17-04-2013, 19:07 | #6241 | |
Moderatör
|
Alıntı:
Bundan böyle arabamın bagajında bir çift eldiven, ot çıkartma çubuğu ile minik bir çapa ve kesme makası taşıyacağım. Mayıs ayının ilk haftası İstanbul'dayım, hangi bahçeye gidiyoruz? |
|
17-04-2013, 19:51 | #6242 |
Ağaç Dostu
|
Kolay gelsin sevgili Güler, bahçelerin en zor mevsimi İlkbahar. Hele de bahçe 10 dönümse ben düşünemiyorum artık, Allah yardımcın olsun. Ama bak bahçeye yardımcı gönüllüler de var Şu imece usulü çok iyi fikir aslında. Çam kabukları dikkatimi çekti, böyle hazır satılıyor muymuş? Gül çanaklarının dibine mi sereceksin yoksa malçlamak istediğin başka bölümler mi var? Önceki mesajlarda açıklamış ola bilirsin belki ama yoğunluğum nedeni ile hepsine göz atamıyorum, kısaca açıklarsan sevinirim. |
17-04-2013, 20:15 | #6243 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 25-05-2012
Şehir: BURSA
Mesajlar: 642
|
Güler Hanım, Clivia çiçeğini bu kadar kısa sürede hayata döndürmenize hayran kaldım. Gerçekten inanamadım. 20 günde tekrar harika bir çiçek oldu. Ellerinize ve yüreğinize sağlık. Bunlarda gerçekten sihir var. Ben de çiçekleri yetiştirmeyi çok seviyorum ve başarıyorum da ama siz bir harikasınız. Saygılarımla |
17-04-2013, 21:07 | #6244 |
Moderatör
|
Sevgili Adalet Yağcı, sağ ol. Sana da işlerinde kolaylıklar dilerim. Dediğin gibi bahçe büyük olunca hem işler çok oluyor hem de zaman yetmiyor. Artık yapabildiğimiz kadar diyoruz ama bunu da zor gerçekleştiriyoruz. Bu çam kabukları boy boy, en ufakları adeta öğütülmüşler torflarda kullanılıyormuş. Biraz daha iri olanları orkide ile uğraşanlar talep ediyorlarmış. Ondan sonra gelen daha irileri de peyzaj da kullanılıyormuş. Ben ilk defa bunları Ödemiş'te fuarda görmüştüm. O zaman adres almıştım ama sonra bu adresi bulamadım, herhalde yazdığım kâğıdı attım. Daha sonra da İstanbul'da fuarda gördüm. Fuarda öğrendiğime göre ot çıkmasını istemediğiniz alanlarda kullanılıyor. Ehh tam benlik diye düşündüm. Gül çanakları için çok işime yarar dedim. Zira her sene çanaklardaki otları yolmak büyük zaman alıyor. Malçlama adına da kullanabilirsin ama ben bunları çanaklarda daim bırakmak istiyorum. Daha evvel, yani geçen sene sonunda 4 x 1.5 luk bir alanda bulunan yerde deneme mahiyetinde kullandım. Bu alanda güllerim vardı ve altlarında çok ot çıkıyordu. Önce otları temizledim, toprağı biraz çapa ile hafifçe havalandırdım. Sonra tırmıkla düzeltip, biraz yumuşak silindir çektim. Daha sonra da 6 cm kalınlığında 25 x 60 (hafif irice) çam kabuklarından döşedim. Gülleri kök kısımlarından kabuklar üzerinden suluyorum. Güneş almadıklarından toprak hemen kurumuyor ve sık sık sulamak da gerekmiyor. Güneş almadığı için ot da çıkmıyor. Bu sene geldiğimizde bu alanda hiç otlanma olmamıştı. Halbuki diğer çanaklarda çok ot vardı. Beni düşündüren tek şey güllerde külleme olur mu? Ama onu da deneyerek öğreneceğim. Şimdi 30 torba daha aldım. Bir torba 70 litre geliyor, torbası ağır değil. Fiyat değişebiliyor. İlk aldığımı 10.- TL den almıştım, şimdi yerini buldum, torbasını 8.- TL den aldım. Balkon önünde 25 den fazla gül var. 20 m uzunluğunda bir alanı döşeyeceğim. Şu yağmurlar durur da toprak kazılmaya elverişli olursa, önce otları iyice temizleyip (kökten tabii) yine hafif bir çapa ve silindirle düzeltip sereceğim. Torba üzerinde 6 cm lik kalınlık yeter dese de ben 10 cm kalınlığında döşemeyi düşünüyorum. Eğer bu alanda da istediğim sonucu alabilirsem, o zaman keyfim gıcır olacak. Hem görsellik için hem de ot yolma derdinden kurtulmak için pek çok yerde kullanırım diye düşünüyorum. |
17-04-2013, 21:26 | #6246 | |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 09-09-2008
Şehir: İstanbul.
