PDA

View Full Version : Baldaş




malina
25-11-2008, 15:51
Agaclar.net'e geliş maceranız nasıl oldu?

Nereden aklıma takıldıysa bambu bitkisini araştırıyordum. Belki memlekette deneyebiliriz diye düşünmüştüm. Google'a bambu yazdım Ağaçlar.net "Buralardan çekip gitmek" başlığı çıktı karşıma. Kendi konumu unuttum; sayfaları okumaya daldım. Sonra forumu kurcalaya kurcalaya gerçek bambu sayfasına ulaştım ve sonrasında siteye postu serdim diyebilirim.

Bambu konusu ne mi oldu? Nedense öylece kaldı; ilerleyemedim... :)

Burada neler öğrendiniz?

1- İnsanlık, yardımlaşma, paylaşma
2- İnternet ortamında Türkçe'nin imla kurallarına uygun yazılması
3- Tüm bitkilerle ilgili aklıma gelen hatta aklıma bile gelmeyen herşey ( Lithopsları görünce ağzım açık kalmıştı. Bir de begonvillere, plumeriaya, mumçiçeğine, sellukaya hayran kalmıştım )
4- Çevre, güncel olaylar, sağlık, duyuru ve yayınlar

Diğer üyeler sizden neler öğrendi?

Bilmem. Elimden geleni yapıyorum.

Sizi tanıyalım

Yolda Trabzon'da doğmuşum. Hastaneye zor yetişmişler. Normalde o kadar canıtez değilimdir. Yani fikirlerimin hızına vücudum bir türlü yetişemez diyeyim. Tipik teraziyim. Yaşım.... Eeee mesela Dallas dizisini hayal meyal hatırlıyorum. Adile Teyze'nin Uykudan Öncesine de yetiştim.

İstanbul'da büyüdüm. Anadolu'da yaşamaya başladıktan sonra İstanbullu olmanın insanı neye dönüştürdüğünü farketmeye başladım. Arkadaşlarım: " Sen daha anasının gözü, şüpheci bir tipsin, insanları daha hızlı tanıyorsun ne de olsa İstanbul bebesisin " diyorlar.

İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi mezunuyum. Çok değerli hocalardan ders aldık; bir kısmının kulakları çınlasın bir kısmına Allah rahmet etsin. Yine de koca fakültede bir tek Turgut Tarhanlı'nın derslerini hakkıyla anlıyordum. Neyse birkaç yıllık avukatlık deneyiminden sonra rotamı değiştirmem gerektiğini farkettim. Yok bu yalan oldu. Yanlış rotada olduğumun 16 yaşından beri farkındaydım. Aslında Ziraat Mühendisi olmalıydım. Ya da turizm okumalıydım. Ya da radyo televizyon ne bileyim...

Doksanlı yılların başında ailene "Ben Ziraat Mühendisi olmak istiyorum" dediğin zaman aldığın tepki şuydu: " Kaç tane Ziraat Mühendisinin işsiz gezdiğinden haberin var mı?"

Şu anda başa döndüm diyebilirim. Memleketime dönebilmek uğruna devlet memurluğundan yeniden başladım. Evliyim, şimdilik bir kızım var. Sayenizde hayallerime adım adım yaklaşıyorum. (agaclar.net = Katalizör)

Zamanınızın ne kadarını bitkilere ayırıyorsunuz?

Fırsat buldukça, tüm zamanımı bitkilere ayırıyorum. Görev başındayken boş kalınca bilgi toplamaya çalışıyorum. Sabah kalkar kalkmaz sarhoş gibi hemen salona çiçeklere bakmaya gidiyorum, sonra da balkona tabi....Onları ihmal ettiğim zaman nereye gidersem gideyim ne yaparsam yapayım içimde hep bir huzursuzluk oluyor. Bunun haricinde zaten Türkiye'nin en yeşil ilindeyim başımı nereye çevirsem yemyeşil bitki örtüsü.

Annem "Kafayı üşüttün artık" deyip kızıyor. Bitki delileri sınıfına kaydımı yaptırmam lazım. İyi de başka türlü nasıl birşeyleri başarır ki bir insan. Kafayı birşeyle bozmak lazım yani...

Agaclar.net'te "şu da olsaydı" ya da "olmasaydı iyi olurdu" diyebileceğiniz neler var?

Olmasaydı dediğim bir başlık yok. Olsaydı diyeceğim bir başlık da yok. Neden mi? "Madem olmasını istiyorsun ekle o zaman" derler adama haklı olarak...Yani burada yer almasını istediğim bir konuyu sağda solda, kitapta, dergide, internette farkedersem hemen buraya ekliyorum zaten. Uygun görülürse kalıyor, uygun başlıkta değilse taşınıyor, uygunsuzsa da silinir zaten.

Diğer üyelere ne tür önerileriniz olabilir?

Daha çok tohum biriktirin. Daha çok paylaşalım, takas edelim. :) Yerli tohumlarımızı koruyalım.Verimli, hibrit olmayan tohumları yaygınlaştıralım.
Hey deliler ! Boş alanlara uygun bitkileri dikiverin...

Hem sağlığımız açısından hem ormanlarımız için mangal yakmaktan, ormanlara cam kırıkları atmaktan vazgeçelim. ( Bunu site üyeleri için yazmıyorum gerek yok çünkü google, mesajı gereken yerlere ulaştırsın diye yazıyorum ) Ormanlar yandıkça hırslanmamız lazım..

Bitkilerle ilgilenmek sizi nasıl etkiliyor? En çok ilgilendiğiniz türler hangileri?

