View Full Version : Çevirisi tamamlanan metinler
backyard kardeş sanırım bunu yapabilir.ama başka imkanı olan varsa yardımınızı bekliyorum.2 senedir acer palmatum çimlendirmeye çalışıyorum ama bir yerde hata yapıyorum.bu tarifin kusursuz bir tercümeye ihtiyacı var şimdiden tşekkürler.
Sowing Instructions: Sow in trays, pots, etc of good seed compost in a propagator or warm place to maintain an optimum temperature of 65-70F (18-20C). Sowing Depth: ¼ Inch (6 mm). Sow at any time of year. After sowing, seal the container inside a polythene bag to ensure a humid atmosphere, leave at 70-75F (20-25C) for 6 weeks, then pre-chill for 8 weeks. After this, gradually raise the temperature to 55F (13C).
backyard
24-01-2006, 17:55
Ekim ortamı: kaliteli gübreli bir saksıda 18-20 derece uygun sıcaklıktaki ılık ya da çoğaltıcı bir ortam
Derinlik: 6mm, yılın herhangi bir zamanında ekebilirsiniz. Ektikten sonra, nemli bir atmosfer sağlamak için kabı/saksıyı politen (sert bir plastik) bir çanta içine yerleştirin, 6 hafta 20-25 derecede bırakın, sonra 8 hafta ön soğumaya bırakın. Bundan sonra dereceyi yavaş yavaş 13'e getirin.
hızır yetişebildi mi
nette daha detaylı bir araştırma yapayım, namım yürüsün :rolleyes:
backyard
24-01-2006, 18:21
bitki kumlu (hafif), balçıklı (orta) ve killi (ağır) toprakları seviyormuş
iyi süzülmüş nemli toprak istermiş.
7.5 cm'lik kaba sığacak kadar büyüdükten sonra transfer edin.
soğuk çevrede büyümeye bırakın ve bir sonraki baharda ya da sonbaharda bahçenizin korunaklı bir bölgesine dikin ve yarı gölgeli, nemli, kireçsiz son konumuna almadan önce orada 1-3 yıl büyümeye bırakın.
çok zahmetli bir işe benziyor
Bu yöntemin adı sıcak-soğuk katlamadır.
Tohumda bulunan çimlenme engelini kaldırmak için kullanılan yöntemlerden birisidir.
Ben de merak edip baktım.
Acer palmatum tohumları toplandıktan sonra süratle sonbaharda ekilir. Ancak ilkbaharda ilkbaharda erken çıkan fide donlara karşı korunmalıdır veya kompost içinde 4 hafta sıcak ve 4-12 hafta soğuk ortamda tutulduktan sonra ilkbaharda ekilir.
Kaynak: Fidanlık ve Yetiştirme Tekniği (Prof.Dr. Suad ÜRGENÇ)
ön soğtma 4-5 derce olması lazım sanıyorum.ama sıcaklığı 13C YE yavaş yavaş yükseltmeyide bıraktım.ön soğutmadan sonra ben pratikte 13 dereceyi bulamam ki ne evin oadalarında ne buzdolabında nede dışarda.**** işi doğaya bırakmakmı acaba.6 hafta evde 20-25 derce sonra 8 hata 4-5 derece buzdolabında ve sonrada bu soğuk uygulamanın bitimini nisan başlarına denk getirip dışarıyamı koysam?
backyard
28-01-2006, 13:09
Acer Palmatum (Japon Akçaağacı) Çimlendirmesi (http://www.agaclar.net/forum/showthread.php?t=758)
acridrobin
03-08-2006, 00:04
bende ingilizce öğretmenliği okuyorum gerekirse çevirilerde yardımcı olabilirim e-mail: ibrahimarslan67@gmail.com
dagdelen48
03-08-2006, 15:32
CHARACTERISTICS:
Hoya's are great hanging plants. They have thick waxy leaves, which can store water. It is best to let these plants get dry between watering. The foliage will wrinkle if not enough water and if too much, light brown spots and or whole thick yellow leaves will occur. If dry pieces of vine appear this is often due to not enough water cut it back to soft foliage or top of soil where ever it ends. Once they become root bound they will bloom and grow constantly. In some cases this can take two years. Blooms are really neat; they are clusters of stars. They will continue to bloom from the same areas (spur) so when the flowers die off don't remove the part they came out of if you want lots of flowers. They will continue to Bloom if they get good sunlight for most of spring and summer. I have plants that have over ten bloom clusters at once. Their new growth can be deceiving when it first comes out, because it first appears as a leafless vine. The leaves slowly come out from the vine so be patient. You can take cuttings from these plants, if you are trying to root them with out rooting hormone then try it in the spring. Take cutting 3-4" long and give them sunlight; it can take several months. When these plants are growing feed once a month.
dagdelen48 çevirisi
hoya büyük sarkık bitkilerdir.bu bitkilerin suyu saklıyabilen kalınb yapışkan yaprakları vardır.En iyisi bu bitkileri suyun içinde kuru kalmalarına müsade etmektir.Su yeterlideğilse yapraklar buruşacak,çok fazlaysa hafif kahverengi benekler veya tamamen sarı kalın yapraklar olusacakdır.Bitkilerin kuru kısımları görülürse bu suyun yetersiz olmasından dolayı,onu tekrar yumuşak yapraklara veya bitkinin toprağın üstünde kalan kısmının bittiği her yere keser.
Bir kere onlar kök ucu olur,çiçek acar ve devamlı büyür.Bazı durumlarda bu iki yıl sürebilir çiçekler gerçekten harika;onlar yıldız demeti . Onlar aynı kısımlardan çiçek açmaya devam edecek dolayısıyla daha çok çiçek istiyorsan çiçekler birer birer öldüğü zaman bitkinin dıştaki kısımlarını hareket ettirme.Bahar ve yaz mevsiminin büyük kısmında iyi güneş ışığı alırlarsa çiçek açmaya devam edecekler. Üzerinde çiçek demetine sahip olabilirler.Yen i mahsülleri ilk cıktığında aldatıcı olabilir,çünkü o ilk kez yapraksız bir bitki olarak gözükür.Yapraklar yavaşça bitkiden çıkar dolayısıyla sabırlı olmak gerekir.
Kökleşme hormonu olmadan kökleştirmeye çalşıyorsanız bu bitkilerden aşı alabilirsiniz bunu baharda yapın 3-4 (cm veya inç )uzunlugunda aşı alın ve onlara güneş ışıgı verin bu aylar alabilir bu bitkiler ayda bir meyve verir.
Diğer çeviriyi de buraya ekliyorum (malina)
ibuprofen çevirisi:
Mum çiçeğinin kendine has özellikleri
Mum çiçekleri mükemmel sarılıcı, asılıcı, yapışan bitkilerdir. Su depo edebilen kalın balmumsu yapraklara sahiptirler. Bu bitkiler için en iyisi sulamalar arasında dibinin kuru olmasını sağlamaktır. Yapraklar az sulama ya da suyu fazla kaçırma durumunda kırışıklık gösterecek, yapraklarda açık kahverengi lekeler oluşacak ve tamamen sarı yapraklar olacaktır. Eğer bitkinin kuru asma çubuğu haline döndüğünü görürseniz bu muhtemelen yetersiz sulamadandır, bu durumda taze yeşil kısma kadar ya da kuru kısmın sonuna kadar kesin.
Bitkinin gerçekten zarif yıldız demeti şeklinde çiçekleri vardır. Çiçekler kuruyup öldükleri yerden açmaya devam edeceklerdir, bu yüzden birsürü çiçeğiniz olsun istiyorsanız çiçeğin kuruduğu bölgeleri temizlemeyin. Bendeki çiçekler tek açışta 10 demet veriyor. İlk sürgünleri verirken büyümesi aldatıcı olabilir çünkü ilk başlarda yapraksız bir asma çubuğunu andırır. Yapraklar çubuktan yavaş yavaş çıkar bu yüzden sabır gösterin.
Eğer bitkiyi çeliklemek istiyorsanız bitkiyi budayabilirsiniz ve çillendirme ilaçlarıyla baharda çillendirmeye çalışabilirsiniz. 7.5 - 10 cm uzunluğunda kesimler yapıp güneş ışığına bırakın, çillenmesi aylar sürebilir. Mumçiçeklerini ayda bir kere gübrelemelisiniz.
bonsaisever
04-08-2006, 10:47
Çevirmek istediklerinizi aşağıda belirtirseniz aynı konuyu iki kişi çevirmemiş olur
Şimdiden teşekkürler :)
http://www.bonsaisite.com/mainten1.html
1. çevrildi (ibuprofen)
What and when do I feed my bonsai?
To keep your bonsai in good shape and to maintain healthy growth requires regular feeding at the right time of year with the correct fertilizer. Fertilizer must be continually replenished due to a certain amount being washed out each time the plant is watered.
You can get many different types of fertilizers, in a variety of forms. The most common is pellet-form (such as 'Osmocote'). This is a slow-release fertilizer which will take care of feeding requirements for several weeks at a time and is probably the type of fertilizer most used by bonsai enthusiasts. Soluble powder and liquid feeds are also used for rapid effect over short-term periods. These are applied to the soil with a watering can and are used up relatively quickly.
To understand exactly how your bonsai should be fertilized, you must be able to understand the basic make-up of fertilizers. Most fertilizers contain three basic elements: Nitrogen (N), Phosphorous (P) and Potassium (K).
Nitrogen is an essential ingredient for leaf and stem growth. Too much nitrogen however will make the tree produce long, stringy growth. Phosphorus encourages healthy root growth and helps the growth of new buds, whilst also protecting against disease and unfavorable winter conditions. Potassium (potash) encourages the formation of flowers and fruit, and is vital in the fight against disease.
As a general rule, feed your bonsai from early spring to late summer. Use a balanced fertilizer with a fairly low nitrogen content year round, and one with as little (or no) nitrogen as possible in autumn to aid the tree (so the tree can retain its energy) through the winter.
Most commercial fertilizers contain all three main nutrients plus some trace elements. One type of fertilizer usually only obtainable from bonsai nurseries has an NPK (nitrogen, phosphorous, potassium) ratio of 0:10:10. This is an autumn feed (containing no nitrogen) which will harden off the current season's growth in readiness for the winter.
2. çevrildi (ibuprofen)
When, how and why should I repot my bonsai?
Regular repotting of your bonsai to replace important nutrients, 'stale soil' and allow for new root growth is vital to your bonsai's health and growth. Generally, the trees should be repotted at a time when they are most dormant - such as late autumn to early spring, so that they are subjected to the least amount of stress possible. Young or small bonsai require repotting every two or three years, and older and larger specimens less often.
You can tell that a bonsai needs repotting if water takes a long time to drain through the soil or if the roots are crowding around the sides.
To repot, carefully lift the tree out of its current pot by tilting it to one side and trying to move it by the base of the trunk. You can not pull too hard on the trunk - so if this does not work, try tapping the pot with the side of your hand to loosen the rootball or poke a stick through the drainage holes and 'push' the rootball out. Next, using a chopstick, knitting needle, metal hook or similar, remove any moss or accent plants and carefully try to brush and untangle the roots. Start at the edge and gradually work around. Try to 'comb' and 'tug' rather than to 'pull' at the roots - for risk of damaging or tearing some very important main roots.
After this has been done - continue to shake and brush off the soil until about one third to half of the original soil has been removed from the edge and base of the rootball. It would now be a good idea to spray the roots with water to ensure that they do not dry out and so that they will not have too much soil on them when it comes time to pruning the roots.
To prune the roots, use very sharp cutters. There are bonsai root pruning scissors commercially available, however you could just use a normal pair of bonsai clippers or secateurs. If you have washed away most loose soil the scissors will stay sharp, but if they have to cut through soil as well as the roots - they will become blunt very quickly and require sharpening. Start by cutting the thick, old brown roots that have come close to the edge of the pot and are restricting the growth of the young 'feeder roots'. Remove a third to a half of these - being careful that you do not remove too many feeder roots in the process. Next, prune the thinner roots which hang below the depth of the pot by trimming them all into a suitable shape that the pot will accommodate. This should be a shape that fits comfortably into the pot with a 1-2 cm (1/2 to 3/4 in) space between the edges.
The demanding part of the repotting is now over - if you think that you've cut too many feeder roots off, the tree will be disadvantaged but you probably will get away with it - as new roots will grow from the cuts.
Clean the original pot thoroughly or select a new pot that is more suited to the tree and cover the drainage holes with simple wire mesh. As the plant will now be unstable in the new pot as it has nothing to anchor it - we have to make some anchors to prevent the tree from falling over from winds or from being moved. Thread some wire (doesn't need to be very thick) through the drainage holes or specially designed holes for anchoring and leave for later use. Add a thin layer of gravel to aid drainage and then a layer of soil. Moving the tree around, decide a basic position for it (usually off-center and slightly to the back of the pot) and make a small mound that it will sit on.
Now you can place your bonsai on the mound by gently nestling it in and spreading its roots out evenly throughout on top of the soil. Once you are happy with the height and position of your tree (it is going to stay like that for 1-2 years), take the wires that you threaded and twist them together (usually with the aid of pliers) over the main rootball of the tree until it is held firmly (but not too tight) and will not rock. Because these wires are quite unsightly, you can remove them in a few months time once the tree has settled in.
Add more soil up to the base of the trunk - which should be just below the base of the pot. Tap the side of the pot with your hand to ensure that the soil becomes settled and that there are no gaps around the roots. Use your chopstick to incorporate the roots into the soil and to make sure that they are placed correctly.
Once the soil has been applied, you now have the option to add supplementary features such as rocks, moss, accent plants or gravel to enhance the design. When applying moss - be careful that most of the original soil is cut off from the bottom before you plant it and that the moss (or any other plant for that matter) is not too big or vigourous for the pot or tree.
Now you can thoroughly water the tree - being aware that the soil level may settle further and that more soil may have to be added. Place the tree in a position where it will not receive extremes in temperature (i.e. not direct sun) and where it will be able to recuperate. Don't fertilize at this time - as this can burn or cause stress to the plant. You can feed in around a month though, when the roots have recovered.
Note that to balance out the extensive pruning you have just done on the roots, you should prune the branches of the bonsai as well so that it can recover quicker and not be disadvantaged further. Root growth usually does equal branch growth.
3. çevrildi (ibuprofen)
What techniques can I use to wire my bonsai? Is it really necessary?
Not all plants need wiring to achieve their desired shape or to achieve official 'bonsai' status. The Fukien Tea plant for example, can be trained quite easily without the use of wire. Contrary to what many novices may think, wiring of a bonsai is not done to keep the plant small, but rather is a temporary measure used to hold branches in a desired position in order to enhance the shape of a tree. Wire should not be left permanently on a tree and should be checked regularly.
When wiring, try to imitate the natural curves of trees in nature. Make sure that you only attempt to wire branches that are unlikely to break when pressure used to twist the wire around the branch is applied. There are two types of bonsai wire available - copper wire and aluminium wire. Although easy to obtain, less expensive and naturally a better colour than uncoloured aluminium wire (silver) - it is much harder to apply to branches, especially for beginners, and if applied incorrectly - which is easy to do, could ruin your most prized bonsai. Undoubtedly, the better wire is aluminium wire which is usually coloured to look just like copper wire and is available at any bonsai nursery. It is much more maleable than copper wire and generally has the same effect. The size of wire used depends on the size of branch you want to train and in most part should be chosen yourself - also dependent on how significantly you want to change the shape of a branch and how stubborn the species of plant is. You should purchase wire in a variety of different lengths and test it out on pruned branches from around the garden. You can always remove the wire (very carefully if on a bonsai), flatten it out and use it again. For pencil-thick sized branches I recommend a gauge 3.5mm aluminium wire. The lowest gauge I recommend you use is 2.0mm.
The safest method to use when wiring is by clenching the branch with both hands (not dissimilar to the look of a clamp) and applying the wire by slowly following it around the branch - making sure it does not damage the trunk. Wire the branch first, and then worry about bending the branch (which is made possible by the wire and using the clamp method) to achieve your desired shape. Be careful of leaves or if in autumn, leaf buds. It is always best to anchor the wire so it does actually re-train the branch. This can be done by digging it into the soil and training the wire up the trunk until it reaches the desired branch, or by anchoring it to another branch. Sometimes, when it is too hard to use large gauge wire in order to train a large branch or trunk, or you don't have the right gauge of wire, you can 'double up' the wiring and wire the branch twice.
It is best to not water a day before wiring, and to keep the tree in shade for two weeks after wiring. Check every few weeks for wire cutting into the bark of the bonsai - particularly during spring and summer, or risk the danger of irrepairible scars. It can take many, many years for wire damage to grow out - depending on how serious it is. Deciduous trees are particularly susceptible to wire damage due to large growth spurts in the growing season.
4. çevrildi (ibuprofen)
Bonsai Tree Repotting and Root Pruning
It is necessary to repot bonsai trees to ensure that they remain healthy and continue to grow well. Well developed fibrous roots are essential for balanced, even growth and these are produced by root pruning. With a compact root system, full of fine, fibrous roots, the bonsai will be able to take up the nutrients which are essential for its well being. It is a misconception that root pruning is responsible for the dwarfing of bonsai trees, as this is achieved by branch pruning techniques.
The frequency that a bonsai needs to be repotted depends on species, age, size and how well the tree has been growing. Trees that are either young, vigorous or very small are normally repotted every year. Older, established bonsai may only need to be repotted once in five years, or longer. Also, deciduous trees require repotting more frequently than conifers. If you are unsure whether your bonsai requires root pruning, carefully remove the tree from its the pot (when dormant) and examine the roots to see if it is pot bound. The ideal time of the year for root pruning and repotting is late winter and early spring, just before or as soon as buds start to swell.
1. First, if necessary, take time to trim the tree, tidying up any long and unwanted growth. Before repotting, it is wise to have kept the tree under cover for several weeks so that the soil is fairly dry. It is much easier and more pleasant for both you and the bonsai to repot when the soil is not soggy!
Bonsai trees are normally secured in the pot by wire, and if this is the case, the wire should be cut from underneath the pot. With a pot that curves inwards it may be necessary to use a sharp knife to cut around the edge of the root ball. This will enable the tree to be easily removed from the pot.
2. If the tree has started to become pot bound, with long roots growing around the edges of the pot, then it is time for repotting. Try to avoid allowing trees to remain pot bound for several years. This can severely weaken the tree, as its capability to obtain nutrients will be reduced and water will find it difficult to penetrate the soil.
If there is still space for the roots to grow, carefully return the tree to its pot and examine again next year.
3. Remove the surface of the soil with a scrubbing brush - nylon bristled brushes are ideal for this. Brush firmly, radiating outwards from the trunk, but take care not to damage the roots. This simple action can improve the arrangement of the surface roots and excellent results can be achieved over a period of a few years. Convincing and interesting surface roots are highly desirable as they make the bonsai look more stable, realistic and natural.
4. Use an old toothbrush to remove soil and moss from areas close to the trunk. Spend time carefully exposing surface roots. You may notice a root that is ugly and unnecessary and this should be removed, providing that there are sufficient roots nearby to support that area of the tree. Reposition roots where necessary, using wire pegs to hold them in place. When carrying out the repotting procedure a large tray is useful to prevent the surrounding area becoming untidy.
5. To prepare the roots for pruning, use a bonsai fork to comb all soil and grit from the outermost roots. Standing the tree on a box or an upturned pot can make this process easier.
Comb out roots from underneath the mass, after first removing any old mesh or wire. The result should be that the roots will now hang freely, ready for pruning.
6. Sharp scissors are essential so that the roots are cut cleanly and not squashed. Prune about one third of the roots and certainly no more than one half.
7. Cut several small wedges around the root base where possible. This enables fresh soil to be introduced into the heart of the root ball, helping to keep it healthy.
8. After first cleaning the pot, cover the drainage holes with plastic mesh and secure with wire loops. Prepare long wires for securing the tree and thread these through suitable holes in the bottom of the pot. Add a layer of grit for drainage at the bottom of the pot - the amount to use will vary depending on the depth of the pot.
9. The standard bonsai mix that I prefer consists of equal parts grit, Japanese Akadama clay and a peat based compost. A large sieve should be used to remove any lumps in the peat and a finer sieve is used for the Akadama, which contains a certain amount of undesirable dust. If the tree is growing well and in good health, add a small amount of slow release fertiliser granules to the mix. These will gradually release nutrients into the soil for about six months, as the temperature begins to rise and should be used in addition to other feeds applied during the growing season.
10. Take time positioning the tree in the pot - any mistake at this stage will have to wait until next year to be rectified! Secure with the wire ties so that the tree sits firmly in the pot. Movement whilst the new roots develop can be very damaging and strong winds can blow a bonsai tree out of its pot when it is newly repotted.
11. Use a chopstick to push the soil into awkward places, ensuring that no air pockets are present. Tapping the pot also helps.
Top dress with Japanese Akadama clay. This has the advantage of being both attractive and also a useful dryness indicator, changing to a much lighter colour as the soil begins to dry out.
12. Finally thoroughly water the tree and position out of the wind. Protect from hard frosts and wait for the buds to open!
Önemli not: Çeviriler son kez backyard tarafından onaylanmadan kesinlik kazanmaz.
Bu yüzden yaşayacağınız sorunların sorumlulukları size aittir.
ibuprofen
04-08-2006, 14:57
1. kontrol edildi-backy
What and when do I feed my bonsai?
To keep your bonsai in good shape and to maintain healthy growth requires regular feeding at the right time of year with the correct fertilizer. Fertilizer must be continually replenished due to a certain amount being washed out each time the plant is watered.
You can get many different types of fertilizers, in a variety of forms. The most common is pellet-form (such as 'Osmocote'). This is a slow-release fertilizer which will take care of feeding requirements for several weeks at a time and is probably the type of fertilizer most used by bonsai enthusiasts. Soluble powder and liquid feeds are also used for rapid effect over short-term periods. These are applied to the soil with a watering can and are used up relatively quickly.
To understand exactly how your bonsai should be fertilized, you must be able to understand the basic make-up of fertilizers. Most fertilizers contain three basic elements: Nitrogen (N), Phosphorous (P) and Potassium (K).
Nitrogen is an essential ingredient for leaf and stem growth. Too much nitrogen however will make the tree produce long, stringy growth. Phosphorus encourages healthy root growth and helps the growth of new buds, whilst also protecting against disease and unfavorable winter conditions. Potassium (potash) encourages the formation of flowers and fruit, and is vital in the fight against disease.
As a general rule, feed your bonsai from early spring to late summer. Use a balanced fertilizer with a fairly low nitrogen content year round, and one with as little (or no) nitrogen as possible in autumn to aid the tree (so the tree can retain its energy) through the winter.
Most commercial fertilizers contain all three main nutrients plus some trace elements. One type of fertilizer usually only obtainable from bonsai nurseries has an NPK (nitrogen, phosphorous, potassium) ratio of 0:10:10. This is an autumn feed (containing no nitrogen) which will harden off the current season's growth in readiness for the winter.
Bonsaimi ne zaman ve nasıl gübrelemeliyim?
Bonsainizin iyi bir şekilde kalması ve sağlıklı gelişiminin devam etmesi için yılın doğru zamanında ve doğru gübre ile düzenli gübrelemek gerekir. Gübre bitkinin her sulanmasında yıkanarak kaybolan belli bir miktar yüzünden sürekli tekrar koyulmalıdır.
Değişik çeşitlerde farklı gübreler elde edebilirsiniz. En yaygın olan topak şeklinde olanıdır (“osmocote” gibi). Bu aynı zamanda gübreleme gereksinimlerini haftalar boyunca karşılayabilen ve de bonsai sevenler tarafından en yaygın kullanılan yavaş salınımlı bir gübredir. Çözünebilir pudralar ve sıvı gübreler de ayrıca kısa zamanda hızlı etki için kullanılabilir. Bunlar sulama bardağı ile toprağa nüfuz ettirilirve nispeten hızlı bir şekilde kullanılır.
Tam olarak bozainizin nasıl gübrelenmesi gerektiğini anlamak için gübrelerin oluşumunu basit bir şekilde anlamalısınız. Çoğu gübre 3 temel elementi ihtiva eder: Azot(N), Fosfor(P) ve Potasyum(K).
