hassoman
25-11-2008, 03:14
Nick Merdenyan 1968 yılından beri Kapalı Çarşı İç Bedesten'de bulunan tarihi dükkânında esnaflık yapan bir vatandaşımız. Oğlunun vaftiz töreni sırasında kuzeni bir saksı içinde dieffenbachia getirir. Merdenyan daha sonra bu bitkinin solan yapraklarından iki tanesini bir kitabın arasına koyar ve unutur.
Bir yıl kadar sonra bir araştırma için kitapları karıştırırken sayfalar arasında bu yaprakları görür... Hemen eline alır... İpek gibi bir dokusu vardır. O anda içinde nedenini bilmediği bir heyecan belirir...
İşyerine komşu bir calligraphy (kaligrafi) ustası vardır. Ona bu yapraklar üzerine hat sanatını yapıp yapamayacağını sorar. Calligraphy ustası denemek için yapraklardan birine Kanuni'nin tuğrasını, diğerine de Yunus Emre'nın ' Sev seni seveni' sözünü kufî yazıyla işler... Sonuç mükemmeldir. Amerikalı bir çift bu çalışmaları görünce hayran olur ve tuğralı olanı satın alır.. Macera da böyle başlamış olur... Yıl 1993
Ne var ki çalışmaya en uygun yapraklar bir saksı dieffenbachianın sadece yeni yetişen iki yaprağıdır. Bu bitkiyi seralarda bulamaz. O da önce Hollanda'dan ithal eder. Hollanda üretimi durdurunca bu defa ABD Florida'dan bizzat kendisi yerinde tek tek seçerek getirmeye başlar. Her defasında 1500 yaprak satın almaktadır...
Yaprakların kurutulması oldukça sabır isteyen bir iş. Çünkü kuruma işlemi tam bir buçuk yıl sürüyor...
Merdenyan, tüm dinlerin hoşgörüyü simgelemesi felsefesinden ilham alarak üç dinin sembollerini çalışmalarına işlediğini söylüyor. Ermenice ve Arapça harflerinin hat sanatına çok uygun olduğunu, Budizm üzerine de çalışmalar yaptıklarını belirtiyor. Merdenyan, dieffenbachia yaprağı üzerine işlediği her metnin altına İngilizce açıklamalarını da ekliyor.
Mimar Sinan Üniversitesinden iki yardımcıyla çalışmalarını sürdürüyor...
Not: Resimlerdeki ilk yaprak caladium'a ait olsa gerek
Bir yıl kadar sonra bir araştırma için kitapları karıştırırken sayfalar arasında bu yaprakları görür... Hemen eline alır... İpek gibi bir dokusu vardır. O anda içinde nedenini bilmediği bir heyecan belirir...
İşyerine komşu bir calligraphy (kaligrafi) ustası vardır. Ona bu yapraklar üzerine hat sanatını yapıp yapamayacağını sorar. Calligraphy ustası denemek için yapraklardan birine Kanuni'nin tuğrasını, diğerine de Yunus Emre'nın ' Sev seni seveni' sözünü kufî yazıyla işler... Sonuç mükemmeldir. Amerikalı bir çift bu çalışmaları görünce hayran olur ve tuğralı olanı satın alır.. Macera da böyle başlamış olur... Yıl 1993
Ne var ki çalışmaya en uygun yapraklar bir saksı dieffenbachianın sadece yeni yetişen iki yaprağıdır. Bu bitkiyi seralarda bulamaz. O da önce Hollanda'dan ithal eder. Hollanda üretimi durdurunca bu defa ABD Florida'dan bizzat kendisi yerinde tek tek seçerek getirmeye başlar. Her defasında 1500 yaprak satın almaktadır...
Yaprakların kurutulması oldukça sabır isteyen bir iş. Çünkü kuruma işlemi tam bir buçuk yıl sürüyor...
Merdenyan, tüm dinlerin hoşgörüyü simgelemesi felsefesinden ilham alarak üç dinin sembollerini çalışmalarına işlediğini söylüyor. Ermenice ve Arapça harflerinin hat sanatına çok uygun olduğunu, Budizm üzerine de çalışmalar yaptıklarını belirtiyor. Merdenyan, dieffenbachia yaprağı üzerine işlediği her metnin altına İngilizce açıklamalarını da ekliyor.
Mimar Sinan Üniversitesinden iki yardımcıyla çalışmalarını sürdürüyor...
Not: Resimlerdeki ilk yaprak caladium'a ait olsa gerek