Müthiş keyif alıyorum, mutlu ve huzurlu oluyorum, zamanla çarpıklaşan bakış açım düzeliyor, kendimi iyi hissediyorum. En çok güzel kokan, çok yıllık ve sarılıcı türleri seviyorum. Hanımeli, yasemin, begonvil, morsalkım, selluka, mumçiçeği, gül...

Bitkilerle ilgilenirken yaşadığınız en ilgi çekici, trajik ya da komik olay hangisi?

Yeni evliydim. Hediye gelen bir difenbahyamız vardı. Belime kadar gelen gelişmiş bir çiçekti. Artık niye büyümüyor diye kurcalarken kökünü koparmışım, çiçeğin gövdesi elimde kaldı. Ne yapacağımı bilemeden biraz öylece durdum. Sonra aklıma daha iyi bir fikir gelmediğinden toprağına su döküp gövdeyi olduğu gibi yerine geri soktum.

Daha sonra da bir akşam eşime çiçeğin yerini değiştirmesini söyledim (Bak hinliğe bak) Eşim saksıyı kaldırır kaldırmaz çiçek devrildi haliyle. Eşimi bir güzel fırçaladım ve çiçeğimi kırmakla suçladım tabi...

Foruma katıldıktan sonra ileriye dönük planlarınızda değişiklikler oldu mu?

Oldu tabi olmaya da devam ediyor. Siteden cesaret alıyorum...

Agaclar.net toplantılarına katılıyor musunuz? Gözlemlerinizi yazar mısınız?

Bir kere katıldım. Misafir olarak. Doğu Karadeniz Bonsai toplantısıydı. Çok güzel bir düşünce. Yaygınlaştırılmalı ve geleneksel hale getirilip takvime bağlanmalı. "Hadi toplanalım mı" tarzında olmamalı. Seminer havasında geçmeli. Bazen gezi eğlence amaçlı ama çoğu kez eğitim ve paylaşım amaçlı olmalı...Hatta toplanıp organize olup atıyorum TEMA"nın organizasyonlarını istila etmeliyiz.

Bitkilerle ilgili yararlandığınız ve önereceğiniz kitaplar hangileri?

Büyük şehirlerde olanlar Üniversite kütüphanelerini rahatlıkla kullanabilirler. Evimde elimin altında olan kitaplar: Remzi Kitabevi'nin bitkilerle ilgili kitapları. Burada bazı üyelerimiz meslekleri bitkilerle ilgili olduğundan çok daha güzel kitaplar önerebilir...

Doğa ve çevre ile ilişkisini örnek aldığınız ya da örnek diye gösterebileceğiniz insanlar var mı?

Başta tüm Ağaçlar.net üyeleri, Tema Vakfı kurucu ve üyeleri, Atlas Dergisi yönetici ve çalışanları, Akut üyeleri, İsmini sayamadığım tüm çevreci sivil toplum kuruluşları, özelde artık hayatta olmayan dedem ve büyükannem...

Üye olduğunuz diğer forumlar hangileri? Agaclar.net'i onlardan ayıran özellikler ne?

[/URL] agaclar.net. Burada mutluyum. Ayrılan özellikleri. Sayfa tasarımları, Türkçe'ye gösterilen özen, Üyelerin seviyesi ve bilgi birikimi, paylaşımlar, samimiyet...

[URL="http://www.kesfetmekicinbak.com"]www.kesfetmekicinbak.com (http://www.agaclar.net) Çok sık uğramasam da gerektiğinde mutlaka bakarım.
www.antoloji.com (http://www.antoloji.com) Aktif olarak katılmıyorum ama çok sevdiğim bir sitedir.
www.memurlar.net (http://www.memurlar.net) Bir dönem takip ettim.
www.zargan.com (http://www.zargan.com)

Bitkilerle ilgili mesleki bir eğitim aldınız mı? Almak ister misiniz?

Almadım almayı çok isterdim. Burada bazen Ziraat Fakültelerinin seminerleri oluyor onları takip etmeye çalışacağım artık. Kısmet bakarsın eğitim şansı da doğar...

Zamanınızın ne kadarını agaclar.net'e ayırıyorsunuz?

İş gereği gün boyu internete bağlı kalmak zorundayız. Ağaçlar net açık bir pencere olarak duruyor. Fırsat buldukça okuyorum. Akşamları evde internet yasak. Çünkü internet savaşları çıkıyor. ( Bakınız Yalancı Romantik dizisi evin beyi ve hanımı )

Bitkilerden başka ilgilendiğiniz neler var?

Müziğe ilgim var, yeteneğim de var. Birkaç sene klasik batı tarzı keman eğitimi de almıştım. Şimdi anne babayız tüm uğraşlarımızı rafa kaldırdık. Yine de kendi yöremin enstrümanlarından birini çalmayı öğrenmek isterim ( Nefesim yeterse tulum ya da kemençeyi ). Türk Halk Müziği, klasik batı müziği dinlerim. Çok dertliysem Türk Sanat Müziği dinlerim. Başka birşey dinlemem.

Bunun dışında bol bol okurum. Kimseye söylemeyin, ilçeme kütüphane kurabilecek kadar kitabım var ama artık vermiyorum hiçkimseye. Okusunlar diye verdiğim kitapları hiçbiri geri gelmedi bugüne kadar. Hatta dönmeyen kitaplarımın aynısına para verip yeniden rafıma koyduğum da oldu. Lise yıllarımdan beri aldığım harçlıkların tamamı kitap ve dergilere harcandı. Üstbaş almadığım için arkamdan " Arkadaş olarak bula bula bu kılıksızı mı buldun" diyenleri duydum. Kulaklarınız çınlasın arkadaşlar !!