Azot yaprak ve kök gelişimi için önemli bir bileşendir. Bununla birlikte aşırı azot uzun, sıska bir ağaç üretecektir. Fosfor sağlıklı kök gelişimini destekler ve bitkinin yeni filizler sürmesine yardım eder ayrıca bitkiyi hastalıklara ve kötü kış koşullarına karşı korur. Potasyum bitkinin çiçek ve meyvelerinin tertipini korur ve hastalıklarla baş etmede hayatidir.
Genel bir kaide olarak bonsainizi bahar başından yaz sonuna gübreleyin. Yıl boyunca oldukça az azot içeren dengeli bir gübre ve de sonbaharda bitkiye kışın destek olmak için (bitki enerjisini korusunu diye) mümkün olduğu kadar- ya da hiç- az azot içeren bir gübre kullanın.
Çoğu ticari gübre preparatları tüm bı 3 elemente ek olarak bazı eser elementleri de içerirler. Genellikle sadece bonsai fidanlıklarından elde edilebilen bir gübre çeşidi 0:10:10 NPK (Azot, Fosfor, Potasyum) oranına sahiptir. Bu bir güzün bitkiyi kışa karşı hazır olmak için kuvvetlendirecek bir sonbahar gübresidir (azot içermez).
Ama, çevirinin bulunması gereken yerde olması şart.
Burası orada kullanılacak yazılar için geçici bir alan... Çeviriyi yapacak olanlar hemen bulabilsin diye açtık...
ibuprofen
04-08-2006, 18:43
2.
When, how and why should I repot my bonsai?
Regular repotting of your bonsai to replace important nutrients, 'stale soil' and allow for new root growth is vital to your bonsai's health and growth. Generally, the trees should be repotted at a time when they are most dormant - such as late autumn to early spring, so that they are subjected to the least amount of stress possible. Young or small bonsai require repotting every two or three years, and older and larger specimens less often.
You can tell that a bonsai needs repotting if water takes a long time to drain through the soil or if the roots are crowding around the sides.
To repot, carefully lift the tree out of its current pot by tilting it to one side and trying to move it by the base of the trunk. You can not pull too hard on the trunk - so if this does not work, try tapping the pot with the side of your hand to loosen the rootball or poke a stick through the drainage holes and 'push' the rootball out. Next, using a chopstick, knitting needle, metal hook or similar, remove any moss or accent plants and carefully try to brush and untangle the roots. Start at the edge and gradually work around. Try to 'comb' and 'tug' rather than to 'pull' at the roots - for risk of damaging or tearing some very important main roots.
After this has been done - continue to shake and brush off the soil until about one third to half of the original soil has been removed from the edge and base of the rootball. It would now be a good idea to spray the roots with water to ensure that they do not dry out and so that they will not have too much soil on them when it comes time to pruning the roots.
To prune the roots, use very sharp cutters. There are bonsai root pruning scissors commercially available, however you could just use a normal pair of bonsai clippers or secateurs. If you have washed away most loose soil the scissors will stay sharp, but if they have to cut through soil as well as the roots - they will become blunt very quickly and require sharpening. Start by cutting the thick, old brown roots that have come close to the edge of the pot and are restricting the growth of the young 'feeder roots'. Remove a third to a half of these - being careful that you do not remove too many feeder roots in the process. Next, prune the thinner roots which hang below the depth of the pot by trimming them all into a suitable shape that the pot will accommodate. This should be a shape that fits comfortably into the pot with a 1-2 cm (1/2 to 3/4 in) space between the edges.
The demanding part of the repotting is now over - if you think that you've cut too many feeder roots off, the tree will be disadvantaged but you probably will get away with it - as new roots will grow from the cuts.
Clean the original pot thoroughly or select a new pot that is more suited to the tree and cover the drainage holes with simple wire mesh. As the plant will now be unstable in the new pot as it has nothing to anchor it - we have to make some anchors to prevent the tree from falling over from winds or from being moved. Thread some wire (doesn't need to be very thick) through the drainage holes or specially designed holes for anchoring and leave for later use. Add a thin layer of gravel to aid drainage and then a layer of soil. Moving the tree around, decide a basic position for it (usually off-center and slightly to the back of the pot) and make a small mound that it will sit on.
Now you can place your bonsai on the mound by gently nestling it in and spreading its roots out evenly throughout on top of the soil. Once you are happy with the height and position of your tree (it is going to stay like that for 1-2 years), take the wires that you threaded and twist them together (usually with the aid of pliers) over the main rootball of the tree until it is held firmly (but not too tight) and will not rock. Because these wires are quite unsightly, you can remove them in a few months time once the tree has settled in.
Add more soil up to the base of the trunk - which should be just below the base of the pot. Tap the side of the pot with your hand to ensure that the soil becomes settled and that there are no gaps around the roots. Use your chopstick to incorporate the roots into the soil and to make sure that they are placed correctly.
Once the soil has been applied, you now have the option to add supplementary features such as rocks, moss, accent plants or gravel to enhance the design. When applying moss - be careful that most of the original soil is cut off from the bottom before you plant it and that the moss (or any other plant for that matter) is not too big or vigourous for the pot or tree.
Now you can thoroughly water the tree - being aware that the soil level may settle further and that more soil may have to be added. Place the tree in a position where it will not receive extremes in temperature (i.e. not direct sun) and where it will be able to recuperate. Don't fertilize at this time - as this can burn or cause stress to the plant. You can feed in around a month though, when the roots have recovered.
Note that to balance out the extensive pruning you have just done on the roots, you should prune the branches of the bonsai as well so that it can recover quicker and not be disadvantaged further. Root growth usually does equal branch growth.
Bonsaimin saksısını neden, nasıl ve ne zaman değiştirmeliyim?
Bayatlamış toprak, önemli besinleri yerine koymak ve yeni köklerin gelişmesine olanak sağlamak için saksınızı düzenli olarak değiştirmeniz bonsainizin sağlığı ve gelişimi için hayatidir. Genellikle ağaçların en güçlü oldukları zamanda saksıları değiştirilmelidir –geç güz ve erken bahar gibi, böylelikle mümkün olan en az baskıya maruz kalırlar. Genç yahut küçük bonzalerin her 2 ya da 3 yılda bir saksılarının değiştirlimesi gerekir, daha yaşlı ve büyük olanların ise daha az sıklıkta.
Söyleebilir ki; eğer suyun topraktan geçişi uzun sürüyorsa ya da kökler saksı kenarlarını kaplamışsa bonsainizin toprağının değiştirilmeye ihtiyacı vardır.
Saksı değişimi için; ağacı bulunduğu saksıdan bir tarafa doğru gövdesinden tutarak eğmek suretiyle kaldırın ancak gövdeye fazla asılmayın – eğer bu işe yaramazsa saksıya elinizle hafifçe vurarak gevşetin ya da su tahliye deliklerinden bir çöp sokarak toprak kalıbını saksıdan çıkarmaya çalışın. Daha sonra bir çubuk, örgü şişi, metal çengel ya da benzeri bir şeyle yosunları ve diğer bitkileri ayırın ve kökleri tarayıp düzenlemeye ve açmaya çalışın. Kenardan başlayıp peyderpey çevreyi dolaşın. Bazı çok önemli kökleri hasaralama riskine karşılık kökleri çekmektense onları taramayı ve asılmayı deneyin.
Bunu yaptıktan sonra toprak kalıbının yarısı **** üçte biri dökülene kadar kalıbı sallamaya ve temizlemeye devam edin. Bu aşamada köklere su tutmak kurumamalarını ve böylece kökleri budama zamanı geldiğinde üzerlerinde çok fazla toprak olmasını engelemeyi garantilemek için iyi bir fikir olabilir.
Kökleri budamak için çok keskin aletler kullanın. Ticari olarak elde edilebilir budama makasları mevcut ancak sadece bonsai makasları yahut kesiciler de kullanabilirsiniz. Budama öncesi çalışma alanındaki toprakları suyla giderirseniz makasınız keskin kalır ama kökleri keserken aynı zamanda toprağı da kesmek durumunda kalırsanız makasınız kısa zamanda körelecek ve bilenmesi gerekecektir. Budamaya saksının kenarlarına kadar gelmiş ve yeni emici kökcüklerin büyümesini engelleyen kalın, yaşlı, kahverengi köklerden başlayın. Bunların üçte biri ila yarısını kesin ancak arada küçük besleyici kökcükleri kesmemeye özen gösterin. Daha sonra saksının derinliklerine uzanan daha ince kökleri saksının uyacağı şekilde kırpmak suretiyle budayın. Bu kenarlardan 1-2 cm boşluk kalacak şekilde rahatça saksıya sığabilecek bir şekil olmalıdır.
Şimdi işin çaba gerektiren kısmı bitti – eğer çok fazla küçük kökçüğü kestiğinizi düşünüyorsanız bu ağacınızın zararına olacaktır ancak kestiğiniz yerden yeni kökler geliştikçe muhtemelen atlatacaksınız bunu.
Ağacı çıkardınız saksıyı itina ile temizleyin ya da ağaca daha uygun yeni bir saksı seçinve su tahliye deliklerini basit telden ağla örtün. Bitkinin tutunacak yeri ne kadar azsa saksıda o kadar dengesiz duracaktır – bu yüzden bitkiye taşırken yahut rüzgarda düşmesini engellemek için saksıda tutunacak bir yerler temin etmeliyiz. Bir teli (çok kalın olmasına gerek yok) su tahliye deliklerinden ya da tutunma sağllamak için özellikle bırakılmış deliklerden geçirin ve bir sonraki kullanım için öylece bırakın. Su tahliyesine yardımcı olmak içinb bir sıra çakul taşı dizin ve üzerini de toprakla örtün. Ağacın saksı içindeki pozisyonunu değiştirerek sabit bir pozisyonda(genellikle tam merkezin dışında ve de saksının hafifçe arkasına doğru) karar kılın ve üzerine oturması için minik bir tümsek yapın.
Şimdi bonsainizi bu tepeciğin üzerine nazikçe oturtarak ve kökleri toprağın üst kısımları da dahil olmak üzere eşit bir şekilde yayarak yerleştirebilirsiniz. Bi kere ağacınızın saksı içindeki konumu ve yüksekliğinden memnun olduğunuz anda deliklerden geçirdiğiniz telleri alın ve toprak kalıbının üzerine geçirdikten sonra onları (genellikle bir kerpeten yardımıyla) yeteri kadar sıkı tutana kadar (ama çok sıkı değil) birbirine dolayın (saç örgüsü gibi) ve sarsmayacak kadar sıkın. Ağaç bir kaç ay sonra yerleştikten sonra telleri çıkarabilirsiniz çünkü teller oldukça kötü görünür.
Saksının tabanının tam altında olması gereken gövdenin temelinin dibine daha fazla toprak yığın. Toprağın terleşmesini ve köklerin etrafında boşluklar olmadığından emin olmak için saksıya kenardan elinizle hafifçe vurun. Kökleri toprağın içine sokmak için çubuğunuzu kullanın ve düzgün yerleştiklerine emin olun.
Bir kere toprağı yerleştirdiğinizde tasarımı güçlendirmek için kayalar, yosunlar, çakıllar ve aksesuar bitkiler gibi ek özellik seçeneklerine sahip olacaksınız. Yosunları koyarken dikkat edin çünkü toprakların çoğu siz ekim yapmadan önce en altta olduğu için ve de bu yüzden yosunlar (ya da diğer bitkicikler) saksı ve ağaç için yeterince büyük ve etkin değildir.
Şimdi ağacı toprak seviyesinin düşeceğini ve toprak eklemek gerekeceğini bilerek itina ile sulayabilirsiniz. Ağacı çok fazla ısı (örneğin; doğrudan güneş ışığına değil) almayacağı ve sağlığına kavuşacağı bir yere yerleştirin. Bunun bitkiye daha çok baskı uygulayacağı bu zamanda onu gübrelemeyin. Bir ay kadar sonra kökler kendilerini yenileyince bunu yapabilirsiniz.
Sadece köklerde aşırı budama yaptığınızda bunu teleafi etmek için ağacın dallaarını da budamanız gerektiğini bunun yenilenmeyi hızlandıracağını ve zararları azaltacağını unutmayın. Kök gelişimi genellikle gövde gelişimi ile eştir.
spooky_spook
04-08-2006, 22:06
Çok fazla gönüllü var ama belki "araizde" olurlarsa ya da uygun olmazlarsa, ben de yardım edebilirim çevirilere.
Derslerde hep uyumuş ve "yata yata geçmek" deyimini tam anlamıyla yaşamış olsam da :D bir gerçek var ki proje ödevlerini hep önemsedim. Projelerde hiç çeviri yoktu ama çok da vahim olmaz heralde durum. :)
ibuprofen
04-08-2006, 22:54
3.kontrol edildi-backy
What techniques can I use to wire my bonsai? Is it really necessary?
Not all plants need wiring to achieve their desired shape or to achieve official 'bonsai' status. The Fukien Tea plant for example, can be trained quite easily without the use of wire. Contrary to what many novices may think, wiring of a bonsai is not done to keep the plant small, but rather is a temporary measure used to hold branches in a desired position in order to enhance the shape of a tree. Wire should not be left permanently on a tree and should be checked regularly.
When wiring, try to imitate the natural curves of trees in nature. Make sure that you only attempt to wire branches that are unlikely to break when pressure used to twist the wire around the branch is applied. There are two types of bonsai wire available - copper wire and aluminium wire. Although easy to obtain, less expensive and naturally a better colour than uncoloured aluminium wire (silver) - it is much harder to apply to branches, especially for beginners, and if applied incorrectly - which is easy to do, could ruin your most prized bonsai. Undoubtedly, the better wire is aluminium wire which is usually coloured to look just like copper wire and is available at any bonsai nursery. It is much more maleable than copper wire and generally has the same effect. The size of wire used depends on the size of branch you want to train and in most part should be chosen yourself - also dependent on how significantly you want to change the shape of a branch and how stubborn the species of plant is. You should purchase wire in a variety of different lengths and test it out on pruned branches from around the garden. You can always remove the wire (very carefully if on a bonsai), flatten it out and use it again. For pencil-thick sized branches I recommend a gauge 3.5mm aluminium wire. The lowest gauge I recommend you use is 2.0mm.
The safest method to use when wiring is by clenching the branch with both hands (not dissimilar to the look of a clamp) and applying the wire by slowly following it around the branch - making sure it does not damage the trunk. Wire the branch first, and then worry about bending the branch (which is made possible by the wire and using the clamp method) to achieve your desired shape. Be careful of leaves or if in autumn, leaf buds. It is always best to anchor the wire so it does actually re-train the branch. This can be done by digging it into the soil and training the wire up the trunk until it reaches the desired branch, or by anchoring it to another branch. Sometimes, when it is too hard to use large gauge wire in order to train a large branch or trunk, or you don't have the right gauge of wire, you can 'double up' the wiring and wire the branch twice.
It is best to not water a day before wiring, and to keep the tree in shade for two weeks after wiring. Check every few weeks for wire cutting into the bark of the bonsai - particularly during spring and summer, or risk the danger of irrepairible scars. It can take many, many years for wire damage to grow out - depending on how serious it is. Deciduous trees are particularly susceptible to wire damage due to large growth spurts in the growing season.
Bonsaime tel sarmak için hangi teknikleri kullanabilirim? Bu gerçekten faydalı mı?
İstenilen şekli sağlamak için ya da klasik bonsai durumuna ulaşmak için tüm bitkilere tel sarılması gerekmez. Mesela fukien çayı tel kulanılmaksızın kolaylıkla biçime sokulabilir. Acemierin düşüncelerinin aksine, bir bonsaiye tel sarmak bitkinin küçük kalmasını sağlamak için değil daha ziyade ağacın şeklini güzelleştirmek amacı ile dalların istenilen yerde kalması için geçici bir boyut sağlamak içindir. Tel kalıcı olarak ağaç üzerinde bırakılmamalı ve düzenli olarak kontrol edilmelidir.
Tel sararken ağacın doğadaki kavislerini taklit etmeye çalışın. Sadece uğraşılan dalın çevresindeki teli burmak için basınç uygulanınca kırılması muhtemel olmayan dallar üzerinde çalıştığınızdan emin olun. Halihazırda 2 tür bonsai teli mevcuttur; bakır ve aliminyum teller. Elde edilmesi kolay, daha ucuz ve doğal olarak renksiz alminyum tellerden(gümüşi) daha güzel bir renge sahip olmasına rağmen özellikle yeni başlayanlar için dallara uygulanması oldukça zordur ve eğer yanlış uygulanırsa –ki bu çok kolaydır – en değerli bonsainizi bir harabeye çevirebilir. Şüphesiz bakır tel gibi renklendirilmiş ve herhangi bir bonsai fidanlığından elde edilebilen aliminyum teler daha iyidir. Bakır telden daha yumuşaktır ve genellikle aynı etkiye sahiptir. Kullanacağınız telin uzunluğu, üzerinde çalışacağınız dalın boyutuna bağlıdır ve çoğu kesimde sizin tarafınızdan belirlenebilir, ayrıca dalın şeklini ne ölçüde değiştireceğiniz ve bitki türünün mukavemetine de bağlıdır. Değişik uzunluklarda telleri edinip bahçenizdeki diğer budanmış dallarda denemelisiniz. Her zaman telinizi toplayıp (bir bonsai ise çok dikkatli olmalısınız) düzleştirip tekrar kullanabilirsiniz. Kalem kalınlığındaki dallar için 3.5 mm kalınlığında teller tavsiye ediyorum. Kullanmanızı tavsiye ettiğim en düşük tel kalınlığı ise 2.0 mm.
Tel sararken kullanılacak en güvenli yöntem iki elimizle dalı kavrayıp (mengenenin görünümünden farklı değil) teli dal çevresinde yavaşca takip ederek –gövdeye zarar vermediğimizden emin olarak uygulamaktır. İstediğiniz şekli elde etmek için önce teli sarın ve daha sonra dalı eğmek(tel ve mengene methodu ile mümkün olan) için endişe edin. Yapraklara ya da eğer güzdeyseniz filizlere dikkat edin. En iyisi teli bir yere tutturmaktır çünkü yoksa dalı yeniden bükebilir. Bu teli toprağa gömük daha sonra gövdeden geçirerek uygulayacağımız dala kadar uzatmak ya da başka bir dala sabitlemek suretiyle yapılabilir. Bazen kalın bir dalı,gövdeyi eğmek için büyük çaplı bir tel kullanmak zor olduğunda ya da doğru çaptaki tele sahip olmadığınızda telleri ikileyebilirsiniz ve dalı iki kez sarabilirsiniz.
En iyisi tel sarmadan bir gün önceden sulama yapmamak ve işlemden sonraki iki hafta gölgede bırakmaktır. Özellikle yaz ve sonbahar aylarında telin bonsai kabuğunun içine doğru keserek ilerlemesine karşın her bir kaç haftada bir kontrol edin ya da tamir edilemeyecek izler kalması riskini göze alın. Hasarın ciddiyetine bağlı olarak telin verdiği zararın oluşumu çok çok yıllar alabilir. Geniş gelişim ataklarından dolayı yaprak döken ağaçlar tel hasarına özellikle açıktır.
ibuprofen
06-08-2006, 15:50
4.
Bonsai Tree Repotting and Root Pruning
It is necessary to repot bonsai trees to ensure that they remain healthy and continue to grow well. Well developed fibrous roots are essential for balanced, even growth and these are produced by root pruning. With a compact root system, full of fine, fibrous roots, the bonsai will be able to take up the nutrients which are essential for its well being. It is a misconception that root pruning is responsible for the dwarfing of bonsai trees, as this is achieved by branch pruning techniques.
The frequency that a bonsai needs to be repotted depends on species, age, size and how well the tree has been growing. Trees that are either young, vigorous or very small are normally repotted every year. Older, established bonsai may only need to be repotted once in five years, or longer. Also, deciduous trees require repotting more frequently than conifers. If you are unsure whether your bonsai requires root pruning, carefully remove the tree from its the pot (when dormant) and examine the roots to see if it is pot bound. The ideal time of the year for root pruning and repotting is late winter and early spring, just before or as soon as buds start to swell.
1. First, if necessary, take time to trim the tree, tidying up any long and unwanted growth. Before repotting, it is wise to have kept the tree under cover for several weeks so that the soil is fairly dry. It is much easier and more pleasant for both you and the bonsai to repot when the soil is not soggy!
Bonsai trees are normally secured in the pot by wire, and if this is the case, the wire should be cut from underneath the pot. With a pot that curves inwards it may be necessary to use a sharp knife to cut around the edge of the root ball. This will enable the tree to be easily removed from the pot.
2. If the tree has started to become pot bound, with long roots growing around the edges of the pot, then it is time for repotting. Try to avoid allowing trees to remain pot bound for several years. This can severely weaken the tree, as its capability to obtain nutrients will be reduced and water will find it difficult to penetrate the soil.
If there is still space for the roots to grow, carefully return the tree to its pot and examine again next year.
3. Remove the surface of the soil with a scrubbing brush - nylon bristled brushes are ideal for this. Brush firmly, radiating outwards from the trunk, but take care not to damage the roots. This simple action can improve the arrangement of the surface roots and excellent results can be achieved over a period of a few years. Convincing and interesting surface roots are highly desirable as they make the bonsai look more stable, realistic and natural.
4. Use an old toothbrush to remove soil and moss from areas close to the trunk. Spend time carefully exposing surface roots. You may notice a root that is ugly and unnecessary and this should be removed, providing that there are sufficient roots nearby to support that area of the tree. Reposition roots where necessary, using wire pegs to hold them in place. When carrying out the repotting procedure a large tray is useful to prevent the surrounding area becoming untidy.
5. To prepare the roots for pruning, use a bonsai fork to comb all soil and grit from the outermost roots. Standing the tree on a box or an upturned pot can make this process easier.
Comb out roots from underneath the mass, after first removing any old mesh or wire. The result should be that the roots will now hang freely, ready for pruning.
6. Sharp scissors are essential so that the roots are cut cleanly and not squashed. Prune about one third of the roots and certainly no more than one half.
7. Cut several small wedges around the root base where possible. This enables fresh soil to be introduced into the heart of the root ball, helping to keep it healthy.
8. After first cleaning the pot, cover the drainage holes with plastic mesh and secure with wire loops. Prepare long wires for securing the tree and thread these through suitable holes in the bottom of the pot. Add a layer of grit for drainage at the bottom of the pot - the amount to use will vary depending on the depth of the pot.
9. The standard bonsai mix that I prefer consists of equal parts grit, Japanese Akadama clay and a peat based compost. A large sieve should be used to remove any lumps in the peat and a finer sieve is used for the Akadama, which contains a certain amount of undesirable dust. If the tree is growing well and in good health, add a small amount of slow release fertiliser granules to the mix. These will gradually release nutrients into the soil for about six months, as the temperature begins to rise and should be used in addition to other feeds applied during the growing season.
10. Take time positioning the tree in the pot - any mistake at this stage will have to wait until next year to be rectified! Secure with the wire ties so that the tree sits firmly in the pot. Movement whilst the new roots develop can be very damaging and strong winds can blow a bonsai tree out of its pot when it is newly repotted.
11. Use a chopstick to push the soil into awkward places, ensuring that no air pockets are present. Tapping the pot also helps.
Top dress with Japanese Akadama clay. This has the advantage of being both attractive and also a useful dryness indicator, changing to a much lighter colour as the soil begins to dry out.
12. Finally thoroughly water the tree and position out of the wind. Protect from hard frosts and wait for the buds to open!
Bonsai ağacının saksı değişimi ve köklerinin budaması
Bonsai ağaçlarının sağlıklı kalmaları ve iyi büyümelerini garantilemek için saksılarını değiştirmek faydalıdır. İyi gelişmiş lifli kökler dengeli ve düzgün büyüme için önemlidir ve bu da kök budamayla elde edilir. Sıkı bir kök sistemiyle bonsainiz iyi olması için önemli olan besinleri almaya nuktedir olacaktır. Kök budamanın bonsainin küçük kalmasından sorumlu olması bir yanlış anlamadır çünkü bu dal budama teknikleri ile gerçekleştirilir.
Bonsainin ihtiyaç Duyduğu saksı değişimi sıklığı cinse, ebata, yaşa ve bonsainin ne kadar iyi büyümekte olduğuna bağlıdır. Normalde küçük, genç ve enerjik ağaçların yılda bir saksısı değiştirilir. Yaşlı, oturmuş bonsailer sadece 5 yılda bir ya da daha uzun sürede bir değişime ihtiyaç duyar. Ayrıva yaprak döken ağaçlar kozalaklı (her dem yeşil) ağaçlardan daha sık saksı değişimine gereksinim duyar. bonsainizin köklerinin budanması gerekip gerekmediğinden emin değilseniz ağacı (güçlüyken) dikkatlica saksısından çıkarın ve köklr saksıya ulaşmış diye bir bakın. Kök budama ve saksı değiştirme için en iyi zaman filizlerin yeni yeni vermeye başladığı kış sonu ve bahar başıdır.
