07-03-2011, 10:27 | #61 |
Ağaçsever
Giriş Tarihi: 19-02-2008
Şehir: osmaniye
Mesajlar: 84
|
bu zeytinleri aralık 15 te budamıştık osmaniye'de.zeytinler gemlik ve 2006 şubat ayında dikildiler.her sene şubat ayı itibariyle bu şekilde kurumalar başlıyor. bu neden olabilir ? budadıktan sonra%1,5 luk bordo bulamacı atmıştık ve budama yerlerine de fırça ile%3lük bordo bulamacı sürmüştük. bu vitamin eksikliği mi bor noksanlığı mı nedir ne yapılmalı ? arazi eğimli değil düz bir arazi.2009 ve 2010 yılı yazında sulama yapmadık ve topraktan da hiç bir gübre vermedik. bu bir gübre eksikliği mi nedir? acaba bu vertisillium mu diye şüphelendik . dallarını kırıp baktık dallarının içinde kahverengileşme yok. ve kuru görünen dalları kırdığımızda dalların içi sanki yaş gibi. bunları yazın kökünden söküp tarladan mı uzaklaştırmalı acaba? 2750 ağascın içerisinde 150 ye yakın bu şekilde ağaç var. yardımlarınızı bekliyoruz saygılarımla. |
07-03-2011, 12:27 | #62 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 23-03-2008
Şehir: Ankara.bergama,dikili
Mesajlar: 302
|
bu mevsimde versiyum olmaz gibi geliyor bana fazla sudan gibi geldi tarlaya drenaj kanalı yaptınızmı. Galiba bu kurumalar tarlanın çukuryerlerinde oluyor. Versiyumla ilgili UBYİ sayfasında kullanabilinir gübre kılavuzunda son sayfaları bir okuyun isterseniz. Kullanılabilir İlaç ve Gübre Kılavuzu birde buraya Halil Önen / Aliağa, Menemen, Belen Düzenleyen omer.tuncer : 07-03-2011 saat 13:33 Neden: bağlantı ilavesi |
07-03-2011, 17:51 | #63 | |
Ağaçsever
Giriş Tarihi: 19-02-2008
Şehir: osmaniye
Mesajlar: 84
|
Alıntı:
|
|
07-03-2011, 18:38 | #64 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 23-03-2008
Şehir: Ankara.bergama,dikili
Mesajlar: 302
|
tüm çevreye hendek şeklinde yaparsınız ve biriken suyuda deşerj ederseniş başarılı olursunuz. sim derma yeni bir ürün ama kullanan kişi sayısı hakkında bir bilgim yok ama halil önen bey sizi bilgilendirir. aslında bu konu başlığında biryerlerde yazıyor ama şu an size bilgi veremiyeceğim ama konuyu tam incelerseniz görürsünüz. |
11-03-2011, 18:02 | #65 | |
Ağaçsever
Giriş Tarihi: 19-02-2008
Şehir: osmaniye
Mesajlar: 84
|
Alıntı:
|
|
11-03-2011, 21:50 | #66 | |
Yeni Üye
Giriş Tarihi: 03-01-2008
Şehir: Karamürsel / KOCAELİ
Mesajlar: 13
|
Dalların kuruması
Alıntı:
Dallardaki bu kuruma; Bahçeyi derin sürmüş iseniz büyük köklerde bir zarar oluşmasına sebep olurmuştur buda dallarda kısmi kurumaya sebep olur. |
|
11-03-2011, 22:15 | #67 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 23-03-2008
Şehir: Ankara.bergama,dikili
Mesajlar: 302
|
sayın zeytun sever okumadan sorununuza sizin işinize gelen cevabı istiyorsunuz ama okumanız lazım. sizi yönlendirdiğim yerleri okusanız yeter. birde bu konuyu okuyun yazan yabancı deyil bizim siteden arkadaşımız acemi çaylak http://www.sessizbahce.org/mantarkokhastalik/ ve yine buradaki 43. mesajı oku Müdürün Bahçesi / İzmir Düzenleyen omer.tuncer : 11-03-2011 saat 22:18 Neden: ilave yapmak |
12-03-2011, 10:15 | #68 |
Ağaçsever
Giriş Tarihi: 19-02-2008
Şehir: osmaniye
Mesajlar: 84
|
