fide hepsi. Ama basarirsak birimiz deyme keyfine...
Basarilar
Engin Kiziltan
vetman996
30-05-2013, 13:44
Sayın Kiziltan Merhaba.
Değerli fikirlerinizden istifade ettik. Bu forumda kimseye hakaret etmeden fikirlerinizi paylaşabilirsiniz, üslübunuzu bozmadıktan sonra hiç bir dosttan zarar görmezsiniz. Seramıza geleceksiniz diye bekliyoruz, biz bilgilerimizi paylaşmaya hazırız. Seramızda sıcakların etkisiyle verim ekonomik olmamaya başladığı için hasata ara vermeyi düşündük ve ilgilenmeyi bırakınca zararlılar oluşmaya başladı. Zaten topraksız çilek eylül-nisan arasında yapılması gereken bir iş, nisan sonrası fazla verimli olmamaya başlıyor. Biz bunu denedik ve gördük.
Antalyada bir firma nane ile limonu ve kekik ile limonu aşılayarak bir bitkide elde etmeyi başarmışlar. Sen nane yiyorsun ama limonlu nane tadı alıyorsun yani. Bence çok güzel bir çelışma. İki bitkiyi aşılarken tadı da göz önünde bulundurmak gerekiyor tabi ki. Geçtiğimiz yıllarda kabağa karpuz aşılamışlardı da ağız tadıyla tatlı karpuz yiyememiştik. Çilekte aşılama yapılacaksa lezzeti ön planda olan bir bitkiyle aşılanmalı bence. Doku kültürü çalışmaları yapan Sayın Ankafar Bey bu konuya el atar umarım.
Çilekte lezzet için solucan gübresi kullanmayı deneyeceğim. Bir dost yarasa gübresini denememi önerdi. Yarasa besleyemem ama solucan besleyebilirim düşüncesiyle ben solucanı tercih edeceğim. Bir firmadan solucan satın aldık, biraz da doğadan topladık. Farklı farklı ortamlarda denemeye, solucan üretmeye başladık bakalım.
Sayın Kiziltan siz gelin de tüm bunları yüzyüze konuşalım. Ülke tarımı için değerli fikirlerinizden yararlanırız hem. Konfüçyus demiş ya hani: bende bir elma olsa sende bir elma olsa; ben sana bir elma versem, sen bana bir elma versen; sende bir elma olur bende bir elma olur. Sende bir bilgi olsa, bende bir bilgi olsa; sen bana bir bilgi versen, ben sana bir bilgi versen; Sende iki bilgi olur, bende iki bilgi olur...
Selamlar... Saygılar...
kiziltan
30-05-2013, 13:45
Merhaba
Begenilerini iletenlere tesekkurler.
Cilek icin ARGE nasil yapilabilir diye iki tablo hazirladim ama Excel oldugundan yukleyemedim buraya. Nasil yaparim lutfen bildirin. Olmuyorsa eger, ilgilenen emeil adresini ozel mesaj olarak atsin mail olarak gondereyim, isterse kendisi bir formatta foruma koysun. Kusura bakmayin biraz bilgisayar ozurluyum.
Bu tablolarda once 16 fide sonra 8 fide deneyerek, iki tur cilek icerisinden en iyi iki tanenin EC planlamasi, sulama programi, ilac uygulamasini nasil yapmamiz gerekecegini bulabiliyoruz. 300 **** 500 m2 swrasi olanlar icin 10 **** 20 fidede deneme yapmak kolaydir sanirim.
Pazarlama icin daha once yazmisdim, her sehirde pasta yapip zincir marketlere verenler var, bunlar surekli cilek almak durumunda, donmus cilek aliyorlar ki pahali, gorusebilirsiniz. Yerel olarak dondurma yapip birkac dukkana dagitanlar var onlar da ayni durumda. En sonunda kilosunu 1 TL ye satmak yerine ev receli yapip satmak olabilir mi? Biliyorsunuz evde yapilan urunlerin satisinda kolayliklar ve vergi muafiyetleri de var.
Basarilar
Engin KIZILTAN
Çok fazla başkalarının konularını bulandırmak istemiyorum belki bu mesajlar başka bir başlık altına taşınırsa daha rahat olabilir. Konu da biraz geniş olmuş o yüzden yazacaklarım daldan dala atlıyormuş gibi gözükürse kusura bakmayın. Yazılanlar kişisel görüşümdür.
Sadece cilek degil tum tarim urunleri icin boyle, aracilar kazaniyor, herkes biliyor. Dusundugunuz gibi birleserek satmak denenmeli. Burada sorun olmamasi icin birlikte hareket edecek olanlar ayni tur cilek ekmeli ki satisda sorun olmasin.
Sonuna kadar katılıyorum özellikle çilek türü aynı olması gerekli. Düşük alanda üretim yapan kişiler parakende sistemi ile çözebilirler ancak burada da şu şeklde bir sorun var. Sizden günlük belli bir kiloya anlaşılırsa o kadar iletmek zorundasınız. Biz iyi tarım uygulamaları gereğince ilaçlama dönemlerinde kesinlikle toplama yapmıyoruz. Belirli zamanlarda belirli sorunlar yaşanabilir ve buna karşı ilaçlama yaptığınızda üretimınız sekteye uğrar parakende anlaşması için iyi olmaz.