1. İlk olarak gerekliyse ağacı kesip düzeltmeye, uzun ve istenmeyen gelişimleri düzenlemeye zaman ayırın. Saksı değiştirimeden önce ağacı bir kaç hafta gözetim altında tutmuş olmanız akıllılık olacaktır, böylelikle toprak tamamen kuru olacaktır. Toprak sulu değilken saksı değiştirmeniz sizin için de bonsai için de daha kolay ve iyi olacaktır.
Bonsai ağaçları normalde saksıda bir tel tarafından tutulmaktadır, eğer böyleyse tel saksının altından kesilmelidir. İçe kavisli bir saksıda keskin bir bıçak kullanarak toprak kalıbının kenarlarını saksıdan ayırmak faydalı olacaktır. Bu ağacın saksıdan kolaylıkla çıkmasına imkan verecektir.
2. Ağaç, büyüyen uzun köklerle saksının çevresinin kenarlarına, saksının sınırlarına yaklaştıysa saksı değiştirme vakti gelmiştir. Uzun yıllar ağaçların saksı sınırına erişmiş olarak kalmaktan uzak tutmaya çalışın. Bu, suyun toprağa nufüz etmesini zorlaştıracağından ve bitkinin besinleri elde etme sınırını düşüreceğeğinden bitkiyi ciddi manada zayıflatabilir.
Eğer kökler için hala büyüyecek yeterli alan varsa ağacı dikkatlice eski yerine koyun ve gelecek sene tekrar yoklayın.
3. Toprağın yüzeyini bir ovalama fırçası ile temizleyinnaylan kıl fırçalar bu iş için idealdir. Gövdeden dışa doğru ışınsal tarzda sabırla fırçalayın ancak köklere zarar vermemeye özen gösterin. Bu basit işlem yüzey köklerinin düzeninin iyileştirip bir kaç yılgibi bir sürede mükemmel sonuçlar elde edilebilir. Bonsai daha sağlam, doğal ve gerçekçi yapan ilginç yüzey kökleri çok istenen bir durumdur.
4. Gövdeye yakın alanlardaki yosun ve toprağı temizlemek için eski bir diş fırçası kullanın. Yüzey köklerini açığa çıkarmak için dikkatliçe zaman harcayın. Faydasın ve köyü görünen bir kök farkedebilirsiniz, bu durmda etrafta ağacın o bölgesini besleyecek yeteri dercede kök bulunması şartı ile o kökü yokedebilirsiniz. Kökleri yeniden yerleştirirken sabitlemek için tel mandal kullanın. Saksı değişimi yaparken etrafın dağılmasını önlemek için geniş bir tepsi kullanmak faydalı olacaktır.
5. Kökleri budamaya hazırlarken tüm yoprağı taramak ve en dıştaki kökleri kum taşlarından ayıklamak için bir bonsai çatalı kullanın. Bunu yaparken ağacı bir kutunun ya da ters bir saksının üzerine dik olarak koymak işinizi kolaylaştıracaktır.
Kköleri toprak yığınının(daha önce saksı değiştirmişseniz eski ağ ya da telin) alt kısmından temizleyin. Sonuçta kökler serbest kalacak ve budanmaya hazır olacaktır.
6. Keskin makaslar önemlidir çünkü bu şekilde kökle temzi bir şekilde kesilir, ezilmez. Köklerin yaklaşık 3’de birini budayın ve kesinlikle yarıdan fazlasını budamayın.
7. Toprak yığını etrafında mümkün olduğunca çok küçük oyuk oluşturun. Bu taze toprağın toprak yığınının merkezine girmesine imkan tanıyacak ve sağlıklı kalmasına yardımcı olacaktır.
8. Saksının ilk temizliğinden sonra su tahliye deliklerini platik ağlarla örtüp tel halka ile sabitleyin. Ağacı sabitlemek için uzun teller hazırlayın ve bu telleri saksının altındaki uygun deliklerden geçirin. Su tahliyesi için kullacağınız miktar saksının derinliğine göre değişecek bir miktar çakıl taşı tabakası da ekleyin.
9. Benim tercih ettim standar bonsai karışımı eşit oranlarda çakıl taşı, Japon Akadama kili ve kömür çürüğünde oluşan karışımdır. Geniş bir elek kömürdeki iri parçaları ayırmak, daha ince bir elek ise belli bir miktar istenmeyen toz içeren Akadama için kullanılabilir. Eğer ağacın gelişimi iyi ve sağlıklıysa karışıma küçük bir miktar yavaş salınımlı gübre tanecikleri ekleyin. Bu, sıcaklak yükselmeye başladıkça yaklaşık 6 ay boyunca peyderpey besinleri toprağa salıverecektir ve buna ek olarak büyüme zamanında verilen diğer gübreler de kullanılmalıdır.
10. Ağacın saksı içindeki konumunu ayarlamakra vakit harcayın –bu aşamadki bir hata düzeltilmek için gelecek seneye kadar beklemek zorundadır. Tellerle bağlayın ki ağaç saksının içinde sabit dursun. Yeni kökler gelişirken meydana gelen hareketler çok hasaralayıcı olabilir ve güçlü rüzgarlar yeni saksıya alınmış bir bonsaiyi saksısından dışarı uçurabilir.
11. Hava boşluğu kalmadığı garantilemek için uygunsuz yerlerdeki toprakları çekmek için bir çöp/çubuk kullanın. Saksıya hafifçe vurmak da faydalı olabilir.
Üstüne Japon Akadam kili serpin. Bunun hem zrif görünme hem de toprak kurumaya başladığında iyice açılan rengi ile faydalı bir kuruluk göstergesi olma avantajları vardır.
12. Son olarak ağacı itina ile sulayın ve rüzgar almayan bir yere koyun. Sert ayazlardan koruyun ve sürgün vermesini bekleyin.
made from salep - a flour produced from the tubers of dried, wild orchids growing in the mountains of south-eastern Turkey - is a great delicacy in the country.
It is so popular that part of the city of Istanbul has become known as the "ice cream district" and regularly jams up with traffic, such is the demand to sample the dessert.
But scientists have warned that the ice cream industry is threatening a major collapse in the number of orchids.
"The orchids in Turkey are under very serious threat," botanist Ozdemir Ozhatay of Istanbul University told BBC World Service's Outlook programme.
"For this reason it is forbidden to export - but they are still using it in Turkey for the ice cream."
Shepherds' evidence
Ms Ozhatay added that the quantities needed to supply the booming industry were putting the flower under great strain.
"For one kilogram of dried Salep, around 1,000 orchids are needed," she said.
"If you can imagine how many kilograms they are using, this is quite big damage."
Local shepherds - traditional pickers of the orchids - have also offered evidence that the flower is in steep decline in the country.
"Everyone here depends on ice cream," one told Outlook.
"We sell the milk of our goats, and collect orchids. But the flowers are more and more difficult to find - more and more ice cream producers are using them, and it is disappearing.
"You have to go higher and higher into the mountains to find them."
The damage is so great that environmentalists are now calling for a total ban on the use of salep in ice cream.
But such drastic action appears to have little support among the ice cream fanatics in Turkey.
"For a very long time, we have been eating ice cream - why should we stop?" said one. "[If it is banned] we will just eat illegal ice cream."
Home demand
The locals' attitude is backed by the ice cream manufacturers, most of whom are based in the city of Marash - Turkey's ice cream capital.
Factory owner Mehmet Kumble, whose family firm uses up to three tonnes of salep, or twelve million flowers, every year, said he had no plans to cut back on production.
"Ice cream has been made here since the time of the Ottoman farmers," he said.
"It has always been special because the roots of wild orchids are used."
Orchids were initially popular because the Ottomans believed they were an aphrodisiac.
"It gives the ice cream its unique strength and special taste," Mr Kumble added.
Indeed, since the export ban on orchids came into force, salep ice cream has been available almost exclusively in Turkey.
But how long it will remain on the market even there remains to be seen.
ibuprofen
13-08-2006, 00:46
Several rare orchid species found only in Turkey are facing extinction - because of the Turks' love of ice cream.
Ice cream threatens Turkey's flowers
Ice cream made from salep - a flour produced from the tubers of dried, wild orchids growing in the mountains of south-eastern Turkey - is a great delicacy in the country.
It is so popular that part of the city of Istanbul has become known as the "ice cream district" and regularly jams up with traffic, such is the demand to sample the dessert.
But scientists have warned that the ice cream industry is threatening a major collapse in the number of orchids.
"The orchids in Turkey are under very serious threat," botanist Ozdemir Ozhatay of Istanbul University told BBC World Service's Outlook programme.
"For this reason it is forbidden to export - but they are still using it in Turkey for the ice cream."
Shepherds' evidence
Ms Ozhatay added that the quantities needed to supply the booming industry were putting the flower under great strain.
"For one kilogram of dried Salep, around 1,000 orchids are needed," she said.
"If you can imagine how many kilograms they are using, this is quite big damage."
Local shepherds - traditional pickers of the orchids - have also offered evidence that the flower is in steep decline in the country.
"Everyone here depends on ice cream," one told Outlook.
"We sell the milk of our goats, and collect orchids. But the flowers are more and more difficult to find - more and more ice cream producers are using them, and it is disappearing.
"You have to go higher and higher into the mountains to find them."
The damage is so great that environmentalists are now calling for a total ban on the use of salep in ice cream.
But such drastic action appears to have little support among the ice cream fanatics in Turkey.
"For a very long time, we have been eating ice cream - why should we stop?" said one. "[If it is banned] we will just eat illegal ice cream."
Home demand
The locals' attitude is backed by the ice cream manufacturers, most of whom are based in the city of Marash - Turkey's ice cream capital.
Factory owner Mehmet Kumble, whose family firm uses up to three tonnes of salep, or twelve million flowers, every year, said he had no plans to cut back on production.
"Ice cream has been made here since the time of the Ottoman farmers," he said.
"It has always been special because the roots of wild orchids are used."
Orchids were initially popular because the Ottomans believed they were an aphrodisiac.
"It gives the ice cream its unique strength and special taste," Mr Kumble added.
Indeed, since the export ban on orchids came into force, salep ice cream has been available almost exclusively in Turkey.
But how long it will remain on the market even there remains to be seen.
Sadece Türkiye'de Bulunan Bir Çok Nadir Orkide Türü Türklerin Dondurmaya Düşkünlüğü Yüzünden Soyunun Tükenmesi ile Karşı Karşıya.
Dondurma Türkiye'nin Çiçeklerini Tehdit Ediyor.
Güney doğu Türkiye dağlarında yetişen yabani, kuru orkide yumrularından elde edilen bir undan üretilen salepten yapılan dondurma ülkede mükemmel bir lezzet kaynağıdır.
O kadar meşhur ki şehr-i İstanbul’un bir bölgesi “dondurma diyarı” olarak isimlendirilir ve trafik düzenli olarak bu tatlıdan tatmak isteyenlerin yüzünden sıkışır.
Ama bilim adamları dondurma endüstrisinin orkidelerin sayısını ciddi biçimde azalttığı konusunda uyarıda bulunuyor.
İstanbul Üniversitesi’nden botanist Özdemir Özhatay BBC World Service's Outlook programına “Türkiye’deki orkidelerin sayısı ciddi tehdit altında” dedi.
“Bu sebepten dolayı ihraç edilmesi yasak ancak hala Türkiye dahilinde dondurma üretiminde kullanılıyor”
Çobanların Kanıtı
Bayan Özhatay hızla genişleyen endüstriyi desteklemek için gereken miktarın çiçeğin soyunun iyice kuruttuğunu da ekledi..
“1 kg kuru salep için 1000 civarında orkide gerekiyor” dedi.
“Ne kadar çok kullandıklarını hala edecek olursanız, bu yeterince büyük bir hasar.”
Bölgedeki çobanlar – orkidelerin geleneksel toplayıcıları – çiçeklerin kırda hızla azaldığı kanıtını da sundular.
Programa konuşan birisi; “Burda herkes dondurmaya bağlı” dedi.
”Keçilerimizin sütünü satıyor ve orkide topluyoruz. Ama çiçekleri bulmak çok daha zor, çok daha fazla dondurma üreticisi onları kullanıyor ve artık kayboluyorlar.”
“Onları bulmak için çok dağlarda çok daha yükseğe çıkmak gerekiyor.”
Zarar o kadar büyük ki çevrebilimciler şimdilerde dondurmada salep kullanımının tamamen yasaklanması çağrısında bulunuyor.
Ancak böylseine kesin bir hareket Türkiye’deki dondurmaseverler tarafından ufak bir tepkiyle karşılanacak gibi görünüyor.
Bir tanesi “Çok uzun zamandır biz bu dondurmayı yiyoruz, neden artık bırakalım?” dedi birisi. “(Eğer yasaklanırsa) sadece yasadışı dondurma yeriz.”
Yerli Talep
Mahalli tasarılar çoüğ Türkiye’nin dondurma şehri olan Kahramanmaraş’ta olan dondurma üreticileri tarafından geri çevrildi.
Aile şirketi yılda 3 tona kadar salep ya da 12 milyon çiçek kullanan işletme sahibi Mehmet Kumble üretimi durdurma gibi bir niyetinin olmadıı belirtti.
“Dondurma bu topraklarda somanlı çiftçileri zamanından beri üretilir.” dedi.
“Bu dondurma her zaman özel oldu çünkü yabani orkide kökleri kullanılıyor.”
Orkideler baştan beri meşhurdu çünkü Osmanlılar cinsel gücü arttırdığına inanıyorlardı.
Bay Kumble; “Dondurmaya eşsiz kıvamını ve özel tadını veriyor” diye ekledi.
Sonuçta, orkide ihracatı yasağının devreye girmesinden beri salepli dondurma neredeyse sadece elde edilebilir oldu.
Ama bakış açısı değişmediği sürece daha ne kadar piyasada kalacak?
__________________
(haberin aslı burada (http://news.bbc.co.uk/1/hi/sci/tech/3126047.stm))
bonsaireef
16-08-2006, 07:02
Uzun zamandır pinching(elle uç alma) ile ilgili bir makale arıyorum.Bu makalede asıl aradığım hangi aylarda yapılır, ne sıklıkta yapılır. Yetersiz ingilizcemle bu makaleyi bulamadım. Bulabilen olursa bizim için çok faydalı olacak.
Makaleyi ararken şöyle çok uzun başka bir makale buldum. Verimliliği hakkında çok fikrim yok. İngilizcesi iyi arkadaşlar şöyle bir bakabilirler mi bize faydası olurmu diye.
Pruning and Pinching
by Brent Walston
Introduction
Pruning and pinching deciduous plants is an integral part of bonsai. It is how we create and maintain the fine branch structure and the pleasing outline that is essential to the beauty of the plant. Most people learn how to do this by rote, not really understanding the growth principles behind the methods they practice. This article explains in inexcruciating detail the why of pinching and pruning.
Pinching versus Pruning
First, let's discuss the role of 'pinching' as opposed to 'pruning'. Pruning is used (with reference to branches) to shape the branch, change the direction of the branch, and create taper within the branch. This is all done by pruning back to a bud aimed in the direction that you want it to go. This is usually done to a shoot with several internodes to be removed or with a larger lignified (woody) existing branch. It doesn't matter if you use concave cutters, your fingers, pruners, or chain saw, as long as you do a neat job.
Pinching can achieve the above for very small branches on some species, but for the most part, when we speak of pinching, we are talking about achieving ramification, or twigginess. When pinching the scaffolding of the branch is complete, it only needs detail work or ramification. This is done by removing the tip of the growing branch, usually removing two nodes of a three node shoot (a node is where buds appear or leaves grow). This does two things: 1) it shortens the branch. 2) it releases the buds behind it, interrupting apical dominance. The buds are held from opening by the release of a hormone (auxin) manufactured by the last (terminal) bud. Now the remaining bud is free to open and the buds behind this one.
The result is that by pinching out the terminal bud, or removing a two or three bud shoot, several of the buds remaining on this stem are free to open. Usually one or two will open before the new terminal bud starts forming the hormone and stops the process. Thus, where you once had a soft straight shoot with increasing internodes (usually), you now have two buds opening forming a forked branch with shorter internodes and achieving ramification.
Achieving Shorter Internodes
I emphasized increasing above, because what most people have never bothered to observe (at least I never see it mentioned) is that the first two or three internodes of a released bud (achieved by pruning) are shorter than the internodes of the rest of the expanding shoot. By pinching back to one or two buds, we take advantage of this phenomenon, keeping the short internodes sections and discarding the strong shoot with the longer internodes. This is most important as we reach the outer portions of the branch which, like the branches on the trunk itself, should have leaves and nodes closer together as we approach the extremities.
Internode length is also influenced by the season and growth rate. Recently repotted plants will form longer internodes. Plants heavily fertilized in the spring, or pruned in the winter will also form longer internodes. Plants fertilized and/or pruned in early summer (but not spring), will form shorter internodes.
Armed with this knowledge, you will be able figure out how to achieve your goal. But of course you have to know what your goal is, and that is always the most difficult part, especially for beginners, who have not seen enough trees to know what they want to do.
Alternate versus Opposite
In addition to this, some knowledge of the species is important, because not all woody species react in the same way to pruning (although in general they do). There is also the major distinction that divides the woody species, those that have alternate leaves (buds), and those that have opposite. Alternate species are in general easier to work with, since the last bud will open before the one before it. This creates a strong main branch extension from the last bud and a weaker, smaller branch fork (secondary) from the next to last bud. Just keep this in mind and nature will do the rest.
In opposite species, the two buds are directly opposite each other and will often open simultaneously with equal strength. If not corrected this will give a fan pattern rather than a strong branch, weak secondary pattern usually desired for bonsai. If one bud is nipped out as they expand, one can mimic an alternate species. The same thing is achieved in the training of Black Pine, where great care is taken to make sure that all the branches fork, whereas in nature they would form whorls. Only after many years of wear and tear would they be reduced to forked branches.
Creating Branches
You must form a branch before you can ramify it. It doesn't matter how many internodes are in the first section of the branch, the only thing that matters is whether the branch will sprout from where you cut it to form a bend or create a secondary (side branch) and a new main extension. In general, if you remove the end of a branch, or otherwise prune it, you will change its direction, since a bud on the side of the branch will break and start the new extension in a different direction. The same is true for chopping the trunk. If you want a straight branch, don't prune it. Pinching buds at the end of the branch, means just that. Remove the one terminal (and its leaf) and leave the other buds and leaves alone. The bud at base of the next leaf will be the first to open and form a new shoot in a new direction. The rest of the branch may or may not have leaves, it is of no concern to us here. A branch for pinching purposes constitutes one straight section, or twig, with buds and possibly leaves but with no side branches. Each branch, twig, or shoot if you prefer has only one terminal bud, at the very end of the shoot.
Consider the Species
The other thing that you need to know, is how each species grow. For example, how Ulmus parvifolia grows in response to pruning. This species is dense with dormant buds embedded in the bark as well as the single bud contained in the leaf axil. When you prune this species, you get branches all over the place. This is the beauty of this species for bonsai, and also the reason I tell folks not to worry about branches until the trunk is formed, since you can easily get branches wherever you want them by simply pruning it hard.
Pruning this species hard will give you a little fuzz ball of branches. These are very soft and succulent, and there are very many more than you need. If you begin to prune them off as they emerge you weaken the plant and many of them will die back. Let them grow out about six to eight inches, or more, so they can harden and have a better chance of surviving. Then you can remove the ones you don't want and start thinking about what to do with the ones remaining. If you want one to fork at a certain location, prune it there. You can see that you must have an image of the tree that you want to obtain before you can proceed.
One the other end of the spectrum you have species like beech, Fagus, that have strongly determinate buds. Beech will usually only form one set of buds and leaves a year, although an occasional hard pruning will force dormant buds to break. Since you can't rely upon buds breaking wherever you want them, you must plan ahead and rely upon pinching as your main tool of branch formation as well as for ramification.
And finally
In a beginning bonsai book, you might get the advice, "let a shoot grow three sets of leaves and pinch it back to one or two". While this, in fact, may be good advice, you can see from the above that it's not quite that simple. Knowledge is power.
http://www.evergreengardenworks.com/pruning.htm
backyard
16-08-2006, 10:08
bence faydalı bu
dönemlerden bahsetmiyor ama budama ve elle uç almayı karşılaştırıyor
çevireyim bari bir ara :)
hangi dönemlerde yapıldığına da bakayım
ibuprofen
19-08-2006, 15:00
kontrol edildi-backy
Pruning and Pinching
by Brent Walston
Introduction
Pruning and pinching deciduous plants is an integral part of bonsai. It is how we create and maintain the fine branch structure and the pleasing outline that is essential to the beauty of the plant. Most people learn how to do this by rote, not really understanding the growth principles behind the methods they practice. This article explains in inexcruciating detail the why of pinching and pruning.
Pinching versus Pruning
First, let's discuss the role of 'pinching' as opposed to 'pruning'. Pruning is used (with reference to branches) to shape the branch, change the direction of the branch, and create taper within the branch. This is all done by pruning back to a bud aimed in the direction that you want it to go. This is usually done to a shoot with several internodes to be removed or with a larger lignified (woody) existing branch. It doesn't matter if you use concave cutters, your fingers, pruners, or chain saw, as long as you do a neat job.
Pinching can achieve the above for very small branches on some species, but for the most part, when we speak of pinching, we are talking about achieving ramification, or twigginess. When pinching the scaffolding of the branch is complete, it only needs detail work or ramification. This is done by removing the tip of the growing branch, usually removing two nodes of a three node shoot (a node is where buds appear or leaves grow). This does two things: 1) it shortens the branch. 2) it releases the buds behind it, interrupting apical dominance. The buds are held from opening by the release of a hormone (auxin) manufactured by the last (terminal) bud. Now the remaining bud is free to open and the buds behind this one.
The result is that by pinching out the terminal bud, or removing a two or three bud shoot, several of the buds remaining on this stem are free to open. Usually one or two will open before the new terminal bud starts forming the hormone and stops the process. Thus, where you once had a soft straight shoot with increasing internodes (usually), you now have two buds opening forming a forked branch with shorter internodes and achieving ramification.
Achieving Shorter Internodes
I emphasized increasing above, because what most people have never bothered to observe (at least I never see it mentioned) is that the first two or three internodes of a released bud (achieved by pruning) are shorter than the internodes of the rest of the expanding shoot. By pinching back to one or two buds, we take advantage of this phenomenon, keeping the short internodes sections and discarding the strong shoot with the longer internodes. This is most important as we reach the outer portions of the branch which, like the branches on the trunk itself, should have leaves and nodes closer together as we approach the extremities.
Internode length is also influenced by the season and growth rate. Recently repotted plants will form longer internodes. Plants heavily fertilized in the spring, or pruned in the winter will also form longer internodes. Plants fertilized and/or pruned in early summer (but not spring), will form shorter internodes.
Armed with this knowledge, you will be able figure out how to achieve your goal. But of course you have to know what your goal is, and that is always the most difficult part, especially for beginners, who have not seen enough trees to know what they want to do.
Alternate versus Opposite
In addition to this, some knowledge of the species is important, because not all woody species react in the same way to pruning (although in general they do). There is also the major distinction that divides the woody species, those that have alternate leaves (buds), and those that have opposite. Alternate species are in general easier to work with, since the last bud will open before the one before it. This creates a strong main branch extension from the last bud and a weaker, smaller branch fork (secondary) from the next to last bud. Just keep this in mind and nature will do the rest.
In opposite species, the two buds are directly opposite each other and will often open simultaneously with equal strength. If not corrected this will give a fan pattern rather than a strong branch, weak secondary pattern usually desired for bonsai. If one bud is nipped out as they expand, one can mimic an alternate species. The same thing is achieved in the training of Black Pine, where great care is taken to make sure that all the branches fork, whereas in nature they would form whorls. Only after many years of wear and tear would they be reduced to forked branches.