ömer bey inanın çok okuyorum. heryerden ,üniversitelerden bile bilgi almaya çalışıyorum. şu ana kadar ortak olan tek cevap tarlayı tam ortadan tekli patlatma ile patlatmam. bunu yapacam inşallah. sizce ne zaman yapmalı.ve kaç cm den bu patlatmayı çekmeli?benim tedirginliğim bu bir verticilliummu acaba dedim? ondan çok korktum. arayış içindeyim. herkesle istişare edip bilgilenmeye çalışıyorum. saygılarımla. |
12-03-2011, 13:22 | #69 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 23-03-2008
Şehir: Ankara.bergama,dikili
Mesajlar: 302
|
patlatma işlemi pulluk tabanı denilen sert tabakanın kırılması işlemidir tarlanın ortasından deyıl sıra aralarının tümüne uygulamalısınız ama sizin sıkıntınız fazla su drenaj işlemi yapmadan önüne geçemezsiniz. Çünki zeytin fazla suyu sevmez siz zeytinliğinizi taban arazide tesis etmişsiniz. Ege ye Akdenize baktığınızda su olarak az ve su tutmayan tarımsal verimi düşük eğimli arazilerde zeytinlik tesis edilir bu sadece bu arazilerin değerlendirilmesi değil zeytin bitkisinin isteklerinden kaynaklanmaktadır. |
13-03-2011, 02:19 | #70 | |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 18-01-2009
Şehir: izmir/aliağa
Mesajlar: 5,567
|
Alıntı:
Zeytin ağaçlarınızda solgunluk ( vertisillium) var. Kırıp baktığınız dallarda koyu kahverengi renk olmamasının sebebi, akut solgunluk hastalığındandır. Kronik solgunluk olsaydı bunu görürdünüz. Akut solgunluk kış sonu görülür, sizde görüldüğü gibi. Akut solgunluğun şiddeti, derin sürüm ve toprağın aşırı nemli olmasından tahrik olur. Şimdi ne yapmalısınız: 1. Kuruyan dalları kesmelisiniz. Dalların sağlam dala birleştiği yerlerinde. Tarlanın dışında bir yerde yakmalısınız. Budama aletlerini % 10 luk çamaşır suyunda dezenfekte etmelisiniz, diğer ağaca geçtiğinizde. Kestiğiniz ağaçları mutlaka bordo bulamacı ile ilaçlamalısınız. Kesim yerlerini ardıç katranı sürmelisiniz. 2. Ağaçların diblerinde yabancı otları temizlemelisiniz. Derin çapalamadan... 3.Kaz ayağı çekeceğim diyorsunuz. Bu çok tehlikeli. Zeytin kökleri en çok 80 cm. derinde bulunur ve 8 m. kadar etrafına yayılır. Kaz ayağı ile bazı ana kökleri de kesersiniz. Kesilen kökler daha çok tahrik olur ve köklenme artar. Büyümesi durmuş ağaçlarda gençleştirme budaması sonrası bu uygulanır. Bu durumlarda iyidir. Ama siz kesilen kökleri solgunluk dahil tüm kök hastalıklarına ( zararlı patojenlere) açık hale getirirsiniz, savunmasız bırakırsınız. Drenaj için kaz ayağı kullanmak zorundasanız eğer,_ Sn. Ömer Tuncer' in dediği gibi _ her sıra arasına, tam ortadan bir defa kaz ayağı çekebilirsiniz. İşte o zaman, kök hastalıkları için ya ema ya da Simderma (sıvı) kullanmalısınız. Yani kesilen kökleri kaplayan ve gelişimini teşvik eden mikroorganizmaları... 4. Toprağınız kışın çok nemli kalıyorsa _ bu solgunluğu tahrik eder_ dönüme 150 kg. kadar Klino kullanmalısınız. Klinoya simderma (sıvı) ya yedirerek de kullanabilirsiniz. Sonra toprak yüzeyini işleyen _rotil_ çekmelisiniz. Tarlanızı hiç sabanla sürmemelisiniz. Drenaj yerine bunu ( 3. maddeyi) yapabilirsiniz. Drenajı tarlanızın etrafına açınız. Kışın fazla su tutan yerlere delikli plastik boru _ toprağın altına) döşeyip drenaja akıtabilirsiniz. 5. Hiç bir zaman vahşi ( salma) sulama yapmayınız. Damlamayı ağaçların köklerinden uzağa, taç izine veriniz. Ağaç istediğinde _ bunu görürsünüz_ sulama yapınız. 