Mesajlar: 5,388
|
Alıntı:
Haftasonları olduğu sürece bir mani olmaz ise en fazla 4 en az 3 kişi daha yardımcı var bizden)) |
|
17-04-2013, 22:07 | #6247 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 12-01-2013
Şehir: istanbul
Mesajlar: 656
|
Guler Hanim merhaba, Cam kabugu satan Istanbul Avrupa yakasinda bir yer biliyor musunuz? Anladigim kadariyla Silivri;de de yeriniz var. Ben de Silivri'li olmak uzereyim kismetse. Baslangic seviyesinde bir bahcivan oldugumdan aldigim seylerini niteligini ayordetmekten de cok uzagim. O yuzden buralarda iyi yanmis gubre ve fidan bulabilecegim bir yer tavsiyesine de ihtiyacim var. Tavsiyelerinizin bana cok yardimi dokunur. Selamlar... |
18-04-2013, 07:05 | #6248 |
Moderatör
|
Sevgili nkutsay, Manyas'la uğraşmaya başlayalı Silivri'Yi boşadık. Odaki bahçe küçük 550 metre kadar, biz burada 10.000 metrekare ile boğuşuyoruz. Silivri civarında köyler var, örneğin Kavaklı köyünde büyük baş hayvan yetiştirenler oldukça çok. Onlardan hayvan gübresi bulabilirsiniz. Yine Silivri'ye giderken Gardenya Et lokantasından biraz ileride Silivri Çiçekçilik'te Orhan Bey var, iyi bir beydir, ona danışabilirsiniz sanırım size yardımcı olur. Ellerinde oluyor yanık hayvan gübresi, satıyorlar sanıyorum. Keşke imkânın olsaydı da size buradan bol bol getirebilseydim. Şimdi 2 arkadaşa sözüm var, gelirken arabanın bagajı boş oluyor bazen, ben de ancak onlara getirebiliyorum. Çam kabuğunu ben Balıkesir'den aldım. İstanbul'da nerede bulabilirsiniz bilmiyorum. Ama galiba buradakiler 30 litrelik poşetlerde büyük AVM lerde satacaklarmış, belki başlamışlardır. |
18-04-2013, 07:24 | #6249 |
Moderatör
|
Ellerinize sağlık Güler Hanım, bu kadar büyük bir bahçeyle uğraşmak herkesin harcı değil. Malçlama ile sulama sıklığı azalacağı için nem de az olacaktır doğal olarak külleme de olacaktır güllerde. Adana'da bile bazen nem düşünce külleme çok oluyor güllerde ve asmalarda. Sizin orada da olur kanaatimce. Uygun ilaçla bence koruma uygulaması yapın çünkü girdikten sonra pek gitmiyor külleme. |
18-04-2013, 08:37 | #6250 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 12-01-2013
Şehir: istanbul
Mesajlar: 656
|
Guler Hanim yanitiniz icin cok tesekkur ederim. Aslinda gubre aldim ama dedigim gibi niteliginden bi haberim. Bu konuda da sordum: Gübre (çeşitleri, özellikleri, kullanım yerleri...) Affiiniza siginarak sabah sabah sizden boyle sevimsiz ) bir konuda bir yorum daha alabilir miyim. Gerci fotografin fikir vermemesi kuvvetle muhtemel ama yine de sorayim. Bu konuyu halledersem kafam daha rahat ilerleyegim bahcivanlik kariyerinde ) |
18-04-2013, 14:50 | #6252 | |
Ağaç Dostu
|
Alıntı:
Bu muhteşem imece teklifini bizimle başlatıp sürekli hale getiririz umarım. Her şey gönlünüzce olsun. |
|
18-04-2013, 16:44 | #6253 | |
Ağaç Dostu
|
Alıntı:
Bilgi için teşekkür ederim, otlardan ben de muzdaribim. Bahçenin her yeri üç karış ot, toplamakla bitmiyor. Ben de düşünebilirim, daha sonra iletişim adresini alırım senden, en azından ağaçların olduğu yerleri ve süs bitkilerinin civarını malçlamak akıllıca olacak. Ben her yıl meyve ağaçlarının bulunduğu bölümü de belletiyorum, çam kabuklarını yaydığımda belleme nasıl olacak diye düşündüm şimdi. Yoksa artık o bölümü belletmekten vaz mı geçsem |
|
19-04-2013, 03:30 | #6254 | |
Ağaç Dostu