Creating Branches
You must form a branch before you can ramify it. It doesn't matter how many internodes are in the first section of the branch, the only thing that matters is whether the branch will sprout from where you cut it to form a bend or create a secondary (side branch) and a new main extension. In general, if you remove the end of a branch, or otherwise prune it, you will change its direction, since a bud on the side of the branch will break and start the new extension in a different direction. The same is true for chopping the trunk. If you want a straight branch, don't prune it. Pinching buds at the end of the branch, means just that. Remove the one terminal (and its leaf) and leave the other buds and leaves alone. The bud at base of the next leaf will be the first to open and form a new shoot in a new direction. The rest of the branch may or may not have leaves, it is of no concern to us here. A branch for pinching purposes constitutes one straight section, or twig, with buds and possibly leaves but with no side branches. Each branch, twig, or shoot if you prefer has only one terminal bud, at the very end of the shoot.
Consider the Species
The other thing that you need to know, is how each species grow. For example, how Ulmus parvifolia grows in response to pruning. This species is dense with dormant buds embedded in the bark as well as the single bud contained in the leaf axil. When you prune this species, you get branches all over the place. This is the beauty of this species for bonsai, and also the reason I tell folks not to worry about branches until the trunk is formed, since you can easily get branches wherever you want them by simply pruning it hard.
Pruning this species hard will give you a little fuzz ball of branches. These are very soft and succulent, and there are very many more than you need. If you begin to prune them off as they emerge you weaken the plant and many of them will die back. Let them grow out about six to eight inches, or more, so they can harden and have a better chance of surviving. Then you can remove the ones you don't want and start thinking about what to do with the ones remaining. If you want one to fork at a certain location, prune it there. You can see that you must have an image of the tree that you want to obtain before you can proceed.
One the other end of the spectrum you have species like beech, Fagus, that have strongly determinate buds. Beech will usually only form one set of buds and leaves a year, although an occasional hard pruning will force dormant buds to break. Since you can't rely upon buds breaking wherever you want them, you must plan ahead and rely upon pinching as your main tool of branch formation as well as for ramification.
And finally
In a beginning bonsai book, you might get the advice, "let a shoot grow three sets of leaves and pinch it back to one or two". While this, in fact, may be good advice, you can see from the above that it's not quite that simple. Knowledge is power.
http://www.evergreengardenworks.com/pruning.htm
Budama ve Elle Uç Alma
Giriş
Yaprak döken bitkilerin budanması ve elle alınması bonsainin önemli bir unsurudur. Bu ağacın güzel görünümü için elzem olan; bitkiye güzel bir şekil verme ve hoşa giden bir taslak oluşturma yoludur. Çoğu insan bunun nasıl yapılacağını uyguladıkları tekniğin ardındaki büyüme prensiplerini idrak etmeksizin ezbere öğrenirler..
Budama - Elle Uç Alma Karşılaştırma
Gelin önce budamanın aksi olarak elle uç almanın işlevini tartışalım. Budama (dallardan bahsediyoruz) dalları şekillendirmede, dalların yönünü değiştirmede ve gittikçe inceler dal yapısı oluşturmada kullanılır. Bunların hepsi istediğin yöne uzamakta olan bir sürgünün gerisinden budamayla yapılır. Bu genellikle be genellikle kesilecek bir çok boğumu olan bir filize ya da odunsu büyük bir dala yapılır. İtinayla yaptığınız sürece bunu çukur kesicilerle mi, parmaklarınızla mı, budama makası ile mi ya da elektirikli testere ile mi yaptığınız önemli değil. Elle uç almak bazı özel türlerde çok ince dallarda yukarıda bahsettiklerimizi başarabilse de, elle uç alma dediğimizde dallanma ve ince dalların oluşmasından bahsediyoruzdur. Tüm dalların kabaca elle alınması bittikten sonra geriye kalan tek şey dallanma için özenli bir çalışmadır. Bu, büyüyen dalın ucunun genellikle üç boğumu olan bir filizin iki boğumunun kesilmesiyle (boğum sürgünün ya da yaprakların büyümeye başladığı yere denir) gerçekleştirilir. Bu iki işe yarar: 1) dalları kısaltır. 2) tepedeki hakimiyeti kırınca gerisindeki filizleri serbest bırakır. Filizler son, uç filizden salgılanan oksin isimli hormon etkisiyle sürmekten alıkoyulmuş olur. Şimdi kalan filizler ve bunun arkasında kalanlar açmaya hazırdır.
Sonuç uçtaki filizin alınmasıyla yahut 2 veya 3 filizin kaldırılmasıyla bu kökten gelişen geriye kalan bir çok filizin açması daha kolay hale gelir. Yeni uç filizin hormon salgılamay başlamasından ve gelişimi durdurmasından önce genellikle bir ya da 2 filiz açmaya başlar. Nitekim boğum sayısını arttırmak suretiyle düzgün gelişen bir filiz elde ettiğiniz zaman kısa boğumları olan, çatal şeklinde ve dallanan iki sürgününüz olacaktır.
Kısa Boğumlar Oluşturma
Yukarda arttırmaktan bahsettim çünkü çoğü insanın gözlemlemekten rahatsızlık duymadıkları şey (en azından ben hiç bahsedildiğini duymadım) gelişen filizin (budanarak yapılmış olan) ilk 2 ya da 3 boğumunun diğer gelişen filizlerin boğumlarından kısa olmasıdır. Bir ya da 2 filiz geriden elle uç almayla kısa boğumlar bırakmak ve uzun boğumların gücünü ekarte ederek bu kavramın faydalarını görürüz. Bu, dalları ve yaprakları birbirine yakın duran uçlar olan dalların dış kısımlarına, gövdenin bizzat üstündeki dallar gibi, ulaştığımız sürece çok önemlidir.
Boğum uzunluğu ve aralığı mevsim ve gelişme hızı ile de ayrıca belirlenir. Saksısı yeni değişmiş bitkiler uzun boğumlar şekillendirecktir. Baharda çokca gübrelenmiş bitkiler ya da kışın budanmış olanlar da uzun boğumlar çıkaracaktır. Yazbaşında gübrelenen ya da budanan bitkiler ise kısa boğumlar geliştireceklerdir.
Bu bilgilerle donandıktan sonra hedefinize ulaşmak için nasıl şekiller yapacağınıza nuktedir olacaksınız. Ama elbette hedefinizin ne olduğunu bilmelisiniz, bu ne yapacağını kestirmek için yeterince ağaç görmemiş tecrübesizler için her zaman en zor kısımdır.her zaman en zor parçadır
Ardısıra ya da Ters
Buna ek olarak türler hakkında bazı bilgi de gereklidir çünkü genelde aynı davranmalarına rağmen tüm odunsular budamaya karşı aynı yanıtı vermezler. Odunsu bitkileri ayırmakta kullanılan bir büyük kriter vardır ki o da yapraklarının arka arkayı mı yoksa ters mi dizilmeleridir. Sıralı olanlar, kendisinden önceki filizden önce son filizde de sürene kadar çalışılması kolaydır. Bu son filizden zayıf olana doğru güçlü bir ana dal ve ikinciden sonuncuya kadar da küçük dalcıklar oluşmasını sağlar. Sadece bunu hatırda tutun kalanı doğa yapacaktır.
Ters yapraklı türlerde 2 filiz tam olarak karşı karşıyadır ve yaklaşık aynı zamanda yaklaşık aynı şekilde gelişir. Eğer düzeltilmezse bu güçlü bir ana daldan ziyade pervane görüntüsü verir, küçük yan dalcıklar ise daha çok bonsai için tercih edilir. Eğer bir filiz gelişirken çimdiklenir kıstırılırsa, bitki sıralı yapraklı türler gibi davranabilir. Aynı şey, tüm çatal dalcıklarının helezon şeklinde şekiller oluşturduğu ve hepsine ayrı ayrı itine göstermek gereken karaçamda çalışırken de uygulanır. Sadece yıllar sonra budama sonucu çatallanma azalacaktır.
Dalları Oluşturma
Dallanma sağlanmadan önce siz bir dal oluşturmalısınız. Dalın ilk bölümünde kaç boğum olduğu hiç önemli değil, önemli olan sizin dalı kesitiğiniz yerden yeni bir sürgün mü verecek yoksa yan bir dal mı oluşacak. Genel olarak bir dalın ucunu keserseniz ya da budarsanız, yeni bir filiz çıkıp da yönün değişmesini engelleyene kadar onun istikametini değiştirirsiniz. Aynısı gövdeyi budamak için de geçerlidir. Eğer düz bir dal isiyorsanız onu kesmeyin. Bunu elle uç çekmeyle de yapabilirsiniz. Baştaki filizi ve yaprağı çekin ve diğer yapraklar ve filizleri yanlız bırakın. Bir sonraki yaprak ve onun bucağındaki filiz şimdi yeşermeye vakıf olandır ve o gelişip yeni bir yön tayin edecektir. Dalın kalanı yaprak verebilir ya da vermeyebilir zaten bu bizi şu durumda alakadar etmiyor. Elle ucu çekilmiş bir dal size düz bir gelişim ve küçük yan dalcıkları olmayan bir bitki temin eder. Her dalın, dalcığın yahut filizin sadece bir ucu olur.
Türleri de Gözönünde Bulundurun
Bilmeniz gereken başka bir şey ise hangi türün nasıl büyüdüğüdür. Mesela çin karaağacı budamaya yanıt olarak nasıl büyür? Buı türler tek filiz bulundurduğu kadar ağaç kabuğu altına yağrak ile dal arasındaki köşeye tepilmiş bir sürü sıkışık filiz öncülüne de sahiptir. Eğer bu bölgeyi keserseniz bu bölgede bir sürü dal oluşur. Bu ilgili türün bir güzelliğidir ayrıca da insanlara gövde şekillenmeden önce merak etmemelerini telkin etmemin çünkü gövdeyi herhangi bir yerinden kabaca keserek bir şekle sokabileceklerinin sebebidir.
Bu türlerde kabaca budama dallardan oluşan bir top oluşturur. Bu dallar çok yumuşak ve sulu, etlidir,sayıca da çoktur. Eğer bunları da budarsanız bitki zayıflar ve budandıkları yerden kururlar. Bırakın 20 -25 cm oluncaya dek büyüsünler, böylece daha da güçlenip yaşama şansı yakalayabilirler. Daha sonra istemedikleriniz kaldırı kalanı ile ne yapacağınızı düşünürsünüz. Eğer birinin belli bir yerden çatallanmasını isterseniz ordan budayın. Göreceksiniz ki bir ağacı şekillendirmeye başlamadan önce onun şeklini düşünmüş olmalısınız.
Yelpazenin diğer ucundaki kayın gibi ağaçlar ise çok keskin sınırlı filizlere sahiptir. Kayın yıl boyunca sadece bir filiz ve yaprak şekillendirir ve genel bir budama baskın filizlerin körelmesine sebep olur. Bu şiekilde sürgün istediğiniz yerden filizler köreleceği için elle uç çekerek dal şeklini ve dallanmayı sağlamalısınız.
Son Olarak
Bir bonsai kitabının başında “Bırakın 3 seri filiz versin ve bir ya da ikiden gerisini elle alın” diye bir tavsiyeye rastlayabilirsiniz. İyi bir tavsiye ancak o kadar da kolay değil, yukarıdaki bilgiler ışığında bu kadar da basit olmadığını göreceksiniz. Bilgi güçtür.
Brent Walston
__________________
metnin aslı burada (http://www.evergreengardenworks.com/pruning.htm)
__________________
bonsaisever
09-09-2006, 14:42
Tamamı : http://www.rhs.org.uk/learning/publications/pubs/garden0506/maples.asp
Çeviri yapıldı
Growing dissectums
Contrary to popular belief, Japanese maples do not need acidic soils to grow well. They will succeed on most garden soils except the extremely alkaline, waterlogged or really dry. These are forest understorey plants, adapted to semi-shade, shallow but humus-rich soils, the shelter of a higher tree canopy and relatively constant moisture levels. Their biggest enemies are winter waterlogging (their fine, fibrous root systems are prone to rots) and late spring frosts. Japanese maples leaf out relatively early in the season and while frost damage to emerging leaves is rarely fatal, it can knock them back severely. Slow-growing dissectums can take time to recover from frost damage, although their small stature does at least make fleecing an entire plant during spring cold snaps possible.
If you garden on chalky, free-draining or heavy clay soils, Japanese maples in general, and dissectums in particular, adapt well to containers, and plants in pots can be brought under cover when frost threatens. A loam-based, John Innes-type compost with up to 20 percent added grit or perlite to improve drainage is ideal. Never allow the compost to dry out entirely; scorched leaves, their edges brown, dry and papery, will result. Pot-on gradually, every two or three years.
Scorch can occur with plants grown in the ground, too. Strong sunlight or winds can strip moisture from the leaves faster than the roots can replace it, and given the amount of edge to the leaves of dissectums they are particularly vulnerable. As with frost damage, scorch looks unsightly but plants usually recover and affected leaves can be cut off.
Most purple-leaved dissectums colour best in good light, but given the potential for scorch, this does not mean full sun, which is risky for all cultivars. Variegated cultivars are most prone to scorch in sun, so shade is crucial. Like all Japanese maples, dissectums have shallow root systems, so an organic surface mulch both conserves moisture and feeds the plant (more on Japanese maple cultivation). Be sparing of feritiliser - too much tends to produce lots of soft growth that is vulnerable to sun, wind, drought and early autumn frosts.
None of this should suggest dissectums are difficult to grow, however, for they are not - give them moisture at the right time and site them correctly in sheltered locations with some shade and they will repay handsomely with cascades of peaceful foliage that often changes colour with the seasons.
Placing dissectum maples
Dissectums should not be given vigorous neighbours, whether herbaceous or woody. Their delicate appearance suggests equally fine- or small-leaved companions. Selections with different leaf colours contrast effectively with each other, and they also look beautiful placed in front of more vigorous, upright Japanese maples such as Acer palmatum ‘Osakazuki’, A. palmatum ‘Sango-kaku’ (coral-bark maple) or exquisite A. shirasawanum ‘Aureum’ (golden full moon maple). Keep them far enough in front of the rootball of the larger plant, however, to avoid competition. Dissectums also mix well with other favourites of the Japanese garden such as evergreen azaleas, camellias and pieris, and even feathery grasses such as Stipa tennuissima or Deschampsia cespitosa.
On a smaller scale, including pot groupings, team dissectums with other foliage plants using complementary or contrasting colours and shapes. Red and purple dissectums go well with blue hostas, Ophiopogon planiscapus (black-leaved ‘Nigrescens’ or plain green), or the strappy, arching leaves of broad-leaved sedges such as Carex siderosticha or C. glauca, and plain or variegated Luzula (woodrush). The finely-divided leaves of smaller ferns such as Athyrium niponicum var. pictum (painted lady fern), Cyrtomium falcatum (Japanese holly fern) or cultivars of Polystichum setiferum Plumosum or Divisilobum Groups echo the dissectum leaf beautifully. Mounded green dissectums could be matched in shape with refined grass Hakonechloa macra ‘Aureola’ or the intense blue cushions of Festuca glauca ‘Elija Blue’, or contrasted with the bold, blood-red uprights of Imperata cylindrica ‘Rubra’ (blood grass) or the green, black-banded stems of Equisetum hyemale (scouring rush).
It is not just in Japanese or foliage gardens that dissectums can shine, however: their low mounds of foliage are equally at home in modern spaces, or potted on a contemporary deck. Green-leaved selections can blend demurely into the background, while purples and reds used as specimen plants demand attention. All are irresistibly tactile. Dark blue or reddish glazed pots complement rusty red and purple cultivars well, and a pair of potted dissectums would frame a doorway beautifully.
All colours look wonderful in splendid isolation close to water, and fare well at the edges of streams or ponds (if the soil is free-draining enough), where their foliage can luxuriate in the high humidity.
The less-vigorous dissectum cultivars are small and slow growing enough to be used in large rock gardens, as they are at RHS Garden Wisley. The delicate tracery of their bare, twiggy outline makes an excellent foil for early spring bulbs such as snowdrops, Chionodoxa, Leucojum and dwarf daffodils, while their mounded form makes an elegant backdrop to cushion-forming alpines such as saxifrages and sedums.
Pruning
Although dissectum maples do not need pruning, they form such a congested dome that the curved or downright serpentine beauty of their trunk and branches is hidden. Selective pruning to open up this internal structure to sight not only makes them look better aesthetically, it allows light and air into the canopy, reducing potential problems with fungal diseases and pests lurking inside. Dissectums are best pruned in summer.
In Japan, dissectums are often grown in pots raised well off the ground to bring their fine structure closer to eye level, and are prized as much for the filigree beauty of their winter branches as for their foliage.
Fern-leaf or dissectum variety Japanese maples are among the most beautiful of all foliage plants. They may not flower conspicuously but certainly mark the changes of season: the shy emergence of their vividly-coloured spring leaves declares the true end of winter, subtly shifting into a more demure but luxuriant midsummer dress of lush, feathery, cascading foliage before taking on dazzling autumnal robes. Even when the last leaves have fallen, the elegant scaffolding that is revealed continues to have impact.
These are plants that command attention in all seasons, with a presence far larger than their diminutive size suggests.
bonsaisever
09-09-2006, 16:16
Arkadaşlar İbuprofenden başka yok mu? :(
Şöle bol konuşmalı bir forum sayfası var da :)
Oradan Acer Palmatum yetiştiriciliği ile ilgili önemli bilgileri ayıklayıp çevirecek bir arkadaş lazım ;)
sayfa şu :http://www.ubcbotanicalgarden.org/forums/showthread.php?t=3147
İbuprofen sınav hazırlığında yoğun iyice, başka bir kahramana ihtiyacımız var bu ara.. çeviri için
ibuprofen
25-09-2006, 00:17
Growing dissectums
Contrary to popular belief, Japanese maples do not need acidic soils to grow well. They will succeed on most garden soils except the extremely alkaline, waterlogged or really dry. These are forest understorey plants, adapted to semi-shade, shallow but humus-rich soils, the shelter of a higher tree canopy and relatively constant moisture levels. Their biggest enemies are winter waterlogging (their fine, fibrous root systems are prone to rots) and late spring frosts. Japanese maples leaf out relatively early in the season and while frost damage to emerging leaves is rarely fatal, it can knock them back severely. Slow-growing dissectums can take time to recover from frost damage, although their small stature does at least make fleecing an entire plant during spring cold snaps possible.
If you garden on chalky, free-draining or heavy clay soils, Japanese maples in general, and dissectums in particular, adapt well to containers, and plants in pots can be brought under cover when frost threatens. A loam-based, John Innes-type compost with up to 20 percent added grit or perlite to improve drainage is ideal. Never allow the compost to dry out entirely; scorched leaves, their edges brown, dry and papery, will result. Pot-on gradually, every two or three years.
Scorch can occur with plants grown in the ground, too. Strong sunlight or winds can strip moisture from the leaves faster than the roots can replace it, and given the amount of edge to the leaves of dissectums they are particularly vulnerable. As with frost damage, scorch looks unsightly but plants usually recover and affected leaves can be cut off.
Most purple-leaved dissectums colour best in good light, but given the potential for scorch, this does not mean full sun, which is risky for all cultivars. Variegated cultivars are most prone to scorch in sun, so shade is crucial. Like all Japanese maples, dissectums have shallow root systems, so an organic surface mulch both conserves moisture and feeds the plant (more on Japanese maple cultivation). Be sparing of feritiliser - too much tends to produce lots of soft growth that is vulnerable to sun, wind, drought and early autumn frosts.
None of this should suggest dissectums are difficult to grow, however, for they are not - give them moisture at the right time and site them correctly in sheltered locations with some shade and they will repay handsomely with cascades of peaceful foliage that often changes colour with the seasons.
Placing dissectum maples
Dissectums should not be given vigorous neighbours, whether herbaceous or woody. Their delicate appearance suggests equally fine- or small-leaved companions. Selections with different leaf colours contrast effectively with each other, and they also look beautiful placed in front of more vigorous, upright Japanese maples such as Acer palmatum ‘Osakazuki’, A. palmatum ‘Sango-kaku’ (coral-bark maple) or exquisite A. shirasawanum ‘Aureum’ (golden full moon maple). Keep them far enough in front of the rootball of the larger plant, however, to avoid competition. Dissectums also mix well with other favourites of the Japanese garden such as evergreen azaleas, camellias and pieris, and even feathery grasses such as Stipa tennuissima or Deschampsia cespitosa.
On a smaller scale, including pot groupings, team dissectums with other foliage plants using complementary or contrasting colours and shapes. Red and purple dissectums go well with blue hostas, Ophiopogon planiscapus (black-leaved ‘Nigrescens’ or plain green), or the strappy, arching leaves of broad-leaved sedges such as Carex siderosticha or C. glauca, and plain or variegated Luzula (woodrush). The finely-divided leaves of smaller ferns such as Athyrium niponicum var. pictum (painted lady fern), Cyrtomium falcatum (Japanese holly fern) or cultivars of Polystichum setiferum Plumosum or Divisilobum Groups echo the dissectum leaf beautifully. Mounded green dissectums could be matched in shape with refined grass Hakonechloa macra ‘Aureola’ or the intense blue cushions of Festuca glauca ‘Elija Blue’, or contrasted with the bold, blood-red uprights of Imperata cylindrica ‘Rubra’ (blood grass) or the green, black-banded stems of Equisetum hyemale (scouring rush).
It is not just in Japanese or foliage gardens that dissectums can shine, however: their low mounds of foliage are equally at home in modern spaces, or potted on a contemporary deck. Green-leaved selections can blend demurely into the background, while purples and reds used as specimen plants demand attention. All are irresistibly tactile. Dark blue or reddish glazed pots complement rusty red and purple cultivars well, and a pair of potted dissectums would frame a doorway beautifully.
All colours look wonderful in splendid isolation close to water, and fare well at the edges of streams or ponds (if the soil is free-draining enough), where their foliage can luxuriate in the high humidity.
The less-vigorous dissectum cultivars are small and slow growing enough to be used in large rock gardens, as they are at RHS Garden Wisley. The delicate tracery of their bare, twiggy outline makes an excellent foil for early spring bulbs such as snowdrops, Chionodoxa, Leucojum and dwarf daffodils, while their mounded form makes an elegant backdrop to cushion-forming alpines such as saxifrages and sedums.
Pruning
Although dissectum maples do not need pruning, they form such a congested dome that the curved or downright serpentine beauty of their trunk and branches is hidden. Selective pruning to open up this internal structure to sight not only makes them look better aesthetically, it allows light and air into the canopy, reducing potential problems with fungal diseases and pests lurking inside. Dissectums are best pruned in summer.
In Japan, dissectums are often grown in pots raised well off the ground to bring their fine structure closer to eye level, and are prized as much for the filigree beauty of their winter branches as for their foliage.
Fern-leaf or dissectum variety Japanese maples are among the most beautiful of all foliage plants. They may not flower conspicuously but certainly mark the changes of season: the shy emergence of their vividly-coloured spring leaves declares the true end of winter, subtly shifting into a more demure but luxuriant midsummer dress of lush, feathery, cascading foliage before taking on dazzling autumnal robes. Even when the last leaves have fallen, the elegant scaffolding that is revealed continues to have impact.
These are plants that command attention in all seasons, with a presence far larger than their diminutive size suggests.
“Dissectum” yetiştirme
Meşhur inanışın tersine; Japon akçaağaçları güzel gelişmek için asidik toprağa ihtiyaç duymaz. Su bazlı, aşırı alkali ya da tamamen ıslak olanlar dışında çoğu bahçe toprağı ile iyi gelişeceklerdir. Bunlar yarı gölgeye, sığ ancak humustan zengin toprağa, yüksek bir ağacın arkasında kalmaya ve sürekli görece fazla neme alışmış orman bitkileridir. En büyük düşmanları kış baskınları (ince fibröz kökleri çürümeye meyillidir) ve bahar sonu donlarıdır. Japon akçaağaçları mevsim başında yaprak sürmeye başlarlar ve çıkan yaprakların soğuğa maruz kalması nadiren ölümcül olabilir, ciddi bir şekilde çarpabilir. Bahar soğuk hava dalgalarında küçük yapıları sayesinde bu ağacın tümü kaplanmış gibi korunaklı olsa da yavaş gelişen bu bitkilerin donma hasarını tamir etmesi uzun sürebilir.