6. Sulama suyuna ' enzim' sayfasında Sn Acemi Çaylak ( Sessiz bahçe) nematot ve kök hastalıkları ile ilgili iletisi var, bu formülü gübrelerle karıştırıp kullanabilirsiniz eğer elinizde ema ve simderma yoksa... Ya da basilis suptilis de kullanabilirsiniz. Sevgili zeytinsever, unutmayın vertisillium hastalığının kimyasal mücadelesinden kimse _şimdilik_ bir çözüm bulmuş değil. Benim de yakınımın zeytinlerinde geçen yıl belirdi. Bu şekilde önlem almaya çalışıyoruz. Yani kültürel önlemlerle beraber. Bu hastalık bir ağacı kuruturken taa tarlanın öbür ucunda bir ağacın dalında görülebiliyor. Bakıyorsun hızla yayılıyor 3 veya 5 yılda her yere yayılıyor, bir bakıyorsun 5 veya 10 yıl hiç görülmüyor. İşte bundan dolayı kim kesin çözüm buldum diyorsa kuşku ile bakma hakkımız vardır. Bu hastalık _bir şekilde_ toprakta vardır ve ne zaman çıkacağı belli değildir. İlacların etkisinden mi olmadı bilmek zordur. Bunları deneyerek öğreneceğiz. Bizim asıl amacımız hastalığı ortaya çıkaran koşulları ortadan kaldırmak olmalı, yakalandık ise en az zarar ile kurtarmak; şimdilik. |
|
13-03-2011, 11:51 | #71 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 23-03-2008
Şehir: Ankara.bergama,dikili
Mesajlar: 302
|
Sağol halil bey söylediklerimin hepsini bir araya toplamışsınız. tektek yazdığım önlemlerin tümünü birleştirmişsiniz ama birer birer deyil birden çok kişi önlemleri irdelemezse insanlarımız hele dur bi başkası ne yazacak diye sorup duruyor. aklın yolu bir ama. |
13-03-2011, 12:19 | #72 | |
agaclar.net
|
Sayın zeytunsever maalesef solgunluk hastalıklarının henüz % 100 çözümü yok. Bu sadece vertisilyum solgunluğu değil, başka pek çok etmen bazlı olabilir. Sizin de hem sitemizden hem internetten kolayca ulaşabildiğiniz tüm bilgilerden gördüğünüz gibi bazı kültürel önlemler ve biyolojik veya kimyasal preparatlarla önlenebiliyor. % 80-90 oranında başarı görülebiliyor ama hastalık ileride tekrarlayabiliyor. Phytophthora ve armillaria kök hastalıkları da solgunluk yapıyor ve ölüme sebep oluyor. Kayıp büyük oluyor. Sorun öncelikle zeytinliğin yanlış yerde kurulması. Ağır ve süzek olmayan topraklarda drenaj yapılmaması, meşelikten bozma alanlara zeytinlik tesis edilmesi, illa ki sebze, pamuk vs. ara ziraati yapılması gibi gibi. Bunları zaten biliyorsunuz. Bütün arama makinelerinden bulursunuz. Hastalık meydana geldikten sonra mücadelesi de zor. Üniversitelerden bilgi alamadım demişsiniz; Alıntı:
Biz ziraat mühendisleri bahçeyi görmeden, bitkiye bakmadan fikir yürütmeyi konuşmayı sevmeyiz. Bitki korumacılar bile kendi aralarında hastalıkçılar, zararlıcılar ve yabancı otçular diye ayrılmakta. Artık hastalık etkili maddesi analizi de istiyoruz. Birkaçımız istisna, bu sebeplerle soru genelde cevaplamıyoruz, kesin % 100 bilmiyorsak da ses çıkarmayız. Uzmanlık alanlarımız da zaten farklı farklıdır. Konu o kadar geniş ki, gerçek uzmanlar da sadece konularında konuşur. "Kimse birşey söylemiyor" demişsiniz diye meslektaşlarım adına bunları yazıyorum, bunları da her konu için genelleyin. Siz bana bakmayın. Ben pratisyen hekim, aile hekimi gibi herşeye bakarım, beni aşınca da uzmana sevk ederim. Öncelikle Halil Bey çok doğru