Domatesin kasası 1 liraya kadar düştü
Beef domateslerin piyasaya girmesi zamanı fiyat normaldir. Domates türü belirtilmemiş. Antalya hal fiyatlarına bakarsanız 30/5/2013 itibari ile beef için 0,60-0,80 salkım 0,80-1,00 arasında işlem görmüş (kg fiyatı). Topraksız tarımdan bahsediyorsak zaten salkım baz alınarak konuşulması gerekli zaten haziran gelmeye başladı bir çok sera toplam satışını kapatmaya başlar yakında.
Katma degeri yuksek cilek, brokkoli, bruksel lahanasi,renkli dolma biber, kislik amerikan kavunu ve benzerlerine girmediler. Ustelik bunlarin ilk yatirim sera maliyeti az oluk alti 4 metre ortada 6-6.5 metre, hacim az oldugundan isitma ve sogutma masraflari da az.
Bu sorun forumda da goruluyor, herkes salatalik ve domates pesinde, evde, balkonda, bahcede domates ve hiyar.
Domates örneğin çilekten çok daha kolay üretilen bir ürün (çilek üreticisi bilir işçilik zordur). Katma değeri yüksek olabilir ancak pazar talep meselesi ona göre az bu ürünlerin. Domates elinizde kalmaz ama brüksel lahanasını satmaya çalışırken kolay gelsin size derim.
Internette " patlican agaci" aramasi yapin bulacaksiniz
Tek bir bitkinin büyümüş halini görüp izlemek güzel ancak her zaman 1 dönüme kaç bitki kaç kg hesabı yapın derim. Şu domates ağacı videosunu herkes izlemiştir ne kadar güzel gözüküyor değil mi? Ancak 1 dönüme sadece o şekilde yaparsanız toplam 10 ton ürün alabildiğinizi biliyor musunuz? Neden belirli dikim aralıklarında yaparak 25-30 ton yerine 10 ton alayım eğer amacım şov değilse? (not: patlıcan güzel bir örnek olabilir topraksız tarım için ancak standart dikim aralığı ile)
Ha birde geçen elime bir liste geçti,
Listede şunlar vardı, Akdeniz yüresinde 'Topraksız Tarım' yapan seraların (şirketlerin) isimleri, yaptıkları sera dönümü, ekilen ürün, şeklindeydi.
Sonuç: 50 firma belki 500 dönüm toplam sera alanı, yapılan iş ise Topraksız Tarımda sadece 'DOMATES' ben hiçbir anlam veremedim.
Ya biz çok aptalız, **** bu adamlar çok zeki.
Neden full domates yapıp kilosunu veya kasasını 1 tl'ye vereyimki, bu işte başka bişey var, sanki DOMATES'den başka sebze çeşidi yok...
Böyle bir liste nedir nereden ulaştınız bilemiyorum ancak benim yalnızca bildiğim 120 dönüm yapan seralar var içlerinde topraksız tarım ile biber çeşiteri vs de var. Topraksız sistemle gül yetiştiren de var. Elinize geçen listeyi nereden buldunuz yahut ne kadar bilimsel bilemiyorum ancak yanlışlarla dolu gibi
Türk Standartları Enstitüsü Nisan 2012 dergisinden alıntı yaparsam,
Ülkemizde topraksız tarım yapılan sera alanının 2000’de 20 hektar iken, 2010’da 327,5 hektarı geçtiği tahmin edilmektedir. Topraksız tarım özellikle Antalya ilinde yoğunlaşmıştır. Antalya’da çoğunluğu domates olmak üzere hıyar, biber, kavun ve kesme çiçekte toplam 187,5 ha alanda topraksız tarım yetiştiriciliği yapılmaktadır. Orta vadede Antalya yerine Denizli,Aydın,İzmir,Afyon illeri jeotermal kaynak sebebi ile bu konuda ön plana çıkacaktır.
Soyle aciklayayim. 12 tane domates dikelim.
2ser 2ser ayni sisteme dikelim. Elimizde 6 sistem olur. bunlarin 3 adedine EC 1 3 adedine EC 2 rejimi uygulayalim.
EC icerisinde 3 cift domates var, bunlari her cifte farkli zaman araliklarinda farkli miktarlarda gubre verelim.
Hastalik gelirse cift ( herseyi ayni olana) demeteslere farkli ilac **** ayni ilaci farkli dozda uygulayalim.
Sonucta en iyi EC uygulsmasi, en iyi gubreleme sekli ve en etkin ilaci bulduk. Dogru mu?
Yanlış. Bilimsel olarak anlam kazanabilmesi için ikişer ikişer dikim yapmanız bir anlam ifade etmez en az 50 üründe denenmesi gerekir ve bu çalışmanın tekrarlanması gerekir diktiğiniz 2 ürünün genetik olarak diğer ürünlerden daha yahut kötü olduğunu bilemezsiniz.
Bu ARGE metodudur, ben kendim uydurmadim.
Siz zannediyormusunuz ki Sn Kudret BEy veya Sn Alper deneyimlerini deneyip kazanmadilar, hatalarindan ogrenmediler.
Bu deneyleri taze sogan, taze sarimsak, maydoniz benzeri uretim hasat araligi kisa olanlarda yapan, bir yilda kitap yazacak kadar bilgiye ulasir, yazar foruma bunlari, millet gorur, der ki m2 ye gunde sukadar, **** iki gunde bir su kadar sulama yapacagim, Kudret Bey`in hazirladigi formulu soyle seyrelterek( sulandirarak ) katacagim, Ec su olacak, tamam. Simdi O da kalkip bu deneyi kavun icin yapacak, bir digeri patlican icin.