Herkes gibi kendimi dağlara vurmayı severim. Hiçbir zaman bir kaya tırmanışçısı gibi profesyonel olmadık ama ailece fırsat buldukça dağlarda yürüyoruz. Gitmişken de evin suyunu alıp geliyoruz.

Eşim ve ben İFSAK"ın kurslarına katılmıştık. Fotoğraf çekmek de hobilerimizden biri. Henüz dijital gelişmiş makinemiz yok mekanik Canon ile idare ediyoruz.

Yine eşimle yolculuk yapmayı seviyoruz. Gidelim de neresi olursa olsun...

Bunun dışında öğrenciyken deşarj olmak için dönem dönem yüzmeyle ilgileniyordum ama çok sürmedi kayda değer bir spor geçmişim yok açıkçası ama sporcu olsaydım mutlaka yüzücü olmak isterdim...

Mecburi hobilerimden biri Sinemadır. Mecburi diyorum çünkü eşim film hastasıdır hatırı sayılır bir film koleksiyonu vardır. O da yetmez televizyondaki belgeselleri ( Karadenizle ilgili olanları ) kaydedip CD yapar. Ben filme başlarım ve yarısına varmadan sarmadıysa horlamaya başlarım. Neyse bunu da yazalım çeşit olsun.

Şu andaki en önemli ilgi alanım kızımdır. Kendisi tam bir beter böcektir. Başedemiyorum pes ediyorum bazen ama o hayatımın en değerli varlığıdır. Sağlıklı beslenmesi ve yaşaması için elimden geleni yapıyorum.

Bitki, tohum, çelik paylaşımlarına katıldınız mı? Neler düşünüyorsunuz?

Katıldım, katılmaya devam ediyorum, harika buluyorum. Daha çok kişi katılmalı, daha yaygın olmalı. İnsanlar çok yardımsever. Hiç tanımadıkları insanlara tohumlarını, çeliklerini gönderiyorlar. Sevilay sayesinde Mumçiçeğim, Balıkçı sayesinde domateslerim ve kudretnarı tohumlarım, Nevsune sayesinde kefir mayam, Feridun Usta sayesinde kabak soyma bıçağım, İklimsiz sayesinde ( Söylemeeeemmm )....

Bunun haricinde Mahon67'den sebze tohumları yine Karınca70'ten çiçek ve sebze tohumları aldım. Ben de elimden geldiğince ihtiyacı olanlara elimden geldiğince birşeyler gönderiyorum. Burada herkes çok kibar ve alicenap, karşılık vermek için adres istiyorum onu bile vermiyorlar. Herkese çok teşekkür ederim...

Forumdaki hangi üyeler sizi olumlu yönde etkiliyor, neden?

Ayırmam hepsi aynı değerde benim için. Hepsi de olumlu etkiliyor. Tartışmaları bile gülümseyerek okuyorum. Sebep gerçekten donanımlı, iyikalpli insanlarla birarada olduğum için tabi ki.

Gönüllüsü olduğunuz Sivil Toplum Örgütleri var mı? Hangileri?

TEMA'ya üye olmuştum ve bağışlarda bulunuyordum aktif değilim itiraf edeyim. Bunun dışında malesef Deniz Fenerine de bağışta bulundum ve çok kısa bir süre çalışmalarında da bulundum.

Doğa ve çevre konularında yapılan protestolara aktif olarak katılır mısınız, katılmak gerekir mi?

İstanbul'dayken imza kampanyalarına katılarak destek oluyordum.Bir de internet üzerinden yürütülen kampanyalara destek oluyordum bunun dışında bir faaliyetim olmadı açıkçası.

TV ve radyoda bu konuları işleyen programları yeterli buluyor musunuz, nasıl olmalı?

Yeterli bulmuyorum ama yeterli olacak bu gidişle. Çevre konularının ciddiyeti anlaşılmaya başlandı diye düşünüyorum. Medya magazinleştirip sulandırmadan daha ciddi olarak konuya eğilmeli. Bu konuda en duyarlı kanal NTV. TRT'nin de konuyla ilgili çalışmaları var. Son birbuçuk yıldır televizyonlarda ne olup bittiğinden haberim yok aslında, gün gelecek internet televizyonun tahtına oturacak zaten...

Hobi bahçeleri hakkında neler düşünüyorsunuz?

Tabi ki olumlu buluyorum. Daha yaygın hale gelmeli. Belediyeler öncülük etmeli. Mümkün olduğu kadar nefes alınacak alanlar yaratılmalı.

Hepsinden sadece birer tane yazın: En sevdiğiniz;
ağaç: Çınar
çiçek; Gül
Gülden terazi yaparlar
Gül ile gülü tartarlar
Gül alırlar gül satarlar
Çarşı pazarı güldür gül
kitap: Cengiz Aytmatov ( Tüm eserleri )
şarkı: Mora Nene
müzik grubu/müzik sanatçısı: Kardeş Türküler, Kazım Koyuncu
ressam: Renoir (http://blogs.princeton.edu/wri152-3/s06/mgawrys/images/renoir.moulin-galette.jpg), E. Vigee Le Brun (http://www.arthistoryarchive.com/arthistory/rococo/images/ElisabethVigeeLebrun-Mother-and-Daughter-1789.jpg)
şair:Çok şair tanımıyorum ama güzel bir şiir eklemek isterim...