söylemiş, onun önerdiği kültürel önlemlere kesinlikle dikkat edin. Drenajda önemli olan tarlanın eğimi doğrultusuna dikkat etmektir. Siz dümdüz deseniz bile arazinin kendi içinde çok çok az da olsa bir meyili vardır. Drenaj bu yöne doğru olur. Drenaj kanalına delikli drenaj borusu ve drenaj çakılı konur. Mıcır kullanılmaz. Zaten mıcır topraklara hiç karıştırılıp kullanılmaz. Çünkü süzekliği sağlamaz tam aksi uzun vadede bol mıcır atılmış topraklar sıkışır. Mıcırın keskin düz hatlarında köşelerinde toprak sıkışır ve aşağıya su geçirmez. Dere veya drenaj çakılı ise yuvarlak hatları arasından geçen kumu toprağı suyla birlikte kaydırır süzer sıkıştırmaz. Hatta drenaj kanalının ömrü uzun olsun diye bir de drenaj keçesi ile örtülür, yataklanır. İdeal olan balık kılçığı drenajdır. Ama arazi yapısına göre tek kanal olarak bile yapılabilir. Söktüğünüz ağaçların çukurlarını da bu sene açık bırakın ve ilaçlayın. Ares Organik firmasının uzun senelerdir zeytinde vertisilyumda denediği ve başarılı sonuçlar aldığı bir ürünü var. Stubble- aid, bu fermantasyon ürünü bakteriler, bitki ekstratı vs. içeren biyolojik bir toprak aktivatörü. ruhsatlı bir ürün. Onunla birlikte ISR- 2000 kullanınca sonuçlar gayet güzel. Bir de Timsel firmasının çok etkili bir ürünü ve hatta reçetesi var. Peras ve İnc-2. Peras sebzelerde ruhsatlı, hem fungusit hem bakterisit etkisi var, nematoda da etkili ve ruhsatlı. Perasetik asit. Aynı firmanın İnc-2 diye başka bir ürünü ve bakırı var. Bu üçüyle yaptığım uygulamalardan inanılmaz sonuçlar aldım. Sizin bahçenize de görmediğim için bu sebeplerle böyle önemli bir konuda dozaj vermek istemiyorum. Ancak firma yetkili mühendisinin adını veriyorum. Lütfen dozajları arayıp ondan öğrenin. İsmimi verin. Bu öneri vertisilyum ve benzeri kök hastalıklarında bakanlığa da tavsiye edildi. Ege Bölge teknik sorumlusu Ziraat Mühendisi Hatice Kahraman 0232 877 08 85 . Kesinlikle hem Ares Organik' le hem de Timsel Kimya ile görüşün. Ben de bir ara, kendim de kullandığım ve size de bahsettiğim bu ürünlerin özelliklerini ve etki mekanizmalarını anlatan dökümanlarını sitede vereyim. Ben çok yeni bir uygulama yaptım. Ancak sene boyu da devam edeceğim sizlerle sonuçları paylaşırım. |
|
13-03-2011, 13:38 | #73 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 23-03-2008
Şehir: Ankara.bergama,dikili
Mesajlar: 302
|
Mine hanım : Ares organik firmasının sitesinde ürünlerle ilgili genel koruma ile ilgili detaylı açıklama yok. Timsel firmasının da galiba sitesi yok ya da ben ulaşamadım adres bilgisi var ama verdiğiniz yetkili haricinde telefon numarasına ulaşılacak rica etsem link verebilirmisiniz. |
13-03-2011, 22:36 | #74 |
agaclar.net
|
Ares organik size bahsettiğim üründe şu linki vermiş, daha detaylı bilgi için de iletişim kurmanızı talep ediyor. http://www.aresorganik.com.tr/urungo...un=Stubble-Aid linkinden ürüne detaylı bilgi deyince iletişim adresi var. Broşür isterseniz yollarlar veya sizi bölgenizdeki yetkili bayiye yönlendirirler oradan bilgi alırsınız. Timsel' in sayfasına ise ulaşılıyor; http://timselkimya.com/tr/urun.html Peras, Inc-2 ve Peras' ın organik tarım sertifikalı bakırı aynı anda kullanılacak. Dozaj önerisi için Hatice Hanım' a başvurun. Damla sulamada ve salma sulamada kullanım farklı. Yardıma ihtiyacınız olursa iki firmayla da şahsen görüşüp sizler için döküman isterim. |