|
Alıntı:
Dekoratif malç |
|
19-04-2013, 08:51 | #6255 |
Moderatör
|
Sevgili gilan bu araştırmacı ruhunu çok beğeniyorum ve iyi ki agaclar.net'tesin. Biraz evvel bahçeye çıkıp, aldığım ağaç kabuklarının poşet üzerindeki yazılarını fotoğrafladım, başlıkta paylaşacağım. Teşekkür ederim. |
21-04-2013, 18:30 | #6256 |
Moderatör
|
İki gündür hava güneşli, loveforlife'ın bizde olması da çok güzel oldu. Daha bahçede çalışamadık ama güzel sohbet ediyoruz. agaclar.net'ten bir arkadaş geldiğinde sıkmamak için güzel bir çare buldum. Veriyorum eline tohum torbasını, içine öyle bir dalıyor ki zaman mefhumu yok oluyor. O mutlu ben memnun. Loveforlife da öyle bir daldı ki tohumların içine " ayyy bundan da mı var, hiiii bu tohumlar bütün ağaçlar.net'e yeter" diye karıştırıp duruyor. Bu gün Oğuz'la ikisinin önüne koydum karidesleri, " haydi bakalım ballı karides istiyorsanız siz karidesleri temizleyin, ben de malzemelerini hazırlayayım " dedim. Bayağı hızlı çalıştılar....hehhh heee. |
21-04-2013, 19:09 | #6257 |
Ağaç Dostu
|
Bahçede çalışmak için gönüllü yola çıkmıştım ya hani, bir geldim ki o da ne? Daha girişteki manzara hayran etti kendine! Bahçeden eve giresim gelmedi elbette. Her noktası ayrı güzellik! Yerdeki taşa bile hayran kalıyorsun... Evin önünde çıtı pıtı fare kulakları, kar yağmışçasına boyda boya sarmalamış toprağı ve duvarı... |
21-04-2013, 19:51 | #6258 |
Ağaç Dostu
|
Zaman hiç geçmesin istiyor insan burada ama çabucak akşam olmuştu. Güler Abla ne yaptı beğenirsiniz? Bütün gece başımın üstündeki yıldızları saydım Samanyolunda kaybolacaktım az daha. Bir yıldız kayıyordu, dilek tuttum; bu kadar büyük olmasa da bana da minicik bir bahçe nasip olsa! Işıl ışıl ışıldarken başımın üzerinde yıldızlar bütün gece susmadan şakıyan bülbüller ayrı bir ahenk oluşturuyordu. Oğuz Ağabey, sabah geç uyanırsan horozu öttürürüm dese de, sabah 6'da öylesine keyifle uyandım ki! Onları rahatsız etmeden usulca kalkıp salona geçtim. Aldım karşıma harika manzarayı, camı açıp saatlerce bülbülleri dinledim. Bu arada camın kıyısındaki orkidelerin coşkusunun nedenini de anladım. Sonra Güler Ablamın patates börekleriyle daha da lezzetlenen kahvaltı soframız keyif verdi. Çalışmaya başlayacaktık ya, hangisinden başlayalım bilemedik aslında Üzüm üzüme baka yayılıverdik şezlonglara. Bir de Güler Abla helvası girdi işin içine o arada. Oysa ki ayağımda patiğim ve lastiklerimle tam tarla havasına girivermiştim... Oraya kadar gitmişken Güler Abla aldı eline hortumu... Bir güzel suladı yeni çimlenen canları... |
21-04-2013, 20:58 | #6259 |
Ağaç Dostu
|
Bir de sabah sabah Güler Abla tarafından önüme serilen 3 çanta dolusu tohum vardı ki; değil ben, hangi bitki delisi olursa olsun bu manzara karşısında çılgına dönerdi. Tohum satılan yerlerde dahi bu kadar tohum çeşidini bir arada görmememi bir yana koyun, öyle değişik tohumlar vardı ki... Aklıma geldikçe tekrar tekrar eve dönüp tohumları hayret ve hayranlık içinde karıştırdım. Bir araya toplamaya çalıştığım haseki küpesi tohumları öyle çok ki, çimlesek bütün agaclar.net ailesini haseki küpesi sahibi yapma olasılığı çok yüksek Hele bir de Güler Abla'nınkiler kadar güzel olurlarsa, değmeyin keyfimize... Bu arada hesabı Oğuz Ağabey tutuyor. Buradan ayrılırken özel bir iskonto yapmazsa eğer, bu kadar izzet-i ikramın karşılığında ne yaparım bilmem. Rehin kalırsam, kurtarır mısınız beni arkadaşlar?