Çiçek ekiminde kireçli, serbet tahliyeli ya da ağır killi toprak kullanırsanız, genel olarak Japon akçaağaçları, özellikle de “dissectum” kaba iyi alışacaktır ve saksıdaki bitki soğuklar tehdide başladığında koruma altına alnınabilecektir. Tahliyeyi kolaylaştırmak için, verimli toprak, %20 oranında çakıl veya perlit eklenmiş John-Innes (http://www.gardeningdata.co.uk/soil/john_innes/john_innes.htm) tipi karışım en iyisidir. Hiç bir zaman toprağın tamamen kurumasına müsaade etmeyin; bu, yanmış yapraklar ve kağıt inceliğinde, kuru, kahverengi yaprak uçları ile sonuçlanacaktır. Kademeli olarak 2 ya da 3 yılda bir saksı değiştirin.
Yanma yerde büyüyen bitkilerde de görülebilir. Güçlü güneş ışığı ya da rüzgar yapraklarda köklerin uçlarda olan ve savunmasız yapraklara gereken miktarı telafi edebileceğinden daha fazla nemi alıp götürebilir. Donmada olduğu gibi yanan yapraklar da çirkin görünür ancak bitki genellikle kendini tamir edebilir ve etkilenen yapraklar kesilebilir.
Çoğu mor yapraklı “dissectum” renkerini en iyi ışık altındayken sergiler ancak bunun yanma tehlikesi vardır, tabii ki burada kastedilen tüm dikili canlılar için riskli olan direkt güneş ışığı değildir. Değişik renklerdeki bitkiler güneşte yanmaya daha çk eğilimlidir, o halde gölge elzemdir. Tüm japon akçaağaçları gibi “dissectum”lar da yüzeysel kök sistemlerine sahiptirler ve bu yüzden organik organik saman-yaprak karışımı ile yüzeyin kaplanması hem nemi tutar hem de bitkiyi (daha çok Japon akçaağacı türleri için geçerli) besler. Gübre kullanırken tutumlu davranın, çok fazla vermek bitkinin güneşe, rüzgara, susuzluğa ve erken güz soğuklarına savunmasız olan dayanıksız gelişim şekline geçmeye meyletmesine sebep olur.
Bunların hiçbirisi “dissectum”un yetiştirilmesi zor olduğunu göstermez, değillerdir de. Doğru zamanda nem almalarını sağlayın, birazcık gölgeli korunmuş bir alana yerleştirin, mevsimler geçtikçe sık sık değişen yapraklar silsilesi ile size güzel bir cevap vereceklerdir.
“Dissectum”u konumlandırma
İster otsu olsun ister odunsu, “dissectum”un büyük ve güçlü komşuları olmamalıdır. Zarif görünümü eşit derecede ince görünümlü ya da küçük yapraklı arkadaşlara sahip olmasını gerektirir. Farklı yaprak türleriyle olan seçimler birbirleri ile etkili bir kontrast oluşturacaktır, ayrıca mercan kabuğu akçaağaç olarak da bilinen Acer palmatum ‘Sango-kaku’ (http://www.ces.ncsu.edu/depts/hort/consumer/factsheets/trees-new/acer_palmatum_sangokaku.html)gibi, enfes A. shirasawanum ‘Aureum’ (altın dolunay akçaağacı) gibi ya da Acer palmatum ‘Osakazuki’ (http://www.ubcbotanicalgarden.org/forums/showthread.php?t=1985) gibi yüksek ve heybetli Japon Acer Palmatumlarının önüne yerleştirildiklerinde güzel görünürler. Yarışa girmelerini önlemek için büyük bitkilerin kök yumağından uzakta tutun. “dissectum”lar ayrıca herdem yeşil azaleas (http://images.google.com.tr/images?sourceid=navclient&ie=UTF-8&rls=GGLD,GGLD:2006-32,GGLD:en&q=azaleas&sa=N&tab=wi), camellias (http://images.google.com.tr/images?sourceid=navclient&ie=UTF-8&rls=GGLD,GGLD:2006-32,GGLD:en&q=camellias&sa=N&tab=wi) ve pieriler (http://images.google.com.tr/images?sourceid=navclient&ie=UTF-8&rls=GGLD,GGLD:2006-32,GGLD:en&q=pieris&sa=N&tab=wi) gibi Japon bahçesinin güzide üyeleriyle ya da Stipa tennuissima (http://www.elnativogrowers.com/Photographs_page/stiten.htm) ve Deschampsia cespitosa (http://images.google.com.tr/images?sourceid=navclient&ie=UTF-8&rls=GGLD,GGLD:2006-32,GGLD:en&q=Deschampsia%20cespitosa&sa=N&tab=wi) gibi tüylü çayırlarla uyum sağlar.
Diğer taraftan saksıları gruplamak suretiyle tamamlayıcı yahut zıt renklerir ve şekiller “dissectum”ları diğer salon bitkileri ile takımlar haline getirin. Kırmızı ve mor “dissectum”lar mavi hosta (http://images.google.com.tr/images?sourceid=navclient&ie=UTF-8&rls=GGLD,GGLD:2006-32,GGLD:en&q=hosta&sa=N&tab=wi)larla ya da Ophiopogon planiscapus (http://images.google.com.tr/images?sourceid=navclient&ie=UTF-8&rls=GGLD,GGLD:2006-32,GGLD:en&q=Ophiopogon%20planiscapus&sa=N&tab=wi) (kara yapraklı siyahiler ya da düz yeşil), Carex siderosticha (http://images.google.com.tr/images?svnum=10&hl=tr&lr=&rls=GGLD%2CGGLD%3A2006-32%2CGGLD%3Aen&q=Carex+siderosticha&btnG=Ara) ya da Carex glauca (http://images.google.com.tr/images?svnum=10&hl=tr&lr=&rls=GGLD%2CGGLD%3A2006-32%2CGGLD%3Aen&q=Carex+glauca&btnG=Ara) gibi dolgun kemerli yapraklara sahip sıradan sazlarla, ya da düz yahut değişik renkli Luzula (http://images.google.com.tr/images?svnum=10&hl=tr&lr=&rls=GGLD%2CGGLD%3A2006-32%2CGGLD%3Aen&q=luzula) ile iyi gider. Athyrium niponicum var. Pictum (http://images.google.com.tr/images?svnum=10&hl=tr&lr=&rls=GGLD%2CGGLD%3A2006-32%2CGGLD%3Aen&q=Athyrium+niponicum+var.+Pictum&btnG=Ara), Cyrtomium falcatum (http://images.google.com.tr/images?svnum=10&hl=tr&lr=&rls=GGLD%2CGGLD%3A2006-32%2CGGLD%3Aen&q=Cyrtomium+falcatum&btnG=Ara) (Japon çobanpüskülü) gibi yaprakları güzelce ayıklanmış eğreltiotları ya da Polystichum setiferum Plumosum (http://images.google.com.tr/images?svnum=10&hl=tr&lr=&rls=GGLD%2CGGLD%3A2006-32%2CGGLD%3Aen&q=%22Polystichum+setiferum+Plumosum%22&btnG=Ara) bitkileri ya da Divisilobum (http://images.google.com.tr/images?svnum=10&hl=tr&lr=&rls=GGLD%2CGGLD%3A2006-32%2CGGLD%3Aen&q=Divisilobum&btnG=Ara) grubu “dissectum” yaprağıyla denge oluşturur. Yeşil, kümeli “dissectum”lar tasfiye edilmiş çayırlar Hakonechloa macra ‘Aureola’ (http://images.google.com.tr/images?svnum=10&hl=tr&lr=&rls=GGLD%2CGGLD%3A2006-32%2CGGLD%3Aen&q=Hakonechloa+macra+%E2%80%98Aureola%E2%80%99&btnG=Ara) ya da Festuca glauca ‘Elija Blue’ (http://images.google.com.tr/images?svnum=10&hl=tr&lr=&rls=GGLD%2CGGLD%3A2006-32%2CGGLD%3Aen&q=Festuca+glauca+%E2%80%98Elija+Blue%E2%80%99&btnG=Ara) nın yoğun mavi döşemesi yahut Imperata cylindrica ‘Rubra’ (http://www.perennials.com/graphics/flowers/8-220-300.jpg) (kırmızı çayır) nın koyu kan kırmızısı tezatlığı ya da yeşil-siyah çizgili Equisetum hyemale (http://images.google.com.tr/images?q=Equisetum+hyemale&svnum=10&hl=tr&lr=&rls=GGLD,GGLD:2006-32,GGLD:en&sa=N&imgsz=small|medium|large|xlarge) kökleri ile güzel birer eş olabilirler.
“Dissectum”lar sadece japonyada veya çiçek bahçelerinde boy göstermezler buna karşılık küçük kümeleri modern evlerde veya çağdaş güvertelerde aynı oranda kullanılırlar. Morlar ve kırmızılar özel ilgi ve bakım gerektirdiklerkli için numunelik olarak kullanılırken yeşil yapraklılar arka planda ciddi miktarda harmanlanabilir. Hepsi çok çekicidirler. Koyu mavi **** kırmızı sırlanmış saksılar, pas kırmızısı ve mor fideleri iyi tamamlar ve bir kaç “dissectum” saksısıyla güzel bir giriş tasarlanabilir.
Tüm renkler su yakınlarında muhteşem isolasyonda harika görünürler ve yüksek nemin keyfini çıkarabildikleri dere kenarları **** gölet kenarlarında (eğer toprak yeterli tahliyeye sahipse) çok iyi yetişirler.
RHS wisleyin bahçesinde olduğu gibi gürbüz olmayan “dissectum”lar geniş, sarp bahçelerde kullanılmak üzere yeterince küçük ve yavaş gelişime sahiptir. Kümeli formu arka plana taşkıran çiçeği (http://images.google.com.tr/images?q=saxifrages&svnum=10&hl=tr&lr=&rls=GGLD,GGLD:2006-32,GGLD:en&sa=G&imgsz=) ya da kayakoruğu (http://images.google.com.tr/images?sourceid=navclient&ie=UTF-8&rls=GGLD,GGLD:2006-32,GGLD:en&q=sedum&sa=N&tab=wi) gibi yastıksı bir hava katarken kıvrımlı eğersiz taslağın zarif süsleri tıpkı kar tanesi çiçeği (http://images.google.com.tr/images?svnum=10&hl=tr&lr=&rls=GGLD%2CGGLD%3A2006-32%2CGGLD%3Aen&q=snowdrops&btnG=Ara), Chionodoxa (http://images.google.com.tr/images?svnum=10&hl=tr&lr=&rls=GGLD%2CGGLD%3A2006-32%2CGGLD%3Aen&q=Chionodoxa&btnG=Ara), Leucojum (http://images.google.com.tr/images?sourceid=navclient&ie=UTF-8&rls=GGLD,GGLD:2006-32,GGLD:en&q=Leucojum&sa=N&tab=wi), cüce nergis (http://images.google.com.tr/images?sourceid=navclient&ie=UTF-8&rls=GGLD,GGLD:2006-32,GGLD:en&q=dwarf%20daffodils&sa=N&tab=wi) olduğu gibi ilkbahar soğanlıları için mükemmel bir ahenk olşturur.
Budama
Her ne kadar “dissectum”ların budanmaya ihtiyacı olmasa da dallarının ve yapraklarının kıvırcık ve ağağı doğru yılankavi süzülen güzellikleri saklanmış olarak şişkin bir kube şeklinde durur. Bu iç tasarımı gözler önüne sermek için seçici bir budama yapmak sadece estetik açıdan ileri gitmeyi sağlamaz ayrıca kubbenin içine hava ve ışık girmesine olanak vererek mantar hastalıkları ve içeriye saklanabilecek böcek riskini azaltırlar. “Dissectum”lae en iyi yazın budanır.
Japonya’da güzel yapılarını gözler önüne serebilmek amacıyla “dissectum”lar yerden yeterince yükseltilmiş saksıda yetiştirilirler ve kışın dallarının işlemesi ve yaprakları oranında değerlidirler.
Eğrelti otu yapraklı yahut “dissectum” cinsi Japon akçaağaçları tüm salon bitkileri arasında en güzellerindendir. Bariz bir şekilde çiçek açmayabilirler ancak kesinlikle mevsim değişikliklerini işaret ederler: hayat dolu yapraklarının sıkılgan aceleciliği kışın sonunu gösterir, tüylerin ve yapraklar silsilesinin nefes kesici bir güz kaftanı giymeden önce ustaca daha ağırbaşlı ama göz alıcı bir bahar ortası elbisesine bürünmesi gelir sonra. Son yaprak düştüğünde iskelesiyle kalan bitki büyülemeye devam etmektedir.
Bunlar küçük ebatlarının düşündürdüğünün aksine her mevsim bakım gerektiren bitkileridir.
Not: “dissectum” Acer palmatum'un da içerisinde bulunduğu Japon akçaağaçları grubunun bir üyesidir.
Mine Pakkaner
25-09-2006, 08:25
Ibuprofen teşekkür ederiz. :)
acerpalmatum
26-09-2006, 23:41
Bende uzun süredir bu sayfayı merak ederim. Yokmu Allah rızası için çevirecek.
http://www.bonsai4me.com/AdvTech/ATthreadgrafting.htm
Bende uzun süredir bu sayfayı merak ederim. Yokmu Allah rızası için çevirecek.
http://www.bonsai4me.com/AdvTech/ATthreadgrafting.htm
“Free”(teknik terim olduğu için free olarak kullanmaya devam edeceğim. İlerleyen cümlelerde de aynı şekilde terimler var onları da olduğu gibi kullanacağım çünkü tam karşılıklarını bilmiyorum) aşılama, yeni sürgünü oluşturmak için aşı filizinin donör bitkiden tamamıyle alınması ile yapılan ve uzmanlık kazanmak için zor olan bir yöntemdir. Serbest aşılamada, deneyimli NURSERYMENler(Bu kelimenin anlamını bulamadım.) için dahi hata payı vardır. Acemiler için ise bu oran çok daha yüksektir.
Alternatif olarak, approach ve thread tekniklerinde yeni sürgün oluşturmak için kullanılacak aşı filizi halen daha donör bitki üzerinde bulunmaktadır ve aşı filizi yeni pozisyonuna başarı ile aşılanana kadar donörden ayrılmaz.
Aşı filizinin donörü tarafından desteklenmesi bir yana, yeni başlayanların altından kalkabilmeleri için approach ve thread aşılama yapmak daha güvenlidir.
Threadgrafting
Threadgrafting bonsaideki zai dalları aşılamak için en kolay yöntemdir. Bu yöntemin en baş prensibi açılacak deliğin gövdede ana hat üzerinde olmasıdır (yeni dal gereken yerde de olabilir); aşı filizi de bu delik boyunca yürütülür ve yeni pozisyonunda sabitlenir. Aşı filizi ve ana hat beraberce büyürlerken şişecekler ve birbirlerini zorlayacaklardır nihayetinde de beraberce aşılanmış olacaklardır.
Aşılamada oluşabilecek tek sorun aşı filizinin yeni pozisyonuna başarı ile aşılanmadan donörden erken ayırılması sonucu gerçekleşebilir. Bu yöntem zararlı görünmesine ragmen, ana hat boyunca delik açmak gövdenin giriş ve çıkışı boyunca küçük bir alana zarar verir. Aşı asıl yerini alana dek, bu şekilde bir ya da iki sene boyunca biraz çirkin görünür. Buna rağmen, oluşan zedelenmelein sonucu sonradan çok azalır ve ortaya çıkarmak zordur. Bu yöntem yaprak döken ve broadleaf(?) ağaçlar için oldukça uygundur fakat Coniferalar’da tamamen yaprak dökümü sonucunda başarısızlıkla sonuçlanabilir.
Ağacı birkaç uzun sürgünün büyümesine izin vererek aşılamaya hazırlayın. Aşılamak için uygun olan sürgünler, eğmeye ve delik içersinde yürütmeye dayanacak kadar esnek ve uzun olmalıdır. Aşı filizi aynı bitki üzerinden veya farklı bir saksıda büyüyen bir bitkiden olabilir. Buna rağmen aşı filizi ve aşılanan ağaç aynı cinsden olmalıdır.
Teorik olarak bu yöntem yılın her döneminde yapılabilir fakat yaz ortasında yapmak aşı filizinin en iyi şekilde gelişmesini ve iyileşmesinin derhal gerçekleşmesini sağlar.
Tüm yaprak ve yaprakçıkları aşı filizinden uzaklaştırın. En dikkat edilmesi gereken şey tomurcukların zarar görmemesdir çünkü aşılama yapıldıktan sonra bu tomurcuklardan yeni yaprakları bunlar verecektir.
Ana hat boyunca bir delik açın; en iyi yöntem önce küçük bir matkap ucu ile delik açmak ve daha sonra aşı filizinin geçebileceğinden biraz büyük deliği elde edene dek matkap ucunu büyütmektir. Çok büyük bir delik aşı filizi yeni yerine adapte olana dek kapanmak için biraz zaman alabilir, çok küçük bir delik ise aşı filizini delikte yürütürken tomurcukların sedelenmesine neden olabilir. Delmeye çıkış noktasından başlayın ki burası müstakbel sürgününüzün kesin olarak alacağı pozisyona göre olsun. Aşı filizinizin giriş noktası kusursuz olmak zorunda değildir. Buna rağmen unutmamak gerekir ki aşının alındığı ve aşı filizinin donör tarafında hafif bir yara izi kalır. Bu yüzden eğer mümkünse giriş deliğini arka tarafa veya önde olmayan biryerden açın.
Çıkış deliğini girişten daha yukarıda yapmaya çalışın. Aşı filizi apikal olmaya devam edecektir; eğer sürgün yukarıya doğru bakarsa, tomurcuklanır ve giriş tarafından daha güçlü gelişir.
Eğer giriş deliği apikal olursa bu yöndeki yeni sürgünler daha güçlü büyüme eğiliminde olacaktır ve threadgraftın güçlü büyüdüğüne emin olmak için bu dalı uzalaştırmak gerekecektir.
Threadgraftın mümkün olduğunca güçlü gelişmesini teşvik etmek her zaman önemlidir; hızlı büyüme, en kısa zamanda dalın kalınlaşması ve aşının tutması.
Aşı sürgününü deliğin içinde yavaş ve dikkatli ilerletin. Özellikle sürgünü itmekten çok, eğer mümkünse çekerek ilerletin.
Garanti altına almak için aşılanan dalın ilk nodunu kısa olmalıdır yani nod çıkış deliğine yakın olmalıdır.
Nodu çıkış deliğinden uzak tutmak gelecekte gövdeye uzak yeni sürgün oluşması demek olur.
Aşıyı bu pozisyonda sabitlemek için küçük bir tahta parçasını delik boyunca sıkıştırın, böylece aşının sabitlenmiş olmasını sağlarsınız. Eğer threadgraft delik içerisinde oynarsa birleşme uzun zaman alır. Son olarak deliği aşı macunu ile kapatın.
Aşılanan sürgünü güçlü gelişmesi için teşvik edin. Güçlü büyümeyi garanti altına almak için ağacı iyi besleyin. Giriş yönünde çıkan yeni sürgünleri uzaklaştırın ki çıkış yönündeki sürgününüzü maksimum büyüme için teşvik edin. Sürgün yavaş kalınlaşırken budama yapmayın. Eğer gerekli olur ise dalı nazikçe tellememek için bir sebep yoktur.
İlk başta yeni threadgraft tamamen kendi kendini destekler.
Aşı ve aşı yuvası kalınlaştığında kambiyumlar birbirini zorlamaya ve birleşmeye başlar. Birleşme gerçekleştiğinde threadgraft gövde tarafından da desteklenmeye başlar.
Gövdeden de alınan extra besin ile çıkış tarafındaki filiz giriştekinden daha hızlı gelişmeye ve kalınlaşaya başlar, nihayetinde çapta bariz bir gelişme oluşturur. Bu belirtiler filizin tamamen gövdeden beslendiğini ve artık uzaklaştırma yapılabileceğini gösterir.
Başarılı threadgraftlar Hawthorn, Acer palmatum 'Bloodgood' ve Acer p. 'Katsura'larda görülür.
Filizin bu dafhaya gelmesi için gerekli olan süre belli faktörlere göre değişir. Bazı türler diğerlerine göre çok daha çabuk tutarlar, Ficus türleri 2-3 ay kadar kısa sürede olduğu gibi Hawthorn gibi uzun sürede kalınlaşanlar 2 sezonda tutarlar.
Aşının gereksiz tarafını bir kerede ayırmayın. Filiz halen daha bir miktar giriş tarafından beslenmektedir. Aşı filizini ebeveyn bitkiden ayırın fakat belli bir uzunlukta donör dalı olduğu gibi bırakın ki çıkış tarafındaki dal yavaş yavaş, tamamıyla ana gövdeden beslenmeye alışsın.
3-4 haftada bir donör tamamen uzaklaştırılıncaya dek kısaltın.
En son olarak giriş deliği aynı düzeyde budanabilir ve iyileşmesine izin verilir.
bonsaisever
01-10-2006, 20:12
Burada (http://www.bonsaiweb.com/care/faq/) bonsai yapmak için kullandığımız ağaçların bakımları var.
Bir kısmını buraya ekledim.
Çeviriler tamanlandıkça diğerlerini de ekleyeceğim.
İlgilenecek arkadaşlara şimdiden teşekkür ederim :)
Not: Çeviri yapılan likleri kırmızı yaptım ve link'i kaldırdım
Tüm likleri görebilmek için buraya bakabilirsiniz (http://www.bonsaiweb.com/care/faq/)
Abies sp.
Abutilon sp.
Acacia sp (http://www.bonsaiweb.com/care/faq/showcare.cgi?3)
Acer buergerianum (http://www.bonsaiweb.com/care/faq/showcare.cgi?4)
Acer campestre (http://www.bonsaiweb.com/care/faq/showcare.cgi?5)
Acer circinatum (http://www.bonsaiweb.com/care/faq/showcare.cgi?6)
Acer davidii, Acer pennsylvanicum (http://www.bonsaiweb.com/care/faq/showcare.cgi?7)
Acer ginnala (http://www.bonsaiweb.com/care/faq/showcare.cgi?8)
Acer monspessulanum (http://www.bonsaiweb.com/care/faq/showcare.cgi?9)
Acer negundo (http://www.bonsaiweb.com/care/faq/showcare.cgi?10)
Adenium obesum (http://www.bonsaiweb.com/care/faq/showcare.cgi?11)
Albizia sp (http://www.bonsaiweb.com/care/faq/showcare.cgi?12)
Amelanchier sp (http://www.bonsaiweb.com/care/faq/showcare.cgi?13)
Ampelopsis (http://www.bonsaiweb.com/care/faq/showcare.cgi?14)
Andromeda polifolia (http://www.bonsaiweb.com/care/faq/showcare.cgi?15)
Aralia (http://www.bonsaiweb.com/care/faq/showcare.cgi?16)
Araucaria sp (http://www.bonsaiweb.com/care/faq/showcare.cgi?17)
Arbutus sp (http://www.bonsaiweb.com/care/faq/showcare.cgi?18)
Derslerim bu haftadan itibaren yoğun olarak başladı ama elimden geldiğince çevirilere devam etmeye çalışacağım işte az önce alel acele ilk linki çevirmeye çalıştım umarım işinize yarar. Bence siz bu sitedekilerden daha fazla bilgiye sahipsiniz ama bilgi bilgidir yine de çevirelim;)
Abies sp.
Köknarlar serin iklimleri tercih eden herdem yeşillerdir(Buna ragmen göreceli sıcaklık toleransı olan birçok tür kitaplarda bonsai için tavsiye edilmektedir.). Genellikle 50 ft ya da vahşi ortamda daha da uzun olan piramidyal ağaçlardır. Ladinlere çok yakından benzerler, aralarındaki ana fark, kozalakları sarkık duran ladinlerin tersine, köknarların kozalakları dik duruşludur. Douglas olarak anılan köknar gerçek bir köknar değildir ama Peudotsuga cinsinin bir üyesidir ve burada kapsanmamaktadır
Işıklandırma: Hafif gölgelik yere ihtiyaç duyarlar.
Sıcaklık: -----------
Sulama: Hafif kuru toprağı tercih ederler ve üstten sulama alttan sulamadan daha kötüdür.
Gübreleme: İlkbahar ve sonbaharda gübreleyin. Uzmanlar gübreleme sıklığı konusunda fikir ayrılığındadır. Tomlinson her iki haftada bir ve Resnick aylık demektedir. Hafif asitli toprakları severler, bu yüzden ara sıra kullanılan Mirasid değeri arttırır( sanırım burada kast ettiği verim.).
