19-05-2008, 14:38 | #1 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 08-02-2007
Şehir: İstanbul
Mesajlar: 111
|
LyMyT / Acer Palmatum & Mor Salkım
Öncelikle herkese selamlar, Geçen gün fidanlıktan mor salkım fidanı ve acer palmatum aldım. Acer'i bulduğum için kendimi şanslı görüyorum çünkü istanbul'da bu boyda bulmak kolay değil. Mümkün olan en uygun fideleri seçmeye çalıştım. Öncelikli hedefim ****** bitkileri yaşatmak kışın da budama ve telleme işleri ile bonsai adaylarını şekle sokmak.. Alta resimleri ekliyorum ve ustalarımızın tarz ve yapılacaklar hakkındaki görüşlerini bekliyorum. Bu Acer fidesi yaklaşık 80cm boyunda gövdesinin kalınlığını kötü olmadığını düşünüyorum. Yapraklarının uçlarında hafif yanıklar ve buna bağlı olarak kurumalar var. Fideyi aldığım yerde direk güneşte tutuluyordu ondan kaynaklandığını düşünüyorum. Ben balkonda yarı gölge biryere koydum, ona iyi geleceğini düşünüyorum.. |
19-05-2008, 14:40 | #2 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 08-02-2007
Şehir: İstanbul
Mesajlar: 111
|
Bu da Mor Salkım fidesi yaklaşık 40 cm boyunda. Yapraklarında hafif sararmalar var. Demir eksikliğinden kaynaklandığını düşünüyorum. En yakın sulamada bitkinin bu ihtiyacını karşılayacağım.. İşte fotograflar: |
19-05-2008, 14:41 | #3 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 08-02-2007
Şehir: İstanbul
Mesajlar: 111
|
Yazılacak değerli görüşler için şimdiden çok teşekkür ederim. |
21-05-2008, 20:56 | #4 |
Ağaç Dostu
|
Sn. LyMyT, Acerde havai köklendirme yapabilirsiniz. Gövde çok uzun olduğu için (Eğer resim yanıltmıyorsa) budama yapmanız kaçınılmaz gibi. Mor salkım bosaide en sevdiğim ağaçlardan. Sizinkinde gövde kesişiyor gibi. Soldaki ince dalı telleyip sola eğimli hale getirebilirsiniz. Böylece ağaca sola doğru hacim kazandırırsınız. Ayrıca uç alımı da yapmayı ihmal etmeyin Hocalarımız ne der bilmem ama bunlar benim görüşlerim. Siz onların fikirlerini de almayı bekleyin. Kolay gelsin. |
22-05-2008, 01:16 | #5 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 08-02-2007
Şehir: İstanbul
Mesajlar: 111
|
Fikirleriniz için teşekkürler sayın uzman16.. Acer hakkındaki tespitiniz doğru boyu uzun 75 cm civarında. bende budamayı hatta havai köklendirmeyi düşünüyorum. Bir kaç gündür bu havai köklendirme ile ilgili bölümü okuyorum da bu işlemin bir mevsimi var mı acaba yoksa her mevsim yapılabilir mi? Bi de aceri nerelerden budamamı tavsiye edersiniz? +Şekillendirme ile ilgili diğer görüşleri de sabırsızlıkla bekliyorum.. |
22-05-2008, 14:31 | #6 |
Ağaç Dostu
|
LyMyT merhaba aramiza hos geldiniz. Uzman 16, akcaagaciniz icin guzel bir oneri yapti, zaten siz de o konuyu okuyorsunuz, havai koklendirme ve bu yontemle en az 2 tane daha akcaagac elde edebilirsiniz. Havai koklendirme icin oralardaki mevsim su an uygundur hemen uygulamaya basliyabilirsiniz. Agacinizin govdesinden cikan ilk dalin 5-10cm uzerinden ve daha yukardaki dallar uzerinde koklendirme yapabilirsiniz. Agaciqniz uzerinde koklenecek dallari agac uzerinden ayirdiktan sonra, ilk dalin catallandigi yerin hemen uzerinden agacinizi budayip, seneye yeni cikacak surgunleri degerlendirip guzel bir tarz yakalayabilirsiniz. Mor salkiminizin govdesinin biraz daha kalinlasmasini istiyorsaniz onun uzerinde hic bir budama yapmayiniz. birakin buyusun gelissin. Daha sonralari da ilk kivrimin ic tarafinda buyuyen surgunleri ya budarsin ya da Uzman 16'nin dedigi gibi telleyip sol ve asagiya dogru alirsin. Kolay gelsin.(Fidancilardan bonsai yapmak icin sececeginiz fidanlar onemlidir. Sayin Tekin'in sectigi fidanlara bir bakarsaniz, nasil fidan secilecegi hakkinda bir bilginiz olur.) |
