![]() |
|
|
|
#17 | |
|
Ağaç Dostu
|
Alıntı:
Merhaba sayın mr.muhendis, Yanlışınızı doğrulamak için, Akedemik kurum ve isimlerde vermişsiniz. Bu daha da büyük bir yanlış olmuş... Yurt dışında zeytin ağaçlarının yaralı dokularına, odunsu dokunun yok olmasından veya kısmı zarar görmüş olmasından dolayı, bu boşluklara beton doldurulması hakkında hiç bir uygulama örneği gösteremezsiniz. Temel mantığınızla algıladığınız bu konuyu, kendi mantık ölçünüzle, kendinizce bir çözüm üretmişsiniz. İlgili konu ; Mekanik yaralanma sonucu hasar görmüş odunsu dokunun tedavisi... Siz tedavi etmiyorsunuz. Odunsu doku kaybını görmemek adına; Ağacın sağlığını düşünmeden, tedavisinin yapılacağı tek noktayı da, beton gibi çevre düşmanı bir kütleyi ağacın gövdesine döküyorsunuz... Çok iyi bir iş yaptığınız kanaatine varıyorsunuz. Bu yaptığınız işlemden sonrası ne olacak... Bilmiyorsunuz anlalatalım. Ağaç canlı bir varlıktır. Beton uygulaması yaptınız Gladiçya ağacı bundan sonraki yaşamında sağlıkla gelişecektir. Bu büyüme sürecinde ağacın gövdesi, kütlesi enine ve buyuna gelişecektir. Sizin, o anlık iyi olur. Düşüncesi ile yaptığınız beton uygulaması sabit kalacak, ağacın gövdesi genişlecektir. Şimdi ahkam kesip, doğru yaptığınızı zannetiğiniz (betonla dolgu) işlemi ne olacak...! Dolgu olarak yaptığınız beton kütle sabit, ağacın gövdesi genişliyor. Ağacın hasar görmüş, odunsu dokusu yeniden nem, rutubetten kaynaklı mantar ve bakteri istilasına uğrayacak ayrıca da haşere, zararlı böcek hasarına da açık kalacak. Sonrası ne olacak... Bu ağacın içine kim döktü bu betonu diye... Kulaklarınız çınlayacak... Daha sonrasında bu beton kütle, ağacın gövdesinden binbir zahmetle çıkartılıp. Doğru tedavi işlemi yapılacak... Tedavi işlemi; Yazık oldu Gladiçya Ağacına.... |
|
|
|
|
|
|