Saksı değişimi: Köknarlar saksı kültür ortamına alıştırılmaya gereksinim duyarlar. Bu yüzden öncelikle büyük bir saksıya dikilmeli, sonra yavaş yavaş daha küçük saksıya alıştırılmalıdır. Saksı değişimi ilkbahar ya da sonbaharda yapılmalıdır ve buna iki senede bir ihtiyaç duyarlar. Tomlinson basit toprak karışımlarını önermektedir. Buna rağmen köknarların toprak kuruluğu tercihleri doğrultusunda çabuk kuruyan toprakları denemeye değerdir.
Budama: Yeni sürgünler gelişme süresince çimdiklenebilir. Köknar en iyi ilkbaharda tellenebilir. Dikkat çekecek kadar değişken bir bitkidir bu yüzden birçok stil denenebilir.
Yayılış: Kozalak vermediği zamandan itibaren aşılama yoluna gidilebilir.
Abutilon sp.
Çiçekli Akçaağaç, çok sıcak iklimler için iyi bir alternatif olan ve genellikle kapalı ortam ev bitkileridir. Bir bakıma odunsudurlar, iki-üç inçlik yaprakları ile Akçaağaçlara oldukça benzerler. Şimdiye dek nadiren bonsaisi yapılmıştır fakat kolay elde edilebilmelerinden ve yıl boyunca açan 2 inçlik zil şeklinde çiçekleri sebebi ile tercih edilebilirler.
Işıklandırma: Abutilon’lar güneşi severler, günde en azından dört saat direk güneş ışığında tutunuz.
Sıcaklık: Kapalı mekanda kolaylıkla yetişebilen ılık hava bitkileridir. Gün içinde 60-72 F,gece ise 50-55F tercih ederler.
Sulama: Diğer ev bitkileri gibi nemi severler.
Gübreleme: Kapalı mekan bitki besinleri ile ayda bir.
Saksı değişimi: Net değil. Bu bitkilerin normal saksı toprağında iyi geliştiği gibi, Bonsai toprağının iyi veya kötü sonuç vereceğinden emin değilim.
Budama: Genellikle budama boyunca şekli korunur. Tellemenin, dallar koruma altında olduğu süre boyunca neden işe yaramadığını göremedim.(Bu cümleyi çevirdim ama hiçbirşey anlamadım :o sanırım çok da doğru çeviremedim.)
Yayılış: Tohumdan ve ilkbaharda kesim ile.
Zararlılar: Örümcek uyuzböcekleri (tam Türkçe ismini bulamadım), beyaz sinekler, yaprak bitleri.
acerpalmatum
12-10-2006, 01:08
http://www.bonsai4me.com/AdvTech/ATSphagnum%20Moss.htm
Biraz uzun bir konu ama eğer çevrilirse ilgili arkadaşlara (benim gibi :D ) faydalı olacağını düşünüyorum.
Şimdiden teşekkürler.
acerpalmatum
18-10-2006, 20:10
http://www.bonsai4me.com/AdvTech/ATSphagnum%20Moss.htm
Biraz uzun bir konu ama eğer çevrilirse ilgili arkadaşlara (benim gibi :D ) faydalı olacağını düşünüyorum.
Şimdiden teşekkürler.
Arkadaşlar bu konu ile ilgilenebilecek biri yokmu ?
bonsaireef
14-11-2006, 18:07
http://www.bonsai4me.com/AdvTech/ATRootRot.html
Kök çürümesi ile ilgili bir link. Faydası olabilir mi?
Sphagnum Yosunu
Sphagnum yosunu zayıf köklü ağaçlar ve yamadoriler için mükemmel bir büyüme aracıdır fakat ağacı öldürmesi muhtemel mantar enfeksiyonu (bunu engellemesi) ile de ilişkilendirilmiştir..
Bu makale sphagnum yosununun iyi ve kötü yönlerini tartışmaktadır..
Sphagnum Yosunu Nedir?
Sphagnum bir yosundur fakat her yosun sphagnum değildir. Sphagnum yosunu, sıklıkla bahçıvanlar tarafından asılı sepetleri dizmek(burayı anlayamadım) ve bitkileri havai daldırmak için kullanılan uzun ipliksi yosundur. Sphagnum turbası çürümüş Sphagnum yosunudur ve bu makalenin konusu olan canlı Sphagnum ile karıştırılmamalıdır..
Tek bir Sphagnum yosunu bitkisi çok ufaktır. Kendi türünden diğer birçok bitkiyle sıkı sıkıya bağlı halde yetişir ve birbirlerinin minik saplarına destek oluştururlar. Bu rengi kırmızıdan yeşile değişen yumuşak, süngersi bir halı oluşturur.
Değişik türde sphagnum değişik koşullara uyum sağlamıştır. Bazıları suyun altında, havuzlarda ve ıslak(nemli) çukur(oyuk)larda yetişir. Diğerleri nispeten kuru ortamlarda hayatta kalabilir. Sphagnum yosunu bir sünger gibi davranır ve uzun süreler boyunca ıslak kalabilir. Kendi ağırlığının sekiz katından fazla su emebilir ve çevresindeki toprak kuruduktan çok sonra bile nemli kalır.
Yosunlar çiçek ve tohum oluşturmazlar. Kapsül denen "fruiting bodies" de üretilen sporlardan yetişirler.(Burayı tam çevirmek için jargonunu bilmek gerekiyor). Sphagnum da, sporlar olgunlaşınca kapsülün içindeki basınç artar, kapağı patlar ve sporlar havaya karışır.
Sphagnumun tehlikeleri
Son aylarda sphagnum yosununun kullanımının ve elle temasının sakıncaları konusunda internette ve diğer yayın organlarında bir takım uyarılar yayınlandı. Bu kaynakların çoğunluğu Canadian Sphagnum Peat Moss Association'ın bir açıklamasını kaynak alıyordu:
"...Sphagnum yosunu sporotrichosis adı verilen,deriye çizik ve aşınmış yerlerden giren kronik bir mantar hastalığına sebebiyet verebilir. Buradan lenf düğümlerine geçip eklemlerin şişmesine neden olabilir. Girdiği nokta su toplayacaktır. Tedavi edilmezse enfeksiyona uğramış bölgenin kesilmesi gerekebilir; hastalık ölüm nedeni de olabilir..."
Sphagnum yosununun bonsai yetiştiriciliği konusunda çok faydalı yanlarının olduğu ve bonsai tutkunları tarafından yaygın olarak kullanıldığı göz önüne alınırsa yuradaki uyarı ne kadar ciddiye alınmalıdır?
Sporotrichosis sıklıkla deriyi etkileyen bir mantar enfeksiyonudur. Asıl olarak çiftçilerin, bahçıvanların ve bahçe mühendislerinin meslek hastalığıdır.
Sporotrichosis'in taşıyıcısı olan mantar sphagnum yosununda bulunmasına rağmen, şu da göz önüne alınmalıdır ki, toprak, saman, dikenli tel, çam iğnesi, diken(özellikle gül dikenleri) ve diğer bitkilerle ilintili materyaller yoluyla da meydana gelebilir ve insan derisine kesik yoluyla işleyebilir. Topraktaki ölü bitki yığınlarında,ağaç kabuklarında ve çalılarda da yetiştiği görülmüştür(yabani ve kültürlenmiş). Açıkça görülüyor ki Sporotrichosis tehditi sadece sphagnum yosunu ile sınırlı değil.
Ayrıca şunun da anlaşılması gerekir ki bütün sphagnum yosunları Sporotrichosis taşımaz. Wisconsin Division of Health, Bureau of Community Health and Prevention(Wisconsin Sağlık Departmanı,Halk Sağlığı ve Koruması Bürosu,BCHP)'ın raporlarına göre 1981'de Wisconsin'de bir bahçe merkezinde çalışan iki kardeşte sporotrichosis teşhis edilmiş. BCHP tarafından bahçe merkezinde yapılan araştırmada çalışanlar arasında iki Sporotrichosis vakası daha ortaya çıkarılmış. Bahçe merkezinde 1980 kışında 16 işçi tarafından cenaze çelenkleri yapılmış. Kullanılan sphagnum yosunu Wisconsin'in merkez bölgesindeki bataklık alanlardan elde edilmiş ve tek bir toptancıdan satın alınmış.Çelenk yapma işinde düzenli olarak çalışan 7 erkek işçiden 4'ü sporotrichosis enfeksiyonu kapmış. Buna rağmen 12 işçinin her sonbahar aynı toptancıdan alınan sphagnum yosununu kullanarak 2000-3000 çelenk yaptığı yerel bir mezarlıkta yapılan bir araştırmada herhangi bir vakaya ratlanmamış.
Görünen o ki hastalıkta meydana gelen bu patlamanın kaynağı, sayısız miktarda Sporotrichosis taşımayan sphagnum satan bir toptancının sadece bir kez kötü bir parti mal satmasıyla sınırlı.
Anlaşılıyor ki bunun gibi vakaların büyük çoğunluğunda; Sphagnum Sporotrichosis'e neden olan mantar taşımaktadır yargısı bir kural değil bir istisnadır.
Çoğu Sporotrichosis enfeksiyonları sadece deri ile sınırlıdır. Eklem, akciğer ve merkezi sinir sistemi enfeksiyonu vakaları olmuştur ama çok enderdir.
Sporotrichosis'in ilk belirtisi çoğunlukla böcek ısırığı gibi görünen, küçük, acımayan bir şişliktir. Kırmızı, pembe veya mor olabilir. Şişlik genelde parmakta, elde veya kolda, mantarın ilk olarak girdiği derideki açıklıkta ortaya çıkar. Bunu açılan,çıbana benzeyen bir veya daha fazla şişlik izler ve iyileşmesi zaman alır. İlk şişlik mantara maruz kaldıktan sonra 1 ila 12 (genelde 3)hafta içerisinde oluşur.
Yakın zamana kadar sporotrichosis, potassium iodide ile tedavi ediliyordu fakat şimdi Sporanox adlı yeni bir ilaç tedavide kullanılmakta çünkü bu ilacın yan etkileri potassium iodide'e göre daha az. Yaraların tam olarak iyileşmesi için tedavi haftalarca sürebiliyor.
Sporotrichosis riskinin çok düşük olduğu akılda tutulmalıdır. ABD'de enfeksiyon vakaları tam olarak bilinmiyor ama milyonda bir iki olarak tahmin ediliyor. Senede yaklaşık 200-250 vaka görülüyor. İstatistiksel olarak konuşmak gerekirse caddeden karşıdan karşıya geçmek daha tehlikeli.
Ben diğer bonsai tutkunları,fidancılar ve bahçıvanlar gibi düzenli olarak her gün toprakla, ağaçlarla ve sphagnum yosunuyla temas ediyorum ve yıllar geçmesine rağmen herhangi bir olay yaşamadım, yine de cildinize batabilecek teller, gül çalılıkları, saman balyaları, çam fideleri vb. ile çalışırken mümkün olduğunca eldiven ve uzun kollu giysiler giymenizi tavsiye etmek benim görevimdir. Cildinizde dış etkilere açık yerler varsa toprak, sphagnum yosunu vb. ile uzun süreli, direkt temastan kaçının.
Sphagnum Yosununun Faydaları
O halde bonsaide neden sphagnum yosunu kullanalım? Sphagnum yosununun mükemmel su tutma özelliği vardır,fakat sphagnum turbasından farklı olarak, canlı formunda geçirimli yapısını koruyabilir ve hızlı drenaj ile iyi havalanma özelliği vardır; bu da bonsai yetiştirmek için mükemmeldir.
Az bilinen birşey de sphagnum yosunu içinde yüksek miktarda, Tropolene adlı doğal bir antibiyotik formunda, çinko barındırır. Ağaçta çürümeye yol açan anaerobik(oksijensiz yaşayabilen) bakteri, sphagnumun antiseptik özelliği sayesinde yok olur. Bu yüzden saf sphagnum (başka bir organik madde kullanılmadan) zayıf, yeni alınmış ve kök çürümesi olan ağaçlar için ideal bir araçtır.
Sphagnumun yosununun antiseptik özellikleri asırlardır bilinmektedir. Eski zamanlarda kanı emmesi için bandajların içine konuluyormuş. Birinci Dünya Savaşında da bu amaçla kullanıldığına dair rivayetler vardır.
Bilinmesi gereken başka birşey de sphagnum yosunu az miktarda asidiktir.
Havai daldırma ve zayıf ağaçların dinçleştirilmesi konusunda değer biçilemez olsa da Sphagnum normalde, bir bonsai kolleksiyonundaki ağaçların büyük çoğunluğu için temel toprak unsuru olarak kullanılmaz. Sphagnum bonsai saksısında büyümesini sürdürür; bonsainin iyiliği için bir tehdit oluşturmamasına rağmen, saksının tüm yüzeyini kaplayacaktır ve görüntüsü geleneksel topraktan daha tatmin edici olmayacaktır.
Az miktarda sphagnum yosunu, sabit bir organik malzeme oluşturması ve ardıç ile çam gibi kozalaklı türlerin yapraklı bölümlerine ekstradan renk sağlaması amacıyla akadama, seramis, turface(?) ve grit(çakıl) gibi inorganik toprak karışımlarına eklenebilir. Büyük bir bonsaiye akadama, seramis ya da turface kullanılarak saksı değişimi yapılıyorsa,toprak karışımının maliyetini ve oranını azaltmak açısından da faydalı olacaktır (eğer sphagnum bedavaya bulunuyorsa). Torf gibi organik toprak bileşenlerinde çok miktarda sphagnum kullanmak konusunda tereddüt ederim, keza organik toprak ve torf karışımı fazla miktarda su tutucu özelliğe sahip olabilir.
Eğer çevrenizde sphagnum elde edebileceğiniz yerler varsa sorumluluk duygusuyla hareket ediniz. Bataklık veya sulak alandaki küçük bir bölgeden bütün yosunu söküp almak yerine birden fazla yerden az miktarlarda alın. Böylelikle yosun toparlanmaya zaman bulacak ve kısa zamanda boşalan yeri dolduracaktır. Eğer sadece toprak kalacak şekilde bütün yosunu alırsanız sphagnum tekrar yetişemeyebilir.
Sphagnum iyi ve kötü böcekler barındırıyor olacaktır. Yosunu sistemik(bütünü etkileyen) bir böcek ilacıyla spreyleyin böylece gelecekte bonsainize zarar verecek böcekleri öldürmüş olursunuz.
http://www.bonsai4me.com/AdvTech/ATSphagnum%20Moss.htm
Çevirmem gereken eşyler tamamen aklımdan çıkmış gitmiş:( geç olduğu için özür diliyorum. Dün akşam bonsai aletleri ile ilgili olan makaeyi çevirdim umarım faydalı olur. Lütfen sizler de gözden geçirin, hatalıysam düzeltin.
Genel bonsai aletleri üzerine iyi bir açıklama ve hangilerinin gerekli olup olmadığı üzerine tartışma.
Bonsai ile uğraşırken iyi aletler olması önemlidir . Buna rağmen elinizdekiler iş için uygun ise özel aletler kullanmak zorunda değilsiniz. Bonsai aletleri benzersiz dizayna sahiptir ve ekseriya yüksek kalitededirler.
Bonsai makaslarında (“bonsai shear” olduğu gibi çevirilirse bonsai kırpıcısı oluyor fakat ben bonsai makası diye isimlendirmek istiyorum.) benzersiz olan ne diyecek olursak şöyle ki, kesici kısımlar bilindik makasların yaptığı sıkıştırma işleminden ziyade, çift bıçak gibi işlev görürler. Bonsai makasları üç farklı boyda bulunurlar: 7-inch, 8-inch ve 11-inch. Ekstra büyük olan 11 inchlik makas büyük bonsailer ile uğraşıken uygundur fakat fiyatları 70 – 80 $ arasındadır. Benim önerim işe 8 inch ile başlamanızdır. En küçük boyuttaki makası kullandığınızda büyük dallar zarar görebilir. Eğer başlangıçta shohin ağaçlar ile çalışacağınızı biliyorsanız 7 inclik makas iyi bir seçim olacaktır.(If you know from the start that you only will work with shohin size trees the 7-inch cutter is a better choice. Bu cümlede geçen shohin kelimesinin anlamını bulamadım ama sanırım küçük anlamında kullanılıyor. Shohin olarak bırakıyorum. Eğer anlamını bilen varsa lütfen düzeltebilir mi)
Özel içbükey shohin makaslar da bulunmaktadır ve bunlar daha da iyidir. Bonsaiciler genellikle küçük ağaçlar ile başlarlar ve kademeli olarak büyük boyutlardaki bonsailere geçerler. Birkaç dolar kar etmek için 7 inchlik kerpeten almak yanlış bir ekonomidir bence. Aynı şey zaten kaliteye gitmektedir. Masakuni gibi pahalı markalar oldukça pahalıdır ve bu kadar açılmaya gerek yoktur. Fakat düşük kaliteli aletler seçmek küçükleri seçmek kadar kötüdür.
Bahçe makası düşük kaliteli bir bonsai makasından çok daha iyidir. Aletlerin iyi olduğunu nasıl anlarsınız? Japon malları hemen heemn her zaman yüksek kalitededir. “Made in Japan” ifadesine dikkat edin. Aletlerin iyi olup olmadığını saptamak için bazı yollar vardır. Bıçakların kesiştiği yer sıkı olmalıdır. Bıçakların kesici uçlarından birinin diğeri üzerinde gitmelidir. Makası kapatırken iki keskin uç arasında hiç ışık gelmemelidir.
Birçok alet paslanmaz olarak mevcuttur. Bunların fiyatları iki katı kadar tutmaktadır fakat paslanmaz olmasına ek olarak yüksek kaliteyi sıklıkla, keskinlik ve mükemmelliğin her ikisi olarak kabul ederiz.
Bonsai Makasları
Kök Makasları: Bonsai makasları içinde en güçlü olanıdır. Genellikle kökleri budamak için kullanılır fakat kalın dalları budamada da kullanılabilir.
Standart Makaslar: Köklerden dallara kadar her şeyi budamada kullanılabilen geleneksel makaslardır.
Kiri Makasları: Bonsaiciler arasında favoridir. Standart maskların gücü ve Satsuki makaslarının zarafetinin kombinasyonudurlar. “Kiri” Japonca’da bıçak anlamına gelir.
Satsuki Makasları : Satzuki ismi, körpe köklerini ve çiçek tomurcuklarını zedelemeden budamak için kusursuz olan, satzuki açelyalarından gelir. Shohin bonsaisi ve narin kesimler için de uygundur.
Tomurcuk Makasları: Tomurcukları ve körpe kökleri budamak içindir.
Makaslama Stili: Telleme yaparken elde tutulabildiğinden beri bonsaiciler tarafından değeri bilmektedir. Sadece ince telleri kesmek içindir. İki farklı stili ve boyuttu mevcuttur.
Yaprak Makası: Yaprakları kesmek içindir.
Kerpetenler
İçbükey Kerpeten: İçbükey kerpeten bonsaicilerin alet çantasındaki en geçerli alettir. Dalları budarken gereklidir. Düz kesimden çok daha iyi iyileşen içbükey bir yara bırakır. Üç boyutta bulunurlar ve en iyi sonucu ortaboy olan 8 inchlik ile alabilirsiniz.
Küresel Top Kerpeten: Dalları ve biçimsiz görünen yuvarlaklıkları ufak ufak kesmek için idealdir. Kökleri budamak için de iyidir. İçbükey kerpetenden çok daha güçlü olduğundan bu aleti seviyorum.
Kök Kerpeteni: Bence en kıymeti bilinmeyen Japon bonsai aletidir. Kök budamasında iyi ve temiz bir kesim yüksek derecede önemlidir. Eğer kökleri realize etmezseniz bir sonraki saksı değişimine kadar (“realise” diye geçiyor ve bu cümlede ne manada kullanılmış olabileceğine dair bir fikir yürütemedim.) çürümeye başlayacaklardır. Yararlı bir yatırımdır.
Jin Kerpeteni: Bunu, jin ve shari yaparken, ezmek ve çekmek için kullan(Sanırım burada gövdeyi zedeleyip orada sekonder büyümelere sebep olması için kullanmaktan bahsediyor. Jin’in de kelime anlamını bulamadım, sanırım Japonca’dan gelme ve zedeleme anlamında kullanılan bir kelime). Telleme yaparken veya gergi telini sıkılaştırırken kullanışlı olmaktadır. Düz ve açılı şekillerde bulunmaktadır.
Tel Kerpeteni: Adı ile de belirtildiği gibi bu alet telleri kesmek içindir. Bu aletin avantajı kör uçlarının, bitkinin kabuğuna zarar vermeden teli kesmenize izin vermesidir. En güçlü Japon bonsai aletidir.
Dallandırma Kerpeteni: Bu aleti ciddi eğip bükmelere izin vermesi için, gövdeyi ve dalları yarmak için kullanın(Biraz garip bir cümle oldu ama…).
Bonsaiciler için vazgeçilmez olan başka aletler de bulunmaktadır.
• Jin oymak ve shari yapmak için bıçaklar. Ağaç işçiliği için dizayn edilen bıçaklar mükemmeldir.
• Gövdeyi ve ağır dalları kesmek için testereler. Japon testreleri çekme tarzında ve küçük dişleri olduğu için tercih sebebidir. Katlanabilir olanlar alet çantasının beraberinde kolaylıkla taşınabileceğinden yamadori yaparken çok iyidir.
• Saksı değişimi sırasında karışan kökleri açmak için yarma çubukları veya benzeri olan kör çubuklar.
• İnce parçaları topraktan ayırmak için toprak eleği. “özel bonsai elek seti” kullanmak zorunda değilsiniz fakat toprak elenmesi yapılmak zorundadır. Japon elek setleri 1/12 inch, 1/6 inch, ¼ inch olmak üzere üç değişebilen iç çerçeve içermektedir.
Daha az veya çok önemli olan birkaç farklı alet:
• Büyük boyuttaki bonsailerde karışmış kökleri açmak için kanca.
• Bonsai tırmığı. Bu aleti karışan kökleri açmak için kullanmayın zira kökleri zedeleyebilirsiniz. Bu alet eski toprağı kök topundan ayırmak için dizayn edilmiştir.
• Yabani otları ve yaprakları ayıklamak için cımbız. Ayrıca Akçaağaç çimdiklemede ve diğer ağaçlarda istenmeyen tomurcuk ve çelikleri uzaklaştırmak için de kullanılabilir.
• Spatula. Sıklıkla tırmık ve cımbız ile kombinasyon içindedir. Bu alet gevşemiş yosunları ve toprağı bastırmak içindir. Ayrıca saksı değişimi sırasında kök topağındaki toprağı gevşetmek için kullanışlıdır.
• Jinleri teller olmaksızın şekillendirmek için micro flame gas torch (Bünzen gibi bir şey heralde. Bir ucu tüpe bağlı diğer tarafından da ayarlanabilen alev çıkaran bir alet vardı benim hatırladığım sanırım onun gibi bir şey.).
• Jin ve sharide son dokunuşu yapmak için metal fırçalar mükemmeldir. ayrıca ardıçlarda eksi soyulan kabukları temizlemek için de uygundur.
• Gövde ve ağır dalları şekillendirmek için dal bükücüler. Sıklıkla gövdenin alt kısımlarına hareket sağlamak için tek yoldur.
• Bonsai fırçası. Saksının yüzeyini düzenlemek için kullanın.
Jin ve shari için değişik aletler. Basit oyuculardan pahalı Japon aletlerine kadar her şeyi içinde bulundururlar ve pahalı parçaları olan havalı oyucular. İş elektrikli aletlere geldiğinde doğru boyutu almak çok önemli olmayacaktır. Küçük bir Dremel’e yatırım yapmak, işi bitirmek için sadece daha güçlü bir Makita’ya ihtiyacınız olduğunun farkına varmanızı sağlayacaktır ve kötü bir yatırımdır(bu cümleyi çevirdim fakat doğruluğundan hiç de emin değilim, lütfen kontrol edin “Investing in a small Dremel only to find out you need a more powerful Makita to get the job done is really wasting your Money.”).
Sizin de gördüğünüz gibi mevcut durumda farklı bonsai aletleri bolluğu vardır. Ortalama bir bonsaici bunların yarısına bile ihtiyaç duymaz. Otoritelerin kitaplarında, yeni başlayanların, paralarını pahalı aletlerden ziyade fidelere ve saksılara yatırmalarının daha iyi olacağı ileri sürülmektedir. Elbette iyi aletlerle işe başlamak önemlidir fakat burada John Naka’dan alıntı yapmak gerekirse “tavuk pisliğinden tavuk salatası yapamazsınız”der.