14-03-2011, 02:47 | #75 |
Ağaç Dostu
|
Herkes söyleminde haklı yanları var da, doktor şudur diye reçeteyi yazamıyor çare yok, uzmanını buluncaya kadar sevgili zeytunseverin zeytinleri gidecek. Sevgili mine hanımın bahsettiği vermiş olduğu linkler ve üniversiteler evet doğru yerler, hatta edremit zeytincilik araştırma, izmir zeytincilik araştırma merkezini de ben vereyim, ben gittim sordum, sizde gidin ve sorun, bu konu hakkında derdinize çare şudur kesin teşhis koyamazlar, bir sürü analiz bir sürü masraf ve emek ve önünüze kırk tane neden çıkarırlar, yahu bu kırk nedeni ben zaten biliyorum o halde buraya neden gideyim ki, uzmanlar ya gitmek gerekir uzmanına sormak gerekir doğrusu da budur, gittim kırk neden çıkardılar, şimdi her bir nedenini denesem uygulasam kırk yıl geçer tabi ömrüm yeterse. Ben de konuyu merakla takip ediyorum sevgili zeytunsever sonucu paylaşırsa sevinirim. |
14-03-2011, 11:31 | #76 | |
Ağaçsever
Giriş Tarihi: 19-02-2008
Şehir: osmaniye
Mesajlar: 84
|
Alıntı:
|
|
14-03-2011, 12:44 | #77 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 18-01-2009
Şehir: izmir/aliağa
Mesajlar: 5,567
|
Sn. zeytinsever, zeytinlerinizi 9 ayak ile sürmeye devam ediniz. Toprak altı _sığ_ işlemedir. Hep bu yöntemi kullanın. Toprağı alt/üst eden saban sürmesi kesinlikle yapmayın. Kökler 9 ayak seviyesine kadar gelir, saban sürme daha derindir bu kökleri keser. Ne ile sürüyorsanız hep aynı _ derinlik_ yöntemi uygulayın. Patlatma yapan derin kaz ayağı hiç kullanmayın. Ben drenaj için mecbur kaldıysanız kullanın dedim. Onu da kesilen kökleri kök hastalıklarına karşı korumak için yukarıdaki ilaçları kullanırsınız demiştim. Sn. Mine hanımın anlattığı drenaj sistemi oluşturun. Ben de Sn. Hatice Karaman hanım ile görüşeceğim. Kök hastalıkları için kullanılan 3 lü ürün kafama yatıyor. Bana sorarsanız mutlaka klinoptilolit kullanın. Aşırı nemli topraklarda iyi sonuç veren bir toprak düzenleyici ve gübre katkısı. Sizin zeytin ağaçlarının bu hastalığa yakalanma sebebi, _ bence_ kış dönemi toprağın aşırı nemli olması ve bundan dolayı köklerin bozulup hastalanması; ( buna çözüm bulmalısınız) işte Sn. Ömer bey ve Sn. Mine hanımın dediği gibi böyle alanlara zeytin dikilmemeliydi. Zeytin _hafif de olsa_ eğimli arazilere dikilmeliydi. Unutmayın zeytin kök hastalıkların temelinde taban suyunun yüksekliği ve buna bağlı aşırı nemli toprak yatar. Zeytin buna çok hasas... ( Unutmayın, bu kadar rahat yazmamın sebebi hiçbir sorumluluğumun olmamasındandır. Siz iki kere düşünün. Sadece tecrübe her şey değilidir. ) |
14-03-2011, 13:14 | #78 |
Ağaçsever
Giriş Tarihi: 19-02-2008
Şehir: osmaniye
Mesajlar: 84
|
http://akintarimmakinalari.com/urun4.html bu resimdeki tekli dip kazan ,(biz patlatma diyoruz) ile her aradan( 5*5 dikim ) 1 kere gidip toprağı patlatmayalımmı? buda mı köklere zarar verir? aklım iyice karıştı? bununla yapsak zarar olmaz diye düşünüyordum.kaz ayağı dediginiz şey bu mu?yani patlatma yapan kazayağı kullanmayın derken reimdeki tekliyi mi kastediyorsunuz,yoksa bunun 3-5-7 li si var onları mı kullanmayın diyorsunuz. ben teklisini kullanacaktım. sakıncalı mı? yani tekli kullansam bile em türü biyolojik ilaç mı kullanmak mecburiyetindeyim.saygılarımla. |