Ben bir kayısı ağacıyım

Ben bir kayısı ağacıyım
Kırşehir'in Dinekbağı'ndan.
Küçücük bir ev önünde yaşarım yapyalnız.
Yılda bir çiçek açar,
yılda bir kayısı veririm,
avuç içi kadar.
Yaz olur,
bir kadın silkeler dallarımı,
bir çocuk yerde bağırır, güler,
bense hoşnut olurum.
Hem zaten benim
ne söğütler gibi nezaketim vardır,
ne kavaklar gibi gururum.
Ben bir kayısı ağacıyım
Kırşehir'in Dinekbağı'ndan.
Dinekbağı'nda üç insan severim,
bir çocuk,
bir genç kadın,
bir genç adam,
benim kadar sessiz sedasız,
benim kadar halim selim.
En güzel ay nisan ayı,
toprak yumuşak yumuşak,
en güzel ay nisan ayı.
Yamur yağdı, çiçek açtı,
bir hoş oldu içerim,
en güzel ay nisan ayı.
Kavaklar uzakta upuzun,
bir sağa, bir sola,
başı döner kavakların.
Ben bir kayısı ağacı,
başımda çiçeklerim.
Ben bir kayısı ağacı,
üç insan severim:
bir çocuk,
bir genç kadın,
bir genç adam.
Çocuğun adı Ahmet,
kadının adı Fatma,
adamın adı İbrahim.
Ahmet küçük ve sarı,
Fatma tombul ve beyaz,
İbrahim uzun ve narin.
Bir tek toprak odaları var üçünün,
toprak odanın bir tek penceresi.
Ben bir kayısı ağacı,
bazan eğilir bakarım odaya,
yerde bir eski yatakla yorgan görürüm,

duvarda bir eski kırık ayna,
yerde bir eski kilim,
bir eski hasır.
Bir kayısı ağacı,
bazan eğilir bakar odaya,
çiçeklerinden utanır.
Dün gece gaz yakamadılar,
ayışığında gördüm üçünü.
Üçünün suratı asık.
Önce oturup
zeytin ekmek, taze soğan yediler,
sonra baktılar birbirlerinin gözüne,
sonra esnediler.
Gökyüzü bembeyazdı.
Gökyüzü çiçeklerimin renginde.
Gökyüzünde kavaklar..
Fatma uzandı İbrahim'in yanına,
sağa döndü.
Tombul,beyaz yüzü pencerede,
gözleri açık durdu sabaha kadar.
Çiçeği en önce kayısı döker.
Ben bir kayısı ağacıyım,
döküyorum çiçeklerimi.
Yer beyaz beyaz,
başım yeşil yeşil,
kayısılarım memede.
Haziran gelecek,
güneş yakacaktır tepemi,
kayısılarım balla, şekerle dolacaktır.
Ben bir kayısı ağacıyım,
haziran gelecek,
avuç içi kadar kayısılarım
Ahmet'in ekmeğine katık olacaktır.
Ben bir kayısı ağacıyım.
Kötü bir düşüncedir almış beni.
Geçti bağları budama zamanı, dedim,
dedim, çarşıda dört döner İbrahim,
dedim ekmek parası,
zeytin parası,
gaz parası.
Dedim, insanlar
neden yaşatılmıyor
ağaçlar kadar olsun.
Ben bir kayısı ağacı.
Fatma'nın, İbrahim'in, Ahmet'in
yumurtası, şekeri, eti.
Gittikçe artmakta kederim.
Günlerden pazartesi.

Gene geldi, elinde çanta, o şişman adam.
Şişman adam bir düşman gibi beni seyreder,
ben şişman adamı bir düşman gibi seyrederim.
Durmuş İbrahim kapıda,
yüzü dalgın ve sinirli,
bakıyor eli çantalı şişman adama.
Şişman adam uzattı gövdeme elini,
pencereden korkmuş kuzular gibi baktı Ahmet,
büktü boynunu kuzular gibi.
Ben bir kayısı ağacı.
Gövdemde sarı kağıt.
Yol parasını verememiş İbrahim,
verilmiş haciz kararı.
Yapmayın, dedim.
yılda bir çiçek açarım, dedim.
Etmeyin, dedim.
ekmeğe katık oluyor kayısılarım, dedim.
Bir öğle vakti baktım,
kavaklar uzakta upuzun,
bir sağa,bir sola.
Ben kışlık odun,
altı lira...

Abdülkadir Meriçboyu (1917 - 1985)

film: Tanrılar Çıldırmış Olmalı
web sitesi:www.agaclar.net (http://www.Agaclar.net)




limon
25-11-2008, 17:19
Bu çok neşeli ve samimi yazınızla sizi daha yakından tanıdığım için memnun oldum. Sağlıkla, sevdiklerinizle, bol çiçekli uzuuun yıllar dilerim :)

cemal.S
26-11-2008, 01:34
Annem "Kafayı üşüttün artık" deyip kızıyor. Bitki delileri sınıfına kaydımı yaptırmam lazım...Hatta toplanıp organize olup atıyorum TEMA"nın organizasyonlarını istila etmeliyiz.
. İyi de başka türlü nasıl birşeyleri başarır ki bir insan. Kafayı birşeyle bozmak lazım yani...

Merhablar Avukat Hanım !

Biz sizin kaydızı bitki delilerine yapalı çok zaman oldu. Siz numeronuzu unuttunuz sanırım. Ceza olarak yukarıdaki satırlarınızı bir kez daha okuyun. Lutfen yüksek sesle.

Enişte beye selamlarımı söyleyin. Tabii cennet vatanınızada olurmu. Yeğenimin yanaklarından öpüyorum.
Bir gün bize TULUM çalacağınızdan adım kadar eminim.

Tüm yaşamınızda başarılar diliyorum

Güler
26-11-2008, 07:35
Güzel yazını okudukça keyiflendim. Ne kadar güzel anlatmışsınız, teşekkürler.
Sizi tanımak güzel ama daha da çok yakından tanımak isteriz.

