08-12-2009, 19:47 | #3002 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 09-09-2008
Şehir: İstanbul.
Mesajlar: 5,388
|
Ablacığım güller muhteşem görünüyor.Güler ablacığım balonlu elbiselerin resimlerini eklesen de model çalsak |
08-12-2009, 19:56 | #3004 |
Moderatör
|
Sevgili cemo, poligala'ya elbise dikmedim, gerekiyor mu acaba? Benim çocukluğumda pandora kumaşlar vardı, bu balonlu naylona benzerdi. Benim de karpuz kollu şık bir elbisem vardı. Çiçeklerimi giydirirken birden onları hatırladım. |
08-12-2009, 20:07 | #3006 |
Moderatör
|
Hayır geçirmedi, iyisi mi ben ona da bir pandora elbise dikeyim. Ayy ne komik olacak, gece bahçeme kimsenin gelmesini temenni etmem. Ay ışığında beyaz beyaz hayaletler gibi. Her birinin yanına da geceleri renk renk ışık değiştiren sensörlü (kuş gibi olan) bahçe aksesuarlarından koymalıyım. |
08-12-2009, 20:18 | #3007 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 09-09-2008
Şehir: İstanbul.
Mesajlar: 5,388
|
Heh o zaman tamam olur abla zaten adın çıkmış köyde. İstanbulu bayanın bahçesi diye. Bundan sonra İstanbul'lulara iyi gözle bakmayacaklar sonra |
08-12-2009, 22:58 | #3008 |
Ağaç Dostu
|
Güler Hanım, çok güzel anlatmışsınız ama bu kadar çok çubuk bulamam, bir de saksıda bahçede olduğu gibi dengeli olur mu acaba ? Rüzgarda devrilir sanırım. Terasın yarısını kapatan eternitten, bölmeyi düşünüyorum. Fotoğrafta saçağın arkasında kalan profilden aşağıya doğru şeffaf naylonla geçici bir sera oluştursam, bütün saksılarımı bu kapalı bölüme toplasam diyorum. |
08-12-2009, 23:21 | #3010 |
Ağaç Dostu
|
Kış için bitkilerinize son model elbiseler. Güzel bir iş kolu olur. İşte bunları yaptıran bitki sevdası. Bitki deliliği. Lilium'da oğuz Bey'in lafına balıklama dalmış. Olsun. Biz Güler Hanıma hak veriyoruz. Kimseye aldırmasın. İnsan sevdikleri için her deliliği yapar. |
09-12-2009, 06:55 | #3011 |
Moderatör
|
Sevgili Cumhur, pek aldırmıyorum diyeceğim ama zaman zaman ben de kendimden şüphe etmiyor değilim hani. Bahçe, bitki - çiçek uğruna yaptıklarıma bir şahit olsanız.... Aklıma birşey takılıyor, gecenin üçünde elimde fener ben bahçedeyim. Beş-on dakika geçiyor bir de bakıyorum ki arkamda Oğuz. Geçirmiş pijamasının üzerine montunu " yaa kadın bu saatte ne geldi aklına, üşüyeceksin hadi yarın sabaha bırak." Veya, kocaman belime kadar gelen içi toprak dolu saksıyı baktım kaldıramıyorum, başlıyorum sürüklemeye, bir devirsem veya düşsem, bir yerim mutlaka kırılır. Bahçedeki taflanlar, şimşirler kesilecek. Hadi onların boyu kısa, iş kolay ama boyları 2,5 m yi geçen lükstrümleri nasıl keseceğim? Merdivenle iş çok zor. İki bitkiyi buda in, tekrar çık. Kesilecek 350 adet bitki var. İşte benim gibi akıllı (!) olursanız bunu da becerirsiniz. Tek dikkat edeceğiniz şey, eşinizin evde olmadığı anı kollamak. Yoksa mümkün değil yaptırmaz. Daha neler neler. Dedim ya beden yaşlansa da ruh yaşlanmıyor. |
09-12-2009, 08:18 | #3012 | |
Ağaç Dostu
|
Alıntı:
O halde, benimde elbise dikmem gerekecek. Sizin poligala kış geçirdi diye düşünmüştüm ben, nedense. |
|
09-12-2009, 16:53 | #3013 |
Moderatör
|
Sevgili cemo, valla geçirdi desem pek doğru olmayacak ama tam da emin değilim. Bence sen işini sağlam tut, giydiriver pandora elbisesini. Aaaa, İstanbul'a kış gelmiş, bu ne soğuk. Ben bu saatlerde bile bahçede çalışıyordum. İyisi mi geri döneyim. |