14-03-2011, 23:31 | #79 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 05-10-2007
Şehir: Konya,Milas
Mesajlar: 433
|
Sn. zeytinsever, İlçem Milas’da yıllardır zeytinde Verticillium Solgunluğu ile mücadele ediyoruz. Zaten Türkiye’de hastalık ilk bizde görüldü. Ne yazık ki henüz bir çaresi bulunamadı. Şimdilik kültürel önlemlerle yetiniyoruz. Aşağıda adresini verdiğim sayfayı bir inceleyin. İlk anda kültürel önlemleri almanızı öneririm. Yani Hastalıklı dalları kesin, yok edin. Arayışınızı da sürdürün. Kolay gelsin. http://www.zeytinportali.com/article...liae-kleb.aspx |
15-03-2011, 00:01 | #80 | |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 18-01-2009
Şehir: izmir/aliağa
Mesajlar: 5,567
|
Alıntı:
Siz bunu yapmayın. Patlatma taban taşı oluşmuş yerlere yapılır. Yani yıllarca sabanla sürülmüş yerlere, saban seviyesinde toprakta sertleşme olur. Dip kazan bu yerler içindir. Sizin ağaçlarınızın gelişimi güzel. Kökler derine ve yanlara iyi gidiyor. Dip kazan ile patlatmaya gerek yok. Ağaçlarınız iyi gelişmeseydi dip kazan kullanırdınız. Gereksiz yere dip kazan kullanırsanız, kökleri kesersiniz. Sizin sorununuz toprağınızın kış dönemi fazla su tutması, köklerin fazla nemden bozulması. Bu her türlü kök hastalıklarına _ solgunluk dahil_yol açar. Bunu ancak drenaj ile çözersiniz. Sonra da klino kullanırsınız. Kültürel önlemler alırsınız. Timsel firmasının ürününden sonuç alanları duydum. Bunu da uygulamak gerekiyor. |
|
15-03-2011, 01:05 | #81 |
Ağaç Dostu
|
Tekli patlatma bir nevi drenaj değilmidir. |
15-03-2011, 01:26 | #82 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 18-01-2009
Şehir: izmir/aliağa
Mesajlar: 5,567
|
Elbette tekli patlatma da drenaj görevi görür. Ama meyve ağaçlarının köklerini kestiği için bu yöntem iyi değildir. Meyvelik alanlarda su tutan _ kışın gölleme yapan_ yerlere dreyn boruları toprak altına döşenmeli ve tarla sınırlarına açılan _drenaj_ çukurlarına boşalması sağlanmalı. Yazı sulama zamanı dreyn borularının ağızları _ gerek duyulursa_ kapatılabilir. |
15-03-2011, 09:22 | #83 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 29-11-2009
Şehir: İstanbul - Gaziantep
Mesajlar: 1,194
|
Perasetik asit ve hidrojen peroksit toprakta hızlıca çözünen maddelerdir. Özellikle hidrojen peroksit (H2O2) bünyesindeki bir hidrojen atomunu vererek hızlıca suya dönüşür. Daha çok dezenfenktan amaçlı kullanılır. Dikim öncesi fide ve fidanların hidrojen peroksitli suya batırlması bulaşık bakteri ve mantarları öldürebilir. Ancak dezenfektasyon sırasında, yararlı ve zararlı ayrımı yapmadan bütün bakterileri (Gram poztif bakterilere karşı daha etkilidir.) ve kısmende fungusları öldürür. Nasıl sadece hedef patojeni öldürüyor anlamış değilim. Paresatik asit ise, hidrojen preksitten daha güçlü bir biyosiddir. Bakteri, mantar ve virüsleri hızlıca öldürür. Sadece bunların her biri için farklı konsantrasyonda uygulanması gerekir. Örneğin bakterilere 100 ppm altı yeterliyken (Ortamda organik madde varsa bakteriler için bu oran 200 