Baldaş
26-11-2008, 07:55
Günaydın !!!! Teşekkürler Malina, çok teşekkür ederim Limon, Cemal Bey ... :) daha önce bu sayfaları defalarca okudum ama henüz yorum yazma cesareti bulamamıştım... Sadece size değil tüm aktif üyelere çok çok teşekkür ederim. İstanbul'a Yalova'ya sevgiler selamlar. Kısmet olur da günü gelirse sizleri buralarda misafir etmeyi de çok isterim arkadaşlar.


Not: Arkadaşlar yanlışlıkla farklı yayınevi ismi vermişim. Bendeki bitkilerle ilgili kitaplar İnkılap Yayınları'nın kitapları

Süha Şendoğan
26-11-2008, 08:53
Sevgili Baldaş,
Yazılarında Karadeniz insanının kıvrak zekası ve neşesi belli oluyor.
Karadeniz esintilerini senlede hissediyoruz seni tanımak güzel.

Adalet Yağcı
26-11-2008, 09:22
Sevgili Baldaş, anlatımdaki akıcılığınızdan sizi keşfetmeye çalıştım, çok hoş, biraz esprili çokca da hanımefendi buldum.
Site üyelerinin bu kadarcık da olsa bir birlerini yakından tanımaları güzel, Sevgili Malina'ya bu konudaki emeği için teşekkür etmek gerekiyor.
Sizi daha yakından tanıdığım için mutlu oldum.
Sevgiler.

Derya Özen
26-11-2008, 10:13
Zeka, samimiyet, düşündüklerini kelimelere dökebilme sanatı, bunların hepsi sizde mevcut. Yazınızı, hiç sıkılmadan keyifle okudum. Birgün yüz yüze tanışmak dileğiyle hoşçakalın...

Baldaş
26-11-2008, 10:25
Çok teşekkür ederim arkadaşlar. Şimdi strese girmeye başladım. Beni pek tanımıyorlar zannediyordum. O yüzden hiçkimseye yorum bile yazamamıştım. Sitede pek birebir diyaloğa giremiyorum , girsem de çok fazla konuşmaktan çekiniyorum. Birinci sebep: Acaba yazılarım gereksiz uzun mu bulunur. İkinci sebep: Farkında olmadan karşımdakini ya da başkalarını kırar mıyım ? Üçüncü sebep: İşyeri ortamındayım çok yazamıyorum, çoğu kez seyirciyim.

Manolya Çiçeği
26-11-2008, 10:49
Sizi tanımak çok güzel yazınızı zevkle okudum.

Volare
26-11-2008, 12:02
Sevgili Baldaş ,
bu siteye üye olalı çok olmuştu,ama senin sıcak ilgin olmasaydı,
taa Rizeden bir çırpıda İzmire likappa göndermeseydin,
bu kadar bağlanırmıydım bilmiyorum.
Her konuyu açtığımda sayfalarda seni görüyorum,
ve diyorum ki bak Baldaş da bir ara buradan geçmiş.
Mutlu ol,mutlu kıl kendini ve çevrendekileri...
Seni tanımak çok güzel...

papatyam
26-11-2008, 13:25
Sevgili Baldaş, ne hoş anlatmışsın :) iyi ki bizlerlesin.

feridun usta
26-11-2008, 13:26
Merhaba sayın Baldaş,
samimi ve güzel yazmışsın ellerine sağlık, yazdıklarınla seni tanımaya çalıştım çok teşekkür ederim.

Doğayı seven ve gelecek nesillere temiz bir doğa bırakma gayreti içerisinde olanlara ne mutlu.

Doğayı fark edenler ve doğayı sevenler için, doğa mutluluk kaynağıdır.
Doğa dostu olanların ve doğayı koruyanların mutluluk kaynakları eksik olmasın.

Ayşe
26-11-2008, 13:36
Sıcak kanlı,pratik zekalı,insan ve doğa aşığı yani tam bir karadeniz insanı.

Seni seviyoruz Sevgili Baldaş.

Buket Aknar
26-11-2008, 14:22
Kendinizi anlatan yazınızı okurken sizi karşımda görür gibi oldum. Karşılıklı oturmuşuz siz bana kendinizi anlatıyormuşsunuz. Sizi yakından tanımak beni çok mutlu etti.

sezgin53
26-11-2008, 14:59
Sevgili Baldaş hakkınızdaki düşüncelerimde yanılmamışım. Birkaç mesajını okuduğumda kafamda canlandırdığım Baldaş iştebu yazılanlardı.Teşekkurler, sağlıklı,güllerle vegüzelliklerle dolu bir yaşam dilerim. Başarılar.

Baldaş
26-11-2008, 15:35
Limon ve Güler Hanım çok teşekkür ederim. Hayalim sizinkiler gibi güzel bahçeye kavuşmak. Güler Hanım hatıralarınızı okumak ayrı bir zevk.

Cemal Bey sitede ilk tanıştığım insansınız. Samimi sıcakkanlı ve dürüst. Size ve ailenize sağlıklı uzun ömürler dilerim.

Turco siz de Yalovadaymışsınız. Eee hemşehri sayılırız. :) Yalova'ya özellikle Termale selamlar. Abim bir süre orada Acil Hekimliği yapmıştı.

Adalet Hanım karışan pirinçlerin sayesinde biraz komik bir şekilde tanıştık ve tanıştığımıza çok memnunum. İnşallah daha pek çok şeyi paylaşırız bu güzel ortamda

Derya Hanım siz en çok ağaçlandırma çalışmalarınızla dikkatimi çekmiştiniz. Ne kadar haklı olduğunuzu er geç tüm Türkiye anlayacak. Güzel düşünceleriniz için teşekkür ederim.