(Hoş istemem yan cebime ama Buradan gitmeyi kim ister ki?) Neyse hesaptan düşülür umuduyla sıvadım kolları, doğru karides ayıklamaya. Bir de ballı karides yedik ki, harika! Ama hızımızı alamayıp üzerine balığa da geçince, mide fesadından gidecektim az daha. Allahtan alan geniş, "ya kırk adım yatacaksın, ya sırt üstü yatacaksın" sözünü dinleyip yine başladım bahçeyi tavafa. Bu fırın yandığında yapılan börekleri düşündüm de... Bu kadar tokluğun üzerine çok cazip gelmeyebilir gerçi ama İki tarafında mis kokulu biberiyerin birer nöbetçi askermişçesine hazır olda beklediği bu taş merdivenler birden o şiiri anımsattı bana: "Ağır ağır çıkacaksın bu merdivenlerden Eteklerinde güneş rengi bir yığın yaprak Ve bir zaman bakacaksın semaya ağlayarak..." |
21-04-2013, 21:35 | #6264 |
Ağaç Dostu
|
Bu kış kaybedilen sardunyaların yerini yenileri almaya başlamış. Ben biliyorum ki, Güler Abla'nın eli değiyor ya, bu sardunyalar da saksılardan taşar yakında... Hani şu bütün Türkiye'de çocukları torunları olan atlası merak edenler, buyrun buraya... Senecio, Rapunzel adeta! Karides çiçeği saçlarını bir yakalarsa |
21-04-2013, 23:39 | #6265 | |
Ağaç Dostu
|
Hoş geldiniz sevgili loveforlife, Çok güzel bir gün geçirdiğinizden hiç şüphem yok, iki üzüntüm var birincisi aranızda olamamak ikincisi ballı karidesi kaçırmak Ne yapalım bahçen olunca ve yapılması gereken işler olunca ihmal edemiyorsun, olsun belki başka bir baharda hep beraber oluruz kısmet diyelim. Alıntı:
|
|
22-04-2013, 04:55 | #6266 |
Ağaç Dostu
|
Çok zevkli zaman geçirmişsiniz. Keyfiniz daim olsun... Fotoğraflar için çok sağ ol loveforlife. Her göz başka bir şeyi görüyor, fark ediyor. O yüzden bazen böyle tanıdığımız bahçeleri başka birinin gözünden görmek hoşuma gidiyor. Gerçi belki ben kaçırmışımdır ama mesela taş döşeli yolu ve biberiyeli merdivenleri ilk defa gördüm. Çok güzeller. |
22-04-2013, 05:58 | #6267 | |
Ağaç Dostu
|
Alıntı:
|
|
22-04-2013, 07:23 | #6268 |
Moderatör
|
Sevgili attar, evet çam ağacının altında ot bitmez, bence güneş almadığından veya çok az aldığından olabilir. Çam ağacının etkisi yapraklarında görünüyor da kabuklarında ne kadar tesirlidir bilemiyorum. Ancak bu malç için kullandıklarımız ilaçlı oluyor, dezenfekte edilmiş oluyor. Serdiğiniz yerde ot çıkmaması da yine altta kalan toprağın güneş alamaması diye düşünüyorum. Daha evvel, sonbaharda dökülen sağlıklı (böceksiz ve hastalıksız) yaprakları toplar, yine güller-ortancalar altına tomar tomar doldururdum. Bahar geldiğinde Nisan-Mayıs aylarında onları açtığımda da yine otlanmamış bulurdum. Güneş alamadığı için otlar büyümüyordu. Şimdi çam kabuklarını 7 adet gülün bulunduğu mini bir alanda kullandım. Ağustos ayında bir sene olacak. Nisan ayında her yerden ot fışkırırcasına çıkmıştı ama bu alanda hiç otlanma yoktu. O alandaki güllerde henüz küllemeye de rastlamadım ama daha erken de olabilir, gözlemekteyim. Neticeyi sizlerle paylaşırım. |
22-04-2013, 07:25 | #6269 |
Ağaç Dostu
|
Sayın attar, ikisinin nedeni farklı. Çam ağcının altında kolay ot bitmemesinin nedeni dökülen çam iğnelerinin pH'ı düşürerek toprağı asidik hale getirmesi. Burada bahsedilen çam kabuklarının ot çıkışını engellemesinin nedeni ise güneş ışığını kesmesi. |
|
|