Böyle bir Ar-Ge metodu yok kusura bakmayın. Tecrübe farklı şey, bilimsel veri farklı şey. Hepimiz üretim süresince bazı şeyleri tecrübe ederek en doğrusuna karar veriyoruz. Ancak zaten yapılmış olan çalışmalar üzerinden gitmek en doğru seçenek. Sayın mtugrul hydrobuddy kullanıyorum demiş ben kendisi ile mesajda da belirttim biz de o şekilde kullanıyoruz üzerine değişiklikler yapıyoruz ancak oturup formülleri baştan bulmak için bir çalışma yapmaya pek gerek yok. Bu arada mineral konsantrasyonları ile EC değeri arasında fark var ben sadece nitrat koyarak da EC 2 bulabilirim 10:6:8 gibi oranlarla da EC 2 bulurum asıl önemli olan EC değerini sabit mineral oranı ile tutturmak.
Şimdi benim iş ortağımın ODTÜ Biyoteknoloji Bölümünde yüksek lisans tezinin konusu Topraksız tarım da çilek yetiştirmede kullanılan substratların karşılaştırılması. Yani 3 sene boyunca gıda mühendisliğinden, kimya mühendisliğinden Profların denetiminde ve en sonunda jüri (4-5 öğretim görevlisinden oluşur) karşısına çıkarak 3 sene de yaptığı çalışmaları sunması ile tez kabul edildi. Bu topraksız tarımın çok küçük bir parçasıdır unutmayalım. Eğer ki 2 şer 2 şer denemelerle 2 senede kitap yazabilecek hale gelseydik işler ne kadar güzel ne kadar kolay olurdu değil mi?
Antalyada bir firma nane ile limonu ve kekik ile limonu aşılayarak bir bitkide elde etmeyi başarmışlar. Sen nane yiyorsun ama limonlu nane tadı alıyorsun yani. Bence çok güzel bir çelışma. İki bitkiyi aşılarken tadı da göz önünde bulundurmak gerekiyor tabi ki.
Enteresan adamlar direk genetik olarak değiştirilmiş diyor. Ülkemizde GDO lu ürün yetiştirmek yasak güya...
Çilekte aşılama yapılacaksa lezzeti ön planda olan bir bitkiyle aşılanmalı bence. Doku kültürü çalışmaları yapan Sayın Ankafar Bey bu konuya el atar umarım.
Ben doku kültüründe çilek çalışmadım. Sera da çilek üretsek bile benim için doku kültüründe çilek üretimi ekonomik gözükmedi. Aşı konusunda bir fikrim yok ancak kabak karpuz ikilemesi gibi olabileceğini zannetmiyorum zaten çilek dediğimiz hibrit bir çeşit fragile X ananassa. Gül ailesine mensup o kadar ince dalları nasıl aşı yapılır birde çilek dikine uzayan bir bitki değil merkezden kardeşlenme vs le büyüyor aşı olmaz diye düşünüyorum. Yapılabilecek en güzel çalışma yeni hibritlerin kazandırılması olur.
Çilekte lezzet için solucan gübresi kullanmayı deneyeceğim. Bir dost yarasa gübresini denememi önerdi. Yarasa besleyemem ama solucan besleyebilirim düşüncesiyle ben solucanı tercih edeceğim. Bir firmadan solucan satın aldık, biraz da doğadan topladık. Farklı farklı ortamlarda denemeye, solucan üretmeye başladık bakalım.
Ben bunu pek önermezdim daha öncede yazanlar oldu sterillik sorunu çekebilirsiniz. Bu sizin bütün üretiminize mal olabilir. Bir de artık yaptığınız şey topraksız tarımdan çıkar zira burada amaç koyduğunuz her maddenin içeriğini oranını bilmekten gelir. Tabi ki bu yalnızca benim şahsi fikrim.
vetman996
31-05-2013, 13:56
Sayın Ankafar Merhaba.
Topraksız tarımda solucan gübresi kullanımı için;
Ben bunu pek önermezdim daha öncede yazanlar oldu sterillik sorunu çekebilirsiniz. Bu sizin bütün üretiminize mal olabilir. Bir de artık yaptığınız şey topraksız tarımdan çıkar zira burada amaç koyduğunuz her maddenin içeriğini oranını bilmekten gelir. Tabi ki bu yalnızca benim şahsi fikrim.
demişsiniz bu konuyu biraz açarmısınız.
Bu sterillik konusu sadece solucan gübresi için mi geçerlidir yoksa diğer mikrobiyel gübreler (b5a, ROA, bionem vs.) için de geçerli midir? Yurtdışında topraksız tarımda solucan gübresi kullananlar steril olması için farklı bir çalışma mı yapıyorlar acaba?
Yaptığınız şey topraksız tarımdan çıkar derken de ne demek istediğinizi anlayamadım; Yurtdışında yetiştirme ortamının gübreli şekilde de satıldığı topraksız tarım yapanların sadece sulama yaptığını ve bazen çiçeklenme, meyve derimi aşamalarında ek gübrelemeler yaptıklarını da okumuştum. Ayrıca kullanacağın solucan gübresinin içeriği belli olduktan sonra formulasyonu bu içeriğe göre yaptıktan sonra ve bu gübreyi de zaten hergün değil de ayda belli periyotlarla kullanılacak olduktan sonra ne zararı olabilir. Bu konuda beni aydınlatabilirseniz memnun olurum. Selamlar... Saygılar...
Sayın Ankafar Merhaba.
Topraksız tarımda solucan gübresi kullanımı için;
demişsiniz bu konuyu biraz açarmısınız.
Bu sterillik konusu sadece solucan gübresi için mi geçerlidir yoksa diğer mikrobiyel gübreler (b5a, ROA, bionem vs.) için de geçerli midir? Yurtdışında topraksız tarımda solucan gübresi kullananlar steril olması için farklı bir çalışma mı yapıyorlar acaba?