09-12-2009, 17:19 | #3015 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 16-05-2007
Şehir: YALOVA
Mesajlar: 4,833
|
Şu elbiseli bitki fotoğraflarını sabahtan beri dört gözle bekliyorduk. Meğer Güler hanım İstanbuldaymış. Hoş geldiniz karmaşa ancak bir o kadarda güzel şehrimize. Koli bantından elbisemi bende isterem. Aşmışsınız siz helal olsun. |
09-12-2009, 19:26 | #3016 |
Moderatör
|
Sevgili cemo, elbiseyi havalı naylon (pandora) ile yap, koli bandı ile tutturmaya kalktığında aşırı soğuktan veya sıcaktan bantın zamkı bozuluyor ve yapışkanlığı gidiyor. Geçen senelerde bunu limonluk içinde denemiştim ama bir de baktım ki hepsi açılmış. Ya tel zımba kullan veya sıkıca bağla, benim gibi yorgan ipliği ile dikmek zorunda değilsin. Benim adım çıktı zaten delidir, ne yapsa yeridir, misali. |
09-12-2009, 20:49 | #3017 |
Ağaç Dostu
|
Güler Abla, Çok zahmet çekiyorsunuz, uğraşıyorsunuz ve hatta deliliğe varacak hareketler sergiliyor olabilirsiniz. Fakat... Kendi yetiştirdiğiniz, emek verdiğiniz güzel bir bitkinin karşısına geçince tüm yorgunluğunuz gitmiyor mu? Onunla gurur duymuyor musunuz? İşte o zevk herşeye değer. Siz bildiğiniz yoldan şaşmazsınız. Kim ne derse desin, kim ne düşünürse düşünsün. Aklınıza bir şey geldimi saat, yer, çevre hiç önemli değil. O iş olmalı. Düzenleyen Cumhur Tonba : 10-12-2009 saat 01:50 |
11-12-2009, 07:44 | #3020 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 21-04-2008
Şehir: mardin
Mesajlar: 172
|
güler hanım lahanalırı sevmeme rağmen sizin yetiştirdiğiniz lahanalar harika görünüyor. |
11-12-2009, 11:28 | #3022 |
Ağaçsever
Giriş Tarihi: 11-12-2009
Şehir: İSTANBUL
Mesajlar: 70
|
Dalında bürüksel lahanası ilk defa görüyorum |
11-12-2009, 13:48 | #3023 |
agaclar.net
|
Dizilişlerini daha rahat farketmeniz için bir fotoğraf daha ekliyeyim. Bu da Güler'in tabii |
11-12-2009, 14:03 | #3024 | |
Ağaçsever
Giriş Tarihi: 11-12-2009
Şehir: İSTANBUL
Mesajlar: 70
|
harikasınız
mükemmel görünüyor saksıda bende yetiştirebilirmiyim..... Alıntı:
|
|
17-12-2009, 15:04 | #3026 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 13-10-2009
Şehir: İSTANBUL&İZMİR-Mordoğan
Mesajlar: 261
|
Sayın Güler hanım ve sayın malina ikinizde harikasınız. Gozlerimiz bayram ediyor. Elleriniz dert gormesin. |
18-12-2009, 18:40 | #3028 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 24-02-2009
Şehir: İzmir
Mesajlar: 708
|
Teşekkürler resim paylaşımınız için Güler hanım Bende şimdiye kadar bürüksel lahanasını dalında hiç görmemiştim. |
22-12-2009, 20:26 | #3030 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 20-05-2009
Şehir: istanbul--giresun
Mesajlar: 119
|
Güler hanım 3 akşamdır sizden habersiz bahcenizi geziyorum... İlk sayfasından itibaren her sayfaya baktım... Heryer, her şey mükemmeldi. Annem, babam ve abim hepsi hayran kaldılar. Abim, Güler hanım bu kadar bahce işini illaki kendi yapamaz. Bizlerden yardım alması lazım.. İhtiyaç halinde ona gönüllü yardım edebiliriz dedi. Bu arada abim tarımcılığa meraklıdır.. Her anını toprakla geçirmeye çalışır. Bizim konfeksiyon atölyemizin oldukca büyük bir terası var. Oraya eski buzdola plarını yerleştirip,içinide doldurduktan sonra, domates, salatalık, biber ve fasülye yetiştirdi. Bu sebzelerin bitiminde de yeşil soğan,kara lahana,kıvırcık ve maydanoz ekti. Yemekle bitmiyolar ama en tatlısı onları seyretmek... En güzel terapi bence... iyi akşamlar. |
|
|