Bonsainin nasıl korunması gerektiği hakkında bilgi ve deneyim olmaksızın alınan bonsailer genellikle ölü bir ağaç ile sonuçlanır. İyi bir saksı, bonsainiz tam anlamıyla bitmeden gerekli değildir. Her halükarda büyük bir saksı bonsai adayı bitkiler için uygundur. Diğer yandan aletler, gerçek korumada uzun zamandır süregelmektedir.( Bu cümleyi çevirdim fakat okurken garip geldi lütfen kontrol edin“Tools on the other hand will last a long time with the proper care.”) İyi bir bonsai alet seti, fidanlık stoğunuzdan çok eğlenceli olan, size has bonsailer yaratmanıza olanak verir.
Elbette özel bonsai aletlerine ihtiyacınız yok. Düzgün bir bahçe makası birçok bonsai makas ve kerpetenlerinin yerini tutabilir. Eğer içbükey kerpeteniniz yoksa yara açmak için bir bıçağa, bistüriye veya oyucuya ihtiyacınız olacaktır. Tel kerpeteni ve jin kerpetenlerinin yerine aynı işi gören yaygın makasları kullanabilirsiniz.
Eğer iyi bir bonsai alet takımına para yatırmak istiyorsanız, öncelikle kiri kerpeteni, 8 inçlik içbükey makası ve 8 inçlik kök makası almanızı öneririm. Eğer telleme yapmaya niyetliyseniz, kökleri kesmek için iyi bir makasa ve düzgün bir tel makasına da ihtiyacınız olacaktır. Bonsai alet çantanızı doldurmak için bir sonraki adım Küresel Top Kerpeten, kök kerpeteni, jin ve tel kıvırıcı olmalıdır.
Aletlerinizin bozulmamasını istiyorsanız düzgün bir bakım önemlidir. Onları sışarıda bırakmayın ve düşürmekten kaçının. Dallar ve kökler için aynı aletleri kullanmayın. Toprak partikülleri körelmesine sebep olabilir. Fakat bu eski aletlerinizi kökler için kullanabileceğiniz anlamına gelmiyor. Körelmiş kesici yüzlerden sakınmak için keskin aletler kullanmak önemlidir. Yaranın üzerinde çürümeler başlayabilir. Kökler için özel makaslar kullanmak size gereksiz gelebilir fakat shohin çin karaağaç ve incirleri kalın ve etli köklere sahiptir.
Alteler kullanıldıktan sonra temizlenmeli ve yağlanmalıdır. Uygun ürünler;
Vazelin, mineral yağları ve benzerleri. Ben aletlerimi alkol ile temizliyorum. Bitki özsuarını ve kirleri gidermek için işe yarıyor fakat hemen ardından yağlamayı hatırlamamız gerekiyor aksi takdirde alkol paslanmayı teşvik edebilir. Alkolün aletleri gerektiği gibi dezenfekte ettiğini söylemiyorum.
Aletleri düzgün bir kutu içerisinde veya farklı boyutlardaki cepli rulolarda muhafaza edin. Aletler rulolarını deri, naylon veya çadır bezi gibi çeşitlerde bulabilirsiniz. Curver\RubberMaid farklı boyutlarda ceplerle naylon çanta serilerine sahiptir. Telleme ve büyük aletler için bir odaya sahip oluncaya dek bunun sizin için iyi olacağını düşünüyorum.
Fidanlıktan alacağınız vir fidan ile veya yamadori ile kendinize bir bonsai yaratmak istiyorsanız gerçek bonsai aletleri yatırım yaparken iyi olacaktır. Eğer fidanlıktan alacağınız bitmiş bonsailer ile çalışacaksanız düzgün bahçe makasları sizi uzun süre idare edecekitr.
Ali H. ALI
20-12-2006, 15:03
Kurekci eline saglik, Ceviri yaparken zorlanmanin sebebi bonsai terimlerini iyi bilmediginden kaynaklaniyor. Yaptigin cevirilrdeki deneyimlerinle bunu da asacaksin.
Sayin halit beyin ekledigi dogru cumleye dikkat edin[cogu zaman bire bir cevirmek tam anlami vermiyor]
Izninizle cevirinize benimde ekliyecegim bir iki cumle olacak.
Parmak ucunda durabilen kucucuk bonsaiye[parmak ucu bonsai en cok 7.5cm buyuklugunde olan] ve avuc icinde tasinacak buyuklukte olan [bebek bonsai 7.5cm den 15cm ye kadar olan] bu iki kucuk bonsaiye verilen genel isim shoohin veya shohin dir.
Kok kerpeteni:
Iyi temiz bir kesis[budama] kokler uzerinde calisirken, cok onemlidir. Eger kok curumeye baslarsa, siz onu cogu zaman, bir sonraki saksi deyisiminde farkedersiniz.
Bonsai fircasi [oyucular kismi]:
Kucuk bir dremel'e[dremel Amerikan markasi, ucuna kesiciler takilip agac veya baska seyler oymiya yariyan kucuk elektrikli alet] para verip onu almakla, sadece paranizi zay edeceksiniz ve ogreneceksiniz ki, yaptiginiz isi bitirebilmek icin, daha guclu bir alet olan Makitaya ihtiyaciniz var.
Jin = Agacin dallarindaki kabuklari soyup o dallara kurumus dal gorunumu vermek.
Shari = Agacin govdesinin bir kismina, yukaridan asagiya dogru kabugunu soyup kurumus govde gorunumu vermek.
Sevgi ve saygi ile kaliniz.
Çeviri yapacağım diye söz verdim ama uzun süredir sesim soluğum çıkmadı. Hepinizden gecikmeden ötürü özür diliyorum. Yine de bahar bakımını içeren çevirinin bir kısmını (erken bahar ve orta baharda yapılacakların anlatıldığı kısmı) çevirdim. En kısa zamanda devamını çevirip bu mesajın devamına ekleyeceğim. Hepsini aynı anda çevirip sunmayı düşünüyordum fakat bu durumda erken baharda yapılacak işleri kaçırmanız ihtimali vardı.
Yine çeviremediğim bir cümle var, bu konuda yardımınızı talep edeceğim. Ayrıca Türkçeleştirmeye çalıştığım kavramlardan göze batanlar ya da yanlış çevrilmiş bölümler varsa düzeltirseniz sevinirim. Kırmızı renkli kısımlar sorunlu kısımlar.
BAHAR
Ah Bahar! Hiçbir zaman her şeyi yapacak yeterli vaktinizin olmadığı zaman…
Bonsai yetiştiricileri için bahar, çok yoğun olunan bir mevsimdir. Tomurcuklar kabarmaya başlayıp da bütün bu işleri kolayca halledemeyeceğimizin farkına vardığımızda bahar işleri bazılarımız için ağaç koleksiyonumuzu azaltma yönünde bir uyarı olur.
Kış sonuna doğru havalar ısınmaya başladığında özellikle geniş koleksiyonu ve yapacak çok şeyi olanlarımız için sabırsız olmak çok kolaydır. Fakat pek çok şeyde olduğu gibi bonsaide de ağaç kurtarmada faydası vardır.Ağacı saksısından çıkarın ve köklerini erkenden kesin ve erken bir bahar soğuğu onun gelişimini engellesin ya da daha kötüsü…
Günlük işlerinizi bahar süresine dağıtarak baharınızı kolaylaştırabilirsiniz.
ERKEN BAHAR
Kar hala yerdeyken ya da Jack Frost’un kış için son ziyaretini yapacağını bilmenizden önce bile yapılacak bahar işleri vardır. İşte kısa bir liste:
Saksıları Temizleyin
Hepimizin geçen yılın toprak kalıntılarının kaldığı ya da kenarları kireç kalıntılarıyla kaplı saksıları vardır. Kışın bu donuk ve hala soğuk olan günleri saksılarınıza yeni görünümü vermek için idealdir. Basit bir sabun ve su eski kirleri temizler. Kireç kalıntısı ise bir başka sorun.
Bu kalıntıların saksıya ne kadar sıkı yapıştığı, benim görüşüme göre bir parça imalatçının kullandığı cilaya (**** "sır"a)bağlıdır. Sırlanmamış saksılar gerçekten temizliği en zor olanlarıdır. Kalıntılar tırtıklı yüzeye bağlanmış gibi görünür. Ben hiçbir zaman sırlanmamış bir saksıdan tüm kireç kalıntı izlerini yok etmeyi beceremedim. Fakat çelik tel yumağı ve madensel yağlı iyi bir ovucu en azından gizlemenize yardım edebilir.
Pürüzsüz sırlı bir saksı bir kostik banyo temizleyicisi ve plastik kablolu saksı ovucusuyla kireçten kurtarılabilir. Kauçuk eldivenlerinizi giyin. Özellikle yüzey bir parça dokuluysa çelik tel yumağıyla son bir parlatmaya ihtiyaç duyabilirsiniz.
Saksılarınızı temizlerken şunu da yapabilirsiniz:
- Bu yıl hangi saksının hangi ağaca uyacağını planlanması
(Bu karar, tabi ki, hangi saksının harcadığınız emeğe değeceğini belirlemenize yardım edecektir.) Planlarınızı yaparken David De Groot un “Basic Bonsai Design” kitabına başvurabilirsiniz. Saksı seçimi üzerine yazdığı bölüm gördüğüm en iyi çalışma.
Bu bahar öncesi aktivitelerinizin bu kısmında, tabi ki, şunu da yapabilirsiniz;
- Bu yıl hangi ağaçlarınızın saksı değişimine ihtiyacı olduğuna karar vermek. Ve hangi sebep ya da sebeplerden dolayı değişmeniz gerektiğine…
Küçük shohin ölçülerinde bonsailer ve bir çok türün genç ağaçları dışında, bir çok bonsai her 2-5 yılda bir ya da daha fazla sürede saksı değişimine ihtiyaç duyar. Daha geçen yıl saksı değişimi yaptığınız Azalea’ya yeni bir saksı için istisna yapabilirsiniz; fakat bütün ağaçlarınızın sağlığı için bu tür istisnalar seyrek yapılmalı. Genel olarak, yaprak döken ağaçlar ve geniş yapraklı her dem yeşil ağaçlar, iğne yapraklı kozalaklı ağaçlardan daha sık saksı değişimi ister.
Burada ağaç koleksiyonunuzun tam bir kaydını yapmaya devam ettiğinizin önemli olduğu yere geldik. Bir kere, 4 veya 5’ten fazla ağacınız varsa herhangi birinin en son saksı değişimini ne zaman yaptığınızı hatırlamak zor olabilir. Koleksiyonunuz 20 ağacı geçtiğinde (veya 10 bile olsa), bu imkansız olmaya başlar. Bu yüzden bu kayıtları ya bir bilgisayarda ya da spiral defterde saklayacaksınız. Saklama ihtiyacı duyacağınız bilgilerden biri de ağacın en son saksı değişim tarihi. (Ne sıklıkla saksı değişimine ihtiyaç duyabileceğinize karar vermenizi sağlayacak köklerin gelişim davranışını da not edebilirsiniz.)
ORTA BAHAR
Şimdi kar gitti, tomurcuklar kabarıyor, Robinler (bir kuş cinsi) arkada çimlerin üstünde ve şimdi bahar; saksı değişim zamanı!
Eğer ağacınızın son saksı değişiminden bu yana 2 yıldan fazla zaman geçmişse, ağacınızın bu yıl saksı değişim zamanı mı değil mi diye doğrulamak için köklerin durumunu kontrol etmek isteyebilirsiniz.
En basit test gövdeyi tutup ağacı nazikçe iki yana hareket ettirmeye çalışmaktır. Eğer kolay hareket ediyorsa ve ağacın başka bir sorunu da yoksa, bu yıl saksı değişimi yapmaya ihtiyacınız yok demektir. Saksı değişimi için kökler saksıyı doldurmak zorunda. Eğer hareket etmiyorsa, ağacı saksıdan çıkarıp köklerine bakın. Bir çok saksıda gövdeyi sağlamca kavramak ve düz bir şekilde yukarı çekmek kök topunu saksıdan çıkaracaktır. Dışbükey ya da kenarları çıkıntılı saksılarda ilk önce saksının kenarlarında ince bir bıçakla çalışmaya ihtiyacınız var. Ağaç ve kök topu tek bir parça halinde serbest kalmalı.
Kökleri inceleyin. Eğer kök topunun en altında ve yanlarında kökler bükülmüşse saksı değişimi yapmaya ihtiyacınız vardır. Eğer topraktan çok kök görüyorsanız, saksı değişimine ihtiyaç vardır. Fakat eğer, kök topunun en altında ve yanlarında toprak varsa diğer yılı bekleyebilirsiniz. O ağaç için bonsai kayıtlarına not düşün, sonra ağacı saksısına yeniden yerleştirin. En alta ve yanlara dökülen toprağı tamamlamak için toprak eklemeye ihtiyacınız olabilir. Bütün hava boşluklarının giderildiğinden emin olun.
Burada saksı değişiminin mekaniğine girmeyeceğim. Bunlar hemen hemen her bonsai kitabında detaylarıyla örneklenmiştir. Özellikle Sunset’in “Bonsai: An Illustrated Guide To An Ancient Art”, Brooklyn Botanik Bahçesi’nin “Handbook And Dwarfed Potted Trees: The Bonsai Of Japan”, Harry Tomlinson’ın “The Complete Book Of Bonsai” (cep kitabı “RD Home Handbooks: Bonsai”) Herb Gustafson’ın “Bonsai Workshop” kitaplarını ve mükemmel süreç tarifleri için diğerlerine bakın.
Bu kitapların birçoğu kök budamasından sonra buna mukabil miktarda uç sürgünleri budamanız gerektiğini söylerken, bence bu, saksı içinde yaşamaya alışmış sağlıklı bir ağaç için gerçekten gerekli değildir. Kışın yaprak döken ağaçlarda ben genellikle dalların en uçlarını belki bir ya da iki milimetre belki de daha fazla kırparım; teoride bu dalların gerisindeki tomurcuklanmayı teşvik eder ve ağacın dallanmasına yardım eder. Tabi ki mevcut şekli korumak için budama veya bunu yol açtığı başlıca yeni tasarım elemanları tamamen başka bir mesele.
Eğer siz de benim gibiyseniz, gerekli saksı değişimlerinin tamamlandığında bahar yaza doğru kayıyor olacaktır, ve her zaman bu yıl üzerinde çalışmadığınız ağaçlarınız olacaktır. Bunları dikkatlice bonsai kayıt defterinize not edin, böylece gelecek bahar ilk ilgilenecekleriniz onlar olacaktır.
Jerry Stowell’in “The Beginner’s Guide To American Bonsai” kitabı eklerinden birinde bazı ağaç türlerinin saksı değişimi için uygun zamanı gösterilen oldukça kullanışlı bir grafiğe sahiptir.
Care Tips For Your Trees-Spring (http://internetbonsaiclub.org/index.php?option=com_content&task=view&id=19&Itemid=134)
Rootrot is a generic term used in bonsai to describe roots that are found to have died and rotted away. But what is rootrot exactly and why does it continue to kill the root system even when a tree is replanted into fast draining soil and watered properly?
Rootrot is actually the result of a condition that is caused by fungi that are able to enter damaged or wounded roots. Routine root pruning or roots that are damaged or cut in some other way provide open wounds for infection by fungi. Entry points for fungi can also be provided by poor growing conditions that kill of areas of fine root growth, such as compacted or poor draining soils and over or under watering. Other common causes of root damage are overfeeding and the effects of high pot temperatures in summer.
By far the most common fungi that infect woody plants are species of the Phytophthora genus. Trees that are especially prone to infection include Yews, Cypress, Box, Apples, Acers, Beech, Azaleas and Limes though almost all woody plants or trees are susceptible.
Phytophthora in Woody Plants
There are over 80 species of Phytophthora fungi that cause disease in plants and they are distributed worldwide affecting numerous types of plant. The Phytophthora species that causes potato blight is airborne but most are soil-borne and are one of the most frequent causes of death of trees and shrubs in gardens and nature. Opportunist fungi spores are able to remain in soil or on plant debris for many years.
Though they mainly affect roots, these fungi are also able to attach to trunks and branches. As the fungus does not produce a structure that is visible to the naked eye it is only noticeable when infection is well advanced and plant symptoms can be seen. Visible symptoms include dull foliage (particularly with conifer species), smaller, yellow or sparser than normal foliage and branches dying back for no apparent reason. (see Fig A). If the fungus is not halted it will nearly always result in the death of the plant. (Fig B)
The presence of Phytophthora can be confirmed by the discovery at repotting time of dead and dying roots. Major roots will be found to have bark that covers a soft and decaying inner layer. In severe cases the rot will have extended to the trunk base or even higher.
Phytophthora itself does not cause the decay but affected roots are soon rotted by other micro-organisms naturally occurring in the soil. (Fig C) The disease is then encouraged by poorly drained, waterlogged soils, wet and warm weather.
Treating Phytophthora and rootrot
There is no chemical treatment for this disease at the time of writing. However, discovery of fungal infection and rootrot should be treated immediately whatever time of year it is found. Trees should be lifted from their pots and ALL affected roots and woody growth should be removed back to healthy wood. Hopefully enough live tissue will remain for the tree to survive. All of the soil that the tree was potted in should be burnt or binned along with any infected growth that is removed. The trees' pot must be sterilised using Jeyes Fluid or similar before repotting to avoid re-infection. Use of a very free-draining open soil mix (preferably with no organic matter) will make conditions for remaining fungal spores very difficult.
Protecting Your Bonsai against Phytophthora and rootrot
Phytophthora spores are virtually everywhere, especially in wet soils and organic composts and there is no way to reliably guard against rootrots other than to make sure that your trees are very healthy so they can deal with attacks.
Overwatering (particularly after root pruning) and poor bonsai soils provide access points for infection and are also ideal conditions for the spores to grow. This is why it is essential to provide bonsai with gritty, free-draining compost and to avoid over watering.
http://www.bonsai4me.com/AdvTech/ATRootRot.html
PHYTOPHTHORA ve AĞAÇLARDA KÖK ÇÜRÜMESİ
Kök çürümesi (Rootrot), ölen ve çürüme sürecine giren kökleri tanımlamak için bonsai terminolojisinde kullanılan bir terimdir. Fakat kök çürümesi aslında nedir ve bir ağaç hızlı drenajlı toprağa dikildiği ve düzenli olarak sulandığı zaman bile kök sistemi niçin ölmeye devam eder?
Kök çürümesi, aslında hasar gören veya yaralanan köklere girebilen mantarlar tarafından oluşturulan bir durumun sonucudur. Rutin kök budaması veya başka bir yolla zarar gören veya kesilen kökler, mantar tarafından enfeksiyon için açık yaralar oluşturur. Mantar için giriş noktaları, yoğun veya zayıf drenajlı topraklar ve fazla veya az sulama gibi iyi durumdaki büyüme alanlarını öldüren zayıf yetiştirme koşulları tarafından sağlanabilir. Kök hasarının diğer yaygın nedenleri, fazla besin verilmesi ve yaz aylarında saksıdaki sıcaklığın yükselmesinden kaynaklanan etkilerdir.
Odunsu bitkilerde enfeksiyona neden olan en yaygın mantarlar, Phytophthora cinsinden türlerdir. Hemen hemen tüm odunsu bitkiler veya ağaçlar hassas ise de Yew (Porsuk ağacı), Cypress (Servi), Box (Şimşir), Apple (Elma), Acer (Akçaağaç) , Beech (Kayın ağacı), Azalea (Orman gülü, Zifin) ve Lime (Ihlamur) gibi ağaçlar özellikle enfeksiyona eğilimlidir.
Odunsu Bitkilerde Phytophthora
Bitkilerde hastalığa neden olan Phytophthora mantarının 80� in üzerinde türü bulunur ve çok sayıda bitkiyi etkileyen mantarlar dünyanın her tarafına yayılmıştır. Patateste külleme hastalığına neden olan Phytophthora türleri havayla taşınır ancak çoğu tür toprakla taşınır. Bahçelerdeki ve doğadaki ağaçların ve çalıların ölümünün en sık rastlanan nedenlerinden biridir.
Fırsatçı mantar sporları, uzun yıllar boyunca toprakta veya bitki kalıntıları üzerinde kalabilir.
Esas olarak kökleri etkilediği halde, bu mantarlar gövde ve dallara da yapışabilir. Mantarlar çıplak gözle görülebilen bir yapı oluşturmadıkları için sadece enfeksiyon iyice ilerlediğinde ve bitkideki belirtileri görülebildiğinde fark edilebilirler. Görünür belirtiler, donuk renkli ağaç yaprakları (özellikle Conifer türlerinde), normalden daha küçük, sarı veya seyrek yapraklar ve görünürde bir neden olmaksızın ölen dallardır (Şekil A). Mantar durdurulmazsa sonuç hemen her zaman bitkinin ölümüdür (Şekil B).
Phytophthora�nın varlığı, ölü ve ölmekte olan köklerin saksı değiştirme zamanında keşfedilmesi ile doğrulanabilir. Ana köklerin, yumuşak ve çürümeye yüz tutan iç katmanları kaplayan bir kabuğa sahip olduğu görülür. Ciddi durumlarda çürüme, gövdenin dip kısımlarında veya daha yüksek kısımlarda bile yayılmış durumda olacaktır.
Phytophthora çürümeye kendi başına neden olmaz. Fakat kökler çok geçmeden toprakta doğal olarak bulunan diğer mikroorganizmalar tarafından çürütülür (Şekil C). Hastalık drenajı iyi olmayan, içi su dolmuş topraklar ve yağmurlu ve sıcak hava tarafından teşvik edilir.
Phytophthora ve Kök Çürümesinin Tedavi Edilmesi
Bu hastalık için kimyasal tedavi yoktur. Bununla birlikte mantar enfeksiyonu ve kök çürümesi keşfedilince, yılın hangi zamanında olursa olsun hemen tedavi edilmelidir. Ağaçlar saksılarından kaldırılmalı ve bütün etkilenmiş kökler ve odunsu kısımlar sağlıklı bitkiden uzaklaştırılmalıdır. Ağacın yaşayabilmesi için yeteri kadar yaşayan dokunun kalması gerekir. Ağacın saksısındaki toprağın tümü uzaklaştırılan hastalıklı kısım ile birlikte yakılmalı veya çöpe atılmalıdır. Yeniden enfeksiyondan kaçınmak için ağacı tekrar saksıya yerleştirmeden önce saksının Jeyes solüsyonu veya benzeri kullanılarak sterilize edilmesi gereklidir. Çok serbest şekilde drenaj sağlayan bir toprak karışımının kullanılması (tercihen organik maddenin olmadığı), kalan mantar sporları için çok güç koşullar oluşturacaktır.
Bonsai�nin Phytophthora ve Kök Çürümesine Karşı Korunması
Phytophthora sporları aslında her yerdedirler. Özellikle ıslak topraklarda ve organik kompostlarda bulunurlar. Kök çürümesine karşı ağaçları çok sağlıklı bir durumda tutmaktan daha güvenilir bir yol yoktur. Böylece ataklara karşı koyabilirler.
Fazla sulama (özellikle kök budamasından sonra) ve yetersiz bonsai toprakları enfeksiyon gelişmesi için açık bir kapı bırakır ve sporların gelişmesi için ideal koşullar sağlar. Bonsai�nin kumlu, serbest drenajlı kompostu olmasının ve fazla sulamadan kaçınmanın nedeni budur.
9027
Bu makalelerin özel başlıklar açılıp biçimlendirme ya da bakım bölümlerine aktarılması daha güzel olmaz mı ?
bonsaisever
04-01-2008, 23:07
Yukarıdaki makalede olduğu gibi bir çoğunun ayrı başlığı (http://www.agaclar.net/forum/showthread.php?t=6758) var :)
Çeviri yapabilecek düzeyde yabancı dili olan ve uğraşacak arkadaşlara da ihtiyacımız var.
Çeviri konusunda yardımcı olacağım :) Ben şey demek istemiştim yani :) Hani Her birisi forumun ilgili bölümüne yerleştirilse, bulunması kolay olur ; )
tourkana
07-01-2008, 14:44
emre şunu çevirmeye ne dersin ,
http://www.karamotto.org adresindeki sol üst bölümdeki linkte yer alan Two needle Pine care başlığı ana hatları ile tercüme edersen çok önemli bilgilere ulaşacağımıza eminim.