Yaptığınız şey topraksız tarımdan çıkar derken de ne demek istediğinizi anlayamadım; Yurtdışında yetiştirme ortamının gübreli şekilde de satıldığı topraksız tarım yapanların sadece sulama yaptığını ve bazen çiçeklenme, meyve derimi aşamalarında ek gübrelemeler yaptıklarını da okumuştum. Ayrıca kullanacağın solucan gübresinin içeriği belli olduktan sonra formulasyonu bu içeriğe göre yaptıktan sonra ve bu gübreyi de zaten hergün değil de ayda belli periyotlarla kullanılacak olduktan sonra ne zararı olabilir. Bu konuda beni aydınlatabilirseniz memnun olurum. Selamlar... Saygılar...
Merhabalar Sayın Vetman,
Açıkçası formulasyondan zararlı olur demedim yalnızca içeriği bilinmeyen bir ürün katmak temelde n:p:k değerlerini değiştirir N kaynağın olarak üre/nitrat/amonyak dengesini değiştirebilir.
Sterillik konusu ise şu şekilde normalde bu solucan gübresi gayet mantıklı güzel bir şey ancak organik ürünler barındırıyor okudugum kadarı ile bazı kişilerin sistemlerinden yaşayan kurtlar ve istenmeyen tohumlar yeşermiş(solucanların tohum içeriklerini tam olarak sindirememesi yüzünden). Gözüken tek sorun bu gibi yoksa bildiğiniz gibi aquaponik sistemi balık gübresi temelli işler belki çok güzel de işe yarar. Not:balık gübresi içerisinde örneğin nematod barındırma ihtimali yok solucan gübresi bu konuda sıkıntı yaratabilir.
Tabi ki her yiğidin bir yoğurt yemesi var çileklere tat için birde fosfat arttırmayı denemenizi önerebilirim.
kiziltan
31-05-2013, 18:03
Bu ARGE metodudur, ben kendim uydurmadim.
Siz zannediyormusunuz ki Sn Kudret BEy veya Sn Alper deneyimlerini deneyip kazanmadilar, hatalarindan ogrenmediler.
Bu deneyleri taze sogan, taze sarimsak, maydoniz benzeri uretim hasat araligi kisa olanlarda yapan, bir yilda kitap yazacak kadar bilgiye ulasir, yazar foruma bunlari, millet gorur, der ki m2 ye gunde sukadar, **** iki gunde bir su kadar sulama yapacagim, Kudret Bey`in hazirladigi formulu soyle seyrelterek( sulandirarak ) katacagim, Ec su olacak, tamam. Simdi O da kalkip bu deneyi kavun icin yapacak, bir digeri patlican icin.
Böyle bir Ar-Ge metodu yok kusura bakmayın. Tecrübe farklı şey, bilimsel veri farklı şey. Hepimiz üretim süresince bazı şeyleri tecrübe ederek en doğrusuna karar veriyoruz. Ancak zaten yapılmış olan çalışmalar üzerinden gitmek en doğru seçenek. Sayın mtugrul hydrobuddy kullanıyorum demiş ben kendisi ile mesajda da belirttim biz de o şekilde kullanıyoruz üzerine değişiklikler yapıyoruz ancak oturup formülleri baştan bulmak için bir çalışma yapmaya pek gerek yok. Bu arada mineral konsantrasyonları ile EC değeri arasında fark var ben sadece nitrat koyarak da EC 2 bulabilirim 10:6:8 gibi oranlarla da EC 2 bulurum asıl önemli olan EC değerini sabit mineral oranı ile tutturmak.
Sn Ankafar Merhaba
Bunun bir ARGE metodu oldugunu aciklayayim, hem AEGE nin asli,
( Excell tablo yukleyemedim, aciklayayim:
TUR 1 EC 1 SULAMA REJIMI 1 ILAC 1
TUR 1 " " ILAC 2
TUR 1 " SULAMA REJIMI 2 ILAC 1 XXX
TUR 1 " " ILAC 2
TUR 1 EC 2 SULAMA REJIMI 1 ILAC 1
TUR 1 EC 2 " ILAC 2
TUR 1 EC 2 SULAMA REJ 2 ILAC 1
TUR 1 EC 2 SULAMA REJ 2 ILAC 2
IKI TUR DOMATES **** CILEK YAPACAKSAK BU TABLODAN 2 DEFA YAPMALI TUR1 YERINE TUR 2 KOYUP DIGER DEGISKENLERI AYNI SIRALI TUTMALIYIZ. DETAYLARI SOYLE IKI AYRI EC OLACAK ORNEGIN EC 1 = 1.6 EC 2=1.7 GIBI .
IKI SULAMA OLACAK SU.REJ 1= 200ML GUNLUK 3 E BOLUNMUS SU REJ 2= 2 YE BOLUNMUS OLABILIR
HASTALIK OLURSA IKI AYRI ILACI DENEYEBILISINIZ **** AYNI ILACI IKI DOZDA DENEYEBILIRSINIZ, **** AYNI ILACI AYNI OZDA KOKTEN SULAMAYLA VEYA SPREY OLARAK YAPRAKTAN.
FARZEDELIM XXX ISARETLI DENEME IYI CIKTI, NEYI ANLADIK ?
TUR 1 TUR 2 DEN IYIDIR, EC 1 OLARAK TANIMLANAN EC OLCUSU IYIDIR, SULAMA 2 OLARAK TANIMLANAN SEKIL IYIDIR, HASTALIK VARSA ILAC 1 UYGULAMASI IYIDIR.