Manolya Çiçeği sakın bizden ayrılmayın. Burada kalıcı olmanızı çok isterim.

Hazel, bana iyilik yapma fırsatı yarattığın için çok mutlu oldum. Sizin gibi nitelikli insanlara sitenin ihtiyacı var tabi ki..

Papatyam çok teşekkür ederim. Çok sıcakkanlı aile bağları kuvvetli bir insansın. Yemek tariflerin beni burada zor durumda bırakıyor bilmiş ol.

Feridun Usta madem ki Araklılısınız mutlaka bize beklerim. Hem Trabzon'a hem Rize'ye. Ailenize selamlar

VYZX ( inşallah doğru yazdım ) çok çok teşekkür ederim görüşleriniz için.

Buket Hanım Kıbrıs benim için bilinmeyen çok farklı bir yer gibi. Sizin sayenizde çok değişik bitkilerden , yiyeceklerden ve farklı bir coğrafyadan haberim oldu. Sizin bahçenize de hayran kalmıştım... ( Yanlış hatırlamıyorum değil mi güzel bir bahçeniz vardı )

Sayın Sezgin53 yeni üye oldunuz ama hemen dikkatleri üzerinize çektiniz. Gerçekten de kaldırımlara gülleri çelikliyor musunuz merak ediyorum ? Eğer bu doğruysa yaşadığınız bölge çok şanslı. Size de sağlıklı ve uzun bir ömür diliyorum. Kendinize iyi bakın

Arkadaşlar inşallah hiçkimseyi atlamadan yazmışımdır. Daha önce hiçkimsenin sayfasına yazma şansım olmamıştı. Bu vesileyle sizinle de birebir konuşma fırsatı bulduğum için çok mutlu oldum.

papatyam
26-11-2008, 16:02
Baldaş, zor durumda kalmanı istemem :) sen bana de ben sana ne istersen gönderirim:p

sezgin53
26-11-2008, 16:02
Sevgili Baldaş, kaldırım derken taşlar değil,kaldırım kenarına toprağa gül dikiyorum. Bu çok doğru çünkü buralar yaşadığım yer. İnsanlar güzelliklere laik. İyi akşamlar. Biraz önce hamsi temizledim şimdi pişireceğim.

cevreizcisi
26-11-2008, 16:41
Merhaba arkadaşlar ,harikasınız yine ,ben çok bilgisayarda takılıyormuşum.Bana öyle diyorlar .Şu bilgisayarda ne varda bu kadar çok takılıyosun,Neden gülümsüyorsun diye soruyorlar.İnsan böyle güzel insanları bulupta bırakmak ister mi ? Gül yüzlü insanları görüpte gülmemek olur mu ?

Kiraz
26-11-2008, 17:01
Sevgili Baldaş, yazınız çok akıcı ve samimiydi. Ama önceki az ve öz yazılarınızdan da sizi doğru tanımışız. Tanıdığım için çok memnunum.

Emine Aktaş
26-11-2008, 21:02
Sevgili Baldaş, açık ve samimi yazınız için teşekkürler. Ne demişler, "Arkadaşını söyle, kim olduğunu söyleyeyim". Sizin, ziraat eğitimi yapmamanız problem değil, ziraatçılarla aynı forumda olmanız, yol arkadaşlığı anlamındadır. Kendi mesleğiniz de, ayrı bir katkı ve güzellik katmaktadır.
Selamlar...

Manolya Çiçeği
27-11-2008, 07:44
Sevgili Baldaş,
Seni tanımaktan çok memnunum açık sözlü sevimli bir üslubun var.

Baldaş
27-11-2008, 14:31
Teşekkür ederim Sayın Çevreizcisi, Emine Hanım, Nurbahar Hanım, Manolya Çiçeği...

Emine Hanım sizi biraz tartışmalı bir ortamda tanıdım ( Malum Denizfeneri olayı ) . Forumda düzeyli tartışabilmek bile örnek alınabilecek bir başarı. Artık klasikleşen bir cümle var ya: Atomu parçalamak önyargılardan kurtulmaktan daha kolay diye... Bunu başarıyoruz burada yavaş yavaş galiba...

Nurbahar Hanım sizi İstanbul gezisinden tanıyorum pek çok üyeyi tanıdığım gibi. Kızınızı benim için öpün. Profil bilgilerinde bulunan fotoğraflar çok işime yaradı. Şimdi herkesi daha net canlandırabiliyorum kafamda...

Sayınçevreizcisi siz yeni üye oldunuz ama maşallah hızınıza yetişemiyoruz. Ağaç dostu olmuşsunuz bile. Manolya çiçeği ha gayret diyeyim... Yeni üye yazısından kurtuluverin..:)

uzman16
27-11-2008, 14:53
Sizi yazdığınız bir yazıdan dolayı tanıyorum. (İlgili yazı burada (http://www.agaclar.net/forum/showpost.php?p=303446&postcount=844).)

Üslubunuz çok hoşuma gitmişti.

Burada da daha iyi tanıdım. Memnun oldum. ;)

Baldaş
27-11-2008, 15:37
Teşekkür ederim Uzman16. Üyelerden korkmaya başladım şimdi. Çok dikkatlisiniz. Attığım her adıma dikkat etmem lazım :)

Hakkı Şen
27-11-2008, 18:42
Sn Baldaş, yazdıklarınızı okumaktan büyük keyif aldım. İyi ki buradasınız, iyi ki sizi daha yakından tanıma fırsatımız olmuş ve ayrıca sizi bu denli güzel yazılarınız için tebrik ederim. Sağlıkla kalın...