22-05-2008, 16:25 | #7 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 08-02-2007
Şehir: İstanbul
Mesajlar: 111
|
Öncelikle fikirleriniz ve yardımınız için teşekkür ederim Ali bey, Mor salkımın gövdesi konusunda haklısınız ben de yeterince kalın olmadığını biliyorum ama zaten kısa bir süreç içinde bonsaiye dönüşmesini de beklemiyorum. Büyükçe bir saksıya alıp gövdesinin kalınlaşmasını bekleyeceğim. Akçaağaca gelince budama yapmamı söylediğiniz yeri sanırım tam olarak anlamadım o yüzden aşağıdaki resimde anladığım yerleri işaretliyorum doğruysa söyleyebilirseniz sevinirim. Tekrar teşekkürler... budama1.JPG Bu budamaların yapılacağı yerlerde önce havai köklendirme de uygulayabilirim ******. |
22-05-2008, 17:46 | #8 |
Ağaç Dostu
|
Sayın LyMyT Aceriniz güzel yanlız bu sene içinde sakın ağaçı budamayın. Şubat ayında bu budamayı gerçekleştirin. Özelikle eğer yanlış görmüyor isem ağaçınız aşılı bir acer yani anaç gövde başka bir acer ait üst gövde ise kırmızı acer ait. Aşılı acerlerde şu mevsimde yapılan budamlarda acerler çokda iyi tepkiler vermiyorlar ve genelde ölümle sonuçlanıyor bu yüzden bu sene ağaça hiç dokunmanıza gerek yok 2009 şubat ayında budamasını yapın saksı boyunu genişlemnizede gerek yok. Zaten geniş bir saksıda.Yapaçağınız budama sonuçunda ki en son eklediğinzi çizimde bizm bakış yönüüze göre sağda ki dal kalmalı diğer kalın olan dalı kesin bu sayede ağaçınıza bir "S" şekli vermeyide başara bilirsinzi. SAygılar. |
22-05-2008, 18:35 | #9 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 08-02-2007
Şehir: İstanbul
Mesajlar: 111
|
Evet, bonsaisan budamayı bu sene yapmayı düşünmüyorum çünkü mevsimi geçti sadece neler yapacağımı kesinleştirmek için görüş topluyorum. Yine de uyarınız için teşekkürler. Yalnız sağdaki ince dal kalsın bu sayede S görünümü yakalayabileceğimi söylemişsiniz; ama bu dal cok uzun ve daldaki yapraklar çok üstlerde bu durumda budama yapmak zorunda değil miyim? |
23-05-2008, 16:51 | #10 |
Ağaç Dostu
|
Su an isaretlediginiz yerlerin ust taraflarina havai koklendirme uygulayabilirsiniz. Nasil olsa yaprak dokumunden sonra agacinizi bonsai yapmak icin, budayip kisaltmaniz gerekecek, havai koklendirme ile budamadan once fidan elde etmis olursunuz. Budamaya gelince, isaretlediginiz yerlerein hemen altindaki bogumlarin hemen ustunden budayabilir ve kalan bogumlar uzerinden cikacak surgunlari degerlendirebilirsiniz. Ya da Bonsaisanin belirtigi gibi, soldaki kalin dali ince govdeye yakin bir yerden budarsiniz.(kalin dal uzerinde, ince govdeye en yakin yerindeki bogum uzerinden budarsaniz belki oradan yeni surgun verebilir ve yeni surgunu ilk dal olarak kullanirsiniz) Ve ince govdeyi de isaretlediginiz yerin hemen altindaki bogumun biraz uzerinden budamaniz gerekecek. Budanan yerlerin altinda kalan bogumlardan cikacak olan surgunler agacinizin dallarini en usteki surgun de zirveyi olusturacak. |