OLDUMU DOSTUM 4 DEGISKENI 16 KOKTE DENEDIK.
SIMDI YAPILACAK OLAN SU, DEVAMINDA ENIYI NETICEYI VEREN IKI TANESI ORNEGIN XXX BIRDE XXXX SECILIP IKISINDEN DAHA FAZLA MIKTARDA DIKEREK TAMAMEN AYNI SARTLARDA DIKECEGIZ KI SAGLAMASINI YAPALIM.
GORDUKMU NASIL OLACAK, VAR MI BASKA UCUZ VE KISA YOLU. ARGE COK ZOR DEGILDIR, PLANLAYARAK YAPILMASI GEREKIR OKADAR.
SIZIN DAHA KOLAY VE UCUZ BILIMSEL YOLUNUZ VARSA BILDIRIN INANIN KI SAYGIYLA KARSILAR DEGERLENDIRIRIM. UCUZ VE KOLAY OLSUN KI VETMAN, MTUGRUL VE DIGER AMATOR **** YARI PROFESYONEL ARKADASLAR DENEYEBILSIN, SONUCA ULASINCA " BUNU BEN BULDUM " DIYEBILSIN. CESITLI IMALAT ISLERIMDE HEP BU YOLU IZLEDIM VE BASARILI OLDU, TARIMDA DA OLACAK SANIYORUM.
SIZIN BOYLE BIR ARGE METODU YOK DEMENIZ BENI HIC KIRMAZ MERAKETMEYIN, SIZIN BILDIGINIZ YOLU SOYLEYIN TARTISALIM FAYDALANALIM, FORUM BU AMACLI ZATEN. KALIN SAGLICAKLA.
kiziltan
31-05-2013, 18:52
Sn Ankafar
Mesajinizin bir bolumune aklim erdigince cevap verdim. Tekrar okudugumde bir iki nokta daha gozume carpti.
Ortaginizin tez savunmasi Kabul edilmis, basarilarinin devamini dilerim. Benim once yazdigim konu isin metodudur. Ortaginiz bunun cok gelismisini yapmistir mutlaka, kac degisken varsa, her degiskenin kc secenegi sinanacaksa carpilir.
Soyle ki :
cilek turu 3
sulama sekli 3
ilac turu 2
ilaclama 2 sekli
ec 2
ph 2 denemek istersek 3x3x2x2x2x2=144 olasilik vardir
Yani her birini 1 kere denesek 144 dikim gerek, istersek herbirini 10ar adet deneriz olur 144x10=1440 fide.
Sayin ortaginiz bu metodoloji ile deneme yapmistir yoksa savunmasini dinlemezlerdi. Ancak ortaginizin elinde sizinki gibi buyuk bir sera olunca her olasiligi ornegi perlit, peat, talas, vs.. her birisini 50ser metrelik torbalarda denemis olabilir , hatta bu denemeyi domates, salatalik, biber icin ayri ayri da yapabilir. Konu vatman ise **** mtugrul, bu arkadaslarin butun serasi okadar nasil denesinler. Dogru sonucu bulsa bile sezon sonu batarlar Allah korusun. Derdim sadece metodolojiyi anlatmak.
Gelelim brokoli ve bruksel lahanasina.
Diyelim hasftada 200 kg cilek, 25 kilo bruksel lahanasi, 50 kg brokoli, 50 tane kavunumuz var. Istanbul ( levent ), Antalya ( oteller **** hal ) Ankara ( cankya) Izmir ( Karsiyaka) biz bu 2 kasa lahana, 3 kasa brokoli 50 kavunu buralarda hangi manava vrsek alir Arkdas. Hem de iyi fiyata alir. Almazsa goturursun Hilton Otele, goturursun luks lokantalara alirlar. Oncesi zor ama sonar sende devami oldugunu bilirlerse telefon bile acarlar adama.
Ama kalkip 20 donum x ( mesela) 30 ton domates yaparsan, ihracatci sana gelmez sen ihracatciya gidip al malimi dersin O da parani gec verir.
Vetman veya Ismail , veya mtugrul u gorunce diyecegimki arkadas su A frame in alt tarafini kumes teliyle kapasan atsan icine tavsani, bildircii bir zarari var mi? Gidip veterinierlere, ziraaycilere bir soralim ne dersin? Yerine , isitmasina para vermesek zarari yoksa neden yapmayalim, belki cilekden attigimiz yapraklari bile yer tavsanlar, hele marul yaptisan hepsini versen yerler eger zarari yoksa seraya.
Vetman arpa cimlendirme istiyo, ugrasiyor. A ftame lerin altini sugecirmez naylon bazli brandayla kapasa koysa sinilerde arpayi oraya, hazir sicak yer muhafazali yer, olur mu? Oldurmak icin beraber dusunelim. Olursa cikar vetman`in sera isitma parasi.
Vetman de tavuk var, ben hiontlilerin kurdugu yari profesyonel biogas unitelerinin plan ve calismalarini biliyorum, anlatirim ona yapar birtane, takar iki uc tane kat kaliriferine, dener bakalim, olduysa sera isitmasi, verir cizimleri resimleri foruma herkes yapar var4sa besisi ya da tavugu.
Neyse benim anlayisim bu, aklima geleni yazarim soylerim, deneyen yanlisini bulur duzeltiriz ortaya hep birlikte bir cozum cvkaririz. O zaman dost oluruz, arkadas oluruz.