Cumhur Tonba
27-11-2008, 19:23
Baldaş. Siz bir harikasınız. Cana yakın, samimi ve dürüst. Yazmaya devam edin. Hemde cesurca. Biz inanıyoruz. Sende inan. Daha fazla yaz.
Dilediğin tüm mutluluklar senin olsun.
Saygılarımla.

cevreizcisi
27-11-2008, 19:52
Sayın baldaş burada bulunan herkes sağolsun onların destekleriyel daha güzel günlere ulaşacağımıza inanıyorum.

vyssera
27-11-2008, 20:20
Baldaş toplantılar konusunda söylediklerinizi dikkate alacağız. Bizim de o şekilde bir düşüncemiz var bir süredir. Teşekkürler.

Baldaş
28-11-2008, 09:43
Hakkı Bey, Cumhur Bey, Çevreizcisi teşekkür ederim ... Vyssera böyle bir çalışma programlarsanız ben de elimden geleni yaparım. ( Peşin peşin söyleyeyim Bonsaiden pek anlamam, sarmaşık gibi uzayıp giden bitkileri daha çok seviyorum )

timsah gözyaşı
29-11-2008, 13:51
Bitkilerle ilgilenirken yaşadığınız en ilgi çekici, trajik ya da komik olay hangisi?

Yeni evliydim. Hediye gelen bir difenbahyamız vardı. Belime kadar gelen gelişmiş bir çiçekti. Artık niye büyümüyor diye kurcalarken kökünü koparmışım, çiçeğin gövdesi elimde kaldı. Ne yapacağımı bilemeden biraz öylece durdum. Sonra aklıma daha iyi bir fikir gelmediğinden toprağına su döküp gövdeyi olduğu gibi yerine geri soktum.

Daha sonra da bir akşam eşime çiçeğin yerini değiştirmesini söyledim (Bak hinliğe bak) Eşim saksıyı kaldırır kaldırmaz çiçek devrildi haliyle. Eşimi bir güzel fırçaladım ve çiçeğimi kırmakla suçladım tabi...
.
.
.
.
yaaa ben de diyordum ki "bu çiçek nasıl devrildi böyle ne sakarım!" diye...:)
Ama yazın herzamanki gibi çok güzel olmuş ve olayları güzel açıklamışsın
tebrik ediyorum..;)

Baldaş
30-11-2008, 10:34
Teşekkür ederim timsah gözyaşı :)

Sebahattin Sargın
30-11-2008, 13:45
Okurken insanı güldüren bir yazı olmuş, çok beğendim...

Anne tarafım Ofludur, zaten bir Karadenizliden böyle bir yazı beklenirdi...

Sevgili Hemşehrim bu güzel yazın için teşekkür ederiz, çok içten ve çok güzel olmuş...


Seni tanıdığımıza çok sevindik...

Sevgiler ;)

Baldaş
01-12-2008, 07:31
Teşekkürler Sebahattin. Bir gün memleketine yolun düşerse ( ki düşerse bir daha çıkamazsın onu da söyleyeyim ) mutlaka beklerim... Sevgiler, selamlar derslerinde başarılar dilerim... ( Kefir başlığın için ayrıca teşekkür ederim )

caucasus
01-12-2008, 10:28
Sizi tanımak çok güzel sayın baldaş. Kırılan çiçeğiniz için üzüldüm, siz de az kurnaz değilmişsiniz hani. :) Dilerim her şey gönlünüzce olur.

Mesajımı değiştirdim :)

Baldaş
01-12-2008, 14:32
Sevgili caucasus daha yeni geldim yahu ne demek sizi tanımak güzeldi yoksa beni gönderiyor musunuz ? :) Neyse siz de Kafkasyalı olduğunuza göre sizinle de akraba sayılırım, iyi dilekleriniz için çok teşekkür ederim...

vayvayvay
01-12-2008, 16:05
Sevgili Baldaş...Güzel dostluklara... Sevgiler

cevreizcisi
01-12-2008, 17:01
Ben karadenize gittim ama belirli yerlere gitmek nasip oldu. Artvin-arhavide 6 ay kaldım. Kastamonu'ya 3 kez gittim kurs için. Karadenizde en çok merak ettiğim yerler yanlış hatırlamıyorsam Çamlıhemşin Rize de olsa gerek.Birde ayder yaylasını görmeyi çok isterim.Geçen sene hizmetiçi kurs yazdım Rize'yi görmek için ama maalesef çıkmadı.Artık başka bir zamana.Memleketimizin her yerinde ayrı bir güzellik var.Genelde elime geçen belgesellerden **** tv'lerde yayınlanan gezeli görelim gibi proğramlardan takip etmeye çalışmaktayım ama illada bir yeri gerçek anlamda anlamak için görmek gerektiği kanaatindeyim. Bir söz var Van ilinin girişinde yazılı olan ama kim söylemiş bilmiyorum.' Gidemediğin hiç bir yer senin değildir ' diye.Bende görmek ,bilmek ve hissetmek isterim.Memleketin her köşesindeki güzellikleri.Her sene belirli yerlere giderek oraları tanımak ,doğayla içiçe olmak hoşuma gider.Güneşin açışını ve ardından yağan yağmur ve sonra tekrar güneşin gelmesini bir kaç dakika içinde yaşamak ,yeşilin 70 çeşit rengini görebilmek çok farklı bir şey ,ben bunları yaşayabildim Karadenizde.Anlatmak zor anlamak igördüğümüz zaman çok kolay.