23-05-2008, 16:58 | #11 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 08-02-2007
Şehir: İstanbul
Mesajlar: 111
|
Teşekkürler bu açıklama olayı baya bi netleştirdi. Ama öncelikle ben iki dal üzerinde birden havai köklendirme yapmaktansa sadece birinde yapmayı düşünüyorum; çünkü ilk havai köklendirme denemem olacak ağacı kaybetmek de istemiyorum.. Aşamaları resimliyim bari, belki başkalarına da yardımcı olur.. |
02-06-2008, 15:12 | #12 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 08-02-2007
Şehir: İstanbul
Mesajlar: 111
|
Bir sorum daha olcacak şuan acerde havai köklendirme deniyorum köklenince de ana ağaçtan ayıracağım. (fotografları da yakında eklerim) Diğer dalları da 2009 Şubat'ta budayacağım. Sizce 2009 şubatta dalları budarken ağacı da kök budaması yapıp bonsai saksısına almalı mıyım? Aslında almayı düşünmüyordum ama bugün okuduğum yazılar sonucu aklımda şöyle bir sorun belirdi. Yapraklara oranla çok kök= depolanmış çok enerji VE depolanmış çok enerji= uzun aralıklı boğumlar. Sonuç olarak uzun aralıklı boğumlar bonsaide istemediğimiz birşey. Ağaç 2009 şubatta çok büyük oranda budanacak ve köklerdeki büyük enerji ile de 2009 baharda cok büyük aralıklı boğumlar verecek diye düşünüyorum. Bu durumda birkaç seçenek var yardımcı olursanız sevinirim: 1-) Kökleri de budayıp gene aynı saksıya toprak ilavesiyle dikmek 2-) Kökleri budayıp daha sığ bir saksıya geçirmek (bonsai saksısı) 3-) Köklere hiç dokunmayıp aynı saksıda aynen bırakmak Yorum ve açıklamalar için şimdiden teşekkür ederim. |
03-06-2008, 12:56 | #13 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 22-05-2007
Şehir: istanbul
Mesajlar: 415
|
Sayın LyMyT, Acer için; Eğer henüz köklendirmeye başlamadıysanız bir tavsiyem olacak. Sol tarafta çatallanan dalı işaretlediğiniz yerden değil çatalın da solunda kalan daha kalın daldan yapın. Yukarıya doğru dal bir kavis yapmış hemen o kavisin başladığı yerden. Bu şekillendirme açısında size ileride kolaylık sağlayacaktır. Eğer aksilik olmazsa Ağustos sonuna doğru yeterli köklenme olacaktır. Bu durumda, işaretlediğiniz yelerden kestiğinizde ana ağacınızda hiç dal ve yaprak kalmamış olacak. Yapraklar dökülmeden önce böylesine derin bir budama yaptığınızda köklere kış için henüz şeker aktarımı olmadığından ağacınızı zora sokan bir durum ortaya çıkabliir. Eğer benim dediğim yerden köklendirme yaparsanız kökleri kışa hazılarlamaya yetecek kadar yapraklı dal da bırakmış olacaksınız. Şu anda formu düşünmeyin. Her halikarda gelecek bahar başında gövde kesimi de yapacaksınız. Saksı seçimi konusunda Yazdıklarınızın hiçbiri. 1. Kalan gövde için saksı çok büyük ve derin kalacaktır. 