Basarilarinizin devamini dilerim, ortaginiza da tebrikler
Engin Kiziltan
Diyelim hasftada 200 kg cilek, 25 kilo bruksel lahanasi, 50 kg brokoli, 50 tane kavunumuz var. Istanbul ( levent ), Antalya ( oteller **** hal ) Ankara ( cankya) Izmir ( Karsiyaka) biz bu 2 kasa lahana, 3 kasa brokoli 50 kavunu buralarda hangi manava vrsek alir Arkdas. Hemde iyi fiyata alir. Almazsa goturursun Hilton Otele, goturursun luks lokantalara alirlar. Oncesi zor ama sonar sende devami oldugunu bilirlerse telefon bile acarlar adama. Ama kalkip 20 donum x ( mesela) 30 ton domates yaparsan, ihracatci sana gelmez sen ihracatciya gidip al malimi dersin O da parani gec verir.
Öncelikle benim yazdıklarıma cevap verirken arkdas (Arkadaş demek istemişsiniz zannedersem) gibi sıfatlar kullanmazsanız sevinirim.
Yazdıklarınız tamamen demagoji ben elimde çok kaynak olduğundan yahut Ar-Ge için çok para harcamanız gerektiğinden bahsetmedim. Belirli forum kullanıcılarının ismini yazarak sanki ben onların yaptığı işe karşıymışım gibi algılatmaya çalışmayın. Ben burada bilgim dahilinde elimden geldiğince yardımcı da olmaya çalışan biriyim burada yer alan insanlardan öğrenmeye de çalışan biriyim.
Yalnızca yukarıda yazdıklarınızı alıntıladım zira 50 kavunum olsun lüks oteller alır almazsa Hilton alır tarzında yaklaşım pek satışta işe yaramaz ayrıca benim yazdıklarımdan bu tarz bir yaklaşımı nasıl oldu çıkartabildiniz inanın anlamadım tekrar okumanızı tavsiye ederim (bu arada biz Hiltona da satış yaptık manavlara da o yüzden bu konuda tecrübeliyiz).
kiziltan
31-05-2013, 20:49
S. Ankafar
Merhaba
Ben samimane sekilde yazdim yanlis anlasildiysam ozur dilerim, haddim degildi. Sadece arastirma metodunun ekonomik kullanimini yazmak istemisdim. Mutlak siz biliyor ve uyguluyorsunuz. Tekrar ozur dilerim.
Siz perakende satis yaptiginizi yazmisdiniz forumda diye hatirladigimdan oyle yazmisim, yanlis hatirlamisim ozur dilerim.
Arkadas seciminizi yapmak da endogal hakkinizdir, ozur dilerim.
Ama ben metod konusunda yazdiklarimda hakliyim, bunun icin ozur dilemem.
Tartismayi forumda devamettirmek istemiyorum cunku baskalarini ilgilendirmez vakitlerini almayayim uzun uzun olasilik hesaplarindan **** bilim tarihinden bahsederek.
Forum yoneticilerinden ve katilimci herkesten ozur dilerim.
Bilimsel olarak tartismak isterseniz email adresim travertinetr@yahoo.com buradan tartisabiliriz benim icin faydali olabilir,mutesekkir olurum, ODTU bahsi gecdigi icin soyluyorum, gerekirse arge metodlari hakkinda ingilizce metinler de gonderebilirsiniz cok memnun olurum.Basarilarinizin devamini dilerim.
Saygilarimla
Engin KIZILTAN
Ancak şunu önemle belirteyim istedim; sizin yazdıklarınıza benzer ancak çok daha sert vurgularla yazdım bu yazdıklarınızı, sonuç:?
Siteden birçok kez uzaklaştırıldım, sonra geri döndüm,
Bana sorarsan;
Hiç bu konulara girme mazallah seninde başına aynı şeyler gelecektir...
Siteden birçok kez uzaklaştırıldım, sonra geri döndüm
ifadesi, zayıf alınca hoca 2 verdi, iyi not alınca, 5 aldım demeye benzemiş :) Birileri uzaklaştırmış ama siz dönmüşsünüz...
Tekrar aynı üslup sorununa dönmek istiyorsanız, haber vermeniz yeter.
Yazışanlar, sorunun "bir konuya girip girmeme sorunu yaşamadıklarını" ilk elden farkediyorlar, merak etmeyin.
Sayın Kızıltan önerileriniz için teşekkür ederim.Değişik yöntemler denemek sonuçta başarıyı da yakalarsak güzel.Bu tür araştırmalarınız varsa sonuçlarını konu açıp bizlerle paylaşırsanız sevinirim.
kiziltan
01-06-2013, 17:27
Merhaba Sn.Casper
Tesekkurler. Beni yeni uyeyim ve biraz bilgisayar ozurluyum. Sizin ilgilendiginiz konu neyse bildirirseniz tum bildiklerimi paylasirim. Henuz seram yok, 2 yildir intrnetten ve kitaplardan ogrenebildiklerimi aktaririm.
Yarin Sabah 2000 m2 serayi kiralamak uzere gorusmeye gidecegim, umarim iyi sonuclanir.Ilk olunca bu sera buyuk ama bir tarafina lissiantus dikersek riskimiz azalir.
Isitma, sogutma, biogas, sera malzemelerinin cok ucuza imalati, ek alternative uretimler gibi arastirmalarim var, ancak serasi olmayan yazinca ukalalik gibi algilaniyor. Umarim serayi kiralar cilek dikerim ozaman kendi deneyimlerimi paylasmak kolay olur. Sizin seraniz **** projeniz hakkinda bilgi verirseniz hangi konuda bilgim varsa seve seve veririm. Gerek gorurseniz ozel mesaj atin.