sema.izmir
02-12-2008, 00:22
sevgili baldaş, ben bu siteye yeni üye olanlardanım, ben 43 yaşında emekli bir bayanım eşim ve ben balkesire bağlı burhaniyede yazlık bir sitede 12 ay ikamat ediyoruz, bana bu siteyi kardeşim tavsiye etmişti özelliklede sizin yazılarınızı okumamı önerdi çok samimi ve eğlenceli bir kişiliğiniz var yazılarınızı okurken sanki sizinle karşılıklı oturup kahve içiyoruz hissi doğuyor içime, neyse çok uzattım herhalde kusura bakmayın kendimi kaptırdım, bizim buralarda yani sitemizde en çok zeytin ve GÜL yetişiyor, bende size birşeyler göndermek istiyorum mesela gül'ü çok sevdiğinizi söylüyorsunuz burda bütün renk ve çeşitleri var size ulaştırmak istiyorum isteğinize göre, istediğinizi belirtirseniz seve seve yollarım. sevgi dolu günler dilerim..güzel dostluklara....

Baldaş
02-12-2008, 08:09
Çevreizcisi CD leri en kısa zamanda hazırlamaya çalışıyoruz adresi aldım :) Ben de adım adım gezebilmek isterdim Anadolu'yu. Mardin'i, Kars'ı, Harran'ı, Torosları heryeri görmek isterdim. Bir uzak hayalim de Orta Asya. Uzaak bir hayal ... İpek Yolu belgeselini yarım yamalak hatırlıyorum. En çok müziği kalmış aklımda. Turkuaz adlı Asya'yı anlatan bir belgesel vardı Türkiye yapımı onu dört gözle beklerdim ama bence yeteri kadar bilgi yok Asya hakkında...

Sayın vayvayvay aynı şekilde, sitedeki tanışmaların güzel dostluklara dönüşmesi harika...


Sayın sema.izmir sağolun. Teklif çok cazip geldi hayır demem mümkün değil ama size de zahmet vermiş olurum. En iyisi şöyle yapalım : Uygun bir tarihte tohum takası yapalım. Ben buradan değişik güzel tohumlar temin edeyim ( İstediğiniz özel birşey varsa lütfen bildirin ). Birbirimize postalayalım. ( Güllere hayır diyemem, kim diyebilir ki )

cevreizcisi
02-12-2008, 09:33
Mutlaka asya'yı görmek çok daha farklı olurdu.Hazırlanan belgesel ve benzeri çalışmalar birazda ekonomik boyutlar hesap edilerek yapıldığı takdirde **** yeterli araştırmalar yapılamadığı için yeterince bilgi alamıyoruz.

zenfree
02-12-2008, 23:14
Sevgili Baldaş seni tanıdığıma memnun oldum. Özellikle fotograflarını keyifle takip ediyorum.:)) Sevgiler.

ertugrula
03-12-2008, 03:25
Bu agaçlar.net'e giderek daha fazla sinir oluyorum. Ne tarafa dönsen birşeyler öğreniyorsun. Üstelik de, o sırada hiç beklemediğin bir şey olabiliyor bu öğrendiğin.
"İçimizden biri" bölümünü bugün keşfettim. Üç sayfa okudum. Üçüncüsü Baldaş'ın sayfasıydı. Önce, güzel, kullanıcılar hem kendilerini tanıtmışlar, hem de site hakkındaki görüşlerini anlatmışlar, ne de güzel anlatmışlar derken, Baldaş'ın yazısının sonuna eklediği şiire sıra geldi.

Yol vergisi için bir meyva ağacının yakacak odun olarak haczedildiğini insan başka nerede öğrenebilir di ki...

caucasus
03-12-2008, 10:35
Yanlış anlaşıldım sayın baldaş :) gödermek ne demek sadece kelime düşüklüğünden kaynaklanıyor. Hem bakın ikimiz de aynı kökenden geliyormuşuz. Ben Abhaz'ım Ama derseniz konuşmasını **** adetlerini biliyormusunuz. Konuşmasını bilmiyorum adet ve geleneklerini ise yarım yamalak, kulaktan duyma diyebilirim. Sizi tanıdığıma memnun oldum Baldaş.
Herşey gönlünüzce olsun.

günebakan
03-12-2008, 10:50
Yazdıklarınızı okurken çok keyif aldım sayın Baldaş çiçeği kırıp eşinin üstüne atmak taktiğinizi çok tuttum bundan sonra aklımda bulunsun :)
Sizi tanımak güzeldi iyiki burdasınız her gününüz daha çiçekli geçsin.

Baldaş
03-12-2008, 12:34
Teşekkür ederim Zenfree sizi de Safranbolu gezisinden tanıyorum diyebilirim. :) Fotoğraf yüklemeye devam ederim inşallah.

Ertuğrula siz de Türkçe yazım kuralları sayfasından hızlı bir giriş yaptınız siteye. Sitede kalıcı olmanızı dilerim. Hepimiz birbirimizden çok şey öğreniyoruz.

Caucasus belki bir gün büyüklerinin yaşadığı toprakları görmek istersin. Bana da mutlaka uğra... :)

Günebakan sağolasın inşallah herbirimizin günleri çiçekli ve güzel geçer...

caucasus
04-12-2008, 09:44
Baldaş aklımdan geçmiyor değil ancak Kafkasya'ya gitmek o kadar kolay değil. Oraların karışık olduğu düşünülürse ertelemekten başka çare kalmıyor. Aslın da hayalim de hep bir Karadeniz turu vardır ancak bir türlü fırsatım olmuyor. Yolum o taraflara düşerse mutlaka uğrarım.

Baldaş
10-12-2008, 18:36
Herkese iyi bayramlar dilerim.

Sayın Caucasus ve Karadeniz turu düşünen diğer arkadaşlar, bana uğramadan kaçmayın sakın... :)