2. Bonsai saksısına almak için çok erken en az 2-3 yıl sonra 3.Köklere de saksıya da dokunmanız lazım. >>>4. Kökler budanacak, gövde kısaltılacak, mevcut saksısından daha sığ (Şimdiki saksıyı yarısına kadar keserek yapabilirsiniz) ama yinede geniş ve derin bir saksıya alınacak. Salkım için; Salkım ağaçlarından klasik bonsai sitiline uygun bir çalışma yapmak zordur. Bu bakımdan şekillendirirken amacınız bahar aylarında açan çiçekleri öne çıkaracak budamlar yapmanız gerekir. Salkım dal ve yaprakları sakal gibi oluyor. Siz budadıkça daha gür çıkıyorlar. Ayrıca geride tomurcuklanma süratte artıyor. Birde telleme için acele etmeyin. Eski beyazlaşmış dallar çok eske ve eller şekil verdiğinizde dahi o formu koruyor. ancak yeşil dallar çok gevrek oluyor. Biraz zorladığınızda kırılıyor. Çiçekler bir önceki yılın dallarında çıkıyor. Bu bakımdan tellemeyi ve budamayı çiçekler açıp döküldükten sonra yapın. |
03-06-2008, 13:49 | #14 |
Ağaç Dostu
|
Sayın LyMyT Mor salkım aslında çok estetik forma ve görsel güzeliğe sahip bir ağaç. Lakin çiçekli bir tür olmasında dolayı bilindik yaprak döken ağaçlardan farklı bir bakıma ihtiyaç duyar. Beslemede fosfor ağırlıklı gübre ve organik yapısı zengin olan toprak seçimi ve özelikle çiçeklenme öncesi ve sonra sı bakım ve budama olarak dikkat edilmes gereken bir türdür. Aşağıda örnke olarak bir kaç farklı çalışma ekliyerek farklı bir bakış açısı sunmak istedim. Çiçekli ağaçlarda çiçeklenme öncesi gübreleme fosfor ağılıklı olmalı.Çieklenme başladığında gübreleme kesilmeli ve sulaması azaltılmalı ve asla üstden sulanmamalıdır. Sonbaharda budamada çok önemli bir nokta vardır bu nokta geriye dönük budamada çiçekerin bulunduğu daların çok dikali olarak budanması gereklidir. Geçen sene ki dalar üzerinde çiçek açan dalara dokunulmamalıdır. Çünkü bu dalar budanır ise geleçek olan yılda dalarda çiçeklenme olmaz. SAygılar. |
03-06-2008, 15:22 | #15 | |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 08-02-2007
Şehir: İstanbul
Mesajlar: 111
|
Öncelikle yorumlar için teşekkürler sn eaglion ve bonsaisan, Birkaç sorum daha olacak sizin yorumlarınızı netleştirmek için: Alıntı:
Bir de çiçeklenmede sakın üstten sulamayın demişsiniz. Üstten sulama derken spreyle yaprakları ve çiçekleri ıslatmayı kastettiniz sanırım? Bunu yapmayacağız. Biraz fazla soru oldu belki ama kafam karıştı.. |
|
04-06-2008, 09:05 | #16 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 22-05-2007
Şehir: istanbul
Mesajlar: 415
|
Sayın LyMyT, Haklısınız cümleden tam anlaşılmıyor. Çiçekler bir yıl önce oluşan dallarda açılıyor. Gövdeden yeni tomurcuklanan veya bu eski dalların uç ve yanlarından çıkan yeni ( yeşil rekli oluyor) dallarda sadece yaprak oluşuyor. Ana formu oluşturduktan sonra artık sadece bu yeni (yeşil) dalları buduyorsunuz. Wisteria'nın çiçek açabilmesi için fidan yaşının en az 10 yıl olması gerekiyor. 10 yaş ve üzeri bir ağaçtan aldığınız çeliklerden de çiçek alma şansınız oluyor. Daha önce çiçek açmasını beklememek gerek. Sadece wisteria değil, tüm çiçek açan ağaçlarda çiçek açtığı dönemlerde, çiçekler ıslatılacak olursa aynı gün içerisinde çürüyüp dökülüyor. Her ne kadar bu dönem boyunca sürekli çiçek açacak olasa da, çürüyen çiçekler gçrüntüyü bozacaktır. Eğer çürümemiş olsalar Bonsaisan'ın eklediği resimlerdeki gibi mos mor bir ağaç görünümü olacakken, çiçekler seyrekleşeceği için sadece yer yer morluklar haline dönüşecektir. Tüm çiçekler yazın döküldüğünde budamalara başlayabilirsiniz. Bu yıl içerisinde siz zorlamadığınız sürece tekrar çiçek açmayacaktır. Bu bakımdan artık sorun yoktur. Bu dönemden itibaren spreyleme de yapabilirsiniz. Yapraklar çiçeklerden çok daha dayanıklılar. Ancak wisteria diğer ağaçlar kadar bu uygulamaya ihtiyaç duymaz. Zira kökleri suyu çok sever ve normalin üzerinde nemli toprak ister. Böylece yaprakların en ağır şartlarda dahi ihtiyac duyabileceği su kökler tarafından sağlanabilir. |