Saygilarimla
Engin Kiziltan
Teşekkür ederim.Benim zaten çilek konusunda konu açmışlığım var,oraya bir göz atarsınız,henüz yarı profesyonelliğe geçmiş sayılmam.Bu aralar ucuz maliyetli ısıtma konularında araştırma yapacağım.
vetman996
01-06-2013, 23:55
Yarin Sabah 2000 m2 serayi kiralamak uzere gorusmeye gidecegim, umarim iyi sonuclanir.Ilk olunca bu sera buyuk ama bir tarafina lissiantus dikersek riskimiz azalir.
Isitma, sogutma, biogas, sera malzemelerinin cok ucuza imalati, ek alternative uretimler gibi arastirmalarim var, ancak serasi olmayan yazinca ukalalik gibi algilaniyor. Umarim serayi kiralar cilek dikerim ozaman kendi deneyimlerimi paylasmak kolay olur.
Sayın Kiziltan Merhaba.
İnşallah 2000 m2lik serayı kiralarsınız. İnanın topraksız tarımla uğraşmak çok zevkli. Dileğim bu zevki siz de tadarsınız. Bu büyüklükteki sera için bizdeki sera bekçisi yeterli olmaz, sizin daha büyük bir sistem kullanmanız gerekir.
Bizim büyük sera için çeşitli ısıtma sistemleri düşünürken en son verdiğimiz karar biogaz sistemi. Hem kümesten çıkan gübreleri değerlendireceğiz hem de organik gübre elde etmiş olacağız. Sayın Kayhan KALELİOĞLU'nun biogaz ile ilgili videolarını izleyince biogazın doğru karar olduğuna karar verdim. Sizin bu konudaki deneyimlerinizi de öğrenmek isteriz.
Sayın Kiziltan forumda herkesin kendine göre doğruları olabilir, farklı fikirler oluşabilir. size düşen tüm fikirleri kendi doğrularınızla harmanlayabilmeniz ve en doğruyu bulmanız olmalı diye düşünüyorum. Karar sizindir.
Selamlar... Saygılar...
vetman996
02-06-2013, 00:08
Merhabalar Sayın Vetman,
Açıkçası formulasyondan zararlı olur demedim yalnızca içeriği bilinmeyen bir ürün katmak temelde n:p:k değerlerini değiştirir N kaynağın olarak üre/nitrat/amonyak dengesini değiştirebilir.
Sterillik konusu ise şu şekilde normalde bu solucan gübresi gayet mantıklı güzel bir şey ancak organik ürünler barındırıyor okudugum kadarı ile bazı kişilerin sistemlerinden yaşayan kurtlar ve istenmeyen tohumlar yeşermiş(solucanların tohum içeriklerini tam olarak sindirememesi yüzünden)....
Tabi ki her yiğidin bir yoğurt yemesi var çileklere tat için birde fosfat arttırmayı denemenizi önerebilirim.
Sayın Ankafar Merhaba.
Solucan gübresini kullanırken içeriğini bilerek ve günlük olarak verilen besin eriğine ilave olarak verilecektir. Sadece Ph ve Ec düzenlemesi yapılarak verilmektedir.
Bütün solucanlar tüm tohum içeriklerini sindirme kabiliyetindedir ama solucanın sindirim sistemine girmemiş tohumlar olabilir ama zaten topraksız tarımda kullanılacak solucan gübresi de sıvı formdaki solucan gübresi olunca bu konuda da herhangi bir problem olmayacaktır düşüncesindeyim.
Çalışmalarınızda başarılar... Selamlar... Selamlar...
kiziltan
06-06-2013, 11:52
Topraksizi denerken ileride nasil maliyet ve karlilik hesabi yapacagima dair dusuncelerimi yazmak istedim.
Herkes topraklida ve topraksizda donume kac fide dikilir hesabi yapmis. Uzerinde anlasilan bir konu da pazarlama.
Pazarlama icin hasl caresi bolgede uretilmeyen **** az uretilene odaklanmak. Bunu aciklamaya bile gerek yok. Domatesin 20kg=1-2 lira olabildigi pazarda, 5-6-10 kok diker kendim yersem tamam, ama tam tesekkullu, uzmanlarin yonettigi seralarla rekabet olmaz.
Marul ce cesitleri bizim yemek kulturumuzde sofrada hep bulunan oldugundan 2-3 devre zarar etse kalaninda kar eder, sonucta zarar etmaz ama pek fazla para kazanmayabilir.
Taze sogan gibi urunler Istanbul, Izmir, Ankara gibi yerlerde biraz kazanabilir cunku tasrada bahcesine eken fazla manavin gunluk sattigi kac kilo, buyuk sehirde pazarcinin gunluk satisi kac kilo diye dusunuyorum bunu soylerken.
Topraksiz tarimda tercih etme sebebi turfanda ve pahali mal cikartabilmek, bence baska nedeni yok. Bu da aylarca surecek domates **** salatalikda zor anlamina geliyor , varsayimim dogruysa.
Ozaman ben ne yapmaliyim?
1.Topraksizi denemeli ve yapmaliyi.
2. Bolgede para eden ve turfanda yapabilecegim sey near bakmaliyim, kavvun, patlican,
karnibahar, carliston biber, renkli dolma biber vs.. hepsini incelemem gerek pazarlama
acisindan
3. Cesitlerim kisa sureli olmali, 45 gunde tyrfandayi verecek cilek, patlican, kavun gibi
4. Baska yerlerde afet olursa, verim dudukse hemen girip 45 gunde paraya cevirebilece-
gim kivircik gibi urunleri yapmaya herzaman hazir olmaliyim.