ppm'e kadar çıkabilir.) virüsler için 1000 ppm'e kadar çıkabilir. Firmanın kendi sitesindeki şu alıntıdaki çelişkiye uzman arkadaşlar ne yanıt verecekler merak ediyorum. "Peras, Fungal patojenler ve Nematoda karşı geniş spektrumlu bir fungisit ve nematisittir. Ortamdaki saprofitlere (faydalı bakteri ve mantarlara) zarar vermez ve popülasyonlarını arttırır. Doğada hiçbir kalıntı bırakmayan çevre dostu bir preparattır. Katalizör ve aktive edici ajanlar içerir. Hedef patojenlere karşı etkin bir şekilde kalıntısız çözüm sağlar. Güçlü bir oksidant etki mekanizmasına sahip olduğu için çok çabuk etki gösterir." Bu kadar hızlı çözünen bir madde, çözünmeden kılcal köklere nasıl ulaşıyor buda ayrı bir soru işareti. Paras Inc-2 adlı ürünün Vertisilyum'a kısmen etkisi ise içeriğindeki potasyumdan kaynaklanıyor. Çünkü Vertisilyum dahliae adlı mantar potasyuma karşı çok duyarlıdır. Ki bunu Zeytunsever'e özelden de sorduğu için yazmıştım. Aşağıdaki alıntı Amerikan Sürdürülebilir Tarımsal Araştırma Merkezi'nin "Sustainable Management of Soil Borne Plant Diseases" broşüründen alınmıştır. "Topraktaki potasyum eksikliğinin pamukta vertisilyum solgunluğunun şiddetini artırdığı tespit edilmiştir. Örneğin Missipide dönüme 22-34 kg potasyum uygulandığında vertisilyum görülme oranı %22-62 arasında değişirken 34 kg üzerinde potasyum uygulandığında oran %0-30 aralığına inmiştir. Bir başka araştırmada ise yüksek seviyedeki potasyumun domatesteki fuasrium çürüklüğünü azalttığı gözlemlenmiştir." |
15-03-2011, 10:18 | #84 | |
Ağaçsever
Giriş Tarihi: 19-02-2008
Şehir: osmaniye
Mesajlar: 84
|
Alıntı:
|
|
17-03-2011, 16:05 | #85 |
agaclar.net
|
Acemi çaylak, uzman olarak başlıkta yazan, ürünü ve terkibi söyleyen ben olduğuma göre sorunuzu cevaplamasını beklediğiniz kişi de sanırım benim. Bakteriyolog, mikolog, mikrobiyolog ve biyokimyacı olmadığım için size etki mekanizması ile ilgili vereceğim bilgi, siz de dahil pek çok kişinin sürekli yaptığı gibi toplama bilgi üzerinden kişisel yorum olur. Size vereceğim cevap faydalı mikroorganizmaların ürettiği katalaz enzimi sayesinde kendilerini koruduğudur. Ama her faydalı korunuyor mu bilemem. Nasıl bir mikrobiyal gübre bitki koruma ajanı gibi çalışırken zararlı mikroorganizmayı baskılıyor, faydalıları nasıl tümden koruyor bilmediğim gibi. Firmaya bu bilgileri kendiniz sorabilirsiniz, iletişim bilgileri yukarıda, daha önce verdim. İlacın etki mekanızmasını, nasıl çalıştığını sorarsanız size benden veya benim gibi ürünü kullanan mühendislerden daha detaylı bilgi verirler. Bu arada uygulama ile ilgili bir sorunuz var, onu cevaplayabilirim. Topraktan uygulama için toprağın suyla doymuş olması şart. Bunu da hasta fidan çukurunu doyurarak ve sonra da ilaçlı karışımı vererek yapıyorsunuz. Yani soru işareti filan yok. Burada önemli olan fidan köklerinin nereye kadar ulaşacağını bilmeniz ve o alanı doyurup yeterli miktarda ilaçla ilaçlamanız. Diğer topraktan ilaçlamalarda nasıl yapıyorsanız öyle. Hepsinde uygulama aynı. En azından tavlı bile olmayan bir toprağa getirip ilacı zaten kimse dökmez, yapan varsa da etkili sonuç almaz. Şahsi önerim uygulama sonrası fidanın mikrobiyal bir gübreyle de desteklenmesidir. Ben bu