04-06-2008, 16:16 | #17 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 08-02-2007
Şehir: İstanbul
Mesajlar: 111
|
Açıklama için tekrar teşekkürler sayın Eaglion, durumun anladığım gibi olduğuna emin olmuş oldum. Birde acerle ilgili bir sorunum var alalı daha 2 hafta oldu. Yalnız en üstlerde yeni çıkan bir sürgün vardı o sürgün kararıp göküldü. Şuan ağaç üzerinde birçok yeni çıkmak üzere olan sürgün de görebiliyorum sanırım fidanlıkta çoğu yaprağı güneşten yandığı için onlardan yeterli şeker üretemiyor ve yeni yaprağa ihtiyaç duyuyor. Bu bahsettiğim sürgün kuruması neden kaynaklanıyor olabilir? Resmini çekemedim; diğer sürgünlerde şuan bir sorun yok onlarda da olursa resim çekeceğim. Sizce bu sürgün kuruması fidanlıktaki bakımla alakalı mı yoksa ben mi birşeyi yanlış yapıyorum? |
04-06-2008, 17:19 | #18 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 22-05-2007
Şehir: istanbul
Mesajlar: 415
|
Resmi görmek lazım. Sürgün dedğin şeyler kelebek gibi mi görünüyor. Onlar tohum. Şimdilik hepsini kesip atabilir ya da ekmeyi deneyebilirsiniz. Boş yere ağacın enerjisini tüketiyorlar. Sizinkiler bordomsu yapraklı (bloodgood veya atrepurpperum). Yeşil yapraklılar biraz daha dirençli. Genelde hepsi de çok çabuk güneşten etkileniyorlar. Fidanlıktan alınanlarda; sanırım yeni dallar oluşurken rüzgara maruz kaldıkları için ya da taşınmada darbe aldıkları için dal sağlık görünse de içten zedenlenmiş ve ölmüş olabiliyor. Bu ölü yaprakların olduğu dalları iyice temizlediğinizde sorunun durması gerek. Eğer durmuyorsa çok güneşte ve sıcakta bırakıyor olabilirsiniz. Saksı değiştirdiyseniz köklere zarar vermiş olabilirsiniz (ki iki hafta önce aldığınıza göre saksı değiştirmek için de geç bir dönem). Fazla veya yetersiz suluyor olabilirsiniz..... |
04-06-2008, 18:14 | #19 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 08-02-2007
Şehir: İstanbul
Mesajlar: 111
|
Teşekkürler, sürgün dediğim şeyler tohum değil tabikide bildiğimiz yeni yapraklı dalcıklar. Ben gözlemlemeye devam edeceğim kararma tekrar olursa fotograflayacağım. +Sulamayla ilgili bir problem olabileceğini de pek sanmıyorum; çünkü 2 yıldır bonsai yetiştiriyorum ve hiç sulamadan kaynaklanan bir hasarla karşılaşmadım; ama acer palmatum bana biraz uzak bi tür gene de daha dikkatli olacağım. |
05-06-2008, 11:53 | #20 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 22-05-2007
Şehir: istanbul
Mesajlar: 415
|
Bu bakımdan acerlarda bir iki özellik var. Suyu ve serinliği seviyor ama ıslak kalmak da istemiyor. Kılcal kökler ölmeye daha eyilimli. Yine de yazdığım gibi, pek çok şey olabilir. Umarım bahsettiğim girişimden sonra durmuş olur. |
05-06-2008, 19:49 | #21 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 08-02-2007
Şehir: İstanbul
Mesajlar: 111
|