Hasan bey, sen bilgiyi bulmuşsun bir çevirmesi kalmış:) Tamam işi alıyorum. Ama birkaç gün süreceği kesin.
tourkana
18-01-2008, 10:56
Emre Bey,
Çeviriyi göremiyorum geri mi çektiniz yoksa ?
Emre Bey,
Çeviriyi göremiyorum geri mi çektiniz yoksa ?
Bitince hepsini ekleyecek Bonsaisever. Bütünlüğü bozulmasın diye gizlemiş galiba.
Emre yatıyor, çeviri bitmiyor, söylentilerini ortadan kaldırmak için çevirdiğim kısmı ekliyorum, çok az bir kısım kaldı, işlerim yoğun ve ben yorgun olduğum için bu kadar uzadı. normalde 3-4 günlük bir iş.
Pinus sylvestris’te iğne inceltme ( needle thinning )
İğne koparma bu gelişim döneminin son ana görevidir, eğer yapılmazsa, daha önce yaptıklarımızın hepsi boşuna demektir. Bunun Pinus sylvestris ve Pinus ponderosa’da yapılan şekli, Pinus mugo türlerinde yapılan teknikten farklıdır. Önce Pinus sylvestris’te yapılış tekniğini anlatacağım. Daha az iğne, sürgünlere daha az enerji akışı demektir. Sonbaharda eski iğneleri koparıyoruz, böylece iç ve zayıf bölgelere daha fazla ışık be hava akımı ulaşmasını sağlamış oluyoruz. İğneleri büyüme yönlerine doğru koparmaya çalışın, böylece ağaçın kabuğuna zarar verme olasılığınız azalacaktır. Ben iğnelerin çıkış yerinde etraflarını saran kının hemen üstünden, keskin ve temiz bir makasla kesmeyi tercih ediyorum. Benim deneyimim bu kınları ( Kılıfları ) bırakmanın, iğneleri kopardığımız durumdan daha fazla geri tomurcuklanmayı sağladığı yönündedir, zira yeni tomurcuklar bu bölgelerde oluşacaktır ve koparma işlemiyle zarar görmektedirler. Bırakacağınız küçük parçalar çok hoş görünmeyecektir, ama bunlar eninde sonunda döküleceklerdir ve ağacın gelişim sürecinin erken dönemlerinde ağacın görünüşünü fazla dert etmemelisiniz.
Sonbaharın sonunda kuvvetli sürgünlerde 5-6 çift bırakılarak bu yılın iğneleri kesilir/ koparılır.
Aynı şey 2 hafta sonra orta kuvvette dallara 8-10 çift iğne bırakılarak uygulanır.
Yine, zayıf sürgünlere dokunulmaz.
İğne koparma ağaç için yorucudur, bu sebeple sadece sağlıklı ağaca uygulanmalıdır. Burada anlatılan diğer tekniklerde olduğu gibi, ne yaptığınıza iyi bakın, sürgünleri karşılaştırarak uygulayın. Adım adım neler planladığınızı düşünün, ve ne yaptığınızı yazın ve fotoğraf alın ki, bir sonraki yıl yaptığınız işlemin ağaç için faydalı olup olmadığını, değiştirmeniz gereken şeyler olup olmadığını görebilin.
Tavsiye: Eğer bir iki iğneli çamda kınlara zarar vermeden, iğne koparma işlemi yapmakta zorlanıyorsanız, bir iğneyi hafifçe parmaklarınızın arasında döndürerek koparmayı deneyin. Parmaklarınızın arasında çeyrek tur döndürüp çekin, bu işe yarayacaktır.
Tavsiye: Pinus sylvestris veya Pinus ponderosa ile çalışmaya başladığınızda, ağacın güçlü bölgesi ile orta güçte olan bölgesi arasında büyük farklılık olabilir. Bu durumda mum kesme ve iğne koparma işlemleri birlikte uygulanabilir. Orta bölgede mumları kestiğiniz zaman, aynı zamanda güçlü bölgede iğne koparma uygulayabilirsiniz. Bu güçlü sürgünlerin gelişimini daha da yavaşlatacaktır. Her şey yolunda giderse bu sadece ağaçla çalışılan ilk yıl olacaktır. Bir sonraki yıl bölgeler arasındaki farklar daha az belirgin olacaktır.
Pinus mugo ve mugo çeşitlerinde iğne inceltme
Pinus mugo’nun gelişiminin erken dönemlerinde, önceki büyüme dönemlerinden kalan iğnelerin dallarda bırakılması daha iyi olur. Başarılı bir geriden tomurcuklanma buna bağlıdır, çünkü yeni tomurcuklar bu iğnelerin dibinden çıkacaktır. Ağacın gelişiminin ileriki dönemlerinde, çalışabileceğiniz kadar mum elde ettiğinizde, eski iğneleri kesebilirsiniz.
Mugo çamında hiçbir zaman iğne koparmazsınız. Geçen yılın iğnelerini bile! Her zaman kınların 3-4 mm üzerinden makasla kesilmelidir. Bu şekilde bu iğne saplarının olduğu yerlerden daha fazla geri tomurcuklanma olacaktır. Hatta geçen yılın iğne saplarından bile tomurcuklanma olacaktır, çünkü kuruyup dökülene kadar enerji almaya devam ediyorlar. Son yılın iğnelerini ancak bitmiş bir Pinus mugo ağacında – daha önce Pinus sylvestris’te anlattığım gibi- ağacın şekli ve dengesini korumak için uzaklaştırabilirsiniz.
Dal budama
Mugo çamı ve çeşitleri, diğer iki iğnelilerden daha güçlü olsalar da, hepsi ağır budamaya bile iyi cevap verir ve bu sonbaharın sonu, kışın başlangıcı gibi yapılırsa, yaşlı dallarda bile geriden tomurcuklanmaya neden olabilir.
Güçlü bölgelerde ihtiyacınız olmayan tüm dalları budayın, ama zayıf bölgelerde ne budadığınıza dikkat edin. Kalın bir dal budadığınızda geride bir sapçık bırakmak iyi olacaktır, böylelikle doğal yoldan kurumasına imkan tanınmış olacaktır. Bu şekilde ağacın bu yeni açıklığın etrafında kendine yeni bir yol çizmesi için zamanı olacaktır. Böylece kestiğimiz dalın üstündeki dalın ( daha kötü de olabilir ) kuruması riskini önlemiş oluruz. Dal tamamen kuruyunca istersek jin ( kuru dal ) olarak kullanabileceğimiz gibi istersek tamamen ortadan kaldırabiliz de. Eğer ortadan kaldırmayı düşünüyorsanız, kuru dalı oyarak çıkarın (ç.n: carve = oymak. Düz kesmeyin biraz içeri oyuk olsun ) böylece daha kolay ve daha doğal bir iyileşme elde edersiniz. Yine bu ağır budama işlemini sadece sağlıklı ağaca uygulayın, ve yine, her yıl uygulamayın
28826
Tavsiye: Mugo türlerinde eski büyümenin olduğu dallarda içe doğru budama yapmak mümkündür. Tabii içe doğru bazı mumlar ve eski iğneler olmalıdır. ( Bu onları saklamamızın nedeni ! ) Bu olgun bir bonsaide kış sonu ilk bahar başı gibi yapılabilir. Ya da daha önce belirttiğim gibi, mumların büyüyüp açıldığı yaz başı yaz ortası gibi yapılabilir. Bu işlem bazen harika sonuç verir. ( Üst resim )
( ç.n: Yanlış çevirmişsem düzeltiniz. Aslı budur: Tip: On Mugo or Mugo varieties it is possible to cut back in to branches there is old growth, as long as there are some candles further down the branch left on it, and off course old needles (that’s why we leave them on the branch)! This can be(done in late Winter or early Spring on more mature bonsai, or as I mentioned before: after the candles have grown open in early/mid Summer. The results are sometimes amazing!(see picture above) )
Çam gübreleme
Ağaç gübreleme çok kişisel bir iştir, burada yazılansa benim kendi ağaçlarıma uyguladığım yöntemdir. Özellikle gübrelemede, bonsainizin gübreyi ne zaman, ne kadar ve nasıl verdiğinizde nasıl cevap verdiğini gözlemleyin.
Besin döngüsüne ilkbaharda çok hafif, su yosunu bazlı bir yaprak gübresi (foliar fertilizer ) ile başlıyorum. Hava sıcaklığı biraz daha artınca, suda çözünebilen sıvı bir gübre veriyorum. Katı gübre toprak sıcaklığı 17 derecenin altındayken işe yaramaz ama, sıvı gübre, ağacın sistemine daha düşük sıcaklıklarda bile girebilir. Hava sıcaklığı uzun bir süre yeterli sıcaklıkta giderse, ve tomurcuklar güçlü bir şekilde büyümeye başlarsa suda çözünebilen ‘ super bio gold ‘ gübre veriyorum. Mumların büyümesi sırasında her zaman gübre vermem. Eğer ağaç çalışmanın erken dönemlerindeyse ve büyümeye ihtiyacı varsa, ya da büyüme döneminde ağacın eski gelişim bölgelerine doğru bir budama yapmayı düşünüyorsam ( if i plan to cut back into old growth) gübre veririm.
Yaz başında mum kesiminden sonra organik gübre veririm. Yazın en sıcak döneminde gübre vermiyorum, yaz sonunda çamların ikinci büyüme atılımında tekrar başlıyorum. Bu dönemde özellikle kökler çok büyüyecektir. Bu aynı zamanda çamlarda söküm ve saksı değişimi için neden iyi bir dönem olduğunun da açıklamasıdır. Sadece birkaç hafta güçlü güneş ışığından, ve kış boyunca dondan korunmalıdır.
Sonbahar boyunca 2-3 kere azotsuz gübre ile gübreliyorum. ( PK gübre )
Tavsiye : Çamlarınızda ‘superthrive’ ( thrive = büyümek, serpilmek ) kullanmayın, bu çamların yaşamı için gerek duyduğu mikroorganizmalara zarar verecektir.
Çamlarda saksı değiştirme
Saksı değişimi için zamanlama: Bu yazıyı yazdığım zaman kadar, çamlarımı hep ilkbahar sonu/ yaz başında tomurcukların belirgin bir şekilde kabardığı ve ciddi bir gece donu olma ihtimalinin kalmadığı zamanda yapıyordum. Bu zamanlama şu ana kadar benim açımdan işe yaradı, ama şu sıralar, yıllık kök büyüme döneminin başlama zamanından önce Temmuz/ Ağustos aylarında saksı değiştirmenin daha güvenli olduğuna daha çok ikna olmaya başladım . Ağaç en kuvvetli dönemindedir ve uzun sürecek olan saksı değişimi stresini daha çabuk üstünden atacaktır. En iyi bir şekilde iyileşme sağlanması için sıcaklıklar doğru seviyelerdedir. Şimdi rutin düzenimi bu yönde değiştirip ne olacağına bakacağım. Tabi sonuçları da bu yazıya ilave edeceğim.
Ne budanmalı? Kök budamasında dikkatli olun. Uzun ve şişman kökler yararsızdır ve besleyici köklerin çıktığı ( sarı/beyaz sürgünlü -ç.n: tipped = uzantılı, sürgünlü ) yere kadar budanmalıdırlar. Bu, ağacın enerjisini yeniden yönlendirmesini sağlayacak ve ağaç yeni besleyici kökler çıkaracaktır, tıpkı bir dalı budadığınızda yeni dalcıkların çıkması gibi. Mümkün olduğunca çok besleyici kökü korumaya ( kesmemeye ) çalışın. Büyük kökler birkaç saksı değişiminde kesilmelidir ki, kalın kökler, besleyici kökler geliştirebilsinler. Böylece bir dahaki saksı değişiminde kökü daha da geriden budayabilirsiniz. Sonunda sadece besleyici köklerden oluşan yoğun bir kök sistemi ortaya çıkacaktır.
Sökümden **** fidanlıkta dikildiği topraktan kalan eski toprak, ilk saksı değişimde mümkün olduğunca uzaklaştırılmalıdır. Özellikle dağ toprağı bir taş kadar sert olabilmektedir, ne suyu geçirir ne de köklerin gelişmesine izin verir.
Saksı değişiminin sıklığı: Hiçbir çamda çok sık saksı değiştirmeyin, hiçbir çam saksı değişimi meraklısı değildir. Eğer çam güzel bir toprağa dikilmişse 3 yılda bir yeterinden fazladır. Eğer ağaç bitmiş bir bonsai ise 5 yılda bir daha iyidir. Şunu aklınızda tutun, çamlarda her saksı değiştirmede onu gençleştirirsiniz ve bu ( iyileşme döneminden sonra ) çok miktarda kök gelişimi ve bunu takiben yeni mumların yine güçlü ve düzensiz büyümesine neden olur. Böylece ağacın dengesini sağlama döngüsü yeniden başlamış olur. Bu özellikle ağacınızı en güzel haliyle sergilemeyi düşündüğünüzde dikkate alınması gereken bir durumdur. ( Ağacın her tarafında iyi dengelenmiş küçük iğneler, ve olgun bir görüntü veren toprak örtüsü )
Mikoriza aşılama: Her zaman eski toprağınızdan yeni karışıma bir ölçek karıştırın. Bu eski toprak çam için yaşamsal önemi olan mikoriza mantarları ile doludur. Şunu unutmayın, eğer bu işlemi yapmazsanız , yeni taze toprakta çamınızın mutlu olacağı miktarda mikoriza oluşana kadar 2 yıl geçmesi gerekebilir.
Saksı değişiminden sonra sulama: Aklınızda bulunsun, yeni saksı değiştirmiş bir çam ağacı, daha az su kullanır. Yani yine cömertçe sulamaya başlamadan önce bir süre kuru kalmasına izin verin.
Ağaca su püskürtülmesi ( misting = buğu, sis yapmak, su spreyi anlamında) iyileşmeye yardımcı olacaktır.
Gübrelemeyi ağacın iyileştiğini ve büyüme belirtileri gösterdiğini gördüğünüzde yapabilirsiniz.
tourkana
23-01-2008, 15:26
Türk Bonsai Camiası senin bu emeğinin önünde saygı ile eğilecek dostum ....
Çamlar için Toprak
Ben akadama, kiryu ve bim ( bir çeşit gözenekli, geçirgen volkanik kaya ürünü ) karışımı kullanıyorum. Mugolarda, yapışkan bir hale gelmeden ve şekli bozulmadan suyu tutabilme özelliğinden dolayı daha çok bim kullanıyorum ( Toprak gevşek ve gözenekli-geçirgen olmalı ) Yeni toplanmış bir materyalde ( yeni sökülmüş ağaç ) ağacın gelişime yardımcı olmak için çam kompostu ( çürümüş organik madde = sanırım çam toprağından söz ediyor ) da kullanıyorum, içeriğindeki mikoriza mantarları tüm çamlar için yaşamsal öneme sahiptir. Bu karışım benim işime yarıyor, çünkü ben çok yağış alan Kuzey batı Avrupa’da yaşıyorum ve bu tip bir toprağa ihtiyacım var. Benim çok sıcak zamanlarda bazen günde 2 kere ağaçları sulamam gerektiği de oluyor ( bu toprak karışımı çok çabuk kuruyor. ) Siz kendi hava şartlarınıza göre bir toprak karışımı hazrılamalısınız. Eğer nasıl yapacağınızdan emin değilseniz bölgenizdeki bir bonsai sanatçısı, bonsai kulübü **** hiç olmazsa internetten yardım alabilirsiniz. Bu sorun olmayacaktır.
Çamların Sulanması
Çamlarınızın tamamen kuru kalmasına, iğneleri küçültmeye çalışırken bile müsaade etmeyin, İğne küçültme işlemlerini tarif ettiğim tekniklere göre yapın. Ve suladığınızda eksiksiz-tam bir şekilde sulayın. Tarif ettiğim toprak karışımı sayesinde ağacı fazla sulamanız zaten mümkün olmayacaktır. Sarıçam ve Mugo fazla suyu iyi tolere edebilse de , uzun süre, çok fazla ıslak da kalmamalıdırlar. Eğer gün boyunca yağmur yağıyorsa, saksının bir kenarının altına bir tahta parçası koyarak saksıyı eğin ki fazla su akarak saksıyı terk etsin. Daha iyisi, korunaklı bir yere koyun ya da bir plastik örtü ile üzerini örtün. Ayrıca çok yağmur yağdığında, toprak üstündeki gübre kalıplarını kaldırın ki kök yanmasına neden olmasın.
Çamlarda Telleme
Telleme en iyi iğne koparma ve küçültme işlemlerini yaptıktan sonra Sonbahar sonu, kış başı gibi yapılır. Ne yaptığınızı daha iyi görürsünüz ve yeni tomurcukları zedeleme riskiniz az olur. Telleri arada kontrol ettiğinizden emin olun, özellikle de genç ve hızlı büyüyen çamlarda. ( ..Bu kısmı çeviremedim = On two needle pines you can wire the branch tips out level with the ground because the tree is strong enough to force the new bud growth upright.)
Kış Koruması
Çamlarımın bir süre hafif dona maruz kalmasına izin veririm. Böylece ağaç kışa hazırlanması gerektiğini bilir. Ağaçarı olabildiğince dış ortamda tutarım ama hava sıcaklığı sıfırın altına düşerse, plastik bir seraya alırım. Gün boyunca hava sıcaklığı müsaade ettiği kadar havalandırma yapmalısınız, ve kış barınağınızdaki hava sıcaklığının güneş altında fazla ısınmamasına da dikkat etmelisiniz.
Sonuç
Evet, artık öğrendiniz. Bunun Pinus mugo ve Pinus syvestris bakımıyla ilgili sadece basit bir değerlendirme olduğunu biliyorum, ama yine de çam bonsainizin doğru bakımında size yardımcı olacağını umuyorum.
Saygılarımla,
Hans van Meer
msgurkan
31-01-2008, 08:50
Emre Bey, Sunduğun bütün çalışmalarınla ufkumuzu genişletiyorsun. Her çalışmanı ve çevrilerini titizlikle izliyoruz. Sana ne kadar teşekkür etsek azdır.
Sağolun Msgurkan bey, faydalı olabildiysem ne mutlu bana, paylaşmak güzel. Tourkana,size de linki artaştırıp bulduğunuz için teşekkürler ;)
tourkana
31-01-2008, 16:15
Yetkili arkadaşlar bu konuyu tek bir başlıkta görmemizi sağlarlarsa çok büyük kolaylık olacak ...
bonsaisever
31-01-2008, 19:19
Yazının tamamı burada (http://www.agaclar.net/forum/showthread.php?p=197842#post197842).
Teşekkürler :)
Bonsai konusunda yeni bir çeviri grubu oluşturmak gerekiyor.
barakuda33
02-03-2008, 16:53
Arkadaşlar bende;tunca ingilizce web sayfaları türkçeye çevirmek için bir program var.Bunu sizle paylaşmak istiyorum fakat bu nasıl gönderebilirim? Sizlere nasıl ulaştırabilirim ?İşte bunu bilmiyorum.Anlayan bir arkadaş yardım ederse sevinirim.Program harika ,kuruyosunuz aynı interner explorer gibi bi pencere acıyor size arayacagınız sayfayı burdan arıyosunuz.Tıpkı internette nasıl bir adres yazıp enter deyince sayfa karşınıza geliyor,işte bunun gibi.Sonra o ingilizce site açılıyor.Sayfanın yukarısında çevir diye bir tuş var basınca sayfa türkçe oluyor.Cümleler bazen düşük **** devrik oluyor ama,verimli bir şekilde ne demek istediklerini anlıyosunuz.İşte böyle bu programı sizlere nasıl ulaştırırım.Lütfen bir yardım
Penelophe
02-03-2008, 16:57
Rapidshare gibi bir yere yükleseniz de indirsek **** tam adını yazsanız da nette bir aratsak.;)
barakuda33
02-03-2008, 21:28
arkadaşlar link'i veriyorum.İşallah işinize yarar.
http://rapidshare.com/files/96542503/__304_ngilizce_Siteleri_Tuerk_eye__evirmek__sueper _program_.rar.html
barakuda33
02-03-2008, 21:45
Arkadaşlar ikinci link'i deneyin ilkkinde hata veriyor
http://rapidshare.com/files/96547655/__304_ngilizce_Siteleri_Tuerk_eye__evirmek__sueper _program_.rar.html
ursaminor
03-06-2008, 18:21
Biri bu metni benim için çevirebilir mi?
Stephanotis floribunda
Stephanotis floribunda körpe, her daim yeşil, sarmaşık şeklinde yükselen bir bitkidir. Sıcak bir yerde büyütülmelidir. En iyisi bir sera ya da limonlukta yetişmesidir. 3 metreye kadar büyüyebilir ve çok güzel beyaz, mumlu ve güzel kokulu çiçek açar. Stephanotis floribunda, özellikle sıcak yaz aylarında bazen, uzun ve etli bir meyve verir. Bu meyve bazen 10cm den uzun olur. Şekli avakadoya benzer. Meyvesini sakın yemeyiniz. Meyvenin olgunlaşması aylar sürebilir. Meyvenin büyümesini hızlandırmak için bitkiyi sıcak bir yere taşıyabilirsiniz. Meyve tam olarak olgunlaştığı zaman, ayrılmaya ve kahverengileşmeye başlar.
Bu durumda, iki ucu birbirinden ayrılıp, içindeki tohumlar çıkartılabilir. Tohumların etrafında beyaz tüyler olur. Tohumları kış boyunca serin ve kuru bir yerde saklayınız. Ben tohumları baharın başında ekiyorum, üzerini gübre ile kapatıp 20-24°c civarında sıcak tutuyorum.
hkndal, bu çeviriyi forumda ilgili başlık varsa oraya ekler misiniz?
alperakis
31-07-2011, 22:13
selamlar.Konu Baya Bi eski kalmış fakat herhangi bir konuda japonca veya ingilizce metin çevirisinde yardımcı olabilirim
Emre Kuzu
19-08-2011, 16:47
Merhaba altta bana yazılan bir metin var çevirebilen çevirirse sevinirim.
Hi, these plants are summer growers, we keep ours dry from November to March, and water when growing from April to October. Our plants are very happy grown this way.
Yazın gelişiyor. kasımdan marta kadar toprağı kuru tutuyoruz. Nisanda gelişmeye başlayınca sulamaya başlıyoruz. Bu yolla bitkilerimiz çok mutlu.
Adeniumla mı ilgili bu.
Emre Kuzu
19-08-2011, 23:58
Adenium'a benzer bir bitkiyle ilgili. Birkaç gün önce yaban üzümü diye adlandırılan namibyada yetişen bir sukulentin tohumunu aldım. Tohumun hangi yarımküre iklimine uyumlu olduğunu sormuştum buda gelen cevap. Ki cevaba bakılırsa ingilterede yetiştirilmiş olmalı yoksa bu bitki doğal bulunduğu yerde güney yarım küre iklimine sahip. Şişman bitkiler bu bitki gibi bonsaiye çok uygun oluyor.
Cyphostemma juttae; 2,5 metre boy 80 cm. kalınlığa ulaşıyor. Yavaş gelişiyor. Olgun bitkiler eksi 1 derece kadar soğuğa dayanıklı ama genç bireyler 10 derece altına düşen sıcaklıktan korunmalı. Tam güneş az su istiyor. Yetiştiği ortam çok kurak bir ortam. Gövdesinin beyaz rengi yakıcı güneşi yansıtması için. Bodur toplu bir form isteniyorsa budanmalıdır.
Emre Kuzu
19-08-2011, 23:59
İlginç olanı ise bu bitki üzümgillerden. :)
Charlaux
23-07-2013, 11:33
Biberlerden bonsai elde etmekle alakali ilginc bir makale,bol bol bonchi (Anladigim kadariyla yazarin chili bonsailere uygun buldugu addir ) resimleri de mevcut Fatalii's Growing Guide (http://www.fatalii.net/growing/index.php?option=com_content&task=view&id=95&Itemid=105)
alturbane
25-03-2016, 19:55
arkadaşlar sizden bir ricam var. elinizde bonsai ile ilgili döküman vs. varsa e-mail adresime gönderebilir misiniz acaba. t1_Vural@hotmail.com teşekkürler.
vBulletin® v3.8.5, Copyright ©2000-2025, Jelsoft Enterprises Ltd.