Simdi eger bu dusuncelerim dogruysa sera icerisinde katli cilek sistemi kurarsam ( tamamina) baska urune gecerken sokmem lazim, ya cilek yapmayacagim, **** seranin bir kismini buna ayiracagim demektir.
Cok cesit yapabilmek, ayni anda degil, birkac cesit icinde hemen urun degistirebilmek icin hepsinin gubre detaylarini ve gubre verme miktar ve zamanlamasini bilmem sart.
Sorun otomasyon olabilir, bir tane almak sart, ayni anda 2 **** 3 cesit varsa ( ki insallah olmaz ) birisine baglayip digerlerini manuel yapmak gerek. **** Kudret Bey`in sistemine ek yapip, bir urune besin verdirip, ornegin 15 dakika sonar digger urune ayarlatip o sisteme besin vermek. Yani 2 adet A iki adet B besin olsun. A1 ve B1 de EC ayarlayip istenilen litreyi istenilen saatte basin. Sonra A2 ve B2 yi alip Ec ayarlayip bu sefer istenilen miktari ayarlanan zamanda basssin. Eklenecekler ikinci bir tank, ikili zaman saati, farkli degerler icin PLC ( yoksa uzerinde) Bunu Kudret Bey yapar yeterki bu dusuncem dogru olsun, sizzler teyidedin, ana sistemi kuran Kudret Bey bu degisiklikleri yapar.
Epey uzun oldu, sizlerin bilginiz ve tecrubeniz bunlarin tartisilmasinda bana yol gosterecektir.
Tartisirken herkesin ayri pazara hitabettigini ve sartlarinin farkli oldugunu unutmayalim. Ornegin hepimizn okudugu kitaplarin yazarlari ya ABd li ya Hollanda`li. Hollanda`nin gunes gorumu Antalya ile ayni olmadigindan, onlarin kullandigi golgeleme bizden farkli. Onlar isci pahaliya geldiginden marulun toplanmasini otomasyona baglamis, bunlara dikkat etmemiz gerek saniyorum.Sartlar degisince yatirimci o sartlara uymali.
Hersene duyuyoruz Antalya`ya sel geldi seralar yikildi mal gitti domates 5 Tl oldu gibi. Peki, iklim degisikligini artik kabullendik, topraksiz serayi kurarken yerden 1 metre yuksek beton dokebilsek bu beladan kurtulsak olmaz mi? Cok mu pahali? Bir kere mali kurtarsak, milletin satacak mali yokken 1 liraya satacagimiz mali 3 liraya satsak o fark cikar saniyorum.
Epey uzun oldu, ama uzun sure dusununce cok soru olusuyor kafamda, lutfen degerli dusuncelerinizi bildirin, musbet **** menfi, hepimiz icin faydali olur.
Saygilarimla
kiziltan
06-06-2013, 12:01
Merhaba yazmayi unutmusum
Toprakli ve topraksiz cilek uretmenin maliyetini, karliligini hesaplarken bence soyle yapmaliyiz.
Topraklida su kadar digerinde su kadar darken ayni metrekare hesaplanmamali.
1000 m2 topraksiz sera parasina 2000 m2 tarla sahibi olabilirim.
1)Bir donum topraksizda kac tane diker, tanesinde nekadar mal alir kaca satarim
2)Iki donum tarlada kac tane diker tanesinde ne kadar alir kaca satarim.
Gordugum kadariyla 1 donume 1 donum karsilastirilmis, ben hatali oldugunu saniyorum.
Sanirim muhasebe bilgisi olan Sn Yalandunya59 bunu bize aciklarlar.
Saygilarimla
Engin Kiziltan
idris şenol
06-06-2013, 18:47
sera ortamında, yetiştiricilikte kimse yokke siz var olmanız gerekir
şöyleki:
dometes tarlaya çıkmadan , elin çilek i tarladayken siz tezgaha getirebiliyorsanız para kazanırsınız
bu nasıl olur : seranızı ıstıma ile olur ya etraftaki termal kaynaklı yerler **** sayınkızıltan g iran gibi sıcak ülkelerde yılın belli zamanlarında imkan sağlar
kiziltan
06-06-2013, 18:56
Tesekkurler Sn Idris Senol. Ben soylediklerimin neresi yanlis onlari cok merakediyorum. Dogru yolu bulmam icin bu sart. Yoksa baskalarinin denedigini ben takrar dener ayni menfi sonuca ulasirim. Amerika`yi yeniden kesfetmeme gerek yok, sizzler hatali olan faraziyelerimi soylerseniz basarili olma sansin artacak.
Saygilar
Engin Kiziltan
yalandünya59
07-06-2013, 14:13
Sevgili Mtuğrul Ağabey,
İnan çok samimi olarak yazıyorum bunları yazdıklarını okuyunca çok üzüldüm.
16 ton toplamda çilek üreteceksin ve genel ortalama kg satış fiyatın 1,3 tl inan çok kötü.
Keşke çilekleri bana gönderebilsen ben 3-4 tl'den aşağı satarsam Tekirdağ'da namerdim.
Abi ya sen bu işi orada (anamur) yapma, **** sağlam bir pazarlamacı bul.
Tekirdağ'da 16 ton çileğin olacak kralda sensin padişahta ister inanın ister inanmayın.
Hatta şuanda piyasa fiyatı 3,5 tl, market fiyatı: 4,99 tl.
vBulletin® v3.8.5, Copyright ©2000-2025, Jelsoft Enterprises Ltd.