Acaba bu Acer'in yapraklarını püskürtmeyle nemlendirme yapılmalı mı? Yapılmalıysa günün ne zamanında yapılmalı? Belki bu o kuruma problemine de çare olur? Not: Genelde püskürtmeyle yaprak ıslatmanın zararlı olduğunu okumuştum: tam öğlen saatinde çok zorarlı oluyormuş, bir de sanırım bazı mantar hastalıklarını tetikliyordu. Açıkçası ne yapacağımı pek bilmiyorum bu konuda. |
06-06-2008, 07:49 | #22 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 22-05-2007
Şehir: istanbul
Mesajlar: 415
|
Çiçek çıkaranlar, özellikle de çiçekli dönemde ıslanmayı pek sevmiyor. Acer'da sorun yok. hatta bu şekillde yaprakların soğutulması yararlı dahi oluyor. İdeal saatler sabah ve akşam üstü, henüz sıcak ama direk güneş ışınlarının gelmediği saatler. Böylece bahsetmiş olduğun mantarlanma riski olmuyor. Öğlen saatlerinde yapılırsa su damlacıkları mercek görevi görerek yaprakları yakıyor. Acer'ların yaprakları çok ince ve hassas olduğu için hemen delik delik oluyor. Bu arada spreyleme dediğimiz şey esasında sisleme. Çok yüksek basınçla çok ince bir uç kullanıldığında su uçtan buhar gibi çıkıyor. Daha az su ile daha çok nemlenme sağladığın için mantar sorunu da azalıyor. Bahar ve yaz döneminde, sabah satlerinde, yağmurlama dahi yapılsa, karanlıkta kalmadıkça mantar oluşmayacaktır. |
06-06-2008, 10:47 | #23 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 08-02-2007
Şehir: İstanbul
Mesajlar: 111
|
Değerli bilgiler için teşekkürler. |
23-06-2008, 14:36 | #24 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 08-02-2007
Şehir: İstanbul
Mesajlar: 111
|
Bugün perlit içinde havai köklendirme denediğim dallardan birini açtım ve ilginç bir oluşum gördüm. Kök oluşumu mu yoksa kabuk oluşumu mu bilemedim tecrübeli arkadaşların daha rahat yanıt verebileceğini düşünerek resimleri ekledim. |
23-06-2008, 16:20 | #25 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 04-09-2007
Şehir: Trabzon
Mesajlar: 262
|
Bana mantar oluşumu gibi geldi |
23-06-2008, 20:04 | #26 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 08-02-2007
Şehir: İstanbul
Mesajlar: 111
|
Ayrıca bu oluşumlar oldukça sert. Sanırım kabuk oluşumu bu. Acaba bu köklenmenin olmayacağı anlamına mı geliyor? Eğer öyleyse o bölegeyi bir keskin bıçakla temizleyip tekrar köklendirme tozu sürüp denememi önerir misiniz? |
23-06-2008, 21:42 | #27 |
Ağaçsever
Giriş Tarihi: 18-03-2007
Şehir: marmaris
Mesajlar: 47
|
alt taraftaki beyaz oluşumları bilmem ama üst taraftaki oluşum normal ****** ağaç kendisini tamir edecek ve o şişkin bölgelerden de kökler çıkacak açık bekletmeyiniz daima kapalı ve nemli,açıp baksan bile hemen kapat |
23-06-2008, 23:02 | #28 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 08-02-2007
Şehir: İstanbul
Mesajlar: 111
|
Alt taraftaki küçük beyaz şeyler zaten perlit Ayrıca cevap için teşekkürler. |
23-06-2008, 23:23 | #29 |
Ağaç Dostu
|
Bence hafif toz sürüp, torf, yosun artık ne ile yapıyorsanız koyun, tozun da fazlası zararlı. Sonra 2-3 ay bekleyin eninde sonunda köklenecektir. O oluşumun düzenli olması heryerde eşit olması, tamir dokusu gibi geldi bana. |
23-06-2008, 23:26 | #30 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 08-02-2007
Şehir: İstanbul
Mesajlar: 111
|
Teşekkürler, yani o zaman normal bir şey, ilk defa denediğim için biraz garipsemiştim. |
|
|