şekilde kullanıyorum, etkili sonuçlar alıyorum. Önemli olan o noktadaki zararlı mikroorganizmayı etkisiz hale getirmek. Sonrasında topraktaki, çevredeki biyolojik faaliyet devam ettiği için yararlılar da hemen tamamlanır. Bu mesajı yazmakla çok iyi ettiniz. Çok uzun süredir zirai girdi firmalarının hem etiket, hem broşür hem de web sitelerinde verdikleri bilgileri gözden geçirmelerini, gerekiyorsa yenilemelerini ve hatta mümkünse ürünün yaratıcısı bilim insanı veya bir bilim kurulu tarafından redakte edilmesini öneriyoruz. Bu vesileyle siz arayıp sorunca Timsel de verdiği bilgileri yeniler genişletir ve detaylandırır belki. |
17-03-2011, 23:22 | #86 | |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 18-01-2009
Şehir: izmir/aliağa
Mesajlar: 5,567
|
Alıntı:
Ben şöyle biliyorum. Aslıda mikrobiyaller zararlı mikroorgazimaları baskılamıyor, yok etmiyor, sadece bitki köklerinde organize oluyor, orada çoğalıyor, kökle birlikte hareket ediyor ve zararlılar içeriye _ köke_ giremiyor. Denge yaralı lehine bozuluyor, zararlı beslenemediği için azalıyor ama hiç yok olmuyor... mikrobiyal gübrenin içindekilerin zararlıyı yedi bitirdi vb. laboratuvar sonuçlarına _ çoğu kendi denemeleridir_ şüphe ile bakıyorum. Belki yanılıyorumdur. |
|
22-04-2011, 13:59 | #87 |
Yeni Üye
Giriş Tarihi: 22-04-2011
Şehir: çanakkale
Mesajlar: 2
|
ilk baharda zeytin ağacının yapraklarında morarmalar olur bu doğal bişeydir polenden falan kaynaklanır. |
22-04-2011, 14:54 | #88 |
Ağaç Dostu
|
Bahçemdeki tek zeytin ağacıma geçen sene zeytin güvesi dadanmış ve ben ne olduğunu anlayana kadar bütün uç sürgünleri yemişti. Bu sene erkenden mücadeleye başlayabilmek adına Delfin'imi aldım, ama ne zaman, ne şeklide (hangi konsantrasyonda) kullanacağımı bilmiyorum. Bu konuda bilgisi olanlar beni aydınlatırlarsa sevinirim. |
24-04-2011, 11:23 | #89 |
Yeni Üye
Giriş Tarihi: 28-02-2009
Şehir: ISTANBUL
Mesajlar: 19
|
Sayin Forum Uyeleri Merhabalar, Havalarin serin gitmesine ragmen benim yoremde (Geyikli/Ezine) zeytin fidan tirtili taze yapraklari yemeye basladi bile. Gecen hafta tirtil zararinin basladigini tesbit eden Il Tarimda gorevli ve zeytin konusunda tecrubeli ziraat muhendisi arkadas, bu mevsimde fidan tirtili gorulmesini “Teknik olarak izah edemedigini” ifade etti. Forumdaki zeytin yetistirici arkadaslar arasinda su siralarda (Nisan sonu) fidan tirtili zarari ile karsilasan var mi acaba ? Saygilarimla. |
30-04-2011, 20:25 | #90 |
Ağaçsever
Giriş Tarihi: 05-07-2009
Şehir: adana
Mesajlar: 83
|
Sayın Form Üyeleri, bahçemde bulunan 7 yaşındaki bir zeytin ağacından yaprak dökülmesi oluyor. Dökülen yapraklar gayet sağlıklı, yeşil renkte. Bahçemdeki diğer zeytin ağaçlarında bu olmuyor. Herhangi bir hastalık veya element eksikliği gözükmüyor. Ağaç'ta gayet sağlıklı gözüküyor. Üstü çiçek dolu, yeni filizler veriyor. Ama yapraklarını döküyor. Bu sene Adanada çok yağmur yağdı ondanmı dedim, fakat diğer zeytinlerde bu olmuyor. Ekim ayında Sim derma +Ema+yanmış koyun gübresi+kompost+Kükürt+Kalsiyum+Bor+Çinko+Leonardi t+mikro elementleri kullandım. Fazlamı besledim acaba ? Bana bir fikir verirseniz çok memnun olacağım. Teşekkürler, Mehmet Erkal |
Konu Araçları | |
Mod Seç | |
|
|